T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI YAKINÇAĞ TARİHİ BÖLÜMÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI YAKINÇAĞ TARİHİ BÖLÜMÜ"

Transkript

1 T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI YAKINÇAĞ TARİHİ BÖLÜMÜ XIX. YÜZYIL ORTALARINDA ANKARA VİLAYETİ NE BAĞLI AYAŞ KAZASI NIN SOSYAL VE İKTİSADİ DURUMU YÜKSEK LİSANS TEZİ Hazırlayan Ali Fuat KARAMAN Tez Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Şennur ŞENEL Ankara 2006

2

3 ÖNSÖZ Bir esere ilham verenler, yazarı yönlendirenler ve çalışmaya bir kelimeyle de olsa katkıda bulunanlar zikredilse, herhalde eserlerin mukaddimeleri hayli geniş olurdu. Bu yardımlar olmasa, belki de tarihe geçmiş pek çok eser ortaya çıkmazdı. Aslında bu çalışma, hazırlayanı tek kişi gibi gözükse de, bir imecenin ürünüdür. Başta eşim, ailem ve çalışma arkadaşlarımın bu yoğun çalışma döneminde şahsıma gösterdikleri sabır ve iyi niyet, benim için en önemli itici güç oldu. Bunun yanında bizzat emeğini de katanlar oldu. Çalışmanın tüm teknik altyapısında imzası olan kadim dostum, Samsun İlkadım Belediyesi Bilgi İşlem Danışmanı Faik KÖSEOĞLU ile çalışmanın değerlendirilmesi ve analizinde, tanışmaktan onur duyduğum, 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Sayın Yrd. Doç. Dr. M. Çağatay GÜVEN in katkılarını anmadan geçemeyeceğim. Evet, bu çalışma bir yardımlaşma ve dayanışma ürünü. Ama bütün bu yardımların en kıymetlisi, güvenini ve desteğini hiçbir zaman benden eksik etmeyen ve aslında bu çalışmanın bir anlamda mihmandarı olan, saygıdeğer hocam, Yrd. Doç. Dr. Şennur ŞENEL indir. Başta tez danışmanım Yrd. Doç. Dr. Şennur ŞENEL e, dönem arkadaşım Ömer Faruk ASLAN a ve bu çalışmaya katkı veren dostlarıma şükranlarımı sunarım. İlime, irfana bir ömür adayanlara ve mümtaz Şühedaya ithafla A. Fuat KARAMAN Samsun,

4 ii İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...i İÇİNDEKİLER...ii KISALTMALAR CETVELİ... vi TABLO CETVELİ... vii GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM TEMETTUAT DEFTERLERİ VE AYAŞ KAZASI 1. TANZİMAT DÖNEMİ TEMETTUAT DEFTERLERİ Temettuat Tahrirleri Tarihli Temettuat Defterleri ile 1845 Tarihli Temettuat Defterlerinin Farkları Ayaş Temettuat Defterleri Ayaş Temettuat Defterinde Hesaplama Hataları AYAŞ KAZASI Osmanlı Öncesi Ayaş Osmanlı İdaresinde Ayaş Osmanlı Arşiv Belgelerine Göre Ayaş...22 İKİNCİ BÖLÜM 19. YÜZYIL ORTALARINDA AYAŞ IN SOSYAL HAYATI 1. AYAŞ TA NÜFUS VE YERLEŞME Ayaş ın Mahalleleri, Köyleri Ve Nüfusu Ayaş Kaza Merkezinin Nüfus Yapısı...26

5 iii Ayaş ın Köylerinin Nüfus Yapısı Ayaş Kazasının Genel Nüfus Özellikleri Ayaş Kazasında Yerleşim Yapısı Köy-Altı Yerleşme Şekilleri Ağıl Bağ Çiftlik Mahalle ŞAHIS ADLARI, AİLE ADLARI VE LAKABLAR Şahıs Adları Aile Adları Lakaplar Unvanlar HANE REİSLERİNİN MESLEKLERİ...46 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 19. YÜZYIL ORTALARINDA AYAŞ IN İKTİSADİ YAPISI 1. AYAŞ'TA MÜLK DAĞILIMI Sektörlere Göre Toprak Dağılımı Sektörlere Göre Emlak Dağılımı AYAŞ TA TARIM Ayaş ta Tarım Arazilerinin Genel Dağılımı Tarım Arazilerinin Kaza Merkezine Göre Dağılımı Tarım Arazilerinin Köy Genelinde Dağılımı AYAŞ TA HAYVANCILIK Küçükbaş Hayvancılık...75

6 iv Büyükbaş Hayvancılık Yük ve Binek Hayvancılığı Arıcılık Merkez Mahallelerde Hayvancılık Köylerde Hayvancılık Ayaş ta Hayvancılığın Genel Analizi HALKIN GELİR KAYNAKLARI VE DAĞILIMI Hane Reislerinin Gelirlerinin Dağılımı Serbest Meslek Çalışanları Tarım Sektörü Tekstil Sektörü Gıda Sektörü Ticaret Sektörü Ulaştırma sektörü Sanayi sektörü Hizmet sektörü Kamu Görevlileri Din Hizmetleri Güvenlik Hizmetleri İdari Hizmetler SEKTÖRLERE GÖRE GENEL ANALİZ VE İŞSİZLİK Kaza Merkezinde Yaşayan Hane Reislerinin Gelir Dağılımı Köylerde Yaşayan Hane Reislerinin Gelir Dağılımı Yerleşime Göre Gelir Dağılımı Ayaş ta İşsizlik YILLIK KAZANCA GÖRE GELİR GRUPLARININ ANALİZİ...107

7 v DÖRDÜNCÜ BÖLÜM MERKEZ- TAŞRA İLİŞKİSİ KAPSAMINDA AYAŞ 1. TEMETTUAT VERGİSİ Ayaş ta Vergi Vergi Dağılımındaki Adaletsizlik ve Farklı Uygulamalar SONUÇ KAYNAKÇA EKLER ÖZET ABSTRACT...145

8 vi KISALTMALAR CETVELİ a.g.e. Adı Geçen Eser a.g.m. Adı Geçen Makale a.g.t. Adı Geçen Tez A.Ü. Ankara Üniversitesi B.O.A. Başbakanlık Osmanlı Arşivi Bkz. Bakınız c. Cilt Çev. Çeviren Der. Derleyen DİE. Devlet İstatistik Enstitüsü DTCFD. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Dergisi Fak. Fakülte G.Ü. Gazi Üniversitesi H. Hicri Haz. Hazırlayan İ.Ü. İstanbul Üniversitesi K.K.A. Kuyud-u Kadime Arşivi. M. Miladi ML. VRD. Maliye Varidat Muhasebesi No. Numara s. Sayı S. Sayfa S.B.E. Sosyal Bilimler Enstitüsü TKGM. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü TMT. Temettuat Defteri TTK. Türk Tarih Kurumu v.b. ve benzeri Yay. Yayınları

9 vii TABLO CETVELİ Tablo No Tablo Adı Sayfa No Tablo. 1. H. 1256/M.1840 Tarihli Temettuat Defterleri 9 Tablo. 2. Ayaş Temettuat Defterindeki Hesaplama Hataları 17 Tablo. 3. Ayaş Merkez Mahallerinin Nüfusu 26 Tablo. 4. Ayaş ın Köylerine ait Nüfus 28 Tablo. 5. Ayaş ın Genel Nüfusu 30 Tablo. 6. Ayaş ın Genel Nüfusunda İnsanların Boy Özellikleri 30 Tablo. 7. Ayaş ın Genel Nüfusunda Hane Reislerinin Sakal Özellikleri 31 Tablo. 8. Ayaş ın Genel Nüfusunda Hane Reislerinin Bıyık Özellikleri 32 Tablo. 9. Ayaş ın Genel Nüfusunda Hane Reislerinin Diğer Özellikleri 32 Tablo. 10. Ayaş ın Köylerinde Mahallesi Bulunan Köylerin Dağılımı 39 Tablo. 11. En Çok Kullanılan İsimler 40 Tablo. 12. Ayaş Temettuat Defterlerinde En Yaygın Olarak Kullanılan Aile Adları 42 Tablo. 13. Ayaş Temettuat Defterlerinde Kullanılan Lakaplar 43 Tablo. 14. Ayaş ta Kullanılan Unvanların Dağılımı 44 Tablo. 15. Ayaş Temettuat Defterine Göre Serbest Meslek Çalışanları 48 Tablo. 16. Ayaş Temettuat Defterine Göre Kamu Sektörü 50 Tablo. 17. Mesleklerin Genel Dağılımı 51 Tablo. 18. Ziraat Yapılan Ekili Arazinin Kıymet Dağılımı 54 Tablo. 19. Toprağın Serbest Meslek Çalışanlarına Göre Dağılımı 56 Tablo. 20. Toprağın Kamu görevlilerine Göre Dağılımı 57 Tablo. 21. Toprağın Kamu Görevlileri Ve Serbest Meslek Çalışanlarına Göre Dağılımı 58 Tablo. 22. Emlaklerin Serbest Meslek Çalışanlarına Göre Dağılımı 60 Tablo. 23. Emlaklerin Kamu Görevlilerine Göre Dağılımı 62 Tablo. 24. Emlaklerin Genel Dağılımı 63 Tablo. 25. Ayaş taki Tarım Arazilerinin Genel Dağılımı 64 Tablo. 26. Merkez Mahallelere Göre Tarım Arazilerinin Dağılımı 66 Tablo. 27. Köylere Göre Tarım Arazilerinin Dağılımı 69 Tablo. 28. Hayvanların Kıymet Dağılımları 75 Tablo. 29. Küçükbaş Hayvanların Özelliklerine Göre Dağılımı 76 Tablo. 30. Büyükbaş Hayvanların Dağılımı 78 Tablo. 31. Yük ve Binek Hayvanlarının Dağılımı 79

10 viii Tablo. 32. Merkez Mahallelerde Hayvancılığın Dağılımı 81 Tablo. 33. Köylerde Hayvancılık 83 Tablo. 34. Hayvancılığın Genel Analizi 84 Tablo. 35. Serbest Meslek Çalışanlarının Genel Analizi 87 Tablo. 36. Tarım Sektörünün Genel Analizi 88 Tablo. 37. Tekstil Sektörünün Genel Analizi 89 Tablo. 38. Gıda Sektörünün Genel Analizi 91 Tablo. 39. Ticaret Sektörünün Genel Analizi 92 Tablo. 40. Ulaştırma Sektörünün Genel Analizi 93 Tablo. 41. Sanayi Sektörünün Genel Analizi 94 Tablo. 42. Hizmet Sektörünün Genel Analizi 96 Tablo. 43. Kamu Sektörünün Genel Analizi 97 Tablo. 44. Din Hizmetlerinin Genel Analizi 98 Tablo. 45. Güvenlik Hizmetlerinin Genel Analizi 99 Tablo. 46. İdari Hizmetlerinin Genel Analizi 100 Tablo. 47. Sektörlere Göre Genel Analizi 101 Tablo. 48. Merkez Mahallelere Göre Gelir Dağılımı 102 Tablo. 49. Köylere Göre Gelir Dağılımı 103 Tablo. 50 Genel Gelir Dağılımı 105 Tablo. 51. İşsizliğin Genel Dağılımı 106 Tablo. 52. Gelir Grubuna Göre Nüfusun Analizi 108 Tablo. 53. Gelir Grubuna Göre Gelir Analizi 109 Tablo. 54. Toplam Yıllık Geliri Kaydedilmeyen Hane Reislerinin Sektörlere Göre Analizi 110 Tablo. 55. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi 111 Tablo. 56. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi 112 Tablo. 57. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi 113 Tablo. 58. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi 114 Tablo. 59. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi 115 Tablo. 60. Yıllık Geliri Kuruş ve Yukarısı Olanların Sektörlere Göre Analizi 116 Tablo. 61. Ayaş ta Vergi Dağılımı 126 Tablo. 62. Vergilendirmelerdeki Farklı Uygulamalar 128

11 GİRİŞ Devletlerin iktisadi ve sosyal hayatlarını konu alan araştırmalarda en önemli kaynak, araştırmaya konu olan devletin zaman içerisinde oluşturduğu ve hâlihazırda arşivlerinde yer alan belgeleridir. Osmanlı devletinin iktisadi, idari ve sosyal tarihi konularında yapılan araştırmalarda en fazla başvurulan kaynaklar bu güne kadar, tahrir defterleri, şeriyye sicilleri, salnameler ve temettuat defterleri olmuştur. Bu zamana kadar Osmanlı devletinin iktisadi ve sosyal hayatını konu alan çalışmalarda Tahrir Defterleri temel başvuru kaynağı olarak kullanılmışken, temettuat defterlerinin tasnif edilmeye başlanması ile birlikte, Osmanlı devletinin 19. yüzyıl İktisadi ve sosyal hayatı ile ilgili araştırmalarda temettuat defterleri ön plana çıkmıştır. Bu çalışma, 19. yüzyılın ortalarında Ankara Vilayetine bağlı Ayaş Kazasının idari, iktisadi, sosyal ve kültürel yapısını ele almaktadır. Tez çalışmamıza esas teşkil eden kaynak, Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinde bulunan H / M tarih ve 206 numaralı, 200 sayfadan ibaret olan Ayaş temettuat defteridir. Çalışmamıza başlamadan önce Yüksek Öğretim Kurumu Tez Dokümantasyon Merkezi nde bulunan temettuat defteri kaynaklı tezleri inceledik. Bu araştırmamızın sonunda, hazırlanmış tezlerden biri dışında, tamamının 1845 tarihli temettuat defterlerini esas aldığını tespit ettik. Bu tez çalışmalarının aynı seri defterlere ait olması sebebiyle, 1845 yılı defterlerinin tutulma biçimlerine uygun olarak bir inceleme formatının oluştuğunu ve yapılan bütün çalışmaların bu formata uygun bir plan içinde yürütüldüğünü gördük. Ancak, Ayaş kazasına ait temettuat defteri, 1845 yılında tutulan defter serisinden çok farklı bir yöntemle kaleme alınmıştır. Bu yüzden de,

12 yılı defterlerinin incelemelerinde takip edilen yöntem ve planın tezimizde kullanılması mümkün olmamıştır yılı defter serisine ait tek çalışma, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü nde Ahmet YILMAZ ın hazırladığı Ankara Sancağına Bağlı Yabanabad Kazası Ve Köylerinin Sosyal ve İktisadi Durumu isimli yüksek lisans tezidir. Bu tezde 1840 yılı defterlerinde yer alan emlak ve hayvanların kıymet miktarları, 1845 yılı defterlerinde bulunan ve bir hanenin yıllık gelirini ifade eden hâsılat-ı senevîye miktarı olarak kabul edilmiştir. Bu durum, söz konusu çalışmada bazı hesaplama hatalarına sebep olmuştur. Bu sebeple çalışmamızda benzer bir hesaplama hatasına düşmemek için 1845 yılı defter serilerinin inceleme formatı kullanmadık yılı defterleri için, defterde kayıtlı emlak ve hayvanatın kıymet miktarlarını esas alan ve yapılan bütün değerlendirmeleri bu esasa dayandıran yeni bir inceleme biçimini tezimizde uyguladık. Bu anlamda tez çalışmamız hem 1840 yılı defter serilerini inceleme bakımından hem de bundan sonra yapılacak aynı serideki çalışmalara ışık tutması açısından bir ilktir. İncelemiş olduğumuz Ayaş temettuat defterinde toplam hane kayıtlıdır. Yapmış olduğumuz çalışma 3 aşamada tamamlanmıştır. İlk olarak; 1840 yılına ait 206 numaralı Ayaş temettuat defteri Başbakanlık Osmanlı Arşivinden temin edilerek defter, transkrip edilmiştir. Bu aşamada transkrip edilen defterdeki bilgiler tasnif edilerek, bilgisayar ortamında kayıt altına alınabilecek şekle dönüştürülmüştür. İkinci aşamada; defterden elde ettiğimiz bilgileri bilgisayar ortamında kayıt altına almak ve kullanmak amacıyla Office Access tabanlı bir bilgisayar programı hazırlanmıştır. Hazırlanan program sayesinde defterde kayıtlı her veri, daha sonra değerlendirilmek üzere bilgisayar ortamına aktarılmıştır.

13 3 Üçüncü ve son aşamada ise; bilgisayar ortamında kayıtlı olan veriler, dünyada yaygın olarak kullanılan bir istatistik programı olan SPSS programı ile değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Yaptığımız çalışma, Giriş bölümü dışında dört bölümden oluşmaktadır: Birinci bölümünde: ilk olarak, temettuat defterleri hakkında genel bir bilgi verilmiş, daha sonra çalışmanın esasını teşkil eden H. 1256/M tarih numaralı temettuat defteri tanıtılmış ve ayırt edici özellikleri belirtilmiştir. Daha sonra, yazılı kaynaklardaki bilgilere dayanılarak Ayaş'ın tarihi hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümde: Ayaş ta nüfus ve yerleşme ele alınmıştır. Bu bölümde Ayaş ta yaşayan nüfusun genelde kullanmış olduğu ad, lakap ve unvanlar tespit edilip, nüfusun Ayaş taki yerleşme biçimleri incelenmiştir. Üçüncü bölümde; Ayaş ın iktisadi yapısı incelenmiştir. Bu bölüm içinde toprak dağılımı, tarım, hayvancılık ve gelir dağılımı ele alınmıştır. Dördüncü bölümde ise; vergi konusu ele alınmıştır. Bu bölümde temettuat vergisi hakkında bilgi verilmiş ve Ayaş ın Osmanlı Merkezi yönetimi ile iktisadi ilişkisi ele alınmıştır. Sonuçta ise; çalışmamız genel olarak bir değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Bu tez çalışması Ankara ili ve kazalarının, idari, iktisadi ve sosyal tarihinde bu güne kadar eksik kalmış konulara bilimsel katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.

14 BİRİNCİ BÖLÜM TEMETTUAT DEFTERLERİ VE AYAŞ KAZASI XIX. yüzyıl Osmanlı iktisadi ve sosyal hayatını incelemeye dönük yapılan bir çalışmada, çalışmanın yapıldığı yerleşim biriminin idari ve siyasi tarihini ve temettuat defterlerinin genel karakterini ortaya koymanın, konunun anlaşılması açısından önemli olduğunu düşündük. Bu sebeple öncelikle, temettuat defterlerini tanıtmayı ve devamında Ayaş ın idari ve siyasi tarihi hakkında bilgi vermeyi uygun gördük. 1. TANZİMAT DÖNEMİ TEMETTUAT DEFTERLERİ Osmanlı Devletinde Tanzimatla birlikte başlayan yeniden yapılanma ve değişim süreci kendisini iktisadi hayatta da göstermiştir. Osmanlı vergi sistemindeki köklü değişikliklerin merkezine, yeni uygulamaya konan temettuat vergisi oturmuştur. Bu yeni vergi tamamıyla kişilerin mülk ve gelirlerini kayıt altına alma esasına dayanmaktaydı. Bu kayıtların tutulduğu defterlere temettuat tahrirleri denmektedir Temettuat Tahrirleri Osmanlı Devleti taşra idaresi üzerinde yapılacak çalışmalara imkân tanıyan iki defter serisi bulunmaktadır. Bunlardan ilki klasik döneme ait tahrir

15 5 defterleri, ikincisi ise Tanzimat Devrine ait temettuat defterleridir. 1 Tanzimat döneminde, önceleri çeşitli adlarla toplanan örfi vergilerin yerine genel olarak Ancemaatin adı verilen tek bir verginin ikamesi için yapılan temettuat sayımları, kasaba ve şehirlerin XIX. yüzyıl ortaları sosyo-ekonomik tarihleri için zengin bilgiler içermektedir. Söz konusu sayımlar sonucu oluşan temettuat defterlerinde, XV. ve XVI. yüzyıl için tahrir defterlerinden çıkarılan bilgilerin çok daha fazlası bulunmaktadır. 2 Temettuat defterleri, ait olduğu bölgenin tahririn yapıldığı döneme ilişkin içerdiği kıymetli bilgiler ile bölgenin sosyo-ekonomik yapısını anlamamızı sağlayacak özellikleri bünyesinde barındırmaktadır. Tevfik GÜRAN ın ifade ettiği gibi; Temettuat tahrirleri, XIX. yüzyıl Osmanlı iktisadi ve sosyal tarihi araştırmaları için kapsam ve bilgi zenginliği itibari ile benzeri bulunmayan tek kaynak durumunda bulunmaktadır. 3 Bu defterlerin çeşitli bölgelere ait olanlarının bir bütün halinde incelenmesi ile Osmanlı sosyal ve iktisadi tarihinin bu dönemi birçok yönüyle aydınlığa kavuşacaktır. 4 Bu zengin kaynakların XIX. yüzyıl Osmanlı İktisadi ve İdari hayatına dair içermiş olduğu bilgilerin tarihi gerçekliğe uygunluğunu irdeleyen Şennur ŞENEL, temettuat kayıtlarının güvenilirliğini şöyle ifade eder. Sayımın vergi düzenlemelerine esas olmak üzere yapılmış olmasının temettuat tahrirlerinde yer alan verilerin güvenilirliklerini önemli ölçüde azalttığı ve eksik ve yanlış beyan nedeniyle bilgilerin gerçeği yansıtmadığı düşünülebilir. Ancak; bu bilgilerin istatistikî bilgi toplamak amacıyla üretilen diğer verilerden daha az güvenilir olduğu anlamına gelmez. 5 1 Said ÖZTÜRK: Tanzimat Döneminde Bir Anadolu Şehri Bilecik, (İstanbul, 1996), Mübahat KÜTÜKOĞLU: Osmanlı Sosyal ve İktisadi Kaynaklarından Temettu Defterleri, Belleten, c.lix, s.225, (Ankara, 1995), Tevfik GÜRAN: 19. yüzyıl Temettuat Tahrirleri, Osmanlı Devletinde Bilgi Ve İstatistik, (Ankara: DİE, 2000),79. 4 Mübahat KÜTÜKOĞLU: a.g.m., Şennur ŞENEL: XIX. Yüzyıl Ortalarında Ankara Eyalet Merkezinin Sosyal ve İktisadi Durumu ( ), (Basılmamış Doktora Tezi, Ankara: G.Ü.S.B.E., 2002), 47.

16 6 Temettuat defterlerindeki bilgilerin güvenilirliğini, defterlerde bulunan bilgi türlerini ayrı ayrı kritik ederek sorgulayan GÜRAN da, temettuat defterlerinde yer alan bilgilerin güvenilir olduğu sonucuna varmıştır. 6 Özellikle XIX. yüzyıl ortalarında bölgelerin tarımsal yapısını ve özelliklerini geniş ve zengin bir malumatla kayıt altına alan defterler, bölgelerin tarımsal özelliklerini incelemede temel bir kaynak olma özelliği taşımaktadır. Defterlerde yer alan kayıtların ışığında sahip olunan tarlaların hangi amaçla kullanıldığını yani bölgede ağırlıklı olarak hangi ürünlerin yetiştirildiğini tespit edebilmekteyiz. 7 Kasaba ve köylerin tarımsal yapılarına ilişkin bilgiler, nüfusun yoğun ve az olduğu yerleşim birimlerindeki üretim faaliyetlerinin özelliklerini ve farklılıklarını ortaya çıkarma imkânı tanımaktadır. Ayrıca, gayr-i mezru tarlalar ile ilgili verilen bilgiler sayesinde nadas uygulamaları hakkında detaylı bilgiler elde edilebilmektedir. Bölgenin sosyal ve iktisadi tarihi açısından, kişilerin mesleklerinin bilinmesi önem arz etmektedir. temettuat defterlerinde her hane reisinin geçimlerini temin ettikleri mesleklerinin belirtilmiş olması, defterleri bu yönden de değerli kılmaktadır. Kasaba veya şehirdeki meslek çeşitliliği ve kişilerin bu mesleklerden elde ettikleri gelirlerin dağılımına göre dönemin gözde meslekleri tespit edilebilmektedir. Nüfusun meslek guruplarına göre dağılımları; dolayısıyla, o mahallede gelişmiş meslek guruplarının hangileri olduğu vb. konularda araştırmalar yapılabilmektedir. Bu itibarla bu defterler mahalle ve köylerin tüm ekonomik girdilerini ihtiva etmektedir. Temettuat defterlerinde kaydı bulunan şahısların aile adları, lakap ve unvanlarının da belirtilmiş olması, o bölgede yaşayan halkın sahip olduğu kültürel miras ve inanç hakkında da bilgi sahibi olmamızı sağlamaktadır. Yörede kullanılan aile adları incelendiğinde hangi sülalenin yaygın olduğu ve 6 Tevfik GÜRAN: a.g.m., Tez konumuzu da oluşturan 1840 tarihli defterlerde genelde kullanılan tarlaların hangi amaçla ekildiği, dönümü ve kıymeti kayıtlı olmakla beraber tarlalarda yetiştirilen ürün miktarları ve bu ürünlerden elde edilen gelirler belirtilmemiştir. Bu durum 1845 defterlerindeki kadar detaylı bilgilere ulaşmamızı engellemektedir.

17 7 aileler arasında ki akrabalık bağları tespit edilebilmektedir. Şahıs isimlerinin tamamı tetkik edildiğinde, hangilerinin daha fazla kullanıldığı bilgisine ulaşabilmekteyiz. Lakabı bulunan kişilerin sosyal statüleri hakkında fikir edinilmekte; bazı lakaplar ile de o kişinin o yöreye nereden geldiği anlaşılabilmektedir. Temettuat defterlerinde verilen hane sayıları ile o bölgeye ait yakın dönemde yapılmış nüfus sayımlarının sonuçlarını içeren defterlerde verilen hane sayıları tutarlılık göstermektedir. Dolayısıyla, emlak ve nüfus tahriri adı altında yapılan sayımların sonucunu içeren temettuat defterlerinden, bölgelerin nüfus miktarları hakkında değerli bilgilere ulaşmak mümkündür. Kişilerin toplam servetlerini meydana getiren mülklerin maddi değerleri defterlerde ayrı ayrı gösterilmiştir. Ailelerin sahip oldukları gayr-i menkullerden sahip oldukları hayvanlara kadar çeşitli servetler, defterlere detaylı olarak kaydedilmiştir. Kişiler ve sosyal guruplar arasında servet dağılımı ve farklılaşması konusunda yapılacak araştırmalar için defterlerde ayrıntılı bilgiler mevcuttur. Ayrıca, bu defterlerde halktan toplanan vergilerin miktarları yazılmıştır. Şahısların devlete ödedikleri vergilerin fert ve yerleşim birimlerine göre dağılımı, toplam vergi yükü hakkında araştırma yapma imkânı doğurmaktadır. Ayrıca, şahısların ödedikleri vergiler gelirlerine oranlandığında, vergi dağılımındaki adalet hakkında da bilgi sahibi olunabilmektedir. Temettu, Arapça kökenli bir kelime olup, kar, kar etme, kazanma, fayda gibi anlamlara gelmektedir. Çoğulu Temettuat tır. 8 İktisadi ve mali terminolojide; ticaret, sanat ve meslek erbabının senelik net kazancı üzerinden devlete verdiği vergi olarak tanımlanabilir. 9 ÇADIRCI ya göre 10 8 Ferit DEVELLİOĞLU: Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lügat (Ankara: Aydın Kitap evi, 1997), Mehmet Zeki PAKALIN: Osmanlı Tarihi Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, (İstanbul, 1971) c.iii, 376.

18 8 Osmanlı Devletinde, vergi kalemleri içinde, Tanzimat ile birlikte öne çıkan temettuat vergisi; her hane sahibinin, emlak, arazi, hayvanat, ticaret ve başka vesileler ile elde etmiş olduğu yıllık net gelirinden senelik % 3 ü oranda vermiş olduğu vergi olarak hayata geçmiştir. 11 Tanzimatın ilanından sonra Osmanlı Devletinde yapılan sayımlara ait defterden oluşan zengin bir temettuat defterleri koleksiyonu vardır. 12 Başbakanlık Osmanlı Arşivinde bulunan defterlerin birçoğu Maliye Varidat Muhasebesi Temettuat Defterleri (ML. VRD. TMT.) katalogunda bulunmakta; az sayıdaki defterler ise Kamil Kepeci ve Maliyeden Müdevver Defterler tasnifi içinde yer almaktadır. Bu defterlerin büyük bir kısmı 1845 yılında yapılan sayımlara aittir yılı sayımlarına ait olan defterlerin sayısı ise oldukça azdır tarihli defterlerden yaklaşık olarak 50 seri vardır. 14 Ancak Başbakanlık Osmanlı Arşivinde yaptığımız araştırmada H. 1256/M tarihine ait 75 adet temettuat defteri olduğunu tespit ettik. Bu defterlerin 51 tanesi H tarihine aittir tanesi ise; H H tarihleri arsındaki dönemi kapsamaktadır. Bu 24 defterin tutulmaya başlandığı tarih H olduğu için hazırladığımız tabloda bu defterlere de tablonun son kısmında yer verdik. 10 Musa ÇADIRCI: Tanzimat Döneminde Anadolu Kentlerinin Sosyal Ve Ekonomik Yapıları, (Ankara: Atatürk Kültür Ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu Yayınları, Maya Matbaacılık, 1991), Musa ÇADIRCI nın Temettuat vergisinin oranı hakkında vermiş olduğu % 3 lük rakamı incelemiş olduğumuz 206 no lu Ayaş temettuat defterinde tespit edemedik. Çalışmamızda bu oran ortalama olarak % 28,5 e tekabül etmektedir. Bununla ilgili olarak ilerleyen bölümlerde daha detaylı bilgiler vereceğiz. 12 Mübahat KÜTÜKOĞLU: a.g.m., 25. Tevfik GÜRAN a göre defter sayısı dır. (Tavfik GÜRAN: a.g.m., 77.) İsmet DEMİR e göre de defter sayısı dur. (İsmet DEMİR: Kayseri Temettuat Defterleri, c.ii,(kayseri: Kayseri Ticaret Odası, Kardeşler Ofset Matbaacılık, 1998),Giriş XIV). 13 Tevfik GÜRAN: a.g.m., 76; Mübahat KÜTÜKOĞLU: a.g.m., Mübahat KÜTÜKOĞLU: a.g.m., 398; İsmet DEMİR: Temettu Defterlerinin Önemi ve Hazırlanış Sebepleri, Osmanlı (İdari Teşkilat), c. VI. (Ankara, 1999), Bu 51 defter içerisinde numaralı temettuat defterinin sadece dış kabı arşivlerde mevcuttur. Defterin muhtevasına ulaşılamamıştır.

19 9 Tablo 1. H. 1256/M.1840 Tarihli Temettuat Defterleri. SIR A NO. 1 TMT. NO SAYFA ADETİ BAŞL TARİHİ BİTİŞ TARİHİ ÖZETİ Karesi sancağı, Fart, Şami (Susığırlığı-Susurluk) kazalarının kasaba ve köyleri müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Ankara'nın Ayaş kazasının, mahalle ve karyeleri müslim ahalisinin temettuat defteri. Keskin kazasının Karık karyesi ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Yörükân-ı Ankara kazasının ve karyelerinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defterdir. Tanzimat-ı Hayriye usulüne göre Atala ve tabi kuralarda vaki reayanın emlak defteridir. Tanzimat-ı Hayriye gereğince, Muğla Muhassıllığı Bozöyük kazası, Nisvan taifesinin yeniden yazılan emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Tanzimat-ı hayriye usulünce müceddeden tahrir olunan, Muğla Muhassıllığı Dadya kazası müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Eskihisar kazası, müslim ahalilerinin emlak, arazi ve hakiki kıymetlerini havi defter. Gökabad kazası kurasının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Balya kazası, Yağcılar karyesi müslüman ahalisinin emlâk, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Bigadiç Kazası, Nefs-i kasaba ve mahallât ve kurasının emlâk, arazi ve kıymeti hakikilerini ve temettuatlarını mübeyyin defter. Çay kazasının mahallelerinde mukim müslümanların emlâk, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Nevahi-i Barçın kazası, karyeleri müslüman ahalisinin yeniden yazılan emlak, arazi, hayvanat, akarat ve temettuatını mübeyyin defter. Bucak kazası, Karaöz nahiyesi kurrası müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Köstendil Kazası, Lisne-i Bala karyesi gayri müslimlerinin emlak, arazi ve temettuat defteri. Prevadi kazası, Berece, Hirene karyeleri müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Silistre sancağı, Nefs-i Ruscuk kazası mahallatının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Ruscuk kazası müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Ruscuk kazası, Bala nahiyesinde bulunan karyelerin gayr-i müslim ahalisinin emlakını mübeyyin defter. Boğazlıyan kazası müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Budaközü kazası karyelerindeki Mamalu Yörükleri ve Çorum ekradının emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Balya kazası Osmanlar karyesi müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Sivas eyaleti Bereketlü (diğer adı Çamardı) kazasının emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Çamardı (Bereketlü) kazası köylerinin müslüman ahalisinin emlak, hayvanat ve temettuatını mübeyyin defter. Nefs-i Biga kasabası mahallelerinin müslüman ahalisinin emlak, emval ve temettuatını mübeyyin defter. Bolvadin merkez kazasının kura ve mahallatı müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Eceabad nahiyesi, Maydos ve Girne karyeleri gayr-ı müslimlerinin emlak defteri. Eceabad nahiyesinin karyelerinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter.

20 İstanköy ceziresi mahallelerinin gayr-ı müslimlerinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter İzmir'de Nemçe teb'asındakilerin temettuat defteri Ferecik köyleri müslimlerinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Gelibolu kazasının Karababa nahiyesi karyelerinin müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Gelibolu karyelerindeki ehl-i müslimlerin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Gelibolu mahallelerinin gayr-i müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Gelibolu kazasının müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Lapseki ve Çardak iskelesi kazaları civarındaki Türkmen ve Yörük taifesinin yeniden yazılan emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Isparta sancağı Pavlu kazası mahalle ve köylerinin müslüman ahalisinin emlak ve arazisini mübeyyin defter. Bereketlü kazasına tabi Ulukışla kazası kurasının müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Yabanabad kazası mahalle ve köylerindeki müslim ahalinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Bozok sancağı, Kızılkoca kazası, Nefs-i kasaba mahallatının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Erbaa kazasına tabi Karayaka kazasının ehl-i islam ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Niksar muhassıllığı, Karaguş kazası çiftlik ve karyelerinin müslim ahalisinin emlak, temettuat ve nüfusunu mübeyyin defter. Mendehora kazasının nefs-i kasaba ve karyeleri ahalisinin isim ve şöhretlerini, emlak ve arazilerinin kıymetini mübeyyin defter Bereketlü (Çamardı) kazasına tabi Andoği kazası karyelerinin müslüman ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Özeti yok Kırşehir sancağı, Mucur ve Hacı Bektaş kazalarının mahallatı müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Tanzimat-ı Hayriyye gereğince Kırşehir sancağı Denk Keskini kazasının karyeleri müslümanlarının yeniden yazılan emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Çal kazasının karyelerinin müslim v e gayr-ı müslimlerinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Kırşehir sancağı Konur kazasında oturan yerli ve yabancı reayanın emlakını mübeyyin defter Kırşehir sancağı, Konur kazası arazilerinde mütemekkin müslüman ahalinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defterdir Boğazlıyan kazası ve karyelerinde mukim ahalinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Toht kazası, Eğdir karyesi ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defterdir Nefs-i İzmir kazasının mahallatının İlinoz (Rum) ahalisinin emlak, arazi ve temetuatını mübeyyin defter İzmir dahilindeki Fransız tebeasının emlak, defteridir Tanzimat-ı Hayriye usulünce müceddeden tahrir olunan Karesi Sancağı, Galembe kazası, Nefs-i Kasabası kurrası mahallatının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Tanzimat-ı Hayriye usulünce müceddeden tahrir olunan Karesi Sancağı, Kozak Ma Fesleke kazası, kurrasının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter Tanzimat-ı Hayriye usulünce müceddeden tahrir olunan Marmara Kazası, Merkez kasabasında mevcut müslümanların emlak arazi ve temettuatını mübeyyin defter.

21 Tanzimat-ı Hayriye usulunce müceddeden tahrir olunan Muğla Muhassılığı, Mesevli kazası kurasının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Aydın Eyaleti, Muğla Kazasındaki ehl-i zımmet reayanın emlak, arazilerini mübeyyin defter. Tanzimat-ı Hayriye ile yeniden yazılan Muğla Muhassıllığı, Muğla Kazası ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Aydın Eyaleti, Aydın Sancağı, Tire Kazası, kuraları müslim ahalilerinin emlak, arazi ve hayvanatını mübeyyin defter. Tire kazası, mahalleleri müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Kaza-i Ahar ahalisinin Tire kazası dahilinde bulunan emlaklarının kıymet-i hakikiyye, temettuatını ve senevi vergisinin mikdarını gösterir defter. Tire Kazası, ahalisinin yeniden tahrir edilen emlak, arazi, hayvanat, senevi vergi ve temettuatını mübeyyin defter. Tire kazası kura ve mahallatı müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Tanzimat-ı Hayriyye usulünce müceddeden tahrir olunan Muğla muhassıllığı Birgi kazası müslim ahalisini emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Bayındır Kazasının kurasının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Bayındır Kazası müslim ahalisinin tahrir olunan emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Bozöyük kazasında bulunan diğer kaza ahalilerinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Bozöyük kazası, Müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Beykoz kasabası yerli islam ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Eflani kazası, Karyelerinin müslim ahalisinin nüfus, emlak ve temettuatını mübeyyin defter. İvrindi kazası, kurasının müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Tokat kazası karyeleri müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Karalar ve Taliboğlu karyeleri müslim ahalisinin emlak, arazi ve temettuatını mübeyyin defter. Temettuat vergisi sayım esasına dayanır. Her hane sahibi, temettuat defterine adı, mesleği, lakabı ve belirgin özellikleri ile sahip olduğu emlak, hayvan ve ticarethanelerin toplam kıymetleri ile kaydedilir. Kaydedilen kıymetlerin toplamından çıkarılmış yıllık temettuat miktarı o kişinin yıllık hâsılatını ifade eder. Bu temettuattan ödemesi gereken tekâlifi belirlenir ve kişi, ödemesi gereken tekâlifi, Ruz-ı Hızır ve Ruz-ı Kasım dönemlerinde iki taksit olmak üzere öder İncelemiş olduğumuz 1840 yılına ait temettuat defteri bu şekilde tutulmuş olmasına karşın, 1845 yılı defterleri daha farklı bir şekilde kaydedilmiştir. Bu iki seri defter arasındaki farkları ilerde ayrıca belirteceğiz.

22 12 Bu yeni düzenlemenin amacı; vergi dağılımındaki adaleti sağlayabilmek, kişilerden ödeme gücüne göre vergi almak ve sayım sonuçlarından hareketle gerekli iktisadi düzenlemeleri yapmaktır. 17 Bu yolla Tazimatın ruhuna uygun olarak sosyal adaletin bütün topluma yayılması hedeflenmiştir Tarihli Temettuat Defterleri ile 1845 Tarihli Temettuat Defterlerinin Farkları 1840 tarihli temettuat defterleri ile 1845 tarihli temettuat defterleri arasında, içerik ve düzen bakımından bazı farklılıklar vardır. GÜRAN a göre tarihli defterler, 1845 tarihli defterlerden daha resmi görünüşlüdür. Ayrıca, 1840 tarihli defterlerdeki şahıs tasvirleri, 1845 tarihli defter serilerine göre daha detaylıdır tarihli defterlerde bağ, bahçe ve tarlaların dönüm ve kıymeti ile ev, dükkân gibi binaların âdeti ve kıymeti belirtilirken, 1845 tarihli defterlerde kıymet yerine hâsılat-ı senevîye 19 yazılmıştır yılına ait defterlerde her haneye ait tüm resmi ve gayr-i resmi gelirlerin hepsi kaynakları belirtilerek kayıt altına alınmıştır. Bu durum 1845 yılı defterlerini, daha sağlıklı bilgiler bulundurması bakımından 1840 defterlerine göre daha kıymetli yapmaktadır yılı defterlerinde ise; gelir bir hane için kaynağı ve hangi kalemden olduğu belirtilmeksizin topluca tek rakam altında belirtilmiştir. Bu yüzden 1840 yılı defterindeki bilgilerden, gelir hakkında çıkarabileceğimiz bilgiler 1845 yılı defterlerine göre çok daha kısıtlıdır. Ayrıca 1840 yılı defterlerinde belirtilen toplam yıllık gelir rakamının hangi kıstaslara göre çıkarıldığı net olmadığından bu anlamda hangi mesleğin veya hangi ürünün daha fazla gelir getirebildiğini tespit etmemiz mümkün olmamaktadır. Buna karşılık 1845 yılı defterlerinde hangi ürünün ne 17 Tevfik GÜRAN: a.g.m., Tevfik GÜRAN: a.g.m., Hâsılat-ı senevîye: 1845 tarihli Temettuat defterlerinde, kişinin sahip olduğu emlak veya hayvanından bir yılda elde etmiş olduğu temettu vergisine tabi net geliri ifade eder.

23 13 kadar ekilip ne kadar gelir getirdiği, hangi meslekten ne kazanıldığı veya hangi memurun bu memuriyet karşılığında ne kadar maaş aldığını tespit etmek mümkün olmaktadır. Böylelikle iktisadi hayat hakkında çok detaylı ve kıymetli bilgiler elde edilmektedir. İncelemiş olduğumuz 1840 tarihli Ayaş temettuat defterinde her haneye ait yıllık toplam gelir sol üst köşeye temettu ibaresi altında yazılmıştır defterlerinde bulunmayan öşür ve cizye miktarı, 1845 defterlerinde görülmektedir yılı defterlerinde gayr-i müslim ahalinin kayıtlarının da tıpkı Müslüman ahalide olduğu gibi tutulmasına karşılık, 1840 yılı defterlerinde bu durum gözükmemektedir. 20 Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinde yer alan incelediğimiz temettuat defterinin özetinde Ayaş kazasının mahalle ve karyelerinin Müslüman ahalinin emlak ve temettuatını beyan eder ibaresi bulunmaktadır yılı sayımları neticesinde vergi gelirlerini artırma yönünde istenilen neticelerin alınamamasından dolayı 1845 yılı defterleri gelirler konusunda daha detaylı tutulmuştur. Bu bakımdan 1845 yılı defterleri 1840 yılı defterlerine göre daha gelişmiş defterlerdir. Genellikle 1845 yılı defterleri, tutulan kazanın mahalle ve köyleri için ayrı ayrı tutulurken, incelemiş olduğumuz H. 1256/M yılına ait 206 numaralı defter bütün Ayaş mahalle ve köylerini tek defterde toplamıştır. Yine bu defterde önce şehir merkezi sonra merkeze bağlı köyler deftere kaydedilmiştir.1845 yılı defterlerinde ise; önce köyler daha sonra şehir merkezi defterlere kaydedilmiştir. 20 Ayaş kazasında, H / M tarihli Ankara Vilayeti salnamesine göre ilçe merkezinde 19 erkek, 6 kadın olmak üzere toplam 25 gayr-i müslim nüfusun varlığından söz edilmektedir.( A. Fuat KARAMAN ve K. BACAKOĞLU: H Sene-i Hicriyesine Mahsus Ankara Salnamesi, (Ankara, G.Ü. Fen Edebiyat Fak., 1997), 64 76) ; Ancak incelemiş olduğumuz 1840 yılına ait 206 numaralı defterde herhangi bir gayr-i müslim unsura rastlanmamıştır.

24 Ayaş Temettuat Defterleri Yaptığımız çalışmanın temel kaynağını teşkil eden Başbakanlık Osmanlı Arşiv inde bulunan 206 numaralı Ayaş temettuat defteri, H. 1256/M tarihli sayım sonuçlarını ihtiva etmektedir. 200 sayfadan ibaret Ayaş kazasına ait bu defter haricinde Ayaş kazasına ait bir tane daha temettuat defteri vardır. Bu defter H. 1260/M.1845 yıllarında tutulmuştur. Defterin özetinde Dergâh-ı Ali kapıcı başlarından el-hac Mesut Ağa nın Ayaş kazasında bulunan emvalini beyan eder denilmiştir. 205 numaralı bu defter 4 sayfadan ibarettir. Başlangıçta bu defter de tez içinde yer almaktaydı. Ancak; 1845 yılında yazılan bu defter ile 1840 yılında yazılan ve incelemiş olduğumuz defter arasında yazılma biçimi açısından büyük farklılıklar bulunması bu iki defterin bir arada sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesini engellemiştir. Bu sebeple 205 numaralı defter zorunlu olarak incelenememiş ve tez kapsamından çıkartılmıştır. İncelemiş olduğumuz Defter, niteliğini ve hangi kazaya bağlı olduğunu gösteren; Ber mucib-i İrade-i Sene-i Hazret-i Şahane-i Nefs-i Kasaba-i Ayaş ve Kazası Sükkanının Kâffe-i Ahali Uhde ve Yerlerinde Bulunan Emlak ve Arazi ve Hayvanatın ve Bir Senede Ticaret ve Temettuatlarının Tahrir, Tezbir Kılınarak Tanzim Olmuş Olunan Emlak Defteri Olmakla Ber-Vech-i Ati Zikr ve Beyan Kılındı 21 ibaresi ile başlamaktadır. Bu ibareden sonra köyün veya mahallenin ismi yazılıdır. Bu isimlerin bazılarının üzerinde o yer hakkındaki ayrıntılı ve açıklayıcı bilgi mevcuttur. Önce merkeze bağlı mahalleler daha sonra ise köyler sıra ile deftere kaydedilmişlerdir. Kayıtlar her mahalle için hane hane tutulmuştur. Kayıtlar yazılırken her sayfa iki sütun olarak kullanılmış ve haneler yan yana iki hane olarak alt alta gelecek şekilde ve ilk bakışta birbirlerinden ayrılabilecek tarzda kaleme alınmıştır. Bir sayfada 12 ile 20 hane arası kayıt alınmıştır. Kişilere ait olan emlak ve hayvan bilgilerinin çokluğuna göre bir sayfada yazılan hane sayısı, sayfalara göre farklılık 21 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,2.

25 15 gösterebilmektedir. Defterlerde her hane aşağı yukarı aynı şekilde kaydedilmiştir. Hane reisleri, yani vergi mükellefleri peş peşe numaralandırılarak belirtilmiştir. Hane numarasından sonraki ilk satır, hane sahibinin kimlik bilgileri için ayrılmıştır. Bu satıra hane reisinin isminden önce; genelde boy ve sakal özellikleri uzun boylu, kır sakallı gibi kaydedilmekle birlikte, tabi olduğu sülale adı katırcı oğlu, abdi oğlu v.b. şekilde belirtilmiştir. Mesleği rençper, tüccar gibi, lakabı topal, çulsuz gibi, unvanı molla, hacı, ağa, efendi gibi veya ayırt edici diğer özellikleri şabb-ı emred 22 şeklinde yazılmıştır. Kadın olan hane sahipleri dul, kerime, zevce gibi unvanlar ile nitelendirilmiş, çocuk olanlar ise sabi olarak kaydedilmiştir. Kişinin isminin sağ tarafında, ilk satıra dik olarak, bir senede verdiği tekâlif ibaresi ile bir senede verdiği vergi, Ruz-ı Hızır ve Ruz-ı Kasım olmak üzere ikiye ayrılmıştır. İsmin sol tarafına gelen satırın sonunda ise yine satıra dik olarak zirde muharrer emlakinden temettu u ibaresi ile aşağıda kayıtlı emlak ve hayvanatından elde etmiş olduğu senelik toplam temettu tutarı yazılmıştır. Kişinin altında ise sahip olduğu emlak ve hayvanatın dökümü vardır. Kişinin sahip olduğu emlakinin yeri, varsa emlakinin nevi ve emlakinin ne olduğu yazılıdır. Örneğin Oba altında sulu tarla, İki pınarda harap bağ, Arıklarda bahçe şeklinde kayda alınmıştır. Yazılan bu emlakin hemen altına rakamla bu emlakin bağ, bahçe veya tarla cinsinden ise dönümü, dükkân ev ya da başka gayr-i menkul cinsinden ise adeti, onun altında da bu gayr-i menkulün kıymeti kuruş cinsinden yazılmıştır. Her emlak kaydı ayrı ayrı tutulmakla beraber çok nadir olarak farklı yerlerde bulunan farklı kalemlerdeki emlak, bir arada tek bir kıymet miktarı ile de kaydedilmiştir. Bu sıra ile yan yana olacak şekilde bir satıra üç veya dört emlak kaydı yazılmıştır. Eğer emlak kayıtları fazla ise; yine bu sıra ile alt alta gelecek şekilde diğer satırlara da emlak kaydı yazılmıştır. Bazen de kişinin sahip 22 Şabb-ı emred: Delikanlı

26 16 olduğu gayrimenkuller, dükkân, değirmen v.b. kıymeti, varsa hisse sahipleri ve hisse oranları, ayrıntılı olarak yazılmıştır. Emlak kayıtlarının yazımı bittikten sonra, önce kişiye ait büyükbaş hayvanlar (öküz, inek, sığır, hergele, tay, manda v.b) sonra küçükbaş hayvanlar (koyun, keçi, tiftik keçisi v.b.) ve kovan (arı) sayıları yazılmıştır. Hayvanın adı, varsa özelliği sağmal veya yoz şeklinde yazıldıktan sonra, hemen altına kaç tane olduğu rakamla yazılmıştır. Onun altına kıymeti kuruş cinsinden rakamla yazılmıştır. Bu şekilde her cins hayvan ayrı ayrı kaydedilmiştir. Kişiye ait emlak ve hayvan kayıtları bu şekilde tamamlandıktan sonra düz bir çizgi ile kayıt bitirilmiştir. Bu çizginin orta kısmına; sağa toplam emlak kıymeti sola ise; toplam hayvan kıymeti yazılmıştır. Ortada ise; emlak ve hayvan kıymetlerinin genel toplamı yazılmıştır. Böylelikle bir hanenin kaydı tamamlanmaktadır. Her haneye verilen numaralar sayesinde kaydı tutulan mahallenin toplam kaç hane olduğunu tespit etmek mümkündür. Bir mahallenin kaydı tamamlandıktan sonra düz bir çizgi ile kayıt sonlandırılmıştır. Köyün veya mahallenin sonunda ana toplam alınmıştır. Emlak ve hayvanların toplamı ile tekâlif ve temettuatın ana toplamı en altta kaydedilmiştir. Defterin sonunda ise genel toplam alınmıştır. İlk haneye imam, muhtar gibi görevliler yazılmıştır. Bununla birlikte, malı mülkü bulunmayanlarında merkumun tekâlifi olmadığı haber verilmekle şerh kılındı ifadesi ile kaydedildiği görülmektedir. Defterin sonunda ise defterin yazıldığı tarih, defteri yazan kâtipler, zabıta memuru ve meclis üyelerinin isimleri vardır. Defterde kayıtlı bütün kıymetler kuruş üzerinden hesaplanmıştır. Arsa ve arazi ölçülerinde kullanılan dönüm m 2 olarak kabul edilmiştir.

27 17 Bu şekilde tutulan temettuat defterleri, o şehrin, mahallenin veya köyün, nüfusu, coğrafyası, sosyal ve iktisadi hayatı hakkında önemli hususları aydınlatması bakamından sosyo-ekonomik tarih açısından önemli kaynaklardır Ayaş Temettuat Defterinde Hesaplama Hataları İncelemiş olduğumuz Ayaş temettuat defteri kayıtlarında hesaplama hataları tespit ettik. Defterde kayıtlı veri toplamlarını çalışmamızdaki kullandığımız programlar tarafından çıkarılan rakamlarla karşılaştırdık. Bu rakamların birbirini tutmadığını gördük. Bu rakamları aşağıdaki tabloda karşılaştırdık. Tablo: 2 Ayaş Temettuat Defterindeki Hesaplama Hataları KAYITLI EMLAK KIYMETİ KAYITLI HAYVAN KIYMETİ KAYITLI TOPLAM MÜLK KIYMETİ GERÇEK EMLAK KIYMETİ GERÇEK HAYVAN KIYMETİ GERÇEK MÜLK KIYMETİ HATA MİKTARI (KURUŞ) HATA MİKTARI (KURUŞ) TOPLAM HATA MİKTARI (KURUŞ) HATA YÜZDESİ % + % 0,44 HATA YÜZDESİ % + % 6,98 TOPLAM HATA YÜZDESİ % + % 2,40 Tablo: 2 incelendiğinde defterde kayıtlı emlak kıymet toplamının kuruş olduğu, ancak gerçekte bu rakamın kuruş olması gerektiği, deftere, emlak kıymetlerinin kuruş fazla kaydedildiği ve bu hatanın gerçek emlak kıymetinin % 0,44 üne denk geldiği görülmektedir. Defterde kayıtlı hayvan kıymet toplamının kuruş olduğu, ancak gerçekte bu rakamın kuruş olması gerektiği, deftere, hayvan kıymetlerinin kuruş fazla kaydedildiği ve bu hatanın gerçek hayvan kıymetinin % 6,98 ine denk geldiği görülmektedir. Defterde kayıtlı toplam mülk kıymetlerinin ise, kuruş olduğu, ancak gerçekte bu rakamın kuruş olması gerektiği, deftere, toplam mülk kıymetlerinin kuruş fazla kaydedildiği ve hatanın gerçek toplam mülk kıymetinin % 2,40 ına denk geldiği görülmektedir.

28 18 Kanaatimizce, haneye ait bu kadar teferruatlı rakamların toplanması işlemlerinde yapılan bu hatalar kayda değer değildir. 200 sayfadan ibaret olan Ayaş temettuat defterinin her sayfasındaki külliyetli rakamların toplanmasında bazı hataların olması gayet normaldir. Sadece hayvan kıymetlerinin yaklaşık % 7 fazla kaydedilmiş olması diğerlerine nazaran daha büyük bir hata olarak dikkat çekmektedir. Hayvan kıymetleri ile alakalı sayımlar yaklaşık hayvan üzerinden yapıldığı için, hayvan sayımında yapılan hatanın normal kabul edilebileceği söylenebilir. Genel olarak defterde; çeşitli işlem hataları bulunmakla birlikte, bu hatalar defterin güvenirliliğini etkileyecek kadar büyük değildir. 2. AYAŞ KAZASI Osmanlı Devletinde Ayaş ın genel durumunu doğru anlayabilmek için Ayaş ın tarihinin bilinmesinin önemli olduğunu düşündük. Bu sebeple önce Ayaş ın yerleşim tarihi hakkında bilgi vereceğiz Osmanlı Öncesi Ayaş Tarihi, tarih öncesi çağlara kadar uzanan Ayaş, M.Ö yılından itibaren Asurlar, Hititler, Frigler, Kimmerler, Lidyalılar, Persler ve Galatlar ın hâkimiyet sahaları içinde kalmıştır. 23 Lidyalılardan sonra bütün Anadolu ya persler hâkim olmuşlardır. Bu dönemde kullanılan Kral Yolu nun Ankara dan geçtiği bilinmektedir. M.Ö. 25 yılında Galata, bir Roma eyaleti durumuna gelince Ankara ve çevresi Roma İmparatorluğuna bağlanmıştır. Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılmasından sonra Ankara ve çevresi Doğu Bizans ın hâkimiyeti altında kalmıştır. Ayaş ın ne zaman ve kimler tarafından kurulduğu kesin olarak belli değildir. Ayaş ın eski devirlerin piskoposluk merkezlerinden biri olan Mnizos un (Minizos) devamı olduğu kabul edilir. 23 Afif ERZEN: İlkçağlarda Ankara, (Ankara, Türk Tarih Kurumu yay., 1946), 9-10.

29 19 VII. yüzyıldan itibaren İslam orduları İstanbul u fethedebilmek amacıyla Anadolu ya akınlar düzenlemeye başladıktan sonra Abbasi halifesi Harun Er- Reşit, M. 797 yılında Orta Anadolu da bazı şehir ve kaleleri fethetmiştir. 24 Bizans ordularının 1071 yılından sonra Anadolu hâkimiyetini Selçuklulara kaptırmalarından sonra, Türkler Anadolu nun büyük kısmını çok kısa bir zaman içerisinde ele geçirmişlerdir. 25 Ankara ve çevresinin Türkleşme ve İslamlaşma süreci Selçuklu Hükümdarı Süleyman Şah zamanından itibaren hızlanmıştır Malazgirt Savaşı'ndan sonra Anadolu'ya giren Türklerin bir kolu olan Süleyman Bey komutasındaki Selçuklu Ordusunun 1073 yılında, Doğu ile Batı ülkelerinin çeşitli merkezlerini birbirine bağlayan yol üzerindeki Mnizos'u fethederek, buraya Ayas Oymağını yerleştirdiği bilinmektedir. Selçuklu Türkleri Ayaş ve çevresine geldiklerinde hem şifalı suyu olduğu için ve hem de müdafaasının kolaylığından Karakaya mevkiine yerleşmiş ve bu bölgede bir kale ile kaplıca inşa etmişlerdir. Anadolu Selçuklu Hükümdarı II. Gıyasettin Keyhüsrev in M yılında Kösedağ savaşında Moğollar a yenilmesinden sonra Anadolu da Anadolu Selçuklu hâkimiyeti zayıflamış ve Anadolu tamamıyla Moğol hâkimiyeti altına girmiştir. Daha sonra Ankara ve çevresi birkaç yıl Eratna Beyliğine tabi olarak kalsa da bu durum ancak, Ankara ve çevresinde Osmanlı Devletinin hâkimiyeti kurulana kadar devam etmiştir. Anadolu da XIV. yüzyıl kaynaklarına göre tespit edilen 890 Oğuz boyu adı taşıyan köyden 49 tanesinin Ankara ve çevresinde olduğu bilinmektedir. Köylerden Kayı, Bayad, Yazır, Döger, Dodurga, Avşar, Kızık, Bayındır, Peçenek, Çavundur, Çepni, Eymür, Ala-Yuntlu, Yüreğir, İğdir, Yıva ve Kınık olmak üzere 18 Oğuz boyu bu çevrede tespit edilebilmektedir. 24 Oğuz boyu 24 Hakkı Dursun YILDIZ: Bizans Tarihi, Anadolu Uygarlıkları Ansiklopedisi, Görsel yayınları, 1982, C:III, Yaşar YÜCEL ve A. SEVİM: Türkiye Tarihi, (Ankara: Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu yay., 1991), 102.

30 20 adının Ankara ve çevresinde olması çeşitli Oğuz boylarının bu bölgeye yerleşmiş olduğunu göstermektedir. 26 İlçe merkezine Ayaş adı Türkler tarafından verilmiş olmalıdır. Ayaş (Ayas) öz Türkçe bir isimdir. "Parlak aydınlık gece" anlamına gelmektedir. 27 Ayaş bir Türkmen oymağı adı olup, Oğuz Türklerinin Bozok Kolu, Gün Han Oğulları, Bayat Boyu, Barak obasına bağlı bir oymaktır. Ayas oymağının bir kısmı Toroslarda, bir kısmı Mersin ve Silifke yolu üzerinde Kızılviran, Kızkulesi, Artıklı, Çavdarlı, Kabaşa, Kızılbağ mevkilerinde; bir kısmı da Paşabeyli ve Çukur Köyleri ile Bulgar dağının Pınarbaşı yaylaları ve Gaziantep te ve Suriye'nin Halep şehri civarında yaşamaktadır. 28 Ayrıca, Ayaş ve civarında Bayat, Afşar, Peçenek ve Kargın gibi Oğuz Boylarına ait isimleri taşıyan yerleşim bölgeleri vardır. 29 Zamanında ünlü Bağdat yolunun önemli bir durağı olan Ayaş adına, ilk defa 1462 tarihli ve 9 nolu vakıf kayıtlarında rastlanmıştır Osmanlı İdaresinde Ayaş Ankara ve çevresi Ahi yönetiminde iken Osmanlı Hükümdarı Orhan Gazi, doğu sınırında kuvvetli bir nokta olan Ankara yı H. 755 / M yılında oğlu Süleyman Paşa komutasındaki birlikle ele geçirmiştir Faruk SÜMER: Oğuzlar (Türkmenler) Tarihleri-Boy Teşkilatı-Destanları,(A.Ü.D.T.C.F. yay., 1972), Besim Atalay ın Divan-ı Lügat-it-Türk tercümesinin 1. cildinin 123. sayfasında ve 2. cildin 193. sayfasının dipnotunda Ayaş kelimesinin parlak, aydınlık gece anlamına geldiği kaydedildikten sonra gerek bu kelimenin, gerekse ayvaz ve ayas kelimelerinin, Ay kelimesine as ve az takılarının eklenmesi suretiyle yapıldığı bildirilmektedir. Besim ATALAY: Divan-ı lügat-it-türk Tercümesi, c.i-ii-iii,(ankara, Alaaddin Kıral Basımevi,1941). 28 Mehmet ALDAN: a.g.e., Mehmet ALDAN: a.g.e., İ. Hakkı UZUNÇARŞILI: Osmanlı Tarihi, c.i, (Ankara, 1983), 124.

31 21 Ankara ve çevresi, Osmanlı Devletinin hâkimiyet alanına girdikten sonra Karamanoğulları ile Osmanlı Devletinin mücadele alanı olmuştur. Orhan Bey in Ankara yı alması Karamanoğulları nın dikkatini çekmiş ve M de Orhan Gazi nin ölümü üzerine Ankara da nüfuzları bulunan Ahileri tahrik ederek burasının Osmanlı hâkimiyet alanından çıkmasına sebep olmuştur. Sultan Murat Han ın Karamanoğulları ile yapmış olduğu savaş sonucunda Ankara, Konya ile diğer kasaba ve köyler tekrar Osmanlı Devletinin hâkimiyet alanına (H. 789 / M. 1387) girmiştir. 31 Ankara ve çevresinin Osmanlı hâkimiyetinde kalışları Ankara savaşına kadar devam etmiştir. Yıldırım Bayezit in M yılında Çubuk ovasında Moğol hükümdarı Timur ile yapmış olduğu Ankara savaşını kaybetmesi Osmanlı Devletini Fetret Devrine sokmuştur. Beyliklerin Anadolu daki hâkimiyetlerini geri kazanmaları, Anadolu daki birlik ve bütünlüğü bozmuş ve yeniden bir kargaşa dönemi başlamıştır. Mehmet Çelebi nin 1413 yılında kesin olarak Osmanlı Devleti nin tahtına oturmasına kadar geçen süre zarfında Ankara ve çevresi, Yıldırım Bayezit in oğullarından Mehmet Çelebi ile Süleyman Çelebi arasında sürekli olarak el değiştirmiştir. 32 II. Murat döneminde Ankara ve civarı imar edilmiştir. Fatih Sultan Mehmet zamanında ise Ankara ve çevresi Ordu-yu Hümayun un bir uğrak yeri olmuştur. Bu tarihten sonra XVI. yüzyıl ortalarına kadar Ankara ve çevresi Şah Kulu (1511) ve Celali isyanlarından (1595) etkilenmiştir ten başlayarak 1610 yılına kadar devam eden ve halk arasında Büyük Kaçgun olarak adlandırılan olaylarda Ankara çevresinde nüfusta büyük hareketlilikler yaşanmıştır İ. Hakkı UZUNÇARŞILI: a.g.e., İ. Hakkı UZUNÇARŞILI: a.g.e., Mustafa AKDAĞ: Türk Halkının Dirlik ve Düzen Kavgası, (Ankara, Bilgi Yayınevi, 1975),

32 22 Ankara ve çevresi Celali isyanlarından sonra diğer isyanlardan da etkilenmiş ve yöre halkı bu isyanlardan büyük zararlar görmüştür. 34 Bu tarihlerden sonra yeni cumhuriyet kurulana kadar bu bölge durağan bir şekilde yaşamına devam etmiştir. 13 Ekim 1923 yılında T.B.M.M. sinde kabul edilen yasa gereği Ankara Başkent olduktan sonra bölgenin önemi artmıştır Osmanlı Arşiv Belgelerine Göre Ayaş Ayaş ile ilgili Osmanlı devri yazılı belgeleri H. 929 / M tarihli Ankara Tahrir Defteri, H. 938 / M tarihli Ankara Evkaf Defteri, H. 979 / M tarihli Ankara Livası Mufassal Defteri ve yine 979 / M tarihli Ankara Livası Vakıf Defteri dir. Bu kaynaklardan Ankara Livasına bağlı bir kasaba olan Ayaş ta 48 köyün bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu köylerden bir kaçı bugüne kadar varlıklarını koruyamamakla birlikte, çoğu hem adlarını hem de varlıklarını günümüze kadar korumuşlardır. Tezimizin konusunu teşkil eden döneme rastlayan Ankara vilayeti salnameleri incelenmiş, Ayaş ın o günkü durumu hakkında aşağıdaki bilgiler çıkarılmıştır. H / M tarihli Ankara Vilayeti salnamesinde şu bilgilere yer verilmektedir. Ayaş, batıdan Beypazarı ve Mihalıççık, güneyden Zir ve Sivrihisar, doğudan Ankara ve Yabanabad kazaları ile çevrilidir. Kaza merkezinin, Dersaadet(İstanbul) caddesi üzerinde, Ankara ya dokuz saat mesafede ve iki dağın arasında, 1949 u erkek, 794 ü kadın nüfus olmak üzere, 819 haneden meydana gelmiş olduğu şeklinde bahsedilmektedir. Kaza dahilinde 44 köy, 4637 hane, 10 han, 1 hamam, 15 kahvehane, 45 cami, 15 mescit, 7 medrese, 1 telgrafhane, 1 belediye dairesi, 2 derbent, 1 mektep-i rüştiye, 45 sübyan mektebi, 25 su değirmeni, 2 büyük ahşap köprünün mevcut olduğu belirtilmektedir. 34 Mustafa AKDAĞ: a.g.e.,

33 23 Kaza nın Karakaya mahallesinde; cilt hastalıklarını iyileştiren, cildi güzelleştiren, bedeni kuvvetlendiren ve demir madeni ihtiva eden bir kaplıcanın varlığından söz edilmektedir. 35 Kaza da; Bünyamin-i Veli hazretlerinin Cami-i şerifleri yanında, kaza büyüklerinden Vecihi Paşazade Kemal Paşa vakfı olan bir kütüphane, burada da 325 cilt matbu kitabın muhafaza edildiği ve kazada tiftikten dokunan gayet güzel el işi çorap imal edildiğinden bahsedilmektedir. Aynı salnamede; ilçe merkezinde 19 erkek, 6 kadın olmak üzere toplam 25 gayr-i müslim nüfusun varlığından söz edilmektedir. H / M tarihli Ankara Vilayeti Salnamelerinde de; hemen hemen aynı bilgiler bulunmaktadır. H / M tarihli Ankara Vilayeti Salnamesinde yukarıdaki bilgilere ek olarak; H / M yılında Ayaş ta 5 cami, 1 medrese, 3 çeşme, 4 sübyan mektebinin inşa ve tamir edildiği, salnamenin yazıldığı tarihte; ilçedeki rüştiye mektebine 70, sübyan mektebine ise 1530 erkek, 764 kız öğrencinin devam ettiği belirtilmektedir. 36 H / M tarihli Ankara Vilayeti Salnamesinde de diğer salnamelerdeki bilgilere ek olarak; Ayaş ın önceleri Ankara İstanbul yolu üzerinde bulunması sebebiyle önemli bir mevkide olduğundan ve salnamenin yazıldığı tarihte, şimendiferin kullanılmaya başlanmasıyla eski önemini yitirmiş olduğundan bahsedilmektedir. 37 Aynı salnamede Ayaş ın eski bir kasaba olduğunun, Karakaya mahallesindeki küçük sur kalıntısı ve kaplıca ile civarda bulunmuş oyma taş ile aslan heykellerinden anlaşılacağı ifade edilmektedir. 35 A. Fuat KARAMAN ve K. BACAKOĞLU: a.g.t., Vilayet-i Ankara Salnamesi H / M. 1900, Türk Tarih Kurumu Kütüphanesi: Ankara Vilayet Salnamesi 1325 (1907) Tarihli, Ankara Enstitüsü Vakfı yay., Ankara, 1995.

34 İKİNCİ BÖLÜM 19. YÜZYIL ORTALARINDA AYAŞ IN SOSYAL HAYATI Ayaş ın sosyal ve ekonomik yapısını önce nüfus ve yerleşmeye göre, sonra Ayaş ta kullanılan isim, lakap, unvanlara göre ve son olarak da hane sahiplerinin mesleklerine göre inceleyeceğiz. 1. AYAŞ TA NÜFUS VE YERLEŞME Ayaş ın sosyal yapısı ve nüfusu hakkındaki bilgiler H / M tarihli temettuat defterine dayanarak oluşturulmuştur. 38 Osmanlı Devleti nde nüfus ile ilgili ilk elden kaynaklar, klasik dönem için tahrir, avarız ve cizye defterleri, son dönemler için cizye, nüfus, temettuât defterleri ve salnamelerdir. 39 Tahrir, avarız, cizye ve temettuât defterleri ne toplam nüfus hakkında net bir rakam, ne de doğum, ölüm tarihleri ve evlenmeler hakkında kesin bilgi içermezler. Sadece genel bir ifade ile faal erkek nüfusu vermektedirler. Bu defterlerin tutuluşundaki temel amaç da; hane başına düşen vergi yükümlülerini tespit etmek ve devletin toplayacağı vergi miktarını ortaya çıkarabilmektir. 38 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, Said ÖZTÜRK: a.g.e., 35.

35 25 Vergiden muaf kişiler genelde bu defterlere kaydedilmezler. Kadınlar da kaydedilmemiştir. Ayrıca, kayıtlar nüfusun yaşa göre dağılımı hakkında da kesin bir sistematik bilgi içermezler. 40 Osmanlı devletinde ilk nüfus sayımı olarak bilinen 1831 tarihli sayım da benzer noksanlıkları içermektedir. Bu sayımda da erkek nüfus tespiti yapılmıştır. Nüfusu nicelik ve nitelik bakımdan bütünüyle yansıtan ilk nüfus sayımı, 8 Şevval 1298 tarihli Sicil-i Nüfus Nizamnamesi nin neşrinden sonra yapılan sayım olduğu ifade edilebilir. Bununla birlikte, bu sayımlarda da bazı yerlerde nüfus sayımı yapılmadığı, yapılan yerlerde de sayımın şayan-ı i timad olmadığı hatta İstanbul un bile yapılan sayımının mukarin-i sıhhat olmadığı 24 Şaban 1309 / 24 Mart 1892 tarihli bir arizada belirtilmektedir. 41 Alınan onca tedbire rağmen nüfus sayımında sağlıklı sonuçlara ulaşılamadığı görülmektedir. Ayaş ın nüfus ve yerleşim yerleri ile ilgili ilk bilgileri H. 979 / M tarih ve 74 numaralı Ankara mufassal tahrir defterinde bulabilmekteyiz. 42 Bu defterdeki bilgilere göre o tarihte Ayaş ta 50 tane köy kayıtlıdır yılına ait temettuat defterinde kayıtlı olan köy sayısı ise; 1 tanesi çiftlik olmak üzere toplam 46 dır. Buradaki sayılar arasındaki farklılığın nedeni zaman içerisinde bazı köylerin harap olarak iskâna kapanması veya bazı köylerin zaman içerisinde başka köyler ile birleşerek isimlerinin değişmesidir. Klasik dönem vergi kayıtlarından genel nüfus rakamlarına ulaşmak için BARKAN tarafından öne sürülen 43 ve umumiyetle kabul gören her vergi hanesinin 5 kişiden mürekkep olduğu görüşünü biz de Ayaş kaza merkezi ve köylerinin nüfusunu belirlemede kullandık. 40 Huricihan İslamoğlu İNAN: Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Köylü, (İstanbul, İletişim yay. Şefik Matbaası, 1991), Ahmet AKGÜNDÜZ - S. ÖZTÜRK: Darende Temettuat Defterleri, (İstanbul, Osmanlı araştırma Vakfı yay., 2002), T.K.G.M., K.K.A.: 74 numaralı Ankara Mufassal Tahrir Defteri, Ömer Lütfü BARKAN: Tarihi Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi, Türkiyat Mecmuası, c.x, (İstanbul, 1953), 12.

36 Ayaş ın Mahalleleri, Köyleri Ve Nüfusu Anadolu yerleşim yapısı içinde en küçük yerleşim birimi olarak karşımıza çıkan mahalle Osmanlı şehir ve iskân modelinin temelini oluşturmaktadır. Mahallelerin vücuda getirdiği şehir yerleşmeleri, köy yerleşmelerinden farklı karakter gösterir. Bu sebeple çalışmamızda incelediğimiz konuları merkez ve köylere göre ayrı ayrı ele almayı uygun gördük Ayaş Kaza Merkezinin Nüfus Yapısı İncelemiş olduğumuz Ayaş temettuat defterine göre Ayaş ın mahalleleri ve bu mahallelerde bulunan hane sayıları aşağıdaki tabloda çıkarılmıştır. Tablo.3. Ayaş Merkez Mahallerinin Nüfusu. YERLEŞİM BİRİMİNİN ADI MERKEZ MAHALLESİ TAHMİNİ NÜFUS HANE SAYISI HANE REİSLERİNİN DAĞILIMI ERKEK % KADIN % SABİ % HACI VELİ HACI RECEP İBN-İ ÖMER FERİH KADI ŞEYH MUHİDDİN HACI MEHMET DERVİŞ İMAM CAMİ-İ ANİK TOPLAM Tablo. 3 te görüldüğü gibi Ayaş kazasının merkezinde 8 mahalle bulunmaktadır. Bu mahallelerden Hacı Veli 44, Şeyh Muhiddin 45 ve Hacı Mehmet 46 adlı mahalleler yüzden fazla hane barındırır. Bu mahallelerden en büyüğü B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

37 27 hane ve 635 tahmini nüfusu ile Hacı Mehmet mahallesidir. Ayaş merkezinde 8 mahallede toplam 684 hane bulunmakta ve yaklaşık kişi yaşamaktadır. Bu 684 hanenin % 97,36 sına denk gelen 665 hane sahibi erkektir. % 1,02 sini oluşturan 7 hane sahibi kadındır. % 1,60 ını oluşturan 12 hane sahibi ise sabi (çocuk) olarak kayda geçmiştir. Ayaş merkezinde kayıtlı hiçbir mahallede herhangi bir gayr-i müslim isime rastlanamamıştır. Bölge tamamen Türk ve Müslüman unsurlardan oluşmaktadır. Ayaş temettuat defteri incelendiğinde Ayaş ın Ankara sancağına bağlı kalabalık kazalardan biri olduğu anlaşılır Ayaş ın Köylerinin Nüfus Yapısı İncelemiş olduğumuz defterde Ayaş a ait 45 köy ve 1 çiftlik kaydına rastlanmıştır. Bu köylerden Güdül e ait 3 mahalle, Keşanus a ait 2 mahalle 47, Uruş a ait 10 mahalle, Yeregümü ye ait 6 mahalle 48 olmak üzere toplam 19 mahalle kayıtlıdır. Mahallesi bulunan köyler genelde Ayaş ın kuzeyinde bulunan dağlık kesime dağılmıştır. Bu bölgedeki engebeli arazi yapısı yerleşimin dağınık olmasına sebep olmuştur. Bundan dolayı köy-altı yerleşim birimi olarak bu bölgede mahalleler daha yaygın olarak kurulmuştur. Ayaş ın güneyinde ise; kuzeye göre daha engebesiz ve ovalık bir coğrafya vardır. Bozkır yerleşim karakterinin görüldüğü bu bölgede yerleşim dağınık değildir. Köylerdeki haneler bir merkezde toplanmıştır. Ayaş kazasındaki köy ve mahallelere ait hane sayıları ve tahmini nüfus, tablo: 4 te çıkarılmıştır. 47 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

38 28 Tablo.4. Ayaş ın Köylerine ait Nüfus Dağılımı. KÖYÜN ADI AFŞAR AŞAĞI ÇANLI BAŞAYAŞ BAŞBEREKET BAYRAM BOYALI ÇAĞ ÇAMDER ÇANLI ÇUKUR ÇUKURVİRAN DASTARLI DERELİ GÜDÜL HACILAR ILICA İLHAN İNCEPELİD KABACA KALTA KAMANLAR KARACAVİRAN KARAKOYUNLU ÇİFTLİĞİ KARAVİRAN AYAŞI KAYI KEŞANUS KUŞÇULAR MELAL OĞUZÇAYIRI OLTAN ORTABEREKET ÖZ SAĞIR SALİHLER SAPANLI SARAY TAHTACIVİRAN TEKKE TEKYE TURNALI URUŞ ÜREĞİL YELLİ YEREGÖMÜ YOĞUNPELİT ZEYVECE TOPLAM TAHMİNİ NÜFUS HANE SAYISI HANE REİSLERİNİN DAĞILIMI ERKEK % KADIN % SABİ %

39 29 Ayaş a ait 45 köy ve 1 çiftlikte bulunan toplam hane sayısı dir. Bu hanelerde tahminen kişi yaşamaktadır. Ayaş ın köyleri içinde en büyüğü 414 hanesi, 3 mahallesi ile Güdül dür. Güdül de yaklaşık kişi yaşamaktadır. Güdül ü 377 hane ve 10 mahalle ile Uruş 49 köyü takip etmektedir. Uruş ta yaklaşık kişi yaşamaktadır. Ayaş ın üçüncü büyük köyü Yeregümü dür. Yeregümü de 6 mahallede 188 hane kayıtlıdır ve bu da toplam nüfusu 940 olarak tespit etmemize imkan tanımaktadır. Ayaş ın dördüncü büyük köyü Keşanus dur. 173 hane ve 2 mahalleden oluşan Kesanus köyünde yaklaşık 865 kişi yaşamaktadır. Bu dört yerleşim biriminde kırsal nüfusun yaklaşık olarak % 43 ü yaşamaktadır. Geriye kalan % 57 lik kırsal nüfus 42 yerleşim birimine dağılmıştır. Kırsaldaki nüfus dağılımı düzlüklerde toplu bir karakter sergilemekle birlikte Ayaş Dağı üzerindeki yerleşmelerde dağınık bir yapı sergilemektedir. Bu Ayaş ta temelde iki yerleşim karakterinin hâkim olduğunu göstermektedir. Plato ve düzlüklerde orta Anadolu ya has toplu bozkır yerleşme biçiminin hâkim olduğu, Ayaş dağı üzerindeki yerleşimler de ise Karadeniz bölgesinde görülen dağınık kır yerleşme karakterinin etkili olduğu görülmektedir. Ayaş ın köylerinde de merkezde olduğu gibi gayr-i müslim halka rastlanmamıştır. Köylerde de yaşayan halkın tamamı Türk ve Müslümandır. Ayaş ın köylerinde bulunan toplam hanede yaklaşık kişi yaşamaktadır. Bu hanenin yaklaşık % 95,85 ine denk gelen hanede hane sahibi erkektir. % 2 sini oluşturan 56 hane sahibi kadındır. % 2,50 sini oluşturan 68 hane sahibi ise sabi (çocuk) olarak kayda geçmiştir. 49 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

40 Ayaş Kazasının Genel Nüfus Özellikleri 1845 yılında nüfusu yaklaşık olarak olan Ayaş ta toplam hane bulunmaktadır. çıkarılmıştır. Ayaş ın genel nüfusu ile alakalı tablo.5 aşağıda Tablo.5. Ayaş ın Genel Nüfusu: YERLEŞİM BİRİMİNİN ADI MERKEZ KÖY TOPLAM TAHMİNİ NÜFUS HANE SAYISI HANE REİSLERİNİN DAĞILIMI ERKEK % KADIN % SABİ % İncelemiş olduğumuz defterlerde kayıtlı hane reislerine ait tasvirler mevcuttur. Temettuat defterlerinde bu betimlemeler kişileri tanımada bir kimlik bilgisi olarak kullanılmıştır. Şahıslara ait ayırt edici özellikler, genel nüfusun demografisi hakkında kıymetli bilgiler içermektedir. Bu bilgilere ait tablolar aşağıda çıkarılmıştır. Tablo.6. Ayaş ın Genel Nüfusunda İnsanların Boy Özellikleri. BOY ÖZELLİĞİ KİŞİ SAYISI % UZUN ,5 ORTA ,2 KISA 85 2,5 BELİRSİZ 195 5,8 TOPLAM ,0 Tablo: 6 da görüldüğü gibi Ayaş ta yaşayan halkın büyük çoğunluğu orta boylu olarak kayıtlara geçmiştir hane reisi orta boyludur. Bu genel nüfusun % 68,2 sine denk gelmektedir. Kayıtlarda uzun boylu olarak 792 kişi mevcut olup bunların sayısı genel nüfusun % 23,5 ine denk gelmektedir. 85 hane reisi ise kayıtlara kısa boylu olarak geçmiştir. Bunların genel nüfus içindeki oranı ise % 2,5 dir. 195 kişinin herhangi bir boy özelliği kayıtlarda bildirilmemiştir. Bu kişiler içinde kadın olanların herhangi bir tasviri kayıtlarda mevcut değildir. Bu tutum, genel olarak Müslüman ahalinin hem

41 31 örfi hem de dini kabulleri ile bağlantılı bir durumdur. Kadınların fiziki özelliklerinden bahsetmenin toplumda abes görülen bir tavır olarak kabul edildiği rahatlıkla söylenebilir. Boy özelikleri belirtilmeyen grup içerisinde sabi olarak kayıtlara geçen hane reisi çocuklar da vardır. Bunlardan defterlerde sadece sabi olarak bahsedilmektedir. Defterlerde ayrıca hane reislerinin ait sakal, bıyık ve diğer özeliklerinden de bahsedilmektedir. Bu özelliklerin tablo olarak dökümü aşağıda çıkarılmıştır. Tablo. 7. Ayaş ın Genel Nüfusunda Hane Reislerinin Sakal Özellikleri: SAKAL ÖZELLİĞİ KİŞİ SAYISI % AK ,6 AZ KIR 3 0,1 AZ KÖSE 3 0,1 GÜR 91 2,7 KARA ,7 KARA KÖSE 2 0,1 KIR ,3 KIR KÖSE 4 0,1 KÖSE 190 5,6 KUMRAL ,7 KUMRAL KÖSE 2 0,1 SARI 121 3,6 SARI KÖSE 3 0,1 TAZE 7 0,2 TER 6 0,2 YOZKARA 20 0,6 BELİRSİZ ,3 TOPLAM ,0 Tablo: 7 de görüldüğü gibi halkın büyük çoğunluğu sakallıdır. Sakal özellikleri içerisinde en fazla göze çarpan özellik % 19,7 lük pay ile 664 kişide görülen kara sakallı özelliğidir. İkinci olarak % 17,3 ile 583 kişide görülen kır sakallı özelliğidir. Tablo genel olarak incelendiğinde ise halkın büyük çoğunluğunun açık tenli ve açık renkli sakallı olduğu görülebilir.

42 32 Tablo. 8. Ayaş ın Genel Nüfusunda Hane Reislerinin Bıyık Özellikleri: BIYIK ÖZELLİĞİ KİŞİ SAYISI % KUMRAL ,7 TER ,7 SARI 121 3,6 KARA 91 2,7 SARI KIR ,3 AZ 190 5,6 AK 7 0,2 YOZKARA 20 0,6 KIR 6 0,2 BELİRSİZ ,8 TOPLAM ,0 Tablo. 8 deki bıyık özellikleri içinden büyük payı ter bıyıklıların % 19,7 lik bir oranı 664 kişi ile alması genç nüfusun fazla olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilebilir. Tablo. 9. Ayaş ın Genel Nüfusunda Hane Reislerinin Diğer Özellikleri: ÖZELLİĞİ KİŞİ SAYISI % ŞABB-I EMRED 205 6,1 FUKARA 1 0,0 MECZUP 3 0,1 AMA 5 0,1 FİRARİ 1 0,0 ALİL 2 0,1 BELİRSİZ ,6 TOPLAM ,0 Tablo. 9 incelendiği zaman şabb-ı emred olarak kayda geçen sakalı ve bıyığı çıkmamış delikanlı olan hane reislerinin sayısı 205 olduğu ve nüfusa oranlarının % 6,1 olduğu görülebilir. meczup olarak kayıtlara geçen ve genel tanımlarda deli olarak bilinen 3 kişinin % 0,1 lik bir oranla kayıtlara geçtiği görülebilir. alil olarak kayıtlarda nitelenen hastalıklılar ise 2 kişidir. Bunların yüzdelik oranı % 0,1 dir.

43 Ayaş Kazasında Yerleşim Yapısı Tarih öncesi devirlerden beri bir yerleşme sahası olarak dikkati çeken Ayaş ta incelemiş olduğumuz temettuat defterine göre ilçe merkezinde 8 mahalle, ilçeye bağlı 1 çiftlik, 45 köy ve bu köylere ait 21 mahalle olmak üzere toplam 75 yerleşim birimi mevcuttur. Ayaş ta yerleşime pek çok faktör etki etmektedir. Bunlardan ilki su durumudur. Ayaş ta yaz mevsiminde etkili olan kuraklık, bölgenin hemen her tarafında görülen belirgin bir su sıkıntısı doğurur. Bu yüzden bölgede bulunan yerleşmeler, su ihtiyaçlarını karşılayabilmek için ya akarsu kenarlarına veya daha fazla yağış aldığı için dağ etekleri ile plato üzerlerinde kurulmuşlardır. Bu durumu ilçe merkezinde de görmek mümkündür. İlçe merkezi Ayaş çayı kenarında, Bayat, Çanlılı 50 ve İlhan köyleri 51 İlhan çayı kenarında Oltan, Bayram köyleri ise gerilerinde bulunan dağlardan fışkıran su kaynaklarının kenarlarına yerleşmişlerdir. Su Ayaş ta yerleşimi etkileyen ilk faktördür. Ayaş taki yerleşmelerin dağılımına bakıldığında dikkati çeken bir başka olay daha vardır. Şöyle ki; yerleşmelerin büyük bir kısmı Ayaş dağları üzerinde kurulmuştur. Bunun birkaç sebebi olabilir. Bunlardan ilki; yerleşim birimlerini koruma gayesi ile doğal engellerden faydalanarak güvenliklerini sağlamaktır. İkinci önemli sebep ise; hayvancılıktır. İlçede bulunan Tekke 52, Gökler 53, Başayaş 54, Başbereket 55, Ortabereket 56, Bayat 57 köylerinin adlarından da anlaşılacağı üzere bu köyler göçebe Türkmenler tarafından 50 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

44 34 kurulmuşlardır. Bilindiği gibi Anadolu ya ilk olarak gelen Türkmen taifeleri hayvancılık ile geçiniyorlardı. Bu yüzden hayvanlarını besleyecekleri meralar onlar için çok değerli yerlerdi. Bu yüzden tabi bitki örtüsü ve ormanlara sahip olan Ayaş dağları hayvancılık için elverişli bir ortam sağlamaktaydı. İlçe merkezi ile Başayaş köyünün kuruluşunda yukarıdaki faktörler rol oynamakla birlikte, asıl etkili olan sebep, İstanbul u Ankara ya oradan da Ortadoğu ya bağlayan yolun buradan geçmesidir. Ayaş, bu tarihi yol üzerinde seyahat eden yolcuların Ayaş dağlarını aşmadan önce dinlendikleri ve ihtiyaçlarını karşıladıkları bir merkez konumundadır. İlk çağlardan itibaren önemli bir role sahip olan bu tarihi yol Ayaş ın kuruluş mevkiini tayin etmede birinci derecede etkili olmuştur. Başayaş köyü ise, bu tarihi yolun zirveye yaklaştığı yerde bulunan son uğrak noktasıdır. Buradan sonra Ayaş belini aşan yolcular Ayaş dağları doğusundaki Zirkayı 58 köyüne kadar mola vermeden ilerleyebilmekteydiler. Sonuç olarak, bu tarihi yolun Ayaş dağları gibi bir engeli aşması, yolculuğu zorlaştırdığından dağların batısında mecburi olarak Ayaş ile Başayaş köyünün kuruluşunu gerektirmiştir. Bu durum dağların doğusunda da yaşanmaktadır. Doğudan gelenler dağa tırmanmadan önce eski Zir de gecelemekte ve zirveye yakın son durak olan Zirkayı köyünde, Başayaş ta olduğu gibi son molalarını verdikten sonra Ayaş belini aşarak Başayaş ve Ayaş a ulaşmaktaydılar. Oltan 59, Ilıca 60, Sinanlı 61, İlhan gibi köyler ise Ayaş dağlarının eteğinde bulunan plato üzerinde kurulmuşlardır. Bu köylerde de yerleşen ahali geniş mera alanlarını hayvancılık için kullanmışlardır. Ayaş ta köy-altı yerleşmelerinin kuruluşu ve dağılışında yüzey şekilleri ile ekonomik faaliyetler birlikte rol oynamıştır. 58 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

45 Köy-Altı Yerleşme Şekilleri İncelemiş olduğumuz temettuat defterindeki verilere bakıldığında Ayaş kazasında yerleşim biçiminin ilçe merkezi, merkeze bağlı köyler ve bu köylere bağlı köy- altı yerleşme şekillerinden oluştuğu görülmektedir. Yine bu veriler ışığında Ayaş ta köy-altı yerleşmelerinin kuruluşu ve dağılışında yüzey şekilleri ile ekonomik faaliyetlerin birlikte rol oynadıkları söylenebilmektedir. Köy altı iskân şekilleri sosyal ve ekonomik yapılarına göre basit ve karmaşık olmak üzere iki gurupta toplanabilir. Genellikle tek ev eklentisi ile başlayan basit iskân şeklini ve bunların gelişmesi sonucu birden fazla sayıda evin ve eklentilerinin bir araya gelmesi ile meydana gelmiş iskân gurupları takip eder. Nihayet iskân guruplarının toplanma ve aynı zamanda binaların ve eklentilerinin sayılarının daha da artması ile meydana gelen mahalle ile köy- altı iskânının basit tipleri sona ermiş olur. Köy- altı iskân şekillerinin karmaşık tipi mahalle ve benzerleri ile başlar ve köye kadar devam eder. 62 Bu durumu Ayaş kazasındaki köy- altı iskân şekillerinde de görmek mümkündür. İncelemiş olduğumuz defterde köy- altı iskân şekilleri Ağıl ile başlamakta ve bu basit iskân şeklini daha büyük ve kalabalık iskân şekline doğru sırasıyla Çiftlik, Bağ ve Mahalle takip etmektedir. Köy-altı yerleşim şekillerini tespit etmedeki en önemli belirleyici, bu yerleşim şekillerinde yılın tamamında iskânın görülmesi ve bu yerlerde yerleşik nüfusun bulunmasıdır. Köy-altı yerleşim şekilleri olan ağıl, bağ, çiftlik ve mahallenin haricinde de yerleşim birimleri mevcuttur. Bunlar yaylak, kışlak ve obadır. Bu yerleşim şekillerinde yılın sadece belli aylarında yerleşim olduğu için, bu yerleşim şekilleri köy- altı yerleşim şekli olarak kabul edilemezler. Çalışmamızın ilerleyen bölümlerinde köy-altı yerleşme şekilleri hakkındaki istatistikî veriler tablolar halinde analiz edilecektir. Ancak, şimdilik incelemiş olduğumuz temettuat defterinden elde ettiğimiz veriler ışığında bu köy-altı iskân şekillerinin genel yapısı hakkında bilgi vermeyi uygun görüyoruz. 62 Necdet TUNÇBİLEK: Türkiye İskân Coğrafyası: Kır İskânı, Köy-Altı İskân Şekilleri, (İstanbul, İ.Ü.Edebiyat Fak. Yay., 1967), 98.

46 Ağıl Köy-altı ve köy gibi iskân yerlerinin dışında kalan ve iskân ünitesinin bir alt ünitesi olan ağıl, Anadolu da çok yaygın bir tesis olarak tespit edilir. Ağıl, münhasıran hayvanların barınmasını temin eden bir yerdir. Bilhassa küçükbaş hayvan üretiminin hâkim olduğu bölgelerde gelişme göstermiş bir yapı olarak göze çarpar. Küçükbaş hayvanların köy içine sokulmaması prensibi, ağılların teşekkülüne sebep olmuştur. Ağıllar, civar meralarda ve o mera etrafında bulunan malzeme ile yapılmış tesislerdir. Bunlar genellikle çok basit ve iptidai hayvan barınağı karakterinde olup, şekilleri genellikle daireye benzer ve bu dairenin güneye bakan tarafı hayvanların girip çıkması için açıktır. 63 Bu basit köy-altı iskân şekilleri, meraların geniş alanlar kapladığı, tarım alanlarının dar olduğu ve topografyanın sertleştiği kesim olan ilçenin kuzeyinde bulunan Ayaş dağı çevresinde daha çok bulunmaktadır. Bu ağıllarda küçükbaş hayvanlar beslenir. Aileler hayvancılıkla ilgili faaliyetlerini bir çoban vasıtasıyla sürdürürler. İlerleyen bölümlerde Ayaş taki ağıl dağılımına ait rakamları vereceğiz Bağ Ayaş kazasında bulunan Bağlar köy-altı yerleşim tiplerinin en gelişmişi ve çok yönlü ekonomik faaliyete sahip olanlarındandır. Ayaş kazasında bağ alanı olarak dört bölge bulunmaktadır. Bunlardan ilki, Ayaş ile Başayaş arasında bulunan Ayaş çayı vadisinin yamaçlarında bulunan Karadere bağlarıdır. İkincisi Ayaş çayı vadisinde bulunan Ova bağları adıyla kayıtlara geçmiş başka bir bağ alanıdır. Üçüncü olarak Ayaş ile Ilıca arasında yer alan Arıklar bağıdır. Dördüncü olarak da bugün ayrı bir ilçe olan fakat o tarihlerde Ayaş ın bir köyü olan Güdül yakınlarında bulunan Kamanlar bağıdır. İncelemiş olduğumuz temettuat defterinde bağlar yoğun olarak bu bölgelerde bulunmaktadır. Bu bölgelerin haricinde olan yerlerde de çok da yaygın 63 Necdet TUNÇBİLEK: a.g.e.,155.

47 37 olmamakla birlikte yine bağ yerleşimlerine rastlanmıştır. Bağlar Ayaş ta çeşitli ekonomik faaliyetlere sahip köy-altı yerleşme şekilleridir. Buralarda yapılan sebzecilik, meyvecilik, hayvancılık ve ziraat faaliyetlerinin yanı sıra bağların sayfiye yeri olarak da kullanılma özelliği de bilinmektedir. Ayaş taki bağların sayıları ve dağılımları hakkındaki tabloları mülk dağılımını izah ederken inceleyeceğiz Çiftlik Ayaş ta görülen köy-altı yerleşme şekillerinden ikincisi olan çiftlik yerleşmesi, incelemiş olduğumuz temettuat defterinde 1 yerde bulunmaktadır. 64 Çiftlik, genişçe bir toprak mülkiyeti içinde teşekkül etmiş çift sürülen ve ziraat yapılan yer manasında, muayyen büyüklükteki toprak parçaları veya çeşitli özellikleri olan ufak zirai işletmelerdir. 65 Çiftliğe tekabül eden mülkün içinde inşa edilmiş bir veya birden fazla ev ve eklentileri çiftliğin iskân nüvesini meydana getirir ve çiftlik çok zaman bu merkezden idare edilir. Çiftlik çok geniş ve işleri aile fertlerinin başaramayacağı kadar büyük olduğu yerde, hariçten tutulmuş işçilerin ikameti içinde birtakım evler de yer alır. 66 Temettuat defterinde kayıtlı olan Karakoyunlu Çiftliği 67, 14 haneden oluşmuştur. 9 hanesi ortakçı, 5 hane ise hizmetkârdır. 175 dönüm Gayr-i mezru tarla ve Uluyol mevkiinde 10 dönüm ekili tarlaya sahip olan çiftlikte, temel geçim kaynağı tarım değildir. Çiftlik ahalisi geçimini hayvancılıkla sağlamaktadır. Çiftlikte 901 i tiftik keçisi, 71 i koyun, 49 u inek, 4 ü sığır, 19 u çift öküzü, 1 i camış olmak üzere toplam 1045 büyük ve küçükbaş hayvan, 21 merkep, 1 beygir, 1 tay olmak üzere toplam, 1068 hayvan bulunmaktadır. 64 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, Halil İNALCIK: Çiftliklerin Doğuşu: Devlet, Toprak Sahipleri ve Kiracılar, Osmanlıda Toprak Mülkiyeti ve Ticari Tarım, (İstanbul, 1998), Necdet TUNÇBİLEK: a.g.e.,

48 38 Çiftlikte bulunan 14 hanenin emlaklerinin toplam kıymeti 775 kuruş, hayvanlarının toplam kıymeti ise kuruştur. Çiftliğin toplam geliri defterde kuruş olarak kaydedilmiştir. Bu kuruşluk gelir için hiçbir haneye tekâlif miktarı çıkarılmamıştır Mahalle Osmanlı şehir yerleşmelerinde kasaba ve köylerin temelini mahalleler oluşturmaktadır. Mahalleler, toplumsal ilişkilerin düzenlenmesinde ve sosyal yapının sağlıklı bir biçimde kurulmasında en önemli birimi oluşturmaktadır. Hemşehri olmanın temelinde yatan mahallelik kültürü düzenli komşuluk ilişkisi kurabilmenin ve sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın temelini oluşturmaktadır. Osmanlı devletinde mahalle kısaca sosyal yaşayış benzerliği taşıyan sosyal yönden belli bir dayanışmanın olduğu ve bireylerin birbirlerine karşı sorumluluk taşıdıkları en küçük yerleşim birimi olarak tanımlanabilir. Bu yönüyle mahalleler Osmanlı devlet idaresi içerisinde temel yönetim birimi olarak kabul görmüştür. Bu nedenle temettuat defterleri ve diğer kayıtlar mahallelere göre tutulmuştur. 68 Mahallelerdeki hane sayılarının bilinmesi vergi veren nüfusu ve toplam nüfusu belirleme de en önemli faktördür. Defter kayıtlarında Ayaş merkezinde 8; köylerde 21 olmak üzere toplam 29 mahalle kayıtlıdır. Ayaş ın köylerinde bulunan mahalleleri aşağıdaki tabloda gösterdik. 68 Özer ERGENÇ: Osmanlı Şehrindeki Mahallenin İşlev ve Nitelikleri Üzerine, Osmanlı Araştırmaları, s. IV, (İstanbul, 1984),

49 39 Tablo. 10. Ayaş ın Köylerinde Mahallesi Bulunan Köylerin Dağılımı: KÖYÜN ADI GÜDÜL KEŞANUS URUŞ YEREGÜMÜ MAHALLESİ TAHMİNİ NÜFUS HANE SAYISI HANE REİSLERİNİN DAĞILIMI ERKEK KADIN SABİ EMİRLER AŞAĞI YUKARI TOPLAM YUKARI AŞAĞI TOPLAM AK KEL AĞA AŞAĞI BÜYÜK ÇAKIR ÇAKIR AĞA ÇATAL ZİR HAVUŞLAR KARYE-İ MEZBUR KAŞ TOPLAM AYVALI CEMA HAN OĞLU HOCA SİNAN KABERAN MAHKEME TOPLAM Tablo. 10 da görüldüğü gibi Ayaş ın nüfus olarak en kalabalık köyleri mahalleler halinde kurulmuştur. Bu dört köyün haricindeki diğer köylerde herhangi bir mahalle kayıtlı değildir. Bu köyler Ayaş ın kuzeyinde bulunan dağlık bölgelerde yer almıştır. Bölgenin, engebeli arazi yapısı Doğu Karadeniz bölgesinde bugün de görülen dağınık iskân tipini doğurmuştur. Burada hayvancılık tarıma göre daha fazla gelişmiştir. Bu konuda daha detaylı bilgi III. Bölümde Hayvancılık başlığı altında verilecektir.

50 40 2. ŞAHIS ADLARI, AİLE ADLARI VE LAKABLAR Sosyal tarih incelemelerinde yerleşim yerlerinde kullanılan isimlerin, lakap ve unvanların ayrı bir önemi vardır. Bölgenin inanç, kültür ve etnik yapısı hakkında isimler, lakaplar ve unvanlar kıymetli bilgiler sunarlar. Bu açıdan incelemiş olduğumuz temettuat defterlerinden elde ettiğimiz verileri bu başlık altında incelemeyi uygun gördük Şahıs Adları Ayaş temettuat defterlerinde kayıtlı bulunan tane ismi tek tek bu çalışmada inceleme imkânımız yok. Ancak, kullanılan isimleri kullanım adetine göre inceleyebildik. Bu sebeple Tablo 10 da 10 dan fazla kullanılmış isimlerin dağılımını verdik. Tablo. 11. En Çok Kullanılan İsimler İSİM KULLANIM SIKLIĞI % İSİM KULLANIM SIKLIĞI MEHMET ,5 MUSA 54 1,6 ALİ ,6 EBU BEKİR 31 0,9 HÜSEYİN ,0 ABDULLAH 23 0,7 MUSTAFA 334 9,9 YUSUF 20 0,6 HASAN 303 9,0 DURMUŞ 15 0,4 AHMET 239 7,1 FATMA 15 0,4 OSMAN 223 6,6 AYŞE 14 0,4 İBRAHİM 192 5,7 ABDÜLKADİR 13 0,4 İSMAİL 144 4,3 VELİ 12 0,4 ÖMER 122 3,6 EMİNE 11 0,3 HALİL 81 2,4 SALİH 11 0,3 SÜLEYMAN 76 2,3 HACI 10 0,3 MAHMUT 64 1,9 DİĞERLERİ 212 6,3 TOPLAM % Tablo. 11 de görüldüğü gibi Ayaş ta en yaygın olarak kullanılan isim 455 kişi ve % 13,5 lik dilim ile Mehmet dir. Hz. Muhammed in isimlerinden biri olan Mehmet in yanında yine Hz. Peygamberin isimlerinden olan Mustafa, 334 kişi tarafından % 9,9 luk bir dilimde, Mahmut 64 kişi tarafından % 1,9 luk bir dilimde kullanılmıştır. Kadın isimlerinden Fatma 15, Ayşe 14, Emine ise 11

51 41 kişi tarafından kullanılmıştır. Bu isimler de Hz. Peygamberin Ehl-i Beytine ait kadınların isimleridir. Tablo: 11 de 10 kişi tarafından kullanıldığı görülen Hacı ismi bazı kişiler için unvan olarak da kullanılmaktadır. Burada isim olarak kullanıldığını düşündük. Çünkü bu isimle birlikte herhangi başka isim zikredilmemiştir. Tablonun geneline bakıldığı zaman en çok kullanılan isimlerin halkın dini yaşantısına uygun olarak İslam dininin etkisi ile verildiği görülebilir. Ayaş ta yaşayan halkın tamamına yakını Türkmen dir. Ancak, Türkçe isimler yok denecek kadar azdır. Tabloda sadece Türkçe kökenli Durmuş ismi 15 kişi tarafından kullanılarak % 0,4 lük bir yaygınlık göstermiştir. Yapmış olduğumuz incelemede, kayıtlarda, Çelebi, Çebi, Çinpe, Dede, Oğuz, İl, Satılmış gibi Türkçe kökenli isimlere de rastlanmıştır. Fakat bu isimlerin kullanımı pek de yaygın değildir. Defterde Derviş, Pehlivan, Kahraman gibi Farsça kökenli isimlere de rastlanmıştır. Ancak, genel olarak defterde, Arapça kökenli isimlerin dışındaki isimlerin kullanım oranları çok düşüktür Aile Adları Ayaş temettuat defterlerinde kayıtlı isimlerin yanında kişiyi belirlemede Acemoğlu, Alioğlu, Çerkezoğlu, Delioğlu gibi değişik aile adları kullanılmıştır. Yaptığımız incelemede bu aile adlarından bazılarının kişinin babasına atıfla Ahmetoğlu, Mehmetoğlu şeklinde kullanıldığını gördük. Fakat burada kullanılan atıf isimlerinin tamamının kişinin babasına ait atıflar olmadığını bazı atıfların sülaleye yapıldığını fark ettik. Mesela 40 kişi kayıtlarda Alioğlu olarak nitelendirilmiştir. Burada kullanılan Alioğlu adının hangilerinin kişinin sülalesine atıf, hangilerinin kişinin babasına atıfla kullanıldığını tespit etme imkânımız olmamıştır. Bu yüzden sayısı 10 dan fazla olarak kullanılan aile adlarını Tablo: 12 de göstermeyi uygun gördük.

52 42 Tablo. 12. Ayaş Temettuat Defterlerinde En Yaygın Olarak Kullanılan Aile Adları: AİLE ADI KAÇ KERE KULLANILDIĞI % İSİM KAÇ KERE KULLANILDIĞI % AHMETOĞLU 37 1,1 İMAMOĞLU 17 0,5 ALİOĞLU 40 1,2 İSMAİLOĞLU 19 0,6 ÇAVUŞOĞLU 14 0,4 KADIOĞLU 12 0,4 DURMUŞOĞLU 16 0,5 MEHMETOĞLU 79 2,3 EMİROĞLU 10 0,3 MUSAOĞLU 13 0,4 HABİBOĞLU 10 0,3 MUSTAFAOĞLU 43 1,3 HACIOĞLU 11 0,3 OSMANOĞLU 43 1,3 HALİLOĞLU 24 0,7 ÖMEROĞLU 22 0,7 HASANOĞLU 49 1,5 SEYYİT 18 0,5 HÜSEYİNOĞLU 68 2,0 SÜLEYMANOĞLU 21 0,6 İBRAHİMOĞLU 33 1,0 DİĞERLERİ ,2 BELİRTİLMEMİŞ ,0 TOPLAM ,0 Defterde Tablo: 12 de bulunmayan ve kişilerin etnik kökenlerine atıfla kullanılan pek çok aile adına da rastlanmıştır. Çerkezoğlu, Kürdoğlu, Türkmenoğlu, Araboğlu bunlardan bazılarıdır. Tablo 12 de dikkati çeken diğer bir husus ise, Seyyitlerdir. Toplam 18 Seyyit defterlerde kayıtlıdır. Bilindiği gibi Seyyit, Hz. Muhammed in soyundan gelenlere verilen genel addır. Tablo 11 de geçen Seyyit ibaresi kişi adı değildir. Bu ibare es- seyyid şeklindeki yazımı ile isim olan Seyyit ten farklıdır. Defterlerde isim olarak kullanılan Seyyit ismi de mevcuttur. Bu kullanımların isim olduğunu bu isimle beraber başka bir ismin kullanılmamasından anlıyoruz. Bunların sayısı 8 dir. Kullanım sıklığı düşük olduğu için Tablo.11 de gösterilmemiştir Lakaplar Ayaş temettuat defterlerinde kişilerin birbirlerinden ayırt edilmesinde en önemli belirleyicilerden biri de lakaplardır. Lakap, Türk Dil Kurumunun hazırladığı Türkçe sözlükte, bir kimseye ya da aileye kendi adından ayrı olarak sonradan takılan, o kimsenin veya o ailenin bir özelliğinden kaynaklanan ad, olarak tarif edilmiştir. 69 Lakaplar genel olarak defterlerde kişi adından hemen önce kişiyi niteler biçimde Topal Ali, Tahtacı Mehmet, Laz 69 TDK, Türkçe Sözlük, c. II, (İstanbul, Milliyet Yayınları, 1992), 956.

53 43 Salih, Kıbrıslı Abdullah, Ahmedin Hüseyin şeklinde zikredilmektedir. Lakaplar defterde toplumun daha çok alt seviyesinde bulunan tabakayı tanımlamak için kullanılmaktadır. Lakap kullanımı kayıtlarda çok yaygın biçimde kullanılmıştır. Bu yüzden lakapları Tablo.13 de görüldüğü şekliyle sınıflara ayırarak inceledik. Tablo.13. Ayaş Temettuat Defterlerinde Kullanılan Lakaplar LAKAP KULLANIM SAYISI % MEMLEKET BİLDİREN 69 2,0 HASTALIK BİLDİREN 112 3,0 MİLLİYET BİLDİREN 12 1,0 TASVİR BİLDİREN 131 3,0 AİLE VE SOY BİLDİREN 224 7,0 MESLEK BİLDİREN 31 1,0 DİĞER LAKABLAR 28 1,0 LAKABI OLMAYAN ,0 TOPLAM Unvanlar Ayaş temettuat defterinde kişileri tanımada önemli belirleyicilerden biri de unvanlardır. Unvan Türk Dil Kurumunun hazırladığı Türkçe sözlükde, bir kimsenin işi, mesleği veya toplum içindeki durumu ile ilgili olarak kullanılan ad, san olarak tarif edilmektedir. 70 Unvanlar defterde genelde kişi adından hemen sonra Ali Kethüda, Mustafa Çelebi, Mehmet Hafız, Hasan Efendi şeklinde zikredilmektedir. Ancak, bazı unvanlar kişi adından önce de kullanılmaktadır. Molla İbrahim, Hacı Ali bu kullanımlara bazı örneklerdir. Unvanlar Osmanlı toplumunda belirli bir sosyal seviyenin ifadesi olarak kullanılmışlardır. Genelde itibarlı kimseler için toplumda kabul görmüş unvanlar kullanılırken, daha alt seviyede bulunan ahali için kullanılan belirleyiciler karşımıza daha çok lakap olarak çıkmaktadır. Defterlerde yaptığımız incelemelerde genelde aynı kişi için hem lakabın hem de unvanın birlikte kullanılmadığını gördük. Defterde toplumda genel kabul ve itibar gören kişiler mutlaka unvanlar ile nitelendirilmiştir. Bu kişiler eğer, belirli bir gayret ile elde edilen unvanlardan hacı, molla, hoca, 70 TDK, Türkçe Sözlük, c. II, (İstanbul, Milliyet Yayınları, 1992), 1516.

54 44 hafız, emir, şeyh gibi- yoksun iseler bu kişiler için Efendi veya Bey unvanı kullanılmıştır. Kadın olan hane reislerinin tamamı için hatun unvanı kullanılmıştır. Bu kadınlar için bir hürmet ifadesidir. Bu ifadenin yanında hane reisinin durumuna uygun olarak bazen dul bazen de kadın ifadesi yer almıştır. Fakat bu tür kullanımlar çıkartmış olduğumuz istatistiklere giremeyecek kadar kısıtlı kaldığından ayrıca tablolarda gösterilmemiştir. Seyyit unvanı hem soy bildirmesi açısından Tablo: 12 de, hem de toplum içinde itibar gören bir unvan olması sebebiyle Tablo: 14 de yer almıştır. Ayaş temettuat defterinde kullanılan bütün unvanlar Tablo: 14 de çıkarılmıştır. Tablo. 14. Ayaş ta Kullanılan Unvanların Dağılımı UNVAN CİNSİYETİ ERKEK KADIN SABİ TOPLAM % MOLLA ,8 ÇELEBİ ,4 EFENDİ ,1 CÜMBÜŞİ 1 1 0,01 HACI ,9 HAFIZ ,6 HATUN ,7 KETHÜDA 4 4 0,1 ŞEYH 3 3 0,1 HOCA 1 1 0,01 EMİR 1 1 0,01 SEYYİT ,5 HACI HAFIZ 2 2 0,1 BEY ,1 AĞA 5 5 0,1 PEHLİVAN 5 5 0,1 KALFA 3 3 0,1 HACI EFENDİ 4 4 0,1 MOLLA EFENDİ 4 4 0,1 DAYI 7 7 0,2 DEDE ,3 UNVANSIZ ,5 TOPLAM Tablo.14 de görüldüğü gibi en yaygın olarak kullanılan unvan efendi dir. Bu unvan daha çok ilim ehli olanlar için kullanılmaktadır. Molla, şeyh, muallim-i sübyan, müderris, kadı bu grubun içinde sayılabilir. Bu ilim ehli grubun dışında bazı devlet görevlileri için de bu unvanın yaygın olarak kullanıldığını gördük.

55 45 Yine yaygın olarak kullanılan hacı, molla, hafız, hacı efendi, molla efendi, hafız efendi gibi unvanlar belli bir ilmi birikimin ya da dini mükellefiyeti yerine getirmenin alameti olarak kullanılmaktadır. Çok yaygın olarak kullanılmasa da çelebi unvanı Osmanlı toplumunda zamanla kullanım değişikliğine uğramıştır. Önceleri ilim mensupları ve padişah çocukları için kullanılan bu unvan, daha sonra toplumun diğer kesimleri için de kullanılmıştır. 71 Bu kesimler içinde yer alan terzi 72, duvarcı 73, rençper 74, keçeci 75, berber 76, katırcı hizmetkârı 77,bezci 78, yemenici 79 gibi meslek gruplarına mensup kişiler Ayaş temettuat defterinde de mevcuttur. Defterde geçen bey unvanı devlet görevlisi ve askerler için kullanılmıştır. Bunlar Ayaş Kaymakamı Hasan Nazif Bey 80, Uruş Köyü Çakır Ağa Mahallesi muhtarı Hasan Bey 81, Güdül Köyünde Rençper Göza Bey 82 ve Güdül Köyünde Osmanlı ordusu Süvarilerinden Ali Beydir. 83 Ağa unvanı ile kayıtlara geçen 5 kişiden dördünün yıllık geliri 2000 kuruştan fazladır. Beşincisi ise yılda 600 kuruşluk bir gelire sahiptir. Bu da bize ağa unvanın daha çok belli bir maddi gelir sınıfına ait kişilerde kullanıldığını göstermektedir. 71 Ömer DEMİREL: Tarihlerinde Ankara da Ailenin Niceliksel Yapısı, Belleten, C. LIV, Ankara: B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 80.

56 46 3. HANE REİSLERİNİN MESLEKLERİ Temettuat defterlerinden elde edebildiğimiz önemli verilerden bir diğeri de, hane reislerinin meslekleri, ekonomik durumları, iktisadi faaliyetleri, yıllık gelir ve vergi miktarlarıdır. Bu bilgiler, XIX. yüzyılda Osmanlı toplumunda oluşan sosyal sınıflara dair çok kıymetli veriler sunmaktadır. Bu sebeple; temettuat defterlerini kaynak alarak yapılan çalışmalarda, Osmanlı İktisadi hayatını analiz etmek amacıyla, iktisadi hayat, meslek guruplarına ayrılarak incelenmiştir. Bu çalışmalarda yapılan iktisadi tasniflerin belli bir şablonu yoktur. Çalışmayı yapan araştırmacının konuya yaklaşım biçimi ve yapılan araştırmanın amacı doğrultusunda bu tasnifler birbirlerinden farklılıklar gösterebilmektedir. Biz de, çalışmamızda, XIX. yüzyıl ortalarında Ayaş ın iktisadi hayatını incelerken, iki faktörü dikkate aldık. Bu faktörlerden ilki; yerleşim şekillerinin ki konuyu merkez yerleşimi ve köy yerleşimleri olarak iki başlık altında inceledik- iktisadi hayata, gelir dağılımına, vergi yüküne ve sosyal refah seviyesine olan etkisidir. Bu faktörlerden ikincisi ise; Osmanlı devlet mekanizmasının, gelirin, vergi yükünün dağılımına ve sosyal refah seviyesinin oluşmasına olan etkisidir. Bu tasnifi yaparken amacımız; devlet hizmetinde bulunan ve bir şekilde kamu görevi ifa eden halk kesiminin, gelirlerini ve vergi yüklerini, serbest meslek sahibi olan halk kesimi ile karşılaştırarak, sosyal sınıfların oluşmasında, Osmanlı Devlet yapısının etkilerini ortaya çıkartabilmektir. XIX. yüzyıl Osmanlı toplumunda kumu sektörü veya özel sektör gibi kavramlar oluşmamıştır. Bu sebeple, bu kavramlar, Osmanlı toplumunda kamu sektörünü veya özel sektörü incelemekten çok, Osmanlı iktisadi hayatında devletin ağırlığını, tespit etmek amacına dönük olarak kullanılmıştır.

57 47 Ayaş temettuat defterinden elde ettiğimiz bilgiler ışığında, Ayaş ta hane reislerinin uğraştıkları meslekleri temelde iki gruba ayırdık. Asker, idari hizmetli ve din hizmetlerinde görevli olanları Kamu görevlileri olarak düşündük. Geriye kalanları Serbest meslek çalışanları başlığı altında tarım, tekstil, gıda, ticaret, ulaştırma, sanayi ve hizmet sektörü olarak kendi içinde sınıflara ayırdık. Bu ayrımları yaparken; tekstil sektörünü, Ayaş kazasında çok önemli bir iktisadi faaliyeti ifade etmesi açısından sanayi sektörünün dışında kendi başına incelemeyi uygun gördük. Yine, İstanbul dan Ankara ya oradan da Bağdat a uzanan tarihi ticaret yolu üzerinde bulunan Ayaş kazasındaki ulaştırma ve taşımacılık sektörünü de, hizmet sektöründen ayrı olarak incelemenin, Ayaş kazasının ticaret yolu üzerinde kurulmuş olmasının iktisadi hayatına etkilerini görmemiz açısından önemli olduğunu düşündük. Bunlara ilave olarak defterde meslekleri belirtilmeyenleri de ayrı bir grupta topladık. Sektörleri ve meslek gruplarını belirlerken; meslekleri, nitelik birlikteliği, gelir kaynağı ve mesleğin icra ediliş biçimindeki benzerlikler açısından inceledik. İlerleyen bölümlerde bu meslek gruplarına ait gelir, mal ve vergi analizlerini detaylı olarak yapacağız. Şimdilik sadece defterde yer alan meslek gruplarını ve bu mesleklerin nüfusa göre dağılımlarını inceleyeceğiz. Ayaş temettuat defterine göre serbest meslek çalışanlarını gösteren tablo aşağıda verilmiştir.

58 48 Tablo. 15. Ayaş Temettuat Defterine Göre Serbest Meslek Çalışanları HANE REİSİ % SEKTÖRDEKİ % GENEL NÜFUS SAYISI NÜFUSA GÖRE İÇİNDEKİ PAYI RENÇBER ,8 34,40 KİRACI 3 0,2 0,09 ORTAKÇI ,20 TOPLAM ,69 TERZİ 25 15,4 0,74 BEZCİ 11 6,8 0,33 TİFTİKÇİ 3 1,9 0,09 ÇULHA ,8 3,36 PİLECİ 5 3,1 0,15 YEMENİCİ 4 2,5 0,12 İPLİKÇİ 1 0,6 0,03 TOPLAM ,81 KASAP 10 15,9 0,30 YAYIKÇI 1 1,6 0,03 KAVUNCU 1 1,6 0,03 KABAKÇI 1 1,6 0,03 EKMEKÇİ 19 30,2 0,56 DARICI 1 1,6 0,03 LEBLEBİCİ 26 41,3 0,77 BOSTANCI 4 6,3 0,12 TOPLAM ,87 BAKKAL 19 5,6 0,56 MUMCU 2 0,6 0,06 ATTAR 4 1,2 0,12 KÖMÜRCÜ 44 13,0 1,31 ÇIRACI 1 0,3 0,03 ESKİCİ 9 2,7 0,27 TÜCCAR 7 2,1 0,21 HATAPÇI ,6 7,52 TOPLAM ,0 10,07 KATIRCI 41 85,4 1,22 MERKEPÇİ 7 14,6 0,21 TOPLAM ,43 DEĞİRMENCİ 12 14,8 0,36 DEMİRCİ 24 29,6 0,71 ÇAKICI 1 1,2 0,03 ÇİLİNGİR 2 2,5 0,06 DÜLGER 1 1,2 0,03 HAFAF 6 7,4 0,18 KALAYCI 1 1,2 0,03 KİLCİ 1 1,2 0,03 NALBANT 11 13,6 0,33 SEMERCİ 4 4,9 0,12 TEKNECİ 2 2,5 0,06 MUYTAB 2 2,5 0,06 KEÇECİ 14 17,3 0,42 TOPLAM ,41 AŞÇI 3 0,4 0,09 BERBER 31 4,6 0,92 CERRAH 1 0,1 0,03 ÇERİCİ 1 0,1 0,03 ÇOBAN 78 11,5 2,32 DAVULCU 1 0,1 0,03 DUVARCI 28 4,1 0,83 HANCI 4 0,6 0,12 HİZMETKAR 54 8,0 1,60 IRGAT ,0 10,28 İŞÇİ 92 13,5 2,73 JURNAL 2 0,3 0,06 KAHVECİ 8 1,2 0,24 KATIR HİZ. 18 2,7 0,53 KAYYUM 1 0,1 0,03 KITMARCI 1 0,1 0,03 KÖÇEKÇİ 2 0,3 0,06 KUDUZCU 1 0,1 0,03 MENZİLCİ 1 0,1 0,03 SAKİ 1 0,1 0,03 SEYİS 1 0,1 0,03 SIĞIRTMAÇ 2 0,3 0,06 UŞAK 2 0,3 0,06 TOPLAM ,0 20, ,45 SEKTÖR MESLEKLER TARIM SEKTÖRÜ TEKSTİL SEKTÖRÜ GIDA SEKTÖRÜ TİCARET SEKTÖRÜ ULAŞTIRMA SEKTÖRÜ SANAYİ SEKTÖRÜ HİZMET SEKTÖRÜ GENEL TOPLAM

59 49 Tablo. 15 incelendiği zaman serbest meslek çalışanları içerisinde nüfusun büyük çoğunluğunun tarım sektörü içinde çalıştığı görülebilir. Tarım sektörünün genel nüfus içindeki payı % 36,69 dur. Bu durum Ayaş kazasının 19. yüzyılda tarım toplumu olma özelliğini koruduğunu göstermektedir. Tımar sistemi tarım sektörünü Osmanlı iktisadi hayatı içinde ekonominin temeline oturtmuştur. Bu anlamda çalışmamızda tarım sektörünü kendi içinde değerlendirmeye tabi tutsak da, tarım sektörü, diğer bütün sektörlere istihdam sağlamaktadır. Meslek gruplarını sektörlere ayırırken işçi, ırgat ve ameleleri hizmet sektörü içinde değerlendirmeyi uygun gördük. Çünkü hizmet sektöründe faaliyet gösteren meslek gruplarının ortak özellikleri, belli bir ücret karşılığında hizmet üretmeleridir. Oysaki tarım sektöründe faaliyet gösteren rençper, kiracı ve ortakçılar kazançlarını kendi topraklarından sağladıkları ve topraktan elde edilen gelirde hisse sahibi oldukları için tarım sektöründe hizmet üreten ırgat, amele ve işçilerden ayrılmaktadırlar. Bu ayrım dikkate alındığında tarım işçilerinin hizmet sektörüne dâhil edilmelerinin daha doğru olduğunu düşündük. Tablo. 15 te dikkatimizi çeken diğer bir husus da şu olmuştur. Ayaş temettuat defterine göre bölgede küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık halkın geçim kaynakları arasında çok önemli bir yer tutmaktadır. Ancak, defterde hayvancılık mesleğini ifade eden herhangi bir meslek sınıfı mevcut değildir. Tabloda bulunan ve hizmet sektörü içerisinde yer alan çoban, katırcı hizmetkârı, seyis gibi meslekler direkt olarak hayvana sahip olan ve geçimini bu hayvanlardan sağlayan kişileri tanımlamamaktadır. Bu meslekleri yapanlar da hizmet üretmekte, ücret karşılığında bu işlerden geçimlerini sağlamaktadırlar. Aslında bu duruma bakarak; Ayaş ta aşağı yukarı her hanede en azından hane sahibinin günlük gıda ihtiyacını karşılayacak düzeyde bile olsa küçükbaş veya büyükbaş hayvan beslendiğini ve hayvancılığın artık bir meslek sınıfı olmaktan çıkıp bir yaşama biçimi haline geldiğini söyleyebiliriz. Tekstil sektörü içinde faaliyet gösteren 162 hanelik

60 50 meslek gurubunun ki; bunun genel nüfus içindeki payı % 4,81 dir- ham madde ihtiyacının neredeyse tamamını küçükbaş hayvan sahiplerinden karşılandığı düşünüldüğünde, hayvancılığın Ayaş ta ne kadar önemli yer tuttuğunu anlamamız zor olmayacaktır. Hayvancılığın kendine ait bir isimle defterle kaydedilmemesi muhakkak ki Ayaş ın iktisadi hayatı hakkındaki tespitlerimizde bazı noksanlıklara sebebiyet verebilir. Bu durumdan doğan eksikliği çalışmamızın Hayvancılık Bölümünde detaylı bir inceleme yaparak gidermeye çalışacağız. Ticaret sektöründe en büyük payı % 74,6 ile hatapçılar (oduncu) almaktadır. Hatapçılıkla geçinen hane sayısı 253 dür. Bu da odunun halkın temel ihtiyacı içinde önemli bir kalem olduğunu göstermektedir. Serbest meslek çalışanları, genel nüfus içinde hane ve % 77 lik bir oranla iktisadi hayatın büyük bölümünü kapsamaktadır. Tablo. 16. Ayaş Temettuat Defterine Göre Kamu görevlileri KAMU GÖREVLİLERİ MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE % GENEL NÜFUS İÇİNDEKİ PAYI HATİP 7 6,5 0,21 TALEBE-İ ULUM 10 9,3 0,30 MUALLİM-İ SIBYAN 4 3,7 0,12 İMAM 76 70,4 2,26 DİN HİZMETLERİ DERS-İ AĞAM 4 3,7 0,12 DUAHAN 3 2,8 0,09 MÜFTÜ 1 0,9 0,03 MÜDERRİS 3 2,8 0,09 TOPLAM ,21 REDİF 64 76,2 1,90 ASKER ,48 GÜVENLİK BEKÇİ 1 1,2 0,03 TOPÇU 1 1,2 0,03 SÜVARİ 2 2,4 0,06 TOPLAM ,50 MUHTAR 36 73,5 1,07 SARAYDAR 1 2 0,03 MECLİS AZASI 2 4,1 0,06 İDARİ HİZMETLER MAHKEME KATİBİ 1 2 0,03 KETHÜDA 7 14,3 0,21 KAYMAKAM 1 2 0,03 MUKAYYID 1 2 0,03 TOPLAM ,46 GENEL TOPLAM ,16

61 51 Tablo. 16 incelendiğinde kamu görevlilerinin genel nüfus içindeki payının 241 hane ile % 7,16 olduğu görülebilir. Bu rakamlar Osmanlı iktisadi hayatında kamunun istihdamdaki payının düşük olduğunu göstermektedir. Ayaş temettuat defterlerine göre mesleklerin genel dağılımı ise şöyledir. Tablo. 17. Mesleklerin Genel Dağılımı SEKTÖRLER SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI KAMU ÇALIŞANLARI MESLEĞİ BELİRSİZLER TOPLAM HANE REİSİ SAYISI % GENEL NÜFUS İÇİNDEKİ PAYI , , , Tablo. 17 incelendiğinde defterlerde mesleği belirtilmeyen 518 hane mevcuttur. Bunların nüfusa oranı ise, % 15,4 dür. Burada mesleği belirtilmeyenlerin işsiz oldukları konusunda tam bir bilgimiz yok. Ancak, ilerleyen bölümlerde bu hanelerin yıllık gelirleri ve mal varlıklarına göre yapacağımız inceleme ile Ayaş taki işsizlik durumunu ortaya çıkartmaya çalışacağız.

62 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 19. YÜZYIL ORTALARINDA AYAŞ IN İKTİSADİ YAPISI Osmanlı toplumunda toprak iktisadi hayatın en önemli unsurudur. İncelemiş olduğumuz defterlere göre Ayaş ta neredeyse her hanenin en azından kendi ihtiyacını karşılayacak kadar toprağa sahip olduğunu görmekteyiz. Farklı meslek gruplarında bulunmalarına rağmen küçük ölçekli de olsa tarımsal faaliyetlerde bulunanlarla birlikte, tarımı daha geniş ölçekli ifa eden ve tarım ürünlerini ekonomik girdilere de dönüştüren hanelerin sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Ayaş ta tarım daha çok, Ayaş dağının güneyine bakan kısımlarda gelişmiştir. Bu bölgede ova ve düzlüklerin yaygın oluşu ve su durumu, hayvancılık yerine tarımı daha ön plana çıkartmıştır. Coğrafi yapının bu etkileri Ayaş ta mülkiyet dağılımını ve iktisadi hayatı etkilemiştir. İncelemiş olduğumuz defterlerde bazı tarım arazileri dönümleri ve kıymetleri ile birlikte kaydedilirken, bazıları sadece kıymetleri ile defterlere kaydedilmiştir. Tarla, bağ, bahçe, arpalık ve çeltik olarak kayda geçen ekili tarım arazileri dönümü ve kıymeti ile birlikte yazılmıştır. Arazi, harman ve bostan olarak kayda geçen tarım arazileri ise sadece kıymetleri ile defterlere kaydedilmiştir. Muhtemelen bostan, hanelerin gündelik mutfak ihtiyacını karşılamaya dönük küçük toprak parçaları olduğundan defterlere sadece kıymetleri ile birlikte kaydedilmişlerdir.

63 53 Harman ise, defterlerde daha çok harman yeri olarak zikredilmiştir. Bu yerler muhtemelen hasadın toplandığı ve işlendiği küçük ölçekli alanlar olduklarından dolayı defterlere sadece kıymet miktarları ile girmiştir. Arada bazı kayıtlarda harman ve bostanlar için dönüm miktarları yazılmışsa da bu defterin geneline yansımamıştır. 1. AYAŞ'TA MÜLK DAĞILIMI Osmanlı Devlet sistemi tamamıyla toprağa bağlı olarak kurulmuştur. Sistem, devlete ait olan toprakların kişiler tarafından işletilerek elde edilecek ürünlerden devletin vergi almasına dayanıyordu. Tanzimatla birlikte başlayan temettuat sayımları ile topraktan sağlanan gelirlerin kayıt altına alınması ve bu gelirlerin vergilendirilmesi amaçlanmıştı. Devletin kendi ihtiyaçlarını ve sipahilere yaptığı harcamaları karşılaması için bu zorunlu bir uygulama idi 84.Her ne kadar toprak, devletin mülkü olsa da Şeriat in kişi mülkiyetini güvence altına alan hükümleri gereği devlet; bağ, bahçe ve içinde ev yapılmış olan çevrili yerleri ferdin mülkü saymıştır. 85 Köylülere genellikle işleyebileceği toprak, devlet adına sipahiye veya emine kiraya verilirdi. Üç sene boş bırakılan toprak kiracının elinden alınarak başka birine kiralanırdı. Bu kiralama sistemi irsi olarak babadan oğula devam eden bir sistem içinde yürütülmekteydi. 86 Bu yapı 1858 tarihli Arazi Kanunnamesinin 87 yayınlanmasına kadar devam etmiştir Halil İNALCIK: a.g.m., Mustafa AKDAĞ: Osmanlı Müesseseleri Hakkında Notlar, DTCFD, c.xiii, s.1 2, (Ankara, 1955); Halil İNALCIK: İslam arazi ve vergi sisteminin teşekkülü ve Osmanlı devrindeki şekillerle mukayesesi, Osmanlı imparatorluğu toplum ve ekonomi, (İstanbul, 1993), Ömer Lütfü BARKAN: Türk Toprak Hukuku Tarihinde Tanzimat ve 1274/1858 Tarihli Arazi Kanunnamesi, Tanzimat, (İstanbul, İstanbul Maarif Vekâleti Maarif Matbaası, 1940), Kanunnamede; küçük çiftçileri koruyucu, toprakların belli ellerde toplanmasını önleyici, toprağın alım satımını yasaklayıcı, yabancıların tarım arazisi almasına engelleyici hükümler bulunmasına rağmen, daha sonra tüm kısıtlayıcı hükümler ortadan kaldırılmıştır.

64 Sektörlere Göre Toprak Dağılımı Ayaş taki emlak dağılımını incelerken, dönümleri ile birlikte kaydedilmiş ekili araziyi ayrı bir değerlendirmeye tabi tutmayı uygun gördük. Daha sonra genel olarak ekili ve dikili arazi dağılımını sektörlere ve yerleşime göre ayrıca inceleyeceğiz. Ayaş temettuat defterlerinde kayıtlı toplam dönüm ekili ziraat arazisinin toplam kıymetleri ve dönüm başına kıymetleri aşağıda çıkarılmıştır. Tablo. 18. Ziraat Yapılan Ekili Arazinin Kıymet Dağılımı TOPRAĞIN ADI TOPLAM DÖNÜMÜ TOPLAM KIYMETİ DÖNÜM BAŞINA ORTALAMA KIYMETİ TARLA BAĞ BAHÇE ARPALIK ÇELTİK TOPLAM Tablo. 18 de görüldüğü gibi, dönüm ekili ziraat arazisinin toplam kıymeti kuruştur. Dönüm başına düşen ortalama kıymet 32 kuruştur. Ziraat yapılan toprak içinde en kıymetli ekili araziler dönüm başına 172 kuruşluk değeri olan çeltik ekili arazilerdir. Ayaş ta çeltik önemli bir tarım ürünüdür dönümlük toplam çeltiklik, tarlalardan sonraki ikinci büyük ekim alanıdır. Ekonomik değeri olan çeltik ile birlikte, arpa ekili arazilerinde ziraatta ki kıymetleri rakamlara yansımıştır. Ayaş ın bulunduğu orta Anadolu bölgesinde görülen karasal iklime uygun, tahıl ürünü olan arpa, ön plana çıkmıştır. Toplam dönüm arazide yapılan arpa ekiminin kıymet toplamı kuruştur. Dönüm başına arpalık kıymeti 84 kuruştur. 88 İlber ORTAYLI: İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı,(İstanbul, İletişim yay., 2002),183.

65 55 Bahçe, daha çok gündelik ihtiyaçları karşılamaya dönük tarım ürünlerinin yetiştirildiği yer olduğu için 584 dönüm ile diğer arazi çeşitlerine göre daha az yer tutmuştur. Bahçenin dönüm başına kıymeti 97 kuruştur. Bağ ise, köy-altı yerleşim şekli olarak yılın her ayında iskâna açık bulunmuştur. Üzüm yetiştiriciliği ve mevsimlik sebze ve meyve ekiminin yapılmasının yanında sayfiye yeri olarak da kullanıldığı için Ayaş ta oldukça yaygın olarak görülmektedir dönümlük bağ arazilerinin toplam kıymetleri kuruştur. Dönüm başına kıymeti ise 83 kuruştur. Defterlerde bu arazilerin dışında sadece kıymet miktarları ile kaydedilen araziler de vardır. Bu araziler, armut, ceviz ve iğde yetiştirilen meyvelikler, hayvan otlatmakta kullanılan mera ve çayırlıklardır. Kayıtlara arazi olarak geçen ama üzerinde herhangi bir ekili veya dikili tarım yapılmayan yerler vardır. Bunun yanında bostan ve harman olarak kaydedilmiş yerler de vardır. Bütün bu mülklerin dağılımını önce sektörlere sonra yerleşim birimlerine göre ele alacağız. Aşağıdaki tablo toprağın serbest meslek çalışanlarına göre dağılımını göstermektedir.

66 56 Tablo. 19. Toprağın Serbest Meslek Çalışanlarına Göre Dağılımı. SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI TARIM TEKSTİL GIDA TİCARET ULAŞTIRMA SANAYİ HİZMET TOPLAM MÜLKÜN CİNSİ HANE REİSİ SAYISI DÖNÜMÜ ÇELTİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARPALIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAHÇE KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAĞ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TARLA KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ DÖNÜMÜ MERA KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARMUTLUK KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ DÖNÜMÜ ÇAYIRLIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ İĞDELİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ CEVİZLİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TOPLAM KIYMETİ ORT.KIY Tablo. 19 da görüldüğü gibi serbest meslek çalışanları içindeki bütün meslek grupları toprak sahibidir. Doğal olarak tarım sektörü, dönümlük toplam ekili toprağın dönümünü tek başına kullanmaktadır. Bu da toplam arazinin % lük bölümüne denk gelmektedir. İçinde geniş bir meslek grubunu barındıran hizmet sektörü dönüm ile ikinci sırayı almaktadır.

67 57 İğdenin, Ayaş genelinde sadece 6 dönümde ekili olmasına karşın, dönüm başına 577 kuruş gibi yüksek bir rakamda bulunması rağbet gören ve aranan bir meyve olduğunu göstermektedir. Benzer bir durum armut için de geçerlidir. Toplam 11 dönümde ekilen armudun dönüm başına kıymeti 373 kuruş gibi yüksek bir rakamdır. Tablo. 20. Toprağın Kamu görevlilerine Göre Dağılımı. KAMU GÖREVLİLERİ MÜLKÜN CİNSİ ÇELTİK ARPALIK BAHÇE BAĞ TARLA HANE REİSİ SAYISI DİN HİZMETLERİ GÜVENLİK HİZMETLERİ İDARİ HİZMETLER TOPLAM DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ MERA ARMUTLUK DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ ÇAYIRLIK İĞDELİK CEVİZLİK TOPLAM DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY

68 58 Kamu görevlilerindeki dağılım, serbest meslek çalışanlarından faklılıklar göstermektedir. Kamu görevlilerinde toprak dağılımındaki en büyük pay dönüm ve % lük oran ile idari hizmetlilere aittir. Üst gelir grubundaki devlet görevlilerinden oluşan bu meslek grubu, toprağın yarısına sahiptir. Tımar sisteminin gereği olarak yapmış oldukları hizmet karşılığında toprak sahibi olan bu üst gelir grubuna dâhil devlet görevlileri gayr-i menkul zengini haline gelmişlerdir. Tablo. 21 de serbest meslek çalışanları ve kamu görevlilerinin toprak dağılımları karşılaştırılmıştır. Tablo. 21. Toprağın Kamu Görevlileri Ve Serbest Meslek Çalışanlarına Göre Dağılımı GENEL SERBET MESLEK ÇALIŞANLARI KAMU ÇALIŞANLARI İŞİ BELİRSİZ TOPLAM TOPRAĞIN HANE REİSİ CİNSİ SAYISI DÖNÜMÜ ÇELTİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARPALIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAHÇE KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAĞ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TARLA KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ DÖNÜMÜ MERA KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARMUTLUK KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ DÖNÜMÜ ÇAYIRLIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ İĞDELİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ CEVİZLİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TOPLAM KIYMETİ ORT.KIY

69 59 Tablo. 21 incelendiğinde toprağın dönüm başına düşen kıymetinin sektörlere göre farklılık gösterdiği görülmektedir. Bu farklılığın değişik nedenleri olabilir. Toprağın bulunduğu mevki, su durumu bu nedenler arasında sayılabilir. Bunun yayınında defter kayıtlarını tutan kişilerin hangi faktörleri dikkate alarak mülklere kıymet tayin ettikleri hakkında yeterli bilgimiz yoktur. Bu nedenle kıymetler arasındaki farklılıkların sebeplerini tam olarak tespit edememekteyiz. Tablo. 21 de dikkati çeken bir diğer husus, kamu görevlilerinde çalışanların sadece devlet memuru olamadıkları, bunun yanında sahip oldukları ya da devlet tarafından kendilerine verilen arazilerde tarımla uğraştıklarıdır. Bu durum aslında yapmış olduğumuz meslek gruplandırmasının Osmanlı Devletinin sosyal hayatında belirgin ayrımları ifade etmediğini göstermektedir. Bu gruplandırmalar Ayaş temettuat defterlerinde yer alan sayısal verilerin daha sağlıklı değerlendirmelerine dönüktür. Tablo 21 de karşımıza çıkan sonuçlar; tipik bir tarım toplumu olan Osmanlı Devleti nde aslında tarımın, başlı başına sektör olmadığını; tüm meslek grupları ve hane sahipleri için yaşama biçimi olduğunu göstermektedir. Aynı durum hayvancılık sektörü için de geçerlidir. İlerleyen bölümlerde hayvancılık konu başlığı altında bu durumu detaylı olarak ele alacağız Sektörlere Göre Emlak Dağılımı Tarım arazilerinin yanı sıra Ayaş ta mülklerin kıymet miktarları ile temettuat defteri kayıtlarına girdiğini gördük. Bu zamana kadar yapılan temettuat defteri kaynaklı çalışmalarda çok da fazla değinilmeyen mülkiyet dağılımını defterlerdeki veriler ışığında değerlendirmeyi uygun gördük. Bu değerlendirmeyi yine tez formatımıza uygun olarak öncelikle sektörlere göre yapacağız. Tablo. 22 mülklerin serbest meslek çalışanlarına göre dağılımını göstermektedir.

70 60 Tablo. 22. Emlaklerin Serbest Meslek Çalışanlarına Göre Dağılımı SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI MÜLKÜN CİNSİ KİŞİ SAYISI TARIM TEKSTİL GIDA TİCARET ULAŞTIR MA SANAYİ HİZMET TOPLAM AĞIL KIYMETİ BATAK KIYMETİ DEĞİRMEN KIYMETİ DÜKKAN KIYMETİ EV KIYMETİ HAN KIYMETİ İCARLIK KIYMETİ KAHVEHANE KIYMETİ KIŞLAK KIYMETİ KORU KIYMETİ OBA KIYMETİ TOPLU MÜLK KIYMETİ YAYLAK KIYMETİ TOPLAM KIYMETİ Tablo. 22 incelenirken toplu mülk olarak ifade edilen kalem, incelemiş olduğumuz defterde bir kişiye ait olan ve birkaç değişik yerde ve türde bulunan ancak, defterde tek bir kıymet miktarı ile kayıtlı olan mülkleri ifade etmektedir. Bu toplu mülk içinde yer yer tarla, bağ, bahçe gibi ekili veya dikili arazinin de kayıtlı olduğu görülmüştür. Ancak tek bir kıymet rakamı içinde belirtildiği için bu mülklerin ayrımı yapılamamıştır. Doğal olarak bu hesaplamalarımızda çok küçük de olsa yanılgıya sebebiyet verebilir. Tablo. 22 de mülklerin sadece kıymetleri yazılıdır. Önceki tablolarımızda olduğu gibi mülk sayıları veya ortalama değerler yazılı değildir. Çünkü defterde kayıtlı mülklerin büyük çoğunluğu hisselidir. Mesela Güdül Köyünde; yukarı mahalledeki rençper Hasan a ait dükkân 89, Keşanus Köyünde ırgat Hüseyin e ait değirmen 90, Bayram Köyünde rençper Hasan ait ağıl 91, Merkez Cami-i Anik mahallesinde oturan hafaf, Dede Efendi ye ait yaylak 92 müstakil mülkler değildir. Bu mülkler hisselidirler. Ancak hisse 89 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 33.

71 61 miktarları defterlere kaydedilmemişlerdir. Defterde bazı mülklerde 1/4 hisse anlamında rub hisse bazı yerlerde de 1/3 anlamında sulüs hisse tabirleri kullanılmaktadır. Ancak bu tabirler her hisse ifadesinde kullanılmamış dükkân hissesi, değirmen hissesi şeklinde belirtilmiştir. Bu sebeple kişiye ait mülklerin hisse miktarları belirtilmediği için kaç tane bakkal, değirmen veya başka mülkün bulunduğunu tespit etmemiz mümkün olmamıştır. Bu durum çok yaygın olmamakla birlikte tarla ve bağlarda da görülmektedir. Ancak, mülklerin genel dağılımını vereceğimiz tabloda bir fikir vermesi açısından defterde geçen hisseli veya müstakil mülk sayılarını da vereceğiz. Tablo. 22 incelendiğinde şu noktalar öne çıkmaktadır. Küçükbaş hayvan barınağı olarak kullanılan ağıllar tarım sektörü ve ulaştırma sektörü içerisinde neredeyse eşit kıymette bulunmaktadır. Ulaştırma sektöründe faaliyet gösteren katırcı veya merkepçilerin yük hayvanlarını bu ağıllarda beslediklerini, dolayısıyla bu ağıllarda küçükbaş hayvancılığın yanı sıra yük hayvanlarının da beslendiğini söyleyebiliriz. Değirmen, tarım sektörüne paralel bir işletme olduğu için sektör içinde kuruşluk toplam değerle % 76,08 lik bir orana sahiptir. Değirmenlerin serbest meslek çalışanları içindeki toplam kıymetleri kuruştur. Defterde kayıtlı dükkânların çoğunluğu kuruşluk değerle ticaret sektörü içinde yer almaktadır. Dükkânların ticaret sektörü içindeki payı % 31,59 dur. Batak olarak defter kayıtlarında gördüğümüz mülkiyet hakkında detaylı bir bilgi sahibi olamadık. Ancak bu mülkün kıymetinin, 50 kuruş gibi çok düşük bir miktar olması ve isminin de bataklık arazi anlamına gelmesi, bizde, bu mülkün dere kenarlarında tarıma elverişsiz bataklık arazileri ifade ettiği şeklinde bir kanaat uyandırmıştır. Buradaki 50 kuruşluk kıymetin de bu bataklarda kendiliğinden yetişen şeker kamışlarından kaynaklandığını düşündük.

72 62 Tablo. 23. Emlaklerin Kamu Görevlilerine Göre Dağılımı KAMU GÖREVLİLERİ MÜLKÜN CİNSİ KİŞİ SAYISI DİN HİZMETLERİ GÜVENLİK HİZMETLERİ İDARİ HİZMETLER TOPLAM AĞIL KIYMETİ BATAK KIYMETİ DEĞİRMEN KIYMETİ DÜKKAN KIYMETİ EV KIYMETİ HAN KIYMETİ İCARLIK KIYMETİ KAHVEHANE KIYMETİ KIŞLAK KIYMETİ KORU KIYMETİ OBA KIYMETİ TOPLU MÜLK KIYMETİ YAYLAK KIYMETİ TOPLAM KIYMETİ Tablo. 23 incelendiğinde kamu görevlilerine ait mülkiyetlerin serbest meslek çalışanlarına oranla oldukça az olduğu görülmektedir. Toprak dağılımı tablosunda kamu görevlilerinde çalışanların sahip oldukları yüksek rakamlar bu tabloda görülmemektedir. Bunda tımar sisteminin mülkiyeti kapsamaması etkilidir. Toprak sahibi idari hizmetlilerin, tarım sektörüne paralel işletme olan değirmen kıymetleri kuruştur. Güvenlik hizmetleri ve din hizmetlerinde çalışanların toplam değirmen kıymetleri ise kuruştur. Buradaki farka sebep, sahip olunan toprak büyüklüğüdür. Tablo. 20 de toplam dönüm toprağa sahip olan idari hizmetlilerin bu toprak büyüklüğüne bağlı olarak, değirmenlerin de büyük çoğunluğuna sahip olduklarını görülmektedir. Bu durum, değirmen ile toprak arasındaki yakın ilişkinin görülmesi bakımından önemlidir.

73 63 Tablo. 24. Emlaklerin Genel Dağılımı SEKTÖRLER MÜLKÜN CİNSİ KİŞİ SAYISI SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI KAMU GÖREVLİLERİ İŞİ BELİRSİZ TOPLAM KIYMETİ AĞIL KIYMETİ BATAK KIYMETİ DEĞİRMEN KIYMETİ DÜKKAN KIYMETİ EV KIYMETİ HAN KIYMETİ İCARLIK KIYMETİ KAHVEHANE KIYMETİ KIŞLAK KIYMETİ KORU KIYMETİ OBA KIYMETİ ADETİ (HİSSE OLANLARLA BİRLİKTE) ORTALAMA KIYMETİ TOPLU MÜLK KIYMETİ YAYLAK KIYMETİ TOPLAM KIYMETİ Tablo. 24 de, 122 değirmen sayısı mevcut olmasına rağmen, bu kadar adet değirmen olduğu anlamına gelmemektedir. Zira verilen rakamlar hisse sahiplerini de ihtiva etmektedir. Değirmen, önemli bir mülk olduğu için değirmene ait hisse miktarlarını belirtmeyi uygun gördük. Bu 122 değirmenin 4 tanesi 1 kıta, 5 tanesi ½ hisse, 2 tanesi 1/3 hisse, 6 tanesi ¼ hisse, 1 tanesi 1/6 hisse, 1 tanesi 2/3 hisse, 1 tanesi 3/80 hisse, 1 tanesi 4/30 hisse ve 84 tanesi de oranı belirsiz hissedir. Değirmenlerde, toplam 105 tane hisse kaydı vardır. 122 değirmen kaydı içinde gerçekte kaç değirmen olduğunu kesin bir rakamla ifade edememiş isek de, bu sayının muhtemelen 20 ile 30 arasında değiştiğini söyleyebiliriz. Değirmen için yaptığımız bu dökümün dükkân, ağıl ve kahvehane için de yapılması halinde bu mülkiyetlerin yaklaşık sayıları bulunabilir. Ancak gene de kesin bir rakam elde edilemeyeceği için biz bu çalışmayı bir örnek olması bakımından sadece değirmen için yaptık.

74 64 2. AYAŞ TA TARIM Tarım arazilerinin dağılımını, yerleşim birimlerine göre incelemeyi uygun gördük. Bu incelemenin, iktisadi hayatın temelini oluşturan tarımın, yerleşim biçimlerini nasıl etkilediğini görmemiz ve şehir ve köy yerleşimleri arasındaki gelir dağılımını karşılaştırabilme açısından faydalı olacağını düşündük Ayaş ta Tarım Arazilerinin Genel Dağılımı Ayaş ta tarım arazilerinin genel dağılımı tablo. 25 te çıkartılmıştır. Tablo. 25. Ayaş ta Tarım Arazilerinin Genel Dağılımı AYAŞ MERKEZ KÖYLER TOPLAM TOPRAĞIN HANE REİSİ CİNSİ SAYISI DÖNÜMÜ ÇELTİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARPALIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAHÇE KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAĞ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TARLA KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ DÖNÜMÜ MERA KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARMUTLUK KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ DÖNÜMÜ ÇAYIRLIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ İĞDELİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ CEVİZLİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TOPLAM KIYMETİ ORT.KIY

75 65 Tablo. 25 incelendiğinde aynı cins arazilerin köy ve merkezdeki kıymetleri arasında açıklanabilir bir oranın olmadığı görülür. Bu oransızlık, arazinin yapısı, su durumu ve mevkii ile alakalı sebeplerden kaynaklanabilir. Ancak rakamlar arasındaki büyük uçurum bunun tali sebeplerden çok defter kayıtlarını tutan şahıslardan kaynaklanan hatalar neticesinde oluştuğunu göstermektedir. Bunda rüşvetin, kayırmacılığın veya gereken özeni göstermemenin ya da liyakatsiz kişilerin kayıtları tutmuş olmasının ne kadar etkili olduğunu bilemiyoruz. Ancak, incelemiş olduğumuz defterin genelinde rakamlar arasında bir uyumsuzluk ve orantısızlık mevcuttur Tarım Arazilerinin Kaza Merkezine Göre Dağılımı Ayaş merkezinde bulunan 8 mahalle ve 684 hanenin tarım arazilerinin dağılımı tablo. 26 da çıkarılmıştır. Yerleşim birimine göre bundan sonra da çıkaracağımız tablolar hep aynı formatta olacağı için bu tabloyu detaylı bir şekilde izah etmeyi uygun gördük. Aşağıda çıkardığımız tablo Ayaş taki 8 merkez mahalleyi kapsamaktadır. Her mahallede, tarım arazisi çeşitleri 3 satırda incelenmiştir. 1. satır arazinin dönümünü, 2. satır kıymetini, 3. satır da dönüm başına düşen ortalama kıymeti ifade etmektedir. Satır ve sütun sonlarında çıkartmış olduğumuz toplamlar, hem tarım arazisinin çeşidi bakımından hem de mahallelere göre dönüm ve kıymet ortalamalarını ifade etmektedir. Satır ve sütun sonundaki tarım arazilerinin ortalama kıymetleri tabloda daha belirgin olmaları için renklendirilmiştir. Mahallelere ait hane sayıları mahalle isimlerinin hemen altında belirtilmiştir. Tablonun sağ alt köşesinde bulunan ve iki toplamın kesiştiği rakamlar merkeze ait ortalama rakamlardır.

76 66 Tablo. 26. Merkez Mahallelere Göre Tarım Arazilerinin Dağılımı TOPRAĞIN CİNSİ ÇELTİK ARPALIK BAHÇE BAĞ TARLA HANE SAYISI HACI VELİ HACI RECEP İBN-İ ÖMER FERİH KADI ŞEYH HACI MUHİDD MEHME İN T DERVİŞ İMAM CAMİ-İ ANİK TOPLAM DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ MERA ARMUTLUK DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ ÇAYIRLIK İĞDELİK CEVİZLİK TOPLAM MERKEZ DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY

77 67 Tablo. 26 incelendiğinde hane sayısı bakımından Ayaş ın en büyük mahalleri Hacı Mehmet 93, Hacı Veli 94 ve Şeyh Muhittin 95 mahalleleridir. Buna karşın 88 hane olan Cami-i Anik 96 mahallesinde bulunan ahali, Ayaş merkezinde tarım arazisi bakımından en zengin kesimdir. Toplam dönüm arazinin kıymeti kuruştur. Cami-i Anik Mahallesi ekonomik değeri olan tarım arazileri içinde 190 dönüm çeltik, 170 dönüm arpalık, dönüm de tarlaya sahip olarak diğer bütün mahallelerden daha fazla tarım arazisine sahiptir. Bu rakamlara göre Ayaş ın bu mahallesinin daha çok tarım ile geçindiği rahatlıkla söylenebilir. Çeltik ekiminde 207 dönüm ile Şeyh Muhiddin Mahallesi en fazla ekimin yapıldığı mahalledir. Ancak, tabloda verdiğimiz dönüm ortalama kıymetlerine dikkatle bakılırsa özellikle çeltikte anormal rakamlar hemen göze çarpmaktadır. Örneğin, Hacı Mehmet Mahallesinde çeltiğin ortalama kıymeti 455 kuruş iken Hacı Veli Mahallesinde bu ortalama 32 kuruştur. Buradaki adaletsizliği gerçekçi sebeplerle izah etmek mümkün değildir. Arada 14 kat gibi afakî bir oran vardır. Bu durum sadece mukayyıdların bilinçli ya da bilmeden yaptıkları kayıt hatası ile izah edilebilir. Çeltikteki bu orantısız kıymetler merkezdeki bütün mahallelerde mevcuttur. Arpada çeltiğe nispetle kabul edilebilir kıymet farkları bulunduğu görülebilir. Bahçe rakamlarında ise çeltikteki durumun bir benzeri mevcuttur. Hacı Veli Mahallesinde 1 dönüm bahçenin ortalama kıymeti 39 kuruş iken, bu rakam Hacı Mehmet Mahallesinde 168 kuruşa yükselmektedir. Aslında tablonun geneli dikkatli incelendiğinde Hacı Veli Mahallesindeki bütün tarım arazilerinin ortalama kıymetinin, diğer mahallelere göre daha düşük olduğu hemen göze çarpar. 93 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

78 68 Bu durumun makul bir izahı olamamakla birlikte Ayaş temettuat defterinde kayıtlı ilk mahalle olması sebebiyle, mukayyıdların kıymet belirleme tecrübelerindeki eksikliğin deftere yansıması ya da açık bir kayırmanın işareti olarak kabul edilebilir. Her ne olursa olsun bu durum, 1840 tahrirlerinin adaletten uzak, baştan savma bir üslupla tutulduğuna dair kanaatleri haklı çıkartmaktadır. Bağ ve tarlaların ortalama kıymetlerinde yine Hacı Veli Mahallesi en düşük değere sahiptir. Bağda ve tarlada dönüm başına düşen en yüksek değer ise Hacı Recep mahallesine 97 aittir. Hacı Recep Mahallesinde bağ 222 kuruş, tarla ise 22 kuruştur Tarım Arazilerinin Köy Genelinde Dağılımı Aşağıdaki tabloda Ayaş a ait bütün köylere göre tarım arazilerinin dağılımı detaylı olarak çıkarılmıştır. Bu tabloda bulunan tüm veriler merkez mahalleler için oluşturduğumuz tablodaki verilerin oluşturulma sistematiğine uygun olarak hazırlandığı için, tüm mahalle ve köyler tablo üzerinde rahatlıkla karşılaştırılabilir. 97 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 8 12.

79 69 Tablo. 27. Köylere Göre Tarım Arazilerinin Dağılımı KÖYÜ TOPRAĞIN CİNSİ HANE REİSİ SAYISI AFŞAR AŞAĞI ÇANLI BAŞ AYAŞ BAŞ BEREKE T BAYRAM BOYALI ÇAĞ ÇİMDER ÇANLI ÇUKUR DÖNÜMÜ ÇELTİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARPALIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAHÇE KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAĞ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TARLA KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ DÖNÜMÜ MERA KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARMUTLUK KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ DÖNÜMÜ ÇAYIRLIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ İĞDELİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ CEVİZLİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TOPLAM KIYMETİ ORT.KIY

80 70 Tablo. 27 in Devamı Köylere Göre Toprağın Dağılımı KÖYÜ KAMAN LAR KARA CAVİRA N KARA KOYU NLU KARA VİRAN AYAŞI KAYI KEŞANU S KUŞÇ ULAR MELAL OĞUZ ÇAYIRI OLTAN TOPRAĞIN CİNSİ HANE REİSİ SAYISI DÖNÜMÜ ÇELTİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARPALIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAHÇE KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ BAĞ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TARLA KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ DÖNÜMÜ MERA KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ ARMUTLUK KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ DÖNÜMÜ ÇAYIRLIK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ İĞDELİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ CEVİZLİK KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ TOPLAM KIYMETİ ORT.KIY

81 71 Tablo. 27 in Devamı Köylere Göre Toprağın Dağılımı TOPRAĞIN CİNSİ ÇELTİK ARPALIK BAHÇE BAĞ TARLA HANE REİSİ SAYISI ORTA BEREK ET ÖZ SAĞIR SALİHL ER SAPA NLI SARAY TAHTACI VİRAN TEKKE TEKYE TURN ALI DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ MERA ARMUTLUK DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ ÇAYIRLIK İĞDELİK CEVİZLİK TOPLAM KÖYÜ DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY

82 72 Tablo. 27 in Devamı Köylere Göre Toprağın Dağılımı KÖYÜ URUŞ ÜREĞİL YELLİ YEREGÜ MÜ YOĞUN PELİT ZEYVECE TOPLAM TOPRAĞIN CİNSİ ÇELTİK ARPALIK BAHÇE BAĞ TARLA HANE REİSİ SAYISI DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY ARAZİ KIYMETİ MERA ARMUTLUK DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY HARMAN KIYMETİ BOSTAN KIYMETİ ÇAYIRLIK İĞDELİK CEVİZLİK TOPLAM DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY DÖNÜMÜ KIYMETİ ORT.KIY

83 73 Tablo. 27 de köylerin tarım arazilerinin kıymet miktarlarının belirlenmesinde de merkez mahallelerinde görülen oransızlık ve eşitsizlik rahatlıkla görülebilir. Örneğin Yoğunpelit köyünde 98 çeltiğin dönüm başına kıymeti 67 kuruş iken bu rakam, Uruş ta kuruş, Sağır köyünde kuruş gibi standartların çok üzerinde bir rakamdır. Aynı durum arpalıkta da görülmektedir. Yeregümü köyünde 101 dönümü 41 kuruş olan arpalık, Uruş ta 114 kuruş, Öz de kuruş, Keşanus ta kuruş, Kayı da kuruştur. Kıymetler arasındaki bu büyük fark dolayısıyla ödenecek vergi miktarına da yansıyacaktır. Bu da, vergi toplamadaki adil olma gayretlerini boşa çıkaracaktır. Başka bir örnek de tarla için verebiliriz. Karakoyunlu çiftliğinde 105 dönümü 6 kuruş olan tarla, Yelli de kuruş, Saray da kuruş, Sapanlı da kuruştur. Her ne kadar tarlanın sulanabilir olması ile kuru olması arasında bir misli fark olsa da, buradaki 8 kata yakın kıymet farkını izah edebilecek geçerli bir neden değildir tahrirlerinin genel problemleri tarihçiler tarafından bilinse de, çalışmamızda ortaya koymuş olduğumuz rakamlar, 1840 yılı temettuat defterlerinin, vergi toplamada adaleti sağlamaktan uzak bir anlayış ile kayda geçtiğini ispatlamaktadır yılı defterlerindeki bu sıkıntılar, o yıllarda muhtemelen devlet idaresi tarafından da yakından görülmüş olacak ki, 1845 yılı defterlerinde, hem daha farklı bir format kullanılmış hem de kayıtlarda daha dikkatli ve itinalı bir çalışma yapılmıştır. 98 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

84 74 3. AYAŞ TA HAYVANCILIK Osmanlı toplumunda hayvan yetiştiriciliği, önemli bir yer tutmaktadır. Hayvancılık, Osmanlı halkının bir yaşama biçimi haline gelmiştir. Tarımla uğraşan veya uğraşmayan bütün ailelerde hayvan yetiştiriciliği görülebilmektedir. Hayvancılığın Osmanlı toplumunda bu kadar yaygınlaşmasında bazı sebepler etkili olmuştur. 1- Hanelerin günlük gıda ihtiyacı olan et, süt, yoğurt, yağ gereksinimlerini karşılamak, 2- Piyasanın da ihtiyaç duyduğu bu gıdaları piyasaya sürerek gelir sağlamak. 3- Yük ve koşum hayvanlarını, günlük işler, toprak ekimi ve taşımacılıkda kullanmak. 4- Bütün bu hayvanların gübrelerinden istifade ederek tarım ürünlerindeki verimi artırmak Koyun keçi gibi tiftik hayvanlarının yünlerinden tekstil ihtiyaçlarını karşılamak ve bunu ticari gelire dönüştürmek. Hayvancılığı bu anlamda kendi ihtiyaçları için yapan ailelerin yanında, toplumun ihtiyacını karşılamaya dönük, gelir amaçlı yapanlar da mevcuttur. Bu amaçla kurulan hayvan çiftlikleri vardır. İncelemiş olduğumuz temettuat defterinde, çok sayıda ağılın bölgede mevcut olduğu ve hayvan sayısının hane başına düşen miktarının oldukça yüksek olduğu görülmüştür. 109 Şennur ŞENEL: a.g.t., 161.

85 75 Tablo. 28. Hayvanların Kıymet Dağılımları HAYVAN SINIFI HAYVANIN ADI TOPLAM ADETİ TOPLAM KIYMETİ ORTALAMA DEĞERİ (KURUŞ) KÜÇÜKBAŞ HAYVANLAR BÜYÜKBAŞ HAYVANLAR YÜK HAYVANLARI ARI TOPLAM TİFTİK KOYUN KOÇ KEÇİ OĞLAK TOPLAM DÜVE TOSUN İNEK SIĞIR ÖKÜZ CAMIŞ TOPLAM MERKEP ESB KISRAK BEYGİR HERGELE ESTER SIPA KATIR TAY TOPLAM Küçükbaş Hayvancılık Küçükbaş hayvancılık Ayaş ın en önemli geçim kaynağıdır. Bu hayvanlar et, süt ve süt ürünleri ihtiyacını karşılamanın yanında yün ve iplik hammaddesini de karşıladıkları için çok önemli bir ekonomik değer taşımaktadırlar. Yün ve iplik üretimine sağlanan bu hammadde sadece Ayaş ın değil Anadolu nun da ihtiyacına cevap vermektedir. Hayvancılığın Ayaş için taşıdığı önem hazırladığımız tablolar incelendiğinde ortaya çıkacaktır.

86 76 çıkarılmıştır. Tablo. 29 da Ayaş kazasında küçükbaş hayvancılık ile ilgili rakamlar Tablo. 29. Küçükbaş Hayvanların Özelliklerine Göre Dağılımı TİFTİK KOYUN KEÇİ TOPLAM HAYVANIN ADI SAĞMAL YOZ SAĞMAL VE YOZ TOPLAM SAYISI TİFTİK SAYISINA ORANI % TOPLAM KIYMETİ ORTALAMA KIYMETİ SAYISI KOYUN SAYISINA ORANI % TOPLAM KIYMETİ ORTALAMA KIYMETİ SAYISI KEÇİ SAYISINA ORANI % TOPLAM KIYMETİ ORTALAMA KIYMETİ SAYISI TOPLAM SAYIYA ORANI % TOPLAM KIYMETİ ORTALAMA KIYMETİ Tablo 29 incelendiğinde, Ayaş ta küçükbaş hayvancılığın önemli bir yer tuttuğu görülebilir. Hem et, süt ihtiyacını karşılamada hem de yün ve tiftik sağlamada önemli olan tiftik ve koyun, küçükbaş hayvancılığın % 95 ini oluşturmaktadır. Tablomuzda yer alan tiftik, koyun ve keçiyi yaygın olarak yetiştirilmeleri sebebiyle kendi özelliklerine göre incelemeyi uygun bulduk. Tablo.29 da sağmal, hayvanların sağılabildiğini, yoz, sağılmadığını, sağmal ve yoz ise hayvanlardan bazılarının sağılıp bazılarının sağılmadığını gösterir. Ayaş temettuat defterinde kişilere ait küçükbaş hayvan sürülerinin genel özellikleri bu sıfatlarla tanımlanmıştır. Defterde sağmal veya yoz olarak nitelenmeyen hayvanlar hesaplamalarda sağmal yoz olarak kabul edilmiştir. Yoz hayvanların, sağmal hayvanlara göre kıymetlerinin % 10 ile % 20 arasında daha düşük olduğu görülebilir. Ayaş ta toplam adet tiftik, koyun ve keçi kayıtlara geçmiştir. Bu hayvanların ortalama kıymeti 22 kuruştur. Ayaş taki küçükbaş hayvanların

87 77 toplam sayısı tablo 29 da görüldüğü gibi dir. Bu küçükbaş hayvanların ortalama kıymeti ise 20 kuruştur. Küçükbaş hayvancılık Ayaş için ayrı bir öneme sahiptir. Sadece Ayaş ta değil Ankara nın bütün ilçelerinde ve merkezinde tiftik üretimi sadece Ankara sancağının değil diğer Osmanlı şehirlerinin de tiftik ve yün ihtiyacını karşılamaktaydı. Koyun ve keçilerin yünleri ev tezgâhlarında eğrilerek iplik haline getirilmekte, bu iplikler sof dokuyucuları tarafından yunmakta, boyayıcılar tarafından boyanmakta, perdahçılar tarafından düzeltildikten sonra, yüksek mevki grubundaki insanlar tarafından bir kibarlık nişanesi olarak kullanılan sof kumaşları doğmaktaydı. 110 Evliya Çelebi; Seyahatnamesinde Ankara yı tanıtırken sof dan bahseder. Sofun nasıl elde edildiğini, tiftik keçisinin özelliklerini anlatır. Sofun Ankara daki yerli ve yabancı tüccarlar vasıtasıyla Frengistan a, Mısır a, Sırbistan a ihraç edildiğini ve bu ülkelerde çok meşhur olduğunu dile getirir. Frenklerin Ankara keçisini memleketlerine götürdüğünü, fakat keçilerin iklim değişikliğinden dolayı tiftiğinin saflığını yitirdiğini ve bu nedenle gerçek sofu elde edemediklerini belirtir. Evliya Çelebi tiftik keçisinin beyazlığını ve saflığını Ankara nın havasına, suyuna ve ormanlarına bağlamaktadır Büyükbaş Hayvancılık Tablo. 30 da büyükbaş hayvanlara ait rakamlar verilmiştir. Büyükbaş hayvanları, küçükbaş hayvanlarda olduğu gibi özelliklerine göre bir tabloda incelemeyi istedik. Fakat defter kayıtlarında, büyükbaş hayvanlara ait özellikler itinalı bir şekilde tutulmadığı için, bu özelliklerden sağlıklı veriler çıkartma imkânımız olmadı. Bu sebeple büyükbaş hayvanların özellikleri hakkında genel malumatlar vermeyi uygun gördük. 110 Şennur ŞENEL: a.g.t., Evliya ÇELEBİ: 1314 Seyahatnameden Seçmeler, Der. Yalçın TOKER, c.ii, (İstanbul, Toker yay., 2005),

88 78 Tablo. 30. Büyükbaş Hayvanların Dağılımı HAYVAN SINIFI BÜYÜKBAŞ HAYVANLAR HAYVANIN ADI TOPLAM ADETİ TOPLAM KIYMETİ ORTALAMA DEĞERİ (KURUŞ) DÜVE TOSUN İNEK SIĞIR ÖKÜZ CAMIŞ TOPLAM Ayaş ta büyükbaş hayvanlar içinde en yaygın olarak beslenen hayvan adet ile inektir. İneğin ortalama kıymeti 65 kuruştur. İneğin bu kadar yaygın olarak beslenmesinde hanelerin et, süt ve süt ürünleri, deri, gübre ve çift sürme ihtiyaçlarını genel olarak karşılaması önemli bir nedendir. İncelemiş olduğumuz defterde inekler içinde çift sürmede kullanılan 1 tane inek olduğunu gördük. Bu ineğin kıymeti 200 kuruştur. Kayıtlarda 2 tane boz inek, toplam 100 kuruş, 1 tane yoz kara inek 80 kuruş, 13 tane yeni doğum yapmış inek olarak tanımlanan loç inek, toplam 920 kuruş değerindedir. Bazı inekler defterde sağmal, yoz olarak nitelenirken, genelde bu nitelemeler ineğin dışındaki sığır, öküz ve camış gibi büyükbaş hayvanlar için yaygın olarak kullanılmamıştır. Defterde inek yoz olarak nitelendirilmiştir. Bu ineklerin toplam kıymetleri kuruştur. Yoz bir ineğin ortalama kıymeti ise 62 kuruştur. Bu kayıtların dışında inekler için sağmal ya da yoz nitelemeleri yapılmamıştır. İneğin yanında tarlada çift sürmede yaygın olarak kullanılan öküz, toplam adettir. Bu öküzlerin ortalama kıymetleri 134 kuruştur. Bunlardan 885 tanesi çift öküzü olarak kullanılmaktadır. Çift öküzlerinin toplam kıymetleri kuruştur. Çift öküzünün ortalama kıymeti ise 197 kuruştur. Sığır, öküz kadar yaygın olmasa da çift sürmede kullanılmaktadır. Defterde 2 adet sığır, çift sığırıdır. Bu sığırların toplam kıymeti 500 kuruştur. Defterde kayıtlı 312 sığırın toplam kıymeti kuruştur. Sığırların ortalama kıymeti ise 47 kuruştur. Defterde kayıtlı 150 camış, tarım

89 79 sektöründe çift sürmede kullanılmıştır. Bu hayvanların çift sürmedeki yararları onların kıymetlerine de yansımıştır. Toplam kıymetleri kuruş olan camışın ortalama kıymeti 276 kuruştur. Görüldüğü gibi büyükbaş hayvancılıkta, hayvanların kıymet miktarlarını etkileyen en önemli faktör bu hayvanların çift sürmede kullanılabilmeleridir Yük ve Binek Hayvancılığı İncelemiş olduğumuz defterde günlük hayatta yük ve binek olarak kullanılan hayvanların dağılımı Tablo: 31 de çıkarılmıştır. Deftere, yük ve binek hayvanları herhangi bir özellikleri belirtilmeksizin sadece isimleri, adetleri ve kıymetleri ile kaydedilmişlerdir. Tablo. 31 Yük Ve Binek Hayvanlarının Dağılımı. HAYVAN SINIFI YÜK HAYVANLARI HAYVANIN ADI TOPLAM ADETİ TOPLAM KIYMETİ ORTALAMA DEĞERİ (KURUŞ) MERKEP ESB KISRAK BEYGİR HERGELE ESTER SIPA KATIR TAY TOPLAM Ayaş ta toplam binek ve yük hayvanı mevcuttur. Bu hayvanların toplam kıymetleri kuruştur. En kıymetli yük ve binek hayvanı ortalama 442 kuruş ile esterdir. Ayaş ta toplam 965 tane ester kayıtlara geçmiştir. Bunların toplam kıymetleri kuruştur. Yük ve binek hayvanı olarak en fazla sayıya sahip olan merkep, genelde her hanede mevcuttur. Gündelik taşıma ve ihtiyaçları karşılamada yaygın olarak kullanılan merkep toplam adettir. Toplam kuruş kıymeti olan bu hayvanların ortalama kıymeti 89 kuruştur. Merkep katıra göre daha uysal,

90 80 beygir ve esbe göre de daha ucuz olması sebebiyle halk tarafından daha fazla tercih edilmiştir. Tabloda dikkat çeken hergele ne yük taşımaya ne de binek olarak kullanmaya müsait olmayan hayvandır. 53 adet bulunan hergelenin ortalama kıymeti 211 kuruştur. Ayaş, İstanbul u Ankara ya bağlayan tarihi yol üzerinde bulunduğu için katırcılık ve taşımacılık ulaşım sektöründe önemli meslekler olarak gözümüze çarpar. Ancak, sadece ulaşım sektöründe değil, diğer bütün iş kollarında yük ve binek hayvancılığı gelişmiştir. Daha önce söylediğimiz gibi, tarım nasıl Ayaş ta yaşayan halk için bir meslek kolu olmaktan çıkıp bir yaşama biçimi haline gelmişse, hayvancılık için de aynı şeyleri söylememiz mümkündür. Çünkü halkın büyük çoğunluğu hayvan sahibidir. Her evde en azından günlük ihtiyaçları karşılamaya dönük hayvan bakıcılığı yapılmaktadır Arıcılık Arıcılık halkın ek gelir kaynaklarından biridir. Ayaş ın genelinde arıcılık yapılmaktadır. Defter kayıtlarında arı kovanı kaydedilmiştir. Bu kovanların toplam kıymetleri kuruştur. Ortalama kovan kıymeti 15 kuruştur. Arıcılık genelde Ayaş ın kuzey kısmında, Ayaş dağı eteklerinde yer alan köylerde, daha yaygın olarak yapılmaktadır. Bu bölümde bulunan ormanlar, arıcılık için uygun ortamı sağlamaktadır. Arıcılığın en çok geliştiği köyler sırasıyla 177 kovan ile Çanlı Köyü 112, yine 177 kovan ile Yeregümü köyü 113, 159 kovanla Güdül köyüdür 114. Hiç kovan bulunmayan köyler ise; Karakoyunlu çiftliği 115, Sapanlı köyü 116 ve Oğuz çayırıdır. 117 Bu üç köyün haricindeki bütün köylerde arı yetiştirilmektedir. Arıcılıkta merkez mahallelerin durumu ise şöyledir. Merkezin bütün mahallelerinde arı kovanı mevcuttur. En 112 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 152.

91 81 çok arı kovanı bulunan merkez mahallesi 195 kovan ile Şeyh Muhiddindir. 118 Şeyh Muhiddin i 158 kovan ile Cami-i Anik 119 ve 147 kovanla İbn-i Ömer 120 mahalleleri takip etmektedir yılı temettuat defterlerinin tutulma biçiminden dolayı arıcılık sektöründen hanelerin elde etmiş oldukları gelir veya bu gelirden ödedikleri vergi hakkında herhangi bir malumatımız yoktur. Bu sebeple bu konuda verebileceğimiz bilgiler arı kovanlarının sayıları, yerleşim birimlerine göre dağılımları ve toplam kıymetleri ile sınırlı kalmıştır. Yerleşim yerlerine göre hayvancılığı işleyeceğimiz tablolarda arıcılık ile alakalı daha detaylı bilgiler bulmak mümkün olacaktır Merkez Mahallelerde Hayvancılık Ayaş taki hayvan dağılımını genel hatları ile ele aldıktan sonra, yerleşim birimlerine göre hayvan dağılımını aşağıdaki tablolarda çıkarttık. Tablo. 32. Merkez Mahallelerde Hayvancılığın Dağılımı HAYVAN SINIFI KÜÇÜKBAŞ HAYVAN BÜYÜKBAŞ HAYVAN YÜK VE BİNEK HAYVANI ARI TOPLAM HANE REİSİ SAYISI HACI VELİ HACI RECEP İBN-İ ÖMER FERİH KADI ŞEYH MUHİDDİN HACI MEHMET DERVİŞ İMAM CAMİ-İ ANİK TOPLAM ADET KIYMET ORT.KIY ADET KIYMET ORT.KIY ADET KIYMET ORT.KIY ADET KIYMET ORT.KIY ADET KIYMET ORT.KIY B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

92 82 Tablo. 32 incelendiğinde küçükbaş hayvanların ortalama kıymetlerinin mahallelere göre dağılımında makul bir farklılık görülürken, bu durum büyükbaş, yük ve binek hayvanlarının dağılımında görülmemektedir. Örneğin, büyükbaş hayvanların ortalama kıymetleri Hacı Recep mahallesinde kuruş iken bu rakam, Hacı Veli mahallesinde kuruş, Hacı Mehmet mahallesinde 76 kuruş, Cami-i Anik mahallesinde ise 79 kuruş olmuştur. Benzer bir durum yük ve binek hayvanları için de geçerlidir. Yük ve binek hayvanlarının ortalama kıymetleri Şeyh Muhiddin mahallesinde 107 kuruş iken bu rakam Hacı Recep mahallesinde 252 kuruşa yükselmektedir. Hayvan sayısı bakımından en kalabalık mahalle arı kovanları dahil adet ile Cami-i Anik mahallesine aittir. Cami-i Anik hayvan sayısı bakımından en kalabalık mahalle olmasına karşılık, hayvanların toplam kıymeti bakımından Hacı Veli mahallesinin gerisinde kalmıştır adet hayvan ve kuruşluk toplam kıymet ile Hacı Veli Mahallesi, kuruş toplam hayvan kıymeti olan Cami-i Anik Mahallesini geride bırakmıştır. Bu durum, mahalleler arasında kıymet bakımından değerli hayvanların daha çok veya az sayıda beslenmesinden kaynaklanmaktadır Köylerde Hayvancılık Ayaş ta hayvancılığın daha fazla gelişmiş olduğunu anlama bakımından köylere göre dağılımını tablo halinde sunmayı uygun gördük. Bu tabloda her köydeki küçükbaş, büyükbaş, yük ve binek hayvanları, arıcılık ile ilgili detaylı rakamları görmek mümkündür. Tablo. 33 de havanların ortalama kıymetleri, hayvan sayıları ve toplam hayvan kıymetleri verilmiştir. 121 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 1 8.

93 83 Tablo. 33. Köylerde Hayvancılık. HANE KÜÇÜKBAŞ BÜYÜKBAŞ YÜK VE BİNEK ARI TOPLAM KÖYÜN ADI SAYI ADET KIYMET ORT ADET KIYMET OR ADET KIYMET ORT ADET KIYMET OR ADET KIYMET ORT AFŞAR AŞAĞI BAŞAYAŞ BAŞBEREKE BAYRAM BOYALI ÇAĞ ÇİMDER ÇANLI ÇUKUR ÇUKURVİRA DASTARLI DERELİ GÜDÜL HACILAR ILICA İLHAN İNCEPELİD KABACA KALTA KAMANLAR KARACAVİR KARAKOYU KARAVİRAN KAYI KEŞANUS KUŞÇULAR MELAL OĞUZÇAYIR OLTAN ORTABEREK ÖZ SAĞIR SALİHLER SAPANLI SARAY TAHTACIVİR TEKKE TEKYE TURNALI URUŞ ÜREĞİL YELLİ YEREGÜMÜ YOĞUNPELİ ZEYVECE TOPLAM

94 84 Tablo. 33 incelendiğinde, küçükbaş hayvancılığı gelişmiş köyler, adet küçükbaş hayvan ile Yeregümü köyü, hayvan ile Çağ köyü 123, hayvan ile Dastarlı köyü 124 dikkat çekmektedir. Bunların yanında hayvan ile Boyalı köyü 125, hayvanla Güdül köyü de küçükbaş hayvancılığın geliştiği köyler arasında yer almaktadır. Küçükbaş hayvancılık açısından gelişmiş olan bu köyler Ayaş ın kuzey kısmında bulunan engebeli arazilerde kurulmuştur. Tarımdan daha çok hayvancılık, halkın geçim kaynağıdır. Bu köyler de büyükbaş hayvancılık ve yük hayvancılığı da diğer köylere göre daha gelişmiştir. Büyükbaş hayvancılıkta Çağ köyünde, 527 hayvan, Güdül de 567 hayvan, Yeregümü de 700 hayvan, mevcuttur. Uruş köyü 886 adeti ile büyükbaş hayvanların en fazla bulunduğu köydür Ayaş ta Hayvancılığın Genel Analizi Tablo. 34. Hayvancılığın Genel Analizi. YERLEŞİM BİRİMİ HANE SAYIS I ADET KÜÇÜKBAŞ HAYVAN BÜYÜKBAŞ HAYVAN KIYMET O O R T ADET KIYMET R T YÜK VE BİNEK HAYVANI ADET KIYMET O KIYME O ADET R T T RT ADET KIYMET O R T MERKEZ KÖY TOPLAM ARI TOPLAM Tablo. 34 incelendiğinde tiftik keçisi ve koyun adetinin, merkez mahalle ve köyler arasında eşit sayıda olduğu görülür. Oysaki köy nüfusu merkez nüfusunun yaklaşık 4 katıdır. Bu orana rağmen merkez mahallelerinde küçükbaş hayvan sayısı köylerdeki hayvan sayısından sadece adet noksandır. Bu da merkez mahallelerde küçükbaş hayvancılığın köylere göre daha çok geliştiğini göstermektedir. Bu, büyükbaş ve diğer hayvancılık türlerinde görülmez. Bu durumun, özellikle, tiftik ve sof 123 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

95 85 üretimine dönük meslek gruplarının, merkez mahallelerde bulunmaları ile alakalı olduğu kanaatindeyiz. Çünkü tarihi ipek yolu üzerinde bulunan Ayaş ın, sof ve yün ticareti için bulunduğu elverişli konum, merkez mahallelerdeki küçükbaş hayvan bakıcılığını teşvik etmiştir. 4. HALKIN GELİR KAYNAKLARI VE DAĞILIMI Ayaş temettuat defterinde, ahalinin gelir kaynaklarını inceleme ve analiz etmek için yaptığımız çalışmada, karşılaştığımız en büyük engel, defterde bulunan emlak veya hayvanlardan elde edilen gelirlerin hangi kalemden ve ne kadar olduğunu tespit edemememizdir. Çünkü 1840 yılı temettuat defterlerinde her hane için toplam yıllık gelir rakamı yazılmıştır. Bu rakamın hangi kıstaslara göre de belirlendiği belli değildir. Gelir tespitinde, emlak ve hayvan kıymetlerinin ne ölçüde rol oynadığını veya hangi mülkün ne kadar gelir getirdiğini tespit etme imkânımız olmadığı için gelire dair yapacağımız bütün değerlendirmeler defterde kayıtlı temettuat miktarına dayalı olacaktır. Yukarıda ifade ettiğimiz problem bu rakamlara dayalı yaptığımız bütün değerlendirmelere yansımıştır. Bu sebeple; özellikle bu bölümden sonra inceleyeceğimiz gelir ve vergi konusunda, rakamları mal kıymetleri ile mukayese etmeyi, vergi miktarlarını, gelir miktarları ile karşılaştırmayı, defterlerin tutulma mantığını anlama yönünde faydalı gördük. Bu sebeple hazırladığımız tablolarda bu oranlamalara özellikle yer verdik Hane Reislerinin Gelirlerinin Dağılımı Osmanlı Devleti üç kıtanın geçiş noktası üzerinde olmanın sağladığı tüm ticari avantajları 17. yüzyıla gelene dek sonuna kadar kullanmıştır. 17. yüzyıla kadar devletin para politikaları oldukça sağlıklı işlemiş, bu yüzyıldan sonra bozulmaya başlayan mali yapı, tağşiş ve değer kayıpları ile birlikte yılları arasında devlet kuruş ile tanışmıştır. Dolayısıyla temettuat

96 86 defterleri kuruş esasına göre tutulmuş defteler olarak karşımıza çıkmıştır. Bu tarihlerde 1 kuruş, 40 para etmekteydi. 126 Ayaş ın iktisadi yapısını değerlendirirken üç unsuru birlikte değerlendirme zorunluluğu vardır. Bunlar toplam mülk kıymeti, yıllık gelir ve vergi miktarıdır. Temettuat defterleri gelir esasına dayalı defterler olduğu için bu üç unsur içinde en fazla gelir, değerlendirilmeye tabi tutulmuştur. Halkın gelir kaynakları arasında en önemli kalemi tarım ve hayvancılık oluşturmaktadır. Bunun yanında devlet görevlilerinin aldıkları maaşlar iktisadi hayatı besleyen geçim kaynakları arasında yer almaktadır. Devlet görevlilerinin sadece devletten aldıkları maaşla geçinmedikleri, tarım ve hayvancılık yaparak da ek gelir sağladıkları bilinmektedir. Bu sebeple Ayaş temettuat defterine göre, Ayaş ın iktisadi hayatını incelerken sayısal verilerin daha kolay anlaşılmasını sağlamak ve günümüzdeki ekonomik bakış açısını, inceleme yaptığımız dönem içinde yakalamak maksadıyla Ayaş taki iktisadi hayatı serbest meslek çalışanları ve kamu görevlileri olmak üzere iki başlık altında incelemeyi uygun gördük. Tabi ki 19. yüzyıl Osmanlı toplumunda oluşmamış bir serbest meslek çalışanları ve kamu görevlileri kavramı o günkü yapıyı birebir sağlıklı bir şekilde ifade edemez. Ancak, Osmanlı iktisadi hayatını değerlendirmede günümüz iktisadi dinamiklerine göre hareket etmenin farklı bir bakış açısı geliştirebileceğini düşündük. Bu amaçla, iktisadi hayatı, sadece iki başlık altında incelemeyeceğiz. Serbest meslek çalışanlarını, tarım, tekstil, gıda, ticaret, ulaştırma, sanayi ve hizmet olmak üzere yedi başlık altında inceleyeceğiz. Kamu görevlilerini ise, din hizmetlileri, güvenlik hizmetlileri, idari hizmetliler olmak üzere üç başlık altında inceleyeceğiz. Yapmış olduğumuz bu sınıflandırma elde ettiğimiz verileri daha kolay değerlendirmeye yardımcı olması için yapılmıştır. Kaldı ki, incelemelerimizde pek çok değişik iş kolunda çalışan ahalinin farklı iş kollarındaki mesleklerle de ilgilendiğini gördük. Bu mesleklerden ek gelirler sağladığını tespit ettik. 126 Musa ÇADIRCI: a.g.e.,

97 87 Şimdi serbest meslek çalışanlarından başlayarak sektörleri ve gelir durumlarını inceleyelim Serbest Meslek Çalışanları Aslında Osmanlı İktisadi hayatında tam olarak da karşılığını bulamayacağımız serbest meslek çalışanları tanımı, günümüz şartlarına göre o dönemdeki iktisadi faaliyetleri daha iyi anlamamıza yardımcı olması bakımından bizim çalışmamızda tercih edilen bir alt başlık olmuştur. İncelemiş olduğumuz deftere göre Ayaş ta serbest meslek erbabı diyebileceğimiz bu sınıfın ortak özelliği kendi paralarını kendilerinin kazanmalarıdır. Kamu görevlilerinde çalışanlar ise maaşlı görevlilerdir. Serbest meslek çalışanlarının genel analizini içeren tablo aşağıda çıkarılmıştır. Tablo. 35. Serbest Meslek Çalışanlarının Genel Analizi. SEKTÖR HANE REİSİ SAYISI % GENEL NÜFUSA GÖRE ORANI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ SERBET MESLEK ÇALIŞANLARI ,1 29,4 13, Tablo.35 te kullandığımız formatı mesleklerin tamamını analiz etmekte kullanacağımız için, Tablo: 35 i detaylı bir şekilde izah etmeyi uygun bulduk. Tabloda sırasıyla, meslek grubundaki hane reislerinin sayıları, bu sayının genel nüfusa oranı, bu hane sahiplerinin toplam tekâlif (vergiler) miktarları, toplam temettuatları (gelirleri), toplam malvarlıklarının kıymetleri, malvarlıkları kıymetlerinin gelirlerine oranları, gelirlerinin vergilerine oranları,

98 88 hane başına düşen malların kıymet ortalamaları, hane başına düşen gelir ortalaması ve son olarak da hane başına düşen vergi ortalaması verilmiştir. Tablo. 35 incelendiğinde nüfusun % 77 sinin serbest meslek çalışanı olduğunu görmemiz mümkündür. Bu bize Ayaş ta iktisadi hayatın temelinde halkın kişisel girişimlerinin yer aldığını göstermesi açısından önemlidir. Serbest meslek çalışanlarının hane başına düşen ortalama mal varlıklarının kıymeti kuruştur. Hane başına düşen yıllık ortalama gelirleri ise, 880 kuruştur. Serbest meslek çalışanları bu gelirden ortalama yıllık 259 kuruş vergi vermektedir. Gelirin vergiye oranı ise % 29,4 dür. Şimdi serbest meslek çalışanları içindeki meslek gruplarını daha detaylı olarak inceleyelim Tarım Sektörü Tablo. 36. Tarım Sektörünün Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ TARIM SEKTÖRÜ RENÇBER ,7 30,4 12, KİRACI 3 0, ,8 28,7 9, ORTAKÇI ,4 22,1 10, TOPLAM ,0 27,0 10, Tarım sektörü toplam çalışan hane sayısıyla serbest meslek çalışanları içindeki en büyük paya sahiptir. Yıllık toplam kuruş vergi veren bu sektörün yıllık kazanç miktarı kuruştur. Rençperler, sektör içindeki en büyük meslek grubu olmanın yanında hane başına düşen vergi ortalamasında da tarım sektöründeki gelir ortalamasının üzerinde bir

99 89 geliri kazanmaktadırlar. Dikkat çekici olan, rençperlerin mal varlığı ortalamasının kiracılardan düşük olmasına karşılık hem hane başına düşen gelir ortalamasında, hem de hane başına ödenen vergi ortalamasında kiracı ve ortakçıları geride bırakmalarıdır. Bunun en önemli sebebi, kiracı ve ortakçıların işledikleri topraklara hisse ile ortak olmaları ve elde edilen geliri paylaşmalarıdır hanenin rençper olduğunu düşünürsek rençperliğin Ayaş taki temel meslek sınıfı olduğu görülebilir Tekstil Sektörü Tablo. 37. Tekstil Sektörünün Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ TEKSTİL SEKTÖRÜ TERZİ ,4 21,0 10, BEZCİ 11 6, ,9 17,2 12, TİFTİKÇİ 3 1, ,7 10,2 11, ÇULHA ,4 27,0 16, PİLECİ 5 3, ,7 30,7 20, YEMENİCİ 4 2, ,8 3,6 12, İPLİKÇİ 1 0, ,9 43,3 40, TOPLAM ,1 21,9 17, Tablo. 37 incelendiğinde dikkat çeken ilk husus tiftikçilerin sektör içindeki durumlarıdır. Toplam 3 hane olan tiftikçilerin tüm gelirleri kuruştur. Bu kuruştan 510 kuruş vergi vermektedirler. Tiftikçilerin kuruşluk gelirlerine karşılık malvarlıklarının kıymetleri toplamı kuruştur. Yani mal varlığı kıymetleri yıllık kazançlarından daha azdır. Hane başına ortalama kuruş kazanan tiftikçiler için çok kazanan ama az mülk satın alan meslek grubu olarak gözükmektedir. Bu toplam içindeki mal varlıklarının gelirlere oranından anlaşılabilir. Tekstil sektöründe mal varlıklarının gelirlere

100 90 ortalama oranı % 112,1 dir. Bu sektörde mal varlığından çok gelir olduğunu göstermektedir. Sektör içinde en çok yıllık geliri olan yemenicilerdir. 650 kuruş ile sektörün en çok kazanan mesleğidir yemenicilik. Yemeniciler de tiftikçiler gibi çok kazanan ama bu kazancı mülke az çeviren meslek grubudur. Kendirden giyimlik bez dokuyan bezci, ipek kozası yetiştirip ipeği kozadan ayıran pileci ve yünden iplik üreten iplikçilerde görülen benzer durum, bu meslekleri icra edenlerin kazançlarının yüksek olduğunu ve bu kimselerin kazançlarına göre az miktarda mülke sahip olduklarını göstermektedir. Muhtemelen tekstil sektöründe faaliyet gösterenler birikimlerini ürettikleri ürünlerin ticaretinde kullanmaktadırlar. Sektör içindeki en yaygın meslek grubu çulhalardır. Toplam 113 hane olan çulhalar sektörün % 70 ini oluşturmaktadırlar. Sektörde en az kazanan meslek grubu yıllık 518 kuruş ile terzilerdir. Çulhalardan sonra sektör içindeki ikinci büyük iş koludur. Sektör içindeki payları % 15 dir. Özet olarak 162 haneden oluşan tekstil sektöründe hane başına gelir ortalaması kuruştur. Her hane ortalama olarak 210 kuruş vergi vermektedir. Gelirlerinin % 21,9 u mal varlıklarının da % 17,5 i verdikleri vergi miktarına denk gelmektedir Gıda Sektörü Günlük gıda ihtiyaçlarını karşılamaya dönük hizmet veren meslek gruplarını bu başlık altında toplamayı uygun gördük. Sektör geneli itibari ile tarım ve hayvancılık sektörüne paralel bir gelişim göstermektedir. Tarım ve hayvancılık ürünlerini pazarlayan sektörde ekonomik gelir düzeyi yüksek değildir. Fakat halkın gıda ihtiyacını kendi içinde karşılaması sebebiyle gıda sektörü önemli bir iş koludur.

101 91 Tablo. 38. Gıda Sektörünün Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ KASAP ,6 37,5 2, YAYIKÇI 1 1, ,0 16,0 3, KAVUNCU 1 1, ,0 0,0 28, KABAKÇI 1 1, ,3 17,7 4, GIDA EKMEKÇİ ,4 25,0 16, SEKTÖRÜ DARICI 1 1, ,3 16,7 2, LEBLEBİCİ ,6 42,3 21, BOSTANCI 4 6, ,8 61,3 25, TOPLAM ,7 27,1 12, HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ Tablo. 38 incelendiğinde gıda sektörünün tarım ve tekstil sektörü kadar gelişmiş olmadığı hemen fark edilir. Tarım sektöründe hane başına düşen yıllık kazanç ortalaması 970 kuruş, tekstil sektöründe kuruş iken bu, gıda sektöründe 691 kuruştur. Toplam 63 hane sektör içinde faaliyet göstermektedir. Sektörün gelir ortalaması diğer sektörlere göre düşük olmasına karşın, malvarlıklarının kıymetleri açısından durum farklıdır. Gıda sektöründe hane başına ortalama kuruşluk mal varlığı düşmektedir. Bu tekstil sektöründe kuruş tarım sektöründe de kuruştur. Tabloda kavunculuk yapan 1 hanenin yıllık geliri defterde 0 kuruş gözükmesine karşılık bu hane için 45 kuruş vergi çıkarılmıştır. Bu aslında temettuat vergisinin mantığına aykırı bir durumdur. Çünkü hanenin geliri gözükmemektedir. Ancak, öyle tahmin ediyoruz ki, hanenin sahip olduğu 160 kuruşluk mal varlığı sebebiyle kendilerine tekâlif olarak 45 kuruşluk vergi miktarı çıkarılmış olabilir. Bu ve benzeri örneklere incelemelerimizde oldukça sık rastladık. Bu uygulamalarda, mukayyıdların hangi kıstaslara göre gelir ve tekâlif tespiti yaptıklarını bilemediğimizden, değerlendirmelerimizi, defterde kayıtlı rakamlar üzerinden yapmak zorunda kaldık.

102 Ticaret Sektörü Tablo. 39. Ticaret Sektörünün Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ TİCARET SEKTÖRÜ BAKKAL 19 5, ,7 16,9 10, ÇIRACI 1 0, ,9 175,0 33, ESKİCİ 9 2, ,7 22,1 19, MUMCU 2 0, ,2 10,1 8, ATTAR 4 1, ,3 29,9 11, KÖMÜRCÜ 44 13, ,5 27,6 17, TÜCCAR 7 2, ,2 9,9 3, HATAPÇI , ,6 39,9 21, TOPLAM , ,3 31,9 17, Ticaret sektörü incelendiğinde, toplam 339 hanenin sektör içinde bulunduğu görülmektedir. Sektör, gelirleri açısından gelişmiş bir meslek grubunu bünyesinde barındırmaktadır. Sektör içindeki en zengin meslek grubu hane başına düşen kuruşluk ortalama gelir ile tüccarlardır. Fakat tüccarlar hane başına vergi vermede 297 kuruş ile attarlardan sonra gelmektedirler. Bu rakamlar, gelire göre vergi uygulamasının işlemediğine güzel bir örnek teşkil etmektedir. Yıllık 531 kuruş kazanan hatapçıların gelirlerinin vergiye oranı % 39,9 iken tüccarlarda bu oran % 9,9 a düşmüştür. Bu rakamlar, tüccarların günümüzde olduğu gibi az vergi verme konusunda mahir olduklarını göstermesi açısından güzel bir örneklemedir.

103 Ulaştırma sektörü Ulaştırma sektörü, tarihi ticaret yolu üzerinde bulunan Ayaş için önemli bir sektördür. Tablo. 40. Ulaştırma Sektörünün Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ ULAŞTIRMA SEKTÖRÜ KATIRCI 41 85, ,8 11,3 3, MERKEPÇİ 7 14, ,0 18,1 14, TOPLAM ,9 14,7 9, Toplam 48 hanenin bulunduğu sektörde kuruşluk yıllık kazanç diğer sektörlere göre normal olarak kabul edilebilir. Özellikle katırcıların merkepçilere oranla daha fazla kazanmaları dikkat çekicidir. Katırcılar fazla kazanmanın yanında malvarlıkları olarak da merkepçilerden daha zengindirler. Katırcıların ortalama mal varlıklarının kıymetleri kuruş, merkepçilerin ise kuruştur Sanayi sektörü Osmanlı toplumu sanayi toplumu olmamasına rağmen, üretim sahasında tarım ve hizmet sektöründen ayrılan meslek gruplarını ayrı bir sektör altında incelemeyi uygun gördük. Her ne kadar tekstil sektöründe faaliyet gösteren meslek grupları sanayi sektörü ile alakalı olsalar da tekstil sektörünü ayrı bir başlık altında incelediğimiz için bu sektörde imalat ile alakalı meslekleri inceleyeceğiz.

104 94 Tablo. 41. Sanayi Sektörünün Genel Analizi SEKTÖR SANAYİ SEKTÖRÜ MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ DEĞİRMENCİ 12 14, ,1 34,6 17, DEMİRCİ 24 29, ,9 28,7 267, ÇAKICI 1 1, ,3 28,8 9, ÇİLİNGİR 2 2, ,7 30,8 51, DÜLGER 1 1, ,7 17,0 10, HAFAF 6 7, ,9 14,7 9, KALAYCI 1 1, ,0 10,0 0, KİLCİ 1 1, ,2 106,7 94, NALBANT 11 13, ,9 19,1 7, SEMERCİ 4 4, ,0 18,9 10, TEKNECİ 2 2, ,2 28,0 26, MUYTAB 2 2, ,2 25,1 9, KEÇECİ 14 17, ,7 19,4 12, TOPLAM ,6 24,3 17, Tablo: 41 incelendiğinde sektörün toplam gelirinin kuruş olduğu ve bu gelirden kuruş vergi verdiği görülmektedir. Sektör içinde hane başına düşen gelir ortalaması 835 kuruştur. Hafaflar (ayakkabıcılar) kuruşluk gelir ile sektörde en fazla gelire sahip olan kesimi oluşturmaktadırlar. Onları kuruşluk gelir ile muytablar 127 takip etmektedir. Üçüncü olarak da kuruşluk gelir ile semerciler gelmektedir. Sektörde faaliyet gösteren hane sahiplerinin mülk-gelir oranlarındaki % 71,6 lık yüksek oran dikkat çekmektedir. Bu oran sektör içinde faaliyet gösteren meslek sahiplerinin kazançlarını emlak alımlarıyla değerlendirmekten çok, meslekleri ile alakalı yatırımlarda değerlendirdiklerini göstermektedir. Gelir-vergi oranlarındaki rakamlar oldukça tutarsızdır. Gelire göre en düşük vergiyi % 10 la kalaycı en yüksek vergiyi % 106,7 ile kilci ödemektedir. Güdül köyünde, Kansız Mehmet lakabıyla defter kayıtlarına geçen bu hane 127 Muytab: kıldan eşya dokuyan kişi. (Ferit DEVELLİOĞLU: a.g.e., 697.).

105 95 sahibinin defterde kayıtlı toplam mülk kıymeti 340 kuruştur. 128 Bu gelir ve mülk kıymetine belirlenen 320 kuruşluk vergi miktarı oldukça yüksektir. Bu, 1840 yılı temettuat tahrirlerinin yazımında birçok ve adaletsiz uygulamanın bulunduğunu gösteren etkileyici bir örnektir. Sektörde hane başına düşen vergi miktarı 203 kuruştur. Hane başına en çok vergi veren meslek grubu 346 kuruş ile muytablardır Hizmet sektörü Hizmet sektörü en geniş meslek grubu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sektör, belli bir ücret karşılığında hizmet üreten meslek gruplarından oluşmaktadır. Bu sektör, sanayi sektörü gibi ürün üretmez, bir hizmeti görür. Bu yüzden bu iş koluna ırgat, işçi, amele gibi tarım işçileri katırcı hizmetkârı, çoban gibi hayvancılık sektörü çalışanlarını hizmet sektörü içinde incelemeyi uygun gördük. Hizmet sektörü, 26 çeşit iş kolundan oluşmaktadır. Bu iş kollarından kuduzcu ve cerrahı önce sağlık sektörü başlığı altında incelemeyi düşündük. Ancak, bu iş kolunda sadece iki hane bulunduğunu görünce sağlık sektörünü de hizmet sektörüne dahil ettik. Bu iş kollarını aşağıdaki tabloda gelir, mal varlıkları ve vergi durumlarına göre detaylı bir şekilde inceledik. 128 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 71.

106 96 Tablo. 42. Hizmet Sektörünün Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ HİZMET SEKTÖRÜ AŞÇI 3 0, ,7 18,3 6, BERBER 31 4, ,0 30,1 19, CERRAH 1 0, ,9 54,3 14, ÇERİCİ 1 0, ,6 43,3 24, ÇOBAN 78 11, ,5 26,9 12, DAVULCU 1 0, ,0 26,7 33, DUVARCI 28 4, ,9 19,1 6, HANCI 4 0, ,1 17,1 3, HİZMETKAR 54 8, ,5 18,0 9, IRGAT , ,8 38,1 20, İŞÇİ 92 13, ,2 35,7 19, JURNAL 2 0, ,2 24,6 54, KAHVECİ 8 1, ,0 30,9 21, KATIR HİZMETKARI 18 2, ,9 23,8 20, KAYYUM 1 0, ,7 40,5 27, KITMARCI 1 0, ,3 12,5 9, KÖÇEKÇİ 2 0, ,4 71,7 35, KUDUZCU 1 0, ,6 48,0 32, MENZİLCİ 1 0, ,8 0,0 0, SAKİ 1 0, ,7 67,5 21, SEYİS 1 0, ,0 23,3 23, SIĞIRTMAÇ 2 0, ,2 16,4 5, UŞAK 2 0, ,8 12,7 8, TOPLAM ,1 31,9 16, Hizmet sektörü gelir düzeyi bakımından diğer sektörlere göre daha az yıllık kazanca sahiptir. Hizmet sektörünün yıllık ortalama kazanç miktarı 496 kuruştur. 679 hane hizmet sektöründe faaliyet göstermektedir. Sektörde, hane başına düşen mülk kıymeti 990 kuruş, hane başına ödenen vergi ise 158 kuruştur Kamu Görevlileri Kamu görevlileri altında maaşlı ve devlet memuru olarak çalışanlar incelenmiştir. Ancak; Osmanlı devletinde maaşlı olarak çalışan devlet memurları aynı zamanda tarım veya hayvancılıkla da uğraşmışlardır. Bu sebeple yaptığımız sektör ayrımları Osmanlı devleti sosyal hayatını birebir

107 97 ifade etmemektedir. Sadece incelemelerimizde konunun daha kolay anlaşılmasına yardımcı olmaktadır. Toplam 241 hanenin faaliyet gösterdiği kamu görevlilerinin genel nüfusa oranı % 7,2 dir. Sektör içinde yıllık gelir ortalaması 742 kuruştur. Sektörün ödediği vergi miktarı 126 kuruş gibi diğer sektörlere göre oldukça düşük bir miktardır. Devlet görevlilerinin çok az vergi vermeleri ya da hiç vergi vermemeleri sebebiyle ortalama bu kadar düşmüştür. Kamu görevlilerinin genel durumu tablo:43 de çıkarılmıştır. Tablo. 43. Kamu görevlilerinin Genel Analizi. SEKTÖRLER HANE REİSİ SAYISI % GENEL NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ KAMU SEKTÖRÜ 241 7, ,2 17,0 4, Din Hizmetleri Din hizmetlileri sektörü kamu görevlileri içindeki en büyük grubu oluşturmaktadır. Toplam 108 hane bu sektördedir. Sektörün gelir, malvarlığı ve vergi durumları aşağıdaki tabloda çıkarılmıştır.

108 98 Tablo. 44. Din Hizmetlerinin Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ DİN HİZMETLERİ HATİP 7 6, ,7 7,5 0, TALEBE-İ ULUM MUALLİM-İ SIBYAN 10 9, ,1 39,4 11, , ,4 40,9 14, İMAM 76 70, ,4 20,8 4, DERS-İ AĞAM 4 3, ,8 0,0 0, ULEMA 3 2, ,1 28,2 19, MÜFTÜ 1 0, ,0 0,0 0, MÜDERRİS 3 2, ,2 35,7 7, TOPLAM ,5 21,6 7, Tablo. 44 incelendiğinde din hizmetlilerinin ortalama 91 kuruş vergi verdikleri görülebilir. Bu rakam kamu görevlileri içindeki en düşük rakamdır. Din hizmetlilerinin içinde en fazla geliri olanlar ulemalardır. Ortalama 867 kuruş geliri olan ulemaların verdikleri vergi de sektör içindeki en yüksek vergi miktarıdır. Ulemaların ortalama vergileri 244 kuruştur. Tabloda dikkati çeken diğer bir husus Ayaş Müftüsü Derviş imam mahallesinde mukim Ebu Bekir Efendi nin defterde ne geliri ne de vergisi gözükmemektedir. Ebu Bekir efendiye ait sadece 400 kuruş gibi mütevazı bir mal varlığı kaydı mevcuttur B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 29.

109 Güvenlik Hizmetleri Tablo.45. Güvenlik Hizmetlerinin Genel Analizi SEKTÖR MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ GÜVENLİK REDİF 64 76, ,0 23,3 8, ASKER ,1 23,4 8, BEKÇİ 1 1, ,0 132,0 33, TOPÇU 1 1, ,0 0,0 19, SÜVARİ 2 2, ,1 15,4 2, TOPLAM ,8 38,8 14, Güvenlik Hizmetlerinde bulunanların tamamı ordu mensubu askerlerdir. Toplam 84 hanenin % 76 sı rediftir. Bu sektörde bulunanların tamamı toprak sahibidirler. 1 tane topçu dışında sektör içindekilerin gelir ortalamaları 282 kuruştur. Sektör, ortalama 104 kuruş vergi vermektedir İdari Hizmetler Kamu görevlileri ve serbest meslek çalışanları içinde en fazla gelire sahip olan idari hizmetliler sınıfı devlet görevlilerinden oluşmaktadır. İdari hizmetliler sınıfı bünyesinde gelir düzeyi bakımından Ayaş ın en zengin hanelerini barındırmaktadır. İdari hizmetliler Kaza da görevli devlet yöneticileri, Saray görevlileri ve muhtarlardan oluşmaktadır. Şimdi idari hizmetlilerin ekonomik durumlarını detaylı olarak inceleyelim. İdari hizmetlilerin durumunu analiz eden tablo aşağıda verilmiştir.

110 100 Tablo. 46 İdari Hizmetlerinin Genel Analizi SEKTÖR İDARİ HİZMETLER MESLEKLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ MUHTAR ,0 15,6 5, SARAYDAR ,3 54,0 84, MECLİS AZASI 2 4, ,7 6,4 1, MAHKEME KATİBİ ,0 16,3 4, KETHÜDA ,2 14,0 11, KAYMAKAM ,1 0,0 0, MUKAYYID ,9 17,0 3, TOPLAM ,2 17,6 15, HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ Yıllık ortalama kuruşluk bir kazancı olan idari hizmetlilerin ödedikleri vergi miktarı 186 kuruş gibi düşük bir rakamdır. Ayaş kaymakamı Cami-i Anik mahallesinde mukim Hasan Nazif Bey yıllık kuruşluk kazancına rağmen kendisine herhangi bir miktar vergi çıkarılmamıştır kuruşluk mal varlığı mevcuttur. Sektördeki ortalama gelirin % 17,6 sı vergi olarak ödenmektedir. Kaymakamın dışındaki her görevli az da olsa vergi ödemektedir. 5. SEKTÖRLERE GÖRE GENEL ANALİZ VE İŞSİZLİK Ayaş ta incelemiş olduğumuz defterlerde işsizlikle alakalı herhangi bir kayda rastlanmamıştır. Defterde mesleği belirtilmeyenleri işsiz kabul etmemiz de doğru değildir. Çünkü defterde mesleği belirtilmeyen 518 hane 433 kuruş ortalama gelir sağlamış ve hane başına da 123 kuruş vergi ödemiştir. Bu sebeple Ayaş ta işsizlik ile ilgili değerlendirmeleri herhangi bir geliri olmayan ve malvarlıkları az bulunana veya bulunmayan hanelere göre yapmayı daha 130 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 30.

111 101 uygun bulduk. Aşağıdaki tabloda Ayaş ta sektörlere göre genel bir analiz yapılmıştır. Tablo. 47. Sektörlere Göre Genel Analiz. SEKTÖRLER HANE REİSİ SAYISI % SEKTÖRDEKİ NÜFUSA GÖRE TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI KAMU GÖREVLİLERİ TARIM , ,0 27,0 10, TEKSTİL 162 6, ,1 21,9 17, GIDA 63 2, ,7 27,1 12, TİCARET ,3 31,9 17, ULAŞTIRMA 48 1, ,9 14,7 9, SANAYİ 81 3, ,6 24,3 17, HİZMET ,1 31,9 16, TOPLAM ,1 29,4 13, DİN HİZMETLERİ GÜVENLİK HİZMETLERİ İDARİ HİZMETLER SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI KAMU GÖREVLİLERİ , ,5 21,6 7, , ,8 38,8 14, , ,2 17,6 15, TOPLAM ,0 4, , ,1 29,4 13, , ,0 4, MESLEĞİ BELİRSİZLER TOPLAM , ,3 8, ,5 11, Tablo. 47 incelendiğinde devletin iktisadi hayattaki rolünün çok büyük olmadığı görülebilir. Çünkü kamu görevlilerinin nüfus içindeki payı % 7,2 dir. Serbest meslek çalışanlarında hane başına düşen yıllık ortalama gelir miktarı 880 kuruş iken, kamu görevlilerinde hane başına düşen ortalama yılık gelir 742 kuruştur. Serbest meslek çalışanlarında hane başına ödenen ortalama vergi miktarı senelik 429 kuruşken, kamu görevlilerinde bu rakam 229 kuruşa düşmektedir. Bu rakamlardan serbest meslek çalışanlarının kamu görevlilerine kıyasla hem daha fazla yıllık kazancı olduğunu hem de daha fazla vergi verdiğini göstermektedir.

112 Kaza Merkezinde Yaşayan Hane Reislerinin Gelir Dağılımı Sektörlere göre yaptığımız gelir dağılımını, yerleşim birimlerine göre de yaparak, yerleşimin gelir dağılımını nasıl etkilediğini incelemek istedik. Tablo. 48. Merkez Mahallelere Göre Gelir Dağılımı YERLEŞİM BİRİMİNİN ADI MAHALLESİ HANE REİSİ SAYISI % MERKEZ NÜFUSA ORANI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ HACI VELİ ,3 10,9 4, HACI RECEP ,9 19,9 6, İBN-İ ÖMER 62 9, ,2 20,3 10, MERKEZ FERİH KADI 58 8, ,6 15,1 5, ŞEYH MUHİDDİN HACI MEHMET DERVİŞ İMAM ,4 21,3 8, ,4 10,4 4, , ,4 15,4 8, CAMİ-İ ANİK ,0 13,0 3, TOPLAM ,4 15,0 5, Tablo. 48 incelendiğinde merkez mahallelerde hane başına düşen gelir ortalaması 868 kuruştur. Bu mahalleler içinde geliri en yüksek mahalle kuruş ile Cami-i Anik mahallesidir. O ndan sonra 919 kuruş ile Hacı Veli Mahallesi gelir. Gelirin en düşük olduğu mahalle ise, 549 kuruş ile Derviş İmam mahallesidir. 131 Merkezdeki mahalleler, gelirlerinin verdikleri vergiye oranlarına göre incelendiğinde aralarında oransızlıklar olduğu görülür. Hane başına gelirin en yüksek olduğu mahalle olan Cami-i Anik de gelirin vergiye oranı % 13 iken bu oran, Şeyh Muhiddin mahallesinde % 21,3 e çıkmaktadır. Hane başına düşen gelirin en düşük olduğu mahalle olan Derviş İmam mahallesinde gelirin vergiye oranı %15,4 dür. 131 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

113 Köylerde Yaşayan Hane Reislerinin Gelir Dağılımı Tablo. 49. Köylere Göre Gelir Dağılımı KÖYÜN ADI HANE REİSİ SAYISI KÖYLERDEKİ NÜFUSA ORANI% TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) KURUŞ TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) KURUŞ MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ KURUŞ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KURUŞ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR KURUŞ HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ KURUŞ AFŞAR 22 0, ,1 46,8 25, AŞAĞI ÇANLI 9 0, ,2 0,0 0, BAŞAYAŞ 34 1, ,4 22,3 16, BAŞBEREKET 16 0, ,8 19,4 7, BAYRAM 36 1, ,8 39,5 14, BOYALI 18 0, ,7 35,5 14, ÇAĞ 136 5, ,2 40,7 17, ÇİMDER 50 1, ,5 35,2 15, ÇANLI 58 2, ,9 52,8 21, ÇUKUR 9 0, ,9 10,9 7, ÇUKURVİRAN 14 0, ,8 42,7 22, DASTARLI 79 2, ,5 41,9 20, DERELİ 78 2, ,5 24,3 10, GÜDÜL ,1 43,0 19, HACILAR 13 0, ,9 44,9 24, ILICA 33 1, ,0 32,5 12, İLHAN 34 1, ,6 57,4 29, İNCEPELİD 18 0, ,3 23,9 12, KABACA 12 0, ,1 37,7 11, KALTA ,2 11,5 9, KAMANLAR 11 0, ,0 38,9 17, KARACAVİRAN 67 2, ,1 64,9 30, KARAKOYUNLU 14 0, ,8 0,0 0, KARAVİRAN 25 0, ,7 54,3 32, KAYI ,9 30,7 13, KEŞANUS 173 6, ,8 33,3 12, KUŞÇULAR 5 0, ,2 30,5 17, MELAL 21 0, ,3 66,3 17, OĞUZÇAYIRI 9 0, ,9 7,3 2, OLTAN 29 1, ,3 32,5 15, ORTABEREKET 31 1, ,7 44,7 17, ÖZ 44 1, ,5 20,2 7, SAĞIR 33 1, ,5 32,9 16, SALİHLER 31 1, ,1 38,3 15, SAPANLI 16 0, ,0 45,6 27, SARAY 121 4, ,1 25,0 14, TAHTACIVİRAN 96 3, ,4 28,9 13, TEKKE 34 1, ,6 43,8 15, TEKYE 12 0, ,3 15,4 5, TURNALI 4 0, ,0 50,0 21, URUŞ ,3 22,6 7, ÜREĞİL 77 2, ,1 21,5 8, YELLİ 35 1, ,1 32,4 18, YEREGÜMÜ ,1 38,3 14, YOĞUNPELİT 87 3, ,8 19,2 10, ZEYVECE 3 0, ,9 0,0 0, TOPLAM ,7 32,4 13,

114 104 Tablo. 49 incelendiğinde hane başına düşen gelir miktarının 765 kuruş olduğu ve hane başına 254 kuruş vergi düştüğü görülmektedir. Aşağı çanlı 132, Zeyvece köyleri 133 ile Karakoyunlu Çiftliğinde hanelere vergi yazılmadığı görülmektedir. Bu üç köydeki 27 haneye niçin vergi çıkarılmadığına dair defterde bir bilgiye rastlamadık. Köyler içinde hane başına gelirin en yüksek olduğu köy kuruş ile Katla köyüdür. 134 Hane başına gelirin en düşük olduğu köy ise 379 kuruş ile Melal köyüdür. 135 Bu köyde gelir düşük olmasına karşılık gelirin vergiye oranı % 66,3 ile ortalamanın iki katına yakındır. Gelirin köylerde vergiye ortalama oranı % 32,6 dır. Bu rakamlar düşük gelir grubundan yüksek oranda vergi alındığının bir göstergesidir. Aslında bu durum Ancemaatin vergi uygulamasının genel karakterinden de kaynaklanmaktadır. Çünkü Ancemaatin vergide bir mahalle veya köye toplu bir vergi miktarı çıkarılıp bu miktar hane sahiplerinin gelirlerine göre farklı oranda tahsil edilmektedir. Bu sebeple aynı köy veya mahalle içinde olup birbirlerinden farklı yüzdelerle vergi veren hanelere rastlamak mümkün olmaktadır. Fakat buradaki vergi oranları arasındaki büyük fark böyle bir izahı da kabul etmemektedir. Çünkü örneğin Melal köyünde hane başına düşen ortalama gelir 379 kuruş iken, bu köyde hane başına düşen vergi miktarı ise 251 kuruş gibi yüksek bir rakamdır. Tablo dikkatli incelenirse hane başına vergi miktarında Melal den daha az vergi veren pek çok köy olduğu görülebilir. Üstelik bu köylerin çoğunun gelir ortalamasının Melal köyünden çok yüksek olması da ayrıca dikkat çekicidir Yerleşime Göre Gelir Dağılımı Yukarıda detaylarını verdiğimiz yerleşime göre gelir dağılım tablolarını karşılaştırarak, Ayaş ta kırsal yerleşim ile merkez yerleşimi arasındaki gelir 132 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

115 105 farklılıklarını daha iyi analiz etmek istedik. Bu amaçla aşağıdaki tabloda merkez ve köyler karşılaştırılmıştır. Tablo: 50 Genel Gelir Dağılımı YERLEŞİM BİRİMİ HANE REİSİ SAYISI GENEL NÜFUSA ORANI % TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ MERKEZ ,4 15,0 5, KÖYLER ,7 32,4 13, TOPLAM ,9 28,5 11, Tablo: 50 incelendiğinde merkezde 136 hane başına düşen gelir miktarının köylerden 137 yüksek olduğu, buna karşılık hane başına düşen vergi miktarlarında da köylülerin merkezde oturanlara göre neredeyse iki kat daha fazla vergi verdikleri görülebilir. Hane başına düşen mal kıymeti ortalamasında da merkezdeki haneler ortalama kuruş mülke sahipken, köyde bu rakam kuruştur. Rakamlara göre köydeki ahaliden hem gelir hem de mülkiyet olarak daha zengin olan merkezdeki nüfus köylülerin yarısı kadar vergi vermektedirler. Dikkat edilirse tüm Ayaş tan toplanan kuruş verginin kuruşu köylerden alınmıştır. Köyler Osmanlı devletinin birinci vergi kaynağı durumundadır. Vergi başlığı altında bu konudaki değerlendirmelerimizi daha detaylı yapacağız. 136 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

116 Ayaş ta İşsizlik Tablo. 47 içinde bulunan mesleği belirtilmeyen, 518 hane içinde geliri bulunmayan haneleri işsizler olarak kabul ettik. Çünkü bu 518 hane içinde mesleği yazılmamış ama geliri olan kadın hane reisleri, sabi, hane reisleri ve erkek hane reisleri mevcuttur. Bu yüzden işsizlik ile alakalı olarak şöyle bir ölçüt belirledik. Bu mesleği yazılı olmayan 518 hane içinden geliri 0 kuruş olan ve kendilerine tekâlif olarak 0 kuruş vergi çıkartılmış olanları işsiz olarak kabul ettik. Bu hane sahiplerini ayrıca inceledik. Bu durumda olan 84 hane sahibini defterde tespit ettik. Bu hanelerin genel tablosunu aşağıda çıkarttık. Tablo: 51. İşsizliğin Genel Dağılımı YERLEŞİM BİRİMİNİN ADI MERKEZ KÖYLER TOPLAM MAHALLESİ ERKEK KADIN SABİ HACI VELİ , HACI RECEP , İBN-İ ÖMER , FERİH KADI , ŞEYH MUHİDDİN HACI MEHMET DERVİŞ İMAM HANE SAYISI İŞSİZ HANE SAYISI GENEL NÜFUSA ORANI % HANE REİSLERİNİN DAĞILIMI , , , CAMİ-İ ANİK , , , Tabloda merkezi; mahallelerine göre incelerken, köy sayılarının çokluğundan dolayı, köyleri toplu olarak gösterdik. Köyler içinde işsiz hane dağılımı şöyledir. Güdül de 25 hane, Uruş ta 9 hane, Keşanus ta 8 hane, Yeregümü, Çukur 138 ve Saray da şer hane, Çağ, Dastarlı, Tekke 140, Ilıca 141, Oltan 142, Orta Bereket 143, Kara Viran Ayaşı 144, Yoğun Pelit 145 ve 138 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

117 107 Üreğil 146 köylerinde ise 1 hane işsiz sınıfına girmektedir. Bu rakamlara göre Ayaş ta işsiz nüfusun genel nüfusa oranı % 3,9 dur. Bu rakamların bizim belirlediğimiz kıstaslara göre çıkarıldığı unutulmamalıdır. Bu tabloda yer alan 4 hanenin bu haneler Hacı Recep, Şeyh Muhiddin, Cami-i Anik mahallesinde ve Dastarlı köyünde oturmaktadırlar- hem gelirleri yoktur hem de defterde, herhangi bir hayvan veya emlakleri de kayıtlı değildir. Bunlar toplumun en alt kesimini oluşturmaktadırlar. İncelemiş olduğumuz defterde kayıtlı emlak ve hayvan kıymetleri bulunmayan 51 kişi mevcuttur. Bu 51 kişinin 40 tanesinin defterde gelir kaydı vardır. Geriye kalan 11 kişinin 7 tanesinin meslek sahibi oldukları defter kayıtlarında mevcuttur. 4 tanesi ise yukarıda da belirttiğimiz gibi toplumun en alt gelir grubunu oluşturmaktadırlar. 6. YILLIK KAZANCA GÖRE GELİR GRUPLARININ ANALİZİ Bu başlık altında gelirlerine göre beşe ayırdığımız gelir gruplarını ve bu gelir grubundaki kişilerin gelirlerini analiz etmeyi uygun gördük. Tablo. 52 gelir gruplarına göre genel analizi göstermektedir. 142 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206,

118 108 Tablo. 52. Gelir Grubuna Göre Nüfusun Analizi GELİR GRUBU HANE REİSİ SAYISI GENEL NÜFUSA ORANI % MERKEZDE OTURAN KİŞİ SAYISI YÜZDE ORANI % KÖYDE OTURAN KİŞİ SAYISI YÜZDE ORANI % , , , , , , , , , , , , ,9 7 24, , ,3 5 45,5 6 54, VE YUKARISI 16 0,5 8 50,0 8 50,0 TOPLAM Tablo. 52 incelendiğinde en kalabalık gelir grubunun kuruşluk kazancı olan gelir grubu olduğu görülebilir. Ayaş takişi başına düşen ortalama gelir olan 831 kuruşun içinde bulunduğu bu gelir grubu nüfusun % 71,4 ünü kapsayan haneden oluşmaktadır. Bu gelir grubu Ayaş ta homojen bir dağılım sergilemektedir. % 19,8 i merkezde % 80,2 si köylerde yaşamaktadır. Bu gelir grubu o yıllar için orta direk olarak niteleyebileceğimiz sosyal sınıfı temsil etmektedir. Dikkat edilirse gelir grubu arttıkça, yüksek geliri olanların merkezde yaşama oranlarının köylere göre daha fazla olduğu görülebilir. Üst gelir grubu olarak tarif edebileceğimiz bu gelir gruplarının merkez mahallelerde oturma oranı % 20 den fazladır. Bu bize zengin kesimin merkezde daha çok yerleştiğini göstermektedir. Üst gelir gruplarına doğru yükseldikçe bu gelir gruplarındaki kişi sayıları orantılı bir şekilde azalmaktadır. Tablodaki verilerden halkın yaklaşık % 10 unun çok fakir hatta hiçbir geliri olmayan kişilerden oluştuğu, % 70 inin kabul edilebilir orta sınıfı teşkil ettiği ve % 20 sinin de üst gelir grubuna tabi olduğu anlaşılmaktadır. Şimdi bu gelir gruplarının mal varlıklarının kıymeti, vergi ve gelir durumlarını genel bir analiz içinde değerlendirelim.

119 109 Tablo. 53 Gelir Grubuna Göre Gelir Analizi GELİR GRUBU HANE REİSİ SAYISI GENEL NÜFUSA ORANI % TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ , ,0 0,0 5, , ,0 35,0 16, , ,7 27,2 11, , ,2 19,0 7, , ,4 15,1 6, , ,3 11,0 3, VE YUKARISI 16 0, ,4 4,9 1, TOPLAM ,9 28,5 11, Tablo. 53 incelendiğinde, hane başına düşen mal varlıklarının kıymetleri ve gelir miktarları gruplara göre doğru bir orantı ile artmakta fakat bu doğru orantı, vergi miktarlarında üst gelir grubuna doğru yükselme başladıkça bozulmakta ve ters bir orantı dikkati çekmektedir. Hane başına düşen vergi miktarı 38 kuruş ile başlamakta, gelir grubu kuruş olana gelindiğinde 564 kuruşa çıkmakta ancak geliri den fazla olan gruba gelindiğinde bu rakam 485 kuruşa kadar düşmektedir. Bu oranlar arasındaki dağılım bozukluğu, gelirlerin vergiye oranını gösteren sütun incelendiğinde daha net anlaşılacaktır kuruş gelir grubunda bulunan kişilerin, gelirlerinin vergilerine oranı % 35 iken bu oran, üst gelir gruplarına doğru sırasıyla, % 27,2, %19, % 15,1, % 11 ve son olarak % 4,9 a kadar düşmektedir. Bu rakamlar vergi uygulamasındaki adaletsizliği net bir şekilde göstermektedir. Bu gelir gruplarının vergi ve gelir dağılımlarını meslek gruplarına göre gösteren detaylı tabloları bir arada vermeyi ve genel bir değerlendirme yapmayı uygun gördük.

120 110 Tablo. 54. Toplam Yıllık Geliri Kaydedilmeyen Hane Reislerinin Sektörlere Göre Analizi S E K T Ö R LE R G E LİR G R U B U 0 (K U R UŞ) H A N E R EİSİ S A Y IS I T O P L A M TE K A LİF LE Rİ (V E R GİLE Rİ) TO P LA M T E M E T TU A TLA R I (G E LİR LE Rİ ) M Ü L K LE RİN T O P LA M K IY M E Tİ M Ü L K -G E LİR O R A N I % G E LİR -V E R Gİ O R A N I % M Ü LK -V E R Gİ O R A N I % H A N E B AŞIN A D ÜŞ E N M Ü LK K IY M E Tİ H A N E B AŞIN A D ÜŞ E N G E LİR H A N E B AŞIN A D ÜŞ E N V E R Gİ SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI KAMU GÖREVLİLERİ TOPLAM TOPLAM İŞİ BELİRSİZ GENEL TOPLAM TARIM ,0 0,0 3, TEKSTİL ,0 0,0 2, GIDA ,0 0,0 8, TİCARET ,0 0,0 39, ULAŞTIRMA ,0 0,0 0, SANAYİ ,0 0,0 0, HİZMET ,0 0,0 0, DİN HİZMETLERİ ,0 0,0 7, ,0 0,0 0, GÜVENLİK ,0 1,0 3, İDARİ HİZMETLER ,0 2,0 0, ,0 1,0 1, ,0 0,0 6, , Tablo. 54 incelendiğinde; yıllık olarak toplam gelir kaydedilmeyen 270 hane sahibine vergi çıkarıldığı görülmektedir. Muhtemelen bu hane sahiplerinin var olan mülk kıymetleri vergiye tabi tutulmuştur. Temettuat defterlerinin gelire göre vergi toplanması için tutulmaya başlandığı düşünüldüğünde 1840 yılı temettuat defterlerinde bunun tam uygulanmadığı görülebilir.

121 111 Tablo. 55. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi. SEKTÖRLER GELİR GRUBU (KURUŞ) HANE REİSİ SAYISI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI TARIM , TEKSTİL , GIDA , TİCARET , ULAŞTIRMA , TOPLAM KAMU GÖREVLİLERİ SANAYİ , HİZMET , DİN HİZMETLERİ , , GÜVENLİK , İDARİ HİZMETLER TOPLAM İŞİ BELİRSİZ GENEL TOPLAM , , , , Tablo. 55 incelendiğinde; hanenin bu gelir grubunda olduğu görülmektedir. En kalabalık gelir gurubu bu gruptur. Ayaş taki hane başına düşen gelir ortalaması 801 kuruştur. Bu gelir grubu Ayaş nüfusunun % 71,4 ünü oluşturmaktadır. Günümüz tabiri ile Ayaş ın orta direğini bu gelir grubu oluşturmaktadır. Bu gelir grubunun gelirlerinin vergiye oranı % 33 dür.

122 112 Tablo. 56. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi. SEKTÖRLER GELİR GRUBU (KURUŞ) HANE REİSİ SAYISI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI TOPLAM KAMU GÖREVLİLERİ TARIM , TEKSTİL , GIDA , TİCARET , ULAŞTIRMA , SANAYİ , HİZMET , DİN HİZMETLERİ , , GÜVENLİK , İDARİ HİZMETLER , TOPLAM , İŞİ BELİRSİZ GENEL TOPLAM , , Tablo. 56. incelendiğinde bu gelir grubunda 469 hanenin olduğu görülmektedir. Bu gelir grubunun nüfusa oranı % 14,8 dir. Bu gelir grubunun gelirlerinin vergiye oranı % 27 dir.

123 113 Tablo. 57. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi. SEKTÖ RLER G ELİR G RUBU (KURUŞ) HANE REİSİ SAYISI TO PLAM TEKALİFLERİ (VERG İLERİ) TO PLAM TEM ETTUATLARI (G ELİRLERİ ) M ÜLKLERİN TO PLAM KIYM ETİ M ÜLK-G ELİR O RANI % G ELİR-VERGİ O RANI % M ÜLK-VERGİ O RANI % HANE BAŞINA DÜŞEN M ÜLK KIYM ETİ HANE BAŞINA DÜŞEN G ELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI TARIM , TEKSTİL , GIDA , TİCARET , ULAŞTIRMA , TOPLAM KAMU GÖREVLİLERİ TOPLAM İŞİ BELİRSİZ SANAYİ , HİZMET , DİN HİZMETLERİ , , GÜVENLİK , İDARİ HİZMETLER GENEL TOPLAM , , , , Bu gelir grubunda 101 hane mevcuttur. Bu hanelerin nüfusa oranı % 3,1 dir. Bu gelir grubunda bulunanların gelirlerinin vergiye oranı % 18 dir. Bu orana dikkat edilirse gelir grubu yükseldikçe gelirin vergiye oranının düştüğü görülmektedir. Bu alt gelir gruplarında bulunan ahalinin, geliri daha fazla olanlara göre daha yüksek oranda vergi ödediklerini göstermektedir.

124 114 Tablo. 58. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi. SEKTÖRLER SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI KAMU GÖREVLİLERİ TOPLAM TOPLAM İŞİ BELİRSİZ GELİR GRUBU (KURUŞ) HANE REİSİ SAYISI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEM ETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ M ÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % M ÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN M ÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ TARIM , TEKSTİL , GIDA , TİCARET , ULAŞTIRMA , SANAYİ , HİZMET , DİN HİZMETLERİ , , GÜVENLİK , İDARİ HİZMETLER GENEL TOPLAM , , , , Bu gelir grubunda 29 hane bulunmaktadır. Bu gelir grubunun nüfusa oranı % 0,9 dur. Bu gelir grubunda bulunanların gelirlerinin vergiye oranı % 17 dir. Bu oran kuruşluk gelir grubunun oranından düşüktür. Gelir arttıkça ödenen vergi oranının azaldığı bu tabloda da görülmektedir.

125 115 Tablo. 59. Yıllık Geliri Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi. SEKTÖRLER SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI GELİR GRUBU (KURUŞ) HANE REİSİ SAYISI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ TARIM , TEKSTİL , GIDA , TİCARET , ULAŞTIRMA , TOPLAM KAMU GÖREVLİLERİ TOPLAM İŞİ BELİRSİZ GENEL TOPLAM SANAYİ , HİZMET , DİN HİZMETLERİ , , GÜVENLİK , İDARİ HİZMETLER , , , , Bu gelir grubunda 11 hane mevcuttur. Bu gelir grubunun nüfusa oranı % 0,3 dür. Gelirlerinin vergiye oranı % 17 dir. Bu oran gelir grubu, kuruş olan gelir grubu ile eşittir.

126 116 Tablo. 60. Yıllık Geliri Kuruş ve Yukarısı Kuruş Olanların Sektörlere Göre Analizi. SEKTÖRLER GELİR GRUBU YUKARISI (KURUŞ) HANE REİSİ SAYISI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ SERBEST MESLEK ÇALIŞANLARI TARIM , TEKSTİL , GIDA ,0 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 TİCARET , ULAŞTIRMA , TOPLAM KAMU GÖREVLİLERİ SANAYİ HİZMET DİN HİZMETLERİ , GÜVENLİK İDARİ HİZMETLER TOPLAM İŞİ BELİRSİZ GENEL TOPLAM , , , , Bu gelir grubunda 16 hane mevcuttur. En üst gelir grubunu oluşturan bu 16 hane nüfusun % 0,5 i kadardır. Hane başına düşen yıllık gelir kuruştur. Bu yüksek gelir miktarına rağmen bu gelir grubunda bulunanlar gelirlerinin % 8 ini vergi olarak vermektedirler. Bu oran bütün gelir grupları içindeki en düşük orandır. Gelir grupları bütün olarak incelendiğinde, gelir arttıkça gelir-vergi oranının düştüğü açıkça görülebilmektedir. Aynı orantıyı hane başına düşen vergi miktarlarında da görmek mümkündür. Bu gelir grubu hane başına 920 kuruş vergi vermekteyken, kuruş geliri olanlarda bu miktar kuruştur kuruş geliri olanlarda hane başına vergi miktarı 560 kuruştur kuruş geliri olanlarda bu miktar 514 kuruştur. Yıllık

127 117 gelir miktarı kuruş olanlarda hane başına vergi verme miktarı 427 kuruştur. En kalabalık gelir grubunu oluşturan kuruş geliri olanlarda bu miktar 195 kuruştur. Görüldüğü gibi; hem gelir-vergi oranlarında hem de hane başına düşen vergi miktarlarında, ters bir orantı mevcuttur. Gelir arttıkça vergi verme oranı ve vergi miktarı düşmektedir.

128 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM MERKEZ- TAŞRA İLİŞKİSİ KAPSAMINDA AYAŞ Tezimizin ana kaynağını, geliri belirleme ve bu gelir üzerinden vergi tayin etme amacına yönelik olan temettuat defterleri oluşturduğundan, bu bölümde gelir, vergi ve devletin bu husustaki yaptırımlarını ele almak istiyoruz. Bu sebeple öncelikle temettuat vergisini açıklamayı faydalı buluyoruz. 1. TEMETTUAT VERGİSİ Temettuat vergisini, Tanzimat öncesi dönem ve Tanzimat sonrası dönem olmak üzere iki grupta incelemek mümkündür. Genel kanaat olarak temettuat vergisinin Tanzimatla birlikte ortaya çıktığı kabul edilse de, aslında Tanzimattan önce, II. Mahmut zamanında, 1826 (H.1241) da yürürlüğe konan İhtisab Resmi (1826) temettuat vergisinin temelini oluşturmaktadır. 148 Bu yeni uygulamanın sağlıklı olarak işleyebilmesi için yazım memurları görevlendirilmiş, başlangıçta, örnek teşkil etmek üzere Gelibolu ve Hüdavendigar Sancakları seçilmiş ve bu iki sancağa tahrir memurları gönderilerek emlak ve temettuat tahrirlerine başlanmıştır. 149 Ancak, yazımına başlanan kayıtların 1254 (1839) Mart ına yetişmemesinden 147 İhtisab Resmi: Esnaftan aylık ve günlük olarak alınan vergiler ile Pazar ve panayırlardan alınan damga, tartı, ölçü v.s. den alınan vergiler ile hile yapan esnaftan alınan para cezaları ve bütün yiyecek içecek gibi şeylerden alınan vergilerdir. İsmet DEMİR: Temettu Defterlerinin Önemi ve Hazırlanış Sebepleri, Osmanlı (İdari teşkilat), c. VI., (Ankara, 1999), XIV. 148 İsmet DEMİR: a.g.e., XIV; Mehmet Zeki PAKALIN: Osmanlı Tarihi ve Deyimleri Sözlüğü, c. III., (İstanbul, 1971), E. Ziya KARAL: Osmanlı Tarihi, c. V-VI., (Ankara, 1983),

129 119 ve o yıl içinde II. Mahmut un vefat etmesinden dolayı çalışmalar yarım kalmıştır. Ancak; her ne kadar yarım kalsa da II. Mahmut un son zamanlarında başlamış olan bu çalışmalar Tanzimat ın ön hazırlığını oluşturmuştur. 150 Gülhane Hatt-ı Hümayunu nun maliye ile ilgili kısmında üç husus dikkat çekmektedir. Bu üç husus, vergide adaletin sağlanması, iltizam 151 usulünün kaldırılması ve gider bütçesinin hazırlanmasıdır. 152 Hatt-ı Hümayunun ilanından bir ay sonra çıkarılan ve vilayetlere gönderilen fermanda da örfi vergilerin kaldırılarak, herkesin mal, arazi, hayvan ve gelirleri yazılarak, servetleri oranında vergilerinin tespit edilmesi bildirilmiştir. 153 Tanzimatın ilanından sonra vergilerde adaletsizliğin giderilmesi amacıyla çeşitli isimler altında toplanan örfi vergiler 154 kaldırılmış, bunların yerine herkesin mutasarrıf olduğu emlak ve arazi mevcudesinin menafi ve temettuat-ı hâsılına, kar ve ticaret iktidarına ve l-hasıl hal ve tahammüllerinin derecesine göre vergi namiyle 155 yeni bir vergi getirilmiştir. Ancemaatin Abdüllatif ŞENER: Tanzimat Dönemi Osmanlı Vergi Sistemi, (İstanbul, 1990), 22; Arzu TOZDUMAN: Aydın ve Güzelhisarın Sosyal ve İktisadi Durumu(1844), (İstanbul, İ.Ü.S.B.E., 1992), İltizam: aşar ve çeşitli resmler gibi devlet gelirlerinin, bedellerinin devlete taksitler halinde ödemek şartıyla ve kefil gösterilerek mültezim adı verilen özel kişiler tarafından toplanması ve idare edilmesi esasına dayanan uygulamanın adıdır. (Abdüllatif ŞENER: a.g.e., 23; Coşkun ÇAKIR: a.g.e., 41 42). 152 Coşkun ÇAKIR: Tanzimat Dönemi Osmanlı Maliyesi, (İstanbul: Küre yay., Kurtiş Matbaası, 2002), Coşkun ÇAKIR: a.g.e., Tekâlif-i örfiye ya da rusum-u örfiye denilen bu vergi grubu, ilk olarak II. Beyazıt döneminde imdad-ı seferiye ismiyle avarız vergisi olarak tahsil edilmiştir. Zamanla sayısı 90 ı aşan örfi vergiler tekelif-i örfiye ve tekâlif-i şakka olmak üzere ikiye ayrıldı. Aslında geçici olmakla birlikte savaşların ve mali sıkıntıların süreklilik arz ettiği dönemlerde süreklilik kazanmıştır. (Filiz GİRAY: Maliye Tarihi, (Bursa, 2001),101; Sabahattin ZAİM: Yükselme Devrinde Osmanlı Devletinin İktisadi durumu, Osmanlı (İktisat),c.III (Ankara, 1999),189; Yusuf HALAÇOĞLU: XIV-XVII. Yüzyıllarda Osmanlılarda Devlet Teşkilatı ve Sosyal Yapı, (Ankara: Türk Tarih Kurumu yay., Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1991), Süleyman SUDİ: 1307 Osmanlı Vergi Düzeni: (Defter-i Muktesid), Haz. Mehmet Ali ÜNAL,(Isparta, 1996), 78.

130 120 adı verilen bu vergi, her bir kazanın çeşitli isimler altında bir senede vermekte olduğu vergi tutarının tespit edilmesi ve bu tutardan bazı indirimler yapıldıktan sonra ilgili kazalardan tahsil edilmesi şeklinde uygulamaya konulmuştur. Bu arada verginin mali senenin başı olan Mart ayında toplanması, vergi mükelleflerinin ellerine senelik vergilerinin miktarını gösteren bir senet verilmesi ve iki taksitte ödenecek olan bu meblağların mahkeme sicillerine kaydı da kararlaştırılmıştır. 157 Örfi vergiler kaldırılırken bazı yörelerin angarya niteliğindeki mükellefiyetlerine de son verilmiştir. Mahalle veya köy için tespit edilen an cemaatin vergi, mahalle ve köy sakinleri arasında ödeme güçlerine göre paylaştırılmıştır. Böylece halkın yoğun şikâyetine sebep olan vergi konusundaki haksız uygulamaların önüne geçilebilmek amaçlanmıştır. Ancak; yapılan bu yeni düzenlemelerin hemen hayata geçirilmesindeki zorluğu Abdüllatif ŞENER 158 şöyle belirtmiştir. hukuki düzenlemelerde ihtisap ve ispenç resimlerinin de kaldırıldığı ifade edilmişse de, her ikisi de varlıklarını uzunca bir süre devam etmişlerdir. Böylelikle ŞENER; uygulama ve mevzuat arasındaki çelişkiye de dikkat çekmiştir. Bu yeni vergi sisteminin uygulanması aslında ilk başlarda halk arasında herhangi bir tepki ile de karşılanmamıştır. Vergi reformu isteğinin sadece tepeden gelmediğini, aynı zamanda tabanında bu konuda halkın da talebinin olduğunu Şennur ŞENEL, yayınlanmamış doktora tezinde şöyle ifade eder. Yeni mali kaynakların sağlanmasında adil vergi düzeninin tesis edilmesi meselesi hem merkezin yapmak istediği hem de vergi mükelleflerinin olmasını arzuladığı bir husustur Ancemaatin Vergi: bir cemiyet üzerine tayin olunan toptan bir verginin, o cemiyet üyeleri arasında kazanç ve servete göre taksim olunmasını ifade eder. (Ziya KARAMÜRSAL: Osmanlı Mali Tarihi Hakkında Tetkikler, (Ankara: Türk Tarih Kurumu yay.,1989),194). 157 Arzu TOZDUMAN: a.g.t., Abdüllatif ŞENER: a.g.e., Şennur ŞENEL: a.g.t., 24.

131 121 Mültezimlerin vergi toplarken halka karşı göstermiş oldukları tutum ve davranışların daha fazla vergi toplama kaygısı ile halka zarar verecek düzeye ulaşması sonucu, halk arasında tepki ve şikâyetler, hükümeti harekete geçirmiştir. Bu sebeple 1840 yılında hükümet bütün vergilerin İstanbul dan yollanacak maaşlı görevlilerce toplanmasına karar vermiştir. 160 Bu yeni uygulamaya mültezimler karıştırılmayarak, mültezim ve valilerin güçlerinin bu yolla kırılması amaçlanmıştır. 161 Yeni konulan verginin yazımı ve toplanması için muhassıllar görevlendirilmiştir. Muhassılların görev ve yetkileri oldukça geniş tutulmuştur. Görev yaptıkları yerlerde bölgenin mülki amirlerine karşı sorumlu değillerdir. 162 Muhassılların görevleri arasında; halkın nüfus ve mali gücüne uygun bir vergi tayin edebilmek için emlak ve nüfus tahriri çalışmalarını yürütmek de vardır. Muhassıllar bu görevlerini yerine getirirlerken kendilerine yardımcı olarak yanlarında, biri mal diğeri de nüfus ve emlak kâtibi olan iki görevli bulunmaktadır. Muhassıllar görev yerlerinde ilk olarak, halktan temsilcilerin de bulunduğu muhassal meclisleri oluşturmuşlardır. Meclis-i Muhassalin, vergi tayini için gerekli sayımların yapılması ile diğer idari ve mali işlerin görüşülüp karara bağlanması işlerini yürütmüştür. 163 Tahrir çalışmalarının bir an önce sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için muhassılların görevlerini belirleyen Talimat-ı Seniyye hazırlanmıştır. Bu talimatın dördüncü maddesi, yapılacak tahrirat ile ilgilidir. Bu maddeye göre muhassıllar, her yerde herkesin bila-istisna isim ve şöhretini ve ne kadar emlak ve arazi ve hayvanatı olduğu ve tüccar ve esnaf makulesinden olanların ise bir senede ber-vech-i tahmin ne miktar ticaret ve temettu u olacağını bit-tedkik tahrir 164 edeceklerdir. Muhassıllar sayımlara köylerden 160 Şennur ŞENEL: a.g.t., Emine KIRAY: Osmanlıda Ekonomik Yapı ve Dış Borçlar, (İstanbul, İletişim Yay., 1993): Süleyman SUDİ: a.g.e., Şennur ŞENEL: a.g.t.,30; Abdurrahman Vefik SAYIN: 1330 Tekâlif Kavaidi: Osmanlı Vergi Sistemi, (Ankara: Başbakanlık Basımevi, 1999), 9 10; Arzu TOZDUMAN: a.g.t., 11 12; Coşkun ÇAKIR: a.g.e., Abdurrahman Vefik SAYIN: a.g.e., 59.

132 122 başlamışlar ve hazırladıkları defterlere her köy ve mahallenin isimleri ile beraber vergi miktarlarını da kaydetmişlerdir. 165 Hazine-i maliyece muhassallık defterleri denilen bu defterlerle beraber muhassıllar, sayım sonucunda İstanbul a avdet etmişlerdir. 166 Ancak; Tanzimatın getirdiği vergi ve mali alandaki diğer yeniliklerin başarı ile uygulanması muhassalların başarısına bağlı iken özel olarak seçilen muhassalların başarılı olamaması sonucu, Ancemaatin verginin tespiti amacına yönelik tahrirden beklenen fayda sağlanamadı. Muhassılların başarısız olmasında kendilerine verilen talimatnameye aykırı hareket etmeleri, ehliyetli olmamaları ve yeni uygulamalardan rahatsız olan kitlelerin direnmeleri ve yer yer isyan etmeleri etkili olmuştur. 167 Adapazarı, Amasya, Ankara Bala da Yağcı oğlu İbrahim Ağa nın hareketi 168, Rumeli de ki Niş ve Vidin isyanları 169 yeni sistemi benimsemeyen ahalinin vergi toplamadaki usulsüzlüklere gösterdiği tepki ile doğmuştur. Asırlık bir müessese olan iltizam sisteminin kaldırılması ve yerine getirilen yeni teşkilat, vasıta ve ehliyetli eleman yokluğu yüzünden maliyeyi tam bir kargaşa içine atmıştır da muhassılların yapmış oldukları çalışmaların başarısızlıkla neticelenmesi ve hazine gelirlerinde azalmalar görülmesi ile birlikte 1842 yılında muhassıllık uygulamasına son verilip, müşirlik nizamı getirilerek, yeniden iltizam usulüne geçilmiştir. 171 Tanzimatın ilanından sonra uygulanan çalışmalardan 1845 yılına kadar geçen zaman zarfında başarı elde edilememesi sonucu yeni çözüm 165 Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinde bulunan H.1256 tarih ve 206 nolu, Temettuat defterinin yazımına merkez mahallelerden başlanmış olup daha sonra civar karyeler deftere kaydedilmiştir. 166 Süleyman SUDİ: a.g.e., Süleyman SUDİ: a.g.e., E. Ziya KARAL: a.g.e., Halil İNALCIK: Tanzimatın Uygulanması ve Sosyal Tepkiler, Belleten, c. XXVII, (Ankara, 1988), Halil İNALCIK: İslam, Arazi ve Vergi Sisteminin Teşekkülü ve Osmanlı Devrindeki Şekillerle Mukayesesi, Osmanlı İmparatorluğu Toplum ve Ekonomi, (İstanbul, 1993), İsmet DEMİR: a.g.m.,

133 123 yolları aranmıştır. Ülke genelinde bir ıslahat programının uygulamaya konması için öncelikle bölge sorunlarının iyice bilinmesi gerektiği ortaya çıkmış ve her eyaletin malumat sahibi ileri gelenlerinden biri Müslüman diğeri Hıristiyan iki kişi İstanbul a çağrılmıştır. Bulundukları eyaletin sorunları ve bu sorunların giderilmesi için eyalet temsilcilerinin görüşlerine başvurulmuş ve gerekli gördükleri hususları yazılı olarak hazırlamaları istenmiştir. Bu temsilciler ile devlet görevlileri arasında yapılan bu görüşmelerin sonucunda özellikle vergi sisteminin ıslahı için emlak ve nüfus tahririnin doğru bir şekilde tekrar yapılması ve ülke genelinde denetimi sağlanacak olan imar meclislerinin kurulması kararları alınmıştır. 172 Alınan kararlar gereğince tahrirat çalışmalarına başlanmış ve bu defa tahriratın daha düzenli ve usulüne uygun yapılması için eyaletlerin vali ve defterdarlarına talimat-ı seniyye ve numuneler gönderilmiştir yılında yapılan sayımlar muhassıllar eşliğinde yapılmasına rağmen, 1845 yılında yapılan sayımlar için merkezden görevli gönderilmemiş ve bu sayımların ilgili mahalle veya köydeki imam ve muhtarlar tarafından, ziraat müdür vekilleri nezaretinde yapılması kararlaştırılmıştır. Gayr-i Müslimlerin bulunduğu mahallelerde ise papaz ve kocabaşları görevlendirilmişlerdir. Tahrir bitiminde defterlerin sonu bu kişiler tarafından mühürlenmiştir. 174 Ayaş kazasına ait temettuat defterinde mahalle ve köylerin kayıtlarının sonunda bu kişilerin mühürleri bulunmamakta sadece ilgili mahalle veya köyün toplam temettuatı, toplam emlak kıymeti, toplam hayvan kıymeti, genel toplam kıymeti ve toplam tekâlif miktarlarını gösteren rakamlar yazılmaktadır. Ancak; defterin son sahifesinde on bir kişiden oluşan görevlilerin her birinin mührü bulunmaktadır Şennur ŞENEL: a.g.t., 30 33; Tevfik GÜRAN: a.g.m., 76; Said ÖZTÜRK: a.g.m., Tevfik GÜRAN: a.g.m., 76; Said ÖZTÜRK: a.g.m., 556; Arzu TOZDUMAN: a.g.t., Mübahat KÜTÜKOĞLU: a.g.m., B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 196.

134 124 Tahriri biten yerlerin defterleri ilgili kişiler tarafından mühürlendikten sonra kaza müdürlerine teslim edilecek, kaza meclisinde kontrol edildikten sonra vali ve defterdarlara gönderilecektir. Defterler buralarda temize çekilmeden ait oldukları kazaların torbalarına konularak maliye hazinesine gönderilecektir. 176 Temettuat Defterleri merkeze gelmeye başladıkça vergi-i mahsusanın halk arasında hakkaniyetsiz olarak toplandığı görülmeye başlanmıştır Ayaş ta Vergi Bütün devletlerde olduğu gibi Osmanlı Devletinde de devletin yönetilenlerle ilişkisinin ana konularından birini vergi konusu oluşturmaktadır. Verginin halkın sosyal yapısını ve gücünü belirlemedeki etkisini Tevfik GÜRAN şöyle ifade eder. Vergileme, kırsal nüfusun yalnızca yaşama koşullarını, yiyecek miktarını ve yatırım yapma gücünü belirlemekle kalmaz, aynı zamanda ekonomik değişimlere cevap verme şeklini de etkiler. Çünkü vergiler zorunlu, kaçınılmaz ve köylünün elde ettiği gelirden öncelikle yapması gereken ödemelerdir. Verginin, piyasa ekonomisinin gelişmediği ekonomide ikinci ve önemli bir fonksiyonu da zirai fazlanın tarım dışı sektörlere aktarılmasının temel aracı olmasıdır. 178 Bu sebeple Ayaş ta temettuat vergisinin sosyal ve ekonomik sonuçlarını araştırırken, farklı karakterdeki yerleşmeleri karşılaştırabilmek maksadıyla, vergi konusunu da merkez ve köylere göre ayrı ayrı ele almayı uygun gördük. Tablo. 50 de ki bilgilerin konunun anlaşılabilmesi için yeterli olacağını düşündüğümüzden incelemelerimizi tablo. 50 üzerinde yaptık. 176 Said ÖZTÜRK: a.g.m., Said ÖZTÜRK: a.g.m., ; Arzu TOZDUMAN: a.g.t., Tevfik GÜRAN: a.g.m., 174.

135 125 Tablo: 50 Genel Gelir ve Vergi Dağılımı YERLEŞİM BİRİMİ HANE REİSİ SAYISI GENEL NÜFUSA ORANI % TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ MÜLK-GELİR ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-VERGİ ORANI % HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ HANE BAŞINA DÜŞEN GELİR HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ MERKEZ ,4 15,0 5, KÖYLER ,7 32,4 13, TOPLAM ,9 28,5 11, İncelemiş olduğumuz temettuat defterinde vergi miktarlarını belirlerken gelirin mi, yoksa mal varlıklarının kıymetinin mi ya da her ikisinin mi dikkate alındığını tam olarak tespit edemedik. Çünkü bazı hane sahiplerinin hiçbir geliri defterde kayıtlı olmamasına karşın bu hane sahiplerine vergi çıkarıldığını tablo: 54 de göstermiştik. Bu sebeple çıkartmış olduğumuz tablolarda hem gelirlerin, hem de mal varlıklarının kıymetinin vergilere oranını gösterdik. Tablo: 50 ye göre merkez mahallelerde toplanan vergi miktarı kuruştur. Hane başına düşen ortalama vergi ise 130 kuruştur. Merkez mahallelerde bulunan mal varlık kıymetlerinin vergiye ortalama oranı % 5,7 dir. Ortalama gelirin vergi miktarına oranı ise % 15,0 dır. Köylerde ise, toplana vergi miktarı kuruştur. Köylerde hane başına düşen vergi miktarı 254 kuruştur. Mal varlıklarının vergiye oranı % 13,5 dir. Köylerde gelirlerin vergiye oranı ise % 32,4 dür. Merkez ile köyler karşılaştırıldığında merkezde köylere göre hane başına daha fazla vergi toplandığı görülür. Hem mal kıymeti hem de gelir bazında vergi oranları köylerden merkezin iki katından fazla vergi toplanmıştır. Vergi yükü olarak köyler toplanan verginin % 88 ini karşılamaktadır. Oysaki köylerin nüfustaki oranları % 80 dir. Merkez ise

136 126 toplam verginin yaklaşık % 12 sini vermektedir. Oysaki merkez nüfusun genel nüfusa oranı % 20 dir. Bu rakamlardan anlaşılıyor ki merkezde yaşayan halkın % 8 inin vergi yükünü köylü çekmektedir. Tablo: 61 Ayaş ta Vergi Dağılımı YERLEŞİM BİRİMİ HANE SAYISI TOPLAM TEKALİFLERİ (VERGİLERİ) TOPLAM TEMETTUATLARI (GELİRLERİ ) MÜLKLERİN TOPLAM KIYMETİ VERGİ-MÜLK ORANI % GELİR-VERGİ ORANI % MÜLK-GELİR ORANI % AYAŞ ,7 28,5 40,9 HANE BAŞINA DÜŞEN VERGİ ORTALAMASI HANE BAŞINA DÜŞEN HANE BAŞINA DÜŞEN MÜLK KIYMETİ GELİR ORTALAMASI ORTALAMASI Ayaş genelinde hanenin toplam vermiş olduğu vergi miktarı kuruştur. Hane başına düşen ortalama ise 229 kuruştur. Mal varlıklarının vergiye oranı % 11,7 dir. Toplam mal varlıklarının kıymeti kuruş olan Ayaş ta hane başına kuruş malvarlığı düşmektedir. Ayaş taki gelirlerin toplam miktarı kuruştur. Hane başına ise 801 kuruş gelir düşmektedir. Gelirlerin vergiye oranı ise % 28,5 dir Vergi Dağılımındaki Adaletsizlik ve Farklı Uygulamalar Genel itibariyle 1840 yılına ait incelemiş olduğumuz defterde deki en önemli problem vergi miktarlarındadır. Mukayyıdların her hane için belirlemiş olduğu vergi miktarlarının nasıl ve hangi oranlarda belirlendiği hakkında net bir bilgimiz yok. Gelir durumlarına göre daha önceki bölümlerde yapmış olduğumuz incelemelerde vergi miktarlarının sadece gelirlere göre belirlenmediğini gördük. Geliri olmayan bir hane sahibinin eğer kayıtlı mülk veya hayvanı var ise bu hane sahibine mülklerinin kıymetleri oranında da vergi yazıldığını tespit ettik. Ancak burada da belirli bir oran tespit edemedik.

137 127 Bu sebeple aynı gelire sahip ve aynı miktarda mülkü bulunanların ödedikleri vergi miktarlarını inceledik. Ama bu inceleme neticesinde de farklı vergi miktarları çıkarıldığını tespit ettik. Farklı vergi uygulamalarının tamamını burada göstermemize imkân yok. Ancak, belirgin birkaç örneği bir tablo içinde göstermeyi uygun bulduk. Bu tabloda ayrıca hane sahiplerinin defterde kayıtlı oldukları sayfa numaralarını, yerleşim birimlerini, defterde kayıtlı hane numaralarını, hane sahiplerinin adlarını ve mesleklerini de belirtmeyi uygun gördük. Böylelikle haneler arasında daha net bir kıyaslama yapma imkânının olacağını, düşündük. Ayrıca gelir ve mülk durumları bakımından eşit olan haneleri aynı renkle tonlandırdık. Çalışmamızda farklı vergi miktarlarının belirlenmesinde anlaşılabilir hiçbir sebebin tablolara yansımadığını tespit ettik. Farklı yerleşim birimlerinde, faklı meslek gruplarında bulunan haneler arasındaki bu farklı uygulamalar ancak, defter kayıtlarını tutan mukayyıdların bireysel algılama farklılıkları ile açıklanabilir. Bu noktada kayırma ve görevini kötüye kullanma hadiselerinin etkilerini de göz ardı etmemek gerekir. Bu farklı uygulamaları gösteren bazı örnekleri aşağıdaki tabloda gösterdik.

138 128 Tablo. 62. Vergilendirmelerdeki Farklı Uygulamalar TMTD. SAYFA NO: YERLEŞİM BİRİMİ HANE NO ADI MESLEĞİ GELİRİ MÜLK KIYMETİ TOPLAM VERGİSİ 17 MERKEZ 55 ARİF NALBANT MERKEZ 86 EBUBEKİR İMAM DERELİ KARYESİ 8 HÜSEYİN ÇOBAN MERKEZ 120 HASAN BEZCİ URUŞ KARYESİ 165 HÜSEYİN IRGAT GÜDÜL KARYESİ 326 MUSA IRGAT ÇAĞ KARYESİ 116 MEHMET IRGAT KARYESİ 53 SÜLEYMAN SARAY KARYESİ 26 HALİL REDİF GÜDÜL KARYESİ 148 AHMET İŞÇİ ,5 113 ÇAĞ KARYESİ 103 ALİ IRGAT ÇAĞ KARYESİ 112 HASAN KARYESİ 92 HASAN IRGAT KARAVİRAN AYAŞI 22 ALİ HİZMETKAR SARAY KARYESİ 25 MUSTAFA REDİF SARAY KARYESİ 72 HÜSEYİN İŞÇİ KARYESİ 19 HASAN KARYESİ 49 ALİ ÇAĞ KARYESİ 96 MEHMET IRGAT SALİHLER 8 MEHMET HİZMETKAR MERKEZ 60 HASAN REDİF MERKEZ 123 İBRAHİM DEĞİRMENCİ SAPANLI KARYESİ 3 MEHMET HATABCI MERKEZ 51 ALİ RENÇBER MERKEZ 87 MEHMET ASKER URUŞ KARYESİ 9 MEHMET YEREGÜMÜ 122 ALİ ÇOBAN YEREGÜMÜ 151 OSMAN HİZMETKAR KARYESİ 43 AHMET KARYESİ 77 MEHMET IRGAT SARAY KARYESİ 118 ALİ REDİF MERKEZ 19 HÜSEYİN BERBER URUŞ KARYESİ 368 İSMAİL ÇULHA SAPANLI KARYESİ 9 MEHMET İŞÇİ MERKEZ 41 OSMAN KALFASI YEREGÜMÜ 115 OSMAN HATABCI ÇAĞ KARYESİ 69 SALİH IRGAT KARYESİ 79 ALİ HİZMETKAR DERELİ KARYESİ 9 ÖMER IRGAT MERKEZ 12 AHMET KEÇECİ MERKEZ 49 MUSTAFA HİZMETKARI YEREGÜMÜ 139 HALİL IRGAT ÇAĞ KARYESİ 19 MUSTAFA IRGAT ÇAĞ KARYESİ 46 HASAN IRGAT KARYESİ 13 SÜLEYMAN İŞÇİ KARAVİRAN AYAŞI 21 ALİ İŞÇİ KARYESİ 68 DURMUŞ IRGAT YEREGÜMÜ 48 İBRAHİM İMAM ÇAĞ KARYESİ 3 MEHMET IRGAT KARYESİ 57 MUSTAFA ORTAKÇI GÜDÜL KARYESİ 162 HASAN HATABCI ,5 121 İLHAN KARYESİ 21 ALİ IRGAT

139 129 Tablo. 62 incelendiğinde; Uruş köyünde oturan ırgat Hüseyin in kuruşluk geliri olduğu, mülkü bulunmadığı ve 0 kuruş vergi verdiği görülebilir. Buna karşılık, Güdül köyünde bulunan ırgat Musa nın 180 mülkü bulunmadığı ve yine 100 kuruş geliri olmasına karşın, 110 kuruş vergisi bulunduğu görülmektedir. Çağ köyünde oturan ırgat Mehmet in 181 de mülkü olmadığı ve 100 kuruşluk gelirine karşılık 25 kuruş vergi verdiği görülmektedir. Bu örneklerde görülen üç kişide ırgat olmalarına, üçünün de mülklerinin olmamasına ve üçünün de 100 kuruşluk eşit gelire sahip olmalarına karşın verdikleri vergi miktarları arasında büyük farklılıklar mevcuttur. Güdül köyünde oturan işçi Ahmet in kuruşluk geliri ve mülkü bulunmasına karşın, 165,5 kuruş vergi verdiği görülmektedir. Ancak; Saray köyünde oturan işçi Hüseyin in 183 ise yine yanı gelire ve mülke sahip olmasına karşın 40 kuruş vergi ödediği görülmektedir. Yeregümü köyünde oturan ırgat Halil in kuruş geliri ve 300 kuruş mülkü olmasına karşın 224 kuruş vergi verdiği görülmektedir. Ancak; Yoğun Pelit köyünde oturan ırgat Durmuş 185 ise aynı gelir ve mülke sahip olmasına rağmen 95 kuruş vergi vermektedir. Tablo. 62 detaylı incelendiğinde daha başka örnekler de çıkarılabilir. Vermiş olduğumuz bu örneklerin, konunun anlaşılması için yeterli olduğunu düşündük. 179 B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, B.O.A. ML. VRD. TMT, No. 206, 172.

140 SONUÇ Bugün, Sincan, Polatlı, Beypazarı, Güdül, Kızılcahamam ve Kazan ilçeleri ile çevrili olan Ayaş ilçesi, Ankara'nın batısında yer alan ve Güdül ün merkezini ve bazı köylerini içine almaktadır yılında Güdül bucağı ilçe olmuş ve 19 köyü ile birlikte Ayaş tan ayrılmıştır. İlçe yeni çıkan 23 Temmuz 2004 tarihli ve 5216 sayılı yasa gereğince Ankara Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine girmiş,18 köy mevcutken bu yasa gereğince 7 köy mahalleye dönüşmüş olup, köy sayısı 11 e inmiştir. Bugün Ayaş böyle iken çalışmamızda belirlediğimiz, 1840 yılındaki Ayaş, haneli ve tahmini olarak kişinin yaşamış olduğu bir kazadır. Şehir merkezi 8 mahalleden ve 684 haneden oluşmuştur. Ayaş kırsalı ise 45 köy ve 1 çiftlikten oluşmuştur haneden oluşan Ayaş ın köy nüfusu tahminen dur. Yaptığımız incelemede Ayaş ta gayr-i müslim unsura rastlanmamıştır. Ayaş ahalisinin tamamına yakını Türkmen dir. Hane reislerinin ekonomik faaliyetleri meslek grupları içinde incelenmiştir. Bu meslek grupları gelir kaynaklarına göre kamu görevlileri ve serbest meslek çalışanları olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Kamu görevlileri kendi içinde din hizmetlileri, güvenlik hizmetlileri ve idari hizmetliler olarak üç grupta değerlendirilmiştir. Serbest meslek çalışanları ise, tarım sektörü, tekstil sektörü, gıda sektörü, ticaret sektörü, ulaştırma sektörü, sanayi sektörü ve hizmet sektörü olarak yedi grupta değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme sonucunda nüfusun % 7,2 sini kamu görevlileri, % 77 sini serbest meslek çalışanları, % 15 ini de mesleği belirsiz olanların

141 131 oluşturduğu tespit edilmiştir. Kamu görevlilerinde en yüksek gelir grubunun hane başına ortalama kuruş ile idari hizmetliler oluşturur. İdari hizmetlileri 359 kuruş ile din hizmetlileri ve 282 kuruş ile güvenlik hizmetlileri takip etmiştir. Serbest meslek çalışanları da ise, en yüksek gelire ortalama kuruş ile ticaret sektörünün sahip olduğunu tespit ettik. Daha sonra sırasıyla, kuruş ile ulaştırma sektörü,1.405 kuruş ile tekstil sektörü, 970 kuruş ile tarım sektörü, 785 kuruş ile sanayi sektörü, 691 kuruş ile gıda sektörü ve son olarak da 592 kuruş ile hizmet sektörü gelmektedir. Sektörlere göre yapılan bu gelir dağılımı merkez ve köylere göre de yapılmıştır. Merkez mahallelerde oturanların hane başına ortalama 841 kuruş geliri olduğu köylerde kalanların ise 820 kuruşluk ortalama gelirlerinin olduğu tespit edilmiştir. Gelir gruplarına göre yaptığımız değerlendirmede, hanenin 302 hanesinin yıllık geliri yoktur hanenin yıllık geliri kuruş arasındadır. 498 hanenin yıllık geliri kuruş arasındadır. 105 hanenin yıllık geliri kuruş arasındadır. 29 hanenin kuruş arasındadır. 11 hanenin kuruş arasındadır. 16 hanenin ise kuruştan fazla yıllık geliri vardır. Halkın yaklaşık % 10 u çok fakir, % 70 i genel ortalamada kuruşa kadar gelir sahibi, % 20 si ise üst gelir grubundadır. Ayaş ta tarım önemli bir yer tutmakta bölge ekonomisinin temelini oluşturmaktadır. Defterde kaydedilmiş ekili ve dikili tarım arazilerinin toplam büyüklüğü dönümdür. Bu arazilerin toplam kıymeti kuruştur. Tarım arazileri içinde ilk sırayı dönüm ile tarla almaktadır. Tarlaların toplam kıymeti kuruştur. Dönüm başına tarla kıymeti ise ortalama 17 kuruştur. Tarım arazileri içinde ikinci sırayı dönüm ile bağlar almaktadır. Bağcılık Ayaş ta çok gelişmiştir. Bağların toplam kıymeti kuruştur. Dönüm başına ortalama kıymeti ise 83 kuruştur. Tarım

142 132 arazileri içinde üçüncü sıra dönüm ile çeltiğe aittir. Çeltikliklerin toplam kıymeti kuruştur. Dönüm başına çeltik kıymeti 172 kuruştur. Dördüncü büyük tarım arazisi ise arpalıktır dönüm arazide ekilen arpalıkların toplam kıymeti kuruş dönüm başına kıymetleri de 84 kuruştur. Ayaş ta tarımdan sonra hayvancılık, halkın önemli geçim kaynaklarındandır. Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık çok yaygındır. Ayaş ta küçükbaş hayvan sayısı adettir. Bu hayvanların toplam kıymeti kuruştur. Küçükbaş hayvanların ortalama kıymeti 20 kuruştur. Küçükbaş hayvancılığında Ankara ya özgü bir tür olan tiftik keçisi çok önemli bir yer tutar. Çok değerli bir yün olan sof un hammaddesi olan tiftik keçisi, Ayaş ta adet bulunmaktadır. Bu hayvanların toplam kıymeti kuruş ortalama kıymeti ise 23 kuruştur. Büyükbaş hayvan sayısı dir. Bu hayvanların toplam kıymeti kuruştur. Büyükbaş hayvanların ortalama kıymeti 85 kuruştur. Yük ve binek hayvanlarının sayısı dir. Bu hayvanların toplam kıymeti kuruştur. Yük ve binek hayvanlarının ortalama kıymeti 193 kuruştur. Ayaş ta toplam arı kovanı vardır. Bu arıların kıymeti kuruştur. Ayaş ta halk arıcılığı kendi ihtiyacını karşılamak için yapmaktadır. Bir arı kovanının ortalama kıymeti 15 kuruştur. Ayaş ta toplam hayvan vardır. Bunların kıymeti ise kuruştur. Ayaş emlak bakımından çok zengin değildir. Emlaklerinin toplam kıymeti kuruştur. Emlakler içindeki en önemli emlak değirmenlerdir. Büyük çoğunluğu hisseli olan değirmenlerin toplam kıymeti kuruştur. Ayaş ta halkın mal varlıklarının kıymet toplamı kuruştur. Toplam gelirleri ise kuruştur. Mülk-gelir oranı % 41,4 dir. Bu gelirlere kuruş vergi düşmektedir. Gelir-vergi oranı % 28,5 dir. Mülkvergi oranı ise % 11,8 dir. Hane başına düşen mülk kıymeti kuruş, hane başına düşen gelir 831 kuruş ve hane başına düşen vergi, 193 kuruştur.

143 133 Ayaş ta köylerde yaşayan ahali şehir merkezinde yaşayan ahaliye göre daha fazla vergi vermektedir. Merkez mahallelerde hane başına düşen vergi miktarı 130 kuruş iken bu miktar köylerde 254 kuruşa yükselmektedir. Merkez mahallelerde yaşayan ahalinin gelirlerinin vergiye oranı % 15 iken bu oran köylerde % 32,4 dür. Bu, yerleşme şeklinin, vergi politikalarını doğrudan etkilediğini göstermekte ve vergi adaletini sağlamak maksadıyla tutulmaya başlayan temettuat defterlerinin merkez ve köy yerleşimleri arasında adaletsizliklere yol açtığını göstermektedir. Ayaş da kamu görevlilerinin hane başına düşen yıllık gelirleri 742 kuruştur. Serbest meslek sahiplerinin ise hane başına düşen yıllık gelirleri 880 kuruştur. Bunu karşılık kamu görevlileri hane başına 126 kuruş vergi verirken, serbest meslek çalışanlarında bu rakam 259 kuruştur. Serbest meslek çalışanları, gelirlerinin % 29,4 ünü vergi olarak verirken kamu görevlilerinde bu oran % 17 dir. Bu rakamlar kamu görevlilerinin sivil halka göre daha az vergi verdiğini göstermektedir. Ayaş, İstanbul u Anakara ya bağlayan ve oradan da orta doğuya kadar uzanan ticaret yolunun üzerinde bir uğrak noktası olması sebebiyle Ankara nın gelişmiş kazalarından birisidir. Özellikle tiftik keçisinden üretilen sof ekonomiyi dışa açık bir hale getirmiştir. Ticaret gelişmiş olsa da tarım ve diğer sektörlerde aynı gelişimden söz etmek güçtür. Diğer sektörler daha kapalı bir yapıda varlıklarını sürdürmüşlerdir. Halkın büyük kısmı toprak sahibidir. Halkın büyük çoğunluğu orta hallidir. Topraktan yoksun, hiçbir geliri olmayan halk oldukça azdır. Ayaş ta işsizlerin tahmini sayısı 84 hane ve bunların genel nüfusa oranı da % 3,9 dur.

144 134 KAYNAKÇA Numaralı Ayaş Temettuat Defteri(H.1256 / M.1840), İstanbul. B.O.A.;MLVRD. TMTD, No: Vilayet-i Ankara Salnamesi (H.1318 / M. 1900), Ankara. Türk Tarih Kurumu Kütüphanesi 1995 Ankara Vilayet Salnamesi 1325 (1907) Tarihli, Ankara. Ankara Enstitüsü Vakfı Yay. Akdağ, Mustafa 1955 Osmanlı Müesseseleri Hakkında Notlar, DTCFD, c.xiii/ S:1 2, Ankara. AKDAĞ, Mustafa 1958 Celali Fetreti, A.Ü.DTFC Dergisi, c.xvi, S:1 2, Ankara:71 74 AKDAĞ, Mustafa 1975 Türk Halkının Dirlik ve Düzen Kavgası, Ankara. Bilgi Yayınevi. AKGÜNDÜZ, Ahmet ve S. Öztürk 2002 Darende Temettuat Defterleri. İstanbul. Osmanlı Araştırma Vakfı Yay. AKGÜNDÜZ, Ahmet 1990 Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuk Tahlilleri, I. Kitap, İstanbul. Fey Vakfı, Hilal Matbaası. ALDAN, Mehmet 1965 Türlü Yönleri ile Ayaş(Bir Meskun Yer İncelemesi), Ankara. Ayyıldız Matbaası. BARKAN, Ömer Lütfı 1953 Tarihî Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi, Türkiyat Mecmuası, c. X. İstanbul:12 BARKAN, Ömer Lütfi 1940 Türk Toprak Hukuku Tarihinde Tanzimat Ve 1274/1858 Tarihli Arazi Kanunnamesi, Tanzimat, İstanbul. İstanbul Maarif Vekâleti, Maarif Matbaası ÇADIRCI, Musa 1991 Tanzimat Döneminde Anadolu Kentlerinin Sosyal ve Ekonomik Yapıları, Ankara. Atatürk Kültür ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu yay. Maya Matbaacılık.

145 135 ÇAKIR, Coşkun 2002 Tanzimat Dönemi Osmanlı Maliyesi, İstanbul. Küre yay. Kurtiş Matbaası DEMİR, İsmet 1998 Kayseri Temettuat Defterleri, c. II, Kayseri: Giriş XIV. Kayseri Ticaret Odası, Kardeşler Ofset Matbaacılık. DEMİR, İsmet 1999 Temettü Defterlerinin Önemi ve Hazırlanış Sebepleri, Osmanlı (İdari Teşkilat), c. VI, Ankara. DEMİREL, Ömer tarihlerinde Ankara da Ailenin Niceliksel Yapısı, Belleten, c.liv. Ankara:210 DEVELLİOĞLU, Ferit 1997 Osmanlıca Türkçe Ansiklopedik Lügat, Ankara. Aydın Kitap evi, ERGENÇ, Özer 1984 Osmanlı Şehrindeki Mahallenin İşlev ve Nitelikleri Üzerine, Osmanlı Araştırmaları, S: IV. İstanbul: ERZEN, Afif 1946 İlkçağda Ankara, Ankara. Türk Tarih Kurumu yay. Evliya Çelebi, Seyahatnameden Seçmeler, Der. Yalçın TOKER. c.ii, İstanbul. Toker yay. GİRAY, Filiz 2001 Maliye Tarihi, Bursa. GÜRAN, Tevfik yüzyıl Temettuat Tahrirleri, Osmanlı Devletinde Bilgi ve İstatistik, Ankara. DİE. HALAÇOĞLU, Yusuf 1991 XIV-XVII. Yüzyıllarda Osmanlılarda Devlet Teşkilatı ve Sosyal Yapı, Ankara. Türk Tarih Kurumu yay., Türk Tarih Kurumu Basımevi. İNALCIK, Halil 1988 Tanzimatın Uygulanması ve Sosyal Tepkiler, Belleten c.xxvii, Ankara:

146 136 İNALCIK, Halil 1993 İslam Arazi Ve Vergi Sisteminin Teşekkülü ve Osmanlı Devrindeki Şekillerle Mukayesesi, Osmanlı İmparatorluğu Toplum ve Ekonomi, İstanbul. İNALCIK, Halil 1998 Çiftliklerin Doğuşu: Devlet, Toprak Sahipleri ve Kiracılar, Osmanlıda Toprak Mülkiyeti ve Ticari Tarım, İstanbul. İNAN, Huricihan İslamoğlu 1991 Osmanlı İmparatorluğu unda Devlet ve Köylü, İstanbul. İletişim yay. Şefik Matbaası. KARAL, E. Ziya 1983 Osmanlı Tarihi, c.v-vi, Ankara. KARAMAN, A. Fuat ve K. Bacakoğlu Ankara Vilayeti Salnamesi. Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Ankara.(Yayınlanmamış Lisans Tezi) KARAMÜRSAL, Ziya 1989 Osmanlı Mali Tarihi Hakkında Tetkikler, Ankara. Türk Tarih (1940) Kurumu yay. II. Baskı KAŞGARLI, Mahmut 1941 Divan-ı lügat-it- Türk. Çev. Besim ATALAY. Ankara. Alaaddin Kıral Basımevi KIRAY, Emine 1993 Osmanlı da Ekonomik Yapı ve Dış Borçlar, İstanbul. İletişim yay. Şefik Matbaası. KÖKTEN, İsmail Kılıç yılında Türk Tarih Kurumu adına yapılan tarihöncesi araştırmaları. Ankara. Türk Tarih Kurumu Basımevi. KÜTÜKOĞLU, Mübahat 1995 Osmanlı Sosyal ve İktisadi Tarihi Kaynaklarından Temettü Defterleri, Belleten, c.lix, S:225, Ankara:25 ORTAYLI, İlber 2002 İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı. iletişim yayınları, İstanbul. ÖZTÜRK, Said 2000 Temettuat Tahrirleri, Akademik Araştırmalar dergisi, S:4 5, İstanbul:

147 137 ÖZTÜRK, Said 1996 Tanzimat Döneminde Bir Anadolu Şehri Bilecik, İstanbul PAKALIN, Mehmet Zeki 1971 Osmanlı Tarihi Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, c.iii, İstanbul:453 SAYIN, Abdurrahman Vefik Tekâlif Kavaidi: Osmanlı vergi sistemi. Ankara: Maliye Bakanlığı APK Kurulu Başkanlığı, 1999 (Başbakanlık Basımevi) SUDİ, Süleyman Osmanlı vergi düzeni : (Defter-i Muktesid), Yayına Haz. Mehmet Ali Ünal. Isparta. SÜMER, Faruk 1972 Oğuzlar (Türkmenler) Tarihleri-Boy teşkilatı- Destanları, A.Ü.DTCF yay. II. Baskı. ŞENEL, Şennur 2002 XIX. Yüzyıl Ortalarında Ankara Eyalet Merkezinin Sosyal ve İktisadi Durumu( ), Ankara. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yayınlanmamış Doktora Tezi). ŞENER, Abdüllatif 1990 Tanzimat Dönemi Osmanlı Vergi Sistemi, İstanbul. TOZDUMAN, Arzu 1992 Aydın ve Güzelhisar ın Sosyal ve İktisadi Durumu(1844), İstanbul. İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Tunçbilek, Necdet 1967 Türkiye İskan Coğrafyası: Kır İskânı, Köy - Altı İskan Şekilleri. İstanbul. İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Yay. TURAN, Osman 1996 Selçuklular zamanında Türkiye: siyâsi tarih Alp Arslan'dan Osman Gazi'ye ( ), İstanbul. Boğaziçi yay. Bayrak Matbaası. 5. baskı. UZUNÇARŞILI, İ. Hakkı 1983 Osmanlı Tarihi, Ankara YILDIZ, Hakkı Dursun 1990 Bizans Tarihi, Anadolu Uygarlıkları Ansiklopedisi, c.iii. İstanbul. Görsel Yay.

148 138 YÜCEL, Yaşar ve A. Sevim 1991 Türkiye Tarihi, Ankara. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu Yayınları. ZAİM, Sebahattin 1999 Yükselme Devrinde Osmanlı Devletinin İktisadi Durumu, Osmanlı (iktisat), c.iii, Ankara:189.

149 139 EKLER Ek 1: Örnek Ayaş Temettuat Defteri Sayfası

150 140 Ek 2: Örnek Bir Hanenin Transkripsiyonu. Bir senede verdiği tekâlifi zirde muharrer emvalinden Ruz-ı Hızır 170 temettuğu Ruz-ı Kasım Numara Uzun boylu aksakallı hatapçı Ahmet emvali Bahçesi ılıca yakasında inek ve yoz ester arı merkep Kıymeti bağı rakamı r es sepet r es 200 dönüm kıymeti kıymeti kıymeti kıymeti Kıymeti Hayvanat Emlak Kıymeti Kıymeti

151 Ek 3: Ayaş İlçesinin Tarihi Gelişim İçinde Sınırları. 141

152 142 Ek 4: 1341 tarihli Ankara ve İlçeleri Haritası Türk tarih Kurumu Kütüphanesi Arşivi H/

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845)

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845) AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845) C. Yunus Özkurt Osmanlı döneminde ilk genel nüfus sayımı, II. Mahmud döneminde 1831 (Hicri: 1246) yılında alınan bir karar ile uygulanmaya başlamıştır (bundan

Detaylı

DEMİRCİ TARİHİNİN KAYNAKLARI DEMİRCİ KAZASI ÇİFTLİKLERİ VE ŞEHİR NAHİYESİ KÖYLERİ TEMETTUAT DEFTERLERİ ( ) (DEĞERLENDİRME VE TRANSKRİPSİYON)

DEMİRCİ TARİHİNİN KAYNAKLARI DEMİRCİ KAZASI ÇİFTLİKLERİ VE ŞEHİR NAHİYESİ KÖYLERİ TEMETTUAT DEFTERLERİ ( ) (DEĞERLENDİRME VE TRANSKRİPSİYON) T.C. CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ MANİSA YÖRESİ TÜRK TARİHİ VE KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİRCİ TARİHİNİN KAYNAKLARI DEMİRCİ KAZASI ÇİFTLİKLERİ VE ŞEHİR NAHİYESİ KÖYLERİ TEMETTUAT DEFTERLERİ

Detaylı

TARİH BOYUNCA ANADOLU

TARİH BOYUNCA ANADOLU TARİH BOYUNCA ANADOLU Anadolu, Asya yı Avrupa ya bağlayan bir köprü konumundadır. Üç tarafı denizlerle çevrili verimli topraklara sahiptir. Dört mevsimi yaşayan iklimi, akarsuları, ormanları, madenleriyle

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİ NDE AHIRLI KÖYÜNÜN NÜFUS VE EKONOMİK YAPISI POPULATION AND ECONOMIC STRUCTURE OF AHIRLI VILLAGE DURING TANZİMAT PERIODS

TANZİMAT DÖNEMİ NDE AHIRLI KÖYÜNÜN NÜFUS VE EKONOMİK YAPISI POPULATION AND ECONOMIC STRUCTURE OF AHIRLI VILLAGE DURING TANZİMAT PERIODS TANZİMAT DÖNEMİ NDE AHIRLI KÖYÜNÜN NÜFUS VE EKONOMİK YAPISI POPULATION AND ECONOMIC STRUCTURE OF AHIRLI VILLAGE DURING TANZİMAT PERIODS Ozan Batuhan ATICI * Öz Çalışmamızın konusu adından da anlaşılacağı

Detaylı

Karamürsel, Marmara Bölgesinde İzmir Körfezi nin güneyinde Kocaeli iline bağlı bir ilçedir.

Karamürsel, Marmara Bölgesinde İzmir Körfezi nin güneyinde Kocaeli iline bağlı bir ilçedir. XIX. YÜZYILIN İLK YARISINDA KARAMÜRSEL KAZASINDA NÜFUS Zafer ATAR * Muzaffer TEPEKAYA** Karamürsel, Marmara Bölgesinde İzmir Körfezi nin güneyinde Kocaeli iline bağlı bir ilçedir. Karamürsel in yerleşim

Detaylı

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS Tezli yüksek lisans programında eğitim dili Türkçedir. Programın öngörülen süresi 4

Detaylı

EBUTAHİR KAZASI NÜFUS VE TOPLUM YAPISI 1834 M (1250 H.) Salih AKYEL 1

EBUTAHİR KAZASI NÜFUS VE TOPLUM YAPISI 1834 M (1250 H.) Salih AKYEL 1 Fırat Üniversitesi Harput Uygulama ve Araştırma Merkezi Geçmişten Geleceğe Harput Sempozyumu, Elazığ 23-25 Mayıs 2013 93 EBUTAHİR KAZASI NÜFUS VE TOPLUM YAPISI 1834 M (1250 H.) Salih AKYEL 1 1831 yılına

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 1995-2008 2008-2014 Profesör Tarih/Yakınçağ Celal Bayar Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. 2014

ÖZGEÇMİŞ. 1995-2008 2008-2014 Profesör Tarih/Yakınçağ Celal Bayar Üniversitesi Fen Edebiyat Fak. 2014 ÖZGEÇMİŞ 1.Adı Soyadı : MUZAFFER TEPEKAYA 2.Doğum Tarihi : 20.10.1962 3.Unvanı : Prof. Dr. / Tarih Bölümü 4. e-mail : muzaffer.tepekaya@cbu.edu.tr Öğrenim Hayatı: Derece Alan Üniversite Lisans Tarih Selçuk

Detaylı

BALIKESİR KAZASI (1840 1845)

BALIKESİR KAZASI (1840 1845) 1 2 BALIKESİR KAZASI (1840 1845) 3 Tanzimat başlarında BALIKESİR KAZASI (1840 1845) (Demografik Durum) Zağnos Kültür ve Eğitim Vakfı Genel Yayın No:8 ISBN 975 94473 4 7 Kapak : Petek Ofset Matbaacılık

Detaylı

/ TEMETTUAT KAYITLARI IŞIĞINDA KUBAD KÖYÜNÜN SOSYAL VE EKONOMİK GÖRÜNTÜSÜ

/ TEMETTUAT KAYITLARI IŞIĞINDA KUBAD KÖYÜNÜN SOSYAL VE EKONOMİK GÖRÜNTÜSÜ Cilt: 8 Sayı: 14 Şubat 2018 ISSN: 2147-5210 DOI Number: 10.19039/sotod.2018.81 Geliş Tarihi/Received:20.12.2017 Kabul Tarihi/Accepted:04.02.2018 1260-61 / 1844-45 TEMETTUAT KAYITLARI IŞIĞINDA KUBAD KÖYÜNÜN

Detaylı

TARİH BÖLÜMÜ LİSANS DERSLERİ BİRİNCİ YIL

TARİH BÖLÜMÜ LİSANS DERSLERİ BİRİNCİ YIL TARİH BÖLÜMÜ LİSANS DERSLERİ BİRİNCİ YIL I. Yarıyıl II. Yarıyıl TAR 101 OSMANLI TÜRKÇESİ I 4 0 4 6 TAR 102 OSMANLI TÜRKÇESİ II 4 0 4 6 TAR 103 İLKÇAĞ TARİHİ I 2 0 2 4 TAR 104 İLKÇAĞ TARİHİ II 2 0 2 4 TAR

Detaylı

TC. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI'NDA TAMAMLANAN TEZLER

TC. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI'NDA TAMAMLANAN TEZLER TC. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI'NDA TAMAMLANAN TEZLER 2006 SARIBEY, Aysun, XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Aydın'da Yönetim, (Danış. Prof. Dr. Serap YILMAZ), Adnan

Detaylı

Bolu Temettuat Defterleri (1844/1845)

Bolu Temettuat Defterleri (1844/1845) 21. Yüzyılda Köroğlu ve Bolu Araştırmaları Uluslarası Köroğlu, Bolu Tarih ve Kültürü Sempozyumu Bildirileri (17-18 Ekim 2009 Bolu, Dörtdivan/Türkiye) Editörler: A.Yaman - A. Aktaş Yasa - E. Öztürk B. Kaya

Detaylı

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14 Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Ders Notu OSMANLI KÜLTÜR VE MEDENİYETİ (1300-1453) 1. OSMANLI'DA DEVLET ANLAYIŞI Türkiye Selçuklu Devleti

Detaylı

GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ

GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ Prof. Dr. Mustafa KESKİN - Prof. Dr. M. Metin HÜLAGÜ İÇİNDEKİLER Sunuş Önsöz Giriş I. Tarihi Seyri İçerisinde Kayseri II. Şehrin Kronolojisi III. Kültürel Miras A. Köşkler

Detaylı

XIX. YÜZYILIN ORTALARINDA KURŞUNLU KAZASININ SOSYO- EKONOMİK DURUMU

XIX. YÜZYILIN ORTALARINDA KURŞUNLU KAZASININ SOSYO- EKONOMİK DURUMU XIX. YÜZYILIN ORTALARINDA KURŞUNLU KAZASININ SOSYO- EKONOMİK DURUMU Ahmet YURTSEVEN Çankırı Karatekin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Yrd. Doç. Dr. ahmetyurtseven59@gmail.com

Detaylı

Ali Efdal Özkul KIBRIS'IN SOSYO-EKONOMİK TARİHİ ( ) *dipnot

Ali Efdal Özkul KIBRIS'IN SOSYO-EKONOMİK TARİHİ ( ) *dipnot Ali Efdal Özkul KIBRIS'IN SOSYO-EKONOMİK TARİHİ (1726-1750) *dipnot Ada ve Ebru'ya İçindekiler Kısaltmalar 9 Sunuş 13 Önsöz 15 Kaynaklar 17 1. BOA Kaynaklan 17 2. Kıbrıs Şer'iye Sicilleri 18 3. Yazmalar

Detaylı

DEMİRCİ TARİHİNİN KAYNAKLARI KARATAŞ NAHİYESİ KÖYLERİ TEMETTUAT DEFTERLERİ ( ) (DEĞERLENDİRME VE TRANSKRİPSİYON)

DEMİRCİ TARİHİNİN KAYNAKLARI KARATAŞ NAHİYESİ KÖYLERİ TEMETTUAT DEFTERLERİ ( ) (DEĞERLENDİRME VE TRANSKRİPSİYON) T.C. CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ MANİSA YÖRESİ TÜRK TARİHİ VE KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİRCİ TARİHİNİN KAYNAKLARI KARATAŞ NAHİYESİ KÖYLERİ TEMETTUAT DEFTERLERİ (1844-1845) (DEĞERLENDİRME

Detaylı

ŞANLIURFA YI GEZELİM

ŞANLIURFA YI GEZELİM ŞANLIURFA YI GEZELİM 3. Gün: URFA NIN KALBİNDEN GÜNEŞİN BATIŞINA GEZİ TÜRKİYE NİN GURURU ATATÜRK BARAJI Türkiye de ki elektrik üretimini artırmak ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ndeki 9 ili kapsayan tarım

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı :Hasan KARAKÖSE İletişim Bilgileri :Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Adres Tarih Bölümü Bağbaşı Yerleşkesi KIRŞEHİR Telefon Mail : O.386.2804573 :hkarakose@ahievran.edu.tr

Detaylı

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi PROF. DR. NEJAT GÖYÜNÇ ARMAĞANI 305 Mevlüt ESER Prof. Dr. Yusuf KÜÇÜKDAĞ NEÜ A. Keleşoğlu Eğitim Fakültesi, Sosyal Bilgiler Eğitimi Mevlevilik, Mevlâna

Detaylı

SUSURLUK. TiCARET BORSASI. Ekonomik İstatistik Raporu SAYI : 2

SUSURLUK. TiCARET BORSASI. Ekonomik İstatistik Raporu SAYI : 2 SUSURLUK TiCARET BORSASI 2014 Ekonomik İstatistik Raporu SAYI : 2 Tüccar, milletin emeği ve üretimi kıymetlendirmek için eline zekasına emniyet edilen ve bu emniyete liyakat göstermesi gereken adamdır.

Detaylı

Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Sayı 35 Ocak 2013

Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Sayı 35 Ocak 2013 Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Sayı 35 Ocak 2013 1844 TARİHLİ TEMETTÜAT KAYITLARINA GÖRE KÜTAHYA SANCAĞINA BAĞLI ŞAPHANE KÖYÜNÜN SOSYAL EKONOMİK YAPISI Arzu BAYKARA TAŞKAYA Dr. Okutman,

Detaylı

1891 MANASTIR SALNAMESİNDE MANASTIR VİLAYETİ

1891 MANASTIR SALNAMESİNDE MANASTIR VİLAYETİ 1891 MANASTIR SALNAMESİNDE MANASTIR VİLAYETİ BAKİ SARISAKAL 1891 MANASTIR SALNAMESİNDE MANASTIR VİLAYETİ BİNALAR VE ARAZİ LİSTESİ Manastır Vilayetinde Nüfus Cemaati İslam Ulah ve Rum Ermeni Bulgar Yahudi

Detaylı

İSLÂM ÖNCESİ İRAN DA DEVLET VE EKONOMİ -SÂSÂNÎ DÖNEMİ- (M.S )

İSLÂM ÖNCESİ İRAN DA DEVLET VE EKONOMİ -SÂSÂNÎ DÖNEMİ- (M.S ) İSLÂM ÖNCESİ İRAN DA DEVLET VE EKONOMİ -SÂSÂNÎ DÖNEMİ- (M.S. 226-652) Yrd. Doç. Dr. Ahmet ALTUNGÖK İSLÂM ÖNCESİ İRAN DA DEVLET VE EKONOMİ -SÂSÂNÎ DÖNEMİ- Yazar: Yrd. Doç. Dr. Ahmet Altungök Yayınevi Editörü:

Detaylı

(TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE)

(TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE) i XIX. YÜZYILDA DENİZLİ MERKEZ KAZASINA BAĞLI KÖYLERİN SOSYO-EKONOMİK DURUMU (TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE) Hülya ÖZLÜ Eylül 2006 DENİZLİ ii XIX. YÜZYILDA DENİZLİ MERKEZ KAZASINA BAĞLI KÖYLERİN SOSYO-EKONOMİK

Detaylı

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin ne zaman ve kimler tarafından hangi tarihte kurulduğu kesin bilinmemekle beraber, bölgedeki yerleşimin Van Bölgesinde olduğu gibi tarih öncesi dönemlere uzandığı

Detaylı

KUġU ĠLE ĠLGĠLĠ ĠLK VERGĠ DEFTERĠ 19. YÜZYILDA KUġU GEDÜS KAZASI KUġU KARYESĠ TEMETTUAT DEFTERĠ * Hidayet GÜRAKAN Eski, tarihi yerleşim birimi

KUġU ĠLE ĠLGĠLĠ ĠLK VERGĠ DEFTERĠ 19. YÜZYILDA KUġU GEDÜS KAZASI KUġU KARYESĠ TEMETTUAT DEFTERĠ * Hidayet GÜRAKAN Eski, tarihi yerleşim birimi KUġU ĠLE ĠLGĠLĠ ĠLK VERGĠ DEFTERĠ 19. YÜZYILDA KUġU GEDÜS KAZASI KUġU KARYESĠ TEMETTUAT DEFTERĠ * Hidayet GÜRAKAN Eski, tarihi yerleşim birimi olmayan, önemli tarihi olayların geçmediği küçük yerleşim

Detaylı

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME T.C. FATİH SULTAN MEHMET VAKIF ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME Khalid Khater Mohemed Ali 130101036 TEZ DANIŞMANI Prof.

Detaylı

(1983). 1980 Genel Nüfus Sayımı: Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri; 12-10-1980, 05 Amasya. Ankara: Devlet İstatistik Enst. Yay..

(1983). 1980 Genel Nüfus Sayımı: Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri; 12-10-1980, 05 Amasya. Ankara: Devlet İstatistik Enst. Yay.. İktisat Tarihi (1983). 1980 Genel Nüfus Sayımı: Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri; 12-10-1980, 05 Amasya. Ankara: Devlet İstatistik Enst. Yay.. (1962). "Yükseliş Devri'nde Osmanlı Ekonomisine Umumi

Detaylı

Tanzimat Döneminde Sinop a Tâbii Köylerdeki Ermenilerin Sosyal ve Ekonomik Yapıları

Tanzimat Döneminde Sinop a Tâbii Köylerdeki Ermenilerin Sosyal ve Ekonomik Yapıları Tanzimat Döneminde Sinop a Tâbii Köylerdeki Ermenilerin Sosyal ve Ekonomik Yapıları Selim Özcan* Osmanlı Devlet inde Tanzimat ın uygulandığı eyaletlerde temettuat sayımları yapılmıştır. Bu dönemde Sinop

Detaylı

Ocak - Nisan 2012 January - April 2012 Sayı XII, ss Number XII, ss

Ocak - Nisan 2012 January - April 2012 Sayı XII, ss Number XII, ss Tarih Okulu The History School Ocak - Nisan 2012 January - April 2012 Sayı XII, ss. 193-220. Number XII, ss. 193-220. TEMETTÜAT DEFTERLERİNE GÖRE TURGUTLU NUN SOSYAL VE EKONOMİK DURUMU (1844-1845) Saadet

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi Y. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi 1998

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi Y. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi 1998 1. Adı Soyadı: Sedat Bayrakal 2. Doğum Tarihi: 17.08.1969 3. Unvanı: Prof. Dr. 4. Öğrenim Durumu: ÖZGEÇMİŞ Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi 1995 Y. Lisans Sanat Tarihi Ege

Detaylı

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ VE YAYIN LİSTESİ 1. Adı Soyadı : Muharrem KESİK İletişim Bilgileri Adres : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) 521 81 00 Mail : muharremkesik@gmail.com 2. Doğum -

Detaylı

Adı Soyadı: Ertan GÖKMEN Doğum Tarihi: 1967 Öğrenim Durumu: Doktora Öğrenim Gördüğü Kurumlar: Öğrenim Durumu Bölüm/Program Üniversite Yıl

Adı Soyadı: Ertan GÖKMEN Doğum Tarihi: 1967 Öğrenim Durumu: Doktora Öğrenim Gördüğü Kurumlar: Öğrenim Durumu Bölüm/Program Üniversite Yıl Adı Soyadı: Ertan GÖKMEN Doğum Tarihi: 1967 Öğrenim Durumu: Doktora Öğrenim Gördüğü Kurumlar: Öğrenim Durumu Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Y. Lisans Doktora Tarih Öğretmenliği /Buca Eğitim Fakültesi

Detaylı

TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE KURUCAŞİLE 1 DİVANI

TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE KURUCAŞİLE 1 DİVANI TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE KURUCAŞİLE 1 DİVANI Özet Nihat YASA Bugün Bartın ilinin bir ilçe merkezi olan Kurucaşile Osmanlı devleti döneminde Bolu Vilayeti Viranşehir 2 Sancağı Amasra kazasına bağlı bir

Detaylı

T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLGİLER ENSTİTÜSÜ TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLGİLER ENSTİTÜSÜ TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLGİLER ENSTİTÜSÜ TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI I. YARIYIL II. YARIYIL Adı Adı TAR 501 Eski Anadolu Kültür 3 0 3 TAR 502 Eskiçağda Türkler 3 0 3 TAR 503 Eskiçağ Kavimlerinde

Detaylı

İktisat Tarihi I

İktisat Tarihi I İktisat Tarihi I 11.10.2017 12. asrın ikinci yarısından itibaren Anadolu Selçuklu Devleti siyasi ve idari bakımdan pekişmişti. XII. yüzyıl sonlarından itibaren şehirlerin gelişmesi ile Selçuklu ekonomik

Detaylı

NÜFUS VE TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE BOZKIR KAZA MERKEZİ NİN DEMOGRAFİK YAPISI, SOSYAL VE EKONOMİK ÖZELLİKLERİ ( )

NÜFUS VE TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE BOZKIR KAZA MERKEZİ NİN DEMOGRAFİK YAPISI, SOSYAL VE EKONOMİK ÖZELLİKLERİ ( ) NÜFUS VE TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE BOZKIR KAZA MERKEZİ NİN DEMOGRAFİK YAPISI, SOSYAL VE EKONOMİK ÖZELLİKLERİ (1840 1845) Hüseyin MUŞMAL * Müjgan ŞAHİNKAYA ** Öz Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Osmanlı

Detaylı

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir. Çaldıran Tarihçesi: İlçe birçok tarihi medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Medler, Bizanslılar, Urartular, İranlılar ve son olarak Osmanlı devleti bu ilçede hâkimiyet sürmüşlerdir. İlçenin tarih içerisindeki

Detaylı

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta İktisat Tarihi I 13-14 Ekim II. Hafta Osmanlı Kurumlarının Kökenleri 19. yy da Osmanlı ve Bizans hakkındaki araştırmalar ilerledikçe benzerlikler dikkat çekmeye başladı. Gibbons a göre Osm. Hukuk sahasında

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Coğrafya Öğretmenliği. Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Coğrafya Öğretmenliği. Sosyal Bilimler Enstitüsü ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Eren ŞENOL Adres: Giresun Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Bölümü. Telefon: 0 (454) 3105769 E- Posta: eren.senol@giresun.edu.tr Yüksek lisans eğitimimi "Boraboy'da

Detaylı

KURTALAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

KURTALAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları KURTALAN İLÇESİ Siirt deki Kültür Varlıkları 163 3.5. KURTALAN İLÇESİ 3.5.1. ERZEN ŞEHRİ VE KALESİ Son yapılan araştırmalara kadar tam olarak yeri tespit edilemeyen Erzen şehri, Siirt İli Kurtalan İlçesi

Detaylı

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş Özalp Tarihçesi: Özalp ilçesi 1869 yılında Mahmudiye adıyla bu günkü Saray ilçe merkezinde kurulmuştur. 1948 yılında bu günkü Özalp merkezine taşınmış ve burası ilçe merkezi haline dönüştürülmüştür. Bölgede

Detaylı

YERELYÖNETİM TARKANOKTAY

YERELYÖNETİM TARKANOKTAY YERELYÖNETİM REFORMUSONRASINDA İLÖZELİDARELERİ Dünyadayaşananküreseleşme,sanayitoplumundanbilgitoplumuna geçiş,şehirleşmeninartışı,ekonomikvesosyaldeğişimleryönetim paradigmalarınıveyapılarınıdaetkilemektedir.çevrefaktörlerinde

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ KİTAP - Osmanlı Kuruluş Dönemi Bursa Vakfiyeleri, Yayına Hazırlayanlar, Yrd. Doç. Dr. Sezai Sevim- Dr. Hasan Basri Öcalan, Osmangazi Belediyesi Yayınları, İstanbul

Detaylı

Cabir DOĞAN TARİHLİ TEMETTUAT DEFTERİNE GÖRE ISPARTA SANCAĞI EĞİRDİR KAZASI YUKARI GÖKDERE KÖYÜ NÜN SOSYAL ve EKONOMİK YAPISI

Cabir DOĞAN TARİHLİ TEMETTUAT DEFTERİNE GÖRE ISPARTA SANCAĞI EĞİRDİR KAZASI YUKARI GÖKDERE KÖYÜ NÜN SOSYAL ve EKONOMİK YAPISI Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 22, Mart 2016, s. 255-276 Cabir DOĞAN 1 1845 TARİHLİ TEMETTUAT DEFTERİNE GÖRE ISPARTA SANCAĞI EĞİRDİR KAZASI YUKARI GÖKDERE KÖYÜ NÜN SOSYAL ve EKONOMİK

Detaylı

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız.

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız. 4 ANKARA ÜNİVERSİTESİ Devlet ANKARA Dil ve Tarih Coğrafya Fak. Antropoloji TM-3 325,416 283,745 57 218.000 4 MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ Devlet BURDUR Fen-Edebiyat Fak. Antropoloji TM-3 289,322 243,240

Detaylı

SOCIAL SCIENCES STUDIES JOURNAL SSSjournal (ISSN: )

SOCIAL SCIENCES STUDIES JOURNAL SSSjournal (ISSN: ) SOCIAL SCIENCES STUDIES JOURNAL SSSjournal (ISSN:2587-1587) Economics and Administration, Tourism and Tourism Management, History, Culture, Religion, Psychology, Sociology, Fine Arts, Engineering, Architecture,

Detaylı

TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE XIX. YÜZYIL ORTALARINDA KOÇARLI NIN SOSYO-EKONOMİK YAPISI. Aysun SARIBEY HAYKIRAN

TEMETTUAT DEFTERLERİNE GÖRE XIX. YÜZYIL ORTALARINDA KOÇARLI NIN SOSYO-EKONOMİK YAPISI. Aysun SARIBEY HAYKIRAN Tarih Okulu Dergisi (TOD) Journal of History School (JOHS) Mart 2016 March 2016 Yıl 9, Sayı XXV, ss. 31-43. Year 9, Issue XXV, pp. 31-43. DOI No: http://dx.doi.org/10.14225/joh877 TEMETTUAT DEFTERLERİNE

Detaylı

ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULABİLECEK KIYMETLER VE BU İŞLEMİN VERGİLENDİRİLMESİ

ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULABİLECEK KIYMETLER VE BU İŞLEMİN VERGİLENDİRİLMESİ ŞİRKETLERE AYNİ SERMAYE OLARAK KONULABİLECEK KIYMETLER VE BU İŞLEMİN VERGİLENDİRİLMESİ Rızkullah ÇETİN 26 1-GİRİŞ Şirket ortakları çeşitli sebeplerle (nakit yetersizliği, ortağın ayni sermaye olarak konulabilecek

Detaylı

toplanması hususunda istenilen başarı sağlanamadığı için hazine büyük sıkıntıya düştü. Bunun üzerine 1842 Mart ında muhassıllık kurumu kaldırıldı. Tek

toplanması hususunda istenilen başarı sağlanamadığı için hazine büyük sıkıntıya düştü. Bunun üzerine 1842 Mart ında muhassıllık kurumu kaldırıldı. Tek 19. Yüzyıl Ortalarında Gevrek Köyü nün Sosyo-Ekonomik Yapısı (14652 Numaralı Temettuât Defterine Göre) Erdoğan Keleş 1 Özet 19. yüzyıl ortalarında vergi kaynaklarını yeniden tespit ederek halkın üzerindeki

Detaylı

e-fatura UYGULAMA KILAVUZU

e-fatura UYGULAMA KILAVUZU e-fatura UYGULAMA KILAVUZU 29.09.2017 Ver:1.0 i İçindekiler Tablosu 1 SOSYAL GÜVENLİK KURUMU E- FATURA UYGULAMASI... 1 2 E-FATURA GRUPLARI VE ÖZEL ALANLAR... 1 2.1 SAĞLIK HİZMETİ SUNUCULARINA AİT FATURALAR...

Detaylı

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL 2017 1 GİRİŞ İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ne teslim edilecek Yüksek Lisans ve Doktora tezleri

Detaylı

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KURALLARI 1. GİRİŞ Bu kılavuzun amacı; Atatürk Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü nde hazırlanan yüksek

Detaylı

YURTDIŞINDA MUKİM KURUMLARIN TÜRKİYE DEKİ TAŞINMAZ SATIŞLARININ VERGİLENDİRİLMESİ

YURTDIŞINDA MUKİM KURUMLARIN TÜRKİYE DEKİ TAŞINMAZ SATIŞLARININ VERGİLENDİRİLMESİ YURTDIŞINDA MUKİM KURUMLARIN TÜRKİYE DEKİ TAŞINMAZ SATIŞLARININ VERGİLENDİRİLMESİ Lebib Yalkın Mevzuat Dergisi Ağustos 2013 Sayısında Yayınlanmıştır 1. Giriş Yurtdışında mukim (kanuni ve iş merkezlerinden

Detaylı

KİTAP TANITIMI/BOOK REVIEW

KİTAP TANITIMI/BOOK REVIEW TAD, C. 37/ S. 64, 2018, 421-426. KİTAP TANITIMI/BOOK REVIEW Saim Savaş, Sirge Kazası Dikey Boyutta Bir Yerel Tarih Araştırması, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları,

Detaylı

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar Eda Yeşilpınar Hemen her bölümün kuşkusuz zorlayıcı bir dersi vardır. Öğrencilerin genellikle bu derse karşı tepkileri olumlu olmaz. Bu olumsuz tepkilerin nedeni;

Detaylı

YANIT SORU - YANIT??? SORU

YANIT SORU - YANIT??? SORU SORU - YANIT YANIT??? SORU 326 MALi Ç Ö Z Ü M Sayı : 98-2010 Soru - Yanıt SORU 1 Mali müşavir olarak Serbest Meslek faaliyetinde bulunmaktayım.sosyal güvenlik 4/b kapsamında pirim ödemekteyim. Ödediğim

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı Üniversite/Kurum Temel Alan ALPAY BİZBİRLİK MANİSA CELÂL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL, BEŞERI VE İDARI BILIMLER TEMEL ALANI Öğrenim Bilgisi Doktora 1992 1/Ocak/1996

Detaylı

SANAT TARİHİ SANAT TARİHİ NEDİR? Sanat Tarihi, geçmişte varlık göstermiş uygarlıkların ortaya koyduğu her tür taşınır ve taşınmaz maddi kültür varlıklarını inceleyen bir bilim dalıdır. Güzel Sanatlar ve

Detaylı

Sayı :2014/22. Konu: İhtiyar heyeti/meclisi seçimi YÜKSEK SEÇİM KURULU BAŞKANLIĞINA AZALARIN OY PUSULASINDAKİ SAYIMI NASIL OLACAK?

Sayı :2014/22. Konu: İhtiyar heyeti/meclisi seçimi YÜKSEK SEÇİM KURULU BAŞKANLIĞINA AZALARIN OY PUSULASINDAKİ SAYIMI NASIL OLACAK? Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Hüseyin Akdeniz, İhtiyar Heyeti/Meclisi üyeliği seçimlerinde oyların sayımı hakkındaki anlaşılamayan hususlar hakkında görüş sorduklarını belirtti. Akdeniz, İhtiyar heyeti/meclisi

Detaylı

Arş. Gör. İlker YİĞİT

Arş. Gör. İlker YİĞİT CV Arş. Gör. İlker YİĞİT Çankırı Karatekin Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Araştırma Görevlisi Mail: iyigithg@gmail.com Tel: 0-376-218 11 23/5111 Faks: 0-376-218 10 31 WEB: http://websitem.karatekin.edu.tr/iyigit/sayfa/314

Detaylı

19.YÜZYILIN ORTALARINDA BARTIN KAZASINA BAĞLI MEKEÇLER KÖYÜNÜN EKONOMİK

19.YÜZYILIN ORTALARINDA BARTIN KAZASINA BAĞLI MEKEÇLER KÖYÜNÜN EKONOMİK YAPISI Bartın - Yrd. Üniversitesi Doç. Dr. Ramazan ARSLAN Çeşm-i Cihan: Tarih Kültür ve Sanat Araştırmaları E - Dergisi Cilt 1, Sayı 1, s. 26-36, Yaz 2014 BARTIN TÜRKİYE Bartın ve Yöresi Tarih Kültür Araştırmaları

Detaylı

Konu Başlığı: Türk Vergi Sistemindeki Vergilerin Ekonomik Kaynağına Göre Tasnifi

Konu Başlığı: Türk Vergi Sistemindeki Vergilerin Ekonomik Kaynağına Göre Tasnifi GENEL VERGİ TEORİSİ IV Konu Başlığı: Türk Vergi Sistemindeki Vergilerin Ekonomik Kaynağına Göre Tasnifi Kavramlar: Gelirden Alınan Vergiler, Servetten Alınan Vergiler, Harcamalardan Alınan Vergiler Kavramlara

Detaylı

Türklerin İslamiyeti kabul etmeleriyle birlikte hukuk sisteminde değişiklikler yaşanmıştır. Töre devam etmekle birlikte Şeri Hukuk ta uygulanmaya

Türklerin İslamiyeti kabul etmeleriyle birlikte hukuk sisteminde değişiklikler yaşanmıştır. Töre devam etmekle birlikte Şeri Hukuk ta uygulanmaya Türklerin İslamiyeti kabul etmeleriyle birlikte hukuk sisteminde değişiklikler yaşanmıştır. Töre devam etmekle birlikte Şeri Hukuk ta uygulanmaya başlamıştır. Böylelikle Türk-İslam devletlerinde Hukuk

Detaylı

Tezkire-i Şeyh Safî (İnceleme-Metin-Dizin) Cilt I

Tezkire-i Şeyh Safî (İnceleme-Metin-Dizin) Cilt I Tezkire-i Şeyh Safî (İnceleme-Metin-Dizin) Cilt I Yazar Feyza Tokat ISBN: Takım Numarası: 978-605-9247-50-4 (Tk) Cilt I: 978-605-9247-51-1 (1.c) 1. Baskı Nisan, 2017 / Ankara 100 Adet Yayınları Yayın No:

Detaylı

. Uluslararası Akdeniz Karpaz Sempozyumu: Lefkoşa - KKTC

. Uluslararası Akdeniz Karpaz Sempozyumu: Lefkoşa - KKTC . Uluslararası Akdeniz Karpaz Sempozyumu: Tarihte Kıbrıs (11 13 Nisan 2016) The I st International Symposium on Mediterranean Karpasia Cyprus in History (April 11-13, 2016) Lefkoşa - KKTC Kıbrıs, tarihin

Detaylı

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası: Başkale nin Tarihçesi: Başkale Urartular zamanında Adamma olarak adlandırılan bir yerleşme yeriydi. Ermeniler buraya Adamakert ismini vermişlerdir. Sonraları Romalılar ve Partlar arasında sınır bölgesi

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi Y. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi 1998

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi Y. Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi 1998 1. Adı Soyadı: Sedat Bayrakal 2. Doğum Tarihi: 17.08.1969 3. Unvanı: Prof.Dr. 4. Öğrenim Durumu: ÖZGEÇMİŞ Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Sanat Tarihi Ege Üniversitesi 1995 Y. Lisans Sanat Tarihi Ege

Detaylı

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI BOLU BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU ARALIK/2013 T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI 06100 Balgat / ANKARA Tel: 0 312 295 30 00; Faks: 0 312 295 40 94 e-posta: sayistay@sayistay.gov.tr

Detaylı

Tezde yer alacak bölümlerin sunuş sırası aşağıdaki düzende olmalıdır;

Tezde yer alacak bölümlerin sunuş sırası aşağıdaki düzende olmalıdır; TEZ BÖLÜMLERİNİN SUNUŞ SIRASI Tezde yer alacak bölümlerin sunuş sırası aşağıdaki düzende olmalıdır; 1. Dış kapak 2. İçindekiler 3. Kısaltmalar 4. Çizelge listesi 5. Şekil listesi 6. Özet 7. Giriş 8. Diğer

Detaylı

TARİH BÖLÜMÜ ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ DERS PROGRAMI 1. SINIF

TARİH BÖLÜMÜ ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ DERS PROGRAMI 1. SINIF A-TEKLER B- ÇİFTLER TARİH BÖLÜMÜ 201-201 ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ DERS PROGRAMI 1. SINIF in Kodu in Adı Kredi Kontenjan Öğretim Üyesi in Günü Saati Sınıf AKTS TAR102 Eski Batı Tarihi 200 Yrd. Doç. Dr.

Detaylı

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI YALOVA BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU ARALIK 2013 T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI 06100 Balgat / ANKARA Tel: 0 312 295 30 00; Faks: 0 312 295 40 94 e-posta: sayistay@sayistay.gov.tr

Detaylı

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki 14.11.2013 tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki Tablo 1 Sosyal BilimlerEnstitüsü İletişim Bilimleri Doktora Programı * 1. YARIYIL 2. YARIYIL İLT 771 SİNEMA ARAŞTIRMALARI SEMİNERİ 2 2 3 10 1

Detaylı

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri 9. HAFTA Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri 2 Sağlık hizmetleri daha çok saraya ve orduya yönelik olarak yürütülmüştür. Devletin tek resmi sağlık örgütü sarayda yer

Detaylı

COŞKUN KÖKEL, ERDEBİLLİLER, ALEVİLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ YAYINLARI 4. C. ANKARA 2018 Prof. Dr. Medine SİVRİ

COŞKUN KÖKEL, ERDEBİLLİLER, ALEVİLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ YAYINLARI 4. C. ANKARA 2018 Prof. Dr. Medine SİVRİ AVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi Cilt : 6 Sayı : 13 Sayfa: 715-720 Mayıs 2018 Türkiye COŞKUN KÖKEL, ERDEBİLLİLER, ALEVİLİK ARAŞTIRMALARI DERGİSİ YAYINLARI 4. C. ANKARA 2018 Prof. Dr. Medine SİVRİ

Detaylı

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları) Bacıyân-ı Rum (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları) Varlığı Neredeyse İmkânsız Görülen Kadın Örgütü Âşık Paşazade nin Hacıyan-ı Rum diye adlandırdığı bu topluluk üzerinde ilk defa Alman doğu

Detaylı

YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA KARATAŞ IN TÜRK DİLİNDE YANIŞ (MOTİF) ADLARI -ANADOLU SAHASI- ADLI ESERİ ÜZERİNE

YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA KARATAŞ IN TÜRK DİLİNDE YANIŞ (MOTİF) ADLARI -ANADOLU SAHASI- ADLI ESERİ ÜZERİNE YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA KARATAŞ IN TÜRK DİLİNDE YANIŞ (MOTİF) ADLARI -ANADOLU SAHASI- ADLI ESERİ ÜZERİNE Ceyhun SARI 1. Yrd. Doç. Dr. Mustafa Karataş ın Öz Geçmişi: 16.08.1977 tarihinde Rize nin Çamlıhemşin

Detaylı

MARMARA COĞRAFYA ------------DERGİSİ----------- MARMARA GEOGRAPHICAL REVİEW

MARMARA COĞRAFYA ------------DERGİSİ----------- MARMARA GEOGRAPHICAL REVİEW MARMARA COĞRAFYA ------------DERGİSİ----------- SAYI: 7 OCAK 2003 İSTANBUL MARMARA COĞRAFYA DERGİSİ SAYI: 7 OCAK 2003 İSTANBUL MARMARA COĞRAFYA DERGİSİ ISSN 1303-2429 Yazı Kurulu Prof. Dr. Ramazan ÖZEY

Detaylı

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik Muradiye Tarihi: Muradiye, cumhuriyet ilanına kadar Kandahar ve Bargıri adıyla iki yerleşim birimi olarak anılırken cumhuriyet sonrası birleşerek Muradiye ismini almıştır. Tarihi ile ilgili fazla bilgi

Detaylı

OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI

OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI OSMANLI DA TAŞRA TEŞKILATI TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI İstanbul un merkez kabul edildiği Osmanlı Devleti nde, başkentin dışındaki tüm topraklar için taşra ifadesi

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi...13 BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...27 5 İKİNCİ BÖLÜM Husrev ü Şirin Mesnevisinin İncelenmesi...57

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü Sayı : 62030549-125[2-2015/339]-56816 12.05.2016 Konu : Vakıf üyelerine ait birikimlerin

Detaylı

T.C. AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TARİH BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI BİTİRME ÇALIŞMASI YAZIM KURALLARI

T.C. AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TARİH BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI BİTİRME ÇALIŞMASI YAZIM KURALLARI T.C. AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TARİH BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI BİTİRME ÇALIŞMASI YAZIM KURALLARI Tarih Bölümünde 4. Sınıfta (Örgün ve II. Öğretim) okutulmakta olan Bitirme Çalışması dersinde

Detaylı

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü I. Öğretim Programı Müfredatı

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü I. Öğretim Programı Müfredatı Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü I. Öğretim Programı Müfredatı Genel Toplam Ders Adedi : 8 T : 16 U : 4 Kredi : 16 ECTS : 24 T+U : 16 1. YARIYIL No Ders Kodu Ders Adı

Detaylı

820 NUMARALI TEMETTUÂT DEFTERİNE GÖRE TANZİMAT IN İLK YILLARINDA MUCUR VE HACIBEKTAŞ IN DEMOGRAFİK YAPISI VE SOSYAL DURUMU

820 NUMARALI TEMETTUÂT DEFTERİNE GÖRE TANZİMAT IN İLK YILLARINDA MUCUR VE HACIBEKTAŞ IN DEMOGRAFİK YAPISI VE SOSYAL DURUMU GAZİ ÜNİVERSİTESİ KIRŞEHİR EĞİTİM FAKÜLTESİ, Cilt 6, Sayı 1, (2005), 95-102 95 820 NUMARALI TEMETTUÂT DEFTERİNE GÖRE TANZİMAT IN İLK YILLARINDA MUCUR VE HACIBEKTAŞ IN DEMOGRAFİK YAPISI VE SOSYAL DURUMU

Detaylı

ESKĠġEHĠR OSMANGAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN EDEBĠYAT FAKÜLTESĠ, TARĠH BÖLÜMÜ DERS ġablonu (ÖĞRETĠM PLANI / MÜFREDAT)

ESKĠġEHĠR OSMANGAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN EDEBĠYAT FAKÜLTESĠ, TARĠH BÖLÜMÜ DERS ġablonu (ÖĞRETĠM PLANI / MÜFREDAT) ESKĠġEHĠR OSMANGAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN EDEBĠYAT FAKÜLTESĠ, TARĠH BÖLÜMÜ DERS ġablonu (ÖĞRETĠM PLANI / MÜFREDAT) 1. Yarıyıl (Güz) 121711200 İlkçağ Tarihi I Z 2 0 0 2 2 3 121711201 Osmanlıca I Z 4 0 0 4 4

Detaylı

% 0 stopaja tabi olup, kurumlar vergisine tabidir. (5) Nakit teminatlardan elde edilen gelirler % 15 stopaja tabidir.

% 0 stopaja tabi olup, kurumlar vergisine tabidir. (5) Nakit teminatlardan elde edilen gelirler % 15 stopaja tabidir. GELİR TÜRÜ TAM MÜKELLEF TÜZEL KİŞİ (3) (4) DAR MÜKELLEF TÜZEL KİŞİ (Türkiye de işyeri/daimi temsilcisi bulunmayan) Hisse Senedi Alım Satım kazancı İMKB de işlem görmeyen hisse senetlerinin elden çıkarılmasından

Detaylı

SİYASİ PARTİLERİN SEÇİM YARIŞI HIZ KESMİYOR

SİYASİ PARTİLERİN SEÇİM YARIŞI HIZ KESMİYOR BÜLTEN 21.05.2015 SİYASİ PARTİLERİN SEÇİM YARIŞI HIZ KESMİYOR 7 Haziran genel seçimine günler kala nefesler tutuldu, gözler yapılan anket çalışmalarına ve seçim vaatlerine çevrildi. Liderlerin seçim savaşının

Detaylı

İdari Durum. İklim ve Bitki Örtüsü. Ulaşım

İdari Durum. İklim ve Bitki Örtüsü. Ulaşım . İdari Durum İlçemizde belediye teşkilatı 1884 yılında kurulmuştur. İlçeye bağlı 16 mahalle muhtarlığı bulunmaktadır. Mezra ve oba mevcut değildir. İklim ve Bitki Örtüsü İnönü Marmara, Ege ve İç Anadolu

Detaylı

Türkiye Bankacılık Sistemi Banka, Şube, Mevduat ve Kredilerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı

Türkiye Bankacılık Sistemi Banka, Şube, Mevduat ve Kredilerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı Bankacılar Dergisi, Sayı 61, 2007 Türkiye Bankacılık Sistemi Banka, Şube, Mevduat ve Kredilerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı 1. Banka ve şube sayısı Türkiye de 2006 yıl sonu itibariyle 46 banka, 6.802

Detaylı

TEMETTUAT KAYITLARINA GÖRE İZZEDDİN KÖYÜ NÜN SOSYO- EKONOMİK DURUMU ( ) 1. Dr. İlker Mümin ÇAĞLAR Milli Eğitim Bakanlığı

TEMETTUAT KAYITLARINA GÖRE İZZEDDİN KÖYÜ NÜN SOSYO- EKONOMİK DURUMU ( ) 1. Dr. İlker Mümin ÇAĞLAR Milli Eğitim Bakanlığı CBÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ Yıl : 2015 Cilt :13 Sayı :1 TEMETTUAT KAYITLARINA GÖRE İZZEDDİN KÖYÜ NÜN SOSYO- EKONOMİK DURUMU (1844-1845) 1 Dr. İlker Mümin ÇAĞLAR Milli Eğitim Bakanlığı ÖZ Osmanlı Devleti

Detaylı

TEMETTÜÂT DEFTERLERİ ÇERÇEVESİNDE SİLİSTRE KAZASI NIN

TEMETTÜÂT DEFTERLERİ ÇERÇEVESİNDE SİLİSTRE KAZASI NIN T.C MARMARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İKTİSAT ANABİLİM DALI İKTİSAT TARİHİ BİLİM DALI TEMETTÜÂT DEFTERLERİ ÇERÇEVESİNDE SİLİSTRE KAZASI NIN İKTİSADÎ VE SOSYAL YAPISI Yüksek Lisans Tezi SAİM

Detaylı

SOSYAL ve BEŞERİ BİLİMLER DERGİSİ Cilt 5, No 1, 2013 ISSN: 1309-8012 (Online)

SOSYAL ve BEŞERİ BİLİMLER DERGİSİ Cilt 5, No 1, 2013 ISSN: 1309-8012 (Online) XIX. YÜZYILIN ORTALARINDA BOYABAT KAZASININ KÖYLERİNİN SOSYOEKONOMİK DURUMU Yrd. Doç. Dr. Ahmet YURTSEVEN Çankırı Karatekin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Güneşevler Mah.

Detaylı

T.C. Belediye Meclisini Teşkil Eden Zevat Karar Tarihi 10/10/2014 Cem KARA ( ) Karar No 50

T.C. Belediye Meclisini Teşkil Eden Zevat Karar Tarihi 10/10/2014 Cem KARA ( ) Karar No 50 GÜNDEM-3: 2015 yılı ve izleyen 2 yıla ait Çatalca Belediyesi Bütçesi ile ilgili Plan ve Bütçe Komisyon raporunun görüşülmesi. TEKLİF: 2015 Yılı Bütçe Tasarısı 26/08/2014 tarih 311 Karar numarası ile Encümenimizde

Detaylı

30 yıllık 2 / B sorunu bitecek. Herkes. rahat bir nefes alacak.

30 yıllık 2 / B sorunu bitecek. Herkes. rahat bir nefes alacak. 30 yıllık 2 / B sorunu bitecek. Herkes rahat bir nefes alacak. 2/B Nedir? Anayasa nın 169 uncu maddesine göre 31.12.1981 tarihinden önce orman niteliğini kaybeden, 6831 sayılı Orman Kanunu nun 2/B maddesi

Detaylı

Tarih Anabilim Dalı Tezli Yüksek Lisans (Sak. Üni. Ort.) Programı Ders İçerikleri

Tarih Anabilim Dalı Tezli Yüksek Lisans (Sak. Üni. Ort.) Programı Ders İçerikleri Tarih Anabilim Dalı Tezli Yüksek Lisans (Sak. Üni. Ort.) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders İçerikleri Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri TAR701 1 3+0 6 Bu dersin temel amacı belli

Detaylı

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017 İktisat Tarihi I 18 Ekim 2017 Kuruluş döneminin muhafazakar-milliyetçi bir yorumuna göre, İslam ı yaymak Osmanlı toplumunun en önemli esin kaynağını oluşturuyordu. Anadolu'ya göçler İran daki Büyük Selçuklu

Detaylı

Tarih Öğretmenliği Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi

Tarih Öğretmenliği Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : MUZAFFER TEPEKAYA 2. Doğum Tarihi : 20.10.1962. Unvanı : Prof. Dr. / Tarih Bölümü 4. E-mail : muzaffer.tepekaya@cbu.edu.tr Öğrenim Hayatı: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Tarih

Detaylı