Gizem Özdilli. LIFE Moda KOZMIK SIRLAR JW MARRIOTT MEHMET TUNÇ KOLEJI 45 LIK TE ALTIN KOZA DEV ISIMLER KEREM GÖRSEV MOR KARBASI DEMET BASOL

Transkript

1 Yıl 4 - Sayı 38 - Ekim KEREM GÖRSEV MOR KARBASI DEMET BASOL MEHMET TUNÇ KOLEJI Çayyolu nda JW MARRIOTT Ankara ya ödül ALTIN KOZA Film Festivali LIFE Moda Vuslat Olcaydu ile KOZMIK SIRLAR DEV ISIMLER 45 LIK TE ISSN Gizem Özdilli

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12 YIL:4 SAYI:38 EKİM-2013 YAYINCI ÇAYYOLU LIFE MEDYA PAZARLAMA editörden... SAHİBİ VE SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ N.GÜVEN GÜNGÖR EDİTÖR TUNA EBRU ÖZDEMİR MODA EDİTÖRÜ MÜGE İSKENDER HABER DİREKTÖRÜ ASLI KAYA HUKUK DANIŞMANI ERTAN SÜTÇÜ - AHU ERDOĞAN Z.EMRE KURT SANAT DANIŞMANI M.OKAN KILAN HALKLA İLİŞKİLER VE REKLAM MÜDÜRÜ EBRU BAHADIR REKLAM SORUMLULARI HANDE SAY - EZGİ BAKAN - ONUR BOR ADVENTURER Ş.GÜROL GÜNGÖR DENİZ AUDRICK GRAFİK TASARIM VE MİZANPAJ ÖZÜM BEGÜM ERCAN obegumercan@cayyolulife.com.tr GÖRSEL EDİTÖRLER İLYAS KARATEKİN, DİLARA ÇAĞLAYAN, İLKER KIRMIZI KATKIDA BULUNANLAR PROF. DR. ÜSTÜN DÖKMEN HULKİ CEVİZOĞLU NURAY SAYARI - MERVE TIĞLI ÇINAR ÖZEL OYTUN TÜRKOĞLU GÜLER KARAKURUMER ERDOĞAN MUNGAN YAYIN MERKEZİ REŞİT GALİP CAD. HAZAN SOKAK. 7/1 G.O.P.-ANKARA İSTANBUL İRTİBAT BÜROSU ERAY ORAL KOCATEPE MAH. AYDEDE CAD. NO:18 TALİMHANE - BEYOĞLU - İSTANBUL EGE İRTİBAT BÜROSU MUSTAFA HOROZ MİTHATPAŞA CAD. AYDINLAR SİTESİ C BLOK 350/20 - NARLIDERE-İZMİR FAKS: BASKI-CİLT PELİN OFSET TİPO MATB. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. Tel: DAĞITIM ÇAYYOLU LIFE - B&B LOJİSTİK DAĞITIM YURTİÇİ KARGO - PTT KARGO ELEKTRONİK POSTA info@cayyolulife.com.tr cayyolulife@gmail.com AYLIK, YEREL SÜRELİ YAYIN Ücretsiz ISSN: Dergi içerisinde yayımlanan yazıların doğruluğu ve sorumluluğu yazarlara aittir Yağmur Kimi zaman anıları alıp koyarsın masana anıların içindekiler senin söylediklerin senin gördüklerin değildir. Anıların içinde kendi varlığın bulunmaz. Başkasının cümlelerin de ve başkasının gözlerinden görüyorsundur kendi yaşamını. Sevmek de buna benzer bir şey. Hele ki sevgin artık eski hatıralardan ibaretse. Başkasının sözleriyle ve başkasının gözleriyle bir aşkı hatırlamak. Soğuk bir gecede beyaz bir evde dışarıda belalı bir yağmur meydan okuyor şehrin her santimetre karesine. Edebi gevezeliklerini tükürüyor bir yazar. Belalı yağmurlar sürüklüyor en içten gevezeliğini. Biz mi? Biz korkmuşuz yağmurdan ve cümlelerden saklanıyoruz Uyumaya çalışıyoruz. Birileri bizi uyutmaya çalışıyor. Göz yumuyoruz. Ayrılığa göz yumuyoruz. Dönüşü olmayan bir yola göz yumuyoruz. Biz bu hayatı yaşayacaktık en azından istiyorduk. Fakat bizim aylaklığımız izin vermiyor hayatımızı yaşamaya. Oysa daha çok işimiz var. Kurulacak ve yıkılacak onlarca hayal var bizi bekleyen. Yeni bir aşka kapı açmak için kalkmak lazım oturduğumuz iskemleden. Şimdi dışarı da gürül gürül akan bir kirlilik var. Kalemlerimizi tokuşturup sokağa çıkma vakti geldi de geçiyor. Kendi anılarımızı, aşklarımızı hatta ve hatta ayrılıklarımızı kendi gözümüzle söylediklerimizle yeniden yaşamak için sokağa çıkıyoruz. Tam da bu noktada Nazım girer devreye Yaşamakta ayak direyeceksin. Belki bahtiyarlık değildir artık Boynunun borcudur fakat Düşmana inat Bir gün fazla yaşamak. Tuna Ebru Özdemir Baskı Tarihi: Ekim 2013

13

14 Küçük Şeyler Prof. Dr. Üstün Dökmen Kusursuzluğu Aramanın Bedeli Bir önceki bölümde sözü edilen, Hayat bana istediklerimi tam olarak versin, istemediğimi vermesin düşüncesi gerçekçi değildir. Hayat, içinde çelişkileri de barındırır. Oysa biz çelişki sevmeyiz, çelişkilerden arındırılmış, kılçıkları ayıklanmış bir hayat isteriz. Bu gerçekçi değildir. Kusursuzluğu aramanın bedeli ağırdır. Kusursuzu, kusursuzluğu aramak bize pahalıya mal olabilir. Kusursuzluğu aradığımızda, elde edemediğimiz tek şey yüzünden, elimizde bulunmakta olan pek çok şeyi kaybedebiliriz. Yüz altında direnmek, eldeki doksan dokuz altını tehlikeye düşürebilir. En azından, yüzüncü gelmedi diye elimizdeki doksan dokuz altının tadını çıkaramayız. İşte bu yüzden kusursuzluğu aramanın bedeli ağırdır. Bir lokma, bir hırka önerisinde bulunmuyoruz şüphesiz. Ancak, doksan lokmanız, elli de hırkanız varsa ve hâlâ mutsuz dolaşıyorsanız, bunun gerçekçi olmadığını, bir psikologa, bir psikiyatriste gitmenizin iyi olabileceğini söylüyoruz. (Yaşamımızdan hoşnut olmak, gelişmemize engel değildir. Bir çocuğu hem sevip hem onun gelişmesini ister gibi, hem hayatınızdan hoşnut olup hem onu daha da iyiye götürmeye çabalayabilirsiniz. Bu konu Varolmak, Gelişmek, Uzlaşmak adlı kitabımda ele alınmıştı.) Kusursuzluğu aramakla ilgili bir Erzurum hikâyesi: ÇAYSIZ DÜĞÜN YEMEĞİ Erzurumlu bir kadınistanbul a yerleşmiş, bir düğün yemeğine davet etmişler, gitmiş. Sofra çok zenginmiş; çorbadan dolmaya, tuzludan tatlıya herşey varmış. Ancakİstanbul da adet olmadığı için yemekten sonra çay vermemişler. Bizimki, yemekten sonra çay içmeye alışık olduğu için, düğün çıkışında, pek çoğunun yaptığı birşeyi yapmış, dedikodu etmiş. Vıyh baba çıha, bir çay itmediler ki yediğimizi sindirek demiş. Ben, babam tarafından Erzurumluyum; Erzurumlu hem şehrilerim alınmasınlar. Erzurumlu kadının yaptığını aslında hepimiz yapıyoruz. Düğün yemeklerinden sonra dedikodu etmesek içimize sinmiyor; adeta yemeği içimize sindiremiyoruz. Ve bir eksi yüzünden doksan dokuz artının değeri gözümüzde siliniveriyor. Örneğin, eşimizin bin tane güzelliği vardır, sesimizi çıkarmayız, bir eksik gördük mü kıyametleri koparırız. Binlerce güzel anımız olan bir arkadaşımız için, Bir davranışını gördüm, çizdim üstünü; notunu verdim deriz. Yerine göre, sahip olduğumuz değerlere aykırı olan karşımızdaki kişiye ait küçük bir davranışı, büyük/önemli diye algılamaya elbette hakkımız var. Ama günlük yaşamda her şey sürekli olarak sahip olduğumuz değerleri tehdit mi ediyor? Yoksa bazı küçük davranışlar, içimizde bilmediğimiz bir yerlere dokunduğu için mi gereğinden fazla öfkeli, kırılgan, kırıcı davranıyoruz? İnsan, kusursuzluğu istiyor; yüz altın istiyor; her şeyi birlikte istiyor.iyi de, herşey in içinde zıtlıklar da vardır. Her şey e talip olan insan, dolayısıyla zıtlıklara da talip olmuş oluyor. Ama aynı zamanda zıtlıkları sevmiyor, tutarlılık istiyor. (Bu bir çelişkidir; insanın çelişki yaşamaya da hakkı vardır.) Yaşama tümüyle talip olan, ancak yaşamın içindeki eksileri, ikilemleri ayıklamaya çalışan insan ikileme giriyor, çoğunlukla da zorlanıyor, acı çekiyor. Bu konuda bir şiirimi paylaşmak istiyorum: PAZARCI Dürüst olmak istiyorsun ve zengin olmak istiyorsun; satmak istiyorsun, saklamak istiyorsun. Seni sevsinler istiyorsun ve erkek olmak istiyorsun; ağlamak istiyorsun, görmesinler istiyorsun. İşin zor be pazarcı, kim bilir daha neler istiyorsun. Ekim 2002 Kusursuzluğu/ mükemmeli istemek, zorlayıcı olmanın yanı sıra, galiba imkânsız da. Sürekli değişen, gelişen, bir ırmak gibi akıp giden yaşamda, sürekli kusursuzluk istemek, gelişmekten vazgeçmek anlamına gelir. Özel yaşamınızda veya işinizde, varsayalım ki kusursuzluğa ulaştınız. Bu, artık bir anlamda gelişmeyeceksiniz demektir. Oysa değişmek, gelişmek kaçınılmazdır. Kusursuzluk sanal birşey. Eğer sürekli gelişiyorsak, bir önce yaptığımızın kusursuz olması mümkün değildir. Bu yüzden, kusursuza talip olmak yerine, bir öncekine göre daha iyiye talip olmak daha gerçekçi gözüküyor. 12 ÇayyoluLife Ekim 2013

15

16 Zarif, Güzel ve Yaratıcı Gizem Özdilli

17 Podyumlara veda eden ve kendini aşka adayan Gizem Özdilli, Gizem in Mutfak Aşkı adlı yemek kitabıyla bir başarıya daha imza attı Kitap çıkarmaya nasıl karar verdiniz? 10 senedir bir mutfak açmak ya da mutfak markası yaratmak gibi bir fikrim vardı. Ama modellik yaptığım dönemde buna zaman bulamıyordum. Modelliği bırakınca bu düşüncemi öncelikle bir kitapla hayata geçirmek istedim. Kitap içerisindeki tarifler size mi ait? Hem kendi tariflerim, hem de dedemin tarifleri var. Dedem eski lokantacıdır. Meze tariflerini ondan aldım. Geçtiğimiz yıl yayınlanan yemek kitapları arasından en iyilerin taçlandırıldığı dünyanın en popüler yemek yarışmalarından Gourmand Awards ın Televizyon Ünlüleri kategorisinde birinci oldunuz. Neden sizin kitap seçildi? Tirajı, içeriği, satışı dikkate aldılar. Yarışmanın i geldi, yayıncım kitabımı yolladı ve üç ay bekledik sonucu. İngilizce ve Fransızca ya çevrildi. Üç ay sonra kategorim belli oldu, Televizyon Ünlüsü dalında aday oldum. 43 kategori ve yüzlerce yazar vardı katılan. Her ülkenin ünlülerinin kitapları da vardı bu arada. ÇayyoluLife Ekim

18

19 "Mutfakta olmak iyidir. Orası benim rehabilite yerim."

20 Yaptığınız ilk yemeğinizi hatırlıyor musunuz? Ben yemek yapmasam bile küçükken annemle babam yemek yaparken yanlarından ayrılmazdım. Bir şeyler verseler de soysam, soğan doğrasam diye beklerdim. Beş yaşındayken yumurta çırptığımı falan hatırlarım. Kendimi bildim bileli mutfaktayım. Bir de iki kız kardeşim arasında çok az yaş var, annem ikisiyle ilgilenirken yemeğe yetişemezdi, bende patates kızartırdım. Sizin en sevdiğiniz yemek ne, en sık hangi yemeği pişirirsiniz? Patatesi çok seviyorum. Daha çok fırında yaparım. Kızarmış patatesten daha da lezzetli olur. Her yemeğin kalorisini de yazmışsınız. Bu detay pekte alışılmış bir durum değil yemek kitaplarında... Prof. Dr. Murat Baş ın fikri bu. Her yemeğin kişi başına düşen kalorisini o hesapladı. Modellerin kitap yazması gibi bir furya başladı gibi. Bu konuda neler söyleyeceksiniz? Beni öyle düşünmeyin ama. Çünkü başka bir hayatım var. Evde ev kadını gibi yaşıyorum. Mutfakta kalori hesabı asla yapmıyorum. Aileme de erkek arkadaşıma da en güzel yemekleri sunmaya çalışıyorum. Bu kitap da bir ev kadınının yemek kitabı gibi zaten. Gram, litre değil klasik bardak, kaşık ölçüleri var. Tarifler reçete gibi görünmüyor göze. Mankenliği bıraktığınızdan bu yana ev kadını gibi mi yaşıyorsunuz? Ev kadınıyım zaten... Dört senedir piyasadan uzağım. Neden onca yıl uzak kaldınız mesleğinizden? Babamı kanserden kaybetmem, hayatımın miladıdır. O olay gözümü açtı. 18 ÇayyoluLife Ekim 2013

21 Gözümü açtı derken, neler yaşadığınızı paylaşır mısınız? Korkunç bir iş tempom vardı, bir günde dört şehir gezdiğim oluyordu. Düzensiz bir sosyal hayat, düzensiz yemek, dinlenememe, kendine vakit ayıramama... Bu durum 12 yıl sürdü. Babamı kaybedince anladım ki bu dünyaya bir kere geliyoruz ve hayat elimizden akıp gidiyor. Ne aileme ne de kendime vakit ayırabiliyorum. Kendi kendime Bir geri çekil, resme dışarıdan bir bak dedim. Daha mazbut, basından uzak yaşamak iyi geldi. Özlemediniz mi podyumu? Yok, hem de hiç... Mutfakta olmak iyidir. Orası benim rehabilite yerim. Bir dönem de şarkıcılık denemeniz oldu, neden devam etmediniz? Babamın vefatına denk gelince yarım kaldı o iş. Gerçi şimdi çevremdeki herkes İyi ki yarım kalmış diyor. Çünkü o dönem çok kişi girdi piyasaya, çok azı başarılı oldu. Dirensem çok yıpranırdım. Bu arada bir film hazırlığınız var. Okuyucularımıza bilgi verir misiniz? Çekimleri Ordu da yapılacak olan; Levent İnanır, Cengiz Küçükayvaz, Gökçe Özyol ve Ececan Gümeci nin rol alacağı Şipşak Anadolu isimli komedi filminde rol alacağım. Dergimiz aracılığı ile sevenlerinize ve hayranlarınıza mesajınız var mı? Tüm okuyucularınıza sevgi, saygı ve tatlı sofralar dilerim. Röportaj: Özüm Begüm Ercan Fotoğraf: Yaşar Saraçoğlu, Gökhan Bartu, Burak Bakırcı ÇayyoluLife Ekim

22 45 lik Ankara sezonu dev isimlerle açtı! Gönül Yazar, Yeliz ve Semiha Yankı açılış gecesinde güncel şarkılara ve şarkıcılara veryansın etti! Gönül Yazar: Şimdi herkes şarkı yapıyor, beni sopayla dövseler şarkı yapamam, söz yazamam. Biz yorumcuyuz bestelenen şarkıları okuruz. Semiha Yankı: Bilgisayar çıktı mertlik bozuldu. Stüdyoda canlı canlı çalınan müziklerin tadı kaldı mı? Yeliz: Yeni şarkılarda o aşklar, o gerçek duygular yok! Başkentte nostalji rüzgarı estiren 45 lik Ankara, sezonu dev isimlerle açtı. 19 Eylül Perşembe gecesi gerçekleşen sezon açılışında Semiha Yankı, Yeliz ve Gönül Yazar Ankaralı hayranları ile buluştu. Şarkılarıyla dönemlerine damga vuran üç sanatçı; Semiha Yankı, Yeliz ve Gönül Yazar bugünün şarkıları ve şarkıcıları hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundular. Gönül Yazar; Bizim bir geçmişimiz var. Bizi sokaktan bulup da ay ne güzel kız iki tane afiş bastıralım hadi sürükle gitsin denmedi. Biz onlardan değiliz. Biz yorumcuyuz, biz bestelenen şarkıları yorumlarız. Şimdi herkes şarkı yapıyor. Beni sopayla dövseler şarkı yapamam, söz yazamam. Bizim zamanımızda Fikret Şenes diye bir kadın vardı, o varken bize düşmezdi dedi. Esas gündem olan şarkılarının asıl sahipleri olduğunu söyleyen Yeliz; Şarkılarımızın asla eski olduğunu kabul etmiyorum. Biz esas gündemde olan şarkıların sahibiyiz, yorumcularıyız. Yeni şarkılardan o aşklar o gerçek duygular çıkmıyor. Çünkü teknoloji çok ilerledi. Gerçek aşklar yaşanmıyor, aşk bu kadar kolay değil. Bu dönemdeki hiç bir aşka inanmıyorum dedi. Semiha Yankı ise stüdyolarda bilgisayarla desteklenen sesleri eleştirdi. Semiha Yankı; Bilgisayar çıktı mertlik bozuldu. Stüdyoda canlı canlı çalınan müziklerin tadı kaldı mı? Aşklar bitti duygular bitti o nefesler bitti artık herkes günü birlik yaşıyor. O aşklar olmadığı için güzel melodiler çıkmıyor. Unutulmaz şarkılarını bu kez Ankaralılar için söyleyen Semiha Yankı; 45 lik Ankara muhteşem, çok keyifli bir mekan. Ben ayrıca en çok parayı Ankara da kazandım dedi. Sevilen İsimler DJ kabininde! 45 lik Ankara açılışını gerçekleştirdi ve bundan sonra ünlü ve sevilen isimlerini DJ kabinine geçirerek etkinliklerini sürdürecek. 20 ÇayyoluLife Ekim 2013

23

24 Tam Yeri Dans Zamanı! Dans dünyasında yeni trend SUENO Ritmik Hayaller. Markasını kendi yarattı ve kendi geliştiriyor. Siz de bu gelişimin içinde yer almak istiyorsanız doğru adrestesiniz. Zumba ne demek biliyor musunuz? Veya salsa? Çocuk yogasından ne kadar haberiniz var? Peki ya düğün dansları? SUENO ya merhaba deyin... Tek Şehir Tek Trend düşüncesi ve Ritmik Hayaller sloganı ile ANKARA piyasasına hızlı bir giriş yapan SUENO, dansın bütün modernitesini ayağınıza getiriyor. Ayrıca amaç edindikleri sıradışılık mekanın tamamına yansımış durumda. Sadece dans edebileceğiniz bir mekan olmamasının dışında cafe bölümü ve hafta sonu organizasyonları ile size bambaşka bir sosyal kulüp imkanı da sunuyor. 22 ÇayyoluLife Ekim 2013

25

26 Hulki Cevizoğlu twitter.com/mhulkicevizoglu Ceviz Kabuğu Hayatın Altın Kuralları Göğün her yerde mavi olduğunu anlamak için dünyayı dolaşman gerekmez. Bak! Aynı zamanda da baktığını gören ol. Geldiğin zaman boşluk dolduran değil, gittiğin zaman yeri doldurulamayan ol. Her duyduğuna inanma, elindekinin hepsini harcama ve istediğin kadar uyuma. Seni seviyorum derken inanarak söyle. Özür dilerim derken inanarak söyle. İlk görüşte aşka inan. Evlenmeden önce en az altı ay nişanlı kal. Asla başkalarının hayalleriyle dalga geçme. Derinden ve inançla sev. Kırılabilirsin belki ama başka türlü de hayatını tam yaşayamazsın. Anlaşmazlıklarda dürüstçe savaş. İnsanlar hakkında konuşulanlara inanıp, onlar hakkında karar verme. İnsanları yargılarsan, onları sevmeye zamanın kalmaz. İnsanlara beklediklerinden fazlasını ver ve bu işi yaparken kibar ol. Yavaş konuş, ama hızlı düşün. Eğer biri sana cevap vermek istemediğin bir soru sorarsa gülümse ve Neden bilmek istiyorsun? de. Şunu daima hatırla ki, büyük aşk ya da büyük yatırım daima büyük risk taşır. Eğer kaybedersen, aklını da kaybetme. Üç S yi unutma: Sevgi-herkese, Saygı-kendine, başkalarına, Sorumluluk-tüm hareketlerin için. Küçük bir tartışma nın tüm dostluğu mahvetmesine izin verme. Dostun olsun istiyorsan, dost ol. Eğer hata yaptığını fark edersen, hemen onu düzeltmeye bak, bile bile devam etme. Telefonda konuşurken gülümse, karşındaki sesinden gülümseyişini duyacaktır. Konuşmayı sevdiğin biriyle evlen, yaşın ilerledikçe sohbet her şeyden fazla önem kazanacaktır. Biraz yalnız kalmaya özen göster. Anneni say, sev, ara. Yeniliklere açık ol, ama ille de değişmeye çalışma. Şunu bil ki, sessiz kalmak bazen de en iyi cevaptır. Daha fazla kitap oku, dostlarını ara, daha az TV seyret. Güzel, şerefli bir hayat yaşa, yaşlanıp geri baktığında ikinci bir defa tadını çıkarırsın. Yuvanda sıcak bir ortam yaratmak için elinden geleni yap. Sevdiklerinle tartışırken, o anı önemse, geçmişi kurcalama. 24 ÇayyoluLife Ekim 2013

27

28 Mehmet Tunç Koleji Görkemli Bir Törenle Açıldı. Ankara nın dershanecilik sektöründe 25 yıldır başarıyla adını duyuran Mehmet Tunç Fen Dershaneleri Çayyolu ndaki ilk kolejinin açılışını görkemli bir törenle gerçekleştirdi. Alacaatlı yolu üzerinde modern bir bina yaparak eğitim ve öğretim yılında deneyimli öğretmen kadrosu ile ilkokul ve ortaokul olarak faaliyete başladı. Kolej in yeni binasında yerden ısıtmalı geniş ve ferah sınıflar, fen bilgisi, bilişim ve teknoloji, yabancı dil laboratuvarı bulunuyor. Ayrıca resim, teknoloji-tasarım, beden eğitimi, bale ve jimnastik, müzik, konferans, sinema ve gösteri salonlarının yanı sıra revir, yemekhane, kütüphane, açık hava spor kompleksi gibi donanımları da mevcut.

29 Mehmet Tunç Eğitim Kurumları yıllardır dershanecilik sektöründe sunduğu kendine özgü eğitim ve öğretim sistemiyle yetiştirdiği öğrencilere belli başlı meslekleri kazandırmada temel oluşturmuştur. Bu birikim ve gücü açılışı yapılan Mehmet Tunç Koleji nde de devam ettirmek en büyük hedefimizdir.

30 Hayatını çocuklara ve eğitime adamış bir öğretmen Demet Başol 35 yıl önce Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi çocuk gelişimi ve eğitimi bölümünü bitirdi. Tam 20 yıl Kavaklıdere deki Ahmet Vefik Paşa İlköğretimde anasınıfı öğretmenliği yaptı. Sayısız öğrencisi oldu ve onlarla çok mutlu yıllar paylaştı. Sonrasında hayatımın 2.Dönemi başladı diyor Demet öğretmen Son 15 yıldır yuva müdürü olarak görev yapan Başol; şu an 13 yıl önce tanıştığı ve gönül verdiği Sevinç Abla okul öncesi eğitim merkezinin Ümitköy Şubesinde okul müdürü olarak eğitimcilik hayatına devam ediyor. Demet Başol evli ve bir çocuk annesi. Oğlu Dünya annesini Çocuk kalpli, çocuk sevdalısı annem diye tanımlıyor. Biricik ve tek çocuğu Dünya ise eğitimini yurtdışında tamamladı ve şu an eşiyle Abhazya da yaşıyor. 28 ÇayyoluLife Ekim 2013

31 Ve Sayın Demet Başol ile çok keyfili bir sohbet başlıyor OKULUNUZ HAKKINDA BİLGİ VERİR MİSİNİZ? Sevinç abla okul öncesi eğitim kurumları, 0-6 yaş arasını kaplayan erken çocukluk dönemi çocuğun en hızlı geliştiği dönemdir ve güzel ülkemizin çocuklarına katkıda bulunmalıyız diyerek 20 yıl önce G.O.P da müstakil bir binada eğitime kendini adamış Sevinç ve Semih Seven tarafından kuruldu. Daha sonra Çiğdem Baydar ile birlikte yeni şubeler açtılar. Oran ve Beşevlerden sonra Ümitköy Şubesi ile sevgi,mutluluk,bilgi dürüstlüğü ile çok mezunlar verdiler. Sevinç Abla Okul Öncesi Eğitim Kurumları kapısından meraklı gözlerle bakan çocuklar içeri girince güven,sevgi,saygı,hoşgörü,şef kat ve içtenlikle kucaklanırlar. ÇOCUKLARIN SE- VİNÇ ABLA OKUL ÖN- CESİ EĞİTİM KURU- MUNDA BİR GÜNÜ NASIL GEÇİYOR? Öğrenciler bir gün içinde kavram,çizgi,dikkat,algı ve bellek gelişimini destekleyici çalışmalar ile okul olgunluğu kazanırlar. Müzik ve dans etkinliklerinde ritim ve estetik duygularını geliştirirler. Müzikle hareketi birleştirmeyi sağlarlar. İngilizce okulumuzda gündelik yaşamda yerini alır. Oyunlarda şarkılarda ilk İngilizce sözcükler ve kavramlarla tanışılır. Deneyler gözlemler ile ilk kez tanışılır. Bilimsel ve doğal olgular merak duygusu uyandırır ve araştırmayı alışkanlık haline getirmeyi hedefler. Öğretmenler ile birlikte çocuklar ailelerin dışında büyüklerle olmayı ve bağımsızlık duygusu geliştirmeyi öğrenirler. Öğretmenler aynı zamanda konuşmayı geliştirir, sohbet günün önemli bir bölümüdür. Türkçe dil yeteneği gelişir yeni kavramlar öğrenirler. Haftalık program içinde öğrencilerimiz İngilizce,müz ik,drama,jimnastik,yoga,resim,seramik,bale,modern dans,satranç ile dolu dolu mutlu eğitim dolu saatler geçirirler. Hakiki kum ile kaplı harika yemyeşil bahçede oyun oynar, tavşan adacığında tavşanları elleriyle beslerler, kuşlara ve balıklara yem vererek sorumluluk alırlar. Mükemmel dizayn edilmiş harika oyuncaklarla dolu oyun odasında oynayarak çocukluklarını yaşarlar. Gün sonunda sabah buluşmak üzere okullarına veda ederler. ÇayyoluLife Ekim

32 EBEVEYNLER EĞİTİM KURUMLA- RINI SEÇERKEN NELERE DİKKAT ETMELİ? Çocuklarımız artık çok daha erken bir zamanda sosyal yaşantılara ihtiyaç duyarlar. Bu ihtiyacın en doğru karşılanabileceği yer anaokullarıdır. Her çocuğun ihtiyacı ve her ailenin beklentileri farklıdır. En kıymetli varlığımızı teslim edeceğimiz okulda neler aramalıyız? Öncelikle kısa bilgileri telefon ile aldığımız anaokuluna ziyaret önemlidir. Karşılama biçimi ve okulun felsefesi ile ilgili doğru,dürüst bilgi alabileceğiniz yönetici önemlidir. Okul yöneticisi ya da kurucu ile yapılan sohbetlerde okulu tanıtmasını isteyebilir, sorularınızı sorabilirsiniz. Anaokullarını işleyiş biçimi, beslenme,eğitim şekli başlangıç ve bitiş saatleri aile iletişimi eğitime bakış açısı ve eğitim modelleri okulun kaç yıllık olduğu ve deneyimleri sorulabilir. Okulu gezerken de temizliğe sınıflarının düzenine ve öğrencilerin yüz ifadelerine çalışan personelin davranışlarına dikkat etmelidir. Panolarda yapılmış çalışmaların kendilerini ortaya koyabildikleri çalışmalar olması önemlidir. Çocuğunuz ve sizin için en uygun anaokulu seçerken gösterişli broşürlere değil eğitim kalitesi ve uygun fiziki şartalara göre seçilmesi gerekir. Aileler ilkokul ziyaretlerini daha iyi bilgi alabilmesi için çocuksuz yapmalıdır. Daha sonra uygun görülen okula sabah saatlerinde çocukla birlikte gidilmesi tavsiye edilir. SEVİNÇ ABLA EĞİTİM KURUMLA- RININ HEDEFLERİ NELERDİR? Eğlenirken öğrenen öğrenirken eğlenen mutlu bireyler yetiştirmeyi, öğrencilerin hayal güçlerini geliştirmeyi dikkat sürelerini arttırmayı, problem çözme yeteneğini geliştirmeyi, planlamayı ve planladığını uygulamayı öğrenmeyi paylaşma, gruba katılma, sorumluluk alma gibi becerilerini geliştirmeyi, kendini rahat ifade edebilmeyi, seçim yapabilme yeteneğinin gelişmesini sağlamayı hedefler. OKUL ÖNCESİ EĞİTİM KURUMLARINDA ÖĞRENCİLERE HIZLI ÖĞRENEBİLMELERİ İÇİN GEREKEN ÖN BECERİLER KAZANDIRILIR. Bana bu güzel söyleşiyi sağladığınız için ilk sayısından bu yana keyifle okuduğum Çayyolu Life dergisine ve sevgili Güven Güngör e teşekkür eder yayın hayatında başarılar dilerim. Röportaj: Tuna Ebru Özdemir 30 ÇayyoluLife Ekim 2013

33

34

35

36 Kurban Bayramı nda Beslenme Uzm. Dyt. Merve Tığlı Çınar Özel günler ülkemizde tüm sevdiklerimizi bir araya getiren bir yandan da herkesi büyük sofralarda buluşturan günlerdir. Malum yılbaşı, bayramlar vb özel günlerde tükettiğimiz besinlerin çeşidi ve besin tüketim miktarımız artmaktadır. twitter / instagram / facebook: dytmervetigli Kızartmalar, tatlılar hamurişleri, gazli ve/veya alkollü içeceklerin, şeker ve şekerli besin tüketiminin yanında Kurban Bayramında et tüketimi de oldukça artmaktadır. Sağlıklı beslenmeye dikkat eden bireyler, diyet yapanlar, ideal kilosuna kavusmak isteyenler için de bu özel günler kabusa dönüşebiliyor. Peki bu günlerin kabus olamaması için, hem sağlık hem kilo açısından nelere dikkat etmeliyiz? Besinlerin türü ve miktarından önce ilk olarak göz önünde bulundurulması gereken durum besinlerin pişirme yöntemleridir. Pişirme sırasında etin yağsız kısımlarını tercih etmek ve pişirme yöntemi olarak ızgara veya haşlama yöntemini kullanmak gerekir. Kurban bayramlarında yapılması gelenek haline gelmiş olan kavurmanın içine tereyağı ve kuyruk yağı konulmadan, kendi suyu ile kısık ateşte pişirilmelidir. Etin içeriğinde bulunan yağ, yemeğin lezzeti için yeterli olduğundan ayrıca yağ eklemeye gerek yoktur. Etlerin sebzelerle birlikte pişirilmesi veya sebzelerle birlikte tüketilmesi besin çeşitliliğinin sağlanması, sebzelerde bulunan C vitamininin etlerde bulunan demirin emilimini artırması açısından sağlıklı bir yöntemdir.ayrıca etler sindirimi zor besinler olduğu için fazla miktarda tüketimi barsak probemlerine yol açabileceğinden yine beraberinde tüketilen sebze miktarı sindirimi kolaylaştırarak bu dönemde oluşabilecek barsak problemlerini önleyecektir. KURBAN BAYRAMI BESLENMESİNDE DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR Hamurlu tatlılar ve çikolatalar yerine, sütlü ve meyveli tatlıları tüketmek ve bu durumda günlük beslenme programınzdan ekmeği çıkartabilirsiniz. Ayrıca çikolataya ve şekere alternatif olarak vitamin, mineralden zengin olan ve posa içeriği yüksek olan kuru meyveler, ceviz, fındık gibi kuruyemişler ikram edilebilir. Bayram ziyaretleri sırasında artan çay ve kahve tüketimi aşırı miktarlarda olduğunda çarpıntı, kalp ritim bozuklukları, mide problemlerine sebep olabilmektedir. Miktarlara dikkat! Günde lt su tüketimine dikkat edilmelidir. Sabah mutlaka güne kahvaltı edilerek başlanmalı, kahvaltı hafif ve her grup besin öğesini içerir nitelikte olmalıdır. Kurbanlık hayvanların iç organları (sakatat) kolesterol ve yağ miktarları fazla olduğunda tüketilmesi önerilmemektedir. Diyabetliler, kalp hastaları, yüksek tansiyonu olanlar ve özel beslenme tedavisi uygulayanlar bu tedavilerini bozmamalıdır. 34 ÇayyoluLife Ekim 2013

37 PEKİ YA BAYRAM SONRASI? 4 günlük gibi gorunen ama haftasonu tatilleriyle birlikte 9 gun suren bayram sonunda her ne kadar önerileri uygulamaya çalıştıysanız da normal beslenme planınızın dışına ya da özellikte zayıflama diyeti uygulayanlar diyetlerinin dışına çıkmış olacaklar. Gerek enerji miktarını dengelemek gerekse bayramda yüksek miktarda tüketilen hayvansal kaynaklı gıdaların vücutta oluşturacağı toksinlerden arınmak adına bayram sonra 2 günlük detox programı uygulayabilir,böylelikle toksinlerden, ödemden, barsak problemlerinden, kilo almaktan kurtulmuş olursunuz. BAYRAM SONRASI DETOX PROGRAMI (2 günlük) Sabah Kalkinca: 1 buyuk bardak ilik su ( tercihen icine limon dilimleri ve taze nane yapraklari eklenmis) Kahvaltı: 3 dilim ananas + 1 kivi + 1 elma Öğle: istediğiniz kadar haşlanmış sebze(üzerine 1 yemek kaşığı zeytinyağı ile) +1 dilim ekmek *** haftasonu değil de haftaiçi yapacak olursanız 1 büyük porsiyon ızgara sebzeli salata tercih edebilirsiniz Ara: 1 elma, 1 fincan yesil cay Akşam: 1 tabak zeytinyağlı taze fasulye veya kabak veya 2 adet haşlanmış enginar + 1 dilim esmer ekmek+yagsiz salata Ara: 1 fincan rezene çay, 1 elma salatalık ÇayyoluLife Ekim

38 Abhaz Danslarının Süslediği Muhteşem Kır Düğünü İsrail de Uluslararası İlişkiler doktorasını yapan Dünya Başol ve Gazetecilik Halkla İlişkiler konusunda başarılı olan Elçin Elmas Sagoria arasındaki sevgi seli, 7 Eylül 2013 tarihinde Atılım Garden da muhteşem bir kır düğünü ile sonsuza kadar beraber olmak sözlerini tüm şahitlerin önünde vermeleri o güzel düğün gecesinin başlangıcı oldu. Geleneksel Abhaz dansı ile davetlilerin beğenisini kazandılar. Ankara nın önemli ve seçkin ailelerinin de katıldığı düğün töreninde muhteşem müzikler ile süslenen güzel gecede ünlü gazeteci Taki Doğan da nikah töreninden sonra evlenme cüzdanını geline vermesi ile büyük alkışlara şahit oldu. Genç çift 15 gün evvelde ayrıca abhazya da bir düğün yapmışlardı. Türkiye deki düğünlede bu birlikteliği sonsuza kadar beraber olmak sözü vererek büyük alkış aldılar. Çayyolu Life Dergisi olarak bizlerde bu özel geceye şahitlik ettik. Genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz. 36 ÇayyoluLife Ekim 2013

39

40 Meme Kanserinden Korunma Genel Cerrah Doç. Dr. Mahmut Can Yağmurdur Meme kanseri önemli bir sağlık sorunu olmaya devam etmektedir. Epidemiyolojik olarak 70 yaşına kadar olan kadın nüfusunun %10 u meme kanserine yakalanmaktadır. Erken tanının sağ kalım üzerindeki etkisi tartışmasızdır. Bu nedenle koruyucu hekimlik yönünden bakıldığında, kendi kendini muayene eğitiminin üzerinde özellikle durulmaktadır. Meme ile ilgili klinik belirtiler nedeniyle hekime başvurular önemli sayıdadır. Human maintenance organisation (HMO) verilerine göre meme ile ilgili yakınmalar nedeniyle hekime başvurular son 10 yılda %16 oranına ulaşmıştır. Meme kanserinden korunma cerrahi ve cerrahi dışı yöntemler olarak ikiye ayrılarak incelenebilir. Cerrahi olmayan yöntemler daha çok meme kanseri için risk kabul edilen ve değiştirilebilir etmenlerin ortadan kaldırılmasına ya da azaltılmasına yöneliktir. Örneğin günümüzde gittikçe daha önemli bir sağlık sorunu haline gelen obezite ve bununla beraber başta kolesterol olmak üzere kan lipit düzeyindeki yükseklikler meme kanseri için bir risk oluşturmaktadır. Yaşam tarzında yapılacak değişiklikler ile ki bunların başında düzenli egzersiz ve beslenme şekline dikkat edilmesi gelir, obezite riskini ve dolayısıyla meme kanseri riskini azaltır. Ayrıca obezite ile çoğu kez kol kola giden diabetin bugün meme kanseri için risk olduğu bilinmektedir. Beslenmede özellikle E vitaminin meme kanserinden koruyucu etkiye sahip olduğu ileri sürülmektedir. Beta karoten bu konuda tartışmalı konumunu sürdürmektedir. B6 ve B12 vitamini ile folik asidin koruyucu etkisi ile ilgili çalışmalar sürmektedir. Alkolün meme kanseri için risk oluşturduğu artık bilinmektedir. Bununla beraber sigara kullanımı belirsizliğini korusa da süt kanalları ve etraf doku ile ilgili bazı bozukluklara neden olduğu gösterilmiştir. Doğum kontrol haplarının zorunlu haller dışında kesintisiz 5 yıl ve üzeri kullanılmasının ilacın bırakılmasından yıllar sonra bile meme kanserine neden olabileceğini işaret eden araştırmaların sayısı artmaktadır. Gelişmiş ülkelerde erken yaşta adet görme ve gecikmiş menopozun bir risk olduğu akılda tutulmalı, kız çocuklarında büyüme takibi dikkatli yapılmalıdır. 40 yaş sonrası jinekolojik kontroller aksatılmamalıdır. Meme biyopsileri tüm cerrahi patoloji örneklemeleri içinde %5 oranında bulunmaktadır. Her ne kadar başvuran hastalardaki bir çok klinik belirti çoğunlukla iyi huylu meme hastalıkları ile ilişkili olsa da meme polikliniklerine başvuruların %4 ü kanser tanısı almaktadır. Görüntüleme yöntemlerinde sağlanan gelişmelere karşın yapılan cerrahi girişimlerin %26 sı kanser varlığını göstermek amaçlı olmaktadır. Cerrahi olarak profilaktik mastektomi ve silikon=iki taraflı koruyucu mastektomi uygulanması ancak BRCA1 ve BRCA2 taşıyıcılığının gösterildiği hastalarda önerilebilir. Bu ise bir genetik danışma sonrasında yapılacak testler ile ortaya konabilir. Bunun dışında herhangi bir biyopsi sonrasında saptanan riskli patolojik bulgular olmadıkça kadın yaşamını etkileyecek bir ameliyat olması nedeniyle kararın çok dikkatli verilmesi gerekir. 38 ÇayyoluLife Ekim 2013