Asgarİ Ücret İnsİyatİfİ İle Adİl Kadın Ücretlerİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Asgarİ Ücret İnsİyatİfİ İle Adİl Kadın Ücretlerİ"

Transkript

1 AZB 4057 BASEL Asgarİ Ücret İnsİyatİfİ İle Adİl Kadın Ücretlerİ Düşük ücretlerin ortalamanın üzerinde mağduru kadınlar oluyorlar. İsviçre de saatte 22 Franktan daha az para kazanan yaklaşık çalışandan %70 i kadındır. >> 4-5 Lohnskandal: Warum sagt Eugster/Frismag die Unwahrheit? Der Kaffeemaschinenhersteller-Konzern Eugster/Frismag zahlt Tiefstlöhne von 2600 Franken brutto pro Monat. Das hat die Unia letzte Woche bekannt gemacht. Eugster/ Frismag bestreitet dies. Warum führt das Management die Öffentlichkeit in die Irre? >> 6 Eugster/Frismag neden doğruyu söylemiyor? Einbürgerungen: Auf korrektem Weg zum roten Pass Welche Anforderungen ein Ausländer erfüllen muss, um den Schweizer Pass zu erhalten, und wie diese geprüft werden sollen, gibt immer wieder zu Diskussionen Anlass so auch bei der laufenden Revision des Bürgerrechtsgesetzes im Parlament. >> 8 Doğru yoldan kırmızı pasaporta >> 6 >> 8 Oğlumu Allah almadı Tayip aldı Berkin Elvan ın bu sabah yaşamını yitirmesinin ardından hastane önünde ailesi ve yakınları toplandı. Anne Gülsüm Elvan, oğlunun ölümünden Başbakan Tayyip Erdoğan ın sorumlu olduğunu söyledi. Berkin in yaşamını yitirmesinin ardından ailesi ve yakınları hastane önünde toplandı. Berkin in ölümüyle yıkılan anne Gülsüm Elvan, Benim kuzumu Allah almadı, Tayyip Erdoğan aldı. Vay kuzum anan kurban olsun sana bu sefer de dayanacaktın. Bu acıya ben nasıl dayanırım Berkin. Bir kurşun da bana sıksınlar, yanına yollasınlar diye ağıt yaktı. >> Mindestlohn-Initiative bekämpft Lohndiskriminierung der Frauen In der Schweiz sind überdurchschnittlich viele Frauen von Tieflöhnen betroffen. Der wichtigste Grund dafür ist die Lohndiskriminierung zwischen Männern und Frauen. Deshalb werben die Gewerkschaftsfrauen am heutigen Internationalen Tag der Frau in der ganzen Schweiz für die Mindestlohn-Initiative. >> 5 Vicdanlar kanadı, cüzdanlar kabardı!!! Das Gewissen lutet, aber die Geldbörsen sind gut gefüllt!!! BAŞYAZI >> 3 Yolsuzluk idiaları AB Raporunda Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu nda Türkiye Raporu ve buna ilişkin karar tasarısının 153 oya karşı 475 oy ile kabul edilmesinin ardından yayınlanan basın bildirisinde Benimsenen kararda parlamenterler, Türkiye deki yüksek düzeydeki yolsuzluk iddialarından duyulan derin kaygıyı dile getirdiler ve anayasa reformunun başlıca bir öncelik olması gerektiğini vurguladılar deniliyor. >> 23 Asgari ücret icin sandık başına Asgari ücret, cinsiyet ayrımcılığınıda ortadan kaldırıyor. Kadınların daha az ücret aldığı, emeklerinin karşılığını alamadığı bir ülkede, asgari ücret uygulamasıyla bu eşitsizliği kaldırmak için önemli bir adım atılabilecek ve kadınlar hak ettikleri ücreti alabilecek. >> 2

2 2 İŞÇİ VE SENDİKA HABERLERİ İŞÇİ VE SENDİKA HABERLERİ 3 Asgari ücret icin sandık başına 18 Mayıs ta emekçilerin asgari ücret talebi halk oylamasına sunulacak. Emekçilerin asgari ücret talebini haklı kılan onlarca neden var. İsviçre gibi zengin bir ülkede herkese yetecek varlığın bulunduğunu biliyoruz. Fakat varolan zenginliklerden sadece azınlık bir grup faydalanabiliyor ve emekçilere emeğinin karşılığı verilmiyor. Çok zor koşullarda çalışan, az ücret alan emeçiler, maaşları geçimlerini sağlamaya yetmediği için sosyal yardıma başvurmak zorunda kalıyorlar. Onlar bu toplumun çalışan fakirleri olarak adlandırılıyor. İsviçre nin zenginliğinin yüzde 97 sine, İsviçre nin en zenginleri, toplumun yüzde üçünü oluşturan kesim sahip. Bu adaletsizliği kabul etmemeliyiz. Bir ülkenin zenginliği herkes eşit olarak dagıtlmalı. Sonunda eşit ücret Asgari ücret, cinsiyet ayrımcılığınıda ortadan kaldırıyor. Kadınların daha az ücret aldığı, emeklerinin karşılığını alamadığı bir ülkede, asgari ücret uygulamasıyla bu eşitsizliği kaldırmak için önemli bir adım atılabilecek ve kadınlar hak ettikleri ücreti alabilecek. Maaş korunuyor Kitlesel göç insiyatifinin 9 şubatda kabul edilmesinin ardından, 4000 Frank asgari ücret talebi daha fazla önem kazandı. Serbest Dolaşım Anlaşması ve Avrupa Birliği ile yapılan karşılıklı Anlaşma şimdi tehlikede. Maaşların korunması için alınan tedbirler Serbest Dolaşım Anlaşmasına bağlı olarak belirlendi. Bu hakkın yok olmasıyla birlikte, maaşların korunması tehlikeye girecek. Maaşların artması, ekonomik kriz vb. nedenler gösterilerek engellenecek ve iş koşulları dahada kötüleştirilecek. Birleşirsek dahada güçlüyüz İşçiler, emekçiler birleşmeli, İsviçre vatandaşı olan göcmenler 18 Mayıs da mutlaka oy kullanmalı. Emine Sarıaslan, FIMM başkanı, Unia sendikası eş başkanı Açık ve dayanışık bir İsviçre için güçlü bir işaret 1 Mart Cumartesi günü Bern deki Federal Meydanda i aşkın insan açık ve dayanışık bir İsviçre için protestoya katıldılar. Bu eylem için 50 den fazla organizasyon çağrı yapmıştı. Kültürel alanda çalışanlar, göçmenler ve gençler konuşmalarında Avrupa daki komşularımızla iyi ve düzenli ilişkiler ve göçmenlere adil ve insancıl davranılmasını talep ettiler. Dirt Sound Magnet ve Baby jail müzik grupları da müzikal katkıları ile eylemi ve amacını desteklediler. 9 Şubat tarihli Toplu göçmenlik insiyatifine az bir oy farkı ile EVet denildikten sonra İsviçre deki İsviçre pasaportu olmayan 1,8 Milyon insan haklarının önemli ölçüde azatılması tehlikesi ile karşı karşıya. Halbuki şimdiye dek ortak refahımıza, yaşam kalitemize ve kültürel çeşitliliğe katkıda bulundular. Oturma izinleri ve aileleri ile birlikte olma hakkı herkes için geçerli olmalı. Bu insanlık hakkını büyük bir eforla savunmak gerekir. İsviçre deki üniversite öğrencileri ve kültürel mesleklerde çalışanlar da bu insiyatifin kabul edilmesinden dolayı mağdur durumdalar. Uluslararası paylaşım yenilikçi ekonomi ve yaşayan kültür için önemli bir unsurdur. Avrupa daki komşularımızla iyi ve düzenli ilişkiler ise başarılı ve yenilikçi bir İsviçre için vazgeçilmezdir. Katılımcılar bu eylemle açık ve dayanışık bir İsviçre için bir işaret koydular. Talepleri: Pasaporttan bağımsız olarak tüm insanlarla dayanışma içerisinde olmak istiyorlar. Göçmen haklarının daha da azaltılmasına karşı mücadele etmek istiyorlar. Onur kırıcı mevsimlik işçi statüsünün tekrar getirilmesini önlemek istiyorlar. AB ile iyi ve düzenli ilişkiler istiyorlar, göç eden İsviçre liler de AB devletlerinde dışlanmasınlar diye. Ekonomik gelişme, yaşanılır bir çevrenin korunması ve ücret ve çalışma koşullarının iç siyaset önlemleri ile korunması. Gençlerin, eğitim görenlerin, üniversite öğrencilerinin ve öğrencilerin İsviçre de ve Avrupa da bu insiyatifin sonuçlarına katlanmak zorunda kalmamalarını ve yine mobil olabilmelerini istiyorlar. İsviçre deki akademik birliğin Avrupa dakilerle birlikte Avrupa eğitim ve araştırma çevresini şekillendirmelerini istiyorlar. Kısa bir süre sonra oylanacak olan ve daha da radikal olan Ecopop-İnsiyatifine karşı mücadele etmek istiyorlar. Starkes Zeichen für eine offene und solidarische Schweiz Heute Samstag ( ) demonstrierten über Personen für eine offene und solidarische Schweiz auf dem Bundesplatz in Bern. Zur Kundgebung riefen über 50 Organisationen auf. In Reden forderten Kulturschaffende, MigrantInnen und Junge gute und geregelte Beziehungen zu unseren Nachbarn in Europa sowie einer menschenwürdigen und fairen Behandlung von Migrantinnen und Migranten. Durch ihre musikalischen Beiträge unterstützen die Bands Dirty Sound Magnet und Baby Jail die Veranstaltung und ihre Anliegen. Nach dem knappen Ja zur Masseneinwanderungs-Initiative am 09. Februar droht den über 1,8 Millionen Menschen ohne Schweizer Pass eine massive Verschlechterung ihrer Rechte in der Schweiz. Dabei haben sie bisher wesentlich zu unserem gemeinsamen Wohlstand, unserer Lebensqualität und kulturellen Vielfalt beigetragen. Aufenthaltssicherheit und das Recht, mit der eigenen Familie zusammenleben zu können, muss für alle Menschen gelten. Dieses Menschenrecht gilt es mit grossem Engagement zu verteidigen. Auch die Schweizer Studierenden und Kulturschaffenden sind von der Annahme der Initiative betroffen. Der internationale Austausch ist ein zentrales Element für eine innovative Wissenschaft und lebendige Kultur. Gute und geregelte Beziehungen zu unseren Nachbarn in Europa ist für eine erfolgreiche und fortschrittliche Schweiz daher eine Notwendigkeit. Die Teilnehmenden setzten mit der Kundgebung ein Zeichen für eine offene und solidarische Schweiz. Sie wollen: solidarisch sein mit allen Menschen unabhängig von ihrem Pass. sich wehren gegen jeden weiteren Abbau der Rechte von Migrantinnen und Migranten. die Wiedereinführung des unwürdigen Saisonniersstatuts verhindern. gute und geregelte Beziehungen mit der Europäischen Union, damit auch die ausgewanderten SchweizerInnen in den EU-Staaten nicht diskriminiert werden. wirtschaftliche Entwicklung, die Bewahrung einer lebenswerten Umwelt und den Schutz von Löhnen und Arbeitsbedingungen mit innenpolitischen Massnahmen. dass nicht Jugendliche, Lernende, Studierende und SchülerInnen, in der Schweiz und Europa, die Konsequenzen der Initiative ausbaden müssen und dass sie weiterhin mobil sein können. dass die akademische Gemeinschaft in der Schweiz gemeinsam mit derjenigen in Europa die Zukunft der Europäischen Bildungs- und Forschungslandschaft gestalten. die demnächst zur Abstimmung gelangende und noch radikalere Ecopop-Initiative bekämpfen. Yine vicdanlar sızladı ve insanlık mateme boğuldu. Ama birilerinin ise kasaları, evleri, ve işyerleri para kasaları ile doldu taştı. Paralar evlere sığmadı, tırlarla eşe dosta dağıtıldı. İnsanlık ayağa kalktı, yeter artık bu zulüm derken, diğer tarafta, zalim tüm kin ve nefretiyle vahşice insanlıktan intikam almaya çalıştı. 14 yaşındaki bir Çocuktan korkar oldu, interneti yasaklayarak, zalim yüzünün, bataklığa gömülmüş varlığının görülmemesi için çırpınmaya başladı. Her çırpınmasında da yolsuzluk, rüşvet ve acımasız yüzler daha net görülmeye başlandı. Bir ülke var ki, tam bir yıldır dünya gündeminin ilk sırasındaki yerini koruyor. Tahmin ettiğiniz gibi Türkiye den bahsediyorum. Gezi Direnişi ile beraber dünyanın dikkatini çeken Türkiye, gündemden hiç inmedi. Demokratik haklarını kullanan Türkiye nin gezici çocukları na dünya halklarından da destek yağmıştı. Birçok ülkede destek eylemleri düzenlenmiş, Türkiye deki direniş selamlanmıştı. Sadece bir tek kişi bu eylemlere karşı çıktı. O da Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan. Halkın deyimiyle RTE. Bir tek kişi karşı çıktı diyorum çünkü, yandaşları o ne derse, onu yapıyor. Kendi fikirleri yok. R.T.E nin ağzından çıkan kelimeler daha uzay boşluğunda yayılmadan, yandaşları sanki aylardır o konuyu tartışıyormuş gibi başlıyorlar onun dediklerini tekrar etmeye. Gezi Direnişi nde de, başbakanından gücü alan İçişleri Bakanı ndan valisine, emniyet müdüründen polisine kadar olan emir komuta zinciri, el birliğiyle 8 genci katletti. Onlarca insan gözünü kaybetti, binlercesi yaralandı. Tüm dünyanın bir yılda kullandığı gaz, bir ayda tükendi. Rekor üstüne rekor kırıldı. Eylemciler sorumluların cezalandırılmasını istedi, Katillere emri kim verdi? diye sordu. R.T.E, Ben verdim ben! dedi, o her zamanki kendinden emin ses tonuyla. Bedeli ağır oldu ama direniş kazandı. Gezi Parkını yıkamadılar. Türkiye ise, bir anda dünya gündeminin zirvesine yükseldi. ALO BABACIĞIM Tam gündem soğumuşken, bu sefer de yolsuzluk operasyonları patlak verdi. Başta başbakan olmak üzere, çok sayıda bakan, iş adamı ve kamu görevlisi hakkında rüşvet ve yolsuzluk iddiaları ve bunlara ilişkin ses kayıtları ortaya çıktı. Bakan çocukları ve onlarca iş adamı tutuklandı. Başta hep bir ağızdan inkar ettiler, montaj dediler. Sonra 4 bakan istifa etmek zorunda kaldı. Bir tanesi Neden istifam isteniyor ki? Ben Başbakan ne dediyse onu yaptım diyerek topu RTE ye attı. Gezi de hayatını kaybeden çocuklar için tek bir polis memuruna dokunmayan hükümet, bir anda yolsuzluk soruşturmasını yürüten onlarca bürokratı, hakimi, savcıyı, polisi, valiyi ya sürerek ya da haklarında soruşturma başlatarak yeni bir rekora daha imza attı. İş, Başbakan a kadar uzandı. Oğlu Bilal ile yaptığı konuşma sızdırıldı. Konuşmada Bilal, babasının talimatıyla eldeki paraları sağa sola dağıtıyor, sıfırlamaya çalışıyordu. Ama tüm çabalarına rağmen zavallı Bilal in elinde 30 milyon Euro gibi küçük bir rakam kalıyordu. Başbakan önce montaj dedi. Hem montaj dedi, hem de siz bu ülkenin Başbakan ını nasıl dinlersiniz?, Özel hayatı nasıl deşifre edersiniz? diyerek bir kez daha suçunu kabul etti. Tıpkı Emri ben verdim ben! dediği andaki gibi. Türkiye halkları bu olanlara duyarsız kalmadı ve sokaklara döküldü. Kolluk kuvvetinin tavrı her zamanki gibi oldu. Yolsuzluk operasyonu dünyada da geniş yankı uyandırdı. Türkiye bir kez daha dünya gündemindeydi. ÇOCUKLUĞUNDAN VURDULAR Türkiye ve dünya yolsuzluk operasyonu ile çalkalanırken kahraman ilan edilen polisin gaz fişeği Das Gewissen blutet, aber die Geldbörsen sind gut gefüllt!!! Wieder regt sich das Gewissen und die Menschheit trägt Trauer. Andere hingegen füllen ihre Kassen, ihre Häuser und die Kassen an ihren Arbeitsplätzen können das ganze Geld schon gar nicht mehr fassen. Als das Geld zu vile wurde, verteilte man es mit Lastwagen an die Häuser von bekannten. Während die Menschheit auf die Strassen rannte, verlangte, dass diese Grausamkeit endlich aufhören müsse, versuchte der Diktator, mit Hass und Rachsucht, seine Rache von den Menschen zu nehmen. Er begann, sich vor einem 14-jährigen Kind zu fürchten, liess das Internet verbieten, wand sich regelrecht, damit seine im Sumpf versunkene Anwesenheit nicht ğanger bekannt werden könnte. Mit jedem winden sah man deutlicher die Korruption, die Bestechung und die grausamen Gesichter. Es gibt da ein Land, das seit genau einem Jahr den ersten Platz im Tagesgeschehen unserer Welt einnimmt. Wie Sie sich schon denken können, meine ich die Türkei. Mit den Gezi-Protesten hat die Türkei die Aufmerksamkeit der gesamten Welt erregt und war seitdem ständig das Tagesthema. Die Jugendlichen vom Gezi-Park die in der Türkei von ihren demokratischen Rechten Gebrauch machten, wurden auch von den Völkern der Welt sehr unterstützt. In vielen Ländern wurden zur Unterstützung Proteste durchgeführt und die Aktivisten in der Türkei gegrüsst. Nur einer hat sich gegen diese Proteste gewandt. Das war der Premierminister der Republik Türkei, Recep Tayyip Erdoğan. Im Volksmund wird er RTE genannt. Ich sage bewusst; Nur eine Person hat sich dagegen geäussert, denn seine Anhänger tun blind, was er sagt. Sie haben keine eigene Meinung. Bevor die Worte, die aus RTE s Mund kommen noch im All verbreitet werden, fangen seine Anhänger auch schon an, sie zu wiederholen, so als ob sie monatelang über nichts anderes diskutiert hätten. Bei den Gezi-Protesten hat sich dann auch eine Befehlskette entwickelt, vom Innenminister, über den Gouverneur bis zum Polizeipräsidenten und den einzelnen Polizisten, die sich alle auf den Premierminister beriefen und in trauter Zusammenarbeit wurden 8 jungen Menschen ermordet. Dutzende verloren ihr Augenlicht, Tausende wurden verletzt. Soviel Tränengas, wie es auf der gesamten Welt innerhalb eines ganzen Jahres eingesetzt wird, wurde innerhalb eines Monats verbraucht. Es wurde Rekord über Rekord gebrochen. Die Aktivisten beantragten, dass die Verantwortlichen bestraft werden, fragten Wer hat den Mördern den Auftrag gegeben?. RTE s Antwort war, Ich habe den Auftrag gegeben, ich!, in seinem üblichen selbstherrlichen Ton. Der Preis war hoch aber der Widerstand hat gewonnen. Sie haben den Gezi-Park nicht abreissen können. Die Türkei hingegen war plötzlich Tagesthema Nr. eins. HALLO PAPA Gerade als sich alles etwas beruhigt hatte, explodierten die Operationen bezüglich der Korruption. Es wurde Anschuldigungen bezüglich Korruption und Bestechlichkeit gegen viele Minister, Geschäftsleute und Beamte vorgebracht, allen voran gegen den Premierminister und diesbezügliche Gesprächsmitschnitte veröffentlicht. Kinder von Ministern wurden festgenommen. Zuerst wurde alles abgestritten, wurde behauptet, bei den Gesprächsmitschnitten handele es sich um Montagen. Dann mussten vier Minister abdanken. Einer von ihnen sagte: Warum soll ich Vicdanlar kanadı, cüzdanlar kabardı!!! ile başından vurduğu 14 yaşındaki Berkin Elvan, 269 günlük yaşam mücadelesini kaybetti ve tüm Türkiye yasa boğuldu. Ama Nazım ın da dediği gibi Vaktimiz yok onların matemini tutmaya dediler ve adalet için sokaklara döküldüler. Ekmek almaya giderken vurulan Berkin için Türkiye ayağa kalktı, okullarda dersler boykot edildi. Sorumluların bulunmasını, hükümetin özür dilemesini istediler. Berkin in alamadığı ekmeği, Bilal e yedirmeyiz sloganlarıyla yolsuzluklara gönderme yaptılar. Peki, Başbakan ve onun sistem fedaisi kahraman polisi ne yaptı? Kolluk kuvvetleri adalet arayan insanlara yine çok sert müdahalede bulundular. Nasıl olsa onları kahraman ilan edecek birileri vardı. Birkaç kişinin daha ölmesini, yaralanmasını umursamıyorlardı. Başbakan ise adeta nefret suçu işledi. Polis, eli sapanlı, yüzü poşulu bir çocuğun 14 yaşında olduğunu nereden bilecek? gibi sözler ederek, adeta Berkin ölmeyi hak etti demeye getirdi. Oysa Berkin in elinde sapan olan fotoğrafı daha önceden çekilmişti, o gün ekmek almaya gidiyordu. Kaldı ki eli sapanlı bile olsa, polisin nişan alarak kafasına gaz fişeği atması mı gerekirdi? Her eli sapanlı, yüzü sarılı insanı öldürmek mi gerekiyor? Bu devletin işlediği cinayeti meşru gösterme refleksinden başka bir şey değildi. Yıllar boyu hep böyle olmuştur. Suçu işleyen eğer devletse, o suç bir şekilde meşrulaştırılır. Roboski de ki Ama onlar kaçakçı söylemlerini hatırlayın. Başbakan bununla da kalmadı, acısı taze anne ve babaya hakarete varan sözler söyledi, eigentlich abdanken? Ich habe doch nur getan, was der Premierminister verlangte und warf den Ball zu RTE hinüber. Die Regierung, die keinen einzigen Polizisten bezüglich der Morde an Jugendlichen während der Gezi-Park Proteste anlangte, ist plötzlich gegen Dutzende Bürokraten, Richter, Staatsanwälte, Polizisten, Gouverneure, die den Prozess bezüglich Korruption geführt haben, strafrechtlich vorgegangen oder hat sie versetzt und somit einen neuen Rekord erstellt. Die Sache hat sich bis zum Premierminister erstreckt. Sein Gespräch mit seinem Sohn Bilal ist veröffentlicht worden. Während dieses Gesprächs wies er seinen Sohn an, das bei ihm befindliche Geld zu verteilen und aufzulösen. Aber trotz all seiner Bemühungen blieb eine kleine Summe wie 30 Millionen Euro übrig, die der arme Bilal nicht in der Lage war, verschwinden zu lassen. Der Premier sagte zuerst, das sei eine Montage. Er sagte, es sei eine Montage, beschwerte sich aber auch gleichzeitig Wie könnt Ihr nur die Gespräche des Premierministers dieses Landes abhören?, oder Wie könnt ihr nur mein Privatleben dechiffrieren? und gab somit quasi seine Schuld zu. Genau wie er gesagt hatte Ich habe den Befehl gegeben!. Das Türkische Volk hat sich dagegen sensibel gezeigt und ist auf den Strassen marschiert. Die Reaktion der Polizeikräfte hingegen war wie vorausgesehen. Die Operation gegen Korruption und Bestechlichkeit hat auf der ganzen Welt grossen Widerhall hervorgerufen und die Türkei war wieder einmal Gesprächsthema Nr. eins. SEINER KINDHEIT BERAUBT Während die Türkei und die gesamte Welt mit der Operation gegen Korruption und Bestechlichkeit beschäftigt war, ist der 14-jährige Berkin Elvan, der 269 Tage im Koma lag, nachdem er von einem zum Helden ernannten Polizisten mit einer Gaspatrone in den Kopf geschossen worden war, gestorben und die ganze Türkei hat getrauert. Aber wie schon der Dichter Nazım Hikmet Ran sagte, sagte auch das Volk Wir haben keine Zeit, um sie zu trauern und ging auf die Strassen um für Gerechtigkeit zu protestieren. Für Berkin, der erschossen wurde, als er Brot holen ging, ist die gesamte Türkei aufgestanden, in den Schulen wurde der Unterricht boykottiert. Es wurde verlangt, die Verantwortlichen zu finden und dass der Staat sich entschuldigt. Das Brot, das Berkin nicht kaufen konnte, werden wir Bilal nicht essen lassen war einer der Slogans mit denen auf die Operation gegen Korruption und Bestechlichkeit hingewiesen wurde. Und was taten der Premierminister und seine Systemwächter, die heldenhafte Polizei? Die Polizeikräfte haben wieder einmal gegen Menschen, die Gerechtigkeit fordern, Gewalt angewandt. Es gab ja schliesslich jemanden, der sie wieder zu Helden erküren würde. Es störte sie, nicht, dass noch ein paar Menschen sterben oder verletzt werden würden. Der Premier hingegen hat regelrecht Hasstaten begangen Woher soll die Polizei wissen, dass jemand, dessen Gesicht bedeckt ist und der eine Steinschleuder in der Hand hat, 14 Jahre alt ist? sagte er etwa und brachte damit quasi zum Ausdruck, dass Berkin seinen Tod verdient habe. Dabei wurde das Foto von Berkin mit einer Steinschleuder in der Hand zu einem früheren Zeitpunkt aufgenommen, an dem besagten Tag ist er nur Brot holen gegangen. Ganz davon abgesehen, auch wenn er eine Steinschleuder in der Hand gehabt hätte, muss die Polizei dann auf meydanlarda yuhalattırdı. Berkin in ölümü birçok ülkede birinci haber olarak verildi. Özellikle Yunanistan da aynı yaşta polis tarafından vurulan Alex e benzetildi. Türk Alex başlıkları atıldı. Bu arada Alex in ölümünden sonra Yunanistan da Başbakan özür diledi, sorumlu bakan ve vali istifa etti. Alex i vuran polise müebbet, bir başka polise 10 yıl ceza verildi. Türkiye de ise hâlâ polisin kim olduğu gizleniyor. Deliller saklanıyor. O gün görev yapan polislerin listesini isteyen Elvan ailesinin avukatlarına bir gün öncesinin listesi veriliyor. Zar zor ifadeye götürülen polislerin hiçbiri ne tesadüftür ki o gün ne yaptığını hatırlamıyor. Ben o gün ne yaptığımı hatırlamıyorum Gaz sıktım ama o gün sıktım mı, bilmiyorum O gün gaz sıktım ama o sokağa girmedim Ben o gün çalışmıyordum gibi saçma sapan ifadeler veriyorlar. Utanmasalar Ben polis bile değildim diyecekler. Bu hukuksuzluk ve Başbakan ın nefret söylemleri karşısında dünya bir kez daha şok oldu. Türkiye şimdi de Twitter yasağıyla gündemde. Yolsuzluk belgelerinin sosyal medyada yayılmasıyla panikleyen hükümet, çareyi bu mecraları yasaklamakta buldu. Ancak yasaktan sonra Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, birçok kullanıcı çeşitli yollardan Twitter a girerek yasağı deldi. Dünyanın en kitlesel ve en hızlı delinen yasağı oldu. Başbakan şimdi ise Twitter da bazı hesapları kapattırmaya çalışıyor. Yani kendi aleyhinde olan ne varsa önünü kesmek için her türlü hileye ve zorbalığa başvuruyor. Öyle tahmin ediyorum ki, yolsuzluk belgelerinin yayılmasını önlemenin yanı sıra kendisini, yüzde 50 sine dünyaya kafa tutan lider olarak pazarlamanın peşinde. Halk bunu ne kadar yutar, 30 Mart ta göreceğiz. Ancak sonuç ne olursa olsun, halkına zulmeden diktatörlerin sonu hiçbir zaman iyi bitmemiştir. Tarih bu insanları affetmemiştir. Türkiye nin artık dünya gündeminde, kendi halkına zulmeden, devlet terörü estiren ve yasakçı bir ülke olarak yer almaması dileğiyle. Bunun için biraz vicdan ve insanlık yeterli. Kabarık cüzdanlara gerek yok. seinen Kopf zielen und eine Gaspatrone auf ihn schiessen? Muss man alle Menschen, deren Gesicht verdeckt ist und die eine Steinschleuder in der Hand haben, erschiessen? Das ist nicht anderes als der Versuch des Staats, den von ihm begangenen Mord zu legitimieren. Das geht schon seit Jahren so. Wenn es der Staat war, der eine Straftat beging, wurde diese Straftat auf eine Weise legitimiert. Erinnern Sie sich an den Ausspruch bei Roboski Aber das sind doch Schmuggler. Aber der Premier hat sich auch darauf nicht beschränkt sondern hat den trauernden Eltern Beleidigungen entgegengerufen und sie auf den Plätzen ausbuhen lassen. Berkin s Tod wurde in vielen Ländern als wichtige Nachricht ausgestrahlt, er wurde besonders mit Alex verglichen, der in Griechenland im selben Alter von der Polizei erschossen worden war. Es gab Überschriften wie Der Türkische Alex. Nur hat sich in Griechenland der Premierminister nach Alex Tod entschuldigt, der verantwortliche Minister und Gouverneur dankten ab. Der Polizist, der Alex erschossen hatte, bekam eine lebenslange Haftstrafe, eine weiterer Polizist 10 Jahre. In der Türkei hingegen wird immer noch die Identität dieses Polizisten verheimlicht. Es werden Beweise versteckt. Die Rechtsanwälte der Familie Elvan haben eine Liste der Polizisten, die am besagten Tag im Einsatz waren, angefordert, es wurde ihnen aber die Liste vom Vortag ausgehändigt. Polizisten, die schliesslich mit Mühe und Not zur Aussage gezwungen wurden, konnten sich zufällig alle nicht mehr daran erinnern, was an diesem Tag geschehen war. Unsinnige Aussagen wie Ich weiss nicht mehr, was ich an dem Tag getan habe, Ich habe Gaspatronen verschossen, aber ich weiss nicht mehr ob es an dem Tag war, oder Ich habe an dem Tag Gaspatronen verschossen, ich bin aber nicht in dieser Strasse gewesen, oder Ich habe an dem Tag nicht gearbeitet. Würden sie sich nicht schämen so würden sie auch sagen Ich war ja noch nicht einmal ein Polizist. Gegenüber dieser Gesetzlosigkeit und den Hasstiraden des Premierministers war die Welt wieder einmal schockiert. Jetzt ist die Türkei wieder mit dem Twitter-Verbot in aller Munde. Die Regierung, die wegen der Verbreitung der Belege ihrer Korruption in den Sozialmedien in Panik geriet, fand die geignete Lösung für dieses Probleme in einem Verbot dieser Medien. Jedoch haben viele Nutzer, der Staatspräsident eingeschlossen, verschiedene Wege gefunden, dieses Verbot zu umgehen. Es wurde zum Massenverbot, das weltweit am schnellsten umgangen wurde. Jetzt versucht der Premierminister, einige Twitter- Konten schliessen zu lassen. Er wendet jede Art von Gewalt an, um alles zu verhindern, das gegen ihn laufen könnte. Ich vermute, dass er, ausser die Verbreitung der Korruptionsbelege zu verhindern, auch sich selbst seinen 50% als einen Führer präsentieren möchte, der sich der ganzen Welt widersetzt. Aber inwieweit wird das Volk ihm Glauben schenken? Das werden wir am 30. März erfahren. Aber egal wie das Ergebnis ausfällt, Diktatoren, die Gewalt gegen ihr eigenes Volk anwenden haben noch nie ein gutes Ende gefunden. Die Geschichte vergibt diesen Menschen nicht. Ich wünsche uns allen, dass die Türkei nun nicht mehr mit Schlagzeilen die Welt beschäftigt, in denen es um Diktatoren, die Gewalt gegen ihr eigenes Volk anwenden, Staatsterror und Verbote geht. Dafür reicht ein wenig Gewissen und Menschlichkeit. Man braucht dazu keine gut gefüllten Brieftaschen.

3 4 İŞÇİ VE SENDİKA HABERLERİ İŞÇİ VE SENDİKA HABERLERİ 5 Asgari ücret insiyatifi ile İsviçre de kadın tam günlük bir işte saatte 22 Franktan veya ayda 4000 Franktan daha az kazanıyorlar. Çoğu bir meslek eğitimi almışlardır. Ancak ailelerinin veya sosyal makamın yardımı olmadan bu düşük ücretler hayatı sürdürmek için yeterli değildir. Asgari ücret insiyatifi buna bir son veriyor. Tüm çalışanların en azından saatte 22 Frank veya ayda 4000 Frank ücret almalarını talep ediyor. Özellikle kadınların düşük ücretlerin mağduru olmaları tesadüf değildir. Çoğunlukla çalıştıkları branşlar tipik kadın branşlarıdır - örneğin perakende satış, temizlik işleri, özel bakıcılık veya bazı sanayi dalları. O branşlardaki çalışmalar tipik erkek branşlarından daha değersiz olarak değerlendiriliyor ve ona göre daha az ücret ödeniyor. Ayrıca kadınlar hala erkeklerden yaklaşık %20 daha az ücret alıyorlar - eşit çalışmalarına rağmen. Yasal bir asgari ücret bu düşük ücretlere son vermek için etkin bir yoldur. Maaş eşitliğine doğru atılan bir adımdır ve daha adil ücretler getirir. Yasal bir asgari ücret çoğu kadın için önemli ölçüde bir ücret artışı getirir ve böylece erkek ücretleri ile aralarındaki farklılıklar azalır. «İşimizin değeri daha fazla» Bu başlık altında, sendika kadınlarının 7 ve 8 Mart tarihinde uluslararası kadın gününde İsviçre boyunca gerçekleştirdikleri birçok eylemler bulunuyor. Birçok kadının düşük ücret durumuna dikkat çekip 18 Mayıs 2014 tarihinde asgari ücret insiyatifine Evet denilmesi için hazırlık yapıyorlar. Part-time işler düşük ücretli işlerdir Çok düşük saat ücretleri ile çalışmak zorunda kalma riski part-time işlerde özellikle çok yüksek. Çalışan kadınların Evlerde düşük ücretler Evlerde çalışanlarla ilgili mevcut veriler çok falza değil. Özel evlerde çalışanların sayısının gerçekte ne olduğunu kimse bilmiyor. Ancak şu bir gerçek: Nerdeyse tamamı kadın. Güncel tahminler yaklaşık kişinin saatte 22 Franktan daha düşük bir ücretle çalıştığını belirtiyor.2 Bu da bu branşta çalışanların neredeyse %60 ı anlamına geliyor! Evlerde çalışma koşulları çoğunlukla kötü. Düşük ücretlerin yanısıra çalışma saatleri büyük bir sorun teşkil ediyor. Bu saatler çoğunlukla düzenli değil ve buna göre de çok uzun (anahtar kelime 24 saat bakım ) yılında normal çalışma sözleşmelerinin getirilmesi önemli bir ilk adım oldu. Ancak kötü çalışma koşullarından sadece kısmen koruyoabiliyor, zira işverenler çoğunlukla ne asgari ücretlere ne de sözleşilen çalışma saatlerine tabi kalıyorlar. Endüstri mesleklerinde de kadınların ücretleri çok düşük. Kadınlar sadece hizmet sektöründe düşük ücret mağduru değilller. İkinci ekonomi sektöründe de kadınların ücretleri çok düşük. Kadın çalışan oranı yaklaşık %60 olan tekstil endüstrisinde tam günlük bir iş için ortalama ücret 5000 Frank olsa da kadınların %45 i düşük ücretle çalışıyorlar. Metal ve saat endüstrisinde branştaki erkek oranının daha yüksek olmasından dolayı ücretler daha yüksek. Yine de bu branşlarda da özellikle kadınlar ayda 4000 Franktan daha düşük bir ücretle çalışıyorlar. Tessin ve Jura gibi sınır bölgelerinde bu kadın ücretleri çoğunlukla özellikle çok düşük. yaklaşık %60 ı part-time işlerde çalışıyor. Part-time çalışma bir çok yönden sorunludur: Çağrı üzerine çalışma, tipik olmayan çalışma saatleri, süreli iş sözleşmeleri ve sosyal sigortalarda kötü koruma. Kadınların düşük saat ücretleri genelde kısa çalışma saatleri ile birlikte geliyor ve bu da kadınların ekonomik durumunu daha da kötüleştiriyor. Ve yaşlandıklarından bunun için bir defa daha cezalandırılıyorlar - düşük emeklilik maaşları ile! «Hayatım boyunca çok çalıştım. Emekli olduğumdan beri tamamen emeklilik maaşına muhtacım ve her Frankı harcamadan önce iki defa düşünmek zorundayım. Birçok kadın arkadaşım da aynı durumda. Yaşlılığımızda da onurlu bir şekilde ve adil bir emeklilik maaşı ile yaşayabilmemiz için asgari ücret şart.» Ursula Mattmann Alberto, emekli hastane arşivçisi. Kadın branşları düşük ücret branşlarıdır Perakende satış örneği: kadın satıcı düşük ücret alıyor. Perakende satış yaklaşık çalışanla İsviçre deki en büyük işverenlerden biridir. Çalışanların yaklaşık %70 i kadındır. Perakende satıcılarından yaklaşık kişi saatte 22 Frankta daha bir ücretle çalışıyorlar. Bu düşük ücret alanların büyük çoğunluğu, yaklaşık kişi, kadındır. Perakende satış konusunda meslek eğitimi bile bu düşük ücretlerden korumuyor. Üç yıllık bir meslek eğitimi bitirmiş olanlardan her üçüncü kişi saatte 22 Franktan daha az kazanıyor. «Binlerce kadın gibi ben de perakende satışta çalışıyorum. Çoğumuz ayda 4000 Franktan daha az kazanıyoruz, meslek eğitimimiz olmasına rağmen. Branş Branşa göre kadın oranı Saatte 22 Franktan daha az ücret alanların sayısı Ay sonuna doğru para bitiyor - bu kadar düşük bir ücret onurlu bir yaşam için yeterli değildir. Ben bunu değiştirmek istiyorum ve asgari ücret insiyatifini destekliyorum.!» Tamara H., Perakende satış uzmanı, Brüt maaşı yaklaşık Frank. Saatte 22 Franktan daha az ücreti olan branşlar ve onlardan kadın olanları - örnekler: Özel sektör % Perakende satış % Hizmet sektörü % (Temizlik, güvenlik) Gastronomi % Özel evler1 % Konaklama % Tarım1 %17, Sağlık ve sosyal sektörü % Kişisel hizmetler % (Kuaför, kuru temizleme v.b.) Gıda endüstrisi % Kaynak: Ücret yapısı araştırması (LSE) 2010 Bıunlardan kadın olanları 1 Özel evler ve tarım konusunda sayılar tahmini sayılardır. Bundan dolayı cinsiyete göre veriler mevcut değildir. Dikkati çeken, her iki branşta da saatte 22 Franktan daha düşük ücretlerin oranının %50 den fazla olmasıdır. Tarımda çalışanlardan kadınların oranı yüzde 17.6 (Kaynak: İsviçre Çiftçiler Birliği) özel evlerde bu oran tahminen yüzde 90 dan fazla (Kaynak: Vania Alleva, Mauro Moretti, özel evlerde çalışanlar: Denknetzjahrbuch 2009). Kadın ve erkek arasında hala ücret farkı mevcut İsviçre de kadınlar aynı yetkinlikle ve aynı iş için günümüzde halen erkeklerden yüzde 20 daha az kazanıyorlar.3 Bu, kabul edilemez! Kadın ve erkek arasındaki ücret farkları her yetkinlik ve hiyerarşi seviyesinde mevcut - yöneticiden yardımcı elemana kadar. Buna rağmen kadınların ortalamanın üstünde düşük ücretlerle çalıştırılmaları kadınlarda ücret ayrımcılığını daha da destekliyor gibi görünüyor. Bu da kadın çalışan yüzdesinin fazla olduğu mesleklerin maddi açıdan düşük olarak değerlendirilmeleri ile bağlantılıdır. Günümüzde bir kadın satış elemanı ile bir erkek depo elemanı günün büyük bir kısmında aynı işi yapıyorlar. Satış elemanı yine de depo elemanından 400 Frank daha az kazanıyor, çünkü satış işleri geleneksel olarak kadın işi diye, depo işleri ise erkek işi diye kabul ediliyor. Kadınlar toplu iş sözleşmelerinden daha az faydalanıyorlar. adil kadın ücretleri Düşük Asgari ücret insiyatifi kadınlara karşı ücret ayırımına karşı mücadele ediyor İsviçre de ortalamanın üstünde kadın düşük ücret mağduru durumundalar. Bunun en önemli sebebi erkek ve kadın arasındaki ücret eşitsizliğidir. Bunun için sendika kadınlar 8 Mart uluslararası kadınlar gününde tüm İsviçre de asgari ücret insiyatifi için oy toplamaya çalışıyorlar. Zira saatte 22 Franklık yasal bir asgari ücret ile den fazla kadın için ücretleri artacak ve böylece erkek ile kadın arasındaki ücret eşitliği için verilen mücadelede önemli bir adım atılmış olur. Rakamlar açık bir dil konuşuyorlar: İsviçre de saatte 22 Franktan daha az ücret alan kişinin üçte ikisinde daha fazlası kadındır. Birçok branşta durum böyle: perakende satıştan, Call-centerlere, kuru temizlikten özel bakıma kadar yılında meslek eğitimini bitirmiş olan kadınlar erkeklerden üç kata daha fazla düşük bir ücreti kabul etmek zorunda kaldılar. Perakende satışta örneğin bir kadın satış elemanı erkek satış elemanından ortalama 633 Frank daha az kazanıyor. Bütün bunlar, kadınlardaki düşük ücret sorununun özellikle erkek-kadın ücret ayrımcılığına bağlı olduğunun göstergesidir. Yasal asgari ücret, 18 Mayıs tarihinde oylanacak olan asgari ücret insiyatifinin talep ettiği gibi, bunu bir çare olabilir i aşkın kadının ücretleri artırılmalıdır. Toplamda bu kadınların ücret toplamı bir milyar Frank tutarında artacak. Bu, erkek ile kadın arasındaki, ücret ayrımcılığından kaynaklanan, ücret farkının toplamının sekizde birinden daha büyük bir rakam. Böylece asgari ücret insiyatifi kadınlara uygulanan ücret ayrımcılığına karşı en etkin önlemlerden biridir. Anayasa için amaçlanan Eşit ve eşdeğer iş için eşit ücret böylece büyük bir adım yakınlaşmış olacak. Bu sebepten dolayı sendikalar bugün onlarca eylem düzenleyerek tüm İsviçre de kadınlara karşı uygulanan ücret ayrımcılığına karşı çıkıyorlar. Toplu iş sözleşmeleri (GAV) yoluyla branşlara asgari ücretlerin getirilmesi kadınlar için de önemlidiri ancak şu ana dek kadın ve erkekler arasındaki ücret eşitsizliğini gidermek için yeterli olmadı. Bunun sebebi ise, GAV lerin zaten İsviçre deki çalışanların ancak yarısını koruması ve özellikle düşük ücretli, kadın çalışanlarının çoğunlukta olduğu branşlarda geçerli olmamalarıdır. Örneğin GAV kapsamı perakendi satışta %45 tir, gıda endüstrisinde %25 veya evlerde %0, yani bu branşlarda ya çok az, ya da hiç Asgari ücret insiyatifine Evet Kadınlar için tüm branşlarda ve tüm mesleklerde ücretlerde bir alt sınır getiren bir yasal asgari ücretin getirilmesi son derece önemli - ücret eşitliği bakımından da. Örneğin İngiltere de 1999 yılında getirilen asgari ücretle kadın ile erkek arasındaki ücret farkı önemli ölçüde azalmıştır. Asgari ücret kadın ile erkek arasındaki maaş farkını tamamen yok etmese de ücret eşitliğine doğru atılacak çok önemli ve doğru bir adım olur! Yasal bir asgari ücretler çalışanların arasındaki fakirlik azaltılmış olur ve tüm kadın ve erkeklere onurlu bir yaşam sürme imkanı verilmiş olur. Ayrıca asgari ücret, ücretlerin, özellikle örneğin yaşlıların bakımı gibi kadın mesleklerinde ödenen düşük ücretlerin, daha fazla baskı altına girmelerini önler ve düşük ücretlerden etkili bir şekilde korur. Asgari ücretle kadın ile erkek arasındaki ücret eşitliği desteklenmiş olur. Saatte 22 Franklık bir yasal asgari ücret yaklşaık kadın için - satış elemanları, kuaförler, hastane çalışanları, çiçekçiler, saat sektöründe çalışanlar ve daha fazlası - bir ücret artırımını garanti eder. Kadınlar için böyle bir ücret uyarlama programı daha önce görülmemiştir! Bü yüzden 18 Mayıs 2014 tarihinde: Asgari ücret insiyatifine Evet deyin! Mindestlohn-Initiative bekämpft Lohndiskriminierung der Frauen yok. Tüm hizmet sektörü, büyük bir farkla kadınların en büyük işvereni, sadece orta derecede kapsanmış, %40 ile. Ve GAV ler varsa bile (örneğin güvenlik veya turizm sektörleri), sözleşilen asgari ücretler erkek çoğunluğu olan sektörlerden, örneğin inşaat sektöründen, çok daha düşük. 2 Federal istatistik makamının verilerine göre toplamda yaklaşık kişi şahıs evlerinden çalışıyorlar. Unia sendikası 2007 yılında çeşitli araştırmalara dayanarak ayrıntılı bir şekilde bu sayının ücretlerin ortalamanın üzerinde mağduru kadınlar oluyorlar. İsviçre de saatte 22 Franktan daha az para kazanan yaklaşık çalışandan %70 i kadındır. Bu yüzden onlar özellikle yasal bir asgari ücretin getirilmesinden yararlanacaklardır. Bu duruma dikkat çekmek için Unia sendikasının kadınları uluslararası kadınları günü vesilesi ile 7 ve 8 Mart tarihlerinde İsviçre boyunca asgari ücret insiyatifine Evet için eylem yapıyorlar. In der Schweiz sind überdurchschnittlich viele Frauen von Tieflöhnen betroffen. Der wichtigste Grund dafür ist die Lohndiskriminierung zwischen Männern und Frauen. Deshalb werben die Gewerkschaftsfrauen am heutigen Internationalen Tag der Frau in der ganzen Schweiz für die Mindestlohn-Initiative. Denn ein gesetzlicher Mindestlohn von 22 Franken pro Stunde würde mehr als Frauen höhere Löhne bringen und damit den Kampf für die Lohngleichheit zwischen Männern und Frauen einen grossen Schritt voranbringen. Die Zahlen sprechen eine klare Sprache: In der Schweiz sind mehr als zwei Drittel der Menschen mit Stundenlöhnen unter 22 Franken Frauen. Betroffen sind viele Branchen: vom Detailhandel über Call-Center, die Reinigung bis zur privaten Pflege mussten sich Frauen mit einem Lehrabschluss fast dreimal so oft mit einem Tieflohn begnügen als Männer. Im Detailhandel zum Beispiel verdienten Verkäuferinnen durchschnittlich 633 Franken weniger als die Verkäufer. Dies alles sind deutliche Hinweise, dass das Tieflohnproblem bei den Frauen vor allem auf die geschlechtsspezifische Lohndiskriminierung zurückzuführen ist. Abhilfe würde ein gesetzlicher Mindestlohn schaffen, wie ihn die Mindestlohn-Initiative verlangt, die am 18. Mai an die Urne gelangt. Die Löhne von mehr als Frauen müssten angehoben werden. Insgesamt würde die Lohnsumme für diese Frauen um eine Milliarde Franken steigen. Dass sind mehr als ein Achtel der gesamten auf die Lohndiskriminierung zurückzuführende Lohndifferenz zwischen Männern und Frauen. Die Mindestlohn-Initiative ist damit eine der wirksamsten Massnahmen gegen die Lohndiskriminierung der Frauen. Das Verfassungsziel Gleiche Löhne für gleiche und gleichwertige Arbeit rückt damit einen grossen Schritt näher den daha fazla olduğunu belgelemişti. Böylece en az kişi saatte 22 Franktan daha az kazanıyor. Çoğu sigortasız çalışıyor ve bu yüzden resmi branş istatistiklerinde kayıtları bulunmuyor. 3 Tüm ekonomideki ücret farkı (yani kamu sektörü dahil) yüzde 18.4 tür. Özel sektörde ise ortalama ücret farkı yüzde 23.6 ile daha yüksek. Kaynak: Ücret yapıları (LSE) Perakende satışta kadın ile erkek arasında ortalama ücret farkı ayda 620 Franktır.

4 6 İŞÇİ VE SENDİKA HABERLERİ İŞÇİ VE SENDİKA HABERLERİ 7 Basel ve Doğu İsviçre de düşük ücretlere karşı protesto eylemleri Unia-Aktivistleri Kuzey ve Doğu İsviçre de düşük ücret politikasını uygulayan şirketlere karşı eylemler düzenlediler ve asgari ücret insiyatifine Evet oyunun kullanılmasını talep ettiler. Basel de bu aksiyon Clarashopping e karşı yapıldı, Neuhaus ta (SG) ve Amriswil de(tg) saatte 16 ila 18 Frank arasında çok düşük ücret ödeyen Eugster/Frismag şirketine karşı. Clarashopping ten önce Basel de eylem Dikkat, düşük ücretli alana giriyorsunuz. Bu sloganla Unia-aktivistleri koruma kıyafetleri ve Flyerlerle Çarşamba günü Basel de Clarashopping teki düşük ücretlerini protesto ettiler. Sadece Clarashopping te Unia, çalışanlarına ayda 4000 Franktan çok daha düşük ücret öedeyen üç şirketten haberdar. İvriçre deki en büyük kumaş satıcısı Alja nın bir satış elemanı örneğin orada Franklık bir saat ücreti alıyor. Sembolik olarak aktivistler Alja da da ücretler yükselsin diye, asgari ücret insiyatifine Evet yazılı bir balon uçurdular. Doğu İsviçre de düşük ücretler Yine Çarşamba günü Unia Doğu İsviçre üyeleri Eugster-Frismag kahve makinesi üretici şirketinin kapılarının önünde düşük ücretleri protesto ettiler. Şirketin yaklaşık 500 çalışanı var ve Migros, Jura, Bosch ve diğerleri için Kahve makinesi parçaları üretiyor. Meslek eğitimi almış elemanlarına Frank gibi aşırı düşük saat ücretleri ödüyor, veya ayda Frank. Bununla, genel anlamda bağlayıcı olmayan, endüstrideki sözleşme ücretlerinin çok altına iniyor. Eugster-şirket yönetimi sosyal partnerlik istemiyor ve ne işletme komisyonu var ne de ücret görüşmeleri, bu büyüklükteki bir şirket için nadir bir durum. Bu örnek, herkes için yasal bir asgari ücrete ne kadar ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor. Protestaktionen gegen Tieflöhne in Basel und in der Ostschweiz Unia-AktivistInnen haben in der Nordwestschweiz und der Ostschweiz Protestaktionen gegen Tieflohn-Betriebe durchgeführt und für ein Ja zur Mindestlohn-Initiative geworben. In Basel galt die Aktion dem Clarashopping, in Neuhaus (SG) und Amriswil (TG) der Firma Eugster/ Frismag, die Hungerlöhne von 16 bis 18 Franken pro Stunde bezahlt. Vorsicht, Sie betreten eine Tieflohnzone. Mit diesem Slogan haben Unia-AktivistInnen mit Schutzanzügen und Flyern heute Mittwoch in Basel über Tieflohn-Skandale im Clarashopping protestiert. Allein im Clarashopping sind der Unia drei Betriebe bekannt, die ihren Angestellten weit weniger als 4000 Franken pro Monat bezahlen. Eine Verkäuferin von Alja beispielsweise, dem grössten Anbieter von Stoffen in der Schweiz, erhält dort einen Stundenlohn von nur Franken. Symbolisch liessen die AktivistInnen einen Ballon aufsteigen mit der Aufschrift Damit auch bei Alja die Löhne steigen. Ja zum Mindestlohn. Ebenfalls heute Mittwoch protestierten Mitglieder der Unia Ostschweiz gegen Dumpinglöhne vor den Toren der Kaffeemaschinenherstellerin Eugster-Frismag. Die Firma zählt rund 500 Beschäftige und stellt Kaffeemaschinenbestandteile für Migros, Jura, Bosch und andere her. Sie bezahlt angelernten Mitarbeitenden extreme Tieflöhne von 16 bis 18 Franken pro Stunde bzw bis 3300 Franken im Monat. Damit unterbietet sie die untersten Vertragslöhne in der Industrie, die nicht allgemein verbindlich sind, massiv. Die Eugster-Unternehmensleitung will von Sozialpartnerschaft nichts wissen und kennt weder eine Betriebskommission noch Lohnverhandlungen, was für einen Betrieb dieser Grösse selten ist. Das Beispiel zeigt, wie dringend notwendig ein gesetzlicher Mindestlohn für alle ist. Ücret skandalı: Eugster/Frismag neden doğruyu söylemiyor? Kahve makinesi üreticisi konsern Eugster/Frismag ayda 2600 Frank gibi çok düşük ücretler ödüyor. Bunu Unia geçen hafta bildirdi. Eugster/Frismag buna itiraz ediyor. Şirket yönetimi neden kamuoyunu yanıltıyor? Unia, Doğu İsviçre de 800 kişi çalıştıran Eugster/Frismag şirketinin 2013/2014 iş sözleşmelerini ve maaş bordrolarını elinde bulunduruyor. Bir sözleşme tam günlük bir iş için ayda 2600 Franklık bir ücret gösteriyor. Başka bordrolar ise Franklık veya Franklık ücretler gösteriyor. Ve geçici bir çalışan bu şirkette ancak saatte Frank alıyor. Bu düşük ücretler bu sanayide olağan sayılmaz ve geçimi sağlamak için yeterli değildir. Tüm verilere rağmen şirketin yöneticilerinden biri, Paul Meiler, bir görşme esnasında şunları kaydetti: Unia tarafından yayınlanan rakamlar gerçeği yansıtmıyor, çok düşük rakam bunlar (26 Şubat tarihli basın açıklaması). Bu iddia ile kamuoyunu yanıltıyor. Şirket yönetimi ödedikleri ücretler konusunda bilgi sahibi değil mi yoksa bir ücret skandalını gizlemeye mi çalışıyorlar? Unia, Eugster/Frismag tan, skandal ücretler konusunda oynadıkları oyunu bitirip en düşük ücretler ve bunların yüzdeleri konusunda gerçeği söylemelerini talep ediyor. Sendika üç talebinde diretiyor: * Eugster/Frismag mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde tüm çalışanlarına geçimlerini sağlamaya yetecek meblağda ücretler ödemeli. * Eugster/Frismag sosyal partnerliği tanımalı. * Eugster/Frismag bir işletme komisyonuna izin vermeli ve Unia sendikası ile tüm çalışanların çalışma koşullarını sağlamak amacıyla bir toplu iş sözleşmesini oluşturmak amacıyla görüşmeler yapmalı. Lohnskandal: Warum sagt Eugster/Frismag die Unwahrheit? Der Kaffeemaschinenhersteller-Konzern Eugster/ Frismag zahlt Tiefstlöhne von 2600 Franken brutto pro Monat. Das hat die Unia letzte Woche bekannt gemacht. Eugster/Frismag bestreitet dies. Warum führt das Management die Öffentlichkeit in die Irre? Die Unia ist im Besitz von Arbeitsverträgen und Lohnabrechnungen von 2013/2014 von Eugster/Frismag, die in der Ostschweiz 800 Mitarbeitende beschäftigt. Ein Vertrag weist einen Lohn von 2600 Franken brutto für eine 100%-Stelle aus. Andere Abrechnungen zeigen Monatslöhne von Franken, weitere einen solchen von Franken. Und ein Temporär-Beschäftigter verdient in der Firma gerade einmal Fr in der Stunde. Solche Tiefstlöhne sind für die Industrie äusserst unüblich und reichen nicht zum Leben. Allen Fakten zum Trotz behauptet Geschäftsleitungsmitglied Paul Meiler in einem Communiqué: «Die von der Unia verbreiteten Zahlen entsprechen nicht der Wahrheit und sind zu tief.» (Pressemitteilung vom 26. Februar). Mit dieser Behauptung führt er die Öffentlichkeit in die Irre. Ist das Management über die eigenen Löhne nicht im Bild oder will man einen Lohnskandal vertuschen? Die Unia fordert Eugster/Frismag auf, das Verwirrspiel um die Skandallöhne zu beenden und über die untersten Saläre und ihr Ausmass klaren Wein einzuschenken. Die Gewerkschaft hält an ihren drei Forderungen fest: * Eugster/Frismag muss so schnell wie möglich allen Arbeitnehmenden anständige Löhne zahlen, die zum Leben reichen. * Eugster/Frismag muss die Sozialpartnerschaft anerkennen. * Eugster/Frismag muss eine Betriebskommission zulassen und Gespräche mit der Gewerkschaft Unia führen mit dem Ziel, einen Kollektivvertrag zur Sicherung der Arbeitsbedingungen aller Beschäftigten abzuschliessen. Güçlü ülke, adil ücretler Kadınlar ortalamanın üzerinde düşük ücret mağduru oluyorlar. Bunun için sendika kadınları geçen Cumartesi günü İsviçre boyunca Uluslararası Kadınlar gününde asgari ücret insiyatifi için oy toplamaya çalıştılar. Saatte 22 Franklık yasal bir asgari ücret den fazla kadın için daha çok ücret getirecek ve böylece erkek ve kadın arasındaki ücret eşitliği için mücadelede büyük bir adım ileri anlamına gelecek. Örneğin Basel de Federal Meclis üyesi Eva Herzog a bir asgari ücret şemsiyesi verildi, Waadt te aktivistler asgari ücret insiyatifi ve ücret eşitliği konusunda metinler içeren ve özellikle bu amaçla basılan bir 8 minutes dağıttılar. Syndicom kadınları iş yerlerinde ziyaret etti ve Flyerler dağıttı, Unia ise yine tüm İsviçre de işletmelerde ve yollarda varlık gösterdi ve Flyerler dağıttı, ayrıca 4000 şeklinde jelibon dağıttılar. Genf te ayrıca asgari ücret komitesinin büyük bir toplantısı gerçekleştir. Bu ve başka eylemlerle kadınlar, gelecekteki oylamalarda da tüm güçleri ile asgari ücret insiyatifi için çalışacaklarını gösterdiler. Çünkü özellikle kadınlar için şu geçerli: Güçlü ülke, adil ücretler - erkek ve kadın için! Starkes Land, faire Löhne für Mann und Frau! Kristina Schüpbach, SGB-Kommunikation Frauen sind überdurchschnittlich oft von Tieflöhnen betroffen. Deshalb haben die Gewerkschaftsfrauen letzten Samstag am Internationalen Tag der Frau in der ganzen Schweiz für die Mindestlohn-Initiative geworben. Denn ein gesetzlicher Mindestlohn von 22 Franken pro Stunde würde mehr als Frauen höhere Löhne bringen und damit den Kampf für die Lohngleichheit zwischen Männern und Frauen einen grossen Schritt voranbringen. Aktionen in der ganzen Schweiz In Basel wurde etwa der Regierungsrätin Eva Herzog ein Mindestlohn-Schirm überreicht, in der Waadt verteilten die AktivistInnen ein extra produziertes 8 minutes mit Texten zur Mindestlohn-Initiative und Lohngleichheit. Die Syndicom besuchte Frauen am Arbeitsplatz und verteilte Flyer, die Unia war ebenfalls in der ganzen Schweiz in Betrieben und auf der Strasse mit Flyern und Gummibärchen in 4000-er Form präsent. In Genf fand zudem eine grosse Kundgebung des Mindestlohn-Komitees statt. Mit diesen und vielen weiteren Aktionen haben die Frauen gezeigt, dass sie sich auch in der weiteren Abstimmungskampagne mit aller Kraft für die Mindestlohn-Initiative engagieren werden. Denn gerade für die Frauen gilt: Starkes Land, faire Löhne für Mann und Frau!

5 8 İSVİÇRE HABERLERİ İSVİÇRE HABERLERİ 9 Doğru yoldan kırmızı pasaporta İsviçre li olmak isteyen makamlara doğruyu söylemek zorunda. Söylemediği takdirde vatandaşlıktan çıkarılabilir tekrar. Ancak makamlar da haber vermeksizin uygunluk testleri yapma hakkına sahip değiller. Katharina Fontana, Lausanne Bir yabancının İsviçre pasaportunu almak için ne gibi koşulları yerine getirmesi gerektiği ve bunun nasıl denetleneceği her zaman tartışmalara yol açan bir konudur - parlamentoda halen tartışılan vatandaşlık kanunu revizyonu konusunda da aynen böyle oldu. Federal mahkeme iki yeni kararla vatandaşlığa geçiş sürecinde yabancı adaylar ve makamlar tarafından hangi limitlere uyulması gerektiğini belirledi. Vakalar gizlendi Bir vakada söz konusu Karadağlı 37 yaşında, İsviçre li bir kadınlar evlendikten sonra kolaylaştırılmış vatandaşlık işlemi talebinde bulunmuş olan bir erkek. Bu talebinde, herhangi bir suç işlememiş olduğunu beyan etmiş yılında, vatandaşlığa kabul edildikten kısa süre sonra, uyuşturucu ticaretinden içeri alınmış ve 2011 yılında Zürih ana mahkemesi tarafından yedi buçuk yıl hapis cezasına çarptırılmış yılında Federal makam kolaylaştırılmış vatandaşlık işlemini iptal etti. Federal mahkeme, aynen Federal İdari Mahkemenin daha önce yaptığı gibi, bu kararı destekledi. Bir yanıltma ile - mevcut vakada gerçeklerin saklanması - elde edilen vatandaşlık iptal edilebilirmiş; bunun için gerekli olan süre, aldatmadan haberdar olunan tarihten itibaren 2 yıl ve vatandaşlığa geçişten sonra en fazl 8 yıldır. Adamın, kendisine karşı ceza davasının vatandaşlığa geçtikten sonra yürütüldüğüne dair yaptığı itirazı Lozan hakimler kabul etmedi: Önemli olan adayın gerçek davranışıymış, suçun açığa çıkıp çıkmadığı değil. Vatandaşlığa geçmek isteyen kişinin bu şekilde kendisini suçlamaya zorlandığı argümanını da kabul etmiyorlar. Nitekim vatandaşlığa geçiş istek üzerine oluyormuş, kararda adamın her an talebini geri çekme hakkının bulunduğuna değiniliyor. Vatandaşlıktan çıkarılan adamın bundan sonraki akıbetinin ne olacağına ise göçmenlik makamları tarafından ayrı bir işleminde karar verilmeli. Teste hazırlıksız gitmek İkinci vaka ise iki çocuğu ile birlikte İsviçre vatandaşlığına geçmek isteyen evli bir çift ile ilgili. Vatandaşlığa geçme talebi Zürih e bağlı Weiningen Belediyesi tarafından ret edilmişti, ana gerekçe ise çiftin halk komisyonu ile görüşmesi sırasında basit coğrafi ve vatandaşlık ile ilgili sorulara cevap verememesi olmuş. Zürih idari mahkemenin tersine Federal mahkeme, vatandaşlığa geçiş işleminde herşeyin olması gerektiği gibi gitmediğine karar vermiş. Evli çiftin çağrıldığı kişisel görüşmenin amacı sadece tanışmakmış. Bu görüşme esnasında coğrafya ve vatandaşlık bilgisi hakkında soru sorulmasını çiftin beklemediği bir unsurmuş ve böylece de uygun bir şekilde hazırlanamamışlar. Federal mahkeme bu konuda süreçteki adilliğe karşı bir ihlal görüyor. Weiningen Belediyesi şimdi bu ailenin vatandaşlığa geçişi süreci hakkında tekrar karar vermek zorunda. Einbürgerungen: Auf korrektem Weg zum roten Pass Katharina Fontana, Lausanne Welche Anforderungen ein Ausländer erfüllen muss, um den Schweizer Pass zu erhalten, und wie diese geprüft werden sollen, gibt immer wieder zu Diskussionen Anlass so auch bei der laufenden Revision des Bürgerrechtsgesetzes im Parlament. Das Bundesgericht hat in zwei neuen Urteilen konkretisiert, welche Limiten von den ausländischen Bewerbern und den Behörden im Einbürgerungsverfahren einzuhalten sind. Delikte verschwiegen Im einen Fall geht es um einen 37-jährigen Mann aus Montenegro, der nach der Heirat mit einer Schweizerin ein Gesuch um erleichterte Einbürgerung stellte. Darin erklärte er, dass er keine strafbaren Handlungen begangen habe. 2007, kurz nach seiner Einbürgerung, wurde er wegen Drogenhandels festgenommen und 2011 vom Zürcher Obergericht zu siebeneinhalb Jahren Freiheitsstrafe verurteilt erklärte das Bundesamt für Migration die erleichterte Einbürgerung für nichtig. Das Bundesgericht stützt diesen Entscheid, wie zuvor schon das Bundesverwaltungsgericht. Es weist darauf hin, dass eine durch Täuschung wie vorliegend das Verschweigen von Delikten erschlichene Einbürgerung nichtig erklärt werden kann; die Frist dafür beträgt zwei Jahre seit Kenntnis der Täuschung und spätestens acht Jahre Wer Schweizer werden will, muss gegenüber den Behörden die Wahrheit sagen. Tut er dies nicht, kann er wieder ausgebürgert werden. Behörden ihrerseits dürfen keine unangekündigten Eignungstests durchführen. seit Einbürgerung. Den Einwand des Mannes, dass das Strafverfahren gegen ihn erst nach der Einbürgerung eingeleitet worden sei, lassen die Lausanner Richter nicht gelten: Entscheidend sei das tatsächliche Verhalten des Bewerbers und nicht, ob ein Delikt bereits entdeckt worden sei. Auch halten sie nichts vom Argument, dass der Einbürgerungswillige damit gezwungen gewesen wäre, sich selbst zu belasten. Die Einbürgerung sei schliesslich freiwillig, und der Mann hätte sein Gesuch jederzeit zurückziehen können, heisst es im Urteil. Wie es mit dem ausgebürgerten Mann nun weitergeht, muss von den Migrationsbehörden in einem separaten Verfahren beurteilt werden. Unvorbereitet zum Test Der zweite Fall betrifft ein Ehepaar, das zusammen mit seinen beiden Kindern Schweizer werden will. Das Einbürgerungsgesuch war vom Gemeinderat der zürcherischen Gemeinde Weiningen abgelehnt worden, hauptsächlich mit der Begründung, die Ehegatten hätten im Gespräch mit der Bürgerkommission einfache geografische und staatsbürgerliche Fragen nicht beantworten können. Anders als das Zürcher Verwaltungsgericht kommt das Bundesgericht zum Schluss, dass beim Einbürgerungsverfahren nicht alles mit rechten Dingen zugegangen ist. Das persönliche Gespräch, zu dem das Ehepaar eingeladen worden sei, habe ausdrücklich dem Kennenlernen dienen sollen. Dass dort unangekündigt das Allgemeinwissen in Geografie und Staatskunde geprüft würde, damit habe das Paar nicht rechnen müssen; es habe sich somit auf die Testfragen nicht angemessen vorbereiten können. Das Bundesgericht sieht darin einen Verstoss gegen Treu und Glauben und gegen die Fairness im Verfahren. Die Gemeinde Weiningen muss nun nochmals über die Einbürgerung der Familie befinden. Ruanda Soykırımı na Fransa dan ilk ceza Ruanda da Hutu ve Tutsi etnik grupları arasındaki çatışmalarda soykırımla suçlananlardan eski yüzbaşı Pascal Simbikangwa, 25 yıl hapse mahkum edildi. Paris Ağır Ceza Mahkemesi nde görülen davanın karar duruşmasında, Simbikangwa, 1994 de Hutular ve Tutsiler arasında yaşanan ve 800 binden fazla kişinin ölümüne neden olan olaylarda, insanlığa karşı suç işlemekten ve soykırım yapmaktan suçlu bulunarak, 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Paris te ilk kez açılan Ruanda soykırımına ilişkin davada, Simbikangwa ya verilen cezayla Fransa da, soykırımla ilgili ilk mahkumiyet kararı da çıkmış oldu. Savcılık, Simbikangwa hakkında daha önce ömür boyu hapis cezası isteminde bulunmuştu. Eski yüzbaşı olan Simbikangwa, daha önceki duruşmalarda, soykırımdaki rolünün önemsiz olduğunu iddia ederken, gizli servisin 3 numaralı ismi olduğu yolundaki suçlamaları da reddetmiş ve kendisinin emirlere uymak zorunda bırakılan sıradan bir kamu görevlisi olduğunu ileri sürmüştü. Yüzbaşı Simbikangwa, iddianamede Hutu gruplarını silahlandırmak, insanlık suçu işlemek ve soykırıma destek vermekle suçlanıyordu. Fransa nın deniz aşırı toprakları Mayotte de 2008 de sahte evrak bulundurmaktan tutuklanan 54 yaşındaki Simbikangwa, o tarihten itibaren La Reunion adasında tutuluyordu te dönemin Devlet Başkanı Juvenal Habyarimana nın, uçağının düşürülmesi sonucu ölümünün ardından Hutular, olaydan Tutsileri sorumlu tutmuş ve Simbikangwa da azınlıktaki Tutsilere karşı saldırı başlatan grupların başında yer almıştı. Ruanda Devlet Başkanı Juvenal Habyarimana nın öldürülmesi, 100 gün süren soykırımın başlangıcı kabul edilmişti. Vatandaşlığa geçişe dair şikayetler Federal mahkeme suç işlemiş birinin kolaylaştırılmış vatandaşlığa geçiş işleminin iptaline dair şikayetini ret ediyor. İkinci vakada ise evli çiftin işlem hatalarından dolayı olağan vatandaşlığa geçiş reddine karşı şikayetini kabul ediyor. Einbürgerungsbeschwerden Das Bundesgericht weist die Beschwerde eines Straffälligen gegen die Nichtigerklärung der erleichterten Einbürgerung ab. In einem zweiten Fall heisst es die Beschwerde eines Ehepaars gegen die Verweigerung der ordentlichen Einbürgerung wegen Verfahrensmängeln gut. Ein Bewerber verschwieg im Einbürgerungsverfahren noch unentdeckte Straftaten (Drogenhandel). Das Bundesamt für Migration erklärte die Einbürgerung deswegen im Nachhinein innert der dafür vorgesehenen gesetzlichen Frist nichtig, was das Bundesverwaltungsgericht schützte. Die Voraussetzungen der Nichtigerklärung sind erfüllt, weil der Bewerber seinerzeit wahrheitswidrig erklärt hatte, er halte die Schweizerische Rechtsordnung ein. Die Nichtigerklärung verstösst auch nicht gegen das Verbot der Selbstanzeige. Bir aday vatandaşlığa geçiş sürecinde henüz ortaya çıkmamış suç unsurlarını (uyuşturucu ticareti) gizliyor. Federal Migrasyon Dairesi bu yüzden vatandaşlığa geçiş sürecini sonradan kabul edilen yasal süre içerisinde geçersiz olarak beyan etti, Federal İdare Mahkemesi de bu kararı destekledi. İptal beyanı için gerekli koşullar meydana gelmiş, çünkü aday zamanında gerçeğe aykırı olarak İsviçre Hukuk kurallarına uyduğunu beyan etmiş. İptal beyanı kendini ihbat etme yasağına da aykırı değil. Söz konusu istek üzerine başlatılmış bir süreç ve vatandaşlığa geçiş talebi her zaman geri çekilebilir. Federal mahkeme Federal İdare mahkemesinin kararını onaylıyor. Diğer bir vatandaşlığa geçiş sürecinde ilgili makam adayları özellikle tanışmak ve amaçlarının açıklanması için amaçlanan bir görüşmeye çağırmış. Bu görüşme esnasında haber verilmeksizin genel kültür ve coğrafi ve vatandaşlık bilgileri konusunda bir sınav yapılmış. Bu uygulama iyi niyete ve süreçte adilliğe aykırıdır. Federal mahkeme bu yüzden Zürih Kantonu İdari Mahkemesinin başka türlü bir kararını iptal edip vaka konusunda uygun çağrılar yapıldıktan sonra Belediye tarafından tekrar karar verilmesini uygun gördü. Es handelt sich um ein freiwillig eingeleitetes Verfahren und das Ein bürgerungsgesuch kann jederzeit zurückgezogen werden. Das Bundesgericht bestätigt das Urteil des Bundesverwaltungsgerichts. In einem anderen Einbürgerungsverfahren lud die zuständige Behörde die Bewerber zu einem Gespräch ein, das ausdrücklich dem Kennenlernen und der Erläuterung ihrer Motive dienen sollte. Bei diesem Gespräch wurde unangekündigt eine Prüfung des Allgemeinwissens in Geografie und Staatskunde durchgeführt. Dies verstösst gegen die Grundsätze von Treu und Glauben sowie der Fairness im Verfahren. Das Bundesgericht hebt daher ein anders lautendes Urteil des Verwaltungsgerichts des Kantons Zürich auf und weist die Sache zu neuem Entscheid nach gehöriger Vorladung zurück an die Gemeinde.

6 10 İSVİÇRE HABERLERİ İSVİÇRE HABERLERİ 11 AB-İsviçre geriliminin ilk kurbanı Human Brain Project İsviçre de 9 Şubat ta yapılan Avrupalı göçmen karşıtı referandumun kabul edilmesi ardından Avrupa Birliği (AB) ile gerilen ilişkilerin bilimsel çalışmalara etkisi tartışılıyor. İnsan Beyni Projesi (Human Brain Project) adlı dev bilimsel projenin de referandum sonrası gerilen ilişkilere kurban olabileceği bildiriliyor. Lozan Federal Politeknik Okulu (EPFL) adlı yüksek okulda yürütülen proje, İsviçrelilerin 9 Şubat ta kabul edilen göç karşıtı referandum nedeniyle tehlikede. Referandum kararı sonrası Avrupa Birliği (AB) nin İsviçre ile ortaklaşa gerçekleştirdiği araştırma programlarını durdurması nedeniyle, projenin şimdilik sadece 2016 yılına kadar devam etme şansı var. EPFL adına projeyi yöneten Henry Markram, bilim siyasetin kurbanı olabilir diyerek, AB ile İsviçre arasındaki gerginliğin dev araştırma projesine etki edebileceği uyarısında bulundu. Schweiz am Sonntag gazetesine konuşan Markram, AB nin daha önce söz verdiği proje finansmanının 2016 yılına kadar garanti olduğunu, ancak bu tarihten sonrasının muamma olacağını kaydetti. Markram, AB nin daha önce projeye 500 milyon İsviçre frangı katkı sunmayı vaat ettiğini, ancak 2016 yılına kadar verilecek paranın 54 milyon frankta kalacağının altını çizdi. Projenin finansmanında sorun çıkması halinde başka bir ülkeye taşınmasının mümkün olmadığına dikkat çeken Markram, Biz projeyi EPFL de hazırladık, tasarladık ve ortaklaşa finanse edildi. Burada sahip olduğumuz altyapı kendine özgü. İsviçre olmadan Human Brain Project ölür diyerek uyarıda bulundu. Henry Markram, HBP nin tüm zamanların en büyük bilimsel projelerinden olduğunu söylerken, İsviçre nin nöroloji, ilaç sanayi ve yeni enformatik sistemler geliştirmede önde gittiğinin altını çizdi. Human Brain Project, geliştirilen bir süper bilgisayar sayesinde insan beyninin işleyişinin simülasyonunu yapmayı ve bu yolla da Allzheimer başta olmak üzere birçok nörolojik hastalığın tedavisinde ilerlemeyi hedefliyor. 1 milyar 190 milyar euroya mal olacak ve 2024 yılında bitmesi planlanan projeye 22 ülkeden 90 kadar üniversite çalışmalarıyla katılıyor. AB, proje maliyetinin yarısına yakın bir kısmını finanse edecekti, ancak 9 Şubat referandumu sonrası Brüksel den yapılan açıklamada, İsviçre ile ortak araştırma projesi finansmanlarının dondurulduğu duyurulmuştu. Polis fişeğiyle hayatını kaybeden Berkin i çok uzaktaki dostları da yalnız bırakmadı. 269 günlük yaşam mücadelesini kaybeden Berkin Elvan için İsviçre nin Zürich kentinde de halk sokaklara döküldü. Zürich, Berkin Elvan için sokağa döküldü Masumca başlayan bir eylem olan Gezi parkı eylemi, İstanbul un her yerine yayılırken, bu eylemi destekleyenler Türkiye nın her tarafında destek eylemlerini sürdürdüler. Devam eden günlerde bu eylemin sürdüğü Ok Meydanı semtinde yoğun polis baskısı ve Gaz bombasının kullanılması sonucunda semt tamamen bir şavaş alanına dönmüşütü. İşte bu kargaşada Evde ekmek ihtiyacinin olması nedeniyle; Anne dışarda kargaşa var senin ayaklarında rahtsıylık var Fırına ben gidip ekmek alayım diyerek ekmek almak için 16 Hayiran 2013 yola çıkan Berkin Elvan, Polisin hedef göstererek gaz kapsulünün kafasına isabet etmesi sonucu (Bilerek ateş edildigi Şahitler tarafından dogrulandı) agır yaralandı. Ok Meydanı hastahanesinde 269 gğn yaşam mücadelesi veren Berkin Elvan, 11 Mart 2014 de yaşam direncine yenik düştü. Uluslararası antlaşmlarda gaz Tüfeginin 25le 45 derce arasında ateş edilmesi gerekir ken, polisin bizzat hedef göstererek ateş etmesi uluslararası mahkemelerce suç sayılmaktadır. Ama hala bizim ülkemizde hakla bu şekilde ölümlerde ceza verilmemektedir. Berkin Elvan la birlikte gezi sehitlerinin sekize yükselmesi iste bu anlayışın bir eseridir. İşte bunun için milyonlarca ınsanın Berkin Elvan ın cenaze törenine katılması da bir isyanın ürünüdür. Bu eylemler Dünyanın her yerinde protosto edılerek isyanlarını dıle getirenler İsviçre nın Zürich Şehrinde de binlerce insan Berkin in ölümüyle yürüyüşler yaptılar. Yürüyüş Başkonsolosluk önünde çocoukların Berkin için konsolosluk önüne Ekmek bırakmasıyla sona erdi. Karakaşlı Berkin Berkin Elvan fakir bir ailenin Karakaşlı çocuğuydu. 16 Haziran günü ekmek almak için sokağa çıktı. Bir gece önce Ok Meydanı biber gazıyla boğulmuştu. Evine dönemedi. Çünkü Polis gaz fişeğiyle hedef göstererek başından vurmuştu. Yaşamın direnciyle 269 gün mücadele etti. Kara kaşlı, Kara gözlü Çocuk; 45 kiloydu vurulduğu gün. 9 Mart sabahı akciğerinde hava deliği oluştugunda 16 kiloya düşmüştü. Bunun sonucu beyin fonksiyonlarının çalışması giderek zorlaştı ve iç organlarındaki hasar büyüdü. Yaşamak mücadelesiyle 269 gün direnen Berkin artık direnmenin bu kahpe Dünyada boşuna olduğunu gördü. 11 Mart 2014 sabahı, OK Meydanı sabah mahmurluğuyla uyanırken, Berkin ölüme teslim oluyordu.. Yaşamak, inadına yaşamak şiarını yitirmiş ve azraile teslim olmuştu BERKİN. Vurulduğunda yaz sıcaklığı yeni başlamıstı. Bir ekmek alabilme sevdasıyla yola düşen Berkin, sıcak ekmek kokusunu jissetmeden sokaka ortasında sehit düştü. Yaşamak inadına yaşamak için yazın sıcaklığında direnen Berkin, Sonbaharda yaprak dökülmesini göremedi. Sonra Kış geldi kar topu oynayamadı ama direnmeye devam etti. Berkin o küçük gövdesiyle, kocaman yüreğiyle herkese yakışır bir önder direnişci çıktı ama ta ki 16 kiloya düşene kadar!!!! Esas manasını ismine yakışır olan Berkin (Sağlam, güçlü kuvvetli anlamında) direnemedi. Siz Erguvanların açılış mevsimlerini bilirmisiniz? İşte Elvan renga reng anlamına geliyordu. O tam erguvanların açma mevsiminde sehit oldu. Berkin 14 yaşında başladığı direnişe, 15 inde teslim oldu... İnsanlar yaşamlarında hep birşeyler verebilmek için, daha barşcı olabilmek iöin ve mücadele için yaşarlar ve hep bu uğurda şavasırlar. Berkin yaşam mücadelesi verirken, Dünyaya tutunmaya çalışırken, Başbakan Berkin i vuran polislere emir veriyor, üstün Liyakat madalyası veriyordu. Berkin yaşamak için kalan enerjisini hayat cephesinde verirken, Başbakan meydanlarda halkı kışkırtıyor ve o küçük bedeni Terörist ilan ediyordu. Özel şeçilmiş kefenli mangalarını miting meydanlarında gösterip meydan okurken, Berkin Gökyüzü meleklerine gelin beni kefensiz alın mücadele buraya kadarmış diyordu. Ama hep nedense kefensiz çocuklar ölüyordu. Göz yaşının kalbe akmadığı bir ülkenin yöneticisi bağırarak kefensiz çocukları hedef gösteriyordu. İşte özleminin içimizi burktu ÜLKEMİZ. Yani yeni Türküye burası!!!!!!! Kara kaşlı, Kara gözlü Berkin sen rahat uyu ve senı hep GEZİ sehitleriyle ölümsüz yapacagız. Metin Agbuga/Horgen İsviçre ihlallerin olduğu ülkelere de silah satacak Kıl payı kabul edilen kararda, geçtiğimiz yıl silah ihracatının 700 milyon franktan 461 milyona gerilemesinin etkisi var. İsviçre Federal Meclisi nin iki kanadından biri olan Ulusal Konsey de yapılan oylamada, silah ihracatına yönelik kısıtlamaların gevşetilmesi kararlaştırıldı. Oylamada 94 üye kabul oyu verirken, 93 üye de karşıt oy kullandı. Federal Hükümetin uygulaması gereken karar gereğince, İsviçre de üretilen silahlar artık insan hakları ihlalleri olan ülkelere de satılabilecek. Daha önce bu ülkelere silah ihracatını yasaklayan uygulama, yeni kararla sadece silahların insan hakları ihlallerinde kullanıldığına dair yüksek risk olması halinde satışını yasaklıyor. İsviçre düşüşe geçen silah satışını insan hakları ihlallerinin yaşandığı ülkelere yapacağı ihracatla kapatmayı hedefliyor. Federal Meclis te yapılan oylama ile silah ihracatına yönelik kısıtlamaların gevşetilmesi kararı alındı. Silah ihracatına yönelik kısıtlamaların gevşetilmesinden yana olan politikacılar, İsviçre firmalarının diğer Avusturya ve İsveç gibi ülkelere kıyasla rekabette zorlandıklarını savunuyorlardı. Suudi Arabistan ın daha önce talep ettiği uçak savunma sistemlerini örnek gösteren bu kesimler, bu sistemlerin insan hakları ihlallerine direkt yol açmadığına dikkat çekiyorlardı. Silah ihracatının kolaylaştırılmasına karşı çıkanlar ise İsviçre nin barış politikasındaki inandırıcılığını kaybedeği uyarısını yapıyorlar. Ulusal Konsey de alınan kararı skandal olarak nitelendiren Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), ekonomik çıkarlara insan haklarından daha fazla değer verildiği eleştirisi yaptı. Tages-Anzeiger gazetesine konuşan Federal Milletvekili Pierre-Alain Fridez, yeni karar ile insan hakları ihlallerinin yoğun olduğu Pakistan ve Mısır gibi ülkelere de silah satışının kolaylaşacağı uyarısını yaptı. Fridez, İsviçre tarafından Ukrayna ya satılan silahların Maidan Meydanı ndaki gösterilerde protestoculara karşı kullanılmasının da kararın yanlışlığını gösterdiğini söyledi. İsviçre de daha önce yapılan ve silah ihracatını yasaklamayı hedefleyen bazı referandumlar ise kabul edilmemişti yılında 700 milyon İsviçre frangı olan silah ihracatı ise 2013 yılında 461 milyona gerilemişti. Ulusal Konsey in kararında silah ihracatındaki düşüşün etkisi oldu.

7 12 İSVİÇRE HABERLERİ İSVİÇRE HABERLERİ 13 Dünya Emekçi Kadınlar Günü Zürich Başkonsolosluğunda kutlandı 8 Mart Dünya Ezilen Emekçi Kadınlar Günü için Zürich te coşkulu bir kutlamala yapıldı 8 Mart 1857 de ABD nin New York kentinde 40 bin dokuma işcisinin, Zor şartlarda çalışmaları ve bu şartların iyileşmesi için bir Tekstil Fabrikasında direnişe geçmesiyle başlayan direniş grevinin, Polisin azgınca saldırması sonucu çok kanlı bitti. İşcilerin 8 saatlik iş talebi karsışında azgınca saldıran polisler, işcileri fabrikaya kitlediler. Çıkan yangında işcilerin Fabrika önüne kurulan barikatlar nedeniyle yangından kaçamaması nedeniyle 129 Kadın işci can verdi. Bu yangında ölen işcilerin cenaze törenine 100 binin üzerinde kişi katıldı Agustos 1910 da Kopenhag da toplanan 2.ci Enternasyonal da Alman Sosyal Demokrat Parti önderlerinden Clara Zetkin; 8 Mart 1857 de ölen Tekstil işcilerinin anısına 8 Mart ın Uluslararası Dünya Emekci Kadınlar günü olmasını önerdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ise 16 Aralık 1977 de 8 Martın Dünya Emekci Kadınlar günü olmasını kabul etti. İşte her yıl bu etkinlğin gğzel ve anlamlı kutalanması için Emekci kadınlarşenliklerle ve günün anlamına yakışır şekilde sokaklarda kutlamalar yapıyorlar. Bu anlamlı günü 8 Mart 2014 de Zürich Schtaufacher meydanın da konuşmalar ve kutlamalar yapıldı, anılarına mumlar yakıldı. Metin Agbuga/ Zürich Zürich Başkonsolosu sayın Aslı Oral ın davetiyle yapılan etkinliğe 7 Mart 2014 de Zürich Başkonsolsolugunda geniş bir katılımla 8 Mart Emekci Kadınlar günü, Başkonsolos Aslı Oral ın açılış konuşmasıyla başladı. Asıl temasının Kadınlar İçin Eğitim olan etkinliğe, Başkonsolos sayın Aslı Oral; Türkiye de yetişen ilk başarılı kadınların isimlerini ve mesleklerini cumhuriyet döneminden günümüze kadar olanların saymasıyla Cumhuriyet dönemine katıklarından bahsetti. İsviçre Türk Kadınları Derneği başkanı Fatma jäggli, kendi yaşam deneyimlerini ve başarının yollarını anlatı. Daha sonra mimar, ressam ve eğitimci Hatice Yürütücü kendi hayatından kesitler sundu. Kadın doğum uzmanı ve Psikoterapist Yasemin Schneider, İsviçre ye ilk gelenlerin çektikleri sıkıntı ve zorlukları anlatırken, eğitimin kadının yaşamındaki yerininin çok önemli olduğunu ve daima eğitimli kadınların başarılı olacağını dile getirdi. Bern Üniversıtesi Tıp ögrencisi İldem Gemici de idalinin burada Tıp doktoru olduktan sonra kendi halkına hizmet etmek olduğunu söyledi. Konuşmaların sonunda Ülkü Can ve Hakan Can ikilisinin Türk sanat müziğinden güzel eserlerle katılımcıları müziğe doyurdular. Kutlamalar, Başkonsolos Sayın Aslı Oral ın verdiği kokteyle sona erdi. Cenevre de İnsan Hakları Film Festivali 7-15 Mart tarihleri arasında düzenlenen Uluslararası Cenevre Film Festivali ve İnsan Hakları Forumu (FIFDH) i bu yıl 25 bin kişi takip etti. Festival, birçok gözlemci tarafından dünyadaki insan hakları ihlallerini yalın bir biçimde gösteren ve tartışılmasını sağlayan angaje bir etkinlik olarak dikkat çekiyor. ABD ve Avrupa metrolarında ve şehir merkezlerinde Erdoğan Aranıyor afişleri New York ta Times Metro istasyonunda, Londra metrosu, Köln metrosunda ve Avrupanın bir çok şehrinde şehir merkezlerinde duvarlara Başbakan Erdoğan için wanted afişleri asıldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın, Gezi Parkı eylemleri sırasında başına atılan gaz fişeği nedeniyle aylardır kaldığı komadan çıkamayarak yaşamını yitiren Berkin Elvan ın masum olmadığı yönündeki söylemleri sürerken, ABD ve AB nin belli başlı başkentlerinde ve çok sayıda Şehir merkezinde Erdoğan için Aranıyor afişleri asıldı. New York un en kalabalık tren istasyonlarından biri olan Times Meydanı İstasyonu na, Başbakan Erdoğan ın Festivalin bu yılki Büyük Ödül ü Suriyeli yönetmen Talal Derki nin Humus a Dönüş (Return do Homs) adlı filmine verildi. Derki nin yılları arasında çektiği filmde, Esad rejimine karşı barışçıl gösterilerle muhalefet yapmayı deneyen ve sonrasında ise silahlara sarılan iki gencin hikayesini anlatıyor. Yönetmen Talat Derki, filmin Suriyelilerin ailelerini koruma içgüdüsüyle nasıl silaha sarıldıklarını gösterdiğini kaydediyor. Derki, filmde dikkat çeken bir diğer noktanın ise Suriyelilerin yaşadığı bıkkınlığı ve yeniden normal bir yaşama dönme isteğini yansıtması olduğunun altını çiziyor. Festivalde ödüle değer görülen bir diğer film ise Art War (Sanat Savaşı) oldu. Filmin yönetmeni Marco Wilms, Hüsnü Mübarek sonrası grafiti sanatçılarının Mısır sokaklarındaki çalışmalarını ve modern sanatın geçmişle olan benzerliklerini gözlemlemiş. Festival direktörü Leo Kaneman, festivalin iki farklı yaklaşım gösterdiklerini söyledi. Kaneman a göre insan hakları konusunun konuşulabilmesi için yapılan filmlerin iddialı ve kaliteli olması gerekiyor. Kaneman, eşkâl resminin de yer aldığı afişte altı ayrı dilde İstanbul da, 15 yaşındaki Berkin Elvan adındaki çocuğu katletmekten aranıyor yazılarına yer verildi. 14 yaşında vurulan Berkin Elvan 15 yaşında yaşamını yitirdi. İngiltere nin başkenti Londra Londra ve Almanya daki Köln metrosunu ise Erdoğan ın resimleri süslüyor. Ayni Afişleri İsviçre, Fransa ve diğer Avrupa Şehirlerinin şehir merkezlerinde de görmek mümkün. Robot çizimlerde, Wanted for the murder of #BerkinElvan, a 14-year old boy in İstanbul. Extremely dangerous (İstanbul da 14 yaşında öldürülen Berkin Elvan ın ölümü üzerine arınıyor. festivalin politik yaklaşımına da dikkat çekerken, tartışma forumlarına önem verdiklerini ve bunun için de filmlerin sanatsal olarak da kaliteli olması gerektiğinin altını çiziyor. Kaneman, Eğer film sanatsal açıdan iddialı değilse üzerine tartışamayız. Bu çok önemli diyor. Haber kanalı Euronews e çalışan gazeteci ve televizyon yapımcısı Wolfgang Spindler, FIFDH ile ilgili olarak, bu festival insan hakları konusuna gerçek manada angaje olmuş bir platform ve dünya genelinde her gün insan haklarının en canavarca biçimde çiğnendiğini gösteriyor. Buradaki filmler bir eğlenceden çok fazlası yorumunu yapıyor.

8 14 AVRUPA HABERLERİ DÜNYA HABERLERİ 15 Hitler le aynı kaderi paylaşacak Vergi kaçakçılığı suçundan 3,5 yıllık hapis cezası alan temyize gitmeyeceğini belirterek Bayern Münih teki bütün görevlerinden istifa ettiğini açıklayan Uli Hoeness, Hitler in yattığı cezavinde kalacak. Hoeness, kararın ardından Landsberg Cezaevine gönderiecek. Buranın en ilginç yanı ise faşist lider Adolf Hitler in de tam 90 yıl önce burada hapis yatması oldu. Hitler, 1924 yılında yattığı cezaevinde Kavgam adlı kitabın ilk cildini yazmış ve burada 264 gün geçirmişti. Efsane başkanın cezaevinde 8 saat boyunca mutfak ve çamaşırhanede çalışacağı belirtilirken, hiçbir ayrıcalığı olmayacağının altı çizildi. Hapishanede şifreli kanal yayını mevcut olmadığından Hoeness in burada bulunduğu sürede Bayern in maçlarını da izlemesi mümkün olmayacak. Bayern Münih e neredeyse ömrünü adayan Hoeness, oyunculuk döneminde 10, yönetici ve başkanlık döneminde ise 45 kupa kazandı. Dünya ve Avrupa Şampiyonlukları yaşayan Hoeness, kariyerini 55 kupa ile tamamlayarak cezaevinin yolunu tutmuş olacak. Kız çocukları 9 yaşında evlenebilir yasası Irak ta kız çocuklarının dokuz yaşından itibaren evlendirilebilmelerini meşru kılacak yasa tasarısı tartışmalara yol açtı. tasarı yasallaşırsa 9 yaşındaki Şii kızlar evlendirilebilecek. Kızın kimle evleneceğine de babası karar verecek. Avrupa da 61 milyon kadın şiddet mağduru Avrupa Birliği (AB) genelinde yapılan bir araştırma, kadınlara yönelik şiddetin boyutlarının oldukça arttığını gösteriyor. 28 ülkede 42 bin kadınla yapılan görüşmelerin sonuçlarına göre, her üç Avrupalı kadından biri fiziki ya da cinsel şiddet mağduru. Bu da şiddet mağduru kadınların sayısının 61 milyon civarında olduğunu gösteriyor. Araştırmanın dikkat çeken bir başka yönü, bugüne kadar kadın haklarında olumlu görülen İskandinavya ülkelerinin şiddetin en yoğun yaşandığı ülkelerin başında gelmesi.. Kadına yönelik şiddetin boyutlarının her geçen gün arttığı belirtilen araştırmada, her dört şiddet mağduru kadından yalnızca birinin polise başvurduğu ve mağdur kadınların bir dizi psikolojik sorunlarla boğuştuğu da yer alıyor. Kadına Yönelik Şiddet başlıklı araştırma, merkezi Avusturya nın başkenti Viyana da bulunan Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı (FRA) tarafından AB üyesi 28 ülkede 42 bin kadın ile görüşülerek yapıldı. Araştırmanın sonuçları birçok şok verileri de ortaya çıkarıyor. Buna göre araştırmaya katılan her üç kadından biri 15 yaşından bu yana en az bir kez fiziki ve/ve ya cinsel şiddete maruz kaldığını beyan etti. Bu da, 500 milyonu aşkın AB içinde yaş arası kadınlar içerisinde fiziki ve ya cinsel şiddet mağduru olan kadınların sayısının 61 milyon civarında olabileceğini gösteriyor. Araştırmada en çarpıcı nokta ise cinsel tecavüz ile ilgili soruya verilmiş. Buna göre, her 20 kadından biri eşi ve ya bir başkası tarafından tecavüze uğradığını söylemiş. 42 bin denek üzerinden yapılan araştırmayı yürüten uzmanlar, AB genelinde 83 milyon kadının 15 yaşından bu yana en az bir kez cinsel taciz, tecavüz ve ya saldırıya maruz kaldığını tahmin ediyor.araştırmaya katılan kadınların yüzde 12 si ise 15 yaşından önce de cinsel istismar mağduru olduğunu beyan etmiş. Bu beyanlardan yola çıkılarak, çocukluğunda cinsel istismar mağduru olmuş Avrupalı kadınların sayısı ise 21 milyon olarak hesaplanmış. Araştırmaya göre, Avrupalı her üç kadından biri ise ilişkisinde en az bir kez psikolojik baskı ve istismar mağduru olduğunu söylüyor. Yüzde 18 lik bir kesim ise tacize maruz kaldığını beyan ediyor. AB de Kadına Yönelik Şiddet başlıklı araştırmaya her ülkeden bin 500 kadın katılırken, Lüksemburg tan 908 kadınla görüşüldü. Kadınlara yönelik şiddet biçimlerinin en yoğun görüldüğü ülkeler ise şaşırtıcı bir biçimde yüzde 52 ile Danimarka, yüzde 47 ile Finlandiya ve yüzde 46 ile İsveç gibi İskandinavya ülkeleri oldu. Oysa bu ülkeler daha önceleri kadın hakları konusunda daha olumlu olarak değerlendiriliyordu yaş arası kadınlarda fiziki, psikolojik ve cinsel saldırı çeşitlerine maruz kalanların oranı daha yüksek olurken, işsiz kadınlar arasında bu oran kimi ülkelerde yüzde lere kadar çıkabiliyor. Araştırmaya göre büyük çoğunluğu aile içinde görülen şiddet, baskı ve tacize maruz kalan kadınların yalnızca dörtte birlik bir kesimi polise müracat ediyor. AB araştırmasında kadına yönelik şiddetin beraberinde getirdiği psikolojik sorunlara da dikkat çekiliyor. Buna göre mağdur kadınların çoğunda depresyon, sürekli korku hali, panik atak, uyku bozuklukları, konsantre olamama, ilişki kurmada zorlama ve özgüven kaybı gibi birçok sorun görülüyor. FRA Genel Müdürü Morten Kjareum, araştırmanın önsözünde (Araştırmadaki) beyanlar kadınların hayatlarında etki bırakan oldukça ileri boyutlardaki istismarın resmini çiziyor. Kadınlar sokakta, işyerinde ve en önemlisi de evlerinde güvende değiller diye yazıyor. Kjaerum, kadınların yaşadığı sorunların boyutlarının her geçen gün arttığını gördüklerini belirtirken, bunun tüm topluma etkileri olduğunun da altını çiziyor. Irak ta dokuz yaşındaki kız çocuklarının evlendirilmesini meşrulaştıracak Şiilere özgü yasa tasarısı yoğun tartışmalara neden oldu. Şiilik te altıncı imam olan Cafer Sadık ın öğretilerini esas alan tasarı, yasalaşması durumunda ülkede çoğunluğu oluşturan Şiiler için geçerli olacak. Tasarı, evlenme yaşı için bir alt sınır getirmese de boşanmayla ilgili kanun maddesinde Hicrî takvime göre dokuz yaşına ulaşmış kızların boşanma süreciyle ilgili kurallar belirleniyor. Ve bu yaş kız çocuğunun erginliğe ulaştığı yaş olarak kabul ediliyor. Hicrî takvim, miladî takvimden gün kısa olduğu için, bu 8 yıl 8 aya denk geliyor. Yasa tasarısı babayı, evlilik teklifini kabul ya da ret edebilecek tek kişi konumuna da getiriyor, anneye söz hakkı tanınmıyor. EVLİLİK İÇİ TECAVÜZE YEŞİL IŞIK Yeni yasa tasarısı evlilik içinde tecavüzü de meşrulaştırıyor. Kadının rızası olmasa da erkeğin istediği zaman eşiyle cinsel ilişkiye girmesi hak sayılıyor. Yasa tasarısına göre, kadının evden çıkmak için de kocasından izin alması gerekiyor. Mevcut yasa uyarınca Irak ta ebeveyn onayı olmadan evlenebilme yaşı 18. Ailenin onayı olması durumunda 15 yaşında da evlenilebiliyor. Irak Adalet Bakanlığı geçen yılın sonlarında yasa tasarısını Bakanlar Kurulu na sunmuş, Bakanlar Kurulu yoğun tepkilere rağmen tasarıyı geçen ay onaylamıştı. EVLENME YAŞI ZATEN DÜŞÜYOR Irak hükümetinin yaptırdığı istatistikler, evlenme yaşının zaten giderek düştüğünü ortaya koyuyor. İstatistiklere göre Irak ta 2011 de yapılan evliliklerin yaklaşık yüzde 25 inde eşlerden biri 18 yaşın altında. Bu oran 2001 yılında yüzde 21, 1997 yılında yüzde 15 olarak kaydedilmişti. Başkent Bağdat da iki haftadır Şiilerin de katıldığı çok sayıda protesto gösterisi düzenlendi. Buna tepki olarak cuma günü koyu dinci kadınlar da Nasıriye kentinde tasarı lehine gösteri düzenledi. Irak ın Şii Adalet Bakanı Hasan eş-şemri yasa tasarısına yönelik eleştirileri geri çevirerek yasanın Iraklı kadınların geçen yıllarda karşı karşıya kaldığı adaletsizlikleri sona erdireceğini, yasal sistem dışındaki gayrimeşru çocuk evliliklerini engellemeye yardımcı olacağını savundu. İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İnsan hakları örgütleri ise tasarıya tepkili. İnsan Hakları İzleme Örgütü Irak hükümetine yasa tasarısını geri çekmesi çağrısında bulundu. Iraklı insan hakları aktivisti Hana Edver, reşit olmayan kız çocuklarının evlendirildiklerinde yaşadıkları fiziksel ve psikolojik acıya dikkat çekerek yasa tasarısını insanlık ve çocukluğa karşı işlenmiş bir suç olarak nitelendirdi. Tasarının yasalaşması için parlamentonun onayını alması gerekiyor. Ancak konunun 30 Nisan daki meclis seçimleri öncesinde parlamento gündemine gelmesi beklenmiyor. Siyasî gözlemciler, üçüncü kez başbakanlığa oynaması beklenen Nuri Maliki nin bu tasarıyı seçim kampanyası malzemesi olarak kullanıyor olabileceğine dikkat çekiyor. Irak ta çoğunluğu oluşturan Şiilere özgü farklı yasa çıkarma amacı taşıyan bu önlem, ülkede Şii ve Sünniler arasındaki uçurumu daha da derinleştirme tehlikesi taşıyor. Sünni kadın milletvekili Likaa Vardi, Caferi yasa tasarısının sadece Şiiler için mahkemeler kurulmasının yolunu açacağını ve diğer mezhepleri de kendi mahkemelerini kurmak zorunda bırakacağını belirterek bunun Irak halkı içindeki bölünmeyi daha da derinleştireceği uyarısında bulundu.

9 16 DÜNYA HABERLERİ AVRUPA HABERLERİ 17 Dünyanın en zenginleri belli oldu! ABD li ekonomi dergisi Forbes, dünyanın en zenginlerini açıkladı milyarderin girdiği listede 172 kadın yer aldı. 40 yaşın altındakilerin sayısı 31 de kalan listenin en genç ismi de 1,3 milyar dolar geliriyle Perenna Kei oldu. Forbes Dergisi, 2014 dünyanın en zenginleri listesini açıkladı.forbes ekibinin küresel çapta belirlediği bin 645 milyoner, geçtiğimiz yıl 5.4 trilyon dolar olan servetini 2014 te toplamda 6.4 trilyon dolara çıkardı. Bu yıl 42 si kadın olmak üzere 268 yeni zengin listeye girdi Carlos Slim Microsoft un kurucusu Bill Gates, dört yıl aradan sonra Forbes dergisinin her yıl yayımladığı dünyanın en zengin kişileri listesinde yeniden zirveye çıktı. Geçtiğimiz yıl 67 milyar dolarlık servetini Gates 76 milyar dolara çıkartarak zirveye oturdu. Osmanlu torunu Carlos Slim ise 4 yıl sonra ilk kez tahtını kaptırmış oldu. Slim, 72 milyar dolarlık servetiyle Bill Gates in ardından dünyanın en zengin ikinci kişisi oldu. İspanyol perakende devi Zara nın sahibi Amancio Ortega ise 64 milyar dolarlık kişisel servetiyle 3 üncü sıradaki yerini korudu milyarderin girdiği listede 172 kadın yer aldı. Zengin kadınların sayısında geçen yıla göre yüzde 25 lik artış görüldüğü ve ilk kez bu rakama ulaştığı belirtiliyor. Kadın milyarderlerin ilk sırasında 36.7 milyar dolar geliriyle Amerikalı iş kadını Christy Walton ve ailesi bulunuyor. 40 yaşın altındakilerin sayısı 31 de kalan listenin en genç ismi de 1,3 milyar dolar geliriyle Perenna Kei oldu. 24 yaşındaki Kei hakkında çok az bilgi bulunuyor. Ji Peili adıyla da bilinen Kei in, 2010 da babası Ji Haipeng in başkanı ve üst yöneticisi olduğu Logan Holdinglerinde yönetimde görev almadığı, yönetim kurulu üyesi olarak başladıktan sonra servet sahibi olduğu belirtiliyor. Bill Gates dört yıl aradan sonra telekomünikasyon devi Meksikalı Carlos Slim i ikinci sıraya iterek zirveye oturdu. Üçüncü sırayı Zara markasıyla bilinen İspanyol Bill Gates perakende zinciri sahibi Amancio Ortega aldı. Son 20 yılın 15 inde en zenginler listesinde yerini alan, bu yıl toplam net geliri 76 milyar dolar olan Gates in geçen seneki mal varlığı 67 milyar dolar kaydedilmişti. En zengin ilk 20 kişi arasına, bu yıl en az 32 milyar dolar gelir elde edenler girerken, geçen yıl bu rakam 23 milyar dolardı. Listeye ağırlıklı olarak teknoloji şirketleri girdi. Facebook un kurucusu Mark Zuckerberg listede, net kârı en çok artan kişi. Zuckerberg, sosyal paylaşım sitelerine ait hisselerinin değer kazanmasıyla, gelirini ikiye katlayıp 28.5 milyar dolara çıkardı. Facebook un operasyonlarından sorumlu müdürü Sheryl Sandberg de bu yıl ilk defa Forbes un en zenginler listesi ne girdi. WhatsApp mesajlaşma uygulamasının kurucuları Jan Koum ve Brian Acton da, Facebook un firmayı 19 milyar dolara satın almasıyla, Forbes un listesine 200 ve 551 inci sıradan girdi. Forbes un en zengin kişiler listesine, dünyanın en büyük ekonomisi ABD den 492 kişi girdi. ABD nin ardından listede en çok 468 kişiyle Avrupalı milyarderler yer aldı. Avrupa yı da 444 milyarder ile Asya takip etti. Forbes un listesi zenginlerin sayısının giderek arttığını gösterirken listeye bu yıl ilk defa Cezayir, Litvanya, Tanzanya ve Uganda da girdi. Afrika nın en zengini diye bilinen Nijeryalı Aliko Dangote, 25 milyar dolarlık geliriyle listenin ilk 25 sırasında yer alan ilk Afrikalı oldu. Listeye İngiltere nin en zengin işadamı, emlak kralı Gerald Grosvenor ve ailesi de 13 milyar doları bulduğu tahmin edilen servetiyle girdi. İŞTE İLK 10 Bill Gates: $76 milyar Carlos Slim and Helu Family: $72 milyar Amancia Ortega: $64 milyar Warren Buffett: $58.2 milyar Larry Ellison : $48 milyar Charles Koch: $40 milyar David Koch: $40 milyar Sheldon Adelson: $38 milyar Christy Walton and Family: $36.7 milyar Jim Walton: $34.7 milyar TÜRKİYE Forbes un listesinde Türkiye den de isimler yer aldı. Listeye Türkiye den giren zenginlerin isimleri ve listedeki sıraları şöyle: Murat Ülker (408), Şarık Tara (483), Hüsnü Özyeğin (551), Erman Ilıcak (609), Semahat Sevim Arsel (796), Mustafa Rahmi Koç (828), Ferit Faik Şahenk (828), Suna Kıraç (973), Filiz Şahenk (988), Mehmet Sinan Tara (1092), Ali İbrahim Ağaoğlu (1143), Ahsen Özokur (1143), Bülent Eczacıbaşı (1154), Faruk Eczacıbaşı (1154), Mehmet Nazif Günal (1154), Mehmet Emin Karamehmet (1154), Hamdi Ulukaya (1210), Mubariz Gurbanoğlu (1284), Mustafa Latif Topbaş (1284), Ahmet Nazif Zorlu (1372), Ahmet Çalık (1465), Aydın Doğan (1465), Deniz Şahenk (1540), Murat Vargı (1565). Amancia ortega İspanya da onbinler onurlu bir yaşam için sokaklara indi İspanya nın başkenti Madrid de onbinlerce kişi hükümetin kemer sıkma politikalarına karşı sokaklara indi yılından bu yana gerçekleşen en büyük gösteri sonrasında yaşanan çatışmalarda ise en az 70 kişi yaralandı. Almanya da 30 bin kişi yenilenebilir enerji için yürüdü Almanya nın birçok kentinde onbinlerce kişi sokaklara çıkarak, yenilenebilir enerjiler için devlet sübvansiyonlarının yavaşlatılmasını protesto etti. Başta Düsseldorf, Hannover ve Münih olmak üzere en az 30 bin kişi Cumartesi günü sokaklara çıktı. Eylemciler, güneş ve rüzgar enerjisi üretimine yönelik tesislerin hızlandırılmasını istedi. Eylemler, çevre örgütleri, nükleer karşıtı hareketler ve solcu siyasi partilerin çağrısıyla gerçekleşti. Almanya 2020 den itibaren nükleer enerjiye tamamen veda etmeyi ve 2050 yılına kadar elektrik ihtiyacını yüzde 80 ini yenilenebilir enerjilerden karşılamayı umuyor. Mevcut durumda yenilenebilir enerji sadece yüzde 25 lik bir ihtiyacı gideriyor ve son yıllarda bu politika geniş sübvansiyonlarla Avrupa Birliği (AB) nin yüzde 26 ile Yunanistan dan sonra en yüksek işsizlik oranına sahip ülkesi İspanya da halk, hükümetin politikalarına karşı sesini yükseltti. Mariano Rajoy liderliğindeki muhafazakar hükümetin politikalarına karşı düzenlenen dev gösteriye katılmak için ülkenin tüm kentlerinden protestocular başkent Madrid e aktı. Günler öncesinden başkente yüzlerce kilometre yolu kat ederek gelen Onur Yürüyüşü eylemcileri de Atocha Meydanı ndaki kitle ile buluştu. Göstericiler, hükümetin kemer sıkma politikalarını protesto ederken, Krizin hesabını bankacılar ödesin, Kesintilere son gibi pankartlar taşıdılar. Eylem dolayısıyla başkentte 1,700 polis görev aldı. Onbinlerce kişinin katıldığı gösterilerin sonlarına doğru ise, polis ile protestocular arasında çatışmalar yaşandı. desteklendi. Ancak bu politika, yenilenebilir enerjinin gelişmesinden zarar eden sanayi lobilerinin baskısıyla karşı karşıya bulunuyor. Yenilenebilir enerjiye ilişkin bir yasa tasarısı, Nisan ayı başında toplanacak olan Bakanlar Kurulu toplantısının gündeminde bulunuyor. Ekonomi Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel yaptığı bir açıklamada özellikle rüzgar enerjisine ayrılan sübvansiyonların düşürülmesini planladıklarını söyledi. Ayrıca 2017 den itibaren, yardımların miktarı bir ihale sistemiyle belirlenecek. Bu durum üreticileri rekabete geçirerek. Oysa yeşil elektrik bugün güvenceye alınan bir fiyatla öncelikli durumda. Yaşanan çatışmalarda 30 kadar polis ile 40 ı aşkın gösterici yaralanırken, 20 ye yakın kişi gözaltına alındı. Avrupa Birliği nin sorunlu ekonomilerinden İspanya da işsizlik yüzde 26 iken, 25 yaş altı gençler arasında ise yüzde 55 civarında yılında iktidara gelen Mariano Rajoy başbakanlığındaki Halk Partisi (PP) hükümeti AB nin dayatmaları sonucu 150 milyar euroluk tasarruf paketi hazırlamıştı. Ülkede krizden dolayı sadece bankalara 40 milyar euro para aktarılırken, sosyal devlet politikalarında geri adım atılırken, çalışanlar ve emeklilerin haklarında ciddi kesintilere gidilmişti. İspanya da kemer sıkma politikalarına karşı 2011 ve 2012 yılında dev gösteriler düzenlenmiş ve neredeyse her gün yüzbinlerce insan sokaklara inmişti.

10 18 DÜNYAHABERLERİ DÜNYAHABERLERİ 19 Nükleer santrallerine karşı eşzamanlı eylemler Uluslararası çevreci hareket Greenpace üyeleri nükleer santrallere karşı 6 ülkede eşzamanlı eylemler düzenledi. Greenpeace üyeleri Fransa, Belçika, İsviçre, İspanya, Hollanda ve İsveç te nükleer santrallere girerek eylem yaptı. Uluslararası çevreci hareket Greenpace üyeleri nükleer santrallere karşı 6 ülkede eşzamanlı eylemler düzenledi. Greenpeace üyeleri Fransa, Belçika, İsviçre, İspanya, Hollanda ve İsveç te nükleer santrallere girerek eylem yaptı. Nükleer santrallere giren çevreciler, The end pankartları ile sembolik olarak santralleri kapattı. Ayrıca, Greenpeace tarafından bugün yayınlanan bir raporda, santrallerin saçtığı tehlikelere dikkat çekildi. Raporda, Avrupa yeni bir nükleer tehlike çağının eşiğinde bulunuyor tespiti yapıldı. Greenpeace, reaktörlerin kullanım sürelerinin uzatılmasının dışında, reaktörlerin gücünün artırılmasını da tehlike olarak değerlendiriyor. Örgüt, özellikle İsviçre ve Belçika yı işaret ediyor. Bu sorunu ancak birlikte aşabiliriz. Şimdi harekete geç diyen Grenpeace, dünya halklarına nükleer santral tehdidini birlikte durduralım çağrısı yaptı. Uluslararası çevreci hareket Greenpace üyeleri, Fransa, Belçika, İsviçre, İspanya, Hollanda ve İsveç te nükleer santrallere yönelik eşzamanlı eylemler düzenledi. Greenpeace üyeleri Fransa daki Burgey ve Gravelines santralleri, Belçika daki Thiange, İsviçre deki Beznau, İspanya daki Garona, Hollanda daki Borssele ve İsveç teki Oskarshamn santrallerine girerek pankart ve dövizler astı. Eylemciler The end pankartları ile sembolik olarak santralleri kapattı. Sivil toplum örgütü Greenpace, Avrupa da işler durumdaki 151 reaktörün yıpranmışlığı ve tehlikelerine dikkat çekiyor. Bu reaktörlerin 66 sından fazla 30 yaşını geçerken, 7 sinin ise 40 yıl önce faaliyete konulduğu kaydedildi da çalıştırılan İsviçre deki Beznau, dünyada işler durumdaki en eski santral durumunda. İspanya daki Santa-Maria-de-Garona santrali 1971 yılında işleve konuldu. Fransa daki santrallerin duayeni olarak tanımlanan Alsace bölgesindeki Fessenheim in kapatılması için Sosyalist Partili Cumhurbaşkanı François Hollande söz verdi. Bu nedenle çevreciler, 1978 de açılan Bugey ile 1980 de açılan Gravelines santrallerini hedef aldı. Greenpeace yaptığı açıklamada eyleme çağırırken, ETA dan silahlara veda güvencesi Bask ülkesinin özgürlüğü için mücadele eden ETA örgütü, silahlarını operasyonel kullanım dışına çıkaracaklarını açıkladı. Gara gazetesinde yayınlanan ETA bildirisinde, 21 Şubat günü Bilbao da Ateşkesi Denetleme Uluslararası Komisyonu uzmanlarının, bir kısım silahın kullanım dışına alındığı açıklaması doğrulandı. Bildiride son silahlara kadar da bu sürecin devam edeceği kaydediliyor. ETA, silahlar ve patlayıcıların operasyonel kullanım dışına çıkarılması konusunda verdiği güvence ile birlikte, Bask ülkesine güvenlik ortamı sunarken, siyasi çatışmanın tüm sonuçları üzerine bir çözüm yoluna gidilmesini talep ediyor. Eylül 2011 de kurulan Uluslararası Ateşkesi Denetleme Komisyonu uzmanları, 21 Şubat günü ETA silahlarının kullanım dışına çıkarılmasına başlandığını bildirmişti. Bu açıklama altı kişiden oluşan komisyonu yöneten Ram Manikkalingam tarafından yapıldı. Silahsızlanmadaki ilk adım komisyon tarafından kameraya alınarak yayınlandı. Komisyon, daha önce Kuzey İrlanda, Güney Afrika ve Eski Yugoslavya daki çatışmaların çözümünde yer alan kişilerden oluşuyor. ETA özellikle siyasi tutsakların Bask ülkesinin dışına dağıtılması politikasına son verilmesini istiyor. Bu uygulama ETA nın tutsaklar üzerindeki etkisini kırmak amacıyla 1990 lı yıllarda devreye konuldu. ETA ayrıca Fransa ve İspanya ile görüşmelerin başlatılmasını istiyor. İspanya ve Fransız makamlar bu değişimin ardında, geleneksel devlet anlayışı çerçevesinde ETA nın zayıflığını görüyor. Ancak bu süreçte Bask ülkesinde siyasi anlamda tarihi başarılar elde edildi. Bağımsızlıkçı sol partiler ülkedeki etkisini genişletti ve 2012 den bu yana bölgenin ikinci siyasi gücü durumdalar. İspanya nın 2.2 milyon nüfuslu Bask özerk bölgesinde 21 Ekim 2012 günü yapılan parlamento seçimlerinde muhafazakar milliyetçi PNV partisi 75 sandalyeden 27 sini alarak birinci olurken, Batasuna geleneğinden gelen sol ve bağımsızlıkçı partilerin koalisyonu EH Buldu önemli bir çıkış yaparak 16 olan sandalye sayısını 21 e yükseltmişti. ETA 20 Ekim 2011 de silahlı mücadeleye son verdi. İspanya tarafından 2003 yılında yasaklanan ETA nın siyasi kanadı Bask partisi Batasuna ise, Ocak 2013 te başında kendisini feshetti. Ancak politikacılar ve devletlerin aldığı kararların Avrupa yı yeni bir tehlikeler çağına sürüklediğini kaydetti: Onlarca yıldır Avrupa nüfusu nükleer santrallerle içiçe yaşıyor. Bunlardan çoğu vatandaşlara danışmadan kuruldu. Bugün, bu santraller yaşlandı, çok yaşlandı. 30 yıllığına kurulan santrallerden bazılarının işletim yaşı 40 yılı geçti. Bazı ülkeler kulalnım süresini 60 yılına kadar uzatmayı bile istiyor. Bu ömür uzatma politikası bizi, hiç olmadığı kadar önemli yeni bir tehlikeler çağına koyuyor. Politikacılar ve devletler sizi tehlikeye atmaya karar veriyor, bunu kabul etmeyiniz. Greenpeace tarafından ayrıca bir rapor da yayınlandı. Raporda santrallerin yaşlılığı ile bağlantılı tehlikelere dikkat çekildi. Sekiz bağımsız araştırmacının hazırladığı raporda, Avrupa yeni bir nükleer tehlikeler çağının eşiğinde bulunuyor tespiti yapıldı. Çevreci hareket kullanım tarihi, temel yaş sınırını geçen reaktörlerin derhal kapatılmasını isterken, Fransa da enerjiye ilişkin gelecek yasa tasarısında tüm reaktörler için maksimum işletim süresinin 40 yıl olarak belirlenmesini istedi. Greenpeace, reaktörlerin kullanım sürelerinin uzatılmasının dışında, reaktörlerin gücünün artırılmasını da tehlike olarak değerlendiriyor. Örgüt, özellikle İsviçre ve Belçika yı işaret ediyor. Fransa daki aynı isimle faaliyetlerini sürüyor. ETA özellikle son saldırısını gerçekleştirdiği Ağustos 2009 tarihinden bu yana silahlı mücadeleye son verme yönünde mesajlarını arttırdı. En son 28 Aralık 2013 te Fransa ve İspanya cezaevlerindeki 500 ü aşkın tutsağın temsilini yapan EPPK kolektifi şiddete son verildiğini ilan ederken, ilk kez tutsakların özgürlükleri için bireysel girişimlerde bulunabileceğinden bahsetti. Açıklamada, ETA nın temel taleplerinden biri olan kolektif bir af ifadesi kullanılmadı. ETA daki değişimlere ilişkin başka sinyaller de geldi. 11 Ocak günü Bilbao da düzenlenen bir yürüyüşe 100 bini aşkın kişi katıldı. Yürüyüşte tutsaklara özgürlük talep edildi. 7 Şubat günü ETA yayınladığı bir bildiride ilerlemeler yaşandığını ve bunu dikkate aldıklarını belirtilerek, kısa bir süre içerisinde belirgin bir jestte bulunulacaklarını kaydetmişti. Komisyonun başkanı Nisan 2013 te yaptığı açıklamada ETA nın gizli bir şekilde silahlar ve patlayıcıların operasyonal kullanım dışına çıkarılmasının tek taraflı bir sürece dahil edilmesini istediğini belirtmişti. Almanya da memurlara grev yasağına devam Almanya da devlet memurlarına yönelik grev yasağı devam edecek. Daha önce greve katıldığı için ceza alan bir öğretmenin yaptığı dava başvurusunda, grev yasağının kanunlara uygun olduğu tasdik edildi. Ancak kararı veren İdare Mahkemesi yargıçları, Almanya nın memurlara grev hakkı tanımasını ve kanunlarını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile uyumlu hale getirmesini de talep etti. Leipzig Federal İdare Mahkemesi, daha önce bir greve katıldığı için hakkında ceza verilen bir öğretmenin itiraz davasında yine devleti haklı buldu. Mahkeme, memur statüsünde olan öğretmenlerin görevleri gereği hakları ve yükümlülükleri olduğuna Dünya silah ticaretinin efendileri değişmedi Dünya nın en büyük silah ihracatçıları listesinde ABD ve Rusya nın ardından Almanya %7 Pazar payı ile üçüncü olurken, Çin %6 ile dördüncü Fransa ise %5 ile beşinci sırada yer aldı. Bu 5 ülke ihracatının toplam hacminin yüzde 74 ünü oluşturdu. ABD ve Rusya nın birlikte silah ihracat hacminin yüzde 56 ın gerçekleştirdi ila 2013 yıllarını kapsayan 5 yıllık dönemde, Dünya da gerçekleştirilen toplam silah ihracatı miktarlarının baz alındığı listede, Amerika Birleşik Devletleri birinci Rusya ikinci sırada yer aldı. ASYA SİLAHLANIYOR Rapora göre, Hindistan geçen beş yıl içinde bir önceki beş yıla kıyasla silah ithalatını yüzde 111 oranında artırdı. Raporda Hindistan savunma bütçesinin ardından Pakistan ve Çin izliyor. Raporda Çin in savunma harcamaları da mercek altına alınıyor. Çin savunma harcamalarında 12 civarında artırma giderken silah satışlarını da arttırdı. Çin silah ihracatı konusunda % 6 ile dördüncü sırada yer aldı. Rapora göre, Çin in geride bıraktığı Fransa nın savunma sanayi geçen beş yıl içinde, bir önceki beş yıla kıyasla yüzde 30 daha az ihracat yaptı. Almanya da ise ağır silah ihracatı yüzde 24 azaldı. Buna neden olarak, Avrupa ülkeleri ve NATO üyelerinin savunma araçlarına eskisinden daha az yatırım yapması gösteriliyor. Avrupa şirketleri, Avrupa pazarındaki kaybı kapatmak için diğer pazarlara yöneliyor. SIPRI raporuna, dünya genelindeki silah ihracatında Ortadoğu ülkelerinin pazar payı yüzde 20 yi buluyor. Raporda Avrupa silah ithalatında azalma ve grev hakkının olmadığına hükmetti. Kararda dikkat çeken bir diğer nokta ise, mahkemenin Almanya da öğretmenlere yönelik grev yasağının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile çelişebileceğine ilişkin beyanı oldu. Mahkeme yargıçları, Almanya nın memurlara grev hakkına ilişkin düzenlemeleri AİHS le uyuşacak şekilde yeniden ele almalarını da talep ettiler. Ancak, talep edilen düzenlemeler yapılana kadar grev yasağı tüm memurlar için geçerli olmaya devam edecek. Leipzig Federal İdare Mahkemesi nde görülen dava 2009 yılında bir uyarı grevine katıldığı için 1500 euro para cezasına çarptırılan bir kadın öğretmen tarafından açılmıştı. Mahkeme, öğretmeni haklı bulmasa da, verilen para cezasının 300 euroya düşürülmesini de karara bağladı. Davayı açan kadın öğretmenin mesleğinden istifa ettiği de bildiriliyor. Almanya da eğitim müfredatının ağırlığı ve yoğun ders saati nedeniyle öğretmenlerin önemli bir bölümünün psikolojik sorunlar yaşadığı biliniyor. Diğer Avrupa ülkelerine oranla Almanya da öğretmenler iyi maaş alsalar da, özellikle kadro açığı nedeniyle daha ağır şartlarda mesleklerini icra etmek zorunda kalıyorlar. Tüm memurlara uygulanan grev yasağı nedeniyle, öğretmenler de grev ve ya diğer konulardaki düzenlemelere uymadıkları takdirde ağır disiplin cezalarına çarptırılabiliyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü SIPRI uluslararası silah ticaretine ilişkin yıllık raporunu açıkladı. Raporda Çin ve Hindistan gibi Asya ülkelerindeki silahlanmaya dikkat çekiliyor. gözlendiğine yer verdi. Avrupa silah ithalatı ile arasındaki silah ithalatında yüzde 25 oranında azalma kaydedildi. RUSYA NIN PAYI ARTIYOR Raporu hazırlayan uzmanlar, ABD nin %29 una sahip olduğu Dünya silah pazarında Rusya nın payının da özellikle son yıllarda ciddi bir artış göstererek % 27 ye ulaştığının altını çiziyor. Şu an Dünya nın 52 ülkesine silah ihraç eden Rusya nın bu alanda gerçekleştirdiği en büyük teslimat ise Hindistan a satılan savaş uçakları oldu. Rusya ve ilk defa Hindistan a ikinci büyük silah tedarikçisi oldu. Raporda Körfez ökelerindeki silahlanmaya da dikkat çekildi. Özellikle Arap ülkeleri silah ithalatında belirgin artış görüldü. Körfez ülkelerinden Suudi Arabistan, yılları arasında dünya çapında en 5. en büyük silah ithalatçısı haline yükseldi. Bazı Körfez ülkeleri gelişmiş uzun menzilli grev sistemleri ve hava ve füze savunma sistemlerine büyük yatırım yaptı. Birleşik Arap emirlikleri ABD den hassas füzeler ve savaş uçakları aldı. Raporda ABD nin Körfez ülkeleri silah ticaretinin seviyesini koruyacağı ve bunu büyük bir fırsatlar olarak değerlendirdiğine yer verildi.

11 20 DÜNYA HABERLERİ DÜNYA HABERLERİ 21 Kadına yönelik şiddet artarak devam ediyor Kadınlarda gelişen hak bilinci ve kanunlardaki iyileştirmelere rağmen, kadınlara yönelik şiddet, baskı ve tecavüzler dün olduğu gibi bugün de artarak devam ediyor. Din ve gelenekler kadın üstündeki baskının en yaygın araçları konumunda. Nüfusu 7 milyarı aşan dünyada saniyede 4 çocuk dünyaya geliyor. Kız-oğlan doğum oranlarının birbirine yakın olması gerekirken, günümüzde her 100 kız çocuğuna karşılık 107 erkek çocuğu dünyaya geliyor. Bunun nedeni de birçok ülkede geleneklerin de etkisiyle kız çocuğu yerine erkek çocuk tercih ediliyor. Özellikle tek çocuk uygulamasının olduğu Çin ile evlilikte kızların başlık parası ve çeyiz parası (dot) ödemek zorunda olduğu Hindistan da yasak olmasına rağmen cinsiyet ayrımcı kürtaj uygulamaları hakim. Birleşmiş Milletler (BM), Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) gibi birçok kuruluş da, dünya genelinde kadınlara uygulanan baskı, sindirme ve şiddet eylemlerinin yoğunluğuna dikkat çekiyorlar. Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı (FRA) tarafından geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir araştırma sonuçlarına göre, Avrupa da fiziki, cinsel ve psikolojik şiddete maruz kalmış kadınların sayısının on milyonlarla ifade ediliyor. Yine geleneklerin ve ya dini değerlerin hakim olduğu ülkelerde ise, özellikle dini değerler kadınlara erkeklerin istekleri uyarınca bir yaşam biçiminin dayatılması için kullanılıyor. Kadınların, İran, Pakistan, Sudan gibi Müslüman ülkelerin yanı sıra, Katolik inanışının geleneksel değerlerle birleştirildiği Güney Amerika ülkeleri ile Hindistan gibi Asya ülkelerinde yaşadığı zorluklar buna örnek olarak gösteriliyor. Amnesty International a göre, kadınlara yönelik şiddet dünya genelindeki en yoğun insan hakları ihlallerinin başında geliyor. Yine savaşların olduğu bölgelerde de cinsel şiddet halklar arası savaşın bir parçası olarak kullanılıyor. Amnesty, kadınlara yönelik cinsel taciz ve tecavüzlerin ise tüm dünyada yaygın olduğuna dikkat çekerken, Hindistan da geçtiğimiz yıl yaşanan toplu tecavüz olayını örnek gösteriyor. Kadınlara yönelik bir diğer insanlık dışı uygulama ise kadın sünneti. Dünya genelinde 120 ila 150 milyon arasında kadının mağdur olduğu sünnet uygulamasına her gün 6 bini aşkın yeni kurban ekleniyor. Kadın sünneti nedeniyle birçok genç kız düzelme şansı olmayan yaralanmalara maruz kalırken, ilerideki cinsel yaşamları da katlediliyor. Özellikle Afrika kıtasında görülen kadın sünnetinin Avrupa da dahi illegal olarak devam edildiği biliniyor. Fuhuş ise 21 inci yüzyılda kadınlara yönelik devam eden sömürü alanlarının en önemlilerinden biri olarak dikkat çekiyor. Sadece Avrupa ya her yıl yarım milyonu aşkın kadın fuhuş sektöründe zorla çalıştırılmak için getiriliyor. AB ye son 10 yıl içerisinde üye olan Doğu Avrupa ülkeleri ile Afrika ve Asya kıtasından Avrupa ya çalışmak umuduyla gelen kadınlar, buradaki fuhuş şebekelerinin de hedefinde. Ekonomik sorunlar nedeniyle ülkelerini terkeden milyonlarca kadın modern dünyanın bu değişik sömürü aracı ile tanışmak zorunda kalıyor te kaç kadın öldürüldü? Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcisi Kural: 2013 yılında 237 kadın öldürüldü. Kadınların büyük çoğunluğu boşanmak ve ayrılmak istediği için öldürüldü Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir temsilcisi Sanem Deniz Kural, 2013 te 237 kadının öldürüldüğünü belirterek, Kadınların büyük çoğunluğu boşanmak ve ayrılmak istediği için öldürüldü dedi. Konak Meydanı nda toplanan ve öldürülen bazı kadınların fotoğraflarını taşıyah platform üyesi bir grup, kadın cinayetlerinin önüne geçilebilmesi için yasaların ağırlaştırılmasını ve ceza indirimlerinin kaldırılması talebiyle eylem yaptı. İzmir Metrosu Konak İstasyonu önünden hükümet konağı önüne yürüyen grup adına açıklama yapan platformun İzmir Temsilcisi Sanem Deniz Kural, aldıkları tehdit nedeniyle koruma talebinde bulunan kadınların yeterince korunamadığını ileri sürdü. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı nın boşanmaları önlemeye yönelik çalışmalarının kadını aile içinde hapsedecek politikalar olduğunu savunan Kural, kadınların daha çok aile içinde öldürüldüğünü ifade etti yılında 237 kadının öldürüldüğünü bildiren Kural, şöyle konuştu: Kadınların büyük kısmı boşanmak veya ayrılmak istediği için öldürüldü yılında en fazla kadın cinayetinin yaşandığı 5 il; İstanbul, İzmir, Diyarbakır, Antalya ve Gaziantep oldu. Öldürülen 237 kadın kardeşimizin 25 i koruma talep etmişken 18 i koruma alabilmişti. Bunun dışında kalanlar ise ya başvuru yapmasına rağmen henüz koruma alamamış ya da koruması öldürüldükten sonra verilmiş olanlardır. Öldürülen kadınların davalarını yakından takip ettiklerini kaydeden Kural, girişimleri sayesinde sanıkların çoğuna ağır cezalar verilmesini sağladıklarını, buna rağmen ceza indirimlerinin verilmesini de üzülerek izlediklerini dile getirdi. Dünya da aile içi şiddet: Dünya genelinde her dört kadından 1 i ve her 6 erkekten 1 i yaşamlarının bir döneminde aile içi şiddete uğramaktadır. (Council of Europe, 2002; BMA 1998; British Home Office Research Study, 1999) Dünya Sağlık Örgütü (WHO) nün 2002 yılı raporlarında belirtilen tahminlere göre tüm dünyada üç kadından biri yaşamlarının bir döneminde dövülmekte, cinsel ilişkiye zorlanmakta ve diğer yollarla taciz edilmektedir. Tacizi yapan kişi genellikle kendi ailesinden biri ya da tanıdığı bir kişidir. Japonya da, istismar yaşamış 613 kadının % 57 sinin fiziksel, duygusal ve cinsel şiddetin hepsine maruz kaldığı görüldü. Kore li kadınların üçte ikisi eşlerinden düzenli olarak dayak yemektedir. Kenya da 1990 yılında yapılan bir araştırmada kadınların % 41 inin kocalarından düzenli olarak dayak yediği saptandı yılında Şili de cinsel suç işleyenlerin % 72 sinin bu suçu yakından tanıdıkları kişilere karşı işlediği ortaya çıktı yılında Mısır ın İskenderiye kentinde öldürülen kadınların % 47,1 i akrabaları tarafından tecavüze uğradıktan sonra öldürüldü. Dünya genelinde her 4 kadından 1 i hamilelik sırasında eşi tarafından isteği dışı cinsel ilişkiye zorlanmaktadır. Öldürülen kadınların yüzde 40 ile 70 i yakın ilişki içinde olduğu partneri tarafından öldürülmektedir yılları arasında Avustralya da cinayete kurban giden kişilerin % 43 ü, Bangladeş de % 50 si, Zibmbabwe de % 60 ı, Papua - Yeni Gine de % 73 ü eşleri tarafından öldürüldü. İngiltere ve Galler de 2000/2001 yıllarında öldürülen kadınların % 42 sinin, erkeklerin ise % 4 ünün katili eşleriydi. (WHO, 2002; Australian Institute of Criminology, 1998; Crime in England and Wales, Home Office, July 2002) 2001/2 Britanya suç araştırması sonuçlarına göre, İngiltere ve Galler de şiddet içeren suçların yaklaşık dörtte biri aile içinde işlenmektedir. Eşler arasındaki şiddetin kurbanlarının % 81 inin kadın, %18 inin ise erkek olduğu saptanmıştır. (Crime in England and Wales, Home Office, July 2002). Aile içi şiddete uğrayanların ancak % 35 i bu durumu başkalarına söylemektedir. (Crime in England and Wales, Home Office, July 2002; Home Office Research Study, 1999) Türkiye de aile içi şiddet: T.C. Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu nun yaptığı araştırma sonuçlarına göre aile içi şiddet ülkemizde de yaygındır. Fiziksel şiddete ailelerin % 34 ünde, sözlü şiddete ise % 53 ünde rastlanmaktadır. Çocuklara yönelik fiziksel şiddete rastlanma oranı da % 46 dır. Ailelerde cinsel şiddet ve tacize rastlanma oranı % 9 dur. Şiddete maruz kalanların % 80 i yapacak fazla bir şey olmadığına inanmaktadırlar. Bu durum çaresizliğin kabulü anlamına gelmekte ve şiddete maruz kalanın pasif tutumuna yol açmaktadır. (T.C. Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu, 1995) Kadın Dayanışma Vakfı nın 1995 te başkent Ankara daki gecekondularda yaşayan kadınlar arasında yaptığı bir araştırma, kadınların % 97 sinin kocalarının saldırısına uğradığını ortaya koydu. (Başbakanlık Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü, 2001) Başka bir araştırma, kadınların yüzde 58 inin yalnızca kocalarından, nişanlılarından, erkek arkadaşlarından ve erkek kardeşlerinden değil, kadın akrabalar da dahil olmak üzere kocalarının ailesinden de aile içi şiddete maruz kaldığını göstermektedir. (Ankara Tabip Odası, 2002) Kadına şiddet her yerde! AB Temel Haklar Ajansı, topluluk üyesi ülkeler arasında milyonlarca kadının şiddet mağduru olduğunu açıkladı Avrupa Birliği (AB) Temel Haklar Ajansı, topluluk ülkeleri arasında milyonlarca kadının şiddet mağduru olduğunu, bir çoğunun kendi partneri tarafından cinsel ya da fiziksel saldırıya maruz kaldığını açıkladı. Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı Direktörü Morten Kjaerum un verdiği bilgilere dayanarak hazırlanan araştırmanın ayrıntıları Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle de yayınlandı. 28 AB ülkesinde yaş arası 42 bin kadınla görüşülerek hazırlanan rapora göre, AB de her 3 kadından 1 i gençlik yaşlarından itibaren fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kaldı. Bu kadınların yüzde 5 i tecavüze uğradığını, yüzde 6 sı da tecavüz girişimine maruz kaldığını bildirdi. Araştırmaya katılan kadınların yüzde 22 si partneri tarafından fiziksel ya da cinsel şiddete maruz bırakıldığını belirtti. Hamile kadınların da şiddete maruz kaldığını ortaya koyan araştırmada kadınların çoğunun utandığı için polise başvurmaktan kaçındığı, partneri değil de yabancı bir erkeğin karıştığı tecavüz vakalarında ise polise daha hızlı başvurulduğu ifade edildi. KADINA ŞİDDET VE ÜLKELER Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı, kadına şiddet oranının Danimarka da yüzde 52 oranında görüldüğünü, Finlandiya nın yüzde 47, İsveç in ise yüzde 46 oranları ile Danimarka yı izlediğini bildirdi. Bu oran Polonya, Avusturya ve Hırvatistan da ise yüzde 20 olarak belirlendi. Almanya yüzde 35 lik oranla AB ortalamasının (yüzde 33) üzerinde çıktı. Araştırmayı hazırlayan uzmanlar, cinsiyet eşitliğinin güçlü olduğu ülkelerde bilinç düzeyinin de yükseldiğini dolayısıyla bu ülkelerde şikayetlerin dile getirilme oranının da yüksek olduğunu ifade etti. Paris te 7 kadından 4 bayraklı çıplak eylem Kendilerini Arap ve Müslüman dünyası militanları olarak tanıtan yedi kadın Fransa nın başkenti Paris teki tarihi Louvre Müzesi önünde zulme karşı çıplak eylem yaptı. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nde Louvre Müzesi Piramidi önünde bir araya gelen yedi kadın ellerindeki Tunus, İran, Gökkuşağı ve Fransız bayrakları ile çıplak eylem yaptı. Müze önündeki kent sakinleri ve turistlerin şaşkın bakışları arasında özgürlük, laiklik, eşitlik sloganı atan kadınlar, bedenlerine ise Game over ve özgürlük gibi sloganlar yazdı. Eylemciler arasında, Ağustos ayı başında Tunus ta tutuklanarak iki ay hapiste tutulan eski FEMEN üyesi Amina Sbui de vardı. Sbui, Femen i İslamofobi ile suçlayarak yollarını ayırmıştı. AFP ye göre Sbui, Bu eylemi, İslam dünyasının her yerinde, Arap dünyasının her yerinde recmedilen Arap kadınlarla dayanışa için yapıyoruz dedi. Sbui, Bize Şeriat a, cinsiyetçiliğe, recme, burkaya ve başörtüsüne karşıyız dedi. Eylemciler arasındaki Femen üyesi Myriam Russel ise Hiç kimsenin bedenim üzerinde hakkı yoktur dedi.

12 22 TÜRKİYE HABERLERİ TÜRKİYE HABERLERİ 23 Başbuğ tutuklansın talimatını Erdoğan verdi Ergenekon ve Balyoz gibi önemli davalarda görev alan emekli istihbarat müdürü Ali Fuat Yılmazer Bugün Tv de bomba açıklamalarda bulundu. Emekli İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, Türkiye nin yakın dönemine damga vuran davalarla ilgili çok konuşulacak açıklamalarda bulundu. Bugün TV de Tarık Toros un sorularını cevaplandıran Ali Fuat Yılmazer, Ergenekon un tüm safhalarını operasyon öncesi Başbakan ile görüştüm, bilgi verdim. Hep destekleyici oldu. dedi ve İlker Başbuğ un tutuklanma talebinin de Erdoğan tarafından verildiğini belirtti.. İşte Ali Fuat Yılmazer in açıklalarından satır başları: - İlker Başbuğ un tutuklanmasını Başbakan istedi. Ergenekon ve KCK soruşturmasının her safhasında Başbakan ın bilgisi vardı. Tutuklamalar onun bilgisi dahilinde yapıldı - Ergenekon un tüm safhalarını operasyon öncesi Başbakan ile görüştüm, bilgi verdim. Hep destekleyici oldu. - Oda TV soruşturması Başbakan ın talimatı üzerine başlatıldı. - Ergenekon un bütün safhalarını en ince ayrıntılarına kadar Başbakan a bildirdim. BAŞBUĞ TUTUKLANSIN TALİMATI BAŞBAKAN DAN - İlker Başbuğ dosyası Başbakan a her seferinde arz edildi. Adalet Bakanı ve Başsavcı vekili ile Başbakan görüştü. Başbakan tutuklansın talimatı verdi. - Başbakan dan perspektif almadan hiç bir KCK operasyonu yapılmadı. Operasyonun tüm bilgilerini Başbakan a aktardım, talimatını uyguladım. - KCK soruşturmasında suça karışmış MİT çileri yakaladık. Başbakan a da bilgi verdim. MİT bilgi vermiyordu canlı bombayı İstanbul sokaklarında yakaladık. Şiddet eylemleri yapanların MİT ile ilişkisine rastladım. MİT biliyor ama bize bilgi vermiyor. - 7 Şubat a gelene kadar, KCK operasyonlarından Başbakan ın bilgisi ve talimatı vardı. Biz bu talimatları uyguladık. - Başbakan dan gelen talimatlar oldu. Ama benim ne yapıp yapmadığım o dosyalarda var. Emredersiniz efendimci olmadım. - Emniyetten kaybolan dinleme cihazları: Ali Fuat Yılmazer görev yaptığı dönemde döneminde bir tane bile kanunsuz dinleme yoktur. En belirgin olanı, en tartışılanı Hanefi Avcı dır. 7 suç duyurusu kovuşturmaya yer olmadığı gerekçesiyle kapanmıştır. Kitabında yazıyor bunları. KAYIP DİNLEME CİHAZLARI - Kaybolan cihazlar diye bir şey yok. O havadan dinleme cihazlır. Öyle bir cihaz ki, kendi baz fonksiyonu var. TİB e müraaacat etmeden, GSM firmaları ile işbirilği yapmadan dinleme yapabildiğiniz cihazlardır. - Emniyette var şimdi kaybolmuş diyorlar. Ben kullanmadım, görmedim. Benim dönemimde öyle bir şey kullanılmadı. Benim dönemimde olmayan bir cihaz kaybolamaz. Bu cihazlardan sorumlu şubeler var. Yok olamaz, varsa böyle bir şeyler bulunur. Bundan sorumlu birimler var. Şu anda MİT ve Jandarma da bu cihazlar vardır. HRANT DİNK CİNAYETİ - Nedim Şener in Kırmızı Cuma kitabı çok açık bir şekilde Hrant Dink cinayetini karartma çabasıdır. Ailesi ve avukatı bilmelidir. - Hrant Dink in en önemli tehdit kaynağı Veli Küçük tü. - Ergenekon operasyonundan sonra azınlıklara yönelik tehditler kesildi. Bilal Erdoğan, İstanbul u böyle parselliyor! Başbakan ın oğlu Bilal Erdoğan ın internete sızan ses kaydı gündeme bomba gibi düştü. Bilal Erdoğan, Başbakan ın milli emlak ve arazi işlerinden sorumlu başdanışmanı Şenol Kazancı ile yaptığı telefon konuşması, İstanbul da arazi pazarlığını gözler önüne seriyor. İstanbul da değerlenmesi beklenen arazileri Başbakan adına satın aldığı iddia edilen Şenol Kazancı, Bilal Erdoğan ın ısrar ettiği araziler hakkında telefonda bilgi veriyor. Bilal Erdoğan ısrarcı bir tavırla Şenol Kazancı ya Abi atıp tutuyordun ne oldu, şu kadar verecem, bu kadar verecem diyordun. Hesapsız kitapsız ne oldu? diyor Şenol Kazancı ise neden kendisine olumlu dönemediğini Yıllık 370 milyon TL çıkınca bizimde ona göre işlerimiz oldu diyerek açıklamaya başlıyor. Konuşma şöyle devam ediyor. Bilal Erdoğan: Ya tamam da biz sana dedik hesabını yani Kurtköy deki 160 dönüm yere verdiğimiz parayı biliyoruz. Yani siz bizi gaza getirdiniz. Şenol Kazancı: Mevzu o değil kardeşim. Gaza getirmekle ilgisi yok. Oraya bir çözüm bulacağım dedi patron( Erdoğan). Ben de onun önünü açtım yani. Bilal Erdoğan: Mehmet Doğan Kubat (AKP vekili, AKP Genel Merkez Seçim Koordinasyon Kurulu Başkan Yardımcısı) ile görüşeceğim dedi patron bana evvelki gün Bilal Erdoğan: Hayır mesele artık Maliye Bakanının müsteşarında.. Şenal Kazancı: Topu Naci bey, (Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal) ile üstüne aldı patron. Bu akşamda Naci ile toplantıları var. Bilal Erdoğan: Bana öyle dedi. Sen de bi konuşsana bunun başka bir türlü hiçbir oluru var mı yok mu? Şenal Kazancı: Var var oluru şöyle. Şimde ben oradaki başbakanımıza da söyledim, yönetmelikle düzenlenmiş birşey, yüzde 1 inden az olamaz diye.. Ben onu yükselteceğim. On bininde birinden az olamaz falan diye. Çözülecek sorun yani Böyle çözüleceğini söyledim ben başbakanımıza Dedi ki ben bunu Doğan Kubat ile konuşacağım, Naci ile de ben konuşacağım, Halledeceğim tamam dedim. Ben de top sizde dedim çıktım o işten ben. Bilal Erdoğan: Ben şunu dedim çünkü eğer miktar yüksekse bile dedim. Yani arazinin potansiyeli o kadar şeyki yani bir şekilde üniversiteye gelir getirice şeyler de içinre planlanabilir. Şenol Kazancı:Konuştuk onları da TOKİ ye verilebilir, hepsini konuştuk. Patron dediki, ben bu işi alıyorum, sana haber vereceğim dedi. Ben daha ne karışabilirim ki. Bitmiş. Bilal Erdoğan: Biliyorum olumlu olumsuz bitmiş, Şenol Kazancı: Akşam görüşecekler sonra bana söyler Naci heralde. Bilal Erdoğan: Tamam AP de Türkiye Raporu 475 oy ile kabul edildi Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu nda Türkiye Raporu ve buna ilişkin karar tasarısının 153 oya karşı 475 oy ile kabul edilmesinin ardından yayınlanan basın bildirisinde Benimsenen kararda parlamenterler, Türkiye deki yüksek düzeydeki yolsuzluk iddialarından duyulan derin kaygıyı dile getirdiler ve anayasa reformunun başlıca bir öncelik olması gerektiğini vurguladılar deniliyor. BİR ÖLÜR, BİN DOĞARIZ Bir aile ne kadar fakir olursa olsun, eğer çocuk, anne ve babasının güven ini alarak büyümüşse; maddi imkânsızlıklar ortamında bile olumlu bir kişilik edinebilir diye yazmışım çocuklarla ilgili bir yazımda. Berkin Elvan da bunlardan biridir diyebilirim. Tesadüf bu ya, bu yazıyı kaleme aldığım gün Berkin Elvan ın okul öğretmenlerinden biri de hemen hemen aynı şeyleri söylüyordu. Çocukla siyaset olmaz. Berkin de siyaseti kavrayabilecek yaşta değildi. Özgüveni yüksek, sosyal bir çocuktu. Bir sokak köpeği beslerdi. Hatta köpeğe evdeki tabakla yemek götürür, bizi güldürürdü. O vurulduktan 1 hafta sonra köpek başını alıp gitti. Onun Berkin i beklediği parkta, bekleyip, beslemek istedikse de bulamadık. O Berkin ki, mahalledeki herkes için ekmek almaya giderdi. Özgüven içinde yetişmiş anne ve babalar çocuklarını da öyle yetiştirirler. Yarınımız, geleceğimiz olan çocuklar, geliştikleri şiddet ortamından kötü etkileniyorlar. Berkin çocuk, çobanken mayın ile parçalanan Ceylan Önkol ile birlikte kaval çalmaya, Kürtçe stranlar söylemeye gitti. Berkin çocuk, vücuduna yaşı kadar kurşun sıkılan Uğur Kaymaz la halay çekmeye gitti. Sonra üçü birlikte dört dağ içindeki olan Munzur un gözelerinde niyazlaşıp semaha durdular. Sonra Berkin, polis kurşunuyla katledilen akranı Yunanlı Aleks le Atina da basket oynamaya gitti. Sapanını aldı henüz 12 sindeyken babasının kucağında öldürülen Filistinli Muhammed Durra yla taş atmaya gitti. Davos ta düzenlenen Gazze panelinde İsrail devlet başkanı Şimon Peres e Siz çocuk öldürmeyi iyi bilirsiniz demişti Başbakan Tayyip Erdoğan Haziran ında Gezi Parkı olayları sırasında bir pazar sabahı Berkin Elvan, annesinin elindeki 5 lirayı kaptığı gibi sokağa fırlıyor. Aneyyy, senin ayağın sakat, bir şey olursa koşamazsın diyerek sokağa atıyor kendisini. Giderken de soruyor. Bulduğum arkadaşları kahvaltıya getirebilir miyim? Gelelim Başbakana. Önce ekmeğini, sonra hayatını çaldığı Berkinler için bakın ne diyor. Şimdi soruyorlar Polise talimatı kim verdi? diye. Tabi ki ben verdim. Polisimiz, âdeta bir kahramanlık destanı yazmıştır demişti. Berkin in o hüzünlü veda törenine katılma nezaketini gösterenlere nekrofil -yani ölülerle cinsel ilişki yaşamak isteyen insanlar demek- dedi AKP hükümeti AB eski bakanı. Yine madrabaz AKP Ankara Belediye Başkanı, O çocuğun orda ne işi vardı? diyorlar. Henüz hayatın baharında olan ve sokaklarda tiner ve bali çeken körpecik çocukların sokaklarda ne işi var peki? Ey bre gafiller!!! diyesi geliyor. Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu nda yapılan tartışmalarla gündemin ön sıralarına tırmanan AP Türkiye Raporu ve buna ilişkin karar tasarısı, 153 oya karşı 475 oy ile kabul edildi. 43 üyenin de çekimser kaldığı oylamanın ardından yayınlanan basın bildirisinde ise Benimsenen kararda Parlamenterler, Türkiye deki yüksek düzeydeki yolsuzluk iddiaları konusunda derin kaygıyı dile getirdiler ve anayasa reformunun başlıca bir İsmail Güner Sıradan bir genci örnek vermeyi bırakalım; Juster Bieber ın gidişatını gören günümüz gençliğine nasıl kötü bir örnek oluşturduğunu göreceklerdir. Küresel güçlerin ve tarikat şeyhlerinin dizleri dibinden meteliksiz olarak büyüyen Tayyip Erdoğan ın rüyasında bile göremeyeceği iktidarının yetişmesine neden olduğu gençlik budur işte. Üç dönemdir iktidarda olan AKP nin başı Tayyip in, bir yanıyla muhafazakar -liberal Turgut Özal a, diğer yanıyla bir zamanların diktatörü Menderes e benzemek gibi bir hayali var. Hemen her fırsatta AKP ile refah seviyemizin yükseldiğini iddia eden Erdoğan, bilmeli ki çoğu genç olan insanlarımızın bireysellik duygusu da gelişmektedir. Gelişen, değişen bu insanları, 1930 ların otoriter yöntemleriyle yönetmekte ısrar da abesle iştigaldir. Tuvalet yapmayı bile siyasete malzeme yapanlar, dinî siyasete alet edenler, devletin yapmakla mükellef olduğu hizmetlerle övünenler, Başbakanın götünün kılıyım diyen bir nesille karşılaştıklarında şaşırmalılar. Pırıl pırıl genç insanlarımızı birbirine kırdıranlar, toplumu kutuplaştırıp şiddet sarmalına sürükleyenler, en küçük bir fırsatı bile diktatörlüğünü pekiştirmekte kullananlar, ahlaki, vicdani değerlerini yitirenler, ülkeyi uçuruma sürüklediklerinin farkındalar mı acaba? Tayyip kutuplaştırmaya çalıştığı Türkiye halklarına iki seçenek bırakıyor. Üst yapısı, devlet destekli, görgüsüz bir burjuva sınıfı, alt yapısı, din eksenli, kan dökücü, kindar bir toplum. Ya da bütün faklılıkların sesini yükseltip isyan ettiği demokratik, özgür bir seçenek... Ama o, Berki ni ananları işinden atarak birinci seçenekte yürümeye devam etti. Bakalım, el mi yaman, bey mi yaman? Umutluyuz ve umudumuz her geçen gün büyüyor. Sevgili Berkin Elvan ın çocuk dünyası günlüklerinde şu mesajlar kaldı: Senin o fakir dediğin çocuklar var ya bazı insanları şerefiyle satın alır... En güvenli bulduğum yer evimdir Yaptığım en büyük spor, umutla yarınlara koşmak. El üstünde tutulmak için illa tabuta mı girmek gerekiyor? Berkin i uyandıramadılar ama Berk in bir tekmil dünyayı uyandırdı. Berkin çocuk, hâlâ bu ülkede kalan güzel yürekli insanların varlığını bize gösterdi diyebiliriz. Berkin Elvan gelecek nesillerin umut ışığı oldu. Bir ölürüz bin doğarız... öncelik olması gerektiğini vurguladılar ifadelerine yer veriliyor. Basın bildirisinde Parlamenterlerin Türkiye nin 2013 İlerleme Raporu na ilişkin değerlendirmelerinde AB ile müzakerelerin, Türkiye nin reformları için net bir çerçeve yi sağlamaya devam etmesi gerektiğini de söylediklerine dikkat çekiliyor. Bildiri şöyle devam ediyor: Karar, asıl yüksek düzeyli yolsuzluk soruşturmalarıyla görevli savcılar ve polislerin görevden alınmalarından duyulan üzüntüyü dile getiriyor ve bunun bağımsız yargı ile ilgili temel ilkeye aykırı olduğunu vurguluyor. Parlamenterler, tarafsız ve bağımsız bir yargının, gerçekten demokratik bir devlette hayati olduğunu söylüyorlar. Parlamenterlerin ayrıca, temel özgürlüklerini kısıtladıkları gibi görünen HSYK ve internet düzenlemelerinin Türkiye yi Kopenhag kriterlerini yerine getirmesinden uzaklaştırdığına işaret ettikleri belirtilen bildiride AB Konseyi nden yargı ve temel hakları ile adalet ve içişleri ile ilgili 23. ve 24. Müzakere başlıklarının açılması için çaba göstermesini istedikleri kaydediliyor. Basın bildirisinde AP üyelerinin Türkiye de siyasi kutuplaşmadan ile hükümet ve muhalefetin kilit reformlar ve yeni bir anayasa konusunda konsensüs tesis edilememesinden kaygı duydukları da belirtildikten sonra şöyle devam ediliyor: (Parlamenterler) görülmemiş protesto dalgasının birçok Türk vatandaşının daha derin bir demokrasine ilişkin meşru isteklerini yansıttığını söylüyorlar ve otoritelerden tolerans teşvik etmelerini, herkes için din ve inanç özgürlüğünü güvence altına almalarını talep ediyorlar. Bildiride AP nin ayrıca Türk yetkililerini, Kürt toplumunun sosyal, kültürel ve ekonomik haklarının geliştirilmesi için gerekli reformlarını yapmaya, yüzde 10 luk seçim barajını indirmeye ile kadınlara yönelik şiddetle mücadele etmek ve sivil toplumu güçlendirmek için çaba göstermeye de cesaretlendirdikleri vurgulanıyor. Son olarak bildiride Kıbrıs taki iki toplum liderinin ortak deklarasyonun olumlu karşılandığına dikkat çekilirken Türkiye den müzakereleri aktif biçimde destelemesini istedikleri ifade ediliyor. Avrupa Parlamentosu nda (AP) Türkiye raporunun tartışıldığı oturumun, Ankara nın dostlarının desteğini de yitirmeye başladığını gösterdiği düşünülüyor. Amerika nın Sesi (VOA), AP de görülen bu değişikliğe dikkat çekerken Rüzgarın Türkiye aleyhinde esmesinde 17 Aralık sonrası gelişmeler önemli rol oynadı diyor. Amerika nın Sesi, Türkiye Raportörü Hollandalı parlamenter Ria Oomen-Ruijten tarafından hazırlanan rapor taslağına ilişkin AP Genel Kurulu ndaki tartışmaları anlattığı Strazburg kaynaklı haberinde Avrupa Parlamentosu, Türkiye konusunun heyecan, heyecan olmaması halinde gerilim yarattığı oturumlara ev sahipliğiyle ünlüdür. Hollandalı parlamenter Ria Oomen-Ruijten tarafından kaleme alınan Türkiye raporu, bu kez ne heyecan ne de gerilim yarattı yorumunu yapıyor. Türkiye karşıtlarının hemen her fırsatta olası Avrupa Birliği üyeliğine karşı çıkmaları, müzakerelerin askıya alınmasını talep etmeleri ve temelsiz eleştirilerde bulunmaları artık geleneksel hal aldı. Bu oturumda, Türkiye nin dostlarının desteğini de kaybetmeye başladığının tartışma götürmez şekilde görülmesi ise Avrupa Parlamentosu ndaki havanın tamamen Ankara aleyhine döndüğünü açık şekilde göstermesi açısından önemliydi.

13 24 TÜRKİYE HABERLERİ TÜRKİYE HABERLERİ 25 Demokrasi tabutuna bir çivi daha Basın Konseyi Medya İzleme Komitesi, TBMM İçişleri komisyonundan geçen MİT kanun tasarısının yasalaşması durumunda, Anayasa ve Kanunlarla güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüğünden artık söz edilemeyeceğini açıkladı. Basın Konseyi nin açıklaması şöyle: HSYK yı siyasi iradenin emrine veren, interneti siyasal iktidarın denetimine bağlayan Hükümet, MİT Kanun tasarısının yasalaşmasıyla demokrasi tabutuna son çiviyi de çakacaktır. Tasarının yasalaşmasıyla, basın özgürlüğü büyük darbe alacak, halkın haber alma hakkından yararlanması engellenecektir. Teklif yasalaştığında, basın kanunu da yok sayılacaktır. Basın ve ifade özgürlüğüne aykırı bu tasarı, kamu yararı adına bilgiye ulaşılmasını ve paylaşılmasını engelleyeceği gibi gazetecilerin özgürce haber yapmalarını da önleyecektir. Oysa ifade özgürlüğü, Anayasa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Basın Kanunu ile korunmakta olan bir temel insan hakkıdır. Gazeteciler, görevleri gereği bilgiyi toplayan, titiz bir çalışmayla bu bilgileri toplumla paylaşan kamu görevlileridir. Ancak son aylarda hemen her gün bir yenisi yapılan yasal ve idari düzenlemelerle gazetecilerin görevlerini yapmaları engellenmekte, halkın haber alma hakkı kısıtlanmaktadır. Basın Konseyi olarak, yapılan bu düzenlemelerin basın kurumlarını sahibinin sesi haline getireceğinden büyük endişe duyuyoruz. Gazeteler alınıp satıldıkça sahibinin keyfine göre ses çıkaran çalgı aleti değildir. Gazeteler ve gazeteciler görevlerini Meslek İlkeleri çerçevesinde bağımsız ve korkusuz şekilde yapar. Gazetecilerin korku ve yıldırma çabalarıyla iş yapamaz hale getirilme çabalarını kabul etmemiz olanaksızdır. Kaygılarımızın gün geçtikçe arttığını kamuoyuyla paylaşıyoruz. Koç un kazandığı ihaleyi Başbakan mı bozdurdu? Başbakan Erdoğan ın tershane sahibi Metin Kalkavan ile yaptığı telefon görüşmesinin ses kaydı iş dünyasını sarsacak türden... Tayyip Erdoğan Türkiye yi boğuyor İspanya nın dünyaca ünlü fikir gazetesi El Pais Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili bir başyazı yayınladı. El Pais gazetesi Erdoğan Türkiye yi boğuyor başlığını attığı yazıda Başbakanın siyasi geleceğini garanti altına alabilme uğruna özgürlüklere karşı savaş ilan ettiğini belirtti. Erdoğan ı zirve yapmış bir başbakan olarak ilan eden gazete yolsuzluklar söylentilerinin her geçen gün kendisine ve ailesine daha da yakınlaşmaya başladığını yazdı. El Pais gazetesi, Erdoğan severlerle Gülenciler arasında patlak veren siyasi savaşın ülkeyi bir ekonomik krize sürüklediğine dikkat çekerek bu durumun Türkiye yi günden güne uluslararası alanda yalnızlığa itmeye başladığını savundu. Erdoğan ın en büyük sorununu suçu sürekli olarak karşı tarafta bulmasına bağlayan gazete, basını, polisi yargıyı ve finans çevrelerini sorumlu tutan bu başbakanın kendisine komplo teorileri üretildiğine inanmaya başladığını kaydetti. El Pais gazetesi Türkiye nin önünde biri yerel diğeri ise Cumhurbaşkanlığı seçimleri olmak üzere bu yıl iki önemli seçim olduğunu da hatırlatarak Başbakanın bunlardan galip çıkması halinde Anayasa değişikliğini giderek kendisini Tek Adam ilan edeceğini iddia etti. Gazete son olarak Erdoğan ın bu davranışının Türkiye nin kredibilitesini bitme noktasına getirdiğini belirtti. Erdoğan a Erzurum da miting şoku Başbakan ın Gülen konuşması Erzurum mitinginde tepki gördü. Başbakan Erzurum mitinginde, Fethullah Gülen in memleketinde Gülen hakkında ağır sözler sarf ederek konuşmaya başlayınca Erzurumlular miting alanını toplu şekilde terk etti. Haberfedai nin haberine göre; Başbakan Erdoğan Rize mitinginden sonra Erzurum a havayoluyla geldi. Partisi tarafından İstasyon Meydanı nda düzenlenen mitingde konuşan Başbakan, Fethullah Gülen e hakaret edince, alandaki binlerce kişi miting alanını terk etti. Bu sırada bazı partililer, protestoyo görüntüleyen basın mensubunu linç etmek istedi. Erzurumlular, Başbakan ın Hocaefendiye yönelik sözlerini yakışıksız ve çirkin bulduğunu belirterek, Hocaefendi nin memleketinde, Hocamıza laf söyletmeyiz dediler. Son darbeyi Gül vurdu ABD de yayımlanan New York Times gazetesi yeni internet yasasının Türkiye de demokrasiye vurulan son darbe olduğunu, Cumhurbaşkanı Gül ün ifade özgürlüğüne yapılan saldırıya katıldığını yazdı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün yasaya onay vererek hükümetin ifade özgürlüğüne karşı yaptığı saldırıda Başbakan Tayyip Erdoğan a katıldığı belirtilen gazetede, Yeni yasa sayesinde hükümet, özel hayatı koruma kılıfı altında mahkeme kararı olmaksızın internet sitelerini kapatma ve kullanıcıların internet aktivitelerini takip etme hakkını elde etti denildi. Makalede şu ifadeler yer aldı: Yeni yasanın kabulünden önce de Türkiye de binlerce internet sitesi yasaklıydı ün ilk 6 ayında Türk yetkilileri Google a 12 bin maddenin arama sonuçlarından silinmesi için talepte bulunarak bu alanda dünya 1 incisi oldu. Yeni yasa, Başbakan Erdoğan ve müttefiklerini giderek genişleyen yolsuzluk skandalından korumak için alınmış bir önlem ve açıkça sosyal medyada yolsuzluk skandalıyla ilgili detayların paylaşılmasını önlemeyi amaçlıyor. Başbakan iktidarda 10 yıldan uzun süre geçirdikten sonra giderek otoriterleşti ve yasama da onu durdurmak adına pek bir şey yapmadı. Freedom House ve Avrupa Birliği, Türkiye deki gelişmelerle ilgili endişelerini dile getirdi. ABD de internet yasasına tepkisiz kalmadı ve Başkan Obama uzun süre dolaylı olarak iletişim kurduğu Başbakan Erdoğan ı sonunda çarşamba günü aradı. Beyaz Saray ın 2 lider arasınaki telefon görüşmesiyle ilgili yayınladığı bildiri çok fazla detay içermiyor. Obama nın Erdoğan ı izlediği yol ile ilgili uyarıp uyarmadığı açıklanmadı. Başbakan ın böyle bir uyarıyı duymaya ihtiyacı var. CHP yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi ne başvurdu. Hükümetin otoriter tavrı, bu şekilde devam etmesi durumunda, hem Türkiye nin Müslüman bir demokrasi olarak imajına, hem de Türkiye ye bir müttefik olarak değer veren Batı ya zarar verecek. Erdoğan ve ailesine ait ses kayıtları ardı arkası kesilmiyor. İnternete düşen son kayıt, Başbakan Erdoğan ve Metin Kalkavan a ait. Başbakan Erdoğan, Kalkavan a ait olduğu iddia edilen kayıtta, Erdoğan MİLGEM projesi için itiraz etmesi konusunda akıl veriyor. KOÇ un kazandığı ihalede Erdoğan, Kalkavan a itiraz edin derken, Kalkavan, yazılı başvuruları olmadığı için ihaleye katılamadıklarını anlatmaya çalışıyor. Erdoğan, Olsun, sen başvur diyor. Erdoğan ve Kalkavan olduğu iddia edilen isimler, Başbakan Erdoğan Başkanlığı nda toplanan Savunma Sanayi İcra Komitesi tarafından Koç Grubu kazandığı halde iptal edilen MİLGEM ihalesinin üzerine konuşuyor. Daha sonra Başbakanlık Tekftiş Kurulu na gelen şikayetler üzerini ihalede inceleme başlatıldığı haberleri yayınlandı. Ardından da 26 Eylül 2013 günü Savunma Sanayi İcra Komitesi toplantısında Başbakan Erdoğan ın ihalenin iptali yönünde karar verdiği belirtilmişti. İnternete sızdırılan ses kayıtları Türkiye yi sarsmaya devam ediyor. Sızdırılan son ses kaydında Erdoğan ın ihalenin iptal edilmesi için tersane sahibi Metin Kalkavan a taktik verdiği iddia ediliyor. Erdoğan ve Kalkavan olduğu iddia edilen isimler, Başbakan Erdoğan Başkanlığı nda toplanan Savunma Sanayi İcra Komitesi tarafından Koç Grubu kazandığı halde iptal edilen MİLGEM ihalesinin üzerine konuşuyor. Daha önce Koç grubunun aldığı ihale için Erdoğan ın Kalkavan ı aradığı ses kaydında Erdoğan, Bu ihale ile ilgili bir haksızlık var diye bence şeye bir yazı yazın, Başbakanlık Teftiş Kurulu na, tamam mı diyor. KALKAVAN: HATA YAPTIK EFENDİM Kalkavan dan Müracaatımızda hata yaptık. Yazı yazmadık, sözlü olarak defalarca müsteşara ve sayın bakana söyledik yanıtını alan Erdoğan ın, Mübarek niye yazılı müracaatınız olmadı ki. Siz yine de Başbakanlığa, tam rekabet oluşmadı diye bununla ilgili Başbakanlık Teftiş Kurulu na bir yazı yazın. Ondan sonra bu yazının bir tanesini de BİMER e (Başbakanlık İletişim Merkezi) yazın. Bir tane de benim özel kaleme bildirirsen iyi olur diye konuştuğu iddia ediliyor. Öne sürülen ses kaydına göre; Tamam efendim yanıtını alan Erdoğan, Kalkavan a aceleci olmaları yönünde telkinde bulunuyor. İKİNCİ SES KAYDI İHALENİN ARDINDAN İkinci görüşme ise Kalkavan ın şikayeti üzerine ihalenin iptal edilmesinin hemen ardından gerçekleşiyor. İddiaya göre; bu ses kaydında ise Erdoğan, ihaleyi kendilerine vermek için anlaşmayı sağladıklarını ve fiyatın ona göre ayarlanması gerektiğini anlatıyor. Söz konusu ses kaydında yer alan ikinci telefon görüşmesinde Erdoğan olduğu iddia edilen ses, Kalkavan a, Keşke gelseydin konuşsaydık ama tabi ben bu tabloyu bilmiyordum, tabloyu tabii bugün gördük. Orada şey noktasında arkadaşlar fiyatın dışında her şeyi sizin üzerindizdeki şeyi oluşturduk, olgunlaştırdık ama fiyatta sizin biraz tabii şeyde farklılığınız var. En yüksek sizinki gözüküyor diyor. Erdoğan ses kaydının devamında, konu ile ilgili yapılacak bir görüşmeye Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ın da kendisi tarafından sokulduğunu söylüyor. İHALE İPTAL EDİLDİ Koç Grubu nun kazandığı Türkiye nin ilk milli savaş gemisi MİLGEM ihalesiyle ilgili Başbakanlık tarafından başlatılan incelemenin sonunda Başbakanlık Teftiş Kurulu, sadece iki firmanın katıldığı ihalenin uygunsuz olduğu yönünde görüş bildirmişti. 26 Eylül 2013 günü yapılan Savunma Sanayi İcra Komitesi toplantısında Başbakan Erdoğan ihalenin iptali yönünde görüş bildirmiş, ihale iptal edilmişti. MİLGEM SUBAYLARI HAPİSTE Poyrazköy davasında 29 ay tutuklu kaldıktan sonra 12 Ekim 2011 de serbest bırakılan emekli SAT Komandosu Ergin Geldikaya, bir röporttajda dava için şunları dile getirmişti: Neden bir araya geldik? sorusuna yanıt olarak bazı değerlendirmelerim var. Çoğunluk, subay ve üst rütbeli subaylardan oluşuyor. Ortak özellikleri ise hepsi çok başarılı insanlar, sicilleri pırıl pırıl, ulusalcı bir bakış açıları var, üst rütbeli subayların tamamı Milli Gemi Projesi nde (MİLGEM) görev almış insanlar yıllarında TSK bağımsızlığını ilan etti. ABD ye rağmen birtakım kararlar alıp eyleme koydu. Büyük ihtimalle bu operasyonlar da o zaman başladı. Türk Deniz Kuvvetleri ne yapılan saldırı da bunun en açık örneğidir. Dikkat edin, Harp Filo Komutanı, Denizaltı Filo Komutanı, hep vurucu unsurlar, kilit mevkiler, düşünen kadrolar içeri alınıyor. İşler yürür mü? Yürür ama moral çok önemli. Ankara da konuşan Başbakan Erdoğan, iki gündür internette yayınlanan ses kayıtlarına değindi. Kayıtların içeriğini savunarak doğruluğunu da teyit etmiş olan Erdoğan, hem MİLGEM projesiyle hem de bazı davalarla ilgili sözlerinin olağan olduğunu savundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara da yerel yönetim temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıda, dün internete düşen ve MİLGEM ihalesiyle ilgili olarak işadamı Metin Kalkavan la yaptığı görüşmenin ses kaydıyla ilgili de açıklamalar da bulunan Erdoğan, kaydın içeriğini dolaylı yoldan da olsa doğruladı. Başbakan Erdoğan, Birçok ihaleler yapılıyor birisi saf dışı edilmiş olabilir, şahsıma müracaatı olabilir, ben de dava et diyorum. Bu neticede devletin yüzlerce milyon dolar kazancı oluyor. İşte bunlar bu görüşmeyi dinleyecek kadar karaktersiz yorumunda bulundu.

14 26 TÜRKİYE HABERLERİ TÜRKİYE haberleri 27 Muğla da Hırsız var yürüyüşü Muğla da miting düzenleyen Başbakan Erdoğan ın konuştuğu alana yürümek isteyen işçiler polis tarafından engellenmelerine rağmen 3 kilometrelik Hırsız Var Yürüyüşü yaptılar. Muğla nın Milas İlçesi ndeki Kemerköy ile Yatağan Termik Santrali ve Güney Ege İşletmeleri Linyitleri nin (GELİ) özelleştirme programına alınmasına tepkiler sürüyor. Başbakan Erdoğan ın mitingi öncesi enerji-maden işçileri protesto gösterisinde bulundu. Polisin barikat kurup, miting alanına almadığı işçiler, duruma tepkilerini 3 kilometrelik, Hırsız Var Yürüyüşü ile gösterdi. Muğla Eski Garaj Alanı ndaki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın mitingi öncesi, Milas İlçesi ndeki Kemerköy, Yatağan Termik Santrali ile Güney Ege İşletmeleri Linyitleri nde çalışan yaklaşık 500 enerji-maden işçisi, Şehit Özden Aşınmaz Caddesi nde toplandı. İşçiler, akbaba resminin yer aldığı Özel leş tirme yağma, talan, soygundur yazılı pankart açtı, Başbakan istifa, Sattırmayacağız, Her yer Taksim, her yer direniş, Direne direne kazanacağız sloganları atarak miting alanına yürümek istedi. Polis ekipleri, grubun önünde kalkanlarıyla barikat kurup, geçişlerine izin vermedi. Bunun üzerine kısa süreli arbede yaşandı. Türkiye Maden İşçileri Sendikası Yatağan Şube Başkanı Süleyman Girgin, İl Emniyet Müdür Yardımcıları ile yaptığı görüşmenin ardından gerginlik sona erdi. BAŞBAKAN İMKANSIZ DEMİŞTİ AMA Süleyman Girgin, burada yaptığı basın açıklamasında, şunları söyledi: Bundan yaklaşık 3 ay önce Başbakan Muğla ya gelmiş ve biz de Bir elimiz masada olacak, diyalog kapısını açık tutacağız diyerek kendisiyle görüşme talebinde bulunmuş ve görüşmüştük. O görüşmede Başbakan bize ihaleler ancak eksik evrak veya yetersiz fiyat teklifiyle iptal edilebilir, diğer türlü iptali imkansızdır demişti. Ancak aradan geçen süre içinde, İmkansız denilen Bu da olmaz dedirten nice olayları tüm Türkiye olarak hayretle izledik. Bir operasyona engel olabilmek için nasıl 6 bin emniyet müdürü ve personelin yerinin değiştirildiğini, savcıların ellerindeki soruşturma dosyalarının alınarak tayin edildiklerini, yargıyı denetim altına almak için HSYK yapısının düzenleyen kanunun, istihbarat devleti oluşturmak amaçlı MİT Yasası nın, ifade özgürlüğünü kısıtlayan İnternet Yasası nın nasıl meclisten geçtiğini, basın özgürlüğünün, gazetecilere açılan telefonlarla nasıl baskı altına alındığını, yani imkansızların nasıl başarılabileceğini AKP hükümeti çok güzel gösterdi. Sadece özelleştirmeler konusunda geri adım atmadı. Yalnızca firmaların talebi üzerine istemeyerek, canları sıkıla sıkıla ihale tarihlerini ertelediklerini söylediler. İşyerimizi sattırmamak için kararlılığımızı enerji ve maden işçileri olarak mitingde en yüksek perdeden vermek istedik. Yapılan açıklamanın ardından işçiler, yaklaşık 3 kilometre süren Hırsız Var Yürüyüşü yapıp, Yağcı Gacar Caddesi ndeki oturma eyleminin ardından olaysız dağıldı. O pankartı açan adam linç edildi! Recep Tayyip Erdoğan ın Osmaniye deki mitinginde açtığı Hırsız var pankartı sonrası gözaltına alınıp salıverilen 35 yaşındaki İbrahim Alıcı, başbakanın korumaları tarafından dövüldüğünü öne sürdü. Alıcı korumaların kendisini 45 dakika 1 saat dövdüğünü söyledi Vücudundaki morlukları gösteren Alıcı, Beni başbakanımızın konuştuğu platformun arka tarafındaki minibüse bindirdiler. Üç dört tane başbakanlık koruma polisleri de binip elimi arkadan kelepçeleyip yaklaşık 45 dakika, bir saat kadar copla dövdüler dedi. Devlet Bahçeli Bulvarı ndaki Başbakan Erdoğan ın mitingine üzerinde Dikkat. İtinayla yürütme yapılır yazan ve ampul bulunan tişörtle giden eski uzman çavuş İbrahim Alıcı, Başbakan Erdoğan konuşmaya başladıktan sonra yanında getirdiği Hırsız var yazılı pankartı açtı. Partililer tarafından tartaklanan Alıcı, polis tarafından gözaltına alındı. Güvenlik Şube Müdürlüğü nde kamu görevlisine hakaret suçundan ifadesi alınan Alıcı, daha sonra cumhuriyet savcısının talimatıyla tutuksuz yargılanmak üzere dün saat da serbest bırakıldı. BAŞBAKAN A GÖTÜRÜLMEYİ İSTEDİM 2000 yılında Siirt te muvazzaf jandarma uzman çavuş olarak görev yaptığını ve 2003 yılında da Yetersizlikten dolayı görevine son verildiğini belirten Alıcı şunları söyledi: 10 yıl önce evlendim ve 1 i kız 2 çocuğum var. Geçimsizlikten dolayı 2013 te eşimden ayrıldım. Yıllardır taksicilik, güvenlik, garsonluk gibi günübirlik işlerde çalışarak geçimini sağlamaya çalıştım ve son 2 yıldır da işsizim. Başbakanımıza defalarca ulaşmaya çalıştım. Başbakanımızın korumaları aracılığıyla ona ulaşıp iş imkanı bulurum diye bunu yaptım. Korumaların beni başbakanın yanına götüreceğini düşünerek bu eylemi yaptım ama emniyete götürüldüm. Maalesef amacıma ulaşamadım. EMNİYETTE KAFAMA SİLAH DAYADILAR Amacını emniyetteki ifadesinde de söylediğini belirten Alıcı, emniyette götürülmeden önce kendisinin Başbakan Erdoğan ın konuştuğu platformun arkasında bulunan bir minibüse bindirildiğini söyledi. Vücudundaki morlukları göstererek başbakanın korumalarının kendisini dövdüğünü iddia eden Alıcı, yaşadıklarını şöyle anlattı: Olaydan sonra başbakanlık koruma polisleri tarafından darba ve işkenceye maruz kaldım. Pankart açtıktan sonra alandaki iki kişiden yumruk yedim. Bunlar zaten kamera kayıtlarında mevcuttur. Beni başbakanımızın konuştuğu platformun arka tarafındaki minibüse bindirdiler. Üç dört tane başbakanlık koruma polisleri de binip elimi arkadan kelepçeleyip yaklaşık 45 dakika, bir saat kadar copla dövdüler. Darp raporlarımız mevcuttur. Hastaneden darp raporu aldık ama hastane polisi Raporu savcılıktan alırsın diyerek bana vermedi. Başbakanlık koruma müdürü emniyete geldi, Kesinlikle şikayetçi olmayacaksın, sonun iyi olmaz diye tehditte bulundu. Ben de davacı olacağımı belirttim. Kafama silah dayayıp, silahın horozunu çekip çekip bıraktılar. Heyecan yarattılar. Cop hiç durmadı baldırlarıma kollarıma vurdular, açık ve seçik bir şekilde işkence gördüm. Bunlardan şikayetçi olacağım. Bunlara yetki verilmese böyle bir şey yapmazlardı. TUSKON meydan okudu Obama Erdoğan ın üzerini çizdi mi? Lehigh Üniversitesi Öğretim Üyesi Henri Barkey, Başbakan Erdoğan artık seçimleri kazansa bile meşruiyetini yitirmiş oluyor dedi. ABD deki Lehigh Üniversitesi Öğretim Üyesi Türkiye uzmanı Henri Barkey, Başkan Barack Obama nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan la yaptığı telefon görüşmesindeki mesajların doğru aktarılmadığı gerekçesiyle rahatsız olduğunu iddia etti. Barkey Başbakan Erdoğan ın seçimleri kazansa bile meşruiyetini yitirmiş olacağını öne sürdü. Amerika nın Sesi nin sorularını yanıtlayan Henri Barkey e göre, birçok açıdan, Başbakan Erdoğan artık seçimleri kazansa bile meşruiyetini yitirmiş durumda. Çünkü ona eskiden seçimle gelmiş meşru bir başbakan olarak bakan insanlar bile onu sevmemelerine rağmen kendisini kabul ediyorlardı. Henri Barkey, Artık bu geçti diye konuşuyor ve uluslararası alanda Başbakan ın meşruiyetini büyük bir şekilde yitirdiğini öne sürüyor. Artık onu ciddiye almak zor iddiasında bulunan Henri Barkey, Erdoğan ın kendisine karşı kurulan komplolardan bahsetmesinin hem Amerikalıları hem de Avrupalıları tedirgin ettiğini söylüyor. Barkey Başbakan olarak kalabilir hatta ve hatta cumhurbaşkanı bile olabilir ama Sayın Erdoğan ın ilk başta getirdiği Türkiye nin önünü açacak başbakan resmi bence silindi gibi ifadeler kullandı. Uluslararası İlişkiler profesörü Barkey, iki ülkenin de birbiri için önemli olmaya devam ettiğini ve diplomatik Gülen Cemaatine yakınlığı ile bilinen Türkiye İş Adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral, hükümete yönelik sert açıklamalar yaptı. Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral, Biz dün ne isek bugün de oyuz. Bu sebeple de söylenen kötü sözlere dair hiç bir endişe taşımıyoruz. Ülkemizde örnek bir neslin yetişmesi ve sosyal yaralarımızın tamiri için çırpınan, dünyanın dört bir yanına Türkiye nin değerlerini, duygu ve düşüncelerini yayan bu insanlara, atılan iftira ve hakaretleri sahiplerine iade ediyoruz dedi. TUSKON açıklamasına göre, TUSKON un 5. Olağan Seçimli Genel Kurulu gerçekleştirildi delegenin katıldığı Genel Kurul a, Afrika Birliği Komisyonu Başkan Yardımcısı Dr. Erasmus Mwencha da onur konuğu olarak katıldı. Tek listenin oylamaya sunulduğu Genel Kurul da Rızanur Meral 5 inci kez TUSKON Başkanı seçildi. Genel Kurul un açılışında konuşan TUSKON Başkanı Meral, yolsuzluk operasyonunun Türkiye ye büyük zarar verdiğini belirterek, şunları kaydetti: 17 Aralık ve 25 Aralık ta açılan davalarda ortaya çıkan fotoğraflar, kasalar, saatler, bavullar ve kutular hepimizi derinden üzmüştür, milletimizin hafızasına kazınmıştır. Yurt dışı bağlantılı iddialar ve bakanlarımızın bu iddialara aileleri ile beraber konu olması ülkemizin güvenliği adına bir fecaat arz etmektedir. Davada para aklama ile adı geçen ülkenin, bu bakanlarımıza bugün ortalığa saçılan bilgilerle şantaj yapmış olması ihtimali dahi ülkemizin siyasi karar alma mekanizmasının güvenirliğine dair çok önemli sorulara ve büyük endişelere sebep olmaktadır. Ancak bu endişelerin ve sorunların çok daha büyüğü hükümetimizin bu soruşturma ve davalara karşı verdiği cevaplarla ortaya çıkmış ve sürece, yasa ve teamüllerin rağmına yapılan müdahalelerle bir hükümet sorunu olan yolsuzluk bir devlet sorunu haline getirilmiştir. Sebebi her ne olursa olsun yürütülmekte olan bir davaya müdahale edilmesi asla kabul edilemez. Parlamenter bir demokrasi için siyaseten çok güçlü ve etkili olan, görevi gereği erklerin sağlıklı işleyişini düzenlemekle mesul Cumhurbaşkanı nın bütün bu hukuksuzluklar karşısında sessiz kalmasını ve başında olduğu cumhuru öksüz bırakmasını ciddi bir ızdırabla izliyoruz. açıdan ilişkileri kesintisiz süreceğini tahmin etmekle birlikte bu ilişkinin tonu açısından iki ülke arasında soğuk bir ilişki olacağı görüşünde. Barkey, Obama nın 6 ay 10 gün boyunca tüm çabalara rağmen Erdoğan la konuşmamak için direttiğini, sonunda bir mesaj vermek için konuştuğunu, ancak Obama nın mesajının Erdoğan tarafından yanlış yorumlandığını öne sürdü. Erdoğan ın Fethullah Gülen konusunda Amerika Başkanı nın hayatta söylemeyeceği bir şeyi Obama ya atfettiğini söyleyen Barkey, bu açıdan Amerika nın Türkiye Başbakanı na olan güveni tamamen sıfıra inmiştir iddiasında bulunuyor. Erdoğan ile Obama görüşmesinde de gündeme geldiği iddia edilen Fethullah Gülen in Amerika da kalışının uzatılması için daha önce Türk devletinin Amerika ya güvence verdiğini söyleyen Henri Barkey O zaman paralel devlet suçlamalarını bize neden söylememiştiniz? Türk devletinin ne kadar objektif olduğu sorgulanacaktır diye konuşuyor. Barkey, zaten Türkiye de hükümetin de Gülen in dönmesini isteyeceğini düşünmüyor.

15 28 TÜRKİYE HABERLERİ AVRUPA HABERLERİ 29 Türkİye Dünyaya rezil oldu Başbakan Erdoğan, Bursa mitinginde yaptığı konuşmada, Twitter mivitır hepsinin kökünü kazıyacağız. Uluslararası camia şunu der, hiç beni ilgilendirmiyor dedi. Sosyal medyada bu sözlerin ardından tepkiler yükseldi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Bursa mitinginde yaptığı konuşmada, Twitter ın kökünü kazıyacaklarını iddia etti. Erdoğan konuşmasında şunları söyledi: Memleketin her meselesine burnunu sokandan alim olmaz. Şimdi mahkeme kararı çıktı. Twitter, mwitter hepsinin kökünü kazıyacağız. Uluslararası camia şöyle der, böyle der hiç umurumda değil. Herkes Türkiye Cumhuriyeti nin gücünü görecek. İlk tepkilerde twitter dan geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran: Bu çağda twitterın kökünü kazıyabileceğini zannetmek, matbaayı yasaklayabileceğini zannetmek gibi. Hayalinde bile yapamazsın dedi. CHP Milletvekili Aytuğ Atıcı: Demokraside iktidardan gitmenin de ahlakı ve onuru var. RTE nin Twitter var ya hepsinin kökünü kazıyacağız demesi sadece çırpınmadır.yazık! Can Dündar: Twitter mıvitır, kökünü kazıyacağız öfkesi boşa değil. Twitter mıvitır,pisliği ortaya döküp iktidarın kökünü kazıyor çünkü... Bedri Baykam: İleri demokrat uçmuş bugün yine: twitter mwitter var ya hani?? Hepsinin kökünü kazıyacağız.. Yetmezzzz ama Evvvet! Kulağın çınlasın Sezen! RedHack: Başçalan Twitter ın kökünü kazıyacağız diyor. İfade özgürlüğünüz yok demek istiyor yani. Sansür yasasının bir diğer amacı bu işte. Cüneyt Özdemir: Başbakan Twitter mivitır hepsinin kökünü kazıyacağız. Uluslararası camia şunu der, hiç beni ilgilendirmiyor demiş. Olağanüstü hal geliyor! Kemal Mahmat: Tayyip bence Egemene kızdı sinirini bizden çıkarıyor Twitter ın kökünü kazıyacağız!!! AL Parti: Ak Parti nin çılgın seçim vaadi: Twitter ın kökünü kazıyacağız. İşte 30 Mart ta bu vaadleri oylayacaksınız. AB ve ABD den twitter açıklaması! Türkiye de Twitter ın kapatılmasının ardından ABD ve AB den açıklama yapıldı. AB Komisyonu nun Genişleme ve Komşuluk Politikasından Sorumlu Komiseri Stefan Füle de Türkçe Tweet atarak tepkisini dile getirdi. Ankara daki diplomatik misyon temsilcilikleri arasında ilk tepki ise İngiltere Büyükelçiliği nden geldi. Amerikan Dışişleri Bakanlığı akşam saatlerinde alelacele bir tepki açıklaması hazırlarken, sivil toplum örgütleri de Türkiye nin gidişatından duydukları endişeyi ifade ettiler. Twitter ın Türkiye de mahkeme kararıyla kapatılmasının ardından ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğü, akşam saatlerinde konuyla ilgili görüş soran gazetecilere, yasağa tepki gösteren bir açıklama gönderdi. Ay başında Dışişleri Sözcüsü Jen Psaki nin Türkiye de sosyal medya sitelerine yasaklar getirilebileceği yönündeki haberlere getirdiği yoruma gönderme yapılan açıklamada şöyle denildi: Daha önce de dile getirdiğimiz gibi, sosyal medya sitelerinin kapatılabileceği yönündeki her türlü öneri sonrası son derece endişeli olmaya devam ediyoruz. Demokrasiler, kamudaki seslerin çeşitliliği ile güçlenirler. Bağımsız ve özgür bir medya, demokrasinin, açık toplumun esas unsurudur ve resmi şeffaflığı, hesap verebilirliği sağlamada hayatidir. TTB: Başbakan Erdoğan için endişeliyiz Türk Tabipler Birliği yaptığı yazılı bir açıklama ile Başbakan Erdoğan ın duygu durumu ndan endişe duyduklarını ifade etti. Türk Tabipler Birliği internet sayfasından yaptığı basın duyurusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın ruh durumu ndan endişe duyduklarını açıkladı. Başbakan Erdoğan ın duygu durumundan endişeliyiz başlıklı duyuruda şunlar yazılı; Gezi olaylarını faiz lobisi çıkardı. Dolmabahçe Camii nde içki içtiler. Benim başörtülü bacılarıma saldırdılar. AİHM in Öcalan kararında şartlı tahliye ifadesi Abdullah Öcalan la ilgili kararını açıklayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi PKK nin İmralı daki liderine şartlı tahliye olasılığı olmaksızın ömür boyu hapis cezası verilmesiyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 3 üncü maddesinin ihlal edildiğine karar verdi. Mahkeme, bu konuda bir yasal mekanizma gerektiğini vurguladı. Öcalan aldığı müebbet hapis cezasını ve İmralı Adası ndaki cezaevi koşullarını AİHM e taşımıştı. Mahkeme, Türkiye nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin, insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleyi konu eden 3 üncü maddesi kapsamında, bazı noktaları ihlal ettiğine, bazılarını ise ihlal etmediğine karar verdi. Kararın birçok noktasında yargıçların görüşlerinin birbirinden farklı olduğu görüldü. AİHM kararında, İtalyan yazar Dante nin Siz ki, buraya girenler, bütün umutlarınızı geride bıraktınız sözlerine gönderme yapılarak, Cezaevleri, cehennem olmamalıdır denildi. Mahkeme Öcalan ın yavaş yavaş zehirlendiği iddialarını kabul edilemez bulurken, tutukluluk koşullarıyla Öcalan ın haklarının ihlal edildiği ne oy çokluğuyla hükmetti. Mahkeme ayrıca yine oyçokluğuyla Öcalan ın tutulduğu cezaevi koşulları nedeniyle de haklarının ihlal edildiğini tespit Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın Gezi Direnişi nden bu yana kullandığı ayrıştırıcı, ötekileştirici, kutuplaştırıcı dili hekimler olarak kaygıyla izliyoruz. Gaziantep Mitingi nde Berkin Elvan la ilgili söylediklerini dinlediğimizde ise dehşete kapıldık. Normal/de hiç kimse çocuklarını kaybetmiş iki aileyi karşı karşıya getirmeye çalışmaz. Normal/de hiç kimse ekmek almaya giderken polis tarafından başından vurulan, 269 gün ölümle pençeleştikten sonra hayatını kaybeden 15 yaşındaki bir çocuğu terörist ilan etmez. etti. Kararda, Öcalan ın cezaevine ziyaretçilerinin gelmesi konusundaki sorunlar ve sınırlamalar konusunda herhangi bir ihlal tespit etmezken, şartlı tahliye olasılığı olmaksızın ömür boyu hapis cezasını hak ihlali saydı. Mahkeme, mahkeme giderleri için de Türkiye nin davayı açan tarafa 25 bin euro ödemesi gerektiğine hükmetti. Kararda, Öcalan ın sadece cezaevi koşullarının iyileştirilmesi ve aile üyeleri ve avukatlarının ziyaretlerini kolaylaştırmasıyla tıbbi olanaklar sağlamasının yeterli olmayacağı belirtilerek, başvuruyu yapanla (Öcalan) aynı koşullar altındaki tutuklular için şartlı tahliye imkanları sağlayacak yasal mekanizmaların oluşturulması gerektiği belirtildi. Karar, ayrıca Türkiye nin cezai ehliyeti olan suçlular için ömür boyu hapis cezasını kaldıran ülkeler arasına katılarak bir adım daha ileri gidebileceği ifadesini de içeriyor ve bunun însanlık adına güçlü bir örnek oluşturacağı nı belirtiyor. Normal/de hiç kimse oyun çağında öldürülen bir çocuğun mezarına konan oyuncak misketleri demir bilye olarak çarpıtmaz. Normal/de hiç kimse daha iki gün önce evlâdını toprağa vermiş bir anneyi miting meydanında yuhalatmaz. Bizler hekimiz. İnsanın bin bir ruh halini, bin bir duygu durumunu biliriz. Başbakan Erdoğan ın duygu durumundan endişe duyuyoruz. Fevkâlâde endişe duyuyoruz. Kendisi, çevresi, ülkemiz adına endişe duyuyoruz. Endişemizi kamuoyuyla paylaşıyoruz. İdare mahkemesi Twitter yasağını durdurdu Ankara İdare Mahkemesi, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı nın Twitter a erişimin engellenmesi uygulamasının yürütmesini durdurdu. Aralarında Türkiye Barolar Birliği ve Gazeteciler Cemiyeti nin de bulunduğu bazı kişi ve kuruluşlar yasağın kaldırılması talebiyle idari yargıya başvurmuşlardı. Mahkeme nin Twitter a genel engelleme getirilmesinin hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğuna hükmettiği bildiriliyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu nun yasağın kaldırılması yönündeki başvurusu üzerine konuyu gündemine alan Anayasa Mahkemesi ise, yerel mahkeme aynı konuda bir karar verdiği gerekçesiyle yeni bir karara gerek görmedi. Gözü dönmüş bir diktatörün son çırpınışları... CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Twitter ın yasaklanmasıyla ilgili, Söylenecek sözün bittiği noktadayız derken CHP li Çıray, Twitter muta nikâhını gizlemek için mi kapatıldı? diye sordu. Tanrıkulu da yasağı Meclis e taşıdı. AKP nin Twitter yasağına muhalefetten sert tepkiler geliyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, yaptığı yazılı açıklamada AKP nin sosyal medyanın en önemli alanlarından birisine, twitter a genel bir sansür getirdiğini belirtti. Dün gece gözü dönmüş bir diktatörün son çırpınışlarından birisine tanık olduk ifadelerini kullanan Koç, twitter yasağının amacının yolsuzlukların, hırsızlıkların belgeleri ve kayıtlarının toplum tarafından öğrenilmesinin engellenmesi olduğunu ifade etti. Koç şunları kaydetti: Bu komik ve tehlikeli adım, Türkiye yi artık demokratik bir ülke tanımından tamamen çıkarmıştır. Bütün diktatörler korkarlar. Bütün diktatörler kapalı bir toplumdan yanadır. Şu çok iyi bilinmelidir; hiçbir güç, baskı, sansür girişimi, kişisel hak ve özgürlükleri yok etme gayreti, başçalanın çöküşünü engelleyemeyecektir. Türkiye 99 ülke arasında 59 uncu Dünya Hukukun Üstünlüğü Küresel Endeksinde Türkiye, 99 ülke içinde 59.ıncu sırada yeraldı. Microsoft un kurucusu Bill Gates in de sponsorları arasında bulunan Dünya Adalet Projesi ( The World Justice Project) in 2014 Küresel Hukukun Üstünlüğü Endeksi genel sıralalamasında 99 ülke içinde 59.uncu sırada yerlanan Türkiye, Temel Haklar kategorisinde 78, Açık Devlet 69, Düzen ve Güvenlik 67, Düzenleyici Uygulama sıralamasında 38 inci, Yolsuzluğun Yokluğu sıralamasında 35.inci ve Sivil Adalet sisteminde 47.ci sırada yer aldı. Türkiye, Hükümetin Hesap Verebilirliliği nde 72 ve Temel Haklar boyutlarında ise küresel sıralamada 78.inci sırada kalmasına neden olan düşük puanların basilica nedeni olarak ifade özgürlüğü üzerindeki kısıtlamalar ve özel hayata müdahale gösterildi. Hukukun Üstünlüğü Endeksi 2014 puanları ve sıralamasında WJP, dünya üzerinde 100 binden fazla evde yapılan uzman anketlerine dayanıyor. Rapor, hükümetlerin hesap verme, temel haklar, suç, adalet ve daha fazla konularda performanslarını değerlendirirken, ayrıca hukukun üstünlüğüne müdahale gibi en iyi - kötü performansları ve trendleri izleyerek, bölgesel güç analizleri için anahtar bulgular içeriyor. Danimarka ve Norveç in 0.88 puanla zirveyi paylaştığı Küresel Endekste Türkiye, 0.50 puan ile 99 ülke içinde 59.uncu sırada yeralırken karne notlarımız şöyle; Endekste Türkiye yi geride bırakan ülkeler arasında Botswana (25), Gana (37), Güney Afrika (40), Senegal (43), Burnika Faso (53) ve Malawi (55) gibi Afrika ülkeleri yerlırken, Birleşik Arap Emirlikleri (27), Malezya (35), Ürdün (38), Bosna Hersek (39), Tunus (41), Endenozya (46), Lübnan (49), Moğalistan (51), ve Fas (52) gibi Müslüman ülkelerin karne notları da Türkiye den yüksek çıktı. WJP endeksini yayınladığı video mesajı ile duyuran Bill Gates şu ifadeleri kullandı; Eğer hukukun üstünlüğünü geliştirmek istiyorsanız, bunu ölçmek için bir yol gerekir. Dünya Adalet Projesi nin Hukuk Üstünlüğü Endeksi işte bunu sadece yaparak küresel topluluma yardımcı oluyor. Hukukun üstünlüğü konusunda küresel dönüştürmeye yardımcı olmak, bunu yapaken de insanların heryerde yaşamlarını iyileştirmek için bir bilgi sağlıyor

16 30 TÜRKİYE HABERLERİ TÜRKİYE HABERLERİ 31 2 bin avukat adalet zinciri oldu İzmir Barosu na kayıtlı 2 bin avukat, bağımsız yargının güvencesi, savunmanın onurlu temsilcileri olduklarını söyleyerek, Bayraklı Adliyesi çevresinde Adalet ve vicdan için el ele sloganıyla zincir oluşturdu. İzmir Adliyesi C Kapısı önünde basın açıklamasıyla başlayan eylemde, Baro Başkanı Ercan Demir, Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti için, bağımsız yargı ve özgür savunma için, haklar ve özgürlükler için, adalet ve vicdan için direneceğiz. Yargının kurucu unsuru olan tüm hukukçuları, avukatları, hakimleri, savcıları, bağımsız yargı ve hukuk devleti için mücadeleye çağırıyoruz dedi. Basın açıklamasını okuyan Demir, Başbakan Erdoğan ın Ben yargıya talimat verdim, gereğini yapacaklar, Evet konuştum Adalet Bakanımla, bu normal bir şey diyerek kabul ettiği yürütmenin yargıya müdahalesini eleştirmelerine, yargı bağımsızlığı olmayan bir ülkede hiç kimsenin hukuk güvenliğine sahip olmayacağını ve yurttaşların adaleti başka yerde aramalarına yol açacağını haykırmalarına engel olmaya çalışıldığını söyledi. Demir, hakkında yürütülen soruşturmayı ve yakalama kararını öğrenip 1500 yüz kilometre uzaktan ilk uçakla ülkeye gelen avukatın mesleki faaliyetleri nedeniyle 15 aydır tutukluyken, bakan çocuklarının, ayakkabı kutularından milyonlarca euro taşıyanların serbest bırakılmasını hukuk ve adalet olarak görülmesinin istendiğini söyleyerek şöyle konuştu: Bizim çocuklarımız ekmek almaya giderken vurularak, sokak aralarında dövülerek öldürülürken, sizin çocuklarınızın karakolda polisleri sıraya dizmesini, makam arabalarında gezdirilerek, soruşturmalardan kaçırılıp, yargı muafiyetine sahip kılınmasını makul kabul etmemizi istiyorsunuz. Berkin Elvan ın komada kaldığı 269 gün boyunca katilleri hakkında etkin bir soruşturma yapılmamış olmasını ve ölümünün hukuksal sorumlusunun Verdiysem emri ben verdim, polisimiz destan yazdı diyen Başbakan olduğunu yok saymamızı istiyorsunuz. Ali İsmail Korkmaz ın, Abdullah Cömert in, Ethem Sarısülük ün, Mehmet Ayvalıtaş ın, Medeni Yıldırım ın, Ahmet Atakan ın, Hasan Ferit Gedik in demokratik protesto haklarını kullanırken öldürülmelerini doğal kabul etmemizi, unutmamızı, emri ben verdim diyenlerin sorumluluğunu yok saymamızı, onların katillerini saklamanızı, yargıdan uzak tutmanızı, cezasız bırakmanızı kabul etmemizi istiyorsunuz. Yargıyı arka bahçenize çevirme çabalarınızı, kendi yargınızı oluşturma isteğinizi, soruşturmaları kapatmayı, yolsuzlukların üstünü örtmeyi, hukuku kendinize göre yontmaya çalıştığınızı, en küçük muhalefeti bile düşmanlık olarak görüp, düşman ceza hukuku işlettiğinizi, ülkede ikili bir hukuk sisteminin varlığını, hukukun çevresinden dolanmayı maharet saydığınızı, yasama gücünü kendi çıkarlarınız için kötüye kullandığınızı görmezden gelmemizi istiyorsunuz. Böyle bir sistemi görmezden gelmeyeceklerini, kabul etmeyeceklerini ve izin vermeyeceklerini vurgulayan Demir şöyle devam etti: Yasama organını tek adama bağladınız. Yürütme erki tek adama bağlı. Özgür basını baskı ve tehdit ile susturdunuz. Havuz medyası oluşturdunuz. Gazetelerde nelerin yazacağı, televizyonda nelerin konuşulacağına yine o tek adam karar veriyor. İnternet siteleri tek adamın düğmeye basmasıyla kapatılıyor. Yargı erkini de o tek adama bağlamak istiyorsunuz. Sandık fenomeni ile diktatörlük rejimi kurmaya çalıştığınızı görüyoruz. Ancak bilmelisiniz ki, özgür savunmanın onurlu temsilcileri olarak, diktatörlük rejimine geçit vermeyeceğiz. Size, iktidarınıza, gazınıza, tomanıza, sopanıza, jopunuza, baskınıza, sansürünüze, yargılama ve ceza tehditlerinize boyun eğmeyeceğiz. Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti için, bağımsız yargı ve özgür savunma için, haklar ve özgürlükler için, adalet ve vicdan için direneceğiz. Yargının kurucu unsuru olan tüm hukukçuları, avukatları, hakimleri, savcıları, bağımsız yargı ve hukuk devleti için mücadeleye çağırıyoruz. 871 çocuk, dedesi yaşındaki erkeklerle zorla evlendirildi Türkiye de son 12 yılda 871 genç kızın, dedesi yaşındaki erkeklerle evlendirildiği açıklandı.türkiye İstatistik Kurumu nun (TÜİK) evlenme istatistikleri, kendinden en az 31 yaş büyük erkeklerle evlenen yaşları arasındaki kızların sayısını ortaya koydu yıllarına ait istatistiklere göre Türkiye de 7 milyon 163 bin 931 çift hayatını birleştirirken, yaşları arasındaki 299 kız, 60 yaş ve üzeri erkeklerle dünya evine girdi. Bu dönemde yine aynı yaştaki 203 kız yaş arasındaki erkeklerle, 369 kız da yaş arasındaki erkeklerle nikah masasına oturdu. Türkiye İstatistik Kurumu nun (TÜİK) evlenme istatistikleri, kendinden en az 31 yaş büyük erkeklerle evlenen yaşları arasındaki kızların sayısını ortaya koydu yıllarına ait istatistiklere göre Türkiye de 7 milyon 163 bin 931 çift hayatını birleştirirken, yaşları arasındaki 299 kız, 60 yaş ve üzeri erkeklerle evlenmek zorunda kaldı. Bu dönemde yine aynı yaştaki 203 kız yaş arasındaki erkeklerle, 369 kız da yaş arasındaki erkeklerle nikah masasına oturdu. Torunu yaşındaki erkeklerle evlenen kadınların sayısı ise istatistiklere tek haneli yansıdı. 12 yılda yaş arasındaki erkekle nikah masasına oturan 50 yaş üzeri kadın sayısı 11 oldu yaş arasındaki kadınlarda 8, yaş arasındakilerde 2, 60 yaş üzeri kadınlarda 1 kişi genç erkekle resmen nikah kıydı. TÜİK in boşanma istatistiklerinde 50 yaş ve üzeri erkek ve kadınların sayısı da yer aldı. 12 yılda 1 milyon 230 bin 420 çiftin boşandığı Türkiye de yaş arası genç kadınla evlenip, boşanan erkek sayısı 39 olarak tabloya yansıdı. Genç erkekle evlenip, daha sonra yollarını ayıran 50 yaş ve üzeri kadın sayısı ise sadece 1 olarak gerçekleşti. Bir soruşturma da AB den Avrupa Komisyonu, Egemen Bağış ın AB Bakanı olduğu dönemde, usulsüz ihale ve personel alımı iddiaları için soruşturma başlattı. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu nun, AB eski Bakanı Egemen Bağış dönemine ait, Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi ndeki (Ulusal Ajans) AB fonlarının kullanımı ve personel alımlarında usulsüzlük iddialarını incelemek üzere soruşturma başlattığı ortaya çıktı. Böylece Ulusal Ajans ın işletme giderlerine katkı olarak alınan AB fonları tehlikeye girdi. Taraf gazetesinden Hüseyin Özkaya nın haberine göre, rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasında adı geçen ve AB Bakanlığı koltuğundan alınan Egemen Bağış ın bakanlık dönemine ilişkin AB den de usulsüzlük iddiaları geldi. AB Bakanlığı na bağlı Ulusal Ajans ın Başkanı olarak görev yaptığı dönemde Musa Ceylan tarafından Bağış a gönderilen 9 Mart 2013 tarihli e-postada, Bağış ın, Usulsüz personel alımı ve ihalelerde usulsüzlük talimatlarının olduğu belirtilmişti. Ceylan, Bağış a Ajans Başkanı olarak, ana hatlarını yukarıda belirttiğim türden veya mevzuatımıza aykırı olabilecek diğer benzer talimatlarınızı hiçbir şekilde yerine getirmeyeceğimi açık bir şekilde tekrarlamak istiyorum demişti. Bu e-postanın, kısa bir süre önce kamuoyuna yansıması üzerine AB Komisyonu nun harekete geçtiği öğrenildi. Bu kapsamda, Avrupa Komisyonu Eğitim ve Kültür Genel Müdürü Jan Truszczynski nin bir mektup yazdığı ortaya çıktı.türkiye nin Brüksel deki daimi temsilciliği, AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Ulusal Ajans Başkanı Bülent Özcan a gönderilen 20 Ocak 2014 tarihli mektupta, ajanstaki iddialar üzerine soruşturma başlatıldığı bildirildi. Mektupta, Ulusal Ajans ta yürütülen Hayat Boyu Öğrenme ve Gençlik Programları ile ajansın ihale ve personel alımlarını kapsayan soruşturmanın AB Bakanlığı na da uzanabileceği belirtildi. AB ile Türkiye arasında imzalanan tarihli Çerçeve Anlaşma nın 27. maddesi uyarınca, Avrupa Komisyonu nun ve Avrupa Yolsuzlukla Mücadele Bürosu nun, sağlanan fonların kullanımı ile ilgili her türlü usulsüzlük ve yolsuzluğu soruşturma yetkisi bulunuyor. Taraf ın ulaştığı, Jan Truszczynski imzalı kritik mektup özetle şöyle: Ulusal Otoriteniz tarafından Hayat boyu Öğrenme ve Gençlik Programları Ulusal Ajansı olarak belirlenen AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı ile ilgili dikkatime sunulan ciddi yolsuzluk iddiaları nedeniyle size yazıyorum. İddia olunan usulsüzlükler, Ulusal Ajans tarafından yapılan şeffaflıktan uzak personel alımı ile AB ve ulusal mevzuata uymayan ihalelerle ilgilidir. Alınan bilgilere göre, son zamanlarda bazı iddialar Türk basınına yansımış ve konuya ilişkin olarak Ajans eski Başkanı ile AB Bakanı arasında geçen konuya ilişkin diyaloglar Bakanlık tarafından teyit edilmiştir. AB eğitim ve gençlik programları ve AB geneli ile Erasmus+Programı nın başlatılması bağlamında yaratabileceği ciddi itibar riskleri göz önüne alındığında, bu konularla ilgili kaygılarımı takdir edersiniz. İddialar subut bulduğu takdirde mâli bir etki yaratacak ve Ulusal Ajans ın işletme giderlerine katkı olarak alınan AB fonlarında mali düzeltme yapılmasıyla sonuçlanabilecektir. Komisyon ve Ulusal Ajans arasındaki düzenleyici hükümlerden görüldüğü gibi, tespit edilen sorunların ciddiyetine bağlı olarak diğer önleyici tedbirler (örneğin fon taahhütlerinin, ödemelerin veya program uygulamasının askıya alınması gibi) değerlendirilebilecektir. Bu çerçevede, Ulusal Ajans tan ihale uygulamaları ve personel alımları konusunda ayrıntılı bilgili istemek zorundayım. Ayrıca, iddia olunan usulsüzlüklerin daha ileri düzeyde soruşturulması için Ulusal Ajans ta ve gerekirse Ulusal Otorite de de (AB Bakanlığı) bir yerinde denetim emri vereceğim. AB den AKP ye: Dostlarınızı kaybediyorsunuz Avrupa Parlamentosu, en sert Türkiye ilerleme raporlarından birini kabul etti. Dün 153 e karşı 475 oyla Genel Kurul dan geçen raporda hükümetin 17 Aralık yolsuzluk operasyonuna yönelik tutumu eleştirilirken, Türkiye nin Kopenhag kriterlerinden uzaklaştığına dikkat çekiliyor. Ayrıca raporda HSYK içindeki son değişikliklerden derin kaygı duyulduğu vurgulanıyor. Kamudaki fişleme iddialarına da yer verilen raporda, Polis ve güvenlik kuvvetlerinin sistematik şekilde fişlendiği iddialarından endişe duyulmaktadır. ifadeleri kullanılıyor. HSYK ve internet kanununun AB kriterleri gözetilerek tekrar değiştirilmesi talep ediliyor. AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve geçen hafta Brüksel i ziyaret eden Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ın raporun yumuşamasına yönelik teşebbüslerinin etkisiz kaldığı görüldü. AP nin Türkiye raportörü Ria Oomen-Ruijten şimdiye kadarki en sert raporu kaleme aldığını açıkladı. Ruijten, çözüm sürecini olumlu bulduğunu belirtirken hükümetin attığı son adımların yargı bağımsızlığına ve modern toplum hedefine büyük darbe vurduğunu ifade etti. Geçen hafta AB Bakanlığı tarafından AP ye gönderilen ve paralel devletle mücadele edildiği, mücadele bittikten sonra demokratikleşme hamlelerinin hız kazanacağı ve paralel yapının demokrasiye en büyük tehdit oluşturduğuna yönelik ifadelerin bulunduğu 10 sayfalık belge, Avrupalı milletvekillerince ciddiye alınmadı. AP oylamasında en fazla dikkat çeken gelişmelerden biri de şimdiye kadar Türkiye nin üyeliğine verdiği güçlü destekle bilinen Liberallerin, hükümetin 17 Aralık tan sonraki tutumunu gündeme getirerek çok daha şüpheli bir tavrı benimsemesi oldu. ABD nin 17 Aralık Değerlendirmesi: Skandal Washington Yönetimi 17 Aralık yolsuzluk operasyonu ve sonrasında yaşanan gelişmeleri skandal olarak nitelendirdi. ABD Yönetimi geleneksel yıllık insan hakları raporunu açıkladı. Raporda 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrasında yaşananlar skandal olarak nitelendirildi. ABD Dışişleri Bakanlığı nın 2013 İnsan Hakları Raporu nun Türkiye bölümünde, Gezi Parkı odaklı gelişmeler, İstanbul merkezli operasyon, telefon dinlemeleri gibi konularda eleştiriler ön plana çıkarken, Türkiye nin Suriyeli mültecilere yönelik politikasından övgüyle bahsedildi. Ülkeler bazında ihlallerin sıralandığı raporda geçen sene 48 sayfa tutan Türkiye bölümü bu sene 51 e çıkarken, rapora Gezi Olayları damga vurdu. Washington Yönetimi bu raporla birlikte ilk kez 17 Aralık Büyük Rüşvet Operasyonu sonrası ortaya çıkanları skandal olarak nitelendirdi. Kolluk kuvvetleri ve yargının, binlerce polis ve savcının yerini değiştiren hükümetin etkisi altında olduğunu vurguladı. Bakanlığın her yıl yayınladığı raporun Türkiye bölümünün özetinde, Türkiye için, çok partili parlamenter sisteme ve sınırlı yetkileri olan bir Cumhurbaşkanına sahip anayasal bir cumhuriyet tanımlaması yapılırken, gözlemcilerce özgür ve adil olarak değerlendirilen 2011 genel seçimlerinde, AK Parti nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yönetiminde parlamenter çoğunluğu oluşturduğu belirtildi. Raporda, Sivil yetkililerin güvenlik güçleri üzerindeki etkin kontrolünü sürdürdüğü, ancak güvenlik güçlerinin bazı unsurlarının insan hakları ihlalleri işlediği kaydedildi.

17 32 TÜRKİYE HABERLERİ TÜRKİYE HABERLERİ 33 Berkin i milyonlar uğurladı Dünya Berkin Çocuk için ayağa kalktı. Günlerce dünyanın her yerinde gösteriler yapıldı ve katiller lanetlendi. Belkide dünyada eşine rast raslanır bir şekilde, Berkin tüm dünyayı Zülme, baskıya, eşitsizliğe, Polis zülmüne, Devlet gaddarlığına, bir ülkenin Başbakanının Çocuklara karşı vahşetine karşı birleştirdi. 16 Haziran 2013 te Gezi eylemleri sırasında evinden ekmek almak için çıkarken polisin gaz bombasıyla ağır yaralanan ve 269 gün sonra yaşam mücadelesini kaybeden Berkin Elvan, son yolculuğuna uğurlandı. Okmeydanı Cemevi nde mahşeri kalabalıkla gerçekleşen dini törenin ardından Berkin Elvan ın tabutunu taşıyan cenaze aracı, defnedileceği Feriköy Mezarlığı na doğru yola çıktı. Yola çıkan cenaze aracının arkasında yürüyüşe geçen kitle, E-5 yolunu Şişli yönünü trafiğe kapatarak cadde üzerine yürüyüşe geçti. Yürüyüşün bir ucu Darülaceze önüne kadar uzandı. ON BİNLERDE KİŞİ SOKAĞA AKTI AFP de on binlerce kişinin Berkin in cenazesi için sokaklara aktığını söyledi. Dün gece sokaklarda yaşanan olaylara vurgu yapan ajans, Berkin Elvan ın hikayesinin haziran ayındaki gösterilerde polisin aşırı sert taktiklerinin bir sembolü olduğunu söyledi. Reuters da Berkin Elvan ın cenazesi için İstanbul da toplanan on binlerce kişinin hükümet karşıtı sloganlar attığını söyledi. Ajans, cenaze töreninin birçok büyük televizyon kanalından canlı olarak verildiğine de dikkat çekti. Reuters ayrıca Berkin Elvan ın ölümünün, geçtiğimiz haziran ayından bu yana en geniş kapsamlı sokak gösterilerini tetiklediğini yazdı. BERKİN DAHA 15 İNDEYDİ CNN, binlerce öfkeli kişinin polisin biber gazı yüzünden ölen genç çocuğun cenazesi için toplandığını bildirdi. Binlerce insanın sokaklara döküldüğüne dikkat çeken BBC de Kalabalıklar Berkin daha 15 indeydi diye sloganlar atıyor şeklinde duyurdu. 9 AY SONRA ÖLÜMÜ... İngiliz Guardian gazetesi ise 15 yaşındaki Berkin Elvan ın, polisin attığı gaz fişeği yüzünden yaralanmasının üzerinden 9 ay geçtikten sonra gelen ölümü, binlerce kişiyi sokaklara döktü diye yazdı. BERKİN SEMBOL HALİNE GELDİ Fransız Le Monde gazetesi ise Ankara da polis Berkin Elvan için toplanan göstericilere müdahale ederken İstanbul da on binlerce kişinin öğle saatlerinden itibaren toplanmaya başladığını duyurdu. Gazete, internet sitesindeki haberinde Berkin in sembol haline geldiğini yazdı ve gazetenin İstanbul muhabirinin havadan çektiği kareyle İstanbul daki kalabalığa dikkat çekti. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi nde 269 gündür yaşam müdahalesi veren Berkin Elvan 16 kiloya kadar düşmüştü. Berkin Elvan ın öldüğünü ilk olarak ailesi twetter hesabından duyurdu. Ailenin yaptığı açıklamada, Halkımıza : Saat Berkin Elvan ı evladımızı kaybettik. Başımız sağolsun denildi. Ölüm haberi üzerine çok sayıda kişi hastaneye gelmeye başladı Elvan ailesi Twitter dan şu mesajı yayınladı: Halkımıza : Saat Berkin Elvan ı evladımızı kaybettik. Başımız sağolsun. Taksim Dayanışması da resmi twitter hesabından yaptığı açıklamada, Halkımıza: Saat Berkin Elvan ı evladımızı kaybettik. Başımız sağolsun ifadelerini kullandı. Türkiye Berkin için yas tutuyor... Berkin Elvan ın ölümü üzerine Türkiye nin birçok şehrinde protesto gösterileri yapıldı; üniversite ve lise öğrencileri dersleri boykot etti. * İzmir de Karataş Anadolu Lisesi öğrencileri, sabah saatlerinde Berkin Elvan ın öldüğünü öğrendikten sonra okul bahçesinde oturma eylemi yaptı. İlk derse girmeyen yaklaşık 250 öğrenci, ikinci dersten itibaren okula girdi. * Antalya da da bir grup lise öğrencisi kent merkezinde, önlerinde bir ekmekle oturma eylemi başlattı. Kentte adalet yürüyüşü başlatıldı. * İzmit Cumhuriyet Parkı nda İnsanlık Nöbeti adı verilen eylem başlatıldı. İlk nöbeti Çağlar Doğu adlı genç elinde ekmeğiyle yağmur altında başlattı. Kocaeli Üniversitesi nde de kişilik öğrenci grubu saat sıralarında Rektörlük binasına girmek istedi. Kampüse giren Çevik kuvvet ekipleri cop ve biber gazıyla öğrencilere müdahale etti. * Samsun da bir grup genç, Berkin Elvan için protesto gösterisi yaptı. Gençler, AK Parti nin aday tanıtım aracının önünü kesti. *Denizli de Delikliçınar Meydanı nda toplanan bir grup lise ve üniversite öğrencisi, Rahat uyu Berkin, Çocuklar uyurken susulur, Bakkala giderken kask takın, Abileri ona iyi bakın, Berkin Elvan, ölümsüz dövizleri taşıyıp, önlerine ekmek koyarak oturma eylemi yaptı. *Bursa da Uludağ Üniversitesi ve kent merkezinde öğrenciler Berkin Elvan için oturma eylemi yaptı. *Manisa da tek kişilik eylem. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu nun Manisa Temsilcisi Semiha Hasgör, Manolya Meydanı nda üzerlerinde 14 yaşında vurdular, 15 yaşında öldü, yazılı dövizle ve bir ekmekle eylem yaptı. Üniversiteler birleşti Ankara Üniversitesi Cebeci Kampusu nda da Berkin Elvan için boykot yapıldı. Boykotun ardından Kızılay a yürüyüşe geçmek isteyen öğrencilerin önünü kesen polis biber gazı attı. Öğrenciler kampustan çıktı ve duraktaki polis barikatının karşısına barikat kurdu. Eylemcilerle polisin çatışması uzun saatler sürdü. Hacettepe Üniversitesi nin Beytepe Kampusu ndaki öğrenciler, Bilkent Üniversitesi ve Atılım Üniversitesi nden öğrenciler de otobüslerle Güvenpark a gelerek burada eylemcilere katıldı. Ankara Üniversitesi Cebeci Kampusu nda toplanan grup, Kızılay a yürümek isteyince polis biber gazıyla müdahale etti; öğrenciler polis çekildikten sonra Kızılay a yürüdü. Tuzluçayır karıştı Kızılay daki HDP binasından çıkan yaklaşık 40 kişilik grup da, Kızılay da protesto gösterisi düzenledi. Tuzluçayır da da protesto gösterileri yapıldı. Eylemlerde yaklaşık 5 bine yakın polis ve çok sayıda TOMA ve Shortland tipi zırhlı araçlar da yer aldı. Polis, Kızılay daki Başbakanlık merkez binası çevresinde adeta etten duvar ördü. Başbakanlık binasına yaklaşmaya çalışan eylemcilere müsaade edilmedi. Bir babanın en acı sözleri Berkin in babası Sami Elvan CNN Türk te Enver Aysever in programına katıldı. Sami Elvan Başbakan Erdoğan a seslenerek Berkin in katilinin bulunmasını istedi. Baba Elvan ayrıca Evimin önüne bir ayakkabı kutusu istiyorum. Her gün Berkin evden çıkarken benden harçlık alırdı. Berkin in harçlığını her sabah o ayakkabı kutusuna bırakacağım. O zaman belki Berkin in katilini bulup getirirler diye konuştu. Canlı yayıınlanan programda Sami Elvan oğlunun ölümüyle ilgili ortaya atılan iddialara yanıt vererek başladı. Sami Elvan, Bizim 9 aydır orada, hastanede en alt kademesinden tutundan da en üst kademeye kadar en ufak bir kuşkumuz yok. Berkin ile birlikte onlar da mücadele ettiler. Ama maalesef çocuk çok zayıfladı. Direnci azaldı. Beslenmedi, sadece mamayla besleniyordu. Yoğun bakımda makinelerle yaşıyordu. dedi. Yayından önce doktor kontrolünden geçen Sami Elvan şunları söyledi; Benim bildiğim sadece görgü tanıkları var. Polislerin kimisi nerede görev yaptığımı bilmiyorum diyor. Kimisi biber gazı eğitimi aldım ama orada kullanmadım. Üç maymunu oynuyorlar. Sanki Berkin i birileri uzaydan vurmuş. Her şey ortada ama ortada bir suçlu yok. 9 ay sonra çocuğumuzu sonsuzluğa uğurladık ama hala ortada bir suçlu yok. Siyasilerin mesajları Berkin Elvan ın ölüm haberini alan siyasiler duygu ve düşüncelerini Twitter hesaplarından takipçileriyle paylaştı: CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu: Gezi de güvenlik güçlerine şiddetle destan yazdıranlar Berkin in de faili. Bazı oğullar halkın pahasına rağmen yaşatılırken, halkın oğulları destan yazdırılarak öldürülüyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran: Berkin Elvan da artık gökyüzünde. O artık gelecek nesillerin yıldızı olacak. Rahat uyu Berkin. Ailesine sevenlerine sabır diliyorum. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce: Bu ülkede çocuklarının yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında göz altına alındığını televizyondan öğrenen babalar var. 14 yaşındaki oğlunu ekmek almaya gönderip 16 kilo cansız vücudunu teslim alan babalar var. Talimatı ben verdim diyenler yazıklar olsun size. İzmir Bağımsız Milletvekili Ertuğrul Günay: Ekmek almaya giderken vurulan çocuk, Berkin Elvan öldü. Mekanı cennet olsun ve Zalimler için yaşasın cehennem! Kütahya Bağımsız Milletvekili İdris Bal: Berkine Allah tan rahmet dilerim. Acılı yakınlarına sabır dilerim. Mekanı cennet olsun. İstanbul Bağımsız Milletvekili Hakan Şükür: Bazen söz biter kendinle hesaplaşmaya girersin. Berkin Elvan yaşam mücadelesini sen mi kaybettin yoksa biz mi? Rabbim rahmet eylesin. CHP İstanbul Milletvekili Sabahat Akkiraz: Artık ağıtlarda yaşayacaksın. Nemrutlar unutulacak. Sonsuza kadar dilden dile anlatılacaksın çocuk. Işıklar içinde uyu. Çocuktu. Oyun oynayacak yaşta toprağa verdik onu. Artık ağıtlarda yaşayacak. Nemrutlar. Arkanızda bıraktığınız acılar bizim onurumuzdur. Bir gün bunların hepsi bitecek. Neler neler bitmedi ki. Sonra ne adınız kalacak ne de şanınız. CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş: İstanbul da Gezi olayları sırasında yaralanan Berkin Elvan ı kaybettik. Ben ailesine sabır ve baş sağlığı diliyorum. Ötekileştirme son bulmalı. Ekmek almaya giderken gaz kapsülü ile yaralanan masum evladımızın ölümünü hiçbir vicdan kabul edemez. CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba: Berkin Elvan ın katili bu memleketin yüzde 51 inden öldüresiye nefret edenlerdir. Ali İsmail in, Ethem in katili ile Berkin in katili aynıdır. CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün: Berkin 270 gün direndi ve az evvel Kırkların Katarı na yürüdü, cinayetin sorumlusu Polis destan yazdı diyen faşist Tayyip Erdoğan dır. Berkin, seni başındaki yaralarından öpüyoruz son kez ve söz veriyoruz: Kanın Okmeydanı nda yerde kalmayacak, hesap sorulacak. Diktatör Tayyip, AKP çeteleri ve Gezi de gencecik evlatlarımıza kıyan katil polisler mutlaka yargılanacak.

18 34 TÜRKİYE HABERLERİ TÜRKİYE HABERLERİ 35 Başbakan Tayyip Erdoğan ın polisin attığı biber gazı kapsülü ile başından yaralanıp hayatını kaybeden Berkin Elvan için terör örgütlerinin içine aldığı, terör örgütlerinin içinde yüzü poşulu bir çocuk demesi üzerine Berkin in babası Sami Elvan, İnsanları birbirine kırdırmak için elinden gelen her türlü fedakârlığı yapıyor. Halil abi geldiğinde, gerekirse ben yarın sabah Giresun a gideceğim, elini öpeceğim. Ne istiyor bu insanlardan, 8 tane can aldı hala doymadı mı dedi. Burak Can Karamanoğlu nun babası da Bu çocuklar kolay yetişmiyor. 22 yaşında delikanlıyı hiç yoktan toprağa verdik. Türkiye de barışa ihtiyacı var. İnsanların kaynaşmaya birbirini sevmeye ihtiyacı var dedi. Berkin in ailesinden Erdoğan a yanıt geldi Sami Elvan ve Halil Karamanoğlu nun Artı bir televizyonundaki konuşmaları şöyle: Halil Karamanoğlu: Çocuğumuzu toprağa verdik genç yaşta. Başkalarının başına gelmesin. Diyeceğim başka bir şey yok. Ne dememi istiyorsunuz. Ne diyeyim. İçim yanıyor. Bu çocuklar kolay yetişmiyor. 22 yaşında delikanlıyı hiç yoktan toprağa verdik. Türkiye de barışa ihtiyacı var. İnsanların kaynaşmaya birbirini sevmeye ihtiyacı var. Sami Elvan: Çok acı bir gerçeği Başbakan ortaya koyuyor. Böyle bir şey olabilir mi? Kendi çıkarları için, kandan beslenen bir insan, böyle bir şey yok. Biz evladımızı hayatımızı kaybetmişiz. Karşımızda da acılı bir baba. Bugün onla görüştüm. Bu evlatları biz kolay yetiştirmedik. Ne şartlarda, nasıl yetiştirdiğimizi gördü mü kendisi. Biz onun gibi, onun bunu parasını çalıp da, devletin arsalarını parselleyip de evladımıza yedirmiyoruz. Nasıl bir şey ben anlamadım. Bir insan, anne evladını kaybetmiş. Konuştuğu kelimelere bak. Çocuk ekmek almaya gitmiş, hedef aldırarak vurduruyorsun. Senin emir verdiğin polisler vuruyor. Halil ağabeyle görüştük, İstanbul a geldiğinde biz el ele kol kola girip o insanı utandıracağız. Misket oynayacak yaşta çocuk, onun için annesi misket oynasın diye koydu. Öyle bir şey varsa ben bilmiyorum ama Biz çocuğumuzu dünya bir şekilde uğurladık. Benim oğlumun ismi yaşayacak. Ama o insanın benim oğlum gibi olacağını sanmıyorum. Bu ülkeyi ne hale getirdiği belli zaten. Ben siyasetten çok da anlamam ama dilim tutuldu şu anda konuşamıyorum. İnsanları birbirine kırdırmak için elinden gelen her türlü fedakarlığı yapıyor. Halil abi geldiğinde, gerekirse ben yarın sabah Giresun a gideceğim, elini öpeceğim. Böyle bir şey yok ya. Bu ülkeyi ne yapmaya çalışıyor, anlayamıyorum. Acımızı yaşayamıyoruz. Ne istiyor bu insanlardan, 8 tane can aldı hala doymadı mı? Oğlumun arkasında hiçbir siyasi güç yoktur. O okuması gereken bir çocuk, karşımızda hala bunlardan nemalanan da bir insan var. Ne Halil Ağabey ne ben ne de bir başkası başkalarının oyununa gelmeyeceğiz. Bugüne kadar biz hep sağduyulu, hep insancıl, hep barışçıl mesajlar vermeye çalıştık. Nasıl bir Başbakanımız var? Ülkeyi ne hale getirmeye çalışıyor. Sen kimsin? Nasıl bir insansın? Yarın belki ben de sokağa çıkacağım, benim de kafama sıktıracak. 9 ay boyunca hastanede, katil benmişim gibi takip edildim. Orada burada çocuklarımın polisin taciz etmesi, biz bunları dile getirmedik. Ülkede barış olsun, sevgi olsun, kardeşlik olsun diye söylemedik. Ama şu insanın yaptıkları eylere bak. Eşim doğru söylüyor, benim çocuğumu Allah almadı, başbakan aldı. Onun katilleri aldı. Onun için, çocuğum en azından halk gözünde bir şehit. Acaba o mezarında yatabilecek mi? Görgü tanığı: Gaz bombasını direkt Berkin Elvan a attı GEZİ Parkı protestolarına 16 Haziran 2013 de yapılan müdahalede, Okmeydanı nda gaz bombası fişeğiyle ağır yaralanan 269 gün sonra yaşam mücadelesini kaybeden 15 yaşındaki Berkin Elvan ın yaralanmasına ilişkin devam eden soruşturmada iki kişi daha tanık olarak dinlendi. Tanık olarak ifadesi alınan Berkin Elvan ın arkadaşı 16 yaşındaki M. A. polisin gaz bombasını direkt Berkin Elvan a attığını söyledi. Soruşturma kapsamında tanık olarak dinlenen 16 yaşındaki M.A. Berkin Elvan ile 2,5 yıllık arkadaş olduklarını belirterek, şunları söyledi: Gezi olayları sırasında bende eylemlere katıldım. Ancak eylemlerim kesinlikle kimseye zarar vermeden taşkınlık yapmadan, polislere veya çevreye taş atmadan, doğayı korumak için slogan atmaktan ibaretti. Herhangi bir kimseye zara verecek eylem içerisinde yer almadım. Sanırım sıralarıydı bu esnada Berkin in Gaziler sokağının başında gördüm. Gaziler sokağını Mithatpaşa Caddesi keser. Berkin de Gaziler Sokağı ndan gelip Mithatpaşa Caddesi nin geçip sokağın devamındaki adını bilmediğim fırından ekmek almaya gidiyordu. Çünkü kendisi benim yanıma geldi. Bana ekmek almaya gittiğini söyledi. Biz bu gecekondunun önünde ve arasında bulunuyorduk. Polisler de bizi göremediklerinden gaz kapsüllerini gecekondunun duvarına çarptırıp bulunduğumuz noktaya düşürüyorlardı. Biz de gaz kapsüllerini alıp polise doğru geri fırlatıyorduk. Bu olaylar yaşanırken Berkin henüz olay yerine gelmemişti. Bir müddet sonra Berkin yanımıza geldi. Yukarıda söylediğim gibi bana ekmek almaya gideceğini söylemişti. Ben de doğalgaz arasından bakıp polisleri gözetliyordum. Berkin de o esnada bulunduğumuz yerden Mithatpaşa Caddesi ne geçerek Gaziler Sokağı nın devamındaki fırından ekmek almaya geçecekti. Berkin e Caddeye çıkma. Nişan alıyor dedim ancak Berkin duymadı. Caddeye bir adım atar atmaz TOMA nın yanında diz çökmüş vaziyette başında kask bulunan çevik kuvvet polisi Berkin e doğru gaz tüfeğiyle ateş etti. Polis memuru nişan almıştı. Direk Berkin in kafasına ateş etti. Ben doğalgazın orda saklanıp bu olayları gözetledim. Gaz kafasının sağ kısmına geldi. Ben ve arkadaşım Berkin i geri çektik. Berkin ayağa kalktı. Aaaa kafam kafam diyerek koşmaya başladı. Birkaç adım gittikten sonra kendisini arkadaşlarımla tuttum, kucağıma aldım. Arkadaşlarla yardım ettik. Berkin in geldiği evin bulunduğu tarafa doğru yüz metre kadar bu şekilde gittik. Arka sokakta bulunan Berkin in yaralandığı yere mette mesafede bulunan sağlık ocağının önüne geldik. Birkaç araç geçti durmadılar. Beyaz minibüs şeklindeki aracı durdurup bindirdik. Bu araca bindirdikten sonra 50 saniye sonra kusmaya başlamıştı. Gözleri kapanıp dişleri kilitleniyordu. Kendisini bu araçla Okmeydanı Hastanesi ne getirdik. Polisten çok sert müdahale! Berkin Elvan ın cenazesine katılan kalabalık grubun büyük bir kısmı, Ergenekon Caddesi üzerinden Feriköy Mezarlığı na gitti. Bir kısmı da yürüyüş korteji Şişli Pangaltı ya ulaşınca dağıldı. Ancak bir grup Pangaltı ışıklarda bekleyişini sürdürdü. Polis de Halaskargazi Caddesi üzerinde TOMA larla barikat kurup gün boyu önlem almıştı. Taksim yönüne yürüyüşe izin vermedi. Kalabalığın ve polisin karşılıklı bekleyişi yaklaşık 1 saat sürdü. Saat sıralarında grubun içinden birkaç kişi TOMA lara tırmanmaya, sprey boyayla yazı yazmaya, yanlarında taşıdıkları Berkin Elvan ın fotoğrafının bulunduğu dövizleri polis araçlarına asmaya başladı. Polis, birkaç dakika sonra müdahale etti. Önce TOMA lardan grubun üzerine tazyikli su sıkıldı. Ardından da Çevik Kuvvet polisinin gazlı müdahalesi geldi. Atılan yoğun gazdan herkes etkilendi. Çok sayıda gösterici Cumhuriyet Caddesi üzerindeki 2 katlı bir börekçiye sığındı. Dükkanın içi ve çevresi gaz bulutu içinde kaldı. Baygınlık geçirenler oldu. Kaçışmalar sırasında arada kalıp ezilenler fenalık geçirdi. Cadde üzerindeki esnaf da zor anlar yaşadı. Polis, kalabalığı Halaskargazi ve Ergenekon Caddesi boyunca kovaladı. Göstericilerin çoğu ara sokaklara kaçarken bir kısmı da yakında bulunan bir otele sığındı. Oteli girmek isteyen polise güvenlik görevlileri izin vermedi.

19 36 TÜRKİYE HABERLERİ SAĞLIK 37 Erdoğan Türkiye yi boğuyor İspanya nın dünyaca ünlü fikir gazetesi El Pais Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili bir başyazı yayınladı. El Pais gazetesi Erdoğan Türkiye yi boğuyor başlığını attığı yazıda Başbakanın siyasi geleceğini garanti altına alabilme uğruna özgürlüklere karşı savaş ilan ettiğini belirtti. Erdoğan ı zirve yapmış bir başbakan olarak ilan eden gazete yolsuzluklar söylentilerinin her geçen gün kendisine ve ailesine daha da yakınlaşmaya başladığını yazdı. El Pais gazetesi, Erdoğan severlerle Gülenciler arasında patlak veren siyasi savaşın ülkeyi bir ekonomik krize sürüklediğine dikkat çekerek bu durumun Türkiye yi günden güne uluslararası alanda yalnızlığa itmeye Türkiye işçi ölümlerinde dünyada ilk sıralarda Türk Mühendis ve Mimarlar Odalar Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyonu Kurulu, 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Gününe dikkat çekmek için Galatasaray Meydanı nda açıklama yaptı. Türkiye nin işçi ölümleri ve iş kazaları konusunda Avrupa ve dünyada ilk sırada olduğuna dikkat çeken TMMOB üyeleri, her gün ortalama 176 iş kazası yaşandığını ve 3 işçinin yaşamını yitirirken, 5 işçinin ise yaralandığı bildirdi. 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Gününde Galatasaray Meydanında bir araya gelen TMMOB üyeleri, Türkiye de iş ölümlerine neden olan neoliberal ekonomi politikaları protesto etti. Polisin ablukası altında İş cinayetleri kader değildir! İş cinayetleri engellenebilir, yeter ki bilimin ve tekniğin gereği yapılsın! İş cinayetlerini durdurun pankartının açıldığı eylemde, hep bir ağızdan, Kader değil iş cinayeti, Taşeron çalışma ölüm demektir, İşçiler ölüyor sermaye büyüyor, Soyguna talana hırsızlığa son, Failler belli adalet istiyoruz, Çalışırken ölmek istemiyoruz sloganları atıldı. Açıklamayı TMMOB İstanbul İl Koordinasyonu Kurulu Sekreteri Süleyman Solmaz okudu. HERGÜN 176 İŞ KAZASI YAŞANIYOR Solmaz, 3 Mart 1992 tarihinde Zonguldak ın Kozlu ilçesinde yaşanan ve 263 maden işçisinin yaşamını yitirdiğini facianın yıldönümünün İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü olarak kabul edildiğini hatırlatarak sözlerine başladı. İş cinayetlerinin son kurbanının Makine Mühendisi 27 yaşındaki Kadir Ustael in olduğuna dikkat çeken Solmaz, Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi üyesi olan Ustael in Ankara da çalıştığı otomotiv firmasında geçirdiği iş kazası sonucu yaşamını yitirdiğini söyledi. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) rakamlarına göre dünyada her 15 saniyede bir işçinin iş kazaları veya meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten Solmaz, her gün yaklaşık 6 bin 300 işçinin iş kazası, 1 milyon 950 bin kişinin ise meslek hastalıklarından dolayı yaşamını yitirdiğini aktardı. Solmaz, Türkiye de ise her gün ortalama 176 iş kazasının olduğunu ve bunlardan 3 işçinin yaşamını yitirdiği ve 5 işçinin ise iş kazası sonucu göremez hale geldiğine dikkat çekti. Bu nedenle ülkemiz iş kazalarında Avrupa ve dünyada ilk sıralarda diyen Solmaz, Türkiye nin işçi ölümlü ve iş kazaları konusunda Avrupa da birinci, dünyada üçüncü sırada yer aldığına dikkat çekti. başladığını savundu. Erdoğan ın en büyük sorununu suçu sürekli olarak karşı tarafta bulmasına bağlayan gazete, basını, polisi yargıyı ve finans çevrelerini sorumlu tutan bu başbakanın kendisine komplo teorileri üretildiğine inanmaya başladığını kaydetti. El Pais gazetesi Türkiye nin önünde biri yerel diğeri ise Cumhurbaşkanlığı seçimleri olmak üzere bu yıl iki önemli seçim olduğunu da hatırlatarak Başbakanın bunlardan galip çıkması halinde Anayasa değişikliğini giderek kendisini Tek Adam ilan edeceğini iddia etti. Gazete son olarak Erdoğan ın bu davranışının Türkiye nin kredibilitesini bitme noktasına getirdiğini belirtti. Türkiye de uygulanan neo liberal politikalar sonucunda iş güvencesinin giderek azaldığını belirten Solmaz, iş kazalarının en büyük nedeninin, esnek çalışma biçimleri, sendikasızlaştırma, taşeronlaştırmanın yaygınlaşması, sosyal güvenlik ve güvenceden yoksun kayıt dışı işçilik ile çocuk işçi çalıştırılması ve yasal düzenlemelerdeki yanlışlıklar olarak sıraladı. AKP KİMSEYİ DİNLEMİYOR 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu nun iş cinayetlerine ve içi sorunlarına çözüm üreten bir yasa olmadığını vurgulayan Solmaz, bu yasadan işveren ve devlet sorumsuzluğu çıkmıştır. Bu yasa ve yönetmeliklerle iş yerlerinde çalışma insanların sağlık ve güvenliğini koruyacak, devamlı ve devlet gözetiminde bir denetleme olması beklenirken AKP devletin elini bu alandan çekerek özel sektöre bir Pazar alanı açmıştır diye konuştu. İşçi cinayetlerinin önlenmesi için devletin acilen önlemler alması gerektiğini altını çizen Solmaz, TMMOB nin taleplerini şöyle sıraladı: Çalışma hayatının yeniden düzenlenmesi ve iyileştirilmesi gerekiyor. Ayrıca, siyasi iktidar, TMMOB un ve bağlı odalarının sözünü dinlemek, algılamak ve daha önemlisi hayata geçirmek zorundadır. Sigarayı bıraktıktan sonra neler oluyor? Sigaranın zararları yıllardır hemen her gün bir habere konu oluyor. İnsan vücuduna yaptıkları, psikolojik etkileri, içinde bulunan zehirler hemen her gün anlatılıyor. Ancak Avustralya da düzenlenen kampanya için açılan internet sitesinde sigarayı bıraktıktan sonra an an vücudumuzda neler olduğu anlatılıyor. İşte günler, aylar ve yıllar içinde vücuttaki etkileri. 6 SAAT SONRA Kalp atışlarınız yavaşlıyor ve kan basıncınız düşüyor. BİR GÜN İÇİNDE - Neredeyse tüm nikotin kanınızdan atılıyor. - Kandaki karbon monoksit seviyesi düşüyor ve oksijen kaslara ve kalbe daha rahat ulaşıyor. - Parmak uçlarınızdaki ısı artıyor ve elleriniz daha az titriyor. BİR HAFTA İÇİNDE - Tat ve koku alma duyunuz gelişiyor. - Akciğerlerinizin normal temizleme sistemi tamire başlıyor, vücuttaki katran mukus ile dışarı atılıyor. - Kan değerleri ve C vitamini gini koruyucu antioksidanlar yükseliyor. İKİ AY İÇİNDE - Hırıltı ve öksürüğünüz azalıyor. - Bağışıklık sisteminiz güçleniyor ve böylece bakterilerle daha iyi savaşabiliyorsunuz. - Kanınız daha az kalın ve yapışkan, ayrıca el ve ayaklarınıza kan akışı daha güçlü. 6 AY İÇİNDE - Akciğerleriniz daha iyi çalışıyor, daha az balgam üretiyor. - Kendinizi daha az stres altında hissediyorsunuz. 1 YIL SONRA - Daha rahat nefes alıyorsunuz ve akciğerleriniz daha sağlıklı. 2 İLE 5 YIL İÇİNDE - Kalp krizi ve inme riskinizde büyük bir düşüş var ve bu risk zamanla da azalacak. - Kadınlarda beş yıl içinde rahim kanseri riski hiç sigara içmeyen bir kadınla aynı düzeye iniyor. 10 YILDAN SONRA - Akciğer kanseri riskiniz içen birisine göre azaldı. 15 YILDAN SONRA - Kalp krizi ve inme riskiniz hiç sigara içmemiş biriyle neredeyse aynı seviyede. Bu gıdalar kanser riskini artırıyor Beslenme şeklinin kanser oluşmasında önemli faktörlerden biri olduğunu anlatan Prof. Dr. Tayar, beslenmenin kanser oluşmasına etki ettiği gibi kanserin de kişinin beslenme durumunu etkilediğini dile getirdi. Farklı kaynaklara göre kanserin beslenme ile ilgisinin yüzde arasında değiştiğini, oranın yüzde 35 olarak kabul edildiğine işaret eden Tayar, gıdaların tarlada ekimden başlamak üzere sofraya gelinceye kadar pek çok aşamadan geçtiğini hatırlattı. Tayar şunları kaydetti: Bu aşamalarda çeşitli fiziksel, kimyasal gibi değişikliklere maruz kalmaları, yabancı maddelerle kontamine olmaları gibi gıdanın kalitesini etkilediği kadar o gıdanın sağlığı bozucu hale gelmesini de etkileyebilir. Organizmada yeni hücre oluşumunda, gıdaların kalite ve miktarı büyük önem taşır. Organizmanın temel taşı olan hücrede oluşacak herhangi bir bozukluk zamanla etkinliğini artırarak dokulara, organlara ve tüm organizmaya yayılır. Uludağ Üniversitesi (UÜ) Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tayar, koyun, sığır, keçi ve tavuk etleri, hamburger, sade, yağlı etten yapılan köfteler, sucuk, sosis, salam, tereyağı, içyağı, yağda kızartılmış besinler, nitrit ve nitrat eklenmiş besinlerle doğrudan ateşte pişmiş etlerin tüketilmesinin kanser riskini artırdığını söyledi. UÜ Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vücudunuzu tazeleyen 10 besin! Vücudunuzu tepeden tırnağa tazelemek istiyorsanız, bu besinlere bir göz atın. Dinç hissetmek ve zinde kalmak için, vücudunuzun tazelenmesi ve canlanması önemlidir. 1- Zeytinyağı: İçerdiği vitaminler ile hücre yenileyici özelliğe sahiptir. 2- Hurma: Meyveler genellikle yüksek miktarda protein içerir; fakat hurma bu açıdan çok daha zengindir. Hurma, hücreleri yeniler ve vücut sıvısını dengeler. 3- Brokoli: A, D, K, E, C vitamini, Demir, Bakır, Potasyum ve Kalsiyum mineralleri açısından zengindir. Antioksidan özelliğe sahiptir. 4- Sarımsak: Bağırsak kurtlarını ve diğer parazitleri öldürür. Mide ve bağırsakları dezenfekte ederek, zararlı bakterileri yok eder. 5- Yeşil Çay: Kötü kolesterolü düşürür. Güçlü bir antioksidandır. 6- Dereotu: Mide ve bağırsak gazlarını önler. İdrar söktürür. Vücuttaki toksinlerin dışarı atılmasını sağlar. 7- Limon: Kanı temizler. Vücuttaki zararlı maddelerin dışarı atılmasına yardımcı olur. 8- Susam: Karaciğer hücrelerini kimyasal maddelerden korur ve alkolün vücutta yarattığı zararlı etkileri önler. 9- Lahana: Karaciğerde vücudu temizlemeye yarayan iki çeşit enzim üretilir. Lahana bu iki enzimin çalışmasını tetikler. 10- Zencefil: Antiseptik özelliği ile kanın temiz kalmasını sağlar. Mustafa Tayar, koyun, sığır, keçi ve tavuk etleri, hamburger, sade, yağlı etten yapılan köfteler, sucuk, sosis, salam, tereyağı, içyağı, yağda kızartılmış, nitrit ve nitrat eklenmiş besinlerle, doğrudan ateşte pişmiş etlerin tüketilmesinin kanser riskini artırdığını kaydetti. Çevrede bulunan kanser yapıcı maddelerin yağ içinde, besinlerin yağlı kısımlarında biriktiğini belirten Tayar şöyle devam etti: Günlük diyetimizde sebze, meyve ve kuru baklagillerin yeteri kadar yer almaması nedeniyle posa tüketimimizin az olmasından dolayı bağırsakta birikip uzun süre kalan artıklar ve salgılardaki ögelerden bakteriler kanser yapıcı moleküller oluştururlar. Bu moleküller barsak yüzeyi ile sürekli temas ettiklerinden kanser oluşma riski artar.

20 38 TÜRKİYE HABERLERİ İŞÇİ VE SENDİKA HABERLERİ 39 Fenerbahçe ye operasyon böyle yapıldı Başbakan Erdoğan la oğlu Bilal Erdoğan arasındaki sıfırlama görüşmelerini yayınlamasıyla ünlenen Twitter ve Youtube daki Başçalan hesabı bu kez de Fenerbahçe ye yapılan operasyon ve kongre öncesi hazırlıklarla ilgili bir ses kaydı paylaştı. Başbakan Erdoğan a ait olduğu iddia edilen ses Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ın şike operasyonuyla ilgili olarak Kongre de kendisine rakip olan eski Federasyon Başkanı Mehmet Ali Aydınlar a yönelttiği Şenes Erzik ile Başbakan a bilgi vermek için gittiğiniz de Başbakan size Fenerbahçe şike yaptı mı diye sorunca siz ne cevap verdiniz? sorusundan rahatsızlığını Bilal Erdoğan olduğu iddia edilen kişiye iletiyor. Aziz Yıldırım ın bu görüşmenin içeriğini bilmesinden hoşnut olmayan Erdoğan, Yıldırım ın konuşması için edepsizce bir yaklaşım ifadesini kullanıyor. Erdoğan, oğlu Bilal den yanına İstanbul Büyükşehir Belediyespor İdari Menajeri Mustafa Eröğüt ü alarak Mehmet Ali Aydınlar In yanına gitmesini istiyor. Erdoğan, oğlu Bilal e kendisinin Yıldırım a doğrudan cevap vermek istemediğini, Yıldırım a Aydınlar ın cevap vermesini istediğini belirtiyor. Erdoğan, Aydınlar ın Yıldırım a o ortamda konuşulanları nereden bildiğini soran bir açıklama yapmasını isterken, Aziz Yıldırım ın Fenerbahçe Bank kuracağı yönündeki açıklamalarına da 500 milyon dolarlık borcunu hatırlatarak karşı yanıt vermesi gerektiğini söylüyor. Erdoğan, Mehmet Ali Aydınlar ın Yıldırım a karşı kullanması için Aziz Yıldırım ın yat limanı kuracağı, banka kuracağı, Kenan Evren Lisesi ni yıkıp AVM yapacağı vaatlerine karşı tezler söylüyor. Bunların mümkün olmadığını Aydınlar ın söylemesini istiyor. Erdoğan, Aydınlar ın Aziz Yıldırım ı Fenerbahçe yi mağdur eden şike yasasını bizzat Aziz Yıldırım ın gündeme getirdiğini söyleyerek de vurmasını istiyor. 1 OY 1 OYDUR Başbakan Erdoğan, Mehmet Ali Aydınlar ın Fenerbahçe Kongresi ni kazanması için yapılması gerekenleri anlatırken, Yıldırım ın listesinde olması gereken isimlerle görüştüğünü de Bilal Erdoğan a söylüyor. Erdoğan, açıktan Mehmet Ali Aydınlar ı desteklemeyi doğru bulmazken oğlu Bilal Erdoğan dan da bunu yapmamasını ama 1 oy 1 oydur diyerek gidip Aydınlar lehine oy kullanmasını istiyor. AZİZ YILDIRIM A NAMUSSUZ İFADESİ Bilal Erdoğan la Başbakan Erdoğan ın 2. görüşmesinde de konu Fenerbahçe. Bu görüşmede Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu nun damadı Ahmet Özokur un Aziz Yıldırım ın listesinden seçime girmesi iki ismi de sinirlendirmiş. Özokur için namussuz, menfaat düşkünü, omurgasız, karaktersiz ifadeleri kullanılıyor.bilal Erdoğan ın Aziz Yıldırım için de namussuz ifadesini kullanması dikkat çekiyor. Başbakan Erdoğan, Özokur un adaylığı için Ahmet Davutoğlu na olmasın dediğini de Bilal Erdoğan a aktarıyor. RANDEVU VERMEDİM İkili daha sonra Aziz Yıldırım üzerine konuşuyor. Başbakan Erdoğan, Aziz Yıldırım ın cezaevinden çıktıktan sonra defalarca kendisinden randevu istediğini ancak kendisinin randevu vermediğini anlatıyor. Bilal Erdoğan ise Başbakan ın Fenerbahçe yi koruyan tavrından Aziz Yıldırım ın faydalandığını iddia ederken maalesef çok iyi niyetli davrandın diyor. İki isim Fenerbahçe Kongresi nde Cumhuriyetçi, Atatürkçü konuşmalardan rahatsızlıklarını ifade ediyor. AZİZ YILDIRIM I DÜŞÜRMEK İSTEDİLER Başçalan hesabından daha önce yayınlanan sıfırlama kayıtları için Başbakan Erdoğan, montaj ifadesini kullanmış, muhalefet ise gerçek olduğunu iddia etmişti. Ancak kayıtlar doğruysa bu şu anlama geliyor: Fenerbahçe ye operasyonun merkezinde Cemaatçi savcı ve polisler olsa da Erdoğan da bu süreci Aziz Yıldırım ı diskalifiye etmek için bir fırsat olarak gördü. Mehmet Ali Aydınlar üzerinden Fenerbahçe yi ele geçirmeye çalıştı. Aydınlar ın listesine, konuşmalarına müdahale etti. Merhaba Impressum: Herausgeber: Verein Hallo Schweiz Geschäftsleiter-Verantwortlicher Koordinator: Mazlum KILINÇ ** Chefredaktor/Yazıişleri Md.: Gökhan Pahlı Redaktion: Metin Ağbuga, Jürg Meyer, M.Kılınç, Gökhan Pahlı (Yazıların içeriğinden yazarları sorumludur.) BÖLGE TEMSİLCİLERİ: Basel Baselland : Gülşen Kılınç ( ), Zürih ve Çevresi: Metin Ağbuga ( ) Schafhausen-Winterthur: İmam Bozacı ( ) Solothurn ve Çevresi: Engin Vurucu ( ) Bern ve Çevresi: Veysel Geçgel ( ), La Chaux de- Fonds ve Çevresi: Hasan Vurucu ( ) Erscheinungsweise: 11 x Jährläch Geht an alle Verein Schweiz Merhaba Mitglieder Hompage: Adil Bülbül Inseraten / Reklam (Türkçe): Merhaba Reklam Ajansı Baskı/Druck: AZ PRINT Mittelland Zeitungsdruck AG Layout/Grafik: Gökhan Pahlı Übersetzung/Çeviriler: Anja Neptun Dağıtım: Post - Preis: Fr. 3.- Abo-Preis: Fr (Jährlich) İletişim Adresi: Hallo Schweiz-Merhaba Postfach 597, CH-4005 Basel Postkonto:: Hompage: e-posta: merhaba@bluewin.ch

Der kleine Hase möchte lesen lernen

Der kleine Hase möchte lesen lernen Der kleine Hase möchte lesen lernen Der kleine Hase kann nicht lesen. Er will es aber lernen. Doch wie lernt man lesen? Er geht zum dicken Bären, der in einem Baum lebt. Der kleine Hase fragt den dicken

Detaylı

GÜÇ KOŞULLARDAKİ BİREYLERİ DESTEKLEME DERNEĞİ (GÜÇKOBİR) (Supporting Association for the Individuals in Difficult Condition)

GÜÇ KOŞULLARDAKİ BİREYLERİ DESTEKLEME DERNEĞİ (GÜÇKOBİR) (Supporting Association for the Individuals in Difficult Condition) GÜÇ KOŞULLARDAKİ BİREYLERİ DESTEKLEME DERNEĞİ (GÜÇKOBİR) (Supporting Association for the Individuals in Difficult Condition) [EKİM 2013]SINCE 2002 Unser Verein wurde 2002 zur Unterstützung von Kindern

Detaylı

Bald komm ich in die Schule. Anregungen zur Vorbereitung auf die Schule für Kinder und Eltern

Bald komm ich in die Schule. Anregungen zur Vorbereitung auf die Schule für Kinder und Eltern Bald komm ich in die Schule Anregungen zur Vorbereitung auf die Schule für Kinder und Eltern 1 Liebes Kind, Anna und ihre Freunde freuen sich auf die Schule! Sie zeigen dir hier, was sie schon alles können.

Detaylı

Bu dersimizde Bayan Graf bir eğitim kursuna gitmek istiyor. Bu konuyu bir arkadaşıyla görüşüyor.

Bu dersimizde Bayan Graf bir eğitim kursuna gitmek istiyor. Bu konuyu bir arkadaşıyla görüşüyor. Der Computer-Kurs Bu dersimizde Bayan Graf bir eğitim kursuna gitmek istiyor. Bu konuyu bir arkadaşıyla görüşüyor. 2/5 Frau Graf: Ist das Ihre Zeitung? Könnte ich die kurz haben? Herr Müller: Ja, gern.

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11.05. Görevini tamamlamak için 65 dakikan var.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11.05. Görevini tamamlamak için 65 dakikan var. Bölüm 14 Gelecek Đçin Geçmişe Anna zaman makinesini bulur ve teröristlerin tarihi bir olayı silmek istediklerini öğrenir. Ama hangi olayı? Oyuncu onu 1961 yılına gönderir. Sadece 60 dakikası vardı. Rahibe

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve iki canın var, ve biri seni tanıyor.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve iki canın var, ve biri seni tanıyor. Bölüm 06 Kırmızılı Kadın Anna panayırda kendisiyle 1961 yılında arkadaş olduğunu iddia eden bir kadınla karşılaşır. Ayrıca kırmızılı bir kadının kendisini takip ettiği haberini alır. Anna yı her köşede

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah, saat dakikan ve iki canın kaldı. Ayrıca sana yardım

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah, saat dakikan ve iki canın kaldı. Ayrıca sana yardım Bölüm 07 Meçhul Düşman Anna motosikletlilerden kurtulmak için bir variété tiyatrosuna saklanır. Orada Heidrun la karşılaşır ve Komiser Ogur dan RATAVA nın kendisini takip ettiğini öğrenir. Oyuncu Anna

Detaylı

Mehrsprachiger Elternabend

Mehrsprachiger Elternabend Mehrsprachiger Elternabend zum Zweitspracherwerb Ein Beispiel aus dem Regionalen Bildungs- und Beratungszentrum Hamburg Wilhelmsburg Standort Krieterstraße 1 Wie helfe ich meinem Kind dabei, in der deutschen

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 26 Zaman Deneyleri

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 26 Zaman Deneyleri Bölüm 26 Zaman Deneyleri Anna şimdiki zamana dönünce Paul ile birlikte zaman makinesini bloke etmeye çalışır. Ama bunun için gerekli şifreyi bilmiyordur. Anna müziği takip eder ve kırmızılı kadın ortaya

Detaylı

HSK Unterricht in Heimatlicher Sprache und Kultur Ana dili ve Kültür Dersleri

HSK Unterricht in Heimatlicher Sprache und Kultur Ana dili ve Kültür Dersleri Amt für Volksschule HSK Unterricht in Heimatlicher Sprache und Kultur Ana dili ve Kültür Dersleri Informationsflyer mit Anmeldeformular Deutsch Türkisch Başvuru Formları ile Birlikte Bilgi broşürü Almanca

Detaylı

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 26 Ayhan a veda

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 26 Ayhan a veda Ders 26 a veda Üzücü bir haber: Türkiye ye taşınacağı için Radio D ye veda eder. Radio D çalışanları a bir sürpriz hazırladıkları halde, veda eğlencesi neşeli geçmez. sabah büroya geldiğinde bir parti

Detaylı

Tavsiyeniz için 60, EUR ya varan primler. Arkadaşınıza tavsiye edin ve primlerden faydalanın

Tavsiyeniz için 60, EUR ya varan primler. Arkadaşınıza tavsiye edin ve primlerden faydalanın Tavsiyeniz için 60, ya varan primler Arkadaşınıza tavsiye edin ve primlerden faydalanın 2 3 Dost tavsiyesi Dosta tavsiye size prim Size tavsiyemiz: Bizi tavsiye edin. Eş, dost, akraba, arkadaş ve iş arkadaşlarınıza

Detaylı

İçindekiler. Çözüm Anahtarı... 102 Sözcük Listesi... 103. Copyright 2002 Max Hueber Verlag. ISBN 3 19 007470 4, 1. Auflage 1.

İçindekiler. Çözüm Anahtarı... 102 Sözcük Listesi... 103. Copyright 2002 Max Hueber Verlag. ISBN 3 19 007470 4, 1. Auflage 1. 1 Guten Tag oder Hallo!... 6 Merhaba! 2 Wer ist der Herr da rechts?... 10 Sağdaki bey kim? 3 Kennen Sie unsere Familie?... 14 Ailemizi tanıyor musunuz? 4 Haben Sie kein Auto?... 21 Arabanız yok mu? 5 Wie

Detaylı

FLASHBACK: Die Kantstraße? Mädchen, die ist im Westen, verstehen Sie? Da können Sie jetzt nicht hin.

FLASHBACK: Die Kantstraße? Mädchen, die ist im Westen, verstehen Sie? Da können Sie jetzt nicht hin. Bölüm 16 Eski Tanıdıklar Anna 1961 yılında da silahlı motosikletliler tarafından takip edilir. Bu tehlikeli durumda tanımadığı bir kadın Anna ya yardım eder. Ama kadın bunu neden yapar? Anna ona güvenebilir

Detaylı

Forum Demenz / Alzheimer Wie gehe ich damit um? Sylvia Kern, Geschäftsführerin 1

Forum Demenz / Alzheimer Wie gehe ich damit um? Sylvia Kern, Geschäftsführerin 1 Forum Demenz / Alzheimer Wie gehe ich damit um? Sylvia Kern, Geschäftsführerin 1 Sylvia Kern, Geschäftsführerin 2 Bakım uygun olmalı herkes için Kültüre uygun yaşlılar bakımı ile ilgili bilgilendirme günü

Detaylı

VORSCHAU. Önsöz. zur Vollversion

VORSCHAU. Önsöz. zur Vollversion Önsöz Bu kitap, Almanca dersinin yanı sıra gramer açıklamaları ve alıştırmalarına ihtiyaç duyan temel seviyedeki Almanca öğrencileri için hazırlanmıştır. Kitaptaki örnek ve alıştırmalarda kullanılan kelimeler

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve iki canın kaldı.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve iki canın kaldı. Bölüm 08 Açık Hesaplar Ogur kırmızılı kadınla silahlı çatışma sırasında yaralanır ve Anna ya tarihi olayları silmek isteyen RATAVA hakkındaki gerçekleri anlatır. Son gücüyle Anna ya bir tarih söyler: 9

Detaylı

Auswandern Studieren. Studieren - Universität. Bir üniversiteye kaydolmak istiyorum. Angeben, dass man sich einschreiben will

Auswandern Studieren. Studieren - Universität. Bir üniversiteye kaydolmak istiyorum. Angeben, dass man sich einschreiben will - Universität Bir üniversiteye kaydolmak istiyorum. Angeben, dass man sich einschreiben will ders almak istiyorum. Angeben, dass man sich für einen anmelden möchte lisans seviyesinde lisans üstü seviyesinde

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım 1989, akşam saat Görevini tamamlamak için 15 dakikan kaldı. Ama hala dikkatli olmak zorundasın.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım 1989, akşam saat Görevini tamamlamak için 15 dakikan kaldı. Ama hala dikkatli olmak zorundasın. Bölüm 24 Zaman Geçiyor Anna 1961 yılında sakladığı metal kutuyu bulur ama kutu paslandığı için açamaz. Açmayı başardığında içinde eski bir anahtar bulur. Bu, sırrın anahtarı mıdır? Zaman su gibi akıp gider

Detaylı

telc Türkisch-Zertifikate: Für alle, die mehr können www.telc.net

telc Türkisch-Zertifikate: Für alle, die mehr können www.telc.net telc Türkisch-Zertifikate: Für alle, die mehr können www.telc.net B1 Okul sınavı hiç de zor değildi. Yakında B2 Okul sınavına da girmek istiyorum. Alina Çelebcigil, hat mit Erfolg die Prüfung telc Türkçe

Detaylı

Auswandern Studieren. Studieren - Universität. Angeben, dass man sich einschreiben will. ders almak istiyorum.

Auswandern Studieren. Studieren - Universität. Angeben, dass man sich einschreiben will. ders almak istiyorum. - Universität Ich möchte mich an der Universität einschreiben. Angeben, dass man sich einschreiben will Bir üniversiteye kaydolmak istiyorum. Ich möchte mich für den anmelden. Angeben, dass man sich für

Detaylı

İş E-Posta. E-Posta - Giriş. Son derece resmi, alıcının ismi yerine kullanılabilecek bir ünvanı var ise. Resmi, erkek alıcı, bilinmeyen isim

İş E-Posta. E-Posta - Giriş. Son derece resmi, alıcının ismi yerine kullanılabilecek bir ünvanı var ise. Resmi, erkek alıcı, bilinmeyen isim - Giriş Türkçe Almanca Sayın Başkan, Sehr geehrter Herr Präsident, Son derece resmi, alıcının ismi yerine kullanılabilecek bir ünvanı var ise Sayın yetkili, Resmi, erkek alıcı, bilinmeyen isim Sayın yetkili,

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 25 Đşler sarpa sarıyor

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 25 Đşler sarpa sarıyor Bölüm 25 Đşler sarpa sarıyor Zaman daralıyordur ve Anna 9 Kasım 2006 ya dönmek için Paul a veda etmek zorundadır. Özel görevini tamamlamak için sadece 5 dakikası vardır. Bu yetecek midir? Oyuncu Anna ya

Detaylı

3. Neujahrsball der Deutsch-Türkischen Wirtschaft. Alman- Türk Ekonomisinin 3. Yeni Yıl Balosu

3. Neujahrsball der Deutsch-Türkischen Wirtschaft. Alman- Türk Ekonomisinin 3. Yeni Yıl Balosu 3. Neujahrsball der Deutsch-Türkischen Wirtschaft Alman- Türk Ekonomisinin 3. Yeni Yıl Balosu 14.01.2012 3. Neujahrsball der Deutsch-Türksichen Wirtschaft am 14.01.2012 / Türk-Alman Ekonomisi nin 3. Yeni

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 22 Harekete Geç

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 22 Harekete Geç Bölüm 22 Harekete Geç Anna 1989 yılınin Berlin ine gönderilir. Orada duvar yıkıldığı için büyük sevinç yaşanıyordur. Anna insan kalabalıklarının arasından geçerek kutuyu almak zorundadır. Bunu başarabilecek

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI (MAZERET)

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI (MAZERET) ALMANCA 2016 A SORU SAYISI : 20 T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI (MAZERET) 18 ARALIK 2016 Saat:

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e 20 var. 70 dakikan ve bir canın kaldı. Acele etmen gerekiyor. Seni kim takip ediyor?

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e 20 var. 70 dakikan ve bir canın kaldı. Acele etmen gerekiyor. Seni kim takip ediyor? Bölüm 09 Eksik Đpuçları Anna tiyatrodan kaçar ama kırmızılı kadın onu Paul un dükkanına kadar takip eder. Heidrun un yardımı sayesinde Anna tekrar kaçabilir. Şimdi elinde yapbozun bir parçası vardır, ama

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI ALMANCA 2016 A SORU SAYISI : 20 T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI 24 KASIM 2016 Saat: 11.20 Adı ve

Detaylı

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! A KİTAPÇIK TÜRÜ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF ALMANCA 2015 8. SINIF 2. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZİ ORTAK SINAVI 30 NİSAN 2015 Saat: 11.20

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 10 u 10 geçiyor. Almanya yı kurtarmak için 120 dakikan ve üç canın var. Komisere güvenebilir misin?

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 10 u 10 geçiyor. Almanya yı kurtarmak için 120 dakikan ve üç canın var. Komisere güvenebilir misin? Bölum 03 Kant Sokağı na giderken Anna Kant Sokağı na doğru yola çıkar, ancak yolu bilmediği için adresi sormak zorunda kalır. Siyah kasklı motosikletliler yeniden ortaya çıktığında ve ona ateş ettiklerinde

Detaylı

Konjunktiv 1 (Dolaylı Anlatım)

Konjunktiv 1 (Dolaylı Anlatım) Konjunktiv 1 (Dolaylı Anlatım) Konjunktiv I dolaylı anlatımlarda kullanılır. Birinin söylediği sözleri bir başkasına aktarılırken kullanılır. Özellikle gazetelerde ve televizyon haberlerinde kullanılır.

Detaylı

bab.la Cümle Kalıpları: Kişisel Dilekler Almanca-Türkçe

bab.la Cümle Kalıpları: Kişisel Dilekler Almanca-Türkçe Dilekler : Evlilik Herzlichen Glückwunsch! Für Euren gemeinsamen Lebensweg wünschen wir Euch alle Liebe und alles Glück dieser Welt. Tebrikler. Dünyadaki tüm mutluluklar üzerinizde olsun. Yeni evli bir

Detaylı

Seyahat Genel. Genel - Olmazsa olmazlar. Genel - Muhabbet. Yardım isteme. Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak

Seyahat Genel. Genel - Olmazsa olmazlar. Genel - Muhabbet. Yardım isteme. Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak - Olmazsa olmazlar Bana yardımcı olurmusunuz, lütfen? Yardım isteme İngilizce konuşuyor musunuz? Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak _[dil]_ konuşuyor musunuz? Birinin belli bir dili konuşup

Detaylı

Kişisel hesap müşterek hesap Çocuk hesabı döviz hesabı kurumsal hesap öğrenci hesabı Aylık kesintiler var mı? Fragen, ob für das Konto monatliche Gebü

Kişisel hesap müşterek hesap Çocuk hesabı döviz hesabı kurumsal hesap öğrenci hesabı Aylık kesintiler var mı? Fragen, ob für das Konto monatliche Gebü - Allgemeines [ülke] sınırları içinde para çekersem komisyon ücreti öder miyim? Fragen, ob Gebühren anfallen, wenn man in einem bestimmten Land Geld abhebt Başka bankamatikleri kullanırsam ne kadar komisyon

Detaylı

[ülke] sınırları içinde para çekersem komisyon ücreti öder miyim? Fragen, ob Gebühren anfallen, wenn man in einem bestimmten Land Geld abhebt

[ülke] sınırları içinde para çekersem komisyon ücreti öder miyim? Fragen, ob Gebühren anfallen, wenn man in einem bestimmten Land Geld abhebt - Allgemeines [ülke] sınırları içinde para çekersem komisyon ücreti öder miyim? Fragen, ob Gebühren anfallen, wenn man in einem bestimmten Land Geld abhebt Başka bankamatikleri kullanırsam ne kadar komisyon

Detaylı

Almanca yapısal kalıp kavram sözlüğü Deutsches Konjunktionen Wörterbuch [Mevlüt Baki Tapan]

Almanca yapısal kalıp kavram sözlüğü Deutsches Konjunktionen Wörterbuch [Mevlüt Baki Tapan] 0 2015 Mevlüt Baki Tapan. Tüm hakları saklıdır. Bu ekitap, Mevlüt Baki Tapan (yazar) tarafından publitory.com da yaratılmış ve yazarın kendisi tarafından Creative Commons Attribution- NonCommercial-NoDerivs

Detaylı

Schuljahr. Herkunftssprache Türkisch

Schuljahr. Herkunftssprache Türkisch / Schule / Name Schuljahr Allgemeine Arbeitshinweise Trage bitte auf diesem Blatt und auf deinen Arbeitspapieren deine Schule und deinen Namen ein. Kennzeichne bitte deine Entwurfsblätter (Kladde) und

Detaylı

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 19 Sahtekarlık ortaya çıkar

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 19 Sahtekarlık ortaya çıkar Ders 19 Sahtekarlık ortaya çıkar Tarladakı esrarengiz şekilleri çiftçiler yapmış olsalar da, UFOların varlığına inanır. ve köylülerle konuşmak için köy birahanesine giderler. ve buğday tarlalarındaki şekillerle

Detaylı

bab.la Cümle Kalıpları: Kişisel Dilekler Türkçe-Almanca

bab.la Cümle Kalıpları: Kişisel Dilekler Türkçe-Almanca Dilekler : Evlilik Tebrikler. Dünyadaki tüm mutluluklar üzerinizde olsun. Herzlichen Glückwunsch! Für Euren gemeinsamen Lebensweg wünschen wir Euch alle Liebe und alles Glück dieser Welt. Yeni evli bir

Detaylı

TÜRKISCH. NIE MEHR SPRACHLOS! Zeigebilder: praktisch beim Einkaufen Umgangssprache: extra Slang-Kapitel Tipps: Fettnäpfchen vermeiden

TÜRKISCH. NIE MEHR SPRACHLOS! Zeigebilder: praktisch beim Einkaufen Umgangssprache: extra Slang-Kapitel Tipps: Fettnäpfchen vermeiden SPRACHFÜHRER TÜRKISCH NIE MEHR SPRACHLOS! Zeigebilder: praktisch beim Einkaufen Umgangssprache: extra Slang-Kapitel Tipps: Fettnäpfchen vermeiden Mit SPICKZETTEL für den Geldbeutel In Zusammenarbeit mit

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 02 Firarda

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 02 Firarda Bölüm 02 Firarda Anna komiserin sorularını yanıtlar, ama sorgulama motosiklet gürültüsü ve silah sesleriyle bölünür. Anna kaçar ve müzik kutusunun üzerinde bir adres keşfeder. Bu ipucu ona yardımcı olacak

Detaylı

Deutsche Botschaftsschule Ankara Zweigstelle Istanbul Sicherheitskonzept Informationen für Familien / Notfallsinformation Acil Durum Planı - Karte

Deutsche Botschaftsschule Ankara Zweigstelle Istanbul Sicherheitskonzept Informationen für Familien / Notfallsinformation Acil Durum Planı - Karte Informationen für amilien / Notfallsinformation Acil Durum Planı - Karte Notfalldaten Hinweise: Bitte füllen Sie die Abschnitte A - E sehr sorgfältig und in Druckschrift aus. Im Notfall kann das Leben

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 19 Soğuk Savaş ta Aşk

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 19 Soğuk Savaş ta Aşk Bölüm 19 Soğuk Savaş ta Aşk Sadece 40 dakika: Anna ve Paul kırmızılı kadından kaçarlar ve Batı Berlin e gelirler. Paul Anna ya aşkını ilan ederek durumu daha da komplike hale getirir. Bu bir şans mıdır,

Detaylı

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! A KİTAPÇIK TÜRÜ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 2015 8. SINIF 2. DÖNEM DERSİ MERKEZİ ORTAK (MAZERET) SINAVI 17 MAYIS 2015 Saat: 11.20 Adı ve

Detaylı

İsvİÇre de oturmak. İsviçre Yatırımcılar ve İşverenler Birliği kuruldu. BM den resmi kıyamet senaryosu

İsvİÇre de oturmak. İsviçre Yatırımcılar ve İşverenler Birliği kuruldu. BM den resmi kıyamet senaryosu AZB 4057 BASEL İsvİÇre de oturmak RÖPORTAJ Basel Eyalet uzlaşma merkezine yılda ortalama olarak 1.150 yeni vaka geliyor Sibylle Hellstern, Hukuk mezunu, avukat Basel eyalet uzlaştırma merkezleri bölüm

Detaylı

Marie hat Heimweh. Sevgi evini özler

Marie hat Heimweh. Sevgi evini özler Marie und Charly Da kommt ein anderer kleiner Marienkäfer vorbei. Er hat auch einen Malkasten und einen Pinsel und trägt eine viel zu große Mütze. Er sagt zu Marie: Hallo Marie. Ich bin Charly und ein

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11. Sadece 60 dakikan kaldı, ve ek bir canın yok.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11. Sadece 60 dakikan kaldı, ve ek bir canın yok. Bölüm 13 - Đlahi Yardım Kilise bilgi toplamak için dogru mekana benzer. Rahip Anna ya melodiyi anlatır ve bunun bir zaman makinesinin anahtarı olduğunu söyler. Ama nasil bir makineden söz ediyordur? Anna

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 17 Barikat Đnşası

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 17 Barikat Đnşası Bölüm 17 Barikat Đnşası 50 dakika vardır: Oyuncu herşeyi tehlikeye atarak kasiyere güvenmeye karar verir. Radyoda doğu alman askerlerin barikatlarından söz edilir. RATAVA nin silmek istediği olay bu mudur?

Detaylı

Derdini söylemeyen derman bulamaz.

Derdini söylemeyen derman bulamaz. Derdini söylemeyen derman bulamaz. Uyuşturucu sorunu ile karşılaşan veliler için bilgilendirme broşürü Eine Drogeninformationsbroschüre für Eltern Es ist schwer, jemandem zu helfen, der nicht sagt, was

Detaylı

Eğitim ve İştirak Paketi. Nordrhein-Westfalen Eyaleti. Çalışma, Uyum ve Sosyal İşler Bakanlığı nın bir bilgilendirmesidir.

Eğitim ve İştirak Paketi. Nordrhein-Westfalen Eyaleti. Çalışma, Uyum ve Sosyal İşler Bakanlığı nın bir bilgilendirmesidir. Nordrhein-Westfalen Eyaleti Çalışma, Entegrasyon ve Sosyal İşler Bakanlığı Eğitim ve İştirak Paketi. Nordrhein-Westfalen Eyaleti Çalışma, Uyum ve Sosyal İşler Bakanlığı nın bir bilgilendirmesidir. www.mais.nrw.de

Detaylı

Bald komm ich in die Schule. Yakında Okula Başlıyorum

Bald komm ich in die Schule. Yakında Okula Başlıyorum Bald komm ich in die Schule ist der Text: Yakında Okula Başlıyorum ald komme ich in die Schule ϝ ΧΩ ϑϭ γ Ύ Α ϳέ ϗ Δ γέω ϣ ϟ ϝ ΧΩ Δ γέω ϣ ϟ ϑϭ γ Ύ Α ϳέ ϗ nregungenanregungen zur Vorbereitung auf die Schule

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 21 Yeni Bir Plan

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 21 Yeni Bir Plan Bölüm 21 Yeni Bir Plan Anna 2006 yılına geri döner. Rahip Kavalier kırmızılı kadın tarafından kaçırılır. Anna, rahibin nerede olduğunu ortaya çıkaramadığı için 9 Kasım 1989 a, Berlin duvarının yıkıldığı

Detaylı

BÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

BÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! B KİTAPÇIK TÜRÜ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF ALMANCA 2015 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZİ ORTAK SINAVI 26 KASIM 2015 Saat: 11.20

Detaylı

CÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

CÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! C KİTAPÇIK TÜRÜ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF ALMANCA 2015 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZİ ORTAK SINAVI 26 KASIM 2015 Saat: 11.20

Detaylı

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! A KİTAPÇIK TÜRÜ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF ALMANCA 2015 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZİ ORTAK SINAVI 26 KASIM 2015 Saat: 11.20

Detaylı

Ich bin ein Baum, einer von in dieser Stadt. Jeder einzelne von uns ist wertvoll. Ben bir ağacım, bu şehirdeki değerli ağaçtan biriyim.

Ich bin ein Baum, einer von in dieser Stadt. Jeder einzelne von uns ist wertvoll. Ben bir ağacım, bu şehirdeki değerli ağaçtan biriyim. Ich bin ein Baum, einer von 80.000 in dieser Stadt. Jeder einzelne von uns ist wertvoll. Ich schütze dich vor Straßenlärm, Staub, Wind und Regen. Deshalb brauche ich deine besondere Aufmerksamkeit! Ben

Detaylı

24) a) helfe b) teile c) behandle d) greife

24) a) helfe b) teile c) behandle d) greife 1. 20. sorularda, cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun düşen sözcük ya da ifadeyi bulunuz 1) Ich möchte gerne wissen, es hier auch Sprachkurse gibt. a) wohin b) ob c) dass d) wenn 2) Meine Eltern haben

Detaylı

"Allah Adına Şiddete Hayır! Barışın Savunucuları Olarak Hıristiyanlar ve Müslümanlar"

Allah Adına Şiddete Hayır! Barışın Savunucuları Olarak Hıristiyanlar ve Müslümanlar "Keine Gewalt im Namen Gottes! Christen und Muslime als Anwälte für den Frieden" Erklärung des Gesprächskreises "Christen und Muslime" beim Zentralkomitee der deutschen Katholiken "Allah Adına Şiddete

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e çeyrek var. 65 dakikan ve bir canın kaldı.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e çeyrek var. 65 dakikan ve bir canın kaldı. Bölüm 10 Çıkmaz Sokakta Oyuncu 13 Ağustos 1961 in Berlin Duvarı nın inşaat tarihi olduğunu, 9 Kasım 1989 un da duvarın yıkıldığı gün olduğunu ortaya çıkarır. Özel görev bu iki tarihle yakından alakalıdır.

Detaylı

TED KDZ EREĞLİ KOLEJİ VAKFI ÖZEL ORTAOKULU 5.SINIFLAR ALMANCA ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI

TED KDZ EREĞLİ KOLEJİ VAKFI ÖZEL ORTAOKULU 5.SINIFLAR ALMANCA ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI EYLÜL V.HAFTA EYLÜL IV. HAFTA TED KDZ EREĞLİ KOLEJİ VAKFI ÖZEL ORTAOKULU 5.SINIFLAR ALMANCA ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI Araç -Guten Tag! Situationsangemessene Sich Begrüßen Situationsangemessene,

Detaylı

Almanca aile birleşimi sınavı dört bölümdür: 1-Dinleme, 2-Okuma, 3-Yazma, 4-Konuşma

Almanca aile birleşimi sınavı dört bölümdür: 1-Dinleme, 2-Okuma, 3-Yazma, 4-Konuşma Almanca aile birleşimi sınavı dört bölümdür: 1-Dinleme, 2-Okuma, 3-Yazma, 4-Konuşma ALMANYA VİZESİ İÇİN GEREKLİ, AİLE BİRLEŞİMİ YAPACAKLARIN ALMANCA SINAVI SORU ÖRNEKLERİ KONUŞMA BÖLÜMÜ (SPRECHEN): Almanca

Detaylı

MITGLIEDSANTRAG / ÜYELİK BAŞVURU FORMU

MITGLIEDSANTRAG / ÜYELİK BAŞVURU FORMU MITGLIEDSANTRAG / ÜYELİK BAŞVURU FORMU An den Vorstand der Deutsch-Türkischen Industrie- und Handelskammer zu Istanbul / Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu na, Als Vollständiger Firmenname

Detaylı

Auswandern Dokumente. Dokumente - Allgemeines. Dokumente - Persönliche Informationen. Fragen wo man ein Formular findet

Auswandern Dokumente. Dokumente - Allgemeines. Dokumente - Persönliche Informationen. Fragen wo man ein Formular findet - Allgemeines Wo kann ich das Formular für finden? Fragen wo man ein Formular findet Wann wurde ihr [Dokument] ausgestellt? Fragen wann ein Dokument ausgestellt wurde Wo wurde Ihr [Dokument] ausgestellt?

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin, 9 Kasım, sabah saat 10. Berlin e hoşgeldin. Kahramanın kim olsun? Berlin e hoşgeldin. Kahramanın kim olsun?

COMPUTER: Mission Berlin, 9 Kasım, sabah saat 10. Berlin e hoşgeldin. Kahramanın kim olsun? Berlin e hoşgeldin. Kahramanın kim olsun? Bölüm 01 Kötü Uyanış Anna nın görevi Almanya yı bir felaketten korumak. Bilmeceyi çözmek ve kim olduğu bilinmeyen motosikletli adamlara dikkat etmek zorunda. 130 dakika zamanı var. Ama ilk ipucu nerede?

Detaylı

Runder Tisch deutscher und türkischer Redakteure in Rhein-Main

Runder Tisch deutscher und türkischer Redakteure in Rhein-Main Runder Tisch deutscher und türkischer Redakteure in Rhein-Main Nicht übereinander reden, sondern miteinander arbeiten Projektkoordinator: Erhard Brunn Lessingstr. 7 60323 Frankfurt Tel: 069-26 49 67 12

Detaylı

Okul öncesi Almanca dil gelişimi

Okul öncesi Almanca dil gelişimi TÜRKÇE TÜRKISCH Okul öncesi Almanca dil gelişimi Deutschkenntnisse von Vorschulkindern Veliler için anket (soru) formu Elternfragebogen Wünschen Sie den Fragebogen in einer anderen Sprache, können Sie

Detaylı

Hallo Manni! Merhaba Medo!

Hallo Manni! Merhaba Medo! 1 Hallo Manni! Merhaba Medo! Vorwort Vorerst möchten wir uns dafür bedanken, dass Sie sich entschieden haben, unser Buch im Unterricht zu verwenden. Das vorliegende Lehrwerk soll eine wertvolle Unterstützung

Detaylı

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 17 Tarladaki şekiller

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 17 Tarladaki şekiller Ders 17 Tarladaki şekiller ve Philipp buğday tarlalarında ortaya çıkan esrarengiz şekilleri araştırır. Bu şekiller bir UFO nun tarlaya inmesi sonucunda mı oluşmuştur, yoksa birileri bu şekilleri görmeye

Detaylı

Yurt dışı eki tarihli Alman çocuk parası başvurusu için Anlage Ausland zum Antrag auf deutsches Kindergeld vom

Yurt dışı eki tarihli Alman çocuk parası başvurusu için Anlage Ausland zum Antrag auf deutsches Kindergeld vom Başvuran kişinin soyadı ve adı Name und Vorname der antragstellenden Person Çocuk parası No. F K Kindergeld-Nr. Yurt dışı eki tarihli Alman çocuk parası başvurusu için Anlage Ausland zum Antrag auf deutsches

Detaylı

Antrag auf Erteilung/Verlängerung einer/eines İlk izin / Uzatma başvurusu

Antrag auf Erteilung/Verlängerung einer/eines İlk izin / Uzatma başvurusu Der Antrag ist auf Deutsch und leserlich auszufüllen: Başvuru Almanca ve okunaklı olarak doldurulmalıdır: Antrag auf Erteilung/Verlängerung einer/eines İlk izin / Uzatma başvurusu Aufenthaltserlaubnis

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Reisen Unterkunft. Unterkunft - Finden. Unterkunft - Buchen. Nach dem Weg zur Unterkunft fragen

Reisen Unterkunft. Unterkunft - Finden. Unterkunft - Buchen. Nach dem Weg zur Unterkunft fragen - Finden Wo kann ich finden? Nach dem Weg zur fragen Nereden bulabilirim?... ein Zimmer zu vermieten? kiralamak için... oda? Art der... ein Hostel?... bir hostel? Art der... ein Hotel?... bir otel? Art

Detaylı

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 16 Đkarus

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 16 Đkarus Ders 16 Đkarus Đki gazeteci Yunan mitlojisinin trajik kahramanı Đkarus un hikayesinden çok etkilenir. Ama dinleyiciler Đkarus un kim olduğunu biliyorlar mı? Muhabirler dinleyicileri aydınlatmak için Đkarus

Detaylı

Montaj Talimati. Eurorient GmbH., An der Weide 15B, Weyhe,

Montaj Talimati.  Eurorient GmbH., An der Weide 15B, Weyhe, Montaj Talimati www.eurorient.de Eurorient GmbH., An der Weide 15B, 28844 Weyhe, info@eurorient.de Turkish A) Paket içeriği: 1- Schataf Dual 2-1 Adet 3/8 Pirinç T-Bağlantısı 3-1,5 m Beyaz PU Boru 4-20

Detaylı

Zukunft durch Ausbildung

Zukunft durch Ausbildung Zukunft durch Ausbildung Aktionsplan der Arbeitsminister der Republik Türkei und des Landes Nordrhein-Westfalen Gelecek için Meslek Eğitimi T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Kuzey Ren Vestfalya

Detaylı

Bitte bringen Sie Ihr Kind bis Uhr in den Kindergarten. Lütfen çocuğunuzu anaokuluna en geç saat kadar getirin. Bitte holen Sie Ihr Kind um Uhr ab. Lütfen çocuğunuzu saat alın. Wir machen einen Ausflug.

Detaylı

Wir verstehen uns gut Spielerisch Deutsch lernen

Wir verstehen uns gut Spielerisch Deutsch lernen Elke Schlösser Wir verstehen uns gut Spielerisch Deutsch lernen Methoden und Bausteine zur Sprachförderung für deutsche und zugewanderte Kinder als Kindergarten und Grundschule Ökotopia Verlag, Münster,

Detaylı

6 EKİM 1964 MANYAS DEPREMİ ESNASİNDA ZEMİNDE MEYDANA GELEN TANSİYON ÇATLAKLARI ERDBEBENSPALTEN IM DER GEGEND VON MANIAS IN NORDWEST-ANATOLIEN

6 EKİM 1964 MANYAS DEPREMİ ESNASİNDA ZEMİNDE MEYDANA GELEN TANSİYON ÇATLAKLARI ERDBEBENSPALTEN IM DER GEGEND VON MANIAS IN NORDWEST-ANATOLIEN 6 EKİM 1964 MANYAS DEPREMİ ESNASİNDA ZEMİNDE MEYDANA GELEN TANSİYON ÇATLAKLARI ERDBEBENSPALTEN IM DER GEGEND VON MANIAS IN NORDWEST-ANATOLIEN İhsan KETÎN Istanbul Teknik Üniversitesi, Maden Fakültesi 6

Detaylı

Ocak / Januar Subat / Februar 2012

Ocak / Januar Subat / Februar 2012 Ocak / Januar 2012 22 Ocak Pazar - Saat 11:00 / Sonntag 22. Januar - 11:00 Uhr 22 Ocak Pazar - Saat 14:00 / Sonntag 22. Januar - 14:00 Uhr Bilgilendirme toplantısı: Meslek Secimi Infoveranstaltung : Berufsberatungsseminar

Detaylı

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE! A KİTAPÇIK TÜRÜ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF ALMANCA 2016 8. SINIF 2. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI (MAZERET) 15 MAYIS 2016 Saat:

Detaylı

Science Bridging Nations. www.deutsch-tuerkisches-wissenschaftsjahr.de www.turk-alman-bilimyili.com.tr

Science Bridging Nations. www.deutsch-tuerkisches-wissenschaftsjahr.de www.turk-alman-bilimyili.com.tr Science Bridging Nations Science Bridging Nations: Das Deutsch-Türkische Jahr der Forschung, Bildung und Innovation 2014 2014 ist das Deutsch-Türkische Jahr der Forschung, Bildung und Innovation eine gemeinsame

Detaylı

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU YABANCI DİL (ALMANCA) YETERLİK SINAVI A

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU YABANCI DİL (ALMANCA) YETERLİK SINAVI A DNN MENDERES ÜNİVERSİTESİ YBNCI DİLLER YÜKSEKOKULU YBNCI DİL (LMNC) YETERLİK SINVI DI SOYDI FKÜLTE / YÜKSEKOKUL : ÖĞRENCİ NO GENEL ÇIKLMLR VE SINVL İLGİLİ KURLLR 1. Bu soru kitapçığının türü dır. Bunu

Detaylı

HERE COMES THE SUN. 6. September bis 31. Oktober 2010 Uferhallen, Berlin-Wedding

HERE COMES THE SUN. 6. September bis 31. Oktober 2010 Uferhallen, Berlin-Wedding HERE COMES THE SUN Eine Ausstellung für Energieforscher, Sonnenanbeter und Lichtscheue ab 7 Jahren, Familien und Schulklassen im Wissenschaftsjahr 2010 Die Zukunft der Energie 6. September bis 31. Oktober

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e 10 var. 60 dakikan ve bir canın kaldı.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e 10 var. 60 dakikan ve bir canın kaldı. Bölüm 11 Fast Food Anna Paul e yemek sırasında esrarengiz Çözüm bölünmede, müziği takip et! mesajından söz ettiğinde, Paul tehlikeyi sezer ve Anna yı Rahip Kavalier e gönderir. Ama bu iz doğru mudur? Paul

Detaylı

10SORUDA AİLE SİGORTASI

10SORUDA AİLE SİGORTASI 10 SORUDA AİLE SİGORTASI T.C. ANAYASASI MADDE 60: Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar. 1. AİLE SİGORTASI Nedir? Aile Sigortası,

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 10 u 20 geçiyor. iki canın ve 95 dakikan var. Mesaj ne anlama geliyor?

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 10 u 20 geçiyor. iki canın ve 95 dakikan var. Mesaj ne anlama geliyor? Bölüm 05 Tanışıyor muyuz? Anna müzik kutusunu tamir etmesi için saatçiye götürür. Ama bu Paul Winkler için işin ötesinde bir anlam taşıyordur. Anna yi eskiden tanıdığını iddia eder. Ama nasıl olur? Anna

Detaylı

çıkmaz sokağına hayır deyin!

çıkmaz sokağına hayır deyin! AZB 4057 BASEL Berner Polizeidirektor nennt Flüchtlinge Negerbubli Der Berner FDP-Regierungsrat Hans-Jürg Käser hat Asylsuchende bei einem Anlass als «Negerbubli» bezeichnet. Er verteidigt seine Wortwahl.

Detaylı

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve bir canın kaldı.

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve bir canın kaldı. Bölüm 12 Kilise Müziği Anna nın 65 dakikası vardır. Kilisede müzik kutusunun, orga ait eksik bir parça olduğunu keşfeder. Kırmızılı kadın gelir ve ondan bir anahtar ister. Ama nasıl bir anahtar? Kilise

Detaylı

Geschäftskorrespondenz

Geschäftskorrespondenz - Einleitung Sayın Başkan, Sayın Başkan, Sehr formell, Empfänger hat einen besonderen Titel, der anstelle seines Namens benutzt wird Formell, männlicher Empfänger, Name unbekannt Formell, weibliche Empfängerin,

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 15 Zamanda Yolculuk

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 15 Zamanda Yolculuk Bölüm 15 Zamanda Yolculuk Anna ikiye bölünmüş Berlin de doğudan batıya geçme zorundadır. Ama bu da yetmez. Sadece 55 dakika içinde RATAVA nın hangi olayı silmeyi planladığını da ortaya çıkarmak zorundadır.

Detaylı

------------ Islam (isteğe bagli) Sezer (esinizin soy adi) 01.01.1983 (doğum tarihi) Deutsch (milliyeti)

------------ Islam (isteğe bagli) Sezer (esinizin soy adi) 01.01.1983 (doğum tarihi) Deutsch (milliyeti) Antrag auf Erteilung einer Aufenthalterlaubnis İKAMET MÜSAADESİ İÇİN DİLEKÇE Deutsch Türkisch Almanca - Türkçe 1. Familienname Soyadı 2. 3. 4. 5. bei Frauen: Geburtsname Kadınlarda: Kızlık soyadı Vornamen

Detaylı

Hueber. Hörkurs Deutsch für Anfänger. Deutsch als Fremdsprache. Yeni Başlayanlara Dinleyerek Öğrenilen Almanca Kursu.

Hueber. Hörkurs Deutsch für Anfänger. Deutsch als Fremdsprache. Yeni Başlayanlara Dinleyerek Öğrenilen Almanca Kursu. 127481.qxd:127481 12.01.2009 14:54 Uhr Seite 1 Hueber Deutsch als Fremdsprache Hörkurs Deutsch für Anfänger Yeni Başlayanlara Dinleyerek Öğrenilen Almanca Kursu 12.7481 Deutsch Türkisch Begleitheft İçindekiler

Detaylı

Voraussichtlicher Bruttoarbeitslohn (einschließlich Sachbezüge, Gratifikationen, Tantiemen usw.) im Inland im Wohnsitzstaat in (Drittstaat)

Voraussichtlicher Bruttoarbeitslohn (einschließlich Sachbezüge, Gratifikationen, Tantiemen usw.) im Inland im Wohnsitzstaat in (Drittstaat) Antrag auf Behandlung als unbeschränkt einkommensteuerpflichtiger Arbeitnehmer nach 1 Abs. 3 EStG für 201_ (Anlage Grenzpendler außerhalb EU/EWR zum Antrag auf Lohnsteuer-Ermäßigung) Zur Beachtung: Für

Detaylı

Auswahlverfahren für den höheren Auswärtigen Dienst 2017

Auswahlverfahren für den höheren Auswärtigen Dienst 2017 A Bewerber-ID B Bewerber-ID 0 0 1 1 2 2 3 3 4 4 5 5 6 6 7 7 8 8 9 9 T Auswahlverfahren für den höheren Auswärtigen Dienst 2017 Sprachtest TÜRKISCH (LÖSUNG) Testübersicht I. Zeitformen 16 Punkte II. Grammatik

Detaylı

ALMAN-TÜRK-2 ANKARA -2009. Projektzeitung der deutsch-türkischen Jugendbegegnung Türk- Alman gençlik buluşmasının proje gazetesi

ALMAN-TÜRK-2 ANKARA -2009. Projektzeitung der deutsch-türkischen Jugendbegegnung Türk- Alman gençlik buluşmasının proje gazetesi ANKARA -2009 ALMAN-TÜRK-2 Projektzeitung der deutsch-türkischen Jugendbegegnung Türk- Alman gençlik buluşmasının proje gazetesi Proje Ortakları Ein Projekt von Katholisches Jugendhaus BERLİN (Ludwig Wolker

Detaylı

Die alttürkische Xuanzang-Biographie V

Die alttürkische Xuanzang-Biographie V VERÖFFENTLICHUNGEN DER SOCIETAS URALO-ALTAICA Herausgegeben von Cornelius Hasselblatt und Klaus Röhrborn Band 34 Xuanzangs Leben und Werk Herausgegeben von Alexander Leonhard Mayer und Klaus Röhrborn Teil

Detaylı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 04 Uyarı Sinyalleri

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 04 Uyarı Sinyalleri Bölüm 04 Uyarı Sinyalleri Anna Kant Sokağı nda bir saatçi bulur. Ama dükkan kapalıdır. Dükkanın sahibinin bir kafede olduğunu öğrenir. Birbirlerini tanıyor gibidirler. Anna nın 100 dakikası kalmıştır.

Detaylı

Reisen Unterwegs. Unterwegs - Ort. Du weißt nicht, wo Du bist. Onun haritada nerede olduğunu bana gösterir misiniz?

Reisen Unterwegs. Unterwegs - Ort. Du weißt nicht, wo Du bist. Onun haritada nerede olduğunu bana gösterir misiniz? - Kayboldum. Du weißt nicht, wo Du bist Onun haritada nerede olduğunu bana gösterir misiniz? Nach einem bestimmten auf der Karte fragen ı nerede bulurum? Nach einem bestimmten fragen Kayboldum. Onun haritada

Detaylı

http://www.an-online.de/news/wirtschaft-detail-an/1884995?_link=&skip=&_g=deutsch-tuerkischer- Wirtschaftstag-lotet-Chancen-aus.

http://www.an-online.de/news/wirtschaft-detail-an/1884995?_link=&skip=&_g=deutsch-tuerkischer- Wirtschaftstag-lotet-Chancen-aus. Pressemeldungen vom 28.-29.11.2011 http://www.an-online.de/news/wirtschaft-detail-an/1884995?_link=&skip=&_g=deutsch-tuerkischer- Wirtschaftstag-lotet-Chancen-aus.html Deutsch-türkischer Wirtschaftstag

Detaylı

Das Abitur am Istanbul Lisesi

Das Abitur am Istanbul Lisesi Das Abitur am Istanbul Lisesi Bedeutung des Abiturs Abitur un Anlamı Zeitplan für die Qualifikationsphase 11.ve 12.sınıflar için zaman planı Notensystem - Notenberechnung Not sistemi - Not hesaplanması

Detaylı