CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK RESİM SANATINDA ÇALLI KUŞAĞININ YERİ VE ÖNEMİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK RESİM SANATINDA ÇALLI KUŞAĞININ YERİ VE ÖNEMİ"

Transkript

1 T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENTİTÜSÜ SANAT TARİHİ ANA BİLİM DALI TÜRK VE İSLAM SANATLARI TARİHİ BİLİM DALI CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK RESİM SANATINDA ÇALLI KUŞAĞININ YERİ VE ÖNEMİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Danışman Yrd. Doç. Dr. Osman KUNDURACI Hazırlayan Serpil AKDAŞ Konya

2 i İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... i BİLİMSEL ETİK... iii TEZ KABUL FORMU... iv ÖNSÖZ/TEŞEKKÜR... v ÖZET... vi SUMMARY... vii KISALTMALAR... viii I. GİRİŞ... 1 I.I. KONU... 5 I.II. AMAÇ... 5 I.III. ÖNEM... 6 I.IV. VARSAYIMLAR (SAYILTILAR)... 7 I.V. SINIRLILIKLAR... 7 I.VI. YÖNTEM... 8 I.VII. TANIMLAR... 8 II. İZLENİMCİLİK (EMPRESYONİZM)... 9 II. I. TÜRK RESMİNDEKİ İZLENİMCİ SANAT ANLAYIŞININ YERİ III. 19. VE 20. YÜZYILIN SOSYAL SİYASAL KÜLTÜREL AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMESİ VE DÖNEMİN RESİM SANATINA ETKİSİ III. I. CUMHURİYET DÖNEMİNE KADAR TÜRK RESİM SANATI III. II. CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK RESİM SANATI IV. CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK RESİM SANATINDA ÇALLI KUŞAĞININ YERİ VE ÖNEMİ IV. I ÇALLI KUŞAĞI (TÜRK İZLENİMCİLERİ)... 34

3 ii IV. II. İBRAHİM ÇALLI ( ) IV.III. NAZMİ ZİYA GÜRAN ( ) IV. IV. HİKMET ONAT ( ) IV.V. FEYHAMAN DURAN ( ) IV.VI. NAMIK İSMAİL ( ) IV.VII. AVNİ LİFİJ ( ) IV.VII. ALİ SAMİ BOYAR ( ) IV. IX. SAMİ YETİK ( ) IV. X. MEHMET RUHİ AREL ( ) V. KARŞILAŞTIRMALI DEĞERLENDİRME VE SONUÇ KAYNAKÇA RESİM LİSTESİ

4 BİLİMSEL ETİK iii

5 TEZ KABUL FORMU iv

6 v ÖNSÖZ/TEŞEKKÜR Türk Resim Sanatı tarih süreci içerisinde sürekli değişim ve etkileşim içerisinde olmuştur. Dünya sanatı içerisinde değişik ulusların sanatlarından etkilenmişler, bunu da her fırsatta resimlerine yansıtmışlardır. Bu yüzdendir ki belirli dönemlerde belirli eğilimler ortaya çıkmıştır. Türk Resim Sanatı yıllarca süren bu etkileşim ve değişim içerisinde kendini bulma yolunda çok çaba göstermiş ve büyük mesafeler kat etmiştir. Bu dönemlerin biriside batılı anlamda resmin gelişmesine büyük katkısı olacak olan Cumhuriyet in ilk yıllarında devlet tarafından yurtdışına eğitime gönderilen sanatçıların yurda döndükte sonra resim sanatına katkıları olacaktır. Batılılaşma hareketleri ile yağlı boyayla tanışan Türk sanatçılar; kendilerini tuvalde fırça darbeleriyle, renklerle ya da kompozisyonla öylesine iyi ifade etmişlerdir ki yapıtları onları unutulmaz kılmıştır Kuşağı Türk resminde akademik dönemi kapatan, izlenimci anlayışı başlatan gruptur. Yeni bir anlayışın mimarı olduklarından dolayı Türk resim ve kültür hayatında önemli bir yere sahiptirler. Kuşağın, döneminde bulunduğu sıra dışı çizgiyi keşfetmemi sağlayan ve beni bu konuda yönlendiren, katkı ve yol göstericiliğini esirgemeyen, danışmanım Yrd. Doç. Dr. Osman KUNDURACI ya Bu konu araştırılırken gerek yönlendirmeleriyle gerekse görüşleriyle desteğini esirgemeyen değerli hocam Yrd. Doç. Dr. Nihat ŞİRİN e, araştırmalarım sırasında bana kütüphanesini açarak kaynaklara ulaşmamdaki yardımlarıyla, desteğini eksik etmeyen Kültür ve Turizm Bakanlığı, Boratav Halk Kültürü Araştırma İhtisas Kütüphanesi personellerinden Fikret Bey e ve çalışmamın başından itibaren maddi manevi her türlü desteğiyle yanımda olan sevgili eşim Av. Erdem Ergin ÖZKAN a teşekkür ederim.

7 ÖZET vi

8 SUMMARY vii

9 viii KISALTMALAR ARHM : Ankara Resim Heykel Müzesi İRHM : TİBK : İRHM : TÜYB: DÜYB : KÜSB : İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Türkiye İş Bankası Koleksiyonu İzmir Resim Heykel Müzesi Tuval Üzeri Yağlı Boya Duralit Üzeri Yağlı Boya Kağıt Üzeri Suluboya

10 1 I. GİRİŞ Çağlar boyunca insanoğlu güzel sanatları, kendini ve ait olduğu toplumu geliştirme, zenginleştirme ve güçlendirme yolunda vazgeçilmez bir unsur olarak görmüştür. Acılarını, sevdalarını, kavgalarını, savaşlarını, zaferlerini, umutlarını, gurur ve mutluluklarını gelecek nesillere aktarmada hep güzel sanatlardan yararlanmıştır (Akaroğlu, 2004: 1). Kültür birikimi, atalarımızdan bizlere kalan sanat ırmağıyla akıp gelmiştir. 15. yy. da Osmanlı Devleti, kazanılan savaşlar sonucunda sadece topraklarının sınırlarının genişletmemiş aynı zamanda kültürel anlamda da değişiklikler ve etkileşimler yaşamıştır. Fethedilen bölgelerin kültürel farklılıkları Osmanlı sanatçılarını, zanaatçılarını ve dolayısıyla sanatlarını da etkilemiştir. Padişahlar, doğuya ve batıya yaptıkları geziler sırasında ziyaret ettikleri ülkelerin kültürlerinden, sanatlarından etkilenmişler ve bu ülkelerde gördükleri değişiklikleri Türkiye ye getirmeye başlamışlardır. Bu etkileşimler sonucunda kumaşlar üzerindeki işlemelerde, motiflerde, kitapların konularına göre resimlenmesinde, sarayların duvarlarında, padişahların hayatları ve dönemleri konulu resimlerin sergilenmesinde ve benzeri birçok alanda değişikler görülmeye başlanmıştır (Özpınar, 2007: 1). Olasıdır ki bu yeniliklerin Türkiye ye gelmesi ve toplumun bunları kabullenmesi kolay olmayacaktır. 19. Yüzyıla kadar İslam ın biçimlendirdiği bir dünyadan, gözlerini Batıya çeviren sanatçının, dışarıda başka bir dünya olduğunu fark ettiği anlaşılmaktadır. Bu fark edişin, sanatçının, kendini ifade ederken manevi olandan maddi olana doğru kaymasını sağladığı görülecektir (Buğra, 2000: 146). Bu sayede artık sanatçı, bir gül motifini anlatmak istiyorsa, hayali bir gül yaratmak yerine, ona bakarak olduğu gibi çizmek yoluna gittiği görülmektedir. Türk resim sanatının, Avrupa ülkelerinin sanat geçmişine oranla çok yakın bir tarihi geçmişi vardır. Dinin etkisinden kurtulmaya çalışan Türk Resminin gelişimi ilk olarak; Minyatür ve kitap resimlemeciliği konusunda, 15.yy da Avrupa dan ressamlar

11 2 getirtilmesiyle başlamıştır. Daha sonraki aşamada, Padişahların yurt dışından konuk ettiği ressamların, Sultanların portrelerini yapmaları ve sarayları resimlerle donatmaları, günümüz resim sanatına geçişte önemli adımlar oluşturmuştur (Özpınar, 2007: 2). Bu konuda da en büyük gelişmeyi Gentille Belini nin Türkiye ye gelmesini sağlayan Fatih Sultan Mehmet gerçekleştirmiştir Çeşitli sanat dallarında sayısız eser vermiş bir millet olmamıza rağmen, yağlıboya resim ve heykel sanatının bize o yıllarda çok uzak olduğu anlaşılmaktadır. Fatih in Bellini ye yaptırdığı portresiyle Osmanlı Sarayı na ilk defa giren resim sanatı, gerçek anlamda ancak Tanzimat Döneminde kabul görmeye başladı. Resim eğitimi için Avrupa ya gönderilen öğrencilerin dönüşüyle Mühendishane-i Berri Hümayun, Mühendishane-i Bahri Hümayun ve Sanayi-i Nefise Mekteplerinde resim sanatı eğitimi başladı (Akaroğlu, 2004: 1). Yurt dışından gelen ressamlar Türkiye ye hayran kalmışlar ve uzun yıllar da aynı tutumu sergileyerek burada yaşamışlardır. Bu sanatçılar, Türkiye de kaldıkları süre içerisinde, padişahlara resim sanatını sevdirerek, Osmanlı topraklarında yaşayan, resme yeteneği olan kişilerin Batıya özellikle de Paris e resim eğitimi almaları için gönderilmelerinde etkili olmuşlardır. Paris e resim eğitim almak için giden kişiler arasında Ferik İbrahim Paşa, Ferik Tevfik Paşa, Süleyman Seyit, Şeker Ahmet Paşa gibi ressamların yanı sıra, Türk resim sanatı adına yaptığı çalışmalarla adını duyuracak olan Osman Hamdi Bey bulunmaktadır. Osman Hamdi Bey, 1883 yılında bugünkü Güzel Sanatlar eğitiminin ilk temellerinin atıldığı Sanayi-i Nefise Mektebinin açılmasına öncü olmuştur. O yıllarda, Sanayi-i Nefise Mektebinde okuyan öğrenciler, son sınıfa geldiklerinde, Devlet tarafından açılan sınavda başarılı oldukları takdirde, yurt dışında resim eğitimi alma fırsatı kazanmış oluyorlardı. Paris te eğitimlerini tamamlayıp Türkiye ye dönen sanatçılar, resim öğretmenine ihtiyacı olan Sanayi-i Nefise Mektebinde ve İstanbul da bulunan çeşitli okullarda resim eğitimi vermeye başlamışlardır (Özpınar, 2007: 2-3). Sanayi-i Nefise Mektebinde öğretmenliğe

12 3 başlayan sanatçılar arasından İbrahim Çallı nın öncülüğünü yaptığı 1914 Çallı Kuşağı olarak adlandırılan dönem ile Türk Resmi doruk noktasına ulaşmıştır. Türk resim sanatı, yüzyıllar boyu Türklerin yerleşim yerleri, dini inanışları, görenekleri vb. olaylara göre şekil almıştır. Özellikle 19 yy. sonlarında gelişme göstermeye başlayan resim sanatı 20 yy. başlarından günümüze oldukça büyük mesafeler kat etmiştir. Bu dönem içerisinde birçok grup ortaya çıkmış, çeşitli görüşler savunan ressamlar resim alanında oldukça büyük katkılarda bulunmuştur. Batı sanatının en çok etkisinde kalınmaya başladığı 1900 lü yılların başı Avrupa ya eğitim amaçlı birçok ressam gönderilmiş, aynı şekilde de Avrupa dan sanatçılar getirilerek Batı nın sanat görüşü Türk Resim Sanatı içerisinde yayılmaya başlamıştır (Adar, 2006: 1). Değişen dünya dengeleriyle birlikte I. Dünya Savaşı başlayınca, Osmanlı İmparatorluğu nun savaşa girmesi kaçınılmaz oldu. Ardından gelen Kurtuluş Savaşı ile Türk Milleti kendini zorlu bir mücadelenin içinde buldu. 23 Nisan 1920 de T.B.M.M nin kurulması ve 29 Ekim 1923 de Cumhuriyetin ilanıyla yeni bir dönem başladı. Türkiye Cumhuriyeti yeni bir toplumsal, siyasi ve ekonomik çehreye bürünmekteyken Atatürk ve arkadaşları, bu kabuk değiştirme sürecinde kültürel alandaki gelişmelere büyük önem vermişlerdir (Akaroğlu, 2004: 1-2). Onlar için Cumhuriyetin kültürel kimliğini ortaya koyabilmesi bir zorunluluk taşımaktadır. Endüstriyel çağın seri halde buluşları toplumları bilgi toplumları haline getirmiş, sanatı da düşünsel amaçlı aktivitelere zorlamıştır. Bu süreç içerisinde, Dünyada olduğu gibi Türkiye de de sanatçı toplumun yaşadığı olaylardan sorunlardan uzak kalamamış bunları sanatına malzeme yapmıştır. Sanatçı, çevresindeki olayları gözlemleyen, yorumlayan, yargılayan, kimi zaman eleştiren kimi zaman destekleyen sağduyulu, duyarlı insanlar olmuştur. (Yılmaz, 2005: 1). Cumhuriyet in ilanından bu yana farklı konulan ele alan Türk sanatçıları da toplumsal ve sosyal olaylara duyarsız kalmamış bu olayları tuvallerine aktarmışlardır.

13 4 Bu çalışma; Türk Resminde yenilik açısından önemli bir dönem olan Çallı Kuşağı ya da 1914 Kuşağı olarak da adlandırılan, dönem hakkında daha önce yazılmış olan bilgiler, kaynaklardan taranarak incelenmesi ile ele alınmıştır. Aynı zamanda dönem ressamlarının resimleri incelenerek analizleri yapılmıştır. Konu, dönemin yapısı göz önünde bulundurularak, resim sanatına bakış açısı, resim üzerindeki baskılar ve sanatçıların hayatları incelenerek dört ana bölümde toplanmıştır. Birinci Bölümde; Türk resim sanatına yepyeni bir soluk getiren, İzlenimci akım ve bu sanat akımının Türk resmindeki yansımaları anlatılmıştır. Bu anlatım içeriğini akımın tanımından başlamak üzere, akımın Batı ve Türk resmindeki yansımaları oluşturmaktadır. İkinci Bölümde; on dokuzuncu ve yirminci yüzyıl dönemin diplomatik, toplumsal ve kültürel olayların değerlendirilmesi; ayrıca dönem olaylarının resim sanatındaki izleri anlatılmıştır. Çağdaş Türk resim sanatının Cumhuriyet öncesini, bir ön dönem olarak alırsak, Cumhuriyet sonrasını yakın dönem olarak düşünmek mümkündür. Böyle bir yaklaşım, çağdaş Türk resmi kavramının birbiri ile ilişkili iki ana dönem içinde incelenmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Fakat bu iki dönemi birbirinden bağımsız olarak ele almanın mümkün olmayacağı inancıyla, Cumhuriyet öncesi dönemden de bahsetmeye çalışılmıştır. Üçüncü Bölümde; Asıl Çalışmanın Konusunu teşkil eden Çallı Kuşağı ve bu kuşak sanatçılarının yaşamları, sanat anlayışları ve eserleri alt başlıklar olarak ele alınmıştır. Çalışmanın dördüncü bölümünü ise; karşılaştırmalı değerlendirme ve sonuç başlığı altındaki kısım oluşturmaktadır. Karşılaştırma bölümünde sanatçıların çalışmaları konularına göre ayrı başlıklar olarak ele alınmıştır. Bu yaklaşımla sanatçılarımızın birbirleriyle ve batılı dönem sanatçılarıyla olan ortak ve farklı sanat üslupları karşılaştırılarak sonuca gidilmiştir.

14 5 Çalışmanın son kısmında; Ankara Milli Kütüphane Atatürk Belgeliği Şube Müdürlüğünden edinmiş Olduğum, Sanatçı İ. Çallıya ait gazete arşivinin belge niteliğinde paylaşımı yer almaktadır. I.I. KONU Türk resim sanatının, batı sanatı ve sanatçılarıyla tanışması sonucunda, Türk sanatçıların resimlerinde, sanata bakış açılarında, konuları ele alış tarz ve tekniklerinde değişimler ve gelişmeler görülmeye başlanmıştır. İbrahim Çallı ve dönem ressamları ile başlayan bu gelişmeler günümüz resim sanatı için büyük katkılar sağlamıştır. Toplumsal ve sosyal olayların resim sanatına katkısı araştırmanın konusunu teşkil eden diğer bir problemidir. Resim tarihimizde 1914 kuşağı olarak adı geçen Türk izlenimcilerinin, yeni bir dönüşümle ortaya çıktıkları ve kendilerini kabul ettirdikleri dönem, aynı zamanda da kültür tarihimiz yönünden hareketli geçiş yıllarını kapsamaktadır kuşağı batılı anlamdaki resim sanatını bugünkü anlayışımıza en yakın biçimde yorumlayan dönem olmuştur. Çallı ve kuşağının Türk resim sanatına getirdikleri yenilikleri görmek ve bu dönem içerisindeki yerini vurgulamak açısından, sanatçı İbrahim Çallı ve kuşağının Türk resmindeki yeri ve önemi konu olarak tercih edilmiştir. I.II. AMAÇ Cumhuriyetin ilanından günümüze geçen süre içinde yaşanan toplumsal olayları konu alan birçok yapıt ortaya konulmuştur. Bu yapıtlar kimi zaman yapılan yenilikleri, devrimleri desteklemiş; kimi zaman yapılanları, haksızlıkları yermiş, kimi zaman da felaketleri, acıları, yoklukları gözler önüne sermiştir. Bir dönem Türkiye de yaşanan toplumsal olayların, sanatçıların tuvaline yansıyan kısmının derlenip tek bir kaynakta toplanarak gelecek nesillere aktarılması, gelecek nesillerin

15 6 geçmişte yaşanan dayanışmayı, sıkıntıları bilerek ve resimlerde görerek geleceğine yön vermesi amaç edinilmiştir Çalışmanın amacı, dönemin Cumhuriyet Türkiye sinde yaşanan siyasal, toplumsal olayların dönem ressamlarının tuvallerine yansıma izleri ve üsluplarıdır yılları arasında Batıda eğitim almanın kolay olmadığı bir dönemde, Paris e gidip klasik bir resim eğitimi almış olan Türk ressamların ülkeye döndükten sonra yaptıkları resimler arsındaki farklılıklara ulaşmak için şu sorulara cevap aranmıştır. Türk resminin oluşum aşamalarının araştırılması. Türkiye de sanat koşulları ve toplumun sanata bakış açısı nasıldı? Ressamların yurda döndükten sonra aldıkları eğitimin resim sanatına ne faydalar sağladığının araştırılması. Sanatçılar Batıda nasıl bir eğitim almışlardır? Sanatçıların ülkelerine döndükleri zaman hangi tarzda resim çalışmaları yapmışlardır. Çağdaş Türk resminin gelişiminde önemli bir yeri olan Cumhuriyet döneminde sanatçıların etkileşimleri, tarzları, getirdikleri yenilikler ve bilgi birikimlerini paylaşmaları geniş bir perspektifle araştırılmıştır. I.III. ÖNEM Taramalardan elde edilen veriler doğrultusunda yılları arasında Paris e gidip resim eğitimi almış olan Türk sanatçıların resimlerindeki farklılıkları araştırmak ve dönem içerisindeki yeniliklerin anlaşılması açısından farklı bir kültürün ve eğitimin, sanatçının sanatsal tavrını değiştirmesinde ne kadar etkili olup olmadığının sonucuna varılması açısından önemlidir. Türkiye de batılı anlamda ikinci kuşak ressamların en önemli temsilcileri 1914 kuşağı içinde yer alan sanatçılar

16 7 oluşturmuştur. Çallı ve arkadaşlarının Türk resminde belirgin değişim ihtiyaçlarını yerine getirmeleri onların asıl işlevi olmuştur. Çallı kuşağı Türk resim sanatına çağdaş eğilimleri yansıtmaları açısından önem taşımaktadır. I.IV. VARSAYIMLAR (SAYILTILAR) 1. Çallı Kuşağı sanatçıları Türk Resminin gelişimini hızlandırmışlardır. 2. İzlenimci sanat akımı, her dönem taraftar bulmuştur. 3. Türkiye'de resim sanatının sevilip yaygınlaşmasında öncü olmuştur. Bu çalışmada irdelenen sanatçıların çalışmaları, eğitimleri ve amaçları haklarında yazılmış kaynakların doğru olduğu göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. I.V. SINIRLILIKLAR Cumhuriyet dönemi sanat ve eğitim gelişimi incelenirken, objektif bir bakış açısı yakalayabilmek için Cumhuriyet öncesi ve Cumhuriyet sonrası dönemleri ele alındı. Osmanlı İmparatorluğu nun son dönemindeki sanatçılar ve verdikleri sanat eğitimi Cumhuriyet sonrası da devam ettiği için bu bir zorunluluktu kuşağı sanatçıları, sanat etkinlikleri ve sanat eserleriyle, 2. İzlenimci sanat akımı ile 3. Batıya sanat eğitimi için gönderilen ve Çallı kuşağı olarak bilinen sanatçılarla sınırlandırılmıştır.

17 8 I.VI. YÖNTEM Araştırmamız nitel araştırma yöntemleri çerçevesinde yapılmıştır. Buna göre: 1. Hazırlanan çalışmada, öncelikle Türk resim sanatının başlangıcından 1914 lü yıllara kadar olan gelişimine değinilmiştir. Batı ile olan ilk siyasal, ekonomik ve kültürel temasların Türk resim sanatına olan etkileri incelenmiştir. Bunu Cumhuriyet in ilanından günümüze çağdaş Türk resim sanatı tarihi araştırmaları takip etmiştir. 2. Araştırmamızda dönemin sanatçıları ve sanatsal faaliyetler kronolojik bir sıra içinde incelendi. Kaynakların taranması; dönemin anlatıldığı kitap, dergi, gazete, makale ve internet bilgileri toplandı ve değerlendirildi. 3. Araştırmanın ilk aşamasında Yüksek Öğretim Kurumunda ilgili alanda hazırlanmış olan özgün tezler, taranmıştır. Selçuk Üniversitesi, İzzet Baysal Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi, Milli Kütüphane(Atatürk Belgeliği Şube Müdürlüğünden gazete arşivi), Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphanesi ve Arşivi konu ile ilgili yayınlanmış kitaplar, makaleler, gazeteler ve dergiler incelenmiştir. I.VII. TANIMLAR 1914 Çallı Kuşağının Türk resim sanatındaki yerini hazırlayan sanat akımı o dönemin batı sanatında yol kat etmiş olan Empresyonizm (İzlenimcilik) kapsamlı olarak tanımlanmıştır. Ayrıca bu akım sonrası gelen ve dönem sanatçılarını kısmen de olsa etkileyen Empresyonizm, Ekspresyonizm, gibi sanat akımlarının tanımı verilmiştir.

18 9 Empresyonizm (izlenimcilik), on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısıyla, yirminci yüzyılın ilk çeyreğinde Fransa da başlayan ve daha sonra diğer ülkelere yayılan resim sanatı akımına verilen addır. Ekspresyonizm, akademi ve empresyonizme tepki olarak doğan sanal akımıdır. İfadecilik anlamına gelir. Bu akım öteki akımlar gibi, form, biçim güzelliğini kovalamaz ve tablonun renkleriyle çizgileri arasında göze uygun görünecek bir denklik, bir düzen, bulma amacını gütmez. Plastik güzellik, bütünlük, ekspresyonistler için bir son değildir. Bu görüşün ilk izleri Cezanne, Van Goglı, Gauguin ve Munch da görülür. Ekspresyonizm için önemli olan ruhi durumdur. Doğa ikinci planda kalır. Ekspresyonizmde zarafet ve incelik yerine, arkaik sanatların sağlamlığı ve içe dönüşün zengin imkânları vardır. Ekspresyonizm, edebiyatta anlatımcılık, görsel sanatlarda ise dışa vurumculuk olarak çevrilmektedir. II. İZLENİMCİLİK (EMPRESYONİZM) İzlenimcilik XIX yy.ın ikinci yarısında Fransa da ortaya çıkan ve daha sonra tüm Avrupa ülkelerine yayılarak uluslararası bir boyut kazanan sanat akımının adıdır. Çeşitli kaynaklarda İzlenimciliğin tanımı aşağıdaki gibi yapılmıştır: Empresyonizm (izlenimcilik) on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısıyla, yirminci yüzyılın ilk çeyreğinde Fransa da başlayan ve daha sonra diğer ülkelere yayılan resim sanatı akımına verilen addır (Sarı, 1994: 74). Sanatta nesnelerin durağan ve kavramsal yanından çok geçici izlenimlerini, değişkenliğini yakalamaya yönelik eğilim (B. Larousse, C: 6, 410). Sanatçının edindiği geçici veya kalıcı izlenimleri doğrudan doğruya yansıtmasına dayanan sanat anlayışının adıdır (M. Larousse, C: 10, 627). Fransa da 1865 yılında ortaya çıkan sanat akımlarından biri. Türkçe karşılığı teşhircilik, intibacılıktır (Yeni Türk Ansiklopedisi, 1985: 803).

19 10 XIX. yy. in başlarında Fransa da önce resim sonra müzik alanında etkin olan sanat akımlarından biri, Empresyonizm olarak da bilinir (Anabritannica, C: 17, 157). Adını nerden alırsa alsın, Empresyonizm yeni görüşü izleyen yeni bir resim yöntemi olarak nitelendirilebilir. İzlenimcilik Akımının Batı daki Gelişimine bakacak olursak: XIX. yüzyılın Paris inde akademiye karşı çıkan bir grup sanatçı fotoğrafçı Nadar ın galerisinde bir sergi düzenlerler. Sergiye katılan ressamlar arasında Monet, Manet, Sisley, Renoir gibi gelecekte izlenimci sanatın popüler sanatçıları olacak ressamlar bulunmaktaydı. Sergi; Societe Anonyme Cooperatieurs d Artistes Peinteure Sculpteurs Graveurs (Birleşmiş Anonim Ressamlar, Heykeltraşlar ve Gravürcüler Topluluğu) adlı grup tarafından düzenlenir. Bu sergi özellikle akademik çevreler tarafından tepkiyle karşılanmış, eleştirilere maruz kalmıştır (Parmaksız, 1999: 3).Empresyonizm akımı Monet, Renoir, Pissarro, Sisley, Cezanne, Degas, Gaullaumin ve Berthe Morisot un 15 Nisan -15 Mayıs 1874 tarihleri arasında fotoğrafçı Nadar ın stüdyosunda açtıkları sergi ile başlamıştır. Le Charivari dergisi yazarlarından Leroy un, Monet in «İmpression-Sunrise» tablosunu gördükten sonra bu grup için Empresyonistler deyimini kullanması ile akıma, gerçek anlamını belirten ad konulmuştur (Erhan (Tarihsiz): 5). Sanatta yenilikten yana olan izlenimciler, yeni bir akımı yaratırken geçmişte yaşanmış akımlardan ve sanatçılarından etkilenmişlerdir. İzlenimciler eserlerini yaratırken Venedikli Rönesans ve İspanyol ressamlarının üsluplarından ve Japon Baskıları nın kompozisyon düzeni ve iletmek istedikleri temayı kısa yoldan anlatma tekniklerinden, İngiliz ve Barbizon Okulu, Romantizm, Realizm akımlarının işlediği konulardan ve üslûplarından etkilenmişlerdir. Bu bağlamda izlenimciliği oluşturan yukarıda anlatılan sanatsal birikimleri açıklayarak ve örnekleyerek anlatmak, konunun kavranması açısından yerinde olacaktır (Parmaksız, 1999: 6) Gerçeği olduğu gibi vermeye çalışan, tamamlayıcı renkler ve ışıklı parlak açık koyu

20 11 değerlerini kullanan Venedikli Rönesans ressamlarının üslûpları ile izlenimcilerin üslûpları örtüşmektedir. Ayrıca serbest fırça darbeleri ile çalışan El Greco Velazques, Goya nın etkileri özellikle Manet ve Renoir ın eserlerinde hissedilmektedir. Manet, Goya nm Balkondakiler adlı eserinden çok etkilenmiş, onun gibi balkonda benzer bir topluluk resmetmiştir. Fakat Manet 1869 da yaptığı bu incelemesini Goya dan daha ileriye götürmüştür. Manet in yaptığı Balkondakiler (Resim-146) adlı eser incelenecek olursa Manet in figürlerinde başlar basıktır ve öndeki kadının burnu doğru dürüst çizilmemiştir. Manet in amacının ne olduğunu bilmeyenler sanatçının başarılı olmadığını düşünebilirler. Ama gerçekte açık hava ve tam gün ışığı altında yuvarlak biçimler kimi zaman basit renk lekeleri gibi görünürler. Manet nin insanlara iletmek istediği etki de budur. Bunun sonucunda Manet nin herhangi bir eseri bize eski ustaların eserlerinden daha canlı gelir (Parmaksız, 1999: 6-7). İzlenimci sanatın ortaya çıkmasında Japon Baskıları ve Japonya ile ilgili nesneler önemli bir sanatsal etkendir. XIX. yüzyılın sonlarına gelindiğinde, Fransa ile Japonya arasında diplomatik ilişkiler gelişmiş, bu ilişkilerin sonucunda Fransa da Japon sanatıyla ilgili sergiler açılmıştır. Bu sergiler sayesinde izlenimci sanatçılar Japon sanatı ve sanatçılarını tanıma fırsatını bulmuşlardır. Japon sanatının zarif, yalın biçimi özellikle renk ve renkçiliği, kompozisyon düzeni, az çizgi ve fırça darbeleriyle birçok şeyi anlatması izlenimci sanatçıları etkilemiştir. Manet, Monet, Degas, Renoir eserlerini oluştururken Japon Baskıları ndan çok etkilenmişler ve bu etkilenmeyi eserlerinde başarıyla uygulamışlardır. Fransız İzlenimci sanatının oluşumunda İngiliz Okulu da önemli bir rol oynar. Monet, Sisley ve Pisarro; Constable, Bonnigton ve Turner gibi manzara ressamlarını incelemek için Londra ya gitmişlerdir. Bu araştırma gezisinin sonucunda Fransız İzlenimcileri İngiliz manzara ressamlarının eserlerinden konu ve teknik açıdan etkilenmişlerdir (Sanat Ansiklopedisi, 1983: 13). Fransız resmi, izlenimciliğe doğru bir çizgi izlerken Barbizon Okulu ve okulun öğretisi de bu yeni çizginin oluşmasında önemli bir rol oynamıştır. Bu anlayışa

21 12 mensup sanatçılar resim sanatında Peyzaj Ressamları olarak da tanınmaktadırlar. Barbizon Okulu sanatçılarının en önemli ilkesi atölyeden çıkıp açık havada çalışmaktır. Barbizonlu ilk ressamlardan olan Daubigny Le Botin adını verdiği sandalıyla Oise Irmağı boyunca gezerken resim yapardı (Sanat Ansiklopedisi, 1991: 8-9).Sanatçı açık havada çalışan ilk ressam kabul edilir. Barbizon Okulu sanatçıları açık havada çalışma yönleriyle ve eserlerinde seçtikleri konularla izlenimci sanatçıları etkilemişlerdir. Bu etkiyi biz, izlenimci sanatçıların Barbizonlu ressamlar gibi yoğun bir şekilde peyzaj çalışmaları yapmalarından anlamaktayız. İzlenimci sanatçılar, bu akımı yaratırken geçmiş dönemlerdeki akımlardan özellikle Romantizmden etkilenmişlerdir. Romantik akımda yapılmış resimler incelenecek olursa; geçmiş dönemlere oranla biçimin netliğini kaybettiğini ve konturlarının birbiri içine girdiğini görürüz. Biçimin netliğini kaybetmesi sonucunda da resmin dokusunda değişimler yaşanmış, fırça darbeleri de daha özgür hale gelmiştir. Romantik resmin yaşamış olduğu bu değişim evreleri izlenimci resmi de etkilemiştir. Ayrıca romantik akımın her şeyin bir yansıma olduğuna inanan ünlü sanatçısı Delacroix da diğer romantik sanatçılara oranla üslubu ve konuları ele alışları bakımında izlenimciler üzerinde etkisi olan bir sanatçıdır (Parmaksız, 1999: 7). Ingres ise Poussin ve Rafaello ya hayran kalmaktaydı. Delacroix nın Dieppe Tepelerinden Deniz adlı eserinde İzlenimciliğin gelişini haber veren kıpırtılar bulunmaktadır. Dieppe Tepelerinden Deniz, Claude Monet nin 1872 yılında Le Havre Limanı nda yaptığı izlenim Gündoğumu (Resim-148) adlı yapıtta işlenen konuyu daha yirmi yıl öncesinden sezinlemiş gibidir. Resimde romantik akımın tutkusuz çarpıklıkları ortasında kalmış sanatçı yabancı büklümlerle ve çarpıcı renklerle tatmin olmamış, biçimleri titrek çizgilerle sınırlamıştır. (Parmaksız, 1999: 7-8). İzlenimcilerin ilham kaynağı olan Delacroix nın çizgileri ve fırça darbeleri incelenecek olursa şu sonuca varılabilir: Sanatçının fırça işçiliği dinamiktir ve eserlerinde fırça izlerini görmek rahatlıkla görmek mümkündür.

22 13 Sanat literatüründe izlenimcilik diye bir akımın oluşmasında etkili olan diğer bir faktör de Realizm akımıdır. Realist akımın ünlü sanatçısı Courbet ise izlenimciler üzerinde etkisi olan diğer bir sanatçıdır. Sanatçı realizm akımının en büyük temsilcisidir. Manzara ressamı olarak da tanınmaktadır. Doğanın en büyük hoca olduğuna inanmıştır. Öğrencilerine verdiği kısa derslerde Gördüğünüzü, istediğinizi, hissettiğinizi resmedin. derdi. Bu cümle, izlenimciler için anahtar bir ilkedir. Fakat Courbet dışarıdaki bir konuyu işlediği zaman bile atölyesinde resim yapmıştır. İzlenimciler Courbet nin koyu gölgelere karşı kullandığı parlak ışık etkilerini ve açık renklerini ilke edinmişlerdir (Resim-14) (Serullez, 1991a: 13). Courbet nin en fazla etkilediği sanatçı izlenimci Edouard Monet dir. İki ressam arasındaki benzerlik güzel olan konuları seçişlerinde olduğu kadar, işledikleri modern gerçekçi konularda portrelerinde ve İspanyol ressamlarından etkilenmelerinden açıkça görünmektedir. Empresyonist ressamlara göre evren bir izlenimler zinciridir. Bu evrende görünüşler durmadan değişir. Az çok kendini belli eden kalıcı veya geçici görünüşler, dış nedenlerin etkisi altında, duyu organları üzerinde yarattığı izlenimler ile oluşur ve sanatçının kişisel görüşüdür ki, kavramları resme vermeyi zorunlu kılar. Empresyonist resimde peyzaj başka konulara göre üstün tutulmuştur. Deniz, değişen ufuklar, kar, sisli görünüşler, hareket halinde bulutlar, güneş, ışık ve titreşimler, dumanlar, sedef etkisinde görünüşler empresyonist ressamları çeken unsurlardır (Erhan (Tarihsiz): 6). Empresyonizmi ile yeni bir boyama tekniği de resme girmiştir. Sanatçı biçimlerin bilinen hallerini değil, ışığın biçimsizleştirici etkisiyle oluşan olayları gördüğü gibi işlemiştir. Dağınık ışık ve açık hava oyunları önem kazanırken resim sanatının geleneksel prensiplerinden bazıları bırakılmış, biçimi belirten kesin ve sınırlayıcı çizgiler atmosfer içinde erimiş, perspektif ise ön plandan ufka kadar uzanan renk basamaklarıyla anlatılmıştır. Empresyonizim akımı on yıl kadar sürdü ( ) de değişik yaradılış ve yetenekteki sanatçılar ayrılmaya başladılar ve kişisel artistik eğilimlerine göre sanat yaşantılarını sürdürdüler. Bu yıllar arasında açılan kollektif sergilerin hepsine katılan tek sanatçı Pissarro dur de Monet öldü. Renoir izlenimci

23 14 fikirlerini insan figürüne uygularken, Sisley, Corot un unutulmayan geleneksel üslûbuna döndü. Degas, ışık ile renk, çizgi ile hareket arasındaki sentezleri kendine özgü titiz kontrol duygusuyla araştırdı. Monet ise gurubun lideri olarak, Empresyonizm i yaptığı nilüferler serisi ve katedraller ile en uç noktaya kadar götürdü (Erhan (Tarihsiz): 5-6). Empresyonizm akımı kısa sürede popüler olmuş, profesyonel veya amatör ressamlar tarafından gerek çalışma şeklinin zevkli oluşu, gerekse teknik bakımdan katı olmayışı, üstelik de sonucun güzel oluşu nedeniyle taklit edilmiştir. Bütün dünya ressamları gibi Meşrutiyet yıllarında Avrupa ya gönderilen Türk ressamları da bu güzellik karşısında büyülenmiş, Fransız meslektaşlarının etkisi altında, bazen onlarınkini de aşan bir duyarlıkla eserler vermişlerdir de Avrupa da doğan izlenimcilik, Rönesans tan beri çok tutulan klasik konuları bir yana iter. Mitoloji, din ve tarihten alınmış ya da ünlü kişilerin portreleri, geleneksel konulara karşı çıkan bu yenilikçi sanatçıları artık hiç ilgilendirmemektedir. Onların kanısınca artık her şeyin resmi yapılabilir ve yapılmalıdır; sokaktan sahneler, halk şenlikleri, balolar vb. konular sanatçılar tarafından tuvallere aktarılır. Fakat her akım gibi empresyonizmde bir süre sonra gündemden düşmeye mahkûm olacaktır. Monet ve arkadaşlarının Empresyonizmin bereketli yıllarında uyguladıkları teknik, resim sanatının evrensel dili olmaya yüz tutarken, zamanla, yaygın akademileşmiş, belki biraz da yozlaşmış bir reçete niteliğine bürünmüştür. (Berk ve Turanî, 1981: 224). Ama batı ülkeleri ve özellikle Fransa için bir düşüş sayılabilecek bu yozlaşma, 1914 te yurda dönen Türk ressamlarına resim sanatımıza yeni bir dönem katma olanağı sağlamıştır. İzlenimci Sanat Akımının Ortaya Çıkmasındaki Etkenlere bakacak olursak: İzlenimcilik akımının ortaya çıkmasında çeşitli etkenler rol oynar. Bu etkenler aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir:

24 15 Endüstri Devrimi: XIX. yüzyıla damgasını vurmuş ve batılı toplum yaşamında köklü bir değişikliğe yol açmış olan Endüstri Devrimi, izlenimciliği hazırlayan bir etmendir. Endüstri Devrimi yle tarım düzeninden makineleşmeye geçilmiş, buhar ve elektrik gücü sanayide daha da önemlisi yaşamın her biriminde uygulanmaya başlanmıştır. Böylece buharlı trenler ve gemilerle kıtalararası ilişkiler kurulmuş; matbaacılıktaki gelişmeler sayesinde gazete ve kitap ucuzlamış; bu durum hem okuryazar oranının artmasına hem de bilimsel gelişmelere neden olmuştur (Arsel, 1993: 97). Sosyal Değişim: Endüstri Devrimi yle artan makineleşme değişik iş kolları yaratmış, bilek gücü yerini mekanik güce bırakmıştır. Mekanikleşme toplumdaki sosyal sınıfları da etkilemiş, işçi sınıfı diye yeni bir sınıf ortaya çıkmış, kentsoylu sınıfının daha da güçlendirmiştir. Güçlenen kentsoylu sınıfı o güne kadar olan sanat beğenisinin değişmesinde önemli bir rol oynamıştır. Kentlerde yaşayan kentsoylu sınıfı izlenimcilik akiminin ortaya çıkmasında önemli bir yere sahip sosyal sınıftır (Gombrich, 1980: 404). XIX. yy.ın koşulları değişen bir toplum düzenine işaret etmektedir. Bu değişim her sosyal olguda olduğu gibi sanata da yansımış ve devrimci anlamda yaşanan bu farklılaşmanın ilk kıpırtıları izlenimci resimde görülmüştür. İzlenimcilikle birlikte hem teknik hem de konusal açıdan resimde tamamıyla değişim rüzgârları esmeye başlamıştır. Teknik Gelişmeler: XIX. yüzyılda yaşanan Endüstri Devrimi nin sonucunda teknik alanda da gelişmeler olmuştur. Teknik alandaki bu gelişmeler yaşamın her noktasında kendine yer bulmuştur. Bu gelişmeyle birlikte endüstri ürünlerinde kalite artmış, çeşit çoğalmış ve fiyat ucuzlamıştır. Bu durum boya sanayine de yansımış, boya kalitesi yükselmiş, boya çeşidi artmış en önemlisi de boya fiyatları ucuzlamıştır. Böylece sanatçılar boyayı daha ucuz ve daha kolay elde edebilme olanağına kavuşmuşlardır. Ucuz boya alma şansına kavuşan izlenimci sanatçılar boyayı tuvale daha yoğun ve kolayca harcar bir biçimde sürebilme imkânı bulabilmişlerdir. (Parmaksız, 1999: 5).Ayrıca gemi sanayinde olan teknik gelişme sonucunda doğu ve

25 16 batı arasındaki ticari ve kültürel faaliyetler artmış, doğudan sanat yapıtları ithal edilmiştir. Bilimsel Gelişmeler: İzlenimciliğin ortaya çıkmasını sağlayan sebeplerden biri de XIX. yy. da ivme kazanan bilimsel gelişmelerdir. XIX. yüzyılın ortalarında Fransa da bilimsel gelişmeye karşı büyük bir ilgi uyanmıştır. Fransa sında bilimsel gelişmelere çok önem verilmekteydi. Yaşanan bu bilimsel gelişmeler sanatta da kendini gösterir. Bu dönemde yetişmiş olan Chevreul (1839), Helm-holtz (1878) ve N.O Rood (1881) adlı tanınmış fizikçilerin ışık ve renk üzerine saptamış oldukları bilimsel yargıları, izlenimci sanatçılar eserlerini oluştururken ışık ve renk değerleri açısından kullanmışlardır. İzlenimciler bu bilgiler ışığında renklerin etkisini Optik karışım denilen bir teknikle sağlamışlardır. Bu teknikte göz yan yana sıralanmış iki rengi tek renk gibi algılar (Örnek, sarı ve mavi yeşil diye algılanır.) (Gombrich, 1980: ). Fransız İhtilali: XIX. yy. da izlenimciliğin ortaya çıkışındaki en önemli politik neden, Fransız İhtilalı dır. Fransız İhtilalı, Ortaçağ dan beri gizli bir şekilde sürdürülen aydınlanma ve akılcılık eylemlerinin son zaferidir. İhtilali hazırlayanlar akıl çağı mimarlarının düşünce malzemesiyle yetişmiş olan aydın sınıfıdır. Fransız halkı yüzyıllardır kendisini sömüren din kuruluşlarının ve Fransız İmparatorluğu nun, baskılarına ihtilalla son vermek istemiştir (Arsel, 1993: 97). İhtilalle birlikte aydın ve yönetici sınıf tarafından din reddedilir yılında Paris teki kiliseler ibadete kapatılır ve Noel Yortuları yasaklanır. Din ve monarşinin etkisini yitirmesi Fransız toplumunun sosyal, düşünsel yaşamında değişimlere yol açar. Sosyal ve düşünsel yaşamda beliren değişimler sanatta da değişim rüzgârlarının esmesine neden olur. Sanattaki işlenen tüm kurallar bir kenara bırakılır. (Parmaksız, 1999: 4).Değişen toplumun anlayışına göre yeni bir sanat anlayışı ortaya çıkar İzlenimcilerin üslupsal özelliklerine bakacak olursak: İzlenimci sanatçılar akademizmi bırakıp doğaya yönelmişlerdir. Amaçları, salt doğayı gözlemlemek ve bunu önyargısız tuvale aktarmaktır. Günün değişen ışığı altında değişen nesnenin görünümünü tuvale aktarmak kolay değildir. Bu durum için izlenimci sanatçıların

26 17 bulduğu formül, açık havada hızlı fırça darbeleriyle çalışmak ve bütüne önem vermektir. Bu konuda izlenimcilere ayrıca Avrupa daki bilimsel yenilikler yardım etmiş, izlenimciler Chevreul ün Eş zamanlı renk kontrastları adlı kuramından yararlanmışlardır. Bu kurama göre, birbirini tamamlayan iki renk (örneğin: kırmızı, yeşil) boya maddesi olarak karıştırıldıklarında birbirini yok eder fakat yan yana getirildiklerinde daha çok yoğunluk kazanırlar. Ayrıca izlenimciler ışık probleminde de ışığın renklerini yansıtmak için prizma renklerini kullanmışlar, bu etkiyi de paletlerinde renkleri karıştırmadan yan yana koydukları saf renk tuşlarıyla sağlamışlardır. Bu durum gözün ağ tabakasında titrek uçucu görünümlerin yakalanmasına yol açmıştır. Doğada var olmayan siyah gölgeleri ve sınır çizgilerini atmış gölgeleri nesnenin tamamlayıcı rengiyle vermişlerdir (İnankur, 1997: 67). Yukarıda anlatılanlardan anlaşılacağı üzere izlenimci resim tekniğinin dayandığı iki temel dayanak ışık ve renktir. İzlenimci ressamlar geleneksel resmin kullandığı konulardan vazgeçmişler, resimlerinde teknik alanda yeni uygulamalara gitmişlerdir. Bu sanatçıların amacı kendi yakın çevresi ve gerçeği ile ilgili resim yapma arzusudur. Gözlerini insana ve yakın çevrelerine çevirmişlerdir. Bir nevi resimle halkı buluşturmuşlar, resimde halkın anlayabileceği ve kendilerini bulabileceği konulan tercih etmişlerdir. Bu nedenle tarihi ve mitolojik konulu resmi bir kenara bırakmışlardır. Konularını Paris bulvarlarından, pikniklerden, tren garlarından, Sein Nehri kıyılarından, kalabalık kahvelerden seçmişlerdir. İzlenimci ressamlar nesnelerin su üzerinde yansımalarını, hepsinden de fazla su üzerine resmetmekten hoşlanıyorlardı. Suyu yalayan ve kırıştıran bir ağacın yapraklarını hafifçe kıpırdatan rüzgârın etkilerini yakalamaya çalıştılar (Serullaz, 1991a: 13), (Serullaz, 1983b: 12). Kendilerinden önce gelenler gibi yalnızca mevsimleri resmetmekle kalmadılar, yaşanan saati ve yeri belirli bir ayı ve zamanın belirli bir anını resmetmeye çalıştılar. Ayrıca izlenimciliğe kadar olan süreçte resimde boya tuvalle birdir. Yani boya kendini kabarık olarak belli etmemektedir. Fakat izlenimcilikle birlikte boya tuvale kalın olarak sürülmüştür. Böylece boya dokusu, resimlenen konunun yapısını tamamlayan dokuyla yer değiştirmiştir.

27 18 II. I. TÜRK RESMİNDEKİ İZLENİMCİ SANAT ANLAYIŞININ YERİ 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren devlet tarafından Batı tarzı resme yönlendirilen Osmanlı sanatçısından tercihlerini kendisi belirleyen bugünün sanatçısına kadar bütün Türk sanatçılarının ortak çabası, özgün ve nitelikli bir Türk resmi yaratmaktır. Sanatın, tıpkı bilim gibi, mutlak doğrulardan ve mutlak gerçeklerden oluşması gerekmediğini bilmek, sanatçıları özgürleştirmiştir. Onlar da bazen bir grup etkinliği, bazen de birbirinden bağımsız kişisel varoluş biçimi olarak, sanatsal çalışmalarını sürdürmüşlerdir. Türk resmine çeşitlilik ve zenginlik katan bu çalışmalar, bugünün sanatçısını, insanı, tabiatı ve eşyayı olduğu gibi aktarması, toplum hayatıyla ilgili gerçekliğin aynası olması istenen Osmanlı sanatçısından çok ayrıcalıklı bir yere taşımıştır. Sanatını, ait olduğu toplumun kendisini anlamasına yardımcı olacak bir vasıtaya dönüştürmeden, kendi beğenisi ve anlayışı doğrultusunda gerçekleştirmesini sağlamıştır. Batı tarzı resim yapmayı öğrendikten sonra, önceleri somut gerçekçiliğe bağlı ürünler ortaya koyarken; zamanla bilgi ve görgüsüne eklemeyi başardığı anlama gücüyle Türk sanatçısı fotoğrafik gerçekçilikten Empresyonizme, oradan Konstrüktivist, Kübist, Ekspesyonist ve Soyut resmin denendiği alanlara kaymayı başarmıştır (Buğra, 2007: 265).Türk resim sanatı bugün, çağın yaşayan bütün eğilimlerinin buluştuğu bir noktadadır. Bu çeşitlilik ve serbestliğin Türk resmine ve ressamına neler kazandırdığını ilerideki yıllar gösterecektir. Batılılaşma sürecinin ikinci eşiği olan II. Meşrutiyetin ilanını takip eden iki yılda sanatçılar, çoğunluğu Paris olmak üzere resim bilgisi ve eğitimlerini artırmak için Avrupa ya gittiler. Büyük bir kısmı devlet tarafından gönderilen İbrahim Çallı, Avni Lifij, Namık İsmail ve Nazmi Ziya Güran gibi isimlerden oluşan bu sanatçılar, I.Dünya Savaşı nın başlaması ile yurda dönene kadar Fernand Cormon, Jena-Paul Lourens ve Albert Laurens ın atölyelerinde çalıştılar (Başkan, 1994: 11).Bu atölyelerdeki eğitim akademik bir yönde gerçekleştiyse de Çallı ve arkadaşları, yurda döndüklerinde bu akademik eğitimin tersine gelişen izlenimci anlayışta resimler yaptılar.

28 19 Tuval resmi geleneği içerisinde, modern eğilimler ya da Batı da klasik resim ölçütlerini kabul eden akademizme karşı durma, örneğin Barbizonlular ile başlayan bir açık hava ressamlığı, sonrasında ise; İzlenimci (Empresyonist) olgu, Türk resmine 1914 ya da Çallı Kuşağı ismi ile bilinen ressamlar yoluyla geçmiştir. Başını, ressam İbrahim Çallı nın çektiği bu kuşağın, özellikle Fransız ressam atölyelerinden aldıkları eğitim ve bu eğitime uygun bir biçimi Türkiye ye taşıdıklarını görüyoruz. Türk Empresyonistleri nin önünde Halil Paşa isimli ressamımızın, resminde uyguladığı ve kullandığı ışık hiç de öyle yabana atılacak gibi değildir, izlenimcilik resmi de sonuçta bir ışık ressamlığıdır. O zaman Halil Paşa nın resim anlayışını yerli yerine oturtmak gerekmektedir. Başta İbrahim Çallı olmak üzere, Türk İzlenimcileri için Fransız ressam Cormon atölyesinin büyük önemi olmuştur (Eroğlu, 1991: ) kuşağı ya da bu dönem sanatçılarının içinde en ünlüsü olduğu için Çallı İbrahim in adından hareketle Çallı kuşağı olarak anılan ressamlarla birlikte başlamıştır. Çallı kuşağının ortak üslupsal özelliği, doğanın belli bir ışık ve atmosfer etkisi altında çeşitli görünümleri karşısında duyuların, algıya dönüşen keskinliğini saf renkler ve dinamik bir fırça işçiliği aracılığıyla tuvale aktarmaya dayanan bir tür izlenimciliktir. Ancak izlenimci ilke ve yöntemlerini körü körüne ya da programlı bir şekilde izlenmediği bu anlayışta doğanın resme aktarılışı Fransız izlenimciliğine oranla daha sezgisel, içten ve hatta daha da gevşek bir tutum sergiler (Kamacı, 1997: 13-14). Çallı kuşağı izlenimciliği bu özelliklerinden ötürü, Fransız izlenimciliğinden daha zayıf ya da güçsüz değil, tam aksini kendine özgü bir kişiliği ve karakteri olan bir akımdır. Çallı Kuşağı sanatçılarının insana bakış açısını en belirgin özelliği, insanı güncel uğraşları ve eylemi başında göstermesidir. Bu sanatçıların resimlerindeki figür, (savaşta) çarpışmak, top arabasını engel ebeli bir araziden geçirmek, taş kırmak, tarlada çalışmak, ekin ekmek, tarla sürmek vb. gibi güncel uğraşlarının hareketli dünyası içinde ele alınmıştır. Bu bağlamda vurgulanan ana unsur, doğa ve yaşam koşulları ile karşılıklı bir etkileşim içerisindeki alış veriş ilişkileridir.

29 20 (Gültekin, 1992: 14). Özetle bu insan, bir anlamda bütünleştiği bu koşulların kahrını çekmenin bedelini ödemekte ve bu uğurda döktüğü alın terinin, karşılığını çıkarmaya çalışmaktadır. Çallı kuşağının insanı bu özellikleriyle bir birey karakteri değil, (insanın kendi dışındaki unsurlarla birlikte) yaşamsal düzeydeki var oluşunun devrimini temsil eder. Türk resminde figürün ilk kez yaygın bir eğilim olarak izlenimciler tarafından işlenmesi ilginçtir. Çünkü izlenimcilerin genel ve geleneksel olarak yöneldikleri resim türü aslında figür değil, serbest fırça darbelerinin kişisel işareti ve üslubu belirlemeye ya da ışık atmosfer etkilerini yansıtmaya natürmort tur. Bu doğaldır, çünkü ana yapısı ya da biçimi, ışı atmosfer etkisiyle fazlaca değişmeyen insan karşısında hiç bir biçim ve dokusu birbirine benzemeyen bir doğa karşısında olduğu kadar izlenimci olmak kolay bir şey değildir (Elbette bu, izlenimcilerin figür resmi yapmayacakları ya da yapmamaları gerektiği anlamına gelmez.) (Kamacı, 1997: 15). Çallı kuşağı izlenimcilerinin yaygın üretim türü peyzajdır. Ancak bu genel eğilime bir istisna oluşturmakla birlikte ayrıca figürü de denemiş olmaları ve üstelikte bunu büyük boyutlu kompozisyonlarda denemeleri bu kuşağın en belli başlı artışı ve ayrıcılığıdır. III. 19. VE 20. YÜZYILIN SOSYAL SİYASAL KÜLTÜREL AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMESİ VE DÖNEMİN RESİM SANATINA ETKİSİ İmparatorluğun Batılılaşma hareketi çerçevesinde yaptığı sistemli ıslahatlardan ilki olarak Yirmi Sekiz Çelebi Mehmet in Paris e elçi olarak gönderilmesidir. Paris te bir yıl kalan elçi yurda dönüşünde hatıralarını kitap haline getirir. Ayrıca bu dönemde Batı dan ressamlar getirilmiş ve çalışmaları sağlanmıştır. Böylece Batı yla ilişkilere girilmiş ve pentür geleneğindeki resim halk tarafından olmasa da saray halkı tarafından tanınmaya başlamıştır. Aslında Batı resminin Osmanlı imparatorluğuna girişi Fatih Sultan Mehmet döneminde başlar (Parmaksız, 1999: 13).

30 21 Fatih Sultan Mehmet in güzel sanatları geliştirmek için açtığı bu yol ondan sonra gelen padişahlar tarafından geliştirilmez. Fakat III. Selim in tahta geçmesiyle güzel sanatlara tekrar önem verilmeye başlanır. III. Selim hassas ve sanatçı ruhuna sahip bir kimseydi. Musiki ile uğraşır keman çalardı (Koçu, 1964: 21). Ayrıca Batı resmine karşı da ilgi duyan padişah Kapıdağlı Konstantin e yağlıboya portresini yaptırtmıştır. Güzel sanatlara düşkün olan III. Selim, eğitim alanında da reformlara yönelmiştir. Eğitim alanındaki reformların sonucunda 1793 yılında Mühendishane-i Berri Humayun ü kurar. Mühendishane-i Berri Humayun un kuruluşu ile ilk defa Osmanlı müfredat sistemine resim dersi konulmuş ve okulun ders programı bizzat III. Selim tarafından hazırlanmıştır (Gören, 1998: 29). Batılılaşma hareketleri III. Selim den sonra tahta geçen yeğeni II. Mahmut tarafından da sürdürülmüştür. Yenilik hareketlerinin ilki olarak, II. Mahmut gerici zihniyetin odak noktası olarak gördüğü Yeniçeri Ocağı nı ortadan kaldırmakla işe başlamıştır. II. Mahmut batılılaşma hareketinin ikinci aşaması olarak devlet dairelerine kendi portresini astırmıştır (Arseven, , C: 3, 128) yılında Harbiye nin kurulmasıyla gereken öğretmen ihtiyacını karşılayabilmek için Avrupa ya resim eğitimine öğrenci gönderildi. Bu öğrenciler içinde ilk yağlıboya ressamlarımızdan Ferik İbrahim Paşa bulunmaktadır öğretim yılından başlamak üzere Mühendishane-i Berr-i Humayun u bitirenler Mühendis sınıfı, Topçu sınıfı, Ressam sınıfı diye adlandırılmaktaydılar. Ressam sınıfı oluşturmak üzere Avrupa dan resim öğretmeni getirildiği ve zamanla ressam sınıfını bitiren öğrencilerin askeri okullara resim öğretmenliğine atandıkları anlatılmaktadır (Parmaksız, 1999: 14) yılları arasında tahtta kalan Abdülaziz güzel sanatlarla yakından ilgilenmiştir. Abdülaziz yurtdışına (Paris ve Londra) diplomatik amaçlı gezi düzenleyen ilk padişahtır. Paris ve Londra gezilerinde, gördüğü şehir meydanlarını süsleyen imparator heykellerinden çok etkilenen padişah yurda dönünce heykeltıraş Fullere atlı heykelini 1871 yılında yaptırmıştır. Ayrıca Abdülaziz aralarında deniz resimleriyle tanınmış Ayvazovski nin de bulunduğu bir grup yabancı sanatçıyı

31 22 çevresine toplamış, Paris ten satın aldırttığı resimleri Türkiye ye getirtmiş Ahmet Ali Efendi (Şeker Ahmet Paşa) ve Süleyman Seyid gibi Türk resim sanatı ustalarının Paris teki öğrenim giderlerini karşılamıştır (İskender, 1986: 1309) yılına gelindiğinde Paris e gönderilen askeri öğrencilerin sıkıntı çekmesini önlemek, dil öğretmek ve çevreye uyumlarını sağlamak için Paris te Mektebi Osmani adlı okul açılmıştır. Okulda elli ile atmış arasında öğrenci eğitim görmekteydi. Okulun resim dersi Fransız Rolrobens tarafından tarafından yürütülmekteydi. Okul 1874 yılında kuruluş amacına uygun çizgi gösteremediğinden kapatılmıştır (Tansuğ, 1982: 1137). XIX. yüzyılın ikinci yarılarına gelindiğinde Türk resim sanatında iki etkin isme rastlarız. Ahmet Ali Efendi (Şeker Ahmet Paşa) ve Süleyman Seyyit. Ahmet Ali Efendi ( ) Mektebi Tıbbiye; Süleyman Seyyit ( ) ise Mektebi Harbiye çıkışlıdır. Bu iki sanatçı Sultan Abdülaziz in desteğiyle 1862 yılında Paris e resim eğitimine gönderilmişlerdir yılı dolaylarında yurda dönmüştür. Genelde portre ve natürmort çalışmıştır (Parmaksız, 1999: 15). XIX. yüzyıl yağlıboya resim sanatının en önemli kişilerinden biri hiç kuşkusuz ki. Osman Hamdi Bey dir. Osman Hamdi Bey, Mektebi Maarifi Adliye öğrencisi iken resim yapmaya başlamış ve on beş yaşında hukuk tahsili için Paris e eğitime gönderilmiştir. Osman Hamdi Bey resme ve arkeolojiye olan ilgisi nedeniyle hukuk eğitimini yarıda bırakıp on iki yıl Boulanger ve Gerome un Atölyesi nde eğitim görmüştür (Renda ve Erol, 1980: 89). Batılı anlamdaki Türk resminin oluşmasını en önemli katkı hiç şüphesiz Sanayi-i Nefise Mektebi nden gelmiştir. Sanayi-i Nefise Mektebi 3 Mart 1881 yılında Osman Hamdi Bey in girişimleri sonucunda açılır. Okulun eğitim programı Paris Güzel Sanatlar Okulu örnek alınarak hazırlanmıştır. Kuruluş yıllarında okulun müdürlüğünü Osman Hamdi Bey yapmaktaydı. Yağlıboya resim öğretmeni Salvatore Valeri, karakalem resim öğretmeni Warnia Zarzecki, mimari öğretmeni Alexandre Vallaury heykel öğretmeni ise Yer-vant Osgan Efendi ydi Görüldüğü üzere Osman Hamdi Bey Akademideki eğitim için yabancı öğretmenleri tercih etmiştir. Osman

32 23 Hamdi Bey in okulda eğitim için yabancı sanatçıları tercih etmesinin sebebi o dönemdeki Türk sanatçıları yetersiz bulmasıdır (Renda ve Erol, 1980: 162). XIX. yüzyılın sonlarına doğru Osman Hamdi Bey den sonra etkin olan sanatçıların içinde Halil Paşa, Hüseyin Zekai Paşa, Halife Abdülmecid Efendi, Hoca Ali Rıza ve Ahmet Ziya Akbulut u görmekteyiz. Halife Abdülmecit in dışında sanatçıların tümü asker kökenlidir. Halil Paşa Rüştiye ve Mühendishane mezunu olup Abdülaziz döneminde Paris e resim eğitimine gönderilmiştir. Eleştirmen ve sanat tarihçileri tarafından izlenimcilik akımının Türkiye deki ilk temsilcisi olarak kabul edilmektedir. Halife Abdülmecid ise sanata ve sanatçıya çok önem vermiş. Osmanlı ressamlar cemiyetinin kuruluşunda yer almıştır. Hoca Ali Rıza ise asker kökenli olup XlX.yüzyılın önemli sanatçılarındandır. Yurtdışına çıkamamış, eserlerinde doğayı kendine model almıştır (Parmaksız, 1999: 16). Hoca Ali Rıza nın Türk resmine en büyük katkısı, resmi sokakta yapmayı ve doğayı açık havada izletmeyi öğretmesidir. Sanatçı olağan konuları, ahşap evleri, dar sokakları, İstanbul un ışığını, denizini seçerek, konu açısından da empresyonistlere öncülük etmiştir (Duben, 2007: ) XX. yüzyılın ilk çeyreğinin en önemli sanat olaylarından biri, devlet tarafından resim eğitimi için Avrupa ya gönderilen öğrencilerin I. Dünya savaşı çıkması üzerine Osmanlı İmparatorluğu na geri dönmeleridir. Eğitimlerini yarıda kesip yurda dönen resim öğrencileri 1914 kuşağını oluşturmuşlardır (Adnan Çöker bu kuşağı Meşrutiyet kuşağı diye tanımlamaktadır) (Berk ve Özsezgin, 1983: 20).1914 kuşağı sanatçıları yurda dönüşlerinde Osmanlı Ressamlar Cemiyeti çatısı altında örgütlenirler. Yurda dönen 1914 kuşağı sanatçıları Türk resmine yeni bir soluk getirmiştir. Yaptıkları eserleri 1916 yılından itibaren her yıl Ağustos ayında düzenledikleri sergiler ile Galatasaray Lisesi nde halkla yüzleştirmişlerdir. Bu sergilerde gözlenen kuşağın en önemli özellikleri geçmiş ile ilgiyi koparmaktır. O güne kadar işlenen popüler resim konuları terk edilmiş, figür ve portre Osman Hamdi Bey de cesur

33 24 olmadığı kadar Türk resmine sokulmuştur. Grubun ilerici tavrı ise çıplağın cesurca ele alınmasıdır (Parmaksız, 1999: 17) kuşağı resimleri akademikleşmiş izlenimciliğe yer verirler. Serbest fırçayla parlak güneş, tuvale aktarılır. Türk resmi için değişim ve atılım bu kuşakla daha belirgin bir hale gelir. III. I. CUMHURİYET DÖNEMİNE KADAR TÜRK RESİM SANATI Türkiye de Batı sanatına karşı ilgilerin uyanışı tarihsel çağlar içinde gözlense de, bu ilgilerin yoğunlaşmaya başladığı dönem 18. yüzyıl başlarıdır. Osmanlı, Batı karşısında askeri ve siyasi üstünlüğünü sürdürdüğü dönemde onun teknolojik, bilimsel ve kültürel gelişmesine, yeni kurum ve örgütlenme biçimlerine ilgi göstermemiştir. Bu ilginin ortaya çıkması, ancak batı karşısında askeri yenilgiler alıp, toprak kayıplarına uğramasıyla söz konusu olmuştur. Karlofça ve Pasarofça anlaşmalarından sonra bütün alanlarda bir gerileme ve düşüş başlamıştır. Bu durum batıya açılma gereğini doğurmuş ve ordunun ıslahı, batı tekniğinin kabulü, gibi reformlarla batılılaşma hareketi başlamıştır. Osmanlı yüzünü Batıya çevirdiğinde, Fransa Batının kültürel ve siyasi lokomotifi konumuna yükselmiştir. Rokoko döneminde dünyasal zevkler ön plana çıkmış, eğlence, sanat ve lüksün hedonizm düzeyinde yaşandığı bir ortam oluşmuştur (Yılmaz, 2005: 6). Osmanlı Batıda ilk bu manzarayla karşılaşmış ve Batıdan aldıkları ilk şey bu yaşam tarzı olmuştur. Aslında Batılı sanatçılar ilk kez Fatih Sultan Mehmet in İstanbul u almasından sonra saraya çağrılmışlar ve böylece Batı ile kültürel ilişkilerde ilk adımlar atılmıştır. Ancak bu Türk resminin minyatür kalıpları dışına çıkması için yeterli olmamıştır. Osmanlı minyatürü gelişim çizgisini tamamladığı sıralarda İstanbul da ve Anadolu nun çeşitli bölgelerinde duvar resminde bir canlanma olmuştur. 18. yüzyılda barok ve rokoko etkileriyle, duvarları süsleyen bitkisel ve geometrik bezemeli kalem işlerinin yerini çiçekli vazolar ve meyve sepetleri gibi betimler almış ardından çok

OSMAN HAMDİ BEY ŞEKER AHMET PAŞA HAZIRLAYAN: MEHMET KURTBOĞAN

OSMAN HAMDİ BEY ŞEKER AHMET PAŞA HAZIRLAYAN: MEHMET KURTBOĞAN OSMAN HAMDİ BEY ŞEKER AHMET PAŞA HAZIRLAYAN: MEHMET KURTBOĞAN OSMAN HAMDİ BEY 1842 yılında İstanbul'da doğdu. 1860'da hukuk öğrenimi için Paris'e gitti. Hukuk öğreniminin yanı sıra o dönemim ünlü ressamlarının

Detaylı

Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı. Öğr.Gör. Elif Dastarlı

Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı. Öğr.Gör. Elif Dastarlı Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı Öğr.Gör. Elif Dastarlı Sanayi-i Nefise Mektebi hocaları. En önde oturanlar Ressam Valeri, De Mango, Osman Hamdi, Yervant Oskan, W. Zarzecki Güzel Sanatlar Akademisi

Detaylı

1824 yılında Paris Salonu'nda John Constable'ın eserleri sergilendi. Ressamın, kırsal manzaraları bazı genç meslektaşlarını etkiledi.

1824 yılında Paris Salonu'nda John Constable'ın eserleri sergilendi. Ressamın, kırsal manzaraları bazı genç meslektaşlarını etkiledi. Çağdaş Dünya Sanatı 1824 yılında Paris Salonu'nda John Constable'ın eserleri sergilendi. Ressamın, kırsal manzaraları bazı genç meslektaşlarını etkiledi. Bu genç ressamlar, şekilciliği reddedip doğadan

Detaylı

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE KÜLTÜR PORTALI PROJESİ SANAT TARİHİ TÜRK HEYKEL SANATI HEYKEL SANATINDA GERÇEKÇİ YORUMLAR

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE KÜLTÜR PORTALI PROJESİ SANAT TARİHİ TÜRK HEYKEL SANATI HEYKEL SANATINDA GERÇEKÇİ YORUMLAR T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TÜRKİYE KÜLTÜR PORTALI PROJESİ SANAT TARİHİ TÜRK HEYKEL SANATI HEYKEL SANATINDA GERÇEKÇİ YORUMLAR Prof. Dr. Kıymet GİRAY KASIM- 2009 ANKARA 11.2. Heykel Sanatında Soyut

Detaylı

NESLİHAN AYDINLIOĞLU EŞİN BİRİKİMLERİM VE BİRİKTİRDİKLERİM

NESLİHAN AYDINLIOĞLU EŞİN BİRİKİMLERİM VE BİRİKTİRDİKLERİM NESLİHAN AYDINLIOĞLU EŞİN BİRİKİMLERİM VE BİRİKTİRDİKLERİM DETAYLARDAKİ ETKİLEŞİMLER Değerli hoca Şeref Akdik in yaktığı ışık ile sanatla tanışan ve lise çağlarında ressam olmaya karar veren Neslihan

Detaylı

GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ SANAT VE TASARIM FAKÜLTESİ MİMARLIK VE TASARIM FAKÜLTESİ GÜZEL SANATLAR TASARIM VE MİMARLIK FAKÜLTESİ

GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ SANAT VE TASARIM FAKÜLTESİ MİMARLIK VE TASARIM FAKÜLTESİ GÜZEL SANATLAR TASARIM VE MİMARLIK FAKÜLTESİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ SANAT VE TASARIM FAKÜLTESİ MİMARLIK VE TASARIM FAKÜLTESİ GÜZEL SANATLAR TASARIM VE MİMARLIK FAKÜLTESİ TÜRKİYE DE SANAT EĞİTİMİNİN KÖKENİ Askeri Okullar Mühendishane-i Bahrî-i Hümâyûn

Detaylı

Çağdaş Sanatımızda Son Osmanlı OSMAN HAMDİ KAYA ÖZSEZGİN

Çağdaş Sanatımızda Son Osmanlı OSMAN HAMDİ KAYA ÖZSEZGİN Çağdaş Sanatımızda Son Osmanlı OSMAN HAMDİ KAYA ÖZSEZGİN İÇİNDEKİLER İlk Söz /9 Hayatı ve Sanatı /17 Paris'te Resim Dersleri /19 İstanbul'a Dönüş /20 "Doğululuk" Eğilimi /23 Kadın Figürleri /25 Bilimsel

Detaylı

Sakıp Sabancı Müzesi Sakıp Sabancı Cad. No:42 Emirgan 34467 İstanbul

Sakıp Sabancı Müzesi Sakıp Sabancı Cad. No:42 Emirgan 34467 İstanbul SAKIP SABANCI MÜZESİ TEKNİK GEZİ RAPORU Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Lisans Programı, MİM 103 Mimarlıkta Araştırma Yöntemleri dersi kapsamında, Sakıp Sabancı Müzesi teknik gezisi 20 Aralık 2012 tarihinde,

Detaylı

Rönesans Heykel Sanatı

Rönesans Heykel Sanatı Rönesans Heykel Sanatı Ortaçağda heykel mimariye bağımlıdır. Fakat Rönesans döneminde, heykel mimariden bağımsız eserler olarak karşımıza çıkar. Heykeller meydanlarda, saraylarda ve köşklerde sergilenmeye

Detaylı

CUMHURİYET ORTAOKULU 7. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI

CUMHURİYET ORTAOKULU 7. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI CUMHURİYET ORTAOKULU 7. SINIF GÜNLÜK PLANI Süre 40 dakika Görsel Sanatlarda Biçimlendirme (G.S.B.) ALT LERİ KONU: Ders Araç Gereçlerinin Tanıtımı Görsel sanatlar kavramı, bazen bir amaca yönelik olarak

Detaylı

çocukların çok ilgisini çekti. Turdan sonra çocuklar müzedeki atölyede

çocukların çok ilgisini çekti. Turdan sonra çocuklar müzedeki atölyede Yaz Sanat Kulübü 2010 Mavi Kalem Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Fener-Balat bölgesinde yaşayan çocuklar ve kadınlar için eğitim, kişisel gelişim ve sağlık gibi konularda projeler yürütüp kültürel

Detaylı

TT-')CPlr0l t h. 90 NAZLI ECEVİT (1900-1985) "Şile tual üzeri yağlıboya, 1959 tarihli ve imzalı. 45x55 cm. 1.750-2 MİLYAR.-TL.

TT-')CPlr0l t h. 90 NAZLI ECEVİT (1900-1985) Şile tual üzeri yağlıboya, 1959 tarihli ve imzalı. 45x55 cm. 1.750-2 MİLYAR.-TL. TT-')CPlr0l t h 90 NAZLI ECEVİT (1900-1985) "Şile tual üzeri yağlıboya, 1959 tarihli ve imzalı. 45x55 cm. "Albay Emin Sargut'un kızıdır. 1915 te Darül Muallimat ı (Kız Öğretmen Okulu) bitirdi. İlk kadın

Detaylı

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ Ders Tanıtım Formu Dersin Adı Öğretim Dili Sanata Giriş II Türkçe Dersin Verildiği Düzey Ön Lisans (X) Lisans ( ) Yüksek Lisans( ) Doktora( ) Eğitim Öğretim Sistemi Örgün Öğretim (x ) Uzaktan Öğretim(

Detaylı

Sergi açılış kokteylini onurlandırmanızı dileriz.

Sergi açılış kokteylini onurlandırmanızı dileriz. ABİDİN ELDEROĞLU Sergi açılış kokteylini onurlandırmanızı dileriz. Tarih: 26 Eylül 2014 Cuma Saat: 18.00 Birlik Mahallesi Doğukent Bulvarı 450. Cadde Vadi İkizleri Sitesi No: 3/A Çankaya ANKARA ABİDİN

Detaylı

İSTANBUL UN İZDÜŞÜMLERİ

İSTANBUL UN İZDÜŞÜMLERİ İSTANBUL UN İZDÜŞÜMLERİ İSMEK RESİM ÖĞRETMENLERİ KARMA SERGİSİ 5-11 NİSAN 2013 / MARMARA ÜNİVERSİTESİ SULTANAHMET KAMPÜSÜ REKTÖRLÜK BİNASI Başkan dan İstanbul, kâh tablolarda hayat bulmuş, kâh en dokunaklı

Detaylı

40. HOCA A Lİ RIZA İmzalı, karakalem kayalar, ağaç, deniz ve yelkenli konulu peyzaj x 9 cm.

40. HOCA A Lİ RIZA İmzalı, karakalem kayalar, ağaç, deniz ve yelkenli konulu peyzaj x 9 cm. 40. HOCA A Lİ RIZA İmzalı, karakalem kayalar, ağaç, deniz ve yelkenli konulu peyzaj. 16.5 x 9 cm. 1.500.000 TL / u i 41. HOCA A Lİ RIZA İmzalı, kırmızı pastel deniz kenarında figürlü ev ve yelkenli konulu

Detaylı

ARKAS KOLEKSİYONU NDA POST-EMPRESYONİZM

ARKAS KOLEKSİYONU NDA POST-EMPRESYONİZM ARKAS KOLEKSİYONU NDA POST-EMPRESYONİZM POST-EMPRESYONİZM 19. Yüzyılın sonlarında Fransa'da Empresyonizm in kurallarına tepki olarak ortaya çıkmış bir sanat akımıdır. Empresyonizm ile yakınlıklarına rağmen

Detaylı

Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı. Öğr.Gör. Elif Dastarlı

Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı. Öğr.Gör. Elif Dastarlı Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı Öğr.Gör. Elif Dastarlı Müstakil Ressam ve Heykeltıraşlar Birliği 1922 yılında Münih e giderek Akademi de ekspresyonist sanatçı Hans Hofmann ın öğrencisi olan

Detaylı

Moda Tarihi (MTT233) Ders Detayları

Moda Tarihi (MTT233) Ders Detayları Moda Tarihi (MTT233) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Moda Tarihi MTT233 Güz 2 0 0 2 3 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü Dersin Seviyesi

Detaylı

Desen II (GRT 104) Ders Detayları

Desen II (GRT 104) Ders Detayları Desen II (GRT 104) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Desen II GRT 104 Bahar 2 2 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i Desen 1 Dersin Dili Dersin Türü Dersin

Detaylı

1.Kameranın Toplumsal Tarihi. 2.Film ve Video Kameraları. 3.Video Sinyalinin Yapılandırılması. 4.Objektif. 5.Kamera Kulanım Özellikleri. 6.

1.Kameranın Toplumsal Tarihi. 2.Film ve Video Kameraları. 3.Video Sinyalinin Yapılandırılması. 4.Objektif. 5.Kamera Kulanım Özellikleri. 6. 1.Kameranın Toplumsal Tarihi 2.Film ve Video Kameraları 3.Video Sinyalinin Yapılandırılması 4.Objektif 5.Kamera Kulanım Özellikleri 6.Aydınlatma 1 7.Ses 8.Kurgu 0888 228 22 22 WWW.22KASİMYAYİNLARİ.COM

Detaylı

3. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (18 Ocak Mart 2016)

3. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (18 Ocak Mart 2016) 3. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (18 Ocak 2016-11 Mart 2016) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temaları ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her 6

Detaylı

-DERS PLANI- Görsel Sanatlar Dersi. 2 Ders Saati (40+40dk)

-DERS PLANI- Görsel Sanatlar Dersi. 2 Ders Saati (40+40dk) DERS SINIF KONU SÜRE AMAÇLAR HEDEF VE DAVRANIŞLAR DERS İÇERİĞİ VE SÜREÇ Görsel Sanatlar Dersi 9. Sınıf Doku 2 Ders Saati (40+40dk) -DERS PLANI- 1. Işığın etkisiyle objelerin dokusal özelliklerini tanır.

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 12 Ekim 2015 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 19 Ekim 2015 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 26 Ekim 2015 Yaprak çizimleri,

Detaylı

OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL

OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL OSMANLI DA 18. YÜZYIL GERİLEME DÖNEMİ DİR. Yaklaşık 100 yıl sürmüştür. 18. Yüzyıldaki Islahatların Genel Özellikleri -İlk kez Avrupa daki

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF (A) GÜZ DÖNEMİ 13 Ekim 2014 9.30-12.30 13.30-16.00 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 20 Ekim 2014 9.30-12.30 13.30-16.00 Hatai çizimleri,

Detaylı

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 Hayatı ve Edebi Kişiliği İbrahim Şinasi 5 Ağustos 1826 da İstanbulda doğdu. 13 Eylül 1871 de aynı kentte öldü. Topçu yüzbaşısı olan babası Mehmed Ağa 1829 da Osmanlı Rus savaşı

Detaylı

KARŞILAŞMA. Sergi Kataloğu. Peker Sanat Yayını 16 Ankara, Haziran Sanat Danışmanı İbrahim Karaoğlu. Fotoğraflar Sanatçıların arşivinden

KARŞILAŞMA. Sergi Kataloğu. Peker Sanat Yayını 16 Ankara, Haziran Sanat Danışmanı İbrahim Karaoğlu. Fotoğraflar Sanatçıların arşivinden KARŞILAŞMA KARŞILAŞMA Sergi Kataloğu Peker Sanat Yayını 16 Ankara, Haziran 2014 Sanat Danışmanı İbrahim Karaoğlu Fotoğraflar Sanatçıların arşivinden Grafik Tasarım Hüseyin Ayışıt Renk Ayrımı ve Baskı Desen

Detaylı

MEHMET RAUF - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ( )

MEHMET RAUF - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ( ) (1874-1931) Servet-i Fünun akımının önemli romancılarından biri olan Mehmet Rauf, 1875 de İstanbul da doğdu. Babası Hacı Ahmet Efendi, bir sağlık kurumunda çalışan bir memurdu. Önce Balat ta ki Defterdar

Detaylı

Fotoğrafta kompozisyon fotoğraf çerçevesinin içine yerleştireceğimiz nesneleri düzenleme anlamına gelir.

Fotoğrafta kompozisyon fotoğraf çerçevesinin içine yerleştireceğimiz nesneleri düzenleme anlamına gelir. KOMPOZİSYON Kelime anlamı: Ayrı ayrı parçaları bir araya getirerek bir bütün oluşturma biçimi ve işi. Öğrencilere duygu ve düşüncelerini etkili ve düzgün bir biçimde anlatmaları için yaptırılan yazılı

Detaylı

ABİDİN DİNO 1913-1993

ABİDİN DİNO 1913-1993 ABİDİN DİNO 1913-1993 Abidin Dino 23 Mart 1913,İstanbul`da doğdu. Ressam, karikatürist, yazar, film yönetmeni. Çok yönlü bir kültür adamı olan Abidin Dino, çağdaş Türk resminin öncülerindendir. 1933 yılında

Detaylı

file://c:\documents and Settings\Ozan\My Documents\My Web Sites\turkresmi\darus...

file://c:\documents and Settings\Ozan\My Documents\My Web Sites\turkresmi\darus... Page 1 of 7 DARÜŞŞAFAKALI RESSAMLAR SORUNU Darüşşafakalı ressamlar sorununa geçmeden önce sanırım Darüşşafaka okulunun geçmişine göz atmak gerekiyor. Darüşşafaka 1863 yılında kurulmuş ve 1873 yılında eğitim

Detaylı

TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 15.10.2018 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 22.10.2018 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 05.11.2018 Yaprak çizimleri,

Detaylı

Doç. Dr. Tolga BOZKURT SAN CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK MİMARİSİ BATILILAŞMA DÖNEMİ OSMANLI MİMARİSİ

Doç. Dr. Tolga BOZKURT SAN CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK MİMARİSİ BATILILAŞMA DÖNEMİ OSMANLI MİMARİSİ BATILILAŞMA DÖNEMİ OSMANLI MİMARİSİ -1699 Karlofça Barış Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğunda gerileme döneminin başlangıcı olurken, siyasi ve sosyal anlamda Batı üstünlüğünün de kabul edildiği bir dönüm

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 10.10.2016 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 17.10.2016 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 24.10.2016 Yaprak çizimleri,

Detaylı

TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 09.10.2017 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 16.10.2017 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 23.10.2017 Yaprak çizimleri,

Detaylı

Editörden. Editör Doç. Dr. Onur KÖKSAL

Editörden. Editör Doç. Dr. Onur KÖKSAL Editörden 2014 yılında çalışmalarına başladığımız INESJOURNAL ın (Uluslararası Eğitim Bilimleri Dergisi / The Journal of International Education Science) onuncu sayısını yayınlamış bulunmaktayız. Uluslararası

Detaylı

SANAT VE TASARIM ANASANAT DALI DOKTORA PROGRAMI

SANAT VE TASARIM ANASANAT DALI DOKTORA PROGRAMI SANAT VE TASARIM ANASANAT DALI DOKTORA PROGRAMI YÖK ten 1 Mart 2 de Doktora programımıza olur alınması ile Fakültemizin dikey kuruluşu tamamlanmış olmaktadır. Emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim.

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ. Geleneksel Türk Müziği

Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ. Geleneksel Türk Müziği GELENEKSEL TÜRK MÜZİĞİYLE AMATÖR OLARAK İLGİLENEN BİREYLERİN ORTAÖĞRETİM DERS SÜREÇLERİNDE YER ALAN GELENEKSEL ÖĞRETİ VE UYGULAMALARI DEĞERLENDİRME DURUMLARI Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ Sanat eğitiminin

Detaylı

DERS ÖĞRETİM PLANI. İktisat Tarihi. Dersin Adı Dersin Kodu Dersin Türü. Seçmeli Doktora

DERS ÖĞRETİM PLANI. İktisat Tarihi. Dersin Adı Dersin Kodu Dersin Türü. Seçmeli Doktora Dersin Adı Dersin Kodu Dersin Türü DERS ÖĞRETİM PLANI Dersin Seviyesi Dersin AKTS Kredisi 8 Haftalık Ders Saati 3 Haftalık Uygulama Saati - Haftalık Laboratuar Saati - Dersin Verildiği Yıl Dersin Verildiği

Detaylı

3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (17 Aralık 2012 25 Ocak 2013) Sayın Velimiz, 17 Aralık 2012 25 Ocak 2013 tarihleri arasındaki temamıza ait bilgiler bu

3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (17 Aralık 2012 25 Ocak 2013) Sayın Velimiz, 17 Aralık 2012 25 Ocak 2013 tarihleri arasındaki temamıza ait bilgiler bu 3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (17 Aralık 2012 25 Ocak 2013) Sayın Velimiz, 17 Aralık 2012 25 Ocak 2013 tarihleri arasındaki temamıza ait bilgiler bu bültende yer almaktadır. Böylece temalara bağlı düzenlediğimiz

Detaylı

Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları

Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Uygarlık Tarihi HIST 201 Güz 3 0 0 3 4 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü

Detaylı

Okul Öncesinde İyi Örnekler Uygulaması

Okul Öncesinde İyi Örnekler Uygulaması Okul Öncesinde İyi Örnekler Uygulaması 1 1) Uygulamanın Adı: Çocukların Yüreğinden 2) Uygulayıcı: Meltem KAYAN 3) Branşı ve Unvanı: Okul Öncesi Öğretmeni 4) Uygulandığı Yer: Şenay Öztürk Anaokulu 5) Uygulama

Detaylı

Temel Kavramlar Bilgi :

Temel Kavramlar Bilgi : Temel Kavramlar Bilim, bilgi, bilmek, öğrenmek sadece insana özgü kavramlardır. Bilgi : 1- Bilgi, bilim sürecinin sonunda elde edilen bir üründür. Kişilerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba

Detaylı

85 IVAN KONSTANTINOVIC AYVAZOVSKI ( ) Kalyonlar, tual üzeri yağlıboya, 1869 imzalı. 90x138 cm.

85 IVAN KONSTANTINOVIC AYVAZOVSKI ( ) Kalyonlar, tual üzeri yağlıboya, 1869 imzalı. 90x138 cm. I 85 IVAN KONSTANTINOVIC AYVAZOVSKI (1817-1900) Kalyonlar, tual üzeri yağlıboya, 1869 imzalı. 90x138 cm. Osmanlı uyruklu bir Ermeni ailesinin oğlu olan Ayvazovski 1817 yılında Kırım ın Feodosiya kentinde

Detaylı

Dersin Amaçları. Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Dersin Amaçları. Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : ANASANAT ATÖLYE III (RESİM) Ders No : 0310380091 Teorik : 2 Pratik : 4 Kredi : 4 ECTS : 10 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim

Detaylı

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU Sergi açılış kokteylini onurlandırmanızı dileriz. Tarih: 26 Eylül 2014 Cuma Saat: 18.00 Birlik Mahallesi Doğukent Bulvarı 450. Cadde Vadi İkizleri Sitesi No: 3/A Çankaya ANKARA BEDRİ

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI 3-4 Aile bireyleri birbirlerine yardımcı olurlar. Anahtar kavramlar: şekil, işlev, roller, haklar, Aileyi aile yapan unsurlar Aileler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar Aile üyelerinin farklı rolleri

Detaylı

Atatürk ve Yurt İçi Anıtları

Atatürk ve Yurt İçi Anıtları Bilmek Gerek A. Erdem Akyüz Atatürk ve Yurt İçi Anıtları Kendi ülkesinde ve diğer ülkelerde; en fazla anıt, heykel ve büstü yapılan, cadde, sokak ve bulvarlara ismi verilen liderlerin başında Atatürk ün

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NARLIDERE YATILI BÖLGE ORTAOKULU TC İNKILAP TARİHİ DERSİ AÇIK UÇLU DENEME SINAVI 1

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NARLIDERE YATILI BÖLGE ORTAOKULU TC İNKILAP TARİHİ DERSİ AÇIK UÇLU DENEME SINAVI 1 2017-2018 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NARLIDERE YATILI BÖLGE ORTAOKULU TC İNKILAP TARİHİ DERSİ AÇIK UÇLU DENEME SINAVI 1 1) Ali Rıza Efendi nin 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı nda Asakir-i Milliye Taburu ndaki geçici

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ

SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ 1.Sanatsal düzenleme öğeleri Çizgi: Çizgi, noktaların aynı veya değişik yönlerde sınırlı veya sınırsız olarak ardı arda dizilmesinden elde edilen şekildir. Kalemimizle

Detaylı

Bahçe sanatındaki akım dönemleri Rönesans İtalyası ndan 17. yüzyılda Fransız Büyük Stil e, 18. yüzyılda ise Natüralizm ekolü ile İngiltere ye

Bahçe sanatındaki akım dönemleri Rönesans İtalyası ndan 17. yüzyılda Fransız Büyük Stil e, 18. yüzyılda ise Natüralizm ekolü ile İngiltere ye İngiliz Bahçeleri Bahçe sanatındaki akım dönemleri Rönesans İtalyası ndan 17. yüzyılda Fransız Büyük Stil e, 18. yüzyılda ise Natüralizm ekolü ile İngiltere ye geçmiştir. Natüralizm, doğa anlayışının ilke

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

Benim en büyük şansım Adnan Turani gibi hem iyi bir sanatçı hem de iyi bir eğitimci atölye hocamın olmasıydı.

Benim en büyük şansım Adnan Turani gibi hem iyi bir sanatçı hem de iyi bir eğitimci atölye hocamın olmasıydı. Mehmet Güler Türkiye de yetişen resim sanatının önemli isimlerinden Mehmet Güler ile Malatya dan Almanya ya uzanan yolculuğunu, resim kariyerinde rol oynayan isimleri, Almanya yı tercih etmesinde etkili

Detaylı

Bitkilerle Alan Oluşturma -1

Bitkilerle Alan Oluşturma -1 Bitkilerle Alan Oluşturma -1 Peyzaj Mekanlarının 3 Temel Elemanı Yüzey Zemin Düzlemi: Mekanın tabanını oluşturur. Mekanın diğer elemanları bu tabanın üzerinde yer alır.örneğin üstünde hiçbir bitki veya

Detaylı

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri BİLİM TARİHİ Yrd. Doç. Dr. Suat ÇELİK Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim tarihi hangi bileşenlerden oluşmaktadır. Ders nasıl işlenecek? Günümüzde

Detaylı

Teknik Resim ve Perspektif (GRT113 ) Ders Detayları

Teknik Resim ve Perspektif (GRT113 ) Ders Detayları Teknik Resim ve Perspektif (GRT113 ) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Saati Saati Saati Teknik Resim ve Perspektif GRT113 Güz 1 2 0 2 4 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin

Detaylı

H.CAHİT DERMAN 18. KİŞİSEL RESİM SERGİSİ 30 MART-13 NİSAN

H.CAHİT DERMAN 18. KİŞİSEL RESİM SERGİSİ 30 MART-13 NİSAN H.CAHİT DERMAN 18. KİŞİSEL RESİM SERGİSİ 30 MART-13 NİSAN 1987 Açılış: 17.00-19.00 Çiçek gönderilmemesi rica olunur. AZMİN ZAFERİ 1966 yılınınbireylül günü. Besim Usta'nm atölyesinde resim çalışıyordum.

Detaylı

İ ÇİNDEKİ LER 1. BÖLÜM

İ ÇİNDEKİ LER 1. BÖLÜM İ ÇİNDEKİ LER 1. BÖLÜM ESTETİK ve SANAT 1.1 Düşünürlerin Estetik Kuramına İlişkin Genel Görüşleri... 3 1.1.a. Estetik Düşüncesine Genel Bakış... 5 1.1.b. Gerçekliğin Estetiksel Olarak Algılanması... 6

Detaylı

CUMHURİYET ORTAOKULU 8. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI

CUMHURİYET ORTAOKULU 8. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI CUMHURİYET ORTAOKULU 8. SINIF GÜNLÜK PLANI Süre 40 dakika Görsel Sanatlarda Biçimlendirme (G.S.B.) ALT LERİ KONU: Ders Araç Gereçlerinin Tanıtımı Görsel sanatlar kavramı, bazen bir amaca yönelik olarak

Detaylı

Üretimde iş bölümünün ortaya çıkması, üretilen ürün miktarının artmasına neden olmuştur.

Üretimde iş bölümünün ortaya çıkması, üretilen ürün miktarının artmasına neden olmuştur. Fabrika Sistemi Üretimde işbölümünün ortaya çıkması sonucunda, üretim parçalara ayrılmış, üretim sürecinin farklı aşamalarında farklı zanaatkarların (işçilerin) yer almaları, üretimde aletlerin yerine

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : ANA SANAT ATÖLYE I (RESİM) Ders No : 0310380039 Teorik : 2 Pratik : 4 Kredi : 4 ECTS : 9 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim

Detaylı

66 Fotoğrafçı Etkinlik Listesi. 52 Haftalık Fotoğrafçılık Yetenek Sergisi

66 Fotoğrafçı Etkinlik Listesi. 52 Haftalık Fotoğrafçılık Yetenek Sergisi 66 Fotoğrafçı Etkinlik Listesi 52 Haftalık Fotoğrafçılık Yetenek Sergisi 2019 yılında kendimize daha fazla zaman ayırmak istiyoruz. Fotoğrafla olan iletişimimizi artırmak istiyoruz. Fotoğrafın bir sanat

Detaylı

DALGALANDIM DA DURULDUM. ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA ve KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ

DALGALANDIM DA DURULDUM. ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA ve KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ DALGALANDIM DA DURULDUM ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA ve KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ DALGALANDIM DA DURULDUM ÖMER FARUK DERE, YASEMİN ACAR KARA VE KURSİYERLERİ EBRU SERGİSİ 1-7 ŞUBAT 2013 / CEMAL REŞİT

Detaylı

Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları

Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Uygarlık Tarihi HIST 201 Güz 3 0 0 3 4 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü

Detaylı

Fotografi (GRT 205) Ders Detayları

Fotografi (GRT 205) Ders Detayları Fotografi (GRT 205) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Fotografi GRT 205 Güz 1 2 0 2 4 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü Dersin Seviyesi

Detaylı

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu Prof. Dr. Bülent Yılmaz Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü E-posta : byilmaz@hacettepe.edu.tr

Detaylı

Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları

Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları Uygarlık Tarihi (HIST 201) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Uygarlık Tarihi HIST 201 Güz 3 0 0 3 4 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin Dili Dersin Türü

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI MİMARLIK BİLGİSİ CUMHURİYET DÖNEMİ I.ULUSAL MİMARLIK II.ULUSAL MİMARLIK

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI MİMARLIK BİLGİSİ CUMHURİYET DÖNEMİ I.ULUSAL MİMARLIK II.ULUSAL MİMARLIK ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI MİMARLIK BİLGİSİ CUMHURİYET DÖNEMİ I.ULUSAL MİMARLIK II.ULUSAL MİMARLIK I.ULUSAL MİMARLIK 1908'de ilan edilen 2. Meşrutiyet'le birlikte gelişen milliyetçilik

Detaylı

CUMHURİYET ORTAOKULU 6. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI

CUMHURİYET ORTAOKULU 6. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI CUMHURİYET ORTAOKULU 6. SINIF GÜNLÜK PLANI 40 dakika ALT Ders Araç Gereçlerinin Tanıtımı Görsel sanatlar kavramı, bazen bir amaca yönelik olarak bazen de estetik kaygılar ile sanatsal düzenleme eleman

Detaylı

CUMHURİYET ORTAOKULU 6. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI

CUMHURİYET ORTAOKULU 6. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI GÜNLÜK PLANI 40 dakika ALT ALANI Ders Araç Gereçlerinin Tanıtımı Görsel sanatlar kavramı, bazen bir amaca yönelik olarak bazen de estetik kaygılar ile sanatsal düzenleme eleman ve tasarım ilkelerini dikkate

Detaylı

-rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER. Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98

-rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER. Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98 HALDUN TANER -rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98 I Kapak Düzeni: Dr. Ahmet SINAV ISBN 975-17-0262-3 Kültür ve Turizm Bakanlığı,

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS Türk İdare Tarihi TİT323 5 3+0 3 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin

Detaylı

YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır.

YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır. YÖNETİŞİM NEDİR? Yönetişim en basit ve en kısa tanımıyla; resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımıdır. Ortak yönetim- birlikte yönetmek anlamına gelir ve içinde yönetimden

Detaylı

Bir Sergi 'T199A I U I

Bir Sergi 'T199A I U I İ b r a h i m s a f I B R A H İ M S A F İ 'T199A I U I EYLÜLSARMAŞIĞI İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde 3 Mayıs-18 Mayıs 1990 tarihleri arasında İbrahim Safi'nin (1898-1983) şimdiye kadar sergilenmemiş

Detaylı

Not: Öğretmenimizin elinden taşlar üzerinde sanat!

Not: Öğretmenimizin elinden taşlar üzerinde sanat! Not: Öğretmenimizin elinden taşlar üzerinde sanat! SANAT EĞİTİMİ NEDİR? Sanat eğitimi, çizgi, form, mekan, renk, üç boyutlu yapı, görsel algılama ve inceleme ile ilgilenir. Temel sanat eğitimi derslerinin

Detaylı

3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (13 Mayıs Haziran 2013) Sayın Velimiz, 13 Mayıs Haziran 2013 tarihleri arasındaki temamıza ait bilgiler

3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (13 Mayıs Haziran 2013) Sayın Velimiz, 13 Mayıs Haziran 2013 tarihleri arasındaki temamıza ait bilgiler 3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (13 Mayıs 2013 21 Haziran 2013) Sayın Velimiz, 13 Mayıs 2013 21 Haziran 2013 tarihleri arasındaki temamıza ait bilgiler bu bültende yer almaktadır. Böylece temalara bağlı düzenlediğimiz

Detaylı

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES (1899-1986) ARJANTİNLİ ŞAİR, DENEME VE KISA ÖYKÜ YAZARIDIR. 20. YÜZYILIN EN ETKİLİ

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 017-018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı 1. 1. XIV. yüzyıl başlarında

Detaylı

Hoca Ali Rıza ( )

Hoca Ali Rıza ( ) P E Y Z A J Hoca Ali Rıza ( 1864-1935) w Æ & k S ï* a % J T* V! v \ je í^ ^ & ip 3 ' æ jn & W g a-.jfva ' & V j W I ~*j t \ M m $ 'l 'Ék! \ j ğ j * v Bk.! a r v St ifim - ^5fc/Şİ j L V - ^ * jlm. ^ * r

Detaylı

Çağdaş Sanat Akımları (GTM 056) Ders Detayları

Çağdaş Sanat Akımları (GTM 056) Ders Detayları Çağdaş Sanat Akımları (GTM 056) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Çağdaş Sanat Akımları GTM 056 Seçmeli 2 0 0 2 2 Ön Koşul Ders(ler)i Dersin

Detaylı

Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı. Öğr.Gör. Elif Dastarlı

Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı. Öğr.Gör. Elif Dastarlı Batılılaşma Döneminden Günümüze Türk Sanatı Öğr.Gör. Elif Dastarlı Atatürk Ankara da sergi gezerken, 1934. SAÜ GSF İsmet İnönü, Akademi ziyaretinde. SAÜ GSF Şeref Kâmil Akdik, Millet Mektebi, tuval üzeri

Detaylı

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (07 Aralık Ocak 2016)

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (07 Aralık Ocak 2016) ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık 2015-15 Ocak 2016) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

1910-1930 Yılları Arasında Avrupa da Eğitim Alan Sanatçılarımızın Aldıkları Resim Eğitimlerinin Eserlerine Etkisi

1910-1930 Yılları Arasında Avrupa da Eğitim Alan Sanatçılarımızın Aldıkları Resim Eğitimlerinin Eserlerine Etkisi Atatürk Üniversitesi, Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi, Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü, Resim-iş Eğitimi Anabilim Dalı, Yoncalık Yerleşkesi, Erzurum, Tel:04422137011-228 E-posta:oguzdilmac@atauni.edu.tr

Detaylı

Av. Soner ALPER. sayılacak nitelikteki Sadık Paşa Gazinosu nda garsondur. Gazinonun tiyatro sahnesi, balkonu, locaları

Av. Soner ALPER. sayılacak nitelikteki Sadık Paşa Gazinosu nda garsondur. Gazinonun tiyatro sahnesi, balkonu, locaları Av. Soner ALPER 1 938 Mayısında Atatürk ün Tarsus a yaptığı son ziyarette henüz 12 yaşında bir çocuktur ve babasının çalıştığı gazinoda babasıyla birliktedir. Babası Halil Bal, o yılların adeta bir kültür

Detaylı

Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. Doç. Dr. S. EKER

Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. Doç. Dr. S. EKER TÜRK DİLİ ÜZERİNE BİRKAÇ NOT Başkent Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Doç. Dr. S. EKER 1 Millî his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir Dilin millî ve zengin olması millî

Detaylı

Mimarlık Tarihi ve Kuramı I (MMR 517) Ders Detayları

Mimarlık Tarihi ve Kuramı I (MMR 517) Ders Detayları Mimarlık Tarihi ve Kuramı I (MMR 517) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Mimarlık Tarihi ve Kuramı I MMR 517 Her İkisi 3 0 0 3 5 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

hanedandan bir ressam Abdülm ecid y Efendi ^ 60yı] YAPI KREDİ m N A T IO N A L P A L A C E S T B M M M İLLİ S A R A Y L A R

hanedandan bir ressam Abdülm ecid y Efendi ^ 60yı] YAPI KREDİ m N A T IO N A L P A L A C E S T B M M M İLLİ S A R A Y L A R hanedandan bir ressam Abdülm ecid y Efendi ^ 60yı] YAPI KREDİ m N A T IO N A L P A L A C E S T B M M M İLLİ S A R A Y L A R HANEDANDAN BİR RESSAM ABDÜLMECİD EFENDİ Prof. Dr. Günsel Renda Arnavutköy Amerikan

Detaylı

TEMEL SANAT EĞİTİMİ NEDİR?

TEMEL SANAT EĞİTİMİ NEDİR? TEMEL SANAT EĞİTİMİ NEDİR? Temel sanat eğitimi çizgi, form, mekân, renk, üç boyutlu yapı, görsel algılama ve inceleme ile ilgilenir. Temel sanat eğitimi derslerinin temeli Bauhaus a, Johannes Itten in

Detaylı

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM İletişim Dil - Kültür İlişkisi İnsan, İletişim ve Dil Dillerin Sınıflandırılması Türk Dilinin Tarihi Gelişimi ve Türkiye Türkçesi Türkçenin Ses Özellikleri Telaffuz (Söyleyiş)

Detaylı

İSTANBUL DA, XIX. YÜZYIL OSMANLI MİMARLIĞINDA GÖRÜLEN AMPİR ÜSLUPTAKİ MADENİ ŞEBEKELER

İSTANBUL DA, XIX. YÜZYIL OSMANLI MİMARLIĞINDA GÖRÜLEN AMPİR ÜSLUPTAKİ MADENİ ŞEBEKELER Sanat Tarihi Dergisi Sayı/Number:XIII/1 Nisan/April2004, 169-180 İSTANBUL DA, XIX. YÜZYIL OSMANLI MİMARLIĞINDA GÖRÜLEN AMPİR ÜSLUPTAKİ MADENİ ŞEBEKELER Kadriye Figen VARDAR Osmanlı Devleti XVIII. yüzyıldan

Detaylı

Eylemlerimiz, dünyanın doğal döngüleri ile bağlantılıdır.

Eylemlerimiz, dünyanın doğal döngüleri ile bağlantılıdır. 1.SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (20 Şubat-31 Mart 2017 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

BU AY ÖĞRENDİKLERİMİZ ATATÜRK Atatürk kim olduğunu hatırladık. Atatürk ün hayatını inceledik. Atatürk ün kişisel özelliklerini ifade ettik. Atatürk ün

BU AY ÖĞRENDİKLERİMİZ ATATÜRK Atatürk kim olduğunu hatırladık. Atatürk ün hayatını inceledik. Atatürk ün kişisel özelliklerini ifade ettik. Atatürk ün 2013-2014 EĞİTİM DÖNEMİ DENIZYILDIZI GRUBU KASIM AYI BÜLTENİ ATAM SENİ ÖZLÜYORUZ. BU AY ÖĞRENDİKLERİMİZ ATATÜRK Atatürk kim olduğunu hatırladık. Atatürk ün hayatını inceledik. Atatürk ün kişisel özelliklerini

Detaylı

Müze eğitiminin amaçları nelerdir?

Müze eğitiminin amaçları nelerdir? Müze eğitiminin amaçları nelerdir? Sergilenen nesnelerle insanlar arasında köprü kurarak nesnelerin onların yaşantıları ile bütünleşmesini sağlamak; Nesnelerin maddi ve ideal değerleri ile algılanması

Detaylı

Adı: REMBRANDT HARMENSZOON VAN RİNJN Doğum: 15 Temmuz 1606 Leiden Hollanda Milliyeti: Hollandalı Sanat Akımı: Lüministik sanat Alanı: Resim Baskı

Adı: REMBRANDT HARMENSZOON VAN RİNJN Doğum: 15 Temmuz 1606 Leiden Hollanda Milliyeti: Hollandalı Sanat Akımı: Lüministik sanat Alanı: Resim Baskı REMBRANDT Adı: REMBRANDT HARMENSZOON VAN RİNJN Doğum: 15 Temmuz 1606 Leiden Hollanda Milliyeti: Hollandalı Sanat Akımı: Lüministik sanat Alanı: Resim Baskı Ölümü: 4 Ekim 1669 Ünlü Yapıtları: Dr.Nicolaes

Detaylı

Haçlı Seferleri yenilikçi tarih öğretmeni için bulunmaz bir konudur. Farklı bakış açılarından bakma zorunluluğu,

Haçlı Seferleri yenilikçi tarih öğretmeni için bulunmaz bir konudur. Farklı bakış açılarından bakma zorunluluğu, HAÇLI SEFERLERİ Tablolardan haçlı seferleri ile ilgili neler öğrenebiliriz? Fatma GÜLTEKİN * yenilikçi tarih öğretmeni için bulunmaz bir konudur. Farklı bakış açılarından bakma zorunluluğu, Türk ve Avrupa

Detaylı

128770-CP-1-2006-1-PT-COMENIUS-C21

128770-CP-1-2006-1-PT-COMENIUS-C21 Socrates-Comenius, Eylem 2.1. Projesi Bir Eğitim Projesi olarak Tarihi Olayları Yeniden Canlandırma Eğitimden Eyleme Referans: 128770-CP-1-2006-1-PT-COMENIUS-C21 ÖĞRETMEN EĞİTİMİ PROGRAMI PLAN DURUM Pek

Detaylı

TEKNOLOJİ TASARIM DERSİ TANITIM VE PAZARLAMA

TEKNOLOJİ TASARIM DERSİ TANITIM VE PAZARLAMA TEKNOLOJİ TASARIM DERSİ TANITIM VE PAZARLAMA Yapılacak Çalışmalar Proje Çalışması Tamamlandıktan Sonra Marka Amblem ve Logo Ambalaj Slogan ve Reklam Çalışmaları yapılacaktır. MARKA, AMBLEM ve LOGO Marka

Detaylı