THE EFFECTS OF REFORM MOVEMENTS IN TURKISH NATIONAL EDUCATION SYSTEM ON THE TEXT ANXIETY (LEVEL) OF THE STUDENTS

Transkript

1 TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİNDEKİ REFORM HAREKETLERİNİN ÖĞRENCİLERİN SINAV KAYGISI ÜZERİNE ETKİSİ THE EFFECTS OF REFORM MOVEMENTS IN TURKISH NATIONAL EDUCATION SYSTEM ON THE TEXT ANXIETY (LEVEL) OF THE STUDENTS Muhammet Aykuthan ULUSOY Şehitkamil Ortaokulu, Şahinbey, Gaziantep, Volkan Lütfi PAN Mersin Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü, Mersin, Melih Onur TURAN Rıdvan Hoca İmam Hatip Ortaokulu,Kahramanmaraş, Bora BAŞKEN Nacarlı Ortaokulu, Akdeniz, Mersin, Ali AKBULUT Damlama Şehit Mehmet Akif Sönmez Ortaokulu, Tarsus, Mersin, ÖZET Dünyadaki ortalama eğitim sürelerinin artması ile birlikte ülkemizde de eğitim süresi bakımından değişikliğe ihtiyaç duyulmuş ilk zamanlar 5 yıl olan zorunlu eğitim daha sonraları 8 yıla yükseltilmiş son olarak da eğitim öğretim yılında 12 yıllık zorunlu eğitim kabul edilmiş olup bu değişim ortaöğretime geçiş sistemini de etkilemiştir. Öğrencilerin yaşadığı sınav kaygısının akademik başarıyı doğrudan etkilediği yadsınamaz bir gerçekken Milli Eğitim sisteminde yapılacak olan reformlarda öğrencilerin sınav kaygı durumları da dikkate alınarak gerekli çalışmalar yapılmalıdır. Bu çalışma, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sisteminde (TEOG) yıllara göre öğrencilerin sınav kaygılarını tespit etmeyi amaçlamaktadır. Çalışmaörneklemini eğitim öğretim yılında öğrenim gören Erzurum ili Yakutiye ilçesi İMKB İnönü Ortaokulundaki166 öğrenci ile eğitim öğretim yılında Gaziantep ili Şahinbey ilçesi Şehitkamil Ortaokulundaki 65 öğrenci oluşturmaktadır. Öğrencilerin sınav kaygı düzeyleri Spielberger in (1980) geliştirdiği, Öner in (1990) Türkçeye uyarladığı Sınav Kaygısı Envanteri ile tespit edilmiştir. Elde edilen veriler ışığında TEOG sistemi ile öğrencilerin sınav kaygı düzeyleri tespit edilmiş, yıllara ve öğrencilerin cinsiyetlerine göre farklılaşma olup olmadığı ortaya koyulmuştur. Anahtar Kelimeler: Sınav kaygısı, eğitim sistemi, yerleştirme sınavı, teog ABSTRACT The aim of this study is to investigate the textanxiety of students for the placement exam (TEOG). The sample of this study consists of primary students who attend Erzurum, Yakutiye, İMKB İnönü Primary School (166 students) in academic year and Gaziantep, Şahinbey, Şehitkamil Ortaokulu 65 students in 769

2 The test anxiety level of the students was determined by the Text Anxiety Inventory which was developed by Spielberger (1980) and adapted to Turkish by Öner(1990).In the light of the data obtained it was seen that new placement exam (TEOG) increased the text anxiety of the students rather than decreasing it. Additionally, it was determined that the text anxiety of the female students was higher than the male students. Moreover, no significan trelationship was found between the students TEOG exam scores and test anxiety rate, which indicated that both high achiever students and low achiever students had test anxiety. KeyWords: Test Anxiety, education system, placement exam, teog GİRİŞ Çağı yakalamaya çalışan her toplum gelecekte var olmak ve ülke ekonomisine katkıda bulunacak bireyler yetiştirmek adına eğitim sistemlerinde düzenlemeler yapmaktadır (Bay ve ark., 2013). Ülkemizde de bu sebeple değişik zamanlarda çeşitli eğitim kademelerinde değişiklikler meydana gelmiş ve uygulanmıştır. Dünyadaki ortalama eğitim sürelerinin artması ile birlikte ülkemizde de eğitim süresi bakımından değişikliğe ihtiyaç duyulmuş ilk zamanlar 5 yıl olan zorunlu eğitim daha sonraları 8 yıla yükseltilmiş son olarak da eğitim öğretim yılı ile birlikte 12 yıllık zorunlu eğitim kabul edilmiş, bu değişim öğrencilerin ortaöğretime geçiş sistemini de etkilemiştir. Öğrencilerin okuldaki gelişimlerinin takibi ve değerlendirilmesi açısından eğitim öğretimin en önemli boyutlarından biri sınavlardır. Sınavlar, eğitim sisteminin ne derece etkili olduğunun izlenmesi, kontrolü ve daha ileriye götürülebilmesinde temel bir işleve sahiptir ve günümüzde üst öğretim kademelerine seçme ve yerleştirme işlemi büyük oranda merkezi sınavlarla yapılmaktadır (Bozkurt, 2012). Daha önce uygulanan ve öğrencilerin 8. sınıfın sonunda girdikleri seviye belirleme sınavının (SBS) sonucuna göre yapılan ortaöğretime yerleştirme sistemi eğitim öğretim yılı itibariyle temel eğitimden ortaöğretime geçiş sistemi (TEOG) olarak yeniden adlandırılmış bununla birlikte öğrencilerin yerleştirme şartları yeniden düzenlenmiştir. TEOG sistemi ile; Öğrenci öğretmen ve okul ilişkisini güçlendirmek, başarı değerlendirmesini sürece yaymak, eğitim sürecinde öğretmenlerin ve okulun rolünü daha etkin kılmak, ülke çapındaki müfredatın eş zamanlı uygulanmasını sağlamak, öğretmenin mesleki performansını arttırmak, öğrencilerin okula devamsızlığını en aza indirmek, okul dışı eğitim kurumlarına yönelik ihtiyacı azaltmak, telafi imkânı sağlayarak tek sınavdan kaynaklanan olumsuzlukları azaltmak ve sınav kaygısını sürece yayarak azalmak amaçlanmıştır (Milli Eğitim Bakanlığı, [MEB], 2013). 770

3 Tüm sistemleri etkileyen ve kalkınmanın temeli olan eğitim sisteminin amacına ulaşması, uygulanan öğretim programlarının amacına ulaşmasıyla olanaklıdır (MEB, 2010).Yeni sistemin amaçları dikkate alındığında sınav kaygısını azaltmanın öğrencilerin akademik başarılarını olumlu yönde etkilemesi beklenmektedir bununla ilgili olarak Culler, Ralph E; Holahan, Charles J. (1980) yaptıkları çalışmada sınav kaygısının azaltılması ile akademik başarının arttığı sonucuna ulaşmışlardır.rasor ve Rasor (1998), üniversite öğrencilerinin sınav kaygısı ve çalışma becerileri arasındaki ilişkileri incelemişlerdir. Ayrıca sınav kaygısını ırk, cinsiyet ve yaşa göre karşılaştırmışlardır. Araştırmacılar tüm öğrencilerin yüksek sınav kaygısı ile zayıf çalışma becerileri arasında anlamlı ilişkiler bulmuşlardır (Akt. Bacanlı, F., Sürücü, M., 2006). Sınav kaygısı; bireyin karşılaştığı sınav durumu sonucunda elde etmeyi öngördüğü başarısızlığı genelleyip bunu kişiliğine mal ederek, ortaya çıkan durumu kişiliğinin başarısızlığı olarak algılaması sonucunda öğrenilen bilginin sınav esnasında etkili bir biçimde kullanılmasını engelleyen ve sonuç olarak kişinin başarısızlığına sebep olan yoğun kaygı durumu olarak karşımıza çıkmaktadır. Sınav kaygısı kavramı bireylerin akademik yaşantısında kısmen yada büyük ölçüde etkili bir psikolojik ölçüdür (Kutuldu, M., 2009). Sınav kaygısına ilişkin en kapsamlı ve kabul görür tanım Spielberger ve Vagg tarafından yapılmıştır. Spielberger ve Vagg a (2005) göre sınav kaygısı formal bir sınav veya değerlendirme durumunda yaşanan bireyin gerçek performansını ortaya koymasını engelleyen, bilişsel, duyuşsal ve davranışsal özellikleri olan, bireyde gerginlik yaratan hoş olmayan bir durumdur (Akt. Kabalcı, 2008). Baltaş ve Baltaş (1998), sınav kaygısını birçok ülkede ilkokuldan sonraki eğitim ve öğretime hazırlanmada yoğun olarak yaşanan, beraberinde birçok olumsuz durumu getiren güncel bir konu olarak tanımlamaktadırlar. Özellikle öğrencilerin zihinsel yeterliliği ve okul başarısı dikkate alınmadan yapılan zorlamalar, kaygı ve benzeri olumsuzluklara temel olmaktadır(akt. Seçer, 2013). Sınavlar öğrenci başarısını olumlu ya da olumsuz etkilemekle kalmayıp gelişme döneminde olan çocukların yıllar boyu sınav, stres, gelecek korkusu üçgeninde yaşamalarına sebep olmaktadır (Türe, 2010).Ancak öğrenmenin gerçekleşmesi ve performans için belirli düzeyde, yüksek olmayan kaygıya ihtiyaç vardır. Düşük düzeyde kaygı motivasyonu düşürürken, orta düzeydeki kaygı öğrencinin başarısına olumlu katkı sağlar. Yüksek düzeyde kaygı ise algılama, anlama, yorumlama, hatırlama gibi bilişsel fonksiyonlarla birlikte bireyin davranışlarını da olumsuz yönden etkilediği için asıl önemli olan kaygı düzeyidir (Başoğlu, 2007). Bildik e (2007) göre, belirli bir miktar kaygı, öğrencinin kendisini sınava hazırlayıp sınavın gerektirdiği zihinsel ve fiziksel çabayı ortaya koymasına yardımcı olabilir. Ancak bu kaygı belli bir miktarın üstüne çıktığında öğrenci üzerinde baskı kurarak kararsızlık, kontrolsüzlük, ve panik duyguları yaratıp verimi azaltmaya başlar. Bu yüzden kaygı düzeyi normal olan öğrenciler sınavı, 771

4 başarılarının değerlendirilebileceği bir fırsat olarak değerlendirirken, kaygısı yüksek olan öğrenciler ise bu durumu bir tehdit olarak algılar (Akt. Yalçınkaya, N., 2011). Sınav kaygısı üzerine Baltaş ın (1998) yaptığı bir araştırmada üniversite giriş sınavına hazırlanan öğrencilerin kaygı düzeylerinin genel cerrahi bölümünde ameliyata alınacak hastaların kaygı düzeyinden çok daha yüksek bulunmuştur (Akt. Yeşilyaprak, 2005). Bu araştırma ile yeni ortaöğretim yerleştirme sistemindeki öğrencilerin sınav kaygı düzeylerinin belirlenmesini amaçlamaktadır. Araştırmanın Amacı Bu araştırmanın temel amacı Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) ile öğrencilerde meydana gelen sınav kaygısı düzeyini ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır. Öğrencilerin sınav kaygı düzeyleri nasıldır? Öğrencilerin sınav kaygı düzeyleri cinsiyete göre farklılık göstermekte midir? Öğrencilerin TEOG puanları ile sınav kaygı puanları arasında anlamlı bir ilişki var mıdır? YÖNTEM Bu bölümde, araştırmanın modeli, araştırmanın yapıldığı çalışma grubu, veri toplama aracı, verilerin toplanması ve çözümlenmesine yer verilmiştir. Araştırmanın Modeli Yapılan araştırma, üst öğrenim kurumuna yerleşmek isteyen öğrencilerin girdikleri sınavlarla ilgili kaygı düzeyini tespit etmeyi amaçlamakta dolayısıyla mevcut durumu var olduğu şekliyle betimlemeyi hedeflemektedir. Bu sebeple araştırma modeli olarak betimsel tarama modeli tercih edilmiştir. Tarama modelleri geçmişte ya da halen var olan bir durumu var olduğu şekliyle betimlemeyi amaçlamaktadırlar (Karasar, 2006). Örneklem Çalışma grubunu oluşturmak amacıyla eğitim öğretim yılında Erzurum Yakutiye İMKB İnönü Ortaokulu 8. sınıfta eğitim gören 83 ü erkek, 83 ü kız toplam 166 öğrenci ile eğitim öğretim yılında Gaziantep Şehitkamil Ortaokulu 8. sınıfta eğitim gören 57 erkek, 75 kız öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmada kolay ulaşılabilir örneklem tercih edilmiştir. 772

5 Veri Toplama Aracı Araştırmada Spielberger (1980) tarafından geliştirilen Öner (1990) tarafından Türkçeye uyarlanan Sınav Kaygısı Envanteri kullanılmıştır. Sınav Kaygısı Envanteri tek sayfalık dörtlü likert tipi 20 sorudan oluşmaktadır. Öğrencilerden sınav öncesi veya sınav sonrası yaşadıkları olumsuz duyguların sıklık derecelerini işaretlemeleri istenmektedir. Sınav Kaygısı Envanterinin yapı geçerliğini belirlemek için betimleyici ve doğrulayıcı olmak üzere iki tip faktör analizi çalışması yapılmıştır. Bu çalışmalar sonucunda Sınav Kaygısı Envanterinin Kuruntu ve Duyuşsallık olmak üzere iki boyuttan oluştuğuna karar verilmiştir. Kuruntu boyutunda 12, duyuşsallık boyutunda 8 madde vardır. Sınav Kaygısı Envanterinin geçerliğini belirlemek için Durumluluk-Sürekli Kaygı Envanteri ile Sınav Kaygısı Envanterinin alt ölçeklerinden ve tümünden alınan puanlar arasındaki ilişki katsayıları belirlenmiştir. Sınav Kaygısı Envanterinin kuruntu ve duyuşsallık alt ölçekleri ile sürekli kaygı puanları arasındaki korelasyonlar.45 ile.60 ve durumluk kaygı puanları korelasyonları.30 ile.70 arasında değişmiştir. Sınav Kaygısı Envanterinin güvenirliğini belirlemek için test tekrar test korelasyon katsayılarının.90 ile.70 arasında değiştiği bulunmuştur. Envanterin ölçek maddelerinin iç tutarlığını belirlemek için hesaplanan iç tutarlık katsayılarının.93 ile.94 arasında değiştiği saptanmıştır. Sınav Kaygısı Envanterinden alınan puanın yüksekliği sınav kaygısı düzeyinin yükseldiğini yansıtmaktadır. Ölçekten arasında puan alınmaktadır. Ölçekten her alt boyuttan ayrı ayrı puanlar ve tümünden toplam puan alınabilmektedir. Sınav Kaygısı Envanterinin ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite öğrencileri için ayrı ayrı normları çıkarılmıştır (Bacanlı, & Sürücü, 2006 ) Verilerin Analizi Araştırmada elde edilen nicel veriler SPSS paket programıyla analiz edilmiştir. Öğrencilerin tüm test puanları, puan ortalamaları hesaplanmış. Öğrencilerin ve sınav kaygı puanlarıyla cinsiyetleri arasında farklılık bulunup bulunmadığının araştırılması amacıyla bağımsız değişkenler için t testi, öğrencilerin akademik başarıları ile sınav kaygı puanları arasındaki ilişkinin araştırılması amacıyla korelasyon analizi kullanılmıştır. BULGULAR Bulgular araştırma soruları sırası ile sunulmuştur. Birinci araştırma sorusu ile ilgili bulgular. Araştırmada öncelikle mevcut durumu ortaya koymak adına öğrencilerin sınav kaygısı düzeyleri tespit edilmeye çalışılmış örnekleme uygulanan ölçme aracına verdikleri cevaplar doğrultusunda ve aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir. 773

6 Tablo 1: Öğrencilerin Tüm Test Puanları Bakımından Sınav Kaygı Düzeyleri n En Düşük En Yüksek Ortalama S.s. Tüm Test Puanları ,00 74,00 45,80 10,30 Tablo 1 de görüldüğü gibi araştırmaya katılan 298 öğrencinin sınav kaygı düzeyleri 21 ile 74 puan arasında değişmektedir. Çalışma grubunun sınav kaygısı envanterineverdikleri cevapların ortalama puanı 45,80 olarak bulunmuştur. İkinci araştırma sorusu ile ilgili bulgular. Araştırmaya katılan öğrencilerin Sınav Kaygısı Envanterine verdikleri cevaplar sonucunda elde ettikleri toplam puanların cinsiyetleri bakımından incelenmesi sonucunda elde edilen veriler değerlendirilmiştir. Tablo 2: Cinsiyetlerine Göre Öğrencilerin Sınav Kaygısı Envanterinden Aldıkları Toplam Puanlara Ait T Testi Sonuçları Cinsiyet n Ortalama S.s. t p Tüm Test Puanları Erkek ,41 11,58 Kız ,84 9,97 1,93,045 Tablo 2 incelendiğinde araştırmaya katılan öğrencilerin cinsiyetleri ile sınav kaygısı envanterinden aldıkları toplam puanlar arasında anlamlı bir farklılık bulunmuş olup tablo ortalama puanlar bakımından incelenmeye devam edildiğinde erkek öğrencilerin ortalamalarının kız öğrencilere oranla daha düşük olduğu bulunmuştur. Bu durum erkek öğrencilerin kız öğrencilere oranla daha az sınav kaygısına sahip olduklarını göstermektedir. Üçüncü araştırma sorusu ile ilgili bulgular. Araştırmaya katılan öğrencilerin Sınav Kaygısı Envanterinden aldıkları puanlar ile genel başarı durumları arasındaki ilişkinin incelenmesi sonucunda elde edilen veriler değerlendirilmiştir. Tablo 3: Öğrencilerin Sınav Kaygısı ile Genel Başarıları Arasındaki İlişkiyi Belirlemek Üzere Uygulanan Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Analizi Sonuçları Kaygı Puanı Teog Kaygı Puanı Teog r 1 -,135 p,019 n r -,135 1 p,019 n

7 Öğrencilerin sınav kaygısı ile genel başarı ortalamaları arasındaki ilişkinin belirlenmesi için Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Analizi uygulanmış, genel başarı ortalamasının tespiti için ve eğitim öğretim yılı I. döneminde aldıkları TEOG puanları kullanılmıştır. Tablo 3 incelendiğinde yapılan korelasyon analizi sonuçlarına göre öğrencilerin sınav kaygı puanları ile TEOG puanları arasında anlamlı bir ilişkinin olduğu bulunmuştur. Tablo incelenmeye devam edildiğinde ortaya çıkan ilişkinin negatif yönlü olduğu görülmüştür. Orta çıkan bu durum, öğrencilerin akademik başarılarının artmasıyla sınav kaygı puanlarının azaldığını veya akademik başarının azalmasıyla sınav kaygı puanının arttığını göstermiştir. TARTIŞMA VE SONUÇ Bu çalışma iletemel eğitimden ortaöğretime geçiş sisteminde öğrencilerin sınav kaygılarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada ilk olarak öğrencilerin sınav kaygıları tespit edilmiştir. Buna göre ortaya çıkan sınav kaygısı puan ortalamaları yüksektir ve araştırmaya katılan öğrencilerin sınav kaygısı yaşadığı saptanmıştır. Rapee ve arkadaşları na (2003) göre kaygı, çocukların akademik başarılarını etkileyen önemli bir etkendir. Pek çok kaygılı çocuğun, titizliği ve mükemmeliyetçiliği sayesinde okulda orta düzeyde başarılı olabilmesine karşın yeteneklerinin gerektirdiği başarıyı gösteremediği gözlenmektedir. Bu durum özellikle çok kaygılı öğrenciler için geçerlidir (Akt. Bozkurt, 2012). Bu bağlamda sınav kaygısı yüksek olan çocuk, gerçek akademik yeteneğini ortaya koyamayacağı için potansiyellerini kullanamayacak dolayısıyla ülke geleceğine için daha az katkı yapmış olacaktır. Araştırmaya katılan öğrencilerin cinsiyetleri bakımından sınav kaygı puanları bağlamında bir ilişki olup olmadığı araştırılmış cinsiyet açısından anlamlı bir ilişki saptanmıştır. Bununla birlikte yapılan analiz sonucunda kız öğrencilerin sınav kaygısı puan ortalamalarının erkek öğrencilere oranla daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Bu burum, kız öğrencilerin sınav kaygısını erkek öğrencilere göre daha fazla hissettiklerini göstermektedir. Ortaya çıkan farklılığın duygusal özelliklere ait korku ve kaygı duygularının kadınlara atfedilmesinden kaynaklanan öğrenmeler sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bununla birlikte ekonomik bağımsızlığını kazanamaya ait öğrenmelerin girilen sınav ve kazanılacak meslek ile ilişkilendirilmesi sonucunda ortaya çıkan bilişsel düzeyin kız öğrencilerin sınav kaygı puanlarını yükselttiği düşünülmektedir.. Nitekim Aydın (1990), Çankaya (1997), Cassady ve Johnson (2002), Sazak ve Ece (2004), Bacanlı ve Sürücü nün (2006), yapmış oldukları çalışmalarda cinsiyet açısından sınav kaygısı bağlamında benzer sonuçlara ulaşılmıştır. Araştırmaya katılan öğrencilerin ve eğitim öğretim yılı I. döneminde girdikleri TEOG sınav puanları ile sınav kaygı puanları arasındaki ilişki araştırılmış yapılan korelasyon analizi sonucuna göre öğrencilerin sınav puanları ile sınav kaygıları arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur.ortaya çıkan bu sonuç, öğrencilerin akademik başarılarının artmasının 775

8 sınav kaygı puanlarını azalttığını göstermektedir. İlgili literatür incelendiğinde, Culler, R., E. ve Holahan, C., J. (1980), Spielberger (1980), Yıldırım (2000), Alyaprak (2006) yaptıkları çalışmalarda sınav kaygısı yüksek olan bireylerin akademik başarılarının anlamlı düzeyde daha düşük olduğu sonucuna ulaşmışlardır. Bu durumun öğrencinin kendisini rahat hissetmesiyle doğrudan alakalı olduğu düşünülmektedir. Ülkemizde ortaöğretim kurumları için son yıllarda uygulanan seçme sistemlerine değinecek olursak şöyle ifade edebiliriz yılına kadar her sınıf seviyesinde uygulanan SBS sistemi 2010 yılından itibaren sadece 8. sınıf seviyesine çekilmiş daha sonra da 8. sınıf sonunda uygulanan sınav kaldırılarak ortaöğretime yerleştirme işleminin 8. sınıfta yıl içerisinde yapılan yazılı sınavlar şeklinde yapılacağı ifade edilmiştir eğitim öğretim yılı içerisinde 8. sınıfta 6 dersten ortak sınavlar yapılmış ve sistem böylece uygulamaya geçmiştir. İlköğretimden ortaöğretime geçiş sistemi üzerinde yapılan değişiklikler temellendirilirken yeni seçme sistemi sayesinde daha önceden yaşanan sınav kaygısının azalacağı ifade edilmiş yapılan bu çalışma sayesinde öğrencilerin sınav kaygılarının bir önceki seçme sistemine göre arttığı sonucuna ulaşılmıştır. Yapılan çalışma sayesinde sadece bir önceki seçme sistemine göre değil mevcut sistem dışındaki son iki sisteminde verileri değerlendirildiğinde her sistem değişikliğinden sonra öğrencilerin sınav kaygı puanlarının biraz daha arttığı görülmüştür. Nitekim Civil (2008) tarafından yapılan çalışmada İstanbul ili Kadıköy ilçesinde bulunan resmi ve özel ilköğretim okullarında 8. sınıfa devam eden toplam 409 öğrencinin Sınav Kaygısı Envanterinden aldıkları toplam test puanlarının ortalaması 40,58 olarak bulunmuş. Hanımoğlu (2010) tarafından yapılan çalışmada Adana ili Seyhan ilçesinde bulunan 4 tane özel dershanede 8. sınıfa devam eden toplam 241 öğrencinin Sınav Kaygısı Envanterinden aldıkları toplam test puanlarının ortalaması 43,22 olarak bulunmuş. Bozkurt (2012) tarafından yapılan çalışmada İstanbul ili Anadolu yakasında Sancaktepe, Ümraniye, Üsküdar ilçelerinde bulunan ve tesadüfi yöntemle seçilen ilköğretim okullarının 8. sınıfına devam eden toplam 207 öğrencinin Sınav Kaygısı Envanterinden aldıkları toplam test puanlarının ortalaması 41,83 olarak bulunmuştur. Sonuç olarak elde edilen veriler ışığında Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sisteminin öğrencilerin sınav kaygısına etki ettiği bununla birlikte kız öğrencilerin erkek öğrencilere oranla daha fazla sınav kaygısı yaşadığı saptanmıştır. Son olarak da öğrencilerin yaşadıkları sınav kaygısının onların akademik başarıları ile doğrudan ilgili olduğu bulunmuştur. 5.ÖNERİLER İlk olarak öğrencilere yönelik grup rehberlik etkinlikleri, grupla psikolojik danışma çalışmaları ve bireysel görüşmelerin öğrencilerde konu ile ilgili farkındalık oluşmasını sağlayacağı düşünülmektedir. 776

9 Mevcut sistemde okulun yerleştirme puanına etkisi %30 olarak karşımıza çıkmaktadır. Okulun yerleştirme puanındaki yükünü arttırmak sınava verilen bilişsel değerin azalmasına neden olacağı için sınav kaygı puanlarını etkileyebilir. Cinsiyet bağlamında ortaya çıkan farklılığın giderilmesi için kız öğrencilere yönelik yapılacak grup yada bireysel çalışmaların faydalı olacağı düşünülmektedir. Bu çalışmaların öğrencileri duygusal anlamda güçlendirmek hem de sınava atfedilen düşüncelerin düzenlenmesini sağlamak çerçevesinde oluşturulması faydalı olacaktır. KAYNAKÇA Alyaprak, İ. (2006).Üniversite sınavına hazırlanan öğrencilerde sınav kaygısını etkileyen faktörler. (Yüksek Lisans Tezi, Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir). adresinden edinilmiştir. Aydın B. (1990). Üniversite öğrencilerinin kaygı düzeyleri ile ders çalışma tutum ve alışkanlıklarının incelenmesi. Psikoloji Dergisi, 7 (25), Bacanlı, F., Sürücü, M. (2006). İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin sınav kaygıları ve karar verme stilleri arasındaki ilişkinin incelenmesi. Kuram ve uygulamada eğitim yönetimi, 45, Baltaş, A., (1998).Üstün Başarı (15. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi. Baltaş, A.,Baltaş, Z., Başarılı ve Sağlıklı Olmak İçin Stresle Başa Çıkmanın Yolları. İstanbul: Remzi Kitabevi. Başoğlu, S., T., (2007). Sınav Kaygısı ile Özgüven Arasındaki İlişkinin Erinlik Döneminde İncelenmesi.(Yüksek Lisans Tezi, Maltepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul). adresinden edinilmiştir. Bay, E., Türkan, A., Tosun, Ş., Deliçay, F., Ateş, G. N., Pamuk, T., Demir, S. (2013) modelinin paydaşlar bağlamında değerlendirilmesi: Aktif katılım mı? Pasif direniş mi?eğitim ve Toplum2,(5), Bildik, T., (2007).Sınav Kaygısı.İzmir: İlya Yayınevi. Bozkurt, S., (2012). İlköğretim İkinci Kademe Öğrencilerinde Sınav Kaygısı, Matematik Kaygısı, Genel Başarı ve Matematik Başarısı Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi. (Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul). adresinden edinilmiştir. Cassady, C., J., Johnson, E., R. (2002). Cognitive test anxiety and academic performance.contemporary Educational Psychology,27, Civil, Ş., (2008). İstanbul İli Anadolu Yakası Kadıköy İlçesinde Bulunan Resmi ve Özel İlköğretim 8. Sınıf Öğrencilerine Uygulanacak Olan OKS Sınavının Öğrenciler Üzerinde Oluşturduğu Sınav Kaygısının İncelenmesi.(Yüksek Lisans Tezi, Yeditepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul). adresinden edinilmiştir. Culler, Ralph E; Holahan, Charles J. (1980). Test AnxietyandAcademicPerformance: TheEffects of StudyRelatedBehaviours. Journal of EducationalPsycology,72(I), Çankaya, Ö. (1997). The Relationships Among Test Anxiety, Self-Esteem, andacademicachievement Grade Students. (Yüksek Lisans Tezi. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara). adresinden edinilmiştir. 777

10 Hanımoğlu, E., (2010). Seviye Belirleme Sınavına Girecek İlköğretim İkinci Kademe Öğrencilerinde Sınav Kaygısı, Mükemmeliyetçilik ve Anne Baba Tutumu Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. (Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Adana). adresinden edinilmiştir. Kabalcı, T., (2008). Akademik Başarının Yordayıcısı Olarak Benlik Saygısı, Sınav Kaygısı ve Sosyo- Demografik Değişkenler. (Yüksek Lisans Tezi,, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara). adresinden edinilmiştir. Karasar, N., (2006). Betimsel Araştırma Yöntemi. Ankara: Nobel Yayın Dağıtım. Kurtuldu, M., K., (2009). Piyano eğitiminde sınav kaygısı ve sınav kaygısı ölçeğinin geliştirilmesi.8. Ulusal Müzik Eğitimi Sempozyumu Mayıs 2009, On dokuz Mayıs Üniversitesi. MEB, (2010). Ortaöğretime Geçiş Sisteminde SBS ve Yeni Bir Model. Ankara. MEB, (2013). Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular. Ankara. Öner, N., (1990). Sınav Kaygısı Envanteri El Kitabı.İstanbul: Yöret Vakfı Yayınları. Seçer, İ., (2013).Grup rehberlik programının ilköğretim 7. sınıf öğrencilerinin sınav kaygısı üzerindeki etkisi. Akademik Bakış Dergisi, 38,1-13. Rasor, I., T., Rasor, R., A., (1998).Introductiontostudy of test Anxiety. Test Anxiety: TheoryResarchand Applications, I. G. Sarason (Ed.).Vol:1, Hillsdale, New Jersey: Lawrence ErlbaumAssociatesInc. Publishers. Sazak, N., Ece, S.(2004). Farklı liselerden mezun olan öğrencilerin özel yetenek sınavlarına yönelik kaygıları Musiki Muallim Mektebinden Günümüze Müzik Öğretmeni Yetiştirme Sempozyumu, SDÜ Burdur Eğitim Fakültesi, Isparta. Spielberger,C.D. (1980).Test anxietyinventory. PaloAlto : ConsultingPsychologistPress. Spielberger, C. &Vagg, R., (2005). Test Anxiety: TheoryAssesmentandTreatment. Taylor and Francis. Rapee, R., M., Spence, S., H., Cobham, H., ve Wignal, A., (2003). Kaygılı Çocuğa Yardım (R. Baykaldı, Çev.) Ankara: Arkadaş Yayınevi Türe, A., (2010). Seviye Belirleme Sınavının Öğrenci Başarısına Etkisi.(Yüksek Lisans Tezi, Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kütahya). adresinden edinilmiştir. Yalçınkaya, N., (2011). İlköğretim 8. Sınıf Öğrencilerinin Türkçe Dersine Yönelik Tutumları ile Sınav Kaygısı Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi.(Yüksek Lisans Tezi, Niğde Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Niğde). adresinden edinilmiştir. Yeşilyaprak, B., (2005).Eğitimde Rehberlik Hizmetler (12. Baskı). Ankara: Nobel Yayın Dağıtım. Yıldırım, İ. (2000). Akademik başarının yordayıcısı olarak yalnızlık, sınav kaygısı ve sosyal destek. Hacettepe üniversitesi dergisi, 18: