. istanbul TiCARET ODASI YAYlN NO: HlZLI NÜFUS ARTIŞININ SOSYO EKONOMiK VE ÇEVRESEL SORUNLARI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download ". istanbul TiCARET ODASI YAYlN NO: 1993 3. HlZLI NÜFUS ARTIŞININ SOSYO EKONOMiK VE ÇEVRESEL SORUNLARI"

Transkript

1

2 . istanbul TiCARET ODASI YAYlN NO: HlZLI NÜFUS ARTIŞININ SOSYO EKONOMiK VE ÇEVRESEL SORUNLARI -SEMİNER- 3 KASIM 1992

3 .: CAN MATBAA

4 ÖN SÖZ Hızlı nüfus artışının sosyal, ekonomik ve çevresel nitelik birçok sorunun, önemli sebeplerinden biri olduğu genel olarak kabul edilmektedir. Ülkemizdeki nüfus artış hızı dünya ortalamalarının üzerindedir. Bunun sonucunda çocuk ve gençlerin genel nüfus içindeki oranı yüksek olup, çalışanların bakmak zorunda olduğu kişi sayısı da yüksektir. Böylece bir yandan milli gelirden tasarruflara ayrılan pay artmazken, eğitim, sağlık vb. hizmetlere olan talep yükselmekte, istihdam hacmindeki genişleme işgücü artışı karşısında yeterli olamamaktadır. Diğer yandan genç nüfusa sahip olmanın avantajlarının değerlendirilmesi de, ekonomik kalkınmanın gerçekleştirilmesi bakımından önem taşımaktadır. Dengeli bir kalkınmanın sağlanması açısından, nüfus artışının sosyal, ekonomik ve çevresel etkisi gibi çeşitli yönleri ile ele alınarak incelenmesi ve önerilerin ortaya konması amacıyla "Hızlı Nüfus Artışının Sosyo Ekonomik ve Çevresel Sorunları" konulu bir seminer düzenlenmiştir. Seminerde yapılan konuşmaların ve tartışmaların yeraldığı bu kitabı üyelerimizin ve ilgililerin istifadesine sunarken, hazırlık çalışmalarında yardımlarını esirgemeyen Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı'nın yöneticilerine ve düzenleme çalışmalarında emeği geçen Odamız Etüt ve Araştırma Şubesi elemanı Fatma ipekler'e teşekkür ederim. Genel Sekreter Prof. Dr. ismail Özaslan

5

6 Ç NDEK LER ÖNSÖZ AÇIŞ KONUŞMALARI Atalay ŞAHiNOGLU... 1 Vehbi KOÇ... 3 Dr. Uğur TUNCER... S Dr. Yıldırım AKTUNA... 1 O 1. OTURUM Başkan: Prof. Dr. Haluk CiLLOV 1990'11 Yillarda Aile Planlamasanan Sorunları ve Güçlükleri Dr. Elizabeth MAGUIRE ll. OTURUM Başkan: Yaşar YAŞER Nüfus ve Sağilk Prof. Dr. Ayşe Akın DERViŞOGLU Nüfus ArtiŞI ve Ekonomik Kalkanma Prof. Dr. Baran Tuncer Nüfus ArtiŞI ve Çevre Prof. Dr. Kriton CURi GENEL TARTIŞMA

7

8 istanbul TiCARET ODASI YÖNETiM KURULU BAŞKANI ATALAY ŞAHiNOGLU'NUN AÇIŞ KONUŞMASI Sayın Bakanım, Bakanlığın değerli temsilcileri, sayın misafirler, değerli basın temsilcileri, Oda'mızın düzenlediği Hızlı Nüfus Artışının Sosyo Ekonomik ve Çevresel Sorunları Semineri'ne teşrifinizden dolayı size teşekkür ediyor ve hoşgeldiniz diyorum. Ülkemizin sosyal ve ekonomik sorunlarının en önemlilerinden biri, belki de ilkinin nüfus artış hızının yüksekliği olduğu malumdur. Cumhuriyet döneminin ilk nüfus sayımının yapıldığı 1927 yılında 13 milyon 648 bin olan nüfusumuz 1990 sayımında 56 milyon 473 bin olarak tespit edilmiştir. 63 yılda 4 kattan fazla artmış, dolayısıyla Türkiye, Avrupa'nın en fazla nüfusuna sahip ülkeleri arasına girmiştir. Hiç şüphesiz yılları arasındaki ikinci Dünya Savaşı'nın Avrupa ülkelerinde yol açtığı kayıplar, bu gelişmede rol oynamıştır. Fakat Türkiye de bu savaştan etkilanmiş ve bu devrede% 2'nin üzerinde olan nüfus artışı,% 1'1ere kadar düşmüştür. Sonraki yıllarda gerek normal şartlara dönülmesi, gerekse sağlık hizmetlerindeki gelişme sebebiyle yıllık nüfus artış hızının% 2.8'1ere kadar çıktığını görüyoruz. Genellikle % 2.5 civarında seyreden artış oranı, 1990 sayım sonuçlarına göre arasında% 2.2 civarında artmıştır. Ancak, bu devrenin yine, 1992'ye yakın döneminde 2.2'1ik artış, binde 21.7'ye gerilemiş olması dahi, sevindirici bir olay olmuştur. Değerli konuklar, nüfus artışı, ülkemizde bu hızıyla, yıllık 1.2 milyondan fazla insanın, nüfusa eklenmesi demek oluyor yılında Türkiye'nin 71 milyonluk bir nüfus büyüklüğüne ulaşacağını tahmin etmekteyiz. Burada üzülecek bir taraf olmadığını ileri sürmek mümkündür. Hatta kalabalık nüfus ilk bakışta, bir büyüklük ve kuvvet ölçüsü olarak da görülebilir. Hatta, bu olayın güçlü bir netice doğuracağını, muayyen devrelerde devletin en yüksek seviyesindeki yetkililer de çeşitli vasilelerle dile getirmiş bulunmaktadırlar. Fakat çoğunluk, gücün adetten ziyade, bireylerin bilgi ve beceri derecesinin yüksekliğinden kaynaklandığının bilincindedir. Hızlı nüfus artışı, bireylerin eğitim, sağlık hizmetlerinden istifade, iş temini, ülke gelirlerinin bölüşümünden yüksek pay alma imkanlarını kısıtladığı için olumsuz bir gösterge sayılmaktadır. Kanımca, hızlı nüfus artışının yarattığı sosyo-ekonomik sonuçlardan önce, pür ekonomik bir olumsuzluğu vardır yılı nüfusumuz 58,5 milyon olarak tahmin edilmektedir yılı nüfus sayımındaki yaş grupları kompozisyonunun değişmediğini varsayarak, bugün 0-25 yaş arasındaki nüfusun 28 milyon kişi olması gerekmektedir. % 48'i, 20 yaşın altında bir nüfusa sahip bir ülkeye gelişmiş Batı'da rastlama- 1

9 mız mümkün değildir. Bu oran, bakımı ve yetiştirilmesi çok emek ve harcama gerektiren çocuk ve gençlik kitlesinin büyüklüğünü göstermektedir. Türkiye'de çalışan nüfus, milyon arasında bulunduğuna göre, her çalışan kendisi dahil, 3 kişiye bakmak zorundadır. Bu durumda milli gelirden tasarrufa ayrılan payın artması mümkün görülmemektedir. Bu ekonomik olgunun sonucu, yine herkesin bildiği gibi, bağımlı nüfus grubunun büyüklüğü oranında çocuk ve gençlere bakım, eğitim ve her türlü ihtimarnın gerektiği ölçüde gösterilerneyeceği hakikati ortaya çıkmaktadır. Onun için ailelere, ancak bakabilecekleri sayıda çocuk sahibi olma tavsiyesinde bulunuyoruz. Nüfus artışının ters bir özelliği vardır, o da artış hızının gelişmişlik düzeyiyle ters orantılı olmasıdır. Bu sebeple, ülkelerin nisbeten azgelişmiş yörelerinde nüfus, gelişmiş yörelere oranla çok daha hızlı artmaktadır. Bu bölgelerde iş imkanı da kısıtlı olduğu için gizli ve açık işsizlik meydana gelmekte ve sonucunda iç göç olayı ortaya çıkmaktadır. iç göçün doğurduğu problemleri ben burada uzun uzun anlatmayacağım, ancak sadece istanbul'u bu sayede ne hale getirdiğimizi belirtmakle yetineceğim. Tabii sayın yönetici ve bilim adamlarımız, bugün burada bizlere bu hususta herhalde çarpıcı bilgiler vereceklerdir. Oda'mız nüfus problemini bir seminer çerçevesi içinde ele almakla, hem toplumu bu konuda daha bilinçli davranmaya davet etmek; hem de bu davranışı teşvik edecek usul ve çarelerin araştırılmasına yardımcı olma gayesini gütmektedir. Burada bir hususu belirtmaden geçemeyeceğim. Sözlerimden genç nüfusa sahip olmanın bir ekonomik dezavantaj olduğu manası asla çıkarılmamal ıdır. Genç nüfus, bir millet için enerji ve dinamizm kaynağıdır. Bu kaynağı değerlendirmek, bu dinamizmden yapıcı yönde faydalanmak için gereken önem verilmeli, gereken emeği harcamalıyız. Ancak bunu yapabilmemiz için de yeni ilavelerde hızın biraz kesilmesi gereğine inanıyoruz. Bunun imkan ve şartlarını belirtmek konusunda seminerimizin katkıları olacağı umuduyla bu toplantıya katılan sayın yönetici ve değerli bilim adamlarına teşekkür ediyor ve kendilerine başarılar diliyorum. Ayrıca serninerin organizasyonunda Oda'mıza geniş ölçüde yardımcı olan Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı'nın başta Vehbi Koç olmak üzere, tüm yetkililerine teşekkürlerimi sunuyorum, saygılarımla efendim. 2

10 TÜRKiYE AilE SAGLIGI VE PLANLAMASI VAKFI BAŞKANI VEHBi KOÇ'UN AÇIŞ KONUŞMASI Sayın Bakan, sayın misafirler, TAT ve basın mensupları senesinde kurulan Türkiye Aile Sağlığı Vakfı'nda vazife almış, bir iş adamı olarak 7 senelik tecrübelerimize dayanarak, memleketin bir numaralı meselesi olan hızlı nüfus artışı hakkındaki görüşlerimi açıklamak istiyorum. Dünya nüfusu 1950'de 2.5 milyar iken, şimdi 5 milyarı aşmıştır sene zarfında 1 O milyara çıkacağı tahmin edilmektedir. Hızlı nüfus artışı, azgelişmiş memleketlerde devam etmektedir. Dünya nüfusunun % 75'i, azgelişmiş memleketlerdedir ve bu % 75 nüfus, dünya ticaretinin % 25'ini almaktadır ve hızlı nüfus artışı da bu memleketlerde devam etmektedir. Ekonomisi kuvvetli olan memleketlerin politikası da kuvvetlidir. Ekonomisi kuvvetli olan memleketlerde demokrasi yaşar, demokrasinin yaşadığı memleketlerde özel sektör vardır. Bu sene gelişme hızımızın % 5 ile 6 arasında olduğu tahmin ediliyor, fakat bu hızlı nüfus artışı, bunun% 2.5'uğunu alıp götürmektedir. Arkadaşların yaptığı bir hesaba göre eğer nüfus artışımız% 1 olsaydı, bugün fert başına milli gelirimiz % 20 daha fazla olacaktı. ikinci Dünya Harbi'ne girmedik, 1950 senesinden itibaren nüfusumuz artmaya başladı senesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi bir kanun çıkararak, Aile Sağlığı Planlaması işini Sağlık Bakanlığımıza verdi. Bu kanun lazım gelen alakayı görmediği için, 17 sene sonra 1983 senesinde bu kanunda tadilat yapıldı ve tadilatta gönüllü kuruluşların da Sağlık Bakanlığımıza yardımcı olmaları için vazife verildi ve bizler bu suretle bu vakfı kurduk. Bu hızlı nüfus artışı, nüfusumuzu hızla ilerletiyor. Birinci iktisat Kongresi'nde nüfusumuz 1923 senesinde 12 milyon, ikinci iktisat Kongresi'nde 1981 senesinde 46 milyon, bugün 60 milyona vardığı tahmin edilmektedir. Hızlı nüfus artışı, Avrupa Topluluğu'na girmemize engel olmaktadır. Hızlı nüfus artışı, enflasyonu yükseltmektedir. Eğitim ve sağlık hizmetleri tam yapılamamaktadır ve bütçeye büyük bir yük getirmektedir. Üniversitelere bu sene 700 bin genç girmek için müracaat etmiştir, bunun ancak 200 bini alınabilmiştir. işsizlik artmaktadır. Köylerden şehirlere ve kasabalara akın olmaktadır. istanbul'un nüfusu her sene 400 bin artmaktadır. istanbul, izmir, Ankara gibi üç büyük şehrimizde 1 O milyon kişi gecekondularda yaşamaktadır. Çevre kirliliği çoğalmakta, ormanlarımız tahrip olmakta, bugün 20 milyon hektar tahmin edilen ormanlarımızın ancak 8 milyon hektarında modern ormancılık 3

11 yapılmaktadır. Üst tarafı herkes ormanları kesiyor, bu suretle topraklarımız erozyona uğruyor ve bu da mühim bir mesela haline geliyor. Batı'da bu kadar hızlı nüfus artışı olmadığı için daima ileri gitmektedirler. Bu hızlı nüfus artışı üzerinde milli bir politika takip etmek mecburiyetindeyiz. Okuma-yazma seferberliğinde, sıtma mücadelesinde olduğu gibi, verem savaşta olduğu gibi, 1985 senesinde aşı kampanyasında olduğu gibi devlet ve millet olarak, hızlı bir çalışmayı icap ettirmektedir. iş, uzun vadeli bir iştir, devletçe, milletçe el ele verirsek bu işin hakkından gelebiliriz. Eğitim ve tanıtma kampanyasına girmeliyiz. Maksadımız, nüfusumuzun artışını durdurmak değil, hızlı nüfus artışını aşağı çekmektir. Her sene 1 milyon, 1 milyon 200 bin arasında nüfusumuz artmaktadır, bunu 500 bine indirmenin çarelerini aramalıyız. Ailelerin istedikleri zamanda ve bakabilecekleri sayıda çocuk sahibi olmalarına, doğacak çocuğun, çocukların ailelerine sevinç getirmesine yardımcı olmamız lazımdır. Maseıeıerin başında, halkın eğitimi gelmektedir. Teknik eğitim, radyo, televizyon gibi araçların bu işe tahsis edilmesi ve filmler yapılması icap eder. Bu bakımdantelevizyonada mühim bir vazife düşmektedir. Başladığımız iş, uzun vadeli bir iştir. Eleman yetiştirilmesi lazımdır, klinikler açmak lazımdır, sistemli bir şekilde çalışmak lazımdır. Büyük ölçüde maddi varlığa ihtiyaç vardır. Ecdadımız vakıfları kurarken, bu vakıfların yaşamaları için her zaman birtakım bağışlarda bulunmuşlar ve bu suretle vakıflar yaşamıştır. Bu vakfında yaşaması lazımdır. Onun için maddi desteğe büyük ihtiyacımız vardır. Türkiye Aile Sağlığı Planlaması Vakfı'nın yaşaması için bu memlekette yaşayan herkesin bu işle Beni dinlemek lütfunda bulunduğunuz için teşekkür ederim. alakadar olması şarttır. 4

12 BiRLEŞMiŞ MiLLETLER NÜFUS FONU, ARAP ÜLKELERi VE AVRUPA BÖLÜMÜ BAŞKANI DR. UGUR TUNCER'iN AÇIŞ KONUŞMASI Sayın Bakanım, Sayın Koç, Sayın Şahinoğlu, değerli dinleyiciler. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu üyesi olarak bu toplantıya çağrılmaktan büyük gurur duyduk. Fonun Başkanı Dr. Nafiz Sadık, kendisi de bu toplantıya katılmak istedi, ancak çok önemli bir nedenle New York'ta kalması gerekiyordu. Biliyorsunuz Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun fon kaynaklarını, ülkelerin yaptığı gönüllü katkılar oluşturur. Bu hafta New York'ta yapılan toplantıda ülkeler nüfus fonuna 1993 yılında yapacakları katkıları açıklayacaklar. Böyle bir toplantıda Dr. Sadık'ın bulunması gerekiyordu. Bana sizlere saygılarını iletmemi, toplantıya başarılar dilarnemi istedi, bu görevi büyük bir kıvançla yerine getiriyorum. Ben Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu adına yapacağım konuşmamda, dünyanın nüfusla ilgili konularda karşı karşıya olduğu bazı önemli sorunlara kısaca değinmek istiyorum. Birleşmiş Milletler'in iki yılda bir yaptığı nüfus projeksiyonlarının sonuncusu, bugün 5.5 milyar olan dünya nüfusunun, yüzyılın sonunda 6.2 milyarı aşacağını gösteriyor. Her yıl 93 milyon artan dünya nüfusu, 2025 yılında 8,5 milyar ve 2050 yılında da 11,6 milyara ulaşacaktır. Hayli iyimser olan bu tahminler, aile planlamasının yaygınlaşacağı, buna bağlı olarak doğurganlık ve nüfus artış hızlarının düşeceği varsayımına dayanmaktadır. Doğurganlık hızında beklenen bu düşmeler gerçekleşmeyecek olursa, dünya nüfusu 2025'de 9.5 milyara ve teorik olarak 2051 yılında 28 milyara ulaştıktan sonra stabil hale gelebilecektir. Dünya nüfusundaki artışın yaklaşık % 95'i kalkınmakta olan ülkelerde meydana gelecektir. insan sayısındaki en büyük artış Güney Asya'da görülecek ve bölgede nüfus, yüzyılın sonuna kadar 1.2'den, 1.46 milyara ulaşacaktır. Doğu Asya'da ise son 20 yılda nüfus artış hızlarının düşmesine rağmen bu bölgedeki nüfus tabanının çok büyük olması nedeniyle nüfus 1992'de 1,4 milyardan 2000 yılında 1,5 milyara yükselecektir. Gelecek sekiz yılda Afrika'nın nüfusu 681 milyondan 856 milyona çıkacaktır. Yıllık nüfus artış hızının% 3 dolaylarında olduğu bu kıtada, Kenya gibi bazı ülkelerin nüfusu gelecek 20 yıl içinde iki misli olacaktır. Yıllık nüfus artışının % 2'nin üstünde olduğu Orta ve Güney Amerika'da, bugün 458 milyon olan nüfusun 2000 yılında 523 milyona çıkması beklenmektedir. 5

13 Batı Asya ülkelerinde de nüfus artış hızı yüksek olup bu bölgedeki 12 ülkenin bugün 140 milyon olan nüfusunun aynı dönem sonunda 170 milyon olacağı hesaplanmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerin tam tersine, Kuzey Amerika ve Avrupa ülkelerinin çoğunda nüfus artış hızı % 1 'in altındadır. Ancak bu ülkelerde yaşam süresinin uzaması, yaşlı nüfus sayısının yükselmesine neden olmuştur. Bu da konut, sağlık ve sosyal yardım hizmetlerine olan talebin boyutlarını etkilemekte ve özellikle emeklilik süresince yapılacak yardımların ülke bazında planlanması üzerinde ciddi etkiler yaratmaktadır. Bu durum Avustralya için de geçerlidir. Gelişmekte olan ülkelerin birçoğu için daha uzun bir süre, nüfustaki hızlı artış en önemli sorun olmaya devam edecektir. Hızlı nüfus artışı ve nüfusun düzensiz dağılımı, bu ülkelerde kalkınma üzerinde dengeyi bozan bir etki yaratmakta ve genellikle yaygın yoksulluğu da beraberinde getirmektedir. Hızlı nüfus artışı nedeniyle birçok ülke yeterli gıda maddesi temini, sağlık ve eğitim gibi hizmetlere ilişkin talebi karşılamakta bugün bile zorluk çekmekte, geleceğe yönelik ekonomik ve sosyal yatırım isteklerini karşılayabiimeda ise çaresiz kalmaktadır. Son yıllarda gelişmekte olan ülkelerin birçoğu gıda temininde çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır yıllarında gelişmekte olan ülkeler 20 milyon ton hububat ithal etmiştir döneminde bu miktar 69 milyon tona yükselmiş olup yüzyılın sonuna kadar 112 milyon tona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Nüfus içinde çocuk sayısının yüksek olması, eğitime olan talebi daha da artırmaktadır. Daha şimdiden gelişmekte olan ülkelerde 6-11 yaşları arasındaki 105 milyon çocuk okula gidememektedir. Eğer bugünkü eğilim devam ederse, 2000 yılında okul dışı çocuk sayısının hemen hemen iki misli artarak yaklaşık 200 milyona ulaşması beklenmektedir. Doğurganlığın yüksek olduğu ülkelerde, iş gücünde büyük artışlarla karşı karşıya kalınmaktadır. Örneğin, çalışma yaşına giren nüfus 1990'da 1,3 milyarlık bir artışla, 2,4 milyardan, 201 O yılında 3,7 milyara ulaşacaktır. Gelişmekte olan ülkeler bir çığ gibi büyüyen bu insan gücüne iş sağlamak için gerekli girişimleri yapmak zorundadır. Ancak, bu ülkelerin çoğu gerekli iş sahaları nı açacak ve ekonomiyi hareketlendirecek yatırımlar için ihtiyaç duyulan yatırım sermayesine sahip değillerdir. 6

14 Yoksulluk, politik baskı, çevre dengesizliği ve savaş, aileleri ve fertleri daha iyi yaşam koşullarını ülkelerinin dışında aramaya yöneltmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde nüfus artışı mevcut baskıları arttırmaktadır. Yaklaşık 75 milyon insan kendi ülkesinin dışında çalışmakta olup en az 17 milyon göçmen de ülkelerinin dışında yeni bir yaşam kurmak için savaş vermektedir. Göçmen sayıları artmaya devam ederken gelişmiş ülkelerde vasıfsız ve yarı vasıflı işçiye olan talep azalmaktadır. Bu durum sanayileşmiş ülkeleri zor politik kararlar almaya yöneltmektedir. Bu konuda bir çözüm, göçe yol açari baskıların azaltılmasıdır, bu da birçok şeyin yanı sıra, nüfusun daha yavaş artması demektir. Gelişmekte olan ülkelerde kentler, endüstrileşmiş ülkelere nazaran 5 kat daha hızlı büyümektedir. 85'ten fazla ülkede kent nüfusları 1 O yıl öneeye göre iki misli artmıştır yılına kadar dünyanın en büyük 25 şehrinde nüfus 9 milyonun üzerinde olacaktır. Bu şehirlerin 6'sı hariç, hepsi gelişmekte olan ülkelerde yer almaktadır. Şehirlerin büyümesi temel ihtiyaçların temini için büyük baskılar doğurmakta, mega şehirler çok yüksek seviyede atık madde üretmekte ve çevre kirlenmesine neden olmaktadırlar Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı, nüfus, doğal kaynaklar ve kalkınma arasındaki kompleks ilişkilere dikkati çekmiştir. Birçok dünya lideri tarafından yapılan açıklamalarda, sürdürülebilir kalkınma stratejilerinin geliştirilmesi sırasında nüfusun mutlaka dikkate alınması gereği vurgulanmıştır yılında Amsterdam'da topl_anan "21. yüzyılda nüfus" konulu uluslararası Forum'da, konferansa katılan ülkeler, nüfus artışı, mevcut kaynaklar ve sosyo-ekonomik kalkınma arasında daha uygun bir dengenin sağlanmasının gerekliliği konusunda görüş birliğine varmışlardır. Konferansın sonunda yayınlanan deklarasyanda nüfus programlarının ulaşmasının gerektiği bazı sayısal hedefler vurgulanmıştır. Bu hedeflere göre bugün 3,8 olan doğurganlık hızının 2000 yılında 3,3'e düşmesi amaçlanmaktadır. Bu hedefe ulaşabilmek için de gelişmekte olan ülkelerde % 51 'den kontraseptif kullanma oranının 2000 yılına kadar% 59'a çıkması öngörülmüştür. Bu hedeflerin ulaşılabilir hedefler olduğu konusunda da görüş birliğine varılmıştır. Nüfus programlarının başarılı olabilmesi için gerekli ilk koşul, güçlü bir politik kararlılığın mevcut olmasıdır. Bunun yanı sıra programların çeşitli sektörlere aynı zamanda hitap etmesi ve sosyo-kültürel faktörleri gözönünden uzak tutmaması gerekmektedir. Aynı zamanda aile planlaması hizmet- 7

15 lerinin yaygınlaştırılması ve bu hizmetlerin yeterli halk eğitimi çalışmaları ile desteklenmesi ihmal edilmemelidir. Bunların dışında, aile planlaması programlarının başarısını etkileyen en önemli faktör belki de kadının toplum içindeki rolü ve statüsü olmaktadır. Kalkınmakta olan birçok ülkede yapılan araştırmalar kadının okur-yazarlık, eğitim ve istihdam koşullarının geç evlenmeler, ilk çocuğun doğumunun geciktirilmesi, doğumlar arasındaki sürenin uzatılması ve bütünüyle daha küçük ailelerin oluşmasıyla sıkı sıkıya bağlantılı olduğunu göstermiştir. 20. yüzyılın son on yılında nüfus artışı, çevre ve sosyo-ekonomik kalkınma ilişkilerinin daha iyi aniaşılmaya başladığını görüyoruz. Daha dengeli bir nüfus artışının gerekliliğini artık hem toplumların!iderleri, hem de halk daha kolaylıkla kabul eder duruma gelmiş bulunuyor. Ancak daha etkili nüfus programlarının uygulanabilmesi için ek kaynakların sağlanması gerekliliğini de gözden uzak tutmamak gerekiyor. 1989'da nüfus programları için toplam 4,5 milyon dolar harcanmıştır. miktarın üçte ikisinden fazlası kalkınmakta olan ülke hükümetlerince karşılanmış, geri kalan bölümü ise dış yardımlar, hükümet dışı kuruluşlar ve özel sektörce sağlanmıştır. Amsterdam Deklarasyonunda önerilen hedeflere ulaşabilmek için yılda 9 milyarlık bir harcama gerekmekte, bunun yarısının kalkınmakta olan ülkelerin kendilerince, diğer yarısının da dış yardımlarla karşılanması öngörülmektedir. Her ne kadar ilk bakışta 9 milyar çok görülüyorsa da harcamalarla ilgili bazı hususlara bir göz atmak bu rakamın hiç de büyük olmadığını ortaya koymaktadır. - Sanayileşmiş ülkelerin askeri amaçlarla günde 2 milyar dolar harcadıkları gözönünde tutulursa, nüfus yardımı için gereken miktarın gerçekten hiç de büyük olmadığı anlaşılır. - Nüfus programları için yapılan yardımlar, bütün kalkınma yardımlarının % 1 'i nden daha azdır. Teklif edilen artış bu oranı sadece % 2'ye çıkaracaktır. - Aile planlamasına yapılan desteğin gelişmekte olan ülkelerde yaşayan 4 milyar insanın, özellikle kadın ve çocukların yaşamı üzerindeki etkisi hemen görülecektir. - Aile planlaması için yapılacak bu harcamalar, doğurganlığın ve nüfus artışının azaltılması ve bunun sonucunda da sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi için en iyi fırsatı bize sunmaktadır. Bu, dünyanın geleceği için yapılan bir yatırımdır. Bu Son yirmi yıl içinde (UNFPA) Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu bu konudaki 8

16 en büyük uluslararası yardım kuruluşu durumuna gelmiştir. Şu anda 230 milyon dolarlık bir programla 130'un üzerinde ülkeye yardım etmektedir. UNFPA'ya katkıda bulunan ülkelerin sayısının 1990'da yüzün üzerinde olmasına rağmen fonun kaynaklarının esas menşei Japonya, Hollanda, Almanya, Norveç, Finlandiya, isveç, Danimarka, ingiltere, Kanada, isviçre, italya, Avusturya, Fransa ve Belçika gibi gelişmiş ülkelerdir. Ülkelerden gelen ve önemli artışlar gösteren istekleri karşılayabilmek için UNFPA'ya yapılan katkıların artması ve devamlılık göstermesi çok önem taşımaktadır. UNFPA olarak biz 2000 yılında oldukça mütevazı bir hedef olan 1 milyar dolara ulaşmayı umut etmekteyiz. Uluslararası görüş birliği ile saptanmış nüfus hedeflerine ulaşmak, ancak desteğin bu düzeye gelmesi ile mümkün olabilecektir. 9

17 SAÖLIK BAKANI DR. YILDIRIM AKTUNA'NIN AÇIŞ KONUŞMASI Değerli konuklar konuşmama başlamadan önce istanbul Tıcaret Odası ve Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı'nın da teknik desteğiyle oluşturulmuş ve gündeme konmuş olan hızlı nüfus artışının yarattığı sorunları ve özellikle de sosyo-ekonomik ve çevresel sorunları tartışmak üzere yaptıkları bu hazırlık ve çalışmadan dolayı bu kuruluşları yürekten tebrik etmek istiyorum. Ve tüm katılan konuklara özellikle yurt dışından gelen konuklara da hoşgeldiniz diyorum ve teşekkürlerimi sunuyorum. Hepinizin bildiği gibi nüfus yapısı bir ülkenin sosyo-ekonomik durumunu yakından ilgilendirdiği gibi, çeşitli alanlardaki politikalara da yön veren bir kavramdır. Politikalar geliştirilirken ve hizmetlerin planlanması aşamalarında nüfusun yapısı ve eğilimleri daima gözönünde bulundurulmak zorundadır. Bugün dünya nüfusu 5,5 milyara ulaşmıştır, 19. yüzyılın başında 1 milyar olan dünya nüfusu bugüne kadar geçen çok da uzun olmayan süre içerisinde 5,5 milyara çıkmıştır. Bir hesap yaptığımız zaman bugünkü nüfus artış hızıyla 11 yılda aşağı yukarı nüfusun 1 milyar artması, gündeme gelmektedir. Tabii hızlı nüfus artışı, hemen baktığımızda görüyoruz ki, bugünün dünyasında gelişmekte olan ülkelerin bir sorunu olarak karşımızdadır ve bu da tabii tam bir çelişki olarak gözükmektedir. Çünkü ekonomik imkanları, olanakları gelişmemiş, gelirini arttıramamış, gelir dağılımını sağlayamamış, büyüme çabaları içinde olan bir ülkenin bütün bunlarla uğraşı rken, diğer taraftan da iç güdüsel dürtüleri bu kadar serbestçe bırakmış, devletin, toplumu, halkı koruma adına nüfusun planlanması için ciddi bir politika, tutarlı bir politika, halkın, toplumun eğitilmesine, bilgilendirilmesine, bilinçlandirilmesi yönünde bir politika uygulamaması ile nüfusun gelişi güzel çoğalmasını anlamak mümkün değildir. Tabii gelişmekte olan ülkelerin veyahutta gelişme çabası nda olan ülkelerin bu durumunun tek izahı, bu ülkelerde iki yanlışın gündemde olmasıdır. Birincisi, halkın eğitimine önem verilmemesi, bu eğitimin sağlanma çabalarının oluşturulmamış olması. Diğer önemli bir husus da hala daha bazı ülkelerin nüfuslarının artması ile insan sayılarının çoğalması ile büyük ülke olacaklarını sanmaları düşüncesini devam ettirmeleri. Ben bunu aynı silahlı kuwetlere benzetiyorum. Yani 18. asırda, 17. asırda, belki 19. asırda da bir ordunun gücü insan sayısıyla ölçülürdü o yıllarda. Modern teknolojinin, elektronik sisteme, bilgisayar sistemine bağlı olmayan, bu sistemle donatılmamış insan gücüne dayalı olan ordu muharebe, savaş gücü, insan sayısıyla ölçüldüğü dönemleri hatırlıyorum. Bugün artık, silahlı kuwetlerin gücü insan sayısıyla ölçülmez, benim 1 milyon, 2 milyon, 3 milyon askerim var diye övünemezsiniz. insan sayısı 10

18 olabildiğince az, ama nitelikli, kaliteli ve modern silahlarla donatılmış bir silahlı kuwetlerle ancak kendi gücünüzü söyleyebilirsiniz, ülkeler ve toplumlar da aynıdır. Bugün her yıl 1 milyon, 1,5 milyon artan nüfusumuzla, ben falanca tarihte 70 milyona ulaşacağım, tilanca tarihte 100 milyonu aşacağım diye övünemezsiniz. Övünernernek bir tarafa, aslında bu işi bilenlerin önünde komik duruma düşersiniz. Çünkü nüfusunuz, ekonomik büyüme ve gelişmenizin önünde devam ettiği sürece daima işsiz insanınız, daima aç insanınız, daima iyi eğitim alamamış ve sağlıksız insanlarınız toplumunuıda yaşayacak demektir ve bunların sayısı da devamlı artacaktır. Bu, bu kadar açık ve net görüldüğüne göre niçin daha bazı ülkeler bu konuda etkin bir çalışma içerisine giremezler, bunun takdirini ve bunun tartışılmasını ben serninere katılacak değerli konuşmacılara bırakıyorum. Ama kendi ülkem adına konuşmak istiyorum. Biz bugünkü hükümet olarak ülkemizin büyüme ve kalkınma hızını, ekonomik gelişme hızının önünde giden oranda bir nüfus artış hızını kesinlikle kabul etmediğimizi, edemeyeceğimizi ve nüfus artış hızımızın kesinlikle ekonomik büyüme hızının, gelişme hızının altına indirilmesinin gerektiğini düşünüyoruz, bunda kararlıyız ve çalışmalarımız bu doğrultuda etkin bir şekilde devam etmektedir. Şimdi birçok şeyler söylenir böyle toplantılarda, herkes gelir! onu yapacağız, bunu yapacağız, şöyle yapılıyor, böyle yapılıyor diye konuşur. Ben tabii konuşmakla düşüncelerimi ifade edeceğim, ama konuşmanın yanı sıra uygulamanın esas pratikte, uygulamanın, yaşama düşünceleri fikirleri geçirmenin yararını ve doğruluğunu bilen ve bunu yaşamış bir insan olduğum için, bugünkü hükümetin ve Sağlık Bakanlığımızın bu konuya nasıl baktığını ve neleri yapmanın, önemli şeylerin hazırlığı içinde olduğunu ve bu konudaki düşüncesini kısaca özetlemek istiyorum. Tabii nüfus politikası, salt bir sağlık sorunu ve bir Sağlık Bakanlığı sorunu olarak ele alınmamalıdır. Bence birinci yanlışlık Türkiye'de budur. Ne yapılmış? Nüfus artışını önlemek için aile planlaması yapılması gerekir, onun için de Sağlık Bakanlığı'nın içinde bir Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Bu Genel Müdürlük Türkiye'de aile planlamasını yaparak, nüfus artış hızını düşürüp, azaltacaktır. Bu bir hayaldir, hayal olduğu şuradan belli ki, bugüne kadar sonuç alınamamıştır. Halen Türkiye'de nüfus artış hızı, binde 22, yüzde 2.2 durumunda, dünya ortalamasının üstünde. O zaman biz ne istiyoruz? Açık açık düşüncemizi ortaya koymalıyız. Gerçekleri açık açık ifade etmeyerek nüfusumuzun artmasını mı planlıyoruz, yoksa gerçekten nüfusumuzun gelişi güzel artmasını önlemekte kararlı mıyız? Bugünkü hükümetin tavrı ve düşüncesi biraz evvel söylediğim gibi nüfus ar- 11

19 '.1 tış hızının planlanması ve gerçekçi bir orana, düzeye düşürülmesidir. Şimdi olaya böyle baktığınız zaman, iki yönden girmek gerekir, birincisi Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda kendisini yeniden örgütlemesi, tüm alanları kapsar biçimde yeniden bu konuya değişik bir anlayışla yaklaşması. Bir diğeri de nüfus politikasını daha geniş kapsamlı bir örgütlenme şeklinde ele almanın gerektiğidir. Nedir bu? Toplumun bütün kesimlerini kapsayan bir çalışma içine girmek gerekir. Bizim ülkemizde yıllardan beri devam eden bir sağlık politikası var. Bu zaman zaman gelen iktidarların semptomatik, yüzeysel yöntemler uygulamasıyla yamalı bohçaya dönmüş bir sağlık hizmeti politikasıdır, sistemidir. Tanımlamak çok güçtür. Yüzdesi şu kadardır, yüzdesi bu kadardır, hiç parasal gücü olmayan, ama hiçbir sağlık güvencesi olmayan milyonlarca insan vardır. Sigortası, SSK'sı vardır, özel sigortası vardır. Sigortası olmayan insanları vardır. Hastaneye ulaşamayan, hastaneye ulaşıp yatamayan, yattığı zaman hastanede parasını ödeyemeyince, sıkıntı çeken insanlar vardır. Şimdi bunların ayrıntısına girmeden şunu söylemek istiyorum, defalarca belirttim. Yakında sağlık hizmetlerinde ortaya koyacağımız reformutnuzu, ayrıntılı olarak toplumumuza, çeşitli kesimlere açıklayacağız. Kasım ayı içerisinde bu reformla Türkiye'de yeni bir ulusal sağlık politikası oluşturduk. Bu politikanın içinde bir dizi reform var. Bu reformla sağlık hizmetlerinde kökten bir değişiklik getiriyoruz. Ana hatları, bu konuyla bağlantılı olduğu için kısaca söylemek istiyorum. Ana hatları, Sağlık Bakanlığı hizmetlerinin desantralizasyonu, yani yerinden yönetime aktarılması. Merkeziyetçiliğe son verilmesi, Türkiye'nin bölgelere ayrılması. ikincisi, aile hekimliğinin getirilip, uygulanmaya başlanması. Üçüncüsü genel sağlık sigortası sisteminin finans kaynağı olarak hizmete sokulması. Şimdi bu üç ana başlık, Türkiye'de sağlık hizmetlerini kökten değiştiren yeni bir düzeni getirecektir. Tedavi hizmetlerinde devletin rolünün küçülmesinden yanayız. Tedavi hizmetlerini özel girişime, özel sektöre aktarmaktan yanayız, tabii bu oluşmaya başlayınca, devletin asli görevi hemen ortaya çıkıyor. Koruyucu sağlık hizmetleri, bakınız ben birçok konuşmamda şöyle bir örnekleme veriyorum, sağlık hizmetleri açısından, bir havuz düşününüz diyorum, bu havuz iki musluktan doluyor, bu havuzun içine dolan su hastalardır. iki musluk devamlı akıyor, bu havuzu dolduruyor ve yıllardır devlet ve Sağlık Bakanlığı ve ilgililer bu havuzdaki suyu boyuna tahliye etmeye çalışmışlar, ama havuz delmaya devam etmiş. O iki musluktan bir tanesi, nüfus artışıdır. Gelişi güzel, plansız, programsız, kontrolsuz, denetimsiz devamlı artan bir nüfus, yoğun bir nüfus artışı var. Diğer muslukta, yetersiz koruyucu sağlık hizmetleri. Yapamıyorsunuz, yapamamışsınız, bütçenizin ancak % 2'sini koruyucu sağlık hizmetlerine ayırmışsınız, % 98'ini tedavi hizmetlerine, tedavi hizmetini de başaramamışsınız. Koruyucu 12

20 sağlık hizmetini hiç yapamamışsınız. Bu musluklar, kapatılmadan, havuzun dolması engellenmeden, bu işi başarmanız mümkün değil. işte bizim ortaya koyduğumuz ulusal sağlık politikamızın, reformların özü budur. Devlet finans kaynağı olarak genel sağlık sigortasını ortaya çıkartıyor, bu çerçeve içinde, bu finans kaynağı içinde ödeme gücü olmayanların primlerini devlet üzerine alıyor. Diğerleri kendi primlerini ödüyor, bu finans kaynağı da tedavi giderlerini karşıhyor. Özel sektörü teşvik edeceğiz, çağıracağız, gelsin, yatırım yapsın ve hizmetlerinde bir rekabet ortaya çıksın, bu rekabete dayanabilmesi için de devlet hastanelerinin de belli bir süreç içerisinde çok da gecikmeden özelleştirilmesinden yanayız.lşletmelerin özel sektöre aktarılmasından yanay ız. işte bunü yaptığımızda Sağlık Bakanlığı bütçesiyle de elemanlarıyla, koruyucu sağlık hizmetlerine bütün çalışmasını odaklaştıracağız. Bu tabii, bu sağlık hizmetleri, çevre sağlığıyla ilgilenirken, aşılama ve bağışıklamayı yaygınlaştırırken, toplumun eğitilmesini, bilinçlendirilmesini, bilgilendirilmesini sağlık konusunda sağlarken, ana-çocuk sağlığı ve aile planlamasında önemli görevlerinden biri haline gelecektir. Bu çalışmalar sanıyorum ki en geç Kasım ayının sonundan itibaren, Mayıs 93'e kadar reformların tüm yasaları çıkacaktır Meclis'ten, hepsi hazırlanmıştır. 17 Mayıs 1993'ten itibaren bu reformların uygulanmasına, yeni sistemin uygulanmasına başlanmaktadır. Pilot bölge olarak Bilecik ilinde uygulanacak, o pilot uygulamadan sonra 5 yıl içerisinde bu sistem Türkiye geneline yaygınlaştırılacaktır. işte burada artık Sağlık Bakanlığı, bugün hiç yapamadığını yapmaya çalıştığı, çaba harcadığı aile planlaması konusunda çok etkin bir görev almış olur, bunu yüklenmiş olacaktır. Ama ben bunun da gene yetmediğini ve biraz ewel söylediğim gibi nüfus politikasında daha üst düzeyde ve multidisipline bir çalışmaya ihtiyacı olduğunu ifade ettim. Niçin Milli Eğitim Bakanlığı bu politikanın içinde olmasın, liselerdeki öğrencileri, öğrencilik yıllarında bu konuda eğitmesin? Niçin Silahlı Kuwetler her yıl askere aldığı tüm Türk insanına, Türk gençlerine askerlik süresi içerisinde onları aile planlaması konusunda eğitmesin? Niçin bu konunun içerisinde içişleri Bakanlığı olmasın? Niçin bu konunun içinde kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanlığı olmasın? işte bütün bu kurumları bir araya getiren bir nüfus politikası yüksek kurulu kurulmasından yanayım. Çin'i ziyaretimizde, orada nüfus planlaması komisyonunu özerk bir komisyon olarak gördük. Nüfus politikası planlamasını özerk bir komisyon halinde oluşturmuşlar, multidisipline çalışıyor çünkü. Ve çok yönüyle bu nüfus planlamasını ele almışlar, belki başka unsurlar da katmışlar ona, oradaki rejimin özelliği itibariyle, demokratik ülkelerde pek uygulaması mümkün olmayan bazı 13

21 uygulamalar da orada olmuş ama, buna zorlanmışlar ve nihayet nüfus artışını inanılmaz şekilde düşürmüşler, Türkiye bugün % 2.2 olan nüfus artış hızını % 1'1erin altına düşürmek zorundadır. Hem de süratle. Şunu söylemek istiyorum. Artık hiçbir ülke dünyada kendini dünyanın içinde ayrı bir ülke olarak düşünme ve kendi koşullarını, kendi zorunluluklarını, kendi ölçüleri içerisinde değerlendirme ve uygulama hakkına sahip değildir. Dünya bir bütündür, dünya artan ve gelişen, iletişim ve ulaşım imkanlarıyla gitgida küçülmüştür. Bir global viiiage haline gelmiştir. Artık tüm dünyada yaşayan insanların, ülkelerin, toplumların müşterek ortak bir sorumluluğu vardır, dünya adına hem bugünün insanı adına, hem yarın dünyaya gelecek insanlar adına. Bu dünyayı doğasıyla, çevresiyle yaşiliyle her yönüyle koruma konusunda hepimiz sorumluyuz. Dolayısıyla bugün artık hiçbir ülke kendi nüfusunu gerek isterse bilgisizliğinden olsun, gerek isterse kendi bazı hesapları, düşünceleriyle olsun gelişigüzel artırma hakkına sahip olamamalıdır. Ben bu konuda aslında dünya ülkelerinin bir araya gelmek suretiyle sadece bilgi aktaran, sadece araç gereç desteği sağlamanın ötesinde, ülkeler üzerinde nüfus artışının daha ciddi şekilde planlanmasını sağlayan bir yaptırım gücü olan bir örgütlenmenin oluşmasından yanayım. Dünyayı ve yarının insanlarını koruma adına, bugünkü hükümetimiz bu konuda kesin kararlıdır. Nüfus politikası ve buna uygun bir aile planlaması bizim devlet politikamız olarak uygulamaya girmek durumundadır. Bir önemli nokta da, kurulacak olan bu nüfus politikası yüksek kurulunun içerisinde devlet kuruluşlarının yanısıra bu alanda özveriyle çok zorluklar içerisinde çalışan, hizmet veren vakıf, dernek gibi bu alanda çalışan, gönüllü olarak çalışan kuruluşların da bu kurulun içerisinde yer almasını ve bu çalışmaların müşterek yapılmasının daha yararlı olacağı düşüncesindeyim. Çalışmalarımız bu söylediğim doğrultuda sürecektir, devam edecektir. Hep beraber yaşayacağız, hep beraber göreceğiz. Umut ediyorum ki bundan sonra yapılan, bu konuda yapılan başka bir toplantıda belki bir sene sonra, nüfus artış hızımızı yaptığımız çalışmalarla, belli bir noktaya düşürmüş olmanın kıvancını ve bu başarının tadını birlikte burada yaşarız. Ben istanbul Tıcaret Odası'na, sayın Başkanına, Yönetim Kurulu Üyelerine ve Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı'nın Başkanına ve Vakfın kurulmasında büyük emeği geçmiş olan, bugün de hala bu işin peşini inatla bırakmamış olan, azimle bırakmamış olan çok değerli iş adamı Sayın Vehbi Koç'a ve çalışma arkadaşlarına, Sağlık Bakanı olarak, Türk halkı adına ve Türkiye'nin geleceği adına yürekten teşekkürlerimi sunmak istiyorum, hepinizi saygıyla selamlı yorum. 14

22 1. OTURUM BAŞKAN: Prof. Dr. Haluk CiLLOV istanbul Üniversitesi iktisat Fakültesi istatistik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi TEBLiG: 1990'Jı Yıllarda Aile Planlamasının Sorunları ve Güçlüklerı Dr. Elizabeth MAGUIRE Uluslararası Kalkınma Ajansı Nüfus Şubesi Müdür Yardımcısı 15

23

24 1990'LI YILLARDA AiLE PLANLAMASININ SORUNLARI VE GÜÇLÜKLERi 1. GiRiŞ Dr. Elizabeth MAGUIRE Uluslararası Kalkınma Teşkilatı'nı, bu önemli toplantıda temsil etmek benim için büyük bir onur ve zevk kaynağı olmuştur. Ayrıca, bu vasile ile Türkiye'yi ziyaret etmek ve aile planlaması konusunda yapmakta olduğunuz heyecan verici işlerin bazılarını ilk elden görme fırsatını bulmak benim açımdan şahsi bir kazanç teşkil etmiştir. Bugün burada ele alınmak üzere seçmiş bulunduğunuz konu olan "Hızlı Nüfus Artışının Yarattığı Sosyo-Ekonomik ve Çevresel Sorunlar" son derece önemlidir. Zira, hızlı nüfus artışı, tüm diğer kalkınma hedeflerini arka plana itmektedir. Hızlı nüfus artışı, sağlık, eğitim ve tarımsal sistemler üzerine muazzam bir baskı yapmakta ve ayrıca çevrenin bozulmasını da Hızlandırmaktadır. Geçmişten edinilen tecrübeler etkin bir aile planlama programının nüfus patlamasının momentini yavaşlattığını, demografik geçişi hızlandırdığını ve böylece de sosyo-ekonomik kalkınmaya katkıda bulunduğunu göstermektedir. Etkin aile planlama programları kalkınma sorunlarına çözümler getirmek konusunda insanlara çok değerli zaman kazandırır. Aynı zamanda aile planlaması, dünya üzerindeki yaşamın kalitesini hem şimdi ve hem de gelecek bakımından iyileştirmeda en etkin ve en ucuz yollarını oluşturur. işte bu kritik konuların ele alınması ve içinde bulunduğumuz on yıl içinde cesurane önlemlerin getirilmesini teşvik etmek üzere bir forum sağlayan bu konferansın düzenleyicilerini tebrik etmek istiyorum. Burada ileri süreceğim fikirler biz nüfus planlamacılarının geçen birkaç on yıl içinde öğrendiğimiz dersler ve bu dersleri önümüzdeki on yıllarda aile planlama hizmetini geliştirmekte nasıl kullanabileceğimiz konusunda olacaktır. ll. TÜRKiYE AiLE PLANLAMA PROGRAMININ BAŞARDlGI işler Organize aile planlaması ilk başlatıldığı 1950'1i yıllardan bu yana çok gelişmiş olup, Türkiye aile planlaması programı da bu gelişmenin dışında kalmamıştır. Zira, sizler son 15 yıl içinde çok gelişme göstermiş bulunuyorsunuz. Doğurganlık azalmakta olup, modern gebelik önleyici yöntemlerin kul- 17

25 lanımı da iki kattan fazla artmış bulunmaktadır. Sağlık Bakanı'nın sözlerinin de gösterdiği gibi, siyasetçilerin aile planlamasına olan desteği oldukça kuvvetli gözükmektedir. Ayrıca, özel sektör de her gün artan şekilde aile planlama hizmetleri vermeye yönelmiş bulunmaktadır. Aile planlaması konusunun ulusal sağlık sigorta sistemlerine dahil edilmesi de modern gebelik önleyici araçların mevcudiyet ve kullanımının yaygınlaşmasına yardımcı olmaktadır. Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı ile insani Kaynakları Geliştirme Vakfı'nın sergiiemiş olduğu etkileyici çalışma önemli aile planlaması programı çabalarının diğer örneklerini oluşturmaktadır. Tıcari sektörle sosyal pazarda daha etkin bir işbirliğinin yapılmasında sergilediğiniz öncü yaklaşımlar diğer ülkelerce de benimsenmektedir. Ayrıca, Türkiye aile planlamasını geliştirmeda medyanın yenilikçi bir şekilde kullanılması konusunda da uluslararası alanda tanınan bir öncü ülkedir. Uluslararası Kalkınma Ajansı, Türkiye'de kamu ve özel sektörle 15 yılı aşkın bir süreden beri işbirliği yapmakta olup, sözü edilen bu aile planlama çalışmalarının bir bölümüne katılmış olmaktan gurur duymaktadır. Halen yürürlükte bulunan yardımımız ise, çeşitli önemli programlara ilişkin güçlüklerin aşılmasına yardımcı olmak üzere hazırlanmış bulunmaktadır. Bu güçlükler sırası ile aile planlamasına ilişkin hizmetlere daha kolay ulaşımı ve bunların idame ettirilmesini daha iyi bir hale getirmek, gebelik önleyici bilgileri arttırmak, uygulama ve değişik yöntemlerin kullanımını yaygınlaştırmak ve aile planlamasını sağlayabilmesi için Sağlık Bakanlığı'nı mevzuat konusunda takviye etmektir. lll. GLOBAL SORUNLAR Türk Aile Planlama Programı'nın önündeki sorunlar ve güçlükler, uluslararası seviyede de kritik olan sorunlardır. Ben Delhi'de yapılan IPPF Dünya Konferansı ile Bangalore'da Aile Planlamasına ilişkin olarak yapılan ve geçen 40 yıllık bir süre boyunca aile planlama programlarından elde edilen tecrübelerin incelendiğii BM Uzmanlar Toplantısından yeni gelmiş bulunuyorum. Edinilen bu tecrübeler gelecekte önümüze çıkacak zorlayıcı sorunların üstesinden gelmek için gerekli temelierin atılmasını sağlamış bulunmaktadır. 1960'1ı yılların ortalarındaki 9 ülkeye karşılık bugün 128'den fazla ülke aile planlamasına doğrudan destek vermektedir. Geçen bu süre zarfında ise, üreme ve aile planlaması konularına ilişkin olarak halkın tavrında da önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Daha küçük aileye sahip olma arzusu, etkili gebelik önleyici araçlara daha geniş bir talep ile birlikte gelişmiştir. Geliştiril- 18

26 miş gebelik önleme teknolojisi ve doğum sistemlerinin kullanılması ile ulusal aile planlama programları büyüyen bu talebin karşılanması konusunda büyük hamleler yapmıştır. Gelişmekte olan ülkelerde 1960 yılında modern gebeliği önleyici araçlar doğurganlık yaşındaki evli kadınların % 1 O' u tarafından kullanılır iken bu rakam bugün % 50'nin üzerine çıkmış bulunmaktadır. Doğurganlıktaki azalma da bu gelişmeyi izlemiştir. Geçen 20 yılda doğurganlık ortalama% 50 oranında azalmıştır. Hindistan'da yapılan nüfus konferanslarında da geleceğe yönelik kilit politikalar ve program konuları tartışılmıştır. Bunların bazılarını sizinle incelemek isterim: -içinde bulunduğumuz on yıl içinde yapılacak aile planlaması ihtiyaçlarına cevap vermek için kaynak seferberliği konusunda tüm kaynaklardan aktarılacak bütün fonların 2000 yılına kadar tahminen 1 O milyar ABD Doları'na ulaşarak iki katına çıkarılması gerekecektir. - Aile planlama hizmetlerinin, artan aile planlaması taleplerine hem yetişmesi ve hem de atbaşı gitmesi için genişletilmesi gerekmektedir. Bu cümleden olarak artan talebe yetişrnek için Çin hariç olmak üzere, gelişmekte olan ülkelerde yaşayan ve aile planlamasına ilişkin ihtiyaçları henüz karşılanmamış bulunan yaklaşık 100 milyon evli çift için hizmet sağlanması gerekmektedir. Artan bu talebi karşılamak ise, yakın bir zamanda çocuk doğurma dönemlerine girecek olan geleceğin milyonlarca annesinin aile planlamasına ilişkin ihtiyaçlarının karşılanması demektir. 1990'1ı yıllarda bu ihtiyaçların karşılanmasında gösterilecek ilerlemeler dünya nüfusunun sonunda istikrar bulacağı seviye ve rakamı büyük ölçüde tayin edici bir faktör olacaktır '1ı yıllar açısından kritik olan diğer bir konu ise kadınların güçlendirilmesi olacaktır. Zira, kadınlar kalkınma sürecinde çoğu kez ihmal edilmiş bulunmaktadır. Ancak, gelişmekte olan ülkelerde kadınlar değişimin önemli bir unsurunu oluştururlar. Bu sebeple eğitim ve okur-yazarlık kadına geleneksel olmayan birtakım rollerin yollarını açar. Kadınlara doğurganlıklarını kontrol araçlarının sağlanması durumunda, bu aile planlaması programlarının bazı ilave seçenekleri sağlamasını da temin eder. Bu konu ile ilgili hizmetlerin sunucularının ve karar verici makamların kadınlara kullanıcı olarak açık önem vermeleri ile aile planlama programları kadınların gelişmesinde de itici bir güç olabilir. - Son olarak, aile planlamasına verilen mevcut destekleme siyaseti kapsamlı ve etkili bir programlama eylemine dönüştürülmelidir. Siyasi desteğin tesisi ve nüfus politikalarını geliştirmesi devletin aile planlamasına 19

27 verdiği önemin çok kritik ilk adımlarını teşkil eder. Ek kaynakların tahsis edilmesi, yasal ve düzenleyici engellerin azaltılması ve aile planlamasına ilişkin hizmetlerin geniş halk kitlelerinin hizmetine arzı da bu tür bir önem vermenin hayata geçirilmesinde diğer önemli adımları oluşturur. Bu sebeple, bu adımlar ülkelerin çoğunda atılmalıdır. IV. BiR EYLEM GÜNDEMI Yukarıda belirtilen hususları akılda tutmak suretiyle, 1990'1ı yıllar için öngörülen bir aile planlaması, eylem gündemini oluşturacak önemli maddelerden bazılarını irdeleyelim. Yöntemin Genişletilmesi Seçeneği Çok çeşitli gebelik önleyici araç seçeneklerinin mevcudiyeti aile planlaması uygulamasını etkileyen en önemli faktörlerden birisidir. Çeşitli gebelik önleme yöntemlerinin sağlanması her terdin ve evli çiftin kendilerine uygun bir yöntemi seçebilmeleri imkanını arttırır. Bir bireyin doğurganlık ömrü boyunca farklı zamanlarda değişik yöntemler onun için uygun olabilir. Genç çiftler belki de geçici olarak zaman aralığı verme yöntemlerini benimseyebilirler. Yeni annelerin emzirme işine uygun bir yönteme ihtiyaçları vardır. istedikleri kadar çocukları olan çiftler ise, norplant veya kısırlaştırma gibi uzun vadeli veya kalıcı çözümlere ihtiyaç duyabilirler. Çeşitli seçenekler sağlayan yöntemlerin bulunması aynı zamanda gebelik önleyici yöntemlerin kullanılmasında devamlılığı da sağlar. Gebelik önleyici yöntemlerin devamlı kullanılmaması veya sık sık yöntem değiştirilmesi diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de Aile Planlamasına katılanlar arasında yaygındır. Bu sebeple, programlar ihtiyaçları değişen veya halihazır kullandığı yöntemden memnun kalmayanlara alternatifler sağlamalıdır. Maalesef gelişmekte olan ülkelerde uygulanmakta olan aile planlama programlarından bir çoğu yalnızca birkaç gebelik önleme yöntemi sunabilmektedir. Halbuki, halen gebelik önleyici yöntemleri kullananların buna devam etmelerinde ve yenilerinin katılmasında en önemli nokta çok çeşitli ihtiyaçlara cevap veren gebelik önleme seçeneklerinin sağlanmasıdır. Türkiye'nin bu konudaki önemli sorunu, ilgililere sunulacak gebelik önleyici yöntemlere ilişkin seçenekleri çoğaltmak ve modern yöntemlerin kullanımını arttırmaktır yılına ait araştırma verileri, halen gebelik önleyici araç kullanan evli kadınların yarısından fazlasının geleneksel ve daha az et- 20

28 kili aile planlaması yöntemini kullanmakta olduğunu göstermiştir. Sosyal pazarlama programı çerçevesinde düşük dozajlı hapların dağıtılması ve programla sağlanan yöntemler listesine, zerkedilebilir tipteki ilaçların ilave edilebilmesi imkanı sayesinde çeşitli yöntemlerin karışımını çeşitlendirme yönünde önemli adımlar atılmış demektir. Gönüllü kısırlaştırma ve aşılama ameliyatlarının daha geniş kitlelere sunulması da yüksek bir önceliğin verilmesine layıktır araştırmasına göre doğurganlık yaşındaki kadınların % 75'i daha fazla çocuk istemernekte halbuki kısırlaştırma ise karma gebelik önleme yönteminin sadece % 2'si olarak tesbit edilmiş bulunmaktadır. Aile Planlama ile ligili Bilgi Ve Hizmetlere Kolay Ulaşma imkanlarının Geliştirilmesi Kapsamlı bir gebelik önleyici yöntemler manzumesinin mevcudiyeti, ancak bunlara kullanıcıların ulaşma imkanı varsa bir anlam ifade eder. Bu ise, gebelik önleme araçlarının yerini bilmek ve bunun yanında da güvenilir bilgi ve hizmet kaynağına sahip olmak demektir. Bu amaçla bazı hizmetlerin verildiği yerler ile uzak noktadaki hedeflere yönelik programların sayıları arttırıimalı ve özellikle de gereğinden daha az hizmet götürülen kişiler hedeflenmelidir. Bu arada Türkiye'de kırsal kesimlere ve kentlerdeki gecekondu bölgelerine yönelik olarak tasarlanmış birtakım yenilikçi programlar da vardır. Bu gibi programlar genç erginlerle yetişkin erkeklere de ulaşmak amacı ile çaba sarfederek genişletilmelidir. Aynı zamanda, aile planlaması ile ilgili olarak kolay anlaşılır, doğru ve güncel bilgiler, kullanıcıların kullanılacak yöntemi bilinçli olarak seçebilmeleri için hayati önem taşır yılı Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırmasında evli çiftierin çoğunun gebelik önleyici yöntemler, bunların güvenilirliği ve yararları hakkında sınırlı veya yanlış bilgilere sahip olduğu tesbit edilmiştir. Bu durum ise, gebelik önleyici araçlarda yüksek derecede başarısızlık ve düşüklere katkıda bulunmuştur. Türkiye'deki bu duruma cevap ise, aile planlaması yöntemlerine ilişkin olarak daha fazla bilinç uyandırmak ve bunların daha iyi aniaşılmasını sağlamak amacına yönelik olarak bütün medyaları kullanarak etkin bir tanıtım çabası olmuştur. Nitekim, son beş yılda aile planlamasına karşı sergilenen tutum ve alınan tavrın değiştirilmesine yardımcı nitelikte çeşitli vasıtalar başarı ile kullanılmıştır. Radyo ve TV spotları ve dramatik dizileri, video filmleri, ödül kazanmış olan Berdel filmi, yaratıcı basılı materyaller ve reklam ve halkla ilişkiler kampanyaları bu araçlar arasındadır. Ayrıca, önemli yenilikçi 21

29 araçlar olarak da, markası belli prezervatif ve yöntemi belirgin ağızdan alınan gebelik önleyici ilaçların TV'den yayınlanması olmuştur. Gerçekten de Türkiye bu alanda Amerika Birleşik Devletleri de dahil olmak üzere, diğer ülkeler için bir örnek oluşturmuştur. Türkiye'deki aile planlaması konusuna ilişkin genel yüksek bilincin ışığında, yanlış bilgileri düzeltici, söylentileri önle,yici ve etkin gebelik önleme yöntemlerinin kullanımını teşvik edici belirli yöntemlere ilişkin mesajların verilmesine devam edilmesi hususuna ağırlık verilmelidir. Hizmet Sunucuların Eğitimlerinin Geliştirilmesi Kaliteli bir aile planlaması hizmetinin önemli unsurlarından bir diğeri de, kullanıcıların endişeleri hususunda duyarlılık gösteren daha iyi eğitilmiş ve kontrol altında tutulan hizmet sunucularının mevcudiyetidir. Bu hizmet sunucularının kullanıcılara danışmanlık yapabilmeleri ve onlara güvenli ve kabule şayan hizmet verebilmeleri için hem klinik ve hem de diğer tür eğitime muhtaçtır. Bu gibi eğitim programları, hizmet sunucularının kullanıcılara açık olan bazı belirli yöntemlerin seçimini sınırlayıcı ön yargılarını ve yanlış bilgilerini düzeltmede onlara yardımcı olabilir. Türkiye'nin kapsamlı bir sağlık örgütüne sahip olmasına karşılık, aile planlama hizmetleri eğitilmiş hizmet sunucusu sayısının sınırlı olması nedeniyle birçok alanda hala yetersizdir. Bu sebeple, Uluslararası Kalkınma Ajansı teşkilatı Türkiye'nin aile planlamasına ilişkin hizmet öncesi ve hizmet sırası klinik eğitimi programlarını takviye etmek üzere ulusal çaplı çabasını desteklemektedir. Kısırlaştırmaya ilişkin karşılanamayan yüksek sayıdaki talep göz önüne alındığında, gönüllü cerrahi kısırlaştırma konusunda verilecek eğitim özellikle önem kazanmaktadır. Yardımcı sağlık personeli, eczacı ve kamu sağlık çarışanları nın eğitimi de öncelik gerektiren konuları oluşturmaktadır. Hizmet Verilmesine Yönelik Planlamanın Geliştirilmesi Şu ana kadar bahsettiğim konular (seçeneklerin arttırılması, bu seçenek Iere ulaşırnın kolaylaştırılması ve eğitilmiş hizmet sunucu sayısının arttırılması vs.) başarılı bir aile planlaması programının kilit unsurlarını oluşturmaktadır. Daha yüksek bir makro düzeyde hizmet sağlanmasına ilişkin sistemlerin de geliştirilmesi gerekir. Stratejik planlama, halen mevcut engellerin, ihtiyaçların ve program seçeneklerinin kapsamlı bir değerlendirmesini 22

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur. Türkiye de Nüfusun Tarihsel Gelişimi Türkiye de Nüfus Sayımları Dünya nüfusu gibi Türkiye nüfusu da sürekli bir değişim içindedir. Nüfustaki değişim belirli aralıklarla yapılan genel nüfus sayımlarıyla

Detaylı

24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL

24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL 24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL UNCTAD Dünya Yatırım Raporu Türkiye Lansmanı Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü «UNCTAD» ın Uluslararası Doğrudan Yatırımlara ilişkin olarak hazırladığı Dünya Yatırım

Detaylı

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI KEMAL KILIÇDAROĞLU NUN KONUK KONUŞMACI OLDUĞU TOPLANTI YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI 1 ARALIK 2014 İZMİR Cumhuriyet Halk Partisi nin çok değerli Genel Başkanı ve çalışma arkadaşları,

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk ayında ise halı

Detaylı

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni GSO-TOBB-TEPAV Girişimcilik Merkezinin Açılışı Kredi Garanti Fonu Gaziantep Şubesi nin Açılışı Proje Değerlendirme ve Eğitim Merkezi nin Açılışı Dünya Bankası Gaziantep Bilgi Merkezi Açılışı 23 Temmuz

Detaylı

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014 Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş Finansal Erişim Konferansı Açılış Konuşması 3 Haziran 2014 Sn. Hazine Müsteşarım, Sn. BDDK Başkanım, Dünya Bankasının ülke direktörü Sn. Raiser, yurtiçinden

Detaylı

İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ SONUÇ DEKLARASYONU

İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ SONUÇ DEKLARASYONU 18-20 Haziran 2009 İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ 1 İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) üyesi 57 ülkeye yönelik düzenlenen İslam Ülkelerinde Mesleki ve Teknik Eğitim Kongresi 18-20 Haziran

Detaylı

NÜFUS POLİTİKALARI. Taylan BATMAN Yeşilpınar Mirioğlu ÇPL

NÜFUS POLİTİKALARI. Taylan BATMAN Yeşilpınar Mirioğlu ÇPL NÜFUS POLİTİKALARI Taylan BATMAN Yeşilpınar Mirioğlu ÇPL NÜFUS POLİTİKALARI Ülkelerin veya hükümetlerin,bilinçli olarak, Nüfusun niceliği ( sağlık ve doğurganlık), Niteliği ( eğitim) ve Dağılımını(kır

Detaylı

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER DUNYA GIDA GUNU ACLIGA KARSI BIRLESELIM Dr Aysegul AKIN FAO Turkiye Temsilci Yardimcisi 15 Ekim 2010 Istanbul Bu yılki kutlamanın teması, ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde dünyadaki açlıkla mücadele

Detaylı

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası FĐNANSAL EĞĐTĐM VE FĐNANSAL FARKINDALIK: ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Durmuş YILMAZ Başkan Mart 2011 Đstanbul Sayın Bakanım, Saygıdeğer Katılımcılar, Değerli Konuklar

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI 26 Kasım 2014 İstanbul, Sabancı Center TÜSİAD İş Dünyası Bakış Açısıyla Türkiye de

Detaylı

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi 2015 2017 Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi Kıvanç

Detaylı

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI NIN GELİR DAĞILIMINDA ADALETSİZLİK VE YOKSULLUK SORUNUNA YAKLAŞIMI (SEKİZİNCİ

Detaylı

ALMANYA DA SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ SEÇKİN KESGİN

ALMANYA DA SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ SEÇKİN KESGİN ALMANYA DA SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ SEÇKİN KESGİN Almanya; Orta Avrupa da bir ülkedir. Kuzeyinde Kuzey denizi, Danimarka, ve Baltık denizi; doğusunda Polonya ve Çek cumhuriyeti; güneyinde Avusturya ve İsviçre;

Detaylı

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL UNCTAD Dünya Yatırım Raporu Türkiye Lansmanı Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü nün (UNCTAD) Uluslararası Doğrudan Yatırımlar

Detaylı

DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMLE YAŞLANAN NÜFUS TÜRKİYE. Prof. Dr. Nükhet HOTAR AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı

DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMLE YAŞLANAN NÜFUS TÜRKİYE. Prof. Dr. Nükhet HOTAR AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMLE YAŞLANAN NÜFUS TÜRKİYE Prof. Dr. Nükhet HOTAR AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı 30.09.2013 İçinde bulunduğumuz dönemde Türkiye orta yaş ve yaşlanmakta olan bir nüfus yapısına sahiptir.

Detaylı

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek Tarih: 19.01.2013 Sayı: 2014/01 İSMMMO dan Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı Raporu Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek İSMMMO nun Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı adlı

Detaylı

Nüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında)

Nüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında) (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında) ESAGEV - Ekonomik ve Sosyal Düşünce Araştırma Geliştirme Vakfı www.esagev.org iletisim@esagev.org +90 (312) 750 00 00 Oğuzlar Mh. 1397. Sokak No: 11/1 Balgat,

Detaylı

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015 Sayın YÖK Başkanı, Üniversitelerimizin Saygıdeğer Rektörleri, Kıymetli Bürokratlar ve Değerli Konuklar, Kalkınma Araştırmaları Merkezi tarafından hazırlanan Yükseköğretimin Uluslararasılaşması Çerçevesinde

Detaylı

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi Doç.Dr.Tufan BAL Dersin İçeriği Kırsal Kalkınma Kavramının Tarihçesi Kırsal Kalkınmada Temel Amaç Kırsal Alan Kalkınma Politikaları Kırsal

Detaylı

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014 Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye ile Kürdistan arasındaki ekonomik ilişkiler son yılların en önemli rakamlarına ulaşmış bulunuyor. Bugünlerde petrol anlaşmaları ön plana

Detaylı

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk iki ayının

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI 7 Ocak 2015 İstanbul, Sabancı Center Sayın Konuklar, Değerli Basın Mensupları,

Detaylı

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 yılına iyi başlayan ülkemiz halı ihracatı, yılın ilk dört ayının sonunda bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla % 23,1 oranında artarak

Detaylı

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır. 1992 yılına gelindiğinde çevresel endişelerin sürmekte olduğu ve daha geniş kapsamlı bir çalışma gereği ortaya çıkmıştır. En önemli tespit; Çevreye rağmen kalkınmanın sağlanamayacağı, kalkınmanın ihmal

Detaylı

Nüfus Yaşlanması ve Yaşlılığın Finansmanı

Nüfus Yaşlanması ve Yaşlılığın Finansmanı Nüfus Yaşlanması ve Yaşlılığın Finansmanı Prof. Dr. Serdar SAYAN TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi 4. Türkiye Nüfusbilim Kongresi Ankara 6 Kasım 2015 Yaşlılık (Emeklilik) Sigortası Türkiye de çalışanların

Detaylı

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI!

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI! BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI! Birleşmiş Milletler Genel Kurulu; kooperatiflerin sosyo-ekonomik kalkınmaya, özellikle yoksulluğun azaltılmasına, istihdam yaratılmasına ve sosyal bütünleşmeye olan

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "SAĞLIĞA YENİLİKÇİ BİR BAKIŞ AÇISI: MOBİL SAĞLIK RAPORU TANITIM TOPLANTISI AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN SAĞLIĞA YENİLİKÇİ BİR BAKIŞ AÇISI: MOBİL SAĞLIK RAPORU TANITIM TOPLANTISI AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "SAĞLIĞA YENİLİKÇİ BİR BAKIŞ AÇISI: MOBİL SAĞLIK RAPORU TANITIM TOPLANTISI AÇILIŞ KONUŞMASI 22 Mart 2016 İstanbul, Sheraton Hotel&Convention Center

Detaylı

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2009 yılında ülkemiz halı ihracatı % 7,2 oranında düşüşle 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk çeyreğinin sonunda

Detaylı

FİNLANDİYA ÇALIŞMA ZİYARETİ RAPORU

FİNLANDİYA ÇALIŞMA ZİYARETİ RAPORU FİNLANDİYA ÇALIŞMA ZİYARETİ RAPORU 15-22 EKİM 2012 İÇİNDEKİLER 1. ÇALIŞMA ZİYARETİ KAPSAMI... 1 2. GENÇ İŞGÜCÜNÜN SORUNLARI PROJESİ... 1 2.1. Proje Amaçları ve Özeti... 1 2.2. Proje Kapsamında Planlanan

Detaylı

plastik sanayi Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri

plastik sanayi Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri plastik sanayi 2014 Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri Barbaros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri Türk ekonomisi 2014 yılının başında hızlı artırılan faiz oranlarıyla

Detaylı

Bu sayıda: 2017 Aralık ayı İşgücü, İstihdam ve Sigortalı İstatistikleri ile Birleşmiş Milletler in 2018 Dünya Mutluluk Raporu sonuçları

Bu sayıda: 2017 Aralık ayı İşgücü, İstihdam ve Sigortalı İstatistikleri ile Birleşmiş Milletler in 2018 Dünya Mutluluk Raporu sonuçları Bu sayıda: 2017 Aralık ayı İşgücü, İstihdam ve Sigortalı İstatistikleri ile Birleşmiş Milletler in 2018 Dünya Mutluluk Raporu sonuçları değerlendirilmiştir. ii 2017 Aralık Dönemi İşgücü Göstergeleri: TÜİK,

Detaylı

Beyin Gücünden Beyin Göçüne...

Beyin Gücünden Beyin Göçüne... On5yirmi5.com Beyin Gücünden Beyin Göçüne... Beyin göçü, yıllardır pek çok ülkenin kan kaybı... Peki gençler neden ülkelerini tekederler? Hangi sebepler ülkelerin beyin gücünü kaybetmesine sebep olur?

Detaylı

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir. İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN nin Entegre Sınır Yönetimi Eylem Planı Aşama 1 Eşleştirme projesi kapanış konuşması: Değerli Meslektaşım Sayın Macaristan İçişleri Bakanı, Sayın Büyükelçiler, Macaristan

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE DE JENERİK İLAÇ ENDÜSTRİSİ 2 HAZİRAN 2005 ANKARA

AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE DE JENERİK İLAÇ ENDÜSTRİSİ 2 HAZİRAN 2005 ANKARA AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE DE JENERİK İLAÇ ENDÜSTRİSİ 2 HAZİRAN 2005 ANKARA GÜNDEM Türkiye - Genel Bilgiler Orijinal - Jenerik İlaç Türkiye İlaç Sektörü Diğer Ülkeler ile Karşılaştırma Değerlendirme ve

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM 2013 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,8 oranında büyüyen ABD ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 3,6 oranında büyümüştür. ABD de 6 Aralık 2013 te

Detaylı

Yeni Sosyal Güvenlik Sistemi Üzerine Notlar

Yeni Sosyal Güvenlik Sistemi Üzerine Notlar Yeni Sosyal Güvenlik Sistemi Üzerine Notlar Recep Kapar Muğla Üniversitesi recepkapar@sosyalkoruma.net www.sosyalkoruma.net Sosyal Güvenlik Harcamaları Yüksek Değildir Ülke İsveç Fransa Danimarka Belçika

Detaylı

ALAN ARAŞTIRMASI II. Oda Raporu

ALAN ARAŞTIRMASI II. Oda Raporu tmmob makina mühendisleri odası TMMOB SANAYİ KONGRESİ 2009 11 12 ARALIK 2009 / ANKARA ALAN ARAŞTIRMASI II Türkiye de Kalkınma ve İstihdam Odaklı Sanayileşme İçin Planlama Önerileri Oda Raporu Hazırlayanlar

Detaylı

Yakın n Gelecekte Enerji

Yakın n Gelecekte Enerji Yakın n Gelecekte Enerji Doç.Dr.Mustafa TIRIS Enerji Enstitüsü Müdürü Akademik Forum 15 Ocak 2005 Kalyon Otel, İstanbul 1 Doç.Dr.Mustafa TIRIS 1965 Yılı nda İzmir de doğdu. 1987 Yılı nda İTÜ den Petrol

Detaylı

Türkiye de Özel Sağlık Sigortası

Türkiye de Özel Sağlık Sigortası Türkiye de Özel Sağlık Sigortası Dünya da ekonomi ve sağlık sektörü açısından gelişmişliğin bir göstergesi olan ve gelişmiş ülkelerde neredeyse nüfusun büyük bölümüne sirayet eden Özel Sağlık Sigortalı

Detaylı

DİKMEN BÖLGESİ STRETEJİK GELİŞİM PLANI 2012-2014

DİKMEN BÖLGESİ STRETEJİK GELİŞİM PLANI 2012-2014 DİKMEN BÖLGESİ STRETEJİK GELİŞİM PLANI 2012-2014 Eyül 2011 Bu yayın Avrupa Birliği nin yardımlarıyla üretilmiştir. Bu yayının içeriğinin sorumluluğu tamamen The Management Centre ve Dikmen Belediyesi ne

Detaylı

Tarımın Anayasası Çıktı

Tarımın Anayasası Çıktı Tarımın Anayasası Çıktı Günnur BİNİCİ ALTINTAŞ Tarım sektörünün anayasası olan 5488 sayılı Tarım Kanunu iki yıllık yoğun bir çalışmanın ardından 18.04.2006 tarihinde kabul edildi. Resmi Gazete de 25.04.2006

Detaylı

2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI

2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI 2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI Ege Bölgesi Sanayi Odası nın 1982 den beri sürdürmekte olduğu Ege Bölgesi nin 100 Büyük Sanayi Kuruluşu çalışması, bölgemiz sanayiinin içinde bulunduğu duruma,

Detaylı

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili Değerli basın mensupları, Hoş geldiniz Bu yıl, Ülkemizin ilk Sanayi dalı, kalkınma ve büyümemizin en önemli lokomotif güçlerinden

Detaylı

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ VİZYON BELGESİ (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ Millet Hafızası ve Devlet Aklının bize bıraktığı miras ve tarihî misyon, İstanbul un Fethinin

Detaylı

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60 ÖZET: Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı nın (BAKA) yeni Genel Sekreteri Mehmet Sırrı Özen, görevine geçen ay başladı. Özen; ilk olarak ekip arkadaşlarım diye hitap ettiği BAKA nın personeliyle toplantı yaptı,

Detaylı

TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE

TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE 20 Eylül 2013, İstanbul DR. VAHDETTİN ERTAŞ SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ 1 Sayın Maliye Bakanım, Yurt dışından gelen değerli misafirlerimiz,

Detaylı

TÜRKİYE DE ATÇILIĞIN DESTEKLENMESİ. Erdal Celal SUMAYTAOĞLU Yüksek Komiserler Kurulu Başkan Yardımcısı 20 Temmuz 2012

TÜRKİYE DE ATÇILIĞIN DESTEKLENMESİ. Erdal Celal SUMAYTAOĞLU Yüksek Komiserler Kurulu Başkan Yardımcısı 20 Temmuz 2012 TÜRKİYE DE ATÇILIĞIN DESTEKLENMESİ Erdal Celal SUMAYTAOĞLU Yüksek Komiserler Kurulu Başkan Yardımcısı 20 Temmuz 2012 1 I. TÜRKİYE DE ATÇILIK ve AT YARIŞLARI POTANSİYELİ 2 TÜRKİYE; TÜRKİYE DE ATÇILIK SEKTÖRÜ

Detaylı

İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR

İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR Araştırma Notu 09/31 01.03.2009 İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR Seyfettin Gürsel ***, Gökçe Uysal-Kolaşin ve Mehmet Alper Dinçer Yönetici

Detaylı

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR 13.01.2018 Sayın Valim, Sayın TOKİ Başkan Yardımcım, Sayın Ticaret Odası Başkanım, Sayın Rektörlerim, Değerli Yönetim Kurulu Üyelerim, Değerli MÜSİAD Üyeleri ve Dostları

Detaylı

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu DÜNYA EKONOMİSİ Teknoloji, nüfus ve fikir hareketlerini içeren itici güce birinci derecede itici güç denir. Global işbirliği ağıgünümüzde küreselleşmişyeni ekonomik yapının belirleyicisidir. ASEAN ekonomik

Detaylı

Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü

Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü Tıp sürekli ilerliyor sözündeki aslan payı bize göre; Tıbbi Malzeme Alt Sektörüne ait. Nitekim; tıbbi malzemeden yoksun sağlık sektörünün eli

Detaylı

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor.

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor. Ekonomi İyileşiyor, İşsizlik Artıyor Hande UZUNOĞLU Şubat ayında Türkiye İstatistik Kurumu nun yayınladığı hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarının ardından işsizlik yine Türkiye nin gündemine yerleşti.

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

İŞLETMELERİN EKONOMİDEKİ ÖNEMİ IMPORTANCE OF ENTERPRISES IN THE ECONOMY

İŞLETMELERİN EKONOMİDEKİ ÖNEMİ IMPORTANCE OF ENTERPRISES IN THE ECONOMY IMPORTANCE OF ENTERPRISES IN THE ECONOMY İşletmelerin bir ülke ekonomisi içindeki yeri ve önemini, "ekonomik" ve "sosyal" olmak üzere iki açıdan incelemek gerekir. İşletmelerin Ekonomik Açıdan Yeri ve

Detaylı

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ 2010 YILI DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ 2010 yılı Ocak-Mart döneminde, Türkiye deri ve deri ürünleri ihracatı % 13,7 artışla 247,8 milyon dolara yükselmiştir. Aynı dönemde

Detaylı

SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM

SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM 1 SAĞLIK HARCAMALARINDA SON DURUM Temmuz 2018 Sağlık harcamaları ekonomik kriz sonrası yaşadığı düşüşten sonra artma eğilimi göstermiştir. 2016 yılında sağlık harcamaları, 2017 yılında beklenenden daha

Detaylı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER 1.KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM ABD Merkez Bankası FED, 18 Aralık tarihinde tahvil alım programında azaltıma giderek toplam tahvil alım miktarını 85 milyar dolardan 75 milyar

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN ÇÖZÜM SÜRECİNİN İKTİSADİ BOYUTUNA KATKI: ALTERNATİF TURİZM KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN ÇÖZÜM SÜRECİNİN İKTİSADİ BOYUTUNA KATKI: ALTERNATİF TURİZM KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN ÇÖZÜM SÜRECİNİN İKTİSADİ BOYUTUNA KATKI: ALTERNATİF TURİZM KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI 27 Eylül 2014 Mardin Sayın Başbakan Yardımcım, Sayın Bakanım, Saygıdeğer

Detaylı

T.C. BAŞBAKANLIK AVRUPA BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ Sosyal, Bölgesel ve Yenilikçi Politikalar Başkanlığı

T.C. BAŞBAKANLIK AVRUPA BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ Sosyal, Bölgesel ve Yenilikçi Politikalar Başkanlığı T.C. BAŞBAKANLIK AVRUPA BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ Sosyal, Bölgesel ve Yenilikçi Politikalar Başkanlığı Türkiye nin Bilim ve Araştırma Alanında Atmış Olduğu Önemli Adımlar -4 Ağustos 2010- Günümüzün hızla

Detaylı

Araştırma Notu 18/229

Araştırma Notu 18/229 Araştırma Notu 18/229 18 Mayıs 2018 15-19 YAŞ ARASINDAKİ 700 BİN GENÇ NE İŞGÜCÜNDE NE EĞİTİMDE Gökçe Uysal * ve Yazgı Genç ** Yönetici Özeti 2012-2016 dönemine ait Hanehalkı İşgücü Anketi verileri kullanılarak

Detaylı

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları, Sayın Başbakanım, Değerli Bakanlarım, Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları, 26 ihracatçı sektörümüzdeki, 61 bin ihracatçımızın temsilcisi Türkiye İhracatçılar Meclisi nin Sektörler Toplantısı

Detaylı

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim: Eğitim Sistemine Bakış

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim: Eğitim Sistemine Bakış 2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim: Eğitim Sistemine Bakış Prof. Dr. Yüksel KAVAK Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi TÜSİAD / UNFPA İstanbul, 5 Kasım 2010 1 Ana tema: Nüfusbilim ve Yönetim Çalışmanın

Detaylı

Yeni kanun teklifi neden yeterli değildir?

Yeni kanun teklifi neden yeterli değildir? tepav Economic Policy Research Foundation of Turkey Yeni kanun teklifi neden yeterli değildir? Güven Sak 28 Şubat 2012 Çerçeve Ne yapmak istiyoruz? İnsan gücümüz dünyanın en büyük 10 uncu ekonomisi olma

Detaylı

HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015

HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015 HOLLANDA ÜLKE RAPORU 12.10.2015 YÖNETİCİ ÖZETİ Uludağ İhracatçı Birlikleri nin kayıtlarına göre, Bursa dan Hollanda ya ihracat yapan 361 firma bulunmaktadır. 30.06.2015 tarihi itibariyle Ekonomi Bakanlığı

Detaylı

3. Emek Piyasası. Grafik-3.1: İşsizlik Oranları (yüzde)

3. Emek Piyasası. Grafik-3.1: İşsizlik Oranları (yüzde) 3. Emek Piyasası Türkiye de işsizlik oranında son dönemde katılık ve bozulmalar dikkat çekmektedir. 2012 yılından itibaren yavaş bir tempoda artan işsizlik oranı 2016 yılı ikinci yarısında belirgin bir

Detaylı

Doğruların buluştuğu adres...

Doğruların buluştuğu adres... M E D I A Doğruların buluştuğu adres... İletişim Sanattır Firmaların kıyasıya rekabet ettikleri Etnik Pazar sürekli yeniliklere açıktır. Reklam stratejileri yapılırken hedef kitlenin doğru bir şekilde

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça

Detaylı

SAĞLIK HİZMETLERİ TALEBİ. Gülbiye Yenimahalleli Yaşar

SAĞLIK HİZMETLERİ TALEBİ. Gülbiye Yenimahalleli Yaşar SAĞLIK HİZMETLERİ TALEBİ Gülbiye Yenimahalleli Yaşar Talep ve talep fonksiyonunu etkileyen etmenler Talep: Satın alma gücü ile desteklenen istektir. Bireysel talep fonksiyonunu etkileyen etmenler: 1. Fiyat

Detaylı

KENTİNİZ DÜNYAYA İLHAM VERSİN

KENTİNİZ DÜNYAYA İLHAM VERSİN TANITIM KENTİNİZ DÜNYAYA İLHAM VERSİN TEK DÜNYA KENTLERİ YARIŞMASI NA hemen bugün katılın! KENTLER FARK YARATIR Dünya nüfusunun yarısından fazlası kentlerde yaşıyor ve kent sakinleri, dünyanın enerji kaynaklı

Detaylı

PricewaterhouseCoopers CEO Araştõrmasõ

PricewaterhouseCoopers CEO Araştõrmasõ PricewaterhouseCoopers CEO Araştõrmasõ Yönetici Özeti Giriş PricewaterhouseCoopers õn 7. Yõllõk Global CEO Araştõrmasõ Riski Yönetmek: CEO larõn Hazõrlõk Düzeyinin Değerlendirilmesi, mevcut iş ortamõ ve

Detaylı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%) 2016/17 Global İhracat-Büyüme Tahminleri Kaynak : EDC Export Credit Agency - ÜLKE ANALİZLERİ BÜYÜME ORANLARI ÜLKELERİN YILI BÜYÜME ORANLARI (%) Avrupa Bölgesi; 1,5 % Japonya; 0,50 % Kanada ; 1,30 % Amerika;

Detaylı

Ekonomik Araştırmalar ÖDEME DAVRANIŞLARI. Mayıs Şirketlerin işletme sermayesi ihtiyaçları için iyi stok yönetimi çok önemli

Ekonomik Araştırmalar ÖDEME DAVRANIŞLARI. Mayıs Şirketlerin işletme sermayesi ihtiyaçları için iyi stok yönetimi çok önemli Ekonomik Araştırmalar ÖDEME DAVRANIŞLARI Source: Pexels Şirketlerin işletme sermayesi ihtiyaçları için iyi stok yönetimi çok önemli Ödeme Davranışları, Euler Hermes Ekonomik Araştırmalar YÖNETİCİ ÖZETİ

Detaylı

Ulusal Entegrasyon Plani: Ulusal Entegrasyon Entegrasyon siyasetinin motoru Plani: Entegrasyon siyasetinin motoru Ulusal Entegrasyon Plani:

Ulusal Entegrasyon Plani: Ulusal Entegrasyon Entegrasyon siyasetinin motoru Plani: Entegrasyon siyasetinin motoru Ulusal Entegrasyon Plani: Ulusal Entegrasyon Plani: Entegrasyon Ulusal Entegrasyoun siyasetinin Plani motoru Ulusal Entegrasyon Entegrasyon siyasetinin motoru Plani: Entegrasyon siyasetinin motoru Ulusal Entegrasyon Plani: Stand

Detaylı

Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı

Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: -EMEKLİLERİMİZİN, EMEKLİLİK HAKLARINI EN İYİ ŞEKİLDE KULLANABİLMELERİ DEVLETİN ÖNDE GELEN GÖREVLERİ ARASINDADIR -EMEKLİLERİMİZ

Detaylı

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter 2013 yılı, dünya ekonomisi için finansal krizin etkilerinin para politikaları açısından

Detaylı

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi Sivil Yaşam Derneği 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi GİRİŞ Sivil Yaşam Derneği 21-23 Ekim 2016 tarihleri arasında Konya da 4. Ulusal Gençlik Zirvesi ni düzenlemiştir. Zirve Sürdürülebilir Kalkınma

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( ) ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME (2014-2016) I- Dünya Ekonomisine İlişkin Öngörüler Orta Vadeli Program ın (OVP) global makroekonomik çerçevesi oluşturulurken, 2014-2016 döneminde; küresel büyümenin

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN SYMES IN " TÜRKİYE DE ENFLASYON DİNAMİKLERİ: FIRSATLAR VE RİSKLER KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN SYMES IN  TÜRKİYE DE ENFLASYON DİNAMİKLERİ: FIRSATLAR VE RİSKLER KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN SYMES IN " TÜRKİYE DE ENFLASYON DİNAMİKLERİ: FIRSATLAR VE RİSKLER KONFERANSI AÇILIŞ KONUŞMASI 10 Nisan 2015 İstanbul, Martı Otel Sayın Misafirler, Değerli Katılımcılar

Detaylı

AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları

AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları Y. Doç. Dr. Tamer Atabarut Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi Müdürü atabarut@boun.edu.tr Avrupa 2020 Stratejisi: Akıllı, Sürdürülebilir

Detaylı

ViZYON BELİRLEME ÇALIŞMASI. Hazırlayan: Mustafa YILMAZ- Uzman (PKB)

ViZYON BELİRLEME ÇALIŞMASI. Hazırlayan: Mustafa YILMAZ- Uzman (PKB) ViZYON BELİRLEME ÇALIŞMASI Hazırlayan: Mustafa YILMAZ- Uzman (PKB) Strateji seçimi İş konuşmak için bir kamp yerini seçen iki rakip firma yöneticisinin karşısına bir ayı çıkar. Yöneticilerden biri hemen

Detaylı

Sağlık Sektörü -SWOT Analiz-

Sağlık Sektörü -SWOT Analiz- Sağlık Sektörü -SWOT Analiz- Strength Weakness Opportunities Threads TREASURY M. Emre ELMADAĞ Deniz ERSOY M. Uğur TOKSARI Strength İnsan Sağlığı Çocuklardaki aşılama oranlarında gözle görülür iyileşmeler

Detaylı

Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği

Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği Dünya da ve Türkiye de İş Sağlığı ve Güvenliği Amaç İstatistikî veriler ve karşılaştırmalarla dünyada ve Türkiye deki İSG durumu hakkında bilgi sahibi olmak. 2 Öğrenim hedefleri ILO İSG verileri, WHO meslek

Detaylı

2013 YILI Faaliyet Raporu

2013 YILI Faaliyet Raporu 222 YILI Raporu YILI YILI R a proayili rpuo r u 223 İçindekiler 8 Mar t Dünya Emekçi Kadınlar Günü 10 Kasım Atatürk ü Anma G ı d a G ü v e n l i ğ i Pa n e l i ( 1 9 O c a k 2 0 1 3 ) P l a s t i k K a

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72 i Bu sayıda; Haziran İşgücü ve İstihdam gelişmeleri; Ocak-Ağustos Bütçe verileri değerlendirilmiştir. i 1 Gerçek işsizlikte ciddi artış

Detaylı

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ 9.11.2017 Sayın Bakanım, STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri, 1 İş Dünyamızın Değerli Temsilcileri, Kıymetli Basın Mensupları, Global

Detaylı

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son 10-11 senesinde bizim de katkılarımızın olması bizi her zaman çok mutlu ediyor çünkü Avrupa da yaşayan

Detaylı

Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (UNESCAP)

Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (UNESCAP) Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (UNESCAP) Kurtuluş Aykan* Küresel mali krizin ortaya çıkardığı en önemli gerçek, ekonomik sorunların bundan böyle artık tek tek ülkelerin

Detaylı

ULUSLARARASI RAPORLAR, TÜRKİYE EKONOMİSİNİN GELECEĞİNİ PARLAK GÖRÜYOR

ULUSLARARASI RAPORLAR, TÜRKİYE EKONOMİSİNİN GELECEĞİNİ PARLAK GÖRÜYOR 2016 EYLÜL EKİM - EKONOMİ ULUSLARARASI RAPORLAR, TÜRKİYE EKONOMİSİNİN GELECEĞİNİ PARLAK GÖRÜYOR Erdem ALPTEKİN Türkiye ekonomisi, yakın coğrafyadaki diğer ekonomilerle karşılaştırıldığında dinamik ve umut

Detaylı

Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar,

Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar, Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu nun desteğiyle, Enerji

Detaylı

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012 DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012 1 1. Giriş Bölgesel kalkınma veya bölgesel gelişmeler son yıllarda hepimizin üstünde tartıştığı bir

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101]

5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101] 5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101] KARAR ADI NO E 2011/101 Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri ĠLGĠLĠ DĠĞER KARARLA R T...... 2005/201 Ulusal Bilim ve Teknoloji Sisteminin

Detaylı

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N 1 EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER 1 3 M A R T 2 0 1 4, P E R Ş E M B E Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N 1948 DEKİ EKONOMİK DURUM 2 TABLO I Ülke ABD Doları Danimarka 689 Fransa 482 İtalya

Detaylı

NÜFUSUN GELİŞİMİ, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ

NÜFUSUN GELİŞİMİ, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ NÜFUSUN GELİŞİMİ, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ 1 NÜFUSUN GELİŞİMİ, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ 2 NÜFUS VE NÜFUS SAYIMLARI NÜFUS SAYIMLARI NEDEN YAPILIR? DÜNYA NÜFUSUNUN TARİHSEL ARTIŞI VE DEĞİŞİMİ DÜNYA NÜFUSU

Detaylı

Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı

Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı Sayı: 2009/18 Tarih: 09.08.2009 Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı - Ekonomik krizin şiddeti devam ederken, krize borçlu yakalanan aileler, bu dönemde artan işsizliğin de etkisi ile

Detaylı

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan 3. Yaş Baharı Kongresine Katıldı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI YADİGAR GÖKALP İLHAN: - SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

Detaylı

Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Çözümler LİZBON SÜRECİ ve KADIN GİRİŞİMCİLİĞİ

Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Çözümler LİZBON SÜRECİ ve KADIN GİRİŞİMCİLİĞİ Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Çözümler LİZBON SÜRECİ ve KADIN GİRİŞİMCİLİĞİ TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Kongresi Ankara, 25 Ağustos 2008 Y.Doç.Dr. İpek İlkkaracan İstanbul Teknik Üniversitesi Kadının

Detaylı

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1 ( STRATEJİK VİZYON BELGESİ ) TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1 Yeni Dönem Türkiye - Suudi Arabistan İlişkileri: Kapasite İnşası ( 2016, İstanbul - Riyad ) Türkiye 75 milyonluk nüfusu,

Detaylı