Servet-I Fünun Edebiyatı (Edebiyatı Cedide)

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Servet-I Fünun Edebiyatı (Edebiyatı Cedide)"

Transkript

1 Servet-I Fünun Edebiyatı (Edebiyatı Cedide) Servet-i Fünun, "fenlerin zenginlikleri" anlamına gelmektedir. Servet-i Fünun, 1891 yılında Ahmet İhsan tarafından çıkarılmaya başlanmış, 1896 yılında da derginin başına Tevfik Fikret getirilmiştir. Servet-i Fünun dergisi, bu dergi etrafında toplanan edebiyatçıların, savundukları edebî görüşlerini açıklamada, savundukları görüşler doğrultusunda kaleme aldıkları eserlerini yayınlamada bir araç görevi yüklenmiş, hatta bu dönem edebiyatçılarına bir edebî topluluk olarak adını vermiştir. Tanzimat Dönemi Edebiyatına bir yenilik getirdiği için "Edebiyat-ı Cedide" alarak adlandırılmış, daha sonra Servet-i Fünuncular için önceleri bir alay olarak kullanılmış daha sonra ise isim olarak yerleşmiştir. Yeniliğin üstüne yenilik yapmaya çalıştıkları için Servet-i Fünunculara da Edebiyat-ı Cedideciler denilmiştir. Muallim Naci, Tanzimat sonrası Türk edebiyatında ılımlıların başında bulunmaktadır. Eskiyi savunanlarla ılımlılar geleneksel yaşama tarzını sürdürürken, yeniyi savunanlar Batılı yaşama biçimin uymak istemişlerdir. Servet-i Fünun veya Edebiyat-ı Cedîde hareketi, Türk edebiyatının 1860'tan sonra başlayan batılılaşma hareketinin bir uzantısıdır. Tanzimat edebiyatının modernleşme çabalarını yürütmüşlerdir. 1896'dan 1901 'e kadar süren dönemi kapsar. Türk edebiyatının bu kesitine Servet-i Fünun devri denilmesi, bu edebî hareketin Servet-i Fünun dergisinde hayat bulmasıyla ilgilidir. Servet-i Fünun edebiyatına "Edebiyat-ı Cedîde" denilmesinin nedeni, Avrupai Türk edebiyatını temsil etmesinden dolayıdır. Bu ifade, Tanzimat devrinde Tanzimat'ın birinci ve ikinci nesilleri için kullanılmıştır. Daha sonra Servet-i Fünunculara "Yeni Edebiyatı Cedîdeciler" denilmiştir. 1930'dan sonraki edebiyat tarihlerinde "Servet-i Fünun" deyiminin kullanıldığı ve edebiyatımıza bu şekliyle mal olduğunu belirtelim. Cenap Sahabettin, Servet-i Fünun Edebiyatı'nı Tanzimat Edebiyatı'nın bir devamı olarak görür ve bu edebiyata "Evsât Edebiyatı" adını verir. Servet-i Fünuncular'ın Nâmık Kemâl, Abdülhak Hâmit ve Samipaşazâde Sezâî 'yi örnek aldıklarını belirtir. Servet-i Fünun Edebiyatı'nın kendinden önceki devrin doğal bir sonucu olduğunu vurgular. Kendi neslinin edebiyatı ile öncekiler arasındaki münâsebeti, baba ile oğul arasındaki ilişkiye benzetir. Servet-i Fünunculann Batı'yı özüyle değil, dış şekliyle taklid ettiğini söyler. Böylece Tanzimat ile Batı arasında yetişmiş olmalarından ötürü, bu döneme Evsât Edebiyatı denilmesini teklif eder. Servet-i Fünun edebiyatı, Batı'yı tanıyan ve bilen bir edebiyattır. 1890'dan sonra Stendhal (Stendal), Flaubert (Flober), Balzac (Balzak), Goncourt (Gonkur)lar ve Bourget (Burje) gibi romancıları okudular ve etkilendiler. Edebiyatı, batılı anlamda algılamış ve bu modern anlayışı edebiyatımıza yerleştirmeye çalışmışlardır. Batı'nın bütün edebî türlerini, tekniğine uygun biçimde edebiyatımıza mal etmeyi başarmışlardır. Küçük hikâye, mensur şiir (mensure), roman ve tenkit gibi edebî türler, Servet-i Fünun edebiyatının kurduğu ve kullandığı türlerdir. 1 / 15

2 Servet-i Fünun edebiyatı, kendisinden sonraki dönemlerde de etkili olmuştur. Millî edebiyat, edebî zevkini bu dönemden almış, mahallî ve millî unsurlarla süsleyerek, ilkelerine uygun biçimde bir edebiyat dünyasına koşmuştur. Servet-i Fünun edebiyatı, değişik türlerde eserler vermiş özellikle batılı anlamda şiir, hikâye, roman ve tenkit türlerinde yoğunlaşma göstermiştir. Servet-i Fünun edebiyatının başlıca kaynağı Fransız edebiyatıdır. Bu edebiyata Tevfik Fikret- Halit Ziya Mektebi de denilmiştir. Şiir türünde görülen başlıca isimler şunlardır: Tevfik Fikret ( ), Cenap Şahabettin (Raik Vecdî takma adıyla, ), Hüseyin Siret (Özsever, Ömer Senih takma adıyla, ), Hüseyin Suat (Yalçın, ), Ali Ekrem (Bolayır, , Ayın Nâdir takma adıyla. Nâmık Kemâl'in oğlu), Ahmet Reşit (Rey, H.Nazım takma adıyla, ), Mehmet Sami (Süleyman Nesib takma adıyla, ), Süleyman Nazif (İbrahim Cehdî takma adıyla, Diyarbakırlı Sait Paşa'nın oğlu), Faik Âli (Ozansoy, , Süleyman Nazifin kardeşi. Zahir takma adıyla), Celâl Sahir (Erozan, , Yemen Valisi ve kumandanı İsmail Hakkı Paşa'nın oğlu). Servet-i Fünuncular, nesirle şiir söylemeyi denediler. Duygu yoğunluğunu ve heyecanlarını mensur şiir halinde ifade ettiler. Bertrand(Bertran), Baudelaire (Bodler), Mallarme (Malarme)ve Rimbeaud (Rembo) gibi şairlerin izinde yürüdüler. Mensur şiiri onlardan aldılar. Bu türü önce Halit Ziya sonra Mehmet Rauf denedi. Hikâye ve romanda başarılı isim Halit Ziya'dır. Onu Mehmet Rauf, Hüseyin Cahit, Ahmet Hikmet ve Safvetî Ziya izler. Küçük hikâye örnekleri bu dönemde görülür. Klâsik vaka hikâyelerinin temsilcisi Halit Ziya'dır. Servet-i Fünuncular, ülkenin içinde bulunduğu durumdan dolayı, tiyatro türünde beklenen ölçüde eser veremediler. Tiyatro ile ancak 1908'den sonra uğraşma imkânı bulabildiler. Hüseyin Suat Yalçın, Mehmet Rauf, Cenap Sahabettin, Halit Ziya, Faik Ali Ozansoy, Ali Ekrem Bolayır ve Safvetî Ziya'mn tiyatro denemeleri vardır. Bunlar teknik bakımdan başarılı eserlerdir. Günlük konuşma diline yaklaşma çabası gösterirler. Tiyatro dili, bu dönemde normal bir çizgi takip eder. Konuları aile çevresinde geçer. Evlenme, boşanma, kadının medenî hakları gibi temaları işler. Tiyatroda dikkat çeken isim Hüseyin Suat'tır. Yazdığı ve uyarladığı yirmi kadar piyesi vardır. Manzum piyesler de yazan yazar, komedi ve dram türünde eserler vermiştir. Hüseyin Suat'tan sonra tiyatroyla ilgilenen Mehmet Rauf olmuştur. Aşk, evlenme şekilleri, evlilikte ihanet ve bağlılık temalannı işlediği oyun-lar, edebiyatımıza fazla birşey kazandırmamakla beraber, anılmaya değer eserlerdir. Cenap Sahabettin de Yalan (1911) ve Körebe (1917) piyesleriyle teknik bakımdan yeterli görülmemektedir. Adını, bir dergiden alan bu dönem edebiyatı, dergi ve gazete alanında da başarılıdır. Bu dönemde çıkan dergiler şunlardır: Mektep (1895), Mütâlâa (1896), Musavver Ma'lûmât ( ), Hazîne-i Fünun ( ), Resimli Gazete ( ), Musavver Fen ve Edeb (1899) ve tefrika (1898). Dönemin gazetelerinden edebiyat, sanat ve düşünce yazılarına önem verenleri: Tercüman-ı Hakikat ( ), Sabah ( ), Tarîk ( ), İkdâm ( ), Terakki ( ) vb...dir. Abdülhamid'in sıkı yıllan, basın hayatına canlılık kazandırmaz. Buna rağmen, başarılı oldukları gözlenmektedir. Bu dönemde yazılan makaleler, genellikle Batı edebiyatını tanıtıcı niteliktedir. Edebî çalışmalarını yalnız edebî tenkit konusunda yoğunlaştıran tek yazar, Ahmet Şuayb 2 / 15

3 (Şuayib)'dir. Tenkitte; kendilerine yöneltilen eleştirileri cevaplandırmak, kendi edebiyat anlayışlarını tanıtmak ve yorumlamak, Batı edebiyatı hakkında değerlendirmeler yapmak ve edebî akımları gündeme getirmek gibi konular görülmektedir. Tevfik Fikret, Cenap Sahabettin, Mehmet Rauf, Ali Ekrem, Hüseyin Cahit gibi sanatçıların yazılarında: estetik, edebiyat, edebî zevk, edebiyatta tenkit, edebiyat ve şiir, şiirde konu, vezin, kafiye, nazım şekilleri, hikâye, roman, edebiyat devreleri, eski-yeni edebiyat gibi konular, tenkidin özünü oluşturmaktadır yılında Malûmat dergisinde Hasan Âsafın "Burhan-ı Kudret" adlı şiirinin yayınlanması üzerine, kafiye konusunda ileri ölçülere varan bir tartışma başladı. "Zerre-i nurundan iken muktebes Mihr ü mâha etmek işaret abes" beyiti, anlam ve kafiye bakımından eleştirilere uğradı. "Muktebes" ve "abes" kelimelerinin kafiye oluşturamayacağı yolunda tartışmalar başladı. Kafiyeyi göz için kabul edenlere göre, sondaki "sin" ve "peltek se"nin kafiye oluşturması mümkün değildir. Kafiyeyi kulak için kabul eden anlayışa göre, bu iki kelime kafiye teşkil edebilirdi. Böylece tartışmaların boyutları genişledi. Yankılan büyük oldu. Dönemin ilk akla gelen tartışma örneği niteliğini kazandı. Tenkit alanında, Hüseyin Cahit Yalçın'ın "Kavgalarım" adlı eseri de anılmaya değer niteliktedir. Ahmet Şuayb, Servet-i Fünun dergisinde "Son Yazılar" başlıklı yazıcında, Servet-i Fünun edebiyatının ferdî duygulan ve özellikle aşk konusunu işlemesinden memnun olmadığını belirtir (7 Haziran 1900, s. 482). Deneme ve tenkitleriyle gücünü hissettirir. (Dönemin tenkit anlayışı hakkında geniş bilgi için, Dr. Bilge ERClLASUN'un "Servet-i Fünun'da Edebî Tenkit", Ank., 1981,400 s; adlı eserine bakınız). Servet-i Fünun dergisinde "Musâhabe-i Edebiyye"leriyle ilgi toplayan ve sohbet türüne canlılık kazandıran Tevfik Fikret olur. (Fikret'in bu tür yazılarını, Doç. Dr. İsmail PARLATIR; Tevfik Fikret -Dil ve Edebiyat Yazılarında bir araya getirdi; Ank., S7,283s). Bu devrede, seyahat edebiyatının en güzel örneği Cenap Sahabettin'in "Hac Yolunda" adlı eseridir (1896'da tefrika olunan eser, 1909'da basıldı). Edebiyat tarihi alanında çalışmalar durmuş gibidir. Süleyman Nazif in Nâmık Kemâl (1912), Me hmet Akif (1924), îki Dost ( Ziya Paşa -Namık Kemal, 1926) monografi-eriyle Ali Ekrem'in Nâmık Kemâl (1930) ve Lisânımız (1937) adlı incelemeleri dönemin uzantıları olarak görülen eserlerdir. Servet-i Fünun edebiyatının, yukarıda dokunduğumuz türlerde eserler verirken, yüksek zümreye, aydın kesime hitap ettiğini hemen belirtelim. Bu dönem sanatçılarının ortak anı, Abdülhamit düşmanlığında birleşmeleridir. Karamsar hayat görüşü, hepsinin belirgin yanıdır. Eserlerinde işledikleri temalar, realiteden kaçış, hayat-hakikat tezada, karamsarlık, tabiat ve kadındır. Onların eserlerinde tabiat, resimden gelme bir tabiat olarak karsımıza çıkmaktadır. Bu tabiat yaşanılan tabiat değil, görülen seyredilen bir tabiattır. Konuların dar bir perspektif içinde ele alınmış olması, onların sanat ve edebiyat güçlerini gölgede bırakmış değildir. Şiirde, tenkitte ve romanda teknik sağlamlığıyla başarılı eserler vermişlerdir. 3 / 15

4 SERVET-İ FUNUN EDEBİYATINDA DİL VE ÜSLÛP Servet-i Fünuncular, estetiğe önem verdikleri için dili zenginleştirmeye çalıştılar. Bu yüzden duygu ve düşüncelerine eşlik edecek Arapça ve Farsça kelime ve tamlamaları kullanmaktan çekinmediler. Ölçü Batı edebiyatı olduğundan, yeni kavramları ifade edebilmek için, mevcut dili genişletmeye mecbur kaldılar. Sade ve basit dili, halka mahsus kabul ettikleri için, aydın kitleye seslenmek amacına yöneliktiler. Bu durum da onların dilde sınır tanımayan açılmalarına bir neden olmuştur. Batı edebiyatını yakînen izleyen Servet-i Fünun cular, Parnasyenlerin yeni kelimeler, yeni kavramlar, yeni hayaller ile yeni ahenk yaratmak düşüncesini benimsediler. Bu anlayıştan hareketle Arap ve Fars sözlüğünden yararlanmakta sakınca görmediler. Buldukları kelimeler bakımından eski olmakla beraber, getirdikleri kavramlar yenidir. Parnas akımının aşın biçimciliği, sembolizmin kişisel ve müzikal üslûp için gerekli gördüğü duyulmamış ve ahenkli sözler kullanmış olması, dili ağırlaştırmıştır. Bu durum Servet-i Fünun sanatçılarına da yansımıştır. Âdeta duyulmamış kelime ve tamlamalar kullanmakta birbirleriyle yarışmışlardır. Arapça ve Farsçadan seçtikleri güzel sesli ve ince anlamlı sözcükleri ilk kez kullanmış olmayı meziyet saymışlardır. Bu gidiş, "Servet-i Fünun Lisanı" diye adlandırılan bir dil ortaya çıkarmıştır. Bundan ötürü de büyük eleştirilere uğramışlardır. Her şeye rağmen, bildiklerinden şaşmamışlar, "güzellik" uğruna bildikleri çizgide yürümüşlerdir. Hiç şüphesiz, Türkçe kelimelerin hakkını aruzda vermiş olmaları, ustalıklarının en belirgin göstergesidir. Türkçeyi aruz veznine uygulamadaki başarı,tevfik Fikret'le ideal çizgidedir. Daha sonraki devrelerde, Mehmet Akif ve Yahya Kemal, Türkçeyle "Türk aruzu" yaratacak yeteneklerini sergileyeceklerdir. Estetik düşüncenin getirdiği dil zenginliği, aynı ölçüde sanat adına da "üslûp" problemini doğurmuş oldu. Dönemin sanatçıları, söz dizimine de yenilikler getirdiler. Cümlelerinde aynı zamanda fiil kiplerini kullanmaktan sakındılar. Kesik cümlelerle, uzun cümle geleneğini kırmaya özen gösterdiler. Kimi zaman, ara cümlelerle cümleyi ikiye bölmeyi denediler. Cüml e yi kuvvetlendirmek amacıyla cümlede "evet" sözünü sık sık kullandılar. Sıfatlar 4 / 15

5 ı ismin sonuna getirdiler; fiilsiz cümleler oluşturdular. Cümlelerinde "ve" bağlac ıyla "ah" ve "oh" ünlemler ine geniş ölçüde yer verdiler. Cümle yapısı nda Fransızcanın cümle kuruluşuna bağlı kaldılar. Bu gibi durumlar, Servet-i Fünun sanatçılarının dil kadar, üslûpla da uğraştıklarını gösteren çalışmalardır. SERVET-İ FUNUN EDEBİYATINDA ŞİİR Abdülhak Hamid'in şekilde yaptığı yeniliği daha da genişletirler Fransız şiirinden sone ve terzarima gibi nazım türlerini alırlar. Müstezad (serbest nazım)ı, yaygın ölçüde kullanırlar. Kalıplaşmış vezinlerin dışına çıkarlar. Türk şiiri nazım şekilleri bakımında modernleşir. Türkçeyi aruza uygularlar. Fikret oldukça başarı sağlar. Aruzun bütün kalıpları müstezat için denenir, büyük ilgi görür. Şiirde ahengi yaratmada aruz vezninden yararlanılır. Konunun yapısına uygun, aruzun değişik kalıpları kullanılır. Ahenk endişesiyle aynı şiirde değişik vezinlere yer verirler (Cenap Sahabettin). Kafiye göz için değil, kulak içindir ilkesi benimsenir; kafiye, ahenk unsuru olarak eli alınır. Şairler, mısra bağımsızlığı anlayışına ve ifadenin bir beyitte bitmesi geleneğine karşı koyarlar. 5 / 15

6 Bütün güzelliğine önem verirler. Şiirde anjambmanlar kullanarak, şiiri nesre yaklaştırmaya çalışırlar. Şiirde cümleleri istedikleri kısalık ve uzunlukta kullanırlar. Cümleyi mısra ortalarında tamamlayarak, beş altı mısra kadar uzattıkları olur. Şiirin konusunu genişletirler. Ferdî duygu ve hayâllerin yanı sıra, aşk, tabiat ve allı hayatı başlıca temalar arasındadır. Hayâl-hakikat çatışması şiirde dikkat çekici boyutlardadır. Ferdiyetçi sanat anlayışı şiire egemendir. Aşırı duygusallık ve yeni hayâl dünyası kurma eğilimi, onları ferdiyetçi kılmıştır. Bu yüzden aşk ve tabiat konusuna ağırlık veririn Romantizmden sembolizme kadar açılan şairler, yeni bir duyuş, hayâl kuruş, yeni bil zevk ve estetik getirmişlerdir. Beğendikleri birçok hayâlleri şiire sokarlar. Parnasizmin ve sembolizmin etkisiyle şiire resim ve mûsikî girer. Ses ve ahenk şiin-egemen olur (T.Fikret. C.Şahabettin). Şiire özgü bir vokabüler (kelime kadrosu) yaratılır. Şiirde kuvvetli bir mûsikî dili görülür. Şiire dış mûsikî ve iç mûsikî egemendir. T. Fikret dili ve tekniğiyle dış mûsikîyi, C. Sahabettin ise ince buluş, parlak hayal ve mecazlarıyla iç mûsikîyi sağlarlar. Şiir dilinde Arapça, Farsça kelime ve tamlamalar vardır. Sanatkârane bir üslûp peşindedirler. Batı etkisinde şiire yeni sözler girer: Saat-ı semen fem (yasemin renkli saat). Fransızca neige d'or karşılığı olan berf-i zerrin (altın renkli kar) vb... Servet-i Fünun şiiri, II. Meşrutiyet'in ilanıyla (1908) sosyal meselelere yönelir (T. Fikret, Ali Ekrem, Süleyman Nazif...) Şiirin yenileşmesinde nazım şekli önemli bir rol oynar; şiir nazım şekli bakımından zenginlik kazanır. 6 / 15

7 SERVET-İ FUNUN EDEBİYATINDA NESİR Servet-i Fünun sanatçıları, iyi bir öğrenim görmüş ve yabancı dil öğrenmişler; böyle Batı edebiyatı nı yakından tanımışlardır. Arapça ve Farsçadan aldıkları sözler yenidir ve yepyeni bir anlamda kullanılmıştır. Kullandıkları kelime ve tamlamalar, Batı edebiyatından almış oldukları sözleri karşılar niteliktedir. Aydın kesim için yazmak düşüncesi, dilde sadelikten uzaklaşmalarına neden olmuştur. Süslü ve sanatlı nesir örnekleri vermişlerdir. Sanat için sanat anlayışı, sanatlı bir nesir ortaya çıkarmıştır. İnançsızlıkları ve tarih i bir derinliğe sahip olmayışları yüzünden, karamsardırlar. Bu durumları eserlerini do yansımıştır. Derinleştikleri en önemli konu, estetik ve sanattır. Sanatın yolunu açmışlar, sanatta belirli bir olgunluğa erişmişlerdir. Gerçek tenkîd, Servet-i Fünun nesriyle edebiyatımıza girmiştir. Toplumsal konulardan uzak kalan sanatçılar, nesirde uzun Cümlelerin yanında, Batı edebiyatının etkisiyle bağlaçlar dan arınmaya ve kısa cümleler oluşturmaya özen göstermişlerdir. Fransız edebiyatının etkisinde kalan yazarlar ın cümlelerinde, Fransız cümle yapısı nın hakimiyeti görünmektedir. Söz diziminde yenilikleri dikkat çeker. Fiilimsiler le birleşik cümleler kurulmuş; bağlı ve sıra cümlecikleri sık sık kullanılmıştır. Sanatlı üslûpları, nesirle şiir yazmak yolunu açmış, mensur şiir yolunda l'.ı...ııılı örnekler vermişlerdir ( Halit Ziya, Cenap Sahabettin, Mehmet Rauf...) Yenileşme sürecinde eski edebiyat ve kültürle olan ilişkilerini kesmiş olmaları, alafranga sayılmalarına sebep olur. 7 / 15

8 SERVET-İ FUNUN EDEBİYATINDA HİKAYE VE ROMAN Hikâye ve romanda teknik yönden gelişme gözlenir. Kısa hikâye, bu dönemde edebiyatımıza girer. Hikâye ve roman edebî bir çizgiye ulaşır. Batılı anlamda Türk romanı bu dönemde yazılır. Roman tekniği modern ve sağlamdır. Olayların örgüsü, işlenişi ve konuşmalar başarılı bir biçimde verilir. Eserde, yazar kişiliğini gizler. Psikolojik romanın ilk örneği, bu devrede görülür (M.Rauf, Eylül). Kişilerin ruh durumları anlatılır ve çözümlenir; sosyal hayat tasvir edilir. Gerçek hayat sahnelerine yer verilir (H. Cahit, Hayâl içinde). Hayatta görülen ve görülmesi mümkün olan olay ve kişiler anlatılır. Tip yaratmada, tasvir ve portrelerde başarı sağlanır. Realist ve natüralist çizgiye yaklaşılır. Realizm ve natüralizm vb... edebî akımlar örnekleriyle birlikte edebiyatımıza girer Romanda romantizmin etkisi belirgin biçimdedir. Zamanla realizme yönelme başlar. Roman içinde yaşanılan toplum yaşantısı dile getirilir. Batıya ayak uydurma yolundaki çabalar, romana konu olur. Sanatçının yol gösterici olduğuna inanan romancılar, batılılaşma sürecinde kendilerine göre uygun buldukları örnekleri romana sokarlar (H. Ziya, Aşk ı Memnu), Romanda, sosyal davalara yer verildiğine rastlanmaz. Çevre özelliklerinden ve milli konulardan yoksundurlar. 8 / 15

9 Konularını İstanbul'daki seçkinler tabakasından -özellikle- batılı çevrelerden alırlar. Bu nedenle "Salon edebiyatı" oluşturdukları öne sürülür. Aydınlar için yazmış olmaları, halktan uzaklaşmalarına neden olur. Klâsik vak'a hikâyesi, Halit Ziya ile doruk noktaya ulaşır. Hikâyeler, orta halli ve yoksul insanları konu edinir; İstanbul'un dışına çıkılır (H.Ziya, Bir Yazın Tarihi...). Hayâl kırıklığı, üzüntü ve başarısız aşklar, hikâye ve romana giren belirgin temalardır. Hikâye ve romanda realizme geçiş, gözlemi getirir, hayâli ikinci sıraya iter. Yazarlar, realizmin ve natüralizmin etkisinde kalırlar. Kadına özel ilgi, bu dönemde görülür. Kadın; ev içi romanlarındaki kadın tipleri ve kadınlara ait eşyaların tasviri gibi değişik şekillerde ortaya çıkar. Şahıs ve mekân tasvirlerinde üslûp sanatlı ve süslüdür. Roman ve hikâyelerin dili, üslûbu kusurludur. Süslü ve sanatlı anlatım tutkusu ileri ölçüdedir. Estetik uğruna Arapça ve Farsça kelime ve tamlamalar, hikâye ve romanda geniş ölçüde vardır. Üslûp anlayışı ve arayışı, Türkçenin kimi zaman anlaşılmaz hâle gelmesine sebep olur. ikizli, üçüzlü ve dördüzlü tamlamalarla oluşturulan kullanımlar, karışıklığa neden olur. Fransız dilinin etkisiyle Türkçenin söz dizimi genişlik kazanır. Cümlenin öğeleri yer değiştirir; bazen cümleler yarıda bırakılır, kesik cümlelere yer verilir. Cümleler isteğe bağlı olarak kısalır ve uzatılır. SERVET-İ FUNUN SANATÇILARI 9 / 15

10 TEVFİK FİKRET ( ) Tevfik Fikret'in o Tarih-i Kadîm'i yok mu, işte o, dünyada yapılması gereken bütün devrimlerin kaynağıdır." M. Kemal ATATÜRK İstanbul'da doğmuştur. Babası mutasarrıflardan Hüseyin Efendidir. Galatasaray Sultanisinde okurken edebiyatla da ilgilenmeye başlar. Fikret, okul yaşamını çalışkanlığı ve başarısıyla örnek bir öğrenci olarak geçirir. Okulu birincilikle bitirir, Hariciye Nezareti İstişare Odasına girer. Burada iş çok az olduğundan bir süre sonra istifa ederek ayrılır. Daha sonra kendisine getirilen birikmiş aylıklarını çalışılmadan kazanılmış olduğu gerekçesiyle kabul etmez. Bu olay Fikret'in kişiliği ve ahlâk anlayışı hakkında bir görüş verir. Tevfik Fikret, Ticaret Mekteb-i Âlisinde Fransızca ve yazı dersleri verir. Galatasaray Sultanisinde Türkçe öğretmenliği yapar. Bu görevdeyken hükümetin bütçe açığını memur maaşlarından kesinti yaparak kapatmaya kalkması üzerine "mantıksız bir hükumete hizmet edemeyeceğini" bildirerek istifa eder. "1891 yılı, Tevfik Fikret için önemlidir. Çünkü oğlu Halûk doğmuştur. Şairimiz ilerde Halûk'un kişiliğinde gençliğe seslenecektir. Bu yıllarda Mirsad, Malûmat, Maarif gibi dergilerde şiirler i yayımlanıyordu yılında, Recâizade Mahmut Ekrem, Galatasaray Sultanîsinden öğrenci si olan Tevfik Fikret'i bir başka öğrencisiyle, Serveti fünun dergisinin sahibi Ahmet İhsan la tanıştırır. Tevfik Fikret bu derginin edebiyat bölümünün başyazarlığına getirilir. Yetenekli genç edebiyatçılar bu dergi etrafında toplanmaya başlar. "1899 yılında Robert Kolejde edebiyat öğretmenliğine başlar. Bu görevi 1910 yılına kadar ara vermeden sürdürür. Robert Kolejdeki görevinin dışında bütün zamanlarını Servetifünuna ayırır. II. Abdülhamit'in baskısı gittikçe artar yılında bir bahaneyle Tevfik Fikret de tutuklanır, birkaç gün sonra serbest bırakılır yılında Servetifünun hükümet taradan kapatılınca Bebek'teki "Aşiyan" adını verdiği evine çekilir. Derginin yeniden yayımlanmasına rağmen Fikret geri dönmez. Bu dönemde baskı dönemi şiirlerini yazar. Bu şiirlerin yayımlanma ortamı yoktu. Ancak kulaktan kulağa yayılıyordu. 1908'de II. Meşrutiyetin ilânı Tevfik Fikret'i ümitlendirir. Hüse yin Cahit 'le birlikte Tanin gazete sini kurar. Ancak politika Fikret'in karakterine uygun değildi. Politikanın ikiyüzlü, çıkarcı, hiçbir ahlâk kuralı tanımayan gerçeği, Fikret' in gazeteden ayrılmasına neden II. Meşrutiyetle, II. Abdülhamit'in baskıcı saltanatı döneminde yazdığı karamsar şiirlerin yerine halka umut veren şiirler yazar. Ancak kısa zamanda, verdikleri sözleri yerine getirmeyen, meşrutiyet ve özgürlük ortamını kendi çıkarları doğrultusunda kullanan yöneticilere Doksan Beşe Doğru, Hân-ı Yağma şiirleriyle sert eleştiriler yöneltir. İttihat ve Terakki Cemiyetinin 10 / 15

11 önerdiği Millî EğitimBakanlığını reddeder yılında Galatasaray Sultanîsinin müdürlüğünü, bakanlığa tercih eder. Ancak okulda yaptığı yenilikler dedikodu konusu olunca 1910'da müdürlükten ayrılır. Darülfünun ve Dârülmualliminde verdiği dersleri de bırakarak Aşiyan'a çekilir. Bu son dönemini çocuklar için hece ölçüsüyle şiirler yazarak geçirir. Bu şiirleri Şermin adlı kitapta toplar yılında şeker hastalığından ölür. Edebiyattaki Yeri ve Önemi: Fikret, Galatasaray Lisesindeki öğrenciliği sırasında, hem yeni edebiyatın önemli adlarından Recâizade Mahmut Ekrem' de eskinin temsilcisi Muallim Naci 'nin öğrencisi olmuştur. Bu iki edebiyatı, bu iki şair in kişiliğinde görme ve tanıma olanağı bulur. İlk şiirlerinde, bahar, şarap, aşk gibi eski edebiyatın konularını işler ve katıldığı iki şiir yarışmasında da birincilik kazanarak şiir çevrelerinde tanınır. Servetifünun Dönemi, onun "Sanat, sanat içindir." ilkesiyle bireyci bir karakter gösteren şiirler yazdığı dönemdir. Bu dönemdeki şiirleri topluma ve yaşama uzaktır. İmge ve duyguya dayalı karamsar bir hava taşıyan şiirler yazar. Ama şiirlerindeki insancıl yan, kendini her zaman belli eder. Daha çok batı şiirini tanıdığı ve kendi şiirini olgunlaştırdığı bu dönem, eski-yeni tartışmaları ile geçer. Eskiye verilecek en güzel yanıt iyi şiirlerdir. Bu dönemden sonra Valide'de kucağında çocuğuyla dilenmek zorunda bırakılan anayı, Halûk'un Bayramı'nda bayramı kutlayamayan yoksul çocukları, Verin Zavallılara'da depremzede yurttaşları anlatır. Balıkçılar, ekmeğini denizden kazanan yoksul balıkçılar için yazılır. Bu şiirlerine egemen olan bireysel acıma, zamanla toplumcu başkaldırıya dönüşür. II. Abdülhamit'in baskısını Sis şiirinde yansıtır. O günün kokuşmuş toplumsal ortamını sergiler. Bu şiiri Sabah Olursa, Mazi-Âti, Bir Lâhza-i Teahhur izleyecektir. Ancak bu şiirlerin o dönemde yayımlanması olanaksızdır. Onun için kişiler önemli değildir. İttihat ve Terakki yöneticileri için Doksanbeşe Doğru'yu yazmaktan kaçınmaz. Rübabın Cevabı, Revzen-i Mahlû, Han-ı Yağma, İttihat ve Terakki yöneticilerini kıyasıya eleştirdiği şiirlerdir. Şiirleri ve sanat anlayışı bireycilikten toplumculuğa doğru yönelmiştir. Bu dönemin en önemli yapıtı Tarih-i Kadim'dir. Bu uzun şiirde insanı ezen, acı veren her şeye baş kaldırır. Halûk'un Defteri ile oğlu Halûk'a seslenirken o, gerçekte bu toplumun geleceği olan çocuklara ve gençlere öğütler verir. Namık Kemal'de toplumcu bir anlayış taşıyan özgürlük kavramı, Tevfik Fikret te toplumcu olduğu kadar bireycidir. Onun için bireyin özgürlüğü de önemlidir. Zaman zaman neşeden kedere, ümitten ümitsizliğe geçen duygusal bir yapıya sahiptir. Onca ahlâk kavramı kesindir. Kendisi bir ahlâk anıtı gibi temiz, dürüst ve doğrudur. O, bir dürüstlük ve yurtseverlik örneğidir. Zorbalığın, tutuculuğun, haksızlığın, rüşvetçiliğe ve ikiyüzlülüğün alabildiğine yaygın olduğu bir ortamda yaşadı, ama onu en çok yakın çevresindekilerin bocalamaları üzmüştür. Tevfik Fikret, yalnızca bir şair olarak değil, insan olarak da örnek biridir. "Hak bellediğin yolda yalnız gideceksin." derken bunu öncelikle kendi yaşamında uygulayabilmiştir. HALİT ZİYA UŞAKLIGİL ( ) 11 / 15

12 İstanbul'da doğmuştur. Halı tüccarı Hacı Halil Efendinin oğludur. ilköğrenimini Mercan Mahalle Mektebinde yapar. Fatih Askerî Rüştiyesini bitirdikten dedesinin yanına İzmir'e gönderilir. Orada Fransız Mechitaristes (Meşitaristler ) okulunda okur. Öğrenciliği sırasında Fransızcadan çeviriler yapmaya başlamıştı. 19 yaşında, bir arkadaşıyla birlikte Nevruz gazetesini çıkarır. Fransızca öğretmenliği yapar. Osmanlı Bankasında çalışmaya başlayınca Hikmet ve Ahenk gazetelerini çıkarır yılında ilk romanı Sefile'yi yayımlar. 1893'te İstanbul Reji Müdürlüğüne başkâtip olarak girer. Recâizade Mahmut Ekrem'in desteğiyle Servetifünun topluluğuna katılır. Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu gibi ünlü romanları bu dergide yayımlanır. Derginin kapatılmasından II. Meşrutiyete kadar hiçbir yazı yayımlamaz. Sultan Reşat'ın padişah olmasıyla sarayda mabeyn başkâtipliğine getirilir. Görevi dört yıl sürer. Hükümet tarafından Fransa (1913) ve Almanya'ya (1915) gönderilir. Daha sonraki yıllarda Yeşilköy'deki köşküne çekilerek kendisini bütünüyle edebiyata verir. Oğlu Halil Vedat'ın genç yaşta ölümü yazarı derinden etkiler te ölür. Edebiyattaki Yeri ve Önemi: Halit Ziya, bir kolu İzmir 'de, diğer kolu İstanbul da bulunan ve "Uşakîzadeler" diye anılan varlıklı ve büyük bir ailenin çocuğudur. Sanat ve edebiyatın konuşulduğu, kitap okunan bir ortamda yetişir. Küçük yaşta yabancı dil dersleri alır. Bol Türkçe ve Fransızca kitap okuma olanağı bulur. İlk edebiyat çalışmaları da Fransızcadan yaptığı roman çevirileridir. Servetifünuncular arasında en kültürlü yazarlardan birisidir. Fransızcadan başka İngilizce, Almanca, İtalyanca, Arapça ve Farsça biliyordu. Tanzimatçıları okumuş ve karşılaştırma olanağı bulmuştur. Çevirilerini yaparken kendine özgü tümce yapısını da kurmuş; yazdığı roman ve öykülerle Servetifünuncuları yönlendirmiştir. Servetifünun şiirinde Tevfik Fikret, Cenap Sahabettin ne ise, düz yazıda da Halit Ziya Uşaklıgil odur. İlk döneminde süslü düz yazıyla yazdığı yazılar büyük ilgi görmüştür. Zamanında alışılmış kuralların dışında, Fransız söz diziminden de etkilenerek özgün bir tümce yapısına ulaşmıştır. Türkçenin anlatım gücünü araştırmış, ancak bol yabancı sözcük kullanarak dilini ağırlaştırmıştır. Önceleri dilde özleşmeye karşı çıkarken yaşamının son yıllarında kendi yapıtlarını yalınlaştırmıştır. Halit Ziya, Türk romanında bir aşamadır. Cumhuriyet öncesi dönemimizin en usta romancısıdır. Romanları teknik bakımdan kusursuzdur. Kişiler kendi çevresinin yaşayan insanlarıdır. Duygusal ve düşünsel çözümlemeler sağlamdır. İyi bir gözlemcidir. Türk romancılığının temel çerçevesini batılı bir anlayışıyla çizer. Tanzimat tan Cumhuriyete bir köprü oluşturur. Yaşadığı dönemi ve ortamı yansıtmada, zamanının romancılarından hiçbirisi ona ulaşamaz. Romantiklerin etkisinde realist bu çizgi izler. Romanlarının konularını aydın çevrelerden seçmesine ve genellikle konak yaşamı çevresinde kurmasına karşın öykülerinde daha çok halkın arasına girmeye çalışır. Bu nedenle öykülerinde daha çok yerli hava vardır. Öykülerinde, Maupassant biçimi egemendir. Öykü, Halit Ziya nın çok sevdiği, çok başarılı olduğu ve bol ürün verdiği bir alandır. Yüz elliden fazla öyküsünü beş kitapta toplamıştır. Roman ve öykülerinden başka sanat ve edebiyatla ilgili görüşlerini ve anılarını yazmıştır. Yapıtları 12 / 15

13 Romanları: Sefile, Nemide, Bir Ölünün Defteri, Ferdi ve Şürekası, Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu, Kırık Hayatlar, Nesli Ahir. Öyküleri: Bir İzdivacın Tarih-i Muaşakası, Bir Muhtıranın Son Yaprakları, Nakil, Bir Hikâye-i Sevda, Hepsinden Acı, Aşka Dair, Onu Beklerken, İhtiyar Dost. Tiyatroları: Kabus Fare (uyarlama), Füruzan (uyarlama). Mensur Şiirleri: Mensur Şiirler, Mezardan Sesler. Anıları: Kırk Yıl, Saray ve Ötesi, Bir Acı Hikâye. HÜSEYİN CAHİT YALÇIN Hüseyin Cahit Yalçın (d ö. 1957) yazı hayatına Servet-i Fünun döneminde edebiyatçı olarak başlamış, II. Meşrutiyet, Atatürk, İsmet İnönü ve DP dönemlerinde her daim sert kalemiyle yazdığı polemik ve eleştirilerle ve aynı zamanda da kültürün yaygınlaşmasına destekleriyle akıllarda kalmış, gazeteci, yazar, siyaset adamıdır. 1908de U. Meşrutiyetin ilanı ile edebiyatı bırakmış ve politikaya girmiştir. Ağustos 1908'de Tevfik Fikret ve Hüseyin Kazım ile birlikte Tanin Gazetesini kurdu, İttihat ve Terakkinin siyasi alanda bir nevi kalemşoru oldu. Aynı yıl, Osmanlı Meclisi Mebusanına İstanbul milletvekili seçildi. 1911'de Düyunu Umumiye Dayinler vekili oldu. 1913'ten sonra tek parti hâline gelen İttihat ve Terakkiyi eleştirmeye başladı. Haziran 1919da Malta'ya sürüldü. 1922'de Tanin'i yeniden çıkarmaya başladı. Hükümete yönelttiği ağır eleştiriler ve eski İttihatçıları savunması dolayısıyla 1923'te İstiklal Mahkemesi'nde yargılandı. 1925'te müebbet sürgün cezası ile Çorum'a gönderildi. Bu tarihten sonra, Atatürk'ün ölümüne kadar politikanın dışında kaldı. 1933'te Akşam gazetesinde yazılar yazmaya ve Türk kültür hayatının önemli yayın organlarından biri olan Fikir Hareketleri dergisini yayımlamaya başladı. Atatürk'ün ölümünden sonra, İsmet İnönü'nün teklifiyle tekrar politikaya döndü yılları arasında Çankırı, İstanbul ve Kars milletvekilliği yaptı. 1954'de 79 yaşında tutuklanarak hapse girdi çıktı yılında ölmüştür. Biraz Daha Hakikat adlı metin yazarın sert kişiliğini, eleştirici yönünü ortaya koyması bakımından, kitabın adının "Kavgalarım" olduğu da düşünülürse ilişkilidir. MEHMET RAUF ( ) İstanbul'da doğmuştur. Kütahyalı Hafız Ahmet Efendinin oğludur. Soğuk Çeşme Askerî Rüştiyesinde, Mekteb-i Bahriyede okur. Henüz Mekteb-i Bahriyede öğrenciyken yazdığı öyküler, Servetifünunda yayımlanmaya başlar. İngilizce ve Fransızca öğrenir. Deniz subayı olarak donanmaya girdikten sonra da yazmayı sürdürür. Donanmayla birlikte önce Girit'e sonra da Almanya'ya gönderilir. Öyküleri Hizmet'te yayımlanıyordu. Servetifünun şair ve yazarlarından Tevfik Fikret, Cenap Şehabettin ve Hüseyin Cahit'le tanışır. İngilizce ve Fransızca bilmesi, ona bu dillerin edebiyatlarını izleme ve tanıma olanağı vermiştir. Romancılığı üzerinde Halit Ziya nın büyük etkisi olmuştur. 13 / 15

14 Edebiyattaki Yeri ve Önemi: En önemli romanı Eylül, 1900 yılında Servetifünûn'da bölümler hâlinde yayımlanır. Bu roman Türk edebiyatında psikolojik romanının ilk başarılı örneğidir. Bu romanda Mehmet Rauf, bir aşk olayını ele almış ve kahramanlarının ruh çözümlemelerini yapmıştır. Bu çözümlemeler ile birlikte kahramanların duygu, düşünce ve umutlarını vermiştir. Yazarın bu romanın düzeyine ulaşabilen başka yapıtı yoktur. Halit Ziya'dan sonra döneminin en önemli yazarlarındandır. Halit Ziya ile birlikte yeni edebiyatın roman ve öyküsünü oluşturmuştur. Mehmet Rauf'un hemen hemen bütün roman ve öykülerinde temel konu aşktır. Eylül romanında yüce ve temiz bir kavram olarak ele alınan ve işlenen aşk teması, daha sonraları ahlâk sınırlarını aşacaktır. Nitekim Zambak adlı öykü yüzünden ordudan ayrılmak zorunda kalacaktır. Bundan sonraki yaşamını kalemiyle kazanmaya çalışacak, dergi ve gazeteler çıkaracaktır. Mehmet Rauf'un öykü ve romanlarında kendi özel yaşamından güçlü izi görülür. Sanki yaşadıkları ve yaşamayı düşledikleri öykü ve roman olarak karşımı çıkar. Dili, dönemine göre yalın ancak özensizdir. Yapıtlarında başarılı olduğu yön, ruh çözümlemeleri olup düşünce ve teknik yönlerden önemli bir yenilik getirmez. Düz yazımsı (mensur) şiirleri de döneminde başarılı bulunmuştur. Yapıtları Romanları: Eylül, Ferdâ-yı Garam, Genç Kız Kalbi, Karanfil ve Yasemin Böğürtlen, Define, Son Yıldız, Ceriha, Kan Damlası, Halâs, Yara. Öyküleri: İhtizâr, Son Emel, Kadın İsterse, Pervaneler Gibi. Tiyatroları: Pençe, Cidal, Yağmurdan Doluya, Sansar. Düz yazımsı şiirleri: Siyah İnciler. AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU 1870 İstanbul da doğdu. Babası Müftüoğlu Sezai Bey dir. Dedesi Yunanlılar tarafından şehid edilen Mora Müftüsü Abdülhalim Efendi'dir. Dedesinin müftü olması sebebiyle Müftüoğlu adını almıştır. Ahmed Hikmet, sık sık hastalanması sebebiyle okula muntazaman devam edememesine rağmen, Dökmecilerdeki Taş Mektebi ile Mahmudiye Vakıf ve Soğuk-çeşme Askeri Rüşdiyesi 'ni bitirerek Galatasaray Mekteb-i Sultanisi 'ne girdi. Dördüncü sınıftayken ilk eserinin basılışı edebiyata ilgisini artırdı. 1888'de Galatasaray'ı bitirdi ve Hariciye Nezareti Umur-ı Şehbenderi Kalemine memur tayin edildi ve vazifesi dışında Fransızcadan roman tercümeleri yaptı. Marsilya, Pire ve 1890 yılında da Kafkasya 'ya gönderildi. Sefaretlerde çalışan yazar, 1896'da İstanbul'a dönerek Umur-ı Şehbenderi Kalemi Ser-haîifeliği'ne getirildi. Meşrutiyete kadar Hariciye Nezareti merkezinde çalıştı. Bir yıla yakın Nafia Nezaretinde, Ticaret Müdiriyet-i Umumiyesi'nde vazife aldı. Tekrar Hariciye Nezaretine dönerek 1912'de Peşte Başşehbenderi oldu. Bu tarihe kadar geçen zaman içinde Ahmed Hikmet, 1908 yılında Türk Demeği 'nin ve 1911 yılında da Türk Yurdu'nun kurucu üyesi olarak hizmet verdi. 1918'de İstanbul'a dönen yazar, 1924 yılında Halife Abdülmecid Efendi 'nin Ser-karinliğine, iki yıl sonra da Hariciye Vekaleti Müsteşarlığı 'na getirildi. Anadolu-Bağdat Demiryolları İdare Meclisi Azalığı ve Elektrik Şirketi İdare Meclisi Azalığı görevlerini de üstlendi. Ahmed Hikmet 19 Mayıs 1927 günü karaciğer kanserinden öldü. 14 / 15

15 Ahmed Hikmet'in edebiyat merakı daha lise yıllarında başlamıştı. Bu alandaki merakının, aileden gelen bir haslet olduğunu ifade eder. İlk olarak Asır Kütüphanesi Neşriyatı arasında çıkan Leyla Yahut Bir Mecnu 'nun İntikamı yayınlandı. Daha sonra Fransızcadan Tuvalet ve Letafet ve Bir Riyazinin Muaşakası adlarında iki eser tercüme ettiyse de, Doğu ile Batı kültürünün çok farklı olduğunu görerek bir daha eser tercüme etmedi. Servet-i Fünun devrinde, İkdam ve Servet-i Fünun dergilerinde yazdığı hikâye ve nesirlerini 1901 yılında Haristan ve Gülistan adlı eserlerde topladı. Bu iki eserinde Ahmed Hikmet Müftüoğlu, daha iyi tesir yapmak, gönülleri heyecanlandırmak için mübalağalı bir üslup kullandığını, ağır ve anlaşılması güç Servet-i Fünun dilini işlediğini ve hayal mahsulü konular anlattığını bizzat kendisi söyler. Kendisinin de ifade ettiği sebeplerden dolayı bu iki eseri fazla itibar kazanamamıştır. İkinci Meşrutiyetten sonra, zamanın modasına uyarak o da Turancılık edebiyatı akımına uymuştur. Bu akıma bağlı olarak yazdığı yazıların büyük kısmım Çağlayanlar (1922) adlı eserinde toplamıştır. Bu eserinde yazar, an Türkçeciliğe yönelmiş, fakat bu defa da kelime uydurma ve Servet-i Fünun 'dan kalma hayalcilikten kendini kurtaramamıştır. Gönül Hanım adlı romanı Tasvir-i Efkar Gazetesi'nde tefrika edilmiş ve 1970'de kitap olarak bastırılmıştır. Ahmed Hikmet, yazılarında daha ziyade kelime bulmaya ve üsluba dikkat ettiği için, konulara dikkat etmemiş ve bu yüzden zamanındakilerin ayarında bir edebiyatçı olamamıştır. Eserleri: Patates (İlmî, 1890), Leyla yahud Bir Mecnun'un İntikamı (Hikâye, 1891), Tuvalet yahud Letafet-i Aza (Tercüme ve ilaveler, 1892), Bir Riyazinin Muaşakası yahud Kamil (Tercüme, roman, 1892), Haristan ve Gülistan (Hikaye, 1901), Gönül Hanım (Roman tefrikası, 1920), Çağlayanlar (Hikaye, / 15

SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I

SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I SERVETİFÜNUN SANATÇILARI - I TEVFİK FİKRET (1867 1915) Servetifünun edebiyatının öncüsü ve üstadı sayılmaktadır. Şiirlerinde aşk, doğa, aile, çocuk, acıma gibi bireysel duyarlılıkları karamsar bir bakış

Detaylı

MEHMET RAUF - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ( )

MEHMET RAUF - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ( ) (1874-1931) Servet-i Fünun akımının önemli romancılarından biri olan Mehmet Rauf, 1875 de İstanbul da doğdu. Babası Hacı Ahmet Efendi, bir sağlık kurumunda çalışan bir memurdu. Önce Balat ta ki Defterdar

Detaylı

1888'de Galatasaray'ı bitirdikten sonra Hariciye Nezareti İstişare Odası'nda (Dışişleri Bakanlığı Enformasyon Dairesi) kâtip olarak göreve başladı.

1888'de Galatasaray'ı bitirdikten sonra Hariciye Nezareti İstişare Odası'nda (Dışişleri Bakanlığı Enformasyon Dairesi) kâtip olarak göreve başladı. TEVFİK FİKRET HAYATI 24 Aralık 1867'de İstanbul'da doğdu, 19 Ağustos 1915'te aynı kentte öldü. Asıl adı Mehmet Tevfik'tir. Çocuk yaşta annesinin ölümü ve babasının uzun yıllar sürgünde olması onu yaşamı

Detaylı

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM ÖZELLİKLERİ İlk özel gazete Tercüman-ı Ahval ile başlar. Toplum için sanat anlayışı benimsenmiştir. Halkı aydınlatma amacıyla eser verildiği için

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖZEL LİSESİ 2010-2011 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM 11. SINIF MF-DİL GRUBU GRUBU TÜRK EDEBİYATI DERSİ III

ANKARA ÜNİVERSİTESİ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖZEL LİSESİ 2010-2011 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM 11. SINIF MF-DİL GRUBU GRUBU TÜRK EDEBİYATI DERSİ III ANKARA ÜNİVERSİTESİ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI ÖZEL LİSESİ 2010-2011 ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM 11. SINIF MF-DİL GRUBU GRUBU TÜRK EDEBİYATI DERSİ III. YAZILI SINAVI SORULARI Öğrencinin Adı ve Soyadı : Sınıfı:

Detaylı

YENİ TÜRK EDEBİYATI - I

YENİ TÜRK EDEBİYATI - I YENİ TÜRK EDEBİYATI - I Yayın Yönetmeni Sadettin Bayrak Yayın Editörü Dr. Özcan Bayrak Kapak Tasarımı Hüseyin Özkan İç Tasarım Özlem Özkan Baskı ve Cilt Çalış Ofset Davutpaşa Caddesi Yılanlı Ayazma Sokak

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİNDEKİ BAĞIMSIZ SANATÇILAR YAHYA KEMAL BEYATLI (1884 1958) Şiirleri Milli edebiyat akımına uymaz, daha çok makale ve konferanslarında bu akımı

Detaylı

TLL Uygulama. Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Hüseyin Rahmi Gürpınar a ilişkin bilgi doğru değildir?

TLL Uygulama. Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Hüseyin Rahmi Gürpınar a ilişkin bilgi doğru değildir? TLL1004 4. Uygulama 38. Aşağıdakilerden hangisinin türü ötekilerden farklıdır? D. Ötelerin Çocuğu Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Hüseyin Rahmi Gürpınar a ilişkin bilgi doğru değildir? E) Tekniği kusursuz

Detaylı

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI AHMET HAŞİM ( 1884 1933 ) Fecriati topluluğunun en önemli şairi olup modern Türk şiirinin kurucularından biridir. Türk edebiyatında akşam şairi olarak da tanınır. Sanat

Detaylı

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATININ OLUŞUMU KAZANIMLAR.Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini.batı düşüncesine,

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

TANZİMAT EDEBİYATI ( ) HAZIRLAYAN: Döndü DERELİ D GRUBU-105

TANZİMAT EDEBİYATI ( ) HAZIRLAYAN: Döndü DERELİ D GRUBU-105 TANZİMAT EDEBİYATI (1860 1896) HAZIRLAYAN: Döndü DERELİ D GRUBU-105 TANZİMAT EDEBİYATI 1860'da Tercüman-ı Ahval Gazetesinin çıkmasıyla başlayan, Divan edebiyatı geleneklerini bir yana bırakarak Batı kültürüne

Detaylı

SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI (ŞİİR ROMAN)

SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI (ŞİİR ROMAN) SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI Yayın Yönetmeni Sadettin Bayrak SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI (ŞİİR ROMAN) Yayın Editörü Dr. Özcan Bayrak Kapak Tasarımı Hüseyin Özkan İç Tasarım Özlem Özkan Baskı ve Cilt Çalış Ofset

Detaylı

TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR. * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal. * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami

TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR. * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal. * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami TANZİMAT I. DÖNEM: ŞAİR VE YAZARLAR * Şinasi *Ziya Paşa *Namık Kemal * Ahmet Mithat Efendi *Şemsettin Sami İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ İstanbul da doğdu. Arapça, Fransızca, Farsça dersleri

Detaylı

Tanzimat Edebiyatı. (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN

Tanzimat Edebiyatı. (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN Tanzimat Edebiyatı (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN Dr. Ahmet Faruk GÜLER Dr. Nuran ÖZLÜK Dr. Mehmet ÖZGER Dr. Macit BALIK Yayın Editörü: Doç. Dr.

Detaylı

T.C AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ İİBF SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ KONU: SERVETİ FÜNUN EDEBİYATI (EDEBİYATI CEDİDE)

T.C AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ İİBF SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ KONU: SERVETİ FÜNUN EDEBİYATI (EDEBİYATI CEDİDE) T.C AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ İİBF SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ KONU: SERVETİ FÜNUN EDEBİYATI (EDEBİYATI CEDİDE) HAZIRLAYANLAR; BİLAL ORTAÇ 1310192047 YUSUF YILDIRIM 1310192023 YUNUS ÖZTURA1310192034

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY EKİM HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI EDEBİYATININ OLUŞUMU ÖĞRETİCİ METİNLER 2 KAZANIMLAR 1. Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini belirler.

Detaylı

II ABDÜLHAMİT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI EDB303U

II ABDÜLHAMİT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI EDB303U II ABDÜLHAMİT DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI EDB303U KISA ÖZET DİKKAT Burada ilk 4 sahife gösterilmektedir. Özetin tamamı için sipariş veriniz www.kolayaof.com 1 1. ÜNİTE Edebiyat-ı Cedide Topluluğunun Oluşumu

Detaylı

TANZİMAT EDEBİYATI II. DÖNEM SANATÇILARI

TANZİMAT EDEBİYATI II. DÖNEM SANATÇILARI TANZİMAT EDEBİYATI II. DÖNEM SANATÇILARI RECAİZADE MAHMUT EKREM (1847-1914) Eski edebiyata karşı yeni edebiyatı savunan genç şair ve yazarlara destek olmuş, onlar Edebiyatımızın Batılılaşmasında önemli

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I ÖMER SEYFETTİN ( 1884 1920 ) Milli Edebiyat akımının ve çağdaş Türk öykücülüğünün öncülerindendir. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız bir hale getirmiştir. Türk edebiyatında

Detaylı

SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI (EDEBİYAT-I CEDÎDE) ( )

SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI (EDEBİYAT-I CEDÎDE) ( ) SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI (EDEBİYAT-I CEDÎDE) (1896 1901) Batı etkisindeki Türk edebiyatının kısa, ama etkili dönemidir. Servet-i Fünun kuşağı, Tanzimat ın birinci dönemin toplumcu sanatçılarından çok Tanzimat

Detaylı

YAHYA KEMAL BEYATLI (1884-1958)

YAHYA KEMAL BEYATLI (1884-1958) YAHYA KEMAL BEYATLI (1884-1958) Yahya Kemal Beyatlı 2 Aralık 1884 tarihinde bugün Makedonya sınırları içerisinde bulunan Üsküp te dünyaya geldi. Asıl adı Ahmet Agâh tır. Şehsuvar Paşa torunlarından olduğu

Detaylı

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü Yirminci asrın ilk yarısının sonlarına doğru Fransa da ortaya çıkan felsefi bir akımdır.

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/ :14 MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ Gönderen admin - 31/01/2012 23:14 1.Aşağıdaki sanatçılarımızdan hangileri Beş Hececiler grubunda yer alır? A) Orhan Veli Kanık Ahmet Kutsi Tecer B) Yusuf Ziya Ortaç Faruk Nafiz Çamlıbel

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

(Edebiyat-ı Cedide) [1896 / 1901] Fecr-i Ati Topluluğu. Servet-i Fünûn Edebiyatı nın Oluşumu. Servet-i Fünûn un Genel Özellikleri

(Edebiyat-ı Cedide) [1896 / 1901] Fecr-i Ati Topluluğu. Servet-i Fünûn Edebiyatı nın Oluşumu. Servet-i Fünûn un Genel Özellikleri Servet-i Fünûn (Edebiyat-ı Cedide) [1896 / 1901] & Fecr-i Ati Topluluğu [1909 / 1912] 2. Dönem 1. not Servet-i Fünûn ve Fecr-i Ati 11. Sınıf 3. Ünite Ser. Fünun gelişim 1 Genel Özellikler ve Bağlı Akımlar

Detaylı

LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ KAZANIM NO KAZANIMLAR. 26/05/2014 tarihli LYS-3 deneme sınavı konu analizleri

LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ KAZANIM NO KAZANIMLAR. 26/05/2014 tarihli LYS-3 deneme sınavı konu analizleri LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ A B KAZANIM NO KAZANIMLAR 1 11 30027 1 / 31 Kelimelerin anlam oluşturmada birbirleriyle ilişkilerini belirler. 2 12 30027 Kelimelerin

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ... İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm... 7 ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ... 8 Türk Dillerinin Sınıflandırılması... 14 Türk Dillerinin Ses Denklikleri Bakımından Sınıflandırılması... 16 Altay Dilleri Teorisini Kabul

Detaylı

Bilim,Sevgi,Hoşgörü.

Bilim,Sevgi,Hoşgörü. Bilim,Sevgi,Hoşgörü. Mehmet Akif Ersoy 20 Aralık 1873 27 Aralık 1936 Mehmet Akif Ersoy, Türkiye Cumhuriyeti nin ulusal marşı olan İstiklal Marşı nın yazarıdır. Vatan Şairi olarak anılır. Yahya Kemal Beyatlı

Detaylı

Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831)

Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831) Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831) Osmanlı Devleti sınırları dâhilinde 1831 de yayınlanmaya başlanan ilk Osmanlı Türk gazetesidir. Haftalık olarak yayınlanan ve Osmanlı Türkçesi dışında Arapça, Ermenice,

Detaylı

11. Sınıf TÜRK EDEBİYATI. Mustafa CEYDİLEK Nuri CEYDİLEK. Redaksiyon. Burcu Yılmaz. Başak Kutucu. Esra Acar. Pınar Seyfittinoğlu

11. Sınıf TÜRK EDEBİYATI. Mustafa CEYDİLEK Nuri CEYDİLEK. Redaksiyon. Burcu Yılmaz. Başak Kutucu. Esra Acar. Pınar Seyfittinoğlu 11. Sınıf TÜRK EDEBİYATI Mustafa CEYDİLEK Nuri CEYDİLEK Redaksiyon Pınar Seyfittinoğlu Başak Kutucu Burcu Yılmaz Esra Acar Ankara 2015 Nitelik Yayınları 9 11. Sınıf Türk Edebiyatı Konu Anlatımlı / Mustafa

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

SERVETİFÜNUN SANATÇILAR - II

SERVETİFÜNUN SANATÇILAR - II SERVETİFÜNUN SANATÇILAR - II SERVETİFÜNUN DÖNEMİ BAĞIMSIZ SANATÇILARI HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR (1864 1944) Ahmet Mithat ın halk için roman yazma geleneğini sürdürmüştür. Natüralizmin ilk önemli temsilcisidir.

Detaylı

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni ÖĞRETİCİ METİNLERİN ÖZELLİKLERİ VE YAZILIŞ AMAÇLARI Öğretici metinler, bir konuyu

Detaylı

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük YURDUMUZUN İŞGALİNE TEPKİLER YA İSTİKLÂL YA ÖLÜM TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 19.yy.sonlarına doğru Osmanlı parçalanma sürecine girmişti. Bu dönemde

Detaylı

TEVFİK FİKRET - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

TEVFİK FİKRET - Genç Gelişim Kişisel Gelişim Tevfik Fikret'in asıl adı Mehmet Tevfik'tir. 24 Aralık 1867'de İstanbul'da doğdu. Çocuk yaşta annesinin ölümü, onu hayatı boyunca etkiledi. Ortaöğrenimini önce Mahmudiye Rüştiyesi'nde, sonra da Galatasaray

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : YENİ TÜRK EDEBİYATI II Ders No : 0020110013 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

Bu edebi hareket 1901 yılında, Hüseyin Cahit SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) Yalçın ın Fransızcadan çevirdiği Edebiyat ve

Bu edebi hareket 1901 yılında, Hüseyin Cahit SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) Yalçın ın Fransızcadan çevirdiği Edebiyat ve SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( 1896-1901 ) EDEBİYAT-I CEDİDE ( YENİ EDEBİYAT ) Bu edebi hareket 1901 yılında, Hüseyin Cahit Yalçın ın Fransızcadan çevirdiği Edebiyat ve Hukuk adlı makalenin II. Abdülhamit

Detaylı

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır.

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır. BEŞ HECECİLER Milli edebiyattan etkilenen Beş Hececiler, milli kaynaklara dönmeyi ilke edinmişlerdir. Şiire I. Dünya Savaşı Milli Mücadele yıllarında başlayıp Mütareke yıllarında şöhret kazanan edebi topluluktur.

Detaylı

Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati Edebiyatı Test-2

Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati Edebiyatı Test-2 Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati Edebiyatı Test-2 1. Aşağıdakilerin hangisinde eser yazar eşleştirilmesi doğrudur? A) Pençe Halit Ziya B) Körebe Mehmet Rauf C) Bize Göre Ahmet Haşim D) Acı Bir Hikâye Hüseyin

Detaylı

Tanzimat II. Dönem Edebiyatı ( )

Tanzimat II. Dönem Edebiyatı ( ) Tanzimat II. Dönem Edebiyatı (1876-1895) Katkıları İçin Teşekkürler http://akademi.yucelkesen.com II. Abdülhamit Dönemi (1876-1909) Meclis-i Umumî nin 20 Mart 1877'de Dolmabahçe Sarayı'ndaki açılış töreni

Detaylı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı Öğrenci : MEHMET ERKAN Eğitsel Performans Olay Çevresinde Oluşan

Detaylı

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871

İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 İBRAHİM ŞİNASİ 1826-1871 Hayatı ve Edebi Kişiliği İbrahim Şinasi 5 Ağustos 1826 da İstanbulda doğdu. 13 Eylül 1871 de aynı kentte öldü. Topçu yüzbaşısı olan babası Mehmed Ağa 1829 da Osmanlı Rus savaşı

Detaylı

Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri

Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ABD YENİ TÜRK EDEBİYATI BİLİM DALI SEMİNER ÇALIŞMASI Yusuf Ziya Ortaç ve Tiyatro Eserleri Konuşmacı Emre ERDOĞAN Beylerbeyi nde doğmuşum, bostanlara karşı bir evde yıl 1895 babam,

Detaylı

NECİP FAZIL KISAKÜREK

NECİP FAZIL KISAKÜREK NECİP FAZIL KISAKÜREK NECİP FAZIL KISAKÜREK kimdir? Necip fazıl kısakürekin ailesi ve çocukluk yılları. 1934e kadar yaşamı 1934-1943 yılları hayatı Büyük doğu cemiyeti 1960tan sonra yaşamı Siyasi fikirleri

Detaylı

Halit Fahri Ozansoy ve Tiyatro Eserleri

Halit Fahri Ozansoy ve Tiyatro Eserleri TÜRK DĠLĠ VE EDEBĠYATI ABD YENĠ TÜRK EDEBĠYATI BĠLĠM DALI SEMĠNER ÇALIġMASI Halit Fahri Ozansoy ve Tiyatro Eserleri KonuĢmacı: Didem ÇĠÇEK KARAYAKUPOĞLU HALIT FAHRĠ OZANSOY UN TĠYATRO ESERLERĠNDE YAPI

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖĞRENİM DURUMU Lisans: 1976-1980 Doç. Dr. Rıza BAĞCI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ/TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ Yüksek Lisans: 1984-1987 EGE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL

Detaylı

-rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER. Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98

-rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER. Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98 HALDUN TANER -rr (-ratçi KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YAYINLARI: 961 HALDUN TANER Mustafa MİYASOĞLU TÜRK BÜYÜKLERİ DİZİSİ : 98 I Kapak Düzeni: Dr. Ahmet SINAV ISBN 975-17-0262-3 Kültür ve Turizm Bakanlığı,

Detaylı

Edebiyat ve Sosyal Hayat İlişkisi, Yenileşme Dönemi, Tanzimat ın Oluşumu. 4. 19. yüzyıl Osmanlı Devleti nde ilk defa posta ve karantina

Edebiyat ve Sosyal Hayat İlişkisi, Yenileşme Dönemi, Tanzimat ın Oluşumu. 4. 19. yüzyıl Osmanlı Devleti nde ilk defa posta ve karantina EDEBİYAT Edebiyat ve Sosyal Hayat İlişkisi, Yenileşme Dönemi, Tanzimat ın Oluşumu 11. SINIF EA-SÖZEL 01 1. Şu boğaz harbi nedir var mı ki dünyada eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi, Tepeden

Detaylı

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Dünyayı Değiştiren İnsanlar Dünyayı Değiştiren İnsanlar Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim,

Detaylı

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır. Edebiyatı Sanatçıları Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. ı vardır. MEVLANA: XIII.yüzyılda yaşamıştır. Birkaç

Detaylı

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT)

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT) SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( 1896-1901) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT) Servet-i Fünun veya Edebiyat-ı Cedide devri, Türk edebiyatında 1860 tan beri devam eden Doğu-Batı mücadelesinin kesin sonucunu Batı

Detaylı

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ OKUMA KÜLTÜRÜ (5 EYLÜL - 21 EKİM) - Konuşmacının sözünü kesmeden sabır ve saygıyla dinler. - Başkalarını rahatsız etmeden dinler/izler. - Dinleme/izleme yöntem ve tekniklerini

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : YENİ TÜRK EDEBİYATI IV Ders No : 0020110030 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 5 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI MUSTAFAKEMALPAŞA MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ I. DÖNEM 11

EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI MUSTAFAKEMALPAŞA MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ I. DÖNEM 11 AYI 016 017 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI MUSTAFAKEMALPAŞA MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ DÖNEM 11. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS I VE LERİ GÜN 14 016 DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI

Detaylı

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) I. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken Genç Osmanlıların faaliyetleri İstanbul (Tersane) Konferansı BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) Osmanlı

Detaylı

Romancı Kimliğiyle Suat Derviş

Romancı Kimliğiyle Suat Derviş Romancı Kimliğiyle Suat Derviş Yazar Sevgül Türkmenoğlu ISBN: 978-605-2233-32-0 1. Baskı Ocak, 2019 / Ankara 100 Adet Yayınları Yayın No: 298 Web: grafikeryayin.com Kapak, Sayfa Tasarımı, Baskı ve Cilt

Detaylı

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT)

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT) SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( 1896-1901) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT) Servet-i Fünun veya Edebiyat-ı Cedide devri, Türk edebiyatında 1860 tan beri devam eden Doğu-Batı mücadelesinin kesin sonucunu Batı

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : YENİ TÜRK EDEBİYATI III Ders No : 0020110023 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 5 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 2 EDEBİ BİLGİLER (ŞİİR BİLGİSİ) 1. İncelediği şiirden hareketle metnin oluşmasına imkân sağlayan zihniyeti 2. Şiirin yapısını çözümler. 3. Şiirin

Detaylı

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER YEDİ MEŞALECİLER Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan ilk edebi topluluktur. 1928 de Yedi Meşale adıyla ortaklaşa bir kitap çıkarıp bu kitabın ön sözünde şiirle ilgili görüşlerini açıklamışlardır. Beş Hececiler

Detaylı

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12 Fecr-i Âti edebi topluluğundan sonra 1928 yılında Yaşar Nabi Nayır, Sabri Esat Siyavuşgil, Muammer Lütfi Bahşi, Kenan Hulusi Koray, Ziya Osman Saba, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret Solok gibi biri

Detaylı

Kategori: EDEBİYAT Öngörülen ders saati: 55 Alt Kategori Program İçeriği Özel Hedefler Kazanımlar

Kategori: EDEBİYAT Öngörülen ders saati: 55 Alt Kategori Program İçeriği Özel Hedefler Kazanımlar Kategori: EDEBİYAT Öngörülen ders saati: 55 Alt Kategori Program İçeriği Özel Hedefler Kazanımlar 33 1. Edebi Türler 2. Edebi Akımlar 3. Edebi Metinler Batı Etkisinde Gelişen Türk Tanzimat Dönemi Türk

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 2014-2015 Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor)

ÖZGEÇMİŞ. 2014-2015 Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor) ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Secaattin Tural 2. Doğum Tarihi : 15.07.1966 3. Unvanı : Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu : Doktora 5. Çalıştığı Kurum : Kırklareli Üniversitesi Derece Alan Üniversite Lisans Türk Dili

Detaylı

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI Türk ve dünya edebiyatında ortaya konan eserler, amaçları ve içerikleri açısından farklı özellikler taşırlar. Bu eserler genel olarak üç ana başlıkta toplanır. Ancak son dönemde bu sınıflandırmaların sınırları

Detaylı

104 Soruda EDEBĐYAT-I CEDĐDE ve FECR-Đ ATĐ

104 Soruda EDEBĐYAT-I CEDĐDE ve FECR-Đ ATĐ 104 Soruda EDEBĐYAT-I CEDĐDE ve FECR-Đ ATĐ 1. Aşağıdakilerden hangisi Servet-i Fünun edebiyatının özellikleri arasında yer almaz? A) Bu dönemde aruz vezni bırakılmış, hece vezni kullanılmaya başlanmıştır.

Detaylı

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT)

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( ) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT) SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI ( 1896-1901) EDEBİYAT-I CEDİDE(YENİ EDEBİYAT) Servet-i Fünun veya Edebiyat-ı Cedide devri, Türk edebiyatında 1860 tan beri devam eden Doğu-Batı mücadelesinin kesin sonucunu Batı

Detaylı

03 Temmuz 2013 tarih ve 51 sayılı Üniversite Senato toplantısının 1 nolu karar ekidir.

03 Temmuz 2013 tarih ve 51 sayılı Üniversite Senato toplantısının 1 nolu karar ekidir. 03 Temmuz 2013 tarih ve 51 sayılı Üniversite Senato toplantısının 1 nolu karar ekidir. 1. SINIF GÜZ YARII I.YARI KIRKLARELİ ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ İKİLİ ÖĞRETİM

Detaylı

19. yüzyılda Türk edebiyatı, batılılaşma hareketine bağlı olarak roman, hikâye, tiyatro gibi yeni türlerin denenmesiyle çağdaş bir çizgiye girdi.

19. yüzyılda Türk edebiyatı, batılılaşma hareketine bağlı olarak roman, hikâye, tiyatro gibi yeni türlerin denenmesiyle çağdaş bir çizgiye girdi. Yazı İçerik Tanzimat Devri Türk Edebiyatı Edebiyat-ı Cedide (Servet-i Fünun) Fecr-i Ati Topluluğu BATI ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI (19. yy- ) Çağdaş Türk Edebiyatı, Osmanlı Devleti nin gerilemesinin

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

GÜNLÜK (GÜNCE) www.dosyabak.com

GÜNLÜK (GÜNCE) www.dosyabak.com GÜNLÜK (GÜNCE) 1 GÜNLÜK Öğretmeye bağlı, gerçekçi anlatım türlerinden biri olan günlükler, bir kişinin önemli ve kayda değer bulduğu olayları, gözlem, izlenim duygu düşünce ve hayallerini günü gününe tarih

Detaylı

Yeniçeri Ocağı nın kaldırıldığı 1826 dan başlayarak ıslahat kültürü yoğunluk kazanmış, Batılılaşma her alanda kendisini daha çok hissettirmiştir.

Yeniçeri Ocağı nın kaldırıldığı 1826 dan başlayarak ıslahat kültürü yoğunluk kazanmış, Batılılaşma her alanda kendisini daha çok hissettirmiştir. İçindekiler 1 Tanzimat Edebiyatı Genel Özellikleri 1.1 Batı etkisindeki Türk edebiyatı şu dönemlere ayrılır 2 Tanzimat Edebiyatı (1860-1895) 2.1 Hazırlık Dönemi 2.2 1.Dönem Tanzimat Edebiyatı (1860-1878)

Detaylı

FASİKÜL 3. Ünite 3. Çek - Kopar SERVETİFÜNUN EDEBİYATI

FASİKÜL 3. Ünite 3. Çek - Kopar SERVETİFÜNUN EDEBİYATI Çek - Kopar FASİKÜL 3 Ünite 3 SERVETİFÜNUN EDEBİYATI Bölüm 1: Servetifünun Edebiyatı'nın Oluşumu 2 Bölüm 2: Öğretici Metinler (Edebî Tenkit, Gezi Yazısı, Hatıra, Makale) 5 Bölüm 3: Coşku ve Heyecanı Dile

Detaylı

DÜZYAZI (NESİR) TÜRLERİ

DÜZYAZI (NESİR) TÜRLERİ DÜZYAZI (NESİR) TÜRLERİ Bu kaynakta belli başlı düz yazı (nesir) türleri ile ilgili kısa bilgiler bulunmaktadır. Her türle ilgili ayrıntılı bilgiler için, üst menümüzdeki Edebi Türler sekmesinden faydalanabilirsiniz..

Detaylı

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ X 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti 2011-2012 DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" YENİ DERS PLANI** 1.YARIYIL 1.YARIYIL Birleşti ATA 101 ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ I Z 2+0 2 X X X X ATA 101 ile ATA 102

Detaylı

İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17

İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17 İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ... 15 MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17 SAFAHAT TA DEĞERLERİMİZ... 41 Adâlet... 43 Adamlık... 47 Ahlâk... 50 Azim... 42 Birleştiricilik...

Detaylı

Yeni Türk Edebiyatı I Batı Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı

Yeni Türk Edebiyatı I Batı Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı Yeni Türk Edebiyatı I Batı Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı Editörler Osman Gündüz Tacettin Şimşek Yazarlar Osman Gündüz Elif Aktaş Metin Erkal A. Kerim Dinç ISBN: 978-605-9247-77-1 1. Baskı Ekim, 2017

Detaylı

www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi

www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi www.turkceciler.com Türk Dili ve Edebiyatı Kaynak Sitesi OKUMA GELİŞİM DOSYASI 204 OKUMA ALIŞKANLIĞININ KAZANDIRILMASI Okuma; kelimeleri, cümleleri veya bir yazıyı bütün unsurlarıyla görme, algılama, kavrama

Detaylı

11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI

11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERS NOTLARI YENİLEŞME DÖNEMİ Osmanlı Devleti'ndeki yenileşme hareketleri 17. yüzyılın sonundaki Karlofça Antlaşması (1699) ile başlamıştır. Osmanlı İmparatorluğu, 17. yüzyıla dek dünyanın büyük devletlerinden biriydi.

Detaylı

KAZANIMLAR OKUMA KONUŞMA YAZMA DİL BİLGİSİ

KAZANIMLAR OKUMA KONUŞMA YAZMA DİL BİLGİSİ EYLÜL 1-2 (16-27-EYLÜL 2013) DOĞA VE EVREN İSTİKAL MARŞI-İKİNDİLER Türkçe Dersine Yönelik Tutum Ölçeği İLKÖĞRETİM SI 1. Okuma kurallarını uygulama:1.5 Okuma yöntem ve tekniklerini kullanır.2. Okuduğu metni

Detaylı

PEK OKULLARI 2A KASIM. İzimden gelin gençler! Bocalamadan, yorulmadan, sıkılmadan Tek çıkış yolunuz budur!

PEK OKULLARI 2A KASIM. İzimden gelin gençler! Bocalamadan, yorulmadan, sıkılmadan Tek çıkış yolunuz budur! PEK OKULLARI 2A 2018 2019 KASIM İzimden gelin gençler! Bocalamadan, yorulmadan, sıkılmadan Tek çıkış yolunuz budur! 2.SINIF HAT BİLGİSİ ÜNİTE ADI: OKULUMUZDA HAT / EVİMİZDE HAT AÇIKLAMALAR Okulda iletişim

Detaylı

Hazırlayan: «Benim ayrı odam olduğu gibi, yazı masam, kitap dolabım bile var idi.» Fatma ALİYE. Enes PALA

Hazırlayan: «Benim ayrı odam olduğu gibi, yazı masam, kitap dolabım bile var idi.» Fatma ALİYE. Enes PALA Hazırlayan: «Benim ayrı odam olduğu gibi, yazı masam, kitap dolabım bile var idi.» Fatma ALİYE Enes PALA Tam adı Fatma Aliye Topuz dur. 1862 yılında İstanbul da doğmuştur. Ahmet Cevdet Paşa nın kızıdır.

Detaylı

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ C E N T R U L NAŢIONAL DE EVALUARE ŞI E X A M I N A R E PROGRAMA DE EXAMEN PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ BACALAUREAT 2011 TIP PROGRAMĂ: PROFIL TEOLOGIC ŞI PEDAGOGIC Pagina 1 din 5

Detaylı

Kategori: EDEBİYAT Öngörülen ders saati: 60 Alt Kategori Program İçeriği Özel Hedefler Kazanımlar. Edebiyatına

Kategori: EDEBİYAT Öngörülen ders saati: 60 Alt Kategori Program İçeriği Özel Hedefler Kazanımlar. Edebiyatına 23 Kategori: EDEBİYAT Öngörülen ders saati: 60 Alt Kategori Program İçeriği Özel Hedefler Kazanımlar 1. Edebi Türler Batı Etkisinde Gelişen Türk - Batı nın Türk Öğrenci: na - Türkçe yayınlanan ilk 2. Edebi

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : BATI EDEBİYATINDA EDEBİ AKIMLAR Ders No : 8107010004 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 0 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim

Detaylı

Osmanlı'da Batılılaşma hareketiyle birlikte edebiyatta da birtakım yenilikler oldu. İşte bu yeniliklerin başladığı dönemdir Tanzimat Dönemi...

Osmanlı'da Batılılaşma hareketiyle birlikte edebiyatta da birtakım yenilikler oldu. İşte bu yeniliklerin başladığı dönemdir Tanzimat Dönemi... On5yirmi5.com Tanzimat Edebiyatı Osmanlı'da Batılılaşma hareketiyle birlikte edebiyatta da birtakım yenilikler oldu. İşte bu yeniliklerin başladığı dönemdir Tanzimat Dönemi... Yayın Tarihi : 23 Mayıs 2013

Detaylı

8. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

8. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 8. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ * Koyu renkle yazılmış kazanımlar; ulusal sınavlarda (SBS...gibi) sınav sorusu olarak çıkabilen konulardır; diğer kazanımlarımız temel ana dili becerilerini geliştirmeye

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM KASIM HAFTA DERS SAATİ 1 2 2 2 3 2 4 2 1 2 2 2 3 2 4 2 KONU ADI KAZANIMLAR 1. İletişim sürecini oluşturan ögeleri ve iletişimde dilin işlevini belirler. 2. Dil ve kültür arasındaki ilişkiyi 1.

Detaylı

VATAN ŞAİRİ MEHMET ÂKİF ERSOY

VATAN ŞAİRİ MEHMET ÂKİF ERSOY VATAN ŞAİRİ MEHMET ÂKİF ERSOY 1873-1936 HAYATI Mehmet Âkif Ersoy, 1873 yılının aralık ayında İstanbul'da, Fatih ilçesinin Karagümrük semtinde Sarıgüzel mahallesinde dünyaya geldi. Annesi Buhara'dan Anadolu'ya

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATININ OLUŞUMU CUMHURİYET

Detaylı

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ AVRASYA ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2015 BAHAR DÖNEMİ DERS İÇERİKLERİ

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ AVRASYA ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2015 BAHAR DÖNEMİ DERS İÇERİKLERİ İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ AVRASYA ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2015 BAHAR DÖNEMİ DERS İÇERİKLERİ AVAR7045 TÜRKİYE'NİN AVRASYA POLİTİKALARI (zorunlu ders) Doç. Dr. Bekir Günay

Detaylı

1. BÖLÜM. Þiirin Anlamsal Özellikleri

1. BÖLÜM. Þiirin Anlamsal Özellikleri Cevap Anahtarý 1. BÖLÜM Güzel Sanatlar ve debiyat Þiirin Biçimsel Özellikleri Þiirin Anlamsal Özellikleri Söz Sanatlarý 3 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 Düz Yazý Türleri

Detaylı

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI ŞEHİR TANITIM YAYINLARI 1 Yayın Adı: Şiir Şehir Urfa Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi Hazırlayan: Mehmet KURTOĞLU Sayfa Sayısı: 160 Toplam Baskı

Detaylı

AKŞEHİR ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ ÖĞRETİM YILI DİL VE ANLATIM DERSİ 11. SINIFLAR 1.DÖNEM 1.YAZILI YOKLAMASI

AKŞEHİR ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ ÖĞRETİM YILI DİL VE ANLATIM DERSİ 11. SINIFLAR 1.DÖNEM 1.YAZILI YOKLAMASI AKŞEHİR ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 2015-2016 ÖĞRETİM YILI DİL VE ANLATIM DERSİ 11. SINIFLAR 1.DÖNEM 1.YAZILI YOKLAMASI SORU-1) Gazete çevresinde gelişen öğretici metin türleri nelerdir? Yazınız.(10 Puan)

Detaylı

PROF. DR. CENGİZ ALYILMAZ

PROF. DR. CENGİZ ALYILMAZ PROF. DR. CENGİZ ALYILMAZ Adı ve Soyadı : Cengiz ALYILMAZ : Prof. Dr. Bölüm/ Anabilim Dalı : Türkçe Eğitimi Bölümü Doğum Tarihi : 11.4.1966 Doğum Yeri : Kars Çalışma Konusu : Eski Türk Dili, Türkçe Eğitimi,

Detaylı

Kitabı mı Çıkmış, Dizisi mi?

Kitabı mı Çıkmış, Dizisi mi? On5yirmi5.com Kitabı mı Çıkmış, Dizisi mi? Romanlardan uyarlanan dizilerin son dönemde popüler olduğunu düşünenlerdenseniz, yanılıyorsunuz... Yayın Tarihi : 13 Ekim 2009 Salı (oluşturma : 1/31/2017) Hazırlayan:

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2 İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 ÖNSÖZ DİL NEDİR? / İsmet EMRE 1.Dil Nedir?... 1 2.Dilin Özellikleri.... 4 3.Günlük Dil ile Edebî Dil Arasındaki Benzerlik ve Farklılıklar... 5 3.1. Benzerlikler... 5 3.2. Farklılıklar...

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Özlem Nemutlu. Adı Soyadı. Unvanı. Yrd. Doç. Dr. Doğum Tarihi veyeri. İzmir-Bayındır Görev Yeri

ÖZGEÇMİŞ. Özlem Nemutlu. Adı Soyadı. Unvanı. Yrd. Doç. Dr. Doğum Tarihi veyeri. İzmir-Bayındır Görev Yeri ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı Unvanı Doğum Tarihi veyeri Görev Yeri Daha Önce Bulunduğu Görevler Anabilim Dalı Yabancı Dili Özlem Nemutlu Yrd. Doç. Dr. İzmir-Bayındır- 16. 07. 1971 Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili

Detaylı