أحكام التجوید لتزیین القرأن المجید

Benzer belgeler
TECVİD Lügat manası; Güzel yapmaktır.

HURUF-İ MUKATTAA MUKATTA HARFLERİNİN TECVİT TAHLİLLERİ

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

TECVİD BİLGİSİ. Anadolu İmam-Hatip Lisesi ADNAN HOYLADI

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

Med Yapmanın Hükümleri

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN

Kur an Okuma ve Tecvid Bilgisi Test Soruları

KUR AN-I KERİM SINAV SORULARI

Harflerin Mahreçleri

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

TECVİD BİLGİSİ. Anadolu İmam-Hatip Lisesi ADNAN HOYLADI

KUR AN-I KERİM TECVİT DERSLERİ

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

KUR'AN-I KERİM TECVİDLİ OKUMA KURS PROGRAMI

BURSA MERKEZ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ TECVİD NOTLARI MUSTAFA GÜLEÇ

KUR AN-I KERİM I. Prof. Dr. Yaşar KURT

KUR AN-I KERİMİ ÖĞRENMENİN (OKUMANIN) FAZİLETİ HAKKINDA HADİS-İ ŞERİFLER

T E C V Î D ( KUR ÂN-I KERİM İ GÜZEL OKUMA KURALLARI )

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

TECVİD DERSLERİ. En hayırlınız Kur an-ı öğrenen ve öğretendir Hadis

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

{socialsharing} KENDİ KENDİME OSMANLICA ÖĞRENİYORUM OSMANLICA DERSLERİ-I. Osmanlıca alfabesi: كعك Osmanlıca Harfler ب ب ب ب

Kur an-ı Kerim I. Hafta 10 SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Yrd.Doç.Dr. Alican DAĞDEVİREN

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

TECVİD TEST SORULARI

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

DUA KİTABIM 2016 HAZİRAN

Okul Öncesi İçin DUÂLAR SÛRELER. Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

TECVİD İN TANIMI Kur'an-ı Kerim'i güzel bir biçimde okumak için uyulması gereken kuralları içeren ilim Tecvid-in tarifi: Hükmü:

TECVİD SORU VE CEVAPLARI

tyayin.com fb.com/tkitap

A.CELÂLEDDİN KARAKILIÇ

AĢağıdaki surelerin hangisinin baģındaki hemze kat'ı hemzesidir? 1. a) Fâtiha b) Tekâsür 2. c) Kâri'a d) Rahmân e) Târık

DİN EĞİTİMİ ALANI KUR AN-I KERİM TİLÂVETİ VE TASHİH-İ HURUF EĞİTİMİ-1 KURS PROGRAMI

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

İMAM-HATİP LİSELERİ KUR AN-I KERİM DERS KİTABI YAZARLAR Faruk SALMAN Nazif YILMAZ

ELİF CÜZÜ. Farklı Bir Yöntemle. Farklı bir metotla hazırlanan bu çalışma Kur an okumayı kolay, hızlı ve doğru bir şekilde öğretmeyi amaçlıyor.

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

KİŞİSEL GELİŞİM VE EĞİTİM KUR AN-I KERİM İ TECVİDLİ OKUMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

ARAPÇA-III KISA ÖZET KOLAYAOF

İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri:

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan

KİŞİSEL GELİŞİM VE EĞİTİM KUR AN-I KERİM TECVİDLİ OKUMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

ORTAÖĞRETİM. KUR AN-I KERİM DERSİ (9-12.Sınıflar) ÖĞRETİM PROGRAMI

أتي E-t-y. Gelmek, ulaşmak, varmak, yapmak, etmek, işlemek

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

İşaret zamiri. İşaret isimleri. Bu ikisi. Bunlar. Şu ikisi. Şunlar. Onlar. Yakın mesafe için*bu* uzak mesafe için *şu-o* Çoğul İkil Tekil.

ON EMİR الوصايا لعرش

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

b)tecvidin Konusu Tecvidin konusu; Kur an-ı Kerimin kendisi, kelimeleri veya hece harfleri olarak belirtilmiştir.

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Muhammed Salih el-muneccid

Durûs Kitabı 1. Cilt Gramer Kuralları. Üç Hareke

Zekatın Fazileti Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran :57:10

İSİMLER VE EL TAKISI

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

ELİF CÜZÜ. Farklı Bir Yöntemle. (Tecvîd İlaveli)

55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız.

Kur an-ı Kerim I. Hafta 5 SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Yrd.Doç.Dr. Alican DAĞDEVİREN

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

Ders 1-5 Tekrar. Rab, efendi. Alem, dünya ه ذا

OSMANLI TÜRKÇESİNE GİRİŞ-I TDE103U

ARAPÇA DİLBİLGİSİ BELİRLİLİK TAKISI, ŞEMSÎ VE KAMERÎ HARFLER. Abdullâh Saîd el-müderris


(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

ه: د ع ل ض ب او ت ن ل ه ب م ذ ت خ أ إن ا م م كي ف ت ر ك ت د ق ي فإ ن يت للا س ن و با ك ت

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

Kur an-ı Kerim I. Hafta 9 SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Yrd.Doç.Dr. Alican DAĞDEVİREN

144. SOHBET ÖNEMLİ İMTİHAN: DİL

ERZİNCAN İLAHİYAT FAKÜLTESİ KUR AN-I KERİM EZBERLERİ

148. Sohbet ÖNDEN GİDENLER

T.C. DĠYANET ĠġLERĠ BAġKANLIĞI EĞĠTĠM HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Program Geliştirme Daire Başkanlığı) KUR AN-I KERĠM HĠZMET ĠÇĠ EĞĠTĠM PROGRAMI

Kur an okuma kuralları Namaz Duaları Tecvid Kuralları. Muhammed Nureddin Yekta

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz.

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

ADIM ADIM KUR A DĐLĐ DE ÖR EK SAYFALAR

Yasin sûresini okuduktan sonra duâ etmek için toplanmanın hükmü. Abdulaziz b. Baz

İNSANLARA İLİM ÖĞRETMENİN VE ONLARI İYİLİĞE DÂVET ETMENİN FAZÎLETİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV)

TECVÎD NAMAZDA OKUNAN DUALAR NAMAZDA OKUNAN SÛRELER EZAN VE DUASI KÂMET (İKÂMET) SELÂ (SALÂ) KURAN OKUDUKTAN SONRA OKUNACAK DUA

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

Orucun fazîleti hakkında Selmân'ın rivâyet ettiği zayıf hadis. İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

HADİS USULU. Yazar : Ömer b. Muhammed b. Fettuh ed-dımaşki Beykuni

Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 2016/1 CİLT: 3 SAYI: 4 s

DİLİN TEHLİKESİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Transkript:

أحكام التجوید لتزیین القرأن المجید اعوذ با من الشیطان الرجیم بسم الله الرحمن الرحیم الحمد رب العالمین والصلوة والسلام على سیدنا ومولانا محمد وعلى الھ وصحبھ اجمعین رب یسر ولا تعسر رب تمم بالخیر آمین یامعین

Tecvidin lugat manası: Bir şeyi güzelleştirmek, iyi ve süslü yapmak demektir. Tecvidin Istılah (yani, kur an ilminde,kıraat sahasında) manası: Kur an-ı Kerimi usul ve adabına uygun olarak okuyabilmenin kurallarını öğreten ilimdir. Tecvidin konusu: Kur an-ı Kerim-in kelimeleri veya harfleridir. Tecvidin gayesi: tecvitle ilgili ayet-i celil-e ve hadis-i şerif lere uymak ve sevaba nail olmaktır. Tecvidin hükmü: Tecvidi öğrenip, Kur an-ı Kerime tatbik etmek Farz-ı ayn (her müslümanın bizzat yapmaya mecbur olduğu ilahi emir) dır. Zira Kur an-ı Kerimi tecvitsiz okuyan günahkardır. Çünkü Allah-u Teala Kur an-ı Kerimi Peygamber Efendimiz (s.a.v.) e tecvitli olarak indirmiştir. Peygamber (s.a.v.) efendimizdende bize kadar tecvitli olarak gelmiştir. İmam-ı Cezeri hz.leri tecvidi uygulama açısından insanları üç gruba ayırır. 1. tecvidi öğrenip uygulayarak me cur olanlar (sevap kazananlar) 2. tecvidi öğrenmeyip veya öğrendiği halde uygulamayıp mes ul (sorumlu) olanlar 3. tecvidi öğrenemeyip yahut uygulayamayıp ma zur (özürlü) olanlar. Biz inşaellah birinci sınıftan olabilme niyet ve gayretiyle tecvidi öğrenmeye başlayalım, Rabbimiz muvaffak eylesin. Amin!..

Harf-i med : Kendisinden bir önceki harfi uzatan harf demektir. Harfi med ler üç tane olup ( و ى ا ) harfleridir. Bu üç harfin her birinin harfi med olma şartları vardır. Şöyleki; (و) harfinin, harf-i med olabilmesi için, sakin olması ( yani üzerinde, üstün, esre, ötre, cezm, şedde olmaması), ayrıca ma kabli mazmum ( kendisinden önceki harfinde ötreli olması) şarttır. Bu durumda harf i med olur ve kendisinden önceki harfi ötre istikametinde bir elif miktarı uzatır. gibi. صو موا Bir elif miktarı demek,normal tempoyla, bir parmak kaldıracak kadar veya bir elif yazacak kadar zaman dilimi demektir.) Bu uzatma işlemi kalın harflerde u sesiyle, ince harflerde u - ü arası bir sesle yapılır. Bu husus ve ileride gelecek buna benzer hususların hakkıyla yapılabilmesi (ince ayarı) ancak, müşafehet tarikiyle fem-i muhsin den ahzetmek ( yani, bu konuda maharetli bir hoca efendiden birebir ta limle mümkündür.) ى : harfinin harfi med olabilmesi için, sakin olması ve makabli meksur (kendisinden önceki harfin esreli) olması şarttır. Bu durumda harfi med olur ve kendisinden önceki harfi esre istikametinde bir elif miktarı uzatır. gibi. دٮ نى ا : ise, harfi med olabilmesi için daima sakin olması lazımdır.( Çünkü hareke aldığı zaman elif değil hemze olur.) Dolayısıyla sakin olup makabli meftuh( kendisinden önceki harf üstün lü) olması şarttır. Bu durumda harfi med olur ve kendisinden önceki harfi fetha istikametinde bir elif miktarı uzatır. gibi كان ا

Sebeb-i med : bir elif miktarından fazla uzatmaya sebep olan harf demektir ve iki tanedir. ) د, ب ( Sükun 2. ) ا, ء ( Hemze 1. Hemze : Harekesi olan elife denir. Hemze bazı yerlerde uzun hemze ( ا ), bazı yerlerde de kırık hemze ( ء )şeklinde yazılır. Sükun : Harekesi olmayan harfe denir. (28 harf den herhangi birisi olabilir.) Sükun ile sakin arasındaki fark; sükun halindeki harfin üzerinde ya, cezim olur, yada şedde olur, sakin halde olan harfin üzerinde ise hiçbirşey bulunmaz.) Sebeb-i med den hemze, medd-i muttasıl ve medd-i munfasıl da bulunur. Sükun ise, medd-i lazım,medd-i arız ve medd-i lin de bulunur. Meddi Tabii : Harf-i med bulunup, sebeb-i med bulunmazsa medd-i tabii olur. gibi قا لوا Bu kelimede iki tane meddi tabii vardır. Birincisi, harfi medlerden ( ق ) harfini çeken elif var. Sebebi medlerden hiç birisi yok, dolayısıyla, meddi tabii olur. İkincisi, harfi medlerden ( ل ) harfini çeken vav harfi var, sebebi med yok. yine meddi tabii olur. Harfi medlerden elif bazen ( ' ) dik elif veya kısa elif şeklinde olur.

gibi طھ : (ه ( ve (ط ( Şöyleki Bu kelimede de iki tane meddi tabii vardır. harflerini çeken dik elif veya kısa elif ( ' ) var. sebebi med yok. dolayısıyla meddi tabii olur. Sonu iki üstünlü olan kelimelerde vakfedilince (durulunca) yine meddi tabii olur, vasledilince (geçilince) meddi tabii olmaz. gibi ا ب د ا Meddi tabii olan kelimede harfi med in maba di ( kendisinden sonraki harf) sükun olursa meddi tabii olmaz. gibi قالوا ا لان örnekte görüldüğü üzere harfi med olan vav harfinin maba dinde (önünde) kırmızı renkle belirtilen sakin lam harfi gelmiştir, vasıl (geçiş) halinde vav düşer, birinci lam ikinci lam a cezimle bağlanarak okunur. Dolayısıyla meddi tabii olmaz. دا و د ve ی ل و ن gibi tek و ile yazılan kelimelerde harfi med gizli vav dır. Dolayısıyla vasıl halinde meddi tabii dirler. Kur an-ı kerim in resmi hattı gereği tek vav ile yazılmışlardır. Meddi tabiinin ölçüsü: Bir elif miktarı uzatılması vaciptir. Bütün kıraat imamları bir elif miktarından az, veya çok, uzatılmamasında ittifak (görüş birliği) etmişlerdir.

Harfi medle beraber sebebi medden hemze aynı (tek) kelimede bulunursa, meddi muttasıl olur. gibi جا ء Bu kelimede harfi medlerden, cim harfini uzatan elif vardır, sebebi medlerden de hemze vardır, ikisi bir kelimede bulunduğu için meddi muttasıl olur. Meddi muttasılda sebebi med olan hemze genellikle kırık hemze ( (ء şeklindedir. İstisna olarak birkaç tane uzun hemzeli kelime de vardır ت ب وا gibi. Meddi muttasıl ın med miktarı: en az iki elif miktarı çekilmelidir. Hiçbir kıraat imamı iki elif den aşağı düşürmemiştir. En fazla dört veya beş elif çekilebilir.! meddi tabii hariç diğer medlerin miktarları, sür at yönünden okuyuş şekillerine göre değişir. bu konunun izahı tecvidimizin son bölümündedir.

Harfi medle sebebi medden hemze ayrı ayrı kelimelerde bulunursa yani harfi med birinci kelimenin sonunda, sebebi medd de ikinci kelimenin başında bulunursa meddi munfasıl olur. gibi ا ن ى ا خا ف Bu örnekte harfi medlerden nun harfini uzatan ى birinci kelimenin sonunda, sebebi medlerden de uzun hemze ( ا ) ikinci kelimenin başında bulunmuştur, dolayısıyla harfi med ile sebebi med ayrı ayrı kelimelerde bulundukları için meddi munfasıl olur. Meddi munfasılda sebebi med olan hemze genellikle uzun hemze Gibi ھو لا ء de olur (ء) ) olur. İstisna olarak kısa (kırık) hemze ا ( Meddi munfasılda harfi med, bazen gizli vav bazende gizli ya olur. ا لا ھ ع ل م م ن ا لا ده ع ن Bu iki örnekte hu ve hi zamirlerini uzatan harfi medler (vav ile ya) yazıda gözükmemektedir, fakat okuyuşta harfi med varmış gibi bu zamirleri uzatırlar. Dolayısıyla bu iki örnekte harfi medler, birinci kelimenin sonunda, sebebi medden uzun hemze ise ikinci kelimenin başında bulunduğu için meddi munfasıl olurlar. Harfi medlerin gizli olması hali genellikle hu ve hi zamirlerine mahsus olmakla beraber, başka kelimelerde de bu durum vardır. gibi. فا و ا ا ى ل

Meddi munfasılın med ölçüsü: kıraat-ı Asım ın Hafs rivayetine göre en az bir, en fazla dört elif miktarıdır. Harfi medle beraber sebebi medden sükunu lazım, ikisi bir bulunursa meddi lazım olur. kelimede Sükunu lazım: (kalıcı sükun) hem vakıf halinde hem de vasıl halinde sabit (kalıcı) olan, sükundur. Meddi lazım dört kısımdır: 1- Meddi Lazım Kelime-i Musakkale: gibi. الح اق ة Bu kelimede harfi medlerden ( ح ) yı çeken elif var,sebebi medden birinci ق) ) ın sükunu var. Bu sükun, sükunu lazım olduğu için burası meddi lazım kelime-i musakkale olur. : Bir harfi uzattıktan hemen sonra şedde gelirse musakkale olduğunu anlarız. Uzatma işleminden sonra şedde değilde, cezim gelirse muhaffefe olduğunu anlarız. 2- Meddi Lazım Kelime-i Muhaffefe: gibi. الا ن Bu kelimede harfi medlerden hemzeyi uzatan kısa elif var, sebebi medden de ( ل ) ın sükunu var. Bu sükun da sükunu lazım olduğu için meddi lazım kelime-i muhaffefe olur. Bu kısmın Kur an-ı Kerim deki tek örneği yukarıdaki kelimedir. Başka örneği yoktur.

3- Meddi Lazım Harf-i Musakkal: Meddi lazımın harf kısmı surelerin başındaki huruf-u mukattalar (kesik kesik harfler) da bulunur. gibi. in lam-ı الم bu harfin açılımı لا م şeklindedir. burada harfi medlerden lam harfini uzatan elif vardır, sebebi medden de mim in sükun u vardır bu sükun sükun-u lazım olduğu için meddi lazım harfi müsakkal olur. Meddi lazım harfi müsakkali tanımanın bir başka kolay yolu da şudur: kendisinden sonra mim harfi gelen lam ve sin harfleri harfi müsakkaldirler. Diğerleri, harfi muhaffef veya meddi tabii dirler. 4- Meddi lazım harfi Muhaffef : ~ gibi ص Bu harfin açılımı : صا د şeklindedir. Burada harfi medden sad harfini çeken elif var sebebi medden de dal harfinin sukunu var bu sukun sukunu lazım olduğundan, meddi lazım harfi muhaffef olur. Meddi lazımın med ölçüsü; yavaş okuyuşta dört elif, orta okuyuşta üç elif, hızlı okuyuşta ise asgari 2.5 elif çekilir daha aşağı düşürülmez.

Harfi medle beraber sebebi medden sukunu arız bir kelimede bulunur ise meddi arız olur. Sükünü arız : (geçici sükun) vakfedildiğinde mevcut olan, vasledildiğinde ise düşen, yerine hareke gelen sükuna denir. gibi ی ع ل م و ن medden de Bu kelimede harfi medden ( م )harfini çeken ( و ) var. Sebebi ) harfinin sükunu var. Bu sükün, sükun-u arız olduğu için ن ( buradaki medde meddi arız denir. ن Sükunu arız ı şöyle anlıyoruz: yukarıdaki örnek kelimede durduğumuz zaman harfinin üzerinde cezm ile duruyoruz, ve meddi arız meydana geliyor. Ama bir sonraki ayete geçiş yaptığımız zaman nun harfini cezimli değilde hareke vererek okuyoruz, ve kelime meddi tabii ye dönüşüyor. Dolayısıyla bu misaldeki nun harfinin sükunu, sükunu arız (geçici sükun) olmuş oluyor. Meddi arızın med ölçüsüne gelince kelimenin son harfinin harekesine göre değişir. Eğer meddi arız olan kelimenin son harekesi fetha ise o kelimede üç vecih uygulanır 4- elif miktarı ط ول 1. ی ع ل م و ن 3 elif miktarı ت و سط.2 1 elif miktarı ق ص ر 3.

Eğer kelimenin sonu esreli ise o kelimede 4 vecih uygulanır. ط ول.1 ی و م ال دی ن ت و سط.2 ق ص ر.3 ر و م ile ق ص ر.4 Eğer kelimenin sonu ötreli ise o kelimede 7 vecih uygulanır..1 ط ول.2 ت و سط.3 ق ص ر.4 ط ول ا ش ما م ile.5 ا ش ما م ile ت و سط.6 ا ش ما م ile ق ص ر ن س ت ع ی ن ر و م ile ق ص ر.7 Vecih demek çeşit demektir. Meddin üç çeşidi vardır dördüncü bir çeşidi yoktur. O çeşitlerde, ق ص ر, ت و سط, ط ول dır. Dolayısıyla yedi vecih caizdir demek yedi elif miktarı uzatılır demek değildir. Yedi çeşit okuyuş yapılabilir demektir. Bu çeşitlerde yukarıda beyan edildiği üzere üç çeşit med ve onlara ilave edilen ا ش ما م ve ر و م vecihleridir. seslendirmektir. : Normal okuyuş ses tonunun 2/3 nü atıp 1/3 ü ile harfi ر و م sadece sonu esreli ve ötreli olan kelimelerde yapılır. Ve kulağı işiten kişiye yapılır., gözü görmeyip ر و م yapmak ر و م ile yapılır. Çünkü ق ص ر sadece ر و م kelimenin sonuna hareke vermek demektir. Hareke verilince sükun ortadan kalkar sadece harfi med kalır ve kelime meddi tabiiye dönüşür. Dolayısıyla yapılmaz. ile ت و سط ve ط ول

yapılır. Sükundan sonra dudakları ötre istikametine uzatmak suretiyle ا ش ما م, ت و سط, ط ول çeşidinde( Sadece ötre harekesinde yapılır. her üç med uygulanır. ve ا ش ما م, gözü gören kulağı işitmeyen kişilere yapılır. (ق ص ر gibi kelimelerde vakfedilince, sükunu arız meydana ی ش اء geliyor. Burası meddi arız mı olur, yoksa meddi muttasılmı olur diye sorulacak olursa cevabı şudur: sondaki hemzeler harfi medden sonra geldikleri için sebebi meddirler aynı zamanda sükunu arız pozisyonundadırlar. Burada iki sebeb olan hemze ile sükun toplanmıştır. Bu iki sebebten biri olan hemze sebebi, sükün sebebinden daha kuvvetli olduğu için bu gibi kelimeler vakıf halinde meddi arız değil, meddi muttasıl olurlar. Harfi lin le beraber sebebi medden sükun bulunursa Meddi Lin olur. Harfi Lin: cezimli olup, ma kabli leri fethalı olursa, harfli lin olurlar meddi lin ى ile و olabilmesi için,kendilerinden sonra sükun gelmesi şarttır. gibi خ و ف Bu kelime meddi lin in sükun-u arız kısmına örnektir. bu kelimede öncelikle harfi lin-i buluyoruz. Görüldüğü gibi و harfi cezmli olup, kendisinden önceki harfin harekesi fetha dır. Ve و harfi, harfi lin dir. Ondan sonra sükunu arıyoruz, Kendisinden sonra ف harfinin sükunu, sükun-u arız olarak gelmiştir. Dolayısıyla burası meddi lin olur.

Meddi lin uygulanırken lin harfi üzerinde uzatma işlemi yapılır, makablinin harekesi üzerinde yapılmaz. خ و ف kelimesinde meddi lin yaparken (Haaavf ) şeklinde okursak yanlış, (Havvvf ) şeklinde okursak doğru okumuş oluruz. Meddi lin in sükunu arız kısmı meddi arız gibidir, yani kelimenin son harekesine göre ص ر, ت و سط,ط ول ve,ق bunlara ilaveten ا ش ما م ve ر و م vecihleri uygulanır. Bu vecihlerin açıklaması meddi arız bahsinde yapılmıştır. Meddi lin in sükunu lazım kısmına örnek ise, Kur an-ı Kerim de bir lafız olup iki ayet-i celilede bulunmaktadır. ~~~ ~ ~~ ~ حم عسق كھیعص Bu iki ayeti kerimede ki lafzı, meddi lin in sükunu lazım kısmının örneğidir. Görüldüğü gibi ى harfi cezmli olup makabli fethalıdır ve harfi lin dir. Kendisinden sonra ki ن harfinin sükunu, sükunu lazım olarak gelmiştir. Dolayısıyla burası meddi lin olur, ve ت و سط ط ول olmak üzere iki vecih caiz olur. ین ع Meddi lin in med ölçüsü : ط ول dört ت و سط iki veya üç elif miktarıdır. ق ص ر vardır. ت و سط ve ط ول ) lafzı için her ne kadar sadece ع ین ( yoktur deniyor isede, imam-ı cezeri hz.leri طیبة النشر isimli eserinde bu lafızla ) ونحو ع ی ن فالثلثة لھم ( etmektedir. da olduğunu beyan ق ص ر ilgili

ن ( ) Tenvinin sözlük anlamı nunlamak demek olup, tecvit ilminde isimlerin sonlarında bulunan iki üstün, iki esre, iki ötre şeklindeki işaretlerdir. Sakin nun ise, hem isimlerde hemde fiillerde ortada ve sonda gelebilen, birde harflerdeki cezimli nunlardır. Vakıf halinde, sakin nun okunur, tenvin ise okunmaz sadece yazıda gözükür. Vasıl halinde, tenvinli kelimeden sonra ilk harfi sakin olan kelimelere geçerken tenvin esre ile harekelenerek geçilir, bu da Kur an-ı kerimlerde tenvinin altında esreli küçük bir nun ile gösterilir. Şayet tenvin durulur. müennes ta sı üzerinde bulunursa vakfedilirken ha ile İhfa harfleri 15 tane olup aşağıdaki kelimelerin ilk harfleridir. شخص جود ثنا ذا صف قد سما كرما طالبا فترى دم تقا زد ظالما ضع

Tenvin veya sakin nun, bu 15 harfden herhangi biri ile ardarda gelirse ihfa olur. gibi.. ف ت ح ق ر ی ب - م ن ج وع kalınlaştırılmamalıdır. ص ض غ ط ق ظ ( harflerinde İhfa yaparken, isti la (ikinci örnek) ) ses خ İhfanın tarifi : İhfa kelime olarak gizlemek anlamındadır. Tecvid ilminde İhfa; izhar ile idgam arasında bir hal olup Nun un zatını gizleyerek, gunne sıfatını belirtmektir. İhfanın yapılışı: ağız hafif açılıp dil ucu ve ortası serbest kalır. Nun mahreci ile dil arası bir kağıt kalınlığı kadar aralık kalır. Ağız ve burundan gelen ortak sesle seslendirilir. Kelime anlamı: Açığa çıkartmak demektir. yani sakin nun veya tenvinin zatını açıkça okumaktır. Tecvid ilminde izhar ; iki harfin arasını birbirinden uzaklaştırmak, ayırmak demektir. İzhar harfleri 6 tane olup aşağıdaki ismi şerifler in evvelki harflerdir. ھادیا غن ي عدل خالق حى الله izhar olur. Tenvin veya sakin nun, bu altı harften herhangi biriyle ardarda gelirse

س وا ء ع ل ی ھ م م ن ھا د İzhar yaparken ölçü önemlidir. Tenvin veya nunu sakini telaffuz ettikten hemen sonra izhar harfine geçilmelidir. Aksi takdirde izhar değil sekte olur. İzharın diğer çeşitleri ilerideki konularda yeri geldikçe anlatılacaktır. İklab, sakin nunu veya tenvini halis mime çevirip iklab harfi olan ba nın yanında gunne ile okumaktır. س م یع ب ص ی ر م ن ب ع د (iklab ile ihfa-i şefevi uygulamada aynıdır, uygulama esnasında dudaklara mim harfinde hafif, ba harfinde ise biraz daha fazla basılmalıdır.) Sakin nun veya tenvinin makabli ötreli olursa dudaklar ötrede bir miktar ( bir harf miktarı ) tutulur ve geri çekilir Uygulaması, fem-i Muhsin ( usta bir hoca ) den öğrenilmelidir. gibi ل ی ن ب ذ ن

İDĞAM : İdğam edilen harfin, idğam olunan harf içerisinde gizlenmesidir. (bilgisayar lisanıyle birinci harfi, kes-yapıştır yöntemiyle ikinci harfin içine atmaktır.) İdğamı maalgunne, ğunneli idğam demektir. harfleri dört tane olup, harfleridir. Tenvin veya sakin nun bu 4 harften biri ile و, ن, م,ى ard arda gelirse idğamı maalğunne olur. ف اك ھ ة و ن خ ل و م ن ی ع م ل İstisna olarak; sakin nun ile, vav veya ye harflerinden biri, kelime içerisinde bulunurlarsa idğam değil izhar olur. bir وا ن ق ن ن یا د İdğam maalğunnenin tutma ölçüsü iki harfden az bir harfden fazla olmalıdır. Bu ölçü aynı zamanda idgammisleyn maalğunnenin, ihfanın, iklabın ve dudak ihfasınında ölçüsüdür.

İdğamı bilağunne, ğunnesiz idğam demektir. harfleri iki harf olup harfleridir. Tenvin veya nunu sakin bu iki harften biriyle ard ر ve ل arda gelirse idğam-ı bilağunne olur. م الا ل ب د ا م ن ر ب ھ م İdğam-ı bilağunnenin tutma ölçüsü, şeddenin hakkını verip hemen geçmektir. Yani bir harf miktarı kadar zamandır. Tenvin ve sakin nun un bulunduğu gerideki beş babın özeti olarak şöyle diyebiliriz : 15 harfle yanaşmalı ( ihfa ) 6 harfle ayrışmalı (izhar ) 6 harfle kaynaşmalı (idgam) 1 harfle dönüşmeli (iklab) adıdır. : Genizden gelen sese denir. GENİZ; burun-boğaz boşluğunun Ğunnenin kontrolü şöyle yapılır : ses devam ederken burun iki parmakla sıkılıp bırakıldığında seste değişiklik oluyorsa ğunne tamamdır aksi halde ğunne yapılmıyor demektir. Ğunne, nun ve mim harflerinden ayrılmayan bir sıfatı lazimedir dolayısıyla bu iki harf şeddeli oldukları zaman ğunneden ötürü diğer şeddeli harflerden daha fazla tutulmalıdırlar.

Mahreçleri ve sıfatları aynı olan iki harfin, birincisi sakin ikincisi harekeli olarak ard arda gelmesiyle yapılan idğama idğamı misleyn denir. idğamı misleyn harfleri ayrı ayrı kelimelerde de olabilir. gibi ا ن ا ض ر ب ب ع ص ك Burada ( ب ) harfleri birbirine idğam edilir ve şeddeli olarak okunur. asla kalkale yapılmaz. tek kelimede de olabilir. gibi. د كا, ح تى gibi kelimeler, idğam-ı misleyn olarak isimlendirildiği gibi teşdid ح تى gibi kelimeler ise, hem ا ن bilağunne olarak da isimlendirilmektedir. idğamı misleyn,hem idğamı maalğunne olarak isimlendirildiği gibi, teşdid maalğunne olarak da isimlendirilmektedir. Sakin ( ن ) ile, sakin ( م ) in durumları kendilerine özeldir. Şöyleki; nunu sakin ( ن ), kendi cinsi olan nun ile ard arda gelirse, gibi bu durumda hem idğamı misleyn ن ار من maalğunne, hem de idğamı maalğunne olur. Sakin mim ( م ) e gelince, üç hali vardır.

1. mim-i sakin, kendi cinsi olan mim ile yan yana gelirse idğamı misleyn maalğunne olur örnektir. bu iki ayrı kelimeye ا ط ع م ھ م م ن Tek kelimenin örneği ise, denilebilir.) gibi. ( teşdid maalğunne de ث م 2. mim-i sakin ( ب ) harfi ile yan yana gelirse dudak ihfası veya mim-i sakin ihfası olur gibi ا ن ر ب ھ م ب ھ م 3. mim-i sakin ( م ) ile ( ب ) harfinin dışında ki harflerden herhangi biri ile yan yana gelirse mim-i sakin izharı olur. gibi.. ل ك م دین ك م و ل ي د ی ن : Mahreçleri bir, sıfatları başka olan harflerin birincisi sakin, ikincisi harekeli olarak ard arda gelmesiyle meydana gelen idğama, idğam-ı mütecaniseyn denir. İdğamı mütecaniseyn harfleri sekiz tane olup üç mahrece taksim edilmiştir. 1. mahreç : ط د ت harflerinden oluşur. و ق ا ل ت ط اء ف ة

Bu örnekte ( ت ) harfi, ( ط ) harfine katılır. ( ت ) harfinden و قال الط اءفة hiçbir eser kalmaksızın ( ط ) harfi şeddeli olarak okunur. gibi Bu idğama idğamı mütecaniseyn denir. 2. mahreç : ظ ذ ث harflerinden oluşur. gibi ا ذ ظ ل م وا ا ظ ل م وا bu örnekte ذ harfi ظ harfi içerisinde tamamen kaybolup şeklinde telaffuz edilir. 3. mahreç: ب م harflerinden oluşur. harfine idğam ederek ; gibi ا ر ك ب م ع ن ا م harfini ب harfinde asla kalkale yapmadan ب burada. okunur şeklinde ا ر ك مع ن ا idğam, uygulama ve asılları yönünden dört kısma ayrılır. Uygulama yönünden iki kısımdır 1. İdğam-ı tam: idğam edilen harfin idğam olunan harf içerisinde zatı ve sıfatıyla tamamen kaybolmasıdır. gibi م ا ع ب د ت م 2. İdğam-ı nakıs: idğam edilen harfin idğam olunan harf içerisinde zatı ile gizlenip, sıfatının aşikare olmasıdır. gibi ب س ط ت

bu ve bunun gibi kelimelerde tek vecih olarak idğamı nakıs yapılır. İdğamı tam yapılmaz. çünkü ( ط ) harfinin isti la, ıtbak, kalkale sıfatları tam idğama engeldir. Yapılışı şöyledir; ( ط ) harfinin telaffuz esnasında kalınlık ( istila, itbak ve kalkale ) sıfatları belli edilip, ama asla kalkale yapmaksızın ( ت ) harfi şeddeli olarak okunur ki, buna idğamı nakıs denir. asılları yönünden de iki kısımdır 1. idğam-ı kebir : idğam edilen harf ile idğam olunan harflerin her ikiside harekeli ise bu idğama büyük idğam anlamında idğam-ı kebir denir. okunur. şeklinde كم سل gibi, idğam edilince سل ك كم 2. İdğam-ı sağir: idğam edilen harf sakin (cezimli), idğam olunan harf harekeli olursa bu idğama küçük idğam anlamında idğam-ı sağir denir. gibi, یدر ك كم Mahreçlerinde veya sıfatlarında yakınlığı olan harflerin birbirine idğam edilmesine idğamı mütekaribeyn denir. Bunun harfleri 4 tane olup 2 mahrece taksim edilmiştir. 1. mahreç: ر ل harflerinden oluşur. gibi. ق ل ر ب okunur. Burada ل harfi ر harfine tam idğam yapılıp ; ق ر ب şeklinde

edilmez. Hafs kıraatinde bu idğamın aksi yoktur. yani ر harfi ل harfine idğam 2. mahreç: ك ق harflerinden oluşur. gibi.. ن خ ل ق كم ا ل م Bu kelimede iki çeşit idğam yapılır: 1. İdğam-ı tam : Şöyle yapılır ; ق harfinden hiçbir eser kalmayacak şekilde direk ك harfinin şeddeli okunması ile yapılır. 2. idğam-ı nakıs: şöyle yapılır ; ق harfinin kalınlık ( istila, kalkale ) sıfatlarını belli ederek ama asla kalkale yapmaksızın hemen ك harfini şeddeli olarak okumak suretiyle yapılır. Bu idğamların uygulaması bir üstaddan öğrenilmelidir. Kelime itibariyle güneş harflerinin idğamı demektir. Lam-ı ta rif in,okuma esnasında şemsiyye harflerinin yanında açığa çıkmayıp okunmaması, gözükmemesi, gündüz vakti güneşin etrafında yıldızların gözükmemesine benzetilerek bu harflere şemsi harfler denmiştir. İdğamı şemsiyye harfleri 14 tane olup aşağıdaki kelimelerin ilk harfleridir. نعم لھ ن ظ طاب ضی ف صدر شم سمعت زد رمى ذنب ا دع ثم تب Elif lam ( ا ل ) bu 14 harften nun harfiyle yan yana gelirse idğamı şemsiyye maalğunne olur. gibi و الن ج م

harfinin dışındaki harflerle yan yana gelirse idğamı şemsiyye bilağunne ن olur gibi. و ال ز یت و ن و الت ی ن ile yazılan kelimeler de, idğamı şemsiyye ل gibi tek ال ی ل ا ل ذ ى ا ل ت ى bilağunne ve idğamı misleyn bilağunnedirler. Ayrıca bunlara idğamı şemsiyye manevi de denir. açığa çıkan, okunan lam, lam-ı tarifin dahil olduğu kelimenin lam-ı dır. Lam-ı tarif ise gizlidir. Lafzatullah ( الله ) da idğamı şemsiyye varmıdır? diye, ال ismi şerif-i, alem dir. Başındaki الله şöyledir; sorulacak olursa, cevabı lamı tarif değildir. Bu yüzden burada idğamı şemsiyye var denemez. Kaynak: hak dini kur an dili tefsiri cilt 1 sayfa 27,28,29 Bu izhara lam-ı ta rif in izharı da denir. Kelime itibariyle ay harflerinin izharı demektir. Lam-ı ta rif in okuma esnasında kameriyye harflerinin yanında gözüküp okunması, geceleyin ay ın etrafında yıldızların gözükmesine benzetilerek bu harflere kameriyye harfleri denmiştir. Bunun harfleri 14 tane olup aşağıdaki harflerin tamamıdır. ابغ حج ك عقیمھ وخف olur. bu 14 harften herhangi biriyle yan yana gelirse izhar-ı kameriye ال gibi. والف ج ر والع ص ر Bu örneklerde, lam-ı Tarifin Lam ı, okuma esnasında seslendirilip hemen izharı kameriye harfine geçilir. Aksi taktirde sekte olur. olmaz. İdğamı şemsiyye ve izharı kameriyye isimlerde olur fiillerde

Bu itibarla ا ھل ی ك م gibi kelimelerde her ne kadar şartlar mevcut gibi görünüyor ise de, fiil oldukları için bunlara izhar-ı kameriye denmez. Tarifi: Kalkale harfinin mahrecinden kuvvetli bir ses çıkacak kadar, harfin mahrecini sarsmaktır. ) قطب جد) tanedir. Kalkale harfleri 5 ) ب ( 3. ) ق ( 1. ) د ( 5. ) ج ( 4. ) ط ( 2. Bu beş harften herhangi biri kelimenin ortasında veya sonunda sükun halinde olursa kalkale olur. ا ح ا جرا (ortada) gibi. د (sonda) vakıf halinde olan kalkaleler, kelimenin ortasındaki kalkalelerden daha kuvvetli olmalıdır. Ayrıca kalkale yaparken, kalkale harfinden çıkan ses makablindeki harfin harekesiyle uyumlu olmalıdır. Yine, Kalkale harfine hareke vermekten, şedde vermekten, birde gereğinden fazla ( abartılı ses çıkartmaktan) kaçınılmalıdır و ت ب ب ال ح ق ا ل ج ب gibi şeddeli kelimelerde kalkale yaparken kalkale harfinin üzerinde bir harf miktarı ses kesilir ve ondan sonra kalkale yapılır. Bunlarda da ses uyumuna dikkat edilmelidir.

harfi, kalın ve ince okunmaya müsaittir. Dolayısıyla bu harfle ilgili hükümleri ر a- ر nın kalın okunduğu yerler, b- ر nın ince okunduğu yerler, c- ر nın hem ince hemde kalın okunması caiz olan yerler başlıkları altında üç bölüm ve on maddede izah edeceğiz. NIN KALIN OKUNDUĞU YERLER ر okunur. nın kendisi ötreli veya üstünlü olursa, kalın ر 1. gibi.. ر س ل نا ب رس و ل nın kendisi sakin, makablinin harekesi ötre veya üstün olursa kalın ر 2. okunur. ت رمیھم gibi. ت ر حمون bakılır. nın kendisi sakin, makablide sakin olursa daha makabline ر 3. Şayet harekesi ötre veya üstün ise kalın okunur. gibi لفي خس ر و ال ع صر okunur. nın kendisi sakin, makablinin kesresi, kesre-i arız olursa kalın ر 4.

gibi ا ل م ط م ا ن ة ا ر ج ع ى Bu örnekte ا ر ج ع ى kelimesinin hemzesi, hemze-i vasıldır. ا ر ج ع ى kelimesinden ا ل م ط م ا ن ة Dolayısıyla kesreside kesre-i arızdır. Yani ا ر kelimesine geçiş yaptığımız zaman kesresi düşer ve ر kalın okunur. ا ل م ط م ا ن ة kelimesinde vakfettiğimiz zaman ا ر ج ع ى kelimesinin hemzesi dolayısıyla esresi okunur ama kelimesinin hemzesi, dolayısıyla ج ع ى yine ر kalın olarak okunur. Kısaca kesre-i arız demek vakfen sabit (okunan), vaslen sakıt (okunmayan) esre demektir. Bu gibi kelimeler fiil ve emir kalıbında olur. ١ ل م ن ا ر ت ضي ا م ا ر ت اب وا gibi kelimelerde aynı hükme ا ن ا ر ت ب ت م tabidir. ( istila sakin, makabli esre harekeli olduğu halde maba din de ر 5. okunur. ) harflerinden biri fethalı olursa kalın خ ص ض غ ط ق ظ gibi.. ا رصا دا ق رطا س NIN İNCE OKUNDUĞU YERLER ر. okunur nın kendisi esre harekeli olursa ince ر 1. ر ز قا ر ج ا ل gibi okunur. harfi sakin olup, makabli esreli olursa ince ر 2. gibi یغف ر ف اص ب ر bakılır. harfi sakin olup, makablide sakin olursa daha makabline ر 3. Şayet esre harekeli ise ince okunur.

ب ك ر دی ر ق gibi okunur. harfi sakin olup, makablinde harfi lin bulunursa ince ر 4. الط ی ر خ ی ر NIN KALIN VE İNCE OKUNMASI CAİZ OLAN YER ر Harfi sakin olup makabli esreli olduğu halde, maba dinde istila harfide ر esreli olursa hem ince hemde kalın okunması caizdir. gibi ف ر ق İnce okunması evladır. Yani, kurra tarafından ince okunması tercih edilmiştir. ( isede kelimelerinde her ne kadar hüküm aynı م ص ر, ا ل ق ط ر yani ince ve kalın okumak caiz isede ) bu kelimelerin vasıl hallerine bakarak vakf etmek evladır ( uygundur ). Yani ا ل ق ط ر kelimesinde durulduğunda ر ince okunur. okunur. kalın ر kelimesinde durulduğunda م ص ر dir. ی س ر ى kelimesine gelince, Bu kelimenin aslı ی س ر kurallara göre vakıf halinde ر nın kalın okunması gerekirken, bir ر de, görüşe göre, kelimenin aslına işaret etmek için, bir başka görüşe göre nın makablinde müstefil ( ince ) harf olduğu için ince okunur. Lafzatullah ın, ( الله ) ismi celilinin makabli fethalı veya ötreli olursa kalın okunur.

gibi. ھ و الله ن ص ر الله Eğer Lafzatullah ın, makabli esreli olursa ince okunur. ب ا gibi Zamirden maksat ( ه (, ) ه ) harfleridir. Bunlar bazen bitişik bazen de müstakil olarak yazılır. Bu zamirlerin makabli harekeli olursa bir elif miktarı uzatılır. gibi م ث ل ھ, ع ن د ه Bu kuralın istisnası olarak ; gibi kelimelerde şartlar tutuyor gibi gözükse ل م ی ن ت ھ ف وا ك ھ م ان ف ق ھ de uzatma işlemi yapılmaz. Çünkü bu kelimelerin sonundaki zamir değildir, kelimenin aslındandır (kökündendir) ه ه Eğer bu zamirlerin ma kabli sakin veya sükunlu (cezimli) ise çekilmez. harfleri Sakin e örnek: ف ی ھ gibi Sükun a örnek: ا ل ی ھ ر ا و ه gibi. ف یھ م ھا نا bu kuralın da istisnası olarak, Furkan süresinin 69 ncu ayetindeki örneğinde ki zamir, kıraat imamımız Hafs hz.den mütevatir, yani sahih rivayetle med edilir. ه kelimesinde ki ی ر ض ھ Zümer süresinin 7.nci ayetinde bulunan zamiri çekilmez. Çünkü kelimenin aslı ی ر ضا ه dur. Yani, zamirin makabli sakin olduğu için çekilmez.

TARİFİ: Nefes almaksızın yalnız sesi kesmeye denir. Okuma esnasında sekte mahallinde nefes almaksızın sesi kesip bir miktar durduktan sonra aynı nefesle okumaya devam etmek suretiyle yapılır. Kuran-ı kerim de hafs rivayetine göre dört yerde sekte vardır. Bunlardan ikisi vakıf halinde diğer ikisi de vasıl halindedir. Vakıf halinde olanlar : ع و جا ق ی ما : suresinde.1 Kehf Burada sekte şöyle yapılır; sekte vakıf hükmün de olduğu için kelimesinin tenvini elife tebdil edilir, ( meddi tabii olarak okunur), sekte ع و جا yapılarak sonraki kelimeye geçilir. ( ihfa veya izhar yapmak suretiyle sekte yapmak yanlıştır.) م ن م ر ق د نا ھ ذ ا : suresinde.2 Yasin Bu ayetteki sekte şöyle yapılır; نا harfinin üzerinde meddi tabii olarak sekte yapılır, ve ھ ذ ا kelimesine geçilir. Vakıf, sekteden daha kuvvetli bir ayırıcı olduğu için bu iki yerde vakfetmek sekte yapmaktan daha evla dır. Vasıl halinde olanlar : م ن : suresinde 1. kıyame harfi üzerinde yapılır. ن gibi sekte, bu ayeti kerimedeki ر ا ق

ل gibi sekte, bu ayeti kerimedeki ك لا ب ل ر ا ن : suresinde 2. mutaffifin harfi üzerinde yapılır. Bu son iki örnekte asla idğam yapılmaz. Çünkü, ma na bozulur. Vakıf ile sekte arasındaki farklar; 1. vakıfta nefes alınır, sekte de nefes alınmaz 2. vakıfta süre uzun, sekte de ise kısadır. 3. vakıfta ilgili tecvit kuralı uygulanır, sekte de ise sadece sekte uygulanır. Kur an-ı kerimde (7) yedi kelimenin sonuna gelen (ه) harfidir. ve tamamı cezimlidir YEDİ KELİME ŞUNLARDIR: لم یتسنھ اقتده كتابیھ حسابیھ مالیھ سلطانیھ ماھیھ Bizim kıraatimiz olan Asım kıraatine göre hem vasıl (geçiş)halinde, hemde vakıf (duruş) halinde okunurlar. Asım hz.lerinin dışındaki kıraat imamlarının tamamı vakıf halinde okumak hususunda ittifak (görüş birliği) etmişlerdir. Vasıl halinde ise ihtilaf (görüş ayrılığı) etmişlerdir.

Kıraat imamları, Kur an-ı Kerim in sür at yönünden üç şekilde okunabileceğini kabul etmişlerdir. a) Tahkik (yavaş) Okuyuş: Eksik ve fazla yapmadan bir şeyin hakkını titizlikle vermek demektir kısaca, harflerin mahrec ve sıfatlarına azami derecede riayet üzere harekeleri birbirinden ayırmak, ğunnelerin ve şeddelerin hakkını vermek, (özellikle nun ve mim harflerinde biraz daha mübalağa yapmak) ancak aşırı mübalağa sebebiyle harekeleri uzatmaktan, sakine hareke vermekten, harflerin arasında sekte yapmaktan kaçınılmalıdır. Medleri ise son sınırına kadar uzatmakdır. ( bu sınır; meddi muttasılda 4 veya 5, meddi munfasıl ve, meddi lazım da 4 elif miktarı, Meddi arız da 1 ila 4 elif arası, meddi lin de ise sükun-u lazımda 2-3, sükun-u arızda ise 1-3 veya 4 elif arası uzatmaktır.) b) Tedvir (orta) okuyuş: tahkik ile hadr arasında orta bir okuyuş demektir. Ğunnelerin ölçüleri tahkike göre biraz azaltılır, meddi tabii 1 elif, meddi arız ile sükun-u arızlı meddi lin 1-3 elif, diğer medler ise 3 elif miktarı uzatılarak okunur. c) Hadr (hızlı) Okuyuş : Bu okuyuş, tecvid kurallarına uymak şartıyla Kur an-ı Kerim-i en hızlı okuma şeklidir. Buna göre, ğunneler tedvire göre biraz daha azaltılır fakat bilağunne seviyesine düşürülmez. Meddi tabii, meddi munfasıl, meddi arız ve arız sükunlu meddi lin bir elif miktarı, meddi muttasıl ve lazım sükunlu meddi lin iki elif, meddi lazım ise ikibuçuk-üç elif miktarı uzatılır. Hadr dan daha hızlı okuma şekline hezreme veya tahlit denirki bu tür bir okuyuş caiz değildir haramdır. Çünkü böyle bir okuyuşta harfler mahrecinden kayar, sıfatlar bozulur, kelimeler heceler birbirine karışır, dolayısıyla tecvid kuralları ortadan kalkar. Özellikle teravih namazlarında, hatim okumalarda bu tür okuyuşa düşmekten titizlikle kaçınılmalıdır. TERTİL ; Kur an-ı Kerimi tane tane, düşüne düşüne, anlayarak okumaya denir. Bununla birlikte okuyucunun arapçaya olan hakimiyeti ve kabiliyeti nisbetinde tertil, bütün okuyuş çeşitleri içinde geçerli olur. Dolayısıyla tertil, dördüncü bir okuyuş çeşidi olmayıp her üç okuyuş çeşidini içine alan bir okuyuş şeklidir. Okuyucu, tecvid kurallarına ve seçtiği okuma tarzının ölçülerine uymak kaydıyla bu üç okuyuş şeklinden dilediğiyle okumakta serbesttir.

Bu okuma şekillerinden TAHKİK, genellikle ta lim yani Kur an-ı Kerimin eğitim ve öğretiminde uygulanır. TERTİL, Aşr-ı Şerif okurken uygulanır. TEDVİR, genellikle cemaatle kılınan namazlarda ve mukabele lerde uygulanır. HADR ise, hatim yapılırken, teravih namazında ve talebe hocasına ezber verirken uygulanır. Bu hususta ilk defa Muhammed b. Tayfur es-secavendi hz.leri mana cihetinden kuvvet veya zayıflık derecesini dikkate alarak vakıf yerlerini harflerle işaretlemiştir. Bu zat Türkistan ın secavent beldesinden olması sebebiyle, Secavent adı vakıflarla ilgili tespit etmiş olduğu bu harf ve işaretlere umumi isim yapılmıştır. Bu açıklamadan sonra secaventlerin isimleri, hükümleri ve remz (işaret) lerini görelim. a) Vakf-ı Lazım: remz-i (işareti) م harfidir. Bu remz Kur an-ı Kerimde 84 yerdedir, bu işaretin olduğu yerlerde mananın bozulma ihtimaline karşı durmak gereklidir. b) Vakf-ı Mutlak: remz-i (işareti) ط harfidir. Bu işaretin konduğu yerler cümle başıdır, durmak güzel olur. Durmayıp geçmekte de bir sakınca yoktur. c) Vakf-ı Caiz: remz-i (işareti) ج harfidir. Bu işaretin olduğu yerlerde durmakta geçmekte serbesttir, fakat durmak daha uygundur. d) Vakf-ı Mücevvez: remz-i (işareti) ز harfidir. Bu işaretin bulunduğu yerlerde durulabilirsede, geçmek daha uygundur. Durulursa geriden alınmaz. e) Vakf-ı Murahhas: remz-i (işareti) ص harfidir. Nefes daralınca zorunlu olarak durulabilen yerdir, durulunca geriden almaya gerek yoktur. f) Vakf-ı adem-i cevaz: remz-i (işareti) لا harfidir. Bu işaret şayet ayet sonunda ise durmak caizdir, ayet ortasında ise, zaruret olmadıkça

durmak uygun değildir. Zaruretten ötürü durulmuşsa geriden almak gerekir. Fatiha süresi 7. ayet ortası olan انعمت علیھم de bulunan لا da durulur ve geriden almakta gerekmez, çünkü Hanefi mezhebine göre, Fatiha dan bir ayet sayılmadığı için orası 6. ayetin بسم الله الرحمن الرحیم sonudur.. g) Vakf-ı Muaneka: remz-i (işareti).. ( iki grup üç nokta dır.) bir birlerine yakın olarak ardı ardına gelen -bitişik değil- bağlantılı durak anlamındaki bu işaretlerde mana nın tamamlanmasına uygun olan, birinde durup diğerinde durmamaktır, her ikisinde birden durmak uygun değildir. Her ikisinde durmayıp geçmekte ise bir sakınca yoktur. h) Alameti-ruku: remz-i (işareti) ع harfidir. Bir konunun veya kıssanın bitip, yeni bir konu veya kıssanın başladığını gösterir. Namazda okuyanın burada ruku a gitmesi uygun olacağı manasını taşır. Ayrıca buna aşr-ı şerif işaretide denebilir. okunacak aşr-ı şerifin bir ayn dan bir sonraki ayn a kadar olması, konunun bütünlüğü açısından uygun görülmüştür. I) Alameti-vakf: remz-i (işareti) قف harfleridir. Dur demektir, vakfetmek evladır yani tercih edilir. Vasletmekde caizdir. i) Alameti-vasl: remz-i (işareti) ق harfidir. Vasletmek evla, vakfetmek ise caizdir.