Bir Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Geç Baþlangýçlý Þizofreni Hastalarýnýn Klinik ve Sosyodemografik Özellikleri



Benzer belgeler
Çok Geç Baþlangýçlý Bir Þizofreni Olgusunun Beþ Yýllýk Ýzlemi

Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Þizofreni Hastalarýnýn Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri

Akut ve Geçici Psikotik Bozukluk Ýzleminde Taný Stabilitesi: Bir Ön Çalýþma

Þizofreni Hastalarýnda Tekrarlayan Yatýþ Sýklýðý ve Öngörücüleri

Bir psikiyatri kliniði yataklý birimi hastalarýnda. birlikteliði: Retrospektif bir çalýþma

Bipolar Bozukluk Baþlangýç Yaþýnýn Klinik ve Gidiþ Özellikleriyle Ýliþkisi

Þizofreni ve Cinsiyet: Baþlangýç Yaþý ve Sosyodemografik Özellikler

Yataklý Tedavi Hizmeti Sunan Psikiyatri Kliniklerinde Ektanýlar

Kahta Devlet Hastanesi Psikiyatri Kliniðinde Yatan Hastalarýn Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri

Bipolar bozuklukta bilişsel işlevler. Deniz Ceylan 22. KES Psikiyatride Güncel Oturumu Nisan 2017

Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon

Yaþa Baðlý Makula Dejenerasyonunda Risk Faktörleri

Þizofrenide Cinsel Ýþlev Bozukluklarý: Kesitsel Bir Deðerlendirme

Þizofrenide ve Diðer Psikotik Bozukluklarda Çoklu Ýlaç Kullanýmý: Uzun Etkili Antipsikotik Ýlaçlarýn Rolü

Çocuk Psikiyatri Hastalarýnda Yatýþ Süresine Etki Eden Faktörler

Obsesif kompulsif bozuklukta sosyodemografik verilerin tedaviye direnç açýsýndan karþýlaþtýrýlmasý

Þizofreni özellikle düþünce, algý ve duygulaným

Yineleyici ve Tek Dönem Major Depresif Bozukluðu Olan Hastalarýn Kiþilik ve Affektif Mizaç Özellikleri

Bir týbbi durumun ayýrýcý tanýsýnýn iyi yapýlabilmesi,

Bir Eðitim Hastanesinde Psikiyatri Konsültasyon Hizmetlerinin Deðerlendirilmesi

Yatan hastalarýn anksiyete ve depresyon düzeyleri ve iliþkili faktörlerin incelenmesi

Sosyal Kaygý Bozukluðu ile Panik Bozukluðu Olgularýnýn Demografik ve Bazý Klinik Özellikler Açýsýndan Karþýlaþtýrýlmasý

Psikiyatrik Bozukluklara Baðlý Engellilik Hali; Üniversite Hastanesi Deneyimi. Disabilites Due to Psychiatric Disorders: Sample Of University Hospital

Þizofreni Alttiplerinin Geçerliliði: Karþýlaþtýrmalý Bir Çalýþma

Erken ve Geç Baþlangýçlý Erkek Alkol Baðýmlýlarýnda Sosyodemografik, Klinik ve Psikopatolojik Özelliklerin Karþýlaþtýrýlmasý

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER

Depresyon, Pratisyen Hekimler ve Depresyon Eðitimi

Subklinik Hipotiroidili Hastalarda Tiroid Replasman Tedavisinin Anksiyete ve Depresyon Düzeylerine Etkisi

Gazi Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Kliniðinde Yatan Hastalarýn Sosyal Güvenlik Kurumuna Fatura Edilen Tedavi Maliyetlerinin Deðerlendirilmesi

Kemoterapi alan hastalarýn sosyodemografik ve tanýsal özellikleri

Hemodiyaliz ve Periton Diyalizi Uygulanan Hastalarda Psikiyatrik Bozukluklar, Algýlanan Sosyal Destek ve Yaþam Kalitesi Düzeylerinin Karþýlaþtýrýlmasý

ARAÞTIRMA ÖZET SUMMARY

Yüzyýlýn baþlarýnda E. Bleuler ve Kraepelin

Þizofreninin Erken Döneminde Klinik Özellikler ve Tedavi Ýlkeleri

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

Ýntihar Giriþimlerinin Ýncelenmesi: Risk Faktörleri ve Takip

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu

Dr. Sarp Üner*, Dr. Þevkat Bahar Özvarýþ**, Sevgi Turan***, Umut Arýöz***, Dr. Orhan Odabaþý****, Dr. Melih Elçin****, Dr. Ýskender Sayek***** Giriþ

Siirt Verem Savaþ Dispanserinde tüberküloz tanýsýnda hatalý radyolojik yaklaþýmlar

Bir Anadolu Þehrinde Psikiyatri Kliniðine Baþvuran Hastalarýn Hastalýk Açýklama ve Çare Arama Davranýþlarý

Psikiyatri Hastalarýnda Týp Dýþý Çare Arama Davranýþý: Türkiye'de ve Almanya'da Yaþayan Türkler Arasýnda Karþýlaþtýrmalý Bir Ön Çalýþma

Bipolar I Bozukluk Hastalarý Þizofreni Hastalarýna Göre Diyabet ve Dislipidemi Ek Tanýlarý Açýsýndan Farklý mý?

Folatlar, ilk kez 1940'larda sentezlenmiþ,


Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri

Sivas Numune Hastanesi Acil Servisine Baþvuran Ýntihar Giriþimlerinin Deðerlendirilmesi

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

Depresyon Tanýsý Almýþ Hastalarda Ölüm Kaygýsýnýn Araþtýrýlmasý

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması


1960'lardan Günümüze Depresyonun Epidemiyolojisi, Tarihsel Bir Bakýþ

Huzurevindeki Yaþlýlarda Depresyon Sýklýðý ve Ýliþkili Risk Etmenleri

Madde Kullanýmý Nedeni Ýle Yatarak Tedavi Görenlerde Ýntihar Giriþimi Öyküsü

Þizofreninin klinik özelliklerini anlatan kitap ya

Dr.ERHAN AKINCI 46.ULUSAL PSİKİYATRİ KONGRESİ

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Psikiyatri Polikliniðine Baþvuran Bir Grup Yaþlýda Huzurevi ya da Aile ile Kalmanýn Depresyon ve Anksiyete Düzeyine Etkisi

DEHB Tanýlý Çocuklarýn Ebeveynlerinde DEHB Oraný

PSİKOFARMAKOLOJİ 6. Duygudurum Bozuklukları Tedavisi Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül. HKU, Psikoloji YL, 2017 Bahar.

Batman'da Çocuk Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirti ve Taný Daðýlýmlarý


Aurasýz migren ile epizodik gerilim tipi baþaðrýsý: Psikiyatrik morbidite ve ayýrt edici diðer özelliklerin araþtýrýlmasý

Van Ýl Merkezi Lise Son Sýnýf Öðrencilerinde Obsesif Kompulsif Bozukluk Yaygýnlýðý

Bir Üniversite Hastanesinde Yatan Hastalardan Ýstenen Psikiyatrik Konsültasyonlarýn Deðerlendirilmesi

Davraným bozukluðu tanýlý çocuk ve ergenlerde komorbidite: 6 ay süreli bir kesitin retrospektif analizi

Diyabetik hastalarda retinopati sýklýðý ve risk faktörleri

Bilge Togay* Handan Noyan** Sercan Karabulut* Rümeysa Durak Taşdelen* Batuhan Ayık* Alp Üçok*

Omurilik Felçli Hastalarda Travma Sonrasý Stres Bozukluðu ve Ýliþkili Faktörler


Küçük Yaþta Evlendirilmek Ýstenen Çocuklarda Psikiyatrik Bozukluklar ve Sosyodemografik Özellikler

Malatya Ýlinde 2005 Yýlýnda Ýntihar Giriþiminde Bulunan Bireylerde Klinik ve Sosyodemografik Özellikler

Aðrý tanýsý klinik olarak, DITI ile konulabilir


Þizofreni Hastalarýnýn Cinsel Yaþama Ýliþkin Öznel Düþüncelerinin Cinsiyetler Arasý Karþýlaþtýrmasý

3. Ulusal Bağımlılık Kongresi Poster Ödülleri Birincilik: Mır sal, H., Ö.A. Kalyoncu, Ö. Pektaş,

Düþünce ve Dil Ölçeðinin Türkçe Formunun Geçerlilik ve Güvenilirlik Çalýþmasý

Þizofreni Epidemiyolojisine Türkiye'den Katký Yapmak: Nasýl ve Neden?

Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU

Psikiyatrik literatürde 1800'lerden beri görünmekte

Klinik ve Subklinik Hipotiroidide Psikiyatrik Belirti Düzeyi ve Psikiyatrik Belirtilerin Tiroid Hormon Düzeyleri Ýle Ýliþkisi


Agorofobisi Olmayan Panik Bozukluk Hastalarýnda Eþlik Eden Sosyal Fobik Semptomlarýn ve Sosyodemografik Deðiþkenlerin Ýncelenmesi

Erciyes Üniversitesi Öðrencilerinde Sigara Ýçme Durumunun Yýllarý Arasýndaki Deðiþimi

GATA Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi'ne yýllarý arasýnda viral hepatit nedenli yatýþlarýn sýklýðý ve daðýlýmý

Deliryum genel týbbi uygulamada, ayýrýcý tanýda. Deliryum. Özet

Depresif Bozukluklarda Risk Etkenleri

Þizofreni Tanýlý Hastalarýn Çocuklarýnda Dikkat, Bellek ve Yürütücü Ýþlevler

Dr. Sevim Buzlu*, Nihal Bostancý**, Derya Özbaþ***, Sevil Yýlmaz****

Þizofreni: Klinik Özellikler, Taný, Ayýrýcý Taný

Psikiyatride Şiddeti Önlemenin Klinik Önlemleri

AĞIR ŞİDDETTE DEPRESYON SAĞALTIMI

Bipolar bozuklukta cinsiyete göre klinik ve. ve sosyodemografik özelliklerin karşılaştırılması

Mirtazapinin Major Depresyonda Etki Baþlangýcý ve Güvenilirliði: Olgu Serisi

BALIKESÝR DEVLET HASTANESÝ DAHÝLÝYE KLÝNÝÐÝNDE YATAN YAÞLILARDA DÜÞME KORKUSU ve ETKÝLEYEN FAKTÖRLERÝN ÝNCELENMESÝ. Selda YÖRÜK

Paradoksal Disfaji Ardýndaki Geriyatrik Depresyon: Bir Olgu

Yaþlýlarda Depresif Belirtiler ve Biliþsel Bozukluðu Etkileyebilecek Etkenler

Dünyada ortalama yaþam süresinde beklenen

Þizofreni Hastalarýnda Hastalýk Süresinin Klinik Özelliklere Etkisi

Risperidon Kullanýmýna Baðlý Pulmoner Tromboemboli: Olgu Sunumu

Transkript:

ARAÞTIRMA Bir Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Geç Baþlangýçlý Þizofreni Hastalarýnýn Klinik ve Sosyodemografik Özellikleri The Clinical and Sociodemographic Features of Late Onset Schizophrenia Patients in a Psychiatry Clinic Özge Saraçlý 1, Hasret Ozan Keser 2, Nuray Atasoy 3, Ýsmet Kaygýsýz 2, Adnan Atalay 2, Ülkem Öztürk 4, Levent Atik 3 1 Yrd.Doç.Dr., 2 Dr., 3 Doç.Dr., Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Týp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalý, Zonguldak, 4 Uz.Dr., Süreyyapaþa Göðüs Hastalýklarý ve Göðüs Cerrahisi Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Ýstanbul ÖZET Amaç: Geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnýn kliniðinde, þizofreni hastalarýna benzer þekilde paranoid sanrýlar, kötülük görme sanrýlarý ve iþitsel halüsinasyonlar görülür fakat duygulanýmda küntleþme, negatif belirtiler ve ailede þizofreni öyküsü daha azdýr. Bu çalýþmanýn amacý kliniðimizde yatarak tedavi gören geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnýn klinik özellikleri ve tedavi yanýtlarýnýn gözden geçirilmesidir. Yöntem: 2001-2010 yýllarý arasýnda Karaelmas Üniversitesi Týp Fakültesi psikiyatri kliniðinde tedavi gören 26 geç baþlangýçlý þizofreni hastasýnýn sosyodemografik özellikleri, DSM-IV tanýlarý, klinik özellikleri, hastalýðýn baþlamasýndan bu yana geçen süre, hastanede yatýþ süresi, tedavide kullanýlan ilaçlar ve tedavi yanýtý, vitamin B 12 ve folik asit kan düzeyleri ve görüntüleme tekniklerinin sonuçlarý yatýþ dosyalarý taranarak kaydedildi. Bulgular: Hastalarýn yaþ ortalamasý 54.2±6.25 (45-69), 15'i (%57.7) erkek, 11'i (%42.3) kadýn, hastalýk baþlangýç yaþý ortalamasý 41.8±2.4 (40-48) bulundu. Hastalarýn %85'inde sanrý, %46'sýnda halüsinasyon, %30'unda ajitasyon, %27'sinde apati ve %12'sinde biliþsel sorun vardý. Beyin görüntüleme yapýlmýþ 17 hastadan 8'inde yapýsal sorunlar bildirilmiþti. Hastalarýn %54'ünde B 12 eksikliði, %4'ünde folik asit eksikliði mevcuttu. Sonuç: Geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnda beyin görüntüleme ve diðer týbbi deðerlendirmeleri yapmanýn önemli olduðunu düþünüyoruz. Bu durumun epidemiyoloji, fenomenoloji, genetik, biyolojik ve psikososyal yönü, süreç ve sonucunu daha iyi anlamak için daha ileri çalýþmalara ihtiyaç vardýr. Anahtar Sözcükler: Geç baþlangýç, þizofreni, klinik özellikler. () SUMMARY Objective: The late onset schizophrenia patients had symptoms similar to those of schizophrenia patients like paranoid delusions, persecutory delusions and auditory hallucinations but with less affective flattening, negatif signs and family history of schizophrenia. The purpose of this paper was overwiew the clinic features and treatment response of late onset schizophrenia patients. Method: We collected data about sociodemographic features, DSM-IV diagnosis, clinic features, period of disease, inpatient periods, medication and treatment response, blood levels of vitamin B 12 and folic asid, imaging technique results of 26 late onset schizophrenia patients that was treated in Psychiatry Clinic of Karaelmas University from 2001 to 2010. Results: The mean age of patients was 54.2±6.25 (range: 45-69), 15 (57.7%) were male, 11 (42.3%) were female. The mean age of onset was 41.8±2.4 (range: 40-48). Delusions were present in 85%, hallucinations were present in 46%, ajitation were present in 30%, apathy were present in 27% and cognitif problems were present in 12% of the patients. The structural abnormalities were present in 8 of 17 patients who had brain imaging. The patients who had abnormal imaging results have longer inpatient periods. The vitamin B 12 and folic asid deficiency were present in 54% and 4% of the patient, respectively. Conclusion: Ýt is important that doing brain imaging and other medical assesments in the late onset schizophrenia. Further systematic research into its epidemiology, phenomenology, genetics, biological and psychosocial issues, course and outcome are necesary for a beter understanding of this condition. Key Words: Late onset, schizophrenia, clinical features. 26 Makalenin geliþ tarihi: 05.09.2011, Yayýna kabul tarihi: 05.02.2012

Bir Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Geç Baþlangýçlý Þizofreni Hastalarýnýn Klinik ve Sosyodemografik Özellikleri GÝRÝÞ Kýrk yaþýndan sonra baþlayan þizofreni olgularý, geç baþlangýçlý þizofreni olarak isimlendirilmektedir (Soygür 2007). Geç baþlangýçlý þizofreni terimi ilk kez Manfred Bleuler (1943) tarafýndan 40 yaþýndan sonra baþlayan, semptomatolojisi erken baþlangýçlý þizofreniye benzeyen, amnestik bozukluk ve bir beyin hastalýðýna baðlý olabilecek fiziksel bulgular tespit edilemeyen olgularý tanýmlamak için kullanýlmýþtýr. Literatürde 40 yaþýndan sonra baþlayan geç baþlangýçlý þizofreninin tüm þizofreni olgularýnýn %23'ünü oluþturduðu bildirilmektedir (Yeon ve Hong 2007). Türkiye'de yapýlan bir çalýþmada geç baþlangýçlý þizofreni %9 oranýnda bulunmuþtur (Kesebir ve Veznedaroðlu 2004). Geç baþlayan þizofreni hastalarýnýn kliniðinde þizofreni hastalarýna benzer þekilde paranoid sanrýlar, kötülük görme sanrýlarý, iþitsel halüsinasyonlar görülmektedir. Farklý olarak geç baþlangýçlý þizofreni olgularýnda; duygulanýmda küntleþme, uygunsuz duygulaným, negatif belirtiler, aile yüklülüðü öyküsü daha az görülmektedir (Yeon ve Hong 2007, Deniz ve ark. 1996). En sýk görülen bulgular arasýnda paranoid sanrýlar ve iþitsel halüsinasyonlar yer almaktadýr. Bazý vakalar dalgalanmalarla seyretmekte, bazýlarýnda ise kalýntý belirtiler kalmaktadýr (Deniz ve ark. 1996). Geç baþlangýçlý þizofreninin kadýnlarda 2-10 kat daha fazla görüldüðünü bildiren çalýþmalarýn (Howard ve ark. 1992, Kulhara ve ark. 1999, Sato ve ark. 2004) yanýnda kadýn cinsiyetin risk faktörü olmadýðýný ileri süren çalýþmalar (Brunelle ve ark. 2012) da mevcuttur. Çalýþmalarda, kadýn cinsiyet (Castle ve ark. 1993), iþitme veya görme kaybýnýn varlýðý, saðlýk durumunun kötü oluþu (Henderson ve ark. 1998), negatif yaþam olaylarý (Wiles ve ark. 2006, Reulbach ve ark. 2007) olasý risk faktörleri arasýnda sayýlmaktadýr. Geç baþlangýçlý þizofreni risk faktörleriyle ilgili tüm izleme çalýþmalarýnýn analizinin yapýldýðý Brunelle ve ark. nýn (2011) çalýþmasýnda, önceden öne sürülenin aksine kadýn cinsiyet ve iþitme kaybýnýn risk artýþý yaratmadýðý, geçmiþte psikotik belirtilerin olmasý, görme kaybý, baþlangýçta kognitif yýkýmýn olmasý, kötü saðlýk durumu ve negatif yaþam olaylarýnýn ise güçlü öngörücüler olduklarý ileri sürülmüþtür. Bu hastalarda beyin görüntüleme çalýþmalarýnda ventrikül geniþlemesi gibi yapýsal anormallikler görülebilir. Sachdev ve Brodaty (1999) bir çalýþmalarýnda, geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnda daha erken yaþlarda baþlayanlara göre periventriküler ve talamik hiperintensite artýþý saptanmýþ ve bu bulgu serebrovasküler hastalýðýn geç baþlangýçlý þizofreni patogenezinde rol oynayabileceði þeklinde yorumlanmýþtýr. Geç baþlangýçlý þizofreni olgularýnda görülen görüntüleme bulgularý; kortikal atrofi, ventriküllerde geniþleme, beyaz cevher deðiþiklikleri ve infarktlar þeklinde üç ana gruba toplanmaktadýr (Deniz ve ark. 1996, Sachdev ve Brodaty 1999). Þizofreni hastalarýnda vitamin B 12 ve folat eksikliði ile iliþkili az sayýdaki araþtýrmada, þizofreni hastalarýnda folat düzeylerinin düþük olduðu (Muntjewerff ve ark. 2003), folat düzeylerinin negatif belirtilerle iliþkili olduðunu (Goff ve ark. 2004) bildiren çalýþmalarýn yanýnda, vitamin B 12 ve folat düzeylerinin kontrollerden farksýz olduðunu bildiren çalýþmalar (Haidemenos ve ark. 2007, Özsoy ve ark. 2009) da mevcuttur. Bhat ve ark. (2007) vitamin B 12 eksikliðinde henüz anemi geliþmeden psikiyatrik ve nörolojik bozukluklarýn görülebileceðini, vitamin B 12 eksikliðinin tedavi edilmemesi halinde iyileþmenin geciktiði ve hastalarýn psikiyatrik tedaviyle birlikte vitamin B 12 replasmaný yapýlarak düzeldiklerini bildirmiþtir. Özellikle psikiyatrik hastalýklarýn atipik belirtiler göstermesi ya da atipik yaþlarda baþlamasý durumunda altta yatan vitamin B 12 eksikliði açýsýndan taranmasý önerilmektedir (Bhat ve ark. 2007). Bu çalýþmada, kliniðimizde yatarak tedavi gören 40 yaþ sonrasý baþlayan þizofreni hastalarýnýn klinik özellikleri, semptom düzeyleri, vitamin (B 12 ve folat) düzeyleri, beyin görüntüleme yapýlan hastalarýn bulgularý, yatýþ süreleri, verilen tedaviler ve tedavi yanýtlarýnýn gözden geçirilmesi ve geç baþlangýçlý þizofreninin fenomonolojisine katkýda bulunmak hedeflenmiþtir. GEREÇ VE YÖNTEM 2001-2010 yýllarý arasýnda Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri servisine psikotik atak öntanýsýyla yatan 40 yaþ üzeri hastalar arasýndan DSM-IV'e göre psikotik özellikli depresyon, sanrýsal bozukluk, kýsa psikotik bozukluk, genel týbbi duruma baðlý psikotik atak, bipolar 27

Saraçlý Ö, Keser HO, Atasoy N, Kaygýsýz Ý, Atalay A, Öztürk Ü, Atik L. afektif bozukluk gibi psikotik belirtilerle seyreden hastalýklar dýþlandý. Yatan hasta dosyalarýndaki anamnez, muayene ve klinik görüþme kayýtlarýnda DSM-IV'e göre þizofreni tanýsý alan ve hastalýk baþlama yaþý 40 yaþ üzerinde olduðu saptanan 26 hasta, geç baþlangýçlý þizofreni kabul edildi. Bu hastalarýn dosyalarý taranarak yaþ, cinsiyet, DSM- IV tanýlarý, klinik görüþme notlarýnda yer alan klinik özellikleri, hastalýðýn baþlamasýndan bu yana geçen süre, hastanede yatýþ süresi, tedavide kullanýlan ilaçlar ve tedavi yanýtý, vitamin B 12 ve folik asit kan düzeyleri, görüntüleme tetkiklerinin sonuçlarý kaydedildi. Hastalarýn tedavi yanýtlarý klinik global izlenim ölçeði (KGÝ) düzelme alt skalasýna göre; KGIÝ: 1 tam düzelme, KGÝ: 2 ve 3 kýsmen düzelme, KGÝ: 4 ise tedaviyle deðiþiklik yok þeklinde derecelendirildi. Tanýmlayýcý istatistikler sayýsal deðiþkenler için aritmetik ortalama±standart sapma, kategorik deðiþkenler için sayý ve yüzde olarak gösterildi. Gruplar arasýndaki farklýlýk araþtýrýlýrken kategorik deðiþkenler için Ki-kare ve Fisher kesin Ki-kare, sayýsal deðiþkenler için ise Mann Whitney U testi kullanýldý. Sonuçlar %95 güven aralýðýnda deðerlendirildi ve istatistiksel anlamlýlýk düzeyi p<0.005 olarak kabul edildi. BULGULAR 2001-2010 yýllarý arasýnda, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Týp Fakültesi psikiyatri servisine yatan 314 þizofreni hastasýnýn (172 erkek, 142 kadýn) 26'sý (%8.3) geç baþlangýçlý þizofreni tanýsý ile izlenmiþti. Hastalarýn yaþ ortalamasý 54.2±6.59 (45-69), hastalýk baþlangýç yaþý ortalamasý ise erkek hastalar için 42±2.8 (40-48), kadýn hastalar için 41.6±1.9 (40-45) ve tüm grup için 41.9±2.4 (40-48) idi (Tablo 1). Geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnýn ortalama yatýþ süreleri ve hastalýk süreleri Tablo 1'de gösterilmiþtir. Hastalarýn 15'i (%57.7) erkek, 11'i (%42.3) kadýn, %76'sý evli, %58 iþsiz, %34 emekli idi. Sekiz (%30) hastanýn ailesinde psikotik bozukluk öyküsü, dört (%15) hastanýn ailesinde ise depresyon ve konversiyon bozukluðu öyküsü mevcuttu (Tablo 1). Geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnýn 21'i (%80) paranoid þizofreni, beþi (%20) rezidüel þizofreni tanýsýyla izlenmekteydi. Paranoid þizofreni hastalarýnýn ise ortalama hastalýk süreleri 12.3±6.7 (4-28) yýl ve ortalama yatýþ süreleri 23.3±13.1 gün, rezidüel þizofreni hastalarýnýn ortalama hastalýk süreleri 12.6±5.2 (8-20) yýl, ortalama hastanede yatýþ süreleri 16.2±5.2 gün bulundu. Þizofreni paranoid ve rezidüel alttipleri arasýnda cinsiyet, medeni durum, yaþ, hastalýk süresi, hastalýðýn baþlama yaþý, hastanede yatýþ süresi açýsýndan anlamlý fark saptanmadý. Hastalarýn 22'sinde (%85) sanrý, 12'sinde (%46) halüsinasyon, sekizinde (%30) ajitasyon, yedisinde (%27) apati, 10'unda (%38.5) negatif belirtiler, beþinde (%19) künt yada kýsýtlý afekt, altýsýnda (%23) yattýðý dönemde intihar düþüncesi ve üçünde (%12) herhangi bir biliþsel sorun (unutkanlýk, dikkat sorunlarý gibi) vardý (Tablo 1). Biliþsel sorun saptanan olgularda anamnez, klinik muayene ve mini mental test deðerlendirmesi yapýlarak demans ekarte edilmiþti. Sanrýlarý olan hastalarda en sýk perseküsyon (18 hastada) ve referans (5 hastada) sanrýlarý mevcuttu. Halüsinasyon tiplerine bakýldýðýnda 5 hastada iþitsel, 5'inde iþitsel ve görsel, 2'sinde ise sadece görsel halüsinasyon mevcuttu. Hastalarýn beþinde major depresyon eþtanýsý saptanmýþtý. Bu hastalarda klinik görüþme ve hastalýðýn seyir özelliklerine dayanarak psikotik özellikli depresyon dýþlanmýþtý. Depresyon eþtanýsý olan hastalarýn ikisinde hastaneye yattýðý dönemde intihar düþünceleri mevcuttu. Ek olarak geç baþlangýçlý þizofreni tanýsýyla izlenen ve ektaný almayan hastalarýn da dördünde intihar düþüncesi mevcuttu. Hastalarýn tedavisinde tercih edilen antipsikotiklerin genelde atipik grupta olduðu, tipik antipsikotik kullanýlan sadece iki hasta olduðu Tablo 2'de görülmektedir. Sadece bir hastada antipsikotik kombinasyonu kullanýlmýþtý. Atipik antipsikotikler içinde en sýk olanzapin (dokuz hasta) ve risperidon (yedi hasta) tercih edilirken, üç hastada ketiapin, üç hastada klozapin, iki hastada aripiprazol ve bir hastada ise amisülpirid kullanýlmýþtý. Tipik antipsikotik kullanan hastalardan birinde olanzapin ile kombine haloperidol kullanýlýrken, diðerinde flupentiksol kullanýlmýþtý. Depresyon eþtanýsý olan beþ hastaya, antipsikotik tedaviye ek olarak antidepresan tedavi de baþlanmýþtý. Kullanýlan antidepresanlarýn hepsinin seçici serotonin geri alým inhibitörü olduðu, sadece bir hastada uykuya dalma güçlüðü 28

Bir Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Geç Baþlangýçlý Þizofreni Hastalarýnýn Klinik ve Sosyodemografik Özellikleri Tablo 1. Hastalara ait klinik özellikler Ortalama ±SD Min - Max Yaþ (yýl) 54.2 ± 6.59 45-69 Psikoz baþlama yaþý (yýl) 41.9 ± 2.4 40-48 Hastalýk süresi (yýl) 12.4 ± 6.3 4-28 Yatýþ süresi (gün) 21.9 ± 12.3 10-60 Sayý (n=26) % Ailede psikoz öyküsü 8 30 Sanrý 22 85 Halüsinasyon 12 46 Ajitasyon 8 30 Apati 7 27 Negatif belirtiler 10 38.5 Kýsýtlý ya da künt afekt 5 19.2 Ýntihar düþüncesi ya da giriþimi 6 23.1 Biliþsel sorun 3 12 Depresyon eþ tanýsý 5 20 Beyin görüntüleme patolojisi 8 30 Vitamin B 12 eksikliði 14 54 Folik asit eksikliði 1 4 Tedavi yanýtý Tam düzelme (KGÝ:1) 12 46 Kýsmi düzelme (KGÝ:2-3) 12 46 Düzelme yok (KGÝ:4) 2 8 nedeniyle tedaviye mirtazapin eklendiði saptandý. Hastalarýn tedavi sonuçlarý klinik global izlenim ölçeði düzelme alt skalasýna göre deðerlendirildiðinde 12'sinde (%46) tam düzelme, 12'sinde (%46) kýsmen düzelme olduðu, iki (%8) hastada deðiþiklik olmadýðý saptandý. Tedavi yanýtlarýyla yaþ, cinsiyet, hastalýk süresi, hastalýk baþlama yaþý, ailede psikoz öyküsü, yatýþta intihar düþüncelerinin varlýðý, hastalarýn duygulaným, negatif belirti, sanrý, halüsinasyon, ajitasyon ve apati gibi klinik belirtilerin varlýðý, beyin görüntülemesinde patoloji olmasý, vitamin B 12 ve folat düzeyleri, hastanede yatýþ süresi arasýnda anlamlý iliþki saptanmadý. Beyin görüntüleme tetkiki yapýlmýþ olan 17 hastadan sekizinde (%30) yapýsal sorunlar bildirilmiþti. Beyin görüntüleme sonuçlarýna bakýldýðýnda en sýk gözlenen lezyon (beþ hastada), kortikal atrofi ile birliktelik gösteren özellikle periventrüküler ve frontal bölgede hiperintensite idi. Diðer hastalarýn birinde frontal bölgede hiperintensite, bir hastada hipofizde mikroadenom, bir hastada ise bazal ganglionlarda yerleþim gösteren çok sayýda hiperintens kistik ensefalomalazi saptandý. Görüntülemede patoloji olan hastalarýn yatýþ süreleri anlamlý oranda uzun bulundu (ortalama 30 güne 18 gün, p=0.013). Hastalarýn 14 (%54)'ünde vitamin B 12 eksikliði, birinde (%4) folik asit eksikliði vardý. Çalýþmamýzda vitamin B 12 eksikliði saptanan 14 hastanýn yedisinde beyin görüntüleme tetkiklerinde patoloji 29

Saraçlý Ö, Keser HO, Atasoy N, Kaygýsýz Ý, Atalay A, Öztürk Ü, Atik L. Tablo 2. Tedavide kullanýlan antipsikotik ilaçlar saptanýrken, eksiklik olmayan 12 hastanýn ise sadece bir tanesinde patoloji vardý. Ýstatistik deðerlendirme sayý azlýðý nedeniyle yapýlamadý. Vitamin B 12 eksikliði olan ve olmayan grup yaþ, cinsiyet, medeni durum, hastalýk süresi, hastalýk alttipi, hastanede yatýþ süresi, tedaviye cevap açýsýndan fark göstermedi. TARTIÞMA Hasta sayýsý % (n:26) Olanzapin 8 30.8 Risperidon 7 26.9 Ketiapin 3 11.5 Klozapin 3 11.5 Aripipirazol 2 7.7 Amilsülpirid 1 3.85 Olanzapin + Haloperidol 1 3.85 Flupentiksol 1 3.85 Çalýþmamýzda 2001-2010 yýllarý arasýnda psikiyatri servisinde yatýrýlarak tedavi edilen geç baþlangýçlý þizofreni olgu sayýsý 26 hastaydý ve tüm þizofreni hastalarýnýn %8.3'ünü oluþturuyordu. Bu oran Türkiye'de yapýlan Kesebir ve Veznedaroðlu'nun (2004) çalýþmasýndaki oranla (%9) benzerlik gösterirken, Yeon ve Hong'un (2007) çalýþmasýnda bildirilen orana (%23) göre düþüktür. Hastalarýmýzýn %57.7'si erkekti. Literatürde geç baþlangýçlý þizofreninin daha çok kadýnlarda görüldüðünü bildiren yayýnlar varsa da, bu bulgunun, daha fazla bakým arama ve sosyal rol beklentileriyle iliþkili olarak, kadýnlarýn tedaviye daha fazla baþvurmalarýna baðlý olabileceði de tartýþýlmaktadýr (Howard ve ark. 1992, Castle ve ark. 1993, Deniz ve ark. 1996, Kesebir ve Veznedaroðlu 2004, Yeon ve Hong 2007). Öte yandan Brunelle ve ark. nýn (2012) çalýþmasýnda kadýn cinsiyetin artmýþ risk oluþturmadýðý ileri sürülmektedir. Bizim çalýþmamýzda cinsiyetler açýsýndan belirgin fark saptanmamýþ olmasý hasta sayýsýnýn az olmasý ile de iliþkili olabilir. Ailede psikoz öyküsü, daha çok erken baþlangýçlý þizofreni ile iliþkili bir bulgu olarak görülmektedir (Kesebir ve Veznedaroðlu 2004). Bizim hastalarýmýzda da benzer þekilde ailede psikoz öyküsü düþük oranda (26 olgunun sekizi) saptanmýþtýr. Literatürde geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnýn sýklýkla paranoid þizofreni alttipinde olduðu, dezorganize ve rezidüel alttiplerin daha nadir olduðu bilgisiyle uyumlu olarak, hastalarýmýzýn %80'i paranoid þizofreni tanýsýyla izlenmiþti (Deniz ve ark. 1996, Henderson ve ark. 1998, Kesebir ve Veznedaroðlu 2004, Brunelle ve ark. 2012) Hastalarýn en sýk sanrý ve halüsinasyonu olmasý literatürle uyumluydu (Henderson ve ark. 1998, Kesebir ve Veznedaroðlu 2004, Deniz ve ark. 1996). Bizim çalýþmamýzda da literatürdekine benzer þekilde en sýk perseküsyon tipi sanrýlar hakimdi ve hastalarýn yarýsýnda iþitsel halüsinasyon mevcuttu. Yine literatürde bildirilene uygun olarak hastalarda afektif kýsýtlýlýk (5 hasta) nadir görülmekteydi (Henderson ve ark. 1998, Howard ve ark. 2000). Atipik antipsikotik ilaçlarýn yaþlý hastalarda klasik antipsikotik ilaçlara göre yan etkiler açýsýndan daha güvenilir olduðu, daha iyi tolere edilebildiði ve diðer yaþ gruplarýndaki hastalara göre daha düþük dozlarda yanýt alýnabileceðine iliþkin literatür bulgusu ile uyumlu olarak, bizim çalýþmamýzda da hastalarýn tedavisinde daha çok atipik antipsikotikler kullanýlmýþtý ve 26 hastanýn 25'inde monoterapi tercih edilmiþti (Deniz ve ark. 1996, Howard ve ark. 2000, Yeon ve Hong 2007, Hocaoðlu 2001). Þizofreni tedavisinde antipsikotik kombinasyonlarýnýn yaygýn kullanýmý göz önüne alýndýðýnda, hasta grubumuzda sadece bir hastada ikili antipsikotik kullanýlmýþ olmasý, hastalarýn ilaç yanýtlarýnýn iyi olmasýyla iliþkili olabileceði gibi ileri yaþta çoklu ilaç kullanýmýndan kaçýnma eðilimiyle de iliþkili olabilir. Geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnýn %58'inde depresif duygudurumla uyumlu sanrýlarýn da eþlik ettiði belirgin bir depresyon görülebileceði, bu hastalarda intihar oranlarýnýn yüksek olduðu bildirilmiþtir (Deniz ve ark. 1996). Hasta grubumuzda beþ (%20) hastaya yatýþlarý sýrasýnda depresyon eþtanýsý nedeniyle antipsikotik tedaviye ek olarak antidepresan verilmiþti. Yatýrýldýðý dönemde intihar düþünce veya giriþimi olan altý 30

Bir Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Geç Baþlangýçlý Þizofreni Hastalarýnýn Klinik ve Sosyodemografik Özellikleri hastadan ikisinde depresyon eþtanýsý vardý. Þizofreni ve depresyon gibi intihar oranlarýnýn en yüksek olduðu iki psikiyatrik bozukluk ileri yaþ hastalarda bir arada görüldüðünde intihar riski çok daha iyi bir deðerlendirmeyi gerekli kýlmaktadýr. Geç baþlangýçlý þizofrenide görülen beyin görüntüleme bulgularý genel olarak þizofreni ile benzerlik göstermektedir. Bu olgularda beyin görüntülemesinde üç temel bulgu olarak kortikal atrofi, ventriküllerde geniþleme, beyaz cevher deðiþiklikleri ve infarktlar görülmektedir (Deniz ve ark. 1996, Sachdev ve Brodaty 1999, Howard ve ark. 2000, Hocaoðlu 2001, Yeon ve Hong 2007). Geç baþlangýçlý psikozlarda beyin görüntüleme ve diðer týbbi deðerlendirmeleri yapmanýn, genel týbbi durumlara baðlý psikotik bozukluk ve demans gibi hastalýklarýn ayýrýcý tanýsý açýsýndan da önemi vardýr. Çalýþmamýzda hastalarýn beyin manyetik rezonans tetkik sonuçlarý literatürdeki gibi kortikal atrofi ve periventriküler infark aðýrlýklýydý. Vitamin B 12 eksikliði nedeniyle, homosistein konsantrasyonunun yükseldiði ve homosisteinin, nöron plastisitesini bozarak ve nöron dejenerasyonunu aktive ederek, psikiyatrik bozukluklarýn patogenezine katkýda bulunduðu öne sürülmektedir (Þen ve ark. 2009). Vitamin replasmaný yapýlmadýðýnda tedavi yanýtlarýnýn yetersiz olduðunu ileri süren çalýþmalar mevcuttur (Bhat ve ark. 2007). Çalýþmamýzda vitamin B 12 eksikliði saptanan 14 hastanýn yedisinde beyin görüntüleme tetkiklerinde patoloji saptanmasý, eksiklik olmayan 12 hastanýn ise sadece bir tanesinde patoloji olmasý dikkat çekicidir. Hastalarýn hepsinde ayýrýcý taný ve klinik deðerlendirme yapýlarak demans tanýsý dýþlanmýþtý. Bizim hasta grubumuzda 3 hastada demans olmadan biliþsel sorunlar (unutkanlýk, dikkat sorunlarý gibi) vardý. Bunlarýn sadece birinde vitamin B 12 yetmezliði vardý ve bu hastada biliþsel sorunla vitamin B 12 yetmezliðinin iliþkisi zamansal olarak kurulamýyordu. Kesebir ve Veznedaroðlu'nun (2004) çalýþmasýnda, geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnda tam ve kýsmi remisyon oranlarýnýn, erken baþlangýçlý þizofreni hastalarýna göre daha yüksek olduðu bildirilmiþtir. Literatürde genel olarak geç baþlangýçlý þizofreninin remisyon ve alevlenmelerle gittiði, düþük doz antipsikotik tedaviye iyi yanýt verdiði bildirilmektedir (Deniz ve ark. 1996, Vahia ve ark. 2010). Bizim çalýþmamýzda da hastalarýn çoðunda (%92) kýsmi veya tam düzelme görülmesi literatürdekiyle uyumluydu. Çalýþmamýzýn en önemli kýsýtlýlýðý olgu sayýsýnýn az olmasýdýr ki bu da geç baþlangýçlý þizofreni görülme sýklýðýnýn düþüklüðü ile iliþkilidir. Bunun dýþýnda hastalarýn dosyalarýnýn geriye dönük olarak inceleniyor olmasý, dokuz olgunun beyin görüntüleme tetkiklerine kayýtlardan ulaþýlamamýþ olmasý da deðerlendirmeyi güçleþtiren kýsýtlýlýklardandýr. Bu yazýda deðerlendirilen hastalarýn psikiyatri kliniðinde yatarak tedavi edilen hastalardan seçilmesi nedeniyle, çalýþma verileri tüm geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýna genellenemez. SONUÇ Kliniðimizde yatarak tedavi gören geç baþlangýçlý þizofreni olgularýnýn klinik özelliklerine bakýldýðýnda, geç baþlangýçlý þizofreni hastalarýnýn, daha nadir görülmekle birlikte, þizofreninin tipik klinik özelliklerini gösterdikleri, en sýk paranoid þizofreni alttipinin görüldüðü, görüntüleme bulgularýnda saptanan deðiþikliklerin þizofreni ile benzer olduðu, aile öyküsünün daha az görüldüðü ve tedaviye yanýtýn iyi olduðu bulgularýnýn literatürdeki bilgilerle uyumlu olduðu söylenebilir. Geç baþlangýçlý þizofreninin epidemiyolojisi, fenomenolojisi, genetik, biyolojik ve psikososyal yönleri ile süreç ve sonucunu daha iyi anlamak için daha geniþ örneklem içeren çalýþmalara ihtiyaç vardýr. Yazýþma adresi: Dr. Özge Saraçlý, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Týp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalý, Kozlu, Zonguldak, osimsekyilmaz@yahoo.com Bhat AS, Srinivasan K, Kurpad SS ve ark. (2007) Psychiatric presentations of vitamin B 12 deficiency. J Indian Med Assoc, 105: 395-396. Bleuler M (1943) Die spatschizophrenen Krankheitsbilder. Fortschr Neurol Psychiatr, 15:259-290. KAYNAKLAR Brunelle S, Cole MG, Elie M (2012) Risk factors for the lateonset psychoses: a systematic review of cohort studies. Int J Geriatr Psychiatry, 27:240-252. Cankurtaran EÞ, Soygür H (2007) Geç Baþlangýçlý Þizofreni, Þizofreni ve Diðer Psikotik Bozukluklar, Türkiye Psikiyatri 31

Saraçlý Ö, Keser HO, Atasoy N, Kaygýsýz Ý, Atalay A, Öztürk Ü, Atik L. Derneði, 1. Baský, H Soygür, K Alptekin, EC Atbaþoðlu ve ark., Ankara, Tuna Matbaasý, s.217-235. Castle DJ, Wessely S, Murray RM (1993) Sex and schizophrenia: effects of diagnostic stringency, and associations with and premorbid variables. Br J Psychiatry, 162:658-664. Deniz H, Ýlmen C, Yener F (1996) Geç baþlangýçlý þizofreni: Bir gözden geçirme. Düþünen Adam, 9:26-34. Goff DC, Bottiglieri T, Arning E ve ark. (2004) Folate, homocysteine, and negative symptoms in schizophrenia. Am J Psychiatry, 161:1705-1708. Haidemenos A, Kontis D, Gazi A ve ark. (2007) Plasma homocysteine, folate and B 12 in chronic schizophrenia. Prog Neuropsychopharmacol Biol Psychiatry, 31:1289-1296. Henderson AS, Korten AE, Levings C ve ark. (1998) Psychotic symptoms in the elderly: a prospective study in a population sample. Int J Geriatr Psychiatry, 13:484-492. Hocaoðlu Ç (2001) Ýleri yaþlarda görülen psikotik bozukluklar. Anadolu Psikiyatri Dergisi, 2:106-115. Howard R, Forstl H, Almeida O ve ark. (1992) First rank symptoms of Schneider in late paraphrenia: cortical structural correlates. Br J Psychiatry, 160:108-109. Howard R, Rabins PV, Seeman MV ve ark. (2000) Late-onset schizophrenia and very-late-onset schizophrenia-like psychosis: an international consensus. Am J Psychiatry, 157:172-178. Kesebir S, Veznedaroðlu B (2004) Geç baþlangýçlý þizofreni. Düþünen Adam, 17:66-68. Kulhara P, Avasthi A, Sharan P ve ark. (1999) Late onset schizophrenia versus early onset schizophrenia: a comparison of clinical features. Indian J Psychiatry, 41:333-335. Muntjewerff JW, van der Put N, Eskes T ve ark. (2003) Homocysteine metabolism and B-vitamins in schizophrenic patients: low plasma folate as a possible independent risk factor for schizophrenia. Psychiatry Res, 121:1-9. Özsoy S, Ýzgi HB, Eþel E ve ark. (2009) Þizofreni, bipolar bozukluk ve major depresif bozukluk hastalarýnda farmakoterapinin vitamin B 12 ve folik asit düzeylerine etkileri. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni, 19:128-134. Reulbach U, Bleich S, Biermann T (2007) Late onset schizophrenia in child survivors of the holocaust. J Nerv Ment Dis, 195: 315-319. Sachdev P, Brodaty H (1999) Quantitative study of signal hyperintensities on T2-weighted magnetic resonance imaging in lateonset schizophrenia. Am J Psychiatry, 156: 1958-1967. Sato T, Bottlender R, Schröter A ve ark. (2004) Psychopathology of early-onset versus late-onset schizophrenia revisited: an observation of 473 neuroleptic-naive patients before and after first-admission treatments. Schizophr Res, 67: 175-183. Þen S, Durat G, Atasoy I (2009) Vitamin B 12 ve folik asit eksikliðinin psikiyatrik ve nörolojik bozukluklarla iliþkisi. Türk Klinik Biyokimya Dergisi, 7:31-36. Vahia IV, Palmer BW, Depp C ve ark. (2010) Is late-onset schizophrenia a subtype of schizophrenia? Acta Psychiatr Scand, 122: 414-426. Wiles NJ, Zammit S, Bebbington P (2006) Self reported psychotic symptoms in the general population: results from the longitudinal study of the British National Psychiatric Morbidity Survey. Br J Psychiatry, 188: 519-526. Yeon BY, Hong N (2007) Late-onset psychosis. Psychiatry Investig, 4:9-12. 32