Deloitte CFO Serisi 2 Ekim 2010. Milenyum Sonras CFO: Son 10 y la damgas n vuran 10 temel unsur



Benzer belgeler
Elektrik Perakende Sektörü. Perakende Pazarında İş Geliştirme Fırsatları. 30 Eylül 2015

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2012/126. KONU KOBİ lerin Tanımı, Nitelikleri ve Sınıflandırılmasında Değişiklik Yapıldı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/ Tarihi İtibariyle Menkul Kıymetlerin Değerlemesine İlişkin Açıklamalar.

Bağımsız Denetim Hizmetleri Sizin işiniz, bizim önceliğimizdir

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/13

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/124

Altyapımızı Yeni TTK ile uyumlu hale getirmek...

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/66

GÜMRÜK SİRKÜLERİ NO: 2012/28. Gümrük Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Yatırım Teşvik) (Seri No: 11) Yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/76

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/59

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/122. KONU Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No: 1) nde Değişiklik Yapıldı.

qωêâáóéûçé=rcop ìóöìä~ã~ë¼=ó~óö¼åä~ş¼óçê

GÜMRÜK SİRKÜLERİ NO: 2015/73. İhracat İşlemlerinde E-fatura Uygulamasına İlişkin olarak e-fatura Gümrük İşlemleri Kılavuzu Taslağı Yayınlanmıştır.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/127. Bazı Mükelleflere Belirli Konularda Elektronik Kayıt Tutma Zorunluluğu Getirilmiştir.

YABANCI SERMAYELİ ŞİRKETLERDE MUHASEBE UZMANLIĞI PROGRAMI

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/49. Sınai Mülkiyet Haklarında İstisna Uygulamasına İlişkin Kurumlar Vergisi Genel Tebliği Yayımlandı.

TURQUALITY Projesine Nasıl Başvurulur?

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2012/138. Bazı Mükellef Gruplarına Elektronik Defter Tutma ve Elektronik Fatura Uygulamasına Dâhil Olma Zorunluluğu Getirilmiştir.

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/103. Sermaye Şirketlerinin Açacakları İnternet Sitelerine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapıldı.

KONU: Hangi Şirketlerin Bağımsız Denetime Tabi Olacağı Belirlendi.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/85. KONU Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararda Değişiklik Yapıldı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2012/131. Varlık Yönetim Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapıldı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/57. Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihaz Fişlerinde Değişiklik Yapıldı.

...Türev Piyasalarda Yılların Deneyimi......Etkin Kurumsal Risk Yönetimi Çözümleri......Sermaye Piyasalarında Stratejik Danışmanlık...

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/95. KONU Bireysel Katılım Yatırımcısı İndirimi Hakkında Tebliğ Yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/37. Nakit Sermaye Artırımı Uygulamasının Detayları Belli Oldu.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/93. e-arşiv Uygulamasına Geçiş ve Sürekli Bilgi Verme Zorunluluğu Getirilenlere İlişkin Tebliğ Yayımlandı.

Doğal Gaz Dağıtım Sektöründe Kurumsal Risk Yönetimi. Mehmet Akif DEMİRTAŞ Stratejik Planlama ve Yönetim Sistemleri Müdürü İGDAŞ

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/36. KONU 424 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği Yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/ Sayılı Kanun Kapsamında Yurt Dışındaki Varlıkların Türkiye ye Getirilmesine İlişkin Tebliğ Yayımlandı.

Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü Pazar Verileri

Denetleme Kurumu. BASEL II ve TEKNOLOJĐ. Ahmet Türkay VARLI Bilgi Yönetimi Daire Başkanı

Özet Tanıtım Dokümanı

Türkiye ye özel sorular

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/ Sayılı Kanunla Vergi Yargılamasına ve Ticaret Mahkemelerine İlişkin Getirilen Yenilikler

Özet Tanıtım Dokümanı

Türkiye Toptan Elektrik Piyasası Piyasa Mekanizmaları

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/13

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/113. Bireysel Emeklilik Sistemine Yapılan Aktarımlar ve Tevkifat Uygulamasına İlişkin Sirküler Yayınlandı.

Sağlık Kurumlarında Kaynak Planlaması DERS-1

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/58. Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapıldı.

Şirin Soysal. KPMG Türkiye Denetim Şirket Ortağı Denetim Komitesi Enstitüsü Başkanı

Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Ücretlendirme Politikası

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2012/98. KONU Vakıfların Vergi Muafiyetinde Yapılan Yeni Düzenlemeler.

İÇİNDEKİLER HAKKIMIZDA UZMANLIK FİKRİ MÜLKİYET İSTİHDAM TİCARİ İHTİLAFLAR DAVA VE İCRA TAKİPLERİ EKİBİMİZ REFERANSLAR İLETİŞİM

Özet Tanıtım Dokümanı

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/ Aralık 2016 tarihli ve sayılı Resmi Gazete de 295 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/59. Doğum İzni veya Askerlik Hizmeti Nedeniyle Ayrılan Kişi için Geçici İş İlişkisi Kurulabilecektir.

İç Denetim, Risk ve Uyum Hizmetleri. Danışmanlığı

Rakamlarla İş Bankası. 2. İş Bankası Müşteri Odaklı Dönüşüm Programı. 4. Misyon, Vizyon ve Çalışma İlkelerimiz

6_ _ _n.mp4

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2012/ Nisan 2012 tarihli ve sayılı Resmi Gazete de 117 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/ Tarihi İtibariyle Menkul Kıymetlerin Değerlemesine İlişkin Açıklamalar.

NO: 2017/1. Ücretlerin Vergilendirilmesinde Uygulanacak Tarife ile Diğer Çeşitli Had ve Tutarlar 2017 Yılında Uygulanmak Üzere Yeniden Belirlendi.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2015/9

Yapı Kredi Finansal Kiralama A. O. Ücretlendirme Politikası

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/11

Rafineri Holding A.Ş.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/112

T.C. Ziraat Bankası A.Ş.

2018/06 ZORUNLU BES BİLGİLENDİRME

Deloitte iş analitiği. Veriden bilgiye dönüşüm

GÜMRÜK SİRKÜLERİ NO: 2012/50

BANKALARDA OPERASYONEL RİSK DENETİMİ

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/12. Bazı Mallara Uygulanan ÖTV Oranları ile Maktu ve Asgari Maktu Vergi Tutarlarında Değişiklik Yapıldı.

Denetim & Yeminli Mali Müşavirlik SÜREKLİLİK İÇİN

Karlı ve Sürdürülebilir Sağlık Hizmet Sunumu. OHSAD Kurultayı Nisan 2018

Biliyoruz, Uyguluyoruz, Öğretiyoruz

GÜMRÜK SİRKÜLERİ NO: 2014/11. Royalti veya Lisans Ücretlerinin Gümrük Kıymetine İlavesine İlişkin Gümrük Genel Tebliği Yayımlandı.

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

KONU: YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU ÖRNEĞİ

Yeni Türk Ticaret Kanunu ile Kurumsallaşma, Denetim ve Risk Yönetimi. Ali Çiçekli, CPA, SMMM TTK İş Geliştirme Lideri 17 Ekim, Swissotel, İstanbul

SAP Analitik & İnovasyon Forum İstanbul Oyun Devam Ediyor. SAP Hazine ve Finansal Risk Yönetimi Konuşmacı Adı : Oya SARI Firma Adı : ŞİŞECAM

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2012/137. KONU Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu Yayımlandı.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/111

KOBİ lerde sürdürülebilirliği ve büyümeyi yönetmek Kurumsallaşma & Kurumsal Yönetim

Lojistik ve Taşımacılık Sektöründe Yeni Hizmet Modeli. Lojistik ve Taşımacılık Sektöründe Yeni Hizmet Modeli

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/84. KONU Alkollü İçkiler ve Tütün Mamullerinde ÜFE Oranında ÖTV Artışı Yapıldı.

Ara Dönem Özet Faaliyet Raporu Eylül Merrill Lynch Yatırım Bank A.Ş.

Bilgi teknolojileri İş dünyası dengesi 2011

Deloitte Türkiye CFO Serisi 2015 / 1 Söz sırası CFO larda: Performans yönetiminde finans fonksiyonunun rolü

2015 Yılı Mali Sonuçlarının Değerlendirilmesi -Olağan Genel Kurul Toplantısı-

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/122

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/1

YÖNETİCİ GELİŞTİRME PLUS. Programın Amacı: Yönetici Geliştirme Eğitimi. Yönetici Geliştirme Uzmanlığı Eğitim Konu Başlıkları. Kariyerinize Katkıları

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

YILLIK TRANSFER FİYATLANDIRMASI RAPORU. A. Feridun Güngör Yeminli Mali Müşavir

Performans Denetimi Hesap verebilirlik ve karar alma süreçlerinde iç denetimin artan katma değeri. 19 Ekim 2015 XIX.Türkiye İç Denetim Kongresi

MALİTÜRK DENETİM VE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

A dan Z ye Sürdürülebilirlik

TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE

Dijital platformlar ile SPK BS mevzuatına uyumu kolaylaştırma. Barış Bağcı, Bilgi Sistemleri Başdenetçisi

Ara Dönem Özet Faaliyet Raporu Mart Merrill Lynch Yatırım Bank A.Ş.

CFO Nedir? Ezberi bozuyoruz

2015 Eğitim Takvimi Biymed Eğitim ve Danışmanlık Hizmetleri

Transkript:

Deloitte CFO Serisi 2 Ekim 2010 Milenyum Sonras CFO: Son 10 y la damgas n vuran 10 temel unsur

çindekiler Sayfa 1. Küreselleşme 3 2. Regülasyon 3 3. Teknoloji 4 4. İnsan Kaynağı 4 5. Faaliyet Modeli 5 6. Büyüme ve Çeşitlilik 5 7. Kurum İçi Entegrasyon 6 8. Finansal Enstrümanlar 7 9. Sermaye 7 10. Finansal Analiz 8-2

Hiçbir ey eskisi gibi de il 1990 lı yıllarda CFO olmak ile 2000 li yıllarda CFO olmak arasında ne fark var? Gerçekten çok fazla şey mi değişti? Bu sorunun yanıtı hem dünyanın geneli hem de Türkiye için Evet. Hatta dünyaya gittikçe daha fazla açılan bir Türkiye için Kesinlikle evet. Özelleştirme, doğrudan yabancı yatırımın belirli seviyelere gelmesi, dış ticaret hacmindeki artış, sermaye piyasalarının olgunlaşması, krizlere karşı verilen sınavlar daha çok son dönemlerde ön plana çıktı. Batılı piyasalardaki gelişmelerin belirli gecikmeler ile bize yansıdığını düşünürsek doğal olarak son 10 sene CFO ların hayatını dramatik bir şekilde değiştirdi. Peki neydi bu gelişmeler? Bu çalışmada son 10 senedeki gelişmeleri 10 ana başlık altında ele alıyor olacağız. 1

10 Temel Unsur 1. Küreselleşme 2. Regülasyon Türkiye ye doğrudan yabancı yatırım (FDI) geçmişle kıyaslanamayacak düzeyde. Benzer bir şekilde de Türk şirketlerinin yurtdışı yatırımları gittikçe artıyor. Türk şirketleri artık giderek birer bölgesel güç olma yolunda ilerliyorlar. Sadece farklı pazarlara ihracat yapan değil, o pazarların bir kısmında aktif şekilde yapılanan, varlıklarını hissettiren şirketlerimizin sayısı az değil. Bu etki alanını 3 ana bölgeye bölebiliriz: 1) Ortadoğu ve Kuzey Afrika, 2) Balkanlar ve Doğu Avrupa, 3) Türki Cumhuriyetler ve bazı BDT ülkeleri... Öte yandan global şirketler de Türkiye yi artık merkez üssü haline getirmeye başladılar. Türkiye, kendisinden daha büyük ülkeleri bile yöneten bir merkez haline geldi. Bu iki gelişme şuna işaret ediyor: Artık CFO larımız gerçekten global düşünmeli ve davranmalılar. Donanımları, yetkinlikleri bu sorumluluğu taşıyabilecek şekilde güçlenmeli. Üretim tesisleri, dağıtım merkezleri, bayi yapılanmaları kendi sınırlarınızın dışına taştığında üretilmesi gereken çözümler de daha kapsamlı ve karmaşık hale gelebiliyor. İş yapılan ülkelerin vergi, teşvik, transfer fi yatlandırması, muhasebe, gümrük-dış ticaret ve yasal mevzuatlarına da hakim olmak; söz konusu coğrafyalardaki farklı faaliyet modellerini, değer zincirlerini kavramak ve farklı yapılara uyum sağlayabilmek CFO ların ödevleri arasında. Türkiye nin global fi rmaların bölgesel merkezi haline geldiği durumlarda sadece bir ülkenin değil, farklı zaman dilimlerine yayılmış geniş coğrafyaların nakdi yönetiliyor, konsolide sonuçları değerlendiriliyor ve muhasebe politikaları belirleniyor. Farklı ülkelerden, kültürlerden insanlar ile ortak bir fi nans dili oluşturmak her zaman da kolay olmuyor. Burada bir yandan eşgüdümlü bir şekilde farklı ülkelerin mevzuatlarının şart koştuğu isterleri karşılarken; bir yandan da hesap planlarında, muhasebe politikalarında, kullanılan yazılımlarda, rapor formatlarında, iş süreçlerinde ve prosedürlerinde olabildiğince standardizasyon sağlamak, müşterek hizmetler merkezleri ve uzmanlık merkezleri kurarak sinerjiler yaratmak bu ortak dilin temelini atmada önemli unsurlar olarak göze çarpıyor. 2000 li yıllara kurumsal skandalların damga vurduğu bir gerçek. Son yaşanan ekonomik kriz ve bu krizi tetikleyen unsurlar da dikkate alınırsa, son 10 yılın hem başlangıcı; hem de sonu oldukça hareketli geçiyor ve tüm bu gelişmeler de düzenleyici ve denetleyici unsurların işi daha da sıkı tutmaya başlamasına sebep oldu. Üstelik artan global ticaret hacmi ve çokuluslu şirketlerin hakimiyeti sebebiyle artık bir ülkede veya fi rmada yaşanan problemler, çok fazla sayıda ülkeyi ve fi rmayı etkilemeye başladı. Bu da küresel anlamda standartların oluşturulması ve işbirliğini ön plana çıkardı. Ayrıca bu şirketlerin sadece kendileri değil, tedarikçileri, müşterileri ve iş ortakları da gelişmelerden ciddi boyutta etkilenebiliyor. Doğal olarak tüm bu fırtınaya en çok maruz kalanlar konumları itibariyle fi nans alanında kariyer yapan profesyoneller. Düzenleyici ve denetleyici kurum ve kuruluşların varlığı yeni değil. Ancak sayıları, yapılanmaları, iş yapış şekilleri, beklentileri ve koydukları standartlar geçmişe göre oldukça farklılaştı. Ülkemizde bu alanda ilk akla gelen kurum ve kuruluşlar arasında T.C. Maliye Bakanlığı, SPK, TMSF, İMKB, BDDK, TCMB, T.C. Başbakanlık Hazine Müşteşarlığı, Rekabet Kurumu sayılabilir. Bu kurumların yurtdışındaki gelişmeleri dikkatle izledikleri ve Türkiye ye yenilikleri adapte etmede gayret gösterdiklerini görmekteyiz. Son yıllarda düzenleyici ve denetleyici çerçevede risk yönetimi, kontrol, kurumsal yönetişim, piyasa disiplini bakış açısı daha hakim hale gelmiş durumdadır. Ayrıca sınırlı regülasyon, farklı muhasebe / raporlama standartlarından yoğun regülasyon ve müşterek bir muhasebe / raporlama standardına bir geçiş söz konusu. Örneğin Sarbanes-Oxley (SOX); yukarıda değindiğimiz kurumsal skandallara karşı bir refl eks olarak gelişti ve bugün bir standart haline dönüştü. Bir diğer hatrı sayılır gelişme ise Uluslararası Finansal Raporlama Standartları UFRS nin, ABD dahil dünyada ortak standart haline gelmesidir. Artık küresel bir fi nans dili nden bahsediyor olabileceğiz. Benzer bir şekilde bankacılık ve fi nansal sektörde de Basel II ile şekillenen global bir çerçeve mevcut. Türkiye de de regülasyonlar adına bazı gelişmeler oluyor. BDDK nın kurulması, yasalaşmayı bekleyen Yeni Türk Ticaret Kanunu bunlar en güzel ve güncel örnekler. 2

3. Teknoloji 4. İnsan Kaynağı EDI, e-beyanname, otomatik fatura aktarımı, banka entegrasyonu, e-bildirge ve daha niceleri... 10 sene öncesine doğru gittiğimizde, bugün sıradanlaşmış bu kavramlara büyük ölçüde yabancıydık. Birçoğunun ülkemizde uygulaması yoktu bile. Kuşkusuz Mali İşler teknolojinin getirdiği değişimi en derinden hisseden fonksiyonlar arasında. Artık mali bilgilere erişimde; daha önce hiç olmadığı kadar doğruluk hız verimlilik çeşitlilik hedefl eyebiliyoruz. ERP (KKP) yazılımları, iş zekası / bütçe / konsolidasyon / raporlama ve performans yönetimi çözümleri, risk yönetimine yönelik uygulamalar, elektronik ticaret, veri ambarları, doküman yönetim sistemleri ve tabii ki masaüstü uygulamalar derken gerçekleştirilen her aktivite adeta teknoloji ile bütünleşmiş durumda. ERP paketleri verinin kayıt altına alınması; mali işlerin kendi içinde ve diğer süreçler ile entegrasyonu ve mali işler ile ilgili operasyonel raporların üretimesini sağlarken, iş zekası ve raporlama çözümleri ise fi nansal verinin işlenip değerli bilgi haline getirilmesini mümkün kılmakta. Manuel İşlemler Finansa Yönelik Çözümler Kuruma Yönelik Entegre Çözümler Kurumsal Performans Yönetimi Çözümleri şeklinde giden bir yolculuk bu. Aslında temel devrim, geriden gelen fi nans yerine gerçek zamanlı fi nansa geçilmesidir. Bunun CFO ların hayatını kolaylaştırdığı yadsınamaz bir gerçek ancak iç ve dış tüm müşterilerin beklentilerinin de teknolojik gelişime paralel olduğunu göz ardı etmemeliyiz. Hatta en başta CFO ların kendilerinde olan beklentileri de artmış durumda. Ne de olsa arkalarında koskoca sistemler var. Oysa bugün bir çok CFO nun, kendi yarattıkları fi nansal veri denizinde kaybolduklarına şahit olmaktayız. Kısaca bu noktada hepimiz için bir öğrenme eğrisinin söz konusu olduğunu söylersek yanılmış olmayız. Bunca fi nansal veriyi nasıl işleyip değerli stratejik bilgi haline getireceğiz? Sistemlerin çözebilecekleri sorunlar neler? Nerelerde insan faktörü devreye girecek? Finans fonksiyonlarının yaşadığı değişimin tetikleyicileri arasında en hızla ilerleyen unsur doğası gereği teknoloji. Dolayısıyla bu değişimin hız kesmeden devam edeceği öngörülmekte ve CFO lar da hazırlıklı olmalılar. Her ne kadar mali işler fonksiyonundaki iş tanımı daha da renkli hale gelse de, söz konusu işler sınırlı sayıda kişide odaklanıyor. Bu kişiler iş yükünün ağırlığından şikayet ederken diğer kişiler de yaptıkları işlerin tekdüzeliğinden ve kendilerini geliştirememekten şikayet ediyorlar. Sonuçta iş tatmini ve moral düzeyinin düşük olduğu departmanlar olarak varlıklarını sürdürüyorlar. Mali işler mesleki cazibesini kaybettikçe aranılan nitelikteki kaynaklara ilişkin piyasadaki arz mevcut talebi karşılamayacak seviyede kalıyor. Eğitim, zihinzel formasyon, teknolojiye yatkınlık ve geçmiş deneyimleri açısından geleneksel ekolden gelen mali işlerciler stratejik fi nansa adapte olmakta zorluk çekiyorlar. Y Jenerasyonu profi l olarak daha farklı gereksinim ve beklentiler ile kariyer yoluna çıkıyor ve bu durum X Jenerasyonu ndan gelen CFO ları zorluyor. Artık diğer departmanlar ile iş ortağı şeklinde çok daha iç içe çalışan, karar verme mekanizmasının ayrılmaz bir parçası olarak hareket eden, şirketin faaliyetlerini operasyonel birimler kadar kavramış ve benimsemiş, hatta kurum içinde yönlendirici, problem çözücü fi nans fonksiyonları revaçta. Öyle ki; fi nansal profesyonelleri için tanımlanan yeni yetkinlik kümesinde öne çıkan tanımlardan bir tanesi liderlik yeteneği. Böyle bir ortamda, kuşkusuz iletişim becerileri ve yönetsel melekeler de hassasiyet kazanıyor. Elbetteki beklentiler karşılıklı. Şirketlerin beklentileri modern mali işler felsefesine uygun yapıda çalışanlara sahip olmak iken; çalışanlar da önlerinde açık bir kariyer yolu kendilerini geliştirebilecekleri dinamik bir iş ortamı ve kurum içerisinde daha değerli hissetmelerini sağlayacak bir maddi ve manevi ortam bekliyorlar. İlk senelerde fazla sıkıntı yaşanmamasına rağmen, 2 3. senelerden sonra ben ne olacağım? bu şirkette geleceğim nedir? "soruları yöneticilere sıkça yöneltiliyor. Bazı çalışanlar ise yaptıkların işin katma değerini sorguluyorlar. Bu da fi nans gibi destek fonksiyonlarında sıkça karşılaşılan bir durum. Artık X-Jenerasyonu nun operasyona yönelik profi linin yerini Y-Jenerasyonu nun karar almaya yönelik profi li alıyor ve Mali İşler'de de bunun etkisi gittikçe kendini hissettiriyor. 3

5. Faaliyet Modeli Farklı stratejiler ve iş modelleri, büyüme, yayılma, maliyet baskısı, küreselleşme... Ardındaki motivasyon ne olursa olsun değişmeyen gerçek şu: Finansın faaliyet modeli de kurumunkine paralel olarak gelişiyor ve farklılaşıyor. Bugün tüm bu karmaşık yapılanmanın içerisinde yanıt arayan temel sorular şunlar: Hangi işleri fi nans fonksiyonu, hangilerini diğer fonksiyonlar yapar? Bazı iç içe geçmiş süreçlerde aradaki çizgi nerede çizilir? Şirketin fi nans fonksiyonu sorumluluğunda olan bazı süreçler dışkaynak (outsourcing) seçeneği değerlendirilerek birer bordro dışı kalem haline gelebilir mi? Dağıtık bir coğrafi yapılanması olan bir şirkette, merkezde yapılması gereken fi nans aktiviteleri ve ilgili üretim/satış vb. lokasyonlarında yapılması işler nasıl ayrıştırılır? Grup holding şirketler topluluğu gibi çatıların altında grubun sorumluluğu altındaki fi nans süreçleri ile şirketlerin fi nans fonksiyonları arasındaki fi nans süreçlerinin paylaşımı nasıl gerçekleşmektedir? İşlem hacim ağırlıklı fi nans aktiviteleri ile katma değeri daha yüksek işleri nasıl ayırırız? Ne derece merkezi ne derece otonom bir yapı kurmalıyız? Tüm bu farklı soruların yanıtlarken; organizasyonel yapı ve roller, yönetişim ve yetkilendirme, politika ve prosedürler, görev ve sorumluluklar, hizmet seviyeleri, iş süreçleri, performans kriterleri, sistemler ve kurumsal veri, insan kaynakları ve yetkinlikler nasıl şekillendirilmelidir? Verimlilik ve ölçek ekonomisi, iş gücü yedekleme ve iş sürekliliği, standardizasyon, kontrol edebilme gibi öncelikler gündeme geldiğinde daha çok işlemsel muhasebe ve fi nansı içerecek bir Müşterek Hizmetler yapılanması gündeme geliyor. Operasyonel (işlemsel) muhasebe ve fi nans süreçleri bu tür merkezlere kaydırılıyor. İş birimleri ile sinerji içerisinde çalışma, kurum içi entegrasyon, iş ortaklığı ihtiyaçları ön plana çıktığında ise farklı departmanların içerisinde çalışan ve fi nans ile bu departmanlar arasındaki iletişim ve paylaşımı sağlayan ama raporlama hiyerarşisi açısından bakıldığında merkezdeki yöneticilere raporlayan yapılar değerlendiriliyor. Eğer belirli fi nansal uzmanlıkların merkezi bir çatı altına toplanmasından doğacak değere odaklanıyorsak, fi nans fonksiyonları bünyesinde Mükemmellik Merkezleri kurulması uygun bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor. Finans Faaliyet Modeli, kurumun ve fi nans fonksiyonunun vizyon ve stratejisi ile fi nans fonksiyonunun altyapısı arasındaki temel köprü olarak belirginleşiyor. 4

6. Büyüme ve Faaliyetlerde Çeşitlilik Küçük ve basit yapıları yönetmek daha basit olsa da birçok fi rmanın hedefi hep o altı harfl i sihirli kelime: Büyüme. En derin kriz ve durgunluklar bile bu hedefl eri ortadan kaldırmıyor; sadece öteliyor. Bununla birlikte fi rma yönetimleri büyümeyi yönetirken, CFO lara da önemli roller düşüyor. Büyüme özellikle başlangıçta hatırı sayılır yatırımları; dolayısıyla büyük nakit çıkışlarını, daha önce maruz kalmadığımız boyutta riskleri ve farklı yasal sorumlulukları kaçınılmaz kılıyor. Özellikle inorganik büyümelerde evdeki hesabı çarşıya uydurmak daha da zorlaşıyor; hele bir de o çarşı ülkenizin toprakları dışında ise... Bazen farklı alanlarda büyümeyi fi nanse edebilmek için mevcut faaliyetlerde küçülmek gerekiyor. Bir anda CFO kendini aynı anda iki şirket satıp yeni bir şirket alırken bulabiliyor. CFO ların bu süreçte üstlendikleri bir diğer önemli görev ise büyüme ve karlılık arasındaki o sihirli dengeyi sağlamada üst yönetime destek olmak. Gerekli fi nansal değerlendirmeler ve risk analizleri ile karar sürecini doğru ve zamanında besleyebilmek. Büyümenin yanısıra, faaliyetlerde çeşitliliğin artması da bir şirketin fi nansal yönetim becerisini daha üst seviyelere taşıması gereksinimini kaçınılmaz kılıyor. Tek sektörde hatta dikey entegrasyon modeli ile aynı sektörün kapsadığı değer zinciri içerisinde faaliyet gösteren fi rmaların, birden fazla sektörde faaliyet gösteren gruplarla mukayese edildiğinde daha az karmaşık bir fi nans yönetimine ihtiyaç duyduklarını söyleyebiliriz. Üstelik daha basit yapılarda sinerjiyi oluşturmak ve yaşatmak daha kolay. Yönetim raporlarını hazırlamak daha az zahmetli, muhasebe ve mevzuat tarafı daha basit. Sonuçta UFRS bile sektörlere özel uygulamalar dikte ediyor. Daha fazla ve farklı profi lde müşteri, daha farklı pazarlar, daha çeşitli satış ve dağıtım kanalları, daha geniş ve dinamik bir ürün portföyü... Finans fonksiyonunu sorumluluk alanı olarak daha cazip aynı zamanda daha zor kılan işte tüm bu hacim ve çeşitlilik. Ülkemizde dışa açılma, markalaşma, büyüyen yerel ve küresel pazardan daha fazla pay alabilme, farklı iş modellerini benimseme, faaliyet portföyünü daha karlı alanlara kaydırma gibi konulardaki bu iştah devam ettiği sürece CFO ların da sürekli antremanlı olmaları gerekiyor. 5

7. Kurum İçi Entegrasyon Günümüzde fi nans fonksiyonu daha önce hiç olmadığı kadar diğer birimler ile entegre çalışmakta. Getirdiği analitik bakış açısı ile diğer süreçleri ve birimleri destekliyor ve deyim yerindeyse tamamlıyor. Strateji geliştirme, performans yönetimi ve karar alma sürecinde Üst Yönetim ve Stratejik Planlama fonksiyonu ile yakın temas halinde olan mali işlerin bir destek biriminden öte operasyonun artık ayrılmaz bir parçası olduğu yadsınamaz bir gerçek. Tedarik Zinciri ile fi nans adeta et ve kemik gibi bir bütün şeklinde çalışıyorlar. Tahminleme, satış ve operasyon planlaması, transfer fi yatlandırması, üretim ve tedarik kararlarının verilmesi, depo ve envanter yönetimi gibi hatırı sayılır düzeyde maliyet düşürebilecek alanlarda tedarik zinciri ile fi nans fonksiyonları önemli kazanımlara birlikte imza atabilirler. Yeni bir yatırımın fi zibilitesi, ARGE gibi faaliyetler söz konusu olduğunda İş Geliştirme, Yatırımlar gibi fonksiyonlar hep fi nansın kapısını çalıyor. Gelirin güvence altına alınması, müşteri risklerinin yönetilmesinde fi nans her zaman satışın yanında. BT ile omuz omuza verip ERP, raporlama, iş zekası projelerinde birlikte çaba sarfediyorlar. Artık fi nans diğer fonksiyonlar için kritik bir iş ortağı. ERP yazılımları ve diğer kurumsal uygulamalar, tüm fonksiyonların aslında ne kadar da bütünleşik çalıştığını bizlere hatırlattı, bu yolda atılacak adımlar için bir katalizör rolü gördü. Kuşkusuz, son dönemlerdeki kritik gelişmelerden biri de Performans Yönetiminin kurumlarda artan ağırlığı. Hedefl er net konulmaya başlanıp, sonuçları da hayatımızı etkileyince fi nansın diğer departmanlar ile birlikte nasıl çalışacağı, yetkilerin ve sorumlulukların paylaşımı, iç müşteri kavramı ve hizmet seviyeleri belirginleşti. Artık kurumsal performasın fi nanstan ayrılamayacağının herkes farkında. Kendisinden beklentileri daha iyi bilen, bunları karşılamakta daha donanımlı ve kurum içerisinde ortak payda olarak öne çıkan bir fi nans fonksiyonları revaçta. Bu fonksiyonların iş yapış şekli mi değişiyor? O zaman fi nans da değişiyor. Çalışan insanların profi l ve yetkinlikleri mi farklılaşıyor? Finans fonksiyonu da bu değişime ayak uyduruyor. İşletme sermayesi, karlılık, pazar payı, büyüme, kurumsal itibar, risk yönetimi, müşteri memnuniyeti, marka değeri, sürdürülebilirlik, çalışan memnuniyeti... Hedef ne olursa olsun; fi nans da o hedefl ere diğer fonksiyonlar ile birlikte koşuyor. Eskiden bu sinerji hiç mi yoktu? diye sorarsak; yanıt basit: Tabii ki vardı. Ancak bu düzeyde asla değildi. Bugün gelinen noktada en önemli etkenlerden biri artan rekabet. Şirketler dışarıda rakiplerle daha çetin mücadelelere girerken; içeride sinerjiyi güçlendirerek, etkinliği ve operasyonel verimliliği arttırmaya odaklandılar. Silo bazlı çalışma yaklaşımları rafa kaldırıldı. Mali ve operasyonel boyutların arasına konulan suni perdeler kaldırıldı. Bununla birlikte burada teknolojinin rolünü de göz ardı etmemiz gerekiyor. 6

8. Sermaye 9. Finansal Enstrümanlar Geleneksel yapıdaki aile şirketlerinin; fi nans da dahil olmak üzere profesyonel yöneticiler ile çalışmaya başlaması, halka arzın yaygınlaşması, kamu ağırlıklı ekonominin yerini özel sektöre bırakması, yerel sermayenin yanında uluslararası sermayenin artan ağırlığı, yabancı ortaklıkların popülerleşmesi, girişim sermayelerinin ve uluslararası kalkınma fonlarının piyasalardaki yükselişi ve kurumsal yönetişimin hissedilmeye başlayan ağırlığı ile birlikte alışılmış sahiplik ve sermaye ilişkilerinin yerini farklı dinamikler almaya başladı. Bu durum, fi nans fonksiyonundaki organizasyonel yapılanmadan, kurum içindeki yetkilerin paylaşımına, üretilen mali rapor ve bilgilerden şirketlerin şeffafl ık düzeyine, benimsenen muhasebe standartları ve politikalarından, hayata geçirilen iç ve dış denetim mekanizmalarına, fi nans uzmanlarının yetkinlik düzeylerinden, yaklaşımlardaki profesyonelliğe kadar birçok şeyi de değişime uğrattı. Tüm bu değişimin altında yatan etken ise sadece hissedarların değil hissedarların profi llerinin de değişmesi idi. Geleneksel eksendeki Patron Yediemin ilişkisi gitgide yerine CEO CFO ilişkisine bırakmaya başladı. Finans fonksiyonları Maliyet ve Kontrol e odaklanmakla kalmayıp Strateji ve Hizmet Seviyeleri ne de önem vermeye başladılar. Performans ve Hedef sözcükleri fi nansın literatüründe de belirginleşmeye başladı. Finans Fonksiyonları Kurumsal Yönetişim ilkelerinin bünyedeki öncü savunucuları haline geldiler. Finans ve yenilikçilik kelimelerini bir arada en çok kullanabileceğimiz alan fi nansal araçlar. Bu araçların bazılarının 2008 yılının son çeyreğinde başlayan küresel ekonomik krizde toksik sıfatını ve kötü bir şöhreti yakaladıklarını biliyoruz. Yakın geçmişte yaşanan bir çok kurumsal skandal ve ifl as fi lmlerinin baş aktörü olarak da karşımıza çıktıkları ve CFO ların zor günler geçirdikleri de bir gerçek. Böyle olunca özellikle türev ürünlerinin kamuoyunda algılanması genelde bir spekülasyon aracı etiketi ile gerçekleşmekte ve bu ürünler riskin kaynağı olarak adreslenmekte. Ülkemizde zaten çok da yaygın kullanımı olmayan bu araçların gene de artık daha fazla gündemde olduğunu söyleyebiliriz zira piyasalarda spot işlemlerden vadeli işlemlere doğru bir kayma yaşanmakta ve bu süreçte CFO ların söz konusu ürünlerin riski azaltmaya yönelik (hedge amaçlı) şekilde kullanılmasına ihtiyaçları var. Sınırlı sayıda, geleneksel (düşük risk / düşük getiri) araçlardan, çeşitlilik arz eden, daha sofi stike çok sayıda fi nansal enstrümana geçiş süreci tüm dünyada olduğu gibi Türkiye de de devam ediyor. Aslında türev araçları yepyeni bir buluş değil ama hem yeni varlıklara dayandırılarak gittikçe çeşitleri arttı hem de küreselleşmenin etkisiyle kullanımları. Örneğin, Varlığa Dayalı Menkul Kıymet (VDMK) ihracı ile ilgili kanunun yürürlüğe girmesinin üzerinden neredeyse 20 sene geçmiş durumda; öte yandan varantlar ise yeni bir araç olarak karşımıza çıkıyor. Tüm bu gelişmeler yaşanırken, hem uluslararası hem de Türkiye deki düzenleyici ve denetleyici kurumlarda bu alandaki mevzuatsal ve altyapısal çalışamaları sürdürmekteler. Çalışmalar bu tür araçların kullanımı, muhasebeleştirilmesi, mali tablolara yansıtılması ve analizi gibi alanların netleştirilmesi yönünde. Son on yıla baktığımızda, İzmir de Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası nın (VOB) hayata geçtiğini görmekteyiz. 7

10. Finansal Analiz Finansal Analiz de doğal olarak yaşanan tüm bu değişimden payına düşen kısmı almış durumda. Düzenleyici ve denetleyici kurumlar için ve operasyonel amaçlı fi nansal tablolar, raporlar, analizler ve bilgilerin ötesinde, üst yönetim raporlaması ve stratejik karar alma sürecini desteklemek adına artık yeni fi nansal analiz yaklaşım ve uygulamaları revaçta. Değişimi en iyi özetleyen unsur ise bakış açısındaki farklılaşma: Eskiden CFO ların gündeminde (şirketlerdeki bir çok fonksiyon gibi) ağırlıklı olarak pazar payı ve hacim vardı. Günümüzde ise değer bazlı yönetim odağı iyiden iyiye yerleşmeye başladı. Varlıkların verimliliği, yatırım geri dönüşleri daha fazla ön plana çıkmaya başladı. Aslında Üst Yönetim ve CFO ların öncelikli ve müşterek hedefl eri, stratejiler ve yatırımların kurum performansına etki eden Gelir Artışı, Faaliyet Marjı ve Varlıkların Verimliliği gibi alanlar ile sinerji içerisinde yürütülmesi, böylelikle fi nansal hedefl erin sadece hisse başına kar bakış açısından değil serbest nakit akımı gibi daha aciliyet taşıyan unsurları da dikkate alması. İşte bu yaklaşımla hareket edildiğinde, operasyonel veya düzenli nakit giriş çıkışlarının ötesinde fi nansal yatırımlar, uzun vadeli yenileme / kapasite yatırımları ve ARGE faaliyetlerinin fi nansmanı, sermaye hareketleri, kar dağıtımları, satın alma, birleşme, ortaklık, satış, tasfi ye işlemlerinin yaratacağı nakit giriş çıkışlarının ve kur-faiz gibi unsurların dalgalanmalarının getireceği etkilerin dikkate alındığı kapsamlı analiz ve planlamalar belirleyici olmakta. Yapılan analizlerin çehresini değiştiren bir başka unsur ise sermaye risk perspektifi ve hesaplamalarının da analize gittikçe daha fazla dahil edilmeye başlanması. RAROC ile yapılan riske göre düzeltilmiş sermaye ölçümü ve performans analizleri buna örnek olarak gösterilebilir. Son dönemlerde daha yaygınlaşan Ekonomik Katma Değer (EVA), Piyasa Katma Değeri (MVA) gibi yaklaşımlar ile yapılan analizlerde sermaye maliyeti de dikkate alınmaktadır. Günümüzde şirketlerin kurum değerleri hesaplanırken marka, şerefi ye, entellektüel mülk, imtiyaz hakları, bilanço dışı kalemler vb. unsurlar gittikçe daha ön plana çıkarken; bunların mali boyutlarının irdelenmesi de CFO lar için önem kazanıyor. Birçok şirket yönetsel fi nansal raporlarını, bütçe ve iş planlarını hazırlarken UFRS bazlı hazırlamaya gayret gösteriyor. Finansal analiz şirketin kendisi ile sınırlı kalmıyor, piyasadan elde edilebilen bilgiler ışığında, rakiplerle mali performansın kıyaslanmasına da daha fazla yer veriliyor. Bir diğer önemli gelişme ise simülasyon, yani geleceğe dönük tahminlere dayalı analizlerin; tarihsel fi nansal veri analizini destekleyecek şekilde popüler olması, farklı senaryolar geliştirilerek uygun stratejilerin üretilmesi... Ve tüm bu saydığımız gelişmeler yaşanırken, Finansal ve Operasyonel Performans arasındaki ilişkinin daha net tarifl enmesi ve ölçülmesi gereksinimi de fi nansal analiz yaklaşımlarına yön veriyor. Şirketler sadece belirli gelir gider kalemleri ya da ticari segmentler bazında değil; aksiyonlar, kararlar ve aktiviteler bazında da elde edilen sonuçları izliyorlar (Kampanya yaptım, ne kadar kazandım/kaybettim vb) 8

Söz konusu materyaller ile içeriğindeki bilgiler, Deloitte Türkiye tarafından sağlanmaktadır ve belirli bir konunun veya konuların çok geniş kapsamlı bir şekilde ele alınmasından ziyade genel çerçevede bilgi vermek amacını taşımaktadır. Buna uygun şekilde, bu materyallerdeki bilgilerin amacı, muhasebe, vergi, yatırım, danışmanlık alanlarında veya diğer türlü profesyonel bağlamda tavsiye veya hizmet sunmak değildir. Bilgileri kişisel fi nansal veya ticari kararlarınızda yegane temel olarak kullanmaktan ziyade, konusuna hakim profesyonel bir danışmana başvurmanız tavsiye edilir. Bu materyaller ile içeriğindeki bilgiler, oldukları şekliyle sunulmaktadır ve Deloitte Türkiye, bunlarla ilgili sarih veya zımni bir beyan ve garantide bulunmamaktadır. Yukarıdakileri sınırlamaksızın, Deloitte Türkiye, söz konusu materyal ve içeriğindeki bilgilerin hata içermediğine veya belirli performans ve kalite kriterlerini karşıladığına dair bir güvence vermemektedir. Deloitte Türkiye, satılabilirlik, mülkiyet, belirli bir amaca uygunluk, ihlale sebebiyet vermeme, uyumluluk, güvenlik ve doğruluk konularındaki garantiler de dahil olmak üzere her türlü zımni garantiden burada feragat etmektedir. Materyalleri ve içeriğindeki bilgileri kullanımınız sonucunda ortaya çıkabilecek her türlü risk tarafınıza aittir ve bu kullanımdan kaynaklanan her türlü zarara dair risk ve sorumluluğu tamamen tarafınızca üstlenilmektedir. Deloitte Türkiye, söz konusu kullanımdan dolayı, (ihmalkarlık kaynaklı olanlar da dahil olmak üzere) sözleşmeyle ilgili bir dava, kanunlar veya haksız fi ilden doğan her türlü özel, dolaylı veya arızi zararlardan ve cezai tazminattan dolayı sorumlu tutulamaz. 9

Daha fazla bilgi için www.deloitte.com/tr/ceo-cfo Cem Sezgin Ortak csezgin@deloitte.com Deloitte Türkiye Sun Plaza Maslak Mah. Bilim Sok. No:5 34398 Şişli, İstanbul Tel: 90 (212) 366 60 00 Fax: 90 (212) 366 60 30 Armada İş Merkezi A Blok Kat:7 No:8 06510, Söğütözü, Ankara Tel: 90 (312) 295 47 00 Fax: 90 (312) 295 47 47 Punta Plaza 1456 Sok. No:10/1 Kat:12 Daire: 14 15 Alsancak, İzmir Tel: 90 (232) 464 70 64 Fax: 90 (232) 464 71 94 www.deloitte.com.tr www.verginet.net www.denetimnet.net Deloitte, faaliyet alanı bir çok endüstriyi kapsayan özel ve kamu sektörü müşterilerine denetim, vergi, danışmanlık ve kurumsal fi nansman hizmetleri sunmaktadır. Küresel bağlantılı 140 tan fazla ülkedeki üye fi rması ile Deloitte, nerede faaliyet gösterirse göstersin, başarılarına katkıda bulunmak için müşterilerine birinci sınıf kapasitesini ve derin yerel deneyimini sunar. Deloitte un 168.000 inden fazla uzmanı, mükemmelliğin standardı olmayı kendilerini adamıştır. Deloitte uzmanları; ortak kültürün sağladığı birlik, pazar ve müşterilere sağlanan katma değer, birbirlerine olan bağlılık ve kültürel çeşitliliğin gücü ile tek bir bütündür. Uzmanlar, sürekli öğrenim, mücadele isteyen deneyimler ve zengin kariyer olanakları sunan bu çevrede çalışır. Deloitte uzmanları kurumsal sorumluluğu güçlendirmeye, kamu güvenini oluşturmaya ve toplumlarında pozitif bir etki yaratmaya kendilerini adamışlardır. Deloitte; bir veya birden fazla, ayrı ve bağımsız birer yasal varlık olan, İngiltere mevzuatına gore kurulmuş olan Deloitte Touche Tohmatsu Limited ve üye fi rma ağına atfedilmektedir. Deloitte Touche Tohmatsu Limited ve üye fi rmalarının yasal yapısının detaylı açıklaması için lütfen www.deloitte.com/about adresine bakınız. 2010 Deloitte Türkiye. Member of Deloitte Touche Tohmatsu Limited 10