BASI ÜLSERİNE YAKLAŞIM. Doç.Dr. Murat Varlı - Dönem 5 Geriatri Ders Notları

Benzer belgeler
Basınç Nedir? Uluslararası Katılımlı Palyatif Bakım ve Hospis Kongresi Mart 2018 ġiģli-ġstanbul

DOKÜMAN NO TOTM-TLM-134 İLK YAYIN TARİHİ REVİZYON TARİHİ - REVİZYON NO 0 SAYFA NO 1/13 BASI YARASI TALİMATI

DİYABETİK AYAK YARA BAKIMI ve HEMŞİRELİK YAKLAŞIMLARI SEMA İNCE DİYABETİK AYAK YARA BAKIM HEMŞİRESİ Ç.Ü.T.F. ENDOKRİN VE METABOLİZMA BD

BASI YARASI KİMLERDE GÖRÜLÜR?

Yara Bakımı. Yoğun Bakım Dergisi 2007;7(3): Ali KONAN*

T.C ÇANAKKALE ONSEKİZMART ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ BASI YARASI ÖNLEME VE BAKIM TALİMATI

DİYABETİK YARASI OLAN DİYALİZ HASTALARINDA HEMŞİRELİK YAKLAŞIMLARI DERYA DUMAN DMED ÖZEL MERZİFON DİYALİZ MERKEZİ

Haz rlayan: Halime Ayd n Kartal E itim ve Ara rma Hastanesi Stoma ve Yara Bak m Hem iresi

Yanık örtüleri. Dr. Sedat Koçak NEÜ Meram Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

T.K.H.K. Bursa İli Kamu Hastaneler Birliği Karacabey Devlet Hastanesi BASI YARASI OLUŞUMUNU ÖNLEME VE BAKIM TALİMATI

Dr.Şua Sümer Selçuk Üniversitesi Selçuklu Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD KONYA

BASI YARASI RİSKİ TANILAMA, DEĞERLENDİRME VE ÖNLEME PROSEDÜRÜ

DİYABETİK AYAK ENFEKSİYONLARININ KLİNİK SINIFLANDIRMASI

BASI YARASI DEĞERLENDİRME, BAKIM VE ÖNLEME TALİMATI

BASI YARASI BAKIM TALİMATI

Tedavide yeni başka seçenekler var mı? Doç. Dr. Özge Turhan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D.

Diyabetik Ayakta Sınıflama Önerileri

Epidermal Büyüme Faktörü Türkiye'de Uygulama Yapılan İlk Üç Hasta

DİYABETİK AYAKTA YARA BAKIMI VE HEMŞİRELİK YAKLAŞIMLARI

SUTURASYON UMKE.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KLİMİK İZMİR TOPLANTISI

Bası Yaraları. Tanım. İnsidans. Tanım. Bası Yarası. Basınç, friksiyon, yırtılma ve diğer faktörlerin etkisiyle

Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu

Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

Uygulama alanları. Kılavuz Kronik Yara Tedavisi. Web sitemizi ziyaret edin:

DİYABETİK AYAKTA VAKUM UYGULAMASI

BASI YARASI DEĞERLENDİRME TALİMATI

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER. 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı

ACİLDE DİYABETİK AYAKTA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR VE TRİYAJ

HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ HASTA BAKIM PLANI FORM VE SKALA REHBERİ

Decubitus Prophylaxis Üstün Tedavi

Deriye Uygulanan Ürünler. 9. Hafta

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

TABAN ÜLSERİ --- ULCUS SOLEA VEYSEL TAHİROĞLU

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın

Yoğun Bakımda Basınç Yaraları. Dr. İbrahim KURT ADÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD Yoğun Bakım BD

BASI YARALARININ TEDAVİSİ

GERİATRİ DR. HÜSEYİN DORUK

YANIK, DONMA VE SICAK ÇARPMASINDA İLKYARDIM


Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

SPOR YARALANMALARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ PROF.DR. MİTAT KOZ

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE):

LENFÖDEM ERKEN TANI VE ERKEN TEDAVİ GEREKTİREN BİR HASTALIKTIR!

Diyabetik Ayak Ülserleri Yara Bakımı ve Hemşirelik Yaklaşımı İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ABD Endokrinoloji,Diyabet ve Metabolizma

HASTAYA POZİSYON VERME TALİMATI

Bası Yarası Riski Erken Belirlenmiş Hastalarda Dekübit Önleme Girişimlerinin Etkinliğinin Değerlendirilmesi

TC SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ ANTALYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

PALYATİF BAKIMA KABUL VE TABURCU KRİTERLERİ GAMZE SEZER

ORTOPEDİK PROTEZ ENFEKSİYONLARINDA SONİKASYON DENEYİMİ

GERİATRİK HASTAYA YAKLAŞIM

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

GERİATRİ STAJI STAJIN TANITIMI EĞİTİCİLER. Doç. Dr. Murat VARLI Doç. Dr. Sevgi ARAS. EĞİTİM SORUMLUSU: Doç. Dr. Sevgi ARAS İLETİŞİM

Hisar Intercontinental Hospital

BASI YARALARINI ONLEME TALIMATI

KISA ÜRÜN BİLGİLERİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. BATTICON Pomad. 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM 100 g da: Etkin Madde Povidon iyot 30/06

Yanık, Donma Ve Sıcak Çarpmasında İlk Yardım

MENİSKÜS ZEDELENMELERİ

BOTOKS VE DOLGU UYGULAMALARI

Gastrointestinal Sistem Hastalıkları. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

Baş Boyun Radyoterapisi Yan Etkileri. Yrd. Doç. Dr. Banu Atalar Acıbadem Üniversitesi Radyasyon Onkolojisi A.D.

Doz Birimleri. SI birim sisteminde doz birimi Gray dir.

BASI YARASINDA BESLENME DESTEK TEDAVİSİ. Doç. Dr. Bülent SAKA İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı

TROMBOSİTOPENİ KONTROLÜ

Etkin Madde Klorheksidin glukonat (%1)tır. Yardımcı madde olarak; Kuş üzümü aroması, Kiraz aroması ve Nane esansı içerir.

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ BESLENME ÜNİTESİ BESLENME DEĞERLENDİRME KILAVUZU

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Yardımcı maddeler: Polietilen glikol g Polietilen glikol g. Setil alkol g.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

DİYABETİK AYAK NEDİR? FİZYOPATOLOJİK SÜREÇ

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ MESLEKİ TEHLİKE ve RİSKLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

Kemik ve Eklem Enfeksiyonları. Dr Fahri Erdoğan

KULLANMA TALİMATI. ACNEDUR Merhem. Haricen uygulanır.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: %2 a/a mupirosin içerir. Yardımcı maddeler: Makrogol 400, Makrogol 4000, Propilen glikol, Saf su

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

BASI YARASI OLUŞUMUNU ÖNLEME PROSEDÜRÜ

KAPAMA SÜNGERĐ (Yara Örtüsü)

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

DÜŞÜK SICAKLIK STRESİ

YANIK HASTASININ BAKIM PROTOKOLÜ REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

AKILCI İLAÇ KULLANIMI AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI. Adana Devlet Hastanesi 2016 Ecz. Gonca DURAK

ANTİSEPTİKLERİN KULLANIM YERLERİ

Spor yaralanmaları sportif aktivite sırasında meydana gelen yaralanmaların genel adıdır. Normal yaşamda yaralanmalar sıklıkla dış etkilerle

BEÜ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ENFEKSİYON KONTROL KOMİTESİ

Geriatrik Yara Bakımına Kurumsal Multidisipliner Yaklaşım Modeli İstanbul Darülaceze Müdürlüğü

Santral kateter ilişkili kan dolaşımı enfeksiyonları önlenebilir mi? Hemato-Onkoloji Hastalarımızdaki tecrübelerimiz Doç.Dr.

X-Wave. Akustik Dalga Terapisi

KULLANMA TALİMATI. Bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

BEL AĞRISI. Dahili Servisler

Burun yıkama ve sağlığı

DİYABETES MELLİTUS. Dr. Aslıhan Güven Mert

LOKOMOTOR SİSTEM SEMİYOLOJİSİ

DA Yarası. İyileşme sorunu olan kronik bir yara Genellikle infekte Ciddi komplikasyonlar Multidisipliner ve koordineli tedavi

MYOLOGIA CRUSH SENDROMU. Dr. Nüket Göçmen Mas

Transkript:

BASI ÜLSERİNE YAKLAŞIM Doç.Dr. Murat Varlı - Dönem 5 Geriatri Ders Notları Tanım ve epidemiyoloji Bası ülseri lokal bir doku nekrozudur. En önemli faktör basınçtır. Yatak yarası, dekubitus ülseri olarak da isimlendirilir. Basınç etkisiyle kemik çıkıntıların bulunduğu yerlerde sıklıkla görülür. En sık lokalizasyonlar sakrum, iskial çıkıntılar, trokanter vetopuk bölgeleridir. Bası ülseri sıklığı yatan yaşlı hastalarda %15 ler civarındadır. Yatış süresince yeni bası yarası gelişme sıklığı %8-30 arasındadır. Bası yarası genellikle hastaneye yatışların ilk 2 haftasında gelişir. (yoğun bakımlarda ilk 5 günde gelişir). Yoğun bakıma kabul edilen hastaların yarısından fazlasında bası yarası görülür. Hastanelere benzer şekilde kurumsal bakımveren huzurevi, bakımevi gibi merkezlerde de sık görülür. Bası ülserinin en önemli komplikasyonu sepsis gelişimidir. Ağrı ve rahatsızlık hissi en sık komplikasyonlardandır. Diğer enfesiyöz komplikasyonlar yara enfeksiyonu, selülit ve osteomiyelittir. Bası ülseri sıklığı ve cidiyeti uzun dönem bakımveren kurumlarda bakım kalitesinin belirleyicisi olarak kullanılır. Patofizyoloji Bası ülserleri deri ve altındaki dokuların mekanik hasarına bağlı gelişir. Basınç, yırtılma, sürtünme ve nem primer etkenlerdir. Basınç, dokuda hipoksi ve iskemiye yol açar. Sırt üstü posizyonda oksipital bölge, sakrum ve topuklar yüksek basınca maruz kalırken, oturur posizyonda iskiyal tuberositaslar, yan yatarkende tronkanterler yüksek basınçla karşılaşırlar. Yüksek basınç altında kapillerlerde kollaps sonucu tromboz gelişir. Kapillerlerden sızan sıvı doku ödemi ve otolize yol açar. Lenfatik dolaşımın da bozulması doku ödeminin daha da artmasına ve nihaytinde doku nekrozuna neden olur. Basınç süre ve şiddetine bağlı olarak bozulan kan ve lenfatik dolaşımı sonucu dokunun beslenmesi bozulur. Uzaklaştırılamayan hücresel atıklar ve anaerobal metabolizmaya bağlı üretilen toksik ürünler doku iskemisine yol açar. Toksik ürünler hücre membran permeabilitesini bozarak ve dokuda asidoza yol açarak hücre ölümüne yol açarlar. Eğer iskemi aşamasında basınç azaltılırsa kompansatuvar hiperemi nedeniyle doku dolaşımı artırılarak beslenmesi sağlanır ve böylece nekroza gidiş önlenebilir. Bu süreçte basınç şiddeti kadar süreside önemlidir. Basınç kemik çıkıntı ve ona temas eden dokuda en fazladır ve aşağı dokulara doğru şiddeti azalır. Dokular Konik şekilde etkilenirler. Yüzeyde küçük bir alanda doku bütünlüğü kaybı varken tabana doğru daha geniş bir alanda doku iskemisi veya hasarı mevcuttur. İskemiye subkutan yağ ve kas dokusunun duyarlılığı deriye göre daha fazladır. Çünkü kas ve yağ dokusu metabolik olarak daha aktif dokulardır. Bu nedenle hipoksiye daha duyarlıdırlar. 1

Bası ülserinin ilk bulgusu cilt bütünlüğü bozulmadan görülen basmakla solan eritematöz alan olmasıdır. Etkilenen doku hafif ödemli ve ısı artışı da vardır. Bu aşamada bası kalktığında hızla düzelme görülür. Basınç devam ederse diğer evrelere hızla ilerler. Bası yarasının ilk evresi dokuda basmakla solmayan eritemin olmasıdır(evre1). Bu durum derin dokudaki ciddi doku hasarını ve iskemiyi gösterir. Deride renk değişikliği daha yoğun ve koyu kırmızı veya morumturak renklidir. Çevre dokulara göre biraz daha soğuktur. Bu evrede geri dönüşümlüdür. Bası kalkarsa 1-3 haftada normale dönebilir. Evre 2 bası yarasında deri bütünlüğü bozulmuştur. Epidermis hasarlı olduğu için deride hafif bir çukur veya sıyrık görülür. Uygun yaklaşımlarla genelde 2-4 haftada düzelir. Bu aşama yüzeyel ülser olup eğer düzeltilmezse kronik ve derin dokuları tutan ve deri ve deri altı dokuların hasarı ile karakterize ülser gelişimi ile sonuçlanır. Geniş nekrotik alan ve tüneller görülebilir.(evre 3-4) Risk değerlendirmesi Bası ülseri gelişimi pekçok faktöre bağlı olduğu için risk değerlendirmesi önem arzeder. Kuru deri, vücut sıcaklığı artışı, düşük kan basıncı, ileri yaş, malnütrisyon, bozulmuş mental durum, fekal ve üriner inkontinans önemli risk faktörleridir. Bası yarası tedavisi zor olduğu için oluşumunun önlenmesi daha değerlidir. Bu nedenle tüm kılavuzlar bası yarası gelişimini kolaylaştıran risklerin değerlendirilmesini önermektedir. Bunun için çeşitli risk değerlendirme ölçekleri geliştirilmiştir. Risk değerlendirmesi hastaneye ve bakımevlerine kabul edilen her yaşlıya öncelikle yapılmalıdır. Sonrasındaki değerlendirmeler periyodik olarak devam etmelidir. Hastanelerde yatan hastalarda 48 saatte bir risk değerlendirmesi yapılmalıdır. Yoğun bakımlarda günlük, evde bakım alan ve bakımevlerinde kalanlarda ise ilk 4 hafta haftalık olarak risk değerlendirmesi yapılmalıdır. En sık kullanılan risk ölçekleri Norton ve Braden risk ölçekleridir. Norton ilk geliştirilen(1961) ölçek olup 5 alan içerir. Bunlar fiziksel durum, mental durum, aktivite, mobilite ve inkontinansdır. Her bir parametre 1-4 rasında puan alarak toplam 5-20 arasında değişen puan verilir. Düşük skorlar artmış riski gösterir. 12 ve altındaki skorlar bası yarası için yüksek riski gösterir. Braden skalası 1987 de geliştirilmiş olup 6 kategoriden oluşur. Duysal algı, nem, aktivite, mobilite, beslenme, sürtünme ve yırtılmadır. İlk 5 kategoride 1-4 puan verilirken son kategori olan sürtünme ve yırtılmada 1-3 arasında puan verilir. Toplam skor 6-23 arasında değişir. Düşük skorlar düşük fonksiyon ve yüksek bası yarası gelişim riski ile ilişkilidir. Hastanede yatan hastalarda bası yarası riski için kesme değeri 16 ve altıdır. Tespit edilen risklere göre bireysel spesifik önleyici stratejiler uygulanmalıdır. Bası ülseri evresinin belirlenmesi En sık kullanılan evreleme sistemi ulusal bası ülseri tavsiye panelinin 4 evreden oluşan sınıflandırmasıdır. Bu evreleme 2007 de revize edilerek bazı evreler ilave edilmiştir(tablo 1). 2

Tablo 1: Ulusal Bası Yarası Tavsiye Paneline göre Dekübit ülseri evrelemesi Evre 1 Evre 2 Evre 3 Evre 4 Sınıflandırılamayan Derin doku hasarı şüphesi Kemik çıkıntısı üzerinde ve lokalize olan, deri bütünlüğünün korunduğu basmakla solmayan kızarıklık olmasıdır. Bu alan çevre dokulara göre ağrılı, sert, hafif sıcak olabilir. Dermiste parsiyel kaybın olduğu, yara yatağının pembe ve eksüdasız olduğu hafif çukur veya sıyrık şeklinde görülen ülser tablosudur Dermiste tam kat kayıp ve subkutan yağ dokusu görülebilir. Ancak kas, tendon ve kemiklere ulaşmamış bir ülserdir. Eksüda ve tünel görülebilir. Kas, tendon ve kemiklerin ülser tabanında görüldüğü derin ülserlerdir. Yara tabanının bir kısmında eskar, eksüda görülebilir. Yine yara altında tüneller görülebilir. Osteomiyelite yol açabilir. Yara tabanı eskar veya eksüda ile kaplıdır. Bu nedenle ülser evresi tespit edilemez. Yaranın gerçek derinliği, mevcut eskar veya eksüdanın kaldırılmasıyla ortaya çıkar. Sağlam deri üzerinde koyu kırmızı veya morumtırak renk değişikliği vardır. Basınç ve yırtılma etkisiyle cilt altı yumuşak dokuda hasarlanma ortaya çıkar. Çevre dokuya göre renk değişikliği dışında etkilenen alan ağrılı, sert, sıcak veya soğuk olabilir. Bası ülseri iyileşmesinin değerlendirilmesinde de değişik ölçekler kullanılabilir. Ulusal bası ülseri tavsiye panelistleri tarafından geliştirilen bası ülseri iyileşme ölçeği [pressure ulcer scale for healing tool(push)] kullanılabilir. Bu ölçekte yara boyutları, eksüda durumu ve yara tabanındaki dokunun durumu değerlendirilir. Her bir parametre skorlanıp, toplam skor elde edilir. Bu ölçek pratik ve hızlı kullanım için uygun bir ölçektir. Genellikle uygun tedavilerde 1-2 hafta içerisinde yara boyutları küçülmeye başlar. Bası ülserlerinin gelişiminin önlenmesi maliyet etkin ve daha kolaydır. Tedavisi zor ve zahmetlidir. Zaman alır. Bası ülseri tedavisi Bası ülseri oluştuktan sonra tedavisinde evrelere göre farklı yaklaşımlar uygulanır. Genel olarak her evredeki yara için varsa nekrotik dokuların uzaklaştırılması(debridmanı) yeterli yara temizliği ve uygun topikal tedavilerin uygulanması şeklindedir. Yaranın debridmanı ile nekrotik dokuların uzaklaştırılması infeksiyon gelişme riskini azaltır, granülasyon dokusu gelişimini hızlandırır. Debridman için mekanik, cerrahi, enzimatik, otolitik, biyocerrahi(larva tedavisi) gibi yöntemler kullanılabilir. Geniş nekroz ve eksüda varlığında cerrahi debridman gerekirken, daha lokalize ve küçük yaralarda ev ve bakımevlerinde bakım verilmesi durumunda enzimatik debridman 3

tercih edilebilir. Yara temizliğinde antiseptik solüsyonlar kullanılmazlar. Bunlar toksik maddeler olup yara tabanındaki doku fibroblastaları içn toksiktirler bu nedenle yara iyileşmesini yavaşlatabilirler. Yara tabanı izotonik solüsyonlarla yıkanabilir. Özel geliştirilmiş hazır yara örtüleri tedavide kullanılabilir. Bunların uygulanması kolay ve pratiktir. Evre 2 yaralar için transparant veya hidrokolloid yara örtüleri kullanılabilir. Evre 3-4 ve eksüdalı yaralarda hidrojel, hidrofiber, kalsiyum alginat içerikli yara örtüleri, yara yatağını doldurabilen köpükler ve eksüdayı absorbe eden yara örtüleri tercih edilir. Bu örtüler yaranın nemli kalmasını ve hava almasını sağlarken dışardan içeriye, içeriden de dışarıya sızmaları önlerler, eksüdayı hapsederler, bakteriler için bariyer oluştururlar, yara yatağındaki enzimleri aktive ederek nekrotik dokuların otolizine yol açarlar. Ağrıyı azaltırlar çoğunlukla şeffaf ve yarı şeffaf oldukları için yaraların takibine olanak tanırlar. Ayrıca uygulanmaları kolay olup, genellikle yaranın özelliğine göre değişmekle birlikte günlük değişim gerektirmezler. Geniş boyutlu, evre 3-4, fazla eksüdalı yaralarda negatif basınçlı yara tedavi sistemleri kullanılabilir. Bası ülserleri tedavisinde lokal tedaviler kadar infeksiyon kontrolü ve ağrı tedavisinde ilaç tedavileri gerekmektedir. Antibiyotik tedavileri lokal veya sistemik olabilir. Sepsis, selülit, osteomiyelit varlığında, akut faz reaktantları ve lökosit artışı, ateş durumunda genellikle sistemik antibiyotik tedavileri gerekir. Genellikle bası ülseri etkenleri polimikrobiyal olup, gram negatif, pozitif ve anaaerob bakterileri içerir. Bu nedenle sistemik tedavide geniş spektrumlu antibiyotikler tercih edilir. Lokal antibiyotikler yara çevresinde eritem gibi lokal infeksiyon bulguları varsa, optimal tedaviye rağmen 2-4 hafta içerisinde yara iyileşmesi görülmüyorsa kullanılır. Bu amaçla gümüş sülfodiazin gibi lokal antibiyotikler kullanılabilir. Lokal antibiyotikler 2 haftadan uzun kullanılmamalıdır. Gereksiz ve uzun kullanılan lokal antibiyotikler direnç gelişimine yol açabilir. Gümüş içerikli yara örtüleri de infekte yaralarda kullanılabilir. Ağrı tedavisi bası ülseri tedavisinde rutin uygulanan bir tedavi şekli değildir. Hafif ağrılarda topikal anestezik kremler ve yara örtüleri kullanılabilir. Ağrılı yaralarda NSAİ ilaçlarve gerekirse opiodler de kullanılabilir. Ülser iyileşmesinde beslenme durumunun değerlendirilmesini takiben varsa malnütrisyon düzeltilmelidir. Özellikle yüksek protein içerikli ürünler yara iyileşmesini hızlandırır.(1.25-1.5 g/kg protein, 30-35 kcal/kg enerji) Bası yarasının önlenmesi Bası yarasının önlenmesinde özellikle riskli bireylerde posizyon verme, basınç azaltıcı destek yüzeylerinin kullanılması, beslenme desteğinin sağlanması, genel cilt bakımını içerir. Bası yarası olanlarda da tedavi yöntemleri uygulanırken eş zamanlı koruyucu önlemlerde devam etmelidir. Posizyon değişikliği hareket kısıtlanması olanlarda bireysel farklılıklar gösterse de ortalama 2 saatde bir yapılmalıdır. Beraberinde basınç azaltıcı önlemler alınmalıdır. Basınç azaltıcı köpük, hava, jel 4

sistemleri kullanılabileceği gibi basınç azaltıcı yataklarda kullanılabilir. Ancak bu sistemler kullanılırken posizyon değişikliği ihmal edilmemelidir. Oturur posizyonda uzun süreli kalınmamalıdır ve yatak başı elevasyonu 30 derece üzerinde olmamalıdır. Mobilizasyonu kısıtlı, yatan hastalarda kemiklerin birbirine temas ettiği yüzeyler yastıklarla desteklenmeli ve korunmalıdır. Bu bölgeler, dizler, iç malleoller ve topuklardır. Benzer önlemler sadece yatakta yatanlar için değil tekerlekli sandalyeye bağımlı hastalarda da uygulanmalıdır. Tekerlekli sandalye kullanım durumunda 15 dakikada bir posizyon değiştirilerek kalçalara binen yük dağıtılmalıdır. Deri bakımında günlük bası altındaki bölgelerin izlenmesi varsa aşırı nemin önlenmesi ve inkontinansın saptanıp tedavisi ve uygun şekilde cilt hiyjeni yapılması önemlidir. Cildin fazla kuruması da önlenmeli ve cildi tahriş etmeyen cilt PH sına uygun bariyer kremler düşünülmelidir. Kızarık olan bölgelere perfüzyonu bozabileceğinden masaj yapılmamalıdır. Bası yarası yönetiminde günümüzde kabul edilen en önemli yaklaşım riskli bireylerin belirlenip önleyici yaklaşımların hemen uygulanmaya başlanmasıdır. Özellikle programlı posizyon değişikliği, basınç azaltıcı destek yüzeylerinin kullanılması, beslenmenin düzeltilmesi en önemli önleyici stratejilerdir. Tüm önlemlere rağmen bası yarası geliştiğinde hem koruyucu hemde tedavi edici yaklaşımlar birlikte uygulanmalıdır. ÖNERİLEN KAYNAKLAR: Basılı kaynak: 1. Pınar R, Karan MA. Bası yaraları. In: Geriatri. Eds: Mas MR, Işık AT, Karan MA, Beğer T, Akman Ş, Ünal T; 1. Basım 2008; 1347-1376. 2. Bates-Jensen BM. Pressure ulcers. In: Hazzard s Geriatric Medicine and Gerontology. Eds: Halter JB, Ouslander JG, Tinetti ME, Studenski S, High KP, Asthana S; Sixth Edition 2009; 703-716. Elektronik kaynaklar: 1.www.uptodate (Pressure ulcers) 5