VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ISSN 1013-1388



Benzer belgeler
Erkut KIRMIZIOĞLU Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

GÜÇLÜ BİR STANDARDİZASYON ALT YAPISI, GÜÇLÜ BİR ÜLKE! Kalite ve standardizasyon, geçmişi bugüne ve yarına bağlayan en sağlam köprü olacaktır.

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

01/05/ /05/2016 TARİHLERİ ARASINDAKİ EŞYA TAŞIMA GEÇİŞLERİ

DEĞERLENDİRME NOTU: İsmail ÜNVER Mevlana Kalkınma Ajansı, Konya Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü

Kamyonet Duraklarımız. Fabrika Taşımacılığı

Türkiye Bilişim Sektörü:

1990 dan beri gazbeton sektörümüzün dayanıșması ve gelișimi için iș bașındayız.

9. Uluslararası İlişkiler

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Mayıs Düzce 1

ARAŞTIRMA ÖZET SONUÇLARI Mart 2015

NEDEN AKILLI ŞEBEKELER?

TÜRKİYE NİN İHTİYAÇ DUYDUĞU FUAR 3.ELECTRONIST FUARI

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ. 22 Aralık 2015

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2013/2014 Şubat)

Eczacılık VII.1. ECZACILIK UYGULAMALARI VII.2. ECZACILIK EĞİTİMİ

ENERJİ YÖNETİMİ STANDARDİZASYONU- ISO 50001

KALKINMA BAKANLIĞI KALKINMA ARAŞTIRMALARI MERKEZİ

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI Nisan 2012

TURKLAB Bülten Ocak-Şubat-Mart. Metot Validasyonu Eğitimi Şubat 2018

OECD Ticaretin Kolaylaştırılması Göstergeleri - Türkiye

Kamyonet Duraklarımız. Fabrika Taşımacılığı

STANDART VE STANDARDİZASYON

Türkiye de Çevre Yönetimi için Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi Projesi

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

HAVA YÖNETİMİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Emisyon Kontrolünün Geliştirilmesi Projesi

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2011/2012 Ekim)

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

Ülkemizde Elektrik Enerjisi:

Pazar AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ. 14 Temmuz 2017

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ

Ürün Güvenliği ve Uygunluk Değerlendirmesi

Avrupa Birliği ve Türkiye Yerel Yönetimler Analizi

YÜRÜRLÜKTE BULUNAN ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI. ( tarihi İtibariyle) Yayımlandığı Resmi Gazete

Türkiye de Döngüsel Ekonomi Kapsamında AMBALAJ ATIKLARININ YÖNETİMİ

TÜRK STANDARDLARI ENSTİTÜSÜ

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

2017 YILI İLK İKİ ÇEYREK BLOK MERMER TRAVERTEN DIŞ TİCARET VERİLERİ

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

YURTDIŞI MARKA TESCİL MALİYETLERİ

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ

BURTARIM 2014 ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI

KARŞILIKLI TANIMA ANLAŞMALARI OCAK 2014 GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI AB VE DIŞİLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÜCEL KARADİŞ/DAİRE BAŞKANI

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

GLOBALLEŞMENİN ETKİLERİ GLOBALLEŞME. DTÖ nün Etkileri GLOBALLEŞMEYİ HIZLANDIRAN ETKENLER GİRİŞİMCİLİKLE İLGİLİ TEKNİK MEVZUAT

ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ ENERJİ TÜKETİMİ

Ulusal Gelişmeler. Büyüme Hızı (%) a r k a. o r g. t r * II III IV YILLIK I II III IV YILLIK I II III IV YILLIK I II III

2014 YILI OCAK-HAZİRAN DÖNEMİ ADANA DIŞ TİCARET RAPORU. HAZIRLAYAN : CENK KADEŞ Meslek Komitesi ve Kararlar Şefi

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

TÜRKİYE DEKİ YABANCI ÜLKE TEMSİLCİLİKLERİ

ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME DAİRESİ BAŞKANLIĞI TARAFINDAN PİLOT SEÇİLEN BÖLGELERDE YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR

ÇEVRE DENETİMİNDE KÜRESEL GÜNDEM VE EUROSAI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN DENETİMİ SEMİNERİ

AĞAÇ İŞLEME MAKİNESİ Uluslararası Ağaç İşleme Makineleri, Kesici Takımlar, El Aletleri Fuarı

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

AVRUPA OTOMOTİV PAZARI 2014 YILI OCAK AYINDA %5 ARTTI.

Ulusal Gelişmeler. Büyüme Hızı (%) a r k a. o r g. t r 11,5 7,5 5,8 7,4 7,4 7,3 7,2 3,6 6,1 5,3 3,2 5,3 5,3 4,9 4,8 4,2 2,6 1,8 -3, ,8

Enerji ve İklim Haritası

(*Birincil Enerji: Herhangi bir dönüşümden geçmemiş enerji kaynağı) Şekil 1 Dünya Ekonomisi ve Birincil Enerji Tüketimi Arasındaki İlişki

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ...

Ekonomik Rapor Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / 299

TSE den Aldığınız Helal Gıda Uygunluk Belgesi İle Tüketicilere Güvenle Ulaşın. TSE Helal Gıda Belgeli Ürünleri Güvenle Tüketin STANDARD ÇALIŞMALARI

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

Resmî Gazete Sayı : 29361

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2012/2013 Ağustos)

Türk Standardları Ensitüsü Endüstriyel Adaptasyon Programı. Üniversite Tanıtım Etkinlikleri Ekim-Aralık 2014 Mustafa AĞUŞ-Ahmet KURTER

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/

Pazar AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ. 27 Şubat 2018

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

AKILLI ŞEBEKELER Smart Grids. Mehmet TÜMAY Taner TOPAL

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI

3.ORTAK AKIL TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

A.ERDAL SARGUTAN EK TABLOLAR. Ek 1. Ek 1: Ek Tablolar 3123

PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

Küresel Girişimcilik Endeksi Türkiye 2014 Sonuçları

TEST REHBER İLKELERİ PROGRAMI ULUSAL KOORDİNATÖRLER ÇALIŞMA GRUBU 26. TOPLANTISI (8-11 Nisan 2014, Paris)

ENERJİ VERİMLİLİĞİ (EnVer) & KANUNU

Kapsam MADDE 2- (1) Bu yönerge, Sağlık Araştırmaları Genel Müdürlüğünün teşkilatı ile bu teşkilatta görevli personeli kapsar.

ACİL SAĞLIK HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HİZMET BİRİMLERİ VE GÖREVLERİ HAKKINDA YÖNERGE. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Yerel yönetimler, Kamu ve Sivil toplum kurum/kuruluşları, İşletmeler, Üniversiteler, Kooperatifler, birlikler

YATIRIMLAR Yatırımların Sektörel Dağılımı a) Mevcut Durum

ENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURUMU PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

ENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURUMU PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

Pazar AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ. 21 Mayıs 2018

SN. YETKİLİ DİKKATİNE KONU: 2016 YILI YAPI-İNŞAAT VE ELEKTRİK FUARLARI SİRKÜ BİLGİLENDİRMESİ

Onur ELMA TÜRKIYE DE AKILLI ŞEBEKELER ALT YAPISINA UYGUN AKILLI EV LABORATUVARI. Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği

TEKSTİL MAKİNALARI. Hazırlayan Hasan KÖSE T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

BAYINDIRLIK VE ĠSKAN BAKANLIĞI VE ENERJĠ VERĠMLĠLĠĞĠ. Sefer AKKAYA. Genel Müdür Yapı ĠĢleri Genel Müdürlüğü

4. ULUSLARARASI ELECTRONIST FUARINDAN 2016 YILI İÇİN ÜMİT VADEDİCİ KAPANIŞ

Yükseköğretimde Avrupa Kalite Güvencesi Kayıt Ajansı. EQAR (European Quality Assurance Register for Higher Education)

01/01/ /01/2016 TARİHLERİ ARASINDAKİ KAPILARA GÖRE EŞYA TAŞIMA GEÇİŞLERİ

ÜLKEMİZDE SİBER GÜVENLİK

Cumhuriyet Halk Partisi

Türkiye de Bankacılık Sektörü

ENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURUMU PETROL VE LPG PİYASASI FİYATLANDIRMA RAPORU

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ

Transkript:

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI İLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ okak No: 5 Kavaklıdere 06690 ANKARA t) - Faks: (312) 427 30 22 - Faks (Dergi): (312) 467 47 79 anayi.gov.tr - internet: http://vgm.sanayi.gov.tr T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI - VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ - VERİMLİLİK DERGİSİ - 2012/1. SAYI Tam Zamanında Üretim Ortamında Tedarikçi İlişkilerine Dair Bir Uygulama Yrd.Doç.Dr. Mustafa ÖZTÜRK Yrd.Doç.Dr. Hüseyin ŞENKAYAS Öğr.Gör. Zekiye ÇAMLICA İşletme Performansının Ölçümü: TOPSIS Çok Kriterli Karar Verme Yöntemi Üzerine Bir Uygulama Yrd.Doç.Dr. Erhan DEMİRELİ Yrd.Doç.Dr. N. Mine TÜKENMEZ Yazılım Pazarlaması ve Yazılım Sektörünün Pazarlama Zekalarının İncelenmesi Doç.Dr. Abdullah OKUMUŞ - Feride MUTLU Verimlilik Dergisi Satış Geliştirme Çabalarının Öğretim Elemanlarının Satın Alma Davranışları Üzerindeki Etkilerini Ölçmeye Yönelik Bir Araştırma Öğr.Gör. Şükran KARACA Doç.Dr. Mustafa GÜLMEZ Bir Performans Değerlendirme Yöntemi Olarak Uyum Yüzeyi Kuramı: Bankacılık Örneği Eray Kağan ŞİMŞEK - Dr. H. Kemal İLTER 2008 Krizi nin Uşak Tekstil Sektörüne Etkilerinin İncelenmesi (Üretim - Maliyet - Fiyatlandırma ve İhracat Süreçleri Açısından) Yrd.Doç.Dr. İsmail AYDEMİR T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Türkiye nin Verimlilik Merkezi Verimlilik Yönetiminde Ölçme ve Teşhis: Bir KOBİ Uygulaması Umut DEMİRTAŞ Yrd. Doç Dr. Ekin TOKAT 2012/1 Türkiye Sanayiinde (1987-2007) İşgücü Verimliliği ve Yatırımlar İlişkisi (Doğrusal Bağıntı Çözümlemesi) Dr. Halit SUİÇMEZ Risk Yönetimi ve İşletmelerde Uygulanabilirliği Demet BARLİN HARMANKAYA Yönetsel Muhasebe Kararlarının Verilmesinde Bir Araç Olarak Promethee Sıralama Yöntemi ve Bir Uygulama Yrd. Doç. Dr. Nilgün KUTAY Yrd. Doç. Dr. Fatma TEKTÜFEKÇİ ISSN 1013-1388 Banka Çalışanlarının Performansını Etkileyen Örgütsel Stres Faktörlerinin ve Memnuniyet Düzeylerinin Tespiti Yrd.Doç. Dr. Ali ERBAŞI Öğr.Gör. Osman ÜNÜVAR Tugay ARAT Kamusal Kalkınmada Proje Yönetimine Yönelik Modelsel Bir Yaklaşım Yrd.Doç. Dr. Aydın USTA ISSN 1013-1388 T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Gelibolu Sokak No: 5 Kavaklıdere 06690 ANKARA Tel: (312) 467 55 90 (10 Hat) - Faks: (312) 427 30 22 - Faks (Dergi): (312) 467 47 79 e-posta: vgm@sanayi.gov.tr - internet: http://vgm.sanayi.gov.tr Etkin ve Verimli Yönetim İçin Değişim Mühendisliği Uygulamaları Doç. Dr. M. Akif ÖZER T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI - VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ - VERİMLİLİK DERGİSİ - 2012/2. SAYI Toplam Kalite Yönetimi (TKY) nin Kurumsal İmaj Üzerine Etkileri: Yönetici Görüşleri Üzerine Bir Araştırma Öğr. Gör. Enis Baha BİÇER Yrd. Doç. Dr. Hasan EKİNCİ Öğr. Gör. Ümit NALDÖKEN İşgörenlerin Organizasyonda Çalışma Süresi ve İş Değiştirme Sıklığının Örgütsel Bağlılık Düzeylerine Etkisi Dr. Derya KARA Balanced Scorecard Performans Değerlendirme Yönteminin Türkçe Yazındaki Tercüme Problemi Yrd. Doç. Dr. Ali ERBAŞI Fast Food İşletmelerinde Mal ve Hizmet Kalitesinin Artırılması İçin Kalite Fonksiyon Yayılımı Uygulaması Utku KARPUZ Doç. Dr. Murat Caner TESTİK Doç. Dr. Fatma PAKDİL Hazır Giyim Tüketicilerinin Vitrin Tasarımlarından Etkilenme Durumları Öğr. Gör. Arzu ARSLAN Esra ARĞILLI T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Türkiye nin Verimlilik Merkezi 2012/2 ISSN 1013-1388 T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI - VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ - VERİMLİLİK DERGİSİ - 2012/3. SAYI T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Türkiye nin Verimlilik Merkezi 2012/3. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Gelibolu Sokak No: 5 Kavaklıdere 06690 ANKARA 67 55 90 (10 Hat) - Faks: (312) 427 30 22 - Faks (Dergi): (312) 467 47 79 e-posta: vgm@sanayi.gov.tr - internet: http://vgm.sanayi.gov.tr

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NÜN AYLIK YAYIN ORGANIDIR ŞUBAT 2013 YIL: 25 SAYI: 290 Bu dergi 6.500 adet basılmaktadır. ISSN: 1300-2414 Yayın Türü: Yerel Süreli Türkçe - İngilizce SAHİBİ T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ADINA GENEL MÜDÜR Anıl YILMAZ GENEL KOORDİNATÖR Dilek BİRBİL SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Cangül TOSUN YAZI KURULU Cangül TOSUN - Bahadır AVŞAR İNGİLİZCE SAYFA SORUMLUSU Gülçin MANZAK AYDIN - Şirin Müge KAVUNCU FOTOĞRAFLAR Hakan CANBAKIŞ Cüneyt OLGAÇ ABONE Mehtap EMRE (312) 467 55 90 / 331 mehtap.emre@sanayi.gov.tr Anahtar Dergisi nin PDF dosyalarının her ay düzenli olarak e-posta hesabınıza gönderilmesini istiyorsanız, konu alanına Anahtar yazıp abone@sanayi.gov.tr adresine boş bir e-posta atabilirsiniz. Dergide yayımlanan yazılardaki görüşler yazarlarına aittir. YÖNETİM YERİ T.C. BİLİM SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Gelibolu Sokak No: 5 Kavaklıdere 06690 ANKARA Tel: (312) 467 55 90 (10 Hat) Faks: (312) 427 30 22 Faks (Dergi): (312) 467 47 79 e-posta: vgm@sanayi.gov.tr internet: http://vgm.sanayi.gov.tr http://anahtar.sanayi.gov.tr GRAFİK TASARIM ve UYGULAMA Torna TASARIM BASKI KORZA YAYINCILIK BASIM SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ. Büyük Sanayi 1. Cad. 95 / 1 İskitler - Ankara Tel: (312) 342 22 08 Faks: (312) 341 14 27 BASILDIĞI TARİH: Anahtar Dergisi nin Şubat 2013 sayısı 01.02.2013 tarihinde basılmıştır. İnsanoğlu yaratıldığı günden itibaren karmaşadan kurtulma ve bir düzen oluşturma güdüsü ve isteği içinde olmuştur. Standart ve standardizasyon olgusu da bu çaba ve isteğin sonucu olarak ortaya çıkmış olup aslında doğanın kendi içinde de yaratılışından gelen standartlardan bahsetmek mümkündür. Birçok canlının yapısında altın oran olarak adlandırılan standardı görebilmekteyiz. Standardizasyon konusunda ekonomik ve sosyal hayatın tümünü içine alacak şekilde uluslararası uygulamalar ise, toplumların kalite, verimlilik ve ekonomiklik arayışları ile küresel ticaretin gelişmesine paralel olarak son yüzyılda gerçekleştirilmiştir. Dolayısıyla, standardizasyon kavramının bilinçli bir şekilde ortaya atılması ve yasal düzenlemelere gerek duyulması, görece yakın dönemlere denk düşmektedir. Üreticiler açısından standardizasyon; üretimin belli bir plan ve program dahilinde yapılmasında ve çalışan verimliliğini yükseltmede, kayıp ve artık seviyesini düşürmede, standart ürünlerin üretilmesiyle hammaddenin verimli kullanılmasında, mamul ve yarı mamul kayıplarını azaltma ve hatta ortadan kaldırmada, üretim süreci de standartlaştırıldığından gereksiz besleme ve yığılmaları önlemede, taşıma ve depolamayı da olumlu yönde etkileyerek kayıpları ve maliyetleri azaltmada, özetle, topyekûn kaliteyi ve verimliliği artırmada çok önemli bir faktördür. Kullanıcılar açısından ise standartlara uygun ürün ve hizmetlere erişim temel bir hak olup, haklarını arama konusunda duyarlı olan, organize bir şekilde üreticiler ve hizmet sağlayıcılar üzerinde baskı oluşturabilen bilinçli bir tüketici kitlesi, standartlara uygun, kaliteli mal ve hizmet üretiminin güvencesidir. İster tüketici, ister üretici açısından olsun hemen her konuda olduğu gibi standartların odağındaki faktör de insandır. Standardizasyon uygulamalarının en temel amacının insan can ve mal güvenliğini korumak olduğundan hareketle, standardizasyona verilen önemin ve standartlara uyumun artırılması, bir ölçüde kurallar, yasalar ve yaptırımlarla sağlanabilirken, asıl önemli faktörün toplumsal bilinç ve sahiplenme olduğu unutulmamalıdır. Standartlar temalı bu sayımızla çok boyutlu ve analitik bakış açısıyla, bir yandan konunun önemine ilişkin güncel ve teknik bilgileri aktarmayı, bir yandan da Bakanlığımız Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürlüğü nün faaliyetlerini tanıtmayı amaçladık. Bu vesileyle, konuya ilişkin değerlendirmeleri için Müsteşarımız Sayın Prof. Dr. Ersan ASLAN a, Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürü Sayın Bayram TEK e, TSE Standard Hazırlama Merkezi Başkanı Sayın Ramazan USTA ya, makaleleriyle destek veren uzmanlarımıza ve Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürlüğü yönetici ve çalışanlarına teşekkür ediyoruz. Anıl YILMAZ Genel Müdür

BAKANLIĞI LÜĞÜ 0 ANKARA aks (Dergi): (312) 467 47 79 vgm.sanayi.gov.tr OCAK 2013 YIL: 25 SAYI: 289 KALKINMADA ANAHTAR VERİMLİLİK OCAK 2013 YIL: 25 SAYI: 289 T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ISSN 1300-2414 Kalkınma Bakanlığı Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürü Nahit BİNGÖL ün Değerlendirmesi Başkentin Potansiyeli Harekete Geçiyor Bilgi Odaklı Sanayi ile Sürdürülebilir Kalkınma Kalkınma Ajansı Desteklerinin KOBİ lere Etkisi İçindekiler 4 47 4 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ersan ASLAN'ın Değerlendirmesi 6 Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürü Bayram TEK ile Röportaj 10 Standardizasyon / Ramazan USTA 14 Akıllı Şebeke ve İleri Ölçüm Altyapısı Erkut KIRMIZIOĞLU 16 Metrolojide Ölçüm Belirsizliği / Onur ESEN 18 Global Dünyada Hızla Gelişen Hazır Ambalaj Sektörü / Murat TAŞÇI 22 Takograf ve Taksimetrelerle İlgili Son Yıllarda Yapılan Uygulamalar ve Yenilikler 24 Metroloji ve Standardizasyon ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular 26 Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler Kongre ve Sergisi (ICSG İstanbul 2013) 27 Dünya Metroloji Günü

Sayı 290 ŞUBAT 2013 50 28 Kamu Çalışanlarının Verimliliğinde İşe Yönelik Tutumlar, Örgütsel Adalet Algısı ve Algılanan Sosyal Desteğin Önemi / Elif SANDAL ÖNAL - Şirin Müge KAVUNCU 34 Sürdürülebilir Bir Kentsel Yaşam Örneği Yavaş Şehirler / Ferda HEKİMCİ 38 2012 Nobel İktisat Ödülü Kaynak Dağılımında Verimliliğe Verildi / Dr. Halit SUİÇMEZ 40 Verimlilik Stratejisi ve Eylem Planı (2014-2017) Hazırlıkları Sürüyor 42 Bulut Bilişim Uygulamaları ve Bilgi Toplumuna Etkileri 2 / Dr. Mustafa Kemal AKGÜL 46 Türkiye'nin İnsan Kaynağının Belirlenmesi Projesi BTYK Kararları Açıklandı 47 Üniversite-Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantısı Ankara da Gerçekleştirildi 48 Türkiye Seramik Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Açıklandı 49 Elektrik ve Elektronik Sektörü Strateji Belgesi Açıklandı 50 Anahtar Dergisi Web Sitesi Hizmete Açıldı Piyasa Gözetimi ve Denetimi (PGD) Mevzuat Eğitimi Antalya da Yapıldı 51 Temiz Üretim Bilgi Platformu Açıldı 52 Standards 54 Sanayi Göstergeleri / Industry Indicators 55 Bilim ve Teknoloji Göstergeleri Science and Technology Indicators 56 Ulusal ve Uluslararası Verimlilik İstatistikleri National and International Productivity Statistics Ulusal Verimlilik İstatistikleri National Productivity Statistics ŞUBAT 2013 3

Metroloji ve Standardizasyonun Sanayi ve Teknolojideki Yeri ve Önemi Prof. Dr. Ersan ASLAN Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Metroloji ve standardizasyon hizmetleri endüstriyel alanda en önemli hizmetlerden birisidir. Metroloji, sözlük anlamıyla ölçüm bilimi olarak tanımlanmakta olup, bir niceliğin değerini tespit etmek amacıyla yapılan işlemlerin tümüdür. Standardizasyon ise belirli bir faaliyetle ilgili olarak ekonomik fayda sağlamak üzere bütün ilgili tarafların yardım ve işbirliği ile belirli kurallar koyma ve bu kuralları uygulama işlemidir. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız 2023 yılı hedeflerimiz doğrultusunda kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak üzere, Bakanlıkların organizasyonunda ve görev dağılımında yeni bir düzenlemeye gidilmiştir. Bu çerçevede, Bakanlığımızın 08/06/2011 tarihli ve 635 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak yapılandırılmıştır. Bu bağlamda; ülkemizde bilimin, teknolojinin ve sanayinin birbiri ile olan ilişkilerindeki verimliliği artırabilmek için Bakanlığımızın teşkilat yapısı, görev ve sorumlulukları yeniden düzenlenmiştir. Bu çerçevede; Metroloji politikasını hazırlamak, metroloji alanında stratejiler geliştirmek ve uygulanmasını sağlamak, muayene, belgelendirme ve doğrulamaya ilişkin düzenlemeleri yapmak, metrolojiye dair denetimleri yapmak veya yaptırmak, uygulamaya konulması gerekli olan standartları ve hazır ambalajlamaya ilişkin teknik düzenlemeleri hazırlamak ve uygulanmasını sağlamak Bakanlığımızın temel görevleri arasında yer almaktadır. 4 ŞUBAT 2013

Bu temel görevler Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir. Metroloji ve standardizasyon; ürünlerin kalite düzeyinin yükseltilmesi, standartlara uygunluğunun sağlanması, etkili bir kalite kontrol sisteminin kurulması ve dış pazarlarda rekabet gücünün artırılması bakımından son derece önem arz etmektedir. Hızla gelişen üretim teknolojilerinin, metroloji ve standardizasyona ilişkin önemli ihtiyaçları da beraberinde getirdiği görülmektedir. Sağlıklı bir ölçüm yapılamadan ürün kalitesi ve üretim teknolojisinin standartlara uygunluğunun sağlanması düşünülemez. Dolayısıyla kaliteli ürün elde etmede ve ürün kalitesini muhafaza etmede ölçme cihazlarının hassaslığı, bakımları ve düzenli kalibrasyonu gerekmektedir. Dünya Ticaret Örgütünün (WTO) ortaya koyduğu küresel anlayış, metroloji ve ölçüm tekniklerinde bazı standartlaştırmaları ve düzenlemeleri ön plana çıkarmıştır. Bu teknik düzenlemelerin ortak yönü, üretimde ve ticarette kullanılan kontrol mekanizmalarının uluslararası sisteme uygunluğunun sağlanmasıdır. Bu çerçevede, ürüne ait uygunluk değerlendirme işlemlerinin, ürünün pazarlandığı ülke tarafından da tanınması ve kabul edilmesi gerekmektedir. Ülkelerin karşılıklı olarak birbirlerini tanımasına dayanan düzenlemeler, organize bir metroloji ve standardizasyon sisteminin önemini gün geçtikçe daha da artırmaktadır. Metroloji, standardizasyon ve akreditasyon; teknoloji alanındaki hızlı gelişmeler karşısında toplumsal ihtiyaçların karşılanması kadar, uluslararası ticarette rekabet şartlarına uyum sağlanması açısından da önemlidir. Rekabete dayalı serbest piyasa ekonomisinin geçerli olduğu dünya pazarlarında yer almak; metroloji, kalite, standardizasyon ve akreditasyon ile mümkün olabilmektedir. Üretimde verimlilik artışı ve yüksek kaliteyi sağlayan standartlar pek çok üretim için teknolojide aynı dili konuşmayı beraberinde getirmektedir. Metroloji ve standardizasyon; gerek bilimsel ilerlemelerin gerek endüstriyel tekniklerin gerekse ülkeler arasındaki ilişkilerin sürdürülmesinde ve geliştirilmesinde son derece önemli bir yere sahiptir. Ülkemizin üretim yeteneklerinin dünyadaki her pazarda ekonomik başarılar kazanabilmesi, sahip olduğumuz potansiyeli en iyi şekilde değerlendirerek rekabet gücümüzün artırılmasına bağlıdır. Bu sürecin altyapısı metroloji, standardizasyon, kalite ve akreditasyon olgusuna dayanmaktadır. Bakanlığımız görev ve sorumlulukları kapsamında üretimin ve tüketimin sağlıklı olması için metroloji alanındaki gerekli tüm adımları atmaktadır. Ölçemediğimiz bir büyüklüğün kalitesinden de söz edilemeyeceği için, her büyüklüğü ölçtüğümüz, kalitesinden de emin olduğumuz ürünlerin var olduğu bir geleceğe sahip olmamızı temenni ederim. ŞUBAT 2013 5

Metroloji ve standardizasyon hizmetleri günlük hayatımızda en çok faydalandığımız hizmetlerdendir Bayram TEK Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürü Sayın Bayram Tek, öncelikle Genel Müdürlüğünüzün kuruluşu, yapısı ve görevleri hakkında bilgi verir misiniz? Genel Müdürlüğümüz, ilk önce 03.11.1989 tarihli ve 384 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Ölçüler ve Kalite Kontrol Genel Müdürlüğü adı altında kurulmuş, 09.09.1993 tarihli ve 494 sayılı KHK ile görevlerinde değişiklikler yapılmış, adı da Ölçüler ve Standardlar Genel Müdürlüğü olarak değiştirilmiştir. Bakanlığımızın; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak yeniden yapılandırılmasına ilişkin 03.06.2011 tarihli ve 635 sayılı KHK ile de Genel Müdürlüğümüzün adı; Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürlüğü olarak değiştirilmiş ve görevleri ise şu şekilde yeniden belirlenmiştir: Metroloji politikasını belirlemek ve metroloji alanında stratejiler geliştirmek, uygulanmasını sağlamak ve izlemek, Yasal metroloji ve hazır ambalajlama alanında teknik düzenlemeler ile ilgili standart listelerini hazırlamak ve uygulamaya koymak, bu alanda piyasa gözetimi ve denetimi yapmak veya yaptırmak, Yasal metroloji kapsamına alınacak veya kapsamdan çıkartılacak ölçü aletlerini belirlemek, yasal metroloji alanında izlenebilirliği sağlamak için gerekli teknik ve idari altyapıyı oluşturmak, Ulusal ölçü etalonlarının bulundurulma ve kontrol esaslarını belirlemek, Türk Standardları Enstitüsünce hazırlanan ve Bakanlıkça gerekli görülen standartlara ilişkin düzenlemeler yapmak ve uygulanmasını sağlamak, Yasal metroloji ve hazır ambalajlama alanında teknik düzenlemesi ve standardı bulunmayan ürünlerin denetimine esas olacak özellikleri tespit etmek veya ettirmek, Metroloji, standardizasyon, akreditasyon ve uygunluk değerlendirmesi alanlarında stratejiler belirlemek, bunların uygulanmasında ilgili kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak, Laboratuvarlar kurmak veya kurdurmak, kurulan laboratuvarların belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde çalışmalarını sağlamak ve kontrol etmek, Yasal metroloji alanında uluslararası gelişmeleri izlemek ve değerlendirmek; bu alanda faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlara katılmak ve işbirliği yapmak, Yasal metroloji alanında yetkilendirilecek uygunluk değerlendirme kuruluşları ile teknik hizmet kuruluşlarının taşıması gereken nitelikleri belirlemek, bunları görevlendirmek, gerektiğinde görevlendirmeyi geçici olarak durdurmak veya iptal etmek, Yasal metroloji alanında yetkilendirilecek uygunluk değerlendirme kuruluşları ile teknik hizmet kuruluşlarının taşıması gereken nitelikleri belirlemek, bunları görevlendirmek, gerektiğinde görevlendirmeyi geçici olarak durdurmak veya iptal etmek, Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak. Genel Müdürlüğünüzce gerçekleştirilen temel hizmetler nelerdir? Genel Müdürlüğümüz hizmetleri esas itibariyle; Standardizasyon hizmetleri Yasal metroloji hizmetleri ve 6 ŞUBAT 2013

Hacim ölçerler EPDK ile yapılan protokol çerçevesinde gerçekleştirilen hizmetler olmak üzere üç ana başlık altında toplanabilir. Standardizasyon hizmetleriniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? Bilindiği üzere, ülkemizde standart hazırlama faaliyetleri Türk Standardları Enstitüsü (TSE) tarafından yürütülmektedir. TSE tarafından hazırlanan standartlar, uyulması zorunlu olmayan ihtiyari dokümanlardır. Bu standartlardan öncelikle can ve mal güvenliğini ilgilendiren standartlar başta olmak üzere Bakanlığımızca uygulamaya konulması gerekli görülenler mecburi uygulamaya konulmakta; güncelliğini yitirenlerin tadil ve revizyonları yapılmaktadır. Bu şekilde mecburi uygulamaya konulan standartlar uyulması zorunlu teknik düzenlemelerdir. Şu anda Bakanlığımız sorumluluğunda mecburi uygulamaya konulmuş standart sayısı 380 dir. Bunlar genelde ürün standartlarıdır. Genel olarak metroloji ne anlama gelmektedir, bu hizmetler ülkemizde hangi kuruluşların sorumluluğunda yürütülmektedir? Metroloji, köken olarak metre kelimesine dayanmakta olup sözlük anlamıyla ölçme bilimi olarak tanımlanmaktadır. Metroloji, genel olarak farklı seviyelerde doğruluk ve karmaşıklık içeren üç kategoride ele alınmaktadır: Bunlar; bilimsel metroloji, endüstriyel metroloji ve yasal metrolojidir. Bilimsel metroloji; ölçüm standartlarının (en üst seviyede) organizasyonu, geliştirilmesi ve sürdürülmesiyle ilgili faaliyetleri kapsamakta olup bu faaliyetler Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu nun (TÜBİTAK) sorumluluğunda yürütülmektedir. F2 sınıfı kütle seti Endüstriyel metroloji; endüstri, üretim ve testlerde kullanılan ölçü aletlerinin olması gerektiği gibi çalışmasını garanti altına alan faaliyetler olup bu faaliyetler başta Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) ve TSE olmak üzere uygunluk değerlendirme kuruluşları ve diğer kalibrasyon laboratuvarlarının sorumluluğunda yürütülmektedir. Yasal metroloji ise; yasal gereklerden kaynaklanan, ölçüleri, ölçü birimlerini, ölçü aletlerini, ölçü yöntemlerini ilgilendiren ve yetkili kuruluşlar tarafından yürütülen faaliyetler ile ilgili metroloji alanıdır. Yasal metrolojinin kapsamı ülkeden ülkeye farklılık gösterebilir. Ülkemizde yasal metrolojiye ilişkin hizmetler Bakanlığımız sorumluluğunda yürütülmektedir. Yasal metrolojiye ilişkin hizmetleriniz nelerdir? Yasal metrolojiye ilişkin hizmetler, 3516 sayılı Ölçüler ve Ayar Kanunu ile 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri çerçevesinde yürütülmektedir. Bu hizmetler, il müdürlüklerimiz ile belediyelerin gruplaştırılmaları suretiyle oluşturulan ve Bakanlığımızca belgelendirilen Grup Merkezi Belediye Ölçüler ve Ayar Memurlukları tarafından yürütülmektedir. 3516 sayılı Ölçüler ve Ayar Kanunu, ölçü aletlerine münhasır bir kanun olup amacı milli ekonominin ve ticaretin gereklerine ve kamu yararına uygun olarak Türkiye hudutları içinde her türlü ölçü ve ölçü aletinin doğru ayarlı ve uluslararası birimler sistemine uygun olarak imali ve kullanılmasını sağlamaktır. Söz konusu mevzuat kapsamında ölçü ve ölçü aletlerinin ilgili teknik düzenlemesine Hassas elektronik terazi (1200 gr) uygun olarak piyasaya arzı, kullanıma sunulması ve muayenelerine ilişkin işlemler yürütülmektedir. Ölçü ve ölçü aletlerinin piyasaya arzına ilişkin işlemler, 17.10.2008 tarihli ve 27027 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ölçü ve Ölçü Aletleri Tip Onay Yönetmeliği ile düzenlenmiştir. Söz konusu Yönetmelik hükümlerine göre; ölçü ve ölçü aleti imal veya ithal edilebilmesi için ilgili teknik düzenlemesi uygun olarak tip onayının alınması gerekmektedir. Bu çerçevede; Yeni yaklaşım direktiflerinden uyumlaştırılan yönetmelikler kapsamındaki ölçü aletlerinin, ilgili teknik düzenlemesine göre tip onayları alınmış, muayene işlemleri, muayene işaretleri ve/veya damgalama işlemleri yapılmış ve onaylanmış kuruluş ile işlemleri tamamlanmış olarak piyasaya arz edilmesi, Klasik yaklaşım direktiflerinden uyumlaştırılan yönetmelikler kapsamındaki ölçü aletleri için AT tip onay belgesi alınması, AB mevzuatından uyumlaştırılan yönetmelikler kapsamına girmeyen diğer ölçü ve ölçü aletleri için ise, Bakanlığımızdan ulusal tip onay belgesi alınması gerekmektedir. 10.2.2004 tarihinde yapılan protokol ile Türk Standardları Enstitüsü, Bakanlığımızca Muayene ve/veya Laboratuvar Hizmet Kuruluşu olarak görevlendirilmiştir. Bu çerçevede Bakanlığımızca verilen tip onay belgelerinde, Muayene Kuruluşu olarak TSE nin verdiği muayene ve deney raporları esas alınmaktadır. ŞUBAT 2013 7

Yasal metroloji uygulamaları ile ilgili olarak AB ile ülkemiz uygulamaları arasında fark var mıdır? Bu konuda genel bir bilgi verebilir misiniz? Bahsettiğiniz konuya ilişkin Avrupa Birliği nde iki temel direktif bulunmaktadır. Bunlar; Otomatik Olmayan Tartı Aletleri Direktifi (2009/23/ EC) ile 11 klasik yaklaşım direktifini tek bir yeni yaklaşım direktifi haline getiren Ölçü Aletleri Direktifi dir (2004/22/ EC). Söz konusu her iki direktif de yönetmelik olarak uyumlaştırılmıştır. Böylece yasal metroloji mevzuatımız AB mevzuatı ile tam uyumlu hale getirilmiştir. AB deki uygulamalar ile ülkemizdeki uygulamalar arasında herhangi bir fark bulunmamaktadır. Yukarıda bahsettiğiniz uyumlaştırma çalışmalarının tamamlanmasından sonra Bakanlığınız faaliyetlerinde bir değişiklik oldu mu? Bahsi geçen bu yönetmelikler kapsamındaki ölçü aletlerinin tip onay işlemleri daha önce Bakanlığımızca yürütülürken, söz konusu uyumlaştırma çalışmalarından sonra onaylanmış kuruluşlar tarafından yürütülmeye başlanmıştır. Bakanlığımız, onaylanmış kuruluşların atanması ve izlenmesi ile piyasa gözetimi ve denetimi (PGD) faaliyetlerine yoğunlaşmaya başlamıştır. Yine bu yönetmelikler kapsamındaki ölçü ve ölçü aletlerinin ilk muayene ve doğrulama işlemleri imalatçıların seçtiği modüle göre onaylanmış kuruluşlar veya onaylanmış kuruluşlarca yetkilendirilen imalatçılar tarafından yapılmaktadır. Tip onay işlemleri Bakanlığımızca yürütülen ölçü ve ölçü aletlerinin ilk muayene ve damgalama işlemleri ise, il müdürlüklerimiz veya Bakanlığımızdan özel damga yetkisi alan imalatçılar tarafından yapılmaktadır. Söz konusu uyumlaştırma çalışmalarının tamamlanmasından sonra, imalatçıların karşılaştıkları en önemli sorunlardan biri, ölçü aletleri konusunda ülkemizde faaliyet gösteren yerli bir onaylanmış kuruluşun bulunmaması olmuştur. Bu durum; imalatçılarımızı AB de faaliyet gösteren onaylanmış kuruluşlara bağımlı kılmış, iş ve zaman kaybı yanında önemli ölçüde döviz kaybına neden olmuştur. Ancak, 8 ŞUBAT 2013 Akaryakıt denetim araçları 2008 yılından bu yana gösterilen yoğun çabalar sonucunda Türk Standardları Enstitüsü, Avrupa Komisyonu tarafından 1783 kimlik kayıt numarasıyla; Otomatik Olmayan Tartı Aletleri Yönetmeliği (2009/23/AT-eski 90/384/AT) konusunda; EK-B AT Tip İncelemesi, EK-D Üretim Kalite Güvencesini Esas Alan AT Tipe Uygunluk Beyanı, modüllerinde onaylanmış kuruluş olarak görevlendirilmiştir. Benzer şekilde, Kalibra International Metroloji Ltd. Şti. Otomatik Olmayan Tartı Aletleri Yönetmeliği AT Doğrulama (F Modülü) uygunluk değerlendirmesi modülü kapsamında onaylanmış kuruluş olarak görevlendirilmiştir. Ölçü aletlerinin kullanıma sunulmasından sonra Bakanlık olarak yaptığınız işlemler nelerdir, bunlar nasıl yürütülmektedir? Kullanıma sunulan ölçü aletleri, 24.7.1994 tarihli ve 22000 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Ölçü ve Ölçü Aletleri Muayene Yönetmeliği ne göre, ilk muayene, periyodik muayene, şikâyet muayenesi, ani muayene, stok muayenesine tabi tutulmaktadır. Bu muayeneler, Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlükleri ile Grup Merkezi Belediye Ölçüler ve Ayar Memurluklarınca yürütülmektedir. Bu hizmetlerin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini teminen bölgesel esasa dayalı olarak hizmet vermek üzere; Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Konya, Samsun, Gaziantep, Erzurum, Diyarbakır ve Malatya nın dahil olduğu 10 ilde bölge laboratuvarı kurulmuştur. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu yla (EPDK) birlikte yürüttüğünüz çalışmalar var mı? Bakanlığımız ile EPDK arasında yapılan protokol kapsamında akaryakıt ve LPG istasyonlarında, lisans ve ulusal marker kontrolleri yapılmaktadır. Bu amaçla il müdürlüklerimizde ulusal marker ölçüm cihazları ile teçhiz edilmiş 50 adet denetim aracı bulunmaktadır. Bu araçlarla petrol istasyonları ve dolum tesisleri sürekli olarak denetlenmektedir. Sayın Bayram Tek, söz konusu denetimler hakkında ayrıntılı bilgi verebilir misiniz? Bakanlığımızca tüketicinin korunması, haksız kazancın önlenmesi ve akaryakıt kaçakçılığından doğan vergi kaybının engellenmesi amacıyla yurt içinde pazarlanan akaryakıt ve LPG piyasasında denetimlere büyük önem verilmektedir. Bu kapsamda, akaryakıt ve LPG sayaçlarında öncelikle sayaçların damga kontrolleri yapılmakta, şayet damgaları sağlam ve sayaca herhangi bir müdahale de yapılmamış ise miktar kontrolüne geçilmektedir. Yapılan bu kontroller sonucunda mevzuata aykırı bir durum tespit edilirse gerekli yasal işlemler yapılmaktadır. Söz konusu denetimlerin daha etkin ve daha verimli bir şekilde yapılmasını teminen 2008 yılından itibaren çapraz denetimlere başlanılmıştır. Bu denetimler, Genel Müdürlüğümüz koordinasyonunda, denetimin gerçekleştirileceği ilin kendi teşkilatı

Akaryakıt ölçeği (1,2,5,10,20 lt) dışında diğer Çevre İl Müdürlüklerinin personel ve araçlarından faydalanmak suretiyle yapılmaktadır. 2012 yılı içerisinde; Kocaeli-Sakarya Yol Güzergâhı ile Mersin, Antalya, İstanbul, Bartın, Yalova, İzmir, Sivas, Elazığ, Kırıkkale, Karaman, Bilecik, Balıkesir, Konya, Adıyaman, Amasya, Kastamonu, Rize, Mardin, Isparta, Tekirdağ, Osmaniye, Kütahya, Trabzon, Denizli, Uşak il ve ilçelerinde bulunan akaryakıt ve LPG istasyonlarının tamamı denetlenmiştir. Yapılan denetimlerde; Mevcut 12 bin 432 lisanslı akaryakıt istasyonunun yüzde 36,9 u ve bu istasyonlarda bulunan 168 bin 668 adet akaryakıt sayacının yüzde 48,4 ü, Mevcut 9 bin 789 lisanslı LPG istasyonunun yüzde 34,3 ü ve bu istasyonlarda bulunan 20.111 adet LPG sayacının yüzde 44,1 i denetlenmiştir. Söz konusu denetimler; 89 adet akaryakıt ve LPG sayacı muayene aracı, Denetçi kimlik kartına sahip 500 denetim personeli, Ulusal marker denetimlerinde kullanılan 38 akaryakıt denetim aracı, LPG piyasası denetimlerinde kullanılan 10 adet denetim aracı ve 117 adet ulusal marker saha kontrol cihazıyla yürütülmektedir. Bu denetimlere paralel olarak, Genel Müdürlüğümüz koordinatörlüğünde; Akaryakıt istasyonlarıyla ilgili olarak, 81 ilde bulunan 213 dolum ve depolama tesis ve rafinerilerinde kalite ve standart denetimleri yapılmıştır. Bu denetimlerde; toplam 641 ürün denetlenmiş olup 38 üründe aykırılık tespit edilmiştir. LPG istasyonlarıyla ilgili olarak, 55 ilde bulunan 197 LPG dolum ve depolama tesis ve rafinerilerinde kalite ve standart denetimleri yapılmıştır. Bu denetimlerde; toplam 133 numunenin 60 ı standartlara aykırı bulunmuştur. Aykırı bulunan ürünlerle ilgili işlemler EPDK tarafından yürütülmektedir. Hazır ambalajlı mamullere ilişkin faaliyetlerinizi anlatır mısınız? Bakanlığımızın önemli faaliyetlerinden biri de hazır ambalajlı mamullere ilişkin olarak yürütülen faaliyetlerdir. Konuyla ilgili olarak AB mevzuatından uyumlaştırılmış üç yönetmelik bulunmaktadır. Bunlar; Hazır Ambalajlı Mamullerin Ağırlık ve Hacim Esasına Göre Net Miktar Tespitine Dair Yönetmelik (76/211/AT), Hazır Ambalajlı Mamullerin Nominal Dolum Miktarı ile İlgili Kuralların Belirlenmesine Dair Yönetmelik (2007/45/AT), Ölçü Kabı Olarak Kullanılan Ölçü Şişelerine Dair Yönetmelik (75/107/ AT) tir. Bu yönetmelikler kapsamında söz konusu ürünlerin etiket ve nominal dolum miktarları kontrol edilmektedir. Bu kapsamda, 2012 yılında 3 bin 505 adet hazır ambalajlı mamul denetlenmiş, bunlardan 583 ü aykırı bulunmuş olup, toplam 89 bin 696 TL para cezası uygulanmıştır. Bakanlığınızca takograf cihazları konusunda verilen hizmetlerden de bahsedebilir misiniz? Bakanlığımızca; Dijital ve analog takograf cihazlarının tip onay işlemleri, Dijital takograf cihazlarında kullanılan sürücü, denetim, şirket ve servis kartlarının tip onay işlemleri, Söz konusu cihazların montajı, muayenesi, aktivasyonu, kalibrasyonu ile tamir hizmetini verecek servisler ve burada çalışacak teknik personelin belgelendirilmesine ilişkin işlemler yürütülmektedir. Konuyla ilgili olarak; Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Yapan Araçlarda Kullanılan Takograf Cihazları Hakkında Yönetmelik 27587 sayılı ve 21/5/2010 tarihli, Takograf Cihazları Muayene ve Damgalama Yönetmeliği 28171 sayılı ve 12/02/2012 tarihli, Takograf Cihazları Servis Hizmetleri Hakkında Yönetmelik 28204 sayılı ve 14/02/2012 tarihli, Takograf Cihazları Muayene ve Damgalama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ise 28290 sayılı ve 12/5/2012 tarihli Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Sayın Tek, yürütmüş olduğunuz çalışmalara ilişkin Bakanlığımızın üyesi olduğu uluslararası kurum/ kuruluşlardan bahseder misiniz? Bakanlığımız; Uluslararası Ölçüler ve Ağırlıklar Bürosu nda (BIPM), Uluslararası Yasal Metroloji Teşkilatı nda (OIML) ve Karayolu Nakliye Uygulama Kuruluşları Konfederasyonu nda (CORTE) asil üye sıfatıyla, Avrupa Yasal Metroloji İşbirliği Teşkilatı nda (WELMEC) ise gözlemci üye sıfatıyla temsil edilmektedir. Söz konusu kuruluşların toplantılarına da düzenli olarak katılım sağlanmaktadır. Son olarak okuyucularımıza vermek istediğiniz bir mesaj var mı? Günlük hayatımızda metroloji ve standardizasyon hizmetleri en çok kullandığımız hizmetlerdendir. Bu hizmetler; tüketicilerin korunması, haksız kazancın önlenmesi ve ülkemizde serbest piyasa ekonomisinin düzenli bir biçimde yürütülmesi için büyük önem arz etmektedir. Vatandaşlarımızın da bu konularda bilinçli ve duyarlı olması önemlidir. Ölçü ve ölçü aletlerine ilişkin her türlü başvurular Bakanlığımıza yapabilir. Yapılan tüm bu başvurular en kısa sürede incelenerek ilgili taraflar bilgilendirilmektedir. Metroloji ve standardizasyon hizmetlerinin ülke genelinde etkili ve verimli bir biçimde yürütülmesi açısından Bakanlık olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da her türlü gayret gösterilmeye devam edilecektir. ŞUBAT 2013 9

Standardizasyon Ramazan USTA Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Standard Hazırlama Merkezi Başkanı Türk Standardları Enstitüsü (TSE); uluslararası standart kuruluşları olan Uluslararası Standardlar Kuruluşu (ISO) ve Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC) ile Avrupa standart kuruluşları Avrupa Standardizasyon Komitesi (CEN) ve Avrupa Elektroteknik Standardizasyon Komitesi nin (CENELEC) tam üyesi ve ülkemizdeki tek temsilcisidir. Dolayısıyla gerek uluslararası ve gerekse Avrupa standardının hazırlanması çalışmalarına katılım TSE aracılığı ile gerçekleşmektedir. TSE, küreselleşen ticaretteki teknik engellerin kaldırılması açısından kritik öneme sahip standartlar bağlamında, gerek uluslararası ve gerekse Avrupa standartlarının sanayicilerimizin menfaatleri doğrultusunda hazırlanması hususunda uzun yıllardan beri büyük bir gayret göstermektedir. Avrupa standardizasyon kuruluşlarına tam üyelikle birlikte bu çabalar daha da artırılmış olmakla birlikte bu konuda sanayicilerimize ve diğer ilgili taraflara da önemli görevler düşmektedir. Ülkemiz için gerekli olan her türlü ürün, hizmet ve sistemlerle ilgili milli standart çalışmalarını ilgili tarafların katılımları ve görüşleri doğrultusunda yürütmekte olan TSE aynı zamanda Avrupa ve uluslararası standart çalışmalarını yakından takip etmekte yeni hazırlanan, revize veya iptal edilen standartlarla ilgili her türlü gelişmeyi vakit geçirmeksizin ilgili taraflara iletmektedir. Bu çalışmalara ilave olarak TSE, bölgesel ve uluslararası standartların hazırlanması veya revizyonu aşamalarında sanayicilerimizin görüşlerinin ülkemiz menfaatleri doğrultusunda ilgili standartlarda yer alması için büyük gayret sarf etmektedir. Uluslararası ticarette var olabilmenin ve rekabet edebilir bir kuruluş olmanın ön şartlarından birinin, uluslararası standartlara uygun mal ve hizmet üretmek olduğu bir gerçektir. Standartların zaman zaman ticarette teknik engel olarak kullanıldığı da dikkate alındığında standartların önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Diğer taraftan hızla gelişmekte olan Türk sanayisi ve Türk sanayicilerinin yaptıkları ihracat dikkate alındığında uluslararası standartlara uygun üretim yapmanın önemi de ortadadır. Uluslararası ticaretten önemli bir pay almakta olan ve ihracat hedefini her yıl daha da yükselten Türk sanayicileri bu hedef doğrultusunda ilerleyebilmek için, standartların hazırlanmasında, ürünler/ hizmetlerle ilgili uluslararası kuralların belirlenmesinde öncü olmalıdır. Dünyanın bugünkü konjonktüründe gerek bölgesel ve gerekse uluslararası bir güç haline gelen, yükselen değer Türkiye nin, sahip olduğu güç paralelinde Türk sanayicileri; artık başkaları tarafından kendi ülke veya kuruluş menfaatleri dikkate alınarak hazırlanan standarlara uygun üretim yapma gayreti içerisinde olmak yerine, üretmekte olduğu ürün ve hizmetlerle ilgili uluslararası standartları hazırlama çalışmalarını yürüten teknik komitelerin çalışmalarına aktif olarak katılmalı, üretim/hizmet alanlarıyla ilgili standartların hazırlanmasında belirleyici olmalıdır. Kabul etmemiz gerekir ki, günümüz dünyasında, dışa kapalı ekonomik sistemler yerine, serbest rekabetin olduğu, dışa açık ekonomiler ve küresel bir piyasa söz konusudur. Bu piyasada var olabilmek, ürün ve hizmetlerin güvenilir, emniyetli ve iyi kalitede olduklarının güvence altına alınması atık ve hataların asgari düzeye indirilmesi, 10 ŞUBAT 2013

verimliliğin artırılarak maliyetlerin düşürülmesi uluslararası standartlara uygunlukla mümkün olmaktadır. Bu durum, sanayicilerimizin standardizasyon faaliyetlerine, özellikle de uluslararası standardizasyon faaliyetlerine, her zamankinden çok daha fazla önem vermelerini gerektirmektedir. Sanayicilerimiz, küresel pazara girebilmek için standartlara uygun üretim yapmalı, küresel pazarda başarılı olmak için ise standartlara uymakla kalmayıp, standartları belirleyen olmalıdırlar. Sanayicilerimizin standartları belirleyen olmaları için yani ulusal görüşün uluslararası standartlara yansıması amacıyla kurulan ve bütün sanayicilerimizin katılımını beklediğimiz Ayna Komite çalışmaları; 20 farklı sektörde, 83 ayna komite ve bu komitelerde gönüllülük esasına dayalı olarak çalışan bin 150 uzmanla yürütülmektedir. Ancak, bu rakamların Türkiye gibi 75 milyonluk nüfusa sahip bir ülke için çok yetersiz olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Örnek olması açısından 8,5 milyonluk bir nüfusa sahip Avusturya da, standardizasyon çalışmalarına katılan uzman sayısının 5 bin 903, Almanya'da yaklaşık 35 bin olduğunu dikkate aldığımızda ülkemizdeki rakamın ne kadar az ve üzücü olduğu görülmektedir. Üretim ve tüketim yapılarında meydana gelen önemli değişimler ve bunlara paralel olarak gelişen ticari faaliyetler standardizasyona verilen önemin artmasına sebep olmuş, bunun sonucu olarak da ulusal, bölgesel ve uluslararası standardizasyon kuruluşları oluşturulmuştur. Uluslararası alanda standardizasyon çalışmalarını yürüten 30 civarındaki kuruluşlardan en aktifleri; Uluslararası Standardlar Kuruluşu (ISO), Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC), Uluslararası Telekomünikasyon Birliği dir (ITU). 1947 yılında kurulan ISO nun merkezi Cenevre dedir. 161 ülkenin üyesi olduğu bu kuruluşun hazırlamış olduğu uluslararası standart sayısı 18 bini geçmiş durumdadır. Çalışma konuları, IEC nin sorumluluğuna giren elektrik ve elektronik konuları dışında sınırlandırılmamıştır. IEC, 1906 yılında kurulmuş ve merkezi Cenevre de olup 79 üye ülkesi bulunmaktadır. 5 bin 600 e yakın uluslararası standart hazırlamış olan bu kuruluş elektrik, elektronik ve ilgili teknolojiler alanlarında görev yapmaktadır. Sanayi Tüketiciler ITU, 1865 yılında Paris te Uluslararası Telgraf Birliği olarak kurulmuş, bugünkü ismini 1934 yılında almış, 1947 yılında da Birleşmiş Milletler in özel bir organı haline gelmiştir. 191 üye ülkesi bulunan ITU, telekomünikasyon alanında ISO ve IEC ile birlikte çalışarak uluslararası standart hazırlamakla yükümlüdür. Belirli bir coğrafi alanda görev yapan bölgesel standardizasyon kuruluşlarının en aktifleri Avrupa Standardizasyon Komitesi (CEN), Avrupa Elektroteknik Standardizasyon Komitesi (CENELEC) ve Avrupa Telekomünikasyon Standardları Enstitüsü dür (ETSI). ISO, IEC ve ITU nun benzeri kuruluşlar olan CEN, CENELEC ve ETSI sadece Avrupa Bölgesini kapsayan kuruluşlardır. CEN, 1961 yılında altı AB ve yedi EFTA ülkesinin standardizasyon kuruluşları tarafından kurulmuş olup günümüzde AB ülkelerinden 27, EFTA ülkelerinden üç, Hırvatistan ve Türkiye olmak üzere toplam 32 üyesi bulunmaktadır. Standardizasyonun demokratik meşruiyeti, tüm paydaşların katılımına bağlıdır KOBİ ler Araştırma ve deney kuruluşları Kamu STANDARDİZASYON Sivil Toplum Örgütleri Odalar ve borsalar İş dünyası ŞUBAT 2013 11

CENELEC, 1973 yılında kurulmuş olup AB ülkelerinden 27, EFTA ülkelerinden üç, Hırvatistan ve Türkiye olmak üzere toplam 32 üyesi bulunmaktadır. Bir başka bölgesel standardizasyon kuruluşu da Bölgelerarası Standardizasyon Birliği dir (BASB). 09-11 Eylül 1991 tarihlerinde Ankara da gerçekleştirilen uluslararası bir konferansa katılan Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, KKTC, Moğolistan, Moldova, Özbekistan, Tataristan ve Türkiye nin standart teşkilatları temsilcileri arasında yapılan görüşme ve müzakerelerden sonra, ülkeler arasındaki ekonomik ve sosyal faaliyetlerin geliştirilmesi amacıyla bölgedeki ülke standart teşkilatları arasında, bir birliğin kurulması karalaştırılmış ve teşkilat temsilcilerinin imzaladığı bir protokol ile 11 Eylül 1991 tarihinde Bölgelerarası Standardizasyon Birliği kurulmuştur. Daha sonraki yıllarda Tacikistan (1992), Türkmenistan (1992), Arnavutluk (1992), Başkurdistan Cumhuriyeti (1997), Dağıstan Cumhuriyeti (1992), Kabardino-Balkarya Cumhuriyeti (1992), Adıgey Cumhuriyeti (1997), Krasnodar (1998), Rusya Federasyonu (2003) ve Gagavuzya nın (2009) üye olmasıyla BASB ın toplam üye sayısı günümüzde 20 ye çıkmıştır. TSE, Uluslararası Standardizasyon Kuruluşu (ISO), Uluslararası Elektroteknik Standardizasyon Komitesi (IEC), Avrupa Standardizasyon Komitesi (CEN) ve Avrupa Elektroteknik Standardizasyon Komitesi ne (CENELEC) tam üyedir. Bu teşkilatların Genel Kurullarına ve İdari Kurullarına katılmakta ve Yönetim Organlarında yer almaktadır. TSE, uluslararası standardizasyon kuruluşu ISO nun yürütme organı olan ve 20 üyeden oluşan ISO Konsey in üyesidir. TSE ayrıca Avrupa standardizasyon kuruluşları olan CEN ve CENELEC in Yönetim Kurulu ve Teknik Kurulu na da üye olarak katılmaktadır. 10 yıldır üyesi olmak için beklediğimiz Avrupa Standardizasyon kuruluşları CEN ve CENELEC e tam üyeliğimiz, Ocak 2012 de sonuçlanmış ve tam üyeliğimiz onaylanmıştır. Elde ettiğimiz CEN/ CENELEC tam üyelikleri ile gücümüzün farkına varıp kış uykusundan uyanmamız gerekmektedir. Çünkü Avrupa standardizasyon çalışmalarının yürütüldüğü CEN/CENELEC üyelerinin oy dağılımlarına baktığımız zaman Türkiye ilk beşte yer almakta ve İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya ile aynı ağırlıkta oy kullanmaktadır. Tablo 1. CEN/CLEC karar mekanizmasında üyelerin ağırlıklı oyları ÜLKE OY ORANI ÜLKE OY ORANI İngiltere 29 İsviçre 10 Fransa 29 İsveç 10 Almanya 29 Hırvatistan 7 İtalya 29 Danimarka 7 Türkiye 29 Finlandiya 7 Polonya 27 İrlanda 7 İspanya 27 Litvanya 7 Romanya 14 Norveç 7 Hollanda 13 Slovakya 7 Belçika 12 Kıbrıs 4 Çek 12 Estonya 4 Cumhuriyeti Yunanistan 12 Letonya 4 Macaristan 12 Lüksemburg 4 Portekiz 12 Slovenya 4 Avusturya 10 İzlanda 3 Bulgaristan 10 Malta 3 Bu şu demektir; herhangi bir standardın gündeme alınması, kabul edilmesi, reddedilmesi için yapılacak oylamalarda Türkiye, ilk beşte yer alan diğer ülkeler gibi 29 oranındaki oy ağırlığı ile en küçük sekiz ülkenin oy toplamına denk oy hakkına sahiptir. Bu da gündemdeki kararların kabul veya reddi için önemli bir orandır. Bu oran CEN/ CENELEC in idari kurullarında alınan kararlarda da geçerli olduğundan bu gücü etkin olarak ülkemiz menfaatleri doğrultusunda kullanmamız yönündeki gayretimiz daim olacaktır. Ne yazık ki CEN/CLEC oylamalarındaki bu gücümüzü CEN/CLEC in ve ISO nun Teknik Komitelerinde yakalayamıyoruz. Şu anda, üç adet ISO teknik komitesinin sekretaryalığı TSE tarafından yürütülmekte olup ayrıca iki adet ISO ve bir adet CEN çalışma grubu başkanlığı da TSE nin aday gösterdiği uzmanlar tarafından yürütülmektedir. Ancak bu durum, ISO ve CEN/CLEC deki diğer üye ülkelerin üstlendikleri teknik komite sekretaryalıkları ve başkanlıklarına bakıldığında diğer ülkelerden çok çok aşağılarda olduğumuzu göstermektedir. Ülkemiz, bütün bu imkânlara rağmen standartları hazırlayan teknik komiteleri yöneten ve yönlendiren konumunda değildir. Bu durumda iyice düşünüp aşağıdaki soruların cevabını çok geç kalmadan net bir şekilde vermemiz gerekiyor; Standart kullanıcısı mı yoksa standart hazırlayıcısı mı olacağız? Teknoloji üreten ülke mi olacağız yoksa ithal eden, taklit eden ve tüketen ülke mi olacağız? 12 ŞUBAT 2013

Standartların hazırlanmasında yöneten ve yönlendiren mi olacağız yoksa sömürülmeye devam mı edeceğiz? Tablo 2. ISO daki Teknik Komite Sekretaryalıkları ve Başkanlıklarının Ülkelere Göre Dağılımı ÜLKE KOMİTE BAŞKANLIĞI KOMİTE SEKRETARYALIĞI ANSİ (USA) 117 509 DİN (ALMANYA) 130 352 BSI (İNGİLTERE) 70 355 AFNOR (FRANSA) 69 212 JISC (JAPONYA) 67 193 SA (AVUSTRALYA) 19 76 ASI (AVUSTURYA) 3 16 SNZ (YENİ ZELLANDA) 1 8 DSM (MALEZYA) 5 6 TSE (TÜRKİYE) 3 2 TSE olarak; standartlar, standartların hayatımızdaki yeri ve önemi hususunda ülke genelinde bilgi düzeyini ve farkındalığı artırmak, başta sanayicilerimiz olmak üzere ilgili tüm tarafları standart hazırlama çalışmalarına dahil etmek temel amacımızdır. Ülkemizin üretim gücü ve teknolojisinin yanı sıra bilgi birikiminin de standardizasyon alanında değerlendirilmesini sağlayarak uluslararası standart hazırlama çalışmalarında daha etkin, daha fazla uzmanla uluslararası standart hazırlama çalışmalarına katılan, daha fazla uluslararası teknik komite başkanlığı ve sekretaryalığını üslenen bir kuruluş olmak temel hedeflerimizdir. Bunlara ilave olarak; Ülke içinde ve dışındaki çok değerli beyin gücünün standardizasyon çalışmalarına aktif katılımlarının sağlanması yönünde daha etkin adımlar atmayı, Kuruluş ziyaretleri, yazılı bilgilendirmeler, toplantı, seminer ve sempozyumlar düzenleyerek ayna komite çalışmalarına katılımı artırma, insanımızın potansiyelinden en üst düzeyde faydalanma, standardizasyonun önemi hakkında ülke genelinde bilgi düzeyini ve farkındalığı artırma gayreti içerisinde olmayı, Ülkemize has ürünlerimize yönelik ulusal standartların yanında uluslararası standartların da hazırlanması için ISO ve CEN bünyesinde sektör temsilcilerimizin katkı ve katılımlarıyla girişimlerde bulunmaya öncelik vermeyi, Standartların ilgili sektörlerce hazırlanması için azami gayret göstermeyi, Bunun için de; sektörlerin ağırlıklı olduğu bölgelerde sektör toplantıları yaparak bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetlerimize ağırlık vermeyi, Standart hazırlama faaliyetlerinde, üniversite öğrencilerimize de yer vererek, öğrencilerimizin daha öğrenciyken, standartların ulusal ve uluslararası alandaki önemini kavramalarına, onların bu alanlara teşvik edilmesine ve bu bilinçle yetişmelerine katkı sağlamayı, Standartların, uygulayıcılar tarafından daha anlaşılır olması için, uygulama kitapçıkları hazırlamayı ve uygulamaya yönelik eğitimler vermeyi, planlamaktayız. Dünyamız, hızlı nüfus artışı ve sanayileşmenin getirdiği; Doğal kaynakların hızla tükenmesi, Atıkların artması, Ozon tabakasının tahribi, Sera etkisi nedeniyle iklim dengesizlikleri, Yağmur ormanlarının yok olması, Zehirli atıkların doğaya verilmesi gibi giderek artan ve çeşitlenen tehditler karşısında hepimizden bilinçli bir ilgi beklemektedir. Bu konuda üretici ve tüketici olarak, herkese büyük sorumluluklar düşmektedir. Kaynaklar kıt, ihtiyaçlar sonsuzdur. Sorunlar oluşmadan, gerekli önlemler standartlarla alınmalıdır. Dünyada bir arada yaşanıldığı gerçeği, sorumlulukların eşit bir şekilde paylaşılmak durumunda olunduğu, kısa dönemli çıkar hesapları yüzünden ortaya çıkacak sorunların, problemlerin ve başarısızlıkların sonucunun, gelecek nesiller tarafından daha ağır bir bedelle ödeneceği gerçeği unutulmamalıdır. Dünyayı bütün sorunlarla gelecek nesillere devretmek haksızlık olacağı gibi, gelecek nesillerin daha iyisine layık olduğu, onlara aydınlık bir gelecek bırakmak gerektiği göz ardı edilmemelidir. Bu bilinç ve anlayışla, dünyayı ve gelecek nesilleri standartlara emanet etmeli ve sorunsuz bir dünya için anahtarların standartlarda gizli olduğu unutulmamalıdır. ŞUBAT 2013 13

Makale AKILLI ŞEBEKE VE İLERİ ÖLÇÜM ALTYAPISI AKILLI ŞEBEKE VE İLERİ ÖLÇÜM ALTYAPISI Erkut KIRMIZIOĞLU / Sanayi ve Teknoloji Uzman Yardımcısı (Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürlüğü) Mevcut Şebeke Yapısı Günümüzün güç sistemleri, 1883 yılında Tesla nın dizayn esaslarına göre kurulmuştur. O günler için merkezi üretimler, talep kontrolü ve tek yönlü iletim sistemleri mantıklı olmasına karşın, günümüz ihtiyaçlarına artık yeterince cevap verememektedir. Ülkemizde ve dünyanın birçok ülkesinde elektrik şebekesi; enerji santrallerinin birbirlerine uzun iletim hatları ile enterkonnekte sistemi oluşturacak şekilde bağlandığı bir yapıdadır. Enterkonnekte şebeke alternatif akım ile işletilmekte olup herhangi bir kısmında sistemin çökmesi durumunda meydana gelen dengesizlik bütün sistemin çökmesine ve dolayısıyla ülkede hatta bağlantılı olduğu diğer ülkelerde de enerji kesintisine yol açmaktadır (Tanrıöven ve diğerleri, 2011). 2003 yılında Amerika Birleşik Devletleri nde meydana gelen enerji kesintisi nedeni ile ABD de yaklaşık 55 milyon kişi enerjisiz kalmıştır. Birbirini takip eden zincirleme olaylar sonucu oluşan büyük çökme, yedi dakika gibi bir sürede oluşmuş ve komşu ülke Kanada da enerji kesintisine yol açmıştır. Güç eksikliklerini şebekedeki sensörler vasıtasıyla anında tespit etmek, kesinti olmadan beslemek, iletim ve dağıtım hattındaki kayıp enerjinin azaltılması, verimin arttırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretilebilmesi için mevcut elektrik şebekelerinin iyileştirilmesi gerekmektedir. Akıllı Şebeke Sürekli değişim ve gelişim içinde bulunan dünyamızda, enerjiye duyulan ihtiyaç gün geçtikçe artmaktadır. Enerji talebinin yüksek oranda artışına rağmen, dünyadaki enerji kaynaklarının sınırlı olması, bu kaynakların daha verimli kullanılmasını gerektirmektedir. Günümüzde günlük hayatın sürdürülebilmesi için gerekli olan ısınma, Akıllı Şebeke (EPRI, 2012). üretim, ulaştırma vb. aktivitelerde enerji kaynağı olarak büyük oranda fosil kökenli yakıtlar kullanılmaktadır. Kömür, petrol, doğal gaz vb. fosil kökenli kaynakların kullanılması ile atmosfere insan sağlığına zararlı gazlar salınmaktadır. Enerji üretmek ne kadar önemli ise enerjinin doğru ölçülmesi, verimli kullanılması, kayıp kaçağının az olması, çevre dostu olması ve yeni teknolojilerin sisteme entegre edilebiliyor olması da o kadar önemli hale gelmiştir. Bu beklentileri karşılamak için elektrik şebekelerinin akıllı şebeke haline getirilmesi gerekmektedir. Akıllı şebeke, sistemdeki paydaşların çift yönlü olarak birbirleri ve kontrol merkezi ile haberleşebildiği, enerjinin anlık olarak takip edildiği ve dinamik olarak yönetildiği bir sistemdir. Bunun yanında akıllı şebeke teknolojileri sayesinde rüzgâr, güneş, jeotermal vb. yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektriğin şebekeye aktarımı kolayca yapılabilmekte, böylece çevre dostu enerji üretilerek karbon salınımı azaltılmaktadır. Akıllı şebekenin bir diğer avantajı da tüketiciye tercih ettiği dağıtım şirketinden elektriği satın alma şansı sunmasıdır. Tüketici farklı enerji tarifelerinden yararlanabilmekte, elektriği ucuz olduğu saatte satın alırken, evinde, işyerinde ya da otomobilinde yenilenebilir enerji kaynaklarından ürettiği fazla enerjiyi enerjinin pahalı olduğu saatlerde şebekeye satabilmektedir. Böylece tüketici üretici konumuna geçmektedir. Dünyada ve Türkiye de Akıllı Şebeke Uygulamaları Avrupa Birliği nin belirlemiş olduğu 20-20-20 hedefine (2020 yılında enerjinin yüzde 20 sinin yenilenebilir kaynaklardan üretilmesi, CO 2 emisyonunun yüzde 20 azaltılması, enerji verimliliğinin artması ile enerji tüketiminin yüzde 20 azaltılması) ulaşmak için AB ülkeleri akıllı şebeke altyapısı kurma çalışmalarını devam ettirmektedir. 2000 yılında başlayıp 2005 yılında tamamlanan Telegestore projesi kapsamında İtalya akıllı şebekeler konusunda ilk adım atan ülke olmuştur. Bu proje ile yaklaşık 29,8 milyon sayaç, uzaktan okunabilen akıllı sayaçlar ile değiştirilmiştir. 2,1 milyar Euro ya mal olan bu projeden yıllık 500 milyon Euro kazanç beklenmektedir (Giordano ve diğerleri, 2011). 2009 yılında Amerika Birleşik Devletleri, ülkedeki iletim şebekesine akıllı şebeke teknolojilerini ekleyerek tüm şebekeyi baştan sona modernize edecek yeni yatırımlar için 3,9 milyar Dolar lık bütçe tahsis edildiğini açıklamıştır. ABD ve Avrupa haricinde Çin, Güney Kore, Kanada ve Avustralya da akıllı şebekeler ile yakından ilgilenmeye başlamıştır. Ülkemizde nüfus artışı, şehirleşme, sanayileşme ve teknolojik ilerlemeler nedeniyle sürekli artan enerji ihtiyacı, orta ve uzun vadede en ciddi sorunlardan biri olarak önümüzde durmaktadır. Bu kritik dönemde enerjiyi üreten, dağıtan ve kullanan taraflar; enerjinin verimli, kayıpsız ve rasyonel kullanımı, yenilenebilir enerji kaynaklarının sisteme entegre edilmesi ve sera gazı emisyonlarının azaltılması ile daha esnek, güvenilir ve ekonomik bir şebeke altyapısı için çözümler aramaktadır. Bilgi ve iletişim 14 ŞUBAT 2013

Makale AKILLI ŞEBEKE VE İLERİ ÖLÇÜM ALTYAPISI teknolojileri ile akıllı şebeke gibi gelişmiş teknoloji çözümlerinin var olmasıyla enerji tüketimine ve üretimine dair problemlerin zamanla ortadan kalkacağı öngörülmektedir. Bu sebeple mevcut şebeke sistemlerinin, bu sisteme entegre olabilmesi için bir değişim geçirmesi kaçınılmazdır. İleri Ölçüm Altyapısı İleri ölçüm altyapısı, akıllı şebeke altyapısı üzerinden dağıtılan, iletilen, üretilen ve yönetilen enerji miktarını anlık ölçmek ve merkeze iletmek üzere kurulmuş akıllı bir sistemdir. Bu altyapılarda tüketici ve üretici arasında çift yönlü veri aktarımı söz konusudur. Bu altyapı ile mevcut ölçüm sistemlerindeki gibi sadece enerji tüketim verileri değil, aynı zamanda şebekeye iletilen enerji verileri de kontrol merkezine aktarılır. Sistemde kullanılan sayaçlar yoluyla uzaktan enerji kesme ve açma ya da farklı enerji tarifelerinden yararlanma vb. özellikler tüketicilere sağlanmaktadır. İleri ölçüm altyapısının üç ana bileşeni bulunmaktadır: 1. Akıllı Sayaçlar Akıllı şebekelerde mevcut şebekelerde kullanılan analog sayaçlar yerine anlık tüketimi kayıt eden akıllı sayaçlar kullanılmaktadır. Akıllı sayaçlar, tüketilen enerjinin miktarını kısa aralıklarla kaydederek yönetim merkezine faturalama, inceleme ve denetleme yapması için ileten sayaçlardır. Akıllı sayaçlar, tüketiciyi şebekeye bağlayarak elektrik üretim tesislerinden prizlere kadar uzanan bir iletişim ağı kurmaktadır. Enerji, akıllı sayaçlar ile evdeki bir kontrol ekranı, bilgisayar ya da cep telefonu ile kontrol edilebilmektedir. Akıllı sayaçlar ile otomasyon sistemlerini uzaktan kontrol etmek mümkün olmuştur. Tüketici elektrik fiyatının yüksek olduğu saatlerde uzaktan tek tuş hareketi ile klimanın gücünü kısabilecek, buzdolabını akşam soğutmaya almak için kurabilecek, açık elektronik eşyaları hazır hale geçirebilecektir. Bu durum tüketicilerin faturalarına yansırken, elektrik üreticilerinin de gereksiz yüklerden kurtulmasını sağlayacaktır. 2. Haberleşme Üniteleri Haberleşme üniteleri akıllı sayaçlardan belli periyotlarla aldığı tüketim verilerini kontrol merkezine gönderen iletişim ve depolama birimleridir. Herhangi bir şekilde kontrol merkezi ile iletişim problemi olduğunda haberleşme üniteleri kısa dönemli veri depolama görevi de görür. Haberleşme modülleri sayacın içine monte edilebileceği gibi sayaca sonradan eklenen ayrı bir parça da olabilir. 3. Kontrol Merkezi Kontrol merkezi; haberleşme üniteleri vasıtasıyla akıllı sayaçlardan aktarılan tüketim bilgilerini veri tabanında depolayan, kullanıcıların analiz ve planlanmasına uygun tablo ve grafik haline dönüştüren bir yerdir. Uzaktan Sayaç Okuma Sistemleri İleri ölçüm altyapısının önemli bir bileşeni olan otomatik sayaç okuma sistemi; sayaç verilerinin otomatik olarak uzaktan okunabilmesi, verilerin merkezi bir sisteme aktarılması, doğrulanması, eksik verilerin doldurulması, verilerin saklanması ve ilgili taraflara istenen formatta sunulması amacıyla, kurulacak olan gerekli yazılım, donanım ve iletişim altyapısını kapsayan sistemdir (T.C. Resmi Gazete, 27901). Sistem, sayaçlar ile ana kontrol merkezi arasında çift yönlü haberleşmeyi sağlayarak, sayaç verisini sahadan ana merkeze güvenilir iletişim yöntemleriyle iletir ve merkezde bu veriyi işleyerek raporlar, ilgili taraflarla paylaşır ve saklar. Uzaktan Sayaç Okuma Sisteminin Paydaşlarına Sağladığı Yararlar Uzaktan sayaç okuma sisteminin paydaşlarına sağladığı avantajlar şu şekilde özetlenebilir: Şirketler, İdareler Abone tüketimlerinin maksimum yüzde 1 hata oranı ile hassas olarak ölçülebilmesi, Sayaçlar üzerinde yapılacak müdahalelere bağlı kayıp/ kaçağın azaltılması, Faturaya yanlış endeksin girmesi veya abone faturalarının yanlış okunması gibi durumların ortadan kaldırılması, Sayaç tüketim değerlerini okumak için sahaya personel gönderme zorunluluğunun olmaması, Gerçek zamanlı tüketim/talep bilgileri idarenin kullanımına sunulması ile veri analizi. Kamu Enerji verimliliğinin artırılması ile ulusal boyutta enerji tasarrufu sağlanması, Enerji piyasasının etkin denetimi, sağlıklı bir rekabet ortamının oluşması, Herhangi bir doğal afet durumunda, sayaç açma kapama modülünün devreye sokularak insanların zarar görmesinin önüne geçilmesi. Tüketiciler Günün belli saatlerinde, elektriğin ucuz olduğu dönemlerde, fazla elektrik tüketen cihazların kullanılması durumunda tüketicinin yüzde 50 ye yakın oranlarda tasarruf edebilmesi, Hizmet kalitesinde artış sağlanması, Uzaktan verilen komutlarla evdeki diğer cihazların yönetiminin sağlanması. Sektör Sayaç sektörünün teknolojik açıdan gelişerek yazılım donanım, altyapı güçlendirme gibi konularda da aktif rol alması ile yeni pazar olanaklarının ortaya çıkması, ekonomide canlılık yaratılması, istihdam artışı. Kaynakça Tanrıöven, K. Yararbaş, S. Cengiz, H. (2011). Geleceğin Elektrik Dağıtım Şebekesi Smart Grid. Fırat Üniversitesi, Elazığ. Giordano, V. Gangale, F. Fulli G. Jiménez S. (2011). Smart Grid Projects in Europe, European Commission, Reference Report by the Joint Research Centre, Publications Office of the European Union. T.C. Başbakanlık Resmi Gazete (2011). Otomatik Sayaç Okuma Sistemlerinin Kapsamına ve Sayaç Değerlerinin Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar. 10 Nisan 2011 gün, 27901 sayılı. ŞUBAT 2013 15

Makale METROLOJİDE ÖLÇÜM BELİRSİZLİĞİ METROLOJİDE ÖLÇÜM BELİRSİZLİĞİ Onur ESEN / Sanayi ve Teknoloji Uzman Yardımcısı (Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürlüğü) Ölçüm bilimi anlamına gelen metrolojide, temel unsurlardan biri de ölçümün ne kadar doğrulukta yapıldığının bilinmesidir. Ölçüm sonuçlarının doğru değerlendirilmesi sonuçların güvenilirliğine bağlıdır. Ölçülen aynı büyüklüğün değeri ölçümden ölçüme farklılık gösterir. Her ölçümün sonucunda verilen sayı mutlaka belli bir şüphe içerir. Bu sebeple ölçüm sonucu verilirken ölçülen veya hesaplanan değerin belirsizliği her zaman verilmelidir. Genel anlamda ölçüm sonucu, ölçülen bir büyüklük için yaklaşık bir değer veya tahmindir. Dolayısıyla ölçüm sonucu ancak belirli bir güven seviyesindeki ölçüm belirsizliği ile beraber verildiğinde tamamlanmış olur. Uluslararası Temel ve Genel Metroloji Terimleri Sözlüğü nde ölçüm belirsizliği için; ölçülen büyüklüğe mantıklı bir şekilde atfedilebilecek bütün değerlerin dağılımını karakterize eden ve ölçüm sonucuyla ilişkili olan bir parametredir denilmektedir. Belirsizliğin bu tanımı ölçülen büyüklüğü mantıklı bir şekilde içereceğine inanılan bütün değerlerin içinde bulunduğu aralığa vurgu yapmaktadır. Böylelikle belirsizlik, ölçüm sonucunun doğruluğuna olan güveni artırmaktadır. Ölçüm belirsizliği, izlenebilirliğin ve kalibrasyonun temelini oluşturur. Bilimsel metrolojinin temel görevlerinden biri, ölçü veya ölçü aletinin ölçüm belirsizliğinin ölçü aletinin kullanım yerine bağlı olarak izin verilebilir hata sınırları içerisinde tutulmasıdır. Bu da izlenebilirlikle sağlanır ve izlenebilirlikte asıl amaçlanan ölçüm belirsizliğinin aktarılmasının kontrolüdür. Her bir izlenebilirlik geçişi ölçüm belirsizliği daha düşük olan ölçü veya ölçü aletiyle ölçüm belirsizliği daha fazla olan ölçü veya ölçü aletinin kıyaslanması işlemine dayanır. Bunu şu şekilde açıklamak mümkündür. Kütle birimi kilogram, en yüksek doğrulukta BIPM de (Uluslararası Ölçüler ve Ağırlıklar Bürosu) bulunur ve uluslararası kilogram prototipi olarak adlandırılır. Bilimsel metrolojiden sorumlu kuruluş olan Ulusal Metroloji Enstitüsü nün (UME) organizasyonu ile BIPM tarafından ülkemize verilen ulusal kilogram prototipi ile uluslararası kilogram prototipi kıyaslanır ve prototipin belirsizlik değerlerinin, izin verilen hata sınırlarının içerisinde olup olmadığının kontrolü yapılır. Aynı işlem ulusal kilogram prototipinden başlayarak piyasada kullanılan kütlelere kadar uygulanarak izlenebilirlik zincirinin her adımında hata ve ölçüm belirsizliği kontrolü sağlanır. Yapılan işlemler dizisinin sonucunda ölçü veya ölçü aletine kalibrasyon sertifikası düzenlenir ve belirsizlik değeri kalibrasyon sertifikasında yer alır. Şekil. İzlenebilirlik zincirinde ölçüm belirsizliği Yukarıdaki bilgilerden de anlaşılacağı üzere aslında her ölçümün bir belirsizlik değeri vardır ve her ölçü veya ölçü aletinin yaptığı ölçümlerdeki hata ve belirsizliklerinin kendisinden daha yüksek doğruluğa sahip bir başka ölçü veya ölçü aleti ile belirlenmesi gerekir. Ancak bu şekilde ölçülen büyüklüğün uluslararası standartlarda belirtilen izin verilebilir hata değerlerinin içerisinde olup olmadığı, hata değerinin yanında ölçüm belirsizliğinin de hesaba katılmasıyla bulunabilir. Ölçüm belirsizliğini hesaplamak için belirsizlik parametrelerini doğru saptamak gerekir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, her ölçü veya ölçü aletinin belirsizlik parametrelerinin kendisine özgü olduğudur. Örnek vermek gerekirse, kütlede belirsizlik parametrelerinden biri komparatör terazinin belirsizliği iken akaryakıt sayacındaki belirsizlik parametrelerinden biri debimetre çözünürlüğünden gelen belirsizliktir. Bu belirsizlikler, temel belirsizlik kavramlarının içerisinde değerlendirilerek hesaplanır. Belirsizlik hesabının öncesinde belirsizlik parametreleri, temel belirsizlik kavramları ile ilişkilendirilmelidir. Temel belirsizlik kavramlarını kısaca şu şekilde açıklayabiliriz: Sistematik Ölçüm Hatası, analiz sonucunu sabit ve belirli düzeyde değiştiren, nedeni bilinen ve ölçülebilen kesin değerlere sahip hatalardır. Rastgele Ölçüm Hatası, her fiziksel ve kimyasal ölçümde bulunan, düzeltilemeyen ve kontrol edilemeyen birçok değişkene bağlı hatalardır. Odanın sıcaklığı, basıncı ve nemindeki hafif oynamalar, titreşimler, cihaz okumasının her defasında farklı açılardan yapılması gibi faktörler rastgele hata kaynaklarıdır. 16 ŞUBAT 2013

Makale METROLOJİDE ÖLÇÜM BELİRSİZLİĞİ Standart Sapma (s), aynı ölçülen büyüklüğe ait n adet değerin (x i ) ortalama değerden (xx) uzaklıklarının matematiksel ifadesidir. Standart sapma ortalamadan sapmaların karelerinin toplamının serbestlik derecesine (n-1) bölümünün kareköküdür. n>30 ise (n-1) yerine n alınır. s 2 (x i ) = 1 n (x i x) 2 n 1 i=1 Yukarıda verilen formülle s parametresi deneysel sapmadır ve sonuçların dağılımını karakterize eder. A Tipi Ölçüm Belirsizliği Değerlendirmesi; bu gruba giren belirsizlik bileşenleri standart sapma olarak nitelendirilir. Tekrarlanan ölçümlerden elde edilen bir dizi sonuç rastgele hata sebebi ile birbirinden az da olsa fark gösterir. Her bir değerin ortalamadan farklarının dağılımı kabaca ölçümün belirsizliğini verir. Dağılım ne kadar büyükse belirsizlik de o kadar fazladır. Standart sapma (s) büyüdükçe dağılım yaygınlaşır. Standart belirsizlik (u (x) ), ortalamanın standart sapmasına (standart hata=s/ n) eşittir. B Tipi Ölçüm Belirsizliği Değerlendirmesi; bu gruba giren belirsizlik bileşenleri ilgili standart sapmaya yaklaşık olduğu düşünülen u j olarak nitelendirilir. Önceden hesaplanmış bir belirsizlik değeri, sonra bunu kullanan kişi tarafından bir belirsizlik hesabına eklenirken Tip B belirsizlik olarak değerlendirilir. Standart-Bileşik Standart ve Genişletilmiş Ölçüm Belirsizliği; toplam belirsizliği hesaplarken öncelikle tek tek bütün belirsizlik kaynaklarından gelen belirsizliği irdeleyip ayrı ayrı katkılarına değer biçmek gerekir. Her bir bileşenden gelen belirsizlik standart dağılım olarak ifade edilir ve buna standart belirsizlik denir. Bütün belirsizlik bileşenlerinin birleştirilmesiyle birleşik standart belirsizlik hesaplanır. Genişletilmiş belirsizlik, birleşik standart belirsizliğin k faktörü ile çarpılmasından elde edilir ve böylelikle %68 olan birleşik standart belirsizliğin güven aralığı artırılmış olur. Yaklaşık %95 lik bir güven aralığı için k=2 alınır. Birleşik standart belirsizlik; Genişletilmiş belirsizlik; U= k u(y) formülleriyle hesaplanır. Belirsizlik parametreleri temel belirsizlik kavramlarıyla ilişkilendirilmesi ile birlikte belirsizlik hesabı yapılırken aşağıdaki işlemler dizisi sırasıyla yerine getirilir: 1. Ölçülen Büyüklüğün Tanımı: İlk olarak ölçülen büyüklük tanımlanır. Ölçülenin ne olduğu açıkça belirtilip ölçümde kullanılan denklem ortaya konulur. 2. Belirsizlik Kaynaklarının Tespiti: Denklemde yer alan parametrelerden gelen belirsizlikler başta olmak üzere bütün belirsizlik kaynakları tespit edilir. Belirsizlik kaynakları bir neden sonuç grafiği üzerinde gösterilir. 3. Standart Belirsizliklerin Hesabı: Her bir belirsizlik bileşeninden gelen belirsizlik standart belirsizlik (u (x) ) olarak hesaplanır. 4. Birleşik Belirsizliğin Hesaplanması: A veya B tipi değerlendirme sonucunda birleşik belirsizlik formülü kullanılır. 5. Genişletilmiş Belirsizliğin Hesaplanması: Rastgele etkilerin değerlendirilmesi için yapılan ölçümlerde yeterli serbestlik derecesi (=n-1; n:gözlem sayısı) sağlanmış ise yaklaşık %95 güven seviyesi için k faktörü 2 alınır. Birleşik belirsizlik k=2 ile çarpılarak genişletilmiş belirsizlik (U x ) bulunur. 6. Belirsizliğin Raporlanması: Hesaplamalar sonunda bulduğumuz U x (genişletilmiş belirsizlik) birimsizdir. Herhangi bir sonuç rapor edilirken sonuç = x ± (U x ) x şeklinde rapor edilir. Böylece önceden yöntem için hesaplanmış birimsiz (rölatif; ortalamaya oranlı) genişletilmiş belirsizlik, x sonucu ile çarpılarak o sonuca ait genişletilmiş belirsizlik bulunmuş olur. Kaynakça Akselli, B. (2012). Akaryakıt Sayaçları Çalıştayı Ölçüm Belirsizliği Akaryakıt Sayaçlarının Kalibrasyonları ve İzlenebilirliği-Antalya. Çoban, T. (2009). Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Makine Laboratuarı 1 Ders Notları-Ölçme. İzmir: Ege Üniversitesi. Güngör, M. (2008). Klinik Biyokimyada Ölçüm Belirsizliği. Yayımlanmamış Uzmanlık Tezi. T.C. Sağlık Bakanlığı. National Institute of Standards and Technology. (NIST). (2012) Evaluating uncertainty components: Type B. NIST international database. http://physics. nist.gov/cuu/uncertainty/typeb.html. Erişim Tarihi: Kasım 2012 Ulusal Metroloji Enstitüsü. (UME). (2011) G2KU-30, Temel Kütle ve Terazi Eğitim Notları 2011, Gebze. ŞUBAT 2013 17

Makale GLOBAL DÜNYADA HIZLA GELİŞEN HAZIR AMBALAJ SEKTÖRÜ GLOBAL DÜNYADA HIZLA GELİŞEN HAZIR AMBALAJ SEKTÖRÜ Murat TAŞCI / Sanayi ve Teknoloji Uzman Yardımcısı (Metroloji ve Standardizasyon Genel Müdürlüğü) Gelişen dünya ile birlikte yaşam tarzımız ve beslenme alışkınlıklarımız da hızla değişmeye başlamıştır. Artık iş, okul, ev, toplantılar, randevular derken zamanın çok ama çok kıymetli olduğu bilinciyle toplum olarak daha çok tüketim odaklı bir hayata entegre olmaya başladık. Doğal olarak da hazır ve paketlenmiş ürünler hızlı bir şekilde hayatımıza girmiş oldu. Ülkemizin son yıllardaki sanayi üretim artışları dikkate alındığında ambalaj ve sanayi sektöründeki gelişmelerin sektöre etkisinin yadsınamaz bir gerçek olduğu açıktır. Dolayısıyla plastik sanayi, ambalaj sektörü ve üreticiler ile bir bütün olan hazır ambalaj sektörü, ürün pazarlama stratejileri, perakende teknikleri ve diğer teknolojik gelişmeler ile birlikte değişen tüketici ve pazarlama algısıyla sürekli ilerlemektedir. Özellikle son yıllarda reklamların pazarlamadaki etkin rolünü bilmeyen yoktur. Toplumumuzda, bilhassa çocuklar ile genç ve yetişkin tüketicilerin alışveriş sırasında dikkat ettikleri kriterler arasında görselliğin çok büyük bir öneme sahip olduğunun farkında olmayan yoktur. Diğer taraftan, insanlar çoğu zaman istedikleri gibi görürler veya öyle bakarlar ve nasıl inanmak istiyorlarsa öyle düşünürler. Görmek inanmak değildir aslında. Bizler sadece inandığımız şeyleri görüyoruz veya fark ediyoruz. Bundan dolayıdır ki aynı şeylere bakarken farklı düşüncelere sahip olmamız da çok normaldir. Yani görmek inanmaktır deyimi tam da bunu ifade etmektedir. Bu bağlamda, hazır ambalajlı ürünlerin ambalajları üzerinde kullanılan resimler, semboller, işaretler ve ikonlar ile renkli ambalajlar tüketicileri cezbeden noktalardır. Bilindiği üzere, tüketicileri etkilemedeki görsellik kelimelerden daha çok öne çıkmaktadır. Alışveriş firmalarının internet sitelerinde, büyük mağazalar ve marketlerin raflarında sergilenen ürünlerde renkli renkli ambalajlar, işaretlemeler ve resimler hepimizi satın almaya yöneltmektedir. Ülkemizin son yıllardaki krizlere rağmen büyüme trendinin süreklilik kazanmasıyla birlikte kişi başına düşen ortalama gelirdeki artışlar yaşam standartlarında hızlı değişimlere neden olmaktadır. Ortalama insan ömrünün uzaması, kadınların iş hayatında daha fazla rol alması, tüketici alışkanlıklarında yaşanan değişmeler, sayıları sürekli artan büyük alışveriş merkezleri gibi birçok faktör hazır ambalajlı ürünlere olan talebi artırmaktadır. Dolayısıyla, hazır ambalaj sektörü sürekli büyüyen ve gelişen bir sektör durumuna gelmiştir. Aşağıda sunulan Türkiye deki 2011 yılı verilerine göre alışveriş merkezlerinin artış grafiği bu durumu oldukça net bir şekilde ispatlamaktadır (Arıkan ve Tüzel, 2012). 8.000.000 7.000.000 6.000.000 5.000.000 4.000.000 3.000.000 2.000.000 1.000.000 0 Türkiye de AVM lerin Gelişimi (GLA - m 2 ) Peki Ama Hazır Ambalajlı Mamul Nedir? Yasal metrolojinin bünyesinde değerlendirileceğimiz hazır ambalaj sektörü 5 g veya 5 ml den daha az 10 kg veya 10 L den daha fazla olmayan nominal dolum miktarına sahip, bir ürün ile bu ürünü içinde taşıyan ambalajdan oluşan, içerisinde belirli miktarlarda ürün bulunan, dolum işletmesinden çıkışlarında önceden belirlenmiş belirli değerleri taşıyan, üzerlerine ağırlık ve/ veya hacim birimleri basılmış olan, satın alanın bulunmadığı bir yer ve zamanda ambalaj içerisine doldurulan ve ambalajı değiştirilemedikçe bu değerin değiştirilemediği paketlenmiş ve/veya kapatılmış ambalajlar içerisinde bulunan ürünleri kapsamaktadır. Bu çerçevede, çikolata, zeytinyağı, süt, salam, boya, deterjan, sabun ve kozmetik ürünleri gibi birçok ürünü hazır ambalajlı mamul olarak düşünebiliriz. Dolayısıyla her gün iş yerlerimizde, evlerimizde, okullarda ihtiyaç duyduğumuz ve sürekli kullandığımız birçok ürün hazır ambalajlı mamul olarak nitelendirilerek hayatımızda vazgeçemediğimiz birer unsur olmuştur. 1998 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 Kaynak; Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği 2010 Faaliyet raporu 18 ŞUBAT 2013