SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI HADİS BİLİM DALI



Benzer belgeler
ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU

03-05 Ekim / October Yrd. Doç. Dr. Mehmet YAZICI

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

Ünite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR

Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları Yayın No. 756 İSAM Yayınları 202 İlmî Araştırmalar Dizisi 90 Her hakkı mahfuzdur.

İÇİNDEKİLER. G r 17 I. YÖNTEM ve KONUNUN SINIRLANDIRILMASI 17 II. TERMİNOLOJİ 23

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6]

Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86)

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed.

İslam Hukukunun kaynaklarının neler olduğu, diğer bir ifadeyle şer î hükümlerin hangi kaynaklardan ve nasıl elde edileceği, Yemen e kadı tayin edilen

Muharrem ayı nasıl değerlendirilmelidir?

TOKAT IN YETİŞTİRDİĞİ İLİM VE FİKİR ÖNDERLERİNDEN ŞEYHÜLİSLAM MOLLA HÜSREV. (Panel Tanıtımı)

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

ÖZGEÇMİŞ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HARRAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülkadir El Abri Hazretleri

TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.

İçindekiler. Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu

İLH107 HADİS TARİHİ VE USULÜ (ARAPÇA)

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ. : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) : abulut@fsm.edu.tr

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

Hz. Ali nin şehit edilmesinin ardından Hz. Hasan halife olur. Ancak babası zamanından kalma ihtilaf yüzünden Muaviye ile iç savaş başlamak üzereyken

İÇİNDEKİLER KISALTMALAR...10 ÖNSÖZ...12 GİRİŞ...16 I- İSRÂ VE MİRAÇ KELİMELERİNİN MANALARI...16 II- TARİH BOYUNCA MİRAÇ TASAVVURLARI...18 A.

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

İSLAM TARİHİ II DR. HALİDE ASLAN

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

Teravih Namazı - Gizli ilimler Sitesi

KUR AN ve SAHÂBE SEMPOZYUMU

Aynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.

T.C. VELÎ SEMPOZYUMU. Prof. Dr. Ali Rafet ÖZKAN KASTAMONU

Size iki şey bırakıyorum; onlara sımsıkı sarılırsanız kurtuluşa erersiniz: Biri Allah ın kitabı Kur an, diğeri de Ehl-i beytimdir.

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

VEFEYÂT. Doç. Dr. Musa Süreyya Şahin

İSLAM TARİHİ II DR. HALİDE ASLAN

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

Kitap Tanıtımı ve Değerlendirmeler

Türkçeye Tercüme Edilen Hadis Kitaplarında Geçen Zayıf Hadislerin Numaraları

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

Memlüklerin Son Asrında Hadis -Kahire Halit Özkan

Farklı Yönleriyle Endülüs Hadisçiliği, Mustafa ÖZTOPRAK, Sinop 2013, 152 sayfa.

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır.

Selamın Veriliş Şekli: Selam verildiği zaman daha güzeliyle veya aynısıyla karşılık vermek gerekmektedir. Allah

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH

Kadınların Savaş ve Sağlıkla İlgili Hizmetleri

Süleyman el Ulvan, geçtiğimiz günlerde annesinin vefatı üzerine geçici olarak serbest bırakımış ve cenaze törenine katılmıştı.

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HUKUK DOKTORİNLERİ VE İSLAM HUKUKU

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir.

Kûfe nin Yetiştirdiği Mütebahhir Bir Âlim: İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

Yrd. Doç. Dr. Abdullah DURMUŞ

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Necip Fazıl ın Yaşamındaki Düşünce Labirentleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HİCRİ-2 YAHUDİLERLE İLİŞKİLER KAYNUKAOĞULLARININ MEDİNEDEN ÇIKARTILMASI

Yrd. Doç. Dr. Abdullah DURMUŞ

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Abdu l-aziz el-kinani'nin. İ'tikadi Görüşleri.

14. BÖLÜMÜN DİPNOTLARI

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

Anlamı. Temel Bilgiler 1

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

SAHABE2 İSLÂM MEDENİYETİNİN KURUCU NESLİ PROGRAM - DAVETİYE NİSAN SAHABE VE RİVAYET İLİMLERİ- TARTIŞMALI İLMÎ TOPLANTI

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Günümüz Fıkıh Problemleri

İmam Muhammed Zahid el-kevseri Kimdir? Çarşamba, 08 Ekim :24

EMEVİLER VE ABBASİLER DÖNEMİ

HADİS TARİHİ VE USULÜ

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

Hadis Istılahları. ADL: Râvînin hadîsi bozmadan rivâyet eden dürüst bir müslüman olması. AHZ: Bir şeyhden hadîs almak.

Spor (Asr-ı Saadette) Prof.Dr. Vecdi AKYÜZ

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HİCRİ-4 YAHUDİLERLE İLİŞKİLER NADİROĞULLARININ MEDİNEDEN ÇIKARTILMASI

1. Adı Soyadı: Zekeriya GÜLER 2. Doğum Tarihi: Unvanı: Prof. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...1

Konu Anlatımlı Diyanet Yeterlik Kitabı - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

UMRE YAPMANIN FAZİLETİ

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

İşin Başı İslam, Direği Namaz, Zirvesi Cihaddır Perşembe, 17 Mayıs :08

et-tabakât, kendinden sonra gelen birçok müellifin eserine hem öncülük, hem örneklik, hem de kaynaklık yapmış bir çalışmadır.

Yaşadığı dönemde çok önemli İslam düşünürleri yaşamış. Bunlardan birisi de hocası İbni Teymiyyedir.

KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ BAHAR YARIYILI OKUTULACAK MATERYAL LİSTESİ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ

Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI. Journal of Islamic Research البحوث االسالمية

İmam-ı Azam Ebu Hanife

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

Question. Muhammed b. el-hasan el-saffar, müfevvizenin temsilcilerinden miydi?

Ezan Vakti/Kuran-ı Kerim Pro [Faydalı Android Uygulamalar]

ÖZEL BİLFEN İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

GADİR ESİNTİLERİ -9- Şiir: İsmail Bendiderya

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal

Ebu Hanife Salı, 03 Şubat :25

İSMAİL DURMUŞ PROFESÖR

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HZ HATİCE İLE EVLİLİĞİ

Transkript:

TC SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEMEL İSLAM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI HADİS BİLİM DALI TÂRÎHU BAĞDÂD DA EBÛ HANÎFE İLE İLGİLİ RİVAYETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Danışman Doç. Dr. Mehmet EREN Hazırlayan Mustafa ÖZTOPRAK KONYA 20006

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ....5 KISALTMALAR.....8 GİRİŞ EBÛ HANÎFE, HATÎB EL-BAĞDÂDÎ, ve TÂRÎHU BAĞDÂD A.EBÛ HANÎFE.........9 1.Nesebi.............9 2.Doğumu..............9 3.Tahsili........ 9 4.Ticari Hayatı........ 11 5.Cömertliği........ 11 6.Yönetimle İlişkileri..11 7.Eserleri.........12 8.Vefatı...........13 B.EL-HATÎB EL-BAĞDÂDÎ..................13 1.Doğumu........ 13 2.Tahsili..........14 3.Yönetimle İlişkileri......14 4.Eserleri.....15 5.Vefatı........16 C.TÂRÎHU BAĞDÂD............16 1.Yazıldığı Dönem..... 16 2.Muhtevası........16 3.Üslûbu.........17 4. Ebû Hanîfe Maddesi...19 DEĞERLENDİRME.........19 BİRİNCİ BÖLÜM TÂRÎHU BAĞDÂD DA EBÛ HANÎFE HAKKINDA MÜSPET RİVAYETLER A.DOĞUM VE VEFAT TARİHİ......21 1.Doğum Tarihi.21 2.Bağdat a Gelmesi...24 3.Vefat Tarihi.... 27

B. MEMLEKETİ...... 28 C. GÖRÜŞTÜĞÜ SAHABİLER..........31 D.KADILIK GÖREVİNİ REDDETMESİ....34 E.HAKKINDA RİVAYET EDİLEN ÖVÜCÜ HADİSLER..... 36 F.FAKİHLİĞİ.............43 G.VERÂSI VE İBADETİ...........46 DEĞERLENDİRME... 50 İKİNCİ BÖLÜM TÂRÎHU BAĞDÂD DA EBÛ HANÎFE HAKKINDA MENFİ RİVAYETLER A.İTİKADİ KONULAR 1. Cennet ve Cehennemin Fani Olması........ 52 2. Ebû Hanîfe ve Mürcie...........54 3. İmanda Artma ve Eksilme Olması....56 4. Ebû Hanîfe ve Halkû l-kurân.......60 6. Kâbe nin ve Rasûlülah ın Kabri nin Nerede Olduğu.....65 7. Ayakkabıya Kulluk Edilmesi........ 67 8. Ebû Hanîfe nin Küfürle Suçlanması.........68 9. Abdest İman nın Yarısıdır Hadisi............69 10.Ebû Hanîfe nin Tevbesi ile ilgili Rivayetler........71

B. FIKHİ MESELELER 1. Bir Mesele İçin Beş Ayrı Fetva Vermesi.........76 2.Rasûlüllah ın Ebû Hanîfe nin Fetvalarının Çoğunu Kabul Edeceği İddiası...77 3.İhramlı Kişinin Elbise ve Ayakkabı Giymesi..........78 4. Namazdaki İntikal Tekbirlerinde Ellerin Kaldırılması...80 5.Ölünün Kefeninin Çıkartılıp Satılması........82 6.İki Kullelik Suyun Hükmü.......83 7. Alıcı ile Satıcının Birbirinden Ayrılmadığı Sürece Alış-Verişte Muhayyer Olmaları...84 C. ŞAHSINA VE İLMİNE YÖNELİK TENKİTLER 1. ŞAHSINA YÖNELİK TENKİTLER a. İçkinin Ebû Hanîfe nin Sözlerinden Hayırlı Olması...86 b. Mevâli Çocuklarının İslâmı Bozması... 86 c. Deccâlden Kötü Olması.......88 d. Şeytan ed-dakka İle Konuşması..... 89. 2. İLMİNE YÖNELİK TENKİTLER a. Nahvi Bilmediği İddiası...........90 b. Fıkhı Bilmemesi.......... 93 c. Yaptığının Tersini Yapmak........94 d. Rasûlüllah tan Daha İyi Bilmesi..95 D. DÖNEMİNDE EBÛ HANİFE Yİ TENKİT EDEN ÂLİMLER 1. Malik b. Enes.... 96 2. Süfyan es-sevrî.......97 3. Evzâî......... 99

E. EBÛ HANÎFE VE HADİS İLMİ 1. Dört Yüz Hadisi Reddetmesi... 100 2. Rey e Yönelip Hadislerden Yüz Çevirmesi........103 3. İlim Meclisinde Hadis Okunmaması..........104 4. Hadis Yönünün Zayıf Olması..........106 5. Hadisine ve Reyine Tabi Olmamak......109 6. Ezberlemediği Hadisleri Kullanmaması.........111 7. İbnü l-mübârek in Ebû Hanîfe den Aldığı Dört Yüz Hadisi Silmesi 112 8.Yahya b. Main in Ebû Hanîfe Hakkında La Be se Bih Demesi....113 9.Ahmed b. Hanbel in Ebû Hanîfe yi Yalan Söylemekle İtham Etmesi 114 10. Müslim b. Haccac ın Ebû Hanîfe nin Hadis Yönünü Zayıf Bulması. 115 11. Nesâî nin Ebû Hanîfe nin Hadisçiliğini Zayıf Görmesi....116 DEĞERLENDİRME Birden Fazla Rivayette Yer Alan Raviler 1. Sahabe Dönemi Ebu Hureyre...117 2. Tâbiîn Dönemi Hammad b. Seleme...118 3. Etbâu t-tâbiîn ve Sonraki Dönemler a.yakup b. Süfyan.118 b.yusuf b. Esbat...118 c. Ahmed b. ale l-ebbâr...118 d. Ebû Abdillah Muhammed b. Nasr el-mervezî..119 e. Ubeydullah b. Cafer b. Deresteveyh...119 f. İbn Selâm. 119 g. Muhammed b. Abbas el-hazzâzi..119

h. Muhammed b. Hüseyin İbnü l-fadl el-kattan..119 ı. İbn Dûma..119 i. Nuaym b. Hammad...120 4. Hatîb el-bağdadî nin Hocaları a. Ebu l- Alâ el-vasıtî...120 b Berkânî...120 SONUÇ....122 BİBLİYOĞRAFYA....125

ÖNSÖZ İslam kültür tarihi, doğuştan günümüze kadar çok yönlü bir gelişme kaydetmiştir. Bu tarihte bir yanda meydana getirilen eserler, diğer yanda hayatları ve eserleriyle kendilerinden söz ettiren şahsiyetler vardır. Ebû Hanîfe ile Hatîb el- Bağdâdî, hem eserleriyle, hem de şahsiyetleriyle üzerlerinden asırlar geçtiği halde, kendilerinden söz ettiren iki büyük âlimimizdir. Ebû Hanîfe fakîh, Hatîb el-bağdâdî ise muhaddis kimliğiyle temayüz etmiştir.hatîb el-bağdâdî nin Tarihu Bağdâd ındaki Numan b. Sâbit maddesi, en uzun madde olup yazarın ona verdiği önemi göstermektedir. Numan b. Sâbit maddesinin iki yönü vardır. Onda, önce Ebû Hanîfe hakkında müspet, daha sonra da menfi rivayetler toplanmıştır. Asırlardır üzerinde en fazla durulan kısım ise, hakkında savunma ve red yazılarının kaleme alındığı Numan b. Sâbit maddesindeki menfi rivayetlerdir. Tez konusu olarak hocalarımızla istişare sonunda Târîhu Bağdâd da Numan b. Sâbit maddesinde geçen müspet ve menfi rivayetleri seçtik. Târîhu Bağdâd da Ebû Hanîfe İle İlgili Rivayetlerin Değerlendirilmesi başlıklı bu çalışmamız, bir giriş ile iki bölümden oluşmaktadır. Girişte, Ebû Hanîfe, Hatîb el-bağdâdî ve Târîhu Bağdâd hakkında bilgi verilmiştir. Birinci bölümde, Ebû Hanîfe hakkında aktarılan müspet rivayetler, ikinci bölümde ise, menfi rivayetler incelenmiştir. Bölümlerdeki her bir başlıkta; önce iddia senediyle birlikte aktarılmıştır. Bazı başlıklarda, konu ile ilgili birden fazla rivayet bulunmaktadır. Bu rivayetler, genellikle birbirlerinin tekrarı mahiyetindedir. Onun için, mükerrer rivayetlerden sadece bir tanesini ele alarak, diğerlerinin isnatlarında farklı ravi varsa, onları incelemeye dâhil ettik. Daha sonra konu hakkında bilgi verip, ele aldığımız her bir başlığın sonunda da aktarmış olduğumuz malumat hakkında bir değerlendirme yapmaya çalıştık.

Târîhu Bağdâd daki Ebû Hanîfe nin Biyoğrafisi üzerine daha önceden bazı çalışmalar yapılmıştır. Ancak ülkemizde bugüne kadar, Ebû Hanîfe hakkındaki müspet ve menfi rivayetler ile alakalı bir çalışma yapılmamıştır. İsa b. Seyfeddin el- Hanefî er-redd alâ Ebî Bekr el-hatîb el-bağdâdî (Daru l-kütübi l-ilmiyye, 1.Baskı, Beyrut, h.1301) isimli kitabında, daha çok bu rivayetler hakkında kanaatlerini ifade etmektedir. Muhammed Zâhid el-kevserî nin Te nibu l- Hatîb alâ mâ Sâkahû fi Tercemeti Ebî Hanîfe mine l Ekâzib (Matbaatü l-envâr, 5. Baskı, Kahire, h.1410) isimli çalışması, tezimizle aynı mahiyettedir. Ancak el-kevserî, bazı konularda, iddiayı oluşturan rivayetin senedinden ziyade konuya ağırlık vermiştir. Yine Te nîbü l-hatîb de, müspet rivayetlerden ziyade, menfi rivayetler üzerinde durulmuştur. Abdurrahman el-muallimî tarafından hazırlanan et-tenkîl limâ verade fi Te nîbi l-kevserî mine l-ebâtîl (Daru l-kütübi s-selefiyye, Kahire, ty) Zâhid el-kevserî nin kitabına reddiye olarak yazılmıştır. Muallimî, bu kitabında sadece Kevserî ye muhalefet ettiği konulara değinmiştir. Mustafa Uzunpostalcı nın Ebû Hanîfe nin Hayatı ve İslam Fıkhındaki Yeri (Basılmamış doktora tezi)ismiyle hazırladığı doktora tezi, İmam  zam ın fıkhî yönüne ağırlık veren bir çalışmadır. İsmail Hakkı Ünal ın da İmam Ebû Hanîfe nin Hadis Anlayışı ve Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu (Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara, 2.Baskı 2001)isimli doktora tezi bulunmaktadır. Bu çalışmada, Ebû Hanîfe nin hadis anlayışı ve Hanefi mezhebinin hadis metodu incelenmiştir. Ayrıca, kitabın sonunda, Ebû Hanîfe yi cehreden âlimlerin listesi ve eleştiri noktaları kısaca verilmiştir. İslami Araştırmalar Dergisinin on beşinci sayısı Ebû Hanîfe sayısıdır. Bu sayıda, Ebû Hanîfe hakkındaki bir çok makale yer almaktadır. Biz, bunlar arasından özellikle İlyas Çelebi nin Risâleleri ve İtikadî Görüşleri ile İmam  zam Ebû Hanîfe (İslami Araştırmalar Dergisi, İstanbul, 2002) isimli makalesinden faydalandık. Diyanet İslam Ansiklopedisinin Ebû Hanîfe ( IX,131-146, İstanbul, 1994) maddesi vardır. Bu maddeyi, her biri farklı başlıklar altında Mustafa Uzunpostalcı, Yusuf Şevki Yavuz ve Ali Bardakoğlu yazmıştır. Ebû Hanife hakkında yapılan bu çalışmalardan en fazla Kevserî, Muallimî ve İsa b. Seyfettin el-hanefî ve İsmail Hakkı Ünal ın kitaplarından faydalandık.

Mustafa Uzunpostalcı nın çalışması Ebû Hanife nin fıkıh yönüyle alakalıdır. İslami Araştırmalar Dergisinin on beşinci sayısı Ebû Hanîfe özel sayısı olmasına rağmen, içinde imamla ilgili olarak müspet ve menfi iddiaları inceleyen bir makale bulunmamaktadır. Tabi ki bu özel sayı içinden istifade ettiğimiz bazı makaleler olmuştur. Araştırmamız boyunca, tez danışmanım olarak yardımlarını esirgemeyen hocam Doç. Dr. Mehmet EREN e, konuyu seçme noktasında bana yol gösteren hocam Prof. Dr. Zekeriyya GÜLER ve Yrd. Doç. Dr. Mahmut YEŞİL e şükranlarımı arz etmeyi bir borç bilirim. Mustafa ÖZTOPRAK 31 Temmuz 2006 Derebucak-KONYA

KISALTMALAR age. AÜİFD :Adı geçen eser : Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi b. : İbn bkz. : Bakınız c. : Cilt çev. DİA. : Çeviren : Diyanet İslam Ansiklopedisi h. : Hicri Hz. İA md. nşr. : Hazreti : İslam Ansiklopedisi : Madde : Neşreden ö. : Ölümü r.a. : Radıyallahu anh s. : Sayfa s.a.v : Sallallahu aleyhi ve selem sy. : Sayı thk. ty : Tahkik eden : Basım tarihi yok

T.D.V. vd. vs. yy. : Türkiye Diyanet Vakfı : Ve diğerleri : Vesaire : Basım yeri yok

GİRİŞ A- EBÛ HANÎFE 1-Nesebi Ebû Hanîfe nin menşe olarak hangi millete mensup olduğu hakkında farklı rivayetler vardır. Hatîb el-bağdâdî(463/1070) Târîhû Bağdâd ında, Ebû Hanîfe nin Tirmiz, Enbar, Nesa, Babil ve Nabata lı olduğu yönünde rivayetler aktarmıştır 1. Torunu Ömer in belirttiğine göre, nesebi Numan b. Sâbit b. Zuta b. Mah tır. Kâbil halkındandır 2. Ebû Hanîfe nin Arap olmadığı kesindir, Fars mı veya Türk mü olduğu ihtilaflıdır. Çoğunluğun tercihi onun Fars kökenli olduğu yöndedir 3. 2-Doğumu Ebû Hanîfe nin doğum tarihi hakkında h.61 ve 70 yılları ile ilgili bir kaç rivayet 4 bulunsa da genel kabul h.80 tarihi yönündedir 5. O, Kûfe'de doğması yönüyle Kûfi nispetiyle anılmıştır. Ebû Hanîfe künyesiyle meşhur olması hakkında, eski kaynaklarda herhangi bir açıklama yoktur. Bu künyenin, İslam a tam gönül vermiş, abid bir kimse olması veya Iraklılar arasında Hanîfe denilen bir divit veya yazı hokkasını devamlı yanında bulundurması sebebiyle verilmiş olduğu söylenmektedir 6. Bir başka rivayette ise Ebû Hanîfe nin Hanîfe adında bir kızı olduğu ve Ebû Hanîfe künyesini ona binaen aldığı aktarılmaktadır 7. 3-Tahsili Ebû Hanîfe nin ilmi hayatı küçük yaşlarda başlamıştır. Öncelikle Kur an ı hıfzetmiş, daha sonra Kıraat ilmini, kıraat ı seb a âlimlerinden olan Asım b. 1 5 Bağdadî, Hatîb, Târîhu Bağdad, XIII, 325. 2 Abdulhâris, Muhammed Kasım, Mekânetü l-imam Ebî Hanîfe Beyne l-muhaddisin, yy, 1993, s.37,38. 3 Kevserî, Muhammed Zâhid, Te nibü l-hatib, Kahire, 1410, s.39. 4 Bağdâdî, Hatib, Târîhu Bağdâd, XIII, 330; Zehebî, Menâkıbü l-imam Ebî Hanîfe, (thk. Kevseri ve Afgani), Kahire, ty, s.7. 5 İbn Abdilber, el-intika, Beyrut, ty, s.123; Kevserî, Muhammed Zâhid, Te nibü l-hatib, Kahire,1410, s.42. 6 Ünal, İsmail Hakkı, İmam Ebû Hanîfe nin Hadis Anlayışı ve Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu, Ankara, 2001, s.16. 7 Heytemî, İbn Hacer, el-hayrâtü l-hısân fi Menakıbi l-imami l-â zam Ebû Halifeti n-numân, Mısır,1304, s.33.

Behdele den öğrenmiştir 8. Kıraat ilminin yanında sarf, nahiv, şiir, edebiyat, felsefe gibi ilimleri de öğrenmiştir. Kûfe, Basra ve Bağdat ın ileri gelen üstadlarından hadis dinlemiştir 9. Ebû Hanîfe pek çok kimseden ilim almış olmakla beraber, onun en uzun süre hocalığını Hammad b. Ebî Süleyman(120/742) yapmıştır. Kendi ifadesine göre, hocası ölene kadar on sekiz yıl onun ders halkasına devam etmiştir. 10 Hammad b. Ebî Süleyman ın yüz yirmi senesinde vefatından sonra, onun yerine geçmiştir 11. Ebû Hanîfe nin ilim kaynağı aslında önde gelen sahabelere dayanmaktadır. Bu durumu kendisi şöyle anlatıyor. Emirulmü minin Ebû Cafer in huzuruna girdim. Bana ilmi nereden aldığımı sordu. Ben Hammad dan, o İbrahim den, o da Ömer b. El-Hattab, Ali b.ebi Talib, Abdullah b.mes ud ve Abdullah b. Abbas tan aldı, dedim. Bunun üzerine Ebû Cafer çok güzel, çok güzel, kendini iyi kimselerle tevsik ettin ey Ebû Hanîfe dedi 12.İlmi yönleri diğer sahabilere nazaran oldukça üstün olan bu sahabilerden bazıları Ebû Hanîfe nin yaşadığı muhitte hayatlarının önemli bir kısmını geçirmiş kimselerdir. Bu sahabilerin yanında Ebû Hanîfe nin hocaları arasında, Mesruk b. el-ecda(63/685), Alkame b. Kays(62/684) ve Şureyh(80/702) den ilim alan Şa bi ve İbrahim en-nehaî (96/718) de vardır. Bunlardan da Hammad b. Ebî Süleyman vasıtasıyla Ebû Hanîfe ilim almıştır. 13 Ebû Hanîfe hocası Hammad b. Ebî Süleyman ın vefatından sonra otuz yıl onun makamında oturmuştur. Bu süre içinde Hanefî mezhebinin temelini oluşturan çalışmaları yapmıştır. Otuz yıl boyunca yaklaşık atmış bin kadar fıkhi soruyu cevaplandırmıştır 14.Harezmî ye göre, Ebû Hanîfe nin kendi istinbatı seksen üç bindir. Onlardan, otuz sekiz bin i ibadet, kalanı muamelat şeklindedir 15. Ders vermeye kırk yaşlarında başlamıştır. Ders halkalarında yetişen talebelerinin sayısının dört bin i aştığı ve bunlardan kırk kadarının ictihad derecesine vardığı nakledilir. 16 8 Postalcı, Mustafa,, Ebû Hanîfe, DİA, İstanbul, 1994, X, 131. 9 Şerif, Main Muhammed, İslam Düşüncesi Tarihi, İstanbul, 1996, II, 302. 10 Bağdadî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII, 333. 11 Sibay, Halit Salim, Ebû Hanîfe, İA, İstanbul, 1964, IV, 21. 12 Bağdadî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII, 334. 13 Ebû Zehra, Muhammed, Ebû Hanîfe, s.68. 14 Şerif, Main Muhammed, İslam Düşüncesi Tarihi, İstanbul, 1996, II, 302. 15 Hamîdullah, Muhammet, İslam Hukuku Etütleri(çev. Kemal Kuşçu), İstanbul, 1984, s.192. 16 Dönmez, İbrahim Kâfi, İlmihal, İSAM, I, 35.

4-Ticari Hayatı Ebû Hanîfe, ticaretle uğraşan varlıklı bir ailenin çocuğudur. İlim öğrenmeye başlamadan önce Amr b. Hureys bölgesinde kumaş dükkânlarının bulunduğu ifade edilmektedir 17. İlim hayatına atılınca, ticaret işini ortakları aracılığıyla sürdürmüştür. Hayatı maddi sıkıntıdan uzak olarak geçmiştir. 18 Ebû Hanîfe nin ticaret yaptığı dükkân sadece bir alış-veriş yeri olarak görülmemektedir. Bu dükkân aynı zamanda insanların paralarını güvenip bırakabilecekleri bir yerdir. Ebû Hanîfe vefat ettiğinde buradaki paraların yekûnu elli milyon dirhem e ulaşmıştır 19. 5-Cömertliği Ebû Hanîfe sadece şahsiyetiyle, bilgisiyle ve ticaretiyle temayüz eden bir kişi değildir. O aynı zamanda verasıyla, cömertliğiyle akli melekelerinin güçlülüğüyle ön plana çıkan bir zattır. Önde gelen talebelerinden Ebû Yusuf, Ebû Hanîfe hakkında İnsanların içinde Ebû Hanîfe den daha ileri görüşlü, daha akıllı bir kimse görmedim. 20 demiştir. Muhammed b. Abdillah el-ensarî Ebû Hanîfe; yaptıklarıyla, yürüyüşüyle, girişiyle, çıkışıyla bulunduğu yerde temayüz eden bir şahsiyettir. 21 demiştir. İmkânı olmayan talebelerine yardımda bulunması 22, dükkâna gelen müşterilerden parası az olanlardan az alması, onun cömertliğinin bir yansımasıdır. Abdullah b. Mübârek(181/603) in Ebû Hanîfe hakkındaki şu sözü oldukça dikkat çekicidir. Kendisine, dünya ve zenginlikleri takdim edildiği halde reddeden, kırbaçlandığı halde sabreden ve insanların peşinden koştuğu makam ve şöhreti kesinlikle kabul etmeyen biri hakkında ne diyebilirsiniz ki? 23 6-Yönetimle İlişkileri Ebû Hanîfe nin yönetimle ilişkileri genellikle iyi gitmemiştir. Ömrünün elli iki yılı Emeviler, on sekiz yılı da Abbasiler döneminde geçmiştir 24. Yönetimle arasının bozulmasının birkaç sebebi vardır. Bunlardan birincisi, yöneticilerin kendisini 17 Bağdâdî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII, 325. 18 Postalcı, Mustafa, Ebû Hanîfe, DİA, İstanbul, 1994, X, 131. 19 Şerif, Main Muhammed, İslam Düşüncesi Tarihi, İstanbul, 1996, II, 303. 20 Saymeri, Hüseyin b. Ali, Ahbâru Ebî Hanîfe ve Ashabih, Beyrut, 1974, s.29. 21 Zehebî, Menâkıbü l-imam Ebî Hanîfe, s.26. 22 Postalcı, Mustafa, Ebû Hanîfe, DİA, X, 131. 23 Zehebî, Menâkıbü l-imam Ebî Hanife, s.115. 24 Postalcı, Mustafa, Ebû Hanife, DİA, X, 132.

beytülmal ve kadılık gibi kamu kuruluşlarının başına atama isteklerini reddetmesidir. Yöneticiler isteklerinin reddedilmesi üzerine Ebû Hanîfe ye hapis, kırbaçla işkence gibi cezalar vermişler. Bazı rivayetlerde bu işkenceler esnasında öldüğü 25 belirtilmektedir. Ebû Hanîfe nin yönetimle çatışmasının ikinci sebebi, Ehl-i beyt sevgisidir. Çeşitli ayaklanmalar sonucunda, Emevilerin Ehl-i beyt e karşı tutumunu sertleştirmesi, Ebû Hanîfe nin onlara cephe almasına sebep olmuştur. Aynı durum, Abbasi yönetimi ile de söz konusudur. İlk zamanlar aralarında mutedil bir ilişki varken, yönetimin Ehl-i beyt üzerindeki baskıyı artırması üzerine bu ilişki bozulmuştur. 26 7-Eserleri Ebû Hanîfe yetmiş yıllık hayatı çerçevesinde geriye birçok eser bırakmıştır. Onun, günümüze gelebilmiş eserleri fazla değildir. Üstelik bunların bir kısmının ona ait olduğu ihtilaflıdır. Bununla beraber talebeleri Ebû Yusuf ve bilhassa İmam Muhammed in telif ettiği eserler, onun fıkhını ve çeşitli konulardaki görüşlerini zamanımıza kadar ulaştırmıştır. Ebû Hanîfe nin yaşadığı dönemde imla usulü yaygın olduğu için hocalar genellikle yazmazlar, talebelerine yazdırırlardı 27. Başlıca eserler şunlardır. 1-) el-fıkhu l-ekber 2-) el-fıkhu l-ebsat 3-) el-âlim ve l-müteâllim 4-) Risale ila Osman el-betti 5-) Osman el-betti ye diğer bir risalesi 6-) el-vasıyye 7-) el-vasıyye(oğlu Hammad a) 8-) el-vasıyye(öğrencisi Yusuf b. Halid es-semti ye) 9-) el-vasıyye(öğrencisi Kadı Ebû Yusuf a) 10-) Müsnedü Ebî Hanîfe(Ebû Yusuf un rivayetiyle). 28 25 Bağdadî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII, 326 27; Taşköprizâde, Tabakâtü l Fukaha, Musul, 1954, s.13,14. 26 Postalcı, Mustafa,, Ebû Hanîfe, DİA, X,132 133. 27 Sibay, Halil Sabit, Ebû Hanîfe,İA, IV,26. 28 Ünal, İsmail Hakkı, İmam Ebû Hanîfe nin Hadis Anlayışı ve Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu, s.24.

8-Vefatı Hayatını ilme, ilim taliplerine ve insanların meselelerinin çözümüne adayan Ebû Hanîfe, h.150/767 yılında vefat ettiği hususunda âlimler ittifak etmişlerdir 29. Ölümünün hangi sebeple olduğu ile ilgili birçok rivayet vardır. Bu rivayetlerde; hapiste, kırbaç altında 30, aç ve susuz bırakılarak 31, hapisten çıkıp evinde 32 ve zehir içirtilerek 33 öldürüldüğü aktarılmaktadır. Hatîb el-bağdâdî (463/1070), sahih olan görüşe göre, Ebû Hanîfe hapiste ölmüştür 34 der. Ebû Hanîfe nin cenaze namazı altı kere kılınmış, yaklaşık elli bin kişi katılmış ve izdihamdan dolayı ikindi vaktine kadar defnedilememiştir 35. B-HATîB EL-BAĞDÂDÎ 1-Doğumu Hatîb el-bağdâdî, h.392/1006 yılında 36 Mekke-Medine yolu üzerindeki Vadilmelel in Guzeyye kasabasında dünyaya geldi. Tam olarak ismi, Ebu Bekir Ahmed b. Ali b.sabit b. Ahmed el-bağdadi dir. Hatîb in, nerede ve ne zaman doğduğu ile ilgili muhtelif bilgiler vardır. Kevserî(1371/1952), Hatîb in doğum tarihini h.392 37, İbnü l-cevzî(597/1117), h.391 38 olarak ifade etmektedirler. Ama kaynaklarımızın geneli Hatîb in doğum tarihini h.392 olarak aktarmaktadır. Hatîb el- Bağdâdî nin doğum yeri olarak ise, Bağdad ın güneybatısında büyük bir kasaba olan Derzican köyü ile bizim yukarıda zikrettiğimiz Guzeyye kasabası geçmektedir. Babasının yirmi yıl hatipliğini yaptığı Derzican köyü, Hatîb in doğum yeri olarak görülse de, görev yeri olarak da görülmesi muhtemeldir. Bu açıdan Hatîb in, Guzeyye veya Derzicanda doğduğunu kesin olarak söylemek oldukça zordur. 29 İbn Sa d, Tabakat, VI,368,369; İbn Abdilber, el-intika, s,122,123; ; Bağdâdî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII,330; Saymeri, Hüseyin b. Ali, Ahbâru Ebî Hanîfe ve Ashâbih, s.94; Zehebî, Siyeru A lâmi n-nübela, VI,403 30 Bağdâdî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII, 326.327.328. 31 Heytemi, İbn Hacer, Hayrâtü l Hısân, s.67. 32 Ünal, İsmail Hakkı, İmam Ebû Hanîfe nin Hadis Anlayışı ve Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu, s.25. 33 Heysemi, İbn Hacer, Menâkıbü l-imam  zam, Ankara,1978,s.178. 34 Bağdâdî, Hatîb, Târîhu Bağdad, XIII,328. 35 Gaveci, Vehbi Süleyman, Ebû Hanîfe en-numân, Dımeşk,1413,s.365; Saymeri, Hüseyin b. Ali, Ahbâru Ebî Hanîfe ve Ashabih, Beyrut,1974,s.29. 36 Bağdâdî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII,266. 37 Kevseri, Muhammed Zâhid, Te nibü l-hatîb, s.22. 38 Kandemir, Yaşar, Hatîb el- Bağdâdî,DİA, s.452.

2-Tahsili Babası Ali b. Sâbit, hem hatîb hem de hâfız 39 idi. Kendisinin dini ilimlere vukufiyeti olduğu için Hatîb i küçük yaşlardan itibaren yetiştirmeye çalışmıştır. On bir yaşındayken ona hadis okutmuştur. 403 senesinde Şeyh Ali b. Talib et-taberi den Hadis dinlemeye başlamıştır. Fıkıh ilmini ise, Bağdat taki ünlü Şafi âlimi olduğu belirtilen Ebû Hâmid el-isferayânî den 40 almıştır. Hatîb, o zamanın âdeti üzerine ilim almak için farklı memleketlere seyahat etmiştir. Bunlar, Basra, Nişabur, İsfahan, Hemedan, Şam ve Hicaz dır 41. Hicaza gittiğinde orada hem hac vazifesini yerine getirmiş, hem de oraya hac için gelen hadis âlimlerinden istifade etmiştir. Bunların içinde, Ebû Abdillah Muhammed b. Seleme el-kuzâî ve kendisine beş gün içinde Sahih i Buhârî yi okutmuş olan Ahmed el-mervezî nin kızı Kerime 42 yer almaktadır. Hac dönüşü Bağdat a gelmiştir. Hadis ilmindeki otoritesi yanında, yazdığı eserler sayesinde büyük bir şöhrete sahip olduğu için ondan hadis öğrenmek eserlerini bizzat kendisinden rivayet etmek üzere pek çok talebesi olmuştur. Bunların içinde bir zamanlar kendisine hocalık yapmış olan Ebû Bekir el-berkânî 43 de bulunmaktadır. 3-Yönetimle İlişkileri Abbasi halifesi İbnü l Müslime, Hatîb in tahsil arkadaşıydı.halife, kendi tahsil arkadaşının hadisteki konumunu bilerek onu kendi himayesine almıştır. Halife İbnü l Müslime, müşkilleri Hatîb e sorduğu gibi, Bağdaddaki vaizlerin, vaazlarında kullandıkları hadisleri ona götürmelerini emretmiştir 44. O sıralarda bir takım Yahudiler, Hz. Peygamberin Hayber Yahudilerini cizyeden muaf tuttuğuna dair Hz. Ali nin el yazısını ihtiva eden bir belgeye sahip olduklarını ileri sürdüler. Halife İbnü l Müslime, Hatîb e bu belge hakkındaki kanaatini sordu. O da belgeyi inceledikten sonra, Hayber in hicretin yedinci yılında fethedildiğini, bu belgede şahit olarak gösterilen Muâviye nin Mekke nin fethinde Müslüman olduğunu, diğer şahit Sad b. Muâz ın Beni Kureyza seferinde şehid düştüğünü belirterek, belgenin sahte 39 İbn Asâkir, Tarîhu Dımeşk, V,31. 40 İbn Kesir, el-bidâye ve n-nihâye, XII,101. 41 İbn Kesir, Age, XII,101. 42 Ateş, Ahmet, Hatîb el-bağdâdî ve Takyid el-ilim,aüifd, İst, 1952,sy.1, s.92. 43 Kandemir, Yaşar, Hatîb el-bağdâdî,dia, s,453. 44 W.Marçais, Hatîb el-bağdadî, İA, V,365; Ateş, Ahmet, Hatîb el-bağdâdî ve Takyid el- İlim,AÜİFD, İst,1952,sy.1 s.92.

olduğunu ispatlamıştır. Bunun üzerine vezir, Hatîb i hadis konusunda tek otorite olarak görmüştür 45. Hatîb el-bağdâdî, siyasi otoritenin gücünü de arkasına alarak bir taraftan eserlerini yazmaya, bir taraftan da talebelerine o zamana kadar edindiği bilgileri aktarmaya devam ediyordu. Ama kendisinin bu durumu siyasi dengelerin bozulmasıyla değişti. Bağdadı işgal eden Türk asıllı komutan Ebû l-haris Aslan el- Besasîriye karşı halifeye, Selçuklu sultanı Tuğrul Bey i çağırması telkininde bulunması, Fatımilerin nefretini üzerine çekmesine sebep olmuştur. Tuğrul Bey in ayrılmasından sonra Besâsîri tekrar geldi. Besasîri ve yandaşları, halife İbnü l Müslime yi öldürüp, Hatîb i de taciz etmeye başlamışlar. Bunun üzerine Hatîb, Şam a gitmek zorunda kalmıştır 46. 4-Eserleri Hatîb el-bağdâdî, Şam da Emevi Caminin doğu cephesindeki minarenin altında bulunan odada ikamet ederek eser yazıp ders okutmaya başladı. Burada elli civarında eser kaleme almıştır Ancak kendisinin kaç eseri olduğu hakkında muhtelif rivayetler vardır. Bu rivayetler arasında 36,56 47,100 48 gibi rakamlar yer almaktadır. Eserlerinden yirmi üç tanesi günümüze kadar gelmiştir. Bazıları şöyledir. 1-) Târîhu Bağdad 2-) Şerefü Ashâbi l-hadîs. 3-) el-camiu li-ahlâkı r-râvi ve Adâbi s-sâmi 4-) Nasihatü ehli l-hadis. 5-) el-kifâye fi ilmi r-rivâye 6-) Takyidü l-ilm 7-) er-rıhle fi talebi l-hadis 8-) Muvazzıhu evhami l-cem ve t-tefrik 9-) Kitabü l-fıkh ve l-mufakkıh 10-) Kitab el-buhala 45 Kandemir, Yaşar, Hatîb el-bağdâdî,dia, s,453. 46 Ateş, Ahmet, Hatîb el-bağdâdî ve Takyid el-ilim, AÜİFD, İst, 1952,sy,1 s.93,94. 47 Ateş Ahmet, Age, s.97. 48 W.Marçais, Hatîb el-bağdâdî, İA, V, 366.

5-Vefatı Hatîb el-bağdâdî, bu kadar verimli bir zaman geçirmesine rağmen, kendisi Şam daki hayatından memnun değildir. Bağdat ı özlemekte, ahir ömrünü orada geçirmek istemektedir. 462 yılının Şaban ayında Bağdat a dönmeye karar verdi. Ticaretle meşgul olan talebesi muhaddis Abdu l Muhsin eş-şihi onu Bağdat a götürme görevini üstlendi. Hatîb el-bağdâdî, yol üzerindeki Trablus ve Halep te hadis öğreterek dört ay sonra Bağdat a ulaştı ve el-camiu l-mansûrî de tekrar ders okutmaya başladı 49. 7 Zilhicce 463/1070 Pazartesi günü 50 o hasretine dayanamadığı Bağdat ta vefat etti. Kendisini Bişr el-hâfi nin Babü l Harb deki kabrinin yanına defnetmişlerdir. C-TÂRÎHU BAĞDAD 1- Yazıldığı Dönem Târîhu Bağdad, Hatîb el-bağdâdî nin en büyük ve en fazla emek sarf ettiği eseridir. Kendisine yöneltilen eleştirilerin de ekseriyeti bu kitaptaki yazdıklarıyla alakalıdır. Târîhu Bağdad, hicri beşinci asırda yazılmıştır. Hicri beşinci asır, mezhep tartışmalarının yoğunlaştığı bir zaman dilimidir. Bu asırda, aynı zamanda mezhepler hakkındaki kitaplar yazılmaya başlanmıştır. Kendisi hadisçi yönüyle temayüz eden bir şahsiyetken, eleştiriler hem hadisçilerden, hem fıkıhçılardan hem de diğer alanlardaki kişilerden gelmiştir. Çünkü eserine aldığı şahsiyetler, bir tek alanla ilgili kimseler değildir. Muhaddis biyoğrafilerinin ve rivâyetlerin çokluğundan dolatı bu kitap, sonraki asırlarda telif edilen mahallî tarihlerin hepsine örnek olmuştur. İslâm âleminin hemen her bölgesinde ona benzer Mahallî Tarih ler yazılmıştır. 51 2-Muhteva Târîhu Bağdad, on dört ciltten oluşmaktadır. Eser, yirmi yıldan fazla bir sürede 52 tamamlanabilmiştir. Eserde her bir şahsiyet için ayrı ayrı olmak üzere, 7831 madde yer almaktadır. Bu maddelerin kimisi birkaç satırdan ibaretken kimisi de onlarca 49 Kandemir, Yaşar, Hatîb el-bağdadî,s.454. 50 W.Marçais, Hatib el-bağdadi, İA, V,366. 51 Eren, Mehmet, Hadis İlminde Rical Bilgisi ve Kaynakları, s. 288. 52 Kandemir, Yaşar, Hatîb el-bağdadi, DİA, XI,453.

sayfa sürmektedir. Mesela Ebû Hanîfe yi konu alan 7297. madde, eserin en uzun maddesidir. Bu madde bazı nüshalarda yüz sayfa olarak görülürken, bazı nüshalarda yüz otuza kadar çıkmaktadır. Târîhu Bağdad, en fazla Hadis ricâlini tanıtması yönüyle önemlidir. Biyoğrafilerin neredeyse 2/3 ünü muhaddislerin teşkil etmesi, kitabın Hadis ilmine hizmet için telif edilmiş olduğunu gösterir. Hatib, bu muhaddislerin kimliklerini ve cerh-tâ dil durumlarını açıklamıştır. Muasırı olmayanlar hakkında önceki imamların hükümlerini nakletmiştir ki, onları sunuş tarzı o râvi hakkında bir hüküm vermeyi kolaylaştırmıştır. 53 Kitap, Bağdad ın kuruluşu, siyasi olarak tarih içinde geçirdiği evreler ve coğrafi olarak hangi durumda olduğunu aktararak başlar. Daha sonra, Bağdadda yaşamış şahsiyetlerin terceme-i hallerini Peygamber(s.a.v) e hürmeten Muhammed isimli olanlar, baba adlarının alfabetik sırasına göre tertip edilmiştir. Muhammed isminin akabinde alfabetik olarak diğer şahsiyetler yer almıştır. Bunların içinde, hükümdarlar, vezirler, halifeler, şarkıcılar, komutanlar vs. birçok alandan şahsiyetler yer almıştır. 3- Üslûbu Târîhu Bağdad hakkında, reddiye ve savunmaya yönelik birçok eser yazılmıştır. Reddiyeler genelde eserde yer alan, önde gelen mezheb imamları hakkında yazılanlara yöneliktir. Zehebî(748/1369), Hatîb el-bağdâdî mezheb imamları hakkındaki maddeleri keşke yazmasaydı demiştir. 54 Red ve savunma yazıları açısında dikkat çekici bir nokta ise, bu yazıların, Târîhu Bağdad ın yazılışından iki yüz yıl sonra yazılmaya başlanmış olmasıdır. İki yüz yıl sonra Hatîb aleyhindeki ilk eseri kaleme alan, Eyyübilerin Dımeşk kolu hükümdarı el-melikü l-muazzam Şerifüddin İsa b. el-melikü l Âdil(1218/1227) e kadar eser hakkında herhangi bir reddiye yazılmamış olması, oldukça dikkat çekicidir. 55 Bu da bizde, esere daha sonradan bir şeylerin katılmış veya eserden bir şeylerin çıkarılmış olabileceği izlenimi uyandırmaktadır. Ebû Hanîfe yi konu alan maddenin kimi nüshalarda rivayetler fazla iken, kimi nüshalarda az olması 56, bu düşünceyi destekler niteliktedir. 53 Eren, Mehmet, Hadis İlminde Rical Bilgisi ve Kaynakları, s. 54 Zehebi, Siyeru A lâmi n-nübela, XVIII,289. 55 Mahmud, et-tahhan, el-hafız el-hatib el-bağdadi,,beyrut,1401, s.105,106. 56 Kandemir, Yaşar, Hatîb el-bağddî, DİA, XI,453.

Hatîb el-bağdâdî, Târîhu Bağdad da ele aldığı kişilerin hem lehinde hem de aleyhindeki rivayetlere yer vermiştir. Bu tür bir metot oldukça objektiftir. Hatîb kendisinin metodunu Târîhu Bağdad da şöyle açıklamaktadır. Eyyüb Sahtiyânî, Süfyan es-sevrî(161/782), Süfyan b. Uyeyne, Ebu Bekir b. Ayyaş ve diğer imamlardan Ebû Hanîfe ye takriz, övgü ve sena ihtiva eden birçok rivayet zikrettik. Ancak Hadis nakilcileri yanında Ebû Hanîfe hakkında naklolunanlar bunun hilafınadır. Bir kısmı dini asıllara, bir kısmı da furûata ait olan birçok çirkin işlerden dolayı onun hakkında çok şey söylemişlerdir. Allah ın izniyle ve bunlara vakıf olup böyle şeyler duymaktan hoşlanmayanlardan özür dileyerek bu nakilleri zikrediyoruz. Ebû Hanîfe, nazarımızda yüksek bir mevkiye sahip olmak ve bu kitapta zikrettiğimiz diğer birçok ulemaya numûne olmakla birlikte, âlimlerin onun hakkındaki farklı sözlerine ve haberlerine yer verdik. Doğruya muvaffak kılan Allah tır. 57 İbn Hacer el-heytemi(973/1594), Hatîb el-bağdâdî nin Târîhu Bağdad da izlemiş olduğu metodun yanlışlığına dikkat çekmiştir. Ebû Hanîfe aleyhindeki rivayetlerin isnatlarında yer alan ravilerin genellikle mecruh ve meçhul olduğunu belirterek, bu kabil rivayetlerle, sıradan bir müslümanın bile namus ve şerefine zarar vermek icmaen caiz değilken, nasıl olur da müslümanların imamlarından bir imama tecavüz caiz olur demektedir 58. Hatîb el-bağdâdî aslında iyi niyetli olarak hareket etmiştir. Ancak, ele alınan şahıslar hakkında önüne gelen her rivayeti kitabına alması, bir kişinin hayatı aktarılırken dikkate alınan ravinin, kendi hayatı nakledilirken menfi ifadeler kullanılması, onun eleştirildiği noktalardandır. Yazar, önüne gelen bütün rivayetleri toplamış görünmektedir. Bunu Hatîb el-bağdâdî nin Târîhu Bağdad ındaki ifadelerinden anlıyoruz. Orada Hatîb, Ebû Hanife hakkındaki ifadelerin çok çirkin olduğunu ancak imamdan özür diliyerek kitabında o rivayetlere yer vereceğini söylemektedir. Hatîb el-bağdâdî, rivayetler üzerinde biraz daha fazla mesai harcayıp, kitap içinde ortaya çıkan farklılıkları giderseydi, o zaman kendisi daha az eleştirilmiş olabilirdi. 57 Bağdadî, Hatîb,, Târîhu Bağdad, XIII,369,370. 58 el-heytemî, İbn Hacer, el-hayrâtü l-hısân, s.103.

4. Ebû Hanîfe Maddesi Târîhu Bağdad da Ebû Hanîfe yi konu alan 7297. madde, eserin en uzun maddesidir. Hatîb el-bağdâdî, imamı Numan b. Sabit başlığı altında aktarmıştır. Bu, Hatîb el-bağdâdî nin imama verdiği önemi göstermektedir. Numan b. Sabit maddesi bazı nüshalarda yüz sayfa olarak görülürken, bazı nüshalarda yüz otuza kadar çıkmaktadır.imamı ele alan madde, eserin on üçüncü cildinde yer almaktadır. Madde içerisinde geçen iddiaları müspet ve menfi olarak ayırdık. Ancak, kitapta rivayetler karışık zikredilmiştir. DEĞERLENDİRME Ebû Hanîfe (150/767), İslam dünyasının önde gelen âlimlerinden biridir. İmamın bu noktaya nasıl geldiğini, neler yaşadığını, aktarmış olduğumuz hayatında görmek mümkündür. O bilhassa fıkıh yönüyle temayüz eden, ancak diğer ilimlerde de yeteri kadar bilgiye sahip olan bir şahsiyettir. Kendisine, diğer âlimlerin de karşılaştığı eleştiriler, itirazlar ve reddiyeler yapılmıştır. Her insanın eksiği, hatası ve yanlışları olabileceği gibi Ebû Hanîfe nin de olabilir. Ama neticede o, Müslümanların önde gelen âlimlerinden biri olmuştur. Hatîb el-bağdâdî (463/1070) de, hicri beşinci asrın İslam dünyasında temayüz etmiş âlimlerden birisidir. Abbasiler döneminde yaşamıştır. Devrinin en büyük Hadis otoritesidir. İlim dünyasında muhaddis kimliğiyle tanınmaktadır. Yazmış olduğu elli civarında eseri vardır. Ancak günümüze bunların yirmi üçü ulaşabilmiştir. 59 Hatîb el-bağdâdî nin yazmış olduğu eserlerden en önde geleni Târîhu Bağdad dır. Onda 7831 kişinin terceme-i hali verilmektedir. Hatîb el-bağdadî ye gelen eleştirilerin büyük çoğunluğu Târîhu Bağdad dan kaynaklanmaktadır. Bu kitapta, terceme-i hallerini verdiği ravilerden bazıları hakkında birbiriyle uyuşmayan bilgiler vermiştir. Bu da, kitabın kendi içinde tutarlı olmamasına sebep olmuştur. Yine de Târîhu Bağdad, ilim dünyamızda yer alan kıymetli eserlerimizden bir tanesidir. 59 Ateş, Ahmet, Hatîb el-bağdâdî ve Takyid el-ilim, AÜİFD, İst, 1952,sy,1 s.93,94; W.Marçais, Hatîb el-bağdâdî, İA, V, 366.

Hatîb el-bağdadî, Târîhu Bağdad da Ebû Hanîfe hakkındaki rivayetleri müspet ve menfi olarak iki başlık altında toplamak mümkündür. Müspet ve menfi rivayetler karşılaştırıldığında, menfi rivayetlerin daha fazla olduğu ortaya çıkmaktadır Müspet rivayetler, Ebû Hanîfe nin nesebi, memleketi, doğumu, ilim tahsili, fakihliği cömertliği ve vefat tarihi gibi konular üzerinde durulmaktadır.

BİRİNCİ BÖLÜM TÂRÎHU BAĞDÂD DA EBÛ HANÎFE HAKKINDA MÜSPET RİVAYETLER Ebû Hanîfe, ameli olarak kabul edilen dört mezhepten Hanefi mezhebinin lideridir. Böylesine önemli bir kişi hakkında, müspet veya menfi kanaatler oluşacaktır. Hatîb el-bağdâdî, Târîhu Bağdad ındaki Numân b. Sâbit maddesinde, müspet ve menfi rivayetlere yer vermiştir. Bu bölümde Numân b. Sâbit maddesinde geçen müspet rivayetleri inceleyeceğiz. Burada dokuz başlık altında farklı rivayetler mevcuttur. Bunların Ebû Hanîfe açısından geçerli olup olmadığını ortaya koymaya çalışacağız. Şahıslar hakkında söylenen övücü sözlerin içinde doğru olanlar olduğu kadar, taltif mahiyetinde uydurulmuş olanlar da olabilmektedir. Biz, burada doğru ile uydurulmuş olanları ayırmaya çalışacağız. Bazı başlıklar altında aynı konu ile ilgili birden fazla rivayet bulunmaktadır. Burada, rivayetler arasında birbirlerini teyit etmeyenler vardır. Onun için rivayetler arasındaki farklılıkları gidermek için konu ile ilgili kaynaklara başvuracağız. Her başlık altında; öncelikle konu ile alakalı giriş cümleleri, sonra Târîhu Bağdad da geçen rivayetler, daha sonra bu rivayetlerin tahlillerini ve âlimlerin görüşlerini aktarmaya çalışacağız. A-) DOĞUM VE VEFAT TARİHİ 1-Doğum Tarihi Ebû Hanîfe nin doğum yılı hakkında farklı rivayetler mevcuttur. Rivayetlerin büyük çoğunluğu hicri seksen yılında birleşmektedir. İmam  zam ın hangi yılda doğduğu sadece Hanefi mezhebine mensup olanlar değil, ayın zamanda diğer mezhepleri de ilgilendirmektedir. Çünkü Ebû Hanîfe nin doğum yılı ne kadar geriye doğru giderse, sahabilerle görüşme ihtimali o kadar yüksek olacaktır. Bu da Ebû

Hanîfe ye, dolayısıyla Hanefi Mezhebinin kullanmış olduğu kaynaklara karşı güveni artıracaktır. Onun için genellikle, Hanefi mezhebi dışındaki âlimlerin doğum yılı olarak en son tarih olan seksen yılında ısrar ettikleri görülmektedir. Hanefi kaynakları ise, diğer doğum tarihlerini de vererek, onların göz ardı edilmemesini istemektedir. Bu noktada konumuz ile ilgili Târîhu Bağdad da geçen rivayetleri aktaralım. a-) Ebû Abdillah es-saymerî> Ali b. el-hüseyin b.harun ed-dabî> Ebû I- Abbas b. Said >Abdullah b. İbrahim b. Kuteybe>Hasan b.el-hallâl>muzâhim b. Davud b. Aliyye. Ebû Hanîfe, altmış bir senesinde doğdu ve yüz elli senesinde öldü. Bu sözün sahibini kesin olarak bilmiyorum. 60 b-) Ebû Nuaym el-hâfız > Ebû İshak İbrahim b. Abdillah el-isbahânî (Neysabûrî) >Muhammed b.ishak es-sakafî >Yusuf b. Musa > Ebû Nuaym el-fadl b. Dükeyn. Ebû Hanîfe seksen senesinde doğdu ve öldüğünde yetmiş yaşındaydı. Yüz elli senesinde öldü. O, Numan b. Sâbit tir. 61 Rivayetimiz senet kısmında geçen Ebû Nuaym ın tam olarak ismi, el-fadl b. Dükeyn dir. Ebû Nuaym ismiyle meşhur olmuştur. Hicri 130 ile 218 yılları arasında yaşamıştır. Sika bir âlimdir. 62 Ebu İshak İbrahim b. Abdillah en-neysaburî. Hicri 277 yılında vefat etmiştir. İbn Hacer, bu ravi hakkında saduk ifadesini kullanmaktadır. 63 Yusuf b. Musa, hicri 253 yılında vefat etmiştir. Hatîb el-bağdâdî, kitabında, bu ravi hakkında, saduk demektedir. 64 Bu rivayetin senedindeki ravilerden Ebû Nuaym el- Fadl b. Dükeyn, diğer ravilerin yanında temayüz etmektedir. Aktarmış olduğumuz üç ravinin vefat tarihlerine bakıldığında, isnat zincirinde en sonda yer almasına rağmen Ebû Nuaym, kendinden önceki ravilerden önce vefat etmiştir. Ancak vefat tarihleri birbirine yakındır. Bu noktada Ebû Nuaym ın ravilerin ortasında yer aldığını söyleyebiliriz. 60 Hatîb, age, XIII,330. 61 Hatîb, age, XIII,330. 62 İbn Sa d, et-tabakâtü l-kübra, II,373;İbn Hacer, Tehzîbü t-tehzîb, VIII,245. 63 İbn Hacer, Lisânü l-mizân, I,74. 64 Hatîb, Târîhu Bağdad, XIV,404.

c-) Ebû Bekr Muhammed b. Hamdan b. es-sabah en-neysabûrî> Ahmed b. es-sılte b. el-mu lis el- Hanânî) Ebû Nuaym. Ebû Hanîfe, seksen senesinde doğdu ve yüz elli sensinde vefat etti. O, yetmiş yıl yaşadı. 65 Ebû Hanîfe nin doğumu ile ilgili olarak seksen, yetmiş, altmış bir tarihleri geçmektedir. Bunların içinde seksen yılı üzerinde adeta bir ittifak vardır. Ancak diğer üç tarihle ilgili olarak da, âlimlerimizden gelen rivayetler ve görüşler vardır. İbn Abdilber(463/1070), Ebû Hanîfe nin doğumu üzerinde, seksen tarihinde bir ihtilaf yoktur, 66 demiştir. Zehebî (748/1365), imamın Abdülmelik b. Mervan ın hilafeti esnasında Kûfe de doğduğunu 67 ifade ederken, Kevserî, Te nib inde 68, çoğunluğun seksen tarihinde karar kıldığını aktarmıştır. İbn Hacer (852/1467) de, Ebû Hanîfe nin yüz elli senesinde yetmiş yaşında iken vefat ettiğini naklederek, seksen yılında doğduğunu kabul etmiştir. 69 İmam  zam ın altmış bir, altmış üç 70 ve yetmiş 71 yıllarında doğduğu ile ilgili az da olsa rivayet vardır. Ukaylî, Duafâ sında şöyle bir olay aktarmaktadır: İbrahim en-nehaî, vefat etti. Kûfe ehlinden beş kişi toplandı. Onların arasında Ömer b.kays el-masrî ve Ebû Hanîfe de vardı. Aralarında kırk bin dirhem topladılar. Bu parayı, Hakem b.uteybe ye götürdüler. Sen bizim ircada reisimizsin. Biz aramızda topladığımız kırk bin dirhemi sana getirdik, dediler. Hakem b. Uteybe bunları kabul etmedi. Bu toplanan parayı Hammad b. Ebî Süleyman a götürdüler. Hammad ise bu parayı kabul etti. İbrahim en-nehaî, yetmiş beş senesinde vefat etmiştir. 72 Bu rivayete bakarak, Ebû Hanîfe nin altmış bir doğumlu olduğunu söylemek mümkün görünmemektedir. Çünkü bu olayın içinde geçen, sen bizim ircada reisimizsin ifadesi, Ebû Hanîfe ile bir araya gelebilecek bir durum değildir. İmamın zaten Mürcie akımının içinde olmayı 65 Hatîb, Tarih, XIII,330. 66 İbn Abdilberr, el-intika, s.123, 67 Zehebî, Menâkıbu l-imam  zam, s.10 68 Kevserî, Muhammed Zâhid, Te nibü l-hatîb, s.42. 69 İbn Kesir, el-bidâye ve n-nihâye, X,108. 70 Taşköprizâde, et-tabakâtü l-fukaha, s.11. 71 Kevserî, Te nibü l Hatîb, s.42. 72 Ukaylî, ed Duafâü I-Kebir, I,304.

reddettiği bilinen bir gerçektir. 73 Bu açıdan bakıldığında, baş tarafta aktardığımız Ebû Hanife nin hicri altmış bir yılında doğduğu yönündeki rivayet hale gelmektedir. Zaten bu iddianın ravisinin de kesin olarak bilinmemesi, rivayetin sıhhati üzerinde soru işaretleri oluşturmaktadır. Rivayetlere bakıldığında, Ebû Hanîfe nin vefat ettiğinde yaşının yetmiş olduğu geçmektedir. Vefat tarihi ile ilgili olarak da doğum tarihinde olduğu gibi farklı rivayetler 74 vardır. Ancak ittifak edilen tarih yüz elli senesidir. İttifak edilen noktayı, yani yüz elli senesini dikkate alsak, İmamın yetmiş sene yaşadığı rivayetiyle, onun doğum tarihinin seksen yılı olduğunu anlarız. Bu noktada imamın doğum ve ölüm yılları hakkında genel kabul gören tarihler, seksen ve yüz ellidir. Bu iki tarihin yanında diğerleri oldukça zayıf kalmaktadır. Neticede; İmamın doğumunun seksen, vefatının ise yüz elli yılı olduğu ortaya çıkmakta, bu yöndeki rivayetler, hem senet, hem de metin açısından daha sağlam görünmektedir. 2-Bağdat a Gelmesi İslam tarihinin bazı zamanlarında mihne dönemleri 75 yaşanmıştır. Mihneler genel olduğu gibi, kişi bazında da olmuştur. Ebû Hanîfe de kişi bazında mihne yaşayanlardandır. Ebû Hanîfe nin yaşadığı sıkıntıların en büyüğü yönetimle ilgili olanıdır. Kadılık, beytü l-mal den sorumlu görevli gibi teklif edilen kamu görevlerini reddetmesi neticesinde kendisine işkence yapıldığı, hatta bu işkenceler esnasında öldüğü ile ilgili rivayetler bulunmaktadır. Bu rivayetlerden bir kaçı şöyledir. a-) Ebû Ömer el-hasan b,osman el-va z>cafer b.muhammed b.ahmed b.el- Hakem el-vasıtî>kadı Ebûl-Alâ el-vasıtî>talha b.muhammed b. Cafer el- Muâddil>Muhammed b. Ahmed b. Ya kub>bişr b. El-Velid el-kindî. Emirül-mü minin Ebû Cafer, Ebû Hanîfe ye gitti. Ondan kadılığı üstlenmesini istedi. Fakat Ebû Hanîfe bunu reddetti. Ebû Cafer bunun üzerine 73 Doğan, İsa, Ebû Hanîfe ve Mürcie, s.124. 74 Mizzî, Tehzîbü l-kemâl, XXIX,444. 75 Bkz.Özafşar, M.Emin, İdeolojik Hadisciliğin Tarihi Arka Planı, Ankara Okulu Yayınları, Ankara,1999,s.59.

yapacaksın diye yemin etti. Ebû Hanîfe de yapmayacağım diye yemin etti. Bu bir defa daha böyle oldu. Rebî b. Yunus, Ebû Hanîfe ye, görmüyor musun, emirü lmü minin yemin ediyor, dedi. Ebû Hanîfe, emirü l-mü minin yemin kefaretini yerine getirme hususunda benden daha güçlüdür, dedi. Ebû Cafer el-mansûr bunun üzerine Ebû Hanîfe yi hapse attırdı. 76 b-) Ömer b.ahmed el-va z>mükrim b. Ahmed b. Muhammed el- Hımmânî>İsmail b. Ebî Üveys>Rebî b.yunus. Emirü l-mü min Mansur un Ebû Hanîfe yi kadılığa getirme mücadelesini gördüm. (Mansur). Allah tan kork ve emaneti Allah tan korktuğundan dolayı gözet. (Ebû Hanîfe) Vallahi ben senin normal halinden emin değilim kızgın halinden nasıl emin olabilirim. Hâkimin hükmü, senin aleyhinde olursa, beni Fıratta boğmakla tehdit edersin veya boğmaktan başka seçeneği olmayan bir hüküm getirirsin. Senden korkan kimse, sana hürmet göstermeye muhtaçtır. Ben bunu doğru bulmuyorum. (Mansur).Sen yalan söyledin dedi.(ebû Hanîfe) Sen benim için kendi aleyhinde karar verdin. Benim yalancı olduğum halde senin emanetini kadı olarak üstlenmem nasıl olabilir ki, dedi 77 Birinci rivayetinin senedinde yer alan Ebû Ömer Hasan b. Osman el-va z, hicri 347 ile 426 yılları arasında yaşamıştır. Hatîb el-bağdâdî, bu ravi hakkında zayıf demiştir. 78 Cafer b.muhammed b. Ahmet b.el Vasıtî, hicri 265 yılında vefat etmiştir. Sika bir ravidir. 79 Ebûl-Alâ el-vasıtî, 349 ile 423 yılları arasında yaşamıştır, Mevzu hadisler rivayet eden bir kişidir. 80 Muhammed b. Ahmet b. Yakub, hicri 310 ile 383 yılları arasında yaşamıştı. Sika bir ravidir. 81 Mutaassıp bir kişiliğe sahiptir. 82 Bişr b. el-velid el-kindî, hicri 238 yılında, vefat etmiştir. Ebû Yusuf un arkadaşıdır. 83 Münker hadisler nakletmektedir. 84 76 Hatîb, age, XII, 327, 328. 77 Hatîb, age, XII, 328, 329. 78 Hatîb, age, VII, 362. 79 Hatîb, age, VII, 179; İbn Hacer, Tehzîbüt-Tehzîb, II,90. 80 Hatîb, age, III, 98. 81 Hatîb, age, IV, 363. 82 Zehebî, Tezkîrâtü l-huffâz, III,1017. 83 Hatîb, Tarih, VII, 81. 84 İbn Hacer, Lisânü l-mizân, II,35.

İkinci rivayetin senedindeki Ömer b. Ahmed el-va z, hicri 297ile 385 yılları arasında yaşamıştır. Sika bir ravidir. 85 Mükrim b. Ahmed, hicri 345 yılında vefat etmiştir. Hatîb el-bağdâdî, bu ravinin sika olduğunu söylemektedir. 86 Ahmed b. Muhammed el- Hımmânî, hicri 308 yılında vefat etmiştir. Hadis uyduran bir kişidir. Uydurduğu rivayetler arasında Ebû Hanîfe hakkında olanlar da bulunmaktadır. Birinci rivayetin başındaki Hasan b.osman el-va z, Cafer b. Muhammed el- Vasıtî, Ebul-Alâ el-muhammed b. Ahmet b. Yakub un vefat tarihleri birbirlerine oldukça yakındır. Bunlara aynı nesil içindeler demek yanlış olmayacaktır. Bu rivayeti, bir önceki başlıkta da olduğu gibi Ebûl-Alâ el-vasıtî merkezli düşünmek gerekmektedir. İkinci rivayetin senedinde ki raviler arasında Ahmed b. Muhammed el- Hımmânî ye dikkat etmek gerekmektedir. Bu ravi, hicri 308 yılında vefat etmesine rağmen, kendisinden 158 yıl önce vefat eden Ebû Hanîfe den rivayetlerde bulunmuştur. İmam hakkında da hadis uyduran bir kişi olarak bilinen el-hamânî, belki de bu rivayeti kendisi üretmiştir. Kendisinin de isnadında yer aldığı rivayete, bu zaviyeden bakmak gerekmektedir. Dolayısıyla bu rivayeti, Ahmed b. Muhammed el- Hımmânî merkezli düşünmek daha isabetli görünmektedir. Halife Ebû Cafer el-mansûr, Ebû Hanîfe nin İslami ilimlerdeki yetkinliğini duyduktan sonra, kendisini kadılık görevine getirmek istemiştir. Bunu ilk başta valisi İbn Hübeyre aracılığıyla, daha sonra da bizzat kendisi teklif etmiştir. Ancak Ebû Hanîfe önce kadılık, sonra baş kadılık, daha sonra da beytülmal den sorumlu kişi olmayı reddetti. Ebû Hanîfe nin bu görevleri reddetmesi üzerine, kedisine kırbaçla işkenceye başlandı. Halife kadılık teklifini daha önce birçok kimselere yapmış, ancak teklifi kabul etmeyenlere Ebû Hanîfe ye yaptıklarını yapmamıştı. Burada Ebû Hanîfe ye karşı farklı bir uygulama vardı. Bunun sebebi; halife ye yanında bulunanların, Ebû Hanife nin Abbasi saltanatını kabul etmediğini, Hz Ali soyuna yardımlarda bulunduğunu, onları desteklediğini, söylüyorlardı. 87 Onun için Halife, Ebû Hanîfe ye 85 Hatîb, Târîhu Bağdad, XI,267; İbn Hacer, Lisânü l-mizân IV,284. 86 Hatîb, age XIII,221. 87 el-heytemî, İbn Hacer, Menâkıbu İmam  zam, s. 178.

daha dikkatli davranıyordu. Ebû Hanîfe nin görevi kabul etmemesi, halife taraftarlarına göre, onun yönetim karşıtı kabul edilmesi anlamına geliyordu. Ebû Hanîfe Bağdat a götürülmüş ve hapse atılmıştı, Her gün kırbaçla işkence yapılıyor ve yapılanlar aynı gün halka anlatılıyordu. İmam  zam, hapis hayatında Allah ım oların şerrini gücünle def et 88 şeklinde devamlı yaptığı bir dua vardı. Hapishanedeki işkencelerin beş, 89 altı 90 veya on 91 gün devam ettiği ile ilgili rivayetler mevcuttur.. Ebû Hanîfe nin hapishanede öldüğü hususunda görüş birliği vardır. 92 Ayrıca işkence sonrası zehirlenerek öldüğü 93 ile ilgili de ciddi iddialar bulunmaktadır. Ebû Hanîfe,150/699 senesinde yetmiş yaşında vefat etmiştir. Vefat yılında her hangi bir ihtilaf yoktur. Ancak Ebû Hanîfe nin o sene içinde hangi ayda öldüğü hususunda ihtilaf vardır. Rivayetlerde, Recep ve Şaban ayları geçmektedir. Bunlar içinde çoğunluğa göre, vefat ettiği ay Recep ayıdır. 94 Şaban ve Şevval ayı 95 ise azınlıkta kalmaktadır. Ebû Hanîfe nin cenaze namazını Bağdat kadısı Hasan b. Umre kıldırmıştır. Cenaze yıkanırken, Bağdat halkının büyük çoğunluğu orada bulunmuştur. Cenazesine rivayetlere göre elli bin kişi katılmıştır. Cenaze namazı altı kere kılınmış, cenaze ancak ikindiden sonra defnedilebilmiştir. 96 Cenazesi vasiyeti üzerine Hayzuran mezarlığının doğu tarafına gömülmüştür. Kabrinin üzerine daha sonra Melik Eşref Ebû Said el-mustavfî tarafından büyükçe bir kubbe yaptırılıp, çevresine de medrese inşa edilmiştir. 97 3-Vefat Tarihi Berkânî > Hamza b. Muhammed b. Ali b.el-mamdayrî > Muhammed b. İbrahim b. Şuayb el-gâzî > Muhammed b. İsmail el-buhârî. 88 Gaveci, Süleyman Vehbi, Ebû Hanife en- Numân, s.364. 89 el-heytemî, İbn Hacer, Hayrâtü l-hısân, s.67. 90 Temimî, et-tabakâtü s-seniyye fi, Tercemeti l. Hanefiyye, s.106. 91 el-heytemî, İbn Hacer, Menâkıbu İmam  zam, s. 178. 92 Zehebî, Menâkıbu İmam Ebî Hanîfe, s.30; Taşköprizâde, et-tabakâtü l-fukaha, s.14. 93 İbn Abdilberr, el-intika, s.170 94 Zehebî, Menâkıbu l-imam  zam, s.30. 95 İbn Abdilberr, el-intika, s.123. 96 el-heytemî, İbn Hacer, Hayrâtü l-hısân, s.68.69. 97 Sibay, Halil Sâbit, Ebû Hanîfe, İA, IV,20, İstanbul, 1964.

Ebû Hanîfe en-numân b. Sâbit, Kûfe lidir, yüz elli senesinde vefat etmiştir. 98 Senette geçen Berkânî diye meşhur olan ravi, Ahmed b. Muhammed b. Ahmed b. Galip Ebû Bekir el-haverizmi dir. Hicri 336 ile 425 yılları arasında yaşamıştır. Hatîb el-bağdâdî, kitabında bu ravinin sika olduğunu ifade etmiştir 99.Berkânî aynı zamanda Hatîb el-bağdâdî nin hocasıdır. Muhammed b. İbrahim b. Şuayb el-gâzî, Zehebî ye göre sika dır. 100 Ebû Hanîfe nin vefat tarihi olarak âlimlerimizin ittifak ettiği tarih hicri yüz elli senesidir. 101 Ancak Hatîb el-bağdâdî, yüz elli yılını ifade ederken yukarıdaki rivayetin yanında, yüz elli bir, yüz elli üç rakamlarını zikreden iki farklı rivayet daha aktarmaktadır. Bu rivayetlerde, bizzat Hatîb el-bağdâdî tarafından hadis uyduran biri olarak aktardığı raviler bulunmaktadır. Bu ravilerden ikisi, Ahmed b. Ali b. Ebbâr, ikincisi, Da leç b. Ahmed el-bağdâdî dir. İmamın vefatının yüz elli yılı olduğunu ifade eden yukarıda aktardığımız rivayetin hem senet, hem de metin açısından sahih olduğu görülmektedir. Buradan hareketle Ebû Hanîfe nin vefat yılı olarak yüz elli senesini kesin olarak söyleyebiliriz. B-) MEMLEKETİ Tarih doğduğu yerden başka yerlere de nispet edilen birçok insan vardır. Ebû Hanîfe de, bunlardan birisidir. Genel olarak doğup büyüdüğü yer Kûfe olarak kabul edilse de; Babil, Nesa, Kabil, Tirmiz, Enbar gibi yerlere de nispet edilir. Bu yerlerle ilgili rivayetler şöyledir. 1.Amr b. Muhammed el-ankazî > Huzed b. Halife > Ebû Abdirrahman el- Mûkrî > Abdurrezzak b. Hemmam. Ebû Hanîfe, Kûfe ehlindendir, onu Ebû Cafer el-mansûr Bağdada nakletmiş, ölünceye kadar orada ikamet ettirmiştir. Hayzürân mezarlığının doğu tarafına defnedilmiştir.oradaki kabri meşhurdur, bilinmektedir. 102 98 Hatîb, Tarih, XIII, 422. 99 Hatîb, Tarih, IV, 374. 100 Zehebi, Tezkirâtü l-huffâz, II, 761. 101 İbn Sa d, et-tabakâtü l-kübra, VI, 368,369; İbn Abdilber, el-intika, s.122,123; Zehebî, Siyeru Âlami n-nübela, VI, 403; Saymerî, Ahbâru Ebî Hanîfe ve Ashâbih, s.94. 102 Hatîb, Tarih, XIII, 324.

2.Hamza b. Muhammed b. Tâhir > Velid b. Bekir > Ali b. Ahmed b. Zekeriyya el-hâşimî > Ebû Muslim Salih b. Ahmed b. Abdillah İbn Salih el-iclî Ebû Hanîfe en-numân b. Sâbit, Hamza ez-ziyad kabilesinden olup Kûfelidir. O, kumaş satan bir kumaş tüccarı idi. 103 3.Hasan b. Muhammed el-hallâl > Ali b. Amr el-harirî > Ebûl-Kasım Ali b. Muhammed b. Kase en-nehaî > Muhammed b. Ali b. Affân > Muhammed b. İshak el-bukaî > Ömer b. Hammad b. Ebî Hanîfe. Ebû Hanîfe en-numan b. Sâbit, Zûta kabilesindendir. Babası Sâbit, müslümandı. Zûta, Teymullah b. Sâlebeoğullarının kölesidir, daha sonra azad edilmiştir. Onun efendisi, Teymullah b. Sâlebedir. Ebû Hanîfe, Amr b. Hureys bölgesinde dükkânı bulunan bir kumaşçıydı. 104 Birinci rivayetimizin isnadında yer alan Amr b. Muhammed el-ankazi, hicri 199 vefat etmiştir. Kendisi hakkında Mizzî sika demektedir. 105 Huzed b. Halife, hicri 216 yılında vefat etmiştir. Zehebî, bu ravinin sadûk olduğunu beyan etmiştir. 106 Ebû Abdirrahman El-Mukrî, hicri 213 yılında vefat etmiştir. El-Mukrî, sika bir ravidir. 107 İkinci rivayetimizin senedinde yer alan Hasan b. Muhammed el-hallâl, hicri 395 ile 439 yılları arasında yaşamıştır. Hatîb el-bağdâdi, kitabında bu ravinin, Râfizî olduğunu, sahabeyi ve selefi kötülediğini ifade etmiştir 108. Ali b. Amr el- Harirî, hicri 380 yılında vefat etmiştir. Hatîb el-bağdâdî, kitabında bu ravinin sika olduğundan bahsetmektedir 109. İbn Hıbban da aynı görüşü paylaşmaktadır. 110 Muhammed b. Kâse en-nehai, hicri 324 yılında vefat etmiştir. En-Nehaî, Ebû Hanîfe nin ilmini ve ferâiz ilmini anlatan birisidir. Muhammed b. İshak el-bukaî, hicri 264 yılında vefat etmiştir. Zehebi, el-bukaî nin sika olduğunu söylemiştir. 111 103 Hatîb, Tarih, XIII, 324. 104 Hatîb, Tarih, XIII,324. 105 Mizzî, Tehzîbü l-kemâl, XXII, 222. 106 Zehebî, el-kâşif, II, 156. 107 Mizzî, Tehzîbü l-kemâl, XVI, 323. 108 Hatîb, Tarih, VII, 425. 109 Hatîb, age, XII, 21. 110 İbn Hıbban, es-sikat, IX, 141. 111 Zehebî, age, II, 156.