VÜCUDUMUZDAK S STEMLER. 2. DOLAfiIM S STEM N N YAPISI VE GÖREVLER. 3. M KROPLARLA SAVAfi (BA IfiIKLIK S STEM )



Benzer belgeler
4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

Fen ve Teknoloji VÜCUDUMUZDAK S STEMLER Ünite 1

ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNĐTE 1 : VÜCUDUMUZDA SĐSTEMLER (MEB)

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

Solunum Sistemi. Anahtar Kavramlar alveol diyafram bronş bronşçuk. Soluk al p verme olay s ras nda hava vücudumuzda nas l bir yol izler?

DOKULAR BÖLÜM. Bu Bölümü Çal flt ktan Sonra Neler Ö renece iz? Doku kavram n, Doku çeflitlerini, Hayvansal dokular, Bitkisel dokular ö renece iz.

Anatomik Sistemler. Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri

DESTEK ve HAREKET SİSTEMİ. Kemiklerin Görevleri: - Destek ve hareket sistemimiz: iskelet sistemi, eklemler ve kas sisteminden meydana gelir.

VÜCUDUMUZDA SISTEMLER. Destek ve Hareket

Doğada yaşayan canlıların tamamı hücrelerden oluşmuştur. Canlılardan bazıları tek bir

NOT : İskelet Sisteminin (Kemiklerin) Görevleri : 1- Vücuda şekil verir.

6 MADDE VE ÖZELL KLER

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

1- Kulakçıklar Gevşer, Karıncıklar Kasılır :

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

6. Tabloya bakt m za canl lardan K s 1 CEVAP B. 7. Titreflim hareketi yapan herfley bir ses kayna d r ve. II. ve III. yarg lar do rudur.

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR

Doç. Dr. Orhan YILMAZ

İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir?

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Pnömokokal hastal klar

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

Sınav Süresi 85 Dakikadır

A. Aşağıdaki destek ve hareket sistemi ile ilgili verilen kavram ağını uygun şekilde doldururunuz.

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

S. 1) Aşağıdakilerden hangisi biyolojik mücadele ye örnektir? A) Üreaz enziminin üretimi. B) Sadece böcekleri hasta eden virüs üretimi.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her

İLK YARDIM KURSUNUN KONULARI ZEH RLENMELER

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

Mercedes-Benz Orijinal Ya lar

BEZMİÂLEM. Horlama ve Uyku. Apne Sendromu VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ. Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı.

YGS ANAHTAR SORULAR #3

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-4

FEN BİLİMLERİ TESTİ 6. SINIF

KEM K OLU UMU ki çe it kemik olu umu vardır. 1)Ba dokusu aracılı ıyla süngerimsi kemik olu umu 2)Kıkırdak doku aracılı ıyla sıkı kemik olu umu

K MYA K MYASAL TEPK MELER VE HESAPLAMALARI ÖRNEK 1 :

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

Kalp Damar Hastal klar

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir?

ÇOCUKLUKTA ve ERGENL KTE KEM K SA LI I

SINIFLAR/1.DÖNEM YAZILIYA HAZIRLIK ÇALIŞMASI-2

NORMAL EKMEK ANKARA HALK EKMEK

V-6 Külotlu Varis Çorab

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

S-1 Silikon Tabanl k 3/4. S-2 Silikon Tabanl k 4/4 nce. Silikon Ürünler. S-3 Silikon Tabanl k 4/4 Mavi Noktal

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ

P-1 Anatomik Boyun Yast Büyük. P-2 Anatomik Boyun Yast Küçük. Anatomik Yast klar. P-3 Anatomik Boyun Yast Çocuk

K MYA 8 ÜN TE III KARBON H DRATLAR GENEL YAPILARI VE ADLANDIRILMALARI MONOSAKKAR TLER D SAKKAR TLER

6.Sınıf. Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi FEN BİLİMLERİ. Test-01 I II III. Yukarıdaki şekilde bir hayvan hücresi genel kısımlarıyla modellenmiştir.

Et tipi hayvanların özel muayenesi ve seçimi

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

Deri, vücudun sa lam ve koruyucu dı örtüsüdür. Salgı bezleri, tırnaklar,tüyler ile deri bir organ ve sistemdir. En geni organdır (Yakla ık 1.

Bitkilerde Çiçeğin Yapısı, Tozlaşma, Döllenme, Tohum ve Meyve Oluşumu

5. Afla dakilerden hangisi hayvan hücresinde. A) Ribozom B) Endoplazmik retikulum C) Mitokondri D) Kloroplast

Hasta Rehberi Say 6. KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Kolay okunabilir rehber

MAKEDONYA BİYOLOGLAR BİRLİĞİ. Çözümler

KALÇA VE ALT EKSTREMİTE KIRIK ÇIKIK VE BURKULMALARI Hazırlayan NESLİHAN GÖÇMEN

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ Beslenme Boşaltım Üreme Büyüme Uyarıları algılama ve cevap verme Hareket Solunum Hücreli yapı

ÜN TE I. TAfiIMA VE DOLAfiIM S STEMLER

standartlar Standartlar ve Sertifikalar sertifika

LENF DOLAŞIMI LENF SİSTEMİ

Seramik. nerelerde kullan l r. Konutlar. alfabesi 16

Seramik nedir? alfabesi 6

N-3 Diz Sabitleyici (Posterior Sheel)

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-3

KULLANMA TALĐMATI. CALCIUM PICKEN %10 Ampul Damar ve kas içine uygulanır.

Hatırlatma: 1. Ünitede canlıların en küçük yapı biriminin hücre olduğunu,

Çocuk ve Tüberküloz (Verem)

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

CO RAFYA SICAKLIK. Kavram Dersaneleri 6. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir.

3- Kayan Filament Teorisi

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır.

K fl geldi, sivrisinekler ortadan kalkt ; ama onlar n derimizde neden olduklar kafl nt y unutmaya pek. 12 Bilim Çocuk

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

ÜN TE: 1 VÜCUDUMUZDAK S STEMLER S ND R M S STEM

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

K MYA GAZLAR. ÖRNEK 2: Kapal bir cam kapta eflit mol say s nda SO ve NO gaz kar fl m vard r. Bu kar fl mda, sabit s - cakl kta,

Yeniflemeyen Zarlar B:

1.ÜNİTE: VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM. Fen ve Teknoloji-4.sınıf

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir.

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

Bitkisel Dokular, Bitkinin Kısımları, Meristem Doku

GEOMETR 7 ÜN TE III S L ND R

4. Sistem dengede oldu una. hareketli piston. P o. esnek CEVAP E. balon ESEN YAYINLARI P X. 6atm 5L. .g 200 = 8 (20 + V D. Buna göre; 25 = 20 + V D

Kan ya lar ve kolesterol

ÝÇÝNDEKÝLER. 1. ÜNÝTE Vücudumuzdaki Sistemler SÝNDÝRÝM SÝSTEMÝ Ölçme ve Deðerlendirme Kazaným Deðerlendirme Testi

ELEKTRON K DEVRE ELEMANLARI

Hasta Rehberi Say 14. NTRAÜTER N BÜYÜME GER L Orta kolayl kta okunabilir rehber

11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

Destek ve Hareket Sistemi

Transkript:

5. ÜN TE 5. VÜCUDUMUZDAK S STEMLER 1. DESTEK VE HAREKET S STEM 2. DOLAfiIM S STEM N N YAPISI VE GÖREVLER 3. M KROPLARLA SAVAfi (BA IfiIKLIK S STEM ) 4. SOLUNUM S STEM N N YAPISI VE GÖREVLER

1. DESTEK VE HAREKET S STEM nsan vücudu yaflam na, anne ve babadan gelen efley hücrelerinin birleflmesiyle oluflan zigot hücresiyle bafllar. Zigot bölünerek embriyoyu oluflturur. Embriyo safhas n n bafllang c nda insan oluflturacak tüm hücreler birbirlerinin ayn d r. Daha sonra hücre bölünmesi devam eder ve hücreler aras farkl laflmalar bafllar. fiekil ve yap bak m ndan benzer olan ve ayn görevi yapacak flekilde özelleflen hücreler doku ad verilen hücre topluluklar n oluflturur. Dokuyu oluflturan hücreler aras nda madde al flverifli ve haberleflme a vard r. Epitel, kan, kas ve sinir gibi dokular bu hücresel topluluklara birer örnektir. Vücudumuzdaki çeflitli doku gruplar bir araya gelerek akci er, mide, kol, kalp, beyin, göz ve karaci er gibi organlar oluflturur. Organlar da belli bir görev do rultusunda çal flan dolafl m, solunum, sindirim, boflalt m, iskelet, sinir ve üreme gibi sistemleri oluflturur. Sonuç olarak vücudumuz birbirleriyle uyum içinde çal flan sistemler toplulu udur. O hâlde, insan vücudu hücreler, dokular, organlar ve sistemlerden oluflan düzenli bir yap d r. nsan vücudunda iskelet sistemi, kas sistemi, sindirim sistemi, dolafl m sistemi, solunum sistemi, sinir sistemi, boflalt m sistemi, üreme sistemi, ba fl kl k sistemi ve düzenleyici (endokrin) sistem bulunur. hücre doku organ nsanda hücreler aras organizasyon sistem 103

skelet Sistemi Vücudumuzu oluflturan hücreler yumuflak ve esnek bir yap ya sahiptir. Çok küçük hayvan hücresi bile yap s nda destekleyici yap lar olmadan hareket edemez. Sorun yaln z destek olsayd bir binada oldu u gibi hareketsiz bir iskelet yeterli olabilirdi. Ancak insanlar hareket etmek zorundad r. Bunun için de insan iskeletinde esneklik sa layan ve hareket edebilen bölümlerle, hareketi sa layan yap lar olmak zorundad r. Kemiklerden oluflmufl, eklem ve ba larla birbirine tutturulmufl destek yap ya iskelet denir. nsanda hareket, iskelet, kaslar, eklemler ve sinirlerin uyumlu çal flmas sonucu gerçekleflir. nsan skeleti nsan iskeleti dil ve kulaktaki kemikler hariç yaklafl k 207 kemikten oluflur. nsan vücudunda iskelet afla daki görevleri yapar. Kas ve eklemler yard m yla dik durmay ve hareketi sa lar. Vücuda flekil kazand r r. Kafatas, gö üs kafesi gibi yap larla iç organlar d fl etkilere karfl korur. Kaslara ve iç organlara tutunma yüzeyi sa lar. Kan hücrelerinin üretimini gerçeklefltirir. Kalsiyum, fosfor gibi baz minerallerin depolanmas n sa lar. skeleti oluflturan temel yap kemiktir. Kemik, ba doku ve k k rdak dokunun sertleflmesiyle oluflur. Embriyo evresinde tüm iskelet k k rdaktan yap lm flt r. Embriyo gelifltikçe yap s na kat lan madensel tuzlar nedeniyle k k rdak sertleflir ve kemik hâline gelir. Çocuklar n kemiklerinde yetiflkinlerinkine göre daha çok k k rdak bulunmas nedeniyle, çocuklar n vücudu yetiflkinlerinkine göre daha esnektir. Yetiflkinlerin vücudunda k k rdak kemik uçlar nda, eklemlerde, burunda, kulak kepçesinde, soluk borusunda ve gö üs kafesinde kaburgalar n birbirine birleflme noktalar nda bulunur. Kemi in Yap s nsan vücudunu oluflturan kemikler flekillerine göre uzun, yass ve k sa olmak üzere üç gruba ayr l r. 1. Uzun Kemikler Uzunlu u kal nl ndan fazla, iki ucu fliflkin, silindir fleklindeki kemiklerdir. Kolumuzdaki paz, ön kol, dirsek; baca m zdaki uyluk, bald r ve kaval kemikleri bu türdendir. 104

Uzun kemi in ucundaki fliflkin k sma kemik bafl (kemik ucu) denir. Kemik uçlar nda kaygan yap da eklem k k rda vard r. Eklem k k rda hem hareketi kolaylaflt r r hem de hareket s ras nda kemiklerin birbirine sürtünerek afl nmas - na engel olur. Uzun kemiklerin uç k sm nda k k rdak doku ve süngerimsi kemik bulunur. Kemiklerin boyca uzamas kemik bafl ile gövdesi aras nda bulunan k k rdak doku taraf ndan sa lan r. Süngersi dokunun içi k rm z kemik ili i ile doludur. K rm z ilik, alyuvar hücrelerinin üretilmesini sa lar. ki kemik ucu aras nda kalan k s m kemik gövdesidir. Kemik gövdesinin en d fl k sm nda kemik zar (periost) bulunur. Kemik zar nda, kemi in beslenmesini sa layan kan damarlar vard r. Kemik zar, kemi in enine kal nlaflmas n ve beslenmesini, k r lan ve çatlayan kemiklerin onar lmas n sa lar. Zar n hemen alt nda sert kemik vard r. Sert kemikte kemik boyunca uzanan, içinden kan damarlar ve sinirlerin geçti i Havers kanallar bulunur. Sert kemiklerin üçte biri osein denilen kemik hücrelerinden, üçte ikisi de kalsiyum fosfat, kalsiyum florür ve magnezyum fosfat gibi minerallerden oluflmufltur. Mineraller kemi e sertlik kazand r r. Süt çocuklar nda kemik hücreleri, yafll larda ise mineraller daha fazlad r. Bu nedenle yafll larda kemikler kolay k r l r ve kaynamalar daha zor olur. k k rdak k rm z ilik süngerimsi kemik kemik zar kemik zar sert kemik sar ilik Havers kanallar kemik hücresi sert kemik kemik bafl kemik gövdesi sar ilik Kemi in yap s ve k s mlar Kemik gövdesinin orta k sm nda da ilik kanal denen bir boflluk vard r. Bu kanal akyuvar üretimini sa layan sar ilik ile doludur. 2. K sa Kemikler Uzunlu u ve geniflli i birbirine yak n kemiklerdir. Omurgay oluflturan omurlar, el ve ayak bilek kemikleri k sa kemiklerdir. K sa kemiklerde kemik zar alt nda sert kemik dokusu, bunun da alt nda süngersi kemik doku bulunur. Süngersi kemik, k rm z kemik ili i ile doludur. Bu kemiklerde ilik kanal yoktur. 105

kemik zar süngerimsi kemik dokusu sert kemik k k rdak kemik zar sert kemik dokusu kemik zar sar ilik uzun kemik süngerimsi kemik dokusu k sa kemik yass kemik kemik zar sert kemik dokusu Kemiklerin boyuna kesitleri kemik zar 3. Yass Kemikler Kal nl, eni ve boyuna göre daha az olan kemiklerdir. Yap lar k sa kemiklerinkine benzer. Kafatas, kürek, kalça, kaburga ve gö üs kemikleri yass kemiklerdir. al n kemi i üst çene kemi i alt çene kemi i kürek kemi i paz kemi i ön kol kemi i dirsek kemi i el bilek kemikleri el tarak kemikleri el parmak kemikleri uyluk kemi i kafatas köprüçük kemi i kaburgalar gö üs kemi i k k rdak omur kemi i kalça kemi i sa r kemi i diz kapa kemi i bald r kemi i kaval kemi i ayak bile i kemikleri ayak tara kemikleri ayak parma kemikleri nsan iskeleti 106

nsan skeletinin Bölümleri nsan iskeleti yaklafl k 207 kemikten oluflur. Bafl, gövde ve üyeler iskeleti olmak üzere üç k s mda incelenir. Bu bölgelerdeki kemik say lar ve adlar afla - daki flekilde verilmifltir. Bafl iskeleti Beyin, beyincik gibi merkezi sinir sisteminin organlar n içine al p koruyan, göz, kulak ve burnun yerleflti i iskelet bölümüdür. 22 kemikten oluflur. Bunlar n 14 tanesi yüz kemi i, 8 tanesi de kafatas kemi idir. Kafatas kemikleri, al n (1), yan kafa (2), art kafa (1), flakak (2), temel (1) ve kalbur (1) kemikleridir. Yüz kemikleri t rnakc k (2), elmac k (2), burun (2), boynuzcuk (2), sapan (1), üst çene (2), alt çene (1) ve damak (2) kemiklerinden oluflur. Tümü yass kemiklerdir. Alt çene kemi i d fl ndakiler oynamaz eklemlerle birbirine ba lanm flt r. yan kafa kemi i art kafa kemi i al n kemi i flakak kemi i burun kemi i elmac k kemi i üst çene kemi i alt çene kemi i Bafl iskeletini oluflturan kemikler Gövde iskeleti Gövde iskeleti; omurga kemikleri (33 adet), kaburga kemikleri (24 adet), gögüs kemi i (1 adet), omuz kemeri (4 kemik) ve kalça kemeri (3 kemik) nden oluflur. boyun bölgesi (7 omur) k k rdak diskler s rt bölgesi (12 omur) Omurga Bel kemi i olarak da bilinen omurga, boyun bölgesinden kuyruk sokumuna kadar uzan r. Omurga, tüm iç organlar m z n tutundu u yerdir. Yeni do an çocuklarda düz, yetiflkinlerde S fleklindedir. Omur denilen üst üste dizilmifl k sa kemiklerden oluflur. Omurlar aras nda bel bölgesi omurlar birbirine ba layan esnek yap da k k rdak diskler vard r. (5 omur) Omurun ortas bofltur. Omurlar n boflluklar n n birleflmesiyle oluflan kanala omurilik kanal denir. Bu kanal n içi omurilik s v s ile doludur. Omurga toplam 33 kemikten oluflur. Bunlar n 7 si boyun, 12 si s rt, 5 i bel, 5 i sa r, 4 ü de kuyruk sokumu bölgesinde yer al r. Kafatas boyun bölgesinin ilk omuruna ba l d r. Bafl, boyun bölgesinin Omurgan n bölümleri çok hareketli olan ilk iki omuru sayesinde her yöne kolayca hareket edebilir. Omurgan n son 9 omuru ise kaynaflm flt r. Omurga, iskeleti destekleme görevi yan nda omurili i sararak korunmas n sa lar. sa r bölgesi (5 omur) kuyruk sokumu bölgesi (4 omur) 107

Gö üs Kafesi Gö üs kemi i ile omurgan n s rt bölgesinde ba l 12 çift kaburgadan oluflur. Üstten ilk 7 çift kaburgan n birer uçlar omurlara di er uçlar do rudan gö üs kemi ine ba l d r. 8, 9 ve 10. kaburgalar n uçlar ön bölgede 7. kaburga kemi ine ba lanm flt r. 11 ve 12. kaburgalar n (yüzücü kaburgalar) gö üs bölgesindeki uçlar serbesttir. Gö üs kafesinin üst bölümünde omuz kemeri yer al r. Omuz kemeri, kollar n gövdeye ba land 1 köprücük kemi i ile 1 kürek kemi inden oluflur. Gö üs kafesinin en alt k sm nda kalça kemeri bulunur. Kalça kemeri, bacaklar gövdeye ba layan le en fleklindeki 1 kalça kemi i, 1 omurga ve 1 çat kemi inin kaynaflmas yla oluflur. Üyeler skeleti skeletin kol ve bacaklar oluflturan bölümüdür. Kollardan her birinde 30 kemik vard r. Bu kemiklerin biri paz (üst kol), biri ön kol, biri dirsek, 8 i el bilek, 5 i el tarak ve 14 ü el parmak kemi idir. Kolu oluflturan kemikler birbirlerine oynar eklemlerle ba lanm flt r. Kollardan her biri paz kemi i ile omuz kemerine ba lan r. Bacaklar n her birinde 30 kemik vard r. Bunlar kalçadan bafllayarak 1 uyluk, 1 diz kapa, 1 kaval, 1 bald r, 7 ayak bilek, 5 ayak tarak, ve 14 ayak parmak kemikleridir. Her bacak uyluk kemi i ile kalça kemi ine ba lan r. 8,9,10. kaburgalar omurga kaburgalar gö üs kemi i uçlar serbest (yüzücü) kaburgalar köprücük kemi i Gö üs kafesi kürek kemi i kalça kemi i paz kemi i ön kol kemi i uyluk kemi i diz kapa kemi i dirsek kemi i bilek kemikleri kaval kemi i bald r kemi i kol iskeleti tarak kemikleri parmak kemikleri ayak bilek kemikleri ayak tarak kemikleri ayak parmak kemikleri ayak iskeleti Üyeler iskeletinin kemikleri Eklemler Kemiklerin birbirlerine ba land klar yere eklem denir. Kemikler eklemler yard m yla birbirine ba lan r ve hareket yetene i kazan r. Ellerimizi, kollar m z, parmaklar m z, ayaklar m z eklemler yard m yla hareket ettiririz. Eklemler hareketlilik özelliklerine göre; oynar, yar oynar ve oynamaz eklem olmak üzere üç gruba ayr l r. 108

Oynar (Hareketli) Eklemler Hareket yetene i yüksek olan eklemlerdir. Kolumuzda ve ayaklar m zdaki eklemler oynar eklemdir. uyluk kemi i kalça ekleminin yap s kalça kemi i eklem ba eklem k k rda eklem s v s eklem kapsülü Oynar eklemlerin yap s kemik diz ekleminin yap s eklem kapsülü eklem s v s eklem ba Oynar eklemlerde, eklemi oluflturan kemiklerin uçlar k k rdakla kapl d r. Bu kemik uçlar eklem kapsülü denilen ba dokudan yap lm fl bir yap ile çevrilidir. Eklem kapsülünün içi k vaml, kaygan bir s v ile doludur. Kemik uçlar n n k k rdak olmas ve kaygan s v kemiklerin hareketini kolaylaflt r r, kemiklerin birbirine sürtünüp afl nmas n önler. Hareketli eklemlerde, eklemi oluflturan iki kemi in uçlar eklem ba yard m yla birbirine s k ca tutturulmufltur. Yar Oynar Eklemler Hareket yetenekleri s n rl olan eklemlerdir. Omurgan n s rt ve bel bölgesindeki omurlar aras ndaki eklemler yar oynar eklemlerdir. Bu eklemlerde omurlar aras nda bulunan k k rdaktan yap lm fl diskler k s tl harekete yard mc olur. oynar eklem yar oynar eklem oynamaz eklem kalçada oynar eklem omurgada yar oynar eklem Üç eklem türü kafatas nda oynamaz eklem Oynamaz (Hareketsiz) Eklemler Kemiklerin birbirine tamamen kaynaflmas sonucu hareket yetene ini kaybetmifl eklemlerdir. Kafatas kemikleri, kuyruk sokumu omurlar birbirlerine oynamaz eklemlerle ba lanm flt r. Kemiklerin Görevi ve Sa l Kemikler vücudun desteklenmesini ve dik durmas n sa lar. nsanlar için önemli birçok organ, kemikten yap lm fl kafes içersine yerleflmifltir (kalbi, akci erleri koruyan gö üs kafesi, beyni koruyan kafatas gibi). Kalsiyum, fosfor gibi mineraller kemikte depolan r ve gerekti inde kana verilir. 109

Kemik ili i, alyuvarlar ve akyuvarlar yapar. Ana damar ve sinirlerin korunmas kemikler sayesinde olur. Kemik zar (periost) kemi in onar lmas n ve enine büyümesini sa lar. Kemiklerin uç k s mlar nda bulunan k k rdak yap kemi in dolay s yla kiflinin boyca uzamas nda görevlidir. skelet sisteminde görülen aksakl klar flunlard r. 1. Raflitizm: Hastal k daha çok 5-18 ayl k çocuklarda görülür. Kemikler yeterince sertleflemedi inden özellikle bacaklarda olmak üzere birçok flekil bozukluklar (parantez bacak) görülür. Hastal n nedenleri aras nda; mineral ve vitamin aç s ndan zengin yiyeceklerin al nmamas (kötü beslenme), günefl fl ndan yeterince yararlan lmamas ve D vitamini eksikli i say labilir. 2. Omurga çarp kl klar : Geliflim ça ndaki gençlerde görülür. Yanl fl oturma, yaz yazma, eflya tafl ma gibi nedenlerle omurgada çarp kl klar oluflur. 3. Ç k k: Bir kemi in herhangi bir nedenle eklem yerinden d flar ç kmas na ç k k denir. Ç k klarda genellikle fliddetli a r ve fliflme görülür. So uk suya bat - r lm fl bir bezle hafif bask yap lmas a r y azaltt ndan ve fliflmeyi önledi inden yararl d r. Ç k n yerine konmas doktor taraf ndan yap lmal d r. Yetkili olmayan kifliler taraf ndan yap lan tedaviler çok kötü sonuçlar do urabilmektedir. 4. K r k: Düflme, yuvarlanma gibi kazalarda ortaya ç kar. K r n en belirgin özelli i a r l olufludur. K r k k s mla sa lam k s m, ilk bak flta birbirinden ayr labilir. Kemik k r lmas, gençlerden çok yafll larda görülür. Kemik k r klar n n zaman geçirilmeden tedavisi gereklidir. Kemiklerin sa l ve geliflimi için dikkat edilmesi gereken kurallar flunlard r. Kemiklerin geliflimleri için kalsiyum ve fosfor içeren yiyeceklerin yeterli miktarda al nmas gereklidir. Süt kalsiyum ve fosfor içeren en önemli besin maddesidir. Geliflim ça ndaki çocuklar taraf ndan fazla miktarda tüketilmesi gereklidir. Kemik geliflimi için D vitamini içeren besin maddelerinin (yumurta sar s, karaci er, süt) yeterince al nmas gereklidir. Günefl fl nlar, deride D vitamini sentezini sa lar. Bu nedenle günefl fl ndan yeterince yararlan lmal d r. S n fta ve iflyerlerinde omurga çarp kl oluflmamas için dik durmal ve dik çal fl lmal d r. Sporun da kemiklerin boyca uzamalar üzerine olumlu etki yapt unutulmamal d r. Kaslar Vücudumuzun hareketi ve iç organlar n çal flmas kaslarla sa lan r. Kaslar yap lar na ve görevlerine göre üç gruba ayr l r. 110

1. Çizgili Kaslar ( skelet Kaslar ) kas lan kaslar Piflmifl ette görüldü ü gibi kas tellerinden oluflmufltur. Çizgili kaslarda hücrelerin s n rlar belli de ildir. Uzun ve çok çekirdekli kas hücrelerinden oluflur. Renkleri k rm z gevfleyen kaslar oldu undan çizgili kaslara k rm z kaslar da denir. Kol ve Çizgili kas Kolda z t çal flan kaslar bacak kaslar çizgili kaslard r. Bu kaslar iste imiz do rultusunda ve h zl çal fl r. Eklemlerin ço u birbirine z t çal flan kas çiftleri taraf ndan hareket ettirilir. Bu çiftlerin biri kas l rken di eri gevfler. 2. Düz Kaslar Hücreleri ince uzun, iki taraf sivri ve i fleklindedir. Her hücrede bir çekirdek vard r. Düz kaslar vücudumuzda yemek borusu, mide, ba rsaklar, kan damarlar üreme ve boflalt m organlar nda bulunur. Düz kaslar yavafl, ritmik ve iste imiz d fl nda çal flan kaslard r. Düz kas 3. Kalp Kas Yaln z kalpte bulunan özel bir kast r. Çizgili kas yap s ndad r. Ancak, düz kaslar gibi iste imiz d fl nda çal fl r. Al flt rma Çizgili kaslarla, düz kaslar karfl laflt r n z. Kaslar n Görevi ve Sa l Çizgili kaslar iste imizle çal flan ve hareketimizi sa layan kaslar m zd r. Ayr - ca soluk al p vermemize ve konuflmam za yard m ederler. Düz kaslar iste imiz d fl nda çal fl rlar. Sindirim kanal nda besinlerin ilerlemesi, fiziksel sindirim, kan n damarlarda dolaflmas ve do um olay düz kaslar n hareketi sonucu gerçekleflir. Kalp kas ise kalbin çal flmas n ve kan n vücutta dolafl m n sa lar. Kaslar m zda görülebilecek rahats zl klar flunlard r. Kas zedelenmesi: Kas tutulmalar çok s k görülen bir durumdur. Kaslar n afl r zorlanmas ile meydana gelir. S cak banyo ve dinlenme a r n n azalmas na yard m eder. Kas ezilmelerinde kas içinde kanamalar olabilir. Kas mavi-siyah renk al r. So uk kompres uygulamas iyi sonuç verir. Kas kramplar : Yorucu çal flmalar sonucu kaslarda kramplar oluflabilir. Bu durumda kas kas l r, gevfleyemez ve fliddetli a r oluflur. Kas bu süre içersinde besin ve oksijen alamaz. Kas n lifleri do rultusunda ovulmas faydal d r. Birdenbire so uk suya girmek de kasta kramp oluflturabilir. Ayr ca ileri derece kalsiyum eksikli i de tetani ad verilen kramplara neden olabilir. Kaslar n sa l için, dengeli beslenmeli ve spor yap lmal d r. 111

Afla daki dallanm fl a ac n en soldaki cümlesinden bafllay n z. Cümle do ru ise "D" yönüne, yanl fl ise "Y" yönüne ilerleyiniz. lerledi iniz yerdeki cümleyi okuyup ayn ifllemi yineleyiniz. Bakal m hangi numaraya ulaflacaks n z? 2. DOLAfiIM S STEM Ba rsaklarda sindirilen besinler, emilip kana geçtikten sonra, damarlarla vücudun her taraf na tafl n r. Kan s v s besinleri ve akci erlerden ald oksijeni hücrelere ve organlara tafl yarak onlar n beslenmesini sa lar. Solunum sonucu oluflan art k maddeler yine kan yolu ile hücrelerden uzaklaflt r l r. Kan n vücutta dolaflmas n sa layan kalp ve damarlardan oluflan sisteme dolafl m sistemi ya da tafl ma sistemi denir. Tafl ma sisteminde görev yapan yap lar flunlard r: a. Kan b. Kalp c. Damarlar a. Kan Kan; plazma denilen bir s v ile plazma içinde bulunan kan hücrelerinden oluflur. nsan n vücut a rl n n % 7-8 kadar kand r. Kanda alyuvar (eritrosit), akyuvar (lökosit) ve kan pulcuklar (trombosit) olmak üzere üç çeflit kan hücresi vard r. Kan Plazmas Kan n % 55 ini oluflturan sar ms renkte s v d r. % 90 n su ve geri kalan n suda çözünmüfl olan basit flekerler, ya lar, madensel tuzlar, hormonlar, özel kan proteinleri ve mikroplara karfl koruyucu maddeler oluflturur. 112

alyuvarlar akyuvarlar kan pulcuklar Kan hücreleri Alyuvarlar (Eritrositler) Kanda say lar en fazla olan hücrelerdir. 1 mm 3 kanda yaklafl k 5 milyon alyuvar bulunur. Alyuvarlarda hemoglobin denilen kana k rm z rengi veren boya maddesi bulunur. Hemoglobin oksijen ve karbon dioksidi kolayl kla kendine ba layabilir. Bu nedenle oksijen ve karbon dioksidin kan içinde tafl nmas n sa lar. Alyuvarlar k rm z kemik ili inde üretilir. Oluflmalar s ras nda hücre çekirdeklerini kaybederler. Ortalama ömürleri 120 gün kadard r. serum (% 55) akyuvarlar ve kan pulcuklar (% 1) enzimler hormonlar at k maddeler serum proteinleri mineral tuzlar sindirim ürünleri alyuvarlar (% 44) Akyuvarlar (Lökositler) Hücreleri çekirdekli ve renksizdir. Kemik ili inde, lenf dü- ümlerinde ve dalakta üretilirler. Aktif olarak hareket edebilirler. 1 mm 3 Kan n yap s kanda yaklafl k 6-7 bin akyuvar bulunur. Ancak say lar vücuda mikrop girdi inde artar. Akyuvarlar n görevi vücudu mikroplara karfl korumakt r. Kana d flardan giren yabanc maddeleri fagositoz (içine al p sindirme) yolu ile yok ederler. Akyuvarlar damar duvar ndan amipsi hareketlerle d flar ç kar ve di er dokulardaki mikroplar da etkisiz hâle getirebilirler. Akyuvarlardan baz lar antikor (ba fl kl k maddesi) ve toksinlere karfl antitoksin üretebilir. Kan Pulcuklar (Trombositler) Kan n yap s nda bulunan renksiz ve çekirdeksiz çok küçük yap lard r. 1 mm 3 kanda 200-300 bin kadar kan pulcu u bulunur. Kemik ili indeki hücrelerin parçalanmas ndan oluflurlar. Kan pulcuklar damar n kesilmesi hâlinde lifli yap da özel protein üreterek kan n p ht laflmas n dolay s yla kesilen damar n kapanmas n sa lar. Al flt rma a. Kana k rm z rengini veren element nedir? b. En küçük ve en büyük kan hücreleri hangileridir? 113

Kan Gruplar Kaza, ameliyat, do um gibi durumlarda insanlar aras nda s k s k kan al flverifli olur. Bu olaya kan nakli denir. Kan naklinde, kan alan ve veren kiflilerin kan gruplar n n uyumlu olmas zorunludur. Bu nedenle insanlar n kan gruplar n n bilinmesi gerekir. nsan kan özelliklerine göre A, B, AB ve 0 (s f r) olmak üzere dört gruba ayr l r. Ayr ca kanda Rh faktörünün bulunup bulunmamas na göre de Rh (+) ve Rh ( ) olarak ikiye ayr l r. nsanlar n ço- unda (yaklafl k % 85 inde) Rh faktörü denilen özel bir protein bulunur. Rh faktörünü bulunduran bu gruba Rh (+) kan denir. Rh faktörünün bulunmad kanlara ise Rh ( ) kan denir. nsanlarda kan gruplar n n da l m yüzdesi Kan grubu Bulunma yüzdesi 0 % 47 A % 41 B % 9 AB % 3 Kan gruplar n n özellikleri KAN ALYUVARLARDAK PLAZMADAK GRUBU ÖZEL PROTE N ÇÖKELT C A A b B B a AB A ve B yok 0 yok a ve b Kandaki alyuvarlarda A ve B olmak üzere iki tür özel protein (antijen) bulunur. Alyuvarlar nda yaln z A antijeni bulunan kana A grubu, yaln z B antijeni bulunan kana B grubu, hem A hem de B antijeni bulunan kana AB grubu denir. 0 grubu kanda bu antijenlerden hiç biri bulunmaz. Kan plazmas nda ise alfa ve beta denen iki tür çökeltici madde (antikor) bulunur. A grubu kanda beta çökelticisi, B grubu kanda alfa çökelticisi vard r. 0 grubu kanda alfa ve beta çökelticileri birlikte bulunurken, AB grubu kanda hiç çökeltici madde bulunmaz. Alfa çökelticisi A grubu, beta çökelticisi B grubu kan n alyuvarlar n çökeltir. Di er bir deyiflle bir kanda A antijeni ile alfa antikoru ya da B antijeni ile beta antikoru birlikte bulunamaz. Kan grubu A olan bir insana B grubu kan verilirse, A grubu kan n plazmas ndaki beta çökelticisi B grubu kan n alyuvarlar na yap flarak bunlar çökeltir. Bunun sonucu damar t kan r ve ölüm gerçekleflir. Çökelmeyi önlemek için temel ilke her grubun kendi grubuna kan vermesi veya kendi grubundan kan almas d r. AB grubu kanda çökeltici madde bulunmad ndan di er grup kanlarla kar flmas çökelmeye neden olmaz. Kan grubu AB olan insanlar tüm kan gruplar ndan kan alabilir. Bunun için AB grubuna genel al c denir. Alfa ve beta çökelticilerini birlikte içeren 0 grubu tüm gruplara kan verebildi i için genel verici ad n al r. 0 grubu yaln z 0 grubundan kan alabilir. Ayr ca kan al flverifli yapacak kiflilerde Rh faktörüne de dikkat edilmesi gerekir. Kan nda Rh (+) antijeni bulunan birisi kan nda Rh ( ) antijeni bulunan birisine kan verecek olursa alyuvarlar çökelerek ölüme neden olabilir. 114

Rh Uyuflmazl 0 (Genel verici) Kan grubu Rh ( ) olan bir anne ile kan grubu Rh (+) olan bir baban n bebeklerinin kan n n Rh (+) olmas durumunda anne ile bebek aras nda kan uyuflmazl ortaya ç kar. Böyle aile- 0 lerin ilk bebekleri bebe in kan de ifltirilerek yaflat labilir. Ancak di er bebeklerde yaflam riski daha fazlad r. Günümüzde, A A B B AB gebeliklerde Rh uyuflmazl n n etkisini ortadan kald ran ilaç gelifltirilmifltir. AB (Genel al c ) Kan gruplar aras nda kan al flverifli Kan Hastal klar Lösemi: Bu kan hastal nda akyuvar say s (normal bir kiflide 1mm 3 kanda ortalama 7000) herhangi bir hastal a ba l olmaks z n anormal flekilde artar. Bu duruma lösemi (kan kanseri) denir. Akyuvarlar n artmas, alyuvarlar n görev yapmas n engeller. Anemi: Alyuvar say s 1mm 3 kanda normalde 5-5,5 milyon kadard r. Bu say n n normalden az olmas na kans zl k (anemi) denir. Tedavi için demir içeren ilaçlar al nmas veya karaci er, dalak gibi demir yönünden zengin yiyecekler yenilmesi gereklidir. Hemofili: Kan n p ht laflmamas hastal olup kal tsald r. Hemofili hastas olan kiflilerde kan n p ht laflmas nda gerekli olan enzim sentezlenemez. Bu kiflilerde difl çekimi, sünnet gibi çok kan kayb na neden olan olaylar ölümcül olabilir. Kanamalar: Kanamalar, iç kanamalar ve d fl kanamalar olmak üzere ikiye ayr labilir. ç kanamalar: Mide, ba rsak, akci er, beyin ve dalak gibi vücudumuzun iç k sm nda kalan organlarda çeflitli nedenlerle oluflan çok tehlikeli kanamalard r. ç kanama olas l nda hasta ivedilikle bir sa l k kurulufluna yetifltirilmelidir. D fl kanamalar: Vücudumuzun d fl nda oluflan gözle görülebilir kanamalard r. Bu tür kanamalarda kaybedilen kan fazla ise hastaya kan vermek gerekir. a. Hemofili nas l bir hastal kt r? b. Kan nakillerinde dikkat edilecek hususlar nelerdir? b. Kalp Kalp gö üs bofllu unda, iki akci erin aras nda, gö üs kemi inin hemen alt nda yer al r. Tepesi afla da, koniye benzer kastan yap lm fl bir organd r. Tepe k sm sola do ru dönüktür. Büyüklü ü herkesin yumru u kadard r. Ortalama a rl - 300 gramd r. Çizgili kaslardan oluflan olan kalpte d fltan içe do ru üç k s m gözlenir. Perikard (kalp zar = periton): Ba dokusundan oluflan, kalbi d flar dan saran çift katl bir zard r. Bu zar ile kalp aras nda kalbin çal flmas n kolaylaflt ran kaygan bir s v bulunur. 115

Miyokard (kalp kas ): Çizgili kaslardan o- luflmufltur. Fakat özel bir kas yap s vard r. Çal flmas düz kaslar gibi sürekli ve ritmiktir. üst ana toplardamar aort atardamar akci er atardamar Endokard (kalp içi zar ): Kalbin iç k sm - n döfleyen tek katl yass epitel hücrelerinden meydana gelmifl bir zard r. sa kulakç k üçlü kapakç k sa kar nc k Kalp aç lacak olursa dört odac ktan olufltu u görülür. Bu odac klar, üst k s mda sa ve sol kulakç klar, alt k s mda sa ve sol kar nc klard r. alt ana toplardamar kalp zar kalp kas Kar nc klar kulakç klardan daha ge- Kalbin yap s ve k s mlar nifl hacimlidir. Ayn taraftaki kulakç k ile kar nc k aras nda bir kapakç k vard r. Kapakç klar, kan n kulakç klardan kar nc klara geçmesine izin verir, kar nc klardan kulakç klara geçmesine engel olur. Kalp, kan n vücutta dolaflmas n sa layan pompa görevi yapar. Vücuttan dönen kirli kan kalbe girer ve kalpten akci erlere gönderilir. Kirli kan akci erlerde temizlendikten sonra tekrar kalbe döner. Temiz kan buradan aort adl en büyük atardamar m z ile tüm vücudumuza da t l r. Kulakç klar n görevi kan kar nc klara iletmektir. Kar nc klar kulakç klardan gelen kan vücuda da t r. Kalbin sürekli ve ritmik çal flmas n sa layan özel yap lar vard r. Kalbin çal flmas kas lma ve gevfleme fleklinde olur. Kulakç klar gevflerken kan kulakç klara dolar. Kulakç klar n kas lmas ile kar nc klara geçen kan, kar nc k kas lmalar esnas nda tüm vücuda gönderilir. Bu esnada kulakç klar tekrar gevfleyerek kanla dolar. kalp iç zar akci er toplardamar sol kulakç k ikili kapakç k sol kar nc k Kulakç klar n gevflemesiyle kan sa ve sol kulakç klara dolar. Kan, bas nc nedeniyle aç lan kapakç klardan kar nc klara geçer. Kar nc klar n kas lmas yla, sa taraftaki kirli kan akci erlere, sol taraftaki temiz kan vücuda yay l r. Atardamarlar n ç k fllar ndaki yar m ay kapakç klar kan n kalbe geri dönmesini önler. Kalpte afla da belirtilen hastal klar oluflabilir. 1. Enfarktüs: Kalbi besleyen damarlar n (koroner damarlar) damar sertli ine ba l olarak t kanmas d r. Ölümle sonuçlanabilir. Hastan n gö sünde fliddetli a r olur. Hasta hiç k m ldat lmadan hastaneye götürülmelidir. Uykusuzluk, s k nt l hâller, sinir bozukluklar, alkol, sigara, hareketsizlik kalbin en büyük düflmanlar - 116

d r. Kalp sa l m z için dengeli beslenmeli ve düzenli spor yapmal y z. 2. Kalp yetmezli i: Kalp pompalama görevini yeterince yapamaz ise akci- erlerde, bacaklarda ve kar nda su toplanmalar (ödem) oluflur. leri durumlarda nefes darl da görülür. Kalp genifllemifl, büyümüfltür. Kalp yetmezli i, damar sertli i olan ve yüksek tansiyonlu kiflilerde s kl kla görülür. Bu hastal klar n d fl nda, do ufltan meydana gelen kalp hastal klar da vard r. Bunlardan en s k görüleni, kalp kapakç klar n n tam oluflmamas ve kalpte kirli ve temiz kan n birbirine kar flmas na neden olan, sa ve sol bölüm aras nda mikroskobik delik bulunmas durumlar d r. c. Damarlar Vücudumuzda bulunan damarlar görevleri aç - s ndan atardamarlar, toplardamarlar ve k lcal damarlar olarak üç grupta incelenir. epitel doku düz kaslar kapakç k epitel doku Atardamarlar elastik lifli Kan kalpten di er organlara tafl yan damarlard r. çlerinde aç k k rm z renkli temiz kan tafl n r Damarlar n yap s ba doku atardamar toplardamar (Akci er atardamar kirli kan tafl r.). Kalbin kar nc klar ndan ç kan atardamarlar aort ve akci er atardamar d r. Atardamarlar n kalpten ç kt yerlerde kan n kalbe geri dönmesini engelleyen yar m ay fleklinde kapakç klar bulunur. Atardamarlar üç katmandan oluflur. En içte tek s ra epitel doku, ortada düz kaslardan ve elastik liflerden oluflan doku, en d flta da esnek liflerce zengin ba dokusu bulunur. Atardamarlar n yap s nda bulunan lifler damar n kalp bas nc na karfl dayan kl olmas n sa lar. Kalp kas ld nda kan kalpten büyük bir bas nçla ç kar ve atardamarlar üzerine bir bas nç yapar. Atardamarlarda gerilme görülür, daha sonra atardamarlar gevfleyerek eski hâline döner. Atardamar çeperlerinin bu hareketine nab z denir. Normal bir insanda nab z dakikada 60-80 aras nda de iflir. Nab z; en kolay, el bilek ve boyun atardamarlar ndan hissedilebilir. Kan n atardamarlar n çeperine yapt bas nca tansiyon denir. Kan n kalpten pompalanmas s ras ndaki tansiyona büyük tansiyon, kalbin gevfleme an ndaki bas nc na küçük tansiyon denir. Yetiflkin bir insanda büyük tansiyon 12, küçük tansiyon 8 cm c va kabul edilir. Yafl artt kça kan damarlar n n esnekli inin azalmas nedeniyle tansiyonda art fl olabilir. Kan bas nc n n yüksekli ine hipertansiyon (yüksek tansiyon) denir. Tansiyon yüksekli i nedenleri aras nda sinirsel bozukluklar, böbrek hastal klar say labilir. Bu durumun tam tersi olan kan bas nc n n normalden az olmas durumu ise düflük tansiyon olarak adland r l r. k lcaldamar 117

Nab z ile tansiyon aras nda ne fark vard r? Toplardamarlar Vücutta kirlenen kan kalbe tafl yan damarlard r (Akci er toplardamar temiz kan tafl r.). çlerinde tafl d klar kan koyu k rm z renktedir. Toplardamarlar n en d fl katman ndaki elastik ba doku atardamarlar nkinden daha ince ve daha az esnektir. Kalbe ba lanan toplardamarlar; akci er toplardamar, alt ve üst ana toplardamarlar d r. Genelde bu damarlarda kan kalbe do ru tafl nd ndan yer çekimine ters olarak hareket eder. Bu nedenle, toplardamarlar n yap s nda tek yönde (kalp yönüne) aç lan kapakç klar bulunur. Bu kapakç klar kan n kalbe do ru akmas na izin verir, geri ak fl n engeller. Toplardamarlarda kan n ak fl h z atardamarlara göre yavaflt r. K lcal damarlar En ince atardamarlar ile en ince toplardamarlar aras nda k lcal damarlar bulunur. Atar ve toplardamarlardaki iç tabakalar n devam d r. Tek katl, yass epitel hücrelerinden oluflmufltur. Hücrelerle kan aras ndaki madde al flverifli k lcal damarlar arac l yla sa lan r. Kan plâzmas n n bir k sm k lcal kan damarlar ndan d flar s zarak hücrelerin aras n dolduran s v ya kar fl r. Buradan da hücrelere geçer. Hücrelerden uzaklaflt r lacak maddeler önce doku s v s na, sonra da k lcal damarlardan kana geçer ve dolafl ma kat l r. K lcal damarlara geçemeyen bir miktar s v dokusu ile art k maddeler özel bir damar sistemiyle toplan r. Renksiz olan bu s v ya ak kan veya lenf denir. Lenf s v s ayr bir damar sistemiyle toplan r ve tekrar dolafl m sistemine kat l r. Lenf sistemi vücudumuzda dolaflan s v n n sürekli hareket hâlinde olmas n sa lar ve vücudun savunmas nda görevli olan akyuvarlar üretir. a. Atardamarlarla, toplardamarlardaki kan n ak fl n karfl laflt r n z. b. Atardamarlar neden esnek yap da olmak zorundad r? c. K lcal damarlar çok katl hücrelerden oluflsayd ne olurdu? Kan Dolafl m Kan n kalpten pompalan p vücudu dolaflt ktan sonra kalbe geri dönmesi olay na kan dolafl m denir. nsan vücudunda küçük ve büyük olmak üzere iki tür dolafl m vard r. Küçük kan dolafl m : Kalbin sa kar c ndan pompalanan kirli kan n akci- er atardamar ile akci erlere gitmesi burada temizlendikten sonra akci er toplardamar ile kalbin sol kulakç na dönmesi olay na küçük dolafl m denir. Küçük dolafl m n amac kan n akci erlerde temizlenmesini sa lamakt r. Küçük dolafl mda kan n izledi i yol flöyledir: Sa kar nc k akci er atardamar akci er k lcal damarlar akci er toplardamar sol kulakç k 118

Büyük kan dolafl m : Küçük dolafl mla temizlenerek sol kulakç a gelen kan buradan sol kar nc a geçer. Temiz kan n aort atardamar ile sol kar nc ktan ç - k p vücutta kirlendikten sonra kalbin sa kulakç na dönmesi olay na büyük dolafl m denir. Aort kalpten ç kt ktan sonra iki kola ayr l r. Bir kol bacaklara ve iç organlara, di er kol bafl k sm na gider. Bafl bölgesinde kirlenen kan üst ana toplardamar, bacak bölgesinde kirlenen kan alt ana toplardamar ile kalbin sol kulakç na gelir. Büyük dolafl mda kan n izledi i yol flöyledir: Sol kar nc k aort vücut k lcal damarlar üst ve alt ana toplardamarlar sa kulakç k Büyük ve küçük kan dolafl mlar nda kan n izledi i yolu belirtiniz. Damar Hastal klar ve Sa l Kalp ve damarlar n sa l n korumak için stresten kaç n lmal beslenmeye dikkat edilmelidir. Afl r ya l k rm z et ve margarin tüketimi damar çeperlerinde ya (kolesterol) birikimine dolas yla damar sertli ine neden olur. Bu da kalp damarlar n n daralmas na yol açar. Kalp kan vücuda pompalamak için zorlan r. Kalp ve damar sa l için sigara ve içkiden uzak durulmas düzenli spor yap lmas gerekir. fiiflmanl k da kalbi yoran etmenlerden biridir. Akdeniz ülkelerinde damar hastal klar na daha az rastlanmas n n zeytinya kullan m ndan kaynakland san lmaktad r. O hâlde yemeklerin zeytinya ile yap lmas na özen gösterilmesi gerekir. Damarlarda görülen hastal klar flunlard r. akci er atardamar üst ana toplardamar karbon dioksit akci er oksijen kalp mide böbrekler akci er toplardamar aort atardamar ve kollar Varis: Varis; toplardamar n genifllemesidir. Daha çok bacaklarda olur. Ayakta durmay gerektiren mesleklerde daha s k görülür. Zorunlu kalmad kça uzun süreli ayakta kal nmamal d r. karbon dioksit oksijen Büyük ve küçük kan dolafl m Basur (Hemoroid): Anüs bölgesindeki toplardamar n genifllemesidir. Kab zl k çeken kiflilerde s k görülür. Kanama ve a r yapabilir. Dengeli beslenme ve posal yiyecekler yenilmesi basura yakalanma olas l n azalt r. Bürger hastal : Çok sigara içen kiflilerde görülen bir hastal kt r. Sigara katran n n damar t kay c özelli inden dolay, özellikle ayak damarlar t kanarak doku kangrene dönüflür. Hastan n aya kesilmek zorunda kal nabilir. Sigaran n tüm vücut genelinde sa l m z için çok zararl etkileri oldu u unutulmamal d r. 119

Damar sertli i: Atardamarlar n esnekli ini kaybetmesi hastal d r. fiiflman kiflilerde afl r ya lanma ve hareketsizli in getirdi i kireçlenmeler nedeni ile daha s k gözlenir. BES NLER Enerji verici Yap c ve onar c Düzenleyici Karbonhidratlar Ya lar Proteinler Mineraller Su Vitaminler Besinlerin s n fland r lmas 3. M KROPLARLA SAVAfi Yaflad m z çevrede (havada, suda, toprakta, besinlerimizde) gözle göremeyece imiz kadar küçük mikroskobik canl lar bulunabilir. Bu canl lar elektron mikroskobuyla görebiliriz. Ç plak gözle görülmeyen bir hücreli mikroskobik canl - lara mikroorganizma denir. Baz mikroorganizmalar canl için yararl olmas na ra men birtak m mikroorganizmalar n zararlar vard r. Zararl mikroorganizmalar (mikrop) vücudumuza girdi inde metabolizmam z olumsuz yönde etkiler. Virüsler ve baz bakteriler hastal a yol açan mikroorganizmalard r. S ras yla virüslerin ve bakterilerin yap lar n, ifllevlerini ö renelim. V RÜSLER Elektron mikroskobuyla görülebilen hem canl, hem de cans z özelli i gösteren mikroorganizmalard r. Virüsler ancak üzerinde yaflad türlerin canl hücrelerinde yaflayabilmektedirler. Beslenme, hareket, üreme gibi özellikler gösteremedikleri için cans z olarak kabul edilirler. Virüsler cans z ortamlarda kristal fleklinde bulunurlar. Virüsler bafl, boyun ve kuyruk olmak üzere üç k s mdan oluflur. Kal t m materyalleri tek k s mdan oluflur. Kal t m materyalleri tek çeflittir. (DNA ve RNA) Sitoplazma ve organelleri yoktur. Enzim sistemleri ve sitoplazmas olmad için zorunlu hücre içi parazitidirler. Her virüs farkl bir organda yerleflir. Örne in, çocuk felci hastal nda beyin, grip ve nezlede solunum sistemi etkilenmektedir. Virüsler, çocuk felci, k zamak, grip, nezle, kabakulak, su çiçe i, hepatit, kuduz, uçuk, AIDS gibi hastal klara neden olurlar. Virüsler yüksek s cakl ktan ve asitli ortamlardan etkilenmezler. Virüsün yap s Uçuk virüsü K zam k virüsü AIDS virüsu (HIV) 120

BAKTER LER Mikroskobik bir hücreli canl lard r. Çekirdek, mitokondri, golgi ayg t ve kloroplast gibi organelleri yoktur. Ribozom, hücre duvar ve hücre çeperleri (karbonhidrat protein ve ya dan oluflan) vard r. Kal t m materyalleri sitoplazma içinde bulunur. Hücre zar nda ve sitoplazmada solunum enzimleri bulunur. Ifl k almayan, nemli bölgelerde yaflarlar. kiye bölünerek ço al r- Bakterinin yap s lar. Çubuk, küre, virgül ve burgu (spiral) fleklinde bulunabilirler. Bakterilerin % 90' sudur. Bakterilerin hem yararl, hem de zararl olan türleri vard r. Sütü peynir ve yo urda dönüfltüren, üzüm suyunu sirkeye çeviren, ba rsaklar m zda B ve K vitaminlerinin olufluumunu sa layan, organik art klar parçalayan, baklagil kökünde yaflay p bitkiye azotu ba layan yararl bakterilerdir. Zararl bakteriler ise salg lad klar toksin ad verilen zehirli at klarla girdikleri dokunun çal flmas n bozarlar. Zararl bakteriler, verem kolera, dizanteri, üst solunum yollar enfeksiyonlar, menenjit, tifo gibi hastal klara yol açarlar. Verem akci erlerde Kolera ba rsaklarda Menenjit beyinde Dizanteri kal n ba rsaklarda Tifo nce ba rsaklarda parazit yaflay p hastal klara neden olurlar. Kolera bakterisi Verem bakterisi BA IfiIKLIK S STEM Vücudumuz her gün yüzlerce mikroorganizmayla karfl karfl yad r. Ancak mikroplar n hepsinin hastal k oluflturmas söz konusu de ildir. Çünkü mikroplar n öncelikle vücut savunma sistemini aflmas gerekir. Deri, tükürük, gözyafl, mukus, burun k llar, kulak kiri gibi do al engeller vard r. Engelleri aflarak vücudumuza giren mikroplar bizleri hemen hastaland rmazlar. Çünkü belli bir sürenin geçmesi gerekir. Mikroplar n vücuda girmesinden, bizleri hasta etmesi için geçen zamana "kuluçka evresi" denir. Mikroorganizmalar n vücudumuza girmesini önleyen veya vücudumuza giren mikroplar n öldürülmesini ve yay lmas n sa layan sisteme Ba fl kl k Sistemi denir. Ba fl kl k sistemimizde akyuvarlar görev yapar. Vücut savunmas nda görev yapay akyuvarlar vücudumuza giren mikroplar yok eder ya da salg lad klar özel salg larla (antikor) sindirirler. Akyuvarlar her hastal k için farkl antikor salg - larlar. Örne in verem antikoru, tifo mikrobuna etki etmez. Ba fl kl k do al ve sonradan kazan lan ba fl kl k olmak üzere ikiye ayr l r. a) Do al ba fl kl k: nsanlar n do du u andan itibaren kan nda belli bir mik- 121

roorganizmaya karfl antikor tafl mas do al ba fl kl kt r. Bu antikorlar yavruya annesinin kan ndan geçer. D flk ve idrarla mikrop at lmas, derinin vücudu mikroplara karfl korumas, gözyafl ve tükürü ün antiseptik olmas do al ba fl kl kt r. b) Sonradan kazan lan ba fl kl k: Vücudumuzun hastal kla karfl laflt ktan sonra kazand ba fl kl kt r. Bu ba fl kl kta çeflitli flekillerde olur. Hastal k geçirmekle, vücudumuzun oluflturdu u antikorlar sayesinde kazan lan ba fl kl kt r. Sa l kl iken mikroplar n hastal k yapmas na f rsat verilmeden öldürülmesiyle (akyuvarlar taraf ndan) kazan lan ba fl kl kt r. Sa l kl insanlara herhangi bir hastal n zay flat lm fl mikrobu verilerek, kanda o hastal a karfl antikor oluflturulmas afl ile sa lan r. Oluflturulan bu antikor daha sonra vücuda girecek mikroba karfl savunma mekazinmas n sa lar. Bu da afl ile kazan lan ba fl kl kt r. Bazen kuvvetli mikroorganizmalara karfl vücutta üretilen antikorlar yeterli olmayabilir. flte o zaman insan hastalan r. Hastal k an nda vücudun direncini art rmak için kifliye serum verilir. Serum o mikroba karfl haz rlanm fl antikorlardan oluflur. Hasta iyileflene kadar seruma devam edilir. Serum hayvan kan ndan üretilir ve haz r antikor içerir. Serumla da k sa süreli olarak ba fl kl k kazan l r. Vücudumuzun hastal klara karfl antikor oluflturmas na aktif ba fl kl k denir. Uzun süreli etkilidir. Afl ile hastal k geçirmekle ya da hastal k oluflturmadan mikrobun girmesiyle kazan lan ba fl kl k aktif ba fl kl kt r. D flar dan haz r olarak antikor al nmas na da pasif ba fl kl k denir. K sa süreli etkiler. Serum ile pasif ba fl kl k kazan l r. SERUM AfiI Tedavi edicidir. Koruyucudur. Hayvan kan ndan üretilir. Laboratuvada üretilir. Antikor içerir. Zay flat lm fl mikrop içerir. Hastal k s ras nda verilir. Hastal ktan önce yap l r. Ba fl kl k süresi k sad r. Ba fl kl k süresi uzundur. Pasif ba fl kl k sa lar. Aktif ba fl kl k sa lar. Anne sütü, mikroplar n hastal k yap c etkisini önlemeye yard m ederek bebe i korur. Bebe in beslenmesinde özellikle ilk alt ay sadece anne sütü verilmelidir. Bebeklerde serum ve ilaçlar çok gerekmedikçe kullan lmamal d r. Çünkü anne sütü hem bebe in geliflimi, hem de sa l aç s ndan do al bir kalkan görevindedir. laçlar Nas l Kullanmal y z? nsanlar hastaland klar zaman doktora giderek tedavi olurlar. Tedavi ise serum ve çeflitli ilaçlarla sa lan r. Bilinçsiz ve doktor kontrolü olmadan kullan lan ilaçlar yarar yerine zarar verebilir. Çünkü mikrobun türüne göre ilaçlar de iflebilir. Örne in, bakterilerin yol açt hastal klarda antibiyotik kullan lmaktad r. Fakat virüslerin neden oldu u hastal klarda antibiyotik kullan lmaz. Antibiyotiklerin zaman nda al nmas ve tavsiye edildi i kadar kullan lmas gerekir. Rastgele ve bilinçsizce antibiyotik kullan m hem sa l m z hem de ülke ekonomisi aç s ndan son derece zararl d r. laçlar doktor kontrolünde, önerdi i miktar ve sürede kullanmal y z. laçlar 122

sadece tedavi eder, ba fl kl k sa lamaz. laç kullan rken mutlaka son kullanma tarihlerine dikkat etmeliyiz. laçlar çocuklar n ulaflamayaca yerlerde ve önerilen s cakl klarda saklamaya özen göstermeliyiz. laçlar n do ru kullan m ve önemi hakk nda çevremizdeki kiflileri bilgilendirmeliyiz. Bilinçsiz ilaç kullan m n n sa l m z aç s ndan büyük bir tehlike yaratt - n aç klamal y z. Afla daki cümlelerin do ru olan n n karfl s na "D" yanl fl olan n n karfl s na "Y" yaz n z. a. Çiçek, k zam k, si il, uçuk virüslerin neden oldu u hastal klard r. (...) b. Bütün bakteriler hastal k etkenidir. (...) c. Virüslerde kal t m maddeleri DNA ve RNA'd r. (...) ç. Serum ile pasif ba fl kl k sa lan r. (...) d. Akyuvarlar vücuda giren mikroplar için toksin ad verilen madde salg larlar. (...) 4. SOLUNUM S STEM N N YAPISI VE GÖREVLER nsanlar n yaflamsal etkinliklerini sürdürebilmeleri için besine gereksinimleri vard r. Besinler organik (canl kökenli) ya da inorganik olabilir. Organik besinler karbonhidratlar, ya lar, proteinler ve vitaminlerdir. norganik besinler su ve mineral tuzlar d r. hava kesesi burun yutak g rtlak soluk borusu kan damarlar k lcal damarlar bronfl akci erler bronflçuklar bronflçuk diyafram kar n bofllu u alveol Solunum organlar Hava keselerinin yap s nsanlar yaflamlar için gerekli enerjiyi besinleri (karbonhidratlar ve ya lar, zorunlu kal nd nda proteinleri) oksijenle yakarak sa lar. 123

besin + oksijen karbon dioksit + su + enerji Hava ile al nan oksijenin dokulara kadar iletilmesi ve yanma sonunda oluflan karbon dioksit gaz n n vücuttan d flar at lmas na solunum ve bu olay gerçeklefltiren organlara da solunum organlar denir. Solunumun as l amac besinlerden enerji üretmek için gereken oksijeni hücrelere tafl makt r. nsanda solunum sisteminin organlar flunlard r: a. Burun, b. G rtlak, c. Soluk borusu ve ç. Akci erler. Ayr ca yutak ve deri de solunuma yard mc organlard r. a. Burun Solunum sisteminin bafllang ç k sm d r. D flar dan al nan hava burun içindeki k llar yard m yla süzülür. Burnun iç yüzeyindeki hücrelerin salg lad mukus s - v s ve sinüs boflluklar yard m yla temizlenir, s t l r, nemlendirilir ve yuta a iletilir. Sa l k aç s ndan a zdan nefes al nmas n n sak ncalar nelerdir? b. G rtlak G rtlak, soluk borusunun daha genifl olan üst k sm d r. G rtlak bölgesi boyunda kolayl kla ay rt edilebilir. G rtlak k k rdak halkalardan yap lm flt r. çinde ses tellerini tafl r. çi, sümüksel bir zar ve titrek tüylü (silli) epitel doku ile örtülüdür. G rtlakta yer alan ses telleri, epitel uzant lar n n girinti ve ç k nt lar fleklinde k vr mlar yapmas ile meydana gelmifltir. Ses, akci erlerden gelen havan n ses telleri olarak adland r lan bu epitel doku k vr mlar n titrefltirmesi ile oluflur. Titreflimler yutak, geniz, a z bofllu u, dil ve difller sayesinde kelimelere çevrilir. Ses k s lmas n n nedenini araflt r n z? c. Soluk Borusu Soluk borusu, yemek borusunun ön k sm nda, yemek borusuna paralel uzanan, uzunlu u ortalama 12 cm, enine çap 2 cm olan bir borudur. Soluk borusu, yemek borusuna ba lanan k sm hariç k k rdak dokusundan oluflur. Soluk borusunun d fl tabakas n oluflturan k k rdak doku, üst üste oturmufl k k rdak halkalardan oluflmufltur. Soluk borusunun iç tabakas ise g rtlakta oldu u gibi genize do ru tek yönlü hareket eden titrek tüylü epitel hücreleri ile kapl d r. Bununla birlikte soluk borusunun iç k sm nda mukus salg s yapan hücreler bulunur. Soluk borusu akci erler hizas nda iki kola ayr l r. Bu kollardan her biri sa ve sol akci erlerin içerisine girer. Bu kollara bronfl ad verilir. Bronfllar n yap s soluk borusunun yap s na benzer, sadece titrek tüyler bulunmaz. Soluk borusunun iç yüzeyini mukus salg layan hücreler örter. Bunlar n salg - 124

lad klar mukus soluk borusunun iç yüzeyinin nemli kalmas n sa lar. Solunum havas ile giren toz ve mikroplar mukus salg s ve titrek tüyler taraf ndan tutulur. Titrek tüylerinin hareketleri ile genize do ru iletilir. Böylelikle bu maddelerin akci- erlere gitmesi önlenmifl olur. g rtlak k k rdak halka ba doku titrek tüylü epitel hücresi soluk borusu içi soluk borusu bronfl bronflçuk epitel hücreleri düz kas titrek tüyler hücre çekirde i mukus mukus salg layan hücre Soluk borusunun yap s Sigara içen kiflilerde, sigara içinde bulunan parçac klar ve sigara katran nedeni ile mukus salg s artar. Özellikle; sigara katran titrek tüylerin yap flmas na neden olur. Bunun sonucunda akci erler zararl maddelere karfl savunmas z kal r. G rtlak kanseri ve akci er kanseri gibi solunum yollar nda görülen hastal klar n sigara ile iliflkisini araflt r n z. d. Akci erler Akci erler, gö üs bofllu unda, kaburgalar n meydana getirdi i gö üs kafesinin içinde bulunan süngerimsi yap da olan bir organd r. Bir tanesi sa da, di eri de solda olmak üzere iki akci erimiz vard r. Sa akci er üç parçadan (3 loplu), sol akci er ise iki parçadan (2 loplu) oluflur. Sol akci erin iki loplu olmas n n nedeni, sol akci erin alt k sm nda kalbimizin yer almas d r. Akci erlerin üzerini iki katl plevra denilen akci er zar sarar. ki zar n aras hava ve bir s v ile doludur. Zar n bir kat akci erlere, di er kat gö üs kafesinin iç yüzüne ve diyafram kas - na tutunmufltur. Diyafram kas, gö üs bofllu u ile kar n bofllu unu birbirinden ay ran kuvvetli bir kast r. Diyafram kas afla -yukar kas l p gevfleyerek gö üs bofllu unun hacmini de ifltirir. Bu da akci erlere hava girifl ç k fl n sa lar. Bronfllar akci erlere girdikten sonra gittikçe incelen bronflçuk denen borucuklara dönüflür. Bronflçuklar n her birinin ucunda hava keseleri (alveoller) bulunur. Hava keselerinin etraf k lcal damarlar ile sar lm flt r. K lcal damarlar ile akci erler aras ndaki gaz al flverifli, say lar 300-400 milyonu bulan hava keselerinde gerçekleflir. Bu keseler oluflturduklar genifl yüzey (yaklafl k 70-100 m 2 ) ile gaz al flveriflini kolaylaflt r r. Alveollerden k lcal damarlara oksijen, k lcal damarlardan alveollere karbondioksit geçifli olur. Böylece kan oksijence zenginleflir yani temizlenir. 125

soluk borusu bronfllar bronflçuklar k lcal damarlar alveoller Akci erlerin ayr nt l yap s Akci erlerin yap s nda kas bulunmad ndan kas l p gevfleme yetenekleri yoktur. Bu nedenle soluk al flveriflini kendileri gerçeklefltiremezler. Kaburga ve diyafram kas n n birlikte çal flmalar sonucu akci erlere hava girip ç kar. Akci erlere hava girmesine soluk alma denir. Soluk alma afla daki ifllemlerle gerçeklefltirilir. Kaburgalar aras ndaki kaslar kas l r. Diyafram kas kas l p düzleflir. Gö üs bofllu u genifller. Akci erlerin hacmi artar, iç bas nc düfler. Aç k hava bas nc akci erlerdeki hava bas nc ndan daha büyük oldu u için hava, akci erlere dolar. karbon dioksit oksijen kan alveol Soluk alma sonucu, hava, burun, yutak, g rtlak, soluk borusu, bronfllar, bronflçuklar yolunu izleyerek alveollere ulafl r. Alveollerde gaz de iflimi Akci erlerdeki havan n d flar verilmesine ise soluk verme denir. Soluk verme pasif bir olayd r. Soluk verme s ras nda diyafram kas gevfler ve kubbemsi hâl al r. Kaburga kaslar gevfler. Gö üs bofllu unun hacmi azal r, iç bas nc artar. Bas nç fark nedeniyle akci erlerdeki gaz d flar ç kar. Soluk al fl akci er zar 1 1 2 3 soluk borusu 1. Kaburga kaslar kas l r, ve kaburgalar d fla do ru hareket eder. Ayn anda diyafram kas kas l r. 2. Akci er iç hacmi genifller. 3. Hava akci erlere dolar. omurga Soluk verifl 1 2 3 1. Kaburga kaslar gevfler ve kaburgalar içe do ru hareket eder. Ayn anda diyafram kas gevfler. 2. Akci er iç hacmi azal r. 3. Hava akci erlerden d flar ç kar. diyafram kas nsanda soluk al flverifli 126

Soluk al p verme mekanizmas nda görev alan yap lar nelerdir? Deri Solunumu nsan vücudunun d fl yüzeyini kaplayan deri, ayn zamanda deri solunumunu da gerçeklefltirir. Üst deri hücreleri kan damar içermedi inden, oksijen gereksiniminin büyük k sm n do rudan havadan sa lar. Yanma veya boya ile kapanma gibi nedenlerle, toplam deri yüzeyinin 1/3 ünün deri solunumu engellendi inde yaflam zorlafl r. 2/3 ünde solunum yap lamamas ölüme neden olur. Deri solunumunun engellenmesinin ölüme neden olabilir. Niçin? Solunum Sistemi Sa l n n Korunmas Gaz al flveriflinin gerçekleflti i yer olan akci erler solunum organlar içerisinde en hassas olan d r. Solunum yollar ndan geçmeyi baflararak akci erlere kadar ulaflabilen ufak bir su damlac bile, akci erlerimizde öksürük ad verilen ters hava ak m n n oluflmas na neden olur. Ayr ca tüm solunum yollar, hava yolu ile tafl nan mikroorganizmalara aç kt r. Özellikle üflütme, afl r yorgunluk, yetersiz ve dengesiz beslenme sonucunda düflen vücut direnci, solunum yolu hastal klar na neden olan çeflitli mikroorganizmalar n yerleflmesini kolaylaflt r r. Bu hastal klar mikroorganizmalar n yerlefltikleri yere göre çeflitli isimler al r. Örne in; üst solunum organlar nda nezle veya grip, yutakta farenjit, g rtlakta larenjit, bronfllarda bronflit, akci erlerde zatürre ve verem, plevran n iki zar aras nda ise zatülcenb olarak adland r l r. Solunum sistemi ile bulaflan hastal klardan korunmak için iyi beslenmek, so- uktan korunmak, nezleli, öksürüklü insanlardan kaç nmak, salg nlarda kalabal k yerlere gitmemek ve vücut direncini art r c, özellikle C vitamini içeren yiyeceklere a rl k vermek gereklidir. Sportif etkinlikler solunum sistemi için son derece yararl d r. Spor yapan kiflilerin kas sistemleri kalp ve akci erleri daha düzenli çal fl r. Ayr ca sa l kl bir solunum sistemi ve sa l kl bir vücut için sigaradan kesinlikle uzak durmak gerekir. Sigara duman solunum yollar nda özellikle alveollerde katran birikimine neden olur. Bu da oksijenin alveollere ulaflmas n ve alveollerde gaz de iflimini güçlefltirir. Hava kirlili i, alkol ve sigara kullan m, baz teknolojik geliflmeler solunumda görevli olan organ ve yap lar n sa l n olumsuz yönde etkiler. Solunum sistemimizin sa l için soludu umuz havan n nemli ve temiz olmas na dikkat etmeliyiz. Düzenli spor yapmal, yetersiz ve dengeli beslenmeliyiz. 127