KNİDOS ANTİK KENTİ YUKARI AGORASI KAZI PROJESİ I SONUÇ RAPORU Ağustos 2016 tarihinde MSGSÜ BAP desteğiyle Knidos antik kentinde gymnasium olarak adlandırılan yapının güneyinde yer alan kuzey mekanlarda kazı çalışmaları gerçekleştirlmiştir. Burada yapılan çalışmalardaki amaç; 2014 yılında kısmen gün yüzüne çıkarılan mekanın tamamen temizlemek ve tespit edilen Geç Antik duvarların altında bulunan, Geç Klasik Dönemin teknik özelliklerini gösteren duvarların devamını gün yüzüne çıkarmak ve incelemektir. İlk günlerde çalışmalara birinci mekanın kuzeybatı köşede yer alan kalın zeytin ağacı kökünün kesilmesi ve altında yer alan molozların kaldırılmasıyla başlanmıştır. Zeytin ağacı kökleri batı duvarın taşları arasına kadar uzanmıştı ve ağır moloz taşlarla aralarında kalan toprağı destekler nitelikte mekanı sarmış haldedir. Kökün kesilmesinin ardından molozlar kaldırılmaya başlanmıştır. (Resim 1). Molozlar arasından kayan akıntı toprak mekanın özellikle batı kısmına dolmuştur. Akıntı toprak içerisinde az sayıda metal parçasına, kaba seramik parçalarına, kırık cam parçalarına ve az miktarda metal parçalarına rastlanmıştır (Resim 2). Resim 1 Resim 2 Akıntı toprağın tamamen kaldırılmasının ardından +35.94 m kottan seviye inme çalışmalarına başlanmıştır. Bu çalışmalar sırasında yoğun olarak pişmiş toprak kiremit parçasına ve yer döşemesine rastlanmıştır. Kiremitler ve yer döşemeleri tasnif havuzuna dizilmiştir; 2014 te ve 2015 te yapılan çalışmalarda gün yüzüne çıkarılan kiremit ve yer döşemeleri ile aynıdırlar. +35.78 m kot seviyesinde, güney duvarından 0.42 m, batı duvarından 0.40 m mesafede güney duvarına paralel, 0.16 m yüksekliğinde, 0.91 m uzunluğunda,0.22 m genişliğinde iki sıra kesme gri kireçtaşı blok gün yüzüne çıkarılmıştır (Resim 3). Batı duvarında bir önceki gün açığa çıkmaya başlamış, devşirme taşlarla düzgün örülmüş iki duvar
sırasının, seviye inildikçe devamının gelmediği görülmüş, bu sıranın altında moloz taşlarla örülmüş duvar sırası gün yüzüne çıkarılmıştır (Resim 4). Resim 3 Resim4 +35.45 m kıtta seviye inme çalışmaları sırasında, açığa çıkarılmış olan iki sıra kesme bloğun etrafında sert bir tabakaya rastlanmıştır. Tabaka üzerindeki açık kahverengi ince kumlu toprak temizlenmiş; kireç, küçük çakıl taşları ve kaba seramik parçalardan oluşturulmuş bir zemin malzemesi gün yüzüne çıkarılmıştır. Yoğun harçlı sert tabaka kuzey mekanın batı kısmının büyük çoğunluğunu kaplamıştır. Bazı ok uçları da sert tabakanın kuzeydoğusunun içerisinden açığa çıkarılmıştır (Resim 5). Kuzeybatı köşenin 1.18 m güneydoğusunda, güneybatı köşenin 1.44 m kuzeydoğusunda bir adet pişmiş toprak mühür benzeri obje gün yüzüne çıkarılmıştır. Resim 5 Çalışmalar sırasında +35.20 m kotta, mekanın güneybatı köşenin 1.88 m kuzeydoğusunda, kuzeybatı köşenin 1.74 m güneydoğusunda bir adet ok ucu gün yüzüne çıkarılmıştır. Çalışmaların devamında ilk ok ucunun çıktığı noktanın etrafında çok sayıda ok ucu gün yüzüne çıkarılmıştır. Ok uçlarının bir kısmı birbirlerine yapışık, topak halinde açığa
çıkmıştır. Farklı seviyelerde, farklı tabakalar içerisinde neredeyse tüme yakın ok uçları, zemine ulaşılana kadar ortaya çıkmaya devam etmiştir. Mekanın yaklaşık olarak ortasında ve kuzeyde yer alan duvarın yakınında bulunmaktadırlar (Resim 6). Resim 6-7 Sert tabakanın güneyi ile güney duvar arasında kalan kısımda sürdürülen seviye inme çalışmaları sırasında irili ufaklı kerpiç parçalarına rastlanmıştır. +35.20 m ile +35.17 m kot seviyeleri arasındaki çalışmalar sırasında iki adet düzgün kesilmiş, aynı boyutlarda kerpiç parçası gün yüzüne çıkarılmıştır (Resim 7). 23.08.2016 tarihinde kuzey mekanın güneydoğu köşesinde bulunan blok kaldırılmıştır. Bloğun altında kalan toprak açık kahverengi ince kumlu topraktır. 2014 yılında açılmış sondajda açıkça görülen küllü tabakaya kadar olan toprak kalınlığı 0.55 m dir. Seviye inildikçe yangın tabakasının doğudaki duvardan batıya doğru 0.76 m, güney duvardan kuzeye doğru 0.80 m boyutlarında olduğu görülmüştür. Tabaka içerisindeki küllü topraklar arasından bol miktarda ince seramik parçası, az miktarda pişmiş toprak kiremit parçasına, irili ufaklı kerpiç parçalarına ve az miktarda kireç parçasına rastlanmıştır. +34.94 m kotta tabaka içerisinde küller yoğunlaşmıştır ve buradan bol miktarda ahşap kömür parçası gün yüzüne çıkarılmıştır. Yangın tabakasının kalınlığı 0.56 m dir (Resim 8). Tabakanın doğu yönlü bitiminde yoğun harçlı bir tabaka açığa çıkarılmıştır. Harç içerisinde yoğun olarak kerpiç parçaları açığa çıkarılmıştır. Yangın tabakasının bitimi ile harçlı tabakanın başlangıcı arasında zemine yakın 4 adet büyük boyutlu metal çivi gün yüzüne çıkarılmıştır. Resim 8
Kuzey duvarın paralelinde, batı doğrultulu sürdürülen seviye inme çalışmaları sırasında kuzeydoğu köşenin 1.27 m güneybatısında, güneydoğu köşenin 1.75 m kuzeybatısında bir adet oyuklu blok gün yüzüne çıkarılmıştır (Resim 9). Çalışmaların batı yönlü devamında oyuklu blokla aynı hizada, kuzeybatı köşenin yakınında, batı duvarının 0.28 m doğusunda bir adet daha oyuklu blok gün yüzüne çıkmıştır. 0.47m x 0.33 m boyutlarındaki blokların etrafı açıldıkça aynı kalınlıkta oldukları ve zemine oturtuldukları anlaşılmıştır. Blokların hizasında kuzeybatı köşede bir adet blok daha bulunmaktadır. Bu üç bloğun işlevi tam olarak anlaşılamamakla birlikte su yolunu desteklemek için kullanıldıkları düşünülmektedir. Kuzeydoğu köşedeki geç antik duvar örgüsü içerisinde görülebilen açıklıkla bağlantılı oldukları düşünülmektedir. Resim 9 Sert tabaka, kuzey mekanın güney sınırında, yaklaşık orta noktasından, doğudan batıya doğru çalışılarak indirilmiştir. Tabaka içerisinden bol miktarda irili ufaklı moloz, kireç, küçük çakıl taşları ve kaba seramik parçalarından oluşturulan harç içerisinden irili ufaklı kerpiç parçaları ve az miktarda pişmiş toprak kiremit parçası gün yüzüne çıkarılmıştır. Sert tabakanın kuzeyden yaklaşık 0.50 m lik kısmında zemine kadar seviye inilmiştir (Resim 10). Resim 10
Kuzey duvarın paralelinde yer alan, 2014 yılında Geç Klasik Dönem e tarihlenen kısmı açığa çıkarılmış duvarın devamı seviye inme çalışmaları sırasında açılmıştır. Geç klasik döneme tarihlenen gri kireçtaşı kesme bloklarla örülü duvar örgüsünün devamı gelmemiş, batıya doğru sadece iki adet düzgün gri renkli kireç taşı kesme blok kullanılmıştır. Geri kalan kısmı molozlarla örülmüştür. Duvarın kalınlığı 0.52 m dir. Kuzey duvardan batıya doğru yaklaşık 1.08 m lik kısımda kesilmiş ana kayaya rastlanmıştır. Ana kaya güney duvarın içine girer şekilde gün yüzüne çıkmıştır. Seviye inme çalışmaları sonucunda mekanın zeminine ulaşılmıştır. Zemin sıkıştırılmış toprak, küçük çakıl taşları ve irili ufaklı moloz taşlardan oluşturulmuş sert bir malzemedir. Yer yer sarı, yer yer gri renklidir ve ortasındaki kül dolu oval oyuk açılınca, ana kaya gün yüzüne çıkarılmıştır. Zeminin en düşük noktasından alınan kot seviyesi +34.54 m dir. Sonuç olarak; Gymnasium güneyinde yer alan kuzey mekanda 17.08.2016 tarihinde başlayıp 27.08.2016 tarihinde sonlandırılan çalışmalar sonucunda; doğuda ve kuzeyde düzgün kesme bloklarla örülmüş, çalışmaların başında da bir kısmı görülebilen erken klasik duvarların zemine kadar indiği görülmüştür. Doğudaki duvar 1.30 m, kuzeydeki duvar 1 m yüksekliğindedir. Bloklar 0.20 m - 0.40 m uzunluk ile 0.11 m - 0.25 m genişlik arasında değişmektedir. Erken duvarlar üzerine Geç Antik Dönem de moloz taşlarla örülmüş düzensiz duvarlar oturtulmuştur. (Resim 11) Resim 11 Kuzeyde yer alan Geç Klasik duvarın orta kısmında taşlar ya dökülmüş ya da sökülmüştür. Batıya doğru yalnızca düzgün bloğun kullanıldığı görülmüştür. Kuzeybatı köşede Geç Klasik duvarın temeli kaya içinde kesilmiştir. Kuzeydeki mozaikli mekanda devamı mevcuttur. Kuzeye bakan duvar kabuğundan (sanduka tipi duvar örgüsünün düzgün dış örgüsü) yaklaşık 0.50 m lik duvar görülür haldedir. Üzerinde yer alan geç antik duvarın
içine girmiş haldedir. Geç antik duvar, erken duvarın üzerinde yer almaktadır ve bir kısmını kapatmaktadır. Kuzeydeki geç antik duvarın yaklaşık 0.50 m yüksekliğinde başlayan kısmına kadar düzensiz bloklar bulunuyor ve bu durum geç antik duvar için erken duvarın temel olarak kullanıldığını düşündürmüştür. Net olarak anlaşılamayan durum, batıya doğru seviye inilerek anlaşılabileceği düşünülmektedir (Resim 12-13) Resim 12 Resim 13 Mekandan yoğun olarak gün yüzüne çıkarılmış ok uçlarının işlevi anlaşılamamakla birlikte, hangi döneme yaşandığı kesin olmayan yangınla bağlantılı olarak birbirlerine yapıştıkları ve hemen hemen aynı bölgeden çıkmaları sebebiyle toplu halde bulundukları düşünülmektedir. Açığa çıkan ok uçlarının iyi durumda olmalarıyla ilişkili olarak, hiç kullanılmamış olabilecekleri düşünülmektedir (Resim 14). Resim 14
Ortaya çıkan çok sayıda ok ucu, kuzeydeki mekanın bir silah deposu olarak kullanıldığı olasılığını akla getirmektedir. Bu durumun da, Arap ordusunun geç 6. veya erken 7. yüzyılda, Knidos da da izleri bulunan istilası ile ilgili bir bağlantısı olup olmadığı sorusu akıllara gelmektedir. Kazı kampanyasından sonra mekanın belgelendirilmesi için çizimlerinin yapılması ve buluntuların incelenmesiyle devam edilmiştir (Resim 15-17). Ok uçlarının önemli bir kısmı temizlenmiştir. (Resim 18) Yayına yönelik çalışmalar devam etmektedir. Resim 15-16 -- Resim 17-18
Kazılan mekanın genel görünümü ve planı