MICRONUCLEUS LEVELS AND SISTER CHROMATIDE EXCHANGE FREQUENCIES IN BORON EXPOSED AND CONTROL INDIVIDUALS



Benzer belgeler
Esansiyel Bir Komponent: Bor -Borun Günlük Alımı ve Fizyolojik Etkileri-

GENETİK LABORATUVARI

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

TOKSİKOLOJİ. Risk değerlendirmesine giriş Introduction to risk assessment

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ/FARMASOTİK TOKSİKOLOJİ (DR) (ECZACILIK)

BORUN İNSAN SAĞLIĞINA ETKİSİ. Prof.Dr. Gülhan Özbayoğlu Atılım Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı

Distribution of Oral Ascorbic Acid in Leucocyte and Plasma Related to Smoking

Anahtar Sözcükler: Bor, borik asit, boraks pentahidrat, disodyum pentaborat dekahidrat, sitotoksisite, genotoksisite,

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

ÖZGEÇMİŞ. Türk Toksikoloji Derneği (TTD) Eurotox (Toxicologists and European Societies of Toxicology) IUTOX (International Union of Toxicology)

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

MODELi OLARAK KISA SÜRELi YÜZME EGZERSizi*

SALTurk Çalışması. Türk Toplumunda Tuz Tüketimi ve Kan Basıncı Çalışması. 22 Mayıs Antalya

ndikatör Bir Canl Olan Limnodrilus hoffmeisteri Üzerinde A r Metal ve Bor Bile iklerinin Toksik Etkilerinin ncelenmesi

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

Özgeçmiş. İletişim Bilgileri. Doğum tarihi 09 / 10 / Çalışma Alanları

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

KRUSKAL WALLIS VARYANS ANALİZİ. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması

Prof. Dr. Sait GEZGİN, Uzman Nesim DURSUN. Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Böl., Konya.

ALFA LİPOİK ASİT (ALA)

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

BOR ELEMENTİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ VE TERMİNOLOJİSİ

Temiz Su Test Raporu No a

HEMODİYALİZ HASTALARINDA BİSFENOL A DÜZEYLERİ

7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri

Bazı Sebzelerin Kurutulmuş Hallerinde ve Taze Asıllarında C Vitamini Miktarları. Vitamin C Contents of Dried and Fresh Forms of Some Vegetables ÖZET

ÖĞRENCİLERİNİN SINAV NOTLARI DAĞILIMININ DEĞERLENDİRİLMESİ: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ÖĞRENCİLERİ ÖRNEĞİ

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

DOKTORA TEZİ PROTETİK DİŞ TEDAVİSİ ANABİLİM DALI

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI

Farmasötik Toksikoloji

PROSPEKTÜS BECOVİTAL YUMUŞAK KAPSÜL

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma

Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi

Çizelge 1 Numunelerin muhafazası için genellikle uygun olan teknikler. 100 Nitrik asit ile ph 1-2 olacak şekilde asitlendirilmelidir

BORİK ASİTİN MADDELERİN YANICILIĞI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Arsenik Maruziyetinde Risk Değerlendirmesi

TOKSİKOLOJİ. Akut ve kronik toksisitenin doz tanımlayıcıları Dose descriptors of acute and chronic toxicity

İDRAR ÖRNEKLERİNDE ÖZEL TESTLER. DR.MURAT ÖKTEM / Düzen Laboratuvarlar Grubu

Kromozom Elde Etmede Kullanılan Solüsyonlar Phytohemaglutinin (PHA) lyofilize halde 5 ml distile su ile sulandırılmaktadır.+4 C'de saklanmaktadır.

Turkey) on Sea Urchin (Paracentrotus lividus) Fresenius Environmental Bulletin,

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a)

Yrd.Doç.Dr. Sevinç AYDIN

Tükürük kreatinin ve üre değerleri kullanılarak çocuklarda kronik böbrek hastalığı tanısı konulabilir mi? Dr. Rahime Renda

Borun Üreme ve Gelişim Toksisitesi Üzerine Etkileri

1.2)) İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİSİ

Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl

SU NUMUNELERİNİN LABORATUVARA KABUL MİKTARLARI, SAKLAMA KOŞULLARI VE SÜRELERİ

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ)

GENOTOKSİK MADDELERİN BİTKİLER ÜZERİNE ETKİLERİ

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University

Prostat Kanserinde Prostat Spesifik Membran Antijen 177. Lu-DKFZ-617 ( 177 Lu-PSMA) Tedavisinde Organ ve Tümör Dozimetrisi: ilk sonuçlar

ERKEN MEMBRAN RÜPTÜRÜNDE MYOMETRIYAL ELASTROSONOGRAFIK DEĞIŞIKLIKLER. Dr. Rukiye KIZILIRMAK

Determining some heavy metal concentrations in water and sediments samples taken from Gediz River. Title Institution / University Year

1- Aşağıdakilerden hangisi Aşındırıcı sembolüdür? a. b. c. d. CEVAP: D. 2- Aşağıdakilerden hangisi Yanıcı sembolüdür? a. b. c. d.

BİSFENOL A (BPA ) NIN YENİDOĞAN VE BEBEKLERİDE İÇEREN İNSAN POPÜLASYONU. SAĞLIĞINA ETKİSİ RAPORLARI ve GÖRÜŞ

RENAL TRANSPLANT ALICILARINDA SODYUM ATILIMI, BÖBREK HASARI VE EKOKARDİYOGRAFİK PARAMETRELERİN İLİŞKİSİ

BİLİMSEL DOSYA EXTRACT No.1

ÖZEL EGE LİSESİ AĞIR METALLERİN SEBZELER ÜZERİNDE YARATTIĞI LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYİNİN BELİRLENMESİ

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

Konsantre Cevher Analizleri / Ore Grade Analysis

Işın Akyar 1,2, Meltem Kaya 2, Onur Karatuna 1,2, Yeşim Beşli 2. Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji AD, İstanbul 2

Okul Öncesi (5-6 Yaş) Cimnastik Çalışmasının Esneklik, Denge Ve Koordinasyon Üzerine Etkisi

TÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012) SUYUN DANSI

İDRAR ÖRNEĞİ ANALİZ İÇİN NE KADAR UYGUN? (Avrupa ve CLSI kılavuzlarına göre) Dr. Koza Murat

YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ

Doğal Gypsum (CaSO 4.2H 2 O) Kristallerinin Termolüminesans (TL) Tekniği ile Tarihlendirilmesi. Canan AYDAŞ, Birol ENGİN, Talat AYDIN TAEK

CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

RTA JEL / PZR Saflaştırma Kiti

MESS Entegre Geri Kazanım ve Enerji San. ve Tic. A.Ş.

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar

MADEN TETKİK ARAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HİDROJEOKİMYA LABORATUVA- RINDA BAZI ANALİTİK YÖNTEMLERİN İSTATİSTİKSEL DEĞERLENDİRİLMESİ

TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı

HÜGAM POLİKARBONAT DAMACANA AMBALAJLARDA SATIŞA SUNULAN DOĞAL KAYNAK SULARI VE DOĞAL MİNERALLİ SULARDA BİSFENOL-A MİGRASYONU

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

NUMUNE ALMA MİKTARLARI, SAKLAMA KOŞULLARI VE SÜRELERİ

PROJE DANIŞMANLARI Prof. Doç. Dr. Güven Özdemir Doç. Dr. Murat TOSUNOĞLU. PROJE EKİBİ Seval ŞAHİN Berrin ÖZCAN 25 OCAK 02 ŞUBAT 2014 ÇANAKKALE

GÜLEN MUHARREM PAKOĞLU ORTAOKULU FEN BİLİMLERİ 8 SORU BANKASI

Kimyasal Sistit Modelinde Human Chorionic Gonadotropinin Etkisi

Toksisiteye Etki Eden Faktörler

2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları

N = No [2] t/g. No : Başlangıçtaki m.o. sayısı, N : t süre sonundaki m.o. sayısı, t : Süre, G : Bölünme süresi.

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları

Murat Nehri (Elazığ) nin Bazı Fizikokimyasal Parametreler Açısından Su Kalitesinin Belirlenmesi

ENCON LABORATUVARI MADEN VE AKD ANALİZLER VE FİYAT LİSTESİ (2019) ENCON ÇEVRE DANIŞMANLIK LTD.ŞTİ.

Kronik Böbrek Hastalığında Kolekalsiferol ün Etkisi

ÖZGEÇMİŞ (Tüm gelişmeleri bugünden başlayarak geriye doğru sıralayınız)

TÜRKİYE DE ECZACILIK PROGRAMLARINDA LİSANSÜSTÜ EĞİTİM MASTER OF PHARMACY PROGRAMS IN TURKEY

Oksijen tüketimi 1,63-2,17 ml/g/ saat /dk ml/kg / mmhg Eritrosit 7,0-12,5 x 10 6 / mm 3 Hematokrit % ,2-16,6 mg/dl L

Amikasin toksisitesine bağlı deneysel akut böbrek hasarı modelinde parikalsitol oksidatif DNA hasarını engelleyebilir

SEVELAMER HEMODİYALİZ HASTALARINDA SERUM ELEKTROLİT DÜZEYİ, METABOLİK VE KARDİOVASKÜLER RİSKLERİ VE SAĞKALIMI ETKİLER

Kimyasallarda Sağlık Gözetimi. Dr. Dilek TİRYAKİ

Prof.Dr. Sema Burgaz ın Özgeçmiş ve Yayınları

Transkript:

Ankara Ecz. Fak. Derg. J. Fac. Pharm, Ankara 38 (2) 79-88, 2009 38 (2) 79-88, 2009 MICRONUCLEUS LEVELS AND SISTER CHROMATIDE EXCHANGE FREQUENCIES IN BORON EXPOSED AND CONTROL INDIVIDUALS BORA MARUZ KALAN BĐREYLERDE VE KONTROL BĐREYLERĐNDE MĐKROÇEKĐRDEK DÜZEYLERĐ VE KARDEŞ KROMATĐD DEĞĐŞĐM FREKANSLARI Zuhal UÇKUN 1, Aylin ÜSTÜNDAĞ 1, Mehmet KORKMAZ 2, Yalçın DUYDU 1 1 Ankara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, 06100 Tandoğan-Ankara, TÜRKĐYE 2 Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı, Manisa, TÜRKĐYE ABSTRACT The aim of the study was to investigate the genotoxic effects in boron exposed humans. SCE frequencies in boron exposed and control group were 7,28 ± 1,60 and 9,50 ± 1,83, respectively. SCE frequencies in boron exposed individuals were significantly lower than the controls (Mann Whitney U- test, p<0,05). The MN values in boron exposed individuals were also lower than the control group. Nevertheless the difference between boron exposed humans and controls was statistically not significant (χ 2 test, p>0,05). In spite of the statistical insignificancy, lower MN values were also observed in boron exposed group. When these results were taken into consideration the decrease in SCE and MN values might be a reflection of a protective effect of boron aganist DNA damage. However this suggestion surely needs further investigation. Key words: Boron, Genotoxicity of boron, Lymphocytes, Micronucleus, Sister chromatide exchange.

80 Zuhal UÇKUN, Aylin ÜSTÜNDAĞ, Mehmet KORKMAZ, Yalçın DUYDU ÖZET Çalışmanın amacı bor maruziyetinin insanlar üzerindeki genotoksik etkilerini araştırmaktı. Bora maruz kalan bireylerde SCE frekansları (7,28 ± 1,60) kontrol grubuna (9,50 ± 1,83) göre önemli oranda düşüktü (Mann Whitney U- test, p<0,05). Benzer düşüş bora maruz kalan bireylerin MN değerlerinde de gözlenmiştir. Ancak maruz grup (9,81 ± 1,94) ile kontrol grubun (20,32 ± 3,98) MN değerleri arasındaki farklılık istatistiksel olarak anlamlı değildir (χ 2 testi, p>0,05). Bu sonuçlar borun oluşabilecek genetik hasarlara karşı koruyucu bir etkisinin olabileceğini düşündürmektedir. Ancak daha fazla çalışmaların yapılması gerekmektedir. Anahtar kelimeler: Bor, Bor Genotoksitesi, Lenfosit, Mikroçekirdek, Kardeş kromatid değişimi. GĐRĐŞ Kimyasal sembolü B ile tanımlanan bor elementi periyodik sistemin III. grubunun başında olup bu grubun metal olmayan yegane elementidir. Atom numarası 5 ve atom ağırlığı 10,81 olan bor elementi kütle numaraları 10 (10B %19,8) ve 11 (11B % 80,2) olan iki kararlı izotoptan oluşmaktadır (1). Doğada serbest olarak, başka bir deyişle elementel olarak bulunmayan bor elementi daima oksijene bağlı halde genellikle borat formu şeklinde bulunan bor elementi (2) yer kabuğunda, atmosferde, denizde, toprakta, kömürde, yeraltı ve yerüstü sularında ve sedimentlerde yüksek oranda bulunmaktadır (3,4). Yeryüzünde geniş bir alana yayılmış halde bulunan bor elementi doğada değişime uğramaz ve parçalanmaz. Ancak çevre koşullarına bağlı olarak (nem, ph vb.) spesifik formlarına dönüşebilmektedir (1). Doğal olarak bor toprakta 5 150 ppm (2) yerkabuğunda ortalama 10 ppm, deniz suyunda 0,5 9,6 ppm arasında olup ortalama 4.6 ppm, tatlı sularda <0,01 1,5 ppm (1) havada ise <0,5-80 ng/m 3 arasında (ortalama 20 ng/m 3 ) bulunur (5). Đnsanlar tarafından oral yolla alınan borun hemen hemen tamamı gastrointestinal yoldan hızlı bir şekilde absorbe edilir (5). Absorbe edilen bor, vücut sıvılarında pasif difüzyonla çok hızlı bir şekilde dağılır (5). Bor oksijenle yaptığı bağ çok güçlüdür (B-O). Bu bağın kopması için ancak laboratuar koşulları altında sağlanabilecek çok yüksek bir enerjiye (523 kj/mol) gereksinim duyulduğundan borat bileşiklerinin insanlarda ve hayvanlarda metabolize olma olasılığı çok düşüktür (4,6). Bor başta idrar olmak üzere ter, solunum, salya ve feçesle atılmaktadır. Bor, vücuda hangi yolla alınırsa alınsın % 92-96 sı alındıktan 96 saat sonra hiç değişmeden idrarla atılmakta (1) ve 3 7 gün içinde de vücuttan tamamen elimine olmaktadır (2).

Ankara Ecz. Fak. Derg., 38 (2) 79-88, 2009 81 Bor; kalsiyum, fosfor, vitamin D, magnezyum, molibden, alüminyum gibi çeşitli mikronutrientlerin metabolizmasında regulatör bir rol oynamaktadır. Yapılan çalışmalar borun insan ve hayvanlar için diyetle alınabilen esansiyel bir komponent olduğunu (7) ve insanların günde en az 1 mg bor almaları gerektiğini göstermektedir (8). The Food and Nutrition Board of The Institute of Medicine (2001) ve The Institute of Medicine (IOM, 2002) tarafından da borun yetişkinler tarafından alınabilecek üst sınırını 20 mg /gün olarak açıklamışlardır (9,10). Đnsanlarda ve hayvanlarda borik asit kısa sürede vücuttan uzaklaştırıldığından dolayı toksik etkisini yüksek miktarda maruz kalındığında gösterir (7,11). Borun tek doz olarak alındığında öldürücü olma olasılığı oldukça düşüktür. Ancak bireylerde kan dolaşım bozukluğu ve böbrek yetmezliği olması durumunda yüksek dozda bor alındıktan kısa bir süre sonra ölüm görülebilir (7). Borun genotoksik etkilerini araştırmak amacıyla yapılmış birçok standart genotoksisite ve mutajenite testi vardır (Çizelge 1). Uygulanan standart genotoksisite ve mutajenite testleriyle borik asidin bakteriyel ve memeli sistemlerde mutajenik ve genotoksik bir etkisi olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Ancak bugüne kadar bor maruziyetinin insanlar üzerindeki genotoksik etkilerinin yer aldığı bir çalışmaya rastlanmamıştır. Çalışmaların büyük bir çoğunluğu in vitro koşullarda ve hücre kültürlerinde gerçekleştirilmiştir. Bora maruz kalan kişilerle yapılmış araştırma sonuçları oldukça sınırlıdır. Çizelge 1. Borun genotoksik etkileri ile ilgili yapılmış çalışmalar. Kimyasal Test Test Ortamı KC S-9 Fraksiyonu Sonuç Kaynak Mutasyon testi Escherischia Coli Sd-4 negatif 12 Mutasyon testi Salmonella Typhimurium +/- negatif 13 Unscheduled DNA sentezi indüksiyonu F344 Sıçan hepatositleri negatif 14 Fare Lenfoma mutasyon testi L5178Y Fare lenfoma hücreleri +/- negatif 13 Kromozom hasar testi CHO Hücrelerinde +/- negatif 13 KKD Frekansı CHO Hücrelerinde +/- negatif 13 MÇ testi Swiss-Webster Farelerinde, Kemik iliği eritrositlerinde negatif 15

82 Zuhal UÇKUN, Aylin ÜSTÜNDAĞ, Mehmet KORKMAZ, Yalçın DUYDU Yapılan bu çalışmada ülkemizde bor bakımından oldukça zengin alanlarda yaşayan insanlardan alınan kan örneklerinde borun genotoksik etkisi araştırılmıştır. Bu amaçla yapılan biyoizleme çalışmalarında lenfosit hücrelerindeki DNA hasarı kardeş kromatid değişimi (KKD) ve mikroçekirdek (MÇ) yöntemleri kullanılarak belirlenmiştir. MATERYAL VE YÖNTEM Kan Örneklerinin Sağlanması Çalışmada kullanılan kan örnekleri Balıkesir Valiliği nden alınan izin ile (31.12.2004, 15/21776) Balıkesir in Bigadiç bölgesinde yaşayan insanlardan alınmıştır. Đskele ve yöresindeki içme ve kullanma sularında yüksek oranda bor (1,55 20,8 mg /l) bulunmaktadır (16). Bu bölgeden alınan kan örnekleri bora maruz kalan kişileri temsil etmektedir (n=38). Bademli yöresindeki içme ve kullanma sularındaki bor konsantrasyonları çok düşüktür (0,07 0,2 mg/l) (16). Bu bölgede yaşayan insanlardan alınan kan örnekleri de kontrol grubunu temsil etmektedir (n=38). Tüm kanlar analiz edilene kadar (en çok 24 saat) heparinli tüplerde ve +4 C de bekletilmiştir. Kardeş Kromatid Değişim (KKD) Analizi KKD analizi için, heparinli tüplerde bulunan kandan 0.3 ml alınarak steril tüplere aktarıldı ve üzerlerine % 12 fetal calf serum (Biological Industries, Ashrat, Đsrail) ve 0.25 ml L- glutaminpenisilin-streptomisin (Sigma) içermekte olan 2.5 ml RPMI 1640 (Sigma) medyum ilave edildi. Lenfositlerin bölünmesini uyarmak amacıyla 56 µl fitohemaglütinin ilave edildi ve 37 0 C de 24 saat süreyle inkübe edildi. 24 süre sonunda 3 µl 5-bromo-2-deoksiüridin (BrdU, Sigma) ilave edildi ve 37 0 C deki inkübatöre kaldırıldı. 68. saatte ise 75 µl kolşisin (0.4 µg/ml, Sigma) ilave edildi ve yeniden 37 0 C deki inkübatöre kaldırıldı. 72. saatte tüpler inkübatörden alındı ve 2000 rpm de 15 dakika santrifüj edildi. Tüpten üst faz 0.5 ml oluncaya kadar pellet atıldı ve 37 0 C de bekletilerek ısıtılan 0.075 M KCl çözeltisi ile 5 ml ye tamamlandı. 37 0 C deki inkübatörde 15 dakika bekletildi. Ardından 2000 rpm de 15 dakika santrifüj edildi. Tüpte üst faz 1 ml oluncaya kadar pellet atıldı. Soğuk carnoy s çözeltisi (3:1 oranında metanol ve glasiyel asetik asit) ile hacim 5 ml ye tamamlandı. 12-24 saat buzdolabında bekletilerek 1. fiksasyon tamamlandı. Bu işlem 2 kez tekrarlandı. Son aşamada 1.5 ml üst faz bırakıldı. Hücre süspansiyonu önceden deterjanla yıkanmış temiz lamlara yaklaşık olarak 1 metre mesafeden damlatıldı ve ışıktan koruyarak kurumaya

Ankara Ecz. Fak. Derg., 38 (2) 79-88, 2009 83 bırakıldı. Lamlar kuruduktan sonra Hoechst-Giemsa yöntemine (18) göre boyandı. Her kan numunesine karşılık gelen lamlarda 50 adet II. metafaz hücresinde KKD sayıldı. 50 adet II. metafaz hücresindeki kırıkların ortalaması alındı. Proliferasyon indeksini (PRI) bulmak için I. metafaz (MI), II. metafaz (MII) ve III. metafaz (MIII) hücreleri toplam 100 hücre olacak şekilde sayıldı. PRI= (1xMI+2xMII+3xMIII)/100 formülüne göre PRI hesaplandı. Mikroçekirdek (MÇ) Analizi MÇ analizi için, heparinli tüplerde bulunan kandan 0.3 ml alınarak steril tüplere aktarıldı ve üzerlerine % 12 fetal calf serum (Biological Industries, Ashrat, Đsrail) ve 0.25 ml L- glutaminpenisilin-streptomisin (Sigma) içermekte olan 2.5 ml RPMI 1640 (Sigma) medyum ilave edildi. Lenfositlerin bölünmesini stimule etmek amacıyla 56 µl fitohemaglütinin ilave edildi ve 37 0 C deki inkübatöre kaldırılarak 72 saatlik inkübasyon başlatıldı. 44 saat sonra 15 µl sitokalasin -B (Sigma) ilave edildi ve 37 0 C deki inkübatöre kaldırıldı. 72. saatte 2000 rpm de 15 dakika santrifüj edildi. Tüpte üst fazdan 0.5 ml oluncaya kadar pellet atıldı ve 37 0 C de bekletilerek ısıtılan 0.075 M KCl çözeltisi ile 5 ml ye tamamlandı. 37 0 C deki inkübatörde 15 dakika bekletildi. Ardından 2000 rpm de 15 dakika santrifüj edildi. Üst faz 1 ml oluncaya kadar atıldı. Soğuk carnoy s çözeltisi (3:1 oranında metanol ve glasiyel asetik asit) ile hacim 5 ml ye tamamlandı. Oda sıcaklığında 20 dakika bekletildi. 1. fiksasyon tamamlandı. Đşlem 2 kez tekrarlandı. Son aşamada 1 ml üst faz bırakıldı. Hücre süspansiyonu önceden deterjanla yıkanmış temiz lamlara damlatılarak yayıldı. Lamlar ışıktan korunarak kurutuldu. Lamlar kuruduktan sonra May-Grünwald Giemsa (Sigma) ile boyandı. Her kan numunesine karşılık gelen lamlarda 1000 adet çift çekirdekli hücre içindeki mikroçekirdekler sayıldı. Proliferasyon indeksini (CBPI) bulmak amacıyla bir çekirdekli (MI), iki çekirdekli (MII), üç çekirdekli (MIII) ve dört çekirdekli (MIV) hücreler toplam 500 hücre olacak şekilde sayıldı. CBPI = MI + 2 (MII) + 3 (MIII + MIV)/500 formülüne göre CBPI hesaplandı. Đstatistiksel Analiz KKD, MÇ ve proliferasyon indeksi değerleri arasındaki önem kontrolünün yapılmasında, sırası ile Mann Whitney U testi, χ 2 testi ve Student-t testi kullanılmıştır. Sonuçlar ortalama değer ± standart sapma olarak değerlendirilmiştir. Analizler microsoft office excel 2003 ve SPSS for Windows 11 programları kullanılarak yapılmıştır.

84 Zuhal UÇKUN, Aylin ÜSTÜNDAĞ, Mehmet KORKMAZ, Yalçın DUYDU SONUÇ VE TARTIŞMA Yapmış olduğumuz çalışmada içme ve kullanma suları (1,55 20,8 mg/l) yolu ile normalin üzerinde bora maruz kalan kişilerin periferal kan lenfositlerindeki KKD ve MÇ sayıları tespit edilmiştir (Toplanan kişi sayısı 38 dir ancak değerlendirmeye alınan kişi sayısı bazı kan nümunelerinin kullanılamamış olması nedeni ile KKD için 35, MÇ için 37 dir). Bu değerler, içme ve kullanma sularında düşük oranda bor içeren yörelerde (0,07 0,2 mg/l) yaşayan bireyler arasından seçilen kontrol grubu ile karşılaştırılarak değerlendirilmiştir. (Bu yörelerden toplanan kişi sayısı 38 olup 1 nümunenin kullanılamamış olması nedeniyle değerlendirmeye alınan kişi sayısı KKD için 37, MÇ için 37 dir). KKD testinde maruz ve kontrol grubuna ait PRI değerleri sırası ile 1,87 ve 1,77 olarak tespit edilmiş ve aralarında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamamıştır (p>0,05, Student t-test). MÇ yöntemin uygulanması esnasında, maruz ve kontrol grubuna ait CBPI değerleri sırası ile 1,36 ve 1,19 olarak tespit edilmiştir ve aralarında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamamıştır (p>0,05, Student t-test). Kontrol ve maruziyet grupları için tespit edilen PRI ve CBPI değerlerinin farklı olmaması, kontrol ve maruziyet grubunun kan nümuneleri için uygulanan deney koşullarının eşdeğer olduğunu göstermektedir. Bora maruz kalan gruba ait kan nümuneleri (n= 35) ile kontrol grubuna ait kan nümuneleri (n=37) için tespit edilen ortalama KKD/Hücre değerleri sırası ile 7,28 ± 1,60 ve 9,50 ± 1,83 tür. Maruz grup ve kontrol grubun ortalama KKD/Hücre değerleri arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (Mann-Whitney U-test, p<0,05). Kontrol grubunun ortalama KKD/Hücre değerleri, maruz gruba göre daha yüksektir (Şekil 1). 12 * 10 KKD/Hücre 8 6 4 2 0 Bor Maruziyeti Kontrol Şekil 1. Maruz kalan grup ile kontrol grubunun ortalama KKD değerlerinin karşılaştırılması (Bora maruz kalan grup ile kontrol grubu arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır; *Mann-Whitney U-test, p<0,05).

Ankara Ecz. Fak. Derg., 38 (2) 79-88, 2009 85 Grupların MÇ değerlerine bakıldığında bora maruz kalan grup için tespit edilen MÇ değerleri 9,81 ± 1,94 olarak kontrol grubu için ise 20,32 ± 3,98 olarak tespit edilmiştir. Her iki grubun ortalama MÇ değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamamış olmasına rağmen kontrol grubunda gözlenen ortalama MÇ değeri, bora maruz kalan gruptan elde edilen ortalama MÇ değerinden daha yüksektir (Şekil 2). 30 MÇ/1000 Çift çekirdekli hücre 25 20 15 10 5 0 Bor Maruziyeti Kontrol Şekil 2. Maruz kalan grup ile kontrol grubun ortalama MÇ değerlerinin karşılaştırılması. (p>0,05, χ 2 test). Çalışmamızda yer alan bireyler arasındaki cinsiyet farkının, yaş farkının, sigara kullanımı ve ilaç kullanımının, elde edilen ortalama KKD ve MÇ değerleri üzerinde etkili olup olmadığı da araştırılmıştır. Ancak bu faktörlerin, bu çalışma için seçilmiş olan bireylerde gözlenen ortalama KKD ve MÇ değerleri üzerine olan etkilerinin istatistiksel olarak anlamlı olmadığı gözlenmiştir. Buna göre, bora maruz kalan kişilerden elde edilen ortalama KKD ve MÇ değerlerinin kontrol grubuna göre düşük olmasının yukarıda incelenen faktörlerden kaynaklanmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Yapılmış olan bu istatistiksel değerlendirmeler, içme sularında yüksek oranda bor içeren bölgelerde yaşayanlarda gözlenen daha düşük KKD ve MÇ ortalamalarının bor maruziyetinden kaynaklandığı ihtimalini güçlendirmektedir. Elde ettiğimiz sonuçlar doğrultusunda bora maruz kalan bireylerde gözlenen DNA hasarının daha düşük olduğunu söylemek mümkündür. Bu durumda borun oluşabilecek DNA hasarlarına karşı koruyucu bir etkisinin olabileceği söylenebilir. Bugüne kadar yapılmış olan çalışmalar böyle bir ihtimali güçlendirmektedir. Özellikle bor maruziyetinin Glukoz 6 Fosfat Dehidrogenaz aktivitesini arttırdığı ve sonuçta NADPH oluşumunu indüklediği, sıçanlarda yapılan deneylerde gösterilmiştir. Buna bağlı olarak hücrelerde glutatyon (GSH) miktarının artması, hücreleri oksijen radikallerinin zararlı etkilerine karşı

86 Zuhal UÇKUN, Aylin ÜSTÜNDAĞ, Mehmet KORKMAZ, Yalçın DUYDU koruyabilmektedir (7,18). Hücrelerde indirgenmiş ve yükseltgenmiş glutatyon (GSH/GSSG) oranın düşük olmasının, hücreleri oksijen radikallerinin oluşturabilecekleri hasarlara karşı daha duyarlı hale getirdiği bilinmektedir (19). Buna bağlı olarak herhangi bir ksenobiyotik maruziyeti sonrasında hücrede lipit peroksidasyonunun başlaması ve oksidatif DNA hasarının meydana gelmesi ihtimali artmaktadır. Konu bu yönü ile ele alındığında, bor maruziyetinin hücre içinde GSH düzeyini yükseltebileceği ve buna bağlı olarak hücrelerde ksenobiyotik maruziyeti sonrasında oluşabilecek oksijen radikallerinin, lipit peroksidasyonunu veya oksidatif DNA hasarını indüklemesini önleyebileceği düşünülebilir. Buna göre yapmış olduğumuz çalışmada bora maruz kalan bireylerde görülen KKD ve MÇ değerlerinin kontrol grubuna göre düşük olması, borun hücrelerdeki GSH düzeylerini arttırabilmesinden kaynaklanmış olabileceği şeklinde yorumlanabilir. Bundan dolayı ksenobiyotik maruziyet sonucunda genotoksik etkilere karşı borun koruyucu bir etkisinin olduğu düşünülebilir. Ancak bu konuda daha ileri çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır. Öte yandan bu çalışmanın kontrol grubundan elde edilen ortalama KKD ve MÇ değerleri, daha önce yapmış olduğumuz farklı çalışmalardaki kontrol grubu ortalamalarından yüksektir. Dolayısıyla bu çalışmada kontrol grubu olarak seçilen bireylerin yaşadıkları bölge itibariyle genotoksik etkili başka bir kimyasal maddeye de maruz kalmış olabilecekleri olmaları göz önünde bulundurulmalıdır. Buna bağlı olarak bora maruz kalan bireyler de aynı genotoksik kimyasal maddeye maruz kalıyor ise bu durumda borun genotoksik etkilere karşı koruyucu bir etkisinden söz etmek mümkün olabilecektir. Ancak bunun gösterilebilmesi için daha detaylı çalışmalara ihtiyaç vardır. KAYNAKLAR 1. U.S. EPA., Toxicology review of boron and compounds in support of summary information on integrated risk information (IRIS ). National Center for Environmental Assessment, Washington, sayfa 3, 12 (2004). 2. Çöl, M., Çöl, C. Environmental boron contamination in waters of Hisarcık area in the Kütahya province of Turkey Food Chem. Toxicol., 41, 1417-1420 (2003). 3. Yazbeck, C., Kloppmann, W., Cottier, R., Sahuquıllo, J., Debotte, G., Huel, G. Health impact evaluation of boron in drinking water: a geographical risk assessment in Northern France Environ. Geochem. Health, 27, 419 427 (2005).

Ankara Ecz. Fak. Derg., 38 (2) 79-88, 2009 87 4. Murray, F.J., Andersen, M.E. Data-derived uncertainty factors: Boric acid (BA) as a case study Hum. Ecol. Risk Assess., 7(1), 125-138 (2001). 5. EVGM (Expert Group on Vitamins and Minerals). Revised review of boron EVGM/99/23/P.REVISEDAU2002. Erişim: [http://www.food.gov.uk/multimedia/pdfs/boron.pdf]. Erişim tarihi: 16.06.2011. 6. Vaziri, N.D., Oveisi, F., Culver, B.D., Pahl, M.V., Andersen, M.E., Strong, P.L., Murray, F.J. The effect of pregnancy on renal clearance of boron in rats given boric acid orally Toxicol. Sci., 60, 257 263 (2001). 7. Devirian, T.A., Volpe, S.L. The physiological effects of dietary boron Crit. Rev. Food Sci. Nutr., 43( 2 ), 219-231 (2003). 8. Nielsen, F.H.. Facts and fallacies about boron Nutr. Today. 27, 6-12 (1992). 9. Food and Nutrition Board, Washington, DC.: National Academy Press (2001). 10. IOM (Institute of Medicine). Dietary reference intakes for vitamin A, vitamin K, arsenic, boron chromium, copper, iodine, iron, manganese, molybdenum, nickel, silicon, vanadium and zinc Washington, DC: National Academy Press (2002). 11. Duydu, Y., Başaran, N., Üstündağ, A., Aydın, S., Ündeğer, Ü., Ataman, O.Y., Aydos, K., Düker, Y., Ickstadt, K., Waltrup, B.S., Golka, K., Bolt, H.M. Reproductive toxicity parameters and biological monitoring in occupationally and environmentally boron-exposed persons in Bandırma, Turkey Arch. Toxicol., 85, 589 600 (2011). 12. Szybalskı, W. Special microbological system. II. Observations oon chemical mutagenesis in microorganisms Ann. N. Y. Acad. Sci., 76, 475-489 (1958). 13. NTP (National Toxicology Program). Toxicology and carcinogenesis studies of boric acid ( CAS No. 10043-35 -3 ) in B6C3F1 mice ( feed studies ). Public Health Service, U.S. Department of Health and Human Services, NTP TR - 324 (1987). Erişim: [ http://ntp-server.niehs.nih.gov/htdocs/lt_rpts/tr324.pdf ]. Erişim tarihi: 16.02.2006 14. Bakke, J.P. Evaluation of the potential of boric acid to induce unscheduled DNA synthesis in the in vitro hepatocyte DNA repair assay using the male F -344 rat. Submitted by U.S. Borax Corp; MRID No. 42038903. [unpublished study] (1991).

88 Zuhal UÇKUN, Aylin ÜSTÜNDAĞ, Mehmet KORKMAZ, Yalçın DUYDU 15. O loughlın, K.G. Bone marrow erthrocyte micronucleus assay of boric acid in Swicc Webster mice. Submitted by U.S. Borax Corp. MRID No. 42038904. [Unpublished data] (1991). 16. Korkmaz, M., Uzgören, E., Bakırdere, S., Aydın, F., Ataman, O.Y. Effects of Dietary Boron on Cervical Cytopathology and on Micronucleus Frequency in Exfoliated Buccal Cells Environ. Toxicol., 22, 17-25 (2007). 17. Perry, P., Wolff, S. New Giemsa method fort he differential staining of sister chromatids Nature, 258, 121-125 (1974). 18. Samman, S., Naghii, M.R., Lyons, W., Verus, A.P. The nutritional and metabolic effects of boron in humans and animals Biol. Trace Elem. Res., 66, 227-235 (1998). 19. Ercal, N., Gürer-Orhan, H., Aykın-Burns, N. Toxic metals and oxidative stress part I: mechanisms involved in metal-induced oxidative damage Curr. Top. Med. Chem,. 1(16), 529-539 (2001). Received : 23.07.2011 Accepted : 26.10.2011