illilllili ŞUBAT 1983. YAYlN KURULU Prof. Dr. Turan Y AZGAN - Doç. Dr. A. Mertol TULUM - Doç. Dr. Eiıis ÖKSÜZ - Doç. Dr. Musta.f'a E. EliKAL - Yar. Doç. Dr. Ahmet GÖKÇEN - Yar. Doç. Dr. Ahmet YÖRÜK- Dr. Taner KA- RAHASANO~LU.. TORK DONYASI ARAŞTIRMALARI 0 Sayı ı az 0 Ş u b.a ı 1983 0 İki Ayda Bir Yaymlalıır. 0 Sahibi ı Türk Dünyası Araşiı.rmalan Vakfı ' Adına Prof. Dr: Turan YAzGAN 0 Yazı İşleri Müdüro : Er kal ETÇİOGLU 0 İdarehane: Hoşka.dem Mahallesi, Kınktulumba Sokağı, Belediye Sarayı Arkası, Aıikaravt Mehmet Efendi Medresesi----;- İSTANBUL @ Df~gi- Baskı, Kazancı Matbaa,. cılı.k Sanayii 0 Eiyatı, 400 TL., Yıllık Abone Bedeli (6 Sayı). 2000 TL. ÖğTetmeıi ve Öğrencilere 1500 'İ'L. Yurtdışı : Almanya 50 DM., A.B.D. 27. $, Ban]qı. Hesap No.: Türkiye Vakıflar Bankas ı Aksaray Şubesi 20/20054-9 0 Ziraat Bankası Aksaray Şubesi 13081. HABERLEŞME ADRESI : P.K. 94.,... Aksaray/İSTANBUL Telefon: 2053 63
HilAFETiN OSMANLlLARA GEÇiŞ I ile ilgili RiVAYETLER * ".Yazan: Dr. N. Ahmet ASRAR Çeviren: Süleyman -TOLOCO. Genellikle, Osmanlı Sultanı Ya,vuz Selim'in,. 1516-17'de Memlüklere karşı çıktığı Mısır seferinde, Aıbıbasi Halifesini,.halifelik ünvanı hak kını Kendisine bırakmağa zo_rladığ ına ve bu ünvanı kendi üzerine aldığına inanılır. Bu hususta. nakledilen ri.vayetler, çok sayıda ve ekseriya birbirij1e zıttır. Burada, onl_a~dan bazılarını _zikretmek kôfi gelecektir. MemiOk Sultanı ei-gavri'nin, üzerine y'ü rüyeiı Sultan ı. Se Iim'i karşılamaya gittiği esnada, Abbasi Halife~i ei-mütevekkil Ala'll6h'ı beraberinde götürdüğü ı ve Merc-i Dôbil\'da yenilmesinden 'son ra, Halife'nin Osmanlı Sultanına esir düştüğü söylenir. Sulton onu saygı ile karşıladı, ona bir f:ı.il'at.hediye etti ve Haleb'e dönmesine izin verdi 2 Osmanlı ordusunun Haleb'e yarışından sonraki ilk Cumada (29 Ağustos 1516), ei-utroş cômiinin minberinden, Sultan I. Selim'in halife ilôn edildiği bir "~utb&" okundu. Hatip, onun ismini, şimdiye =kadar yalnı7 Halife için kullanılan bir ünvan olan " Hôkim u 'I-Haremeyni'ş-Şerifey~_" (Mukaddes Mekke ve Medine Şehirlerinin Hôkimi). diye -. :.. o......... \,. * Makale'nİn aslı için bk. Dr. N. Ahmet Asrar, "The Myth Alıout the. Transfer of the Caliphate to the Ottomans", Journal of Regional Culturaı 'institute Clfan, Pakistan, 1\ırkeyJ, vol. V, No. 2-3, Tahran CSpring and Summer, 1972), pp. 111-120. ı Ibn İyıls, An Accou:nt of the Ottoman Conquest of Egypt, Eng. trans. W.H. Salmon, London i921, pp. 6-7; Uzunçarşılı, İ.H., Osmanlı Tarihi, İstanbul 1949, II, 212. 2 İbn İyiıs, a.g.e., s. 47.
TÜRK DUNYASI A,RAŞTIRMAI.ARI Şubat 1983 zi kretti. Bunu işitince, Sultan'ın gözleri yaşardı v~ hatibi, bunun yerine "Hôd imu' I-Haremeyni'ş - Şerifeyn" diye okumaya dôvet ederek, düzeltti. Hutbenin sonunda, hatibe, zôt-i şahônesine ait ~ıymetli bir elbise verdi 3 Diğer bir rivayete göre, bu hadise 20 Şubat 1517'de Kahire'deki Melik Mü'eyyed camiinde vuko buldu i, Yine başka bir rivayete göre, "Halife.. ünvanı, Ypvuz Sultan Selim'e ei-mütevekkil tarafından resmen lstanbtji'da verilmişti. Bu rivayete göre, ı. Selim'in bereberinde Kahire'den istan bul'a götürülen ~her ulemôsı, Istanbul'daki Türk ufemôsının rehberliğinde bir toplantı yapmış ve bütün dini esasları müzakere. ettikten sonra, hilôfetin, islôma en büyük hizmeti yapmış olan Osmanlı la ra geçmesine karar vermişlerdi. EI-Mütevek>kil'in, Ayasofya cômiinde G özel bir merasimle Sultan ı: Selim'e "Halife" ünvanını takdim ettiği ve ona kendi hil'i:ıtını ve kılıcını. verdiği söylenir 0 _ Diğe~ bir müellif 7, bu konuda bize değişik bir rivayet nakleder. on.un rivayeti, hülôsa olarak, aşağıdaki şekildedir : "Yavuz Sultan Selim, Mısır'da ikameti esnasında, Halife ünıvanını taşımaktan zev-k duyan ei-mütevekkil'e.hürmette as-. la kusur etmedi. Birgün,.Sultan, Halife'ye, kendisini lstanbul'a götürmeyi, teklif etti. Halife bu teklifi takdiri e karşıladığını söy 'ledi; fakat nezôketle reddetti. Daha son~a. Sultan'a şu şekilde hitap etti : "Gecmiş yüzyıllar boyunca, halifelrı<, son derece duygusuz ve Iiyôkatsiz kimselerin elinde kaldı ve netice olara,k, maddi ve mônevi değerlerini kay;betti. Bugün herkes, sade_ce dini bir lider olamk, tıclife'yi hakir görüyor; ve ben bu husust~ son derece müteessirim. Şu anda, halifeliğin gerçek değerini ve kudsi güoünü bilen ve aynı zamanda, d-ünya işlerine son derece vôkıf, sizin gmi bir hükümdario görüşmek şerefine mazhar olduğum icin, kendimi, çok bahtiyar ıbir kimse olara~ görüyos von Hammer, Devlet-i Osmaniye Tarihi, Tr. trc:mehmed Ata, İstanbul 1911-17, IV, 196; Gücüyener, Fuad, Yavuz Sultan Selim, İstanbul ' 1945, n. 140-141. ~ Danişmend, İ.H., İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi, İstanbul 197İ, n. 37. 5 Diğer bir rivayete göre, Halifelik ünvanı, YaV\ı.z'a lstanbul'daki Eyüp Sultan camlinde devredilmiştir. s Daztişmend; l.h... a.g.e., II, 37-38; Öztuna, Yılmaz, Türkiye Tarihi. İstanbul 1964-65, V, 39-40. 1 Gücüyener, Fuad a.g.e. - 92-
S. TÜLÜCÜ: HİLAFETİN OSMANLlLARA GEÇİŞİ rum. Kur'an-ı Kerim'in bir eyetinde şöyle buyurulmaktadır: 'Sana emanet ecmen şeyi en lôyık olana ver" (Nisô so resi, ôyet : 58) ve ~amamen eminim ki, benim bu harek e~im, Peygamberimizin ruhunu hoşnut edecektir. Bundan dolayı, Halife ünvanını senin himcryene ve senin evledına bırakıyorum.' ei-mütevekkil' in Sultan Selim'e "Allah seni hayırlı kılsın" sö:cü, onu ç_ok duygulandırdı ve "AIIah'a yemih ederim ki, şayet ben bu şerefe lôyrk olmasaydım, kabul etmezdif!1" diyerek, Halife ünv'anım kobul etti" \ Bu rivaye-te göre, haji.felik, Sultan Selim'e.bizzat ei-mütevekkil tarafından Kahira'de verilmiş oluyordu. Bununla beraber, müellif, bunu destekleme sadedinde h~rhangi bir tar ~hi delil vermez. Hatta Uzunçarşılı gibi ciddi ve dikkatli bir müell.if bile, günümüz Türk tarihçileri ve _ôlimlerinin umumi kanaatı doğr.~l~usunda yanılmış görurymektedir ve o, "Osmanlı Tarihi". adlı büyü'k eserinin bir yerinde, 'Abbasi Halifesinden Halife ünva-: nını devrelan Sultan Selim'in, Isiörn dünyasındaki nüfuzunun arttığını" o.belirtir. Da ha ilerdeıki sayfalarda, Halife'rıin, lstan-. 'bul'da iken, ünvanını ı. Selim'e devrettiğini 10 söyl~r.' A!bbcisi Halifesi ei-müteve'k'kil hakkında tafsilôth bilgi, sadece, muas ı r Mısırlı tarihçi )rbn iyôs'ın eserinde bulunmaktadır. Onun rivayet!, hülôsa olarak, 'şu şekildedir:,s Gücüyener, Fuad, a.g.e., n, 159-160. 9 Uzunçarş.ılı, i.h., a.g.e., n, 279.. 1o AyDı mll., a.g.e., n, '280. n ilin!yas, a.g.e.,.s. 47. 1 2 Aynı mll., a.g.e., s. 47. "Meinluk Sultanı Kansüh ei-gavri'yi mağlup ettikten son-. ra, Sultan t Selim, Haleb'deki sarayına uğradı ve o vakit, Ha IJfe Emirü'I-Mü'minin ei"mütevek'kil ve yanında_ Şôfii, Maliki ve Hanbeli mezheplerinden Kemôleddin et-tavil, Muhyiddin ~ Demiri ve Şihô beddin ei-futohi adlı üç kadı, sıra ile, Sultan Selim'in huzuruna çııktılar _ 11 Sultan Selim, Hali.fe'ye saygı ile muamele etti. ve ona oturmasını rica etti. Sonra onu tekrar lbağdad'a göndereceğine söz verdi. Halife yola çıkma k üzere iken, Sultan. ona 'bir hil'at hediye etti ve "onu kaçmaması için göz altına alamk~' Hal eb' e geri gönderdi 12 Sultan, namına hutbe okunan ei-utroş camiinde cuma namazını kıldı. Keza, Haleb ve civarındaki bölgelerin minberierinden onun adına.hutbe.oku- -93-
TÜI\K DÜNYAS~.A)tAŞ~I Şubat 1983.. nuyordu 13 ;. Bu.a rada, MemiOklerin mağiobiyet haberi Kahire'ye. ulaşınca, ei-mütevekkil'in baıbası, Eryıirü'I-Mü'minin Ya'kub. ei M~tems ~k. kendisinin, Halife'nin vekili okırak tôyin edildiğini ilôn etti. Önce, halk, onun iddiasını şüphe ile karşıladı,. zira. onlar, halifeliğin Seyyid Halil oğullarından/ birine verileceğini zannediyorlardı, fakat ei-müstemsi k, ei-mütevekkil'in, vekili olarak kendisini tôyin ettiğini te'yit e~en, Kadı Şemseddin b. Vahiş vasıtası yla gönderilen bir mektubunu gösterdi ve halk ikna edilmiş oldu ı.: ei-müıteveık kil, Kahira'ye muzafferen girişi münasebetiyle Osmanlı Sultanının yanında bulundu ve müteakip cuma gününde, Kahira'deki ve Mısır'ın diger kısımlarındaki ca- milerin ımirrberler i nden, Sultan Selim nômına hutbe okundu. Ya'kCrb'un Halife'nin vekili ojma durumu son.a erdi.. Daha.sonra, Halife ei-mütevekkil, deniz yoluyla istanbul'a gönderildi (Temmuz 1517) ve bir zaman sonra,devlet parasını Çarçur ede~ rek, bayağı ~ir hayat sürmeye bdşl~yınca, Sultan'ın sempatisini kaybetti ve 1520 yılında. Yedikule'ye hapsedildi ıs. Halife, ı. Selim'in ölümüne kadar hapishanede kaldı. Selim'in oğlu ve ha-. lefi Kanuni Su~tön Süleyman, Halife'yi ve Mısır'dan getirilen diğer mahpüsları serbest bıraktı. Halife ei-mütevekkil'in Kahire':ye geri qönmesine müsaade edildi ve orada ona günde 60 dirhem tahsisat verildi 16 Hôlô 1-:falife ünvanını taşıdığı halde, 1543 yılında orada öldü" 17 Bu mdiomattan başka, İbn lyôs ta-..ratından, halifeliğin Yavuz Sultan Selim' e ve hatta Sultan Süleyman;a. geçişi hakkında tek bir kelime zi.kredirmiş değilelir ıs. Ne diğer bir Osmanlı kaynağı veya muasır Arap tariheisi bu mes'ele üzerinde durur ve ne de bununla ilgili henhangi bir.ı~ Aynı mll., a.g.e.,_ s. 49. ı~ Aynı mll., a.g.e., s. 72.. ıg. Keza bk. Uzunçarşılı, İ.H., a.g.e., IT, 280;.Arİı.old, T.W., T)ıe Calipbate,.Oxford 1924, p. 142. ' ıs İbn İyas, Bedayi'u'z-Zuhür fi VekQ.yi'ı'd-Duhür,.Bulak 1312/1894, m, 237. "İbtihacu't-'İ'evArih" CSüleymaniye ktp.; Rusrev Paşa, nr.' 321-322) in müellüi Mebined b. Hoca Sa'deddin Efendi'ye göre, yul{arda.mevzuu bahs edilen ş~. sadece Abbasilerdendi ve adı Şerif Abbasi idi ve ona gündelik olarak, 60 akçe (dinar değill nisbetinde tabsisat bağlanmıştı Cİbtihacu't-Teva.nıı. vr. 48a). - ı1 lbn İyas, An Account of the Ottoman Conquest of Egypt, p. 115. ıs Bununla beraber, Seyyid Emir All; bu durumu, İbn İY,as'm I. Selim'e karşı takındığı peşin hüküm ve menfi tavrı gösteren bir husus olarak yorumlar CToynbee, A.J., Survey of International Affairs, London 1925, p. 38, dipnot). -94-
S. TüLücü, HİLAFETİN. OSMANLlLARA. GEÇİŞİ ' vesika mevcuttur. Istanbul'da Topkapı Sarayı Müzesinde hôlô muhafaz~ edilmekte olan Emônôt-i Mukadd~e (Kô'be'nin anahtarları, Hz. Peygamber ve ashôıbının bımktıı klcirı eşyalar)'den çok bahsedilir ve onların Halife ei-mü-tevekıkil tarafından Sultan ı. Selim'e teslim edildiği söylenir. Daıha ilerde göreceğimiz gibi. bunlar,. ı. Selim'e ei-müteveıkkil değil, Mekke Şerifi tarafından verilmiştir. ~ Keza hatırda tutulması gereken bir nokta da şudur: Sultan Selim, oğlu Şehzade Süleyımaı:ı'a Mısır ve Suriye'nin fethini ha Iber veren bir mektup 19 yazdığı zaman, Halife'nin ünvanını deruıhte - ettiğin~ dair herhangi bir şey söylememiş-tl Ocak-Şubat 1517 tarihli mektuıbunda, Mısir seferini bütün' tafsilôtıyla vermektedir. Marc-i Dôbik ve Ridôniyye savaşları, Kahira'ye muzaf.., feren girişi uzarinde mufassalan durduğu ve Mekke Şerifinin kendisine biat etmeye geldiğini yazdığı halde, halifeliğe dair hiçbir şey.zrkretmemiştir. Sultan ı. Se.lim'in, ferman ve mektuplarında sık sık kullandığı Halifetullôh fi'i-arz (AIIah'ın Yeryüzündeki Vekili). Zıl_ fullôh. fi'i-arz (AIIah'ın Yeryüzündeki Gölgesi) ve. Halifetu'I-Mus Hmin. (Müslümanların Halifesi) gibi unvaniara g_elirıc~. bunlar, herıhangi bir şeye delôlet etmemekteqir. Zira Sultan S~lim bu ünvaniarı Mı,sır'ın fethinden önce kullanmıştı. Onun, Sultan ll. Mehmed, ll. Murad ve Yıldırım Bayezid gibi selefieri ve Sultan Süleyman'dan, son hükümdar Sultan Vahideddin'e kadar bü~ün halefleri, Se.lçu'klu, Timurlu, MemiO k, Özbek Şeybôni ve Moğol hanedonlarına mensup muhtelif hükümdarlar, zaman za- -man bu ünvaniarı kullan:mışlardı.' Açikça ifade edilelbilir ki halifeji.k, Sulten 1. Selim' e. veya onun halen erinden birine Halife ei-mütevekkil veya onun tem silcilerinden herhangi biri tarafında-n, resmen verilmiş değildi ve bu 'hususta söylenenler, aneçık birer hayal mahsulüdür. Bu-. nunla beraber, Osmanlıların gerçek kudret ve nüfuzunu, lslôm Cilemindeki yerini ve liderli klerinin bütün ileri gelen lslôm hükümdarları tarafından kabulünü hesaba kattığ ımız : zaman, denilebilir ki, dini ~a:mi yet olmasa bile bizzat Osmanlılar ve 19 Sultan Selim'in oğlu Şehzade Süleyma.n'a yazdığı mektubun. metni için bk. Feridün, Ahmed Bey, Munşe'atü's-Selatin, İstanbul 1275/ 1859, I,.376-379.. ' -95-
ToRK DÜNYASI A,RAŞTIRMA,LARI Şubat 1983 - diğer müslüman devletler icin, hilôfetl ele geçirme gayreti, tq_ mamen boş. ve gereksiz bir iddia değildi. Tarihçi lbn.. Haldun, çok zaman. önce, Arapların, -'halifelik müessesesini ayakta tu-.. \ tan önemli şartlardan biri olan- " idare etme.k.abiliyeti"ni yitirmelerinden sonra, Isıarn dünyasının liderliğini kaybettiklerini ve şimdi bu şer~fin T-ürklere geçtiğini ifade etrnişti ~ 0, Insan daima kuwetli olmaya meyleder. Bu, tabii bir olaydır.. Sultan Selim'in iron, Mısır ve Suriye'nin f ethi ile kazandı~ı ku.wet ve nüfuz, kan akıtılma:ksızın, Hicaz, Lübnan, Filistin, Bingazi, Nubya ve Cezayir'in Oı?man l ı idaresi altına geçmesini sağladı. Sultan Selim'in Mısır'da ikameti esnasında, bağlılıklarını arzetmek ıüzere, uzak ve yakından birçok heyetler geldi. Btı heyetierin en mühimi, Mekl<e Şerifinin heyeti idi. Şeyh :Serekq} b. Muhammed, zaferlerini tebrik etmek ve itaatini arzetmek üzere, oğlu EbO Numeyy 21 'i, Me'kke. ve Medine'nin anahtarları ve Ernô-nôt-i İ\ll uk,addese 22 ile Sultan'a gön.derdi ~s. Aynı zamanda Şerifin, oğlunu Suriye ve Yemen'den gelen hacıların lideri 20 İbn Haldıin,. Mukaddime, Tr. tre. Zakir Kadiri Ugan, İstanbul 1954, I, 52;4-525. 21 Türkçe bir kaynağa göre, Şeıif Berekat, oğlu ;Ebıi Numeyy ile beraber, bizzat Mısır'da Sultan'ı ziyaret etti ve ona bağlılığını arzetti Cbk. Heza.rfen, Huseyn, Tenkihu't-Teva.rth, Sıileymaniye ktp:, Fatih, nr. 4303, vr. 43a). 22 İ.H. DAnişmend pu emanetleıin bir listesini veıir: Dendan-ı Saadet CHz. Peygamber'in dişi>, Kadern-i Şeıif <Hz. Peygamber'in ayak izi), Na'leyn-i. Sddet (Hz. Peygamber'in ayakkabısı), Seyf-i Saadet <Mukaddes kılıç>. Asa-yı Saadet <Mukaddes asa), Kavs-i Saadet <Yay), Seecade-i Saadet (Secce4e),. Gasl-i Nebevi suyu (Hz. Peygambe_r'in mübarek cenazesini yıkamak -için ' kulianılan su), Mifta.h-ı Beyt-i -Muazzani <Ktı.'be'nin anahtan), Kamis-i Fahrü'n-Nisa CHz. Fatıma'nm gömleği). Kamis-i Seyyidü'ş Şa.Jıeda <İmam Hıiseyin'in gömleği), SıJyıif-i Cehar-Yar CDört Halife'nin kılıçlan), Kelam-ı Kadim bi-hatt-ı Osman <Hz. Osmlı.n'm elyazısıyla Kur'an-ı Kerim) ve KeHun-ı Kadim bi7hatt-ı Ali (Hz. Ali'nin elyazısıyla Kur'an-ı Kerim). Bunlardan başka, bir hırka CHırka-i Şeıif) ve ili sancak ( Sancak-ı Şerif veya IJva-yı Saadet) vardı. Bu sanca.kıaidan birinin, I. Sıil~ynian devrinde ı;tanbul'a getirildiği söylenir <bk. Dlı.nişmend, İ.H.; a.g.e., II,.43 ve 88). Bütün bu emanetler, aynı anda lstanbul'a getirilmiş değildi Bunlar, muhtelif zamanlarda S.ultanlann hazine ve koleksiyon una ilave edilmişlerdi. Z3 Uzunçarşılı, İ.H., a.g.e. n, 278; Gücüyener, F., a.g.e., n. 158; Altundağ, Şinasi, Selim I, İslam Ansiklopedisi, İstanbul 1966, x; 429. -96-
s, TÜLÜCÜ: HİLAFETIN OSMANLlLARA GEÇİŞİ olarcık tôyin etmesini Sultan'dan rica ettiği -söylenir 2 ~. Sultan bu özel heyeti huzuruna kabul etti ve -onun oğluna bir hil'atla kılıç.hediye ederek ve ona Cidde limanının vergilerini ve güm-: rüik resimlerini toplama salôıhiyetini vererek, Şerif.in ricasını il<obul etti. Böylece,.Hicaz 6 Temmuz 1517'de Osmanlı lmparatorluğuna katıldı 2 ~. Sultan Selim öldü ü z~an, Şerif Berekôt _ höjô Hicaz'da hüküm sürüyordu. Sultan Süleyman, ş~rif'e, tahta çı1~ışını haber. veren ve Osmonlılara bağlılığını devam ettirmesi yolunda ter mennisini ifade eden ıbir mektup gönderdi 26 Buna cevap olamk, Şerif Berekôt b. Muhammed, Sultan Selim'in ölümü -dolayısıyla -tôziyelerini bildiren rve Süleyman'ııı oüjqsunu _tebri k.ede~ bir mektup gönderdi. Ayrıca, eleisi Necmuddin Ebu'I-Aii'yi, Sultan~a itaatini.arz etmek üzere;. Osmanfı sarayına gönderdi ~ 7 Böylece, Sultan Süleyman, Osmanlıların lslôm dünyasının lideri olmalarırio müslümanların mônevi baş-kentndan tasvip qlm!ş oldu. 2' Heza.rt'en, Husein, a.g.e., vr. 43a. 25 Aynı mll., a.g.e., vr.. 43a; Anonim, Fetihname-i Diyar-ı Arab, vr. 6aa-b. 2s Sultan Süleyİnan, Şerif Berekat'a -yazdığı Arapça ;ı:nektubunda: babası:nm vefatından ve devlet idaresinin kendi eline geçtiğind~ bahsediyor ve böylece, halifelik görevini ve "Hadim-i Beytulla.b ve1-harem" ünvanını derubte ettiğini söylüyordu. Süleyman ay-. rıca, ölmüş ola.ı;ı. babasının rubu- için, özel dua meclisleri tertip etmesini ve kendisinin tahta çıkışını ilan etmesini Şerif'e büdirmekteydi. Yine o, Osmanlı İmpa.rarorlu~ ile Hicaz.Donpnyonu. arasın,daki münasebetlerin zamanla gelişeceği ümidini taşıdığını beyan ediyordu Cbk. Fer-idün, Abm~d Bey, a..g.e., I, 500-SOl). 27 Sultan'a Arapça cevabında, Şerif Be:rekat. kısaca şunları söylüyordu : "Mektubtİnuztı aldık ve onu okuı:i:ı.akla ziyade'siyle memnun ol~ duk. Emirlerinize binaen, babanizın vefatı haberi ve _ cülüsuıluz; halka duyuru,ldu. İşiamın düşmanla.rına karşı kazandığıniz zaferleıinizi; yakından takip edip, takdir ettiğimiz.için, si:z;e daima sadıkız. Mektubunuzu alır a:_lınaz, bütün ~nemli şahsiyetjeri, Ka'be'ıim ve diğer Y erlerin ulemasını davet ettik ve tahta Çıkışınızı hepimiz memnuniyetle karşıladık. İslamın zafer ve başarısı için, devletiniziii ve idarenizin devamını temenni ederiz. Kafirlere karşı mücade-: lenizde ittifakla sizin arkanızdayız. Babanız Sultan Selim'in keder verici vefatından dolayı taziyelerimizi arz etmek. ve ayrica cülüsunuzu. tebrik etmek için, elçimiz Necmuddin Ebu '~-Ali'yi, yüce sarayımza gönderiyoruz ve Zat-ı Şabanenizin _onu şefkatle kabul edeceğini samimi_yetle ümit eçl.eriz." (Feridün. Ahmed Bey, a.g.e., I, 501-502>.
TÜRK DÜNYASI A,RAŞTIRMALARI Şubat.1983. Sultan Süleyman Atfjbasi Halifesine çok hürmet gösterdi ve ona karşı son derece nazik davrandı. Bununla beraber Sultan, ştmdiki halde sadepe isimde kalmış olan hukuki ünvanını devre~mesl Için, Halife'yi icbar etmeye. o kadar hevesli değildi. Görüldüğü üzere, onu daha zryade Mekke Ş_~rifinin desteği alôkadar ediyordu ve Şerif'in, kendisine bağlılığını öildirm!3sinden memnun.oldu. Şu da var.1<1.. ei-mütevekkil'in 1543'de ölümünden sonra, hali-felik müessesesinin ismen mevcut sôhlbl,. $~.lt~ n Süleyman'!~ : 'yol~~dan cekilm iş oldu. Halifeliğin geçiştyle ilgili rivayetlerin m~nşe'i üzerindeki. tepkikler, iık 'idd.ianın, doğulu değil, batılı bir kaynak tarafından ortaya atıldığını göstermeıktedir. lık bilgi,. XVII. asrın sonlarına doğru, Fabricius ve Rosinus tarafından verilmiştir. Onlar Sultan Selim'in, Halife' yi çekilmeye zorladığını 28 ifade etmekle beraber, halifefiğe sahip.çıktığını. ilerf. sürmezler. : Barthold, T.W. Arnold. v.e. F. Stripling gibi. Batılı tari'l:ıçile,r, halifeliğin Osmanlılara geçişi ile ilgili söylentinin ilk defa, d'ohsson'un 'Tableau Generol de I'Empire Ottomıan" (Paris 1788, 1, 232, 271) adlı eser.!nd~ nçıkl.edildiğini söylerler 20 : Maamafih, biz geçenlerde, hilôfeti devrelan Osmanlıların, XVIII. asrın il'k yarısında hôlô güçlü. olduğu kçınaotini. gösteren bir elyazması buldu~. "Hilôfetin A~-i Osmôn'ıa intik ali" _adı altında, Istanbul Süleymaniye kütüp-. h9nesi kataloğu Hacı Mahmud Ef~ndi ~ısmı, nr. 4897'de kay ıtiı bulunan söz konusu yazma, bir risale hôlinde olup, lstanbuf' un önde gelen ôlimlerinder:ı biri olan MOsô ei~kudsi ei-halveti tarafindan, Arapça ve Türkçe olamk kaleme alınmıştır. Herhangi bir yerinde te'jif tarthi zi,kredilmeme kle beraber, muhtellf. kısımlarında geçen 1. Mahmud adından, onun Sultqn 1. M ahmod devrine (1730-1754) dit oldu'ğu kesinlik ka-zanmaktadır. Risalenin adı aldatıcıdır ve onda hilôfetin Osmaniiiara intikali hususunda bir açıklama bulacağını zanneden kimse, hayal kırıklığına uğrar. Tarihi ıbir vesikadan ziyade, Osmanlı hanedanının mustakbel :kudret, istfkrar ve' başarısı :llususurıdo, ulemô ve tıukukçuların söz ve temennilerini hô~i. bir ımecmuadır. Risale, halkın, Osmanlı hanedanının -devamı :hususunda şüpheye düş 'l!üğü IYir zamanda yazılmış görünüyor. Onun as!l gayesi bu şüp-.... 2 1 FabrichiS, ~orge ve Rosinus CStripling, F., The Ottoman Turks and the Arabs, 1511-1574, Urbana 1942, m, 56'ya istinaden). 2? Aynı mll, a.g.e., ID, 56; Arnold, T.W., a.g.e., s. H6-147.. -~ 98)- '
S. TÜLÜCÜ.: HİLAFETİN osmanlllara "GEÇİŞİ he ve endişeleri d~f eder. görünmektedir. Evvelô,. -.müellif, Mu s.~ tafô es-sıddi'k1'nin "el-muv.ezzin bi't-tcrub. fi'i-fcak beyn e' I A~ern. ve'l-arao".. adlı eserinden nakillerde bulunarak; Aıbqasiler.kuv~ vet rve nüfuzlar.ını ıkayıbe.dince, lslôm dünyasının liderleri ola~. rak Osmanlıların meydana cıktıklarını söyler 30.-- Sonra müellif, bazı. Kur'an ôyetlerine, Hz. Peygamıb.er'in. hadislerine. ve.hepsi de şu veya bu şekild~. Osmanlıların hllôfe,ti yeniden devam ettireceklerini belirterek kehanette.bulunan Şeyh Abdu'I-Gani Nôbulusi, Şeyh Muhyiddin Arabi, Şeyıh Sadreddin Konevi, Şeyh. Hakki. Salôn Safedi ve Yahyô b. Uikbe gibi önde gelen ulemônın.bazı eserlerine müracaat eder 31 Daha sonra mü~llif, ilgi ce kici bir hikôye anlatmaya başlar. özet olarak, bu hikôyede, bu dünyanın sonuna doğru Rum kôfirlerinin 300 gemilik muazzam bir donanma ile, denizden Şam (Suriye)'o hücum etmeye gelecekleri -söylenir 32 Bu esnada, istanbul tahtında son Sultan, Selim Hôtim aa 'bulunur. Kôfirler Halep, Istanbul ai (Constantinople) ve diğer bazı şehirleri zaptetmeyi başarırlar. Selim Hôtlm 300.000 kişilik bir ordu ile, kôfirlerle savaşmaya koyulur. ve Hz. Mehdi'nin yardımı ile, bütün bu yerlerden. onları kovar 35 Bu orada, Istanbul boş ve müdafaasız iken, lslôm düşmanları, şe-. hirde kalan bir ovuc müslümanı yener ve ~eçici olarak burada hükumet ıkurarlar. Fokat, Hz. Mehdi ile ıbirltkte Selim Hôtim, zo-. ferle istanbul'a döner -ve kofiriere e~ici ıbir darbe indirir, nihayet islôm ve müslümanlar kurtulur. Gör~vini yaptııktan sonra, Hz. Mehdi Aratbistan'a döner 86 Kitap, Sultan Mahmud'un lslôm düşmaniarına karşı savaşında zaferi için, dua ve hayırlı temennilerle son bulur. Risale, hilôfetin resmen Osmanlı lara intikali hususunda herhangi bir şey söylemez fakat XVIII. asır Tür.k ulemôsının, Ha- 3o sı Müsa el-kudsi el-halveti, Hilafetin Al-i Osman'a intikali, Süleymar niye ktp., Hacı Malımüd Efendi, nr. 4897, vr. 2b. Aynı mll., a.g.e., vr. 2b:sa.. 1s2 Aynı mll., a.g.e. vr.. 3a-b. ss Açık bir şekilde, bu fikir, Mısır fatibi Yavuz Sultan Selim ile, son Sultan Selim Hii.tim arasında bir mukayese amacını gütmektedir. a-ı Müellif, bunun, başşehir İstanbul olmadığını iddia etmektedir. Bu, Arabistan veya Medyen'de küçük bir şehir olabilir <vr. 3b}. 3s Aynı mll., a.g.e., vr. 3b.. ss Aynı mll., a.g.e., vr. 4a. - $9. -.
TÜRK D'ONY ASI A,Rı\ŞTIRMt\LARI Şubat.1983 ;, 1 Hfe ünvanı. ıüzerindekl Osmanlı iddiasının meşııuiyetini ispat et-.. me gayretine katıldıklarır:ıı 'gösterir. Şüphesiz, mes'elenin siya si bir yönü de vardır. Son z.amanlarda Sultan IL Aıbdülhamid (1876-1909)'in, kendi bünyesinde, halifeliğin eski nüfuz.unu.ihya etme gaı'{retleri ve ıhilôfet sancağı altında lsjöm dünyasını birleştirme teşebbüsü; eski ıünıvanı, siyasi çıkara kullanma faaliyeti idi. -100-