SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK AÇISINDAN TÜRKİYE VE DÜNYADAKİ BOR REZERVLERİNİN KULLANIM ALANLARI VE BORUN ENERJİ SEKTÖRÜNDEKİ YERİ



Benzer belgeler
2010 YILI BOR SEKTÖR RAPORU

TİCARİ BOR MİNERALLERİ

ÖNEMLİ BOR BİLEŞİKLERİ

BOR HİDRÜRLER. Yasemin Gül Çolak

BOR SEKTÖR RAPORU. Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü

Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL

KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği

Türkiye de Bor Madenciliği ve Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Faaliyetleri. M.S.Uğur BİLİCİ (Maden Yük. Müh.)

Bu çalışmada, Su tutucu özelliği olmayan polistirene boraks ilavesi ile su tutma kapasitesinin kazanıp-kazanmadığının araştırılması amaçlanmıştır.

BOR ELEMENTİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ VE TERMİNOLOJİSİ

BOR SEKTÖR RAPORU. Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü

röportaj 10 SORUDA BOR

Bor, atom numarası 5 ve kimyasal sembolü B olan bir elementtir. Yarı metal olan bor doğada tek başına element haliyle bulunmaz

MALZEME BİLİMİ I MMM201. aluexpo2015 Sunumu

ETİ MADEN İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Bor Sektöründe Dünya Lideri BOR SEKTÖR RAPORU

Hidrojen Depolama Yöntemleri

Bor Minerallerinin Önemi, Potansiyeli, Üretimi ve Ekonomisi

ULUSAL BOR ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ BAŞKANI

7. Sınıf Fen ve Teknoloji Dersi 4. Ünite: Madde ve Yapısı Konu: Elementler ve Sembolleri

Malzeme Bilgisi. Mühendsilik Malzemeleri - RÜ

TİNKALİN YÜKSEK SICAKLIKLARDA FOSFORİK ASİT ÇÖZELTİLERİNDE ÇÖZÜNME KİNETİĞİNİN İNCELENMESİ. Hazırlayan: Prof. Dr. Mehmet TUNÇ

FEN ve TEKNOLOJİ DERSİ / PERİYODİK SİSTEM. Metaller, Ametaller ve Yarı metaller

YRD. DOÇ. DR. ATİLLA EVCİN. BOR MADENCİLİĞİNDE ÖNEMLİ TARİHLER ve TÜRKİYE'de BOR MADENCİLİĞİNİN TARİHÇESİ

Üç farklı malzeme türünden imal edilen ve günlük haya6a sıkça karşılaş9ğımız ürünlerden biri, gazlı içecek kaplarıdır. Gazlı içecekler alüminyum

Serüveni 2.ÜNİTE:ATOM VE PERİYODİK SİSTEM. Elementlerin periyodik sistemdeki yerlerine göre sınıflandırılması

SERAMİK MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER ve ÜRETİMİ

TIG GAZALTI KAYNAK YÖNTEMİNDE KULLANILAN GAZLAR VE ÖZELLİKLERİ PROF. DR. HÜSEYİN UZUN HOŞGELDİNİZ

FINEAMIN 06 kullanılan kazan sistemlerinin blöfleri yalnızca ph ayarlaması yapılarak sorunsuzca kanalizasyona dreyn edilebilir.

SÜRDÜRÜLEBİLİR ENERJİ VE HİDROJEN ZEYNEP KEŞKEK ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI TEKNOLOJİSİ

Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2007 YRD. DOÇ. DR. ATİLLA EVCİN

maddelere saf maddeler denir

METAL MATRİSLİ KOMPOZİT MALZEMELER

BORİK ASİTİN MADDELERİN YANICILIĞI ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

7. Sınıf Fen ve Teknoloji

SODYUM BOR HİDRÜR: ÜRETİMİ, HİDROLİZİ VE KULLANIMI

MODERN ENERJİ DEPOLAMA SİSTEMLERİ VE KULLANİM ALANLARİ

AKM-F-193 / / Rev:00

TEMİZ ENERJİ TEKNOLOJİLERİ KURSU. Harran Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makina Mühendisliği Bölümü Osmanbey Kampüsü, Şanlıurfa

TÜRKİYEDE KİMYA ENDÜSTRİSİ

HİDROJENLİ ENERJİ ÜRETEÇLERİ MESUT EROĞLU

TOPRAK ALKALİ METALLER ve BİLEŞİKLERİ

METALİK MALZEMELERİN GENEL KARAKTERİSTİKLERİ BAHAR 2010

MALZEME SEÇİMİNİN ÖNEMİ VE MÜHENDİSLİK MALZEMELERİ. Doç.Dr. Salim ŞAHİN

ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI

ELEMENTLERİN SINIFLANDIRILMASI

2/13/2018 MALZEMELERİN GRUPLANDIRILMASI

İLERİ YAPI MALZEMELERİ DOĞAL TAŞLAR,KİLLER,SERAMİKLER

Bölüm 2. Bu slaytlarda anlatılanlar sadece özet olup ayrıntılı bilgiler derste verilecektir.

2. YARIYIL / SEMESTER 2

HİDROJEN ÜRETİMİ BUĞRA DOĞUKAN CANPOLAT

Borik Asit. H 3 BO 3 - Borik Asit. Ürün Kataloğu. CAS Numarası: Granül ve Toz. Paketleme: 25 kg, 50 kg, 1000 kg

Ülkemizdeki başlıca madenler nelerdir?

IIIA GRUBU ELEMENTLERİ

ALUMİNYUM ALA IMLARI

KİMYA haftalık ders sayısı 2, yıllık toplam 36 ders saati (18 haftada gerçekleştirilir)

8.Sınıf Fen ve Teknoloji. KONU: Elementlerin Sınıflandırılması

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/7) Akreditasyon Kapsamı

MALZEME TEKNOLOJİLERİ - ZAAFLAR

MALZEMELERİN GERİ KAZANIMI

ENERJİ DEPOLAMA YÖNTEMLERİ BEYZA BAYRAKÇI ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI TEKNOLOJİSİ

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI VE ÇEVRE MEVZUATI

Gelişmiş olan ülkelere göre Türkiye de kişi başına tüketilen enerji miktarı 1/3 oranında olmasına karşın, ısınma için sarf ettiğimiz enerji 2 kat

ÖĞRENME ALANI : MADDE VE DEĞİŞİM ÜNİTE 4 : MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ

Termal Enerji Depolama Nedir

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI

formülü zamanı da içerdiği zaman alttaki gibi değişecektir.

Elektronların Dizilişi ve Kimyasal Özellikleri

21. YÜZYILDA BOR TEKNOLOJİLERİ VE UYGULAMALARI. İ. Ersan KALAFATOĞLU ve S. Nuran ÖRS

Paslanmaz Çelik Sac 310

MMT113 Endüstriyel Malzemeler 4 Metaller, Aluminyum ve Çinko. Yrd. Doç. Dr. Ersoy Erişir Güz Yarıyılı

TERMİK SANTRALLERDEKİ ATIK ENERJİNİN KULLANILABİLİRLİĞİ: ÇAN ONSEKİZ MART TERMİK SANTRALİ. Celal KAMACI. Dr. Zeki KARACA.

Nadir ve Kıymetli Metaller Metalurjisi. Y.Doç.Dr. Işıl KERTİ

Halka açık seminer Elektrik Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi Organizasyonu 22 Nisan 2000, saat 18:00 Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi - Trabzon

YAKIT PİLLERİ. Cihat DEMİREL

BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM)

BİTKİSEL VE HAYVANSAL ATIKLARDAN BİYOGAZ VE ENERJİ ÜRETİM TESİSİ

Ekonomiyi Etkileyen Etmenler (Faktörler): 1- Coğrafi Etmenler. 2- Doğal Kaynaklar. 3- Teknolojik Gelişmeler. 4- İhtiyaç ve İstekler

Kimya EğitimiE. Ders Sorumlusu Prof. Dr. Đnci MORGĐL

MMM 2011 Malzeme Bilgisi

IVA GRUBU ELEMENTLERİ

KATI YALITIM MALZEMELERİ KALSİYUM SİLİKAT

ÇALIŞMA YAPRAĞI KONU ANLATIMI

TERMOKİMYASAL YÜZEY KAPLAMA (BORLAMA)

SULTANHİSAR-AYDIN 260 ADA 1,2,3,4 PARSEL JEOTERMAL ENERJİ SANTRALİ İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU

Atomlar ve Moleküller

Dekontaminasyon. Manuel Dekontaminasyon. Temizlik. Bir nesnenin mikroorganizmalardan arındırılarak güvenli hale getirilmesi için yapılan işlemler

2+ 2- Mg SO 4. (NH 4 ) 2 SO 4 (amonyum sülfat) bileşiğini katyon ve anyonlara ayıralım.

ÇEVRE MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ KODLU TEMEL ĠġLEMLER-1 LABORATUVAR DERSĠ DENEY FÖYÜ

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ

SERALARIN TASARIMI (Seralarda Isıtma Sistemleri) Doç. Dr. Berna KENDİRLİ A. Ü. Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü

Periyodik Sistem. Mendeleyev

ULUSLARARASI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KONGRESİ IOHSC Magnezyum Atıklarının İş Sağlığı ve Güvenliği Yönünden Değerlendirilmesi

TOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)

Termik santrallerinin çevresel etkileri şöyle sıralanabilir: Hava Kirliliği Su Kirliliği Toprak Kirliliği Canlılar üzerinde Yaptığı Etkiler Arazi

BARTIN ÜNİVERSİTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MALZEME LABORATUVARI-I DERSİ OKSİTLİ BAKIR CEVHERİNİN LİÇİ DENEYİ DENEYİN AMACI: Uygun

İstanbul Bilgi Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği. Çevreye Duyarlı Sürdürülebilir ve Yenilenebilir Enerji Üretimi ve Kullanımı

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :

DOĞAL KURŞUN METALİK KURŞUN PLAKALAR

Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi TÜRKİYE 10. ENERJİ KONGRESİ FOTOELEKTROLİZ YOLUYLA HİDROJEN ÜRETİMİ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

Transkript:

SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK AÇISINDAN TÜRKİYE VE DÜNYADAKİ BOR REZERVLERİNİN KULLANIM ALANLARI VE BORUN ENERJİ SEKTÖRÜNDEKİ YERİ Nihat Pamuk 1 Özet Enerji ihtiyacı, insanlığın gelişimine paralel olarak gün geçtikçe artmaktadır. Fakat günümüzde yaygın olarak kullanılan fosil yakıtlar, yakın gelecekte tükenecek ve bu yakıtların kullanımı sonucu ortaya çıkan zehirli gazlar, çevre ve insan sağlığında ciddi sorunlara yol açacaktır. Bu olumsuz durum, insanoğlunun alternatif enerji kaynakları aramasına neden olmuştur. Bor, üstün özellikleriyle bu arayışa cevap verebilen ve hidrojen depolama kapasitesi yüksek olan bir madendir. Hafif olması, zararlı etkisinin olmaması, düşük gaz yayması, nötron tutma kapasitesinin yüksek olması, selülozik yalıtım sağlaması, yanmaya karşı dayanımının yüksek olması, ısı iletim katsayısının yüksek olması, haşerelere karşı koruyucu olarak kullanılabilmesi, üretimde harcanan birim enerji miktarının emsallerine göre düşük olması gibi üstün özellikleri vardır. Bununla birlikte borun elde edilmesindeki teknik ve mali zorluklar ticari olarak yaygın kullanılmasında önemli bir engel teşkil etmektedir. Ayrıca depolanması ve taşınması da teknik zorluklara neden olmakta ve ek maliyetler getirmektedir. Tüm bu dezavantajlara rağmen bor, hidrojen depolama kapasitesiyle ön plana çıkmaktadır. Günümüzde yapılan bilimsel araştırmalar ise, bor hidrür bileşikleri vasıtasıyla enerji kaynağı olan hidrojenin güvenli ve kolay bir şekilde depolanması, taşınması ve kullanım maliyetlerinin düşürülmesine yöneliktir. Yapılan bu çalışmada, kısaca bor rezervlerinin üretimi, depolanması ve ekonomisinden bahsedilerek; Türkiye ve dünyadaki bor rezervlerinin enerji sektöründeki kullanımı ve gelişimi üzerinde durulmuştur. Anahtar Kelimeler: Enerji sektörü, bor mineralleri, bor kullanım alanları, hidrojen enerjisi USAGE AREAS OF BORON RESERVES IN THE TURKEY AND WORLD IN TERMS OF SUSTAINABLE FUTURE AND ROLE OF BORON IN THE ENERGY SECTOR Abstract Energy demand is increasing with the development of human species. But nowadays, Fossil fuels which are widely used the main sources of energy will be consumed away in a near future and toxic emissions produced by combustion of fossil fuels will be created serious problems in the environment and human life. This adverse effect of fossil fuels made * Bu çalışma Mesleki Eğitimde I. Uluslararası Yapı ve Elektrik Uygulamaları Çalıştayında (IWCEA2015) sözlü bildiri olarak kabul edilmiş ve sunulmuştur. 1 Elektrik Mühendisi, TEİAŞ 5. İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüğü, Test Grup Başmühendisliği, nihatpamuk@gmail.com

scientists to focus on alternative energy sources. Boron is a mine that can respond to this quest with outstanding properties and has a high hydrogen storage capacity. It has superior properties such as lightweight, lack of detrimental effect, low gas release, high neutron absorption capacity, providing cellulosic insulation, high resistance to combustion, high heat transfer coefficient, protection against insects, low amount of energy spent on the production unit. However, the technical and financial challenges in obtaining boron represent an important obstacle to use commercially widespread. In addition, the storage and transportation are caused technical difficulties and brought additional costs. Despite these disadvantages, boron has come to the forefront hydrogen storage capacity. Nowadays, scientific researchers are carried out to storage safely and easily hydrogen is an energy source that by means of boron hydride compounds, to transport and reduce the operating costs. In this study, boron reserves production, storage techniques and economy are summarized and this study is focused on the usage and development of boron reserves in the energy sector in Turkey and world. Keywords: Energy sector, boron minerals, boron usage areas, hydrogen energy. Giriş Günümüzde kullanılan enerji kaynakları hızla tükenmektedir ve mevcut enerji kaynaklarının kullanımı sonucu ortaya çıkan hava kirliliği sorunu da giderek artmaktadır. Ayrıca küresel sıcaklığın artması en önemli çevre sorunlarından biridir (Türe, 2003). Yapılan tüm bilimsel araştırmalar doğal çevreye zarar vermeyecek, tüm uygulama alanlarında enerji ihtiyacına cevap verecek, önceki enerji kaynaklarının ve çeşitli kirletici etkilerin doğaya verdiği kalıcı zararları yok etmeye yardımcı olabilecek ideal bir enerji kaynağının, en kısa zamanda kullanılması gerektiği sonucunda birleşmektedir. İdeal enerji kaynağı kolayca ve güvenli olarak her yere taşınabilmeli, taşınırken enerji kaybı minimum olmalı, her yerde kullanılabilmeli, depolanabilmeli, tükenmez olmalı, kendini yenileyebilmeli ve temiz olmalıdır. Birim kütle başına yüksek kalori değerine sahip olmalı, değişik şekillerde kullanılabilmeli, güvenli olmalı, ısı, elektrik veya mekanik enerjiye kolaylıkla dönüştürülebilmeli, çevreye hiç zarar vermemeli, dünyanın her yerinden elde edilebilmeli, çok hafif olmalı, çok yüksek verimle enerji üretebilmeli, karbon içermemeli ve ekonomik olmalıdır (Carpetis, 1985). Bu kıstaslar göz önüne alındığında çevre kalitesinin ön plana geçtiği yeni dönemin çevre dostu yakıtı olarak hidrojen seçilmiştir. Bu durumun doğal sonucu olarak önümüzdeki yıllarda alternatif enerji kaynaklarından hidrojenin kullanımı, artarak yaygınlaşacaktır (Türe, 2003). Yapılan bu çalışmada borun enerji sektöründeki kullanımının avantajları ve dezavantajları incelenerek; Türkiye ve Dünya daki kullanılma düzeyleri ve borun enerji sektöründeki yeri araştırılmıştır. Borun Yapısı, Ürün Bileşimi ve Ülkelere Göre Dağılımı Kökeni Baurach (Arapça) ve Burah (Farsça) kelimelerinden oluşan ağırlıklı olarak metalimsi davranış gösteren Bor (B), ilk defa 1808 yılında Gay-Lussac ve Jacques Thenard ile Sir Humphry Davy tarafından bor oksit in potasyum ile ısıtılmasıyla elde edilmiştir (Yenialaca, 2009). Periyodik cetveldeki atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81 gram, ergime noktası 2076-2300 o C ve buharlaşma sıcaklığı 3927 C dir. Kristal sistemi Monoklindir. Deniz suyunda 0.5-9.66 ppm, tatlı sularda ise 0.01-1.5 ppm aralığındadır (Poslu ve Arslan, 1995). Sertliği 49000 HV (mikrosertlik), yoğunluğu 2,3 g/cm 3 ve bor oksit (B 2 O 3 ) içeriği % 36,6 dır (Çiçek vd., 2004). Periyodik sistemin üçüncü grubunun başında yer almaktadır. 179

Bor elementi doğada saf halde bulunmamakta, ancak diğer elementlerle yaptığı bileşikler halinde rastlanmaktadır. Bor mineralleri ise buharlaşmanın şiddetli olduğu alanlardaki sulardan kimyasal çökelme yoluyla oluşan Evaporitler sınıfına girerler (Carpetis, 1985). Kimyasal olarak ametal bir element olan kristal bor, normal sıcaklıklarda su, hava ve hidroklorik asitler ile soy davranış göstermekte olup, sadece yüksek yoğunluklu nitrik asit ile sıcak ortamda borik asit e dönüşebilmektedir. Öte yandan yüksek sıcaklıklarda saf oksijen ile reaksiyona girerek bor oksit (B 2 O 3 ), aynı koşullarda nitrojen ile bor nitrit (BN), ayrıca bazı metaller ile magnezyum borit (Mg 3 B 2 ) ve titanyum diborit (TiB 2 ) gibi endüstride kullanılan bileşikler oluşabilmektedir. Bor elementinin amorf bir toz halindeki rengi koyu kahverengi ve çok gevrek, sert yapılı kristal halinin rengi ise sarımsı kahverengi'dir. Kristal haldeki borun elde edilmesi için yüksek basınç ve sıcaklık gereklidir. Kristal bor, amorf bordan sertlik ve kırılganlık gibi fiziksel özellikleri bakımından daha çok tercih edilmektedir. Şekil 1 de bor elementinin kristal yapısı gösterilmiştir (Arslan, 1997). Şekil 1: Bor Elementinin Kristal Yapısı Yer kabuğunda 51. yaygın element olarak boratlar ve bor silikatlar halinde yer alan bor elementi, yaklaşık 3 ppm' lik yoğunluk değerine sahiptir. Elementlerden karbon ve silisyum elementlerine benzerliği en fazla ve oksijene karşı kimyasal reaksiyona girme isteği çok yüksek olan bir elementtir. Bor tabiatta serbest olarak bulunmaz. Yer kabuğunda toprak, kayalar ve suda yaygın olarak bulunan kristal ya da amorf yapıdaki bor miktarı ortalama 10 ppm mertebesindedir. Doğada, kütle numaraları 10 (% 19,8) ve 11 (% 80,2) olan iki kararlı izotopun karışımı şeklinde bulunmaktadır (Saygılı ve Özdemir, 2009). Bor elementi, doğada değişik oranlarda bor oksit (B 2 O 3 ) ile 150'den fazla mineralin yapısı içinde yer almasına rağmen; ekonomik anlamda bor mineralleri kalsiyum, sodyum ve magnezyum elementleri ile hidrat bileşikleri halinde bulunurlar ve bu elementlerine göre sınıflandırılırlar. Bor minerallerinden ticari değere sahip olanları; Tinkal, Kolemanit, Üleksit, Probertit, Borasit, Pandermit, Szaybelit, Hidroborasit ve Kernit tir (Çiçek vd., 2004). Tablo 1 de önemli bor mineralleri, kimyasal formülleri, yüzde olarak bor oksit oranları ve bulunduğu ülkeler gösterilmiştir (Petrol-iş, 2012). 180

Tablo 1: Önemli Bor Mineralleri ve Bulunduğu Ülkeler Mineral Formülü % B 2 O 3 Bulunduğu Ülkeler Tinkal Na 2 B 4 O 7-10H 2 O 36,5 Türkiye - ABD - Arjantin Kernit Na 2 B 4 O 7-4H 2 O 51,0 Türkiye - ABD - Arjantin Kolemanit Ca 2 B 6 O 11-5H 2 O 50,8 Türkiye - ABD - Meksika Üleksit NaCaB 5 O 9-8H 2 O 43,0 Türkiye - Arjantin Probertit NaCaB 5 O 9-5H 2 O 49,6 Türkiye - ABD Szaybelit MgBO 2 - (OH) 41,4 Kazakistan - Çin Pandermit Ca 4 B 10 O 19-7H 2 O 49,8 Türkiye Borasit Mg 3 B 7 O 13 Cl 62,2 Almanya Hidroborasit CaMgBO 11-6H 2 O 50,5 Türkiye Datolit Ca 2 B 4 Si 2 O 12-2H 2 O 26,7 Kazakistan - Rusya Sasolit H 3 BO 3 56,3 İtalya Göl suları Erimiş tuzlar - ABD - Şili - Bolivya Ülkemizin bilinen borat yataklarının tümü Batı Anadolu dadır. Doğu - Batı doğrultusunda yaklaşık 300 km ve Kuzey - Güney doğrultusunda ise yaklaşık 150 km lik bir alan içinde, Bigadiç, Sultançayır, Kestelek, Emet ve Kırka yörelerinde yer alır. Ülkemizden sonra dünyanın bilinen en önemli bor yatakları ABD nin Kaliforniya eyaletindeki Majova çölündedir. Ülkemizde bulunan bor yataklarından, sodyum kökenli olanları Tinkal, kalsiyum kökenli olanları Kolemanit, sodyum - kalsiyum kökenli olanları ise Üleksit olarak adlandırılır (Kalafatoğlu ve Örs, 2000). Ekonomik boyutlardaki bor yatakları, borun oksijen ile bağlanmış bileşikleri halinde daha çok Türkiye, ABD, Arjantin, Rusya, Kazakistan, Çin, Bolivya, Peru ve Şili nin kurak, volkanik ve termal aktivitesi olan bazı bölgelerinde bulunmaktadır (Petrol-iş, 2012). Dünya bor rezervlerinin dağılımı dikkate alındığında, Türkiye'nin ekonomik olarak işletilebilecek bor madeni rezervleri % 66,4 oranındadır (Demirtaş, 2010). Yani Türkiye, dünyada bilinen bor mineralleri bakımından en zengin rezervlere sahip ülke konumundadır. Ülkemizi % 7,68 lik oranı ile Rusya, % 6,15 lik oranı ile ABD, % 3,61 lik oranı ile Çin ve % 3,15 lik oranı ile Şili izlemektedir. Tablo 2 de dünya bor rezervlerinin ülkelere göre dağılımı gösterilmiştir (Poslu ve Arslan, 1995). Tablo 2: Dünya Bor Rezervlerinin Ülkelere Göre Dağılımı Ülkeler Toplam Rezerv (Bin ton B 2 O 3 ) Dağılım (Pay, %) Türkiye 864,500 66,4 ABD 80,000 6,15 Rusya 100,000 7,68 Çin 47,000 3,61 Arjantin 9,000 0,69 Bolivya 19,000 1,46 Şili 41,000 3,15 Peru 22,000 1,69 Kazakistan 102,000 7,84 Sırbistan 16,200 1,24 İran 1,000 0,09 Toplam 1301,700 100 181

Kimyasal Bor Bileşikleri Dünyada ticari olarak üretilen ve değişik kullanım alanları olan bor sektöründe nihai ürün olarak sınıflandırılan 180 civarında özel bor bileşikleri mevcuttur. Bu özel bor bileşiklerinin her biri farklı sektörlerde belirli amaçlar için kullanılmaktadır. Bu ürünlerden en yaygın kullanım alanlarına sahip olanları; Susuz Borik Asit (Bor Oksit), Sodyum Bor Hidrür, Potasyum Bor Hidrür, Boranlar, Metal Borürler, Disodyum Oktaborat Tetrahidrat, Bor Triklorür, Çinko Borat, Metalik Bor, Ferrobor, Bor Karbür, Bor Nitrür ve Bor Fiberleri olarak sıralanır. Boranlar Boranlar, enerji hammaddesi olarak kullanılan ve gelişmiş teknolojilere dayanan bor bileşiklerindendir. Boranlar, B n H n+4 yapısındaki bor hidrürlerin genel adıdır. En önemlileri; B 2 H 6 diboran, B 5 H 9 pentaboran ve B 10 H 14 dekaboran dır. Termal stabilitesi yüksek olan boranlar, diboranların 120-240 o C sıcaklıkları arasında hidrojen vermesi ile üretilirler. Diboran ise aminboranlar, karboranlar ve çok sayıda organobor bileşiklerinin çıkış noktasıdır. Susuz Borik Asit (Bor Oksit) Bor bileşikleri içinde bor yüzdesi en fazla olan bileşik Bor oksit tir. Bor oksit in iki aşamada dehidrasyonu yöntemiyle, önce borik asit suyunu kaybederek metaborik asit e dönüşmesi, daha sonra meta borik asit dehidrasyona uğrayarak bor oksidi oluşturmasıyla elde edilmektedir. Çinko Borat Alev geciktirici malzeme olarak kullanılan çinko boratlar alüminyum trihidrat ile birlikte kullanılır. Alüminyum trihidrat, magnezyum hidroksit, kalay oksit ve melaminler performans geliştirici olarak kullanılır. Çinko borat bileşiği 2ZnO.3B 2 O 3.3,5H 2 O şeklinde kimyasal olarak ifade edilir (Anderson vd., 1994). Sodyum Bor Hidrür Sodyum bor hidrür, trimetoksi boran ın sodyum hidrür ile reaksiyonu sonucunda üretilmektedir. Sodyum bor hidrür, ağırlıklı olarak geri kazanılan kâğıtların mürekkeplerinden arındırılmasına yönelik yüksek kaliteli kâğıtların beyazlaştırılması, parlaklaştırılması amacıyla kullanılmaktadır. Öte yandan, endüstrideki atık sulardan doğal su kaynaklarının arındırılması ve ağır metallerin bu sulardan uzaklaştırılmasında, ilaç sanayisinde, cilt bakımı ve ev ürünlerinde istenmeyen kokuların giderilmesinde kullanılmaktadır. Sodyum bor hidrürün iyi bir hidrojen kaynağı olması nedeniyle füze katı yakıtlarında, yüksek enerjili jet motorlarda ve roketlerde saf hidrojen kaynağı olarak kullanılmaktadır. Potasyum Bor Hidrür Potasyum bor hidrür, birçok alanda sodyum bor hidrür ün yerine kullanılmaktadır. Özel olarak, tekstil boyalarının, antibiyotiklerin, steroid preparatlarının, vitaminlerin, üretiminde indirgeyici olarak kullanılmaktadır. Ayrıca, trialkil boran, diboran alkil türevleri ve diğer bor bileşiklerinin üretiminde hammadde olarak kullanılır. Organik bileşiklerdeki hidroksit gruplarının korunmasında, alkoller, fenoller, dioller, şekerler ve diğer bileşiklerdeki hidroksit gruplarının hızlı bir şekilde tepkimeye girmesini sağlar. 182

Bor Triklorür Endüstriyel ölçekte klor gazının 1035 C'de döner fırında boraks ve ham petrol artığı karışımla reaksiyona girmesi ile elde edilmektedir. Bor Nitrür Bor nitrür yoğunluğu 2,27 g/cm3, ergime sıcaklığı 3000 C olan beyaz renkte bir bileşiktir. Başlıca kullanım yerleri; yüksek termal iletkenlik istenen alanlarda, düşük termal genleşmesi istenen alanlarda, yüksek elektrik direnci istenen alanlarda, yüksek mikrodalga geçirgenliği beklenen alanlarda sıklıkla kullanılır. Borun Kullanım Alanları Bor mineralleri endüstride ham, rafine ve bor kimyasalları biçiminde kullanılmaktadır. Cam, seramik, nükleer, uzay ve havacılık, elektrik-elektronik, bilgisayar, inşaat-çimento, metalürji, enerji, ulaşım, tekstil, ilaç ve kozmetik, kimya, deterjan, tarım, kâğıt, kauçuk başta olmak üzere birçok farklı sanayi kolunda 500'e yakın kullanım alanı olan bor ürünleri, hem ekonomik hem de stratejik açıdan son derece önemli bir yere sahiptir. Bor kullanımında istenmeyen safsızlıklarından ayrıştırılmış kaliteli cevherler hafifliği, gerilmeye olan direnci ve kimyasal etkilere dayanıklılığı sebebiyle daha çok tercih edilmektedir. Borun Hidrojen Enerjisinde Yakıt Olarak Kullanılması Bilimsel çalışmalar, bor ve bor bileşiklerini, hidrojen depolama ve üretiminde kullanılan ve hidrojen depolama kapasitesini arttıran bir konuma getirmiştir. Bu sebeple, borun, hidrojen ve yakıt pili teknolojileri için önemi giderek artmıştır. Yapısında bor olup hidrojen emen ve açığa çıkaran çeşitli maddeler olmasına rağmen, bu konuda söz sahibi olan bor bileşikleri bor hidrürlerdir. Bunların içinde de sodyum bor hidrür en önemlisidir (Bartels vd., 2010). Sodyum bor hidrür, su ile oda sıcaklığında yüksek basınç olmaksızın reaksiyona girmekte ve hidrojen üretmektedir. Hidrojenin bir enerji taşıyıcısı olarak avantajlarından en önemlisi zararlı olmayan ve korozyona neden olmayan bir element oluşudur. Bu yüzden gerekli önlemler alındığında hidrojenin kullanılması tehlikesiz ve basittir. Çevresel kirliliğe neden olmayan hidrojen geri dönüşümünde su üreterek doğal çevrime girebilmektedir (Levene vd., 2006). Hidrojen kömür ya da hidrokarbonlar gibi yerkürede tek başına yer almaz. Örneğin suda, kömür, petrol, doğal gaz gibi fosil hidrokarbonlarda ve karbonhidratlar, protein, selüloz gibi biokütlelerde bileşikler halinde bulunur. Metan (doğalgaz), sıvılaştırılmış petrol gazları (LPG) ve benzin gibi sıvı yakıtlar ile kıyaslandığında bu yakıtlarla benzerlikler ve farklılıklar gösterir. Hidrojen tüm yakıtlar içerisinde birim kütlede en çok enerji içeriğine sahip olan yakıttır. Bilim ve teknoloji çevrelerince yapılan petrol ve türevleri, sıvı hale getirilmiş ya da sıkıştırılarak depolanmış hidrojenin; yakıt ağırlığı, güç - kontrol güvenlik çevre ve maliyet açısından bor hidrür ile yapılan bir karşılaştırmada; bor hidrür ün diğer enerji kaynaklarına inanılmaz bir üstünlük sağladığını göstermiştir. Kısaca bor hidrür diğer enerji kaynaklarına, hidrojen üretimine ve stoklanması işlemlerine göre alternatifsiz bir konumda bulunmaktadır. Merit firması tarafından yakıt olarak sodyum bor hidrür kullanan doğrudan bor hidrürlü yakıt pili (DPFC) geliştirilmiştir (Çetin vd., 2009). Doğrudan sodyum bor hidrürlü yakıt pillinde, hidrojen üretim ara kademesi olmadan elektrik üretilmektedir. Hidrojen üretim ve depolama birimleri olmaksızın doğrudan sodyum bor hidrür yakıt olarak kullanılmaktadır. 183

Doğrudan sodyum bor hidrürlü yakıt pili özellikle güç gereksinimi düşük olan taşınabilir sivil (telefon, radyo, küçük televizyon, el süpürgesi, vb) ve askeri teçhizatlarda (seyyar telsiz, telefon, elektronik harp cihazları, radyo alıcıları, vb) kullanılmaktadır. Ayrıca askeri amaçlı (personel ısıtma, insansız araçlar, sensor vb.) uygulamalarda büyük öneme sahiptir (Cicconardi, 2004). Yakıt pillerinde hidrojen gazı yerine sodyum bor hidrür kullanımının birçok avantajı vardır. Bu avantajlar; depolama problemlerinin olmaması ve mobil uygulamalar için tehlikeli yüksek basınç tankları veya enerji tüketen soğutucu teçhizatlara gereksinim duymamalarıdır. Sodyum bor hidrür yakıtı düşük sıcaklıkta yanabilen, yüksek hidrojen kapasitesine sahip güvenli bir yakıt türüdür. Borun Nükleer Uygulamalarda Kullanılması Bor mineralleri nükleer uygulama olarak atom reaktörlerinde, nötron soğurmasında ve nötron yalıtımında kullanılır. Borlu çelikler, titan - bor alaşımları, bor karbürler veya boral reaktörlerde nötron akımı şeklinde kullanılır. Atom reaktörlerinde bor elementi daha çok seyyar reaktörlerde, yani nötronların soğurulmasının gerekli olduğu yerlerde tercih edilir. Bu gibi kısımlarda paslanmaz borlu çelik, nötron soğurucu olarak tercih edilir. Ayrıca atom reaktörlerinin kontrol sistemleri ile soğutma havuzlarında ve reaktörün alarm ile kapatılmasında kullanılır. Bor atom çekirdeği, nötronlara karşı oldukça duyarlı olup, onları çok fazla yutabilme niteliğine sahip olduğundan, özellikle nükleer santrallerde kontrol malzemesi olarak kullanılmaktadır (Kalafatoğlu ve Örs, 2000). Ayrıca 2300 C lik yüksek erime sıcaklığı ve kimyasal dayanıklılığı bor elementini reaktör tekniğinde avantajlı bir duruma getirmektedir. Borun Endüstriyel Sanayide Kullanılması Bor fiberleri (cam elyaflar) yüksek çekme ve çarpma direncine sahip, ateşe karşı dayanıklı, ağırlıkça hafif, kimyasal reaksiyonlara karşı dirençli ve ucuza mal edilebilen bir malzemedir. Hem dokuma amaçlı olarak, hem de cam elyaf (kompozit) oluşturmak için kullanılabilir. Otomotiv sanayisinde otomobillerin tampon, çamurluk gibi dış aksamlarında, koltuk, ön panel gibi iç aksamlarında ve motor bölümünde kullanılır. Elektronik sektöründe baskı devrelerinde ve diğer elektrik yalıtım uygulamalarında kullanılır. İnşaat sektöründe duvarlarda mahfaza panellerinde, sıhhi tesisatlarda, banyo malzemelerinde, duvar kaplamalarında kullanılır. Ayrıca alev geciktirici örtülerde, yüzme havuzlarında ve yayalar için köprülerde, kapı imalinde, boru yapımında ve yakıt tanklarında, kimyasal depolarda, tarımsal aletlerde ve endüstriyel makinelerde, koruyucu kask gibi spor aletleri ve deniz ulaşım araçlarında ve takviyeli polyester üretiminde kullanılır. Boratlar yüksek sıcaklıklarda düzgün, yapışkan, koruyucu ve temiz, çapaksız bir sıvı oluşturma özelliği nedeniyle demir dışı metal sanayisinde koruyucu bir cüruf oluşturucu ve ergitmeyi hızlandırıcı madde olarak kullanılmaktadır. Bor bileşikleri, elektrolit kaplama sanayisinde, elektrolit elde edilmesinde sarf edilmektedir. Borik asit nikel kaplamada, boratlar ve borik asitler ise; kalay kurşun, bakır, nikel gibi demir dışı metaller için elektrolit olarak kullanılmaktadır. Alaşımlarda, özellikle çeliğin sertliğini artırıcı olarak kullanılmaktadır. Borun Sağlık Alanında Kullanılması Bor nötron yakalama tedavisi özellikle beyin kanserlerinin iyileştirilmesinde kullanılmaktadır. Beyin kanserlerinin tedavisinde hasta hücreler seçilerek yok edilmekte ve sağlıklı hücrelerdeki zararın asgari düzeyde olması sağlanmaktadır. Bor nötron yakalama tedavisinin fiziksel temeli basittir. Nükleer reaksiyon temelli iki bileşenli bir sistemdir. Kararlı bor izotopuna, düşük enerjili termal nötronlar ışınlandığında 4 tane helyum, 7 tane 184

lityum çekirdeği oluşur. Bu yüksek enerjiye sahip yüklü parçacıklar çok uzağa hareket edemezler ve tümör hücresine tüm enerjilerini bırakırlar. Böylece doğrudan kanser hücresinin DNA sına zarar vererek kanserli hücrelerin yeniden üremesine engel olurlar. Bor nötron yakalama tedavisinin önemli diğer bileşeni ise nötron kaynağıdır. Derinde olan tümör hücreleri için epitermal nötronlar kullanılmaktadır. Bu nötronlar yaklaşık 1 ev ile 10 kev arasında enerjiye sahiptirler. Epitermal nötronlar nükleer reaktörlerden veya yüklü parçacık hızlandırıcılarından sağlanır (Demirtaş, 2010). Borun Diğer Alanlarda Kullanılması Borun tarımda kullanımı ile ilgili bilgiler sekizinci yüzyıla kadar dayanmaktadır. Çok küçük miktarlardaki bor bitkilerin çiçeklenmesinin kontrolünde, polen üretiminde, yeşermesinde, tohum ve meyve gelişiminde önemli rol oynamakta, bitkilerde yaşlı yapraklardan yeni yetişenlere ve köklere şeker taşımasını sağlamaktadır. Bor doğal olarak toprakta bulunmasına rağmen bazı bölgelerdeki yoğun yağışlar, coğrafi koşullar ve tarım yöntemlerindeki farklı uygulamalar nedeniyle bor oranları azalmaktadır. Böyle alanlarda kullanılan gübrelerde bor kullanılması bitkilerin yetişmesinde önemli rol oynamaktadır. Bu tip alanlarda kullanılacak bor miktarı hektar başına 0,2 ila 4 kg arasında değişmektedir. Borun insan sağlığı için gerekli olduğu konusunda henüz kesin kanıtlar olmasa da, bilim çevrelerinde ve Dünya Sağlık Örgütü nde insan sağlığının devamı için borun gerekli olduğu konusunda genel bir inanış bulunmaktadır. Borun çocuklardaki hafızanın kuvvetlendirilmesinde, algılama eksikliğinin ortadan kaldırılmasında, el ve göz koordinasyonunun sağlanmasında önemli rol oynadığı ifade edilmektedir. Yetişkinlerdeki eklem iltihaplarının tedavisinde etkili olduğu konusunda araştırma sonuçlarına ulaşılmıştır. İnsan için gerekli olduğu düşünülen bor, insan hayatında her gün yediğimiz gıdalardan bir şekilde alınmaktadır. İnsanların günlük olarak aşağıda belirtilen miktarlarda bor tüketmeleri tıp çevreleri tarafından tavsiye edilmektedir (Babaoğlu vd., 2004). Çocuklar için; Erkekler için; Kadınlar için; Hamile bayanlar için; 1,5 mg 2,0 mg 2,0 mg 2,5 mg Uçak ve havacılık endüstrisinde bor kullanımı giderek artan bir seyir izlemektedir. Aerodinamikteki gelişmeler, yüksek hız kanat uygulamaları, yüksek ısıya dayanımlı gövde, düşük ağırlık, yüksek kapasite ve benzeri uygulamalar üzerinde yürütülen tasarım ve geliştirme çalışmaları havacılık ve uzay sanayisinde kompozit malzeme kullanımını oldukça yaygınlaştırmıştır. Havacılık sanayisinde üretilen araçlarda kullanılan malzemenin büyük bölümü borlu kompozit malzemelerdir. 1990 lı yıllarda Enerji Bakanlığı, fosil yakıtların yakın bir gelecekte tükenecek olması sebebiyle gelecekte ulusal enerji ihtiyacının temin edilmesi ve bunun garanti altında tutulması amacıyla alternatif enerji kaynakları ve teknolojileri programını başlatmıştır. Daha sonraki yıllarda alternatif enerji kaynakları ve teknolojileri programına ve projelerine düşük ya da sıfır emisyonlu yaklaşımlar hâkim olmaya başlamıştır. Üzerinde durulan en önemli enerji kaynağı ise hidrojen enerjisi olmuştur. Bor hidrür bileşikleri vasıtasıyla hidrojen enerjisinin depolama kapasitesi arttırılmıştır. 185

Sonuçlar Artan enerji ihtiyacına cevap verecek, önceki enerji kaynaklarının ve çeşitli kirletici etkilerin doğaya verdiği kalıcı zararları yok etmeye yardımcı olabilecek ideal bir enerji kaynağı olarak kabul edilen hidrojen enerjisi önümüzdeki yüzyılın en önemli enerji kaynağı adaylarından biridir. Dünyanın enerji sorununu çözmek için kullanılacak bor rezervleri ile milyarlarca yıl yetecek hidrojen enerjisi devamlı olarak üretilebilecektir. Hidrojen, doğal bir yakıt olmakla birlikte birincil enerji kaynaklarından yararlanılarak değişik ham maddelerden üretilebilen sentetik olmayan bir enerji kaynağıdır. Üretiminden depolanmasına kadar çok düşük maliyetler gerektiren bir enerji türüdür. Bu avantajlarının yanında düşük emisyon değerleri ile temiz enerji olarak adlandırılır. Gelecekte enerji talebinin artacak, fosil yakıt arzının azalacak olması sebebiyle yeni enerji türü olan hidrojenin sodyum bor hidrür den kazanılması, geliştirilmesi ve ekonomik olarak avantajlı hale getirilmesi gerekmektedir. Özellikle son yıllarda, yakıt pilleri üzerinde yapılan çalışmalar bor minerallerini iyi bir enerji taşıyıcısı olması nedeniyle ön plana çıkarmıştır. Üzerinde çalışılması gereken konu yenilenebilir bor üretimini ekonomik ve ticari anlamda geliştirebilmektir. Kaynakça Anderson, D.L., Cunnigham, W.C., Lindstrom, T.R. (1994). Concentrations and intake of H, B, S, K, Na, Cl and NaCl in foods. Journal of Food Composition and Analysis, 7: 59-82. Arslan, İ.H. (1997). Türkiye de ve dünyada bor. Gazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi Ankara, Türkiye, 23-27. Babaoğlu, M., Gezgin, S., Topal, A., Sade, B., Dural, H. (2004). Gypsophila sphaerocephala fenzl ex tchihat: A boron hyperaccumulator plant species that may phytoremediate soils with toxic B levels. Turkish Journal of Botany, 28: 273-278. Bartels, J., Pate, M., Olson, N. (2010). An economic survey of hydrogen production from conventional and alternative energy sources. International Journal of Hydrogen Energy., 35 (1): 8371-8384. Carpetis, C. (1985). Break-even and optimisation conditions for overall energy systems where in hydrogen facilities are used. Hydrogen Energy Progress., 5 (1): 233-247. Cicconardi, S.P., Jannelli, E., Spazzafumo, M. (2004). Hydrogen energy storage: hydrogen and oxygen storage subsystems. International Journal of Hydrogen Energy, 22: 8 97-902. Çetin, E., Yılancı, A., Öner, Y., Çolak, M., Kaşıkçı, I., Öztürk, H.K. (2009). Electrical analysis of a hybrid photovoltaic - hydrogen / fuel cell energy system in denizli, Turkey. Energy and Buildings, 41 (1): 975-981. Çiçek, T., Cöcen, İ., Malayoğlu, U., Gerçek, C. (2004). Desulphoqypsum from heavy fuel oil (HFO) fired power plant and its use in the cement industry as set retarder. X. International Mineral Processing Symposium - Challenges and Opportunities in Mineral Processing. Çeşme - İzmir, Türkiye, 1047-1050. Demirtaş, A. (2010). Bor un insan beslenmesi ve sağlığı açısından önemi. Journal of Agricultural Faculty of Atatürk University, 41 (1): 75-80. Kalafatoğlu, İ.E., Örs, S.N. (2000). 21. Yüzyılda bor teknolojileri ve uygulamaları. Tübitak Marmara Araştırma Merkezi Yayınları, Kritek 2000, Gebze, Türkiye, 15-23. Levene, D., Kroposki, B., Sverdrup, G. (2006). Wind energy and production of hydrogen and electricity opportunities for renewable hydrogen. National Renewable Energy Laboratory / Department of Energy, (NREL), CP-560-39534. 186

Poslu, K., Arslan, İ.H. (1995). Dünya bor mineralleri ve bileşikleri üretiminde Türkiye nin yeri. Endüstriyel Hammaddeler Sempozyumu. İzmir, Türkiye, 33-42. Saygılı, G.N., Özdemir, E. (2009). Püskürtmeli kurutucuda disodyum oktaborat tetrahidrat üretimi ve modelleme çalışmaları. İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Doktora Tezi İstanbul, Türkiye, 74-79. Türe, E. (2003). Küresel ısınma ve temiz teknolojiler. 3. Atmosfer Bilimleri Sempozyumu. İstanbul, Türkiye, 49-54. Türkiye Petrol Kimya Lastik İşçileri Sendikası (Petrol-İş). (2012). Türkiye de bor mineralleri ve eti maden in konumu. Petrol-İş Yayınları, No:116, İstanbul, Türkiye, 7-16. Yenialaca, Ç. (2009). Bor ve kullanım alanları. Gazi Üniversitesi, Orta Öğretim Fen ve Matematik Alanları, Fizik Eğitimi Bitirme Tezi. Ankara, Türkiye, 8-9. 187