KANALLAR LABİRENTİ DALYAN ESKİŞEHİR YOLUNA DEV STADYUM 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN 1000 ÇOCUK KOROSUNDAN MESAJ GEL KATIL BiZE ÇAYYOLUNA 29.Ekim 2013 DE METRO GELİYOR
2
4
6
10 29.Ekim 2013 de METRO GELİYOR 14 ESKİŞEHİR YOLUNA DEV STADYUM ÇAYYOLU HABER YIL: 4 SAYI: 40 NİSAN 2013 YAYINCI ÇAYYOLU MEDYA GRUP SAHİBİ VE SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ ÇAYYOLU MEDYA GRUP ADINA OĞUZHAN KORKUT ÇETİN YAYIN KOORDİNATÖRÜ EROL HARPUTLU HUKUK DANIŞMANI AV. SEBATİ AKSOY YAYIN DANIŞMA KURULU OĞUZHAN KORKUT ÇETİN EROL HARPUTLU S.ÜMİT ÜNAL METİN ALTAY ÖZLEM NİHAN ELİF CAN TUNCER KIRHAN KAAN CANATAK MERVE AKSU GÖRSEL YÖNETMEN GÜNER ÇETİN GRAFİK-TASARIM ÇAYYOLU MEDYA GRUP C AJANS MRK Baski Hizmetleri Ltd. Şti. Ağaç İşleri San. Sit. 1357. Sk. No:41 Ostim/ANKARA Tel : (0312) 354 54 57 Fax : (0312) 385 79 05 YAYIN MERKEZİ ENGÜRÜ SİTESİ KIŞLALI SOKAK NO:80 ÇAYYOLU / ANKARA HABER MERKEZİ 0 (312) 241 42 42 0 532 568 81 58-0 555 370 57 97 TANITIM, HALKLA İLİŞKİLER, REKLAM KAAN YİĞİT reklam@cayyolu.com.tr 0 530 974 05 92 ELEKTRONİK İLETİŞİM bilgi@cayyolu.com.tr AYLIK YAYIN, YEREL, SÜRELİ YAYIN ÜCRETSİZDİR ISSN 1309-3398 www.cayyolu.com.tr Çayyolu Haber dergisinde yayınlanan yazıların yasal sorumluluğu yazarlara, reklamların sorumluluğu reklamverenlere aittir. 16 ŞÜKRÜ KIZILOT APARTMANLARA CEZA GELİYOR 30 GORDİON A EN KALİTELİ HİZMET ÖDÜLÜ 32 1000 ÇOCUK KOROSU 40 HIRSIZLAR ÇAYYOLUNA AKIN ETTİ 58 KANALLAR LABİRENTİ DALYAN 64 VAKIFBANKLI VOLYEBOLCULARIN BÜYÜK BAŞARISI 8
editör Elif CAN elifcan@cayyolu.com.tr CHP ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı 2014 Yerel seçimlerine yaklaşık bir yıl kaldı. AKP için olası aday adayları gündemi meşgul ediyor. Siyaset çevrelerinin en sık konuştuğu konuların başında, bu konu geliyor. Herkes kendi tahminin doğrulanmasını bekliyor. AKP nin yerel seçimin kesin favorisi görülmesi, CHP li, MHP li, Saadet li siyasetçilerin bile AKP nin Büyükşehir adayı üzerine sohbetler yapmasına, kendi partilerini bırakıp iktidarın aday adayları üzerine odaklanmalarına neden oluyor. *** CHP nin ve MHP nin de kendi aday adaylarını dillendirmesi gerek. Yerel basının sadece AKP eksenli bir seçim süreci yürütüyor olması, seçimde muhalefeti çaresiz ve etkisiz bırakan bir tablo ortaya koyuyor. Bu süreç, seçmenin zihnindeki AKP nin seçimi zorlanmadan kazanacağı yla ilgili algıyı pekiştiriyor. Seçimler algı üzerine oluşur. Algılarımızla sandığa gider, oy kullanırız. Seçmen açısından bu durum, güçlü olanın yanında olmak kadar, -AKP nin yanında olmak-muhalefeti desteklemeyi düşünen seçmenin de hevesini kıran bir tablo ortaya çıkartıyor. Muhalefet partilerinin, seçim kadar, seçim öncesindeki süreci de yönetmekle ilgili bir irade ortaya koyması gerek. Bunun yollarından biri de, olası aday adaylarının siyaset gündeminde tutulmasıdır. *** CHP nin, yerel seçimlerde, İstanbul dahil tüm Büyükşehirlerde, orada sevilen Milletvekillerini aday gösterme eğilimi var. Ulusal basından böyle bir algı yayılıyor. Aman dikkat. Herşey daha güzel olacak mı? Geçenlerde bir yerlerde okudum. Ankara nın ilçelerinden birinin Belediye Başkanı Herşey daha güzel olacak diyordu. Yani Şimdiye kadar güzel işler yaptık, bundan sonra daha da güzel olacak. diyor. Gerçekten öyle mi? *** Peki, herşey nasıl daha güzel olacak? Asayiş olaylarının giderek arttığı, Şehrin sosyal/ kültürel ve sanatsal hayatının son derece yetersiz olduğu,konferansların, seminerlerin AKP nin dünya görüşüne yakın insanlardan oluşturulduğu bir şehirde, şehir gelecek için nasıl umut verir? Onların gördüğü, ama benim görmediğim ne var bu şehirde? Ya da hangi proje, şehri güzelleştiren, şehri değiştiren? Bilmiyorum... *** Şehir içi trafik sorunu, öylece ortada duruyor. Şehre kimlik kazandıracak projelerse, öylece rafta bekliyor. Ama biz, herşey daha güzel olacak diyoruz. *** Şehirde yapılanları gördükçe, sanki gerçekten bir şeyler değişiyor gibi zannediyorsunuz. Gerçekten de bir değişim var. Şehir değişiyor, ancak gelişiyor değil. Bunun göstergesi, şehirli olarak bizim kendimizi bu şehirde nasıl hissettiğimizdir. Mutlu musunuz bugünkü Ankara da yaşamaktan? Bu şehirde doğup büyümüş olan insanlar olarak kendimize sormalıyız: Bugün Ankara da yaşamak, daha huzurlu, daha keyifli mi? *** Değişimle gelişim arasında ciddi farklar var. Ankara yı yönetenler, şehrin değişimini, gelişim zannediyor. Bu yanılgılarını da herşey daha güzel olacak temennileriyle dile getiriyorlar. Ben de onlara soruyorum: Ankara da toplumsal değişimin, nedeni, yönü ve hızıyla ilgili ne zaman bir sosyal çalışma yapacaksınız? 10
12
ÇAYYOLU METROSU 29 EKİM DE AÇILIYOR Başkent te uzun süredir muhalefetin, Ankara da yıllardır Ankaray ve Metro dışında bir metre ray döşenmedi diyerek eleştirdiği metrodan iyi haber geldi. Ankara da yapımı süren metro hatları için hummalı bir çalışma yürütülüyor. Yerin metrelerce altında yapılan çalışmalarda amaç Ankaralıların trafik sorununa bir nebze olsun rahatlık sağlamak. Kızılay-Çayyolu ve Batıkent- Sincan hatlarında test sürüşleri 29 Ekim 2013 te başlayacak. 14 Kızılay-Çayyolu Hattının Bitme Tarihi Öne Çekildi Yapımı süren Kızılay - Çayyolu metrosunun beklenenden de erken bitirilmesi planlanıyor. Yaklaşık 17 kilometre uzunluğundaki bu hat, tamamlandığı zaman günlük yaklaşık 300-400 bin kişiyi taşıyacak. Karayoluyla 40 dakika süren yolculuk da 24 dakikaya inecek. Kızılay- Çayyolu hattı üzerinde toplam 11 istasyon bulunuyor. Kızılay- Çayyolu hattındaki çalışmalarla ilgili bilgi veren Altyapı Yatırımları Genel Müdürü Metin Tahan, Biz Kızılay dan bu 16.7 km lik mesafeyi, yolcularımıza insanlarımıza 24 dakikada ulaşmış olacaklar. Ve konforlu, rahat bir seyahat yapmış olacaklar dedi. Ankara Çayyolu - Kızılay hattının tamamlanması için öngörülen tarih Haziran 2014 tü. Yapılan çalışmalar sonucu tarih öne çekildi. Yerin 23 Metre Altında Denetim Yerin 23 metre altına inerek, devam eden metro çalışmalarını denetleyen Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürü Metin Tahan, Çayyolu ve Sincan metrosuyla ilgili, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nda hizmete açacağız dedi. Necatibey İstasyonu na inen Genel Müdür Metin Tahan, Başkent i demir ağlarla örüyoruz. 16.7 kilometrelik hat ve 11 istasyondan oluşan Kızılay- Çayyolu Metrosu ile 16 kilometrelik hat ve 11 istasyondan oluşan Batıkent-Sincan Metrosu nu önümüzdeki 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nda hizmete açacağız dedi. İstasyonlardaki inşaat çalışmalarının bitmek üzere olduğunu kaydeden Tahan, şöyle devam etti: Devamı (Syf 12'de)
16 Kızılay Çayyolu 24 Dakika Necatibey İstasyonu Kızılay a bağlanacak, oradan geçip Çayyolu Koru İstasyonu na ulaşacak. Çalışmalar bittiği zaman vatandaşlarımız Çayyolu ndan Kızılay da 24 dakikada gibi kısa bir sürede ulaşacak. Bu hatta günde 300-400 bin yolcu taşımayı planlıyoruz. Bu rakam ileride 1 milyon 200 bin gibi rekor seviyelere çıkacak. Planlarda Sapma Olmayacak 16 kilometrelik Batıkent-Sincan metro hattı da 11 istasyondan oluşuyor. Mesa İstasyonu bu hattın en önemli güzergah noktası olacak. Hattın imalat işleri bitme aşamasına geldi. Çalışmalar bittiği zaman vatandaşların Sincan dan Kızılay a seyahat süresi 44 dakika olacak. Planlarımızda herhangi bir sapma olacağını sanmıyoruz. Kızılay-Çayyolu Metrosu ile Batıkent-Sincan Metrosu nu 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı na yetiştireceğiz. Çayyolu Yönünde İlk Rayları Döşemeye Başladık Metro çalışmaları için 1 milyar 650 milyon liralık bütçe yeterken, Bakanlığın 3 milyar 40 milyon liralık ödenek ayırdığını belirten Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımlar Genel Müdürü Metin Tahan, Çayyolu yönünde ilk rayları döşemeye başladık. Bu tip büyük maliyetleri düşünerek bütçeyi oluşturduk. Çalışmalar son dönemde artık kendini gösteriyor. Çayyolu yönünde ray döşemeye başladık. Keçiören 2014 te Sincan ve Çayyolu hattının Cumhuriyet Bayramı na yetişeceğini belirten Tahan, Keçiören hattının ise 2014 yılı içinde hizmete hazır hale geleceğini söyledi. Tahan, 3 hattın devreye girmesi ile birlikte Başkent 67.5 kilometre metro hattına kavuşacak. Bu yeni hatların bize maliyeti aşağı yukarı 2 milyar 600 milyon lira olacak dedi. Ender BAYKUŞ/Fotoğraf: Oğuz DEMİR/Hürriyet
Ümİtköy Gİrİşİndekİ Yenİ stadın projesi hazır Eskişehir Yolu ile Zırhlı Birlikler Tümeni arasındaki alanı Başkent in Spor Merkezi haline getirmeyi amaçlayan spor teşkilatı; stadyumun yanı sıra, buz pateni sarayı, olimpik yüzme havuzu ve tenis kortları inşaat edecek. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Cumhuriyetin Başkent ine yakışır bir stadyum kazandıracaklarını belirterek, Türkiye genelinde yapımına başladığımız 25 stadyum projesi içinde, Ankara stadyumu bizim için büyük önem arz ediyordu. Hassas bir çalışma yaptık. Yerli ve yabancı mimarlık firmalarına çizimler yaptırdık. Sonunda, Cumhuriyetimizin Başkent ine yakışır bir stadyum projesi ortaya çıktı. Ankaralılara hayırlı olsun diye konuştu. Bölgenin Spor Merkezi Olması Planlanıyor 40 bin kişi kapasiteli olacak futbol tesisi için yerli ve yabancı firmalara çizimler yaptırıldı. Ankara ya yapılması düşünülen yeni stat ile ilgili çalışmalar hız kazanırken, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, modern stadyum ile ilgili projeyi çizdirdi. 40 bin seyirci kapasiteli olması planlanan stadyum, Eskişehir Yolu ile Zırhlı Birlikler Tümeni arasında kalan bölüme yapılacak. Cumhuriyet dönemi ile Anadolu Selçuklu mimarisinin harmanlandığı yeni tesis, Ankara ya farklı bir hava verecek. Bakanlık, Eskişehir Yolu-Ümitköy- Zırhlı Birlikler Tümeni arasında kalan bölgeyi, Ankara nın Spor Merkezi haline getirmeyi planlıyor. UEFA kriterlerine uygun olacak yeni stadyumun yanı sıra bu alana, olimpik yüzme havuzu, buz pateni sarayı ve tenis kortları inşa edilecek. Mayıs ayında ihalesi yapılacak yeni kompleks ile ilgili çalışmaların Haziran-Temmuz aylarında başlaması, 1-1.5 yıl arasında da tamamlanması hesaplanıyor. 19 Mayıs Tesisi Tamamlanana Kadar Kalacak Uzun yıllardır Ankara daki maçlara ev sahipliği yapan tarihi 19 Mayıs Stadı nın, yeni tesis tamamlanana kadar ayakta kalacağı öğrenildi. Yeni stadyumun, tıpkı Türk Telekom Arena Stadı ndaki gibi metro hattı ile iç içe olduğu, maçları izlemeye gidecek taraftarların ulaşım sorunu yaşamayacağı belirtildi. 18
Çayyolu nda apartmanlara 8 bin lira 'risk' cezası gelebilir ODTÜ İİBF Öğretim Görevlisi Şükrü Kızılot uzun süredir Hürriyet gazetesinde yazdığı köşesinden uyarıyor. Apartman ve işyerlerine risk cezası gelebilir. İşte Kızılot un yazdığı iki köşe yazısından bazı bölümler; 20 Bu ceza, Ocak ve Şubat aylarına ait.. Devamı da geliyor!.. Ne cezası? Kapıcı çalıştıran tüm apartmanlar ile işçi çalıştıran tüm işyerlerinin, geçtiğimiz Ocak ayında "risk değerlendirmesi" yaptırmaları gerekiyordu. Bilmeyenler için açıklayalım; "risk değerlendirmesi" ile ilgili yükümlülük, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren getirildi. Risk değerlendirmesinin nasıl yapılacağı ise 29 Aralık 2012 Tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan yönetmelikle açıklandı. Risk değerlendirmesi yaptırmayan işyerlerine (apartmanlar dahil) "Ocak ayı için 3.234 lira" ceza kesilecek. Bu ceza "Şubat ayı için 4.851 lira" olarak uygulanacak. Mart ayına geldik, apartmanların ve işçi çalıştıran işyerlerinin yüzde 99 u "risk değerlendirmesi" yaptırmadıkları için 8.085'er lira ceza ödeyecekler. Üçüncü aya girdiğimiz halde, birçok apartman yöneticisi ve işyeri sahibinin "risk değerlendirmesi" olayından haberi bile yok! Ceza devam ediyor Mart ayında da risk değerlendirmesi yaptırmayanlar için "ceza taksimetresi" çalışacak ve 4.851 lire daha ceza uygulanacak. Başka bir anlatımla, Mart ayı bitene kadar risk değerlendirmesi yaptırmayanlara, 4.851 lira ceza daha ceza uygulanacak ve ceza tutarı 12.936 liraya ulaşacak. İzleyen aylarda da yaptırmayanlar için "ceza taksimetresi" her ay için 4.851 lira olarak çalışacak ve ceza tutarı 2013 sonunda 56.595 liraya ulaşabilecek. Görüldüğü gibi olay ciddi.. 100 liralık aidat artışını ödemede zorlanan bazı apartman sakinlerinin, gelen cezanın ev sahiplerine bölüştürülmesi sonucu ortaya çıkacak, kişi başına 1-2 bin lira cezayı ödemeleri zor olacak. Kaldı ki bu ceza da "risk değerlendirmesi" yaptırılmadığı sürece yukarıdan aşağı yuvarlanan "kartopu yumağı" gibi büyüyecek. Cezayı kim kesecek? Risk değerlendirmesi yaptırmayan apartmanlara ve işverenlere, işyerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu il müdürlüğü ceza uygulayacak. Ceza, iş müfettişlerince veya yetkilendirilen kişilerce yapılacak durum tespitlerine göre kesilecek. Risk değerlendirilmesinin aşamaları Devamı (Syf 18'de)
Risk değerlendirilmesinin; 1. Tehlikelerin belirlenmesi, 2. Risklerin değerlendirilmesi, 3. Risklerin derecelendirilmesi, 4. Kontrol önlemlerinin uygulanması, 5. Denetim, izleme ve gözden geçirme olarak beş aşaması var. İşyerlerinde ve apartmanlarda risk değerlendirilmesinin nasıl yapılacağı, örnekler ve düzenlenecek belgeleri İş Başmüfettişi Arif Temir'in www.yaklasim.com adresinden ulaşabileceğiniz, kapsamlı çalışmasında bulabilirsiniz. Şu ana kadar cezalı bir işlemle karşılaşmayanların, risk değerlendirmesini biran önce yaptırmalarında yarar var... Apartman ve işyerlerine ceza trafiği hızlandı O kadar hızlandı ki insanlar ne olduğunu karıştırmaya başladılar. Cezalardan bazıları, (örneğin risk değerlendirmesi) 30 Aralık 2012 itibariyle yürürlüğe girdi. Bazı cezalar ise aşamalı olarak 30 Aralık 2012, 30.6.2013 ve 30.6.2014 tarihlerinde yürürlüğe girdi ya da girecek. Gelen yükümlülüklerden biri diğeri ile karıştırılıyor. Ceza trafiği daha fazla karışmadan, önemli olanları kısaca özetleyelim. RİSK DEĞERLENDİRMESİ Çok kişi, risk değerlendirmesi ile ilgili uygulamanın başladığının farkında bile değil! Oysa bu uygulama 30 Aralık 2012 tarihi itibariyle başladı. Kapıcı çalıştıran tüm apartmanlar ile işçi çalıştıran tüm işyerlerinin, geçtiğimiz Ocak ayında risk değerlendirmesi yaptırmaları gerekiyordu. Bu yükümlülük, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile getirildi. Nasıl yapılacağı da 29 Aralık 2012 Tarihli Resmi Gazete de yayınlanan yönetmelikle açıklandı. Risk değerlendirmesi yapılmayan işyerlerine (apartmanlar dahil) Ocak ayı için 3.234 lira ceza kesilecek. Bu ceza Şubat ayı için 4.851 lira olarak uygulanacak. Mart ve izleyen aylarda da yaptırmayanlar için ceza taksimetresi her ay için 4.851 lira olarak çalışacak ve ceza tutarı 2013 sonunda 56.595 liraya ulaşabilecek. Görüldüğü gibi olay ciddi Apartman sakinlerinin, gelen cezanın ev sahiplerine bölüştürülmesi sonucu ortaya çıkacak, kişi başına 1-2 bin lira cezayı ödemeleri zor olacak. Prof.Dr. Şükrü Kızılot ODTÜ İİBF Öğretim Görevlisi 22
Özgün ÖKMEN Parti örgütü ve örgüt yönetimlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Danışmanı Özgün Ökmen, bir renkli sima Ökmen le Ankara da konuştuk. Ankara Yenimahalleli Mahalle li kültürünü özümsemiş, ilk ve orta öğretimini Yenimahalle de tamamlamış, Mustafa Kemal Lisesi mezunu Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi Sekreterya Başkanlığı ve Müsteşar Yardımcılığını eş zamanlı yapmış, 2007 yılında Ankara 1. Bölge Milletvekili Adayı olmuş. 2011 Milletvekili seçimlerinde Ankara dan CHP adayı olmak için görevinden ayrılmış halen Parti örgütü ve örgüt yönetimlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Danışmanı olarak görev yapmakta. Mahalle, ilçe, il delegelikleri ile kurultay delegesi. Renkli, girişken, entelektüel, Ankaralı ve Yenimahalleli Ökmen e sorduk; Ankaralı olmak demek sizce? 24 Sıraladı; Bir mekâna gittiğinde içerdekilerin %50 sini tanımak, Zafer Çarşısından 2. el kitap almak, Arjantin e cadde diyebilmek, İstanbul da ayazını özlemek, YKM önünde buluşmak, bebe demek, Aşk tesadüfleri sever i izlerken herkesten çok ağlamak Demektir Çayyolu Haber: Ufukta, belediye başkan adaylığı, milletvekili adaylığı var mı? Özgün ÖKMEN: Neden olmasın; İsterseniz bu sorunuza bir fıkrayla cevap vereyim, Tilkiyi kümese bekçi yapmışlar. Sormuşlar nasıl bekleyeceksin tavukları? Tilki katıla katıla gülmeye başlamış. Şaşırıp neden gülüyorsun demişler, Gülmekten cevap veremiyorum ki! demiş. Durum aynen böyle! Bu samimi cevap üzerine Çayyolu Haber olarak gündeme dair sorularımızı sürdürdük ÇH: İmralı süreci dedikleri süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? (terörist başı ile yapılan görüşmeler..) Ö.Ö: Gelinen nokta geçmiş 30 yılın sonucu gibi görünüyor. Ülkemiz Üniter devlet yapısıyla, toprağı ve bayrağı ile bir bütünlük taşıyor. Emperyalist güçler bir oluşum hazırlıyor. Orada bir Kürt devleti kurma imkânlarını sağladılar. İsrail ve Amerika nın emperyalist projesi, Suriye nin kuzeyi Irak ın kuzeyi ile parasına, Merkez bankasına kadar varacak yapıyı sağladılar Bu projenin eşbaşkanı olan Başbakan sayesinde, Mustafa Kemal Atatürk ün kurduğu Cumhuriyet maalesef yüz yılını doldurmadan toprak talebiyle karşı karşıya gelmiştir. Üzüntü ile izliyoruz. Terörist başıyla yürütülen müzakereler, bir süre sonra halkımız tarafından büyük bir hassasiyetle algılanacak sahillerdeki duyarlı duruş iç kesimlerle bütünleşecek diyorum. Pire için yorgan yakılacak, süreç, Atatürkçü, yurtsever aydınları biraz hırpalayacak diye de endişeleniyorum. Ç.H: Anayasa Komisyonu çalışmaları hakkındaki düşünceleriniz?.. Ö.Ö: CHP Önce komisyona üye vermedi daha sonra katıldılar, olmazsa olmazlarını da belirttiler. Bunlar ilk dört madde; Basına yansıyan İmralı da ismini söylemediğim şahısla yapılan görüşmelerde CHP nin olmazsa olmazları masaya yatırıldı mı, bu komisyon göstermelik mi akıllara geliyor. Kamuoyu bunun netleşmesini istiyor. Deniz Baykal ın duruşu, hiç eleştirilir noktada değildir. Ne diyordu; AKP istediğini yapar bizi malzeme olarak kullanmasın. Şimdi büyük olasılık bir referandum bekliyorum. Bu referandum, %7 lik BDP ile AKP nin anayasasını onaylarsa, onların anayasası olur; bizlerde hayat boyu anayasa oylamamış oluruz. Bende AKP anayasasına oy vermemiş vatandaş olarak geçer giderim
Ç.H: İlçe Seçiminde Belediye Başkanı Fethi Yaşar a yapılanlar hususunda ne söylersiniz? Partili büyüklerin, eskilerin dediği bir laf vardır; yavrularını yiyen parti Sizce bu söz doğru mu? Ö.Ö: Bu çok doğru bir söz. İlçe Seçiminde Belediye Başkanı Fethi Yaşar a yapılanları tasvip etmek mümkün değil. Bu büyük bir ayıptır. Ö.Ö: Vatandaş soruyor; Biz başkanımızı seviyoruz, O ndan memnunuz; ne istiyorlar bu Adamdan? Ö.Ö: Yönetsel yapıda olmayanlar paylaşma kültürünü kaybetmiş, rahmetli Ecevit in, uzlaşma kültürü de, tespit yapacak yönetsel yapı da olmayınca bir tek geriye çatışma kalıyor! Önceki seçim de de, orada da vardım. Başkan a yapılanı kesinlikle kabul etmiyorum. Başarılı olmak zordur. Fethi Yaşar başarılıdır. Kimse aksini söyleyemez. 50 Yıldır partide emek veren kişi olarak, örgütü bilen, partiyi bilen, hiçbir handikabı yok, kendine güvenen duruşu ile hizmet eden Fethi Abi benimsenmiştir. Olan biten radikal bazı unsurların sıkıntılarıdır. Fethi Bey, bana göre siyasi bir duayendir artık. Söylediklerinin önemi vardır. Kendisini sayıyor ve seviyorum. Ç.H: Çayyolu nda sıkıntı büyük. Biri metro, mesela diğeri indirme bindirme yasağı Neler söylersiniz? Ö.Ö: Bu Büyükşehir Belediye Başkanı nın, sökülen demir kafesle ilgili yargılanacağını iddia ediyorum. Çünkü kamu zararı söz konusu orada Müteahhitti karşı çıkıyor, ona rağmen ben yaptım oldu ile yola devam ediyor. Ulaştırma bakanlığı metroyu devraldı. Çünkü Büyükşehir in bu ve benzer tasarrufları skandaldır. Metro güzergâhı gelişmeye yönelik değil bunu uzmanlar söylüyor Zoru seçmiş ve bırakmıştır. İndirme bindirme yasağı Çayyolu nki insanları mağdur etmektedir. Büyükşehir başkanına göre mantıksal rant var orada. Hava alanına EGO otobüsleri ile dört liraya insanları taşıyan zihniyet, burada 30 gidiş 30 geliş toplam 60 Liraya Çayyolu insanını AŞTİ ulaşımıyla cezalandırıyor. Ç.H: Bu güzel söyleşi için teşekkür ederiz. Röportaj: Metin Altay/Çayyolu Haber Ajansı 26
28
sivri yazılar Şenol BALABAN balabansenol06com.tr Godot u Beklerken Bilmiyorum siz de farkında mısınız? Yaşam hepimiz için giderek zorlaşıyor. Her geçen gün daha çok insan birbirinden uzaklaşıyor. Yargılama, yasaklama, yanıltma, önyargılar hayatımıza egemen oluyor. Hiçbir şey yapmayan, yapmak için kendinde cesaret bulamayan bezgin insanlar ordusu sürekli şikayet ediyor. Hep bir bahaneleri var yapamayacakları şeyler için. O kadar pamuk ipliğine bağlı ki inançları, prensipleri, idealleri ufacık bir fiskede tam tersi yöne dönebiliyor. Dik durmak, inandıklarından, değerlerinden ödün vermemeyi ahmaklık veya cahil cesareti olarak görüyorlar. Bu tür insanlar o kadar az olunca da Notre Dame ın Kamburu muamelesi görüyor. Ama yine de yürekli, her şeye rağmen dik duruşlu insanlar da mevcut. Başınızı çevirdiğiniz her yerde az da olsalar bu insanları görmek mümkün. Üstelik bu insanlar bozabilir bütün oyunları ve tersine çevirebilirler ellerin ovuşturularak beklenilen sonucu. Diyelim ki, bir yarışma yapılacak. Bir sürü ittifak, bir sürü oyun, bir sürü katakullinin döndüğü bu hengâmede konuşmaktan başka bir şey yapmayan, cesaretsiz, eğilip bükülen bir anlayış içinde debelenen insanların içinden bir gurup insan, alaşağı etmek için bütün tezgâhları ortak hareket ederse durumlar değişebilir. O yürekli insanlar, aklına, geçmişine, onurlu duruşuna güvendikleri birinin işaretini beklerler. Yani Samuel Beckett in Estragon ve Vladimir inin Godot u beklemesi gibi. Zaman hızla geçer, bir eylem, bir hareket, bir işaret beklerler. Ama yalpalamazlar, endişeye kapılmazlar çünkü güvenirler Godot a. Son dakika da olsa Godot gelecek ve alaşağı edecektir o yürekli arkadaşlarla tüm tezgâhları. Bu işler sayıyla değil akıl ve inançla yapılır çünkü. Malum tarihin en kanlı diktatörü olan Hitler in peşinden milyonlarca insan gitmişti ama Hazreti İsa nın yalnızca 12 havarisi vardı. Bir cesaretle ne işlerin altından kalkılabilir. Yeter ki insanlar inanmaktan, dik durmaktan vazgeçmesinler. O devasa görünen kalelerin burçlarına ne sancaklar dikilir, ne kaleler fethedilir. Malum, uçurtmalar, rüzgar gücü ile değil, o güce karşı koydukları için yükselirler. Sağlıcakla kalın ve aklınıza mukayyet olun. 30
Çayyolu Emekli Subaylar Derneği Ortadoğu daki Gelişmeler Işığında Türkiye konulu açık oturum düzenledi 32 TESUD Çayyolu Şubesi ile Çayyolu Platformu tarafından Çayyolu nda ortaklaşa düzenlenen Orta Doğu daki gelişmeler Işığında Türkiye konulu açıkoturuma iki general, bir profesör konuşmacı olarak katıldılar. ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Emkl. Korg. Erdoğan Karakuş, Emkl. Tümgeneral Osman Özbek son yıllarda kaynayan kazana dönen, dünyanın en sorunlu bölgesi Orta Doğu daki gelişmeler ve bunlardan Türkiye nin etkisi konusunda açıklamalarda bulundular. Çoğunluğunu emeklilerin oluşturduğu bölgedeki dinleyiciler konuşmaları ilgi ile izlediler. Açılış konuşmasında Çayyolu Emekli Subaylar Derneği Başkanı Rafet Yavuz un kısa konuşmasından sonra konuşma yapan Prof. Dr. Hüseyin Bağcı şunları söyledi: Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, geçen yıl Tunus Dış İşleri Bakanı Ankara ya geldiğinde şöyle bir cümleyle başlamıştı, Orta Doğuda tarih yeni akışıyla ortaya çıktı, yüz yıllık parantez sona erdi, şimdi yeni bir dönem başlıyor. Yüz yıllık parantez derken 1914 ten 2014 e kadar olan dönemi kastediyor, Bir noktada modern Türkiye nin TC nin Osmanlı nın ardılı olarak ortaya çıkan modern TC inin takip ettiği dış politikamız Orta Doğu daki gelişmelere baktığımızda, bir noktada ana doğrultusundan ana rinden çıktığını, ama şimdi ana arterine geri döndüğünü söylüyor. Bunun Türkiye deki literatürdeki tanımlaması yeni Osmanlıcılıktır. Yeni Osmanlıcılık tanımı bundan türer, bundan ortaya çıkar dedi. Çok çocuk mu, kaliteli insan mı? Türkiye nin PKK terörü ile geldiği nokta, tartışmalar nedir, nereye gidecek Türkiye nasıl bir deneyim yaşıyor, bunun dışında Türkiye nin özellikle nüfus itibarıyla (başbakan, üçtü beşe çıkardı şimdi, bu kadar çocuğu nasıl okutacak bilmiyorum ama böyle takıntıları var, çok çocuk yapmakla kaliteli insan yetiştirmedeki ince farkı görememenin getirdiği de bir şey var) Türkiye çok genç bir nesil. Türkiye nüfus itibariyle dünyada 26. yüzölçümü itibariyle 24. şu andaki ekonomik yapı itibariyle dünyanın 17. Ülkesiyiz. Yani Türkiye dünyanın ilk 20 ülkesi arasında. Çok genç bir yapımız var, bu genç yapı yüzde 70 i Türkiye nin 35 yaşın altında, bu 35 yaşında olanların yüzde ellisi 20 yaşın altında. Yani nerden bakarsak bakın, benim emekliliği Allah razı olsun gençler tarafından karşılanacak. Avrupa da bu böyle değil, Avrupa da büyük sorun var. Türkiye nin bu kadar genç nüfusa sahip olması bize özgü değil, bizim çevremizde İran da da çok genç bir nüfus var. Arap ülkelerinde çok genç nüfus var, Afganistan a Pakistan a kadar gidebilirsiniz. Ama o kadar da büyütmek gerekmiyor; Aynştayn ın deyişiyle insanda her şey rölatif; Çin in Komünist Partisi nin gençlik kollarının üye sayısı 76 milyon, bizim kadar. Hindistan da bilgisayar konularıyla uğraşan insan sayısı Türkiye nin yarısından fazla, nüfus bir milyardan fazla. Biz tabi kendimizi nüfusla kıyaslarsak çok büyük oluyoruz dedi. Neşe Mutlu/Çayyolu Haber Ajansı
GordIon a AYD den en kaliteli hizmet ödülü 34 Gordion AVM Alışveriş Merkezleri Hizmet Kalitesi Benchmark Projesi 2012 de en yüksek puan alan üç alışveriş merkezi arasında yer alarak yeni bir başarıya imza attı. AYD (Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği) ve Soysal işbirliğinde gerçekleştirilen Alışveriş Merkezleri Hizmet Kalitesi Benchmark Projesi nde 2012 yılında en yüksek notu alan 3 AVM den biri olan Gordion Alışveriş Merkezi, V.AVM Yatırımları Konferansında ödülünü alarak yüksek hizmet kalitesini tescilledi. Farklılaşmanın Anahtarı: Rekabet başlığıyla bu yıl ilk kez AYD ve Soysal Danışmanlık işbirliği ile 365 gün hizmet veren AVM lerin yönetimlerini teşvik ve takdir etmek amacıyla düzenlenen AVM Hizmet Başarı Ödülleri, Soysal gizli müşteri ekipleri tarafından hizmet kalitesi ölçümlenerek yapılan değerlendirmeler sonrasında sahiplerini buldu. Ödülü, düzenlenen konferansta Gordion Alışveriş Merkezi Genel Müdürü Hakan Altın aldı. Gordion Alışveriş merkezi, 2012 de önemli bir ödülün daha sahibi oldu; Türkiye de ilk kez gerçekleştirilen, üye hanımlara ayrıcalıklar ve birbirinden renkli avantajlar sunan Ladies Club Projesi ile de ICSC (Uluslararası Alışveriş Merkezi Konseyi) tarafından her yıl düzenlenmekte olan Solal Marketing Ödülleri kapsamında Cause Related Marketing (Sosyal Sorumluluk) kategorisinde ödül kazandı. Başarılı projelere ve ilklere imzasını atan Gordion Alışveriş Merkezi, müşteri odaklı üstün hizmet anlayışı ile beş yıldızlı otel standartlarında yönetiliyor, hem ziyaretçilerin hem de merkezde hizmet veren kuruluşların memnuniyetine büyük önem veriyor. Gordion AVM, 2013 te de tüm ödülleri toplamaya aday
Bin çocuk Korosu ndan çağrı Gel bize katıl bize Çankaya Belediyesi Bin Çocuk Korosu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nda verecekleri büyük konsere hazırlanırken Gel Bize Katıl Bize şarkısı eşliğinde Başkentli çocukları yeni korolar kurmaya davet etti. Çankaya Belediye Bin Çocuk Korosu, bir yandan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nda verecekleri büyük konsere hazırlanırken diğer yandan Başkentli çocukları da birlikte şarkılar söylemeye davet ettiler. Yılmaz Güney Sahnesi nde bir araya gelerek şarkılar eşliğinde yaşıtlarını koro çalışmalarına davet eden Ata, Dikmen, Mimar Sinan ve Umut TODAM lı çocuklar, izleyenlere güzel bir hafta sonu yaşattılar. Gitarda Ali Turan, bağlamada Mert Kılıç- Düzgün Ayyıldız, ud da Taylan Özgür Şakalakoğlu, basgitarda Vedat Şanlı ve nefeslilerde Fatih Koçer in eşlik ettiği konserin koro şefliğini Temmuz Özsu ve Deniz Sekmen yaptılar. Gel Bize Katıl Bize şarkısının hep bir ağızdan söylenmesiyle sona eren konserin ardından çocuklara, ailelerine ve müzik eğitmenlerine teşekkür eden Başkan Tanık, çocuklara seslendi: Şiirin ve sanatın beraber şarkı söylemenin güzelliğini bu yaşta tatmış olmanın şansını yaşıyorsunuz. Sizlerle birlikte olmak, bu süreci birlikte izlemek insana her gün yeniden başlamak cesaretini veriyor. Bu buluşmayı gerçekleştirmiş olmak hayatımın en değer vermiş olduğum işlerinden birisi. En güvendiğim, en gururlandığım, en çok umut dolduğum işlerden birisi. İzleyiciler arasında şarkılara katılan çok sayıda çocuk ve büyük vardı. Birlikte şarkı söyleyebilmek geleceğimizin de güvencesidir. Barış içinde birlikte varolmanın güzelliğini akort ve uyumla birlikte büyütecekler. İşe başladığımızda çocukları bulmak yeterli gibi geliyordu. Çocuklar tek başına yetmiyor. Ailelere de ulaşmak gerekiyordu. Onlar da çocukları gibi bu işi sahiplenip hayatın içinden bir koro olurlarsa amacımıza ulaşmış olacağız. Bin Çocuk Korosu bu ikili bileşeni sanatı bilerek yapan ve geliştiren müzik eğitmenleriyle buluşmasını da sağladı. Müzik eğitmenlerinin sayılarını artırarak Bin Çocuk Korosu Orkestrasını da sizlerle birlikte dev bir orkestraya dönüştüreceğiz. 36
38 Seviye dershanesi Çayyolu VIP şubesinde Geleceğin Meslekleri ve Kariyer Planlama semineri Seviye Dershanesi Çayyolu VIP şubesi bir ilke imza atarak 24 Martta yapılan LYS sınavı öncesi öğrenci ve velileri Geleceğin Meslekleri ve Kariyer Planlama konusunda bilgilendirdi. Yenimahalle Belediyesi Ek hizmet binası konferans salonunda yapılan seminerde Bilgi Üniversitesinden katılan konuşmacı Ozan Budak öğrenci ve velileri bilgilendirerek sorulara cevap verdi. Sınav öncesi hedeflerini belirlemek ve hayallerindeki meslekle ilgili bilgi almak isteyen öğrenciler seminere yoğun ilgi gösterdi. Ailelerinde öğrencilerle beraber katıldığı seminerde üniversiteler ve bölümlerle ilgili bilgiler verilerek gelecekte popüler olacak meslekler tanıtıldı. Seminerde Seviye Dershanesi Çayyolu VIP şubesi kurucusu Alp Can da konuşma yaparak mevcut sınav sistemi ve değişikliklerle ilgili açıklamalarda bulundu. Alp Can geçmiş yıllarda başarılarıyla öğretmenlerini ve ailelerini gururlandıran Seviye dershanesi öğrencilerinin bu senede sınavlarda başarılı olacaklarını hayallerindeki üniversiteye ve mesleğe kavuşacaklarını belirtti. Seviye dershanesi olarak dershanelerin kaldırılmasının gündemde olduğu bir dönemde tek amaçlarının kurum olarak kendilerine güvenerek dershaneye gelen öğrencileri hedeflerine ulaştırmak olduğunun altını çizdi. Okulların eğitimde olmazsa olmaz olduğunun bunun devlet ya da özel fark etmeden öğrencilere eğitim verdiğini fakat okullarda mevcut sınav sistemine yönelik bir çalışma yapılmadığını, dershanelere şu an ve ileride muhakkak ihtiyaç olduğunu anlattı. Dershanelerinin her öğrenciyle ayrı ayrı ilgilenerek okuldan farklı bir yol izlediğini özellikle Seviye Dershanesi Çayyolu VIP şubesi olarak kuruldukları ilk günden itibaren kurumlarına gelen öğrencilerin başarı grafiklerini yükselterek okulda ve sınavlarda başarılı olmalarının da bunun bir kanıtı olduğunu ekledi. Konuşmacı Ozan Budak ise seminerde başarının sadece üniversite sınavında alınan puan olmadığını, hayatta başarılı olmanın önce iyi bir dershane, sonra iyi bir üniversite ve iyi bir meslek olduğunu, bu yüzden dershane, üniversite ve meslek seçiminin başarılı olmak için mutlu olmak için önemli olduğunu hayattan çeşitli örneklerle anlattı. Konuşma sonrası yapılan kokteylde öğrenciler konuşmacı Ozan Budak ile sohbet ederek kariyer planlarıyla ilgili detaylı bilgiler aldılar. Seviye Dershanesi Çayyolu VIP şubesi nisan ve mayıs ayında da sınav stresiyle başa çıkma yolları, Zamanı etkin kullanarak başarılı olma ve SBS, LYS ve YGS sınav sistemleri ile ilgili seminerlerine devam ederek Çayyolu halkını bilgilendirecektir. Tüm Çayyolu öğrenci ve velilerine açık olan seminerlere katılmak için ve seminer takvimini öğrenmek için Seviye Dershanesi Çayyolu VIP şubesinin 241 01 35 nolu telefonundan bilgi alabilirsiniz.