DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU. Dr. Nedim TÜRKMEN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR



Benzer belgeler
Sayı : 2014/199 2 Tarih : Ö Z E L B Ü L T E N KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİNDE GÖSTERİLECEK KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GİDERLER

KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GİDERLER

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU & A. MURAT YILDIZ-YMM

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU & TESMER DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU. A. Murat YILDIZ Yeminli Mali Müşavir

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİNİN SON VERSİYONUNDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

Özelge: Şirket hissedarlarına ait arsanın kiralanarak arsa üzerine yapılacak binanın inşaasına ilişkin harcamaların GV ve KDV karşısındaki durumu.

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Özelge: Yurt dışı mukimi 硸rmalardanشى alınan hizmetlerin gelir ve kurumlar vergisi ile KDV karşısındaki durumu ve belge düzeni hk.

ALFA GENELGE 2010/30. Konunun önemine binaen, bu yazımızda, yasa tasarısının Stok Affı ve Kasa Affı hükümleri değerlendirilecektir.

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİ VE MUHASEBE BOYUTU. Murat Atamer Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

Arkan&Ergin Uluslararası Denetim ve Y.M.M. A.Ş.

Geç Gelen Faturalarda KDV İndirimi

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü. Sayı : KDV /07/2014

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR

6111 SAYILI KANUNLA İLGİLİ MUHASEBE KAYITLARI:

BANKA KREDİSİ İLE BİNEK OTO ALIMI VE MUHASEBESİ

SİRKÜLER: 2014/021 BURSA, Konu: E-Beyanname Sistemindeki 2013 Yılı Kurumlar Vergisi Bildirimindeki Yenilikler Hakkında

DEĞERLEME ĠġLEMLERĠNE ĠLĠġKĠN ÖZET TABLO

YENİ TÜRK LİRASINA GEÇİŞTE ÖZEL SEKTÖR FİRMALARINCA UYULACAK ESASLAR HAKKINDA SİRKÜLER SİRKÜLER NO: 2004/69

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

E-BÜLTEN 2014 / 25 YIL SONU GELMEDEN YAPILMASI GEREKENLER

6736 SAYILI KANUN RESMİ GAZETE Tarih : 19/8/2106 Sayı : 29806

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU

BAZI VARLIKLARIN MÝLLÝ EKONOMÝYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUNA ÝLÝÞKÝN GENEL TEBLÝÐ Çarþamba, 17 Aralýk 2008

5811 Sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanunda 5917 Sayılı Kanunla Yapılan Değişiklikler

SİRKÜLER 2018/70. Taşınmazların Yeniden Değerlemeye Tabi Tutulabilmesine İlişkin VUK. Tebliği Yayımlanmıştır.

01 Ocak Alış Ocak Alış , Şubat Satış

BANKA MUHASEBESİ 2 YATIRIM AMAÇLI DEĞERLER VE DİĞER AKTİFLER. Yrd. Doç. Dr. Figen Esin

alfa ymm İstanbul, 17/05/2018 ALFA GENELGE 2018/23 Konu : Stok Affı ve Kasa, Ortaktan Alacaklar Affı

Satın alınan emtianın maliyetini oluşturan hususlar Vergi Usul Kanunu nun ilgili maddeleri ve tebliğleriyle açıklamaya çalışacağız.

ANKARA SMMM ODASI VERGİ TEKNİĞİ SINAVI ( VERGİ USUL KANUNU ) SEMİNER NOTLARI A. MURAT YILDIZ YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR

İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi (Madde: 6)

KDV DAHİL OLAN ALACAK SENETLERİNDE REESKONT UYGULAMASI

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/59

E-BÜLTEN 2015 / YILINDA UYGULANACAK HAD VE ORANLAR

SAYI : 2014 / 26 İstanbul,

SON DÜZENLEMELER ÇERÇEVESİNDE SİGORTA VE KAMBİYO İŞLEMLERİNDE BSMV UYGULAMASI

Dönem Biterken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar 25 Aralık 2008

BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUN

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü. Sayı : [I

Sirküler Tarihi : Sirküler No : 2011/24 : Stok Beyanları, Kasa Mevcudu ve Ortaklardan Alacaklar Hk.

A MUHASEBE KPSS/1-AB-PS/ Kayıtlarında nâzım hesapları kullanan bir işletmenin, 1. I. Amortisman ayrılması

Finansal Kiralama Kapsamındaki Satıp Geri Kiralama İşlemlerine İlişkin Vergi İstisnaları*

SİRKÜLER. Çeklerde reeskont uygulamasına dair açıklamalar işbu Sirkülerin konusunu teşkil etmektedir.

Muhasebe Müdürlüğü ne

Matrah Ve Vergi Artırımı (Madde: 5)

Vergi İncelemelerine Konu Teşkil Muhasebe Kayıtları ve İşlemler. İsmail ÖĞÜN Yeminli Mali Müşavir E. Baş Hesap Uzmanı

5766 sayılı Kanunun 25 inci maddesi ile 6802 sayılı Kanunun 30, 31 ve 47 nci maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. Buna göre 6802 sayılı Kanunun;

ISI YALITIMI VE ENERJİ TASARRUFU SAĞLAMAYA YÖNELİK HARCAMALARIN GİDER YAZILABİLME DURUMU?

KİRA GELİRİ İLE İLGİLİ BİLİNMESİ GEREKENLER

SİGORTA İŞLEMLERİ İLE KAMBİYO İŞLEMLERİNE İLİŞKİN GİDER VERGİLERİ TEBLİĞİ YAYIMLANDI

2016 Yılı Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi

S İ R K Ü L E R : / 2 8

ö z d o ğ r u l a r serbest muhasebeci mali müşavirlik ltd.şti. Chartered Accountants & Auditors Ltd.

MATRAH ARTIRIMINA İLİŞKİN MUHASEBE İŞLEMLERİ

Konuyla İlgili Maliye Bakanlığı Sirküleri Ekte Tarafınıza Sunulmuştur.

4 TEMMUZ /2. DÖNEM SERBEST MUHASEBECĐ MALĐ MÜŞAVĐRLĐK VERGĐ MEVZUATI VE UYGULAMASI SINAVI SORULAR

ADİ ORTAKLIK KASASINDAKİ NAKİT FAZLASININ ORTAKLARA

2013 / 2 DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVI VERGİ MEVZUATI VE UYGULAMASI SINAV SORULARI 29 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

DUYURU ( / EK-5 ) : Stok, Kasa, Ortaklardan Alacaklarla İlgili Beyan Ve Düzeltmeler Hakkında,

İÇİNDEKİLER KISALTMALAR...XXI TABLO LİSTESİ...XXIV GRAFİK LİSTESİ...XXIV GİRİŞ...1

Sayı : 2018/233 2 Tarih : Ö Z E L B Ü L T E N. MENKUL SERMAYE İRADI BEYANI (2017 Yılı Kazançları)

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

Muhasebe Müdürlüğü ne

6111 SAYILI KANUN İLE YAPILAN DÜZENLEMELER (2) (Madde 6-9)

2014/1.DÖNEM SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK SINAVLARI FİNANSAL MUHASEBE 16 Mart 2014-Pazar 09:00-12:00

6728 VE 6745 SAYILI KANUNLARLA GELİR VERGİSİ KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLERİ AÇIKLAYAN GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI:

-Satış konusunun taşınmaz, iştirak hissesi, kurucu senetleri,intifa senetleri, rüçhan hakkı olması,

: Matrah Arttırımı ve İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU. EMRE KARTALOĞLU Yeminli Mali Müşavir

Yapı Kredi Sigorta A.Ş. 1 Ocak - 31 Aralık 2011 ara hesap dönemine ait konsolide olmayan finansal tablolar

SERBEST MESLEK ERBABININ FİNANSAL KİRALAMA YOLU İLE EDİNDİĞİ İKTİSADİ KIYMETLER İÇİN AYIRDIĞI AMORTİSMANLAR GİDER YAZILABİLİR Mİ?

MARMARİS ALTINYUNUS TURİSTİK TESİSLER A.Ş. Bağımsız Denetim'den

YENİ VARLIK BARIŞI HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER

369 Nolu, VUK Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği. Seri, Sıra Numarası, No : 369 Sayılı Tebliğ. 3 Nisan 2007 SALI. Sayı : TEBLİĞ

5 SERİ NO LU KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ YAYIMLANDI

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU. Bölüm 2

DÖVİZLİ İŞLEMLER NEDENİYLE OLUŞAN KUR FARKLARININ MUHASEBE KAYITLARINI HATIRLATMAK İSTİYORUZ.

SİRKÜLER NO: POZ-2008 / 61 İST,

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2016/20

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

TARİHİ İTİBARİYLE BİLANÇO HESAPLARI Hesap Kodu Hesap Adı Tutar (TL) VARLIKLAR 365,961,234 1 Cari Varlıklar 244,999, Nakit ve Nakit


MEVZUAT SİRKÜLERİ /

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ 1010

MEVZUAT SİRKÜLERİ. SİRKÜLER NO: 34/2012 İstanbul,

Sözkonusu Maddede; yurtdışındaki kıymetlerin beyanına imkan sağlanmış, yurtiçindeki varlıklarla ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiştir.

SİRKÜLER-2013/003 BURSA ;

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/073 Ref: 4/073

DUYURU. Üyelerimize ve Kamuoyuna önemle duyurulur.

Geçmiþ yýllarda çýkan sorular ve açýklamalý cevap Gönderen : guliz - 12/06/ :29

: Matrah Arttırımı ve İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi

8 Aralık 2009 DÖNEM SONU İŞLEMLERİ. Yrd.Doç.Dr. Volkan DEMİR Galatasaray Üniversitesi

SAYI: 2014/27 Ankara,09/04/2014 KONU: Kurumlar Vergisi Beyannamesinde Yapılan Değişiklikler SİRKÜLER

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2016/ Sayılı Kanun un İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesine İlişkin Hükümleri.

DÖNEM SONU İŞLEMLERİ. İlhan ALKILIÇ & İrfan VURAL

SİRKÜLER 2009 / 21. T.C. Merkez Bankası tarafından 1990 yılından bu güne kadar yayımlanan iskonto ve faiz oranları ise aşağıdaki gibidir.

2013 Yılı Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi

Transkript:

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU & A. MURAT YILDIZ - YMM DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU Dr. Nedim TÜRKMEN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR İSTANBUL 09.02.2012

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU BİRİNCİ BÖLÜM : DÖNEM SONU DEĞERLEME İŞLEMLERİNE İLİŞKİN ÖZELLİKLİ KONULAR Dr. Nedim TÜRKMEN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR İSTANBUL 09.02.2012 2

ENVANTER İŞLEMLERİ ( VUK MAD.186-192 ) İktisadi bir kıymetin varlığının kayıtlar ve belgeler üzerinde yapılacak olan çalışmalarla tespit edilmesine ENVANTER adı verilir. İktisadi bir kıymetin varlığının fiili olarak, yani elle sayılarak tespit edilmesi fiili envanter, kayıt ve belgeler üzerinden tespit edilmesi ise kaydi envanter olarak adlandırılır. VUK nun 186. maddesi gereğince, envanter ise; bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmektir. Bu kapsamda, ticari teamüllere göre tartılması, sayılması ve ölçülmesi mutat olmayan malların değerleri tahminen tespit olunur. Mevcutlar, alacaklar ve borçlar işletmeye dahil iktisadi kıymetleri ifade eder. ENVANTER İŞLEMİ YAPACAK OLANLAR: * Bilanço esasına göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri, * Her türlü ticaret şirketleri, * Kurumlar vergisine tabi olup bilanço esasına göre defter tutan diğer tüzel kişiler, *İşletme hesabı esasına göre defter tutanlardan emtiaüzerine iş yapan mükellefleridir. 3

ENVANTER İŞLEMLERİ Muhasebe uygulamasında envanter işlemleri genel olarak aşağıdaki sıraya göre yapılır: 1- Dönem sonunda muhasebe kayıtlarına göre genel geçici mizan düzenlenir. 2- Muhasebe dışı envanter işlemleri yapılarak iktisadi kıymetlerin gerçek durumu tespit edilir. 3- Muhasebe dışı envanter sonuçları ile genel geçici mizan karşılaştırılır varsa farklar bulunur. 4- Bulunan farkların sebeplerine göre gerekli düzenleyici muhasebe kayıtları yapılarak muhasebe içi envanter işlemleri yapılır. 5- Muhasebe kayıtları ile envanter sonuçlarının uyumu sağlanarak genel kesin mizan çıkarılır. 6- Son olarak ise mali tablolar düzenlenir. 4

DEĞERLEME Değerleme: VUK nun 258. maddesi gereğince, vergimatrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlardaki değerlerinin takdir ve tespitidir. Tanım uyarınca değerleme; A) Tespit B) Takdir şeklinde yapılmaktadır. Tespit, mükelleflerce VUK nda yer alan değerleme ölçüleri kullanılarak yapılan değerleme işlemi, Takdir ise, mutat değerleme ölçüleri kullanılarak değerleme yapılamadığı hallerde idare tarafından yapılan kıymet takdir işlemidir. (VUK Madde 267) 5

DEĞERLEME ÖLÇÜLERİ 1.Maliyet bedeli (VUK. MADDE 262) (1-Gayrimenkuller, 2-Demirbaş eşya, 3-Özel maliyet bedeli, 4-Zirai mahsuller,5-emtia, 6- Taşıtlar. ) 2.Borsa rayici (VUK. MADDE 263) (Yabancı paralar, Devlet tahvili ve Hazine bonoları) 3.Tasarruf değeri (VUK. MADDE 264) ( Alacak ve borç senetleri reeskontu ) 4.Mukayyet değer (VUK. MADDE 265) (1-Senetsiz alacak ve borçlar, Reeskont uygulaması yapılmayan senetli alacak ve borçlar, 2-İlk tesis ve taazzuv giderleri ile peştamallıklar, 3-Aktif ve geçici hesaplara ilişkin kıymetler,4- Karşılıklar) 5.İtibari değer (VUK. MADDE 266) (Kasa) 6.Vergi değeri (VUK. MADDE 268) (Bina ve araziler) 7.Rayiç bedel (VUK. MÜK. MADDE 266) (1-Veraset ve İntikal V.K nun 10/c maddesinde yer alan menkul kıymetler, 2-Gemiler) 8.Emsal bedeli ve ücreti (VUK. MADDE 267) 1-Ortalama Fiyat Esası, 2-Maliyet Bedeli Esası, 3-Takdir Esası) 9.Alış Bedeli (Hisse senetleri, Kapsama dahil yatırım fonları katılma belgeleri) 6

KASA HESABI Kasa hesabı, daima borç bakiyesi verir veya bakiyesi sıfır olur. Hiçbir şekilde alacak bakiyesivermemesigerekir. Kasa hesabının alacak bakiyesi vermesi; muhasebe işlemlerinde hata olduğunu gösterir. Muhasebe işlemlerinin doğru olduğu iddia edildiğinde ise bu durum ya gelirlerin gizlendiği ya da gerçek dışı ödemelerin sanki yapılmış gibi kayıtlara intikal ettirildiği anlamına gelir ki bu da VUK nun 30/4. maddesine göre re sen takdir nedeni olup,cezalıtarhiyata yolaçabilir. Dönem sonu kasa bakiyesinin çok büyük meblağlarda olması halinde de bu paranın kasada olamayacağı ortaklar tarafından kullanılmış olduğu gerekçesiyle transfer fiyatlandırılması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı sayılarak cezalı tarhiyata muhatap olunulabilir. Bu nedenle dönem sonu kasa bakiyesinin işletmenin büyüklüğüne iş hacminevekasaişlemlerininyoğunluğuna uygun birrakamolmasıgerekir. Kasa sayımı sonucunda kasa fazlası çıkması halinde, bu fark vergi uygulaması açısından matraha ilave edilmekte, kasa sayım noksanlığının çıkması halinde ise, bu farklılık mali kârın tespiti açısından gider kabul edilmemektedir. Bunedenle kasa sayım farklılığının nedeni bulunana kadar ilgili cari hesapta bekletilmesi, ancak dönem sonuna kadar farklılığın nedeni bulunmazsa kanunen kabul edilmeyen gider olarak kayıtlara alınmasıgerekir. Kasada mevcut yabancı paralar efektif alış kuru ile değerlenir. Döviz cinsinden değerleme farkları olumlu ise kambiyo karı olarak, olumsuz farklar ise kambiyo zararı olarak dönem matrahınıntespitinde dikkatealınır. 7

BANKALAR * Bu hesap, işletmece yurtiçi ve yurtdışı banka ve benzeri finans kurumlarına yatırılan ve çekilen paraların izlenmesini kapsar. Bankalara para olarak veya hesaben yatırılan değerler borç, çekilen tutarlar ile üçüncü kişilerce tahsil edildiği anlaşılan çek ve ödeme emirleri alacak kaydedilir. * Banka hesabında TL ve döviz cinsinden paralar tutulduğu için TL cinsinden kıymetler mukayyet değerle, döviz cinsinden değerler ise Maliye Bakanlığı nca yayımlanan ilgili döviz alış kuru ile değerlenirler. * Bankalar hesabının envanteri yapılırken öncelikle bankalar hesabı ile ilgili yanlış ve eksik kayıtların düzeltilmesi yapılarak muhasebe kayıtlarınınbanka ekstreleri ile uyumu sağlanır. * Bankalarda bulunan yabancı para mevcutlarının dönem sonunda mutlaka değerleme işlemi yapılarak oluşan kur farklarının ilgili hesaplara alınması gerekir. 8

VADELİ MEVDUAT HESAPLARININ DEĞERLEMESİ VUK nun 281. maddesininbirinci fıkrası aşağıdaki gibidir. Alacaklar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit alacaklar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır. Buna göre ticari işletmelerinin aktifine kayıtlı mevduat hesapları bulunan mükellefler, bu hesapları dolayısıyla vadesinde elde edecekleri faiz gelirinden değerleme gününe kadar oluşan kıst döneme ait kısmı ilgili oldukları dönemde gelir yazmak suretiyle kurum kazançlarına dahil edeceklerdir. Ticari işletmeler aktifine kayıtlı repo hesapları için de aynı şekilde işlem yapacaklardır. Örneğin; (ABC) Limited Şirketi nin, 01.08.2011 tarihinde açtırmış olduğu 1 yıl vadeli mevduat hesabı dolayısıyla vade tarihi olan 01.08.2012 tarihinde 60.000 TL faiz geliri elde ettiği bir durumda söz konusu kazancın tamamı 2012 yılı kurum kazancının tespitinde değil, toplam faiz gelirinin 01.08.2011 31.12.2011 tarihleri arasında kalan beş aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 25.000 TL 2011 yılı kurum kazancının hesabında, 01.01.2012 31.07.2012 tarihleri arasında kalan yedi aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 35.000 TL ise 2012 yılı kurum kazancının hesabında gelir olarak dikkate alınacaktır. 9

VADELİ MEVDUATLARIN İŞLEMİŞ FAİZLERİNE İSABET EDEN STOPAJLARIN MAHSUBU Kurumlar Vergisi Kanunu 1 Seri Numaralı Genel Tebliğinin (34.8.) bölümünde ; Vadesi değerleme gününden ( 31 Aralık ) sonra olan repo ve ters repo işlemleri ile vadeli mevduat hesaplarına ilişkin olarak, değerleme gününe kadar tahakkuk eden ve kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınan faiz tutarları üzerinden, ilgili dönem beyannamesinin verilmesi gereken sürenin sonuna kadar kesinti suretiyle ödenmiş olan verginin, beyannameye dahil edilen gelire isabet eden kısmı hesaplanan vergiden mahsup edilebileceği açıklamasına yer verilmiştir. Buna göre; vadesi değerleme gününden (31 Aralık 2011) sonra, ancak beyanname verme tarihinden önce dolan mevduat hesaplarında kıst olarak hesaplanıp gelir yazılan işlemiş faizlere isabet eden gelir vergisi stopajı mahsuba konu edilebilecektir. Vadesi beyanname verme süresinden sonra (Gelir Vergisinde 25 Mart 2012, Kurumlar Vergisinde 25 Nisan 2012) dolan mevduat hesaplarında ise stopajın tamamı faiz ödemesinin yapıldığı yıla ilişkin gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinde hesaplanan vergilerden yapılacaktır. 10

VADELİ MEVDUATLARIN İŞLEMİŞ FAİZLERİNE AİT STOPAJLARIN MAHSUBU Örneğin; Liman Limited Şirketi vadesi 31.03.2012 tarihinde dolan 6 ay vadeli mevduat hesabından 200.000 TL brüt faiz geliri elde etmiş, bankaca faiz ödemesi sırasında 30.000 TL gelir vergisi tevkifatı yapılmıştır. Söz konusu faiz gelirinin 01.10.2011 31.12.2011 tarihleri arasında kalan üç aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 100.000 TL 2011 yılı kurum kazancının hesabında, 01.01.2012 31.03.2012 tarihleri arasında kalan üç aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 100.000 TL ise 2012 yılı kurum kazancının hesabında gelir olarak dikkate alınacaktır. Aynı şekilde bankaca faiz ödemesi sırasında yapılan 30.000 TL gelir vergisi tevkifatının 01.10.2011 31.12.2011 tarihleri arasında kalan üç aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 15.000 TL 2011 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde, 01.01.2012 31.03.2012 tarihleri arasında kalan üç aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 15.000 TL ise 2012 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilebilecektir. 11

BANKA KREDİLERİNİN YIL SONU DEĞERLEMESİNDE DÖNEM SONUNA KADAR İŞLEMİŞ OLAN FAİZLER GİDER OLARAK DİKKATE ALINABİLECEKTİR. VUK nun 5228 Sayılı Kanun ile değişik 285 inci maddesinin birinci fıkrasına göre; Borçlar mukayyet değerleriyle değerlenir. Mevduat veya kredi sözleşmelerine ilişkin borçlar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır. Bu hüküm çerçevesinde finansman ihtiyaçlarını banka kredisi kullanmak suretiyle karşılayan mükellefler, banka kredisi borçları nedeniyle değerleme gününe kadar oluşan kıst döneme ait tahakkuk etmiş ancak ödememiş bulundukları faizleri de gider olarak kurum kazancından indirebileceklerdir. Örneğin; Yıldız Limited Şirketi nin, 01.07.2011 tarihinde almış olduğu 1 yıl vadeli banka kredisi dolayısıyla vade tarihi olan 01.07.2012 tarihinde defaten 120.000 TL faiz ödemesinde bulunacağı bir durumda, söz konusu faiz giderinin tamamı 2012 yılı kurum kazancının tespitinde değil, toplam faiz giderinin 01.07.2011 31.12.2011 tarihleri arasında kalan altı aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 60.000 TL 2011 yılı kurum kazancının hesabında, 01.01.2012 30.06.2012 tarihleri arasında kalan altı aylık kıst döneme isabet eden kısmı olan 60.000 TL 2012 yılı kurum kazancının hesabında gider olarak dikkate alınacaktır. 12

ALACAK VE BORÇLARIN DEĞERLEMESİ VUK nun 281. maddesinegörealacaklar mukayyetdeğerile değerlenmektedir. Mukayyet değer ölçüsü uygulanmadan önce, bu alacaklar içinde şüpheli ve değersiz alacaklar varsa saptanır ve bunlar muhasebe kayıtlarıyla düşüldükten sonra geriyekalan alacaklara mukayyet değer ölçüsü uygulanır. İsteyen mükellefler, işletme aktifinde veya pasifinde yer alan alacak ve borç senetlerini değerleme günündeki gerçek değerine indirgenmesi amacıyla reeskont işlemi yapabilirler. Döviz cinsinden alacak ve borçların geçici vergi dönemleri itibariyle T.C. Merkez Bankasınca, yıl sonunda ise Maliye Bakanlığı nca açıklanan döviz alış kurları esas alınarak TL ye çevrilmesi ve doğan kur farklarının gelir ya da gider olarak kayıtlara intikal ettirilmesi gerekmektedir. 13

ŞÜPHELİ ALACAKLAR ( VUK Md.323 ) Şüpheli Alacak Karşılığı Ayırmanın Koşulları ; 1- Bilanço usulüne göre defter tutulmalıdır. 2- Alacak, ticari veya zirai kazancın elde edilmesi ve devamı ile ilgili olmalıdır. 3- Alacak değerleme günü itibariyle şüpheli hale gelmiş olmalıdır. - Alacak, dava ve icra safhasında bulunmalı ve takibat ciddiyetle devam ettirilmelidir. Sadece müracaat yeterli değildir. - Alacağın dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacak olması halinde ise; yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş olmalıdır. 4- Alacak tahakkuk etmiş olmalıdır. (Daha önce hasılat olarak defterlere kaydedilmiş olmalı ) 5- Alacak değerleme günü itibariyle teminatsız olmalıdır. 14

ŞÜPHELİ ALACAK KARŞILIĞI AYRILMASINDA ÖZELLİKLİ DURUMLAR * Kampanyalı (ön ödemeli) satışlardan doğan alacaklar ve avans mahiyetindeki alacaklar için karşılık ayrılamaz. * 334 sayılı VUK Genel Tebliği ne göre, alacağın ilgili dönem kayıtlarına girmiş olması ve KDV beyannamelerinde beyan edilmiş olması şartıyla, KDV içeren şüpheli alacaklarda katma değer vergisi için de karşılık ayrılabilecektir. * Aciz vesikasına bağlanan alacaklarda alacağın tamamı için değil bu vesikada yer alan tutarkadar karşılık ayrılabilir. * Yurt dışından olan alacaklar içinde dava açıldığının dış temsilciliklere onaylatılması şartıyla karşılık ayrılabilir. * Dövize endeksli veya döviz cinsinden olan şüpheli alacaklar için karşılık ayrılmasına karar verilmesi halinde, bu alacağa bağlı olarak ortaya çıkan kur farkları da şüpheli alacak kabul edilerek karşılık ayrılır. * İflas halindeki kişilerden olan alacaklar için karşılık ayrılabilir. * İflas Ertelemesi kararı almış kurumlardan olan alacaklar için de karşılık ayrılabilir. ( BMVDB nın 23.07.2009 tarih ve 25281 sayılı muktezası) 15

ŞÜPHELİ ALACAK KARŞILIĞI AYRILMASINDA ÖZELLİKLİ DURUMLAR * Ferdi işletme ve şahıs şirketlerinde şirketin kendi ortaklarından olan alacakları için karşılık ayrılamaz. * Şahıs şirketlerinden ( Kollektif ve Adi Ortaklıklar ) olan alacaklarda TTK hükümlerine göre tüm ortaklar bütün mal varlıklarıyla müteselsilen sorumlu olduklarından şüpheli alacak karşılığı ayrılabilmesi için şirket tüzel kişiliği ve ortakların hepsi için takibata geçilmiş olması gerekmektedir. * Ciro edilmek suretiyle gelen senet bedelinin ödenmemiş olması durumunda, şüpheli alacak karşılığı ayrılabilmesi için asıl borçlunun yanı sıra bu senedi ciro eden kişi (ciranta) hakkında takibat yapılmış olması gerekir. * Kefalete bağlı olan alacaklarda asıl borçlunun yanı sıra kefil nezdinde de takibata geçilmişolması gerekir. * İştiraklerdenolan alacaklar için karşılık ayrılabilir. * Hatır senetleri için şüpheli alacak karşılığı ayrılamaz. 16

DEĞERSİZ ALACAKLAR Yargı Kararına veya kanaat verici bir vesikaya göre alacaklardır. Değersiz AlacağınŞartları : tahsiline imkan olmayan 1- Alacak, bilanço veya işletme hesabı esasına göre defter tutan ticari veya zirai kazançla iştigal eden işletmelere ait olmalıdır. 2- Alacak ticari işle veya işletmeyle ilgili olmalıdır. 3- Alacağın tahsili, kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre imkansız hale gelmelidir. 4- Alacak ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve devam ettirilmesiile ilgili olmalıdır. Kanaat VericiVesikalar; Konkordato anlaşması, Borçlunun Miras Bırakmadan Ölümü ve Mirasçıların mirası reddettiğini gösteren belge, Borçlunun yurt dışına kaçması ve haciz edilebilecekmalı olmadığını gösterir belge, Alacaktan vazgeçildiğinigösterenmahkeme tutanakları, Borçlunun adresinin saptanamaması nedeniyle icra takibat dosyasının kaldırıldığını gösteren icra memurluğu yazısı. 17

DEĞERSİZ ALACAKLARDA ÖZELLİKLİ KONULAR Bir alacağın değersiz alacak sayılabilmesi için tüm hukuki yolların tüketilmiş olması gerekir. Alacağın değersiz hale geldiği yıl hesaplarına gider (zarar) yazılması gerekir. Aksi takdirde izleyen yıllarda dikkate alınamaz. Değersiz alacaklar daha sonra tahsil edilirse tahsil edildiği yıl gelir yazılır. Bilanço esasına göre defter tutan işletmeler değersiz hale gelen alacaklarını değersiz hale geldikleri yıl mukayyet değerleri ile zarara geçirerek, işletme hesabı esasına göre defter tutanmükellefler ise defterlerine gider kaydederek yok ederler. KDV içeren değersiz alacaklarda KDV de değersiz alacak olarak kabul edilecektir. 18

ALACAK VE BORÇ SENETLERİ REESKONTU İktisadi işlemlere dahil senetli borç ve alacakların reeskonta tabi tutulma işlemleri, Vergi Usul Kanunu nun 281 ve 285 inci maddelerinde düzenlenmiştir. Reeskont, işletme aktifinde veya pasifinde yer alan alacak ve borç senetlerinin değerleme günündeki gerçek değerine indirgenmesidir. Reeskont İşleminin Şartları Alacak veya borç senede bağlı olmalıdır. Senet, vade içermelidir. Senedin vadesi değerleme günü itibariyle gelmemiş olmalıdır. Senet bilançoda yer almalıdır. Senet kazancın elde edilmesine yönelik olmalıdır. Reeskont hesabı iç iskonto formülü kullanılarak yapılacaktır. 29.12.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan T.C.M.B. nın Reeskont ve Avans İşlemlerinde Uygulanacak Faiz Oranları Hakkında Tebliğe göre; 31.12.2011 tarihinde yapılacak olan reeskont işlemlerinde % 17,7575 oranı uygulanacaktır. 19

REESKONTTA ÖZELLİKLİ DURUMLAR * Bankalar, bankerler ve sigorta şirketleri dışında kalan ve bilanço esasına göre defter tutan mükellefler için reeskontişlemiihtiyaridir. * Ancak alacak senetlerini reeskonta tabi tutan kuruluşlar, borç senetlerini de reeskonta tabi tutmak zorundadır. Kısmi reeskont işlemi yapılamaz. Örneğin; alacak senetlerinin bir kısmınıreeskontatabitutup, diğer kısmınıtutmamak olmaz. * Yabancı para cinsinden olan senetli alacak ve borçlar ile Bankalara Teminata ve tahsilata verilen senetler için reeskonthesaplanabilir. Diğer Taraftan; * Kampanyalı( ön ödemeli) satışlarla ilgili olarak alınan senetler, * Hatır senetleri, * Vadeli çekler, * Yıllara sariinşaatişleri dolayısıile alınan senetler, * Müflisten olan alacaklar, * Vadesibelli olsa dahisenetsiz alacak ve borçlar için reeskonthesaplanamaz. Senet tutarı KDV de içeriyorsa, KDV hasılat unsuru olmadığından, reeskont işlemi yapılırken bu kısım senet bedelindendüşülüpdüşülmeyeceği tartışmalıdır. 20

VADELİ ÇEK REEESKONTU Türk Ticaret Kanununun 692 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan çeklerin, çek niteliğini haiz olabilmesi için taşıması gereken asli unsurlardan birisi de keşide (düzenleme) günüdür. Türk Ticaret Kanunu nda sayılan diğer kıymetlerden farklı olarak çekte vade bulunmamaktadır. Zira anılan Kanunun 707 inci maddesinin 1 inci fıkrasında çekin görüldüğünde ödeneceğine, buna aykırı herhangi bir kaydın yazılmamış hükmünde olacağına ilişkin hüküm bulunmakta ve ileri tarihli olarak düzenlenmiş bulunan çekler görüldüğünde ödenmek durumundadır. Bununla birlikte son olarak 5941 Sayılı Çek Kanunu nun Geçici 1. Maddesi ile yapılan düzenleme ile 31.12.2011 tarihine kadar, üzerinde yazılı keşide tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersizdir." hükmü getirilmiştir. Bu hükme rağmen 41 seri numaralı VUK Sirkülerinde çekler için reeskont hesaplanamayacağı belirtilmiştir. Söz konusu sirkülerde; 5941 sayılı Kanunla yapılan düzenlemenin amacının, çeke vade konulması ya da ileri tarihli çek düzenlemesinin sağlanması olmayıp, madde hükmü ile belirlenen tarihe kadarki süreç zarfında, çeklerin kullanılmasıyla ilgili olarak ticari hayatta karşılaşılan sorunların ve bu sebeple yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi ve sadece çekin tahsilinin üzerindeki keşide tarihinden önce olamayacağına yönelik olduğu belirtilerek, çekin ödeme aracı olmasından dolayı senet olarak kabul edilmesi imkan dahilinde bulunmadığından düzenlemeye uyan çeklere de reeskont uygulanması mümkün olmadığı açıklanmış ve bu konuda 21 yaşanan tereddütlere son verilmiştir.

DURAN VARLIKLARIN DEĞERLEMESİ VUK. nun 269. maddesine göre iktisadi işletmelere dahil bilumum gayrimenkuller maliyet bedeli ile değerlenir. Satın Alma Bedeline Eklenmesi Zorunlu Giderler; 1. Makine ve tesisatta gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri 2. Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsanın tesviyesinden doğan giderler Satın Alma Bedeline Eklenmesi İhtiyari Olan Giderler; 1- Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri, 2- Tapu harçları, özel tüketim vergileri * K.D.V. Kanunun 30 ve 58. maddeleri hükümleri bir arada değerlendirildiğinde binek otomobil alımında ödenen K.D.V. nin indirimi mümkün olmayıp gider veya maliyet yazılması gerekmektedir. 22

SABİT KIYMET ALIMI VE YATIRIMLAR DOLAYISIYLA DOĞAN KREDİ FAİZLERİNİN VE KUR FARKLARININ DURUMU 163 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu GenelTebliği ile; Yatırımların finansmanında kullanılan kredilere ilişkin faiz giderleri ile yurt dışından döviz kredisi ile sabit kıymet ithal edilmesi nedeniyle ortaya çıkan kur farklarının, aktifleştirme tarihine (31 Aralık) kadar olan kısmının maliyete intikal ettirilmesi, aktifleştirildikten sonraki döneme ilişkin olanların ise seçimlik hak olarak doğrudan gider yazılması veya maliyete intikal ettirilmek suretiyle amortismana tabi tutulmasıgerektiğiaçıklanmış bulunmaktadır. 334 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yapılan açıklamalara göre ise; Kurlarda meydana gelen düşüş nedeniyle Lehe oluşan kur farklarının da aktifleştirme işleminin gerçekleştiği dönemin sonuna kadar oluşan kısmının maliyetten düşülmesi, aktifleştirildikten sonraki döneme ilişkin olanların ise kambiyo geliri olarak değerlendirilmesi veya maliyetten düşülmek suretiyle kalan tutar üzerinden amortismana tabi tutulması gerekecektir. Ayrıca, daha sonraki dönemlerde, seçimlik olarak hangihak kullanılmışsa o yöntemegöre işlemyapılmasınadevam edilecektir. 23

SATIN ALINAN EMTİANIN DEĞERLEMESİ Vergi Usul Kanunu nun 274/1 madde hükmüne göre, satın alınan emtia maliyet bedeli ile değerlenir. Maliyet bedeli; bir iktisadi kıymetin satın alınması veya değerinin arttırılmasına yönelikyapılan ödemelerle buna bağlı olarak doğan tüm giderleri ifade eder. Emtianın satın alınıp işletme stoklarına girdiği tarihe kadar oluşan kur farklarının maliyete intikal ettirilmesi zorunludur. Sonraki dönemlerde ortaya çıkacak kur farklarının ise, ilgili bulundukları yıllarda gider yazılmasıveyamaliyete intikal ettirilmesi ihtiyaridir. Krediler için ödenen faiz ve komisyon giderlerinin ise emtianın maliyeti ile ilişkilendirilmeksizin doğrudan gider yazılması mümkün olup, dönem sonu stoklarına pay verilmesi zorunluluğu yoktur. Emtianın maliyet bedeline nazaran değerleme günündeki satış bedelleri % 10 ve daha fazla bir düşüklük gösterdiği hallerde mükellef, maliyet bedeli yerine Vergi Usul Kanunu nun 267 nci maddenin ikinci sırasındaki usul hariç olmak üzere, emsal bedeli ölçüsünü tatbik edebilir. Bu hüküm mamuller için de uygulanabilir. 24

Prim ve Iskontolar SATIN ALINAN EMTİANIN DEĞERLEMESİ Dönem içinde satın alınan emtia için (sipariş edilen mal partisi bazında) satıcı tarafından yapılan mal alış iskontoları, emtia maliyeti ile ilişkilendirilir. Dönem sonu emtia stoklarının maliyetinin tespitinde bu alış iskontoları emtianın maliyet bedelini düşüren bir unsur olarak dikkate alınır. Bir yıl içinde alınan toplam emtia kıymeti üzerinden yapılan iskontolar (ciro primleri gibi) ise maliyetle ilişkilendirilmez. Doğrudan gelir yazılır. Ciro primine karşılık bedelsiz mal gönderilmesi halinde ciro primi gelir yazılır, bu tutar aynı zamanda bedelsiz alınan malın alış bedeli olarak kaydedilir. Söz konusu mallar isletme aktifinde bu bedelle gösterilir. 25

AMORTİSMAN AYIRMA İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin tespit edilen değerinin, bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder. Şartları ; İşletmede bir yıldan fazla kullanılabilir olması, Yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunması, Değerleme gününde envantere dahil ve kullanıma hazır olması, İktisadi kıymetin değerinin 2011 yılı için 700TL yi aşması. Satın alınan ATİK ler için 333 ve 339 no lu ile diğer ilgili VUK Genel tebliğlerinde yer alan faydalı ömür süreleri ve amortisman oranları esas alınarak amortisman ayrılabilecektir. Bu listelerde yer alan oranlardan daha az oranda amortisman ayırmak suretiyle amortismansüresinin uzatılması mümkünbulunmamaktadır. VUK Md.320; Amortismanın herhangi bir yıl ayrılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşükbir şekilde yapılmasındandolayıamortisman süresi uzatılamaz. Normal usulden azalan bakiyeler usulüne geçiş mümkün değildir. Azalan bakiyeler usulünden normal usule geçiş ise mümkündür. Amortisman süresi değiştirilmemek kaydıyla, iktisadi kıymetin kalan değeri, kalan amortisman süresi içinde eşit miktarlarda itfa edilir. Değişiklik beyannamede veya bilanço dipnotlarında belirtilmelidir. 26

AMORTİSMAN UYGULAMASINDA ÖZELLİKLİ KONULAR VUK nun mükerrer 315 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre; Azalan bakiyeler usulünde ayrılabilecekazami amortisman oranı % 50 yi geçemeyecektir. 345 sıra numaralı V.U.K. Genel Tebliğindeki açıklamalar doğrultusunda ticari amaçla kullanılan araçlar için iktisap edilen lastiklerin, faaliyet gösterilen sektörün çalışma şartları gereği tahsis edildiği hizmette kullanılmaya hazır hale geldiği tarih itibarıyla faydalı ömrünün bir yıldan az olması halinde amortismana tabi tutulması mümkün olmayacağından kayıtlara doğrudan gider olarak intikal ettirilmesi mümkündür Mükellefler kullanmak üzere satın aldıkları ödeme kaydedici cihazlar için %100 oranında amortisman ayırabileceklerdir. Bu şekilde kullanılmak üzere alınan ödeme kaydedici cihazlarının maliyet bedelinintamamı alındığı dönemde gider yazılmışolacaktır. Mükellefler tarafından iktisap edilerek defter kayıtlarına geçirilen, değerleme gününde envantere dahil olan ve kullanılmaya hazır halde bulunan iktisadi kıymetler için kullanılma şartı aranmaksızın amortisman ayrılabilecektir. Bu kapsamda kullanılabilmesi kayıt ve tescile tabi taşıtların, ilgili sicillerine yasal süresi içerisinde kayıt ve tescil işlemi yapılmak şartıyla; fiilen kullanılıp kullanılmadığına bakılmaksızın aktife alındıkları dönemden itibaren amortismanatabi tutulması mümkün bulunmaktadır. Eski sahipleri elinde amortisman süresini doldurmuş bulunan iktisadi kıymetlerin yeni sahipleritarafından yenidenamortisman ayrılabilir. 27

YENİLEME FONU Yenileme Fonu; İşletmeye dahil ATİK lerin gerektiğinde yenilenebilmesi için bu kıymetlerin satış kar veya sigorta tazminatlarından ayrılan karşılığın bilançonun pasifinde azami üç yıl süre ile muhafaza edilmesidir. Yenileme Fonu Ayırma Koşulları: Bilanço esasına göre defter tutulmalıdır. Elden çıkarılan ve yerine alınacak olan kıymetin ATİK olması gerekir. Elden çıkarılan kıymetin yenilenmesi zorunlu olması veya yenilenmesi konusunda karar verilmiş olmalıdır. Yeni iktisadi kıymet, elden çıkan iktisadi kıymetle aynı nitelikte olmalıdır. Ayrılan Fon, yeni alınan ATİK in amortismanlarında kullanılır. Yenileme fonu 3 yıl içinde kullanılmalıdır. Üç yılın hesabında satışın yapıldığı yılın da dikkate alınması gerekmektedir (Bakanlık Görüşü). 28

YENİLEME FONU (KULLANIMI) Birikmiş amortismanı 10.000 TL ve kayıtlı maliyet bedeli 15.000 TL olan bir iktisadi kıymetin 15.08.2011 tarihinde 12.000 TL ye satıldığını varsayalım. Bu satıştan doğan 7.000 TL tutarındaki kar yenileme fonuna alınmıştır. Aynı yıl içinde 20.000 TL ye aynı nitelikteki yeni bir iktisadi kıymet satın alınmıştır. Yeni alınan iktisadi kıymetin amortisman oranı %20 dir. Normal amortisman usulünde, yeni alınan iktisadi kıymetin 2011 hesap dönemi amortismanı 4.000 TL olacaktır. Bu tutarın tamamı aynı yıl yenileme fonuna mahsup edilecektir. 2012 hesap döneminde hesaplanacak 4.000 TL tutarındaki amortismanın 3.000 TL tutarındaki kısmı yenileme fonuna mahsup edilecek ve kalan 1.000 TL tutarındaki kısım ise o dönemin amortisman gideri olarak kayıtlara intikal ettirilecektir. Sonraki yıllarda normal amortisman uygulamasına devam edilecektir. 29

YILLARA YAYGIN İNŞAAT VE ONARIM İŞLERİ Bir İşin Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşi Sayılabilmesi İçin Aranan Şartlar: İşin konusu inşaat onarım veyadekapaj işi olmalıdır. İşin, başkaları hesabına ve taahhüde bağlı olarak yapılması gerekmektedir. Bilindiği üzere, taahhüt, sözleşmeli veya sözleşmesiz olarak bir işin yapılması veya bir malın tesliminin üstlenilmesi olup, uygulamada inşat taahhüt işleri genelde sözleşmeye dayandırılarak yapılmaktadır. Elbette ki, bir kimsenin kendi nam ve hesabına yapmış olduğu özel inşaat, GVK nun 42 nci maddesi gereğince inşaat işi sayılmamakta ve bu tür işler, imalat faaliyeti kapsamındamütalaa edilerek vergilendirilmektedir. İşin, birden fazla takvim yılına sirayet etmesi gerekmektedir. Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat (dekapaj işleri de inşaat işi sayılır) ve onarma işlerinde kar veya zarar işin bittiği yıl kati olarak tespit edilir ve tamamı o yılın geliri sayılarak, o yılbeyannamesinde gösterilir. İnşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın idarece onaylandığı tarih; diğer hallerde işin fiilen tamamlandığı veya fiilen bırakıldığı tarih bitim tarihi olarak kabul edilir. Bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hasılat, bu giderlerin yapıldığı veya hasılatın elde edildiği yılın kâr veya zararının tespitinde dikkate alınır. 30

MÜŞTEREK GENEL GİDERLER VE AMORTİSMANLARIN DAĞITILMASI GVK nun 5024 sayılı Kanunla değişik 43. maddesine göre birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerinde veya bu işlerin diğer işlerle birlikte yapılması halinde müşterek genel giderler ve amortismanlar aşağıdaki esaslara göre dağıtılır; 1. Yıl içinde birden fazla inşaat ve onarma işinin birlikte yapılması halinde, her yıla ait müşterek genel giderler bu işlere ait harcama tutarlarının birbirine olan nispeti dahilinde; 2. Yıl içinde tek veya birden fazla inşaat ve onarma işinin bu madde kapsamına girmeyen işlerle birlikte yapılması halinde, her yıla ait müşterek genel giderler, bu işlere ait harcamalar ile diğer işlere ait satış ve hasılat tutarlarının birbirine olan nispeti dahilinde; 3. Birden fazla inşaat ve onarma işlerinde veya bu işlerle sair işlerde müştereken kullanılan tesisat, makine ve ulaştırma vasıtalarının amortismanları, bunların her işte kullanıldıkları gün sayısına göre. 31

ÖRNEK : Bir gelir vergisi mükellefi (X) ve (Y) olmak üzere iki ayrı yıllara yaygın inşaat işinin yanı sıra inşaat malzemesi satışı ile de uğraşmaktadır. Bu işlerin tamamı ile ilgili olarak 2011 yılında yapılan müşterek genel giderlerin toplamı 500.000 TL dir. Mükellefin 2011 yılı faaliyetlerine ilişkin diğer bilgilere ise aşağıda yer verilmiştir. İnşaat malzemesi satışından 2011 yılında elde edilen toplam hasılat 1.000.000 TL, satışa konu edilen inşaat malzemelerinin maliyet bedeli ise 875.000 TL dir. (X) İnşaat işi 15.05.2007 tarihinde başlamış olup, 2011 yılı sonu itibariyle henüz geçici kabulü yapılmamıştır. Bu işle ilgili 2011 yılında 3.000.000 TL harcama yapılmış, 3.800.000 TL hak ediş geliri elde edilmiştir. (Y) İnşaat işi 10.08.2009 tarihinde başlamış olup, 2011 yılı sonu itibariyle henüz geçici kabulü yapılmamıştır. Bu işle ilgili 2011 yılında 6.000.000 TL harcama yapılmış, 5.700.000 TL hak ediş geliri elde edilmiştir. Diğer taraftan 01.01.2011 tarihinde 182.500 TL bedelle satın alınan ve normal amortisman yöntemine göre % 20 oranında amortisman ayrılan bir kamyon sırasıyla (X) İnşaat işinde 200 gün, (Y) İnşaat işinde 100 gün, satılan inşaat malzemelerinin taşınması işinde ise 65 gün kullanılmıştır. 32

İŞİN ADI Gün Sayısı Amortisman Payı 182.500 x%20= 36.500 Dağıtıma Esas Hasılat/Harcama ORAN ( % ) MÜŞ. GEN. GİD. PAYI (X) İnşaat işi 200 20.000 HARC 3.000.000 % 30 150.000 (Y) İnşaat işi 100 10.000 HARC 6.000.000 % 60 300.000 İnş. Malz. Sat. 65 6.500 HAS. 1.000.000 % 10 50.000 Toplam 365 35.500 10.000.000 %100 500.000 İNŞ. MALZ. SATIŞ HASILATI 1.000.000 SATILAN MALIN MALİYETİ (875.000) G. SAFİ MAL SATIŞ KARI 125.000 AMORTİSMAN PAYI (6.500) MÜŞTEREK GENEL GİDER PAYI (50.000) GELİR VERGİSİ MATRAHI 68.500 33

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU İKİNCİ BÖLÜM : DÖNEM SONU İŞLEMLERİNDE GİDERLERE İLİŞKİN ÖZELLİKLİ KONULAR Dr. Nedim TÜRKMEN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR 09.02.2012 34

1-GÖTÜRÜ GİDER UYGULAMASI GVK nun 40-1 maddesinin bendinin parantez içi hükmüne göre; İhracat, Uluslararası taşımacılık ve Yurt dışında inşaat, onarma, montaj ve faaliyetlerinde bulunanlar, Bu faaliyetlerden döviz olarak elde ettikleri hasılatın binde 5 ini aşmamak şartıyla; Götürü gider indirimi hakkından yararlanabilirler. GötürüGider İndiriminde; Yurt dışında döviz cinsinden elde edilen hasılatın kambiyo mevzuatı gereğince yurda getirilme şartı aranmamaktadır. Dar mükellefiyete tabi yabancı ulaştırma kurumları bu uygulamadan yararlanamaz. İhraç kaydıyla mal tesliminde bulunanlar, götürü gider uygulamasından yararlanamaz. Bu indiriminden yararlanabilmek için bent kapsamındaki belgesiz giderlerin dönem içinde kanuni defterlere kaydedilmesi gerekmekte olup, doğrudan 35 beyanname üzerinde indirim doğru değildir.

2- ELEKTRİK, SU, DOĞALGAZ, HABERLEŞME BEDELLERİNİN GİDER YAZILMASINDA VE KDV İNDİRİMİNDE ÖZELLİKLİ DURUMLAR A- GEÇMİŞ DÖNEME AİT İZLEYEN YILDAGELEN FATURALAR 2011 yılında tüketilen elektrik, su, doğalgaz ve haberleşme hizmetlerine ilişkin bedeller, 31.12.2011 tarihi itibariyle tahakkuk etmiş olduğundan, bu giderlere ilişkin faturalar daha sonraki bir tarihte ( 2012 yılında ) düzenlenmiş olsa dahi, 2011 yılına ilişkin olarak beyan edilecekticari kazancın tespitindedikkate alınması gerekmektedir. Bununla birlikte, gider tutarının mükellefçe bilinememesi ve faturaların ilgili yıl hesaplarının kapatılmasından sonra düzenlenmesi halinde, ilgili yılda indirim konusu yapılamayan söz konusu giderler faturaların düzenlendiği döneme ilişkin ticari kazancın tespitindededikkate alınabilecektir. Diğer yandan, Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1. maddesinde mükelleflerin vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükme bağlanmış, maddenin 3. fıkrasında da indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla, yılın son aylarında tüketilen bu tür giderlere ait faturalar izleyen yılın ilk aylarında düzenlendiğinden, faturalardaki katma değer vergisinin, söz konusu belgelerin defterlere kaydedildiği dönemde indirim konusu yapılması mümkündür. 36

B- FATURALARIN GEÇ ÖDENMESİ NEDENİYLE HESAPLANAN GECİKME ZAMLARI Elektrik, su, telefon ve doğalgaz bedellerinin geç ödenmesi nedeniyle hesaplanan gecikme zamları bir sözleşmeye dayandıklarından bunların takip ve tahsili 6183 sayılı Yasa ya değil özel hukuk hükümlerine tabi olacaktır. Bu durumda bedelin geç ödenmesi nedeniyle ödenen gecikme zamları Gelir Vergisi Kanunu nun 41. maddesinin beşinci bendinin parantez içi hükmü kapsamında değerlendirilerek sözleşmeye dayanan tazminat olarak kabul edilecek ve safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınacaktır. Aynı kapsamda gecikme zamlarına ilişkin ödenen katma değer vergileri de indirim konusu yapılacaktır. C- FATURALARIN MÜKELLEF ADINA DÜZENLENMEMİŞ OLMASI 213 sayılı Vergi Usul Kanunu nun üçüncü maddesi uyarınca vergilemede vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetinin esas olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu durumda elektrik, su, telefon ve doğalgaz harcamalarına ait faturaların işletme adına düzenlenmemiş olması bu harcamaların işletme için yapıldığı gerçeğini değiştirmez. Böylesi bir durumda olayın gerçek mahiyeti araştırılmalı iş veya işletme ile ilgili olduğu tevsik edilen bu tür harcamalar gider olarak kabul edilmelidir. Aynı şekilde bu durumda bulunan harcamalar için ödenen katma değer vergilerinin de indirimini kabul etmek gerekir. 37

3- HAYIR AMAÇLI VERİLEN ÖĞRENİM BURSLARI Mükelleflerce, yurt içinde bulunan öğrencilere verilen burslar sadece aşağıdaki şarların varlığı halinde gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınabilir. Eğitim masrafları karşılanacak kişilerin, okulu bitirdikten sonra burs veren işletmede hizmet yükümlülükleri nedeniyle çalışacaklarını gösterir bir sözleşmenin düzenlenmesi ve bu durumun vergi incelemesi sırasında inceleme elemanına kanıtlanması. ( Zorunlu Hizmet Sözleşmesi) Burs verilecek öğrencilerin, Türkiye nin her tarafından eğitim gören öğrenciler arasından bir yarışma sınavı sonunda kazanan kişilerden olması, Bursun süresinin ve karşılanacak eğitim giderleri miktarının işin önemi ve genişliği ile orantılı olması. Ancak söz konusu öğrencilere öğretim süresi boyunca (karşılıksız) sadece yardım amacıyla verilen burslar genel gider niteliğinde olmadığından gider olarak yazılamaz. 38

4- KURUMLAR VERGİSİNDEN İSTİSNA EDİLEN KAZANÇLARA İSABET EDEN GİDERLERİN DİĞER KAZANÇLARDAN İNDİRİLEMEMESİ KVK nun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasında, iştirak hissesi alımıyla ilgili finansman giderleri hariç olmak üzere, kurumların kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlarına ilişkin giderlerinin veya istisna kapsamındaki faaliyetlerinden doğan zararlarının, istisna dışı kurum kazancından indirilmesinin kabul edilmeyeceği hükmü yer almaktadır. Buna göre; kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlara ilişkin olarak yapılan giderlerin, kurumun vergiye tabi diğer kazanç tutarının tespitinde kurum kazancını azaltıcı veya kurum zararlı ise bu zararı artırıcı bir unsur olarak indirim konusu yapılamayacaktır. Bu nedenle, bu gelirlerin elde edilmesi için yapılan giderlerin sadece kurumlar vergisinden istisna edilen söz konusu kazançların tespitinde indirim konusu yapılacağı tabiidir. Aynı şekilde, kurumlar vergisinden istisna edilen kazançların elde edilmesi sırasında zarar doğması halinde bu zararların da istisna kapsamı dışındaki gelirlerden indirilmemesi gerekmektedir. Örneğin; Teknoloji geliştirme bölgelerinde veya serbest bölgelerde faaliyet gösteren mükelleflerin, bölgedeki istisna kapsamındaki faaliyetlerinin zararla sonuçlanması halinde, zarar tutarı kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır. Aynı gerekçeyle kurumlar vergisi mükellefleri yurt dışı inşaat faaliyetlerinden doğan 39 zararları da kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır

Taşınmaz ve İştirak Hissesi Satışı İle İlgili Giderlerin Durumu Taşınmaz ve iştirak hissesi satış kazancı istisnasına ilişkin giderlerin istisna kazanca isabet eden kısmı kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, elde edilen kazancın %75 i istisna olduğu için, istisnaya ilişkin giderlerin de %75 inin KKEG olarak değerlendirilmesi gerektiğidir. Taşınmaz ve İştirak Hissesi Satışlarından Kaynaklanan Zararın Durumu Gerek, taşınmaz ve iştirak hisselerinin satışından kaynaklanan zararların istisna faaliyetlerden doğan zararlar tanımına girmemesi; gerekse, istisna uygulamasının mükelleflerin ihtiyarında olan bir takım şartlara bağlanmış olması hususları göz önünde bulundurulduğunda, taşınmaz ve iştirak hissesi satış işlemlerinden kaynaklanan zararların kurum kazancının tespitinde dikkate alınabileceği görüşündeyiz. İVDB B.07.1.GİB.4.34.16.01/KVK-5/e sayılı muktezasında zararın indirilemeyeceği, GİB ise 23.08.2007 tarih ve 074720 sayılı muktezasında zararın indirilebileceği görüşündedir. 40

5- PERSONELE ÖDENEN TEMETTÜ İKRAMİYELERİNİN GİDER YAZILACAĞI DÖNEM Kurumlar Vergisi Kanunu nun uygulanmasına ilişkin açıklamaların yer aldığı 1 seri numaralı KVK Genel Tebliği nin 11.11. bölümünde; Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesi uyarınca, idare meclisi başkan ve üyelerine ödenen kâr payları menkul sermaye iradı sayılmıştır. Bu itibarla, söz konusu ödemelerin kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Öte yandan, kurum personeline ödenen temettü ikramiyeleri kurum kazancının tespitinde ücret gideri olarak dikkate alınacaktır. Söz konusu temettü ikramiyelerinin bilanço günü itibarıyla ödenecek toplam tutarı kesinleştiğinden, çalışanlara o yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresinin sonuna kadar ödenecek temettü ikramiyeleri, ilgili olduğu yılın kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir. Bu açıklamalara göre, şirket çalışanlarına performans değerlemelerine bağlı olarak verilen prim ve ikramiyelerin kazancın ait olduğu yıla ilişkin bilanço günü itibariyle (31 Aralık) ödenecek toplam kesinleştiğinden, çalışanlara aynı yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresinin sonuna kadar ödenecek söz konusu tutarlar, ilgili olduğuyılın kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir. 41

6- İNDİRİMİ MÜMKÜN OLMAYAN GİDERLERE İLİŞKİN HATIRLATMALAR 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 88 inci maddesi gereğince, fiilen ödenmeyen Sosyal Güvenlik Primleri gelir vergisi ve kurumlar vergisi matrahlarınıntespitinde gider olarak yazılamamaktadır. Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun Gider Kaydedilmeme Hali Başlığını taşıyan 14 üncü maddesi gereğince; Bu Kanuna bağlı (I), (III) ve (IV) sayılı tarifelerde yer alan taşıtlardan (Ticari maksatla kullanılan uçak ve helikopterler ile taşıt kiralama faaliyeti ile uğraşan işletmelerin bu amaçla kiraya verdikleri taşıtlar hariç) alınan vergi ve cezalar ile gecikme zamları gelir ve kurumlar vergilerinin matrahlarının tespitinde gider olarak kabul edilmez. Örneğin; Binek otomobillere ve motosikletlere ilişkin olarak ödenen MTV. Kıdem tazminatları için ayrılan karşılıklar gider yazılamayacaktır. Kıdem tazminatı için karşılık ayrılması durumunda da bu tutar dönem matrahına ilave edilecek, sadece dönem içinde fiilen ödenen kıdem tazminatları gider yazılabilecektir. 6802 Sayılı Gider Vergileri Kanunu nun 39 uncu maddesinin son fıkrasına göre Özel İletişim Vergisi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez. Bu hükme göre sabit ve mobil hatlı telefonlara ilişkin haberleşme ücretleri, internet servis sağlayıcılarına ödenen ücretler, digital tv ve radyo yayın hizmet bedelleri ve diğer telekominikasyon hizmet bedelleri üzerinden ödenen özel iletişimvergilerinin gider yazılması mümkün olmayacaktır. 42

7- KANUNEN KABUL EDİLMEYEN GİDER NİTELİĞİNDE OLAN DİĞER GİDERLER 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 11. ve Gelir Vergisi Kanunu'nun 41. maddesinde sayılmamasına karşın, aşağıda sayılan bazı giderlerin ticari kazancın tespitinde hasılattan indirilmesimümkün değildir. a- Çalınma,kaybolma ve dolandırıcılık nedenleriyle doğan zararlar, b- Vadeli çekler için hesaplanan reeskontlar ile mevcut borç senetlerini reeskonta tabi tutmayıp, buna karşın alacak senetlerinin reeskonta tabi tutan kurumların hesapladıkları reeskontlar, c- İşletmede çalışan personelin ölümü durumunda ailesi ve çocuklarına kanuni zorunluluk olmaksızın verilenyardımlar, d- Vefat ilanları karşılığında verilenmeblağlar ve çelenk masrafları, e- Uğraş konuları ile ilgili dernek veya birliklere ödenen masrafakatılma payları, f- Bir başka kişi veya kurum adına düzenlenmişbelgelere istinadenyapılan giderler, g- Yasal olarak azami had belirlenmiş giderlerde belirlenen hadleri aşan kısım (azami oranının üzerindeki herhangi bir oranda ayrılan amortismanlar) h- Kanunen yasaklanmış faaliyetlerin yapılmasından kaynaklanan giderler (Rüşvet, yasa dışı örgütlere yapılan bağış ve yardımlar vb.) ı- Maliyet olarak dikkate alınması gereken harcamaların doğrudan gider yazılması, i- Dönemsellik ilkesi gereği cari yıl haricindeki geçmiş veyagelecek yıllara ait giderler, j- Siyasi partilere ve Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 14/6. maddesi kapsamına girmeyen diğer gerçekve tüzel kişilere yapılan bağışlar, k- Kanunlarda düzenlenen özel haller hariç olmak üzere belgelendirilemeyen giderler, l- Nedeni bulunamayan sayım vetesellüm noksanları, 43 m- Vergi Usul Kanunu'nda düzenlenmemiş bulunan karşılıklar.

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU 6111 SAYILI TORBA YASADAN YARARLANAN MÜKELLEFLERİN DÖNEM SONU İTİBARİYLE DİKKAT ETMESİ GEREKEN HUSUSLAR Dr. Nedim TÜRKMEN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR 09.02.2012

Hatırlanacağı üzere 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 25 Şubat 2011 tarih ve 27857 sayılı Mükerrer Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kamuoyunda torba yasa, vergi affı gibi adlarla da anılan yasa kapsamına giren imkânlardan yararlanan mükelleflerin yararlandıkları imkânlar itibariyle dönem sonu işlemlerinde de dikkat etmesi gereken hususların açıklanması bu bölümünde konusunu oluşturmaktadır. 45

1-6111 SAYILI KANUN KAPSAMINDA ÖDENEN VERGİ VE FAİZLERİN GİDER YAZILAMAYACAĞI 6111 sayılı Kanun hükümlerine istinaden ne şekilde olursa olsun ödenen vergiler veya TEFE/ÜFE oranındaki faizler gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamayacak ve hiçbir vergiden mahsup edilemeyecek olup, konuya ilişkin 6111 sayılı Kanunda yer alan belli başlı hükümler aşağıdaki gibidir. a. 6111 sayılı Kanunun 7/7. fıkrası hükmüne göre; vergi artırımı sonucu ödenen katma değer vergisi, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamaz. Katma değer vergisi beyannamelerine indirim olarak ithal edilemez ve herhangibirşekilde nakden veyamahsuben iade edilemez. b. 6111 sayılı Kanunun 8 inci maddesi hükmüne göre yapılan vergi artırımı sonucu ödenen gelir (stopaj) vergisi, mükelleflerin gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamayacaktır. c. 6111 sayılı Kanunun 9/2. fıkrası hükmüne göre; matrah artımı uygulaması nedeniyle hesaplanarak ödenen vergiler, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak kabul edilmez, indirim, mahsup ve iade konusu yapılmaz. d. Kayıtlarda yer aldığı halde işletmede bulunmayan kasa ve ortaklardan alacaklar mevcudu için ödenen vergilerin, gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilmeyeceği ayrıca beyan edilen tutarlar ve ödenen vergilerin kurumlar vergisi matrahının tespitinde 46 gider olarak kabul edilmeyeceği 6111 sayılı Kanunun 11/2-c bendindebelirtilmiştir.

2. İŞLETMELERİNDE MEVCUT OLDUĞU HALDE KAYITLARDA YER ALMAYAN MALLAR İÇİN STOK DEĞER DÜZELTİMİ HAKKINDAN YARARLANAN MÜKELLEFLER 6111 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi hükmü çerçevesinde alış faturası olmayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşların kayıtlara intikal ettirilmesine imkân veren düzenlemeden yararlanan mükelleflerin aynı maddenin (4) numaralı fıkrası hükmüne göre; uygulama kapsamına giren mallarını daha sonra satmaları halinde, defterlere kaydedilecek satış bedeli kayıtlı değerindendüşük olamayacaktır. Gerçek satış bedelinin kayda alınan bedelden düşük olması halinde, kazancın tespitinde kayıtlı bedel dikkate alınacaktır. Bir başka deyişle bu şekilde kayıtlara alınan malların satışından zarar doğamayacaktır. Örneğin; 10.000 TL bedelle kayıtlara alınan bir demirbaşın, daha sonra 7.000 TL ye satılması halinde, satış kazancının tespitinde satış bedeli olarak 7.000 TL yerine 10.000 TL dikkate alınacaktır. 47

3. STOK AFFI UYGULANMA SONUCUNDA OLUŞAN DEĞERLEME FARKLARI NE ŞEKİLDE MUHASEBELEŞTİRİLECEKTİR? 6111 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin (2) numaralı bendine göre, Bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerce, aktiflerine intikal ettirdikleri emtia için ayrı; makine, teçhizat ve demirbaşlar için ayrı olmak üzere pasifte karşılık hesabı açılacaktır. Emtia için ayrılan karşılık, ortaklara dağıtılması veya işletmenin tasfiye edilmesi halinde, sermayenin unsuru sayılır ve vergilendirilmez. Stok beyanına konu edilen iktisadi kıymetin emtia olması halinde beyan edilen değer üzerinden hesaplanarak ödenen katma değer vergisi indirimede konu edilebilecektir. Öte yandan, makine, teçhizat ve demirbaşlar ayrıca envantere kaydedilecek ve 6111 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin (2) numaralı bendine göre, ayrılan karşılık birikmiş amortisman olarak kabul edilecektir. Ancak, bu kıymetlerin satılması halinde, söz konusu karşılık tutarı daha önce gider yazılmamış olduğundan, mali karın tespitinde maliyet bedelinden düşülemeyecektir. edilmeyecektir. 6111 sayılı Kanun kapsamında stok beyanına konu edilen emtia için kanun kapsamında ödenen KDV nin indirimi mümkün iken makine, teçhizat veya demirbaş olması halinde bunların beyan edilen değeri üzerinden hesaplanarak ödenen katma değer vergisinin indirimimümkün değildir. 48

4. MATRAH ARTIRIMINDAN YARARLANAN MÜKELLEFLERDE ÖNCEKİ YIL ZARARLARININ MAHSUBU 6111 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin (9) numaralı fıkrasında, Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların %50 si, 2010 ve izleyen yılkarlarından mahsup edilmez. hükmü yer almaktadır. Bu hükme göre, mükellefler, matrah artırımında bulundukları yıllara ait olup indirim konusu yapılamamış geçmiş yıl zararlarının yarısını, 2010 ve müteakip yıl karlarından mahsup edemeyeceklerdir. Söz konusu zararların diğer yarısı ise, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanununun ilgili maddelerinde yer alan esaslar çerçevesinde mahsup edilmeye devam edilecektir. Örneğin; bir kurumlar vergisi mükellefinin matrah artırımında bulunduğu 2009 yılı zararı 10.000 TL ise, 2010 yılında zarar beyanı nedeniyle zarar mahsubundan yararlanmadığı varsayımıyla Nisan 2012 te vereceği kurumlar vergisi beyannamesinde 2011 yılına ilişkin olarak beyan edeceği kurum kazancından 2009 yılı zararı olarak düşebileceği azami tutar 10.000 / 2 = 5.000 lira olacaktır. 49

DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN VERGİSEL BOYUTU DÖNEM SONU İŞLEMLERİNDE KDV YÖNÜYLE ÖZELLİKLİ KONULAR Dr. Nedim TÜRKMEN YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR İSTANBUL 09.02.2012

1- BİNEK OTOMOBİLALIMINDAÖDENEN KDV Katma Değer Vergisi Kanunu nun 30/b maddesi hükmü uyarınca; faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere işletmelere ait binek otomobillerin alış vesikalarında gösterilen KDV hesaplanan KDV den indirilemez. Ancak indirim konusu yapılamayan bu KDV nin 23 No lu KDV Genel Tebliği nin (I) Bölümünde yer alan açıklamalar çerçevesinde mükelleflerin binek otomobillerin alış vesikalarında gösterilen ve indirim konusu yapamadığı KDV ni gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınması konusunda seçimlik hakları bulunmaktadır. Benzer biçimde binek otomobil alımında faturada ayrıca hesaplanan Özel Tüketim Vergisini ise VUK nun 270. maddesinde belirtildiği üzere maliyet bedeline ithal etmek veya giderler arasında göstermek ihtiyaridir. Daha önce binek oto sınıfına dahil olmayan Doblo, Connect, Kongo, Expres, Combi, Partner, Caddy, Transpoter, Starex gibi (4+1) araçların Gümrük Müsteşarlığı nın 8 Seri No.lu Gümrük Genel Tebliği (Tarife-Sınıflandırma Kararları) ile 21.7.2005 tarihinden itibaren binek otomobili sınıfına dahil edilmiştir. Dolayısıyla bu araçların alımında ödenen KDV indirim konusu yapılamayacaktır. 60 no lu KDVK Sirkülerinin 10.1. bölümüne göre; 1+1, 1+3, 1+4 veya 1+7 koltuklu, şoför ve öndeki yolcunun arkasındaki kısımda emniyet kemerleri veya emniyet kemeri montajı için tertibat, koltuk ve emniyet ekipmanı montajı için sabit tertibat, aracın iç kısmının her tarafında, araçların yolcu bölümlerinde yer alan konfor özellikleri ve iç döşemeleri (örn. yer kaplamaları, havalandırma, iç aydınlatma, küllükler), iki yan panel boyunca arka camları bulunan (en arkada yük bölümünün sağ ve sol taraflarında cam bulunsun bulunmasın); şoför ve öndeki yolcuların bölümü ile insan veya eşya taşınması için kullanılan arka bölüm arasında sabit bir panel veya bariyer bulunmayan kapalı kasa motorlu taşıtlar 87.03 pozisyonunda yer almakta olup, binek otomobiller kapsamında 51 değerlendirilmektedir.