BİLİNÇLİ İNTERNET KULLANIMI ARAŞTIRMASI

Benzer belgeler
Üniversite Öğrencilerinin Sosyal Ağ Bilgi Güvenlik Farkındalıkları

TÜRKİYE DE İŞ DÜNYASINDA ÇALIŞANLAR SOSYAL MEDYAYI NASIL KULLANIYOR?

Bilişim Teknolojileri

AVRUPA ÇEVRİMİÇİ ÇOCUKLAR (EU KIDS ONLINE) PROJESİ ve SONUÇLAR

Ortaokul Öğrencilerinin Sanal Zorbalık Farkındalıkları ile Sanal Zorbalık Yapma ve Mağdur Olma Durumlarının İncelenmesi

NASIL MÜCADELE EDİLİR?

SOSYAL MEDYA. Sosyal Medya Nedir? Sosyal Medya Araçları Nelerdir? Sosyal Medyayı Kullanırken Dikkat Etmemiz Gereken Kurallar Nelerdir?

SOSYAL MEDYADA EĞİTİM UYGULAMALARI. Yasin YÜKSEL

İnternet Teknolojisi. İnternet Teknolojisi. Bilgisayar-II - 4. Hafta. Öğrt. Gör. Alper ASLAN 1. Öğrt. Gör. Alper Aslan. İnternet Nedir?

Konu: Bilgi Paylaşım Araçları. Aydın MUTLU İstanbul

TABLOLARIN LİSTESİ Tablo 2.1. Tablo 2.3. Tablo 2.4. Tablo Tablo Tablo Tablo Tablo Tablo Tablo 3.2. Tablo 3.3.

BİLGİ PAYLAŞIM ARAÇLARI. İşbirlikli Yazarlık Çoklu Ortam Paylaşımları Web Günceleri Etiketleme ve Sosyal İmleme Sosyal Medya Dijital Kimlik

Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Öğrencilerinin Web 2.0 Araçlarını Kullanım Özellikleri

İnteraktif Türkler 2009 İnteraktif Mecra Kullanım Araştırması

SOSYAL MEDYA VE ODALAR

Zorbalık Türleri Nelerdir?

İNTERNET VE BİLGİSAYAR AĞLARI

OKULLARDA TEKNOLOJİ KULLANIMI İLE BEŞERİ ALTYAPI ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN İNCELENMESİ. Demet CENGİZ

PROJE: WEBWISE PARENTS (WEB UZMANI EBEVEYNLER) EBEVEYNLER İÇİN ANKET

GENÇLER ARASINDA İNTERNET BAĞIMLILIĞI FARKINDA MIYIZ?

4 Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Bölümü

MYO Öğrencilerinin Facebook Kullanım Sıklıkları. Mehmet Can HANAYLI

Çevrimiçi Yeni Neslin Davranış ve Beklentilerini Anlamak: İnternetin Bilinçli ve Güvenli Kullanımı Üzerine Bir Saha Çalışması. Dr. Ahmet Çubukcu, PMP

Mobil cihazlar insanlar için hayatı kolaylaştırıp; evde, ofiste ya da günlük yaşamda ihtiyaç duyulan her türlü bilgi, içerik ve uygulamaya istenilen

İNTERNET KAFELERE GİDEN BİREYLERİN ÖĞRENİM DÜZEYLERİ İLE İNTERNETİ KULLANMA AMAÇLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ (Elazığ İli Örneği)

Programın Adı: Eğitim ve Öğretim Yöntemleri Proje/Alan Çalışması. Diğer Toplam Kredi AKTS Kredisi

Internet ve Sosyal Paylaşım Güvenli & Bilinçli Kullanım

KUYUMCULUK VE TAKI TASARIMI PROGRAMI ÖĞRENCĐLERĐNĐN OKULDAN BEKLENTĐLERĐ VE MESLEKĐ GELECEKLERĐNĐN DEĞERLENDĐRĐLMESĐ

DOĞRUDAN FAALİYET DESTEĞİ

İÇİNDEKİLER. JURİ ÜYELERİNİN İMZA SAYFASI..i TEŞEKKÜR. ii ÖZET...iii ABSTRACT...v İÇİNDEKİLER...vii. TABLOLAR LİSTESİ...viii BÖLÜM I...

Acer-European Schoolnet Tablet Bilgisayar Pilot Uygulaması Öğretmenler için ön değerlendirme anketi

Kişisel Mahremiyet ve Taciz

İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN MÜZİK DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARI

Dijital Yurttaşlık ve Güvenlik

Androgojik ve Pedagojik Yaklaşım

Template. Otizm Spektrum Bozukluğu Olan Çocuklar İçin Teknoloji Temelli Müdahale Yöntemleri: Bir Betimsel Analiz Çalışması

BASIN BÜLTENİ. Reklamlarda Seçicilik...

Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü. Bilinçli, Güvenli BT ve İnternet Kullanımı

SOSYAL MEDYADA BOŞA VAKİT HARCAMAYIN!

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "SAĞLIĞA YENİLİKÇİ BİR BAKIŞ AÇISI: MOBİL SAĞLIK RAPORU TANITIM TOPLANTISI AÇILIŞ KONUŞMASI

Anketin bilgilendirme cümlesi olarak aşağıdaki ifadeye yer verilmiştir.

Üniversite Öğrencilerinin Sosyal Ağlarda Sahte Hesap Kullanım Eğilimi Araştırma Projesi

FATİH PROJESİ OKUL TEKNOLOJİ PLANI

Tablo Yılında İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması Düzey-1 e göre Bireylerin Bilgisayar ve İnternet Kullanım Oranı

SOSYAL MEDYANIN ÖNEMİ VE BARACK OBAMA ÖRNEĞİ

Fethi Şimşek. Telekomünikasyon İletişim Başkanı

MİLPA TİCARİ VE SINAİ ÜRÜNLER PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. MİLPA GİZLİLİK POLİTİKASI

2000 li yıllardan itibaren teknolojinin hızlı gelişiminden belki de en büyük payı alan akıllı telefon ve tabletler gibi kablosuz iletişim olanağı

GENÇLERİN GÖZÜYLE ETİK

Sosyal Medya ve Çocuk Alanında Koruyucu ve Önleyici Çalışmalar Dr. Olgun GÜNDÜZ

Plus500 Ltd. Gizlilik Politikası

Türkiye de Facebook Kullanımı Araştırması

Ders İ zlencesi. Ders Başlığı. Dersin amacı. Önceden sahip olunması gereken beceri ve bilgiler. Önceden alınması gereken ders veya dersler

1. SINIF VELİ BÜLTENİ

Tüm toplum kesimlerinin ve bireylerin BİT e erişerek ve bu teknolojileri yetkin biçimde kullanarak bahse konu sürece katkı yapması, ülkelerin bilgi

Yrd. Doç. Dr. Gökçe BECİT İŞÇİTÜRK. Gökçe BECİT İŞÇİTÜRK 1

Etkinlik Yönet. Etkinlik ve Etkinlik Mobil Uygulamanızı Geliştirmenin En Kolay Yolu

Sosyal medya üzerinden yapılan kişisel bir bilginin Bir Tıkla paylaşılması ile o bilginin ulaşabileceği kitleler ve hiçbir şekilde silinemeyeceği

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

SOSYAL MEDYADA (E) TİCARET. Ekim, 2015

BĠLGĠ GÜVENLĠĞĠ,KĠŞĠSEL MAHREMĠYET VE BĠLĠŞĠM SUÇLARI ALĠ ÜLKER ORTAOKULU BĠLĠŞĠM DERSLERĠ

Öğretmenlerin Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerini Kullanma Konusundaki Yeterlilik Algılarına İlişkin Bir Değerlendirme

2.3. Bilgi Paylaşımı için Araçlar

İNTERNETİN GÜVENLİ KULLANIMI İHTİYACI

-SOSYAL MEDYA ARAŞTIRMASI-

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Bicen İNTERNETİN DOĞRU VE ETKİLİ KULLANIMI

SGSCC WP 2: Türkçe Ulusal Raporu. 1.Projenin tanıtımı

İnternetin Güvenli Kullanımı. ve Sosyal Ağlar

ANKARA ATÖLYE Kasım 2015

DOĞAN EGMONT YAYINCILIK VE YAPIMCILIK TİCARET A.Ş. GİZLİLİK POLİTİKASI

Ericsson Consumer Lab / Türkiye Sonuçları

İnternet ve Çocuklar, Gençler ve Aile Üzerindeki Etkileri. Prof. Dr. Tuncay ERGENE Genel Başkanı

BİLİŞİM SUÇLARI Hazırlayan: Okt. Dr. Ebru SOLMAZ

İNTERNETİN FIRSATLARI

Üniversite Öğrencilerinin Sağlık Medya Okuryazarlığı Düzeyleri

Türkiye de Güvenli İnternet ve Uygulamaları

* Kuruluşunuzun Adı. 1) STK ya İLİŞKİN BİLGİLER 2) 1. BAĞLANTI KİŞİSİNE İLİŞKİN BİLGİLER. Page 1

Pedagojik Formasyon Öğrencileri için Uzaktan Eğitim Yönetim Sistemine Giriş Kılavuzu

TEMEL BİLGİ TEKNOLOJİLERİ II

Araştırma Notu 13/159

Araştırma Notu 15/176

T.C. ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI 2014 YILI ÇALIŞAN MEMNUNİYET ANKET RAPORU

NU SKIN SOSYAL BİR TİCARETTİR NU SKIN SOCIAL MEDIA GUIDELINES

ÇOCUKLARIN SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİNİ KULLANIM ALIŞKANLIKLARI ARAŞTIRMASI RAPORU

AR AŞTIRMA R APORU 2

ANKET ANALIZ SONUÇLARı

Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi Çalışma Soruları

DOĞAN GRUBU İNSAN KAYNAKLARI POLİTİKASI

SOSYAL MEDYA KULLANIMI DİLEK KARAKAYA BİLGİ GÜVENLİĞİ BİRİMİ

Dijital pazarlama bir satış yöntemi değil; ulaşılan sonuçları sayesinde satış artışı sağlayan, bir ilişkilendirme ve iletişim sürecidir.

Ders İ zlencesi. Ders Başlığı. Dersin amacı. Önceden sahip olunması gereken beceri ve bilgiler. Önceden alınması gereken ders veya dersler

EDMODO NERELERDE KULLANILIR

Çocuklar ve Ebeveynler için İnternet Güvenliği

Eğiticilerin Sınıf Yönetimi Yeterliklerinin Geliştirilmesi. Doç.Dr. Ali E. Şahin Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi

EĞİTİMDE BİLGİSAYAR UYGULAMALARI. Yrd. Doç. Dr. Halil Ersoy

Türkiye de Yeni Medya Kullanım Eğilimleri Araştırması

Eğitimde Bilişim Teknolojilerinin Yeri Ve Önemi

Erişim, Güvenlik ve Gizlilik Boyutunda Ortaokul Öğrencilerinin Facebook Kullanımı

13. ULUSAL PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK KONGRESİ BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABI Ekim, 2015 Mersin

Siber Zorbalık: Nedir ve Nasıl Önlenir?

Transkript:

BİLİNÇLİ İNTERNET KULLANIMI ARAŞTIRMASI

İÇİNDEKİLER YÖNETİCİ ÖZETİ... 3 GİRİŞ... 11 KAVRAMSAL ÇEVRE... 13 1. İNTERNET KULLANIM PROFİLİ VE SIKLIĞI... 14 2. DİJİTAL AYAK İZİ BIRAKMA DÜZEYİ... 14 3. İNTERNET OKURYAZARLIK DÜZEYİ... 15 4. SİBER TUZAKLARA YÖNELİK FARKINDALIK... 15 5. GÜVENLİ İNTERNET KULLANIM DÜZEYİ... 15 6. SİBER ZORBALIĞA YÖNELİK FARKINDALIK... 16 ÖRNEKLEM... 17 BULGULAR... 19 1. İNTERNET KULLANIM PROFILI... 20 2. İNTERNET KULLANIM PROFILI KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER... 22 3. İNTERNET KULLANIM SIKLIĞI... 27 4. İNTERNET KULLANIM SIKLIĞI KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER... 28 5. DIJITAL AYAK İZI BIRAKMA DÜZEYI... 33 6. DIJITAL AYAK İZI BIRAKMA DÜZEYI KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER... 34 7. İNTERNET OKURYAZARLIK DÜZEYI... 37 8. İNTERNET OKURYAZARLIK DÜZEYI KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER... 38 9. SIBER TUZAKLARA YÖNELIK FARKINDALIK... 40 10. SIBER TUZAKLARA YÖNELIK FARKINDALIK IÇIN KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER 41 11. GÜVENLI İNTERNET KULLANIM DÜZEYI... 43 12. GÜVENLI İNTERNET KULLANIM DÜZEYI KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER... 44 13. SIBER ZORBALIĞA YÖNELIK FARKINDALIK... 46 14. SIBER ZORBALIĞA YÖNELIK FARKINDALIK BOYUTU KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER 47 DEĞERLENDİRME VE TARTIŞMA... 49 EK 1. BOYUTLARA YÖNELİK GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK ANALİZLERİ... 52 EK 2. KARŞILAŞTIRMALI ANALİZLERİN İSTATİSTİKSEL SONUÇLARI... 58 EK 3. BİLİNÇLİ İNTERNET KULLANIMI ARAŞTIRMASI ANKETİ... 64 KAYNAKLAR... 69 1

BİLİNÇLİ İNTERNET KULLANIMI ARAŞTIRMASI DANIŞMANLAR Prof. Dr. H. Ferhan ODABAŞI Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Prof. Dr. İlhan VARANK Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Prof. Dr. Soner YILDIRIM Orta Doğu Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Fulya KOYUNCU Ölçme ve Değerlendirme Uzmanı Dr. Onur DÖNMEZ Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Dr. Evren ŞUMUER Kocaeli Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Çalışmaya verdikleri büyük destekten dolayı, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Dr. Muammer YILDIZ a, İl Bilişim Teknolojileri Koordinatörü Hamit İVGİN e ve Fatih Projesi Eğitmeni Dinçer DEDE ye teşekkür ederiz. Proje Ekibi 2

YÖNETİCİ ÖZETİ 3

YÖNETİCİ ÖZETİ Teknoloji, gelişmişliğin ve çağdaşlaşmanın bir ölçütü olarak insan hayatını kolaylaştırıp toplumsal gelişime olumlu katkı sağlarken, İnternetin yeterince bilinçli kullanılmamasının da olumsuz etkileri bulunmaktadır. Bu durum da gençlerimizin İnternetin faydalarından tam olarak yararlanamamalarına neden olabilmekte ve İnternetin bilinçsizce kullanılmasından kaynaklanan bazı sorun ve tehlikeleri beraberinde getirmektedir. İnternet, günümüz bilgi çağında iletişim aracı olması ve temel bilgi kaynakları içinde yer alması gibi oldukça çeşitli yönleriyle günlük hayata katkı sağlamaktadır. Bu doğrultuda bireylerin İnternetten bağımsız bir yaşam sürme leri olanaksızlaşmaktadır. Buna karşın İnternetin, doğru ve etkili kullanılmamasından kaynaklı olarak çeşitli riskler doğurabileceği bilinmektedir. Bu risklerden en çok etkilenmesi beklenen grup, gerekli okuryazarlığı ve e-olgunluğu henüz edinmemiş çocuklar ve gençlerdir. Ancak İnternetin olası zararlarından kaynaklı olarak çocukları veya gençleri İnternetten uzaklaştırmak, doğru bir yaklaşım olmaktan uzaktır. İnternet kaynaklı risklerin minimuma indirilmesi, bireylerin bilinç seviyelerinin artırılması ile mümkün kılınabilir. Bu bağlamda alınacak yönetimsel kararların ve eğitim uygulamalarının doğru ve sağlıklı verilere dayandırılması önem arz etmektedir. Gerek doğru müdahale programlarının gerekse önleyici programların geliştirilmesi ve uygulanması için, ilk olarak gençlerin bilinçli İnternet kullanım profillerinin ortaya konması gerekmektedir. Gençlerin, normal hayatta olduğu gibi sanal dünyada da bilinçsizce hareket etmesi ile meydana gelebilecek istenmeyen durumların önüne geçmek, onları ve çevrelerindeki ebeveynleri, öğretmenleri bilinçlendirmekle sağlanabilecektir. Bu nedenle de, Google olarak, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İnternet Geliştirme Kurulu ortaklığında bir araştırma projesi gerçekleştirilmiştir. Bu projede odaklanılan yedi alan, geliştirilecek politika programları ile eğitim programları için temel kaynak noktası oluşturmaktadır. Bu alanlar sırası ile şu şekildedir; İnternet Kullanım Profili, İnternet Kullanım Sıklığı, Dijital Ayak İzi Bırakma Düzeyi, İnternet Okuryazarlığı Düzeyi, Siber Tuzaklara Yönelik Farkındalık, Güvenli İnternet Kullanım Düzeyi, Siber Zorbalığa Yönelik Farkındalık. Çalışmada İnternet kullanım profili ve İnternet kullanım sıklığı boyutlarının ele alınmasındaki temel neden, gençlerin İnterneti ne amaçla, hangi kaynaklardan, hangi kanallara erişmek amacı ile kullandıklarını ve kullanım, yöntem ve amaçlarının sıklığını detaylı olarak irdelemektir. Kişilerin, iletişim aracı olarak kullandıkları sosyal ağlar, bloglar vb. iletişim platformlarında paylaştıkları tüm bilgilerin tamamı çevrim içi olarak saklanmaktadır. Kişilerin çevrim içi ortamlarda arkalarında bıraktıkları ve bu ortamlarda ne kadar var olduklarını ortaya koyan bilgilere dijital ayak izi denmektedir. Özellikle gençler dikkate alındığında, sosyal medya sitelerinin kullanımı yoğunlukludur. Sosyal medya sitelerinde iyi niyetle paylaşılan fotoğraflar, videolar vb. bilgiler kalıcı olabildiği için kişiler açısından bazı tehditleri de beraberinde getirebilmektedir. Özellikle gençler, bu durumun günlük yaşamlarında ya da ilerleyen hayatlarında ne gibi sorunlar yaratabileceği ya da mahremiyetlerini korumalarının önemi konusunda duyarsız veya bilgisiz olabilmektedir. Bu nedenle, gençlerin sosyal platformlarda bıraktıkları dijital ayak izi oranının incelenmesine, araştırmanın amaçları içinde yer verilmiştir. Siber tuzaklara yönelik farkındalık da gençlerin İnterneti ne düzeyde bilinçli kullandıklarına yönelik önemli bir göstergedir. Bireylerin ve özellikle de gençlerin İnterneti bilinçli kullanamamalarından kaynaklı olarak yaşayabilecekleri diğer bir sorun alanı da, siber dolandırıcılık ve siber hırsızlık olarak da nitelenebilecek siber tuzaklardır. Bireylerin siber tuzakları tanımaları ve bu tuzakların oluşturduğu risklerden nasıl uzak duracaklarını bilmeleri, İnterneti verimli kullanmalarını sağlayacaktır. Gençler kişisel mahremiyetlerini koruma konusunda, yetişkinlerden daha az dikkatli davranabilmekte ve doğrudan güvenli İnternet kullanımından uzaklaşabilmektedir. Bu risklerden biri de, İnternet ortamında tanışılan kişilerle çevrim içi ya da çevrim dışı ortamlarda buluşmayı, görüşmeyi ve arkadaşlığı devam ettirmeyi kapsamaktadır. Bu doğrultuda, gençlerin İnternet ortamında birileriyle tanışıp tanışmadıkları, o kişiler ile kişisel bilgilerini paylaşıp paylaşmadıkları ya da o kişiler ile buluşup buluşmadıklarının irdelenmesi ve bu davranışlarının güvenliklerini tehlikeye atabileceğine dair bilinç düzeylerinin incelenmesi, araştırmanın temel hedeflerinden birini oluşturmaktadır. İnternet kullanımının artması ile yaşanan sorunlardan biri de, gerçek hayatta yüz yüze yaşanan zorbalık türü davranışların İnternet ortamına da taşınması, diğer bir deyişle siber zorbalıktır. Siber zorbalık mağduru olan gençlerin belirlenmesi kadar, siber zorbalığa yatkınlığı bulunan gençler ile de titiz çalışmalar yürütülmelidir. İnternetin güvenli, verimli ve etkili kullanılması için siber zorbalık ve diğer olumsuz yönlerinin azaltılması gerekmektedir. 4

Siber zorbalık gibi süreçlerin önlenmesi, sadece mağdurların nasıl davranmaları gerektiği konusunda bilgilendirilmeleri ile değil, bu davranışı sergileme potansiyeli olan bireylerin de bilinçlendirilmesi ile mümkün olabilmektedir. Okullar, öğretmenler ve aileler tarafından bu amaçla kullanılan ve geleneksel yöntem olarak da nitelendirilebilecek yöntemlerden biri, İnterneti engellemek ya da çocukları korkutmaktır. Ancak etkili olacak olan yöntem gençlerin bu konuda bilinçlenmesini sağlamaktır. Bilinçli İnternet kullanımı için etken faktörlerden biri de İnternet okuryazarlığıdır. Böylece bireyler, kendilerini olası risklerden daha rahat koruyabilmektedir. Bu nedenle de gençlerin İnternet kullanımlarının verimini artırmak için, İnterneti güvenli kullanmalarını sağlamak adına veliler ile öğretmenlerin bilinçlendirilmesi ve müdahale programları gibi uygulamalara kıyasla daha verimli olacak şekilde öğrencilerin bu konudaki bilinç düzeylerinin artırılması gerekmektedir. Yukarıda detaylı bir şekilde yer verildiği üzere, gençlerin bilinçli birer İnternet kullanıcısı olmaları, onlara eğitim politikalarından doğmuş çeşitli eğitim ve etkinliklerle destek vererek sağlanabilecektir. Mevcut araştırma, bu eğitim politikalarının ve bu politikalara bağlı oluşturulacak eğitim içeriklerinin oluşturulması için bilinçli İnternet kullanımının önündeki potansiyel risklere yönelik genel bir profil ortaya koymaktadır. Bu hedeften hareketle Google tarafından, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İnternet Geliştirme Kurulu ortaklığı ile 2015 Ocak ayında İstanbul daki yaklaşık 13.500 öğrenciden veri toplanmış; öğrencilerin bilinçli İnternet düzeylerine ilişkin detayların incelendiği bir araştırma yürütülmüştür. Araştırma sonucunda öne çıkan bulgular, bu bulguların genel değerlendirmesi ve eğitimciler ile politika yapıcılara yönelik geliştirilen öneriler şu şekilde özetlenmiştir: ÖNEMLİ BULGULAR İnternet Kullanım Profili 10 gençten 9 unun evinde bilgisayarı ve e-posta hesabı vardır. Ancak 10 gençten sadece 4 ü aktif olarak e-posta hesabını kullanmaktadır. Gençlerin yaklaşık dörtte üçü her gün aktif olarak İnterneti kullanmaktadır. Gençlerin yaklaşık dörtte üçünün İnternete erişim kaynağı kendi bilgisayarları ve cep telefonlarıdır. 100 öğrenciden 77 si ödev yapmak, 72 si müzik dinlemek, 68 i araştırma yapmak, 60 ı video izlemek, 60 ı sohbet etmek, 59 u iletişim kurmak, 45 i oyun oynamak, 19 u alışveriş yapmak ve 15 i arkadaş edinmek için İnternetten yararlanmaktadır. 100 öğrenciden 79 unun Facebook, 63 ünün Google+, 53 ünün Instagram, 48 inin Twitter hesabı vardır. 5 öğrenciden yaklaşık 4 ünün akıllı cep telefonu vardır. Aile bireylerinin hiçbirinde akıllı cep telefonu olmayan gençlerin oranı ise 100 öğrencide 4 tür. Kızlar cep telefonunu İnternete bağlanmak için daha çok tercih etmekte, diğer taraftan erkekler ise İnternete kendi bilgisayarlarından bağlanmayı tercih etmektedir. Cep telefonundan İnternete bağlanma durumu yaş arttıkça artarken, bilgisayardan İnternete bağlanma tercihi ise azalmaktadır. 14 yaş ve daha küçük 100 gençten 61 i cep telefonundan İnternete bağlanırken, 17 yaşında ve daha büyük gençlerde bu oran 80 e çıkmaktadır. Kendi bilgisayarından İnternete bağlanma durumunda ise 14 yaş ve daha küçük gençlerde bu oran 76 iken, 17 yaş ve üstü gençlerde 72 ye gerilemektedir. 10 kızdan 3 ü oyun oynamak için İnterneti kullanırken, bu oran erkeklerde 7 gence tekabül etmektedir. 14 yaşında ve daha küçük yaş grubundaki 100 öğrencinin 46 sı İnterneti iletişim kurmak için kullanırken, 17 yaşında ve daha büyük yaş grubundakilerde bu oran 65 tir. 17 yaşında ve daha büyük 100 gençten 66 sı İnterneti video izlemek amacıyla kullandığını belirtirken, bu oran 14 yaşında ve daha küçüklerde 51 e gerilemektedir. 17 yaşında ve daha büyük 100 gençten 66 sı İnterneti video izlemek amacıyla kullandığını belirtirken, bu oran 14 yaşında ve daha küçüklerde 51 e gerilemektedir. 14 yaşında ve daha küçük yaş grubundaki 100 gençten 81 i İnterneti ödev yapmak için kullandığını belirtirken, bu oran 17 yaşında ve daha büyüklerde 70 e gerilemektedir. Evinde bilgisayarı olanlarda İnterneti video izlemek için kullanma oranı 100 öğrencinin 63 üne denk gelirken; aynı oran evinde bilgisayar olmayan 100 gencin 40 ına denktir. 5

Evinde bilgisayarı olan 100 gençten 60 ı iletişim kurmak için İnterneti kullanırken, diğer grupta bu oran 43 tür. Her 100 kızdan 72 sinin Facebook hesabı varken, erkeklerde bu oran 89 dur. 100 kızdan 62 sinin, her 100 erkekten de 64 ünün Google+ hesabına sahip olduğu görülmektedir. Akıllı cep telefonu olan ve akıllı cep telefonlarından İnternete bağlanan gençler daha aktif birer İnternet kullanıcısıdır. 14 yaşında ve daha küçük gençlerde 100 öğrenciden 63 ü her gün İnternete girerken, bu oran 17 yaşında ve daha büyüklerde 82 ye yükselmektedir. Evinde bilgisayarı olan 10 öğrenciden 8 i her gün İnternete girmektedir. Buna karşılık aynı oran evinde bilgisayarı olmayan gençlerde 10 da 4 tür. İnternet Kullanım Sıklığı Gençler gün içinde İnternette ortalama 3-4 saat zaman geçirmektedir. Gençlerin dörtte üçünden fazlası (%78) gün içinde İnternette 1 saatten daha fazla zaman geçirmektedir. Yoğunlukla İnternette geçirilmesi tercih edilen süre 1-2 saattir. 100 gençten 38 i günde ortalama İnternette 1-2 saat zaman geçirmektedir. Gençlerin İnternette en fazla zaman geçirme nedenleri sosyal medya kullanımıdır. Gençlerin dörtte biri İnterneti sosyal medya kullanımı için günde 3 saat ve daha fazla kullanmaktadır. 100 gençten 44 ü gün içinde 1 saatten daha az bir zamanı ödev yapmak için İnternette geçirmektedir. Bu oran kişisel araştırma için 54 e, oyun oynamak için ise 67 ye yükselmektedir. 14 yaşında ve daha küçük olan 100 gençten 29 u İnternette gün içinde 3 saat veya daha fazla zaman geçirirken, bu oran 17 yaşında ve daha büyüklerde 44 e yükselmektedir. Evinde bilgisayarı olan 100 gençten 42 si gün içinde İnternette 3 saat ve daha fazla zaman geçirmekte olup, bu oran evinde bilgisayarı olmayan gençlerde 23 e gerilemektedir. Kendi cep telefonundan ya da bilgisayarından İnternete bağlanan gençlerin yaklaşık yarısı, gün içinde 3 saatten daha fazla zamanı İnternette geçirmektedir. Her gün İnternete giren 10 gençten sadece 1 i İnternette 1 saatten az zaman geçirmektedir. İnternette sosyal paylaşım ağlarında 1 saatten fazla zaman geçiren kız oranı 100 gençten 62 ye denk gelirken, erkeklerde bu oran 55 tir. 14 yaşında ve daha küçük olan 100 gencin yaklaşık yarısı İnternette 1 saatten daha fazla zamanını sosyal paylaşım ağlarında geçirmekte iken, 17 yaşında ve daha büyük olan 100 gençte bu oran 64 tür. Her gün İnternete giren gençlerin de yaklaşık yarısı gün içinde ödev yapmak için 1 saatten daha fazla bir süreyi İnternette geçirmektedir. 14 yaşında ve daha küçük 100 gençten 40 ının, 17 yaşında ve daha büyük gençlerin ise yarısının 1 saatten daha fazla bir süreyi İnternette kişisel araştırma yapmak için geçirdiği görülmektedir. Her gün İnternete giren gençlerin ise yaklaşık yarısı gün içinde 1 saatten fazla zamanını kişisel araştırma yapmak için İnternette geçirmektedir. Oyun oynamak için ayrılan süre, gençlerin İnternette gün içinde geçirdikleri en az zaman dilimidir. Erkeklerin yarısından fazlası oyun oynamak için günde İnternette 1 saatten daha fazla zaman geçirirken, 10 kızdan sadece 2 si oyun oynamak için günde İnternette 1 saatten daha fazla zaman geçirmektedir. Kendi cep telefonundan İnternete giren gençlerin yaklaşık dörtte üçü gün içinde 1 saatten daha az bir zamanını İnternette oyun oynamak için geçirirken, bu oran kendi bilgisayarından İnternete giren 100 gençte 65 e tekabül etmektedir. Dijital Ayak İzi Bırakma Düzeyi Gençlerin dörtte üçünden fazlası bazen de olsa İnternette kendi fotoğraflarını ya da videolarını paylaştıklarını belirtmiştir. 100 öğrenciden 29 u her zaman, yarısı da bazen İnternette fotoğraf, video, şarkı vb. paylaşımlarda bulunmaktadır. Gençlerin yaklaşık yarısı İnternet ayarlarını paylaştığı fotoğrafları, videoları, şarkıları vb. herkesin göremeyeceği şekilde düzenlediğini ifade etmiştir. Erkekler, kızlara kıyasla daha fazla dijital ayak izi bırakmaktadır. 14 yaşında ve daha küçük yaştaki gençlerin dijital ayak izi bırakma düzeyleri diğerlerinden daha düşüktür. 6

Ayrıca gençlerin yaşları arttıkça, dijital ayak izi bırakma düzeyleri de artmaktadır. Evinde bilgisayarı olan gençler, evde bilgisayarı olmayanlara kıyasla daha fazla dijital ayak izi bırakmaktadır. Kendi bilgisayarından İnternete giren gençlerin dijital ayak izi bırakma düzeyleri diğerlerine kıyasla daha yüksektir. Kendi cep telefonundan İnternete giren gençlerin dijital ayak izi bırakma düzeyleri, kendi cep telefonundan İnternete girmeyenlere kıyasla daha yüksektir. İnternete her gün giren gençler, İnternete her gün girmeyenlere kıyasla daha fazla dijital ayak izi bırakmaktadır. Sosyal medya hesabı olmayan gençlerin dijital ayak izi bırakma düzeyleri diğerlerinden daha düşükken, gençlerin sosyal medya hesabı sayısı arttıkça dijital ayak izi bırakma düzeyleri genel olarak artmaktadır. İnternette geçirilen süre ve sosyal medya kullanımı için ayırdıkları zaman arttıkça gençlerin dijital ayak izleri de artmaktadır. İnternet Okuryazarlık Düzeyi Gençlerin yaklaşık dörtte üçü İnternetten edindikleri bilgilerin doğru olup olmadığına farklı siteleri karşılaştırarak karar verdiklerini; bir İnternet sayfasını yer imlerine/sık kullanılanlara veya favorilere kaydetmeyi bildiklerini ve İnternette insanların yararlanabileceği konularda bilgi paylaşımında bulunmanın (ödev siteleri, forumlar, Wikipedia, blog vb.) yararlı olduğunu düşündüklerini ifade etmiştir. 10 gençten 7 si gerektiğinde İnterneti güvenli kullanma bilgilerine ulaşabildiklerini ve gezdikleri sitelerin bilgisayarlarında kaydının nerede tutulduğunu bildiklerini belirtmiştir. Her 10 gençten 6 sı İnternette bilgilerin, hangi formatta olursa olsun (grafik, tablo, rakam gibi), doğru olmayabileceğini ve başka yollarla edindikleri kaynaklarda da aynı bilgiler varsa İnternet sitesinin güvenilir olduğunu düşündüklerini ifade etmiştir. Gençlerin sadece yarısı bazı İnternet sitelerinin bilgisayara bıraktıkları dosyalar olan çerezleri (cookies) nasıl engelleyeceklerini bildiklerini ve yarısından azı birçok İnternet sitesinde aynı bilgi varsa, kaynak göstermeden o bilgiyi kullanmada bir sakınca görmediklerini belirtmektedir. Erkeklerin İnternet okuryazarlığı düzeyleri kızlara kıyasla daha yüksektir. 14 ve daha küçük yaştaki gençlerin İnternet okuryazarlığı düzeyleri diğerlerinden daha düşüktür. 16 yaşından daha büyük gençlerin ise İnternet okuryazarlığı düzeyleri en yüksektir. Evinde bilgisayar olan gençlerin İnternet okuryazarlık düzeyleri, olmayanlara kıyasla daha yüksektir. İnternete her gün giren gençlerin İnternet okuryazarlığı düzeyleri, İnternete her gün girmeyenlere kıyasla daha yüksektir. Gençlerin İnterneti kullanım amaçları arttıkça, İnternet okuryazarlığı düzeyleri de artmaktadır. İnternette geçirilen süre arttıkça gençlerin İnternet okuryazarlığı düzeyleri de artmaktadır. Siber Tuzaklara Yönelik Farkındalık 100 gençten yaklaşık 9 u hediye kazandığını belirten bir e-postadaki yönergeleri izlemekte bir sakınca görmemekte; 14 ü doğum gününü parola olarak kullanmakta bir sakınca olmadığını düşünmekte; 16 sı İnternetteki bir yarışma ilanında güvenilir bir şirketin adı geçiyorsa, yarışmaya katılmakta bir sakınca görmemekte; 18 i ise güvendiği bir kişiden zincirleme bir e-posta gelmiş ise e-postanın güvenilir olduğunu düşünmektedir. 10 gençten 3 ü de eğer gelen zincirleme bir e-posta çok güzel veya komikse, onu aynı şekilde arkadaşlarına göndermekte bir sakınca olmadığını düşünmektedir. Erkeklerin siber tuzaklara yönelik farkındalık düzeyleri kızlara kıyasla daha düşüktür. Evinde bilgisayarı olan gençlerin siber tuzaklara yönelik farkındalıkları evde bilgisayarı olmayanlara kıyasla daha yüksektir. E-posta hesabı olan ve hesabını aktif olarak kullanan gençlerin siber tuzaklara yönelik farkındalıkları, diğerlerine kıyasla daha yüksektir. Gençlerin İnternette geçirdikleri süre arttıkça siber tuzaklara yönelik farkındalıkları azalmaktadır. Dijital ayak izi yüksek olan gençlerin siber tuzaklara yönelik farkındalıkları düşmektedir. 7

Güvenli İnternet Kullanım Düzeyi Araştırmaya katılan gençlerin yaklaşık dörtte biri İnternet üzerinden sadece tanıdığı kişilerle konuşması gerektiğini düşünmediğini; İnternette ad, soyadı, adres gibi kişisel bilgilerini paylaşmanın sakıncalı olduğunu düşünmediğini ve İnternette tanıştığı kişilere fotoğrafını göndermenin sakıncalı olduğunu düşünmediğini belirtmiştir. 10 gençten 2 si İnternette tanıştığı kişilerle yüz yüze görüşmenin güvenli olacağını, İnternette tanıştığı kişilerle tek başına buluşmanın sakıncalı olduğunu düşünmediğini ifade etmiştir. 10 gençten 3 ü de İnternetten tanıştığı arkadaşlarını gizli tutmanın güvenli olduğunu düşünmektedir. Gençlerin yaklaşık yarısı İnternette gezinmenin bazen tehlikeli olabileceğini düşünmektedir. Kızların güvenli İnternet kullanım düzeyleri erkeklere kıyasla daha yüksektir. 14 yaşında ve daha küçük gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeyleri diğerlerinden daha yüksek olup bu farklılık yaş arttıkça düşmektedir. Evinde bilgisayarı olan gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeyleri, evinde bilgisayarı olmayanlara kıyasla daha yüksektir. İnternete her gün giren gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeyleri, İnternete her gün girmeyenlere kıyasla daha düşüktür. Günlük olarak İnternette daha fazla zaman geçiren gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeyleri diğer gençlerden daha düşüktür. İnternette sosyal medya kullanımına yönelik olarak geçirilen süre arttıkça, gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeyleri azalmaktadır. Dijital ayak izi yüksek olan gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeyleri, düşük olanlara kıyasla daha düşüktür. Gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeyleri arttıkça, İnternet okuryazarlığı düzeyleri de artmaktadır. Siber Zorbalığa Yönelik Farkındalık 10 gençten yaklaşık 1 i bir insanın yüzüne söylenmeyen şeylerin İnternette söylenmesinde ve İnternette kötü isim ya da lakap takılmasında bir sakınca görmemektedir. Ayrıca 100 öğrenciden 8 i İnternette tehdit eden mesajlar gönderilmesinde, İnternette diğerlerinin hoşlanmayacakları mesajlar gönderilmesinde ve İnternette başka kişilerle ilgili, onların hoşlanmayacağı haberlerin yayılmasında bir sakınca görmemektedir. Erkeklerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları kızlara kıyasla daha düşüktür. Evinde bilgisayarı olan gençlerin evde bilgisayarı olmayanlara kıyasla siber zorbalığa karşı farkındalıkları daha yüksektir. E-posta hesabı olan ve e-posta hesabını aktif olarak kullanan gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları, diğerlerine kıyasla daha yüksektir. İnternete her gün giren gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları, İnternete her gün girmeyenlere kıyasla daha düşüktür. Günlük olarak İnternette daha fazla zaman geçiren gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları diğer gençlerden daha düşüktür. İnternette sosyal medya kullanımına yönelik olarak geçirilen süre arttıkça gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları azalmaktadır. Dijital ayak izi yüksek olan gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları, düşük dijital ayak izine sahip olanlara kıyasla daha düşüktür. Gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları arttıkça, İnternet okuryazarlığı düzeyleri de artmaktadır. Gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları arttıkça, siber tuzaklara yönelik farkındalıkları da artmaktadır. Güvenli İnternet kullanım düzeyi yüksek olan gençlerin siber zorbalığa yönelik farkındalıkları da yüksektir. 8

GENEL DEĞERLENDİRME VE POLİTİKA YAPICILARA ÖNERİLER Araştırma verilerinden çıkaracağımız en önemli sonuçlardan bir tanesi, ilgili yaş grubundaki öğrencilerin bilgisayara veya kısmen bilgisayar özelliği gösteren akıllı cep telefonlarına ve İnternete yüksek oranda erişime sahip olduklarıdır. Bu öğrencilerin büyük çoğunluğunun her gün İnternete girmesi ve bunu yaparken de kolayca erişebildikleri kendi bilgisayarlarını ve cep telefonlarını kullanıyor olmaları, İnternetin günlük rutinlerinde önemli bir yerinin olabileceğini göstermektedir. İnterneti kullanım amaçlarına ve bu amaçlar için İnternette geçirilen süreye bakıldığında, karşımıza ödev yapmaktan sosyal medya kullanımına kadar çok geniş bir skala çıkmaktadır. Tüm bunlar İnternetin gençlerin hayatlarının ayrılmaz bir parçası olduğuna işaret etmektedir. Gelecek Perspektifinde Gençlere Yönelik Çalışmalar Bu verilerin 2015 yılına ait olduğu unutulmamalıdır. Tüm bu bilgilerin ışığında, gerek kanun koyucular gerekse stratejik plan yapıcıların, kuralları koyarken bundan 5 veya 8 yıl sonraki dijital dünyayı hesaba katmaları gerekmektedir. Örneğin, eğitim politikaları İnternet sayesinde eğitimin rahatça sınıf dışına çıkartılabileceği ve öğrencilerin bu duruma adaptasyonda çok fazla sıkıntı çekmeyecekleri düşünülerek tasarlanmalıdır. Bu noktada politika yapıcılara yöneltilebilecek diğer bir öneri de odaklanılması gereken konuya yöneliktir. Bulgular, gençlerin İnternete eriştikten sonraki süreci geliştirmek odağında ilerlenmesi gerektiğini göstermektedir. Yürütülecek eğitim içeriklerinin geliştirilmesi ve öğretmenlerin eğitimleri gibi konularda bilinçli İnternet kullanımı odağıyla ilerlenmesi etkililik ve verimliliği artıracaktır. İnternete Erişimde Nicelik Değil Niteliğe Odaklanılmalı İnternete akıllı cep telefonundan bağlanan gençlerin oranı da dikkat çekici düzeydedir. Bu, gençlerin bilgiye ulaşmak için teknolojiyi oldukça yüksek oranda kullandıklarının önemli bir göstergesidir. Tüm bunlar, İnternete erişim gibi niceliksel sorunların oldukça yüksek bir düzeyde varlık göstermediğini, potansiyel sorunların İnternete erişimin niteliğine yönelik olabileceğine işaret etmektedir. Bu nedenle de, politika yapıcıların gençlerin bilinçli İnternet kullanımına yönelik bilgi, tutum ve farkındalık geliştirmeleri adına oluşturacakları programların, daha yoğun, kapsayıcı ve derinlemesine olma diğer bir deyişle niteliksel artış sağlama hedefini içermesi gerekmektedir. Eğitimler Bireyselleştirilmeli Yaş düzeyi, cinsiyet, evinde bilgisayar sahibi olma durumu gibi çeşitli değişkenlerin, gençlerin bilinçli İnternet kullanımları üzerinde farklı sonuçlar doğurduğunu göstermektedir. Bu bulgular, gençlerin bilinçli birer İnternet kullanıcısı olmaları için geliştirilecek politika, çalışmalar ve buna bağlı eğitim programlarının yaş farkı gözetilmeden tüm çocuk ve gençlere sunulması; ancak eğitim içeriğinin düzey, derinlik ve kapsam gibi farklı değişkenler gözetilerek çeşitlendirilmesi gerektiğini göstermektedir. Araştırma, erkek katılımcıların İnternet tabanlı oyunları kızlara oranla daha fazla tercih ettiklerini göstermektedir. Yaş düzeyinin artmasına paralel olarak İnternette oyun oynama oranının artış gösterdiği görülmektedir. Bu da sonraki yaşlarda bilinçli İnternet konusunda erkeklerin daha fazla yönlendirilmeye ihtiyaç duyduğunu göstermektedir. Etkili ve Verimli İnternet Kullanımı için Beceri Çeşitliliği Ön Planda Olmalı Her ne kadar profile göre değişiklik gösterse de katılımcıların büyük bir bölümü İnterneti araştırma yapmak için 2 saatten daha az kullanmaktadır. Katılımcı kitlesinin öğrencilerden oluştuğu ve gerek ödevler gerekse ders aktiviteleri için en önemli bilgi kaynaklarından birisinin İnternet olduğu düşünülünce, öğrencilere İnternette araştırma yapma becerisinin kazandırılması gerektiği görülmektedir. 9

Eğitim İçeriği 1: İnternetin Olası Risklerine Yönelik Bilinçlendirme İnterneti daha fazla kullanan ve daha çeşitli kullanım profilleri sergileyen katılımcıların daha büyük dijital ayak izi bıraktığı görülmektedir. Bu bağlamda, katılımcıların dijital ayak izi bırakmanın yol açabileceği bireysel, sosyal ve hukuki sonuçlar konusunda bilgilendirilmesi önerilmektedir. İnternet kullanım süresi ile birlikte artan dijital ayak izine paralel olarak, siber tuzaklara ilişkin farkındalığın düştüğü gözlenmektedir. Buna göre, İnterneti daha fazla kullanan ergenler, risk alarak siber tuzaklarla daha fazla karşılaşmaktadır. Benzer olarak katılımcıların güvenli İnternet kullanımı konusundaki farkındalıklarının da orta düzeyde olduğu görülmektedir. Bu durum İnternet temelli iletişim ve özel bilgilerin korunması alanlarında eğitime duyulan gereksinimi yansıtmaktadır. Güvenli İnternet kullanımı farkındalığı ile İnternet okuryazarlık düzeyi arasında paralellik bulunmaktadır. Katılımcıların İnternette geçirdikleri süre ve yararlandıkları servislerin artmasıyla birlikte, güvenli İnternet kullanımı farkındalıklarının düşme eğiliminde olduğu gözlenmektedir. Bu bulgular da eğitim çalışmalarının önemini vurgular niteliktedir. Siber zorbalık, İnternet kaynaklı iletişimdeki en önemli sorunlardan biri olarak kabul edilmektedir. Katılımcıların siber zorbalığa yönelik farkındalıklarının orta düzeyde olduğu söylenebilir. Bu bağlamda siber zorbalık konusunda bilgilendirme ve eğitim çalışmalarının gerçekleştirilmesi önerilmektedir. Eğitim İçeriği 2: İnternetin Okuryazarlığının Artırılması Katılımcıların İnternet okuryazarlıklarının düşük olduğu gözlenmektedir. Ayrıca toplumda İnternete erişim arttıkça ve bunun sonucunda öğrenciler İnterneti daha fazla kullandıkça, İnternet okuryazarlık düzeylerinin artabileceği yorumu yapılabilir. Fakat bu sürecin daha iyi idare edilebilmesi için öğrencilerin eğitimleri sırasında yönlendirilmesi tavsiye edilmektedir. İnternet okuryazarlığının arttırılması için atılması gereken önemli adımlardan biri de eğitim içeriklerinin belirli derslere sıkıştırılmaması ve tüm derslerin içeriklerinde harmanlanması gerekmektedir. Böylece gençlerin İnternet kullanımı ve dolayısıyla da İnternet okuryazarlığını içselleştirmeleri kolaylaştırılacaktır 10

GİRİŞ 11

GİRİŞ Gençlerin bilinçli İnternet kullanımlarının inceleneceği bir araştırma yapılması amaçlanmıştır. Bu amaçtan hareketle, 2015 Ocak ayında İstanbul daki 13.463 lise öğrencisinden veri toplanmıştır. Teknolojinin yaygınlaşması ile birlikte, bilgisayar gençlerin dünyasında önemli bir yer edinmiştir. Teknoloji, gelişmişliğin ve çağdaşlaşmanın bir ölçütü olarak insan hayatını kolaylaştırıp toplumsal gelişime olumlu katkı sağlarken, İnternetin yeterince bilinçli kullanılmamasının da olumsuz etkileri bulunmaktadır. Bu durum da gençlerimizin İnternetin faydalarından tam olarak yararlanamamalarına neden olabilmekte ve İnternetin bilinçsizce kullanılmasından kaynaklanan bazı sorun ve tehlikeleri beraberinde getirmektedir. İnternet kaynaklı risklerin minimuma indirilmesi, bireylerin bilinç seviyelerinin artırılması ile mümkün kılınabilir. Bu bağlamda alınacak yönetimsel kararların ve eğitim uygulamalarının doğru ve sağlıklı verilere dayandırılması önem arz eder. Yürütülecek bu çalışmayla, gençlerin bilinçli İnternet kullanım düzeylerinin tespit edilmesi ve yorumlanması amaçlanmaktadır. Proje kapsamında gençlerin bilinçli İnternet kullanım düzeyleri yedi boyut altında incelemeye alınmış olup, bu boyutlar aşağıdaki gibi sıralanmıştır: İnternet Kullanım Profili İnternet Kullanım Sıklığı Dijital Ayak İzi Bırakma Düzeyi İnternet Okuryazarlığı Düzeyi Siber Tuzaklara Yönelik Farkındalık Güvenli İnternet Kullanım Düzeyi Siber Zorbalığa Yönelik Farkındalık Gençlerin tüm bu boyutlarda yöneltilen sorulara verdikleri yanıtlar detaylı olarak incelenmiştir. Mevcut rapor kapsamında yapılan diğer bir çalışma da bu boyutlar arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Gençlerin tüm bu boyutlarda yöneltilen sorulara verdikleri yanıtlar detaylı olarak incelenmiştir. Mevcut rapor kapsamında yapılan diğer bir çalışma da bu boyutlar arasındaki ilişkinin incelenmesidir. 12

KAVRAMSAL ÇERÇEVE 13

1. İNTERNET KULLANIM PROFİLİ VE SIKLIĞI İnternet, günümüz bilgi çağında iletişim aracı olması ve temel bilgi kaynakları içinde yer alması gibi oldukça çeşitli yönleriyle günlük hayata katkı sağlamaktadır. Bu doğrultuda bireylerin İnternetten bağımsız bir yaşam sürmeleri olanaksızlaşmaktadır. Buna karşın İnternetin, doğru ve etkili kullanılmamasından kaynaklı olarak çeşitli riskler doğurabileceği bilinmektedir 1. Bu risklerden en çok etkilenmesi beklenen grup, gerekli okuryazarlığı ve e-olgunluğu henüz edinmemiş çocuklar ve gençlerdir 2. Ancak İnternetin olası zararlarından kaynaklı olarak çocukları veya gençleri İnternetten uzaklaştırmak, doğru bir yaklaşım olmaktan uzaktır. Bu doğrultuda gençlerin ve çocukların İnternet kullanım profilleri ile beraber aşağıda detayları ele alınan birçok açıdan farkındalık, beceri ve bilinç düzeylerinin araştırılması önemlidir. Gençlerin, normal hayatta olduğu gibi sanal dünyada da bilinçsizce hareket etmesi ile meydana gelebilecek istenmeyen durumların önüne geçmek, onları ve çevrelerindeki ebeveynleri, öğretmenleri bilinçlendirmekle sağlanabilecektir. Bu gibi önleyici ya da müdahale amaçlı çalışmalardan önce gençlerin İnterneti ne amaçlarla, hangi kaynaklardan, hangi kanallara erişmek amacı ile kullandıkları ve İnternet kullanım sıklıklarının da detaylı olarak irdelenmesi önemlidir. Mevcut araştırma kapsamında gençlerin İnterneti güvenli, etkili ve verimli kullanmalarına yönelik bilinç düzeylerine ilişkin bilgiler toplanmıştır. Ancak bu bilgilerin yanı sıra, gençlerin İnternet kullanım profilleri ve İnternet kullanım sıklıkları da incelenen alanlar arasındadır. 2. DİJİTAL AYAK İZİ BIRAKMA DÜZEYİ İnternetin iletişim aracı haline gelmesi ile kişisel bilgilerin doğası da değişmiştir 3. Kişilerin, iletişim amacı olarak kullandıkları sosyal ağlar, bloglar vb. iletişim platformlarında paylaştıkları tüm bilgilerin tamamı çevrim içi olarak saklanmaktadır. Kişilerin çevrim içi ortamlarda arkalarında bıraktıkları ve bu ortamlarda ne kadar var olduklarını ortaya koyan bilgilere dijital ayak izi denmektedir. Özellikle gençler dikkate alındığında, sosyal medya sitelerinin kullanımı yoğunlukludur. Sosyal medya sitelerinde paylaştıkları fotoğraflar, videolar, kendi profillerine ya da diğer kişilerin profillerine yazdıkları yazılar ile adres, telefon numarası gibi paylaştıkları tüm bilgiler dijital ayak izlerini ortaya koymaktadır. İyi niyetle paylaşılan bu bilgiler, kalıcı olabildiği için kişiler açısından bazı tehditleri de beraberinde getirebilmektedir. Bu konuda yetişkinler daha bilgili olabilseler de, gençler bu durumun günlük yaşamlarında ya da ilerleyen hayatlarında ne gibi sorunlar yaratabileceği ya da mahremiyetlerini korumalarının önemi konusunda duyarsız ve/veya bilgisiz olabilmektedir 4. Mevcut araştırma kapsamında ele alınan dijital ayak izi kavramı, aktif dijital ayak izi üzerine odaklanmıştır. Ayrıca gençlerin yoğunluklu olarak sosyal medya kullandıkları göz önünde bulundurularak, sosyal medya hesaplarında bıraktıkları dijital ayak izleri önceliğe alınmıştır. Gençlerin kişisel bilgilerinin gizliliğini koruma konusunda temkinli davranmaları önemlidir. Her ne kadar sosyal medya sitelerine üyelikler yasal olarak 13 yaş ile sınırlandırılmış olsa da, pedagojik açıdan öğretmenlerin ve ailelerin bilinçlenmesine yönelik eğitim programlarının oluşturulması önerilmektedir 5. Bu gibi çalışmalara ek olarak, gençlerin dijital ayak izinin varlığı, sonuçlarının neler olabileceği, dikkat etmeleri gereken noktaların neler olduğu konusunda da doğrudan bilinçlendirilmeleri önemlidir. Tüm bu çalışmalar gerçekleştirilmeden önce mevcut durumun saptanması, yani gençlerin dijital ayak izi bırakmaya yönelik davranışları ne kadar sergilediklerinin incelenmesi gerekmektedir. Ne yazık ki bu doğrultuda yapılan çalışmalar oldukça sınırlıdır. Mevcut çalışma ile gençlerin sosyal medya sitelerini kullanmaları sürecinde, dijital ayak izi bırakmaya ne kadar yatkın oldukları araştırılmıştır. 1 Aslanidou ve Menexes, 2008. 2 Prensky, 2009; Valcke, Bonte, De Wever ve Rots, 2010. 3 Madden, Fox, Smith ve Vitak, 2007. 4 Hengstler, n.d. 5 O Keeffe ve Clarke-Pearson, 2011. 14

3. İNTERNET OKURYAZARLIK DÜZEYİ Gençlerin İnternet kullanımlarının verimini artırmak için, İnterneti güvenli kullanmalarını sağlamak adına veliler ile öğretmenlerin bilinçlendirilmesi ve müdahale programlarına kıyasla daha verimli olacak şekilde öğrencilerin bu konudaki bilinç düzeylerinin artırılması gerekmektedir. Çünkü veliler ve öğretmenler gençlerin İnternette ne yaptıklarını her zaman doğrudan takip edemeyebilmektedir 6. Ayrıca müdahale programları geliştirmek, olaylar vuku bulduktan sonra ortaya konulan çalışmalar olmaktadır. İnternet okuryazarlık düzeyi öğrencilerin çevrim içi aktivitelerini de doğrudan etkileyen bir faktördür 7. Bu noktada gençlerin İnterneti korunaklı ve güvenli olarak kullanmaları da, bilinçli İnternet kullanma becerileri sayesinde güçlenecektir. Bu nedenle mevcut araştırma kapsamında gençlerin İnternet okuryazarlık düzeyleri de incelenmiştir. 4. SİBER TUZAKLARA YÖNELİK FARKINDALIK İnternetin hayatımıza sağladığı katkıların yanı sıra, potansiyel riskleri de barındırdığı bir gerçektir. Bireylerin İnternette yer alan bilgilere ne kadar güveneceklerini bilmeleri, yani siber tuzaklardan korunmaları gerekmektedir. Siber dolandırıcılık ve siber hırsızlık olarak da nitelenebilecek durumlarla karşılaşılması, bireylerin İnterneti verimli kullanmalarının önünde bir tehdittir. Yetişkinlerin bu konudaki bilinç düzeyleri daha yüksek olabilir, ancak gençler bu olası risklere daha açık konumdadır. Bu nedenle, araştırmanın odaklandığı konulardan biri de gençlerin siber tuzaklara yönelik farkındalık düzeylerinin belirlenmesidir. 5. GÜVENLİ İNTERNET KULLANIM DÜZEYİ Gençleri İnternet ortamında bekleyen risklerden biri de, İnterneti kullanırken kendilerini ne kadar güvende tuttuklarıyla ilişkilidir. Gençler kişisel mahremiyetlerini korumak konusunda, yetişkinlerden daha az dikkatli davranabilmektedir. Bunun yanı sıra, gençler doğrudan güvenli İnternet kullanımından da uzaklaşabilmektedir. Güvenli İnternet kullanımı terimi çeşitli açılardan ele alınmıştır, ancak bu kapsamda en detaylı model De Moor, Dock, Gallez, Lenaerts, Scholler, ve Vleugels (2008) 8 tarafından ortaya konmuştur. Bu modele göre, İnternetteki riskler üç grupta ele alınmıştır: İçeriksel Riskler (Content Risks), İlişkisel Riskler (Contact Risks) ve Ticari Riskler (Commercial Risks). Mevcut araştırma kapsamında güvenli İnternet kullanımı terimi, bu modelde yer alan ilişkisel riskler üzerine kurgulanmıştır. Buna göre ilişkisel riskler, çevrim içi ve çevrim dışı olmak üzere iki ana başlıkta çerçevelenmiştir. Çevrim içi riskler başlığı altında, fotoğraf, ad-soyadı, adres gibi kişisel bilgilerin çevrim içi ortamlarda tanınmayan kişiler de dâhil olmak üzere paylaşılmasına odaklanılmaktadır. Çevrim dışı riskler ise İnternet ortamında tanışılan kişilerle çevrim dışı ortamlarda buluşmayı, görüşmeyi ve arkadaşlığı devam ettirmeyi kapsamaktadır. Bu doğrultuda, gençlerin İnternet ortamında birileri ile tanışıp tanışmadıkları, o kişiler ile kişisel bilgilerini paylaşıp paylaşmadıkları ya da o kişiler ile buluşup buluşmadıkları çeşitli araştırmalarla incelenmiştir. Bunun yanı sıra gençler, bu davranışlarının güvenliliklerini tehlikeye atabileceğine dair yeterince bilinçli olamayabilmektedir. Gençlerin çevrim içi ortamlarda kişilerle tanışma, onlarla kişisel bilgilerini paylaşma ya da yüz yüze ve hatta tek başlarına buluşma davranışı sergileyip sergilemedikleri önemlidir. Ancak bu doğrultuda okullar, öğretmenler ve aileler tarafından bir adım atılmadan önce, böylesi bir davranışın sergilenmesini beklemek bir müdahale programı için yeterli görülememektedir. Bu nedenle de, gençlerin güvenli İnternet kullanım düzeylerinin genel olarak değerlendirilmesi bu davranışlar sergilenmeden önleyici çalışmaların yapılması açısından önemli olacaktır. Ayrıca söz konusu değerlendirmenin, gençlerin bu doğrultuda bilinç düzeylerini artırmak amacıyla oluşturulacak eğitim programlarına da kaynaklık edeceği düşünülmektedir. Bu kapsamda, mevcut araştırmada öğrencilerin çevrim içi ve çevrim dışı riskleri barındıran güvenli İnternet kullanım düzeylerinin araştırılması amaçlanmıştır. 6 Livingstone, Haddon, Görzig ve Ólafsson, 2011. 7 Livingstone, Haddon, Görzig ve Ólafsson, 2011. 8 akt. Valcke De Wever Van Keer ve Schellens, 2011. 9 Valcke, Schellens, Van Keer ve Gerarts, 2008. 10 O Keeffe ve Clarke-Pearson, 2011. 15

6. SİBER ZORBALIĞA YÖNELİK FARKINDALIK İnternet kullanımının artması ile yaşanan sorunlardan biri de, gerçek hayatta yüz yüze yaşanan zorbalık türü davranışların İnternet ortamına da taşınmasıdır 11. Siber zorbalık olarak ifade edilen bu durum, bir birey ya da grup tarafından iletişim teknolojilerini kasıtlı olarak kullanma yoluyla, kendini savunma gücü olmayan bir kişiye belli bir süreçte tekrarlanan saldırgan davranışlardır 12. Siber zorbalığın yüz yüze zorbalıktan türediğini belirten çalışmalar olsa da, benzerliklerine karşın farklılıklarına vurgu yapan çalışmaların sayısı da oldukça fazladır 13. Bu iki zorbalık türü arasındaki farklılık birçok açıdan ortaya konulsa da, en başta gelen farklılık siber zorbalığın iletişim teknolojileri vasıtası ile gerçekleşmesi ve yüz yüze olmamasıdır 14. Benzeri birçok farklılık sıralansa da siber zorbalığın, yüz yüze zorbalığa kıyasla en dikkat çeken özelliği siber zorbalığa maruz kalan bireyin kaçma ihtimalinin çok düşük olmasıdır 15. İnternetin güvenli, verimli ve etkili kullanılması için siber zorbalık ve diğer olumsuz yönlerinin azaltılması gerekmektedir. Okullar, öğretmenler ve aileler tarafından bu amaçla kullanılan ve geleneksel yöntem olarak da nitelendirilebilecek yöntemlerden biri, İnterneti engellemek ya da çocukları korkutmaktır. Ancak etkili olacak olan yöntem gençlerin bu konuda bilinçlenmesini sağlamaktır 16. Bu doğrultuda atılması önerilen adımlardan bazıları, ailelerin ve eğitim personelinin siber zorbalığın belirtileri, bireyler üzerindeki etkileri, siber zorbalık sürecinde sahip oldukları haklar ve sorumluluklar hakkında bilgilendirilmesidir 17. Ancak diğer alanlarda olduğu gibi tüm bunlardan önce, siber zorbalığa yönelik derinlemesine araştırmaların farklı açılardan ele alınmış olması gerekmektedir. Bu alanda siber zorbalık davranışı sergileme ve siber zorbalık mağduru olma durumlarına göre inceleme yapan araştırma sayısı oldukça fazladır 18. Ancak bu yönde yürütülecek müdahale programları ya da gençleri bilinçlendirme çalışmalarının öncesinde, öğrencilerin siber zorbalığa yönelik farkındalıklarının da incelenmesi önemli görülmektedir. Bu doğrultuda, mevcut araştırma kapsamında gençlerin İnternette karşılaştıkları bazı saldırgan davranışları ne derece sakıncalı olarak değerlendirdiklerine odaklanılmıştır. 11 Raskauskas ve Stoltz, 2007. 12 Smith, Mahdavi, Carvalho ve Tippett, 2006. 13 Kowalski, Limber ve Agatston, 2007; Olweus, 1993; Dooley, Pyzalski ve Cross, 2009; 14 Ayas ve Horzum, 2010; Mason, 2008. 15 Slonje ve Smith, 2008. 16 Akça, Sayımer, Salı, ve Başak, 2014. 17 Akça, Sayımer, Salı, ve Başak, 2014. 18 Baştürk-Akça, Sayımer ve Ergül, 2015; Erdur-Baker ve Kavşut, 2007; Topçu, 2008; Çifçi, 2010; Çivilidağ ve Cooper, 2013; Peker, 2014; Serin, 2012; Arıcak, Siyahhan, Uzunhasanoğlu, Saribeyoğlu, Çıplak, Yılmaz ve Memmedov, 2008; Nansel, Overpeck, Pilla, Ruan, Simons-Morton ve Scheidt, 2001. 16

ÖRNEKLEM 17

ÖRNEKLEM Çevrim içi olarak uygulanan ankete İstanbul daki çeşitli okullardan 13.463 genç katılmıştır. Tüm örneklem dağılımına göre gençlerin %58,9 u kız, %41,1 i erkektir. Ayrıca gençlerin %24,2 si 14 yaşında ve daha küçük, %29,4 ü 15 yaşında, %23,5 i 16 yaşında, %22,9 u da 17 yaş ve üstüdür (Bkz. Tablo 1.). Tablo 1. Örneklem Dağılımı n % Cinsiyete Göre Dağılım Kız 7934 58,9 Erkek 5529 41,1 Yaş Grubuna Göre Dağılım 14 yaş ve altı 3261 24,2 15 yaş 3958 29,4 16 yaş 3166 23,5 17 yaş ve üstü 3078 22,9 18

BULGULAR 19

BULGULAR 1. İNTERNET KULLANIM PROFİLİ Gençlerin İnternet kullanım profillerinin incelenmesi amacıyla öğrencilere 8 soru yöneltilmiştir. Sorular ve 13.463 öğrencinin bu sorulara verdikleri yanıtların frekans ve yüzde dağılımı Tablo 2 de sırasıyla sunulmuştur. Tablo 2. Araştırma sorularına verilen yanıtların frekans ve yüzde dağılımı Evde Bilgisayar Olma Durumu Evimde bilgisayar var. 12125 90,1 Evimde bilgisayar yok. 1338 9,9 E-Posta Kullanım Durumu Elektronik posta hesabım var ve aktif olarak kullanıyorum. n % 4856 36,1 Elektronik posta hesabım var ama aktif olarak kullanmıyorum. 7149 53,1 Elektronil posta hesabım yok. 1458 10,8 İnternete Her Gün Girme Durumuna Göre Dağılım İnternete her gün giren 10195 75,7 İnternete her gün girmeyen 3268 24,3 İnternete Bağlanma Kaynağına Göre Dağılım Kendi bilgisayarımdan 10086 74,9 Cep telefonumdan 10028 74,5 Arkadaşımın bilgisayarından 773 5,7 İnternet Cafeden 757 5,6 Okuldaki BT sınıfından 621 4,6 İnternete bağlanamıyorum 187 1,4 Tabletten 174 1,3 Aile bireylerinin bilgisayarından/cep telefonundan 86 0,6 Diğer 70 0,5 Akrabalarımın/komşumun bilgisayarı/cep telefonundan 51 0,4 Sosyal Medya Kullanım Durumuna Göre Dağılım Facebook hesabım var 10651 79,1 Google+ hesabım var 8417 62,5 Instagram hesabım var 7078 52,6 Twitter hesabım var 6473 48,1 Tumblr hesabım var 330 2,5 Myspace hesabım var 275 2 LinkedIn hesabım var 230 1,7 Snapchat hesabım var 207 1,5 Youtube hesabım var 104 0,8 20

Vine hesabım var 63 0,5 Skype hesabım var 36 0,3 Swarm hesabım var 24 0,2 Akıllı Cep Telefonundan İnternete Giren Gençlerin Dağılımı Akıllı cep telefonum var ve İnternete bağlanıyorum 10309 76,6 Akıllı cep telefonum yok 2378 17,7 Akıllı cep telefonum var ama İnternete bağlanmıyorum 776 5,8 Aile Bireylerinin Akıllı Cep Telefonu Olma Durumuna Göre Dağılım Babamın var 7825 58,1 Kardeşimin/abimin/ablamın var 7510 55,8 Annemin var 7224 53,7 Annemin var 520 3,9 Araştırmaya katılan 10 gençten 9 unun evinde bilgisayarı (%90,1) vardır. Ayrıca her 10 gençten yaklaşık 9 u (%89,2) e-posta hesabına sahiptir, ancak sadece 4 ü (%36,1) aktif olarak e-posta hesabını kullanmaktadır. Her gün İnternete girme oranına bakıldığında da gençlerin yaklaşık dörtte üçünün (%75,7) her gün aktif olarak İnternete girdiği görülmektedir. İnternete erişim kaynağı çeşitliliğinde ise yoğunluk öğrencilerin kendi bilgisayarları ve cep telefonlarındadır. Öğrencilerin yaklaşık dörtte üçünün İnternete erişim kaynağı kendi bilgisayarları (%74,9) ve cep telefonlarıdır (%74,5). 100 öğrenciden sadece 6 sı arkadaşının bilgisayarını (%5,7) ve İnternet kafeleri (%5,6), 5 i okuldaki BT sınıfını (%4,6) ve 1 i tableti (%1,3) İnternete bağlanma kaynağı olarak kullanmaktadır. Gençlerin İnternete bağlanma amaçları incelendiğinde; 100 öğrenciden 77 sinin (%76,7) ödev yapmak, 72 sinin müzik dinlemek (%72,1), 68 inin araştırma yapmak (%68,7), 60 ının video izlemek (%60,9), 60 ının sohbet etmek (%60,5), 59 unun iletişim kurmak (58,6), 45 inin oyun oynamak (%44,6), 19 unun alışveriş yapmak (%19) ve 15 inin arkadaş edinmek (%14,7) için İnternetten yararlandığı görülmektedir. Sosyal medya kullanımı da gençler arasında oldukça sıktır. Araştırmaya göre her 100 öğrenciden 79 unun Facebook (%79,1), 63 ünün Google+ (%62,5), 53 ünün Instagram (%52,6), 48 inin Twitter (%48,1) hesabı vardır. Bu dört sosyal medya platformunun dışındaki sosyal medya platformlarına üye olan genç öğrenci oranı ise oldukça düşüktür. Gençler arasında akıllı cep telefonu kullanımı da oldukça yoğundur. 100 öğrenciden yaklaşık 83 ünün akıllı cep telefonu vardır (%82,4); ancak 100 öğrenciden 6 sı akıllı cep telefonu sahibi olmasına rağmen cep telefonundan İnternete bağlanmamaktadır (%5,8). Gençlerin aile bireylerinin akıllı cep telefonuna sahip olma durumları da araştırmada incelenmiştir. Araştırmaya katılan 100 gençten 58 inin babasında (%58,1), 56 sının kardeşinde/abisinde/ablasında (%55,8), 54 ünün annesinde (%53,7) akıllı cep telefonu vardır. Aile bireylerinin hiçbirinde akıllı cep telefonu olmayan gençlerin oranı ise 100 öğrencide 4 e (%3,9) tekabül etmektedir. 21

2. İNTERNET KULLANIM PROFILI KARŞILAŞTIRMALI ANALIZLER a) E-Posta Kullanım Durumu Gençlerin e-posta kullanım durumlarının detaylı incelemesine göre; 100 kızdan 13 ünün (%12,9) e-posta hesabı yokken, bu oran erkeklerde 8 dir (%7,8). Aktif olarak e-posta hesabı bulunan ve e-posta hesabını kullanan genç oranındaki fark da, kız ve erkeklerde oldukça az düzeydedir. Bu oran her 100 kız öğrencide 56 iken (%56,2), her 100 erkek öğrencide 49 dur (%48,7). Gençlerin e-posta hesaplarının olma ve olmama durumlarındaki farklılık, evinde bilgisayarı olan gençlerde dikkat çekicidir. Evinde bilgisayarı olan 100 gençten 91 inin (%91,2) e-posta hesabı vardır ve 54 ü (%53,9) e-posta hesaplarını kullanmaktadır. Buna karşın evinde bilgisayar olmayan 10 gençten 3 ünün e-posta hesabı bulunmamaktadır (%29,4). E-posta hesabı sahibi olma ve yaş arasındaki ilişkiye bakıldığında, 14 yaş ve altı 100 gencin 82 sinin (%81,9) e-posta hesabının olduğu, 17 yaş ve üstü gençlerin 92 sinin (%91,6) e-posta hesabı bulunduğu görülmektedir. Ancak yaşın e-posta hesabına sahip olma durumu ile doğrusal bir ilişkisi olduğundan bahsetmek mümkün görünmemektedir. Tablo 3. E-posta kullanım durumunun karşılaştırılması Karşılaştırılan Demografik Bilgiler Elektronik posta hesabım var ve aktif olarak kullanıyorum Elektronik posta hesabım var ve aktif olarak kullanmıyorum Elektronik posta hesabım yok Cinsiyet Evinde Bilgisayar Olma Durumu Yaş Kız %30,9 %56,2 %12,9 Erkek %43,5 %48,7 %7,8 Var %37,3 %53,9 %8,8 Yok %24,5 %46,1 %29,4 14 Yaş ve altı %33,8 %48,1 %18,1 15 Yaş %36,2 %54,7 %9,1 16 Yaş %35,0 %57,1 %7,9 17 Yaş ve üstü %39,4 %52,2 %8,3 b) İnternete Bağlanma Kaynağına Göre Karşılaştırma Gençlere İnternete nasıl bağlandıkları sorulduğunda, çeşitli kaynakları kullandıklarına dair yanıtlar alınmıştır. En dikkat çeken iki kaynak ise kendi bilgisayarından bağlanan (%74,9) ve cep telefonundan bağlanan gençlerin oranlarıdır (%74,5). Bu nedenle, bu iki kaynaktan İnternete bağlanan gençlerin profili detaylı olarak incelenmiştir. Cinsiyet bazında İnternete bağlanılan kaynağa yönelik dikkat çeken bir farklılık bulunmamaktadır. Ancak kızların cep telefonunu İnternete bağlanmak için daha çok tercih ettikleri, diğer taraftan erkek gençlerin İnternete kendi bilgisayarlarından bağlanmayı daha çok tercih ettikleri görülmektedir: 100 kızdan 73 ü (%72,8) kendi bilgisayarını, 76 sı ise kendi cep telefonunu (%76,1) İnternete bağlanma kaynağı olarak kullanırken; bu oranlar erkeklerde sırasıyla 78 (%78) ve 72 dir (%72,2). Diğer taraftan, cep telefonundan İnternete bağlanma durumu yaş arttıkça artarken, bilgisayardan İnternete bağlanma tercihi ise azalmaktadır. Özet olarak 14 yaş ve daha küçük 100 gençten 61 i (%61,4) cep telefonundan İnternete bağlanırken, 17 yaşından ve daha büyük gençlerde bu oran 80 e (%80,3) çıkmaktadır. Kendi bilgisayarından İnternete bağlanma durumunda ise 14 yaş ve daha küçük gençlerde bu oran 76 iken (%75,9) 17 yaş ve üstü gençlerde 72 ye (%71,8) gerilemektedir. 22

Tablo 4. İnternete bağlanma kaynağına göre karşılaştırma Karşılaştırılan Demografik Bilgiler Elektronik posta hesabım var ve aktif olarak kullanmıyorum Elektronik posta hesabım yok Cinsiyet Yaş Kız Erkek 14 Yaş ve altı 15 Yaş 16 Yaş 17 Yaş ve üstü %72,8 %76,1 %78,0 %72,2 %75,9 %61,4 %75,8 %77,5 %75,9 %78,5 %71,8 %80,3 c) İnternet Kullanım Amacı Gençlerin İnterneti kullanma amaçları da çeşitlilik göstermektedir. Araştırma kapsamında farklı profildeki gençlerin İnterneti kullanım amaçları da incelenen alanlar arasındadır. Cinsiyet bazındaki karşılaştırmaya bakıldığında, en dikkat çekici farklılık oyun oynamak ve video izlemek için İnternet kullanımıdır. Araştırmaya katılan her 100 kızdan 29 u (%28,9) oyun oynamak için İnterneti kullanırken, bu oran erkeklerde 67 gence tekabül etmektedir (%67,2). Yaş düzeyine göre karşılaştırmada da İnternet kullanım amaçlarından bazıları öğrenciler arasında farklılaşmaktadır. Bu konuda dikkat çekici bulgulardan biri, İnternetin iletişim kurmak için kullanımına yöneliktir. 14 yaşında ve daha küçük yaş grubundakilerde bu oran 100 öğrencide 46 ya (%46,3) tekabül ederken, 17 yaşında ve daha büyük yaş grubundakilerde 65 tir (%64,6). Daha büyük yaş grubundaki gençlerde alışveriş yapma amacıyla İnternet kullanımı ise küçük yaştaki öğrencilere kıyasla yüksektir. 17 yaş ve üzerindeki 100 öğrenciden 25 i İnterneti alışveriş yapmak için kullandığını belirtirken, bu oran 14 yaşında ve daha küçüklerde 12 dir (%11,9). Ayrıca video izlemek için İnternet kullanımına daha büyük yaş grubundaki gençlerde daha sık rastlanmaktadır. 17 yaşında ve daha büyük 100 gençten 66 sı (%65,8) İnterneti video izlemek amacıyla kullandığını belirtirken, bu oran 14 yaşında ve daha küçüklerde 51 e (%51,1) gerilemektedir. Diğer taraftan, oyun oynamak ve ödev yapmak için İnternet kullanım oranı 14 yaşında ve daha küçük yaş grubundaki öğrencilerde daha yüksektir. 14 yaşında ve daha küçük yaş grubundaki 100 gençten 81 i (%81,2) İnterneti ödev yapmak için kullandığını belirtirken, bu oran 17 yaşında ve daha büyüklerde 70 e (%69,6) gerilemektedir. Benzer şekilde 14 yaşında ve daha küçük yaş grubundaki 100 gençten 51 i (%51,2) İnterneti oyun oynamak için kullandığını ifade etmişken, bu oran 17 yaşında ve daha büyüklerde 40 a (%39,6) gerilemektedir. Evinde bilgisayarı olan ve olmayan gençlerin İnternet kullanım amacı çeşitliliğine bakıldığında, tüm alanlarda evinde bilgisayarı olan gençlerin daha büyük bir çoğunluğunun farklı amaçlar için İnterneti kullandıkları görülmektedir. En dikkat çekici farklılıklar ise müzik dinlemek, video izlemek ve iletişim kurmak alanlarında görülmektedir. Evinde bilgisayarı olan gençlerin dörtte üçü (%74,1) müzik dinlemek için İnterneti kullanırken bu oran diğer grupta 100 gencin 40 ına (%40,4) tekabül etmektedir. Benzer şekilde video izlemek için İnterneti kullanan genç oranı, evinde bilgisayarı olanlarda 100 öğrencinin 63 üne (%63,1) denk gelirken; aynı oran evinde bilgisayar olmayan 100 gencin 40 ına (%40,4) denktir. Ayrıca evinde bilgisayarı olan 100 gençten 60 ı (%60,4) iletişim kurmak için İnterneti kullanırken, diğer grupta bu oran 43 tür (%42,7). 23