sutema.org.tr
TÜRKIYE NIN BAŞLICA TARIHI SU YAPILARI Türkiye sınırları içinde, tarihi dört bin yıla uzana çok sayıda su mimarisi örnekleri bulunmaktadır. Bazıları, yapımlarının üzerinden geçen yüzlerce hatta binlerce yılın ardından hala yapıldıkları coğrafyalara hizmet vermektedir.
MEDENIYET DÖNEM SU YAPISI KONUM Hitit M.Ö. 2. Binyıl Barajlar, Memba suyu Toplama haznesi, suyolu İç Anadolu Urartu M.Ö. 1. Binyıl, ilk yarısı Kanal, Baraj, Galeriler Doğu Anadolu Helen, Roma, Bizans M.Ö 1. Binyıl, ikinci yarısı ila M.S. 1.yy İsale sistemi, Sarnıçlar, Tüneller, Barajlar Batı ve Güney Anadolu Selçuklular 10 13. Yy İsale sistemi ile sulama kanalları Türkiye nin çeşitli bölgeleri Osmanlılar 13 20. Yy İsale sistemi ve barajlar Türkiye nin çeşitli bölgeleri Türkiye Cumhuriyeti 1923 günümüz Her tipte su yapısı Türkiye nin çeşitli bölgeleri M.Ö. 2. Binyılda Orta Anadolu yu hakimiyeti altına alan Hititler den, M.Ö. 1. Binyılın ilk yarısında Doğu Anadolu da hüküm süren Urartular a; Batı ve Güney Anadolu da M.S. 1. Binyılda damgasını vuran Hellenistik, Roma, Bizans döneminden, 11 ve 14. Yy da Orta ve Doğu Anadolu da Selçuklu dönemine ve son olarak 14. yy dan 20.yy başlarına kadar süregelen Osmanlı İmparatorluğuna kadar gider. 1 1 Öziş, Ü., 2015. Water Works through four millenia in Turkey. Environ. Process., v.2, pp. 559 573.
ALACAHÖYÜK, GÖLPINAR HITIT BARAJI Anadolu nun ilk barajları Hititler tarafından inşa edilmiştir 1. Örneğin Alacahöyük, Gölpınar Hitit barajı günümüzden 3250 yıl öncesine (M.Ö.1240) tarihlenmiştir 2. Baraj, günyüzüne çıkartıldıktan sonra yöre halkının kullanımına açıldı. Bu yönüyle, Gölpınar Barajı dünyadaki ilklerden biridir. 3 Kurak dönemler ve taşkınlara sıklıkla maruz kalan Hititler için düzenli bir su kaynağına ulaşmak büyük önem taşıyordu. Çivi yazılı belgelerde göletlerin temizlenmesi, pisliklerden korunması, su kanallarının yılda bir kez temizlenmesi konularında memur yazışmalarına denk geliniyor bu nedenle devlet sistemi içinde su ile ilgili bir idare biriminin olduğu düşünülüyor. Bu belgelerden birinde Kral IV. Tuthaliya döneminde Anadolu da yoğun bir kuraklık yaşandığı öyle ki aynı anda Mısır dan gemilerle buğday getirildiği ve ertesi yıl kralın tüm İç Anadolu da barajlar yaptırdığı belirtiliyor. Alacahöyük Gölpınar Hitit Barajı bu barajlardan ilki olup günyüzüne çıkartıldıktan sonra yöre halkının kullanımına açıldı. Bu yönüyle, Gölpınar Barajı dünyadaki ilklerden biridir. 4 Günümüzde küçük bir gölet gibi gözüken barajın savakları, su dinlendirme havuzu, geçirgenliği azaltan kil sıvaları ile döneminin önemli su mühendisliği harikalarından biri olduğu düşünülüyor. 1 Öziş, Ü., 1987. Ancient water works in Anatolia, International Journal of Water Resources Development, 3(1),pp. 55-62 2 Çınaroğlu, A. ve Genç, E., 2004, Alaca Höyük ve Alaca Höyük Hitit Barajı Kazıları,2002. 25. Kazı Sonuçları Toplantısı I, Ankara, s. 279 288. 3 Unutmaz, İ.,2013. Anadolu da antik dönemden günümüze Su mühendisliği harikaları.wilo, İstanbul, 294pp. 4 Unutmaz, İ.,2013. Anadolu da antik dönemden günümüze Su mühendisliği harikaları.wilo, İstanbul, 294pp.
URARTU ŞAMRAM SU KANALI Milattan önce 810 ile 786 yılları arasında hüküm süren Kral Menua ülkesinin yer aldığı dağlık coğrafyanın zorluklarını ancak imar faaliyetleriyle en aza indirileceği düşünerek, en büyük icraatı olan ve bugünlere kadar gelen, bir sulama kanalı yaptırdı 1. Yaklaşık 50 kilometre uzunluğundaki Şamram Kanalı Van ın 2800 yıldır kesintisiz bir biçimde güneydoğusundaki Gürpınar ovasından başkent Tuşpa nın bulunduğu Van Ovası na tatlı su taşıyor. Şamram ın kökeni ise Asur Kraliçesi Sammuramat a (Semiramis) kadar uzanıyor 2. Günümüzden binlerce yıl önce, bugünkü görkem ve teknolojik hassaslığını aratmayan Urartu su mimarisi anıtlarından bazılarının, yörede bugün bile yer yer işe yaraması şaşkınlık yaratıyor. Üstelik dönem ve dayanıklılık açısından bakıldığında, araştırmacılar Urartu baraj, gölet ve sulama kanallarının dünyanın hiçbir yerinde bir benzerlerinin daha bulunmadığını da kabul ediyorlar. Çünkü bölge, birinci derecede deprem kuşağı içinde bulunuyor ve Urartu dışındaki uygarlıkların anıtları sarsıntıların etkisiyle yerle bir olurken, Urartuların bu yapıtı ise şaşılacak biçimde afetlere direnç göstermiştir. 3 1 Öziş, Ü., 1987. Ancient water works in Anatolia, International Journal of Water Resources Development, 3(1),pp. 55-62 2 Unutmaz, İ.,2013. Anadolu da antik dönemden günümüze Su mühendisliği harikaları.wilo, İstanbul, 294pp. 3 Öziş, a.g.y.
DELIKKEMER 1 Roma döneminin en önemli su mühendislik anıtlarından biri Patara antik kentine su getiren görkemli bir su yoludur. Bu su yolunun bir bölümünde yer alan ve başlı başına bir mühendislik harikası olan anıtsal Delikkemer, özellikle ters sifonu ile anılıyor. Yüksek tepelerin üzerinden hafif bir bükülmeyle gelen Delikkemer üzerindeki delikli kübik taşların fiziksel ve mekanik özelliği sayesinde taşıdığı suyu bu tepelerden kolayca aşırabiliyordu. Kübik taş boruların birbirine geçip iyi tutunmaları için dişili ve erkekli olarak tasarlanmışlardır. Bu tasarım aynı zamanda tahrip olan boruların gerektiğinde değişmesi için de kolaylık sağlıyor, boruların içinden geçen suyun havalanmasına katkı sağlıyordu. Kemerin su sızdırmasını engellemek için ise sarımsı bir harç ile ara bağlantılar kapatılıyordu. Delikkemer başka bir anlatımla, İncebel Tepe yönünden gelen suyun, karşıdaki Palamut Tepe yamaçlarına akıtılması için modern fiziğin kurallarını uygulamış bir su köprüsüdür. Yamaçlardan 170 m kotuyla gelen suyu, 140 m kotundaki vadi tabanı üzerinden karşı yamaca yine 170 m kotunda ilerletebilmek amacıyla yapılmıştır. 30 m yi bulan kot farkı önce Delikkemer Köprüsü ile 12 m ye düşürülmüş. Geri kalan 18 m fazlalık da basınca dayanıklı kübik borularla aşılmıştır. Bildiğiniz gibi bir kaptaki suyu başka bir kaba aktarmak istediğinizde U şeklinde ince bir boru kullanırız. Borunun bir ucunu dolu kaba diğer ucunu boş kaba koyarız. Su kısa süre sonra kaba akmaya başlar. Eğer boru yeterince ince değilse bu sefer borunun bir ucunu emerek içindeki havayı boşaltırız burada bu işlevi atmosfer basıncı gösteriyor. 1 Unutmaz, İ.,2013. Anadolu da antik dönemden günümüze Su mühendisliği harikaları.wilo, İstanbul
FERHAT SU KANALI 1 Oyma su kanalı antik çağlarda Amasya kentine su getirmek amacıyla yapılmıştır. Uzunluğu 25 kilometreyi bulan su yolu kayalara oyulmuş, labirent gibi tasarlanmış, sarp bölümler tünellerle aşılmış, üstü tonoz ile kapatılmıştır. Kanalda, su terazi sistemiyle çalışılmış ve eğiminin tüm kanal boyunca binde yedi olduğu belirlenmiştir. Kireç taşına oyulmuş kanal insan emeği, iradesinin ve mühendislik zekâsının inanılmaz bir örneğidir. Amasya ya yaklaşık bin yıl boyunca Çekerek Çayı ndan su taşıyan kanalın üstü kimi bölümlerde ustaca örtülmüştür. Çok özel bir eğim verilerek suyun taşmadan akışı sağlanmıştır. Kanalın, Amasya kentine doğru menderes yaparak girdiği anlaşılıyor. Yer yer taş olan, dikdörtgen formlu kanalın, zeminden 3-4 cm daha aşağısında dinlendirme ve çökertme havuzcuklarının yapılmış olduğu görülüyor. 1 Unutmaz, İ.,2013. Anadolu da antik dönemden günümüze Su mühendisliği harikaları.wilo, İstanbul
YEREBATAN SARNICI 1 İstanbul'un görkemli tarihsel yapılarından birisi de Ayasofya nın güneybatısında bulunan Bazilika Sarnıcı dır. Bizans imparatoru I. Justinianus (527-565) tarafından yaptırılan bu büyük yeraltı sarnıcı, suyun içinden yükselen ve sayısız gibi görülen mermer sütunlar sebebiyle halk arasında Yerebatan Sarayı olarak isimlendirilmiştir. Sarnıç, uzunluğu 140 metre, genişliği 70 metre olan dikdörtgen biçiminde bir alanı kaplayan, dev bir yapıdır. 52 basamaklı taş bir merdivenle inilen bu sarnıcın içerisinde her biri 9 metre yüksekliğinde 336 sütun bulunmaktadır. Toplam 9.800 m² alanı kaplayan bu sarnıç, yaklaşık 100.000 ton su depolama kapasitesine sahiptir. Sarnıçtaki sütunların köşeli veya yivli biçimde olan birkaç tanesi hariç büyük bir çoğunluğu silindir biçimindedir. Sarnıcın kuzeybatı köşesindeki iki sütunun altında kaide olarak kullanılan iki Medusa Başı, Roma Dönemi heykel sanatının şaheserlerindendir. Sarnıcı ziyaret eden insanların en çok ilgisini çeken Medusa başlarının hangi yapılardan alınıp buraya getirildiği bilinmemektedir. Bir efsaneye göre Medusa, Yunan mitolojisinde yeraltı dünyasının dişi canavarı olan üç Gorgona dan biridir. Bu üç kız kardeşten yılan başlı Medusa, kendisine bakanları taşa çevirme gücüne sahiptir. Bir görüşe göre o dönemde büyük yapılar ve özel yerleri korumak için Gogona desim ve heykelleri kullanılırdı ve Sarnıca Medusa başının konulması da bu yüzdendir. Bizans döneminde bu çevrede geniş bir sahayı kaplayan ve imparatorların ikamet ettiği büyük sarayın ve bölgedeki diğer sakinlerin su ihtiyacını karşılayan Yerebatan Sarnıcı, İstanbul un Osmanlılar tarafından 1453 yılında fethinden sonra bir müddet daha kullanılmış ve padişahların oturduğu Topkapı Sarayı nın bahçelerine buradan su verilmiştir. Ayasofya civarındaki evlerin zemin katlarında bulunan kuyu benzeri yuvarlak büyük deliklerden ev halkının aşağıya sarkıttıkları kovalarla su çektikleri, hatta balık tuttuklarını öğrenilmiştir. 1 Unutmaz, İ.,2013. Anadolu da antik dönemden günümüze Su mühendisliği harikaları.wilo, İstanbul
ÇEŞMELER Anadolu da tarihsel gelişmelerin sonucu olarak su ihtiyacının karşılanması için kullanılan yollar da tarih içinde değişmiştir. Roma ve Bizans döneminde yerleşim yerlerinde su ihtiyacı ağırlıklı olarak sarnıçlardan sağlanırken, Osmanlı döneminde sarnıçların yenileri inşa edilmediği gibi, var olan eski sarnıçlar da, Bizans döneminde sahip oldukları hayatî önemlerini kaybetmişlerdir. Osmanlı dönemi ile birlikte halk, su ihtiyacının hemen hemen tamamını çeşmelerden ve daha sonraki dönemlerde giderek yaygınlaşan sebillerden karşılar. 1 İstanbul un Osmanlılar tarafından yapılmış ilk çeşmeleri, İstanbul un fethinden önce Fatih Sultan Mehmed in Rumelihisarı nı yaptırırken inşa ettirdiği 1452 tarihli çeşmelerdir. En eski kitabeli Osmanlı çeşmesi ise 1495 tarihli Davutpaşa Çeşmesi dir. Evliya Çelebi, İstanbul un XV. yy. Osmanlı hükümdarları, Fatih Sultan Mehmed in (1451-1481) 200 çeşme, II. Bayezid in (1481-1512) ise 70 çeşme yaptırdıklarını yazmaktadır. 2 Yalnız İstanbul tarafında, yani Osmanlı döneminde Nefs-i İstanbul (Asıl İstanbul) olarak anılan Suriçi nde, Osmanlı dan Cumhuriyet e intikal eden kitabeli 400 kadar çeşme bilinmektedir. 3 Osmanlı mimarlığında Erken ve Klasik Dönem diğer yapılarında da yaygın biçimde kullanılan sivri kemer, çeşme cephesini biçimlendiren temel öğedir. Çeşme bölümleri hazne, sivri kemerli niş içinde ayna taşı, ayna taşının ortasında bir lüle, suyun içine aktığı ve iki yanında sekileri bulunan yalak/kurna, genellikle kemer içinde yer alan kitabe, kimi örneklerde de kitabenin altında veya yanlarında bulunan tas yuvalarından oluşur. 4 1 Ab-ı Hayat Sergisi, 2010. Çeşme ve Sebiller. url: http://abihayatsergisi. com/?portfolio=denem Son Erişim Tarihi:1-9-2015 2 Ab-ı Hayat Sergisi. a.g.y. 3 Pilehvarian, N.K., 2014. Osmanlı Çeşme Mimarisi. url: http://www. tarihtarih.com/?syf=26&syz=384316 Son Erişim Tarihi:1-9-2015 4 Pilehvarian. A.g.y.