A- İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK-KÜLTÜR VE MEDENİYETİ

Benzer belgeler
İlk Türk devletlerinde kültür ve medeniyet

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST

TARİH KPSS İSLAMİYETTEN ÖNCE TÜRK DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET ARİF ÖZBEYLİ

III. ÜNİTE: İLK TÜRK DEVLETLERİ 2. KONU: ORTA ASYA DA KURULAN İLK TÜRK DEVLETLERİ

Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devleti) Orta Asya da bilinen ilk teşkilatlı Türk devleti Hunlar tarafından kurulmuştur. Hunların ilk oturdukları yer

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ DEVLETLER TÜRK ADI: GÜÇLÜ - TÜREYEN - TÖRELİ - OLGUNLUK ÇAĞI - ERDEMLİ - NİZAM SAHİBİ GİBİ ANLAMLARA GELMEKTEDİR.

Türk İslam Tarihi Konu Anlatımı. Talas Savaşı (751)

kpss Türkiye'nin en çok satan DERS NOTLARI kim korkar tarih ten

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 6.ders. Dr. İsmail BAYTAK. İlk Türk Devletleri KÖKTÜRK DEVLET

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ PDF

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

Bozkır hayatının başlıca ekonomik faaliyetleri neler olabilir

tamamı çözümlü tarih serkan aksoy

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ

Nihat Sami Banar!ı, Resimli Türk Edebiyatı Tarihi, s 'ten özetlenmiştir.

ETKİNLİK - 1 BOŞLUK DOLDURMA

tarih ten DERS NOTLARI kim korkar KPSS 2016 Türkiye'nin en çok satan Eğitimde

kpss Önce biz sorduk 120 Soruda 85 SORU Güncellenmiş Yeni Baskı Genel Yetenek Genel Kültür Lise ve Ön Lisans TARİH Tamamı Çözümlü SORU BANKASI

/uzmankariyer /uzmankariyer /uzmankariyer

Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi

ĠSLAMĠYET ÖNCESĠ TÜRK TARĠHĠ

Türk Eğitim Tarihi. 2. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Dr.

Türk Eğitim Tarihi. 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Yrd. Doç. Dr.

TARİH SORU BANKASI KPSS KPSS. Genel Yetenek Genel Kültür. Eğitimde. Lise ve Ön Lisans Adayları İçin

ORTA ASYADAKİ TÜRK KÜLTÜRLERİ TÜRK TARİHİNİN KARAKTERİ. Türkler, diğer devletlerin aksine dağınık yaşamışlardır. Anav Kültürü (M:Ö )

Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devleti): Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devletî):

KPSS soruda SORU GENEL YETENEK - GENEL KÜLTÜR TARİH TAMAMI ÇÖZÜMLÜ SORU BANKASI

Türkiye'nin En Çok Satan. TARİH ten

TARİH 1.

EMEVİLER VE ABBASİLER DÖNEMİ

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

kpss Yeni sorularla yeni sınav sistemine göre hazırlanmıştır. tarih soru bankası tamamı çözümlü osmanlı siyasi tarihi çağdaş türk ve dünya tarihi

kpss iki bin iki yüz soru formatında LİSE VE ÖN LİSANS MEZUNLARI İÇİN KPSS GENEL KÜLTÜR SORU BANKASI soru

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI


ĠSLÂM ÖNCESĠ TÜRK TARĠHĠ. Türk adının güçlü, kuvvetli ya da türeyen çoğalan anlamında olduğuna dair iki görüş yaygındır.

önce biz sorduk KPSS Soruda 92 soru GENEL YETENEK - GENEL KÜLTÜR TARİH SORU BANKASI TAMAMI ÇÖZÜMLÜ Eğitimde

/uzmankariyer /uzmankariyer /uzmankariyer. Değerli Kamu Personeli Adayları,

İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI:

ŞAMANİZM DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2

kpss Önce biz sorduk 120 Soruda 83 SORU Güncellenmiş Yeni Baskı Genel Yetenek Genel Kültür TARİH Tamamı Çözümlü SORU BANKASI

ĠSLÂM ÖNCESĠ TÜRK TARĠHĠ. Türk adının güçlü, kuvvetli ya da türeyen çoğalan anlamında olduğuna dair iki görüş yaygındır.

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 7.ders. Dr. İsmail BAYTAK. İlk Türk Devletleri II. KÖKTÜRK DEVLETİ

Edirne Tarihi - Bizans Döneminde Edirne. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

kpss ezberbozan serisi TARİH SORU BANKASI Eğitimde


Dersin Adı İSLAM TARİHİ Sınıf 12 İSLAM TARİHİ

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

KPSSCini.com. İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ 1 TÜRK İSLAM TARİHİ.16 TÜRKİYE TARİHİ...34 OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL ÖZELLİKLERİ...

İLK MÜSLÜMAN TÜRK DEVLETLERİ. Karahanlılar -840 Tolunoğulları -868 Akşitler -935 Gazneliler -963 Büyük Selçuklu Devleti-1040

6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT

tamamı çözümlü tarih serkan aksoy

3. BÖLÜM İLK TÜRK DEVLETLERİ

kpss Önce biz sorduk 120 Soruda 83 SORU Güncellenmiş Yeni Baskı Genel Yetenek Genel Kültür TARİH Tamamı Çözümlü SORU BANKASI

TARİH SORU BANKASI. ezberbozan 30. KPSS tamamı çözümlü. eğitimde SORU. Tarih Video Ders Paketi Kitabın Armağanıdır.

Arap Yarımadasından Mezopotamya'ya gelen Sami kökenli bir kavimdir.

İLK TÜRK DEVLETLERİNDE HUKUK

BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ

tarih LYS SORU BANKASI KONU ÖZETLERİ KONU ALT BÖLÜM TESTLERİ GERİ BESLEME TESTLERİ Fatih KAHYA Öğrenci Kitaplığı

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

AVRUPA DA MEYDANA GELEN TEKNİK GELİŞMELER : 1)BARUTUN ATEŞLİ SİLAHLARDA KULLANILMASI: Çinliler tarafından icat edilen barut, Çinlilerden Türklere,

TARİH BOYUNCA ANADOLU

TÜRK EDEBİYAT TARİHİ

İ Ç İ N D E K İ L E R 1. BÖLÜM 2. BÖLÜM

Kafiristan nasıl Nuristan oldu?

Tarihteki Türk Devlet Bayrakları Videosu. Tarihteki Türk Devlet Bayrakları Ders Notu

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

Hükümdar ölünce yerine oğlu geçerdi.

TÜRKİYEDE EĞİTİMİN TARİHİ GEÇMİŞİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

Soru:Mısır yazısını. geliştirerek 22 harften oluşan bir alfabe oluşturmuşlardır. Mısır yazısını. geliştirerek 22 harften oluşan bir alfabe

Türk devletlerinde kağanın sarayında, kurultayda ve ziyafetlerde her boyun oturacağı yer "orun" ve kesilen hayvanın etinden alacakları pay "ülüş"

9. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Svl.Me.Alev KESKİN-Svl.Me.Betül SAYIN*

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

istanbul'un fethinin türk ve dünya tarihi açısından sebepleri istanbul'un fethinin türk ve dünya tarihi açısından gelişmesi istanbul'un fethinin türk

DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 5.ders. Dr. İsmail BAYTAK. İlk Türk Devletleri TABGAÇLAR

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ İLHAN ÇOLAK TOSYA / 2016

tarih vatandaşlık kpss s oru b ankası ikisi bir arada tamamı çözümlü Özenle Seçilmiş 2200 Soru

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

İLK TÜRK DEVLETLERİ. 3. Ünite. 1. Türklerin Tarih Sahnesine Çıkışı Orta Asya'da Kurulan İlk Türk Devletleri... 54

70 inde doğuran ortalama 120 yıl yaşayan kanser bilmeyen Türkler

HAÇLI SEFERLERi Orta Çağ'da Avrupalıların Müslümanların elinde bulunan ve Hristiyanlarca kutsal sayılan Kudüs ve çevresini geri almak için

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır.

KPSS Türkiye'nin en çok satan DERS NOTLARI. kim korkar. tarih ten. Soruları yakalayan komisyon tarafından hazırlanmıştır.

Niye Bilge Kağan?, Bilge Bir İsim midir?

İLK TÜRK DEVLETLERİ I TEST 1

İslam Kültür ve Medeniyeti Videoları 3-4 Salı, 21 Temmuz :13 - Son Güncelleme Çarşamba, 02 Temmuz :28

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 3.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. HAÇLI SEFERLERİ Nedenleri ve Sonuçları

ÜNİTE TÜRK DİLİ - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ

TARĠH ORTA ASYA TÜRK TARĠHĠ

KPSS Türkiye'nin en çok satan DERS NOTLARI. kim korkar. tarih ten. Soruları yakalayan komisyon tarafından hazırlanmıştır.

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

Transkript:

A- İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK-KÜLTÜR VE MEDENİYETİ TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞI VE İLK TÜRK DEVLETLERİ TÜRK ADININ ANLAMI VE KÖKENİ: Türk adının anlamı üzerinde yapılan araştırmalarda değişik görüşler ortaya çıkmıştır. Türk adının TÜREMEK, OLGUNLUK ÇAĞI, TÖRE SAHİBİ, GÜÇLÜ, KUVVETLİ gibi anlamlara geldiği belirtilmiştir. Tarihte ilk defa Türk adına ORHUN KİTABELERİNDE rastlanmaktadır. GÖKTÜRK DEVLETİ döneminde yazılan bu kitabelerde Türk kelimesi TÜRÜK şeklinde geçmektedir. Bu kelime zamanla TÜRK haline gelmiştir. 1. Ziya Gökalp'e göre; Töre kelimesinden gelir. Buna göre Türk demek "Türeli = Nizamlı, geleneklerine bağlı" demektir. 2. Danimarkalı Bilgin WAMBERY'e göre Türemekten(Türük) gelir. Buna göre Türk demek TÜREMİŞ, ÇOĞALMIŞ demektir. 3. Kaşgarlı Mahmut'un "Divan-ı Lügatıt Türk" adlı eserinde Türk demek "OLGUNLUK ÇAĞI" demektir. 4. Genel olarak Türk demek, GÜÇLÜ, KUVVETLİ manasında kabul edilir. TÜRKLERİN ANAYURDU: Türklerin tarih sahnesine çıkışları Orta Asya'dır. Orta Asya'nın sınırları; Doğuda Kingan Dağları, Batıda Hazar Denizi, Güneyde Himalaya Dağları, Kuzeyde Sibirya'dır. ANAYURTTA KURULAN İLK UYGARLIKLAR: Anav Kültürü: MÖ 5000-3000 arası Türkistan ın Başkenti Aşkabat yakınlarında ortaya çıkarılmıştır. Yapılan kazılarda dokuma parçaları, seramik ve süs eşyaları bulunmuştur. Kelteminar Kültürü: MÖ 3000 yıllarında Aral gölüne dökülen Amuderya'nın deltasında bulunmuştur. Buradaki insanlar yerleşik hayat sürdürmüşlerdir. Afanesyevo Kültürü: MÖ 3000-2000 de Altay-Sayan dağlarının kuzey batısında bulunmuştur. Orta Asya medeniyetinin temelini oluşturduğu sanılmaktadır. Avcılık ve hayvancılıkla uğraşan savaşçı bir toplum tarafından meydana getirilmiştir. Andronova Kültürü: MÖ 2000-1200 yıllarında Yenisey'deki Andronova da bulunmuştur. Türklerin ilk ataları tarafından meydana getirilmiştir. İlk defa tunçtan ve altından yapılmış eşyalara bu kültürde rastlanır. Karasuk Kültürü: MÖ l.binde Yenisey de bulunmuştur. Çadır, araba, kumaş dokumalar ve elbiseler bulunmuştur. Orta Asya uygarlığında demir, ilk olarak bu kültürde işlenmiştir. Tagar Kültürü: M.Ö. 700-100. Diğer kültürlerin en genci ve en gelişmişidir. GÖÇLERİN SEBEPLERİ: 1)- Nüfus artışı ve toprakların yetersiz kalışı, 2)- Olumsuz iklim şartları(kuraklık, şiddetli kışlar) 3)- Kendi aralarında ve diğer kavimlerle olan mücadeleler 4)- Salgın hastalıklar 5)- Türklerin Cihan hakimiyeti düşüncesi(güneşin doğduğu yerden, battığı yere kadar her yeri fethetme arzusu) GÖÇ YÖNLERİ: Kuzeye Gidenler; Sibirya'ya Doğuya Gidenler; Çin ve Uzakdoğu ülkelerine Güneye Gidenler; Hindistan, Afganistan ve Çin'e Batıya Gidenler; İki yol izlememişlerdir. Bir kısmı Hazar Denizinin kuzeyinden Karadeniz'in kuzeyine ve Avrupa'ya; Diğer kısmı ise Hazar Denizinin güneyinden İran, Irak, Suriye, Mısır ve Anadolu ya göç etmişlerdir. GÖÇLERİN SONUÇLARI: 1)- Orta Asya kültür ve Medeniyeti dünyanın değişik bölgelerine taşınmıştır. 2)- Göç etmeyip, Orta Asya'da kalan Türkler, ilk Türk Devleti olan "Asya Hun Devleti" ni kurmuşlardır. 3)- Göç eden Türk boyları gittikleri yerlerde yeni Türk Devletleri kurarlarken, oralardaki bazı devletleri de yıktılar. ASYA HUN DEVLETİ (BÜYÜK HUN DEVLETİ) (MÖ. 220-MS.300) Kurulduğu tarih kesin olarak bilinmemektedir. Tarihte bilinen İLK TÜRK DEVLETİ'dir. Tarihte Türkleri Tek bayrak altında toplayan ilk Türk devletidir. Bilinen ilk hükümdarı TUMAN(Teoman)'dır. Teoman'dan sonra yerine oğlu METE HAN geçmiştir. Asya Hun devleti METE HAN zamanında en geniş sınırlarına ulaşmıştır. Çinliler Türk akınlarına karşı koymak için ÇİN SEDDİ'ni yaptılar. Büyük Hun Devleti VERASET SİSTEMİ ve ÇİN SİYASETİ nedeniyle Doğu ve Batı Hun Devleti diye ikiye ayrıldı.

TÜRKLERDE VERASET SİSTEMİ NASILDI? Türklerde devlet hükümdar ailesinin ortak malı sayılırdı. Ve ülke hükümdarın sağlığında oğulları arasında paylaştırılırdı. Her prensin(tekin) hükümdar olma hakkı vardı. Bu sistem Türk devletlerinin en önemli yıkılma sebebini oluşturmuştur. TÜRKLERE KARŞI ÇİN SİYASETİ(POLİTİKASI) NASILDI? Çin bozkır göçebe hayatı yaşayan ve savaşçılıkları gelişmiş olan Türk Ordusu karşısında çaresiz kalıyordu. Hatta Türk Akınlarını durdurmak için ÇİN SEDDİ'ni yaptırmıştı. Buna rağmen Türkleri durduramamıştı. Bu durum karşısında çaresiz kalan Çin şu siyaseti takip etti: 1- Çin prenslerini Hun Hakanlarıyla evlendirerek, prensesin yanında Hun sarayına çok sayıda hizmetkâr gönderdiler. Bu hizmetkârlar casusluk faaliyetinde bulunarak, Türkler hakkında bilgi topladılar. 2- Türk Beylerine hediyeler göndererek, onları kendilerine bağlamaya ve ekonomik olarak Çin'e bağımlı yaşamaya alıştırdılar. 3- Hediyeleri ve ekonomik yardımları birden keserek, Türkleri itaat altına almaya çalıştılar. 4- Türk Beylerini birbirlerine karşı kışkırtarak, Türk devletinin parçalanmasını sağladılar. ÖRNEK: Bu konuda en iyi örneklerden biri, Asya Hun Devleti'nin Batı ve Doğu Hun Devleti diye ikiye ayrılması olayıdır. Bu dönemde Hun Devletinin başına geçen HUANYEH, Çin'in ekonomik yardımları kesmesi üzerine, kurultayı toplayarak, Çin'e bağlanmayı teklif etti. Ancak kardeşi ÇİÇİ "Bağımsızlığımız herşeyden önce gelir." diyerek, Huanyeh'e karşı çıktı. Böylece Hunlar ikiye ayrıldı. Çin ile birleşen Huanyeh, kardeşi Batı Hun Hakanı Çiçi üzerine giderek, Batı Hun Devletini ortadan kaldırdı. Batı Hun Halkı Aral gölü çevresine göç etmek zorunda kaldı. AVRUPA(BATI) HUNLARI VE KAVİMLER GÖÇÜ KAVİMLER GÖÇÜ(375): Çiçi'ye bağlı Batı Hunları Çin'in ve Doğu Hunları'nın baskısıyla Aral Gölü civarına göç etmişlerdi. Burada 200 sene hayatlarını sürdüren Batı Hunlarının nüfusları arttı. Toprakları yetersiz kalmaya başladı. Ve başka Türk Boylarının katılmasıyla güçlendiler. MS. 374 yılında VOLGA (İTİL) nehrini aşarak Batı'ya (Avrupa'ya) doğru ilerlemeye başladılar. Türklerin bu ilerlemeleri karşısında önlerinde bulunan Vizigot, Ostrogot, Vandal, Sakson, Frank, Germen gibi birçok kavim hareketlenerek Türklerden kaçmaya başladılar. Böylece Batı Hun Türklerinin, sebep olduğu bu olaya tarihte KAVİMLER GÖÇÜ adı verilir.(375) KAVİMLER GÖÇÜNÜN SONUÇLARI: 1)- Roma İmparatorluğu; Doğu ve Batı Roma İmparatorluğu olmak üzere ikiye ayrıldı.(395). Batı Roma İmparatorluğu 476 yılında bu Germen kavimleri tarafından yıkıldı. 2)- Avrupa'nın ETNİK yapısı değişti. (Germen kavimlerinin Avrupa'daki yerli kavimlerle karışması sonucu yeni milletler ortaya çıktı.) 3)- Türkler Avrupa'da BATI HUN DEVLETİ'ni(AVRUPA HUN) kurdular. 4)- İngiltere, Fransa gibi Avrupa devletlerinin temeli atıldı. 5)- Avrupa'da FEODALİTE (DEREBEYLİK) rejimi ortaya çıktı. 6)- İlk çağ kapandı, Ortaçağ başladı. AVRUPA HUN (BATI HUN) DEVLETİ Kavimler göçünü başlatan Batı Hunları tarafından kurulmuştur. İlk hükümdarları BALAMİR, en önemli hükümdarları ATTİLA'dır. ULDIZ'IN ROMA SİYASETİ: Balamir den sonra Batı Hunlarının başına geçen Uldız, Roma İmparatorluğuna karşı akılcı bir siyaset izlemiştir. Hunların düşmanları Germen Kavimleri ile savaştığından, Batı Roma İmparatorluğu ile iyi geçinmiş, Doğu Roma'yı(Bizans) ise baskı altına almaya çalışmıştır. ATTİLA DÖNEMİ (Tanrının yeryüzündeki kırbacı): Attila başlangıçta ULDIZ'ın siyasetini takip etmiş ve Bizans'ı baskı altına almak üzere Balkan seferleri düzenlemiştir. Bizans'ı MARGUS ve ANATOLYUS antlaşmaları ile ağır ve vergilere bağlamıştır. Bizans'ı dize getiren Atilla daha sonra Batı Roma üzerine yönelmiştir. GÖKTÜRK DEVLETİ'NİN TÜRK TARİHİNDEKİ ÖNEMİ: 1)- Tarihte ilk defa Türk adıyla kurulan devlet, Göktürk Devleti'dir. 2)- Orhun Anıtlarını dikerek (II. Göktürk zamanında) Türk tarihi ve Türk edebiyatının ilk yazılı kaynaklarını oluşturmuşlardır. 3)- Milliyetçilik duygusu, Fransız ihtilalinden 1000 yıl önce Göktürkler döneminde en yüksek seviyede yaşanmıştır. 4)- Asya Hun Devleti'nden sonra Türkleri tarihte ikinci defa tek bayrak altında toplamayı başarmışlardır. UYGUR DEVLETİ Tibet Seferi ve Sonuçları: Bögü Kağan tibet seferi sırasında iki MANİ(MANİHEİZM) rahibini yanına alarak ülkesine geri döndü. Bu rahipler Uygur Türkleri arasında Mani dininin yayılmasına sebep oldular. Ayrıca Türkler arasında Budizm'de yayılmaya başladı. *** Mani Dininin Özelliği: Avlanmayı, et yemeyi ve savaşmayı yasaklayan bir dindir. 2

***Mani Dininin Uygurlar üzerindeki Etkileri: 1- Uygurlar Savaşçılıklarını kaybettiler. 2- Yerleşik hayata geçtiler. (Türklerde ilk defa yerleşik hayata Uygurlar geçmiştir.) 3- Yerleşik hayata geçmeleriyle Uygurlar ticaret,bilim, sanat ve edebiyat gibi bir çok alanda geliştiler. UYGURLARLA İLGİLİ DİĞER ÖNEMLİ HUSUSLAR: 18 harfli Uygur Alfabesini hazırladılar. Cengiz Han'ın egemenliğine girmelerine rağmen medeniyette geliştiklerinden Moğollar'ı devlet teşkilatı, ticaret, bilim, sanat, alfabe gibi konularda etkilediler. Moğolların Türkleşmesinde önemli bir rol oynadılar. (Özbek ve Çağatay Türkleri) İlk Müslüman Türk Devleti Karahanlılar'la savaştılar.(sebep Uygurların Budizmi, Karahanlıların İslamiyet i yaymak istemeleri.) Tahta harflerden MATBAA'yı oluşturdular, pamuktan KAĞIT yaptılar. Uygurlar Yerleşik hayata geçen ilk Türk topluluğudur. Uygurlar'ın başlarındaki idareciler, el teber (küçük kral) unvanını taşıyorlardı Uygur beylerinden Eratna, Orta Anadolu'da bir devlet kurmuştur. Kayseri'deki türbesinde [Köşk Medrese) yatmaktadır. İlk Türk şehri Ordubalık' tır. DİĞER TÜRK DEVLETLERİ VE TOPLULUKLARI İSKİTLER(SAKALAR): MÖ. VII. yüzyılda batıya doğru göç ederek Karadeniz'in kuzeyinden Tuna nehrine kadar uzanan topraklara yerleştiler. Batı kaynakları bu topluluğa İskitler, İranlılar ise Sakalar adını vermişlerdir. Medler, Persler, Asurlular ve Urartularla savaşmışlardır. Anadolu, Suriye ve Mısır'a kadar akınlarda bulunmuşlardır. İskitlerin yönetici kesimi Türklerden meydana geliyordu. Yaşayış ve inanışları Türklerle aynıydı. Anaerkil bir toplumdur. AMAZON adı verilen kadın savaşçılar hikayesi İSKİTLERE dayanır. TOMRİS : İlk Türk kadın hükümdardır. En önemli edebiyat eserleri ALPER TUNGA DESTANI ve ŞU DESTANI'dır. AKHUNLAR (EFTALİT) DEVLETİ: Hun soyundan gelmektedirler. Afganistan'ın batısında MS.350 yıllarında kurulan bu Türk Devleti HEFTAL isimli hükümdarından dolayı EFTALİT DEVLETİ diye de anılır. Akhunlar Sasani Devletinde başlayan MAZDEK İSYANI'nı bastırmakta etkili oldular. MAZDEK: Sasani Devletinde yaşayan Mazdek,kadın ve servetin ortak olması durumunda her türlü huzursuzluğun ortadan kalkacağını savunan bir kişiydi. Göktürk Devleti'nin Batı Bölgelerini idare eden İSTEMİ YABGU ipek yoluna egemen olmak için, Sasanilerle ortak hareket ederek Akhun Devleti'nin yıkılmasını sağladı. Akhun Devleti'nin toprakları Sasani ve Göktürk devleti arasında paylaşıldı. SABARLAR (SİBİRLER=SABİRLER): Sasanilerle anlaşarak, Bizans'a karşı savaştılar. Anadolu'ya akınlar yaptılar. Avarlara yenilince Hazar Türklerine karıştılar. Hazar Devletinin asıl kitlesini oluşturdular. Bugünkü SİBİRYA adı Sibir Türklerinden gelir. TÜRGEŞ DEVLETİ: İlk madeni parayı Türgişler kullanmıştır. KARLUKLAR: II. Göktürk Devletinin yıkılmasında Basmil ve Uygurlar'la birleşerek rol oynadılar. Talas savaşında Çin'e karşı Arapları destekleyerek Orta Asyanın Çinlileşmesini ve İslamiyet in yayılmasını kolaylaştırdılar. İslamiyet i kabul eden ilk Türk boylarındandırlar. (İlk boy Kıpçaklar'dır.) İlk Müslüman Türk Devleti olan KARAHANLILAR'ın kurulmasında etkili oldular. KIRGIZLAR: Kırgızların dünyaca ünlü MANAS adında bir destanları da vardır. Manas destanı dünyanın en uzun destanı olma özelliği taşımaktadır. KARADENİZ'İN KUZEYİNDE KURULAN VE AVRUPA'YA YÜRÜYEN TÜRK TOPLULUK VE DEVLETLERİ Bunlar Avrupa Hunları, Sabirler, Avarlar, Bulgarlar, Hazarlar, Macarlar, Peçenekler, Kumanlar (Kıpçaklar) ve Oğuzlar(Uzlar)'dır. AVARLAR: Tarihte İstanbul u kuşatan ilk Türk devleti olarak bilinmektedir. BULGARLAR: Batı Hunları ve Ogur Türklerinin karışmasıyla ortaya çıkan Türk topluluğuna BULGAR denir. (Bulgar kelimesi karışmak anlamındadır.) Avarlardan sonra Bizans'ı kuşatan 2. türk kavmidir.) Bu bölgedeki halkın çoğu Slav olduğu için Türkler zamanla Slavlaşmaya başladılar. Boris Han zamanında Hırıstiyanlığı kabul ettiler. Daha sonra ortaya çıkan bugünkü Bulgaristan Devleti Türk değil Slav devletidir. Bugünkü Bulgaristan'da yaşayan Türkler, Osmanlılar zamanında balkanlara yerleştirilen Türklerdir. HAZARLAR:*** Dini hoşgörü, ticarete verdikleri önem ve devlet teşkilatlarındaki mükemmellikleri ile tanınırlar. Kuzey Karadeniz ve Kafkaslar arasındaki bölgede Göktürk Devletinin yıkılmasıyla HAZAR KAĞANLIĞI kuruldu. 3

Ticarette geliştiler. Hazar yöneticileri Museviliği benimsediler. Halk arasında Hırıstiyanlık ve müslümanlık yayılmıştı. Hazarlar ülkelerinde farklı dinleri içinde bulundurduklarından yüksek bir HOŞGÖRÜ vardı. MACARLAR: Almanların (Germenlerin) doğuya doğru yayılmasını engelleyerek, Balkan topluluklarının(slavların) Germenleşmesini önlediler. PEÇENEKLER: Karadeniz'in kuzeyinde Don ve Dinyesper nehirleri arasındaki bölgeye yerleştiler. Kiev Prensliğini yenerek, Rusların Karadeniz'e inmelerini engellediler. 1071 Malazgirt Savaşına Bizans ordusu içinde ücretli asker olarak katıldılar. Ancak Selçukluların kendileri gibi Türk olduklarını anlayınca Selçuklu ordusu saflarına katıldılar. İzmir Beyi ÇAKA BEY Peçeneklerle temas kurdu. Buna göre Çaka Bey Peçeneklerle birlik olarak Anadolu ve Rumeli'den İstanbul'u kuşatmak istiyordu. Ancak Bizans kurnaz bir politikayla, yine bir Türk topluluğu olan KUMANLAR'ı Peçenekler üzerine saldırtarak, Peçeneklerin dağılmasına sebep olmuştur. KUMANLAR (KIPÇAKLAR): Kıpçakların Oğuz Türkleriyle yaptığı mücadeleler DEDE KORKUT HİKAYELERİ'nin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. CODEX CUMANİCUS(Kodeks Kumanikus); Kıpçak Türk şivesi ile yazılan Latin, Fars ve Kuman dilleri üzerine yazılmış bir sözlüktür. UZLAR (OĞUZLAR): Tarihte türk Milletinin siyasi, kültür ve medeniyet alanında en büyük rolü oynayan koludur. Oğuzlara; Bizanslılar UZ, Ruslar TORKİ veya TORK, Araplar GUZ demişlerdir. 24 Oğuz Boyu vardır. Bunlardan Kayı ve Kınık boylarının kut aldığına inanılır. Hazar denizinin kuzeyinden bir kolu "UZ" adı ile Avrupa ve Balkanlara göç etti. Balkanlara gelen UZLAR Bizans ordusunu ve Bulgarları yendi. Ancak Peçenek akınları, soğuklar, salgın hastalıklar yüzünden dağılıp yok oldular. Uzların bir kısmı Malazgirt Savaşı sırasında Bizans Ordusu saflarından, Selçuklu Ordusuna geçtiler. KARADENİZ'İN KUZEYİNDEN AVRUPAYA YAPILAN TÜRK GÖÇLERİNİN SONUÇLARI: Avrupa Hunları, Bulgar, Avar, Macar, Peçenek, Kuman ve Uz Türklerinin Avrupa'ya yaptığı göçler olumlu sonuçlar getirmedi. Bu Türkler Avrupa'daki diğer halklar arasında silinip gittiler. Hırıstiyanlık dinine girmeleri, onları Türklük özelliklerinden ayırdı. Anayurttan gelen göçlerle beslenemediler, bu yüzden kalabalık Slav toplulukları içinde milli benliklerini kaybederek eridiler. Avrupa'nın siyasi ve etnik yapısını büyük ölçüde bu Türk Devletleri etkilemişlerdir. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET 1)- DEVLET YÖNETİMİ A) DEVLET: İslamiyet ten önce Türkler devlete İL veya EL demişlerdir. Hükümdarların ünvanları : İslamiyetten önceki Türk devletlerinde devlet başkanları tanhu ve şan-yü «sonsuz genişlik, büyüklük» kağan, han, yabgu, il-teber ve idi-kut gibi unvanlar kullanmışlardır. Bunlar içinde en çok kullanılan ve yaygın olanı han, hakan ve kağan'dır. Hükümdarlık Sembolleri : Türk devletlerinde hakan, idare etme yetkisi ve devlet başkanı sıfatını belirten bazı sembollere sahipli. Bunlar otağ Hakanın Görevleri: (hakan çadırı), taht, tuğ (sancak, bayrak), davul ve sorguç (serpuş)'tur. Hükümdarlık güç ve yetkilerini Tanrıdan ( Tengri ) alan hakanların önde gelen görevi, milletini refah ve barış içinde özgür olarak yaşatmaktı. Ayrıca ülke çapında asker toplamak, orduyu idare etmek, devletin yüksek meclisini yönetmek, hakanın görevleri arasındaydı. Hakan'ın belirli zamanlarda devlet ileri gelenlerine ve halka, törenlerde resmî ziyafet vermesi hükümdarlık gereğiydi. Hatun (Katun): Hakanın eşine hatun denirdi. Türk devlet idaresinde hatun da söz sahibiydi. Savaşlarda hakanın yanında yer alan hatun, devlet adamı gibi eğitilir ve yetiştirilirdi. Böylece devlet idaresi ve komşu devletler hakkında bilgi sahibi olur, gerektiğinde devlet başkanlığı yapar, elçi kabul eder ve devlet meclisine katılabilirdi 4

Veliaht: Hakanın ölümünden sonra onun yerine geçen veliahtın büyük oğul olması gerekli değildi. Tahta geçecek kişinin çoğunlukla faydalı ve başarılı olabilecek yeteneğe sahip bir hanedan üyesi olması, ön planda tutulmuştur. Ayrıca veliaht küçük yaşta ise, amcasının tahta geçmesi mümkün olabiliyordu. DİKKAT: Tanrı tarafından hakana verildiği düşünülen yönetme hakkının kan aracılığıyla hakanın bütün evlatlarına da geçmiş olduğu düşüncesi, her prensin ( tegin ) tahtta hak iddia etmesine yol açabiliyordu. Bu suretle kardeşler arasında doğan taht mücadelesi, üstün gelen tarafın hakan olmasına kadar sürerdi. Ancak bu mücadeleler devletin zayıflaması, hatta parçalanmasına dahi yol açabilmektedir. Türk Hükümdarlarının Tahta Çıkışı Tarih Boyunca Kaç Değişik Şekilde Meydana Gelmiştir? 1- Hanedan üyeleri arasında siyasi ve askeri mücadeleyi kazanan hükümdar olarak tahta çıkıyordu. (En sık rastlanan durum) 2- Hükümdarın rakipsiz aday olması(bu durumda taht kavgası olmadan başa geçiyordu.) 3- Seçim Usulü (Kengeş, toy veya kurultay denilen devletin ileri gelenlerinden oluşan meclisin toplanarak hanedan üyelerinden birini tahta geçirmesi. 4)-Ekber ve Erşed(En yaşlı ve Olgun) olanın başa geçmesi. (Bu yöntem III. Ahmet zamanından itibaren sadece Osmanlı Devletinde uygulanmıştır. Kimler Türk Devletlerinde Hükümdar Olabilirdi? Hanedandan olan bütün erkeklerin hükümdar olma hakları vardı. (Kardeşler, kardeş çocukları, amca, amca çocukları ve diğer hanedan üyeleri.) Kut Anlayışı Nedir? Türkler devleti yönetme yetkisinin TANRI tarafından verildiğine inanıyorlardı. Tanrı tarafından verilen bu yönetme hakkına KUT diyorlardı. KUT un kan yoluyla hükümdarın tüm erkek çocuklarına geçtiğine inanıyorlardı. Kut Anlayışı Türk Devletlerini Nasıl Etkilemiştir? Bütün hanedan üyelerinde KUT olduğundan kendine siyasi ve askeri bakımdan güvenen kişi TAHT KAVGASINA girebiliyordu. Bu durum Türk devletlerini ya iç savaş sonucu istikrarsızlığa, ya da bölünmeye götürüyordu. İkili Yönetim(Çifte Krallık) Nedir? Türk devletlerinin toprakları genişledikçe, yeni alınan ülkelerin yönetilme zorlukları ortaya çıkmıştır. Bu nedenle devlet arazisi iki kısma ayrılarak.; sağ-sol, doğu-batı, ak-kara, iç-dış gibi adlarla anılmıştır. Bu bölünmede daima doğu tarafın üstünlüğü tanınır ve burayı veliaht yönetirdi. İkinci kısım ise, hanedandan diğer bir prensin idaresine verilirdi. Merkezde ise hakan bulunurdu. NOT: Her iki tarafın yöneticileri Hakan'a bağlıydılar. Savaş sırasında ordular birleştirilir, bağlı oldukları yere göre ordu'da yerlerini alırlardı. Türk devletlerinde sağ ve sol tarafların yöneticileri ilig, yabgu veya şad unvanı taşırdı. B) MECLİS VE HÜKÜMET: Türk Meclislerine TOY, KURULTAY veya KENGEŞ denilirdi. Kurultay'da devletin ana meseleleri görüşülür, hükümdarın ölümü, savaş veya milli felaketlerde kurultay toplanırdı. DİKKAT: Bu toplantılara, hakana bağlı bütün prensler ve bağlı devlet temsilcileri katılmak zorunda idi. Aksi durum, bağımsızlık ilanı olarak kabul edilirdi. Bu meclis danışma meclisi niteliğindedir. Son söz hükümdarındır. Hükümdar TÖRE ye uymak zorundadır. Not: Toy aynı zamanda Bahar Şöleni ne verilen addır. AYUKI : Hükümete denir. Hakanın ve meclisin emirlerini uygular. AYGUCI: Hükümet başkanı(başbakan) BUYRUK: Bakan BİTİKÇİ VE TAMGACI: Dış siyaset işlerini- yazışmaları yürüten görevliler Eski Türk Devletlerinde diğer devlet görevlileri şunlardı: TİGİN: Hükümdar çocukları (Tekin) ŞAD: Hükümdar çocukları ŞAD ünvanıyla ülkenin değişik yerlerine deneyim kazanmaları için yönetici olarak gönderilirdi. TARKAN ve APA: Saray görevlilerinden olup, askeri ve sivil yönetimden sorumludurlar. TUDUN : Ülkenin denetim ve vergi işleriyle ilgilenen kişi. Bunların dışında İnal, inanç, bağa, çor, külüğ, ataman gibi devlet görevlileri de vardı. 2)- TOPLUM TAPISI ve SOSYAL HAYAT Oguş : Aile Urug : Soy=Aileler birliği Bod(Boy) : Kabileler. Boyların başında bulunan BEY'ler, töreye göre boyu idare ederlerdi 5

Budun : Millet denilen birimlerden oluşuyordu. Budunun başında Han bulunurdu. Bağımsız olabileceği gibi İL e (Devlet e) de bağlı olabilirdi. Bu teşkilat Türk devletlerinin kısa ömürlü olmasında büyük rol oynar. İL : Boyların bir araya gelmesiyle Devlet(İL) kurulurdu. Türk Toplumunun Özellikleri: Halk hürdü. Herkes aynı işi yaptığından(hayvancılık) aralarında kesin olarak SINIF'ların ortaya çıkması imkânsızdı. Yaşam biçimleri GÖÇEBE olduğundan savaşta elde ettikleri esirleri çalıştırmaya elverişli değildi. Bu yüzden Türk toplumunda KÖLE sınıfı yoktu. Din adamları diğer toplumlarda olduğu gibi imtiyazlı değillerdi. Kadın erkek eşitliği egemendi. Toplum yapısının çekirdeği olan aile, Türklerde «küçük aile» tipindeydi. Aile reisi bütün malın sahibi ve aile fertlerinin yöneticisiydi. Ailede mülk ortaklığı, sadece otlaklar ve hayvan sürüleri için söz konusuydu. Evlenen erkek veya kız evlat, baba ocağından hisselerini alıp ayrılırdı. Yeni kurulan bir ailede kadın, tamamen kocasının ailesine tabi olur, hatta kocası ölürse, kocasının aile fertlerinden biriyle evlenebilirdi. Evlenen oğula ayrı bir ev (çadır) açmak eski bir gelenekti. Baba evi, en küçük oğula kalırdı. En çok himayeye muhtaç küçük çocuğun korunması, uyulması gereken töre kurallarından biriydi. Türklerde tek kadınla evlenmek yaygındı. Toplumda kadın ve erkek eşitti, kadınlar da ata binip ok atar, ağır sporlar yapabilirlerdi. Sosyal yapının oluşması, toplumun temeli olan ailenin bir diğeriyle birleşmesi sonucuna bağlıydı. Böylece aileler veya soylar bir araya geldiğinde, sosyal bir birlik ortaya çıkardı. Buna boy denilirdi. Her boyun basında bir bey (beg, bî) bulunurdu. Boy beyi cesareti, maddî manevî gücü ve dürüstlüğüyle tanınmış kimseler arasından seçilirdi. Seçimi, boyu oluşturan aile ve soyların temsilcilerinden oluşan bir danışma kurulu yapardı. Her boyun, belirli bir arazisi ve askerî kuvveti bulunurdu. Sahip oldukları mülk ve hayvan sürülerini başka topluluklardan özel damgalarla ayırt ederlerdi Türk boylarına ait isimler, genellikle bu boyların siyasî ve sosyal özelliklerini ifade ederdi. Örneğin ; kuvvet ve sağlamlık ifade edenlere Türk, Kayı, Kınık; boylar birliğine katılanların sayısına göre Dokuz-Oğuz, On-Uygur; adam veya insan manasında Hun; askerî ve siyasî olaylar etkisiyle oluşan boylar Hazar, Uygur, Sibir,Bulgar diye adlandırılmıştır. *Ordu kelimesi, Hunlar ve Göktürklerde, yer değiştirebilen otağlı başkent anlamına gelmektedir. Ordu adının, başkent ve şehirlere verilmesine, yerleşik hayata geçen ilk Türk kavmi olan Uygurlarda rastlanır. Balık : Uygur şehirlerine verilen ad. Türklerde Spor: Sürek avı, at yarışı, güreş, okçuluk, kılıç oyunu, Çevgen (Atlı top oyunu) Türklerde Müzik Aletleri: Çevgan (Çıngıraklı sopa), Kithara (Türk Kanunu), Kopuz (Saza benzer Türk çalgısı), Kudüm (Basdavul), Obua (zurna) 3)- ORDU: Türk ordu teşkilatını kuran Mete Han'dır. 10'lu sistem denilen teşkilatlanma yapılmıştır.(10 kişinin başında Onbaşı, 100 kişinin başında Yüzbaşı,1000 kişinin başında Binbaşı,10.000 kişinin başında Tümenbaşı) Bu yolla sağlanan kumanda zinciri sayesinde ordunun ve halkın bir merkezden idaresi mümkün olmuştur. NOT: Bu düzen Avrupa'ya Attila ile girmiştir. Ok, yay, kement, kargı, mızrak, süngü, kalkan, kılıç başlıca silah araçlarıdır. Savaş taktiğinin iki önemli özelliği "Sahte Ricat" ( sahte çekilme ), ve "Pusu" dur. Bu taktikle Malazgirt, Niğbolu, Mohaç savaşları gibi savaşları kazanmışlardır. Savaş stratejileri "keşif seferleri" ve "yıpratıcı savaşlar" a dayanır. Sınır boylarında tampon bölgeler bırakmışlardır. Askeri alanda Çin, Roma, Bizans, Rus, Balkan Slavlarını ve Moğolları etkilemişlerdir. Türk Ordusunun başlıca özellikleri şunlardı: a)- Türk ordusu ücretli değildi. b)- Türk Ordusu daimiydi. (Kadın-erkek her an savaşa hazırdı.) c)- Türk Ordusunun temeli ATLI askerlerden meydana geliyordu. Türk Ordusunun Silahları: Ok, yay, kement, kılıç, kargı, süngü, kalkan vb... 4)- HUKUK: Türklerde yazılı olmamakla beraber, gelişmiş bir hukuk anlayışı vardı. Bu hukuk kurallarına TÖRE (Türe) denilirdi. Türk töresi sert ve kesin hükümler taşırdı. Hırsız çaldığının 10 katını öderdi. Ölüm cezası yaygındı. İşlenen adi suçlarda hapis cezası sadece 10 gündür. Bunun temel nedeni, göçebe yaşam koşullarıdır. Hükümdarın başkanlık ettiği ve siyasi suçlara bakan yüksek mahkemeye YARGU adı verilirdi. 6

YARGANLAR (Hâkimler) idaresindeki mahkemeler ise adi suçlara bakarlardı. Türk hukuku ilk kez Uygurlar döneminde yazıya geçirildi. 5)- DİN VE İNANIŞ: İslam öncesi Türklerin din ve inanışlarını şu 4 grupta toplayabiliriz: 1. Tabiat Kuvvetlerine İnanma: Dağ, ağaç, göl, kaya gibi varlıkların gizi güçlere sahip olduklarına inanırlardı. 2. Atalar Kültü: Ölmüş büyüklere ve atalara ait hatıralar kutsal sayılır ve saygı gösterilirdi. 3. Şamanizm: Kam veya Şaman adı verilen kişilerin, kötü veya iyi ruhlarla temas sağladıklarını inanılarak, bunların büyücülük ve sihir özelliklerine başvururlardı. Şaman inançları Anadolu'da hala varlığını sürdürmektedir. Örneğin; Gelinlerin üzerine buğday veya para atmak, Eşikten atlamanın uğursuz kabul edilmesi, kurşun dökmek gibi... 4. Göktanrı Dini: Türklerin İslamiyetten önceki dini Göktanrı diniydi. Bu dine göre Türkler; Tek bir Tanrının evreni yarattığına ve gökte oturduğuna inanıyorlardı. Öldükten sonra dirileceklerine inandıklarından, ölülerini atı, eşyaları ve silahıyla birlikte gömüyorlardı. Cennet'e UÇMAĞ, cehenneme ise TAMU diyorlardı. Mezarlara Ölüleri için YOĞ adı verilen cenaze törenleri yapar ve ardından yas tutarlardı. Türkler arasında ayrıca Maniheizm (Mani dini), Budizm, Musevilik, Hırıstiyanlık gibi dinlerde yayılmıştı. Hun Dininin özellikleri: Dağ, vadi, göl gibi tabiattaki bazı varlıklar kutsallıklarını korumaya devam etmiştir. Gök asıl tapılan unsur haline gelmiştir. Gök için "Tengri" kelimesini kullanmışlardır. Atalarının ruhlarını da kutsal kabul etmişlerdir. Bu nedenle ataların mezarlarına dokunma savaş sebebi sayılmıştır. İyi ve kötü ruhlara, fal ve büyüye inanmışlardır. Ölülerin kötü ruhlardan kurtulması için uzun süre bekletmişlerdir. Cesedin kokmasını önlemek amacıyla mumyalamışlardır. Göktürklerde Din: Evrenin üst üste gelen katlardan oluştuğuna inanılmıştır. Gök'ün onyedi, yerin altının ise yedi kattan oluştuğuna inanırlardı. Bu ikisinin arasında insanların yaşadığı yeryüzü bulunurdu. Tek tanrı inancına bu dönemde ulaşılmıştır. Bütün evren göğün en üst katında oturan Tanrı'ya itaat ederdi. Göktürkler Tanrı'ya "Türk Tanrısı" adını vererek onu millileştirmişlerdir. Tanrı ya; Ugan, Bayat, Ulu Yaratgan da demişlerdir. Bazı kutsal saydıkları yerlerde Tanrı'ya dua edip, kurban kesmişlerdir. Uygurlarda Din : Önceleri Şamanizm' e inanmışlardır Bögü Kağan döneminde Mani dinini kabul ettiler. * Orta Asya'da Türkler'de ilk kez göktanrı din inancı dışında başka bir dini kabul etmesi. Doğu Türkistan Uygurları " Budizm " i dini inanç olarak benimsediler. BALBAL : Yaşamında yiğitlik, kahramanlık göstermiş kişilerin mezarlarına dikilen kabaca yontulmuş taş heykellere denir. Bu mezarın çevresine ölünün, sağlığında öldürdüğü düşman sayısı kadar taşlar koyarlardı. İnanışa göre, yeniden dirilecek kişi atıyla cennete gidecek, ve öldürdüğü düşmanlar sonraki yaşamında ona hizmet edeceklerdir. KURGAN : Toprağın 5-6 metre altında, üzeri toprakla örtülü tepecik görünümündeki mezarlardır. Ölen kişiler bu mezarlara sevdikleri eşyaları ile birlikte gömülür. Bu öldükten sonra yaşamın devam ettiğine inanıldığının bir göstrgrsidir. Kam ( Şaman - Baksı ) : Türklerin din adamlarına verdikleri isimdir. Şamanlar ; fala bakar, büyücülük yapar, gelecekten haber verir, doktorluk yaparlardı. * Diğer toplumlarda olduğu gibi ayrıcalıklı bir sınıf haline gelmemişlerdir. Türklerin kabul ettiği dinler : Şamanizm, Maniheizm, Musevilik, Hristiyanlık, Mazdeizm ( Zerdüştlük), Budizm, İslamiyet. ( Çok geniş bir çevreye yayılmışlardır.) 6)- EKONOMİK HAYAT: HAYVANCILIK : Temel geçim kaynağı hayvancılıktır. Türklerde AT önemlidir. Atı ilk Türkler evcilleştirmiştir. Atın etinden, sütünden (KIMIZ) de faydalanmışlardır. Türkleri çok uzaklara göç edebilmesinde atın da önemli payı vardır. Göçebe bir hayat yaşayan Türkler belirli iki merkez arasında (yaylak-kışlak) hayatlarını sürdürürlerdi. Hayvancılık temel geçim kaynağıydı. Koyun, keçi, at en çok beslenen hayvanlardı. Bunun dışında sığır, katır ve deve de yetiştirilirdi. Beslenme ve giyimde hayvan ürünlerinden yararlanır ve bunları satarak geçimlerini sağlarlardı. 7

TİCARET : İlk madeni parayı Türgişler kullanmıştır. Ticaret önemli bir gelir kaynağıydı. Türkler uzun yıllar İpek ve Kürk Yolunu denetim altında tutmuşlardır. İPEK YOLU : Çin den başlayıp Avrupa ya ve bir kolu da Akdeniz e uzanan ticaret yolu. (İlkçağın ve Ortaçağın en önemli ticaret yoludur.) NOT: Çin-Türk mücadelesinin temel nedeni İpek Yoluna hakim olmaktı. KÜRK YOLU : Hazar-Bulgar ülkelerinden başlar, Altay-Sayan dağlarından İpek yoluna paralel olarak Çin e uzanan ticaret yoludur. Türkler bu yolun üzerinde de olduklarından sansar, samur, kunduz, vaşak gibi av hayvanlarının kürklerinin ticaretini yapıyorlardı. TARIM : Tarım da gelişmişti. Arpa, buğday, darı gibi tahılları yetiştiriyorlardı. Tarımla ilgili ilk Türkçe kelimeler Saban, Yonca ve Mısır dır. Töte Kanalı : Hunlar tarafından Altay bölgesinde açılan sulama kanalıdır. Bu kanalı Göktürkler de kullanmıştır. 7)- YAZI, DİL VE EDEBİYAT: Türk Dili ve Yazısı Türkçe, Ural-Altay dilleri ailesindendir, Türk yazısının ilk örneğine VIII. yüzyıl başlarından itibaren Orhun Yazıtları'nda rastlanılmaktadır. ( Bu yazıtlarda görülen Türkçe gelişmiş bir dildir.) Türk dili, XIII. yüzyıl boyunca, çeşitli alfabelerle ifade alanı buldu. Bunların en eskisi ve Türklere özgü olanı Göktürk, ikincisi ise Uygur alfabesidir. Bunun dışında Türkler, Soğd, Brahmi, Süryanî, ender olarak Tibet ve Çin alfabelerinden başka, Arap, Kiril ve Latin alfabelerini kullanmışlardır. Göktürk (Orhun) Alfabesi: İlk defa Orhun Nehri kıyısındaki kitabelerde rastlandığı için ORHUN ALFABESİ de denir. En eski Türk yazısı olma özelliğini taşır. V. ve IX. yüzyıllar arasında Yenisey mezar taşları ve Orhun Yazıtları'nda görülmektedir. Göktürk yazısına, karakter benzerliği dolayısıyla, eski İskandinav, Germen yazısı (runik) na benzetilerek, "runik Türk yazısı" adı da verilir. Göktürk harflerinin karakteri, işaretlerin esas olarak keskin düz çizgilerden meydana gelmiş olması ve bitişmemesidir. Yazı sağdan sola yazılır, kelimeler, aralarına üst üste iki nokta konarak birbirinden ayrılır. Orhun alfabesi 38 harften oluşur. Bunların 4'ü sesli, 34'ü ise sessiz harflerdir. Bu alfabenin ilk örneklerine Orhun Yazıtları'nda rastlandığından Orhun alfabesi de denilmektedir. Uygur Alfabesi: 18 harften meydana gelir. Uygurlar bu alfabeyi Soğd alfabesinden yararlanarak hazırlamışlardır. Eski Türklerin yazıda kullandıkları ikinci millî alfabesi Uygur alfabesidir. Uygur yazısı, Soğd alfabesinden alınmıştır. Uygurlar, Soğd alfabesini geliştirerek, bazı küçük ilave ve değişikliklerle kendilerine özgü bir alfabe haline getirmişlerdir. Uygur yazısı, sağdan sola doğru yazılırdı. Alfabede 18 harf vardır ve harfler genellikle birbirleriyle bitiştirilir. VIII. yüzyılın ilk yarısında kullanılmaya başlamış, öteki Türk kavimleri arasında da yayılmıştır. X. yüzyıldan itibaren yerini Arap alfabesine bırakmakla birlikte hemen önemini kaybetmedi. Moğol hakimiyetinin kurulmasıyla (XIII. yüzyıl) yeniden canlanmış, uzun süre Moğolların resmî yazısı olmuştur. İslamiyet öncesi Türklerde sözlü edebiyat gelişmiştir. SAGU : YOĞ adı verilen cenaze törenlerinde söylenen ağıtlardır. KOŞUK : Şölen ve eğlencelerde kopuz eşliğinde söylenen coşkulu şarkılardır. SAV : Atasözlerine denir. Başlıca Türk Destanları: Hunların (Oğuzların)--> Oğuz Kağan Destanı İskitlerin (Saka)------> Alper Tunga Destanı Göktürklerin----------> Ergenekon Destanı Uygurların------------> Göç ve Türeyiş Destanları Kırgızların-------------> Manas Destanı Destanlar ve efsaneler, Türklerin İslamiyet'ten önceki, adet, inanç ve hayat biçimleri hakkında bilgi veren zengin kaynaklardır. 8

KODEKS KUMANİKIIS (CODEX CUMANİCUS) : Türk dili ve edebiyatının en önemli hazinelerinden biri de Kodeks Kumanikııs (Codex Cumanicus) adlı Kuman lügatidir. Kumanlar, Kırım yarımadası ve Don civarındaki Cenevizlilerle yakın ticarî ilişkiler kurdular. Bu ilişkilerin sonucu olarak, İtalyan misyonerlerin kaleme aldıkları bu eser; Kumanca, Latince ve Farsça olmak üzere muhtemelen XIII. yüzyılda yazılmıştır. ARPIN-ÇUR TİGİN : Bilinen en eski Türk şairidir. Talas ve Yenisey Yazıtları : Orhun Yazıtları'ndan başka, Talas ve Yenisey nehirleri civarında da Türk yazıtları bulunmaktadır. Yenisey Yazıtları, Orhun Yazıtları'ndan daha eskidir. Yazıtların birkaçı hariç, diğerleri mezar taşları halindedir. Orhun Yazıtları (Göktürk Kitabeleri): Türklerin en eski kitabeleri VI. yüzyıla ait YENİSEY KİTABELERİ ile, VIII. yüzyıla ait ORHUN KİTABELERİ'dir. YOLLUĞ TİGİN isimli bir Türk prensi tarafından yazılmışlardır. VIII. yüzyılda dikilmiş olan Orhun Yazıtları, Yadrinsef (N.M.Jadrincev) tarafından XIX. yüzyılda (1889) keşfedilmiş, ilk olarak, 1893 yılında Danimarkalı dil bilgini Vilhelm Thomsen (Vilhem Tomsen) tarafından okunmuştur. En önemlileri, II. Göktürk Devleti'nin önemli devlet adamları Bilge, Kültigin ve Tonyukuk adına dikilmiş olanlarıdır. Yazıtların bir yüzü Çince olup, diğer tarafları Göktürk alfabesiyle yazılmıştır. Orhun Yazıtları üçü büyük olmak üzere birtakım dikili taşlar halindedir. Kültigin Yazıtı Bilge Kağan tarafından, kardeşi Kültigin adına 732 yılında dikilmiştir. Bu anıt, birkaç parçadan mcydana gelen birleşik bir yapı halindedir. Taşın her tarafında, yukarıdan aşağı doğru Göktürk alfabesiyle yazılmış yazılar bulunur. Batıya bakan yüzünde Çince yazı yer almaktadır. Tonyukuk Yazıtı İki ayrı taş sütun üzerine, 720-725 tarihleri arasında dikilmiştir. Yazılar soldan sağa doğru yazılmıştır. Burada Göktürklerin ünlü devlet adamı Tonyukuk, önce İlteriş Kağan zamanını anlatmakta, son olarak kendisinden bahsederek, öğütler vermektedir. Yazıtın etrafında başları kırılmış sekiz adet heykel bulunmaktadır. Bilge Kağan Yazıtı "... Türk milletinin adı sanı yok olmasın diye babam hakanı, annem hatunu yükseltmiş (olan) Tanrı onlara ülke veren Tanrı (kendilerini) Türk milletinin adı sanı yok olmasın diye beni o Tanrı hakan olarak (tahta) oturttu. Muhteşem bir kavmin üzerine hakan olmadım. İçte aşsız, dışta elbisesiz korkak ve zavallı bir kavmin üstüne hükümdar oldum Küçük kardeşim Kültigin (ve iki şad) ile sözleştik. Babamızın ve amcamızın kazandığı milletin adı sanı yok olmasın diye Türk milleti için gece uyumadım. Gündüz oturmadım. Küçük kardeşim Kültigin ile iki şad ile ölesiye kadar çalıştım. Bu kadar cehd edip (çalışıp) müttehit (birlik olan) milleti ateş, su (yani vahdetsiz) kılmadım. Ben kendim hakan olduğumda etraftaki yerlere varmış olan kavim ölü ve bitik bir halde yayan ve çıplak olarak geri geldi. Kavmi yükselteyim diye yukarı (kuzey) Oğuz kavmine karşı, ileri (doğu) Kıtan,Tatabı kavimlerine karşı, beri (güney) Çinlilere karşı büyük ordu (île) on iki (defa) sefer ettim, muharebe ettim. Ondan sonra Tanrı buyurduğu ve talim olduğu için kısmetim olduğu için ölecek olan milleti diriltip doğrulttum, çıplak kavmi elbiseli, fakir kavmi zengin kıldım, az kavmi çok kıldım.gayrı (başka) ülkelerden, gayrı (başka) hakanlardan daha iyi kıldım. Dört taraftaki kavmi hep muti kıldım. Düşmansız kıldım. (Bunlar) hep bana itaat etti..." Hüseyin Namık Orkun, Eski Türk Yazıtları, Ankara 1987, s.41-44 Bilge Kağan adına 735 yılında dikilmiştir. Kültigin ve Bilge Kağan yazıtları, Kültigin'in atabeyi olan Prens Yollug Tegin tarafından yazılmıştır. Yazıtlarda Göktürk Devleti'nin kuruluşu ve yükselişi, Kültigin ve Bilge Kağan'ın kahramanlıkları, başarıları anlatılmakta, Türk milletine öğütler verilmektedir. Göktürk Devleti tarihi bakımından en değerli kaynak olma özelliğini taşımaktadırlar. Orhun Yazıtlarının Önemi: Türk Tarihinin ve Türk Edebiyatının ilk yazılı belgeleri olmaları bakımından önemlidir. Bu kitabelerden Türklerin o günkü yaşayışlarını, inançlarını öğreniyoruz. Ayrıca kitabeler gelecekteki Türk Milleti içinde çarpıcı öğütler vermesi bakımından önemlidirler. 8)- BİLİM VE SANAT: Türkler 1 yılı 365 gün 6 saat olarak hesaplayarak, 12 hayvanlı Türk Takvimini oluşturmuşlardır. (Türklerin gök bilim ile olan ilgilerinin açık bir kanıtıdır.) Uygurlar tahta harflerden matbaayı ve pamuktan kağıdı yapmışlardır. Matbaa : 9

Kağıt ve baskı tekniği Uygurlarca bilinmekte idi. Baskı tekniğini (matbaa) ilk kullananların Çinliler olduğu görüşü yanında, bir kısım araştırmacılar da matbaanın ilk önce Uygurlarda kullanıldığı görüşündedirler. Matbaanın, batıya yayılmasında Uygurların büyük rolü olmuştur. ( Avrupa, Moğollar aracılığı ile XIII. yüzyılda Uygur baskı tekniğinden haberdar olmuştur.) Gutenberg matbaanın mucidi değil sadece geliştiricisidir. Uygurlar, Avrupa'dan yüzyıllar önce kağıdı biliyorlardı. Kağıdı, önce Araplar, VIII. yüzyılda ele geçirdikleri esirlerden öğrendiler ve Semerkant' ta bir kağıt imalathanesi kurdular. Kağıt, XI. yüzyılda Arap fetihleriyle İspanya'ya, dolayısıyla Avrupa'ya yayılmıştır. Madencilikte özellikle de demircilikte ileri gitmişlerdir. (Kazakistan'ın başkenti Alma Ata yakınlarında bir kurgandan çıkarılan "Altın Adam Heykeli" Türk maden sanatının ne kadar geliştiğini gösterir.) Taş, altın, gümüş üstüne kakmacılık, kuyumculuk (maden sanatı), halı ve kilim dokumacılığı, gergef işçiliği ve çadır yapma sanatları gelişmiştir. HAYVAN USLUBÜ : Türklerin taşınabilir eşyalar üzerine yaptıkları hareketli hayvan figürlerine verilen sanatsal terimdir. Türk sanatı, kemer tokaları, kılıç, hançer kabzası, süs eşyaları, at takımları ani taşınabilir malzemeler üzerine işlenmiş çeşitli hayvanların birbiriyle mücadelesini gösteren motiflerden oluşan ve dolayısıyla hayvan üslubu adı verilen sanat ürünleriylekendini göstermiştir. HALI Türklerin Dünya medeniyetine bir katkısıdır. (Altaylarda Pazırık Kurganı'nda bulunan halı dünyanın en eski halısıdır. Bu halı Pazırık Halısı adıyla anılır.) TÜRK KÜLTÜRÜNÜN ÇEVRE KÜLTÜRLERLE MÜNASEBETLERİ: 1)- Türklerin Çin Kültürüne Katkıları: a)- Askerlik alanında b)- Devlet Teşkilatında c)- At kültüründe(atı evcilleştirmede) d)- Gök Tanrı inancıyla... Çinlileri etkilemişlerdir. 3)- Türklerin Moğol Kültürüne Katkıları: Askerlik alanında, Devlet teşkilatında, Dil ve Alfabede (Uygurca ve Uygur Alfabesini kullandılar.), Kımız yapmayı öğrettiler, Türk Töresi ve geleneklerinden, Göktanrı dininden etkilendiler. 2)- Çinlilerin Türkleri Etkilediği Alanlar: a)- Tarım ve yerleşik kültür b)- Felsefe( Taoizm, Konfiçyüs ve Budizm) c)- Giyim... konularında Çinliler Türkleri etkilemişlerdir. B- İSLAMİYET SONRASI TÜRK TARİHİ Türklerin İslamiyet'i Kabulü ve İslam Devletindeki Hizmetleri Talas Savaşı ( 751 ) ( Araplar - Çinliler ) : Doğudan batıya ilerleyen Çinliler ile, Ön-Asya' dan doğuya ilerleyen Araplar, Talas ırmağı kıyılarında savaştılar. Bu savaşta, Orta Asya'nın Çin egemenliğine girmesini istemeyen, Karluk ve Yağma Türkleri, Arapların yanına geçmişler ve savaşı Arapların kazanmasını sağlamışlardır. Önemi: Orta Asya'nın Çin egemenliğine girmesi engellenmiştir. ( Siyasi ) Türkler, bu savaştan sonra guruplar halinde İslamiyet'i kabul etmeye başlamışlardır. ( Karluklar ) ( Dini ) Esir alınan Çinlilerden kâğıt yapım tekniği öğrenilmiştir. ( Kültürel ) Türklerin İslamiyet'i Kabul Etme Nedenleri: İslamiyet teki tek tanrı ( Allah ) inancı ile Gök Tanrı inancı arasında pek fark bulmamaları Türk toplumunda bulunan Ozan ve Kam'lar ile İslam Evliyaları ve Dervişlerinin birbirine benzerlik göstermesi Cihad fikriyle, fetih fikrinin birbiriyle bağdaşması İslamiyet'in öngördüğü doğruluk, dürüstlük, temizlik, konukseverlik gibi ahlak kurallarının, Türk ahlak anlayışına uygun olması Ahiret inancı ve Kurban Kesme benzerlikleri Bilimsel ve Ticari ilişkilerin etkileri. Türklerin İslam Dünyasındaki Etkinlikleri ve Hizmetleri : Abbasiler döneminden başlayarak Türkler'in etkinlikleri artmıştır. Abbasilerde Türkleri devlet hizmetinde görevlendiren ilk halife "Mansur" dur. Harun Reşid döneminde Saray Muhafızları Türklerden oluşturulmuştur. Bizans sınır boylarında ( Uc ), Türklere görevler verilmiştir. Me'mun ve Mu'tasım dönemlerinde Türkler'in askeri etkinlikleri arttı. Mu'tasım döneminde Türkler için "Samerra" şehri kuruldu. Azerbaycan'da başlayan ve devleti ( Abbasileri ) tehdit eder hale gelen Babek isyanı, Mu'tasım döneminde Türkler tarafından bastırılmıştır. Büyük Selçuklular, Abbasi Halifesini Büveyhoğullarının baskısından kurtardılar. Batı'da Bizans ve Haçlılara karşı, doğuda Moğol tehlikesine karşı İslam dünyasını Türkler korumuşlardır. 10

Değişik bölgelerde kurmuş oldukları devletler yoluyla İslamiyet'i batı ve doğu'da yaydılar. İslam uygarlığının gelişmesine büyük katkıda bulundular. ( Farabi, İbn-i Sina, Biruni, Harezmi, İbn-i Türk önemli Türk Bilim adamlarıdır.) Eğitim ve Öğretim Kurumları açısından İslam dünyasının gelişmesini sağladılar ( Nizamiye Medresesi ) İslam Sanatına' da katkıda bulunmuşlardır. Özetle: İslamiyet'i her türlü iç ve dış tehlikelerden korumuşlardır. İslamiyet ' in yayılmasına ve bir dünya dini olmasına katkıda bulunmuşlardır. İslam dünyasına önemli devlet, bilim ve sanat adamları kazandırmışlardır. İslam Kültürünü geliştirerek batıya tanıtmışlardır. ( Büyük Selçuklular - Osmanlılar) Bugün, İslam bilim ve kültürünü laik devlet yapısı içerisinde geliştirmektedirler. ( TC ) İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ 1. TOLUNOĞULLARI Mısır da kurulan ilk Müslüman-Türk Devletidir. Kurucusu Tolunoğlu Ahmet tir. 2. İHŞİDİLER ( AKŞİTLER ) Mısır da kurulan ikinci Müslüman Türk Devletidir. Kurucusu Ferganalı Ebu Bekir Mehmet tir. NOT: Her iki devlette yöneticileri ve askerleri Türk olmasına karşın halkı Arap olan devletlerdir. Bu yüzden uzun süre yaşayamamış ve yıkılmışlardır. Hicaz bölgesine hakim olan ilk Türk devletidir. 3.KARAHANLILAR (840 1212 ) NOT 1: Karahanlı Devletine bu ismin verilme nedeni, hükümdar ünvanları arasında kara ( kuvvetli ) sıfatına çok rastlanmasındandır. NOT 2: Karahanlı Devleti Türklerin yoğunlukta olduğu bir coğrafyada ( Türkistan=Orta Asya ) kurulduğu için, Türk dili ve Türk Kültürüne büyük önem vermiş; Karahanlılar döneminde Türk dili ve Türk kültürü açısından çok önemli eserler yazılmıştır. ( Birçok Türk Devletinde Arapça ve Farsça nın büyük bir etkinliği varken Karahanlılar Türk diline ve Türk Kültürüne büyük önem vermişlerdir. 4. GAZNELİLER (962-1187 ) NOT 1: Tarihte Sultan ünvanını ilk kullanan Türk hükümdarı Sultan Mahmut olmuştur. NOT 2 : Gazneli Devleti kurulduğu bölgede Türklerin yoğunluğu fazla değildi. Bu devlette türkler daha çok yönetim ve askeri alanda ağırlıklarını hissettirmişlerdir. Halkın büyük bir bölümü Türk değildi. Bu durum devletin çabuk yıkılmasında önemli rol oynamıştır. NOT 3 : Bugünkü Pakistan ın oluşumunda ve Hindistan da İslamiyet in yayılmasında en büyük pay Gazneli Devletine aittir. BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ Nizamül-Mülk: Büyük selçuklu Devleti tarihinde önemli bir role sahip olan devlet adamıdır. Batınilik hareketine karşı çok iyi mücadele yapmıştır. Sünni İslam anlayışını korumak ve güçlendirmek için, ülkenin birçok yerinde medreseler yaptırmıştır. Bu medreselere Nizamiye medreseleri denir. Büyük Selçuklu Devletinin Türk Tarihindeki Önemi Büyük Selçuklu Devleti Anadolu nun fethedilip Türkleşmesini sağladılar. Haçlı saldırılarına karşı İslam Dünyasını korudular. İslam Kültür ve Medeniyetinin gelişmesine katkıda bulundular. Halifeliği koruyarak devam etmesini sağladılar. HARZEMŞAHLAR (1097-1231 ) Aral gölünün güneyindeki bölgeye Harezm denir. Bu bölgeyi idare eden kişilere de Harzemşah adı verilir. Harzemşahlar Devletinin kurucusu Atsız dır. Bu devlet Sultan Alâeddin Muhammed döneminde en geniş sınırlarına ulaştı. Celaleddin Harzemşah döneminde Moğollarla yapılan savaşı kaybedilinince batıya yöneldiler ve Doğu Anadolu ya geldiler. Bu sıralarda Anadolu da Anadolu Selçuklu Devleti vardı. İki ülkenin bu bölgede hâkimiyet mücadelesine giriştiler. Harzemşahlar il Anadolu Selçuklu Devleti arasında yapılan ( Yassıçemen ) savaşını Anadolu Selçuklu Devleti kazandı. Celaleddin Harzemşah ın bir süre sonra ölümü ile bu devlet yıkıldı. NOT: Harzemşahlar onaltı büyük Türk Devleti arasında yer almaktadır. EYYUBİLER (1174 1250 ) Haçlı saldırılarına karşı Mısır da bulunana Fatimi Devleti Musul Atabeyinde yardım istedi. Musul atabeyi mısır a yardım gönderdi. Yardıma giden ordunun komutanı Şirkuh yeğeni Selahaddin Eyyubi ile beraber Mısır da Haçlıları yendiler. Bu zafer Selahaddin Eyyubi ye büyük bir ün kazandırdı. Şirkuh un ölümünden sonra, Selahaddin Eyyubi Fatimi Devletini kontrolu altına aldı. Kısa sürede Filistin, Suriye, Mısır olmak üzere büyük bir devlet kurdu. Selahaddin Eyyubi nin ölümü ile ülke parçalandı. Ordu komutanlarından Aybey Mısır da idareyi ele geçirdi ve Memluklar Devletini kurdu. 13

MEMLUKLAR Eyyubi Devletini Türk komutanlarından biri de Aybey di. Eyyubi Devleti parçalanınca Aybey Mısır da Memluklu Devletini kurdu. Memluklar hem haçlılarla hem de Moğollarla başarılı savaşlar yaptılar. Fatih zamanında Memluklu Devleti ile Osmanlı Devletinin arası açıldı. Yavuz Sultan Selim Memluklerle ( Mercidabık -1516 ve Ridaniye- 1517 ) savaşlarını yaparak bu devlete son verdi. Mısır ve Suriye bölgesini ele geçiren Osmanlı Devleti aynı zamanda Memluklerin kontrolünde olan Abbasi halifeliğine de son verdiler ve halifelik Osmanlı Devletine yani Türklere geçmiş oldu. Aynı zamanda Mısır da bulunana kutsal emanetler İstanbul a getirildi. MOĞOLLAR Orta Asya nın doğusunda Türklerle komşu olarak yaşayan Moğollar, Türklerden ayrı bir millettir. Ancak aynı coğrafyada yaşamaları gereği aralarında uzun dönem siyasi, ticari, kültürel ilişkiler olmuştur. Bu ilişkiler sonucunda Türkler ve Moğollar birbirlerinin kültürlerini etkilemiş ve benzer noktalar oluşmuştur. Moğollar, Türkler gibi birçok devletin kuruluşuna imza atan, teşkilatçı bir yapıya sahip değildi. Moğollar tarih sahnesine ilk defa asıl adı Temuçin olan Cengiz Han döneminde ortaya çıkmıştır. Kısa sürede çok geniş sınırlara ulaşan bu devlet Cengiz Han ın ölümü ile dört ayrı parçaya ayrılmıştır. Bunlar: A. ALTINORDU-ALTINORDA DEVLETİ: Cengiz Han'ın torunu Batuhan tarafından Karadeniz in kuzeyinde kurulmuştur. Başkenti Saray şehri olan bu devletin sınırları Aral Gölünden Macaristan içlerine kadar uzanıyordu. Bu devlet Berke Han zamanında İslamiyet i kabul etmiş ve zamanla Türkleşmiştir. NOT 1: İslamiyet i kabul eden Moğollar zamanla Türkleşme özelliği gösterirken, İslam dinine girmeyen Moğollar kendi milli özelliklerini korumuşlardır. Müslüman olan Moğollar yoğun Müslüman Türk nüfusu içerisinde zamanla erimişlerdir. NOT 2: Moğolların kurmuş oldukları devletler tek başına Moğol karakteristiği oluşturmamakta, bu devletler üzerinde Türk etkisi de gözükmektedir. Moğol Devletlerinde Türk etkisinin bulunmasında, bu devletler içerisindeki yoğun Türk nüfusunun yanında, Moğollara göre daha gelişmiş olan Türk Devlet geleneği ve Türk kültürünün de büyük etkisi vardır. Altınordu Devleti Toktamış Han zamanında Timur Devleti ile savaşmış ve Timur Altınordu Devleti ni yenmiştir. Timur la yapılan bu savaş ülkeyi zor durumda bırakmış ve parçalanma sürecine girmiştir. Altınordu Devleti parçalanınca ortaya değişik isimlerde hanlıklar ortaya çıktı. Ancak tek başlarına güçlü birer devlet olamayan bu hanlıklar birer birer Ruslar tarafından ortadan kaldırıldı ve Karadeniz in kuzeyinde Rus egemenliği başladı. NOT 3: Timur un Altınordu Devleti ni yenmesi Türk tarihi açısında büyük önem taşır. Bu savaşla gücünü kaybeden Altınordu Devleti parçalanmış bu durum en çok Rusların işine yaramıştır. Yani Timur Rusların güçlenmesi ve Türk dünyasının başına bela olması sürecini başlatmış oldu. Bilindiği gibi Timur bir başka Türk Devleti olan Osmanlı Devleti ile de savaşmış ve bu devleti de yenerek, Türklerin Avrupa da ilerlemesini geçici olarak durdurmuştur. Ancak bütün bu ibareler Timur un Türk dünyasına düşman olduğu gibi bir kanıya varılmasını için yeterli değildir. Altınordu Devleti nin parçalanması ile ortaya çıkan hanlıklar şunlardır. a. Kırım Hanlığı b. Kazan Hanlığı c.kasım Hanlığı d. Ejderhan Hanlığı e. Küçüm Hanlığı f.nogay Hanlığı B. İLHANLILAR Bu devlet Cengiz Han ın torunu Hulagu Han tarafından İran da kuruldu. Daha sonra Azerbaycan ı ve Irak ı ele geçirerek sınırlarını genişlettiler. Abbasi Devletine son verdiler. Ancak Memlukler İlhanlıları iki kez mağlup etmeyi başardı. İlhanlılar Gazan Mahmut Han zamanında İslamiyet i kabul ettiler. İslam dinine giren İlhanlılar zamanla Türkleşmeye başladılar. XIV. Yüzyılda yıkılan bu devlet üzerinde Celayirler Devleti kuruldu. C. ÇAĞATAYLILAR Cengiz Han ın oğlu Çağatay Han tarafından kuruldu. Kısa sürede orta Asya nın büyük bölümünü ele geçirdiler. İslamiyet i kabul eden Çağataylılar da hızla Türkleştiler. Çağatay Türkçesi, Moğolca nın yerini aldı. Çağatay devletinde emirlik yapan Timur, bu devletin zayıf durumunda yararlanarak kısa sürede Çağatay Devleti nin yönetimini ele geçirdi. Çağatay devleti Timur Devleti haline dönüştü. D. KUBİLAY HANLIĞI Cengiz Han ın ölümünden sonra Çin bölgesinde kurulmuştur. Ancak Çin nüfusunun yoğunluğu onların sonunu hazırlamış ve bu devlet zamanla Çinlileşmiştir. TİMUR DEVLETİ Çağatay Hanlığı yönetimini ele geçiren Timur, kendi adına devleti yeniden kurdu. Ancak kendisi Cengiz Han soyundan gelmediği için Çağatay Hanları soyundan gelen kişilerin hakan yaptı. Ancak esas güç yine de Timur un elindeydi. NOT : Türk Devlet geleneğine göre devletin başına geçecek kişi kesinlikle hükümdar ailesi soyundan gelmelidir. Aksi halde halk tarafından yöneticiliği kabul görmez, itaat edilmezdi. Bu gelenek Timur un yukarıda bahsi geçtiği gibi davranmasında rol oynamıştır. Timur kısa sürede devletin sınırlarını genişletti. İran, Irak, Doğu Anadolu ele geçirildi. Timur Devleti nin güçlenmesi ve batıya doğru genişlemesi, Anadolu da kurulmuş olan Osmanlı Devleti ile hâkimiyet mücadelesine yol açtı. İki Türk Devleti karşı karşıya geldi. 1402 yılında yapılan Ankara savaşını Timur kazandı. Bu savaş ile Osmanlı Devleti geçici olarak durakladı. Fetret devrine girdi. Timur un ölümü ile devlet çocukları arasında paylaşıldı. Timur oğullarından ŞAHRUH devletin büyük bölümünde hâkimiyeti ele geçirdi. Uluğ Bey ve Hüseyin Baykara döneminde Timur Devleti gücünü kaybederek yaşamaya devam etti. Hüseyin Baykara nın ölümü ile Timur devleti Özbekler, Akkoyunlar ve Karakoyunlar tarafından yıkıldı. BABÜRLER Timur hanedanı soyundan gelen Babür tarafından, bugünkü Afganistan, Pakistan ve Hindistan coğrafyasında kurulan bir devlettir. Bu devlet en güçlü dönemini Şah Cihan zamanında yaşamıştır. Babür Devleti 17. yüzyıla kadar devam etti. 1858 yılında Hindistan da egemenlik kuran İngilizler Babür Devletine son verdi. NOT 1: Babür Devleti onaltı büyük Türk Devleti arasına girmektedir. NOT 2: Babür Şah aynı zamanda edebi yönü ile de tanınan bir devlet adamıdır. Babürname adlı Türkçe yazılmış bir eseri mevcuttur. NOT 3: Şah Cihan ın ölen eşi Mümtaz Mahal a yaptırdığı anıt mezar olan Taç Mahal dünyaca tanınan eserler arasındadır. 14