(1874-1931) Servet-i Fünun akımının önemli romancılarından biri olan Mehmet Rauf, 1875 de İstanbul da doğdu. Babası Hacı Ahmet Efendi, bir sağlık kurumunda çalışan bir memurdu. Önce Balat ta ki Defterdar Mahalle Mektebi ni, sonra Soğukçeşme Askeriye Rüştiyesi ni ve Mektebi Bahriye yi bitirdi. Onun amacı subay olmak değil, yazın çevresine girmek, yazar olmaktı. Okulu bitirdikten sonra bir takım resmi görevlerde bulundu. Öğrenimi sırasında Fransızca ve İngilizce sini ilerleterek, Alphonse Daudet, Emile Zola, Gustave Flaubert gibi, dönemin Fransa sının gerçekçi yazarlarını okudu. Genel kültürünü artırdı. Mekteb-i Bahriye de öğrenci iken Halit Ziya ya gönderdiği mektuplarla onunla tanışma fırsatı buldu ve birçok yapıtını da onun sayesinde, gazete ve dergilerde yayınladı ve akabinde Servet-i Fünun topluluğu şair ve yazarlar gurubuna katıldı. İlk evliliğini, 1901 de Ayşe Sermet Hanım la yaptı. Ayşe Hanım, Tevfik Fikret in hala kızıdır. Ondan iki kızı oldu. Sonra ilk eşinden ayrılmadan Besime Hanım la ikinci evliliğini yaptı. Bundan da bir kızı oldu. Sonra Besime Hanım dan ayrılarak Muazzez Hanım la evlendi. Yaşamının sonlarına doğru 1 / 8
kısa bir süre şeker ticaretiyle uğraştı. 1927 de hastalanarak felç oldu. 5 yıl yatalak olarak yaşadı. 1931 de yaşamını yirtidi. Rauf u ilk etkileyen Ahmet Mithat Efendi dir. 16 yaşında okuduğu Halit Ziya nın Nemide adlı romanı onun pek çok yönden hayran bıraktı. Nemide romanını ve Halit Ziya ya olan hayranlığı, ona Düşmüş adlı uzun öyküsünde esin kaynağı oldu. Resimli Gazete de öyküler, Mektep Dergisi nde mensur şiirler yayınladı. Garam-ı Şebab ı, 1896 da İkdam Gazetesi nde tefrika edildi. Hüseyin Cahit Yalçın, Tevfik Fikret, Cenab Şahabettin gibi şahsiyetlerle tanışma imkânı buldu. Bu şahsiyetler gerek dil, gerekse konu itibarı ile Tanzimat şair ve ediplerinden farklıydılar. Fuat da Servet-i Fünun denilen bu gurup şahsiyetlerin fazlaca etkilendi. Servet-i Fünun da yayımlanan ilk yazısı, Uzaktan adlı küçük bir öyküdür. Bu gibi küçük öyküler dışında Halit Ziya Hayatı ve Hususiyeti, Muhayyen Muharriri Tevfik Fikret Hayatı ve Hususiyeti gibi yazıları ile çağdaş yazarları değerlendirirken, Karmen ve Filalançi, Paul Baurget ve bir Cinayet-i aşk, Emile Zola nın son romanı gibi eleştirileri ile bazı batılı yazarları değerlendirmiştir. 1901 de Hüseyin Cahit Yalçın ın Fransızca dan çevirdiği Edebiyat ve Hukuk adlı makalesi Fransız Devrimi ni çağrıştırıyor gerekçesiyle dergi kapatıldı. Yazarlarına da yazım yasağı konuldu. 1908 Meşrutiyeti ile Rauf da hızla gelişen basın yayın alanında yeniden çalışmaya başladı. Ancak artık amacı geçimini sağlamak olduğundan piyasaya dönük eserler vermeye başladı ve bu yüzden de eski yazım düzeyini hiç bir zaman tutturamadı. Rauf un tek yapıtlık bir deha olduğu da söylenebilir. Tanzimat sonrası yine kazanç kapısı olarak gördüğü tiyatro alanında da eserler verdi. 1908 de Mehasin isimli dergiyi çıkarmaya başladı. Bu dergide magazin konuları işlenmiş Halit Ziya nın Ferdi ve Şükara sı uyarlandı. Eylül de, romanda olduğu gibi bütün sanatlarda da başlıca temalardan biri olan yasak aşk teması işlenir. 2 / 8
3 / 8
4 / 8
Eserleri: Eylül Böğürtlen Ceriha Define 5 / 8
Edebi Hatıralar Eski Aşk Geceleri Eylül Ferdâ-yı Garâm Genç Kız Kalbi Halas Kan Damlası Karanfil ve Yasemin Kurtuluş (Halâs) İstiklal Harbi Romanı Mehmed Rauf'un Anıları Sansar Son Yıldız 6 / 8
Üç Hikâye 'Türk Klasiği' Siyah İnciler Hikâye Kitapları: İhtizar Son Emel Aşk Kadını Eski Aşk Geceleri İlk Temas İlk Zevk 7 / 8
Tiyatro Eserleri: Pençe Cidal İki Kuvvet Yağmurdan Doluya 8 / 8