Hijyen Eğitimi Market, lokanta, berber ve otellerde hijyen eğitimi için üç ay kaldı Bir yönetmelik uyarınca; kuaförden lokantaya, hamamdan masaj salonuna, süpermarketten otele kadar, çok sayıda iş yerinde çalışanların hijyen eğitimi almaları gerekiyor. KİMLER ALACAK? Hijyen Eğitimi Yönetmeliği ne göre, aşağıda belirtilen iş yerlerinde çalışanlar 5 Temmuz 2014 tarihine kadar hijyen eğitimi almak zorundalar (Bk. 05.07.2013 tarihli Resmi Gazete de yayınlanan Yönetmelik). Buna göre; Gıda üretim iş yerleri, ana dağıtım merkezleri, hazır yemek hizmeti, İş yeri ve kurum yemekhaneleri, Restoranlar ve diğer benzeri gıda hizmetlerinin sunulduğu yerler, dükkânlar, toptan satış yerleri, Süpermarket dağıtım merkezleri dâhil olmak üzere son tüketiciye satış ve dağıtım noktasında gıdanın işlenmesi, muameleye tabi tutulması veya depolanması ve benzeri hizmetlerin verildiği iş yerleri, İnsani tüketim amaçlı sular ile doğal mineralli suların üretimini yapan iş yerleri, Kaplıca, hamam, sauna, Berber, kuaför, Dövme ve pirsing yapılan yerler, Masaj ve güzellik salonları ve benzeri yerler, Otel, motel, pansiyon ve misafirhane gibi yerler çalışanlarına hijyen eğitimi aldırmak zorundalar. ÖĞRETİM KURUMLARI Hijyen eğitimi, Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ne bağlı öğretim kurumları tarafından verilecek. Genel müdürlük, eğitim ile ilgili yapacağı masrafları karşılamak üzere eğitime katılanlardan ücret talep
edebilecek. İş yeri sahipleri ve işletenleri, komisyonca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde, bu eğitimleri çalışanlarına kendi imkanlarıyla da verebilecekler. EĞİTİMİN KAPSAMI Eğitimlerin kapsamı, hijyen ilkelerine uyulmaması sebebiyle halk sağlığı açısından risk oluşturduğu bilinen virüslerin, bakterilerin, parazitlerin, mantarların ve diğer enfeksiyon etkenlerinin genel özelliklerini, bulaşma yollarını, hangi iş kolunda nasıl bulaşmalar olabileceğini veya halk sağlığının nasıl tehdit göreceğini, hastalık belirtilerini ve korunma yollarını kapsayacak şekilde komisyonca belirlenecek. Eğitimlerin süresi sekiz saatten az olamayacak. BELGE GEREKİYOR Yönetmelik kapsamındaki iş yerlerinde, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü tarafından verilen belgeye sahip olmayan kişiler çalıştırılamayacak. İş yeri sahipleri ve işletenleri, çalışanlarının hijyen eğitimi almasından ve belgeli olarak çalıştırılmasından birinci derecede sorumlu olacaklar. Bizzat çalışmaları durumunda iş yeri sahipleri ve işletenlerinin de hijyen eğitimi almaları gerekiyor. Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ne bağlı öğretim kurumlarınca hijyen eğitimine ilişkin verilen kurs bitirme belgesine sahip olmayan kişileri çalıştıranlar hakkında, 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu nun 5728 sayılı Kanun la değişen 282 nci maddesine göre para cezası uygulanacak. Yukarıda belirtilen iş yerleri için öngörülen süre yaklaşık üç ay sonra (05.07.2014 tarihinde) doluyor. Çalışanlarına hijyen eğitimi aldırmamış olan iş yeri sahiplerinin hijyen eğitimi aldırma konusunda acele etmelerinde yarar var. Kaynak : Hurriiyet.com.tr Yazar : Şükrü Kızılot
Çalıştıkça emekli aylığının düşmesine Dur denilmeli Çalıştıkça emekli aylığının düşmesine Dur denilmeli EMEKLİ aylığı, çalışanların hem kendileri hem de öldükleri zaman eş ve çocuklarına bağlanacak aylık yönüyle en büyük güvenceleri Her ne kadar Sosyal güvenlik tek çatı altında toplandı deniliyorsa da bağlanan aylıkların tutarı yönünden. Bağ-Kur ve SSK emeklilerine kıyasla devlet memurları daha avantajlılar ÇALIŞTIKÇA AZALAN AYLIK SSK lı (4/a lı) veya Bağ-Kur lu (4/b li) olarak çalışanlar. 1 Ekim 2008 den itibaren asgari ücretle ne kadar çok çalışır ve çok süre ile prim öderlerse ödesinler, üzerinden prim ödedikleri tutar yaklaşık 2.400-2.700 TL aralığında olduğu sürece, bağlanacak emekli aylıkları o kadar düşük oluyor. Başka bir anlatımla, az çalışan çok, çok çalışan az emekli aylığı alıyor. Diyeceksiniz ki; İnanılır gibi değil. İster inanın ister inanmayın, mevzuat ve uygulama böyle!.. NİÇİN BÖYLE? SSK lı (4/a lı) bir ücretlinin veya Bağ-Kur lunun emekli aylığı; Aylık bağlama oranı X Ortalama aylık kazanç
formülüne göre hesaplanıyor. Demek ki aylık bağlama oranı ve ortalama aylık kazanç yüksek olduğu ölçüde daha fazla emekli aylığı bağlanıyor. Bu da ücretlinin prim tutarı ve prim ödeme gün sayısı ne kadar yüksekse, o kadar fazla aylık bağlanacağı anlamına geliyor. Emekli aylıklarının hesaplanmasında üç dönem var. Birinci Dönem: 31.12.1999 günü ve öncesinde prim ödeyenler, İkinci Dönem: 2.000-30.09.2008 arasındaki çalışmalar ve prim ödeyenler, Üçüncü Dönem: 1.10.2008 ve sonrasındaki çalışmalar ve prim ödeyenler. Bu dönemlerden üçüncüsüne göre, her hal ve koşulda, en düşük emekli aylığı bağlanıyor. Adlarına (aylık 2.400-2.700 TL den az kazanç bildirilerek) prim ödendiği her ay, ileride alınacak emekli aylığı düşecek. Nasıl fıkra gibi değil mi? Dönüp bakıyoruz; özellikle 1 Ekim 2008 sonrasında, çalışma süresi arttıkça, bağlanacak emekli aylığı daha düşük oluyor! ASGARİ ÜCRET İLE 3 KATI AYNI Mevcut sisteme göre, asgari ücret alan birisi ile 2.400 TL ya da 2.700 TL ücret alanın emekli olması halinde bağlanacak emekli aylığı 5 TL,10 TL gibi anlamsız bir fark dışında değişmiyor. Bu durum da taban aylık uygulamasından ileri geliyor. Şu anda, sigorta primlerini tavandan (yani 6.360,90 TL den) ödeyenlerin bağlanacak emekli aylıkları ayda 6 TL, 7 TL civarında artıyor. Asgari ücretlilerin ise her ay 2 TL civarında düşüyor.
Bu uygulama, ücretin düşük gösterilmesi şeklinde kayıt dışı istihdamı da teşvik ediyor. Bazı işverenler, örneğin 2.500 TL ücret alan işçisine Evladım bordroda asgari ücretten göstermemle, 2.500 TL den göstermem emekli aylığını etkilemiyor diyebiliyor. İşçi o aşamada olayın kıdem tazminatı boyutunu da düşünmediğinden ya da iş bulmak ciddi bir sorun olduğundan, sesini çıkarmayabiliyor. ERKEN EMEKLİLİĞE TEŞVİK Mevcut sistem işçileri erken emekliliğe teşvik ediyor. İşçi emekli oluyor, kıdem tazminatını alıyor. Ardından başka bir işyerinde ya da aynı işyerinde, destek primine tabi olarak hem emekli aylığı hem de ücret alarak çalışıyor. Oysa sistem geç emekli olmayı ve çalıştıkça daha fazla emekli aylığı bağlanmasını sağlayan ve özendiren bir sistem olmalı. G.V.K. GEÇİCİ 67 NCİ MADDE UYGULAMASI İLE İLGİLİ OLARAK GERÇEK KİŞİLERE YÖNELİK VERGİ REHBERİ G.V.K. Geçici 67. Madde Uygulaması İle İlgili Olarak Gerçek Kişilere Yönelik Vergi Rehberi Yayınlandı. 07-02-14 15:55
Türk finansal araçlarına yatırım yapan gerçek kişi yatırımcıları bilgilendirmek amacıyla hazırlanmış olan G.V.K. Geçici 67. Madde uygulaması İle İlgili Olarak Gerçek Kişilere Yönelik Vergi Rehberi pdf formatında Başkanlığımızın internet sayfasında yayınlanmıştır. Rehberde, menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel finans kurumlarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik açıklamalara yer verilmiştir. Söz konusu Rehbere ulaşmak için tıklayınız.