...KRİZLERDEN İSTİKRARA... DEĞİŞEN GELİŞEN BÜYÜYEN TÜRKİYE NİN TEŞVİK KENTİ KÜTAHYA

Benzer belgeler
T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI YENİ TEŞVİK SİSTEMİ YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI. 15 Kasım 2012 İSTANBUL. Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI ŞUBAT 2015

YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ (2012) YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI

YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ

YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ 2012

YATIRIM TEŞVİKLERİNDEN İZMİR YETERİNCE PAY ALAMIYOR

YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ VE ATIK YÖNETİMİ DESTEKLERİ

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ VE DİYARBAKIR

YENİ TEŞVİK YASASININ AVANTAJLARINDAN DAHA YÜKSEK ORANLARDA YARARLANMAK İÇİN SON GÜN

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ. Bu uygulamalar kapsamında sağlanacak destek unsurları aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ VE DİYARBAKIR

GÜNEY EGE KALKINMA AJANSI BİLGİLENDİRME SUNUMU

YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI

T.C. B A Ş B A K A N L I K STEMİ YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ 1 / 7

ENERJİ YATIRIMLARI VE TEŞVİK TEDBİRLERİ

TOPLUMSAL RAPORLAR YATIRIM TEŞVİKLERİ VE İSTİHDAM ( ) Yatırımlar büyürken istihdam küçülüyor

Bölgesel Teşvik Uygulamaları

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği. Yeni Teşvik Sistemi. 4. Bölge Teşvikleri

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

EKONOMİ BAKANLIĞI YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI PROJE BAZLI DESTEK SİSTEMİ YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ

STEMİNİN 2009 YILI SONU İTİBARIYLA UYGULAMA SONUÇLARI

YATIRIMLARA PROJE BAZLI DEVLET YARDIMI VERİLMESİNE İLİŞKİN KARAR (2016/9495 SAYILI BAKANLAR KURULU KARARI)

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ. Stratejik Yatırımların Teşviki KDV İstisnası ü ü ü ü. Bölgesel Teşvik Uygulamaları

TTGV Enerji Verimliliği. Desteği

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI YENİ TEŞVİK SİSTEMİ YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI. 22 Nisan Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü ANKARA

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER

Türkiye Ekonomisindeki Son Gelişmeler

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI YENİ TEŞVİK SİSTEMİ YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI. Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü ANKARA

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

V E R G İ A K T Ü E L

DOĞU MARMARA BÖLGESİ NDE DÖNEMİNDE YATIRIM TEŞVİKLERİNDEN YARARLANMA DURUMU DEĞERLENDİRMESİ

YENĠ TEġVĠK DÜZENLEMELERĠ BĠLGĠ NOTU

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

SUNGURLU. Sungurlu OSB

KIRŞEHİR SANAYİ RAPORU

PROJE KAYNAKLARI KAYNAK 5: ANKARA KALKINMA AŞANSI DESTEK PROGRAMLARI 1

YOZGAT YATIRIM ORTAMI

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012

Bölgeler. 6. Bölge (Şanlıurfa)

Tablo 35 İldeki OSB lerin Elektrik ve Doğalgaz Tüketimi, OSB lerde bulunan Firma Sayıları ve İstihdam

YATIRIMLARA SAĞLANAN YENİ TEŞVİK UNSURLARI

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat

YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI

6111 SAYILI KANUN İLE GETİRİLEN SİGORTA PRİM TEŞVİKİ UYGULAMA ESASLARI

1- Yazılım Ve Gayri Maddi Hak Satış Ve Kiralamalarına İlişkin KDV İstisnası Teşvik Belgesi Kapsamına Alınmıştır.

EKONOMİK GELİŞMELER Mart

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

İZMİR R KALKINMA AJANSI

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI YENİ SİSTEM

2015 MAYIS SANAYİ ÜRETİM ENDEKSİ 8 Temmuz 2015

Yeni Yatırım Teşvik Paketinin Bursa ya Getirdikleri...

YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ

TEŞVİK PAKETİNİN GETİRDİKLERİ

TÜRKİYE 81 İL SANAYİ DURUM RAPORU

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak

Bilindiği üzere, ülkemizde üretim yapısının yeniden şekillendirilmesi amacıyla, Yeni Teşvik Sistemi oluşturulmuş olup, yatırımcılara yeni imkanlar

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ BİLGİ NOTU

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül

KÜTAHYA TİCARET VE SANAYİ ODASI LOBİ FAALİYETLERİ TAKİP LİSTESİ

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ UYGULAMALARI

SİRKÜLER 2017/16. : Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararda Değişiklik Yapan Karar Yayımlandı.

T.C. SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat 2012

Bu çalışmada güncel Kalkınma Ajansı desteklerinin derlenmiş listesi bulunmaktadır. Derlenen bilgiler adresinden alıntıdır.

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

EKONOMİK GELİŞMELER Mart

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma dokuzuncu kez gerçekleştirilmiştir.

EKONOMİ BAKANLIĞI YATIRIMLARDA DEVLET YARDIMLARI PROJE BAZLI DESTEK SİSTEMİ YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ

SON ÜÇ YILDA ADANA İLİNE VERİLEN YATIRIM TEŞVİK BELGELERİ

KONU : YENİ TEŞVİK SİSTEMİ

KÜTAHYA NIN EKONOMİK ANALİZİ AK PARTİ KÜTAHYA MİLLETVEKİLİ HASAN FEHMİ KİNAY

BÖLGE PLANI SÜRECİ Bilecik Sanayi İhtisas Komisyonu Çalışmaları Bilecik İl Genel Meclis Salonu

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma on altıncı kez gerçekleştirilmiştir.

ORHANGAZİ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

TEŞVİK SİSTEMİ NEDİR NE OLMASI GEREKİR?

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2017/17

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

MEVCUT TEŞVİK SİSTEMİ

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2018/007 Ref: 4/007

Transkript:

...KRİZLERDEN İSTİKRARA... DEĞİŞEN GELİŞEN BÜYÜYEN TÜRKİYE NİN TEŞVİK KENTİ KÜTAHYA İÇİNDEKİLER SAYFALAR SUNUŞ------------------------------------------------------------------------------------------------------------ 1 KÜTAHYA TEŞVİKLE NELER KAZANDI?------------------------------------------------------------------- 2-3 YENİ TEŞVİK SİSTEMİ İLE NELER DEĞİŞİYOR?----------------------------------------------------------- 3-8 TEŞVİK KAPSAMINA GİRME MÜCADELEMİZ------------------------------------------------------------ 9-13 ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİMİZ------------------------------------------------------------------------ 14-19 İLİMİZİN SANAYİ YAPISI-------------------------------------------------------------------------------------- 20-21 TEŞVİKLE KÜTAHYA DA YATIRIM -------------------------------------------------------------------------- 22-23 YENİ TEŞVİK SİSTEMİ ---------------------------------------------------------------------------------------- 24-27 ZAFER KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ------------------------------------------------------------------ 28-29 İSTİHDAM TEŞVİKLERİ--------------------------------------------------------------------------------------- 30 KOSGEB DESTEKLERİ----------------------------------------------------------------------------------------- 31-36 AR-GE KANUNU TEŞVİKLERİ-------------------------------------------------------------------------------- 37 TARIMSAL DESTEKLEMELER-------------------------------------------------------------------------------- 38-47 TKDK DESTEKLERİ-------------------------------------------------------------------------------------------- 48 KIRSAL KALKINMA DESTEKLERİ--------------------------------------------------------------------------- 49-50 KÜLTÜR VE TURİZM YATIRIMLARI DESTEĞİ------------------------------------------------------------ 51-55 TÜBİTAK ARDEB DESTEKLERİ------------------------------------------------------------------------------- 56-60 TÜBİTAK TEYDEB DESTEKLERİ----------------------------------------------------------------------------- 61-64 AVRUPA BİRLİĞİ FONLARI----------------------------------------------------------------------------------- 65-68 TÜRKİYE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VAKFI (TTGV) DESTEKLERİ-------------------------------------- 69-70 SANAYİ TEZLERİ TEŞVİKLERİ------------------------------------------------------------------------------- 70 DIŞ TİCARET DESTEKLERİ (DTM)--------------------------------------------------------------------------- 71-78 DAHİLDE İŞLEME REJİMİ(DİR)TEŞVİKLERİ--------------------------------------------------------------- 79 GELECEK TASAVVURUMUZ--------------------------------------------------------------------------------- 80 YAYIN KURULU TEŞEKKÜR HAZIRLIK YERİ KÜTAHYA AĞUSTOS 2012 BASKI HAZIRLIK Bülent AKBULUT BASKI Anka Matbaacılık İstanbul Gayret bizden inayet ve tevfik Allah tan Teşvik Kenti KÜTAHYA

SUNUŞ Kütahya Teşvik Rehberi, ilimizin 2005 den bu yana yararlandığı teşvik ve desteklerle ulaştığı noktayı ve yeni teşvik sisteminin ayrıntılarını sizlerle paylaşıyor. Deyim yerindeyse, Kütahya yatırımcısına teşvik rehberliği yapıyor. İki hedefimiz var: Birincisi, ilerlemeyi ölçmek. 2002 ile mukayese yapmamız bu yüzden. Geçmişi karalamıyoruz. Muhalefete cevap da vermiyoruz. Her zaman olduğu gibi işimizi yapıyoruz. İkinci hedefimiz, bilgilendirmek. Yeni bir teşvik sistemi açıklandı ve Kütahya Ege Bölgesi nde en çok teşvik edilen il konumunda. 4. düzey, hatta OSB lerdeki yatırımlar bakımından 5. düzeyde teşvik görüyor. Ak Parti öncesinde Kütahya nın kalkınmada öncelikli yörelere sağlanan fırsatlardan yararlanmadığını, yani teşvik kapsamına giremediğini biliyoruz. Kütahya Ak Parti ile teşvik gördü. Böylece yeni bir dönem başladı, Teşvik Dönemi Teşvik ve Destek, kalkınmanın içeriğini dolduran en önemli araçlar. Ancak hemen ifade etmeliyiz ki asıl teşvik, ülkemizin son yıllarda yakaladığı ekonomik istikrardır. Döviz kurlarının tüm hesapları altüst ettiği, gecelik faizlerin on binlere tırmandığı bir ekonomide, siz ne kadar teşvik verirseniz verin, kimse böyle bir ortamda yatırım yapmayacaktır. Nitekim 1998 yılında 4325 Sayılı Teşvik Yasası yürürlüğe girmesine rağmen, 1998-2001 yıllarında krizlerle boğuşan yatırımcılar bu teşviklere bakıp da yatırma yönelmediler. Günümüzde Dünya da büyüme oranları bakımından Çin le yarışır durumdayız. Bu başarının temelleri on yıl öncesinde atıldı. Milletimizin, Yeter! Söz de iktidar da milletindir. diyerek 2002 yılında Ak Parti yi büyük bir çoğunlukla -363 Milletvekiliyle tek başına iktidara getirmesiyle işin en önemli kısmı halloldu. 4 Kasım sabahı Türkiye nin her yerinde olduğu gibi Kütahya da da yeni umutlar yeşerdi. Sayın Başbakanımız, Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK PARTİ, ülkemiz için bir an önce alınması gereken önlemleri Acil Eylem Planı nda toplamış ve zaman kaybetmeden uygulamaya koymuştu. Yeni bir teşvik yasasının uygulamaya konulacağı da AEP de yer almıştı. Türkiye de ilk kez bir iktidar partisi, boş seçim vaatleri yerine, seçimi büyük bir zaferle kazanmasına rağmen, kendini bağlayan bir eylem planını kamuoyu ile paylaşıyordu. İşte bu, özgüven ve samimiyetin eseridir. Bu duyguların kaynağında ise Allah ın izniyle inanç vardır. Ekonomi alanında sonuçlar alınmaya başlandıkça Hü- Bugün bir kez daha bize düşeni yapıyoruz. Size yol göstermek için işte Teşvik Rehberi! Biz, işimizin yasa yapmaktan ibaret olmadığını biliyoruz. Yasaları yaşama aktarmak zorundayız. Seçim bölgemizin menfaatlerini gözetmek, Türkiye nin gücüne güç katmak zorundayız. kümet e duyulan güven daha da arttı. Her yıl enflasyon oranları geriledi ve on yılların özlemi olan tek haneli enflasyon düzeyine inildi. Tabii ki faiz oranları da hızla inişe geçti, hem devletin hem de firmaların yüksek faiz giderleri büyük oranda azaldı. Artık, faiz batağından kurtularak, imkânlarımızı yatırımlarda kullanmaya yöneldik. İşte tam da bu evre de 5084 Sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki Kanunu çıkarıldı. Ancak, yasadan yararlanacak illerin belirlenmesinde kullanılan fert başına milli gelir kriteri 1500 Dolar ve altında kalan illeri kapsadığı için, Kütahya bu yasadan yararlanamıyordu. Zira bizim fert başına milli gelirimiz, 2256 Dolar dı. 2004 yılı yerel seçimleri arifesinde çıkarılan bu yasa, seçmenler karşısında yeni bir milletvekili olarak beni ve diğer Milletvekillerimizi zor duruma düşürmüştü. Üstelik yıllarını Ticaret ve Sanayi Odası nda Genel Sekreter olarak geçirmiş ve Teşvik Kanunu hazırlayacak düzeyde konuya hâkim olan ben, teşvikten yararlanması gereken Kütahya nın hakkını gereği gibi Meclis te savunamamış duruma düşmüştüm. Oysa seçilir seçilmez ilk yaptığım çalışma, Yatırım ve İstihdamın Teşviki ve Kütahya nın bundan istifade etmesine yönelikti. Maliye Bakanımız Kemal Unakıtan başta olmak üzere, Başbakan yardımcımız Abdüllatif Şener, Devlet Bakanı Ali Babacan, DPT Müsteşarı, Hazine Müsteşarı kısacası ilgili ve yetkili tüm çevrelerle ısrarlı bir tutum sergileyerek sayısız görüşmeler yapmıştım. Hatta bir iftar programını fırsat bilerek, Sayın Başbakanımızın karşısına geçip teşvik sistemi hakkında görüşlerimi aktardım. Yapılan yanlışları aktarmaya çalıştım. Ayrıca Kütahya ya geldiklerinde biraz sitem ederek, Kütahya nın teşvik kapsamına alınması gerektiğini söyledim. Asıl mücadeleyi Kanunun yasalaşma sürecinde parlamentoda verdim. Plan ve Bütçe Komisyonunda tasarı üzerindeki eleştirilerimi ifade ettim. Daha iyi bir teşvik yasasında sadece milli gelir değil, başka kriterler aranması gerektiğini savundum. Yasa üzerinde önerge hazırladım ve yüz milletvekiline imzalattım. Tam bu esnada, dönemin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, yasanın en kısa sürede revize edilerek Kütahya nın da teşvik kapsamına alınacağını temin ettiler. Bu şartla önergeyi vermekten vazgeçtim. Gerçekten de 6 ay sora 5350 Sayılı Yatırım ve İstihdamın Teşvikine Dair yeni bir Kanun Meclise sevk edildi ve nihayet Afyon ve Uşak gibi Kütahya da teşvik kapsamına alındı. Allah mahçup etmedi. Bugün itibariyle 524.974.138 TL teşvik ve destek kullanmışız. Yaklaşık 34 bin sigortalımızın teşvikten yararlandığını görüyoruz. Bu çalışanlarımızın yarıdan fazlası demektir. OSB lerde doluluk oranı % 100 e yükselmiş. Teşviklerden yararlanan firmalar bunu daha iyi takdir edecektir. Şimdi yeni bir dönemin kapıları açılıyor. Gerçekten, tarımdan turizme, madencilikten imalat sanayiye kadar her alanda adeta üretim üssü haline gelmemiz mümkün. Bunun için her şey var bu İl de Artı teşvik de var. Bugün bir kez daha bize düşeni yapıyoruz. Size yol göstermek için işte Teşvik Rehberi! Biz, işimizin yasa yapmaktan ibaret olmadığını biliyoruz. Yasaları yaşama aktarmak zorundayız. Seçim bölgemizin menfaatlerini gözetmek, Türkiye nin gücüne güç katmak zorundayız. Yol göstermek zorundayız. Hatta düşeni tutup kaldırmak, koşmak isteyene nefes olmak zorundayız. Ak Parti saflarında siyaset, insanımızın huzur ve saadeti için yapılıyor. Biz de Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan ın çizgisinde, milletimizle omuz omuza bu kalkınma mücadelesinin içinde yer almaya devam edeceğiz inşaallah. Hasan Fehmi KİNAY Kütahya Milletvekili

ŞİRKETLERİMİZ ENERJİ TEŞVİĞİN- DEN FAYDALANDI- LAR KÜTAHYA TEŞVİKLE NELER KAZANDI? 2005 yılından 2012 yılına kadar yaklaşık 200 firmaya toplam 66 milyon 145 bin TL enerji teşviği ödendi. 2005 yılından 2011 yılına kadar yaklaşık 34 bin işçinin SGK primi işveren payı olarak toplam 156.586.262 TL Hazine tarafından karşılandı. Yine teşvik kapsamına girdiğimiz 2005 yılından bu yana 20.195.286 TL tutarında hazine adına kayıtlı 3.387.103 m2 alana sahip 165 parsel yatırımcıya bedelsiz tahsis edilmiştir. Tarım Sektöründe Hayvancılık Desteği olarak ; 26.639.241 TL Fark Ödemeleri olarak 37.603.385 TL ; Alan Bazlı destekler olarak 231.141.205 TL diğer Tarımsal Destekler olarak; 3.293.070 TL Toplamda 298.676.903 TL çiftçimize aktarılmıştır. Girişimcilerimize yeni bir destek unsuru olarak 500 bin TL tekno girişim sermayesi verilmiştir. KOSGEB Kanalıyla 635 firmaya toplam 2.961.876 TL destek sağlanmıştır. 2003-2012 Yılları Arasında KOSGEB Kredi Faiz Destek Programı Kapsamında 2.414 KOBİ ye 111.858.515 TL lik Kredi Kullandırılmıştır. 2 Teşvik Kenti KÜTAHYA

KÜTAHYA TEŞVİKLE NELER KAZANDI? FLAŞ!!! Ve böylece AK PARTİ döneminde, 2005-2012 yılları arasında binlerce KOBİ ve yatırımcımıza toplam 524.974.138 TL tutarında kaynak aktarılmıştır. Özel sektörümüz ilk kez bu kadar büyük çaplı devlet teşvik ve desteklerini yanında görmüştür. Bu teşviklerden aldığı güçle Kütahya yı şantiyeye döndürmüş; üretime, istihdama, ihracata yönelmiştir. Teşvik Kenti KÜTAHYA 3

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ İLE NELER DEĞİŞİYOR? 2009 yılı teşvik Sisteminde yer alan 9 sektörün Asgari Yatırım Tutar alt sınırında indirime gidilmiştir 4 Teşvik Kenti KÜTAHYA

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ İLE NELER DEĞİŞİYOR? 2012 / 3305 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla içinde Kütahya nın da bulunduğu 4. Bölgede 26 yeni sektör Teşvik Sistemi Kapsamına alınmış oldu. Teşvik Kenti KÜTAHYA 5

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ İLE NELER DEĞİŞİYOR? Böylece 2009 yılında 24 sektör Teşvik sisteminden faydalanırken, Yeni Teşvik Paketiyle toplamda 50 sektör Teşvik Sisteminden faydalanabilecektir. 6 Teşvik Kenti KÜTAHYA

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ İLE NELER DEĞİŞİYOR? Teşvik Kenti KÜTAHYA 7

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ İLE NELER DEĞİŞİYOR? 8 Teşvik Kenti KÜTAHYA

TEŞVİK KAPSAMINA GİRME MÜCADELEMİZ 11 Mayıs 2005 TBMM de Kütahya adına teşvik konuşması AK PARTİ GRUBU ADINA HASAN FEHMİ KİNAY (Kütahya) Değerli milletvekilleri, 5084 sayılı yatırımların ve istihdamın teşviki ile bazı kanunlarda yapılması öngörülen değişikliklere ilişkin kanun tasarısı hakkında Grubum adına söz almış bulunuyorum; bu vesileyle, Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Biraz evvel, müktesebatına uygun, iyi niyetle yapmış olduğu değerlendirmelerden ötürü, yasayla ilgili yapmış olduğu değerlendirmelerden ötürü Sayın Kılıçdaroğlu na ayrıca teşekkür ediyorum. Söz konusu olan teşvik yasası olduğuna göre, iktidarıyla muhalefetiyle ülkemizin kalkınma hamlesine hız kazandıracak mücadeleyi, elbette ki Meclis olarak birlikte vereceğiz. Bu noktada, Türkiye Büyük Millet Meclisi, ülkemizin kalkınma çabasına hız kazandıracak önemli bir yasayı gündemine almıştır. Öncelikle tasarının gündeme alınması ve olgunlaşmasında bizzat Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan ın çaba ve azminin çok büyük bir rol oynadığını Yüce Milletimize bu kürsüden bir kez daha duyurmayı görev biliyorum. Sayın Başbakanımız, söz verdiği gibi ülkemizin engin kaynaklarını harekete geçirme yönünde, sosyal ve ekonomik alanlarda Türkiye nin cumhuriyet tarihinde ekonomik istikrar ortamı tesis ederek ilerleyebildiği dönemler ne yazık ki sınırlı olmuştur. Bunun nedenlerini iç ve dış konjonktüre bağlı olarak açıklayabiliriz; ama, ilerlediği dönemlerin benzerlikleri dikkat çekicidir. mütemadiyen yapıcı politikalar üretmekte ve böylece ülkemiz kalkınma sürecine yeniden kavuşmaktadır. Bugün görüşmekte olduğumuz Teşvik Kanunu Tasarısını benzerlerinden ayıran çok etkili araçları ihtiva ettiğini ve bu yönüyle bakıldığında özellikle Maliye Bakanlığının, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının ve ekonomiden sorumlu Devlet Bakanlığımızın üstün bir çaba sergilediklerini belirtmek isterim. Türkiye nin cumhuriyet tarihinde ekonomik istikrar ortamı tesis ederek ilerleyebildiği dönemler ne yazık ki sınırlı olmuştur. Bunun nedenlerini iç ve dış konjonktüre bağlı olarak açıklayabiliriz; ama, ilerlediği dönemlerin benzerlikleri dikkat çekicidir. Büyüme hızı, eğer sürdürülebilir ise, bir ekonominin başarısının ölçüsü kabul edilebilir. Zira, bütün ekonomik verilerin paydasında millî geliri görmekteyiz. Bu veriyi dikkate alarak cumhuriyet tarihimize göz attığımızda, ortalama yüzde 5 ile 10 arasında, düzenli olarak beş ve on yıl süreyle büyüyebildiğimiz dönemler ne yazık ki çok sınırlıdır. Bunlardan ilki, 1928 ve 1938 yılları arasında gerçekleşmiştir. Bu dönemde, Türkiye ortalama yüzde 10 büyümüştür. Bu büyümede, en başta, Atatürk ve cumhuriyetimizi kuran kadroların millet ve vatan sevgisiyle sağladıkları siyasî istikrar büyük rol oynamıştır. Ayrıca, 1927 yılında, Sanayii Teşvik Kanunu, en önemli faktör teşkil etmiştir. Bugün, Türk tarımı ve Türk imalat sanayiinin geldiği noktayı, elbette ki, kalkınma seferberliğine dönüştüren o günkü anlayışa borçluyuz. Bu başarı, aynı dönemde dünyada yaşanan büyük iktisadî buhrana rağmen gerçekleşmiştir ve bu başarı, milletimize güven kaynağı olmuştur. Türk Milletinin kendi kaynaklarıyla kalkınabildiği, tüm dünyanın gözleri önünde ilk kez o yıllarda sergilenmiştir. Bu dönemde, dış politikada da oldukça başarılı bir süreç yaşanmıştır. 1992-2002 yıllarına kadar geçen on yıllık süre zarfında, iki kez büyük çapta kriz Teşvik Kenti KÜTAHYA 9

TEŞVİK KAPSAMINA GİRME MÜCADELEMİZ TBMM DE KÜTAHYA ADINA TEŞVİK KONUŞMASI -11 Mayıs 2005 yaşanmıştır. Koalisyon hükümetlerinin yarattığı yönetim zaafları, 28 Şubat süreciyle daha da derinleşerek, ekonominin ihtiyaç duyduğu iç ve dış güven unsuru, ancak, IMF yle yapılan stand-by anlaşmasıyla tesis edilmeye çalışılmıştır. Bu dönemde, kamu açıkları ve cari açık sorunu, ekonomide kırılganlığın temel nedeni olmuştur. Enflasyon gelir dağılımını olumsuz yönde etkilerken, peşi peşine gelen krizler reel sektörü canından bezdirmiştir. Değerli milletvekilleri, görüldüğü gibi, ekonomimizde güzel günler ne yazık ki daha azdır. Bu durum, günümüz siyasetine, çözmesi gereken üç temel sorunu taşımıştır. Bunlar, işsizlik, gelir dağılımında adaletsizlik ve bölgeler arasındaki gelişmişlik farklılıklarıdır. Türkiye, uzun bir aradan sonra, yeniden istikrara kavuşmuştur. Bu siyasî istikrar ortamının kıymetini, en başta reel sektör çok iyi bilmektedir. Zira, geçmişte yaşanan krizlerin faturasını en ağır biçimde ödeyen reel sektör olmuştur. Gecelik faizlerin yüzde 10 000 lere çıktığı, bir günde yüzde 100 devalüasyonun bütün hesapları altüst ettiği bir ortamı, henüz hafızalarımızdan silmiş değiliz. Biz, hiçbir ek teşvik düzenlemesi getirmesek dahi, öngörülebilir bir ortamda faaliyet göstermek, özel sektörün en önemli ihtiyacı olan teşviki vermek anlamına gelir. Esasen, özel sektörün bizden beklediği de budur. Değerli arkadaşlar, bu girizgâhtan sonra, tasarıyla ilgili değerlendirmemi üç temel noktaya dikkatlerinizi çekerek aktarmak istiyorum. Bunlardan birincisi, Teşvik Yasasının amaçları ve kapsamına ilişkindir; ikincisi, Teşvik Yasasının başarısına yöneliktir; üçüncüsü, hedef kitlemiz olan girişimci, müteşebbis üzerine olacaktır. Bildiğiniz gibi, bugüne kadar bu yasa tasarısı üzerinde kamuoyunda çok büyük tartışmalar yaşanmıştır. Bu tartışmanın odağına yerleşen bazı temel konulara değinmemiz gerekmektedir. Bunlardan ilki, kapsama giremeyen illerden yükselen isteklerdir; diğeri, kapsama giren illerdeki gelişmişlik farklılıklarının, teşvikleri kademeli olarak uygulanması gerektiğine yönelik tartışmadır. Bir diğer tartışma, yasanın uygulanacağı illerde mevcut bulunan işletmeler ile yeni yapılacak yatırımlar arasında haksız rekabet yaratıldığına ilişkin değerlendirmedir. Bunların dışında, yasada yer alan teşvik araçlarının artırılmasına ya da geliştirilmesine yönelik talepler ve teşvikten yararlanma koşulları gündeme gelmiştir. Süremizin darlığını da dikkate alarak, vaktimizin elverdiği ölçüde bu konulara değinmek amacıyla çaba sarf edeceğim. Değerli milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 49 uncu maddesi, işsizliği önlemeye elverişli bir ortamı yaratmayı devletin ödevleri arasında saymıştır. Bugün 2 500 000 in üzerinde olduğu bilinen işsiz nüfusumuz, Türkiye nin sosyal açıdan karşılaştığı en büyük sorun olmaya devam etmektedir. Özel sektör öncülüğünde kalkınmayı amaçlayan ülkemizde, istihdam olanağı sağlayacak girişimcilerimiz, yürürlükteki vergi ve sigorta oranlarının yüksekliğinden yakınmaktadır. İşte, tam bu noktadan hareketle, kalkınmamızın kaynağındaki işletmelerimize ilave istihdam 10 Teşvik Kenti KÜTAHYA

TEŞVİK KAPSAMINA GİRME MÜCADELEMİZ TBMM DE KÜTAHYA ADINA TEŞVİK KONUŞMASI -11 Mayıs 2005 sağlamaları koşuluyla, vergi ve sigorta primlerinde indirim sağlanarak, yatırım ve istihdam ortamının iyileştirilmesi hedeflenmiş, böylece Anayasal bir görev de yerine getirilmiştir. Ayrıca, Anayasanın 166. maddesi, ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini devletin görevleri arasında saymıştır. Devlete verilen bu iki görev; yani, işsizliği azaltmak ve bölgesel gelişmişlik farklılıklarını gidermek görevi Anayasamızda yer almasına rağmen, geldiğimiz nokta, ne yazık ki, umut verici değildir. Ülkemizde, işsizlik sorunu, ekonomik ve sosyal yönleriyle kâbus olmaktan çıkmış değildir. Bölgesel gelişmişlik farklılıklarını gidermeyi bir kenara bırakın, hafifletebilmiş bile değiliz. Öncelikle bunun kolay çözümlenmeyecek bir sorun olduğunu kavramamız gerekmektedir. Zira, işsizlik, gelişmiş ülkelerin ekonomisinin bile henüz çözemediği bir sorundur. Avrupa Birliği, işsizlikle mücadelede alınması gereken tedbirlerin ancak orta ve uzun vadede sonuç vereceğini kabul ederek işe başlamıştır. Nitekim, 1997 yılında Avrupa Birliğine üye ülkelerin hükümet temsilcileri tarafından imzalanarak 1 Mayıs 1999 tarihinde yürürlüğe giren Amsterdam Anlaşmasının 125 inci maddesi, işsizlik sorununun kalkınma hızına aykırı bir biçimde devam ettiği kaygısıyla ve sosyal bir sorun olarak gündemdeki yerini koruduğu düşüncesiyle hazırlanmıştır. Bu anlaşma sonrası, istihdam sorununun çözümü için başvurulacak önlemleri etkenlerin kaynağına inerek belirlemek üzere Avrupa İstihdam Stratejisi başlığı altında bir dizi referans geliştirilmiştir. Ülkemizde ise, 2003 yılı itibariyle düzenlenen Türkiye İlerleme Raporunda, Avrupa istihdam stratejisiyle uyumlu bir ulusal istihdam stratejisinin geliştirilmesine öncelik verileceği açıklanmıştır. Değerli milletvekilleri, 5084 sayılı Yasayla getirilen teşvik sistemi, bölgesel gelişmişlik farklılıklarını giderme yönünde, yatırımların geri kalmış bölgelere çekilmesi için, istihdamın, maliyet faktörleri üzerinde, yani, vergi ve sigorta yükünü hafifletmek suretiyle, teşvik edilmesini öngörmektedir. Böylece, nispi bir maliyet avantajı yaratılmış olacak ve bu avantaj, yatırımların, geri kalmış bölgelere kaymasına neden olacaktır. Buradan hareketle, tasarının, kapsama alınan illerde aradığı kriterlerin -ki, bu kriterler 58 başlıkta ele alınmıştır- esas itibariyle, sosyoekonomik açıdan mukayese edilen illere göre ciddi şekilde geri kaldığını, kendi şartları içerisinde bu dengenin oluşmadığını bir kez daha vurgulamamız gerekmektedir. Aslında, yine, benzeri amaçla ve benzeri teşvik araçlarıyla uygulamaya konulan 4325 sayılı Yasa, 1998 yılından 2002 yılı sonuna kadar 22 ilde uygulanmış; ancak, ekonomik konjonktürün elverdiği ölçüde başarılı olmuştur. Bu ve benzeri politikaların analizini, vakit elverdiği ölçüde yapmaya çalışacağız. Belki ileriki maddelerde de söz alarak, bu değerlendirmeleri yapabiliriz. Şurası kesin olarak bilinmelidir ki, kapsama alınan illerde ifade edilen, kanunda ifade edilen 1500 Dolar kriteri ve sosyoekonomik gelişmişlik endeksi, tamamıyla gerçekçi, 4325 sayılı Yasa kapsamı içerisinde de yer alan temel kriterlerdir. Biraz evvel Sayın Kılıçdaroğlu nun ifade ettiği gibi, geçtiğimiz yıl 5084 sayılı Yasayı burada tartışırken, özellikle 4325 sayılı Yasaya atıfta bulunarak, orada yer alan sosyoekonomik gelişmişlik endeksi kriterinin 5084 sayılı Yasada yer almamasının doğuracağı sorunları değerlendirmiştik. Burada -Elazığ, Tunceli başta olmak üzere- çok değerli milletvekillerimiz, kriterlerde bir eksik öngörüsüyle, tartışmaya katılmışlardı. Bugün tartıştığımız tasarı, bu önemli eksikliği gidermektedir. Böylece, 13 ilimiz de, 5084 sayılı Yasadan yararlanan 36 ile ilave olarak öngörülen teşviklerden yararlanacaktır. Değerli arkadaşlar, bölgesel gelişmişlik kriteri, gerçekten çok çok önemli bir sorun olarak, bu yönde hazırlanan teşvik yasalarıyla çözümlenmesi gereken sorun olarak önümüzde durmaktadır. Bu amaçla, Plan ve Bütçe Komisyonunda şu anda görüşülmekte olan Kalkınma Ajansları Yasası, yine aynı gerekçeyle hazırlanmıştır. Bu gerekçe... Tasarının içerisinde vurgulamamız gereken en önemli unsur da, bölgesel gelişmişlik farklılıklarını giderme yönünde bir eksikliğin, sosyoekonomik gelişmişlik endeksinin kriteri olarak ele alınması gerektiği eksikliğinin, bu tasarıyla beraber çözümlendiğini görüyoruz ve bundan da gerçekten çok büyük mutluluk duyuyoruz. Arkadaşlar, 49 il, aslında 81 ili olan Türkiye de 49 ilin bölgesel açıdan gelişmemiş olduğu öngörüsü, üzerinde çok ciddî olarak tartışılmaya değer bir konudur. Şimdi, oransal olarak baktığımızda, neredeyse, Türkiye coğrafyasının yüzde 60 ının gelişmişlik anlamında geri kaldığını tescillemiş oluyoruz. Ancak, bu yasayı tartışırken, bu bölgedeki -ekonomik anlamda Türkiye yle mukayesesini yaparak- diğer 32 ille mukayesesini yaparak değerlendirmemizin doğru olacağını düşünüyorum. Nüfusun yüzde 35 inin yaşadığı bu bölge, Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisi mükellef sayısının sadece yüzde 10 unun yer aldığı bölgedir. Sanayide tüketilen elektrik enerjisinin sadece yüzde 12 sinin, yapılan Türkiye ihracatının sadece yüzde 7 sinin bu bölgede yer aldığını görüyoruz. Teşvik belgesine bağlı olarak yapılan yatırımların sadece yüzde 15 i bu bölgede gerçek- Teşvik Kenti KÜTAHYA 11

TEŞVİK KAPSAMINA GİRME MÜCADELEMİZ TBMM DE KÜTAHYA ADINA TEŞVİK KONUŞMASI -11 Mayıs 2005 leşmektedir. Kısacası, bu bölgede, yani, 49 ilimizde ekonomi yoktur. Millî Gelire ne yazık ki yüzde 10 seviyesinde katkıda bulunabilen bir bölgedir. Aslında, Türkiye coğrafyasının neredeyse yüzde 60 ını tartışıyoruz. Buradan yola çıkarak, millî gelir ile istihdam arasındaki güçlü ilişkiyi tüm Türkiye sathına taşımak amacıyla, bu yasanın, bu bölgedeki girişimciler tarafından, çok iyi bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmek istiyorum. Üzerine basarak değerlendirmemiz gereken bir başka konu olarak, Türkiye de bugüne kadar sürdürülen bölgelerarası gelişmişlik farklılıklarına ilişkin politikaların, ne yazık ki, sonuç vermediğini üzülerek görüyoruz. Şimdi, bir tartışma da şurada yaşanıyor: Rekabet -biraz evvel CHP sözcüsü Değerli Kılıçdaroğlu da ifade ettiler- unsurları üzerinde teşvik sistemi geliştiriliyor eleştirisi var. Özellikle sanayileşmiş bölgelerden, Gaziantep gibi, Kayseri gibi sanayileşmiş bölgelerden, bu yönde, haksız rekabet yaratıldığına ilişkin bir eleştiri yapılmakta. Değerli arkadaşlar, üretim faktörlerine, maliyet muhasebesine baktığımızda, işçilik giderleri sadece bir maliyet unsuru olarak dikkate alınması gereken bir unsurdur. Bir firmanın üretim yapma şartları arasında pazarlama ve satış dağıtım giderleri gibi, finansman giderleri gibi, Bu bölgeye, millî gelire katkısını artırmak amacıyla, eğer farklı bir teşvik uygulamaz isek, bir maliyet avantajı sağlamaz isek, bırakın orada yatırım yapmayı, orada yatırım yapmış olan işletmelerin bile faaliyetlerini sürdürmesi tartışılır hale gelir. hammadde giderleri gibi belki de bunlardan çok daha önemli maliyet faktörleri söz konusudur. Şimdi, Türkiye de bugüne kadar yapılan yatırımların yüzde 85 inin 32 ilde, sadece yüzde 15 inin bahsettiğimiz 49 ilde gerçekleştirildiğini biraz evvel ifade ettim. Bu şartlarda -biraz evvel- nüfusun yüzde 35 inin yaşadığı bu bölgeye, millî gelire katkısını artırmak amacıyla, eğer farklı bir teşvik uygulamaz isek, bir maliyet avantajı sağlamaz isek, bırakın orada yatırım yapmayı, orada yatırım yapmış olan işletmelerin bile faaliyetlerini sürdürmesi tartışılır hale gelir. En son, yatırım teşvikleriyle ilgili kararnamede bir değişiklik yapılarak, malumlarınız olduğu üzere, kalkınmada öncelikli yöre ile diğer iller arasındaki mukayeseyi teşvik amacıyla düzenleyen yatırım indirimi uygulaması da yüzde 40 olarak fikslenmiştir; yani, eşitlenmiştir. Şimdi, istihdamla ilgili yüklerin aynı olduğu, yatırımla ilgili teşviklerin aynı olduğu bir bölgeye bırakın girişimci beklemeyi, oradaki mevcut girişimciler bile pazara daha yakın olan bölgelere veya maliyet avantajını daha hafifletecek bölgelere taşınmaktadır. Ben, bu noktada, gelişmiş olan illerimizde mevcut yatırımcıların 49 ile verilen bu teşvikleri eleştirmek yerine, başta AR-GE ye ayırmış olduğumuz -biliyorsunuz, geçtiğimiz hafta tartışarak kabul ettiğimiz TÜ- BİTAK Yasasında bu konu çok vurgulandı; AR-GE teşviklerine 450 trilyon bir kaynak ayrılmıştır- bu teşviklerden yararlanmalarının doğru olacağını buradan ifade etmek isterim. Zira, Türkiye nin sanayileştiği bu bölge, kredi kaynaklarının neredeyse yüzde 90 ını kontrol etmektedir. Kredi faizleri, AK Parti İktidarı döneminde, yüzde 16 dan -maliyetler içerisindeki payını ifade ediyorum; aslında kredi faizleri çok yüksekti, yüzde 80 lere varıyordu- bir firmanın gelir tablosunda maliyetler açısından yüzde 16 lık paydan yüzde 3 lük paya düşmüştür. Bu, çok önemli bir teşvik unsurudur ve bu teşviklerden gelişmiş olan 32 ilimizdeki kurulu sanayi... Bu noktada, ülkemizin kalkınmamış bir bölgesinin kalkınma süreci içerisine dahil edilerek, böyle bir teşvik mekanizmasıyla, teşvik araçlarıyla dahil edilerek, ülkemizdeki millî gelirin artırılması elde edilmiş olacaktır, ülkemizin en büyük sorunu olan işsizlik sorunu, gelir dağılımı sorunu ve bölgelerarası gelişmişlik farklılıkları sorunu ortadan kalkmış olacaktır ve bundan da en çok yararlanacak kimdir diye sorarsanız, yine, gelişmiş bölgelerdeki, Antep gibi, Kayseri gibi, Kocaeli gibi gelişmiş bölgelerdeki büyük fabrikalarımız, diğer bölgelerdeki oluşacak yatırım talepleriyle, üretim talepleriyle birlikte, ülkemiz, bir bütün olarak, bir entegre güç olarak ortaya çıkacaktır; en çok da bu bölgelerimiz istifade edecektir diyorum. Bu vesileyle, tekrar, Yüce Heyetinizi saygıyla selamlıyorum. 12 Teşvik Kenti KÜTAHYA

AK PARTİYLE TEŞVİK GÖREN KÜTAHYA ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİMİZ Kütahya nın sanayileşme hamlesindeki yolculuk Cumhuriyet in ilk kuruluş yıllarında başlamıştır. Ancak yatırımlar genel olarak kamu tarafından gerçekleştirilmiş olup özel teşebbüsün çok fazla etkili olduğu söylenemez. Burada ilk adımlarla ilgili çalışma ve emek süreci vurgulanmıştır. İlgili sunuş, orijinal haliyle tarihten bir yaprak olarak dikkatinize sunulmuştur. ilk adımlar Yıl 1992 Teşvik Kenti KÜTAHYA 13

ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİMİZ 1. OSB İlk kuruluş çalışmaları 1973 e dayanan OSB son yıllarda gözle görülür bir inkişaf göstermiş olup, Kütahya sanayinin lokomotifi olacak bir şekle gelmiştir. Kütahya Merkez O.S.B. Kütahya-Afyon karayoluna 6,5 Km. mesafede şehir merkezine 14,5 Km. mesafede Alayunt ile Büyüksaka köyleri arasındaki 2.213.100 m2 lik bir alanda kurulmuştur. Bu alanın 1.559.209 m2 si sanayi parselleri, kalan alanlar ise sosyal donatı ve yeşil alanlardır. Bugün itibariyle O.S.B. de 69 firma üretimde, 6 firma inşaat safhasında, 1 firma proje safhasındadır. Kamulaştırma çalışmaları devam etmekte olup, tahsis edilecek parsel yoktur. Ancak 2012 sonuna doğru yeni tahsislere başlanacaktır. 2009 yılından itibaren O.S.B. nin % 95 doluluk oranına ulaşması nedeniyle genişletilmesi gündeme gelmiş olup, 190 hektarlık bir alanın OSB ye ilave edilmesine çalışılmaktadır. Elektrik dağıtımı konusunda EPDK dan OSB Yönetimine yetki verilmiş olup, 2011 Ağustos ayı başından itibaren bölgede elektrik dağıtımı OSB Yönetimi tarafından yapılmaktadır. 2. OSB Kütahya Merkez 2. OSB Kütahya-Eskişehir karayolu eski Azot tesisleri arkasındaki 3.500.000. m2 lik bir alanda kurulmuştur. 2. OSB nin kuruluş amacı ilimizde uygulanan teşvikler nedeniyle ilimize gelecek büyük yatırımcılar için sanayi parsellerini hazırlamaktır. Bu amaçla 2. OSB de sanayi parselleri daha büyük tutulmuş olup, parsel büyüklükleri 30.000-90.000 m2 arasında öngörülmüştür. 2. OSB de toplam 31 parsel sanayi alanı olup, bu parsellerin toplamı 1.735.678 m2 dir. Geri kalan kısımlar ise sosyal donatı ve yeşil alanlardır. Bugün itibariyle 2. OSB de 9 adet yatırımcıya 13 adet parselin tahsisi yapılmış olup, bunlardan 3 adedi üretime geçmiş, 3 adedi inşaat safhasında olup, diğer 3 adedi ise proje safhasındadır. Kütahya Merkez 2. OSB de madencilik, seramik, cam, mobilya ve madeni yağ sektörlerinde çalışan firmalara yer verilmiştir. 14 Teşvik Kenti KÜTAHYA

ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİMİZ 2. OSB Kuruluşundaki Emek ve Çabalarımız 2. OSB nin Kuruluş Hikayesi: İsmail Hakkı Demirtaş (Editör): Kütahya Merkez 2. OSB de emeği geçenlerden biri olarak, kuruluş döneminde neler yaşandı? Kısaca bunlara değinebilir misiniz? Hasan Fehmi Kinay (Kütahya Milletvekili) : Kütahya nın sanayi kenti olması yönünde kaydettiğimiz en önemli başarılardan biri kuşkusuz ikinci OSB nin kurulmasıdır. Bilindiği gibi 2. OSB Azot Fabrikasının bitişiğindedir. Azot Fabrikası rahmetli Menderes döneminde linyit kömüründen amonyak üretimi yapılacağı da dikkate alınarak çok geniş tutulmuştur. Zamanla amonyak üretimi durdurulmuş ve arazi içinde yer alan fabrikaların birçoğu terk edilmiştir. 2004 senesinde Azot Fabrikasının özelleştirilmesi gündeme geldiğinde dedim ki: bu tesislerin kullanılmayan bölümü hurda fiyatına satılacak. Oysa Kütahya nın en değerli fabrikaları; KÜ- MAŞ, Kütahya Porselen, Güral Cam, Güral Porselen bu bölgede. Yani arazinin bulunduğu bölge zaten bir sanayi bölgesi. Üstelik Eskişehir Karayoluna bitişik, içinden demiryolu, doğalgaz, elektrik geçiyor. Müstesna bir altyapı imkanına sahip. Şehre yakın Bunları değerlendirmek suretiyle derhal Maliye Bakanımız Kemal Unakıtan a bir yazı yazarak, buranın endüstri bölgesi ilan edilmesi yönünde talepte bulundum. Kısacası, arazinin 2/3 sini ayırın, özelleştirmeyin, geri kalanı, fabrikaların olduğu bölümü satabiliriz. Burayı başka yatırımcılara tahsis edebilelim, dedim. Sayın Kemal Unakıtan Kütahya yı seven ve bize desteği olan bir bakanımızdı. Düşüncelerimizi beğendi ve projemizi destekledi. Onun desteği sayesinde 2. OSB gerçekleşmiştir. Bu vesileyle kendilerine bir kez daha teşekkür ediyor, sağlık diliyorum. Peki, bu talebinizle 2. OSB kuruluş çalışmaları tamamlandı diyebilir miyiz? Keşke her şey bir talep yazısıyla halledilebilse Mümkün mü? Türkiye de ne yazık ki, bir projenin gerçekleşmesi kolay olmuyor. Suya yokuş tırmandırıyoruz. Sivil veya siyasi kanattan beklemediğiniz engeller çıkıyor. Ayrıca, bürokrasi çok yavaş ilerliyor. Yıllarımız Kütahya için büyük projeler geliştirmek ve takip etmekle geçti. Ancak kamuoyu bunların çok azını biliyor. İzleme imkânı yok. Şimdi, sualinize dönersek, özelleştirme idaresi isteksizdi. Zira ihaleye çıkmak üzereydiler. Her türlü değer tespit çalışmalarını tamamlamışlardı. Bizim sanayi bölgesine dönüştürelim talebimiz, pişmiş aşa su katmak gibi bir şeydi. Ama Maliye Bakanımızın siyasi desteğiyle konuyu yakından takip ederek, istediğimiz ifraz işlemini yaptırdık. Tabii burada bitmedi. Ayrıca, Yüksek Planlama Kararı çıkardık. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı (yine Ali Coşkun ağabeyimizi minnetle yâd ediyorum.) 2.OSB yi yatırım programına aldı. Süratle kuruluş işlemlerini tamamladık. Altı ay içerisinde yoktan yonga çıkararak 2. OSB kurulmuş oldu. Tabii burada; Sanayi ve Ticaret İl Müdürümüz Sayın Erdal Yıldırım başta olmak üzere çok sayıda emeği geçen arkadaşlarımız oldu. Onları da böyle önemli bir projeye katkı verdikleri için tebrik ediyorum. Editör: 2. OSB de şimdilerde bazı fabrikaların kurulduğunu, bazılarının da kurulmakta olduğunu görüyoruz. Ancak, altyapı konusunda eksikler olduğu söyleniyor. Yollar istenildiği gibi değil, doğalgaz, su ve kanalizasyon altyapısı çözülmemiş. Bir taraftan da yeni OSB ler kurulmalı diyorsunuz. Biri tamamlanmadan diğerlerine geçilebilir mi? Bu soru yerinde bir soru. Şimdi, evvelemirde 2. OSB de ne durumdayız? Altyapı çalışmaları neden gecikiyor? Burada bazı fabrikalar kuruluyor, bazıları sizin de belirttiğiniz gibi kurulmakta. Ama yollar, su, kanalizasyon ve elektrik çalışmaları yetersiz. Doğrudur. Bunun nedeni arazinin harita çalışmaları esnasında bazı özel mülklerin de OSB içine alınması. Yani özel mülklerin kamulaştırılması sorunu var. Bu tamamlanmadan altyapı ihalesi yapılamıyor. Bildiğim kadarıyla halen kamulaştırma davaları sürüyor. Tamamladığında, altyapı ihalesi yapılacak. Bunun için de kaynak ihtiyacını karşıladık. Hatta 2010 yılında, yani iki yıl önce kaynak sorununu çözdük. 2. OSB yi Kamu Yatırım Programına aldırarak 10 Milyon TL ödenek çıkarttık Allah ın izniyle. Ben yakından takip ediyorum. Ama asıl takibi, Müteşebbis Heyet ve Yönetim Kurulu yapıyor. Sağ olsunlar çalışmaları deruhte Teşvik Kenti KÜTAHYA 15