İNTEGRATİF TIP DERGİSİ TURKISH JOURNAL OF INTEGRATIVE MEDICINE REVIEW / DERLEME Sedat Yıldız 1, Sevilay Eriş 2, Nuray Yücel Polat 3, Salih Ürper 4, Yücel Kurt 5, Burcu Bahar Kurt 6, Ümmü Gül Yıldız 7 1 İntegratif Tıp Derneği, Isparta 2 Tarsus Medical Park Hastanesi, Fiziksel Tıp Ve Rehabilitasyon, Mersin 3 Aktif Yaşam Fizik Tedavi Ve Rehabiltasyon Merkezi, Fiziksel Tıp Ve Rehabilitasyon, Mersin 4 Özel İstanbul Hastanesi, Fiziksel Tıp Ve Rehabilitasyon, Van 5 Isparta Devlet Hastanesi, Kulak Burun Boğaz Hastalıkları, Isparta 6 Süleyman Demirel Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, Isparta 7 Süleyman Demirel Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kadın Hastalıkları Ve Doğum Anabilim Dalı, Isparta SÜLÜK TEDAVİSİ Özet Tıbbi sorunların tıbbı sülükler ile tedavisi hirudoterapi olarak adlandırılır. Sülük salyası anestezik ve antikoagülan özellikleri de içeren birçok biyolojik özelliğe sahiptir. Sülük uygulamasının etkilerinin Hirudin, Hyalüronidaz, Kalin, Destabilaz, Apiraz, Eglin, Bdellin, Dekorsin, Hirustasin, Guamerin, Piguamerin, Gelin, gama-glutamil Transpeptidaz, Platelet Aktive Edici Faktör Antagonisti, Ornitinden Zengin Plazma ve diğer biyoaktif molekülleri içeren salgısına bağlı olduğu düşünülmektedir. Integr Tıp Derg. 2014;2(1):21-25. Anahtar kelimeler: Hirudo medicinalis, hirudoterapi, sülük tedavisi LEECH THERAPY Abstract The treatment of medical conditions with medicinal leeches is termed as hirudotherapy. Leech saliva has several biological properties including anesthetic and anticoagulants. Scientific research reveals the beneficial effect of leeching occurs via this bioactive molecules present in their saliva as Hirudin, Hyaluronidase, Calin, Destabilase, Apyrase, Eglin, Bdellins, Decorsin, Hirustasin, Guamerin, Piguamerin, Gelin, gamma-glutamyl Transpeptidase, Platelet Activating Factor Antagonist (PAFA) and an Ornithine-Rich Peptide. Turk J Integr Med. 2014;2(1):21-25. Keywords: Hirudo medicinalis, hirudotherapy, leech therapy Sülük Tedavisi. Integr Tıp Derg. 2014;2(1):21-25. Yazışma Adresi: İntegratif Tıp Derneği, Yayla M. Fatih Çarşısı, 2/118, Isparta-Türkiye. E posta: dr_sedatyildiz@hotmail.com Kabul/Yayın Tarihi: 9 Mayıs 2014
Giriş Tıbbi sorunların tıbbı sülükler ile tedavisi hirudoterapi olarak adlandırılır. Sülükler üzerinde bulundukları canlının kanı ile beslenirler. Sülük salyası içeriğindeki anestezik maddeler ile ağrının azalmasına ve antikoagülan özellikleri ile pıhtılaşmanın engellenmesine neden olurlar. Bu doğal biyolojik özellikleri nedeniyle halk arasında ve hekimler tarafından yaygın olarak kullanılırlar. Yüzyıllar boyunca hastalıkların çeşitli mizaç dengesizliklerinden kaynaklandığını ve vücudun kanı serbest bırakarak dengelenebileceğini düşünen hekimler için sülük tedavisi en önemli tedavi araçlarından birisi olmuştur (1). Tarihçe Eski Mısır mezarlarında sülüklerin tedavi amacıyla kullanımı ile ilgili ve tarihi M.Ö. 1500`lü yıllara uzanan resimler bulunmaktadır. Sülük tedavisi özellikle 17. ve 18. yüzyıllarda tıbbi olarak kan akıtmanın birçok hastalığın tedavisinde etkili olduğunun düşünülmesi nedeniyle yaygın olarak kullanılmıştır. Avrupa`da uygulamanın popüler olduğu dönemde sülük bulmakla ilgili sıkıntılar yaşandığı bilinmektedir. 19. yüzyılın sonlarına doğru ve 20. yüzyılda sülük uygulamalarına olan ilgi azalmış, ancak Hirudo medicinalis ile ilgili araştırmalar devam etmiştir. 1880`lerde Haycraft sülük salyasının antitrombotik özelliklerini ilk kez tanımlamıştır. 1904 yılında Jacoby sülük salyasındaki antikoagülan madde olan hirudini keşfetmiştir. 1900`lerin ikinci yarısında sülük tedavisi plastik, rekonstrüktif ve travma cerrahisi ile birlikte kullanılmıştır. Günümüzde ise tıbbi sülükler mikrovasküler replantasyon, rekonstrüktif cerrahi ve travma cerrahisi sonrası venöz konjesyonun giderilmesinde kullanılmaktadır (2). Sülük Biyolojisi Sülüklerin de içinde yer aldığı Annelida anacı Polychaeta. Olygochaeta ve Hirudinea olmak üzere üç sınıfa ayrılır Hirudinea içinde ise Rhynchobdellida, Pharyngobdellida, Gnathobdellida ve Acanthobdellida dizileri bulunur. Sülüklerin vücut tipik olarak dorsoventral yassılaşmıştır. Segmentler anterior ve posteriorde çekmen biçimine dönüşmüştür. Sülükler sürünme, yüzme ve dalgalanma hareketi olmak üzeri üç tip hareket yaparlar. Sülüklerde ağız ön uçta, ya bir çekmenin dibinde veya kaşık şeklinde bir üst dudağın altındadır. Ağzı kaslı bir farinks takip eder. Sülüklerde özelleşmiş duyu organları gözler ve 22
segmental sıralanmış duyusal papillerdir. Sülüklerin hepsi hermafrodit olup, üreme sistemi içinde bir dişi bir de erkek gonopor taşırlar. Bazı sülükler denizlerde olduğu halde, çoğu akuatik türler tatlı sularda yaşarlar. Yüzeysel bitki bulunan havuz, göl ve hafif akan çayların kenarını tercih ederler (3). Sülük Salgısında Bulunan Biyoaktif Maddeler Sülük uygulamasının etkilerinin Hirudin, Hyalüronidaz, Kalin, Destabilaz, Apiraz, Eglin, Bdellin, Dekorsin, Hirustasin, Guamerin, Piguamerin, Gelin, gama-glutamil Transpeptidaz, Platelet Aktive Edici Faktör Antagonisti, Ornitinden Zengin Plazma ve diğer biyoaktif molekülleri içeren salgısına bağlı olduğu düşünülmektedir (4). Hirudin 1950 yılında Almanya`dan Fritz Marquardt Hirudo medicinalis`den hirudin isimli adı verilen bir protein izole etti. Hirudinin, heparin benzeri madde gibi trombin bilinen en güçlü doğal inhibitörlerinden olduğu gösterildi. Hirudinin cerrahi sonrası venöz tromboz tedavi ve profilaksisinde, reoklüzyonu engellemek için anjiyoplasti veya fibrinolitik tedavinin desteklenmesinde ve plastik cerrahide kullanılabileceği düşünülmüştür. Hirudin ayrıca heparine duyarlı hastalarda veya herediter/kazanılmış antitromin III eksikliği olan hastalarda alternatif bir antikoagülan olarak da değerlendirilmiştir (4). Hyalüronidaz Hyalüronik asid konnektif dokunun hücreler arasında bulunan bir polisakkarittir. Hyalüronidaz; hyalüronik asidin endoglukoronidik bağlantılarının hidrolizi yoluyla konnektif dokunun geçirgenliğini modifiye eden bir maddedir. Dokunun akışkanlığını azaltır ve enjekte edilen sıvının dağılımını ve emilim hızını arttırır. Benzer olarak sülük salgısındaki hyalüronidaz, sülüğün salgılarının yayılım hızını arttırır. Kalin Kalin kollajen üzerine hızla etki eden ve kollajen tarafından indüklenen platelet agregasyonunu baskılayan etkiye sahiptir. Destabilaz Destabilaz, glikozidaz aktivitesini etkiler. Destabilaz lizozimi, pıhtı çözünmesini sağlayan enzimatik ve non-enzimatik antibakteriyel etkiye sahip bir omurgasız lizozimidir. Bu fenomen Hirudo medicinalis üzerinde de gösterilmiştir (5). 23
Apiraz Apiraz (adenozin5-difosfat difosfohidrolaz), ADP ile indüklenen platelet agregasyonunun nonspesifik inhibitörüdür (6). Eglin Eglinler (elastaz-katepsin G sülük inhibitörleri), non-katyonik maddeler üzerine etki eden kimotripsin ve subtilisin benzeri serin proteinaza karşı güçlü inhibitör aktivitesi olan ve Hirudo medicinalis içinde bulunan küçük proteinlerdir. Sülük Uygulamasının Kullanıldığı Durumlar Günümüzde sülük tedavisi başta Rusya ve bu coğrafyadaki diğer ilişkili devletler, ABD, Kanada, Avustralya, Fransa, Almanya, Hollanda olmak üzere birçok ülkede tedavi amaçlı olarak çeşitli klinik durumlarda apse, artrit, glokom, myasthenia gravis, dental tedaviler, hematom, tromboz, gangrene gidişin önlenmesi ve diğer çeşitli damar bozukluklarında (arteriyoskleroz, diabetik damar komplikasyonları, varisler, diğer kardiyovasküler hastalıklar) ve tıbbi tedaviye yardımcı olarak kardioloji, jinekoloji, üroloji, cerrahi, travmatoloji, stomatoloji, oftalmoloji başta olmak üzere çeşitli kliniklerde kullanılmaktadır (7). Kontra-endikasyonları Kanamalı hastalıklar, hemofili, gebelik, ileri anemi, hipotansiyon, genel aşırı yorgunluk, sülük alerjisi, aktif tüberküloz, mental hastalıkların akut evresi, yüksek vücut sıcaklığı, bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar ve uygulama nedeniyle aşırı korku yaşayan hastalarda sülük uygulanmamalıdır (8). Yan Etkileri Uygulama sırasında ve sonrasında hissedilen ağrı, kaşıntı, hipotansiyon, vasovagal ataklar, anemi, enfeksiyonlar, alerji, skar oluşumu ve hafif ateş görülebilir (8,9). 24
Uygulama Şekli Sülük insan vücuduna eksternal olarak uygulanır ve prosedür 3 aşamadan oluşur (8):. 1. Uygulama öncesi prosedür: Sülüklerin toplanması, sülüklerin saklanması ve uygun hastanın seçimi 2. Sülüğün seçilen bölgeye uygun teknik ile yerleştirilmesi 3. Uygulama sonrası prosedür: Sülüğün ayrılması, kanamanı kontrolü ve sülüğün tıbbi atık prosedürlerine uygun olarak işleme tabi tutulması Kaynaklar 1. Abdullah S, Dar LM, Rashid A. Tewari A. Hirudotherapy /leech therapy: applications and indications in surgery. Arch Clin Exp Surg.2012;1(3):172-180. 2. Porshinsky BS, Saha S, Grossman MD, Beery Ii PR, Stawicki SP. Clinical uses of the medicinal leech: a practical review. J Postgrad Med. 2011;57(1):65-71. 3. Sağlam N. Sülük Biyolojisi ve Yetiştirme Teknikleri, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Tarımsal Üretim ve Geliştirme Gn. Md.- Su Ürünleri Daire Başkanlığı, Ticari Balık Türlerinin Biyolojisi ve Yetiştirme Teknikleri Hizmetiçi Eğitim Semineri, 1-5 Mayıs 2000:51-56, Ankara 4. Zaidi SM, Jameel SS, Zaman F, Jilani S, Sultana A, Khan SA. A systematic overview of the medicinal importance of sanguivorous leeches. Altern Med Rev. 2011;16(1):59-65. 5. Zavalova LL, Yudina TG, Artamonova II, Baskova IP. Antibacterial non-glycosidase activity of invertebrate destabilase-lysozyme and of its helical amphipathic peptides. Chemotherapy 2006;52:158-160. 6. Rigbi M, Orevi M, Eldor A. Platelet aggregation and coagulation inhibitors in leech saliva and their roles in leech therapy. Semin Tromb Hemost 1996;22:273-278. 7. Medicinal leeches and hirudotherapy. Gödekmerdan A, Arusan S, Bayar B, Sağlam N. Turkiye Parazitol Derg. 2011;35(4):234-9. 8. Lone AH, Ahmad T, Anwar M, Habib S, Sofi G, Imam H. Leech therapy- a holistic approach of treatment in unani (greeko-arab) medicine. Anc Sci Life. 2011;31(1):31-5. 9. Pietrzak A, Kanitakis J, Tomasiewicz K, Wawrzycki B, Kozłowska-Łój J, Dybiec E, Chodorowska G. Cutaneous complications of improper leech application. Ann Agric Environ Med. 2012;19(4):790-2. 25