OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN HASTALARDA BESLENME: GÜNCEL BESİN PİRAMİTİ

Benzer belgeler
RAMAZAN AYINDA ORUÇ: OBEZİTE CERRAHİSİ VE DURUM DEĞERLENDİRİLMESİ

OBEZİTE CERRAHİSİ VE RAMAZAN AYI ÖNERİLERİ

RAMAZAN AYINDA ORUÇ: OBEZİTE CERRAHİSİ VE DURUM DEĞERLENDİRİLMESİ

OBEZİTE CERRAHİSİ VE RAMAZAN AYI ÖNERİLERİ

BARİATRİK CERRAHİ SONRASI YEME BOZUKLUKLARI: GENEL YAKLAŞIM

DOÇ.DR.HALİL COŞKUN SHOW TV ANA HABER / BAŞAK ŞEKERPARE DOÇ. DR. HALİL COŞKUN SHOW TV ANA HABER / VOLKAN AKYILDIZ

OBEZİTE VE METABOLİK CERRAHİ: PROF. DR. HALİL COŞKUN

OBEZİTE CERRAHİSİNDE SIKÇA SORULAN SORULAR (SSS)

BARİATRİK AMELİYATLARIN KİLO VERMENİN ÖTESİNDE 7 ÖNEMLİ YARARI

OBEZİTE CERRAHİSİ VE RAMAZAN AYI ÖNERİLERİ

BARİATRİK CERRAHİDE PSİKİYATRİ: YRD. DOÇ. DR. GÜZİN ELBÜKEN SEVİNÇER

AMELİYAT DEĞİL İNSANIN KENDİSİ BİR MUCİZE RADİKAL GAZETESİ

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI SAÇ DÖKÜLMELERİ BARİATRİK BESLENME UZMANININ BARİATRİK TAKİPTEKİ YERİ VE ÖNEMİ

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI BESLENME: GLİSEMİK İNDEKS NEDİR? NEDEN ÖNEMLİDİR?

PSİKİYATRİ UZMANI: YRD. DOÇ. DR. GÜZİN M. SEVİNÇER

OBEZİTE CERRAHİSİNDEN SONRA YENİDEN KİLO ALMANIN TEDAVİSİ

SAĞLIKLI BESLENMEDE ENERJİ DENGESİ: AKŞAM GAZETESİ

Doç. Dr. Halil Coşkun. Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu

TİP 2 DİYABETİN TEDAVİSİNDE MİNİMAL İNVAZİV CERRAHİ

OBEZİTE CERRAHİSİNDEN SONRA GEBELİK VE SONUÇLARI

METABOLİK CERRAHİ İLE TİP 2 DİYABET NASIL TEDAVİ EDİLİR? (VİDEO) OBEZİTE CERRAHİSİ TİP 2 DİYABETİ TEDAVİ EDEBİLİR!

Bariatrik Metabolik Cerrahi Derneği nden BASIN AÇIKLAMASI

OBEZİTEYE BAĞLI UYKU APNESİNE ÇÖZÜM CERRAHİ! AKŞAM GAZETESİ

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI PROTEİNLİ BESLENMENİN ÖNEMİ OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI GÜNLÜK KAÇ KALORİ ALMALIYIZ?

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

KİLO KAYBI AMELİYATI VE ÇAPRAZ BAĞIMLILIK: AŞIRI YEME BOZUKLUĞUNA BİR BAKIŞ

Kocaeli İlinde Obezite ve Bir Tedavi Alternatifi Olan Obezite Cerrahisi Farkındalığının Değerlendirilmesi

İleri Obez Diyabetiklerde Tedavi Yaklaşım Bariatrik Cerrahinin Zamanlaması

TÜP MİDE AMELİYATI ÜZERİNE 3. DURUM BİLDİRİM RAPORU (2011)

OBEZİTEYİ ANLAMAK! AKŞAM GAZETESİ

OBEZİTE ÇOCUK SAHİBİ OLMA ORANINI AZALTIYOR! AKŞAM GAZETESİ

OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN KİŞİLERDE KİLO VERMEK BEYNİ İŞTE BÖYLE ETKİLİYOR!

Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır.

DOÇ. DR. HALİL COŞKUN SHOW TV ANA HABER / KELEBEK BİRİCİK OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN KİŞİLERDE KİLO VERMEK BEYNİ İŞTE BÖYLE ETKİLİYOR!

OBEZİTE CERRAHİSİNDEN SONRA KALSİYUM, B1 ve B2 VİTAMİNİ ALIMININ ÖNEMİ

OBEZİTE VE METABOLİK CERRAHİ: PROF. DR. HALİL COŞKUN

DAVRANIŞSAL KİLO KONTROLÜ VE PSİKOLOJİK FAKTÖRLER - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

OBEZİTE ÇOCUK SAHİBİ OLMA ORANINI AZALTIYOR! AKŞAM GAZETESİ

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI ÇAPRAZ BAĞIMLILIK NEDİR?

BARİATRİK AMELİYATLARIN KİLO VERMENİN ÖTESİNDE 7 ÖNEMLİ YARARI

TÜP MİDE AMELİYATI İLE NE KADAR KİLO VERİLEBİLİR? UYKU SOLUNUM BOZUKLUKLARI VE OBEZİTE CERRAHİSİNİN TEDAVİDEKİ YERİ

OBEZİTENİN FARKLI ALT-TİPLERİ VE YENİ TEDAVİ YAKLAŞIMLARI

BARİATRİK CERRAHİDE EKİP ÇALIŞMASI NEDEN ÖNEMLİDİR?

DİYABETTE BESLENME PRENSİPLERİ

Cerrahi sonrası erken ve geç dönemde metabolik takip. Prof. Dr. İbrahim Şahin İnönü. Üniversitesi

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI REAKTİF HİPOGLİSEMİ VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

ŞEKER HASTALARINDA SAĞLIKLI BESLENME NASIL OLMALIDIR? Uzm. Dyt. Yonca SEVİM Haseki Eğ. ve Araş. Hast. Diyet Polikliniği

DİYETLE OBEZİTEYİ YENMEK MÜMKÜN MÜ?

Endokrin ve Metabolik Hastalıklarda Fiziksel Aktivite ve Egzersiz

Kilo verme niyetiyle diyet tedavisinin uygulanamayacağı durumlar nelerdir? -Hamilelik. -Emziklik. -Zeka geriliği. -Ağır psikolojik bozukluklar

BARİATRİK CERRAHİ GEÇİRMİŞ HASTALARDA SAÇ DÖKÜLMESİ VE NEDENLERİ

OBEZİTEYİ ANLAMAK! FAZLA KİLO İLE OBEZİTE ARASINDAKİ FARK NEDİR?

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler

METABOLİK-BARİATRİK CERRAHİDE BESLENME YAKLAŞIMI VE BARİATRİK CERRAHİ DİYETİSYENLİĞİ KURSU

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

BARİATRİK BESLENME UZMANI: UZM. DYT. NAZLI ACAR

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da obezite, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanmıştır.

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

MERVE SAYIŞ TUĞBA ÇINAR SEVİM KORKUT MERVE ALTUN

DİYABETES MELLİTUS. Uz. Fzt. Nazmi ŞEKERC

OBEZİTE TERÖRÜ VE MÜCADELESİ! AKŞAM GAZETESİ

OBEZİTE NEDİR? Erkeklerde %20,5 Kadınlarda ise % 41,0 Toplamda % 30,3 olarak bulunmuştur. İstanbul 33,0 Orta Anadolu 32,9

Sağlık deposu meyveler

Kontrolü Zor Diyabetin Sırları. Dr.Kubilay Karşıdağ İ.Ü.İstanbul Tıp Fakültesi

OBEZİTEYE BAĞLI UYKU APNESİNE ÇÖZÜM CERRAHİ! AKŞAM GAZETESİ

OBEZİTE CERRAHİSİNDE SIKÇA SORULAN SORULAR (SSS)

OBEZİTE VE METABOLİK CERRAHİ: PROF. DR. HALİL COŞKUN

ACOG Diyor ki! HER GEBE TAKİP SÜRECİNDE EN AZ BİR KEZ PERİNATAL DEPRESYON AÇISINDAN TARANMALIDIR. Özeti Yapan: Dr. Semir Köse

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

SAĞLIKLI OBEZLERDE FİZYOTERAPİ VE REFLEKSOLOJİ UYGULAMALARININ ZAYIFLAMAYA ETKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

BARİATRİK CERRAHİ İLE BESLENME KOMPLİKASYONLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ

DSM V madde kullanım bozuklukları için neler getiriyor? Prof. Dr. Yıldız Akvardar

OBEZİTE KADERİNİZ DEĞİL!

BİR PSİKOLOĞUN OBEZİTE ZAFERİ!

Obezite Nedir? Harun AKTAŞ - Trabzon

Psikiyatride Akılcı İlaç Kullanımı. Doç.Dr.Vesile Altınyazar

OBEZİTENİN FARKLI ALT-TİPLERİ VE YENİ TEDAVİ YAKLAŞIMLARI

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI GÜNLÜK KAÇ KALORİ ALMALIYIZ? OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR: BALAYI PERİYODU

OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN KİŞİLERDE KİLO VERMEK BEYNİ İŞTE BÖYLE ETKİLİYOR!

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.

Prof. Dr. Sedat BOYACIOĞLU

HIZLI ZAYIFLAMAK MÜMKÜN MÜ?

DUYGUSAL BESLENME VE OBEZİTE AKŞAM GAZETESİ

Doğum sonrası anksiyete bozukluğu için riskli dönem. Sıklığı?? Klinik seyir??

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler

DUYGUSAL BESLENME VE OBEZİTE AKŞAM GAZETESİ

Fark edilir bir kilo kaybı. Gün geçtikçe içe kapanma eğilimi. Aşırı derecede spor yapmak. Kilo almaktan şiddetle korkmak

Op Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi

TIBBİ HİZMETLER BAŞKANLIĞI DİYABETİMİ YÖNETİYORUM PROJESİ DİYABET YÖNETİMİ KURSU RAPORU

SAĞLIKLI BESLENME İPUÇLARI AKŞAM GAZETESİ

BİR PSİKOLOĞUN OBEZİTE ZAFERİ!

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

OBEZİTEYİ ANLAMAK! AKŞAM GAZETESİ

ÇOCUKLARIN BÜYÜME VE GELİŞMESİNDE YETERLİ VE DENGELİ BESLENME

ÇOCUKLARIN BÜYÜME VE GELİŞMESİNDE YETERLİ VE DENGELİ BESLENME

Metabolik Cerrahinin Diyabet Tedavisinde Yeri

PRENET LE KİLONUZU Kontrol Altına Alın!

İnsomni. Dr. Selda KORKMAZ

Kanser tedavisi sırasında sağlıklı bir diyet hemen hemen başka zamanlardakiyle aynıdır. Her gün çeşitli gıdalar yemeniz gerekir.

BARİATRİK BESLENME UZMANININ BARİATRİK TAKİPTEKİ YERİ VE ÖNEMİ

Transkript:

OBEZİTE CERRAHİSİ GEÇİREN HASTALARDA BESLENME: GÜNCEL BESİN PİRAMİTİ Ameliyat sonrasında nasıl beslenilmeli? Nelere dikkat edilmeli? Her şeyden yenilebilir mi? Miktarları ne olmalı? O zaman besin piramidimizi gözden geçirelim; 1- Mavi Basamak: Günlük Unutulmaması Gerekenler Sanıldığından daha önemliler : Egzersiz, vitamin ve mineral katkıları, günlük sıvı alımı (şekersiz, kafeinsiz ve kalorisiz) 2- Pembe Basamak: Öncelik Proteinlerin Günlük protein alımı kişiden kişiye değişkenlik göstermekle birlikte; obezite cerrahisi olan kişilerin günde en az 60 gr protein almaları gerekmektedir. 3- Sarı Basamak: Sebzeler Meyveler ve Zeytinyağı Tüm sebzelere gönül rahatlığıyla yer verebilirsiniz. Günde 1 yemek kaşığı zeytinyağı unutulmamalı. Meyveler 1: Günlük 140 gr ile sınırlı olanlar Elma, karpuz, kavun, çilek, portakal, greyfurt Meyveler 2: Günlük 70 gr ile sınırlı olanlar Üzüm, şeftali, muz, kayısı, kiraz, vişne, döngel, ananas

4- Yeşil Basamak: Kontrollü Tüketilmesi Gerekenler Unutmayınız! Gün içinde sadece iki kez tercih edilebilirler. Pirinç ve makarna: 90 gr* (tercihen kepekli türleri) Kahvaltılık gevrekler: 30 gr* Baklagiller: 80 gr* Patates : 85 gr* *pişirilmiş ağırlıktır! 5- Kırmızı Basamak: Uzak Durulması Gerekenler Karbonhidratlı ve kafeinli içecekler Alkollü içecekler Kolesterolü ve trans yağ içeriği fazla olan yiyecekler Uzm. Bariatrik Dyt. Nazlı Acar

BARİATRİK CERRAHİDE PSİKİYATRİ: YRD. DOÇ. DR. GÜZİN ELBÜKEN SEVİNÇER Bu alanda yapılmış araştırmaların azlığı göz önüne alındığında, bariatrik cerrahi hastalarının psikiyatrik değerlendirmelerinde bir standart oluşturmak, uzman uzlaşısı sağlamak ya da standart protokoller ve algoritmler oluşturmak henüz mümkün gözükmemektedir. Ancak yaygınlaşan bariatrik cerrahi uygulamaları bu konudaki klinik uygulamaları ve özelinde de psikiyatrik ve psikososyal etmenlerle içiçeliğini daha yakından bilmeyi gerekli kılmaktadır. Obezitenin multifaktoriyel etiyolojik zeminde geliştiği göz önüne alınacak olursa, bariatrik cerrahi hastalarının multidisipliner değerlendirilmesinin gereği aşikardır. Bu bağlamda Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü cerrahiye hasta seçiminin içinde bir psikiyatri hekimine ulaşımın da olduğu multidisipliner bir ekip tarafından yapılmasını önermiştir. Yakın zamanda aynı enstitü psikiyatrik değerlendirmenin rutin olarak yapılmasına gerek olmadığı, ancak gerektiğinde yapılabilir olmasının sağlanmasını da karara bağlamıştır. Fakat pek çok ülkede sigorta şirketleri ise ameliyat öncesi psikiyatrik değerlendirmeyi şart koşmuştur. Ameliyat öncesi psikiyatrik değerlendirmeyi gerekli kılan mantıklı pek çok sebep vardır. Çoğu çalışmada genel popülasyonda normal ağırlıklı bireylerle karşılaştırıldığında obez bireylerde yeme bozuklukları, anksiyete bozuklukları, kişilik bozuklukları ve özellikle duygudurum bozukluklarının daha sık olduğu gösterilmiştir. Bu fark tedavi arayışında olan obez bireylerde daha da belirgin hale gelmektedir. Bariatrik cerrahiye aday hastaların büyük çoğunluğunda da psikiyatrik bozukluk bulunduğunu gösteren pek çok çalışma mevcuttur. Kalarchian ve ark. ının yaptığı araştırmada

bariatrik cerrahi aday hastalarının yaklaşık % 66 sının en az bir yaşam boyu, % 38 inin halen bir Eksen I tanısı olduğu, % 29 unun ise Eksen II tanısı bulunduğunu göstermiştir. Bariatrik cerrahi öncesi psikiyatrik değerlendirmede en sık rastlanan tanılar sırasıyla; anksiyete bozuklukları, duygudurum bozuklukları, tıkınırcasına yeme bozukluğu ve kişilik bozukluklarıdır. Kişilik bozukluklarından en sık saptananı kaçıngan kişilik bozukluğudur. Ayrıca bu hastalarda gece yeme sendromu, beden algısı bozukluğu ve çocukluk çağında istismar öyküsünün de sık olduğu bildirilmiştir. Yaşam boyu alkol ve madde kullanım bozuklukları % 32.6 civarında olsa da sadece % 1.7 sinde halen mevcut alkol ve madde kullanım bozukluğu saptanmıştır. Bariatrik cerrahi arayışında olan hastalarda psikotrop ilaç kullanımı da sıktır. Freedman ve ark. ı yaptığı araştırmada bariatrik cerrahi hastalarının % 16 sının değerlendirme sırasında bir ruh sağlığı uzmanına da gözükmekte olduğunu ve bunların %41 inin psikiyatrik ilaç kullandığını göstermiştir. Bu grupta antidepresanlar en sık kullanılan psikiyatrik ilaçlar olup, anksiyolitik ve antipsikotik ilaç kullanımına da rastlanılmıştır. Psikiyatrik bozuklukların ve psikososyal problemlerin sıklığına rağmen bu bozuklukların cerrahi sonuçlarına etkisi, mevcut çalışmaların metodolojik sınırlılığı ve uzunlamasına izlem çalışmalarının azlığı nedeniyle tartışmalıdır. Bununla birlikte genel olarak bakıldığında psikososyal problemlerin cerrahi sonrası kilo verme üzerine olumsuz etkisini net olarak ortaya koymuş bir çalışma da yoktur. Psikiyatrik bozukluk mevcudiyeti bariatrik cerrahi yapılmasına engel değildir! Ancak bariatrik cerrahi adayının cerrahinin komplikasyonlarıyla baş edebilir olması, ameliyat sonrası uygulaması gereken ve yaşam boyu sürecek olan diyet, egzersiz ve yaşam tarzı düzenlemesi gibi önerilere uyabilir nitelikte olmasının sağlanması gereklidir. Bariatrik cerrahi sonrası gerekirlikler ve aşırı kilo kaybının getirdiği yaşam değişikliklerini de göz önüne alarak düşündüğümüzde hastanın ameliyatla ilgili beklentilerinin tartışılması, bireysel

hedeflerin belirlenmesi ve sosyal destek sistemlerinin değerlendirilmesi de önemli konulardır. Çünkü hastalar kilo vermek bakımından gerçek dışı beklentilere sahip olabilirler. Bir çok hastanın ameliyat sonrası beden imajıyla ilgili sıkıntısı azalsa da bazı hastalar aşırı kilo vermeye bağlı olarak oluşan deri sarkmalarından şikayetçi olabilirler. Çok az sayıda psikososyal etken kilo vermeyi öngörmede işe yaramaktadır. Ameliyat öncesi psikiyatrik bozukluğun bulunmasından daha ziyade hastalığın şiddetinin öngörücü değeri olduğu bildirilmiştir. B kümesi kişilik bozuklukları ve tekrarlı yatışı gerektiren psikiyatrik hastalığı olan hastalar hem verdikleri kilo ile ilgili daha memnuniyetsiz olup hem de psikiyatrik durumlarının olumsuz seyrettiği gösterilmiştir. Bahsedilen bu hasta grupları ameliyat öncesi değerlendirilmeli, uygun farmakoterapi ve psikoterapi uygulanmalıdır. Obez hastaların ameliyattan sonra depresyon, anksiyete bozukluğu gibi eksen I tanılarında iyileşmenin yanında sosyal ilişkilerinde düzelme, iş bulmada zorlanma ve iş yerinden sık izin alma gibi olumsuz durumlarının da azaldığı saptanmıştır. Fakat psikososyal değişkenlerdeki bu düzelmenin geçici olduğu, bazı hastaların ameliyattan 2-3 yıl sonra başlangıç işlevsellik düzeyine döndükleri bildirilmiştir. Bu durumun kişilik özellikleri nedeniyle mi yoksa bu süreç içinde eklenen olumsuz yaşam olayları nedeniyle mi açıklanacağı konusu muğlaktır. Ameliyat sonrası iyileşme aynı zamanda kişinin kendini iyi hissetme hali, yakın ilişki, cinsellik ve sosyal etkileşim alanlarında da gözlenmektedir. Fakat bariatrik cerrahi ile kilo verme, tek başına psikososyal problemleri çözmez. Örneğin kişinin öyküsünde cinsel tacizin olması kilo kaybıyla ilişkili korkulara yol açabilir veya kişinin yakın ilişkilerindeki kayıplar diğer ilişkilerini de problemli hale getirebilir. Yani bazı hastalarda ameliyat sonrası psikososyal problemler ve ailevi çatışmalar düzelmediği gibi kötüye de

gidebilmektedir. Önemli sorulardan bir tanesi ameliyat öncesi mevcut tıkınırcasına yeme bozukluğu ya da tatlı düşkünlüğü gibi yeme alışkanlıkları olan hastaların bariatrik cerrahi için kontrendikasyon teşkil edip etmediğidir. Eğer bu tip durumlar mevcutsa bunların cerrahi öncesi tedavi edilmesi gerekliliği tartışılan bir konudur. Bu noktada tıkınırcasına yeme bozukluğu olan hastalarda medikal komplikasyonların daha sık olduğuna dikkat çekilmiştir. Baritrik cerrahiye aday hastaların geçmişte ya da halen kendine zarar verici davranış ya da suisid girişimi/düşüncesi olup olmadığının dikkatle sorgulanması önerilmektedir. Ayrıca intihar düşüncesinin, yapılacak cerrahi müdahale ile karşılıklı ilişkisi ve seçilecek obezite tedavi biçiminin de buna göre değerlendirilmesi gerektiği bildirilmiştir. Bariatrik cerrahi için kontrendikasyon teşkil edip etmediği tartışılan iki önemli psikiyatrik tanı; mevcut psikotik bozukluk ve zeka geriliğidir. Bu durumlar hastanın cerrahi sonrası uyum yapabilmesindeki zorluklar nedeniyle önemlidir. Kullanılması gerekli psikotrop ilaçların bariatrik cerrahi sonrası gelişecek emilim problemleri ile ilişkili durumları cerrahi öncesi dikkate alınması gereken bir diğer konudur. Cerrahi öncesi kapsamlı psikiyatrik ve psikososyal değerlendirme, cerrahinin kontrendike olduğu durumları saptamaktan ziyade bu hastaların eğitimi ve cerrahi sonrası uyumları için elzemdir. Ayrıca cerrahi öncesi psikiyatrik değerlendirme hastanın beklentilerini gerçekçi zemine oturtma, sorunlu psikososyal konuları saptama ve bu konuların takip etme bakımından da önemlidir. Özetle cerrahi öncesi yapılan dikkatli psikiyatrik ve psikososyal inceleme bariatrik cerrahinin sağlayacağı başarının en üst düzeye çıkması ve kalıcılığı açısından büyük önem taşımaktadır. Bariatrik cerrahi öncesi psikiyatrik ve psikososyal değerlendirme yanında hastanın daha önceki kiloları ve diyet ile ilgili alışkanlıklarının bilinmesi morbid obeziteye giden

yolun anlaşılması için psikolojik, davranışsal ve fizyolojik değişimlerin hangilerinin katkıda bulunduğunun anlaşılması ile ilgili değerli bilgiler sağlayabilir. Morbid obez hastaların cerrahi dışı diyet gibi yöntemlerden fayda sağlamadığı, varsa bile çok az bir fayda sağladığı bilinmektedir. Yine de cerrahi adayı hastaların daha önceki kilo verme mücadelelerinde kilo almasını ve vermesini kolaylaştıran/zorlaştıran beslenme alışkanlıkları ve yaşam tarzı ile ilgili bilgilerin bilinmesi cerrahi sonrasını da yönetmede işe yaraması açısından önemlidir. Zaman içinde ve çeşitli durumlar karşısında yeme davranışlarının izini sürmek bu konularda değerli bilgiler sunar. Hastanın stresli hayat olayları veya tatil gibi farklı ortamlarda sergilediği yeme tutumlarının bilinmesi bariatrik cerrahi sonrasında gelişen yeme problemlerini ayrıştırmak ve bu durumlarla baş edebilmek açısından önemlidir. Yrd. Doç. Dr. Güzin Elbüken Sevinçer Neuropsychiatric Research Institute, Fargo, North Dakota, ABD * Bu makale Güzin Sevinçer ve ark. tarafından Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar-Current Approaches in Psychiatry 2014; 6(1):32-44 dergisinde yayımlanmış ve buradan alıntı yapılmıştır. RAMAZAN AYINDA ORUÇ: OBEZİTE CERRAHİSİ VE DURUM

DEĞERLENDİRİLMESİ Ramazan ayı, kendinizi fiziksel ve ruhsal yönden yenilemeniz için süper bir fırsat oluşturmaktadır. Hem vücudunuz hem de ruhunuz için detoks (arınma) yaptığınızı düşünebilirsiniz. Dört gözle beklediğimiz ramazan ayında genellikle sahur, iftar olmak üzere iki öğün yapılmakta ve sofralar daha özenli kurulmaktadır. Tüm Müslümanlar için geçerli olan şudur ki; kişi eğer çok yaşlıysa, kronik bir hastalığı varsa, gebeyse, emzikli bir anneyse yada küçük bir çocuksa orucunu tutmayabilir. Peki Ramazan Ayında Nelere Dikkat Edilmeli? 1-Yiyecek Seçenekleri Ramazan ayı, sağlıklı beslenme önerilerinden diğer aylara göre çok da farklı değildir. Fakat dikkat edilmesi gereken yada tercih yaparken düşünmemiz gereken noktalar olabilir. Ara ara sık sık beslenme şuan için en ideal olsa da bu alışkanlığınıza, ramazan ayı sonrasında da devam edebilirsiniz. 2- Az uyku Ramazan ayı boyunca değişen rutinimiz, hormonal yanıtlarımızın değişimine de neden olabilmektedir. Gün içinde hiçbir şey yiyip içmemek neticesinde yavaşlayan metabolizmanıza eşlik eden sürekli uyku haliniz dikkat dağınıklığına dolayısıyla da olası kazalara sebep olabilir. Ramazan ayının yaz saatlerine denk gelmesi, uzayan açlık süresi kısa süreli dinlenmelerle desteklenebilir. Örneğin rutin olarak öğle yemeği yediğiniz saatte ve iftardan hemen önce yapmış olduğunuz mini şekerlemeler ile kendinizi daha dinç hissedebilir ve dikkatinizi daha kolay toplayabilirsiniz.

3-Fiziksel Aktivite Fiziksel aktivite, ramazan ayı için kulağa ne kadar uzak gelse de bu ay içinde aktif kalmaya çalışmak olası kilo alımını engellemek için yapılabilir. Normalde haftada beş kez en az 30 dakika orta seviyede aerobik aktivite sağlıklı yaşam için önerilirken ramazan ayında yapıyor olduğunuz egzersizin şiddetinin yada yoğunluğunun arttırılması tabiki iyi bir tercih değildir! Ramazan Ayında neler yapılabilir? düşünmelisiniz. Koşulları ve olasılıkları değerlendirmelisiniz. Egzersizin Değerlendirilmesi Egzersizin sağlıklı yaşamda ki önemini biliyoruz. Fakat bu durum ramazan ayında Nasıl olmalı? Eş dost ile birlikte güzelleşen sofralar ve ramazan ayı ile kat ve kat değer kazanan ibadet, egzersizi gölge de bırakabilir. Ramazan ayındaki egzersiz diğer günlerde yapılan egzersizler kadar kapsamlı olmasa da yine de yapılmalıdır. Yapılan egzersizin güvenilir olması için sloganımız Kendini Dinle ve Ramazanda da Formda Kal! olmalıdır. Aklınızda Bulunsun! Dehidratasyon (vücudun sıvı kaybetmesi) veya hipoglisemi riski nedeniyle egzersize çok da sıcak bakmamak yerine neler yapılabileceğini düşünün! Ramazan ayında amacınız kilo kaybetmek olmasa da en azından bu ayı rutininizin dışına çıkarak fırsata çevirebilirsiniz. İftarda hafif bir yemek ardından hafif bir egzersiz ve üzerine yine hafif bir yemek ile bedenen ve ruhen huzura kavuşabilirsiniz. Eğer kardio yapıyor ve bunu durumunuzu ramazan ayında da devam ettirmek istiyorsanız doğru zaman iftardan en az

1-2 saat sonrasıdır. Ramazan ayı içinde hem egzersiz yapmak istiyor hem de vaktinizin olmadığını düşünüyorsanız yoga ve plates gibi sıkılaştırıcı sporları da tercih edebilirsiniz. Bazı fitness severler, oruç açmadan önce 30 dakika kadar yoga, plates ya da yürüyüşün kendilerine tam tükenmişlik saatlerinde tekrardan güç kazandırdığı hissini savunmaktadırlar. Ama yine de sloganımızı unutmayın Kendini Dinle ve Ramazanda da Formda Kal! Yaz saatine denk gelen ramazan ayında oruç tutmak için lütfen hekimlerinize danışınız. Unutmayın ki sizler bizim için değerlisiniz. İftar ve sahur arasında en az 2 litre su içmeğe özen gösteriniz! Obezite Cerrahisi Geçiren Hastalar Oruç Tutabilir mi? Obezite cerrahisi prosedürlerinin çoğu tek oturuşta yenilen yemeğin ve tüketilen içeceğin miktarını kısıtlayıcı yöndedir. Bu yüzden bu hastaların az miktarlarla daha sık öğün yapmaları gerekmektedir. Yaz ayında tutacağımız orucun uzun süresi, bu hastaların dehidrasyon (vucüdun sıvı kaybetmesi) riskine sokmaktadır. Ayrıca uzun süreli aç kalım, iftarda kişinin bir anda büyük miktarda yeme isteği duymasına neden olabilir. Bu ise kusmalara, dehidrasyona, yetersiz ve karbonhidrat ağırlıklı besin alımına yol açar. Ayrıca iftarda yenilen yemeklerde şekerlemeler veya kızartmalı yiyecekler uzun süreli açlıktan sonra dumping sendromu yaşanmasına neden olabilir. Ayrıca bu hastaların mide hacimlerinin küçük olması ramazandaki kısıtlı sürede vitamin ve mineral takviyelerinin alınmasında zorluk yaşamasına neden olabilir. Ameliyattan sonraki ilk yıl içerisinde obezite cerrahisi geçiren hasta grubunun oruç tutması sakıncalı olabilmektedir. Ancak ikinci yıldan sonra beslenme düzeninin iyileşmesi neticesinde oruç tutulması hekim ile görüşülerek bu ibadetimiz

gerçekleştirilebilir. Obezite cerrahisi geçirmiş kişilerin dikkat etmesi gereken en önemli şey; kişilerin ana öğünlerini kompleks karbonhidratlar ve yüksek kalitede protein içerikli olmasına özen göstermesi ve aynı zamanda besin takviyelerini ihmal etmemeleri yönünde olmalıdır. Hayırlı Ramazanlar Uzm. Bariaktrik Dyt.Nazlı ACAR UYKU SOLUNUM BOZUKLUKLARI VE OBEZİTE CERRAHİSİNİN TEDAVİDEKİ YERİ Obstrüktif Uyku Apne Sendromu (OSAS) çok bileşenli etiyolojisi olan, sık sık gece apne (solunum durması) epizodları oluşumu ve üst hava yollarında yinelenen güçten düşmelerin neden olduğu bir hastalıktır. Tanıda gece uykusunun izlenmesinden kullanılan polisomnografi kullanılmaktadır. Bu sendroma neden olan faktörlerden biri obezitedir. Obezitenin yaygınlığı son yıllarda tüm dünyada artış göstermektedir. OSAS hastaların yaşam kalitesinde ve süresinde ciddi bir azalmaya sebep olmaktadır. OSAS ın morbid obez (VKİ>40 kg/m 2 ) hastalarda görülme sıklığı yaklaşık %80 dir.vki>28 kg/m² üzerindeki obez hastalar ise risk grubundadırlar. OSAS tedavisinde değişik tedavi alternatifleri olmakla birlikte obez hastalarda uygulanan cerrahi teknikler (mide balonu, tüp mide, gastrik bypass ve

duedonal switch) oldukça etkili sonuçlar vermektedir. Obezite cerrahisinde hastanın diyet alışkanlıkları, yandaş hastalıkları, yaşam tarzı gibi birçok faktör göz önünde bulundurularak hastaya en uygun cerrahi tedavi seçeneği uygulanmalıdır. Cerrahi tedavi kalıcı kilo kaybını sağlayan, yandaş hastalıkların düzelmesine neden olan ve yaşam süresini uzatan efektif bir tedavi şeklidir. Kilodaki %10 luk artışın Apne-Hipopne Indeksi (AHI) de yaklaşık %32 lik bir artış ile, kilodaki %10 luk bir azalmanın ise AHI de %26 lık bir azalma ile ilişkili olduğunu saptanmıştır. Ortalama %222 fazla kiloya sahip ve şiddetli apnesi olan hastaların değerlendirildiği bir çalışmada ameliyattan 6 ay sonra AHI nin 88.8 den 11.8 olay/saat e düştüğü bulunmuştur. Dixon ve arkadaşlarının yaptığı diğer bir çalışmada ise obezite cerrahisinden 17 ay sonra fazla kiloda %50 ± 15 lik azalma, AHI de 61.6 ± 34 ten 13.4 ± 13 olay/saate bir düşüş, ek olarak uyku kalitesinde, diurnal uyuklama ve yaşam kalitesinde büyük bir iyileşme tespit edilmiştir. Diyet ile kilo vermede başarılı olan hastalardan yalnızca %5-10 u birkaç yıl boyunca kilolarını korudukları düşünüldüğünde obezite cerrahisi uzun dönemde son derece etkili bir yöntemdir. Obezite cerrahisi, kilonun çok daha düşük seviyelere düşürülmesinde, uzun vadede kilo kaybının sürdürülmesinde ve aralarında OSAS ında bulunduğu yandaş hastalıkların düzeltilmesinde iyi sonuçların alındığı etkili bir tedavi seçeneğidir. Prof. Dr. Halil Coşkun

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI DUMPİNG SENDROMU VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER Ameliyat sonrasında basit karbonhidratlı yiyeceklerin fazla tüketimi Dumping Sendromu neden olabilir. Dumping göstergesi olarak abdominal ağrı ve kramp, bulantı, ishal, bayılma hissi, kızarma, taşikardi ve senkop sıklıkla bildirilmekte olup, kalorisi yüksek gıda ve içeceklerin alınmasına engel olmaktadır. Dumping gastrik bypass ameliyatı geçiren hastaların %70-76 sında başlangıçta görülmektedir. Bazı raporlar Dumping in tüm hastalarda görülmediğini ya da yalnızca ameliyattan sonraki ilk yıl içinde geçici olarak görüldüğünü bildirmektedir. Bazı hastalar için Dumping istenilen bir yan etki olarak düşünülebilir, çünkü zayıflamaya engel olan kalorisi yoğun sıvıların alımını engellemektedir. Dumping zamanla azalma eğiliminde olup, aşağıdaki belirli beslenme değişiklikleri ile kontrol altına alınabilmektedir: 1- Sık ve az yemek; 2- Katı yemek alımından 30 dakika sonrasına kadar sıvı alımından kaçınmak; 3- Basit şekerlerin alımından kaçınmak ve lifli karbonhidrat alımını artırmak; 4- Protein alımını artırmak. Bu önlemler işe yaramadığı takdirde öğünlerden 30 dakika önce 50 mg Oktreotid alınması bazı hastalarda semptomları hafifletebilir. Geç dönemdeki Dumping reaktif hipoglisemiye bağlı olabilir ve sıklıkla beslenme düzenlenmesi ile yönetilebilir ya da hastanın ufak atıştırmalar yapmasını sağlayarak profilaktik olarak tedavi edilebilir. Doç. Dr. Halil Coşkun

OBEZİTE VE METABOLİK CERRAHİ: PROF. DR. HALİL COŞKUN Prof. Dr. Halil COŞKUN 1970 te Samsun da doğdu. 1986 yılında Samsun 19 Mayıs Lisesi ni bitirdi. Tıp öğrenimini 1987-2004 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nde okuyarak tamamladı. Genel Cerrahi Uzmanlığını Morbid Obezite Tedavisinde Ayarlanabilir Silikon Mide Bandı Uygulaması başlıklı teziyle İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD da tamamlayarak Genel Cerrahi Uzmanı oldu (1995-2000). Hamburg (Almanya) da European Surgical Enstitutie de (1999) ileri düzey Laparoskopik Cerrahi Eğitimi Bürüksel (Belçika) da Laparoskopik Ayaralanabilir Silikon Mide Bandı Eğitimi (2000) İhtisas yıllarında Hamburg, Almanya daki European Surgical Institute de (1999) ileri düzey Laparoskopik Cerrahi Eğitim Programına katıldı. Uzmanlığı takiben Obezite Cerrahisindeki deneyimini artırmak için Bürüksel de Hopital Universitaire St Pierre de Laparoscopic Adjustable Silicone Gastric Banding eğitim sertifika programına katılarak başarıyla tamamladı (2001). 2003 yılında Lyon, Fransa da Laparoskopik MID-Band Eğitim sertifika programına katılarak tamamladı. Genel Cerrahi Uzmanlığını takiben Obezite Cerrahisindeki deneyimleri. 120 nin üzerinde uluslararası ve ulusal bilimsel makale İlk uluslararası makalesini asistanlığının ilk yılında yazdı. Obezite Cerrahisi ile ilgili dünyanın en iyi dergisi olarak

kabul edilen Obesity Surgery de orjinal klinik prospektifretrospektif çalışmaları, deneysel çalışmaları, vaka takdimleri ve editöre mektupları yayınlandı. Bu çalışmalarına yüksek düzeyde atıflarda bulunuldu. Cleveland Clinic Faundation, Ohio, USA (2004) 2004 yılında Cleveland Clinic Foundation (ABD) Endokrin Cerrahisi ve Minimal İnvaziv Cerrahi Departmanında Observer Fellow olarak Prof. Allan Siperstein ile çalışmalarda bulundu. Prof. Karl Miller ile Laparoskopik Gastrik Bypass ve Gastrik Band Ameliyatları (2006) 2006 yılında Obezite Cerrahisinde dünyanın sayılı otörlerinden biri olarak kabul edilen Prof. Karl Miller ın düzenlediği eğitim programına Avusturya, Salzburg Obezite Akademisinde katılarak başarıyla tamamladı. Prof. Philip Schauer ile Cleveland Clinic Bariatric Surgery ve Matabolic Enstitute de Fellow olarak çalışmalar (2007) 2007 yılında American Society of Bariatric Surgery (ASBS) Başkanı olan Prof. Philip Schauer ve Cleveland Clinic Cerrahi Endoskopi Direktörü Asist. Prof. Biphand Chand ile Laparoskopik Gastrik Bypass, Laparoskopik Gastrik Banding (Mide Bandı), Laparoskopik Sleeve Gastrektomi (Tüp Mide) ve ameliyat sonrası endoskopik değerlendirmeler ve invaziv girişimler konusunda çalışmalarda bulundu. Metabolic Surgery Master Class Program katılımı (2009-2010) 2010 yılında Paris, Fransa da Metabolik Cerrahi (Tip 2 Diyabet in Cerrahi Tedavisi) Master Class programına katılarak bu alandaki son gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Prof. Francesco Rubino ile Weill Cornel Medical Collage da Diyabet Cerrahisi Merkezinde çalışmalar (2012)

2012 yılında NewYork Presbyterian Hospital, Weill Cornell Medical Collage da Prof. Dr. Francesco Rubino ile Diyabet Cerrahisi ve bu konudaki güncel gelişmeler hakkında çalışmalarda bulundu. Prof. Tomasz Rogula ile Cleveland Clinic Bariatric Surgery ve Matabolic Enstitute de Robotik Bariatrik Cerrahi Eğitim ve Uygulama çalışmaları (2014) 2014 yılında Cleveland Clinic Bariatric Surgery ve Metabolic Enstitute de Prof. Tomasz Rogula ile birlikte Robotik Bariatrik Cerrahi alanında çalışmalarda bulundu. Çalışma Hayatı Dr. Coşkun 2009 yılında Üniversitelerarası Kurul Sınavında başarılı olarak Genel Cerrahi DOÇENT lik ünvanı almıştır. 2010-2015 yılları arasında Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi ABD da kurucu Öğretim Üyesi olarak çalışmıştır. 2016 yılından itibaren Sanko Vakıf Ünv. Tıp Fak. de kısmi zamanlı Öğretim Üyesi olarak akademik çalışmalarda bulunup aynı zamanda serbest hekimlik yaparak çalışmalarına devam etmektedir. International Fedaration for the Surgical Obesity and Metabolic Disorders (IFSO), The Society of American Gastrointestinal and Endoscopic Surgeons (SAGES) ve Bariatrik ve Metabolik Cerrahi Derneği (BMCD) aktif üyesidir. Dr. Coşkun mesleki deneyimlerini www.halilcoskun.com BLOG adresinden ve www.bariatriklab.com web sitesi üzerinden paylaşmaktadır. Randevu: 0532 054 00 49 Muayenehane Adres: BariatrikLab, Nişantaşı, İstanbul Maçka Cd. Feza Apt. No:1/3 Nişantaşı / Beşiktaş

Prof. Dr. Halil Coşkun