GENÇLER BEŞERİ SERMAYE YOKSUNU. Yönetici Özeti

Benzer belgeler
Araştırma Notu 13/159

Araştırma Notu 17/212

Araştırma Notu 18/229

Araştırma Notu 16/195

Araştırma Notu 15/182

Araştırma Notu 14/163

Araştırma Notu 16/191

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ YILLIK 2014 (SAYI: 32)

8 İSTİHDAM TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ 2014

İŞSİZLİK BÜYÜK ÖLÇÜDE ERKEKLERDE YAŞANAN İŞGÜCÜ ARTIŞI İLE İSTİHDAM KAYIPLARINDAN KAYNAKLANIYOR

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ YILLIK 2015 (SAYI: 36)

ANADİL AYRIMINDA İŞGÜCÜ PİYASASI KONUMLARI. Yönetici Özeti

Araştırma Notu 15/180

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Araştırma Notu 17/206

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2011 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

Araştırma Notu 16/190

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2016 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2014 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2012 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2017 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2015 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2013 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

Araştırma Notu 11/114

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2008 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

Araştırma Notu 16/192

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2006 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2007 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2010 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2005 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2009 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

İŞGÜCÜ VE İSTİHDAM Demografik Fırsat Penceresi

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ 2006 NÜFUS VE KONUT SAYIM SONUÇLARINA GÖRE REVİZE EDİLMİŞ EKİM 2004 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI.

Araştırma Notu 18/233

AYLIK İSTİHDAM DEĞERLENDİRMELERİ

İşgücü Piyasası Görünümü: Eylül 2018

İşgücü Piyasası Görünümü: Nisan 2015

Araştırma Notu 11/111

İşgücü Piyasası Görünümü: Haziran 2017

TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

ENEL HİZMETLER İŞÇİLERİ SE

KAYIT DIŞI İSTİHDAM ARAŞTIRMASI 2011

Siirt İli İşgücü Piyasasında Nitelikli İşgücü İhtiyacı ve Mesleki Eğitim by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ

İşgücü Piyasası Görünümü: Mayıs 2017

İşgücü Piyasası Görünümü: Mayıs 2013

Politika Notu 09/2 ÇALIŞAN ANNELERİN ÇOCUKLARI DAHA BAŞARILI. Yönetici Özeti

Tablo Yılında İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması Düzey-1 e göre Bireylerin Bilgisayar ve İnternet Kullanım Oranı

İşgücü Piyasası Görünümü: Mart 2018

Bu sayıda: 2017 Yılına ait İşgücü ve İstihdam verileri değerlendirilmiştir.

İSTİHDAM VE İŞGÜCÜ PİYASASI RAPORU

Araştırma Notu 11/117

İşgücü Piyasasında Gelişmeler: Döneminde Kadınlar ve Erkeklerin İstihdamı ve İşsizliği Ne Yönde Değişti? 1

İşgücü Piyasası Görünümü: Şubat 2017

Araştırma Notu 16/193

İşgücü Piyasası Görünümü: Ekim 2016

Araştırma Notu 18/225

İşgücü Piyasası Görünümü: Temmuz 2017

TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ ORTAK SINAV BAŞARISININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

TÜRKİYE DE KADINLAR ÇALIŞMA YAŞAMINA UZAK. Yönetici Özeti

İşgücü Piyasası Görünümü: Eylül 2016

İşgücü Piyasası Görünümü: Kasım 2016

İşgücü Piyasası Görünümü: Nisan 2017

İşgücü Piyasası Görünümü: Ekim 2017

İşgücü Piyasası Görünümü: Eylül 2011

İşgücü Piyasası Görünümü: Mart 2017

Araştırma Notu 17/209

2015 YILI İSTİHDAM DEĞERLENDİRMESİ

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında çalışanların en az boş zamana sahip olduğu ülke!

İşgücü Piyasası Görünümü: Haziran 2016

İşgücü Piyasası Görünümü: Ekim 2011

1. BİLİŞİM Dünya da Bilişim Altyapısı

İşgücü Piyasası Görünümü: Aralık 2016

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2014, No: 90

Araştırma Notu 15/176

İşgücü Piyasası Görünümü: Ocak 2017

İşgücü Piyasası Görünümü: Eylül 2017

İşgücü Piyasası Görünümü: Ağustos 2016

oranları genel yapıyla benzerlik göstermekte ve yüzde 24,4 ile Orta Doğu dışındaki ülkelere göre oldukça düşük bir seviyede bulunmaktadır.

İşgücü Piyasası Görünümü: Ocak 2016

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ NİSAN 2014 (SAYI: 28) I. SON BİR YILDA İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELER (OCAK 2014 İTİBARİYLE)

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ EKİM 2014 (SAYI: 30)

İşgücü Piyasası Görünümü: Kasım 2017

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ YILLIK 2012 (SAYI: 22)

ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

BALIKESİR SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

Araştırma Notu 11/120

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz

TÜRKIYE NIN EN BÜYÜK KULLANıLMAYAN

İNSANİ GELİŞMEYİ SÜRDÜRMEK:! EĞİTİM VE İŞGÜCÜ PİYASASI GÖSTERGELERİ İTİBARİYLE TÜRKİYE NİN PERFORMANSININ DEĞERLENDİRİLMESİ!

2014 Çağrı Merkezi Sektörü Verileri. 30 Eylül

Bin Yıl Kalkınma Hedefleri Açısından Türkiye de Çalışma Yaşamında Kadınların Durumu

Sarosh Sattar 6 Aralık, 2011 Avrupa ve Orta Asya Bölgesi Dünya Bankası

GENÇ İŞSİZLİĞİNDE TEK SORUN YETENEK UYUMSUZLUĞU DEĞİL

Araştırma Notu 14/165

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor.

Araştırma Notu 13/155

Kayıtdışı İstihdama Dair Yanıtlanmayı Bekleyen Bazı Sorular

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

BALIKESİR SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

Transkript:

Araştırma Notu 10/91 06 Ekim 2010 GENÇLER BEŞERİ SERMAYE YOKSUNU Gökçe Uysal-Kolaşin * ve Duygu Güner ** Yönetici Özeti TÜİK tarafından açıklanan Hanehalkı İşgücü Anketi 2009 verilerine göre 15-19 yaş grubunda genç kadınların yüzde 50,4 ü ve genç erkeklerin yüzde 57,1 i bir eğitim kurumunda kayıtlıdır. Bu rakamlar 2006 verilerine kıyasla bir artışa işaret etse de 2007 OECD ortalaması olan yüzde 81,5 ten çok düşüktür. Bir eğitim kurumunda kayıtlı olmayan toplam 2 milyon 853 bin gençten 2 milyon 186 bini en fazla ilköğretim mezunudur, ve aralarında herhangi bir eğitim kurumundan mezun olmayanların oranı azımsanamayacak kadar çoktur. Eğitimine devam etmeyen genç kadınların çoğu işgücü piyasasının da dışındayken, genç erkeklerin işgücü piyasasında olduğu ancak yüksek işsizlik ve kötü çalışma koşulları ile karşı karşıya olduğu görülmektedir. Ne eğitimine devam eden ne de işgücü piyasasına katılan 1 milyon 466 bin genç arasında kadınların daha çok ev işleriyle meşgul olduğu erkeklerin ise iş arayıp bulamadığı ya da kendi vasıflarına uygun iş bulamayacağına inandığı görülmektedir. Daha 15-19 yaşında kendini ekonomik ve toplumsal hayatın dışına iten ya da itilmiş hisseden bu gençlerin yetişkin hayatlarında üretken olmalarına olanak tanımak için eğitim sistemine entegre edilmeleri büyük önem arz etmektedir. 2 milyon 852 bin genç okula gitmiyor TÜİK in yeni açıklamış olduğu 2009 Hanehalkı İşgücü verileri, 15-19 yaş aralığındaki gençlerin eğitim ve işgücü piyasası durumlarının incelenmesine olanak sağlamaktadır. Bu verilere göre 15-19 yaş aralığındaki gençlerin durumu 2006 yılına kıyasla bir miktar düzelmekle beraber, gelenen nokta tatmin edici olmaktan çok uzaktır. Betam ın Mayıs 2008 de yayımlamış olduğu Türkiye Genç Neslini Kaybediyor başlıklı araştırma notu, 2006 yılında 15-19 yaş grubundaki genç kadınların sadece yüzde 39 unun, genç erkeklerin ise yüzde 50 sinin eğitimine devam ettiğini göstermekteydi. Bu oranlar 2009 yılında sırasıyla yüzde 50,4 ve yüzde 57,1 olarak gerçekleşmiştir. 1 İlk bakışta son üç yılda belirli bir mesafe kaydedilmiş olsa da, uluslararası karşılaştırmalar gençlerin eğitim seviyelerinin halen çok düşük olduğunu ortaya koymaktadır. Şekil 1 Okula kayıtlı olanların genç nüfus içindeki payı (15-19 yaş), 2007 Kaynak: Education at a Glance 2009, OECD * Yrd. Doç. Dr. Gökçe Uysal-Kolaşin, Betam, Direktör Yardımcısı, gokce.kolasin@bahcesehir.edu.tr ** Duygu Güner, Betam, Araştırma Görevlisi, duygu.guner@bahcesehir.edu.tr 1 Liseden mezun olmuş ancak halihazırda herhangi bir eğitim kurumuna kayıtlı olmayan 210 bin genç eğitim öğretimine devam ettiğini belirtmektedir. Bu gençlerin Yükseköğrenime Geçiş Sınavı na (YGS) hazırlandığı tahmin edilmektedir. Yükseköğretime kaydolabilmek için eğitimlerine devam ettiğinden yola çıkarak bu gençleri kayıtlı saydığımızda, kayıtlılık oranı 3,4 yüzde puan artmaktadır. 1

Şekil 1 deki veriler Türkiye nin OECD ve AB19 ortalamalarından ne kadar uzak olduğunu göstermektedir. Türkiye de 15-19 yaş grubunda okula kayıtlı olanların oranı yüzde 53,9 iken OECD ortalaması yüzde 81,5, AB 19 ülke ortalaması yüzde 84,4 tür. Görüldüğü gibi Türkiye, kendine çok yakın gördüğü Güney Avrupa ülkelerinin bile çok gerisindedir. Son birkaç yılda katedilen mesafeye rağmen Türkiye nin diğer ülkelerle arasındaki farkı kapatmaktan çok uzaktır. Diğer taraftan Türkiye nin önemli bir sorunu olan bölgesel farklılıklar okula devam etme oranlarında da gözlemlenmektedir (Şekil 2). Genç nüfusta eğitimine devam edenlerin oranının en yüksek olduğu bölge ise yüzde 64,1 ile Batı Marmara bölgesidir. Türkiye nin en gelişmiş bölgesinde bile okula devam etme oranı OECD ortalamasının 17,4 yüzde puan altındadır. Türkiye genelinde yüzde 53,9 olan 15-19 yaş grubu okula devam etme oranı Güney Doğu Anadolu bölgesinde yüzde 38,4 e kadar düşmektedir. Bu durum, okula devam etme oranını artırmaya yönelik politikaların bölgesel farklılıkları giderici politikalarla mutlaka desteklenmesi gerektiğinin açık bir göstergesidir. Şekil 2 Okula devam etme oranı (NUTS 1) Gençlerdeki düşük beşeri sermaye stoku büyümenin önünde engel 2009 Hanehalkı İşgücü Anketi (HİA) sonuçlarına göre Türkiye de 15-19 yaş arasında 6 milyon 200 bin genç bulunmaktadır. Ne yazık ki bu gençlerin yarıya yakını eğitimine devam etmemektedir; 1 milyon 483 bin genç kadın (yüzde 49,6) ve 1 milyon 370 bin genç erkek (yüzde 42,9) eğitim sisteminin dışında kalmıştır. Üstelik eğitimine devam etmeyen bu gençlerin büyük çoğunluğu ilköğretim mezunudur (Tablo 1). Herhangi bir eğitim kurumundan mezun olmayanlar, genç kadınların yüzde 28,6 sını, genç erkeklerin yüzde 14,1'ini oluşturmaktadır. Toplamda ise eğitime devam etmeyenlerin dörtte üçü en fazla ilköğretim mezunudur. Eğitim sisteminin dışında kalan bu gençlerin çok büyük bir kısmının lise eğitimini tamamlamamış olması hem kendi gelecekleri hem de Türkiye nin uzun dönemli büyüme potansiyeli açısından vahimdir. Büyümenin motoru olan beşeri sermayenin genç nesillerde bu kadar düşük olması, Türkiye nin geleceğinin önünde aşılması güç bir engel oluşturmaktadır. 2 Tablo 1 Eğitimine devam etmeyen gençlerin en son bitirdikleri okul Kadın Erkek Herhangi bir eğitim kurumundan mezun olmayanlar 424,699 28,6% 193.680 14,1% Ortaokul, mesleki ortaokul ve ilköğretim 741.913 50,0% 825.352 60,3% Meslek lisesi 91.969 14,6% 113.104 16,9% Genel lise 215.715 6,2% 231.430 8,3% Yüksekokul 8.605 0,6% 5.997 0,4% Toplam 1.482.901 100% 1.369.563 100% 2 Lise eğitiminin 4 yıla çıkarılmış olması, 15-19 yaş grubunda okula kayıtlı olmayan gençler arasında lise mezunlarının oranını düşürmektedir. Bir başka deyişle eğitim sisteminin dışına çıkmış gençler arasında lise mezunu olanların oranı, lisenin 4 yıla çıkmış olması sebebiyle düşmüştür. 2

Çalışan gençlerin yüzde 66,6 sı asgari ücretten daha az kazanıyor Eğitimine devam etmeyen bu gençlerin bir kısmının çalışma hayatına geçiş yaptığı görülmektedir. Eğitimine devam etmeyen genç kadınlarda işgücüne katılma oranı yüzde 28,8 iken genç erkeklerde bu oran yüzde 70 e çıkmaktadır. İşgücüne geçiş yapmış olan gençler ise yüksek işsizlik riskiyle karşı karşıya bulunmaktadır; Türkiye genelinde yüzde 14 olan işsizlik oranı 15-19 yaş arasındaki gençler söz konusu olduğunda yüzde 24,3 e yükselmektedir. 2006 yılı verilerine göre Türkiye genelinde işsizlik yüzde 10,2, 15-19 yaş arasındaki gençlerde yüzde 17 olarak gerçekleşmiştir. Genel işsizlik oranı ile genç işsizlik oranı arasındaki fark 2006 da 6,8 yüzde puanken 2009 da 10,3 yüzde puana yükselmiştir. Genel olarak ekonomik krizler, işgücü piyasası tecrübesi ve kıdemi daha düşük olan gençleri daha olumsuz etkilemektedir. Kuşkusuz 2008 yılında başlayan global ekonomik kriz, işsizlik rakamlarına gençlerin aleyhine bir şekilde yansımıştır. Şekil 3 Gençlerin eğitim ve işgücüne katılım durumu Öte yandan bu gençlerin maruz kaldığı tek baskı işsizlik değildir; kayıt dışılık da bu gençlerin işgücü piyasasındaki konumlarını olumsuz etkilemektedir. Kayıt dışılığın yaygın olduğu tarım sektörü analiz dışında bırakıldığında bile herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışan gençlerin oranı yüzde 70,8 gibi yüksek bir seviyededir. Kayıt dışılığa paralel olarak çalışma koşulları da çok olumsuzdur. Tarım dışı sektörlerde çalışan gençlerin yüzde 86 sı haftada 45 saatten uzun çalışmaktadır. 3 Tarım dışında ücretli veya yevmiyeli çalışan gençlerin 4 yüzde 66,6 sı ise asgari ücretin altında ücret kazanmaktadır. 5 19 yaşın üzerindeki çalışanlarda ise bu oran sadece yüzde 14,2 dir. Her üç genç kadından biri ev işleriyle meşgul Okula gitmeyen ve işgücü piyasasına girmemiş 1 milyon 466 bin genç arasında 270 bin genç eğitim ve öğretimine devam ettiğini belirtmektedir. Bu gençlerin üniversite giriş sınavlarına hazırlanmakta oldukları tahmin edilmektedir. Geriye kalan neredeyse 1 milyon 200 bin gencin iş aramama nedenleri dikkat çekicidir. 6 Genç kadınların işgücü piyasasına dahil olmamalarının ana nedeninin toplumsal roller olduğu Tablo 2 den açıkça görülmektedir; bu kadınların yüzde 70 i ev işleri, yaşlı ve çocuk bakımı gibi sorumluluklar nedeniyle işgücüne katılmadıklarını belirtmektedir. Genç ve yetişkin kadınlarda ev işleriyle meşgul olduğu için iş aramadığını söyleyenlerin oranı oldukça benzerdir. Daha 15-19 yaşında ekonomik hayatın dışında yer almayı kabul eden genç kadınların, hem kendilerinin hem de gelecek nesillerin refahı için eğitimlerine devam 3 İş Kanununa İlişkin Çalışma Süreleri Yönetmeliği Madde 4 te haftalık azami çalışma süresinin 45 saat olduğu belirtilmektedir. 4 Hanehalkı İşgücü Anketleri sadece ücretli veya yevmiyeli çalışanlar için gelir bilgisini içermektedir. Ayrıca anketin yapıldığı ay çalışmaya başlayan ücretli ve yevmiyeliler için gelir bilgisi 0 olarak kodlanmıştır. Bu nedenle ücretli ve yevmiyeli olarak çalışmakta olduğunu belirttiği halde geçen ay içinde esas işten herhangi bir net nakdi gelir elde etmediğini belirten 54 bin 500 kişi analize dahil edilmemiştir. Bu grubun yüzde 96 sı 2009 yılında çalışmaya başlamıştır. 5 2009 yılının ilk altı ayı için net asgari ücret 527,13 TL, ikinci altı ayı için ise 546,48 TL dir. Bu araştırma notunda 530 TL nin altında ücret kazanan kişilerin asgari ücretin altında ücret aldıkları kabul edilmiştir. 6 Tablo 2 deki verilere göre toplam 153 bin genç diğer ailevi ve kişisel nedenlerle, 67 bin genç diğer nedenlerle işgücüne katılmadığını belirtmektedir. Soruya cevap veren gençlerin yüzde 15 ine tekabül eden bu gençlerin işgücüne dahil olmama nedenlerinin ayrıca araştırılması gerekmektedir. 3

etmeleri ve işgücü piyasasına entegre edilmeleri gerekmektedir. Kadınların ekonomik güce sahip olması hane tasarruflarını artırmakta, çocuklara yapılan eğitim ve sağlık harcamalarının aile bütçesi içindeki payını yükseltmektedir. Tablo 2 Eğitimine devam etmeyen ve işgücüne dahil olmayanların iş aramama nedenleri Kadın Erkek Sayı Yüzde Sayı Yüzde İş buldu başlamak için bekliyor - 0,0% 295 0,1% Eski işine geri çağrılmayı bekliyor/mevsimlik çalışıyor 13.178 1,3% 16.332 4,0% Daha önce çok aradı ancak bulamadı 8.752 0,8% 55.582 13,5% Kendi vasıflarına uygun bir iş bulabileceğine inanmıyor 26.906 2,6% 39.720 9,6% Eğitim/öğretimine devam ediyor 129.705 12,3% 140.187 34,0% Ev işleri ile meşgul 709.571 67,4% - 0,0% Ailedeki çocuklara bakıyor 16.398 1,6% - 0,0% Ailedeki bakıma muhtaç yetişkinlere bakıyor 2.367 0,2% - 0,0% Hem ailedeki çocuklara hem de bakıma muhtaç yetişkinlere bakıyor 2.328 0,2% - 0,0% Diğer ailevi ve kişisel nedenler 87.891 8,3% 65.143 15,8% Özürlü veya hasta 31.868 3,0% 52.773 12,8% Diğer 24.311 2,3% 42.418 10,3% Toplam 1.053.274 100% 412.450 100% 131 bin genç şimdiden iş bulma ümidini kaybetmiş Erkeklerde ise işgücüne katılmayanların yüzde 23,1 i daha önce çok iş aradığını ancak başarısız olduğunu ya da vasıflarına uygun iş bulamadığını belirtmektedir. Bu grubun ezici çoğunluğu (yüzde 87,4) ilköğretim ya da daha düşük eğitime sahiptir. Daha 15-19 yaşında işgücü piyasasında kendine yer olmadığını kabul etmiş bu gençlerin varlığı durumun vehametine işaret etmektedir. Uzun yıllar çalışması gereken bu gençler için işgücü piyasası koşulları giderek kötüleşecektir, zira işgücü talebi teknolojik gelişmelere paralel olarak nitelikli işgücüne kaymaktadır. Çalışmak, hem ekonomik hem toplumsal hayata katılımın en önemli koşullarından biridir. Sadece bireylerin gelişmeleri için değil aynı zamanda toplumsal gelişme için de insanların çalışması büyük önem taşımaktadır. İşgücü bağımlılık oranı çalışmayan nüfusun çalışan nüfusa oranını vermekte, böylece ekonomide üreten bireylerin üretmeyen bireylere oranı ölçülmektedir. Önümüzdeki dönemlerde, gerek 65 yaş üzerindeki nüfusun artması gerek işgücü piyasasına girecek olan genç ve çocukların sayısının azalması ile işgücü bağımlılık oranları artacaktır. Bu nedenle, işgücüne katılımın artırılması, toplumun refahı için gereklidir. Eğitim seferberliği zaman kaybetmeden başlatılmalı İşgücüne katılım kararında işgücü piyasası koşullarının önemli olduğu görülmektedir ve eğitim işgücü piyasası koşullarının en önemli belirleyicisidir. Daha 15-19 yaşındayken kendini ekonomik ve toplumsal hayattan dışlayan ya da dışlanmış hisseden gençlerin vakit geçmeden eğitim sistemine geri çekilmeleri sağlanmalıdır, zira eğitim sisteminin dışına çıktıktan sonra verilen eğitim (Örn. aktif işgücü piyasası politikaları) yaygın eğitim kadar etkin değildir. Zorunlu eğitim çağında olan çocuklar için geliştirilmiş olan yetiştirici sınıf sisteminin 15-19 yaş grubuna uyarlanması etkin bir politika olabilir. Genç nüfusun işgücüne katılımının artırılması için toplumsal cinsiyet ayrımında da politikalar geliştirilmesi gerektiği ortadadır. Genç kadınların işgücüne katılımının önündeki engellerin toplumsal roller olduğu görülmektedir. Bu engelleri aşmanın bir yolu eğitimden geçmekle beraber eğitim seviyesinin artırılmasının yegane çözüm olmadığı açıktır. Dolayısıyla genç kadınların işgücüne katılımının artırılması için toplumbilimciler tarafından geliştirilecek politikalara ihtiyaç duyulmaktadır. 15-19 yaş grubundaki gençlerin ilerideki yetişkin hayatlarında üretken olmalarına olanak tanıyacak altyapıyı oluşturmalarına zemin sağlanması gerekmektedir. Bu gençlerin, topluma üretken bireyler olarak katılmaları gerek bireysel gerek toplumsal refah için önemlidir. Uzun dönemli büyümenin motorlarından biri olan beşeri sermaye, Türkiye nin yatırım yapması gereken alanların başında gelmektedir. Türkiye beşeri sermaye stokunda gelişmiş ülkelere kıyasla çok geridedir ve dolayısıyla bu yatırımların getirisi çok yüksek olacaktır. 4

EK 1 NUTS1 düzeyinde bölgeler ve kapsadığı iller TR1 İstanbul İstanbul TR2 Batı Marmara Edirne-Tekirdağ-Kırklareli- Balıkesir-Çanakkale TR3 Ege İzmir- Denizli-Aydın-Muğla- Manisa-Afyon-Kütahya-Uşak TR4 Doğu Marmara Bursa-Eskişehir-Bilecik- Kocaeli-Sakarya-Düzce-Bolu-Yalova TR5 Batı Anadolu Ankara- Konya-Karaman TR6 Akdeniz Antalya-Isparta-Burdur- Adana-Mersin- Hatay-Kahramanmaraş-Osmaniye TR7 Orta Anadolu Nevşehir-Aksaray-Niğde-Kırıkkale-Kırşehir- Kayseri-Sivas-Yozgat TR8 Batı Karadeniz Zonguldak-Karabük-Bartın- Kastamonu-Çankırı-Sinop- Samsun-Tokat-Çorum-Amasya TR9 Doğu Karadeniz Trabzon-Ordu-Giresun-Rize-Artvin-Gümüşhane TRA Kuzey Doğu Anadolu Erzurum-Erzincan-Bayburt- Kars-Ağrı-Iğdır-Ardahan TRB Orta Doğu Anadolu Malatya-Elazığ-Bingöl-Tunceli- Van-Muş-Bitlis-Hakkari TRC Güney Doğu Anadolu Gaziantep-Adıyaman-Kilis- Diyarbakır-Şanlıurfa- Siirt-Mardin-Batman-Şırnak 5