ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 13 Haziran 2011 Pazartesi YIL: 10 SAYI: 3461 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT BÝR OKUYUCU MEKTUBU.



Benzer belgeler
Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn.

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum



.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.


GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de

Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ.

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1

ünite1 Sosyal Bilgiler

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Gelir Vergisi Kesintisi

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2017

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10

ünite 3. Ýlkokullarla ilgili aþaðýdakilerden hangisi yapýlýr? Vatan ve ulus sevgisinin yerdir. 1. Okulun açýlýþ töreninde aþaðýdakilerden

Üzülme Tuna, annem yakýnda gelecek, biliyorum ben. Nereden biliyorsun? Mektup mu geldi? Hayýr, ama biliyorum iþte. Postacýya telefon edip not

Kanguru Matematik Türkiye 2015

17 ÞUBAT kontrol


ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

SSK Affý. Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit /75. Sirküler

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde)

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / Sayýn Makina Üreticisi,

BÝMY 16 - TBD Kamu-BÝB XI Bütünleþik Etkinliði



FSAYT ÇORUM GAZETESÝ NÝN KATKISIZ ORGANÝK SPOR-MAGAZÝN-MÝZAH EKÝDÝR. FÝYATI: Okuyana Beleþ


Fiskomar. Baþarý Hikayesi

Kanguru Matematik Türkiye 2017


2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden. A. kuraklýk B. þiddetli yaðýþlar C. soðuklarýn baþlamasý

Meclis'te sık sık. Babası yoksa


STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

ÖNSÖZ. Güzel bahar günlerini ve sýcacýk anlarý birlikte paylaþmak dileðiyle

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI

mmo bülteni mart 2005/sayý

Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz eylül 2005/sayý 88 Aðustos 2005 Aðustos 2005 Aðustos

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

DOÐA KOLEJÝ 2019 BURSLULUK SINAVI VELÝ BÝLGÝLENDÝRME KÝTAPÇIÐI


Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

GAE GİRNE ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ

DENEME Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir.

Genel Bakýþ 7 Proje nin ABC si 9 Proje Önerisi Nasýl Hazýrlanýr?

Gelir Vergisi Kanununda Yer Alan Hadler

Cumhuriyet Halk Partisi

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler 1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

BASIN DUYURUSU ( ) 2002 Öðrenci Seçme Sýnavý (ÖSS) Yerleþtirme Sonuçlarý

KOBÝ'lere AB kapýsý. Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi

4. 5. x x = 200!

Kanguru Matematik Türkiye 2018

BÝREY DERSHANELERÝ SINIF ÝÇÝ DERS ANLATIM FÖYÜ MATEMATÝK

BASIN AÇIKLAMALARI TMMOB EMO ADANA ÞUBESÝ 12. DÖNEM ÇALIÞMA RAPORU BASIN AÇIKLAMALARI

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA



Halis Aða'ya 'Düðün Hediyesi' 20 Þirkete Haciz

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

Ermeni soykýrýmý nýn avukatlarý

2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor

Cumhuriyet Halk Partisi

Romalýlar Mektubu Kursu Doðrulukla Donatýlmak

Kanguru Matematik Türkiye 2017



TEST. 8 Ünite Sonu Testi m/s kaç km/h'tir? A) 72 B) 144 C) 216 D) 288 K 25 6 L 30 5 M 20 7

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen.

Ön Hazýrlýk Geometrik Þekiller

www. adana.smmmo.org.tr

ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 9 Haziran 2011 Perþembe YIL: 10 SAYI: 3457 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT. Elvan Levent

ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 5 Þubat 2011 Cumartesi YIL: 10 SAYI: 3333 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT MUTLULUÐUN.

01 Kasým 2018

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

Vergi Usul Kanunu Ceza Hadleri

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA BÖLÜM

Transkript:

Eski baþbakanlardan Hakký Atun'un evi de hýrsýzlar tarafýndan soyuldu. Hýrsýzlar, adaya nüfus taþýyan anavatancýlara bile iltimas yapmýyorlar demek! ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 13 Haziran 2011 Pazartesi YIL: 10 SAYI: 3461 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com VURABÝLÝRMÝÞ AMA VURMAMIÞ (2) l 2. sayfada Ýþgal altýnda ÝCAZETSÝZ yazýlar KURTULUÞ KAVGASI Turgut Afþaroðlu ÝMAMIN ORDUSUNA GEÇÝT VERME Mehmet Levent BÝR OKUYUCU MEKTUBU Erdoðan Baybars Ayýp oluyor ama Özgün Kutalmýþ CEPTEN KOLTUÐA Ali Osman Türkiye deki seçimlerde sürpriz yok... AKP yine tek baþýna iktidarý kazandý, ama anayasayý deðiþtirecek meclis çoðunluðuna ulaþamadý. CHP umduðu baþarýyý yakalayamadý, MHP ise barajý rahat geçti. Asýl patlamayý baðýmsýzlar yaptý... Kürkçü mecliste Ertuðrul Kürkçü... Deniz Gezmiþ kazandý Kýzýldere den meclise... Deniz Gezmiþ... Asýlmasaydý þimdi o da kazanýrdý... Mahir Çayan... Kýzýldere de vahþice katledildi... 68 kuþaðýnýn önde gelen öðrenci liderlerinden olan Ertuðrul Kürkçü, Dev-Genç in son genel baþkanýydý... Mahir Çayan la birlikte Deniz Gezmiþ ve arkadaþlarýný idamdan kurtarmak için silahlý mücadeleye giriþti. Kýzýldere katliamýndan sað kurtulan tek kiþi oldu. 14 yýl hapis yattý, þimdi ise milletvekili oldu... n Yýllardýr hükümsüz tutuklu olarak cezaevinde bulunan Ergenekon sanýklarýndan Mustafa Balbay ve Prof. Dr. Mehmet Haberal da seçimi kazandý... n Geçtiðimiz dönem milletvekillikleri düþürülen ve meclisten atýlan Ahmet Türk, Leyla Zana ve Aysel Tuðluk da halkýn oylarýyla yeniden meclise girdi... n Baðýmsýzlar arasýndan seçimi kazanan adaylardan biri de yine yýllarca hapis yatmýþ olan Sýrrý Süreyya Önder oldu... n %49.9 oyla AKP 325, %26.00 ile CHP 135, %13.00 ile MHP 54 ve baðýmsýzlar da 36 milletvekili kazandý n 3. sayfada Toplum DAÜ için ayaklandý n Maðusa Ýnisiyatifi nin çaðrýsý ile DAÜ yü kurtarmak için toplanan örgütler hukuk süreci baþlatma kararý da aldý... n 18 örgütün baþkan ve temsilcilerinin katýldýðý toplantýda, DAÜ kurumlarýnýn Türkiyeli sermaye gruplarýna hibe edilmesinin altýnda ekonomik deðil, siyasi nedenler yattýðý vurgulandý... n DAÜ-SEN bugün üniversitede yapacaðý eyleme tüm halkýmýzý da çaðýrdý... Eyleme Lefkoþa dan katýlacaklar için otobüs kaldýrýlacak... n DAÜ Rektörü Abdullah Öztoprak devir iþlemini savundu... Öztoprak Doða Koleji nin Fethullahçý olmadýðýnda ýsrar ediyor ve bunu en insafsýz iftira olarak deðerlendiriyor... n 3 ve 8. sayfalarda ÇARPIK ZÝHNÝYETÝN ESERÝ Niyazi Ökten l 7. sayfada DENÝZE BEDAVA GÝRSEN NE OLACAK? Dolgun Dalgýçoðlu l 10. sayfada HEM TÜRK, HEM MÜSLÜMAN... Selma Bolayýr l 6. sayfada KUKLACININ ÇÝZGÝLERÝ Sezan Artun Yalçýn Okut l 6. sayfada BEKLENEN OLDU l 8. sayfada Arif H.Tahsin yazýyor: Kýbrýs insaný n2. sayfada

YURTTAKÝ ODASINDA ÖLÜ BULUNDU Yomi Samuel Ologun adlý 19 yaþýndaki genç, dün öðle saatlerinde Gemikonaðý'ndaki bir yurtta odasýnda ölü bulundu. TAK muhabirinin edindiði bilgiye göre, KKTC'de öðrenci olduðu tahmin edilen gencin ölüm nedeninin belirlenmesi için soruþturma sürüyor. KANUNSUZ ESKÝ ESER TASARRUFUNDAN 3 KÝÞÝ TUTUKLANDI Kanunsuz eski eser tasarrufundan 3 kiþi tutuklandý. Polis bülteninden derlenen bilgiye göre, Lefke'de önceki gün 18.30 sýralarýnda 45 yaþýndaki B.K'nin kullandýðý araçta yapýlan aramada, küçük heykel kafasý, metal kapak, cam boru, metal çubuk, sarý renkli kolye ucu, dört metal para, iki küpe ile bir küpe parçasý ve iki desenli mermer parçasý bulundu. Eski eser olduðuna inanýlan bu parçalara el konurken, araç sürücüsü ile olayla baðlantýlý olduðu belirlenen G.A(E-25) ve M.Y (E-47) tutuklandý. KANUNSUZ AVLANAN 3 KÝÞÝ TUTUKLANDI Göçeri'de izinsiz olarak kanunsuz avlandýðý belirlenen 3 kiþi tutuklandý. Polisten yapýlan açýklamaya göre, önceki sabah saat 01.00 sýralarýnda Artezyen bölgesinde polis tarafýndan yapýlan kontrolde, 25 yaþýndaki M.K'nin araçla avlandýðý tespit edildi. M.K yanýnda, olayla baðlantýlarý nedeniyle M.E (E-35) ve M.Y (E- 42) de tutuklandý. BICKLEY HASTANEYE YETÝÞEMEDÝ Bültende yer alan bir baþka habere göre, Çatalköy'de yaþayan 64 yaþýndaki Roger Býckley önceki sabah aniden rahatsýzlandý ve hastaneye kaldýrýlýrken yolda yaþamýný yitirdý. KAYIP BULUNDU 6 Haziran'da Girne'deki evinden ayrýlan ve geri dönmeyen Doðu Soydaþ'ýn (E- 59) 9 Haziran'da bulunduðu da bildirildi. ESKÝ BAÞBAKAN HAKKI ATUN'U DA SOYDULAR Hýrsýzlýk olaylarýndan eski Baþbakan ve Meclis Baþkaný Hakký Atun da nasbini aldý. Atun'un Lefkoþa'daki evine giren hýrsýzlar, 20 gümüþ ve iki altýn yüzük ile bir elmas yüzük çaldý. Polis Basýn Bülteni'ne göre hýrsýzlýk, önceki gece meydana geldi. AYH'DEN KAN BAÐIÞI Aydýnlýk Yarýnlar Hareketi, 14 Haziran Dünya Gönüllü Kan Baðýþçýlarý Günü nedeniyle dördüncü kez kan baðýþý etkinliði düzenleyeceðini açýkladý. Aydýnlýk Yarýnlar Hareketi Baþkan Yardýmcýsý Ferhat Atik yaptýðý açýklamada, "Herkesi salý günü 10.30-13.30 arasýnda da Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi Kan Bankasý'na bekliyoruz" dedi. Olaylar ve Gerçekler Arif Hasan Tahsin Yemek masasýndaydýk hanýmýnan. Genelde yemek saatlarýmýz haberlere denk düþer. Öyle olunca da üç iþi ayný saatta yaparýk. Ýyi bir zaman tasarrufu deðil mi? Zamanýn deðerini bilecen! Bazan da aðýz dalaþýna çeviririk iþi... -Pee, biz da boþuna gonuþuruk. Zannederik bizi dinner. -Dinnerim dinnerim. Devam et da dinnerim. -Bok yapan yok dinnen. Aha daldýn gittin haberlere. Bir da yalan söyler. Böylece güzel güzel yemeðimizi yer, sohbet eder, haberleri da dinnerik. Geçende gene yemek, haber ve sohbet saatinde haným "biz Kýbrýslýlar çok çirkinik ya" dedi. Ýtiraz etmedim. Devam etti. Baktým haklýdýr da... "Sen ne den?" deyene kadar dinledim. Farkettim ki bu konuda bu yaþa geldim da hiçbir þey okumadým. Herhangi bir açýk oturum da izlemedim. Ama ne da olmasa iki kiþinin arasýnda bir konuþma bizimkisi... "Kýbrýs'ýn insaný çok güzeldir" deycek halim da yok. Oysa "kuzguna yavrusu keklik yavrusu gibi görünür" diye bir söz vardýr. Benim için da Kýbrýs öyle bir þeydir amma, doðru söze da ne denir? Nihayet iki kiþi arasýnda bir sohbet. Bilgimiz yok ama sondajlayacayýk. Ustura bendeydi: -Ýklim belirler bu iþi. Ustura geçti hanýma: -Yoksa yeterince melezleþmedik mi? Bakýn iþte bu hiç aklýma gelmediydi. Binbir milletin kýlýcýndan geçtik da yeterince melezleþmedik. Çok duyduk þu sözleri: "Kýbrýs Akdeniz'in fahiþesidir." 1970... Kýbrýs'ta Geçici Türk Yönetimi'nde seçimler KIBRIS ÝNSANI var. Tremeþeli Mehmet Ali o sýralarda benzin istasyonu çalýþtýrýr. Bir grup insan oraya sohbete gider. Ben da... O seçimde Taner Erginel ile Hüseyin Celal Maðusa'dan aday idiler. Onlar da uðrardý Tremeþeli'nin benzin istasyonuna... Orda tanýþtýk. Müdavimler arasýnda Haþmet Gürkan da vardý. Haþmet'i da orada tanýdým. Haþmet, bildiðim kadarýyla kendini en rahat Tremeþeli Mehmet Ali'nin yanýnda hissederdi. Bir gün istasyona gittiðimde Haþmet da vardý. Kýbrýs üzerine konuþulurdu. Epey dinledim. Sonra bir þey söyledim. Tam ne dedim da zývanadan çýktý Haþmet, hatýrlamam. Ama konu Kýbrýs milleti olduðuna göre, söylediðim Kýbrýslýlar hakkýnda olmalýydý. Geçende gene yemek, haber ve sohbet saatinde haným "biz Kýbrýslýlar çok çirkinik ya" dedi. Ýtiraz etmedim. Devam etti. Baktým haklýdýr da... "Sen ne den?" deyene kadar dinledim. Farkettim ki bu konuda bu yaþa geldim da hiçbir þey okumadým. Herhangi bir açýk oturum da izlemedim. Ama ne da olmasa iki kiþinin arasýnda bir konuþma bizimkisi... "Kýbrýs'ýn insaný çok güzeldir" deycek halim da yok. "Sen da Kýbrýslýyý birþey zanneden. Orta boylu, fazla esmer, kýllý bir þey" dedi. Haþmet'in bana karþý bu çýkýþý, düþüncemi insan denen yaratýðýn üzerinde toplamama neden oldu. Bu ne biçim bir yaratýktýr ki, kan ayaklýsý bile ortamýný yakalayýnca arslan kesilir. Hanýmýn Kýbrýslýnýn yeterince melezleþmediði düþüncesi beni düþündürmeðe devam eder. Bilirsiniz, dünyada çok yakýn bir geçmiþe kadar bazý yerlerde, gelen misafire ev sahibi eþini ikram ederdi. Bu davranýþ, nesli ýslah etmek için yapýlýrdý. Dýþtan baktýðýmýzda görünen o ki hakikaten Kýbrýs milleti yeterince melezleþmedi. Neden sorusuna ilk aklýma gelen yanýt þudur: Gelip geçenler adanýn her tarafýna daðýlmadýlar. Ama her yer ayný... Bir da þu olasýlýk var. Gelip geçenler, buradaki çirkin yaratýklarla yeterince çiftleþmediler. Ýhtiyaçlarý kadar kadýn ve erkeði beraberlerinde mi getirirlerdi? Yoksa hep çirkinler mi geldi geçti bu adadan?.. Çiziktirdi Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com VURABÝLÝRMÝÞ AMA VURMAMIÞ (2) Þunu söyleyim önce... Dünkü yayýnýmýzdan sonra Emin Sýba'nýn durumunu merak ediyorum... Bize yaptýðý ihbardan sonra Felek çetesi onu affetmez. Doðrusunu isterseniz, baþýna bir þey gelmesin diye ele vermek istemezdim onu... Zaten sözümü de tuttum... Haber vermedim polise... Gazetede yazmadým... Bu kötülüðü kendi kendine yaptý o... Elindeki bilgi ve delilleri içeren CD'yi bize satmak için yaptýðý teklifi ben kabul etmeyince, bu kez "O halde ben de baþka gazeteye satarým" dedi... Bu da son konuþmamýz oldu. Ertesi gün 'Volkan' gazetesindeki manþeti görünce anladým durumu... Bizden sonra onlarý aramýþ meðer... Bana anlattýklarýný onlara da anlatmýþ... Ve ayný teklifi onlara da yapmýþ... Hem de fiyatýný artýrarak... Bize on bin liraya satmak istemiþti elindeki delilleri, onlardan ise onbeþ bin lira istemiþ... 'Volkan'ýn yaptýðý yayýndan sonra, benim de bunlarý yazmamam için hiçbir sebep kalmadý... Hatta yazmam farz oldu... Neden? "Þener Levent bunlarý yazmaya korkuyor" demiþ onlara... Güldüm okuyunca... Neleri korkuyormuþum yazmaya? Onun anlattýklarýný... Ýki büyük iþadamýný Kýbrýs'ta vurmaya hazýrlanýyormuþ Felek Çetesi... Birinin aracýný RPG-7 silahýyla havaya uçuracaklarmýþ hatta... Ona da teklif etmiþler bu suikasti, ama reddetmiþ... Neden vuracaklarmýþ onlarý? Haraç istemiþler ve vermemiþler... -Kim bunlar, diye sordum... Söylemedi... 'Volkan' gazetesi onlara söylediðini yazýyor. Ama açýklamadýlar... "Yanýmýzda mahfuz" dediler... Pazarlýðý çekici kýlmak için baþka 'ihbarlar' da yaptý Emin Sýba... Bir hafta içinde bir kamyon dolusu silah getireceklermiþ Türkiye'den buraya... Bazý silahlarý satacaklar, gerisini de kendileri kullanacaklarmýþ... Silahlarýn markalarýný da saydý... Baþka?.. 'Bonzai' ve eroin kaçakçýlýðý yapýyormuþ çete... Ve bunlardan da bol miktarda sokuyorlarmýþ adaya... -Bonzai sizin orada serbest mi, diye de sordu bana... Kýbrýs'ta güçlü adamlarý varmýþ... Arkasý kuvvetli... Polis teþkilatýna da sýzmýþlar... Orda da adamlarý varmýþ... Hatta bizi kurþunladýktan sonra yakalansa bile, onu cezaevinden kurtarýrlarmýþ... Ýsmet Felek'in buradaki adamlarýndan bazýlarýnýn isimlerini sýraladým ona... -Onlar çok önemsiz, daha büyükleri var, dedi... Beni vurmasý karþýlýðýnda kendisine vadedilen para 200 bin lira imiþ... Anasýz babasýz biriymiþ... Kimsesi yokmuþ... Sevdiði bir karýsýndan baþka... Hapis yatmaktan, vurulup öldürülmekten korkmazmýþ... Ama karýsýný düþünüyormuþ... Hiç deðilse ona bakmak için yapýyormuþ bizimle bu pazarlýðý... Pazarlýk da çok ilginçti doðrusu... Kendisine önce beþ bin lira havale etmemizi istiyordu... Diðer beþ bin lirayý da elindeki CD'yi bize teslim ettikten sonra... Buluþma yeri olarak da yalnýz Adana'yý öneriyordu... -Ýlk beþ bin lirayý aldýktan sonra ortadan kaybolmayacaðýna nasýl güvenebiliriz, diye sorduðum zaman, konuþmamýzýn en çarpýcý cümlesini kurdu ve þöyle dedi: -Namus ve þeref sözü veririm size... Polisimiz Ýngiliz polisi gibi çalýþsa, çoktan ortaya çýkarýrdý buraya yazdýklarýmý... Bir de TC polisi ile iþbirliði yaptýklarýný söyler dururlar... Hani, siz bu olayda herhangi bir iþbirliði gördünüz mü? Cinayete azmettiren Oðuz Felek de serbest Türkiye'de, Emin Sýba da... Bu telefon konuþmasýnda benim için en önemli þey, tabancayý ona kimlerin verdiklerini öðrenmek oldu... -Emirali Bata ve Birtan Zabitler, dedi Emin Sýba... Emirali Bata polis tarafýndan tutuklandý ve kefaletle serbest býrakýldý... Bizi ilk günlerde tehdit de etmiþ olan Birtan Zabitler'e ise hiç dokunulmadý... Neden acaba?

AFRÝKA dan mektup... NEDEN DENÝZ GEZMÝÞ KAZANDI... Türkiye'deki seçimlerde kim kazanýrsa kazansýn farketmezdi bizim için... Kýbrýslýlar için yani... Çünkü hiçbirinin Kýbrýs için farklý bir politikasý yok... Ayný þeyi söylüyor hepsi de... AKP baþlangýçta Denktaþ'ý tasfiye ederek ve "çözümsüzlük çözüm deðildir" diyerek bir umut yaratmýþtý... Ancak bu umut da çabuk söndü... Deðiþiklik söylemde oldu yalnýz, pratikte olmadý... Pratikte daha öncekilerle arasýnda hiçbir fark yaratamadý... Daha da beteri oldu hatta... AKP döneminde tam bir nüfus patlamasý yaþadýk burada... Dincilik hýz kazandý... Türkiye sermayesi yerli sermayeyi yuttu... Kuzeydeki Rum mallarý bir kere daha yaðmalandý... Kýbrýs sorununun çözümü tam bir hayal oldu... Toplumumuz hiçbir zaman olmadýðý kadar bir yokoluþ sürecine sokuldu... Elde kalan tüm kurumlarýmýz teker teker Türkiye sermayesine satýlmaya baþlandý... * Böyle olmasýna raðmen bizim 'aydýn' takýmýmýz yatýp kalktý, Erdoðan'ýn tek baþýna bir kere daha kazanmasý için dua etti... Ne gam... Ýþte bir kere daha kazandý Erdoðan... Ve 4 yýl daha yine baþýmýza oturdu... Yalnýz Türkiye'nin deðil, bizim de baþýmýza oturdu... Bizi de idare eden o çünkü... Ankara'da iktidara kim gelirse gelsin, ona emanet Kýbrýs... * Bugünkü baþ sayfamýza Deniz Gezmiþ'i koymayý tercih ettik biz yine de... Bu seçime damgasýný asýl vuran Ertuðrul Kürkçü oldu çünkü... Ve onunla ayný cephede olan baðýmsýzlar... Deniz Gezmiþ ve Mahir Çayan gibi efsane devrimcilerle birlikte anýlýr Ertuðrul Kürkçü'nün adý... Kýzýldere katliamýndan sað kurtulan tek kiþi... Deniz Gezmiþ ve arkadaþlarýný idamdan kurtaracaklardý... Kurtaramadýlar... Mahir Çayan'la birlikte diðerleri Kýzýldere'de katledildi... Mucize eseri sað kalan Ertuðrul Kürkçü ise yargýlandý... 14 yýl hapis yattý... 1986'da tahliye edildi... Þimdi 63 yaþýnda ve mecliste... Deniz Gezmiþ idam edilmeseydi þimdi o da seçilirdi mutlaka... * Bu seçimin baþka bir özelliði de, yýllardýr hükümsüz tutuklu olarak hapiste çile çeken bazý Ergenekon sanýklarýnýn seçilmesi ve meclise girmesi... Gazeteci Mustafa Balbay ve Prof. Dr. Mehmet Haberal... Silivri Cezaevi'nden meclise gidiyorlar þimdi... Geçtiðimiz dönemde meclisten atýlan Ahmet Türk, Leyla Zana ve Aysel Tuðluk gibi önemli isimler de yeniden yerlerini alýyor mecliste... AKP meclisten atýyor, halk yeniden meclise gönderiyor onlarý... Baðýmsýzlar blokundan Sýrrý Süreyya Önder'in de kazanmasý meclisteki muhalefeti güçlendiriyor... * Yazýnýn baþýnda belirttiðimiz gibi, bizim için durum farketmezdi pek... Ama Türkiye için önemli... 3. dönem hükümet vizesi alan Tayyip Erdoðan bakalým nereye götürecek Türkiye'yi... ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE AKP 3. KEZ KAZANDI 12 Haziran seçimleri son iki seçimde olduðu gibi AK Parti'nin zaferiyle sonuçlandý. AK Parti yüzde 50'yi aþarken; CHP yüzde 25, MHP ise yüzde 13 oy aldý. 35 baðýmsýz aday da Meclis'e girdi. Baðýmsýzlar, BDP'ye katýlacak. AK Parti, 2002 ve 2007'de olduðu gibi sandýktan yine birinci parti çýktý. Oy kullanan 50 milyon seçmenin yarýsý AK Parti'ye destek verdi. AK Parti, bu seçimde yüzde 49.9'la zaferini ilan etti. Ancak oylarýný artýrmasýna raðmen Meclis'teki vekil sayýsý 341'den 325'e düþtü. Kemal Kýlýçdaroðlu'nun genel baþkan seçilmesiyle bir rüzgar yakalayan CHP, bu seçimde hayal kýrýklýðýna uðradý. CHP'nin oy oraný yüzde 26.00'da kaldý. Bu sonuca göre 135 CHP'li Meclis'e girmeye hak kazandý. Seçim öncesinde kaset skandalý nedeniyle yöneticinin istifa ettiði MHP'de korkulan olmadý. Yüzde 10'luk seçim barajýna takýlacaðý öne sürülen MHP, yüzde 13.00 oy aldý. MHP, 54 milletvekili kazandý. Bu seçim baðýmsýzlar için parlak geçti. Yurt genelinde 36 baðýmsýz aday Meclis'e girmeyi baþardý. DÖRT PARTÝLÝ MECLÝS Tüm bu sonuçlarýn ardýndan Meclis'e bir kez daha üç parti girmiþ oldu. Baðýmsýz adaylarýn BDP'ye katýlmasýyla parlamentodaki parti sayýsýnýn 4'e çýkmasý bekleniyor. TEK BAÞINA REFERANDUMA GÖTÜREMEYECEK Öte yandan, seçimden önce yeni Anayasa vaat eden AK Parti, 330 sandalye kazanamadýðý için tek baþýna referanduma götüremeyecek. YÜZDE 34'TEN YÜZDE 50'YE AK Parti 2002 seçimlerinde yüzde 34.28 oy almýþtý. CHP ise o yýl yüzde 19.39 oy oranýnda kalmýþtý.2007 seçimlerinde ise AK Parti yüzde 46.58'le ipi göðüslemiþti. AK Parti'yi yüzde 20.88'le CHP, yüzde 14.27'yle MHP izlemiþti. MECLÝS'TE CHP VE BAÐIMSIZLAR 'KAZANDI' AK Parti yüzde 50 oy alarak yeniden iktidarý kazanmasýna karþýn Meclis'teki koltuk sayýsý azaldý. 2002 seçimlerinde 363 vekil çýkaran AK Parti, 2007'de 341 vekili Meclis'e göndermiþti. Bugünkü sonuçla AK Parti'den 326 milletvekili Meclis'e girmeye hak kazandý. Bir baþka deyiþle oylarýný yüzde 3'ten fazla artýran AK Parti'nin Meclis'teki koltuk sayýsý azaldý. Yüzde 25 oy alarak ikinci olan CHP ise 2002'de 178, 2007'de 112 vekil çýkarmýþtý. CHP'nin Meclis'teki vekil sayýsý bu seçimlerde 135'e yükseldi.meclis'e giren baðýmsýz vekillerin sayýsýnda da artýþ görülüyor. 2002'de 9, 2007'de 26 baðýmsýz vekil Meclis'e girerken, bu seçimlerde rakam 35'e yükseldi. Yüzde 13 oy alan MHP'de de vekil kaybý görüldü. 2002'de Meclis dýþýnda kalan MHP'nin vekil sayýsý 2007'de 71'di. Bugünkü seçim sonrasýnda MHP'nin vekil sayýsý da 54'e geriledi. Turgut Afþaroðlu Haftada Bir Dobra Dobra turgutafsaroglu@yahoo.com KURTULUÞ KAVGASI Erdoðan diyor ki: -Ýlk dönem çýraklýk dönemimdi.ýkinci dönem kalfalýk dönemim oldu. Þimdiki dönem de, ustalýk dönemim olacak. Bu satýrlarýn yazýldýðý saatlerde, Türkiye'deki seçim sonuçlarý henüz belli olmamýþtý. Ýddialar o ki, ABD Erdoðan'dan desteðini çekmediði sürece, Erdoðan bu seçimi de rahat kazanýr ve kalfalýktan ustalýða geçer. Süpriz olur mu? Orasý Türkiye... Herþey olabilir. Erdoðan, kritik sayý olan 376'yý da aþabilir... CHP yüzde 35'lere fýrlarsa, AKP 2. Parti durumuna da düþebilir. MHP'nin barajý geçip geçemeyeceði de önemli... Ama þunu iyi bilmeliyiz: Çýkacak sonuç, senaryonun nasýl yazýldýðýna baðlýdýr. Gelin bir kehanette bulunalým: Ezici bir çoðunlukla kazansa da... CHP'nin ardýndan 2. Parti olsa da... 12 Haziran seçimleri, Erdoðan'ýn sonunun baþlangýcý olacaktýr. Hatýrlayýnýz: 2002 seçimleri yapýldýðýnda AKP henüz yeni kurulmuþtu. Üstelik Erdoðan da yasaklýydý. AKP'nin karþýsýnda devler vardý. Deniz Baykal'lar, Mesut Yýlmaz'lar, Tansu Çiller'ler vardý. Ecevit'ler, Bahçeli'ler, Uzanlar vardý. Ama ne oldu? CHP dýþýndaki rakipleri yüzde 10 barajýnda boðuldu. AKP yüzde 34 oyla 363 milletveki çýkardý. Sonra Erdoðan'ýn yasaðý Baykal'ýn da yardýmý ile kaldýrýlýnca ve ara seçimde Siiirt'ten milletvekili olunca partisinin baþýna geçti. Ve tüm ipleri eline aldý. Ýþte bu ilk dönem onun çýraklýk dönemi imiþ. Çýraklýk döneminin Erdoðan'ý ile, bugünün usta adayý Erdoðan'ý arasýnda çok büyük farklar vardý. Çýrak Erdoðan ürkekti, tutuktu... Özgüveni yoktu. Askerden korkardý... Halktan korkardý... Büyük sermayeden korkardý... Basýndan, gazetecilerden korkardý... Bu korku ile, AB sürecine dört elle sarýldý. Diyalog ve uzlaþma sözcüklerini dilinden düþürmedi. Kýbrýs sorunu konusunda bile, çoðunun ezberini bozacak tezler ortaya attý. -Çözümsüzlük çözüm deðildir, dedi. -Siyaset çözüm üretme sanatýdýr, dedi. Çýraklýk döneminde, solcusunun da, saðcýsýnýn da, dincisinin de desteðini kazandý. Basýna karþý hoþgörülü davrandý. AB ve ABD indinde itibar kazandý. Israil'le iyi iliþkiler kurdu. Takiye üzerine takiye yaptý. Gizli ajandasýný hiç öne çýkarmadý. Ve bu hýzla 2.dönemi de kazanýp kalfalýða terfi etti. 2007 seçimlerinde oy oranýný da yüzde 46.58'e yükseltti. Çýraklýktan kalfalýða geçen Erdoðan'a korkunç bir özgüven geldi. Korkularýný yendi. Tutukluðu üzerinden attý. Hitabet kabiliyetini geliþtirdi. Yalnýz partisinin deðil, ülkenin de mutlak hakimi oldu. Ve o noktadan sonra, çýraklýk döneminde yaptýklarýnýn tam tersini yapmaya baþladý. AB sürecini buzdolabýna koydu. Yüzünü ortadoðu ülkelerine döndü. Önüne gelene fýrça atmaya baþladý. Gazetecileri ya iþten attý, ya hapse gönderdi. TÜSÝAD dahil, herkesi tehdit etmeye baþladý. Ýsrail'e 'one minute' çekerek, Müslüman ülkelerde sempati kazanmaya çalýþtý. Kýbrýs konusunda þahinleþti. Ve Denktaþ'ýn politikasýna geri döndü: -Kýbrýsý çözme, AB'ye girme... Bu arada 'beslemeler' dediði Kýbrýslýtürklere son darbeyi vurmak için düðmeye bastý. Kýbrýs tekin deðildir. Hiç kuþkunuz olmasýn, Erdoðan'ýn baþýný da Kýbrýs konusu yiyecek. Görmüyor musunuz? Ýþe DAÜ'den baþladýlar. Ýmamýn Ordusunu çocuklarýmýzýn üzerine saldýrdýlar. Arkasýndan Ercan Havaalaný, Elektrik Kurumu ve Telefon Dairesi gelecek. Ýþte o noktada da kýyamet kopacak. Kavga büyüyecek, sertleþecek. Ve adýný koyun ya da koymayýn... Bu bir 'Kurtuluþ Kavgasý' olacak.

ALAKAYA DÝRÝFÝL CEPTEN KOLTUÐA Yorgancýoðlu, CTP'nin çiçeði burnunda baþkaný Adaylýk yarýþýnýn yorgunluðu olacak ki, konuþmak için bir hafta bekledi... Ve DAÜ'deki bazý birimlerin Ýmam'ýn olduðu bilinen Doða Koleji'ne devredilmesine karþý çýktý Ben þahsen Yorgancýoðlu'nu yakýndan tanýmýþ birisi deðilim Sohbetimiz de yoktur Deðerlendirmemi söylediklerine ve partisinin eylemlerine bakarak yapýyorum. CTP'nin 2004 yýlýndaki hükümetinde dýþtan atanan Spor Bakaný'ydý. Ara seçimde de aday olmuþ ve kazanmýþtý da. Ýþte bu seçim sürecinde yaþanan bazý olaylar, onun adý her geçtiðinde bilinçaltýmdan bilinç üstüme çýkar. O günlerde "halkýn TV'si" denilen kanalda görev yapan TC uyruklu bir öðrenci vardý Ýktidardaki CTP'nin en has adamlarýndan sayýlýrdý Programlarýnda bilhassa CTP'ye övgü düzmek için meslektaþlarýyla bir yarýþ içindeydi. O günlerde Türk Hava Kurumu'nda çalýþan bir kýsým iþçi ve memur kapý önüne konulmuþlar ve Kuðulu Park'ta eylem yapmayý seçmiþlerdi Eylem bahsettiðim ara seçimlerin içine de düþtü! Yorgancýoðlu da adaydý. Ve iþte CTP'nin borazanlarýndan birisi olan bu TC kökenli genç, oradakilerin grevi býrakmalarý için, onlara baský yapmaya baþladý Onlara seçimden sonra iþe alýnacaklarýyla ilgili sözler verdi. Yorgancýoðlu'na destek istedi. Grevciler grevden vazgeçtiler. Yorgancýoðlu seçimi kazandý.. Grev yapan iþçiler iþe alýnmadýlar Akabinde CTP gitti UBP geldi CTP'nin altýn çocuðu hemen UBP'nin kollarýna atladý. Vatandaþlýk iþlemleri CTP döneminde yarým kalan öðrenci okulunu da bitirdi Hem çalýþtý, hem okudu, hem de kendi yurttaþý birisiyle evlendi Bulunmaz Hint kumaþý ya Hemen onu bir UBP'linin TV'sine naklettiler ve vatandaþ da yaptýlar Ýþten atýlan iþçiler hala iþsizler... Ýþte Yorgancýoðlu ismi bana bu olayý anýmsatýr hep Yorgancýoðlu'nun CTP'ye baþkan seçildikten sonra verdiði demeç özetle þöyleydi: "'UBP artýk gözlerini açsýn, yarattýðý yýkýmý görsün' Dün Yorgancýoðlu'na destek verenler, propagandasýný yapanlar bugün Ýrsen Küçük'ün kanatlarý altýndadýr... Dünün CTP'lileri bugünün has UBP'lileri oldular. Yýkým mpaketini getiren CTP uygulamaya koyan da UBP deðil mi?... Yorgancýoðlu CTP'nin hükümet ettiði dönemlerde yaptýklarýndan dolayý halka bir özür borcu olduðunu unutmamalýdýr... Bence ilk demeci halktan özür olmalýydý... Bu onun da partisinin de hanesine artý puan olarak yazýlýrdý... Yorgancýoðlu UBP'ye deðil esas Ankara'ya karþý tavýr belirlemelidir Ýþgale karþý çýkmalýdýr Farklýlýk buradadýr Ankara'dakinin cebine girip, cepten koltuða gün saymak, topluma ihanetten de ötedir Toplanýn gidiyoruz hep beraber DAÜ'ye Yeþil sermaye kavgaya davet etti bizi Gelin canlar bir olup gidelim dur demeye Yükseltelim kavgada onurlu sesimizi Ali OSMAN Periyodik aliosmanus@yahoo.com Kalay MAÐUSA ÝNÝSÝYATÝFÝ'NÝN ÇAÐRISI ÝLE ÖRGÜTLER DAÜ ÝLKOKUL VE KOLEJÝ ÝÇÝN TOPLANDI DAÜ için hukuk süreci baþlatýlýyor Doðu Akdeniz Üniversitesi'ne baðlý ilkokul ve kolejin Doða Kolejleri'ne devredilmesine tepki koyan sivil toplum örgütleri, siyasi parti temsilcileri ve vatandaþlarýn Maðusa Ýnsiyatifi'nin çaðýrýsýyla MAGEM'de toplantý yaptýðý bildirildi. Ýnsiyatif'ten yapýlan açýklamaya göre toplantýya, 18 örgütün baþkan veya temsilcileri katýldý. Maðusa Ýnsiyatifi sözcülerinden Dr.Okan Daðlý ve Halil Onbaþý'nýn yönettiði toplantýya; DAÜ-SEN, KTOEÖS, KTÖS, DAK ve DAÝ okul aile birlikleri, Esnaf ve Zanaatkarlar Odasý, Kýbrýs Türk Müteahhitler Birliði, Güç- Sen, Maðusa Çevre Platforumu, Maðusa Kültür Derneði, Kýbrýs Türk Tabipler Birliði, Týp-ÝÞ, Maðusa Suriçi Derneði, Maðusa ve Maraþ Avcýlar ve Atýcýlar Birlikleri ile siyasi partilerden CTP ve TDP'nin baþkan veya temsilcileri katýldý. Açýlýþ konuþmasý yapan Maðusa Ýnsiyatifi DAÜ-SEN DAÜ'DE EYLEM YAPACAK Doðu Akdeniz Üniversitesi'nde örgütlü DAÜ-SEN, üniversitenin ilkokul ve kolej bölümünün devredilmesini protesto amacýyla bugün yeni eylem yapacak. TAK muhabirinin DAÜ-SEN Baþkaný Hüseyin Özkaramanlý'dan aldýðý bilgiye göre, Doðu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) kolej ve ilkokul yönetiminin Doða Koleji yetkilileriyle birlikte velilere yönelik tanýtým etkinliðini protesto amacýyla yapýlacak eylem, saat EL-SEN'DEN ATUN'A TEPKÝ "KIB-TEK'in yok edilmesine izin vermeyeceðiz" Kýbrýs Türk Elektrik Kurumu Çalýþanlarý Sendikasý (EL-SEN) Genel Sekreteri Hüseyin Sönmezoðlu, özelleþtirme, hizmet alýmý veya hangi isim altýnda olursa olsun KIB-TEK'in KTHY gibi yok edilmesine izin vermeyeceklerini yineledi. Sönmezoðlu yazýlý açýklamasýnda, "Gücümüzü örgütlülüðümüzden, haklýlýðýmýzdan ve halkýmýzdan alýyoruz. Hiçbir halk kendini yok etmeye çalýþanlarýn karþýsýnda maðlup olmamýþtýr. Biz de olmayacaðýz" dedi. Kýsa süre önce "özelleþtirme olmayacak" diyen Ekonomi ve Enerji Bakaný Sunat Atun'un, þimdi KIB-TEK'in hangi bölümlerinin parça parça özelleþtirileceðini açýklamaya baþladýðýna dikkat çeken Sönmezoðlu, þunlarý kaydetti: "KIB-TEK'in yüz milyonlarca alacaðý BÖYLE KURTARILMAYA BÝR "HAS TÝR" NE YAPSIN?.. Geldiler, kurþunladýlar, gittiler, sonra ardýndan telefonlar açýp açýkça "biz yaptýk" dediler. Ne isimlerini gizlediler, ne telefonlarýný. Gayet pervasýzdýlar. Ne Türkiye'deki polis kýlýný kýpýrdattý, ne de KKTC polisi Türkiye'den arayýp "biz kurþunladýk" diyenlerle ilgili bir þey talep etti. Ercan'da silahla yakalanan kiþi de, olayla alakalý olduðu düþünülen kiþiler de sorgulandý ve serbest býrakýldý. "Ýsteseydik öldürürdük" diye telefon açýp efeleniyorlar, canýmýzý baðýþladýklarý için bir de üstüne para istiyorlar. Böyle kurtarýlmaya bir "has tir" ne yapsýn? sözcüsü Dr.Okan Daðlý, "16 yýldan beri eðitim veren DAÝ ve DAK'ýn kapalý kapýlar ardýnda içindeki öðrencileri ile birlikte gizlice Doða Kolejleri'ne pazarlanmasýnýn asla kabul edilmeyeceðini ve bunun altýnda ekonomik deðil siyasi nedenlerin yattýðýný" savundu. "Uzun bir zamandan beri Kuzey Kýbrýs'ýn demografik yapýsýnýn deðiþtirildiðini, sosyal ve kültürel deðerlerine saldýrýlar yapýldýðýný, ekonomik kurumlarýn verimsiz olduðu bahanesiyle Türkiyeli sermaye gruplarýna hibe edildiðini" ifade eden Daðlý, bu durumun Kýbrýs Türk toplumunu zayýflatmayý ve kimliksizleþtirmeyi hedeflediðini söyledi. Açýklamaya göre toplantýda, devir iþlerinin engellenmesi için eylemlerin yanýnda hukuk sürecinin de baþlatýlmasýný öneren katýlýmcýlar, yarýn üniversitede DAÜ -SEN ve DAÝ/DAK okul aile birlikleri öncülüðünde gerçekleþtirilecek eyleme tüm örgütleri kitlesel bir katýlýmla destek vermeye çaðýrdý. 16.00'da baþlayacak. Özkaramanlý, eyleme tüm çalýþanlarýn katýlacaðýný belirterek, halka ve sivil toplum ergütleri ile sendikalara da katýlým çaðrýsý yaptý. DAÜ-SEN Baþkaný Hüseyin Özkaramanlý, DAÜ yönetiminin ilkokul ile kolej bölümünü Doða Koleji'ne devretme kararýnda direndiðini ve protokolü yürürlüðe koyduðunu belirterek, "Biz de bunu kabul etmeyeceðimizi ve direneceðimizi söyledik, direneceðiz" dedi. olmasýna raðmen, sadece borçlarýný söyleyerek nasýl özelleþtirileceðini anlatýyor. KIB-TEK'in, devletten ve özelden yüz milyonlarca lira alacaðýnýn tahsili için kýlýný kýpýrdatmayan Bakan, KIB-TEK'i soktuðu borç bataðýnýn sorumlusu olduðunu unutturmaya çalýþýyor. Sayýn Atun, KIB- TEK'in alacaklarýný tahsil etmesi için çaba harcasaydý, KIB-TEK kendi ifadesi ile bir yýlda 48 milyon TL faiz ödemek zorunda kalmayacaktý. Sayýn Atun devletin ve genelde kamusal alanýn KIB-TEK'e olan borcunun ödenmesi için çaba harcasaydý, bugün maliyet 10 kuruþun üzerinde düþmüþ olacaktý." Sönmezoðlu, özelleþtirme, hizmet alýmý veya hangi isim altýnda olursa olsun KIB- TEK'in yok edilmesine izin vermeyeceklerini ekledi. Kalaycý Sessizliðin Sesi Mehmet Levent mlevent10@yahoo.com.tr ÝMAMIN ORDUSUNA GEÇÝT VERME Kýbrýslýtürk toplumu olarak sürüklendiðimiz bu tükeniþ noktasýnda bile bazýlarý hâlâ tezgâhlanan oyunun farkýnda deðil ne yazýk. Soruyorlar... DAÜ ilkokulu ile koleji satýldý mý, kiralandý mý? Alanlar, Fethullah Gülen'e ait yeþil sermaye mi, yoksa deðil mi? Sanki bunlar çok önemliymiþ ve Kýbrýslýtürk toplumunun öz deðerlerinin binbir alavere dalavere ile yabancýlara peþkeþ çekilmekte olduðu gerçeðini deðiþtirirmiþ gibi. Sanki DAÜ satýlmadý ve kiralandýysa hiç mesele yokmuþ gibi. Bu kurumlar ekonomik olarak çökme noktasýna gelmiþse, elden çýkarýlmasý mübahtýr kimilerine göre. Tezgâhlanan oyunlara tavla teslim olmaktan baþka birþey deðildir. Ýyi ki böyle düþünenlerin sayýsý iki elin parmaklarýný geçmez. Diyelim ki DAÜ satýlmadý ve 10 yýllýðýna kiralandý! Bunun, tepkileri yumuþatmaya yönelik bir alavere dalavere olduðunu anlamamak için, uzaydan gelmiþ olmak ve bu toplumun yok edilmesi için tezgâhlanan çirkin oyunlardan bihaber olmak gerekir. KTHY'yi de peþkeþ çekmek için, önce ekonomik olarak çökertmediler mi? Çökerttiler... Ve bu yapý sürdürülemez deyip sattýlar! AYKO da, Sanayi Holding de, ZEYKO da Güneþ Makarna Fabrikasý da diðer küçük sanayi kuruluþlarý da ayný çirkin oyunlara kurban edilmedi mi? Edildi. Kýb-Tek, Telekomünikasyon, TÜK, Koop-Süt, Ercan Devlet Havaalaný ve daha niceleri için de ayný aþaðýlýk oyunlarýn tezgahý içinde olduklarýný, bu ülkeyi yönettikleri iddiasýnda olanlarýn bizzat kendileri milletin gözünün içine baka baka itiraf etmiyorlar mý? Ediyorlar... Kýb-Tek'i, Telekomünikasyonu, TÜK'ü, Koop- Süt'ü ve Ercan Devlet Havaalaný'ný satmak için de, ayný çirkin gerekçeyi ileri sürüp, "Ekonomik olarak sürdürülebilirliði kalmadý" demiyorlar mý? Bunlarýn hiçbiri acý birer tesadüf olmadýðý gibi DAÜ'nün satýlmasý ya da kiralanmasý da bir tesadüf deðildir. Tümü de ayný tezgâhtan çýkmýþ oyunlardýr ve tek amacý da Kýbrýslýtürk toplumunun "benimdir" diyebileceði tüm kurumlarýný elinden almaktýr. Satýldý mý, kiralandý mý sorusuna yanýt aramak, abesle iþtigalden baþka birþey deðil. Siz sanýyor musunuz ki, Fethullah Gülen'e ait yeþil sermayeye 10 yýllýðýna kiralanan DAÜ koleji ile ilkokulunu, o yeþil sermaye 10 yýl sonra size geri verecek? O yandan yatanlar, kesinlikle avuçlarýný yalar. "DAÜ açýsýndan bu iþ bitmiþtir" sözünü boþuna mý söyledi rektör efendi? DAÜ satýldý beyler... Satýlmadý kiralandý demek, oynanan oyuna gelmek demektir. Bu öfke ve isyan... DAÜ-SEN'in, neredeyse toplumun tamamýndan destek gören bu kararlý ve onurlu direniþi... DAÜ'nün satýlmasýnadýr. Fethullah Gülen'e ait yeþil sermayeye deðil de, mavi, kýrmýzý, ya da turuncu vb. sermayeye satýlsaydý, ayný isyan, ayný öfke, ayný direniþ yine patlayacaktý. Ancak gerçek olan þu ki, Kýbrýslýtürkleri hýzla yokoluþa sürükleyen AKP'nin akýl hocasý Fethullah Gülen'e ait yeþil sermayeye satýlmasý... Meselenin dehþet verici boyutunu ikiye, hatta üçe katlamaktadýr. DAÜ-SEN iki gündür bir çaðrý yapýyor halka. Bugün saat 16.00'da DAÜ ana giriþ kapýsý önünde gerçekleþtirilecek büyük direniþ eylemine katýlmak için. Ýmam'ýn ordusuna geçit vermemek için bu direniþe katýlmak, toplumsal varoluþa inanan her Kýbrýslýtürkün görevi olmalýdýr.

13 Haziran 2011 Pazartesi 5 Erdoðan Baybars ebaybars@yahoo.com Þaziye nin Görüþü: Her tarafta dolaplar dönüyor Perdenin arkasýnda oyunlar oynanýyor Her yerde bir kazan kaynýyor. Bu ada çok garip bir yer oldu doðrusu. * Özgürgün konuþtukça batýyormuþ. - Normaldir Çünkü bu durumda, aðýzdan da su alýyor demektir * Yorgancýoðlu Talat'tan ilk emri almýþ - E bu da normaldýr Koltuða ýsýnana kadar katlanacak. * Kazaya sebebiyet verip, 3 aylýk bebeðinin ölmesine neden olan baba, çok piþmanmýþ. - Ne fayda? * Kapalý Maraþ'ta çýkan yangýn söndürülmüþ. - Hiç sönmedi ve kül olana kadar da için için yanacak bu ateþ.. * Balýkçýlar eylem hazýrlýðý yapýyormuþ.. - Vah vah Zararý kedilere dokunacak. * Bazý Türkiyeli iþ adamlarý, Yunan adalarýndan emlak alýyormuþ. - Ama Kýbrýs'taki gibi bedavadan deðil Kanla da deðil Parayla * Güzellik yarýþmalarýna 18 yaþ sýnýrý getirilmesi istenmiþ - Keþke getirilse Ama o zaman da yarýþacak aday bulamayacaklar * Üç aylýk bebek trafik kurbaný olmuþ. - Analar-babalar ders çýkarýn! BÝR OKUYUCU MEKTUBU "Sayýn Baybars; Birileri Magosa'yý uyandýrmalý yazý dizilerinizde, Magosa'dan bahsediyorsunuz ama aslýnda birileri Bizi uyandýrmalý diye düþünüyorum. Çünkü biz kendimizi eften püften þeylere o kadar çok kaptýrmýþýz ki,yaþadýðýmýz þehirlerdeki güzelliklerin farkýndalýðýný kaybetmiþiz, Magosa bana göre barýndýrdýðý insanlarýn ihanetine uðramýþ bir þehir çünkü çok az Magosalý yaþadýðý þehrin farkýndalýðýna sahip. Çoðu Magosalýnýn çok övündüðü Belediye baþkaný bile bu farkýndalýða sahip deðil bence. Ýddia ediyorum bugün Magosa Rumlarýn elinde olmuþ olsaydý Akdeniz'in bir numaralý turistik destinasyonu olurdu. Ancak bugün maalesef bizim Magosa'yý getirdiðimiz nokta koskoca çarpýk çurpuk bir öðrenci kasabasý.(o da kalmadý ya) Allah aþkýna Akdeniz'de bana baþka bir þehir gösterin ki muhteþem sahilleriyle birlikte her tarafýndan tarih fýþkýracak, ama biz bu þehirde Turistin doðru dürüst konaklayabileceði yemek yiyebileceði mekanlar yaratamayacaðýz ve kýdemli belediye baþkaný da onu yaptým bunu yaptým diye böbürlenip dolaþacak. Allah aþkýna Magosa'ya turizm adýna ne yaptýn sayýn baþkan? Eminim siz yönettiðiniz þehrin turizm açýsýndan ne kadar deðerli bir þehir olduðunun farkýnda deðilsiniz. Unutmayýn sayýn baþkan, Magosa sadece seçmenlerinizin yaþadýðý bir þehir deðildir, bir dünya þehridir. Yazýnýz Magosa'yla ilgili olduðu için Magosa'yý yazdým, ama Girne ve diðer þehirlerimiz de maalesef çok farklý bir durumda deðil. Saygýlarýmla Erkan Yeþilpýnar Turizmci / Girne" BÖYLE BÝR ANDI BÝR OKUYUCU SORUSU Yolda karþýlaþtýk. Beni durdurdu ve sordu: - Sen baþkalarýna soran, ben de sana bir soru sorabilir miyim? - Ýstediðin kadar sorabilin, dedim. - Emekli maaþý alýr mýn sen? Merak etme ne gadar alýn diye sormaycam.. - Evet Alýrým. Ýsdersan ne gadar aldýðýmý da sorabilin. - Yok. Ben baþga soracam. - Sor bakalým. - Sana da daireden her sene "sað mýn ölü mün? diye kaðýt geliyor mu? - Evet, geliyor - E görmezler þu her gün yazan Ölsen yazamayacan deðil! - Doðru söylen. Ölsem yazamayacam. - Denktaþ'a da gönderirler mi acaba bu kaðýttan? Bunu sormak isterdim sana iþde Ona da sorarlar mý acaba "ölü mün sað mýn" diye.. - Bilmem.. - Bana her sene yollarlar Ve sorarlar. Ölü mün sað mýn? Beklerler ölelim annayacaðýn Geçen gün yazdým altýna "madem onnar saðdýr da yaþar, inadýniza ben da yaþaycam ölmeycem. Ýcap edersa ben da YDÜ'ye gidecem " Eyi etmedim gennere? - Çok eyi ettin.. Fotoðraf: Erdoðan BAYBARS Gün gele Türk ordusu çýksa da, Ýmamýn ordusu zoooor gider artýk.

Bilinmesi gereken Sezan Artun KUKLACININ ÇÝZGÝLERÝ GÜNLÜK "Miras Uðruna"... Münir Özkul'un eski filmlerinden birisi. Katil, ölü taklidi yapýp, mirasyedilerinin bir evde toplanmasýný saðladý. Onlar miras planý ve tartýþmasý yaparken O, mirasyedilerinin isimlerini bir kâðýda alt alta sýralayýp Sýrasý ile bir punduna getiriyor ve her birini devre dýþý býrakýyor. Her devre dýþý kalanýn da üzerine bir çizgi çekiyor. Millet abesle iþtigal edip birbirinden þüphelene dursun O, bir sonraki kurban için planlar yapýyor. Kuzey Kýbrýs'taki ayni senaryo. Türkiye de Kýbrýslýlarý kurtardýktan(!) sonra Onlarý toplum olarak yok etmek, ekonomik-siyasal etkilerini ortadan kaldýrmak için listesini hazýrlayýp uygulamaya koydu. Ýradelerini ellerinden almakla baþladý iþe. Yüz binlerle anýlan TC yurttaþýný Doðrudan Selma Bolayýr bolayir@north-cyprus.net Birey olarak özgür bir kiþiliðiniz varsa... Baþkalarýnýn hak ve özgürlüklerinin sýnýrýný aþmadýðýnýz sürece düþündüklerinizi rahatlýkla söyleyip yazabilirsiniz. Tutkularýnýz ve korkularýnýzýn esiri olmadýðýnýz sürece de özgürlüðünüzün tadýný çýkarabilirsiniz. Herhangi bir post veya akçeli deðerler tutkularýnýz olabilir... Yetkililerden beklentileriniz de olabilir.. Haksýz yere aldýðýnýz ganimetleri kaybetmek korkusunun esiri de olabilirsiniz.. O zaman özgür olamazsýnýz. Ýþ, meclise halkýn özgür iradesini yansýtmaya gelince.. Ki bu da; sizin "politik özgürlüðünüz" anlamýndadýr... Ekonomik olarak baðýmsýz deðilseniz... Nüfusunuz, taþýnan nüfusla her gün azalýr "soy kýrýmýna" uðrarsanýz, iradenizin meclise yansýmasý mümkün mü? Ýradeniz meclise yansýmayýnca da hangi siyasi özgürlükten söz edebilirsiniz? Her gün gazetelerdeki fotoðraflara baktýðýnýzda.. Kim cumhurun baþý, kim yabancý bir ülkenin temsilcisi? Anlayamazsýnýz. Ayný karede bulunmalarýnýn nedenini de sorgularsýnýz. Tabiidir ki demokrasinin yerleþik olduðu devletler için böyle çarpýklýlar geçerli deðildir.. Kaldý ki kendini temsil etsin diye meclise yolladýklarý.. Sokaklara dökülen halký görmüyor.. Ona karþý olan sorumluluklarýný da yerine getirmiyor. Zaten kendine dikte edilenler dýþýnda, bir þey "yapabilme gücü" olmayan bir devletin saygýnlýðý da yoktur. Kuzey'e yerleþtirdi. Bu gelenlere, oy hakký da verdirerek Zaman içinde Kýbrýslýlarýn iradelerini ellerinden almayý baþardý. Kýbrýslýlar adýna; yeni Kýbrýslýlar mý dersiniz Yerleþikler mi dersiniz Amerikalýlar mý dersiniz Çakma Kýbrýslýlar mý dersiniz... Onlar karar vermeye baþladý. Her konuda onlarýn sesi duyuluyor. Hizmetlerden yüzde doksan onlar yararlanýyor Besleme ve hazýr yiyici damgasý Kýbrýslýya vuruluyor. Sýra, sýradaki ekonomik kurumlarýn üzerine çizgi çekmeye geldi. Ekonomik güçleri zayýflatýlarak Mali nedenler öne sürülerek TC'li sermayeye devredilmesi iþlemlerine hýz verildi. Sanayi Holding gitti KTHY batýrýldý Diðer ufak-tefek sayýlacak küçük iþletmeler kapattýrýldý. Sýra eðitim kurumlarýna geldi. Yerliye rakipler taþýndý. OTDÜ, TED Koleji HEM TÜRK, HEM MÜSLÜMAN... Buyruklarý verenler de kaç defa kanýtlayacaklar onlara saygý duymadýklarýný? Gözü kapalý, direktifleri halkýnýn zararýna olduðunu bilerek yapan emir kullarýna kim saygý duyar ki? Halk duymuyor... Ýnsanlarla alay etmek, yakýþýksýz sýfatlar kullanmak.. Onlarý küçük görüp aþaðýlamak ancak ve ancak kendi acizlik ve suçluluklarýnýn bir yansýmasýdýr. Ýnsanlarýn okuyacaðý okulu.. Gideceði doktoru seçme özgürlüðü yokmuþ gibi... Güneyde okuyan çocuklarýmýz cezalandýrýlýyor. Bu ne gaflet ve cehalet ve de halkýna ihanettir... Hal böyle iken... Þimdi gündeme getirilen oyun; Kýbrýs'ýn resmen sömürgeleþtirilmesi oyunudur. Adýna Türk Demokrasi Vakfý deyen taþeronlar... 82. vilayet olmamýzý "tavsiye" etme "kendini beðenmiþlikler"i yanýnda... Çeliþkilerden muzdarip, saðlýksýz bir mantýk sergiliyorlar. Demokrasi, insan haklarý ve özgürlükleri derken gerçekten anladýklarý nedir diye merak edersiniz. Ýster istemez. "Hoca verir talkýmý.. Kendi yutar salkýmý" örneði.. Bu bir Müslüman riyakarlýðý mýdýr? Çünkü onlar, fikir ve inanç özgürlüðünü... Kürt halkýnýn ana dilini konuþma ve örgütlenme hakkýný savunduklarýný söylerken... Ve Türkiye'nin adada bulunuþ nedeni "eski anayasal düzeni yeniden kurmakken".. Kalkmýþlar.. Adanýn Türkiye'ye "enosisinden" söz ediyorlar. Ne yaparsýnýz? Hem Türk, hem de Müslüman olmak kolay deðil.. Bildiðiniz gibi.. Ve sýrada bekleyenler. Þimdi sýrada DAÜ var. Okul öncesi, Ýlkokul derken bir de bakacaksýnýz koskoca üniversite elden gitmiþ olur. Bundan sonra Telekomünikasyon, Elektrik Kurumu, hava alanlarý, deniz limanlarý Ekonomik deðer ne varsa Fransýz Kapitülasyonlarý gibi elden çýkarýlacak ve TC'nin sermayesine Özellikle "Yeþil Sermaye"sine peþkeþ çekilecek. Bir taþla iki kuþ vurulacak. Kýbrýslý bir yandan asimile edilecek Bunun doðuracaðý tatlý kârlar da þimdiki TC iktidarýnýn yandaþý yeþil sermayeye sunulacak. TC'de iktidar deðiþirse, onlarýn yandaþlarýna. Bunlar yapýlýrken, esaslý tepkiler gelmiyor toplumdan. Tüm bunlarýn sorumlusu Ankara olduðu halde Biz hala buradaki piyonlarýna Ýrsen'e hesap soruyoruz. Onlarý iþbirlikçilikle suçluyoruz. Doðru Ýþbirlikçilere de hesap sorulmalý Ancak asýl hesap, kuklacýya sorulmalý. Esasta o durdurulmaya çalýþýlmalý, Ýþbirlikçinin arkasýnda saklanmasý onu görünmez yapmamalý. Onun da adý meydanlarda dolaþmalý. Yuvarlak laflarla deðil. Ýmalý sözlerle deðil. Gerçek sebep olan (müsebbip) açýklýkla dile getirilmeli. Kýbrýslýtürkler yok edilmekle karþý karþýya olduðu kabul ediliyorsa Yok etmek isteyenin adý saný da verilmeli. DAÜ-SEN'in eylemlerinden birisine destek veren çok "saygýlý ve de deðerli siyasi parti temsilcileri" ile sendikal platform temsilcilerinin tanýlarý ayný gerçekte buluþuyor. "Kýbrýslýtürkler öz varlýklarý ile yok ediliyor." Ancak tedavi tamamý ile yanlýþ. Hesap, hala Ýrsen Küçük'ten soruluyor. Baþbakanlýk önünde toplanýyor hak arayanlar, tepki koyanlar. Gerçek iradenin nerede olduðunu bildikleri halde Kuzey'deki kukla hükümet yetkili imiþ gibi tepki gösteriliyor. Onlarýn varlýk nedeninin, TC'nin Kuzey'deki icraatlarýný kamufle etmek olduðunu görmemeleri, bilmemeleri mümkün mü? Siyasi partilerimiz, parti olarak, partinin baþkaný veya yöneticisi olarak Ankara'yý tabu sayarlar Olasý bir iktidar(!) umudu için Ankara'yý dillerine dolamaktan kaçýnýrlar. Diðer örgütlerin çoðu da daha, TC veya anavatan fobisini atamadýlar üstlerinden. Anavatan tabusu kýrýlamadý. Göz göre göre bir toplumu yok edecek adýmlar atýlýrken, 50-60 yýl önceki tabular etkili oluyor. Tabu diye kabul edilenler, doðrusu-eðrisi ile tartýþýlmýyor. TC'nin buradaki uygulamalarýna tepki olarak Ýrsen, Ferdi veya Özgürgün'ü birinci derecede sorumlu tutarsak Bunlar gibi piyonlarý muhatap kabul edip Eylemleri bunlara yönelik gerçekleþtirirsek Kýbrýslýtürklere, faþist milliyetçi takýmýnýn verdiði zarardan büyük zarar vermiþ oluruz. Kuklacý da çizgilerini çizmeye devam eder. SANIK EVREN'ÝN SUÇORTAKLARI NEREDE? 78'liler Giriþimi öncülüðünde bazý siyasi parti, sendika ve sivil toplum kuruluþu temsilcileri Ýstanbul Galatasaray Lisesi önünde basýn açýklamasý yaptý. Açýklamada, "Darbeciler yargýlansýn. Evren'le baþlasýn, Evren'le bitmesin" denildi. Toplantýya katýlanlar "Sanýk Evren ayaða kalk, suç ortaklarýnla beraber" yazýlý dövizlerle idam edilen Erdal Eren'in fotoðrafýný taþýdý ve "Paþa paþa yargýlanacaklar" diye slogan attý. 78'liler Giriþimi adýna basýn açýklamasýný okuyan Nimet Tanrýkulu þunlarý söyledi: "Savcýlýk, Kenan Evren ve Tahsin Þahinkaya'ya 12 Eylül ile ilgili 12 soru sordu. Soruþturma MGK üyeleri ile sýnýrladýðýna göre, savcýlýk ya dava açacak, ya da takipsizlik kararý verecek. Bu kadar basit mi? Sadece Kenan Evren mi? Tahsin Þahinkaya mý? Anayasa'nýn geçici 15'inci maddesi 30 yýl boyunca kimleri adaletten kaçýrdýysa, tümü hakkýnda dava açýlmalýdýr." Seçimlere bir hafta kala baþlatýlan soruþturmanýn seçim manevrasý olduðu, böylesine önemli bir olayýn seçim manevrasýna dönüþtürüldüðü yakýnda ortaya çýkar. Bu da "Yetmez ama evet"in bir sonucu olarak yazýlýr bir kenara HIZLI SAYILDI Türkiye seçimlerinde bu kez çok hýzlý sayýldý oylar... Dün akþam saat 22.00 sýralarýnda oylarýn %98'i sayýlmýþ durumdaydý... Bu da bir ilerleme sayýlýr doðrusu... MUSTAFA BALBAY Ýki yýlý aþkýn bir süreden beri Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan ve hiçbir suçu kanýtlanamayan 'Cumhuriyet' gazetesi yazarý Mustafa Balbay CHP'den aday oldu ve kazandý. Keþke Ahmet Þýk ile Nedim Þener de aday olsaydý... YENÝDEN MECLÝSE Seçimin en sevindirici yaný Ahmet Türk, Leyla Zana ve Aysel Tuðluk gibi isimlerin kazanmasý oldu... Bunlar daha önce mecliste olup da milletvekillikleri düþürülenler... Onlarý meclisten atýyorlar, ama halk tekrar meclise yolluyor... ÖZKAN VE HABERAL Yine Silivri Cezaevi'nde bulunan Ergenekon sanýklarýndan Tuncay Özkan ile Prof. Dr. Mehmet Haberal'ýn seçimi kazanmasý da bu seçimlere vurulan ciddi bir damga oldu... KÜRKÇÜ En çok Ertuðrul Kürkçü'nün kazanmasýna sevindik biz... Deniz Gezmiþ'lerin hatýrasý... Artýk mecliste... Týrnak... "Ama isyan yine de vardýr, bu dünyada hep varolacaktýr... Yüksek duvarlara setlere raðmen... En barbarik önlemlere raðmen... Çünkü býçak kemiðe dayanmýþtýr... Öyleyse... Efendi'ye isyan, yýllarca aþaðýlanmýþýn, en aþaðýlarda býrakýlmýþýn öfkesi yüksek duvarlarla, setlerle karþýlaþmak zorundadýr. Ama bu setlerin, duvarlarýn ne önemi vardýr ki!.." Metin ÇOLAK (Vatan) "Dýþiþleri Bakaný 'geri zekalý' diyerek birilerine sallamýþ... Ardýndan çok da zekice sayýlamayacak bir açýklamayla durumu toparlamaya çalýþmýþ ama baþaramamýþ... Herkesin diline düþmüþ. Bu durumdan kurtulmak için muhalefetin kendisinde gördüðü 'sivri aklý' kullanmasý þartmýþ. Oysa bakanýmýz 'okullar olmasaydý ben bu maarifi ne güzel idare ederdim' diyen efsanevi nazýra nazire yaparak 'insanlar sokaða çýkmasa asayiþ ne de güzel saðlanýrdý' demiþti, o kadar. Bunda büyütecek ne vardý ki?" Gürdal HÜDAOÐLU (Haberdar) "Doða Koleji'nin Gülen Cemaati ile bir ilgisinin olmadýðýný kanýtlamaya çalýþan Rektör Öztoprak gösterdiði gerekçede hiç de inandýrýcý deðildi. 'Ben kolejin sahibi ve karýsý ile tanýþtým. Baþý açýk bir kadýndý' gibi bir ifade kullandý. Gülen Cemaati'ne mensup kadýnlarýn tümünün de baþý örtülü olduðunu kim söylemiþ?" Bekir AZGIN (Havadis) Günün Kahramaný RECEP TAYYÝP ERDOÐAN Türkiye'de dün yapýlan seçimlerden sürpriz çýkmadý... AKP yine tek baþýna iktidar olma þansýný yakaladý, ancak anayasayý deðiþtirecek çoðunluða ulaþamadý. Oylarýn %50'sini almasýna raðmen 326 milletvekilinde kaldý... En büyük baþarýyý baðýmsýzlar saðladý ve kesinleþmemiþ sonuçlara göre mecliste 35 sandalye kazandý. Barajý geçmez denilen MHP de kolaylýkla geçti barajý ve %13'e ulaþtý... En çok hayal kýrýklýðý yaþayan CHP oldu... %30-32 civarýnda oy alacaðý tahmin ediliyordu, ancak %26 civarýnda kaldý... Kýsacasý Türkiye Erdoðan'la 4 yýl daha dedi... Erdoðan anayasayý ille de deðiþtirmek ve baþkanlýk sistemi getirmek isterse, tek bir yolu kaldý... Halkoylamasýna gitmek...

13 Haziran 2011 Pazartesi FESLÝKAN ogden_g@hotmail.com Niyazi Ökten ÇARPIK ZÝHNÝYETÝN ESERÝ Geçen günlerde TC ile anlaþma imzalandý. A-Level ve diðer GCSE, IGCSE sýnavlarýnda baþarýlý olan Kýbrýslý Türk öðrencilerinin TC üniversitelerine kabulü ile ilgiliydi anlaþma... Onaylandý ve yürürlüðe girdiði açýklandý. Ancak öðrencilerin KKTC liseleri ve kolejlerinden mezun olma þartý var anlaþmada. Kýbrýs'ýn güneyinde okuyan ve mezun olan öðrenciler kapsam dýþýnda býrakýldý. TC üniversitelerine kayýt yaptýrmalarýnýn önüne set çekildi. Sadece KTÖS ses getirdi, itiraz etti bu akýl almaz karar ve uygulamaya. Uluslararasý boyuta taþýyacaðýný duyurdu olayý. Diðerlerinden çýkmadý ses, basýn dahi gereken önemi verip üzerinde durmadý. Güney Kýbrýs lise ve kolejlerinden mezun olan gençlerimizin ilk tercihi Avrupa üniversiteleridir gerçi. Ama olsun, burada zihniyet önemli. Zaten KKTC çarpýk bir zihniyetin eseri deðil mi? * Annan Planý referandumundan sonra baþlayan ikinci ganimet furyasýný familya þirketi CTP teþvik etmiþti, anýmsarsanýz. Kuzey Kýbrýs'ýn deðeri biçilmez topraðýný, sahillerini yeþil sermayeye resmen peþkeþ çektiler. Özellikle otelciler kaptý pastanýn büyük bölümünü. CTP'yi idare eden klik ne diyordu o zaman topluma? Oteller inþa edilecek Ýleride milyonlara ulaþacak turistin yatak kapasitesi artýrýlacak Ve en önemlisi Kýbrýslý Türklere istihdam kapýsý açýlacaktý... Araziler beleþe daðýtýldý yatýrýmcýlara. On yýl galiba, vergiden muaf tutuldular. Teþvik primleri de iþin cabasýydý. Peki ne oldu sonra? Ýnþa edildi oteller. Ýnþa edilen turistik tesisler birer kumar ve kara para aklama merkezi haline dönüþtü. Ýþte bu oldu! Ya hani istihdam kapýsý açýlacaktý Kýbrýslý Türklere? Ýlgisi yok efendim, ilgisi yok! Gazeteci tartaklayan çapulcusu ve personelini TC'den taþýdý yatýrýmcý. KKTC yöneticileri seyretmekle kaldý sadece. Fakat Hristofyas seyretmedi. Güney Kýbrýs'ta otelcilerin yerli halký deðil de yabancý iþçileri düþük maaþla istihdam ettiðini duyunca küplere bindi. Ültimatomu yapýþtýrdý. 'Ya aklýnýzý baþýnýza toplayýn, ya yasal yöntemlere baþvururum ' tehditini savurdu. Örnek bir tutum, deðil mi? Evet, zihniyet meselesi yatar iþin kaynaðýnda, toplum sevgisi yatar. Nerde gezer bizim yöneticilerde böyle yapýcý zihniyet? Ama olsun, zaten KKTC çarpýk bir zihniyetin eseri deðil mi? * Geçmiþ zamanlarda adaya taþýnan nüfusun sorunlar yaratacaðýný yazanlara, söyleyenlere atýlmayan çamur býrakýlmamýþtý. Irkçýydýlar Rum casusuydular Haindiler Þimdi herkes sýraya girdi, köþe yazarlarý, familya þirketi CTP ve TDP elbette. Bak deðerli okuyucu, bu vatandaþlýk tartýþmalarý çýðýrýndan çýktý ve kabak tadý verdi artýk. Kaçak iþçilere af getirilmesine karþý çýkanlarýn aðýzlarýný açmasalar, sussalar iyi olur aslýnda. * Bir; referandumda TC nüfusunun oy kullanmasýna itiraz etmeyenlerin bu konuda konuþma, eleþtirme haklarý yoktur. Ýki; söylesinler bakalým madem kaçaklarý toplayýp süremiyorsunuz, geriye onlarý kayýt altýna almaktan baþka çareniz var mý? CTP iktidarda iken binlerce kaçak iþçiye af getirerek kayýt altýna alýr ve vatandaþlýk yolunu açarken susanlarýn da bugün eleþtirme hakký yoktur. Üç; ve neden bu insanlara vatandaþlýk verilmesi hariç, kapsamlý çözüme kadar bu coðrafyada yaþam hakký tanýmak istemiyorsunuz? Neden eski günlerde verilen vatandaþlýklarýn iptalini istemiyorsunuz? Dört; görüþme masasýnda toprak karþýlýðýnda tümüne Kýbrýs vatandaþlýðý verilmesini kazara veya dýþ baskýlarla kabul ederse Hristofyas þayet, sizin tutumunuz ne olacak? Ýtiraz edecek misiniz? Sanmam þahsen. Beþ; çeliþkili ve çarpýk zihniyeti terk etmenin ve prensiplere sarýlmanýn günü gelmedi mi halen? Gelmemiþ demek! Ama olsun, KKTC çarpýk zihniyetlerin eseridir... AKDENÝZ'DE FIRTINA n GÝRNE'DEN ALANYA'YA GÝDEN AKGÜNLER'E AÝT FERÝBOT, FIRTINAYA YAKALANDI OY KULLANMAK ÝÇÝN GÝDEN YOLCULAR FENALAÞTI Girne'den Alanya'ya giden "Akgünler 2" isimli feribot, Akdeniz açýklarýndaki fýrtýnaya yakalandý. Feribot, yaklaþýk 2 saat rötarla Alanya Ýskelesi'ne ulaþýrken, yolculardan birinin baygýnlýk geçirerek hastaneye kaldýrýldýðý bildirildi. Alanya'ya sefer yapan Tatlýsu gençleri de arsa istiyor Demokrat Parti (DP)'li Tatlýsu Belediye Baþkaný Hayri Orçan, beldenin merkezden uzak olmanýn dezavantajlarýný yaþadýðýný belirtti ve en büyük dezavantajýn da iþsizlik olduðunu vurguladý. Yazýlý açýklamasýnda, 3 dönemdir belde halký tarafýndan Belediye Baþkaný seçildiðini belirten Orçan; "Benim tek gayem köyden kente göçü önlemek, beldemi büyütmek, gençlerimi konut ve iþ sahibi yapmak. Çünkü halkýmýn aþa, iþe, konuta ve ekmeðe ihtiyacý var" dedi. Beldenin geliþimi ve büyümesi için alt yapýnýn oluþmasý gerektiðinin bilincinde olarak "Akgünler 2" isimli feribot, Girne'den saat 11.00'de demir aldý. Feribot, Akdeniz'deki fýrtýnalý hava nedeniyle 16.00'da Alanya Ýskelesi'ne yanaþtý. Çoðunluðu oy kullanmak amacýyla Türkiye'ye giden yolcularýn dalgalý denizde fenalaþtýðý belirtildi. Tatlýsu beldesinin alt yapý sorununu büyük ölçüde tamamladýðýný, bölgenin sahil yolu ve Geçitkale baðlantýsýnýn büyük ölçüde bittiðini, bunun da hem belde hem de Karpaz için oldukça önemli olduðunu vurgulayan Orçan, katkýlarý nedeniyle Türkiye'ye teþekkür eti Ḋevletin süratle çalýþma yapmasýnýn önemine dikkat çeken Orçan, "Özellikle devletin yatýrýmcýya ücretsiz veya çok düþük kira bedelleri karþýlýðý arazi tahsis etmesi, alt yapý konusunda katký saðlamasý gerekiyor. Bu gibi katkýlar saðlanýrsa bölgeye önemli ölçüde yatýrýmcý gelecektir" dedi. TOPÇUKÖY'DE PÝKNÝK ALANI AÇILDI Ýskele Belediyesi'ne baðlý Topçuköy Piknik Alaný, dün Baþbakan Ýrsen Küçük'ün de katýldýðý törenle halkýn kullanýmýna açýldý. Piknik alanýnýn açýlýþý dolayýsýyla düzenlenen törene Baþbakan Küçük yanýnda, Ýçiþleri ve Yerel Yönetimler Bakaný Nazým Çavuþoðlu, Maliye Bakaný Ersin Tatar, Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakaný Þerife Ünverdi, Saðlýk Bakaný Ahmet Kaþif, bazý milletvekilleri, Ýskele Belediye Baþkaný Halil Orun ve vatandaþlar katýldý. Piknik alanýna geliþinde kurban kesilerek karþýlanan Baþbakan Küçük, bir süre halkla sohbet ettikten sonra bakanlar ve milletvekilleriyle birlikte piknik yaptý. KKTC'YE GELEN TURÝST SAYISINDA YÜZDE 25 ARTIÞ n ÜSTEL: ARTIK TÜRKÝYE VE ÝNGÝLTERE DIÞINDA DA PAZARLAR VAR ALMANYA, ÝTALYA, HOLLANDA VE BELÇÝKA'NIN ARDINDAN AZERBAYCAN, ÝRAN VE POLONYA'DAN DA CHARTER SEFERLERLE YABANCI YOLCU SAYISI ARTTI Turizm, Çevre ve Kültür Bakaný Ünal Üstel, 2010 ile 2011 yýllarýnýn ilk beþ ayý karþýlaþtýrýldýðýnda, üçüncü ülkelerden KKTC'ye hava ve deniz limanlarýndan giriþ yapan yabancý uyruklu ziyaretçi sayýsýnda yüzde 25 artýþ kaydedildiðini açýkladý. Üstel, bu oranýn yýl sonuna kadar yüzde 35'in üzerine çýkmasýnýn beklendiðini de vurguladý. Bakanlýk Basýn Bürosu'ndan yapýlan açýklamaya göre Üstel, 2011 Nisan ayýnda Almanya, Ýtalya, Hollanda ve Belçika'dan baþlatýlan charter uçuþlar sayesinde bu ülkelerden KKTC'ye gelen yolcu sayýsýnda 2010-2011 yýllarýnýn nisan aylarýna kýyasla yüzde 30'a varan bir artýþ gözlemlendiðini belirtti. Henüz yaz sezonunun baþýnda olunduðunu da hatýrlatan Üstel, Haziran'ýn 15'inden sonra baþta Azerbaycan, Ýran ve Polonya ile yeni eklenecek diðer ülkelerden gelecek charter seferlerle ülkeye giriþ yapacak yabancý yolcu sayýsýnda yaþanan artýþýn yýl sonuna kadar yüzde 35'i aþmasýný beklediklerini kaydetti. KKTC turizmini yýllarca ayakta tutan iki pazarýn Türkiye ve Ýngiltere pazarlarý olduðunu ifade eden Üstel, sadece iki pazarla turizm yapýlamayacaðýný vurgulayarak yeni pazarlara açýldýklarýný belirti. Üstel büyük oranda TC Yardým Heyeti kaynaklarý ile uyguladýklarý teþvik sistemi neticesinde baþlatýlan charter seferlerle, hedeflenen ülkelerden KKTC'yi ziyaret eden kiþi sayýsýnda önemli artýþlar saðlayarak bu yeni pazarlarda yer edinmeye baþladýklarýna dikkati çekti. 2010 yýlýnda KKTC'yi ziyaret eden yabancý yolcu sayýsý toplamýndaki payý yüzde 4 olan Almanya'nýn, 2011'in ilk beþ ayýndaki payýnýn ise yüzde 10'a çýktýðýný vurgulayan Üstel, ayný þekilde Ýtalya, Hollanda ve Belçika'nýn da pazar paylarýnýn yükseldiðini belirtti. 7 GÖR DUY KONUÞ GÖR DUY KONUÞ ALO AFRÝKA HATTI ERNOVA'NIN KÖLELERÝ... Gazetemize elektronik postayla mektup gönderen bir vatandaþýmýz Ernova Þirketi'nde çalýþanlarýn köle gibi kullanýldýklarýný yazdý... "Barýþ Ruh Sinir Hastanesi'nde bakýcýlýk hizmeti veren þirketin ismi 'Ernova Þirketi'dir. Bu þirketin patronu Koral Bey'dir. Yardýmcýsý da Ýlkay Bey... Ben bir vatandaþ olarak bu bakýcýlýk iþinde çalýþan insanlarýn dertlerini dile getirmek istiyorum. Koral Bey'in UBP hükümetiyle iliþkisini bilmiyorum. Ancak Koral Bey Ernova Þirketi bünyesinde çalýþanlara köle gibi davranmaktadýr. Kimse de umursamamaktadýr. Çalýþanlar brüt olarak ayda 1070 TL almaktadýrlar. Ýþyerinde kullanýlan ilaç, eldiven gibi malzemeler için de belli miktarda bir kesinti yapýlmaktadýr. Sonuçta çalýþanlarýn eline geçen para 1020 veya 1030 TL'dir. Koral Bey Barýþ Ruh Hastalýklarý Hastanesi'nde çalýþanlar iþlerini bitirdikten sonra onlarý baþka iþ yerlerine de gönderip çalýþtýrmaktadýr. Barýþ Ruh'tan sonra devlet hastanesindeki yatalak hastalarýn bakýmý için de onlarý görevlendirmektedir. O kadarla da kalmýyor Koray Bey... Belli zamanlarda onlarý yeni inþaatlardaki temizlik iþlerine göndermektedir. Buna karþýlýk çalýþanlara ekstradan para falan ödememektedir. Þikayet edecek olan olursa cevap hazýrdýr... 'Beðenmezsen al çantaný ve git'... Koray Bey Üç aydýr kimseye maaþ ödemedi. Son yapýlan toplantýda Nisan ayý maaþlarýnýn Mayýs'ta ödeneceðini söyledi. Gene ödeme yapmadý. Nisan ve Mayýs ayýnda ödemediði maaþlarýný Haziran ayýnda ödeyeceðini tekrarladý. Tekrar yaptýðý toplantý sonucunda da Mayýs ayý maaþýný ödeyeceðini ama Nisan ayý maaþlarýný ödeyemeyeceðini söyledi. Çalýþanlarýn, 'Nisan ayý maaþýmýzý ne zaman ödeyeceksiniz' sorusuna da verdiði cevap 'param olduðu zaman' þeklinde oldu. Yani eskiler ne derler? 'Allah bana ben de sana'... Durum bu yani... Geçen gün seslerini çýkarmaya çalýþan iki kiþinin iþine son verdi... Bu kölelik deðilse nedir? Hükümetin buna önlem almasý gerekmiyor mu? Kimsenin hakký yoktur insanlarý bu þekilde çalýþtýrmaya, sömürmeye... Ve tehdit etmeye... Buradan sadece hükümete deðil Ýnsan Haklarý Vakfý'na da, sendikalara da, insana deðer veren, insan emeðine saygý duyan örgütlere de sesleniyorum." ÖNÜMÜZE ÇELÝK DUVARLAR ÖRÜLDÜ Girne'den arayan bir vatandaþýmýz derdini anlatmak için Ýrsen Bey'e bir türlü ulaþamadýðýndan þikayetçi oldu. Vatandaþýmýzýn telefoniyen anlattýðý þikayeti þöyle: "Ben Girne'den arýyorum. 9 ay önce yat limanýndaki iþimden durduruldum. Derdimi anlatmak için dokuz aydýr Ýrsen Küçük Bey'den randevu almak için çabalýyorum. Ýrsen Bey'in yanýlmýyorsam Arýklý diye bir müdürü var. 9 aydýr bu randevuyu bize saðlayamadý. Sadece Ýrsen Bey'in deðil, bazý bakanlarýn müdürleri de Türkiyelidir. Ýrsen Bey müdürünü özel olarak Türkiye'den getirmiþ. Umursayan yok bizi. Bittik artýk. Yakýnda bizleri bir alana telleyip býrakacaklar ve turistik amaçla Kýbrýs'ýn kuzeyine gelenlere para karþýlýðý gösterecekler ve iþte 'orijinal Kýbrýslýlar' diyecekler. Önümüze çekilen duvar gittikçe çelikleþmekte..." BÝZÝM DUVAR YALANCININ AMPÜLÜ SONSUZA KADAR YANMAZ Bizim Mandra Mandradaki Kýbrýslýtürk varlýðýnýn köküne kezzap suyu dökmek için saldýrýlarýný yoðunlaþtýran imamýn ordusuna geçit vermemekte kararlý olan DAÜ-SEN, bugün saat 16.00'da DAÜ ana giriþ kapýsý önünde büyük bir direniþ gerçekleþtirmeye hazýrlanmaktadýr. DAÜ Rektörü "Bizim açýmýzdan bu iþ bitmiþtir" derken, halkýn büyük desteðini yanýna alan DAÜ-SEN, "Bizim açýmýzdan hiçbir þey bitmedi, DAÜ'yü de, peþkeþ çekilen bütün kurumlarýmýzý da geri alýncaya kadar mücadele ve direniþimiz sürecek" diyerek kararlýlýðýný ortaya koyar.

Arada Bir Özgün Kutalmýþ okutalmis@yahoo.com Ayýp oluyor ama Ýkinci Küçük Hükümeti'nde 3 yeni isim bakan olurken 3 eski bakan da yerlerini kaybederek milletvekilliðine geri döndüler. Yeni bakan olan isimlerden biri olan Þerife Ünverdi, bana göre bugünlerde her bakanlýktan daha çok çalýþmasý gereken Çalýþma Bakanlýðý'na getirilmiþtir. Þerife Haným adeta bir çiçekçi dükkânýna dönen makamýnda, kendisini ziyaret eden partililerle kahve içmekten ve sohbet etmekten artan zamanýnda Baþbakanýn eþi Gülin Haným'ýn adeta korumasý veya özel kalemi gibi Gülin Haným nereye giderse bir adým geriden onu takib ediyor. Son olarak bir ilkokulun öðrencilerinin diploma töreninde Gülin Haným'ýn arkasýnda kameralara gülerek poz veriyordu. Dünyanýn hiçbir hükümetinde önemli bir bakanlýðý iþgâl bakan, hükümet baþkanýnýn eþinin bir adým arkasýnda o nereye giderse gidemez. Gidecekse bakanlýktan istifa eder, milletvekili olarak Sayýn Hanýmefendiye eþlik edebilir. Çalýþma Bakanlýðý'nýn görev alanýna giren ve çözülmesi gereken hayati öneme haiz sorunlar dað gibi yýðýlmýþ dururken, bu sorunlarla ilgili olarak gerekli donanýma sahip olmayan Þerife Ünverdi'nin, sürekli olarak üst düzey bürokratlarý ile bu sorunlarý görüþmesi gerekirken, heryerde Baþbakan'ýn eþi hanýmefendiye eþlik etmesi biraz ayýp oluyor. Son bir ay içinde üç iþçi iþ kazasýna kurban gitmiþ, bir tanesi de aðýr yaralanmýþ ve patronlarý tarafýndan belki de konuþmamasý için ambulâns uçakla Türkiye'ye gönderilmiþtir. Buna mukabil Þerife Hanýmýn bakan olduðu Çalýþma Bakanlýðý ve ilgili dairelerinden bu konuda týs yok. Bir gazetecinin ulaþtýðý bakanlýk müsteþarý üzgün olduklarýný söylemiþ. Bir tanesinin kaçak çalýþtýðý bilinen kurbanlarýn çalýþtýranlarý hakkýnda ne iþlem yapýldýðý hakkýnda hiçbir açýklama yok. Benzer kazalarýn yaþanmamasý için ne gibi önlemler alýndýðýný da duyan veya gören yok. 5. defa kaçak duruma düþen iþçilere af çýkarma hazýrlýðýnda olan Bakan Ünverdi, kaçak iþçi çalýþtýran iþyerleri hakkýnda hiçbir iþlem yapamýyor. Bilhassa TC sermayesi tarafýndan kurulan 5 yýldýzlý otellerde çalýþan KKTC vatandaþý oranýnýn tüm çalýþanlara oraný %70 olmasý gerekirken %3 olmasýna karþýn Çalýþma Bakanlýðý hiçbir çalýþma baþlatmadýðý gibi, bu otellerin teþvik edilmesine de ses çýkarmýyor. Birçok iþyeri çalýþanlarýnýn sosyal yatýrýmlarýný asgari ücretten yatýrmasýna da çare üretemiyor. Sosyal Sigortalar Kurumu her ay 20 milyon açýk verir ve sigorta emeklileri ve çalýþanlarý gününde ödenemezken, Ünverdi'nin Gülin Hanýmýn her gittiði yerde bir adým geriden onu takip etmesi doðru mu? Gecikme faizleri ile birlikte esnafýn sosyal fonlara birikmiþ borçlarý ödenemiyecek düzeye gelmiþken, kaçak iþgücü ve kaçak taþeronlar yüzünden KKTC vatandaþlarý iþ bulamaz ve taþeronlarý kapýlarýna kilit vururken Bakan Ünverdi'nin görevi ne olmalýdýr? Sorularý çoðaltýrsak yerimiz dar gelir. Tekrar hatýrlatayým ki, iþçi ve iþverenlerin sorunlarý büyürken, kaçaklar yüzünden vatandaþ gece sokaða çýkmaya korkar olduysa, Çalýþma Bakanýnýn Baþbakanýn eþinin peþi sýra onun gittiði yerlere giderek zamanýný boþa harcamasý karþýsýnda yeniden "Ayýp oluyor ama" demekten kendimi alamýyorum. Yangýn helikopteri Sevgili Erdoðan Baybars köþesinde tüm köþe yazarlarýna çaðrýda bulunarak yangýn sezonuna girdiðimiz bugünlerde yangýn helikopteri alýnmasý için yazý yazmalarýný istedi. Kýrmayýp yazdýk. Cumhurbaþkanlýðý Sarayý'ndaki eþyalarý deðiþtirmek için 350 bin lira harcanacaðýna o parayla yetkililer bir yangýn söndürme helikopteri kiralasýn. Gereksiz ve faydasýz dýþ geziler de iptâl edilerek bir baþka helikopter daha kiralansýn. Bizi yönetme iddiasýnda olanlar eðer bu sezon da yangýn helikopteri kiralamazlarsa, çýkan her yangýndan sonra halkýn ahýnýn onlarýn ve sevenlerinin üzerinde olacaðýný unutmasýnlar, eðer Allah korkularý varsa. 8 13 Haziran 2011 Pazartesi DAÜ Rektörü devri savundu n DAÜ REKTÖRÜ PROF. DR. ÖZTOPRAK: "BÝR YILDAN BERÝ SÜREGELEN GÖRÜÞME VE TARTIÞMALARDAN KALICI VE SÜRDÜRÜLEBÝLÝR BÝR ÇÖZÜM ÜRETÝLEMEDÝÐÝ ÝÇÝN ÜNÝVERSÝTE ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARININ ÝÞLETMESÝNÝN DEVRÝ YOLUNA GÝDÝLDÝ" Doðu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Rektörü Prof. Dr. Abdullah Öztoprak, bir yýldan beri süregelen görüþme ve tartýþmalardan kalýcý ve sürdürülebilir bir çözüm üretilemediði için üniversite öncesi eðitim kurumlarýnýn iþletmesinin devri yoluna gidildiðini açýkladý. Üniversite öncesi kurumlarýn devri konusunda DAÜ Yönetimi ve Doða Koleji yönetiminin attýklarý imzanýn arkasýnda olduklarýný da belirten Prof. Dr. Öztoprak, "Aksi halde belki Doðu Akdeniz Koleji (DAK) ve Doðu Akdeniz Ýlkokulu (DAÝ) geçici süreliðine kurtulur ama orta vadede DAÜ, DAK-DAÝ ile birlikte çöker. Buna izin vermeyeceðiz" ifadelerini kullandý. Öztoprak, DAÜ çalýþanlarýna gönderdiði kapsamlý metni basýna da açýklayarak, üniversite öncesi eðitim kurumlarýnýn iþletmesinin devri konusunda bilgi verdi. KARALAMA KAMPANYALARI "Son günlerde yapýlan karalama kampanyalarý, iftiralar, kasýtlý bilgi kirliliði giriþimleri akýl almaz boyutlara ulaþmýþtýr" diyen Prof. Dr. Öztoprak, þöyle devam etti: "Bir taraftan sendika televizyon televizyon dolaþarak saðduyulu DAÜ camiasýndan ve bizzat DAK-DAÝ öðretmenlerinden bulamadýðý desteði üniversite dýþýndan bulmaya çalýþmýþ, üniversitemizi yeniden tartýþýlan kurum haline getirmiþtir. Diðer taraftan DAÜ'nün zor günlerinde sesi çýkmayan, DAÜ'yü sadece eylem ve grev günlerinde hatýrlayan DAÜ dýþý kiþi ve kesimler her nasýlsa birden bire 'DAÜ'nün özvarlýðýmýz olduðunu' hatýrlayarak DAÜ'nün sahibi kesilmiþ, üniversitemizin bu tanýtým döneminde kaba kuvvete kadar dayanan kampanyalarýn baþrol oyunculuðuna soyunmuþlardýr." 3 MÝLYON TL ÜSTÜNDE YILLIK AÇIK DAK ve DAÝ'nin 3 Milyon TL'nin üzerindeki yýllýk açýðý bulunduðunu yineleyen Prof. Dr. Öztoprak, "DAÜ-SEN'in akýl almaz agresif tutumu nedeniyle doðrudan öðretmenlerle diyalog içinde akýlcý alternatif çözüm üretilemeyeceði kesin olarak anlaþýlmýþtýr" dedi. En son yapýlan yüzde 15 maaþ indirimi teklifine de öðretmenlerin, "sendikamýzýn uygun bulacaðý çözüme razýyýz" diyerek geri çevirmelerinin olaya son noktayý koyduðunu belirten Öztoprak, bunun yanýnda devlet dahil bu boyutta bir açýðý kalýcý olarak üstlenecek bir kurumun çýkmadýðýný ve çýkmayacaðýnýn da kesinlik kazandýðýný vurguladý. Prof. Öztoprak, þöyle devam etti: "Bu koþullarda 3 Milyon TL'yi Nijerya'dan, Ýran'dan, Türkiye'den gelen öðrencilerimizden alarak baþta kendi çocuklarýmýz olmak üzere ahalinin çocuðunu okutmak için kullanmak üniversite öðrencilerimiz adýna kabul edilemez, hesap verilemez bir adaletsizliktir. Kendi maaþlarýmýzdan fedakarlýk yaparak bu kurumlarý yaþatmanýn da kalýcý bir çözüm olmadýðý kýsa sürede anlaþýlmýþtýr. Öbür taraftan, üniversitemiz giderek acýmasýzlaþan rekabet ortamýnda yoluna güçlenerek devam edebilmek için sürekli atýlým yapmak zorundadýr. Geçen yýl Saðlýk Bilimleri Fakültesi, bu yýl Eczacýlýk Fakültesi ile Moleküler Biyoloji ve Genetik, saðlýk yönetimi, spor bilimleri, iþletme mühendisliði açtýk. Akreditasyonlara önem verdik; bu sayede özellikle yurt dýþýndan hakettiðimiz ilgiye kavuþtuk. Ayakta kalmak için kalitemizi sürekli iyileþtirmemiz gerekiyor. Ancak bu bütçe sorunlarý ile boðuþulan bir kurumda ne kadar mümkün olabilir ki? Bunun iyi anlaþýlabilmesi için fazladan 3 milyon TL ile nelerin yapýlabileceði hususunda örnekler vermek istiyorum: 3 milyon liraya Eczacýlýk Fakültesi'nin en son teknoloji ile donatýlmýþ tüm laboratuarlarý veya 10-15 tane Moleküler Biyoloji ve Genetik Laboratuarý (ki ihtiyaç 4-5 tanedir) veya 100 tane en son teknoloji bilgisayar laboratuarý bir yýl içinde yapýlabilir. Veya binalarýmýzýn eskiyen, sürekli arýzalanan tüm jeneratörleri ve ýsýtmasoðutma sistemleri elden geçirilebilir 3 Milyon TL'ye araþtýrma görevlisi sayýmýz 3 katýna çýkartýlabilir veya 300 kiþiye 10 bin TL'lik A türü araþtýrma projesi desteði verilebilir veya çað dýþý kalmýþ, sürekli tamir ve fazla yakýt masrafý çýkaran araç filomuz yenilenerek iki katýna çýkarýlabilir veya 1300 kiþiye Amerika'ya konferans desteði verilebilir (Türkiye'ye 4000 kiþi), tanýtým için Türkiye gazetelerine 300 ilan verilebilir, 25 öðretim üyesi istihdam edilebilir, 3-4 fakültemizin tüm akreditasyon giderleri karþýlanabilir. 'Bizim esas iþimiz olan yükseköðretime yoðunlaþmamýz gerekir' derken kastettiðimiz budur. Kilitlenen sorunlarýn tüm camiaya kaybettirdiði enerji, zaman ve motivasyon da iþin maddi boyutu kadar önemlidir. Artýk çözülemeyen sorunlarla kilitlenip kalma lüksümüz yoktur. Üniversiteye odaklanýp hedefimize kilitlenmek zorundayýz. Bunu yaparken birbirimizden güç almak, sinerji yaratmak zorundayýz. Saðduyu tek aracýmýz olmalý. Duygusallýk yerine akýl ve mantýða sarýlmalýyýz. Biz üniversitenin aklýselim çoðunluðunun desteði ile aldýðýmýz kararlarýn sonuna kadar arkasýndayýz. Ne DAÜ çalýþanlarýný artýk temsil etmediði çok net anlaþýlan, düzenlediði eylem ve toplantýlara DAK-DAÝ öðretmenlerinin sayýsýnýn yarýsý kadar bile çalýþaný toplayamayan bir sendikanýn koparttýðý fýrtýna ve kaba kuvvet; ne de DAÜ üzerinde zerre kadar söz hakký olmayanlarýn karalama ve tehdit kampanyalarý doðru bildiðimiz yoldan gitmemize engel olamayacaktýr." KÜTÜPHANE VE BASIMEVÝ ÖZELLEÞTÝRÝLMEYECEK "Tarih bizleri DAÜ'yü kurtaran ekip, onlarý da DAÜ ne zaman baþýný kaldýrsa vurmak için elinde tokmakla bekleyen ekip olarak yazacaktýr" ifadelerini kullanan Öztoprak, bilinçli olarak yaratýlan bazý spekülasyonlar hakkýnda da bilgi vermek istediðini kaydetti. Hazýrlýk Okulu, Kütüphane ve Basýmevi'nin özelleþtirileceðine dair spekülasyon yapýldýðýna deðinen Öztoprak, Yabancý Diller ve Ýngilizce Hazýrlýk Okulu'nun yasanýn emrettiði bir akademik birim olduðunu ve son önlemlerle bu birimin sürdürülebilir hale geldiðini vurguladý. EÐÝTÝMDE ÝHALE OLMAZ KKTC'DEN KURUM YOK Ýhaleye çýkmama konusunu da deðerlendiren Öztoprak, þöyle dedi: "Yasamýza göre sadece mal ve hizmet alýmý için ihaleye çýkýlmasý zorunludur. Onlar için bile özellikli konularda doðrudan teklif alma yoluna gitmek mümkündür. Bu konuda hukukçularýmýzýn hiç bir tereddüdü yoktur. Hem eðitimde ihaleye çýkmak ne demektir? En yüksek rakamý teklif eden kiþiye çocuklarýmýzý mý teslim edecektik? Diðerlerinin beþ katý teklifte bulunan bir kumarhane sahibi çýksaydý ne yapacaktýk? Mantýk ve hukuk ne gerektiriyorsa onu yaptýk..." Neden KKTC kurumlarýndan teklif almadýklarý konusuna da deðinen Öztoprak, "Bizim tek kriterimiz vardý: Devredilecek kurumun eðitimde deneyimli, baþarýlý ve isim sahibi olmasý. KKTC'de bu kriterleri saðlayan ve iþbiriði yapabileceðimiz bir kurum maalesef yoktur" ifadelerini kullandý. FETHULLAHCI MI "EN ÝNSAFSIZ ÝFTÝRA" Öztoprak, "Doða Koleji Fethullahçý'dýr" söylemini de "en insafsýz iftira" olarak niteledi ve "çok baþarýlý bir kurum veya kiþiye çamur atmak amacýyla ucuz karalama yöntemi kullanýldýðýný" kaydetti."bütün inceleme, soruþturma ve yerinde gözlemlerime göre benim bu konuda hiç bir tereddütüm yoktur" diyen Prof. Öztoprak, Doða Koleji yetkililerinin de açýk açýk ve defalarca söylemelerine raðmen bu iftiranýn velileri ürkütmek için acýmasýz bir silah olarak kullanýlmakta olduðunu savundu. Devletin en üst yetkili makamlarýnýn bu kararýn arkasýnda olduðunu da vurgulayan Öztoprak, uzun yýllarýn deneyimi olan kiþiler olarak böyle bir konuda hata yapmalarýnýn sözkonusu olamayacaðýný; DAÜ ve Doða Koleji yönetimlerinin attýklarý imzanýn arkasýnda olduklarýný belirtti. Öztoprak, "aklýn, mantýðýn ve saðduyunun galip gelmesini" de diledi. Kalem Yalçýn Okut yalcinokut@yahoo.com BEKLENEN OLDU Türkiye'de bugün (dün) yapýlan seçim maskaralýðýnda beklenen oldu: vatansatýcý, Amerikan destekli Ýslamofaþist cephe binbir üçkâðýtçýlýkla gücünü korudu. Hatta yer yer artýrdý. Artýk Türkiye'yi de, bizi de daha karanlýk günler bekliyor. Yüzde 10 barajlý, aday adayý seçimi olmadan, kapalý kapýlar arkasýndaki pazarlýklar ve genel baþkanlarýn iki dudaðý arasýndan çýkan 'tayin'le belirlenen adaylar, aylardýr deli danalar gibi koþturarak ve de (özellikle AKP'de) Baþkanlarýna ne kadar yað çekerlerse o kadar oy toplayacaklarý beklentisi ve zannýyla yarýþan adaylar iþlevlerini yerine getirdiler. Artýk baþlarýnýn göklere eriþtiði sarhoþluðu içinde mesttirler AKePe adaylarýndan herhangi bir 'adam gibi adam' çýkýp da 'Arkadaþlar, ey ahali: yüzde 10 barajlý bir seçim sistemi adaletsizliðin dikâlasýdýr' dedi mi, diyebildi mi?.. Diyemedi. Bunu bile dile getiremeyen -güyamilletvekili olmuþ birine milletvekili denebilir mi?.. Medya manipülasyonlarý, ABD desteði ve bir sürü hurafelerle baþý baðlanmýþ kara yýðýnlarýn sandýða attýklarý oylar 'Milli Ýradenin Tecellisi' olabilir mi?.. Olabilir mi, siz söyleyin Vaktiyle, Bayar-Menderes Diktatörlüðü de: " Odunu aday göstersek kazanýr" diyordu ve kazandýrýyordu da Odunlar kazanýp mecliste çoðunluðu saðlýyorlardý diye Türkiye'de demokrasi mi vardý?.. Aslýnda, bu yazýyý seçim sonuçlarýnýn tümü yayýnlandýktan sonra yazmalýydým ya, sandýklarýn yüzde 50'sinin açýlmasýndan sonra TV kanallarýndaki yayýnlarý izlemeyi býraktým. Artýk, sonuç genel olarak belli olmuþ, Ýslamofaþist baský rejiminin Türkiye'nin baþýnda daha yýllarca ana sevip meme keseceði belli olmuþtu. Önümüzdeki dönemde, "Anavatan"da "Yavruvatan"da da iþler daha da karmaþýklaþacak. Tayyip Aða ve þürekâsý herkese posta üstüne posta atma itiyatlarýnýn dozunu artýrdýkça artýracaklar. Zaten küstahtýlar ya, þimdi artýk: "Biz Milli Ýradeyi temsil ediyoruz" diyerek küstahlýklarýný daha da artýracaklar. Avrupa Birliði'ne posta, Kýbrýs Cumhuriyeti'ne posta, hatta Suriye'ye posta Kýbrýs'ýn kuzeyinde de, güneyinde de Tayyip Aða'dan demokrasi ve barýþ bekleyenleri de bekleyen, tek kelimeyle: Hüsran Çok karamsar bir tablo mu çizdim. Pek deðil. Tayyip Aða ve arkasýndaki Pentagon baðlantýlý güçlerin beklentilerinin aksine, bu son seçimlerde istediklerinin tümünü elde edemedikleri de bir gerçek Tayyip Aða ve arkasýndaki karanlýk güçlerin en çok düþürmek istedikleri iki çok önemli mevzi vardý: Diyarbakýr ve Ýzmir Diyarbakýr Kürtlerin kalesi, Ýzmir CHP'nin kalesi Bu her iki önemli kalede de Tayyip Aða ve þürekâsý istediklerini elde edemediler. Hele de, Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloku'nun sandalye sayýsýný 19-20'lerden 35'e çýkarmasý AkePe'nin boðazýna kýlçýk gibi oturmuþtur. Önümüzdeki dönemde, 'güneþli güzel günler' deðil, çatýþmalý günler göreceðiz Ama hep: Eþkýya dünyaya hükümdar olmaz, olamaz diyeceðiz

13 Haziran 2011 Pazartesi Tünel ALINTI ERGENEKON KARMAKARIÞIK BÝR ÇORBADIR AKP'liler Ergenekon'la PKK arasýnda iþbirliði olduðunu falan söylüyorlar, böylesine absürd bir iddia bile Ergenekon davasýnýn nasýl bir iþlev gördüðünü, AKP-Cemaat iktidar bloðunun ondan nasýl faydalandýðýný ortaya koyuyor. Ben Ergenekon diye bir örgütün olmadýðýný düþünüyorum. Türkiye'de Kontrgerilla içinde yer alan birileri bir vakitler bu adý kullanmýþ, halk düþmaný bazý faaliyetlerde bulunmuþlar. 2009'da Türkan Saylan'ýn evinin aranmasýndan itibaren peyderpey çürüyen bu süreçte Silivri'de alýkonan onca isme baktýðýnýzda, bu Ergenekon þeysinin bir tür þehir efsanesi olduðunu görüyorsunuz. Hanefi Avcý da orada, Nedim Þener'le Ahmet Þýk da orada. Eski rektörler, akademisyenler, mafya unsurlarý, Susurluk'tan bildiðimiz bazý tipler, pek çok gazeteci, bir siyasi parti lideri, emekli askerler, iþadamlarý, yargý mensuplarý Karmakarýþýk bir çorba. Hatta çorba da deðil, bulamaç. Dr. Burak COP (Birgün) DÝPNOT Türkiye'deki seçimlerde 199 bin 207 adet sandýkta toplam 1 milyon 394 bin 449 kiþi görev yaptý. ARÞÝV TARÝH 11 MAYIS 2010 Bize neler oluyor? Ardarda gelen facialar toplumu þaþkýna çeviriyor... Atatürk Stadý'nda arkadaþlarýna "Kendimi tribünlerden atacaðým" dedi ve birdenbire betona yuvarlandý... Gözden kaçmayanlar... ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ Ömer Kalyoncu arkadaþýmýn tavrýnýn diðer partilere de örnek olmasý gerekiyor.yani arkadaþlarýmýz koltuk sevdalýsý deðil. Özkan YORGANCIOÐLU VÝRGÜL... SÝZÝ GÝDÝ "SAT KURTUL"CULAR SÝZÝ 20 Temmuz 1974 Harekatý'yla birlikte siyasi terminolojimize giren "kurtarmak" fiili, o gün bugündür kullanýlýyor. Kýbrýs'ýn kuzeyinde siyaset yapanlar hep "kurtarýlmýþ" olmanýn miskinliði içinde uyuyor, Türkiye Hükümetleri ise hep "kurtaran" olmanýn efeliðiyle vurdukça vuruyor. Türkiye buraya nüfusunu doldurur, "kurtarýldýk" olur. Türkiye kumarhanelerini buraya taþýr gene "kurtarýldýk" olur. DAÜ koleji satýlýr, buna da "kurtarmak" derler. Tarih onlarý "DAÜ'yü kurtaranlar" diye yazacakmýþ. Sizi gidi "Sat kurtul"cular sizi FETHULLAHÇIDIR DEMEK ÝFTÝRA ATMAKTIR ÝMZANIN ARKASINDA DURANLAR ÝMZANIN ALTINDA KALIR DAÜ rektörü attýklarý imzanýn arkasýnda olduklarýný, üniversite öncesi eðitim kurumlarýnýn Doða Koleji'ne kesinlikle devredileceðini söylüyor. Öyle ya, bir imza atýlýr, imzayý atan da, ya imzanýn önünde durur, ya imzanýn arkasýnda. Bir de atýlan imzanýn saðýnda solunda ve ortasýnda duranlar vardýr, onlar bir o yana, bir bu yana yalpalarlar. Kimse imzanýn altýnda kalacak olanlarý konuþmaz. Çoðu zaman imzanýn arkasýnda durduðunu söyleyenler bile imzanýn altýnda kalabilir "Doða Koleji Fethullahçý'dýr söylemi insafsýz bir iftiradýr." Prof. Dr. Abdullah ÖZTOPRAK (DAÜ Rektörü) Beþikçi Hoca'yý hapse mahkûm eden mahkeme, kararýnýn gerekçesini açýkladý: Hoca, PKK'yý terör örgütü olarak göstermiyormuþ. Yüz bininci defa söyleyeyim: Terör örgütü diye bir örgüt türü olamaz; 'kel berberi' diye bir þey olamayacaðý gibi. Ayrýca, insanlar yapmadýklarý þeyler üzerinden, yani niye 'terör örgütü demedin' diye yargýlanamaz. Hâkimlere göre, Hoca 'PKK gerillalarý' demekle, örgütün hedeflerinin yayýlmasýný teþvik etmiþ oluyormuþ.( ) Adam, elinde silah, karþýsýndaki silahlýyla çarpýþýyor, onun karakolunu basýyor; ister haydut, eþkýya, isyancý, gerilla veya özgürlük savaþçýsý de, burada KARÝKATÜR / 9 Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... terör söz konusu deðil, terörist diye de biri yoktur. Ama adam daðda çarpýþtýðý, karakolunu bastýðý adamýn çay içtiði mekana bomba koyuyor, oranýn garsonunu öldürüyorsa; bu terör eylemidir, bunu yapan da terörist.( ) Bunlar, oðluna Abdullah adýný koyaný bile yargýlayýp mahkûm ederler. Yaratýcýlýklarý yetse, hiç utanmaz, 'teröristbaþý'nýn adýnda Allah'a yer olamaz diye Abdullah Öcalan'ýn Abdullah'ýnýn 'Abdüliblis' olarak kullanýlmasýný da dayatabilirler; ya da Öcalan kelimesinin 'eþkýya'yý cesaretlendirici bir anlam taþýdýðý gerekçesiyle söz konusu kiþinin 'Öcalamaz' þeklinde anýlmasý gerektiðini ileri sürüp, buna Serhan Gazioðlu Memleketimden manzaralar Kenan Evren i içeri atsalar da olurdu; zira artýk Abdullah Gül var uymayaný teröre destekten içeri atarlar. 'Kepazelik diz boyu' sözünü, rütbelileri imaen yýllardýr 'kepazelik omuz boyu' diye kullanýrdým; artýk 'kepazelik aðýz boyu'. Baþbakan, Dilþat Aktaþ hakkýnda "kadýn mýdýr, kýz mýdýr; bilemem" diyor: Yakýnda, göstericilere bekaret kontrolü de baþlar. Nuray Mert'e hakaret ediyor; hedef gösteriyor; "güya bayan olacak" diyerek aþaðýlýyor. Bülent Arýnç, Ümit Boyner'i 'pornocu kadýn/anne' olarak gösteriyor, sýrf internet fiþlemesine karþý çýktýðý için. Bunlarýn iktidarýnda, kadýn cinayetlerinin on beþ kat artmasý tesadüf deðil. Polis Baþbakan'dan, caniler her ikisinden cesaret alýyor.( ) Kenan Evren sorguya çekiliyor; aslýnda, hemen içeri atsalar da olurdu; zira artýk Abdullah Gül var, onun yapacaklarýný yapan: Ýçerideki gazeteciler aslýnda teröristmiþ, Avrupa'da da Türkiye'ye karþý haksýz yere kampanyalar düzenleniyormuþ. Ayrýca, tam 12 Eylül'e yaraþýr bir iþgal; Hopa'da, TayyiPO (Baþbakan'ýn Gestapo'su) tarafýndan. ( ) Sen tut, yüzde 10 barajýnýn en kararlý müdafii ol, örgütlenme yasaklarýný geniþlet, taþeronlaþtýrma yoluyla sendikalaþmayý fiilen imkansýz kýl, terörle mücadele adýna çocuk katilliðini teþvik et. 4-C kurbaný iþçiden þifre maðduru öðrenciye kadar baþýný kaldýran herkesi gazlat, öldürt, yýllarca içeride tut, sana biat etmeyen herkesi fizikî, adlî ve malî zulümle sindirmeyi sistematik hâle getir ve bütün suçu bir iki geri zekâlý askerin üzerine at. Oysa darbenin esas sahibi, iftihar ettikleri, Turgut Özal: Darbe'nin baþbakan yardýmcýsý, Diyarbakýr iþkencelerinin baþbakaný, lider sultasýnýn gerçek mimarý; ama olsun, kendisi sivil ya, faþistliði sayýlmaz.( ) (Bu yazý KADÝR CANGIZBAY'ýn "Birgün"de yayýmlanan "Terör nedir? Terörist kimdir?" baþlýklý yazýsýndan kýsaltýlmýþtýr )

10 13 Haziran 2011 Pazartesi Baflýnýn Köþesi Dr. Dolgun Dalgýçoðlu dolgun2002@yahoo.com DENÝZE BEDAVA GÝRSEN NE OLACAK? (Ýstanbul)- "Canýnýn istediði her yerde denize girebilirsin" demiþti bir sefer Kýbrýs'a turistik gezi yapan Ýstanbullu tanýdýk. Bilmiyorum otellerin, kumarhanelerin, kýsaca gaspçýlarýn þahsi arazileri gibi görüp haraç topladýklarý sahillerimize "Denize Beleþ Girme Günü" diyerek ilk günlerdeki gibi ilgi gösteren var mý? Yazýn kendini göstermeye ve de karpuz kabuðu denize düþmeye baþladýðý bugünlerde haliyle -hele de Pazar günüyse- ilk akla gelen denize girmek olur. Baf'ta da okutulan "ders" kitaplarýnýn Türkiye ders kitaplarý olmasý nedeniyle coðrafya derslerinde bizlere öðretilen de haliyle en ince detaylarýna kadar Türkiye'ydi. Denizin dibinde yaþadýðýmýz halde denize olan özlemimizi bazen haritalara bakarken kendimizi oralarda hayal ederek giderirdik. Baktýðýmýz harita Türkiye, incelediðimiz þehir de Ýstanbul'du genelde. Ben o Türkiye haritasýnýn Ýstanbul bölümüne çok daldým. Kendimi çoðu zaman orada buldum. Oranýn her noktasýndan denize girebileceðimi hayal ettim. Uzaktan görebildiðim Akdeniz'imin temizliðini Marmara denizinde bulacaðýmý umdum. Rüyalarýmý süsleyen þehre, yýkým yaþadýðýmýz 1974 savaþýndan sonra çok zor þartlar altýnda gidebildim. Ýstanbul'da geçen ilk yýlým oranýn yaþadýðým kasabadan daha büyük olan cadde ve sokaklarýný anlamakla geçti. Nereden otobüse binecektim? Dolmuþ nedir? O güne kadar tatlý sandýðým lahmacun nasýl bir þeydi? Kalabalýðý... Üst üste binmiþ, trafiðin yoðunluðuna katký yapmýþ, taksileri. Boynuzlu troleybüsleri. Karaköy'ün aslýnda bir semt ve ticaret bölgesi deðil daha çok kerhaneleriyle meþhur olduðunu... Þehir hatlarýný. Balýk ekmeði Ve rakýyý ilk sene öðrendim. Her þey farklýydý. O kadar ki kendi deðerlerimizle kýyaslamak yerine el yordamýyla çevresini tanýyýp uyum saðlamaya çalýþan "ama" gibiydim. Ýkinci senesinin bir yaz gününde arkadaþlarla felekten bir gün geçirelim dedik ve en yakýn deniz kenarý Yenikapý'ya gittik. Sahilinde çay bahçeleri vardý o zaman, þimdiki ÝDO iskelesi yerinde. Ýnsanlar kalabalýk ve cývýl cývýldý. Sevgilisini kapan oradaydý sanki. Sandallarla açýlan. Denizde mangal keyfi yapanlar. Lokantalarýnda balýk raký keyfini yaþayanlar çoktu. Sanki her gün panayýr, her gün toplantý vardý o kalabalýk þehirde. Çekine çekine sahildeki bir çay ocaðýna oturduk. Çaylar geldi, içerken etrafa yani güzelliklere bakarken gözlerime inanamadým, arkadaþlara sordum, "Gördüklerim doðru olabilir mi?" Az ötede denize girenler varken bulunduðumuz çay ocaðýnýn dibindeki bir borudan bildiðimiz insan pisliði akýp gidiyordu Marmara'nýn göðsüne doðru. O günden sonra anladým ki girebileceðim tek deniz bir dönem rahat rahat giremediðimiz bizim Akdeniz'di Gazeteler yazýyor birkaç gündür. 1974 yýlýnda Ýstanbul Yenikapý'da görüp gözlerime inanamadýðým o insan pisliklerinin akýtýldýðý borularý Girne sahiline de monte etmiþler. Laðým direkt Akdeniz'in koynuna doðru akýyor þimdi. "Denize beleþ girebilirsiniz, buyurun" deseler... Yine de girer misiniz? Geçtiðimiz hafta ülkemiz otelllerinin birisindeakdeniz Güzellik Yarýþmasý yapýldýðýný ve gecenin ne kadar ihtiþamlý geçtiðini ülkenin nasýl tanýtýldýðýný medyamýzdan öðrendik. Devletin televizyonundan da dakikalarca izledik yarýþmayý. Yarýþmanýn yapýldýðý otelin salonunda otel kumarhanesinin adýný ve logolarýný gördük devlet televizyonundan... Otel kumarhanesinin de böylece bedava reklamý yapýldý. Yarýþmayý izleyen adamýzýn seçkinlerinin görüntüleri sýklýkla ekrana geldi. Benim Akdeniz Güzellik Yarýþmasý ile ilgili þaþkýnlýklarýmdan biri de þuydu: Güzellik yarýþmasý ile ilgili ülkemiz gazetelerinde çýkan bir tek olumsuz habere rastlamadým. Gelelim sýradaki diðer þaþkýnlýðýma: Yarýþmanýn adý 9. Akdeniz Güzeli Yarýþmasý. Bu ne demek? Akdeniz'de sahili olan ülkeler katýlýr demektir, benim anlayýþýma göre. Rusya'nýn Akdeniz'le ilgisi nedir Allah aþkýna biri açýklasýn. O da yetmedi bir de unvan Rusya güzeline! Ýnternational güzeli seçilmiþ Rus güzeli. Ýnternational ünvanýnýn baþýnda da otelin adý var. Sanýrým otele gelen Rus turistlerine ayýp olmasýn diye düþünmüþler ve ödüllendirmiþler! Akdeniz nerede Rusya nerede? Karadeniz'de sahili olan Bulgaristan güzeli de var yarýþmada! Bulgaristan'ýn sahili Karadeniz'de güzeli Akdeniz'de, ne yarýþma ama! Sýrbistan ve Makedonya güzelleri de yarýþmada. Onlarýn ise denizi bile kalmadý! Yugoslavya on parçaya bölündükten sonra denizlerinden bile oldular! Sýrbistan ve Makedonya'nýn Akdeniz'e açýlan sahilleri söyle dursun ülkelerinin denizle olan irtibatý bile kesilmiþ ama güzelleri; Akdeniz Güzellik Yarýþmasý'nda! Vah ki vah. Gelelim Akdeniz Güzellik Yarýþmasýna; ÞAÞKINLIK Türkiye adýna katýlacak olan Gizem Menik, son anda yarýþmaya katýlmaktan vazgeçmiþ... Yarýþmanýn sunucusu, bir zamanlarýn çocuk oyuncusu Yumurcak lakaplý, Ýlker Ýnanoðlu ise ülkemiz güzeline musallat olmuþ "uyarýlmak zorunda kalýnmýþ" diyorlar! Bu nasýl yarýþma? Türkiye'den katýlacak olan yarýþmacýnýn katýlmadýðý bir güzellik yarýþmasýna þahit olduk. Genelde olmayan bir þey bu, nasýl ve neden oldu acaba? Türkiye'den güzel gelmeden nasýl yarýþma yapýldý? Kambersiz düðün olur mu? Olmuþ iþte. Neden olmuþ acaba? Türk Güzeli neden son anda vazgeçti yarýþmaya katýlmaktan? Bu acabalarý da bu yarýþmayý ballandýra, ballandýra günlerce yazan gazeteler ve naklen yayýnlayan TV kanalý aydýnlatsýn! Ben aslýnda bugün Türkiye'de yapýlacak seçimlere deðinecektim ama ülkemizde artýk öyle komik olaylar oluyor ki aklýmdakileri bir türlü yazamýyorum. Bu Magazin olayý filan deðil sayýn okurlar. Artýk düpedüz hepimizi akýllarý sýra, aynalý sazan yerine koymaktýr bu! Oteller, kumarhaneler ve bazý gazeteler sanki elele vermiþler halk ile dalgasýný geçiyorlar ve dalga geçmeyenler bile bu rezaleti görmezden geliyorlar! Kendi halkýna bu rezil ve kepazelikleri muhteþem diye sunuyorlar! KKTC'nin o an yarýþmayý seyreden zenginlerini "seçkin, elit, asil, tanýnmýþ, köklü"sýfatlarý ile medya üzerinden defalarca tanýmlayarak sade vatandaþlarla da sanki alay ediyorlar, küçümsüyorlar! Akdeniz Güzellik Yarýþmasý'na katýlan ve ödüllendirilen Rus güzeli... Sahili Karadeniz'de olan Bulgaristan güzeli... Denize açýlan sahili bile olmayan Makedon ve Sýrp güzelleri... Son anda yarýþmaya katýlmaktan vazgeçen Türk güzeli... Düdüklü Tencere Bülent Aykut eskimo-35@hotmail.com Fýkra gibi olaylar yaþanýyor ve bunun adý bir de tanýtým oluyor! Gazetelerde ise "muhteþem yarýþma, muhteþem gece" baþlýklarý. Vah, vah, vah! Neye mi vah,vah,vah? Bunlar magazini aþtý artýk deðerli arkadaþlar. Ne yarýþmasý, ne tanýtýmý? Ülkemizde yapýlan festivalleri eleþtirirsiniz ama; ülkemizin seçkin, asil, köklü, elit, tanýnmýþ simalarý diye bahsettiðiniz insanlarýn da; çok yakýndan izlediði yarýþmalarda yaþanan rezilliklerden söz edemediðiniz gibi üstüne üstlük köylerde yapýlan festivalleri de acýmasýzca eleþtirirsiniz! Þunu da düþünmezsiniz; hiç bir eðlencesi olmayan halk; festivallerde ailece kendi çapýnda ucuza eðleniyor. Evet ürün bahane; festivali yapýlan ürünlerin çoðu ortalýkta gözükmese de köy festivalleri her zaman çekici ve eðlenceli olur. Çevre köyler bile hareketlenir! Festivallerde stand kuranlar en azýndan para da kazanýr. Festivallerin bir çoðu da çok samimi olur. En azýndan festivallere gidenler o köy ve civarýnda bulunan ve uzun zamandýr görmedikleri eþ, dost ve akrabalarýný da ziyaret ederler. Bu insani ziyaretler bile festivallerin önemini arttýrýr bana göre. En azýndan yýllardýr görmediðimiz akrabalarýmýzý, arkadaþlarýmýz bu vesile görmüþ oluruz! En azýndan otel salonlarýndaki gibi yapmacýk ve soðuk deðildir festivallerin ortamlarý... Festivaller bazen çok güzel, çoðunun sonu evlilikle biten temiz, romantik aþklarýn baþlangýcý bile olmuþtur. Haksýz mýyým? "Hellim peyniri" Ýstanbul da kapiþari gitti...- (Haber ve Fotoðraflar Mustafa Erkan) TC Kültür ve Turizm Bakanlýðý ile KKTC Turizm, Çevre ve Kültür Bakanlýðý arasýnda, KKTC'nin, Türkiye'de 2011 yýlýnýn Kuzey Kýbrýs Yýlý olarak imzalanan anlaþma çerçevesinde 27-29 Mayýs tarihleri arasýnda Bakýrköy Cumhuriyet (Özgürlük), Taksim Galatasaray Meydaný ve Kadýköy Ýskele Meydaný'nda "Kuzey Kýbrýs Tanýtým Günleri" gerçekleþtirildi. Üç gün boyunca ziyaret edilen standlarda Ýstanbul'da tahsilde bulunan öðrencilerimiz de büyük emek verdi. Babutsa, Hüseyin Altan ve Arkadaþlarý, SOS, Kemal Belevi konserleri, DJ Performanslarý, K.K.'dan Halk Danslarý, Kýbrýs Türk Mutfaðý'ndan sunumlar ve el sanatlarýndan gösteriler yer aldý. Taksim Galatasaray Meydaný'nda yer alan etkinliðin son gününde bol bol hellim peksemet ikram edildi. Özellikle "hellim peyniri" diye seslendirilen hellimimiz kapiþari gitti. SOS ve Muhittin Yangýn'ýn seslendirdiði Kýbrýs þarkýlarý ve gençlerimizin oyunlarý ve diðer katýlýmcýlarla birlikte eðleceli ve coþkulu dakikalar yaþandý.

13 Haziran 2011 Pazartesi 11 DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... TÜRKÝYE... Femen yine soyundu: EURO 2012'DE fahiþeliðe hayýr Ukraynalý kadýn aktivist grubu FEMEN çýplak protestolarýndan birini daha gerçekleþtirdi. Sýrtlarýnda "EURO 2012'de fahiþeliðe hayýr" yazan bir grup kadýn aktivist, baþkent Kiev'in sokaklarýnda gösteri yaptý. Ellerinde dev kýrmýzý kartlar taþýyan ve aðýzlarýnda düdük olan yarý çýplak aktivistler, sanki kýrmýzý kart gösteriyormuþ gibi fahiþeliðin ülkelerinde gerçekleþtirilecek futbol organizasyonundan men edilmesini istedi. FEMEN, Kiev'de fahiþeliðe karþý çok sayýda çýplak protestoda bulunmuþtu. 8 Haziran 2012'de baþlayacak ve 1 Temmuz 2012'de sona erecek olan EURO 2012, Ukrayna ve Polonya'nýn ev sahipliðinde gerçekleþtirilecek. "Topladýðýmýz Tohumlarý Filistin'de Ekeceðiz" Ýngiltere'den 15 kiþiyle 5000 km yaparak 100 günde Filistin'e varmayý amaçlayan PEDAL grubu üyeleri Ýstanbul'a vardý. Grup önce Ýsrail Konsolosluðu önünde basýn açýklamasý yaptý. Ardýndan Haziran sonunda Filistin'e yardým götürmesi planlanan "Ýkinci Özgürlük Flosu"na desteðini açýkladý. PEDAL grubu Filistin ve Ýsrail meselesi konusunda insanlarýn ilgisini çekmek istiyor. Bu hareket 2005'de 170 sivil toplum kuruluþunun Ýsrail'in Filistin halkýna karþý hukuk dýþý uygulamalarýna son vermesi için biraraya geldi. Gittikleri yerlerde atölye çalýþmalarý yapýyorlar ve yolculuklarýnda yaþadýklarý hikayeleri ve tecrübeleri paylaþýyorlar. Ýsrail'e de gitmeyi planlayan grup, orada Filistin meselesinin barýþçýl çözümlerle çözülmesi için çalýþan STK'larla görüþecek. Hiçbiri profesyonel bisikletçi deðil; onlar sadece bisiklet kullanarak insanlara emek harcadýklarýný, petrol kullanmadan, doðaya zarar vermeden seyahat edilebileceðini göstermek istiyorlar. Boþ alan bulduklarý yerde çadýr kuruyorlar veya onlarý misafir etmek isteyen yerel kuruluþlar olursa onlarýn evinde kalýyorlar. Ýstanbul'da aktivistlerin evlerinde kalan grup, gittikleri yerlerde bulduklarý piyasa bulunmayan özel tohumlarý Filistin'de ekecek. Bunu yaparken "biz size yemek deðil, tohum getiriyoruz ki biz gittikten sonra da tohumlar büyümeye devam etsin" mesajý verecek. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. Hristofyas Aþaðý Pirgo'da konuþtu Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas, "Yeþilýrmak barikatýnýn açýlmasýnýn, Rum hükümetinin ýsrarlý diplomatik çabalarýnýn sonucu olduðunu"kaydetti. Haravgi gazetesinin haberine göre, önceki gün Aþaðý Pirgo-Dillirga bölgesindeki muhtarlýk binasýnýn açýlýþýný yapan ve burada yaptýðý konuþmada Rum hükümetinin Yeþilýrmak barikatýnýn açýlmasýna yönelik çabalarýna deðinen Hristofyas, Yeþilýrmak barikatýnýn açýlmasýnýn Rum kesiminin siyasi kararlarýný ve icraatlarýný haklý çýkardýðýný belirtti. Yeþilýrmak barikatýnýn açýlmasýndan kaynaklanan avantajlara ve bunlarýn bölge sakinleri için artýk gözle görülür olduðuna da atýfta bulunan Hristofyas, bölgenin kalkýnmasýnýn, barikatýn açýlmasýndan sonra baþka bir olumlu dinamik kazandýðýný dile getirdi. Hristofyas, "bölgenin nihai kurtuluþunun" Kýbrýs sorununun bütünlüklü çözümüyle gerçekleþeceðini de ekledi. "Kýbrýs sorununun çözümünün hem Dillirga, hem de tüm Kýbrýs'ýn refah ve özgürlük havasý solumasýný saðlayacaðýný" belirten Hristofyas, Aþaðý Pirgo-Yeþilýrmak geçiþ noktasýnýn açýldýðý 14 Ekim 2010'da "yapýlmasý gereken baþka þeyler de var" sözünü anýmsattý. Gazeteye göre Hristofyas konuþmasýnda, bölgedeki kalkýnma faaliyetlerine de deðindi. Lefke ve Erenköy Barikatlarýnýn Açýlmasý Komiteleri üyeleri ile de bir araya gelen Hristofyas, esas amacýnýn tüm barikatlarýn açýlmasý olduðunu söyledi ve bunun için çok sýký çalýþtýðýný belirtti. Haber Alithia gazetesinde, "Yeþilýrmak Barikatýnýn Açýlmasý Ýcraatlarýmýzý Haklý Çýkardý" baþlýðýyla yer aldý. Türkiye Rum bankalarýndan havaleleri bloke ediyor Rum basýný, Türkiye'nin Rum bankalarýndan yapýlan havaleleri bloke ettiðini ve böylece "sermayenin serbest dolaþýmýna ambargo uyguladýðýný" iddia etti. Fileleftheros gazetesi, "Sermayenin Serbest Dolaþýmýna Ambargo" baþlýklý haberinde, Rum tarafýndaki bankalardan Türkiye'deki bankalara yapýlan havalelerin Ankara tarafýndan bloke edindiðini yazdý. Bu durumu "Kýbrýs'tan Türkiye'ye serbest sermaye dolaþýmýna ambargo" diye niteleyerek, bu þekilde "AB'nin baþlýca özgürlüklerinin temeline bomba konduðunu" savunan gazete, Güney Kýbrýs'ta þaþkýnlýða yol açan bu uygulamanýn "siyasi" olduðunu yazdý. Ýddialarýna örnek olarak, Rum tarafýndaki bir bankadan Türkiye'deki FORTÝS A.Þ bankasýndaki bir hesaba yapýlan havalenin bloke edilmesini gösteren, üstelik alacaklý hesabýna da parasýnýn ödenmediðini yazan gazete, havalenin üçüncü bir Avrupa ülkesi üzerinden yollanmasýnýn da Türk makamlarýnýn itirazlarýný atlatmaya yetmediðini savundu. "Sermayenin serbest dolaþýmýnýn" AB'nin dört temel özgürlüðünden birini oluþturduðunu, katýlýma aday ülke olarak da Türkiye'nin bunu uygulamakla yükümlü olduðunu yazan gazete, Türkiye'nin bu yükümlülüðü yerine getirmediðinin 2007/64 sayýlý "Ödeme Hizmetleri" talimatýnýn sonucunda da ortaya çýktýðýný ekledi. Haberde, Ankara hükümetinin, 2007/64 sayýlý "Ödeme Hizmetleri" talimatýný 2011 yýlýna kadar aþamalý olarak uygulama yükümlülüðünü üstlendiði de ifade edildi. Rum finans kurumlarýndan Türkiye'ye yapýlan havalelere "ambargo" uygulanmasý konusunda geçmiþte birkaç örnek daha olduðunu yazan gazete, Türkiye'de de faaliyet gösteren bir bankanýn "havalenin Kýbrýs'ýn Güney bölümünden yollandýðý için yerine getirilmesinin mümkün olmayacaðýný ilk defa resmi olarak kabul ettiðini" savundu. Gazete, bunun, "Ankara hükümetinin Rum tarafýna uyguladýðý aleyhte ayrýmcýlýk politikasýný" yansýttýðýný ileri sürdü. RUM DIÞÝÞLERÝ BAKANLIÐINDAN AB'YE PROTESTOLAR Türkiye'nin bu tutumunun Rum tarafýnda büyük tepkilere neden olduðunu yazan gazete, Dýþiþleri Bakanlýðýnýn AB'deki daimi temsilciliði kanalýyla Komisyon'a sert protestolarda bulunmaya hazýrlandýðýný yazdý. Türkiye'nin sermayenin serbest dolaþýmýyla ilgili müzakere baþlýðýnýn görüþülmeye baþlamasý ve baþlýðýn açýlmasýna baðlý olarak Rum tarafýnýn, bir yandan Ankara'nýn suçlanmasý, diðer yandan da baþlýðýn gelecekte olasý bir þekilde kapanmasýna dair koþullarýn güçlendirilmesine odaklanmasýnýn beklendiðini kaydeden gazete, þunlarý yazdý: "2006 yýlýnda Ankara aleyhinde uygulanan yaptýrýmlardan dolayý bu baþlýðýn kapanmasý söz konusu deðildir. Dolayýsýyla, sözü edilen baþlýðýn açýlmasý ve görüþülmeye baþlanmasý 2009 yýlýnýn Aralýk ayýnda 6 Türk müzakere baþlýðýný tek taraflý bir þekilde bloke etme konusunda izlediði pratik temelinde, Lefkoþa'ya bu baþlýðý tamamýyla dondurma olanaðýný tanýmýyor. Bununla birlikte Ankara'nýn yeni kýþkýrtýcý faaliyeti, gerek siyasi gerek iletiþim açýsýndan kullanýlmak üzere Lefkoþa'nýn eline güçlü bir kanýt veriyor." MUDUROS HARAVGÝ'YE KONUÞTU: Türkiye aþamalý olarak sertleþti Rum Baþkanlýk Sarayýnýn Türk Politikasý Bürosu Sorumlusu ve Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas'ýn damadý Türkolog Nikos Muduros, Türkiye'nin Kýbrýs konusunda "aþamalý olarak sertleþtiðini" söyledi. Haravgi gazetesine verdiði demeçte, Türkiye'nin þimdiki tutumunun, 2004 yýlýndaki referandum öncesi döneme göre daha olumsuz olduðunu belirterek, bu koþullarda Hristofyas'ýn "Kýbrýs sorunundaki çýkmazýn açýlmasý yönünde inisiyatif üstlendiðini" savunan Muduros, 2002 ve 2007 seçimleriyle kýyaslandýðýnda AKP hükümetinin aþamalý olarak sertleþtiðinin görüldüðünü kaydetti. Türk hükümetinin Kýbrýs sorununu, Avrupa perspektifine deðil Doðu Akdeniz politikalarýyla ilgili meselelerin içerisine taþýma çabasý içerisine girdiðini söyleyen Muduros, "Kýbrýslý Türklerin kitlesel olarak hareketlenmelerine neden olan 'iþgal bölgelerinin yapýsýnýn deðiþtirilmesi' politikalarýnýn da Türkiye'nin yeni perspektifiyle ilgili olduðunu" iddia etti. Türkiye'nin üyelik müzakerelerinin durumu ve Güney Kýbrýs'ýn AB Dönem Baþkanlýðýný üstlenecek olmasý göz önünde bulundurulduðunda, Türkiye'nin hareketlerinin Rumlarý þaþýrtmamasý gerektiðini vurgulayan Muduros, önemli olanýn Ankara'nýn federasyon çözümünü kabul etmesi olduðunu belirtti. Muduros, bugünkü seçimler sonunda AKP'nin 2007 seçimlerindekine benzer bir baþarý yakalamasý halinde, Türkiye Baþbakaný Tayyip Erdoðan'ýn ideolojik ve siyasi isteklerini büyük oranda garanti altýna alacaðýný ekledi. Hrisostomos: Artýk DÝKO'lu deðilim Dedesinin düþtüðü yerde, ipte yürüdü- Sirk dünyasýnýn "Uçan Wallenda"lar namlý ünlü ailesinin yedinci neslinden Nik Wallenda, dedesinin düþerek öldüðü yerde yürümeyi baþardý. 1978 yýlýnda 73 yaþýndayken Porto Riko'daki Conrad Plaza Hotel'de yerden 30 metre yükseklikte iki kule arasýnda yürümeye çalýþan Karl Wallenda, düþerek hayatýný kaybetmiþti. Dedesinin öldüðü yerde yürümek için hazýrlýklarýný yapan Nik Wallenda, annesi Delilah Wallenda ile birlikte karþýlýklý olarak 90 metre boyunca çelik ipin üzerinde yürüdü. Ýpin orta kýsmýnda oðlu Nik ile karþýlaþan anne, aþaðýda toplanan izleyicilerin korku dolu bakýþlarý arasýnda, ipin üzerine oturdu. Nik, annesinin üzerinden geçtikten sonra yürüyüþünü tamamladý. Rum Ortodoks Kilisesi Baþpiskoposu 2. Hrisostomos, "Biz Kýbrýs halkýnýn yüzde 82'si, Kýbrýslý Türkler ise yüzde 18'idir. Eþit olamayýz. Bir vatandaþ, bir oy Çoðunluk yönetir, azýnlýk saðlama alýnýr" diye konuþtu. Alithia ve Kathimerini gazetelerine verdiði iki ayrý söyleþide, DÝKO Baþkaný Marios Karoyan ve Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas baþta olmak üzere Güney'deki tüm siyasilere yönelik sert eleþtirilerde bulunan Hrisostomos, Kýbrýs konusundaki görüþlerini de aktardý. Alithia gazetesi Hrisostomos'un söyleþisini " 'Artýk DÝKO'lu Deðilim' 'Böyle Bir Çözüm Ýstiyoruz' 'MEGA Benim Sesim'" baþlýklarý altýnda yansýttý. Hrisotosomos söyleþisinde, Kýbrýs sorununda arzu ettiði çözüm þekline deðindi ve Avrupa ile Amerika'da geçerli olan ilkelerin Kýbrýs'ta da uygulanmasýný istediklerini söyledi.

12 13 Haziran 2011 Pazartesi KÜLTÜR - SANAT Günün Manisi Kitap Dünyasý ÖZDEYÝÞLER TADIMLIK Mangalda yandý kömür Dumaný püfür püfür Buyrun yeylim içelim Geçip gidiyor ömür Þelale'nin Bez Bebeði Naþide Gökbudak Kitap Yurdu "Tevazu iki defa övülmek ihtiyacýndan ileri gelir." La Rochefoucauld bak, uyusun diye bir kenara koyduðun halk artýk uyandý. dilinde kalkýþmanýn türküsü güzelce giyinip kuþandý... kurdun kuþun elinden tutup götürdü. sokaklar ve meydanlar düðün bayram... hadi kalk! Mehmet S. Kýrýmlý "Yalnýzlýk sinemasý" adlý þiirinden Ýçki ve sigarayla gömülmüþ "Sert erkek", "kadife sesli þarkýcý" ve Oscar ödüllü aktör Frank Sinatra da 14 Mayýs 1998'de öldüðünde, bir matara viski ve bir paket sigarayla birlikte gömülmüþ. Dahasý, hayatý boyunca uður olarak kabul ettiði ve içinde 10 sent bulunan bir kese, torunlarýnýn yaptýðý bazý oyuncaklar ve üzerinde "Sen bana hâlâ heyecan veriyorsun" yazýlý bir madalyon da tabutuna yerleþtirilmiþ. Sinatra, 19 yaþýndaki oðlu 1963'te para için kaçýrýldýðýnda eylemcilerle umumi telefonlardan konuþmak için yanýnda çok sayýda 10 sent koyduðu bir kese taþýmaya baþlamýþtý. 240 bin dolar ödendikten ve oðlu serbest býrakýldýktan sonra bu keseyi uður olarak hep yanýnda bulundurdu ve öldüðünde tabutuna konulmasýný istedi. Bu bilgiler, Frank Sinatra'nýn 22 yýllýk eþi Barbara'nýn yakýnda çýkacak olan kitabýnda yer alýyor. Barbara Sinatra, Lady Blue Eyes, My Life with Frank adýný taþýyan kitabýnda, eþinin Ýtalya'ya büyükelçi olarak gönderilmek istediðini ve bunun için üç ayrý ABD Baþkaný'ndan talepte bulunduðunu da yazýyor. Ýtalyan asýllý Frank Sinatra'ya, John F. Kennedy, Richard Nixon ve Ronald Reagan büyükelçilik sözü vermiþ ama hiçbiri vaadini yerine getirmemiþ. Kitaba göre, Sinatra temizlik hastasýydý. Günde iki kere duþ alýr, sýk sýk diþini fýrçalar, aðzýný yýkardý. Kitaba göre, yakýn arkadaþý Dean Martin'in 1995'te, hem de bir Noel günü ölmesi Frank Sinatra'yý kelimenin tam anlamýyla yýkmýþtý. Üzüntüsünden cenaze törenine gidecek gücü bile bulamamýþ, nihayet konuþabildiðinde "Dean, adeta benim soluduðum hava gibiydi" demiþti. "Collisions 2011" Uluslararasý Modern Sanat Sergisi Çarþamba günü açýlýyor n NACI TALAT VAKFI BARIÞ VE DOSTLUK EVÝ'NDEKÝ SERGÝDE 6 ÜLKEDEN 21 SANATÇININ ESERLERÝ YER ALACAK Kýbrýs yanýnda Ýspanya, Avustralya, Kolombiya, Ýngiltere ve Türkiye'den 21 sanatçýnýn eserlerinin sergileneceði "Collisions 2011" (Çarpýþmalar 2011) adlý uluslararasý modern sanat sergisi, çarþamba günü açýlýyor. Naci Talat Vakfý Barýþ ve Dostluk Evi'nde saat 18.30'da açýlacak sergi, 24 Haziran'a kadar 09.00-17.00 saatleri arasýnda gezilebilecek. Sergi kuratörü Pembe Gaziler'in açýklamasýna göre, sergide eserleri yer alacak sanatçýlar þunlar: "Ahmet Özgünel, Alejandro Jose Calvo Cruz, Ceren Selmanpakoðlu, Christina Chrisofi, Chrysanthi Farmaka, Doðuþ Kozal, Eser Keçeci, Gökçe.K. Þekeroðlu, Güneþ Acur, Nurtane Karagil, Özge Mercan, Özge R. Kutsay, Pembe Gaziler, Piotr Perski, Serhat Selýþýk, Sümeyye S. Ünver, Þeniz Günyol, Uður Bahçeci, Vedia Okutan, Sinem Ertaner ve Sue Storry." Serginin, "zaman, mekan ve insan kavramlarýnýn sýkça sorgulandýðý ve sanattaki bu yapýtaþlarýnýn birbirleriyle olan iliþkilerinden geliþen bireysel sorgulamalarýn, her bir sanatçýnýn özgün ele alýþ biçimiyle deðerlendirdiði eserleri içerdiðini" kaydeden Gaziler, sergide, farklý kültürel yapýlara ve dünyalý bir sanat konseptine sahip, yollarý farklý zamanlarda birbiriyle kesiþmiþ (çarpýþmýþ) Ýspanya, Avustralya, Kolombiya, Ýngiltere, Türkiye ve Kýbrýs olmak üzere 6 ülkeden 21 sanatçýnýn eserlerinin sergileneceðini bildirdi. Sergi, Avrupa Birliði Bilgi Merkezi'yle iþbirliðinde gerçekleþtirilecek. Nobelli yazardan "Taþra Hayatýndan Manzaralar" Nobelli yazar J.M Coetzee, daha önce 3 ayrý kitap olarak yayýmladýðý romanlarýný "Taþra Hayatýndan Manzaralar"da topladý. Coetzee'nin daha önce "Çocukluk", "Gençlik" ve "Yaz Mevsimi" adlarýyla üç baðýmsýz kitap olarak yayýmladýðý romanlar, "Taþra Hayatýndan Manzaralar" adý altýnda bütünleþiyor. Coetzee'nin hayatý ve anýlarýna açýlan bir kapý niteliðindeki kitap, yazarýn varlýðýný biçimlendiren Güney Afrika'ya dair pek çok sýrrý paylaþýyor. Monoton bir otobiyografiden çok uzak olan "Taþra Hayatýndan Manzaralar", Coetzee'nin çarpýcý yaþanmýþlýklarýný eþine az rastlanýr bir edebi kurgu içinde sunuyor. ÇOCUKLUK Çocukluk'ta, Cape Town'un kuzeyindeki bir yerleþim bölgesinde yaþayan Coetzee'yi babasýna saygý duymayan, annesine hem tapan hem de hoyrat davranan, okulda parlak ve terbiyeli bir öðrenci, evdeyse bir zorba olan çocuk olarak tanýyoruz. Edebiyatla ilk tanýþmasý, cinsel arzunun uyanmasý ve ýrk ayrýmcýlýðýnýn farkýna varmasýyla çocuðun kafasýnda soru iþaretleri doðuyor. GENÇLÝK Gençlik'te ise Coetzee, annesinin boðucu sevgisinden, babasýndan, memleketi Güney Afrika'da patlak vereceðine inandýðý devrimden kaçmayý tasarlýyor. Ama 1960'larýn Londra'sýnda ne þiiri bulabiliyor, ne de sevgiyi. "Gençlik", dünyadaki yerini bulmaya çalýþan, yalnýz ve yönsüz genç bir adamýn hayranlýk uyandýran portresi olarak biçimleniyor. "YAZ MEVSÝMÝ" Farklý bir otobiyografi biçemiyle yazýlmýþ "Yaz Mevsimi", söyleþiler halinde kurgulanýyor. Coetzee, kendisini baþkalarýnýn aðzýndan açýk sözlülükle eleþtiriyor; yaþamýnýn hiç bilinmeyen yönlerini ve iliþkilerini açýklýyor. J.M. COETZEE Coetzee, 1940'ta Güney Afrika'nýn Cape Town kentinde doðdu. Cape Town Üniversitesi'ni bitirdikten sonra Teksas Üniversitesi'nde edebiyat doktorasýný tamamladý, 1972'de Güney Afrika'ya dönerek Cape Town Üniversitesi'nde ders vermeye baþladý. Yazarýn "Barbarlarý Beklerken" adlý romaný, 1980'de Güney Afrika'daki büyük bir saygýnlýðý olan Central News Agency Edebiyat Ödülü'ne deðer görüldü. Ýngiltere'nin en saygýn edebiyat ödülü olan Booker Ödülü'nü ise 1983'te "Michael K: Yaþamý ve Yaþadýðý Dönem" adlý romanýyla, 1999'da da "Utanç" adlý yapýtýyla, iki kez aldý. Ayný zamanda seçkin bir deneme yazarý olan Coetzee, 2003'te Nobel Edebiyat Ödülü'ne deðer bulundu. Fatih Akýn'ýn adý 'Yýldýzlar Bulvarý'nda Akýn'ýn adýnýn yazýlý olduðu yýldýz, Berlin'deki 'Yýldýzlar Bulvarý'na konulacak Fatih Akýn, Almanya'nýn baþkenti Berlin'deki Potsdamer Platz meydanýnýn yakýnlarýnda bulunan 'Yýldýzlar Bulvarý'na (Boulevard der Stars), üzerinde adýnýn yazýlý olduðu bir yýldýzýn konulmasý ile onurlandýrýlacak.film yapýmcýlarý, oyuncular ve eleþtirmenler tarafýndan oluþan jüri, 'Yýldýzlar Bulvarý'nda bu yýl bir yýldýz ile onurlandýracaðý 20 kiþi arasýna Akýn'ý da seçti. Akýn ile seçilen 20 kiþi arasýnda, yönetmenler Ernst Lubitsch, Wolfgang Staudke, Bernd Eichinger, oyuncular Emil Janning, Klaus Kinski, Jutta Hoffman, kameraman Jost Vacano ve besteci Hans Zimmer gibi tanýnmýþ isimler de bulunuyor. Yeni isimlerin 'Yýldýzlar Bulvarý'na Eylül ayýnda yerleþtirileceði bildirildi. Berlin'de geçen yýlýn Eylül ayýnda açýlan Los Angeles kentindeki tanýnmýþ cadde benzeri 'Yýldýzlar Bulvarý'nda þimdiye kadar Marlene Dietrich, Romy Schneider gibi tanýnmýþ 40 sinema oyuncusunun adý, birer yýldýz konularak onurlandýrýlýyor. 'Yýldýzlar Bulvarý'nýn bulunduðu alanda, içinde tanýnmýþ film yýldýzlarýnýn resimlerinin görülebildiði sabit kameralar bulunuyor. Sinemalarda Bugün-bu gece Lefkoþa Mýsýrlýzade Galeria Kung Fu Panda (11.00-14.00-17.30-20.30) 1. salon Gönül Avcýsý (12.30-14.30-17.30-20.45-Cuma- Cumartesi 23.00) 2. salon Muhtar Yusuf Galleria HOP (12.00-14.00-17.30-20.30- Cuma-Cumartesi 23.00) 1. salon Hýzlý ve Öfkeli (12.00-14.00-17.30-20.45- Cuma-Cumartesi 23.00) 2. salon Girne Girne GAÜ Galeria Sinema KAPALI Maðusa Maðusa Galeria Alfa&Omega (12.00-14.30-18.00-21.00-Cuma- Cumartesi 23.15) 1. salon Karayip Korsanlarý 4 (11.30-14.30-18.00-21.00-Cuma- Cumartesi 23.15) 2. salon

13 Haziran 2011 Pazartesi 13 DAÜ nün devri toplumumuzu iyice gerdi Öyle görünüyor ki, bu kez pek kolay olmayacak bunun elden çýkarýlmasý... Daha önce elden çýkarýlan kurumlarýmýz için verilen mücadeleden daha sert, daha kararlý bir mücadele veriliyor bu kez... Afrika dan mektup, 10 Haziran 2011 Cuma. Bu memleket bizim diyen tüm Afrikalýlar! 13 Haziran 2011, Pazartesi yani bugün kendi topraklarýmýzda bize meydan okuyan Ýmamýn Ordusuna ve onun DAÜ lü müritlerine karþý dur diyeceðiz. Sesimize ses, gücümüze güç ver! Çýk evinden yola düþ. 13 Haziran 2011 Pazartesi günü saat 16:00 da DAÜ Ana Giriþ Kapýsý önünde seni bekleyeceðiz. Lefkoþa dan gelecek Afrikalýlar için otobüsler saat 15:00 da Lefkoþa Ýtimat Terminalinden hareket edecektir. Eylem sonrasý otobüsler Lefkoþa ya geri dönecektir. Ýrtibat için: Tel: 630 12 44 E-mail: info@dausen.org

14 13 Haziran 2011 Pazartesi BULMACA Soldan Saða: 1-Ara açmak, anlaþmazlýk çýkarmak (iki kelime). 2-Bir iþi yapmaya hazýr. Savaþ veya yarýþmada üstünlük saðlama, galip gelme. 3-Birçok kalýn direk yan yana baðlanarak yapýlan düz ve korkuluksuz deniz veya ýrmak taþýtý. Kullanma süresi. Akýl. 4-Ham madde iþlenerek yapýlan her türlü mal. Kardeþ karýlarýndan her birinin ötekine göre adý. 5-Çin Halk Cumhuriyeti'nin baþkenti. Çocuðu olan kadýn. 6-Beyaz. Holmiyum'un kýsaltmasý. Harf okunuþu. 7-Ýlave. Yerinde, uygun. 8-Ters okunuþu "Saat, pusula gibi araçlarda üzerinde yazý, rakam veya baþka iþaretler bulunan düzen". Bir nota. 9-Küçük ve sevimli. "Küçük" anlamýný veren ön ek. 10-Ýlaç, merhem. Birçok kiþinin zor kullanarak ele geçirdikleri malý alýp kaçmasý, yaðma. En kýsa zaman. 11-Müslüman olmayanlar, kâfirler. Bir kýþ meyvesi. Dünün çözümü 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 DÜN Hazýrlayan: Osman Levent (leventosman@yahoo.com) Nöbetçi Eczaneler Lefkoþa Balýn Eczanesi: Dr. Burhan Nalbantoðlu Cad. Alpal Binalarý No:24 (Devlet Hastanesi Yaný) Tel:2231813 Adahan Eczanesi: Gazeteci Kemal Aþýk Cad. No:17 K. Kaymaklý (Otobüs Terminali Yolu- Royal Hotel Yaný) Tel:2273700 Maðusa Süay Sevinç Eczanesi: Salamis Yolu Ýsmet Ýnönü Bulvarý No:110 Tel:3654280 Girne Baþak Eczanesi: Ziya Rýzký Cad. No:31 Ocak Kulübü Karþýsý Tel:8153620 Nazým Varýþ Eczanesi: Karaoðlanoðlu Cad. Yayla Mahallesi No:149 Alsancak Tel:8213088 Güzelyurt Ýncirli Eczanesi: Büyük Ada Sok. No:22 A/B (Ýncirli Çocuk Kliniði Önü) Tel:7142874 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 Yukarýdan Aþaðýya: 1-Dolayýsýyla yararlanmak, sebeplenmek. 2-Tespihlerin baþ tarafýna geçirilen uzunca parça. Kâðýt para. 3-Ceza olarak ayak tabanlarýna vurmakta kullanýlan iþkence aracý. Radon'un kýsaltmasý. 4-Ýsim. Para ve ticaretle ilgili iþlemlerde kullanýlabilecek durumda olan satýn alma gücü. 5-Dört telli, çenenin altýna dayayarak çalýnan yaylý çalgý. Sýk sýk küçük, önemsiz kazalar yapan kimse. 6-Köpek. Tanrýnýn adlarýndan biri. Harf okunuþu. 7-Týð veya firkete ile yapýlan ince dantel. Ters okunuþu "Yalnýz Güney Amerika'da yaþayan zehirsiz, çok iri, güçlü bir yýlan". Fiillerin olumsuzluk çatýlarýný kuran vurgusuz ek. 8-Çiçekleri mavi renkte ve beþ taç yapraklý, lifleri dokumacýlýkta kullanýlan bir bitki. Bir kadýn ismi. 9-Manganez'in kýsaltmasý. Bazý taþýtlarýn tekerleklerine geçirilen kauçuk çember. 10-Dikme, dik durumda. Yabancý. Boyun eðen, kendini baþkasýnýn buyruðuna býrakan. 11-Þüphe ve duraksamaya yer býrakmayan veya geri dönülmeyen, kat'i. Ortodokslarda Ýsa, Meryem veya ermiþlerin tahta üzerine mumlu ve yumurtalý boyalarla yapýlmýþ resimlerine verilen ad. TV'DE BU AKÞAM Limasol T.K.B. Asbank Universal Bank Þövalye Türü: Yabancý Sinema KANALTÜRK / 19:50 Yönetmen: BRIAN HELGELAND Oyuncular: HEATH LEDGER, RUFUS SEWELL, SHANNYN SOSSAMON, PAUL BETTANY, LAURA FRASER, MARK ADDY,ALAN TUDYK Orta tabakaya mensup bir genç olan William Thatcher, kötü talihini yenip sýnýf atlamak ve bir yandan da güzel Jocelyn' nin kalbini kazanmak için þövalye olup dünyayý deðiþtirmeye kararlýdýr. Bunlarý gerçekleþtirmek için de mýzrak vb. keskin ve öldürücü aletlerle dövüþülen ve galip gelenin büyük bir nam saldýðý yarýþmalara katýlmaya karar verir. Eðer her þey beklediði gibi giderse bir efsane haline gelecektir. Kendisine bu zorlu yolda arkadaþlarý; Roland, Wat ve Kate eþlik edecektir. Uðradýklarý bir dinlenme yerinde tanýnmamýþ bir yazar da bu gruba katýlýr Tuzak Türü: Yabancý Sinema TV 8 / 21:00 Orijinal Adý : Today You Die Yönetmen : Don E. FauntLeroy Oyuncular : Steven Seagal, Anthony Criss, Sarah Buxton, Mari Marrow, Nick Mancso. Yapým : 2005 Aksiyon Harlan Banks, büyük bir kumarhane soygununda araba kullanma görevini üstlenir. Soygun baþarýsýz olur ve Harlan hapishaneye girer. Hapishanede, kaçmasýna yardým edebilecek olan Ice Cool ile tanýþýr. Bu arada kumarhane soygununun arkasýnda olan beyinler, Harlan'ýn paraya el koyduðuna inanmaktadýrlar. Harlen hapisten çýktýðýnda kendisine tuzak kuranlarýn peþine düþer. Öyle Bir Gündü Ki Türü: Yabancý Sinema CNBC-E / 23:00 Orijinal adý: MISS PETTIGREW LIVES FOR A DAY Yönetmen: BHARAT NALLURI Oyuncular: FRANCES MCDORMAND, AMY ADAMS, CIARÁN HINDS, LEE PACE, TOM PAYNE Yapým Yýlý: 2008 Ýþsiz mürebbiye Miss Pettigrew bir gün içinde hem kendisinin hem baþkalarýnýn hayatýný deðiþtirmeyi baþarýyor. Bu yýl Cannes Film Festivali'nde gösterilen The Artist, eskinin siyah-beyaz, sessiz filmlerinin yolunu izlemesiyle dikkati çekmiþti. Bharat Nalluri'nin yönettiði Miss Pettigrew Lives for a Day de 1930'lu yýllarýn filmlerini hatýrlatýrken, "art deco" üslubu ile bu duyguyu pekiþtiriyor. Kadýnlar saten ve kreplere bürünmüþ; pembe, krem ve yaldýz renkli bir balo salonunda iç çamaþýrý defilesi yapýlýyor. Miss Pettigrew Lives for a Day, sahtelik duygusu uyandýrmayan, gerçekten "retro" bir dönem filmi. Winifred Watson'ýn 1938'de yazdýðý ve 2000 yýlýnda yeniden basýlan kitabýna dayanan filmde Miss Pettigrew (muhteþem Frances McDormand), hiçbir iþte tutunamayan bir mürebbiye. Cehennemde Türü: Yabancý Sinema TV 8 / 23:00 Oyuncular: Jean Claude Van Damme, Billy Rieck, Carlos Gómez, Chris Moir,Ivo Tonchev Yönetmen: Ringo Lam Amerikalý bir mühendis olan Kyle Lord ve eþi mutlu bir hayat sürmektedirler. Ancak mutluluklarý karýsýnýn tecavüze uðrayýp öldürülmesiyle birlikte son erer. Polisin ihmali ve delil yetersizliði nedeniyle karýsýnýn katili serbest býrakýlýr. Kyle, katili öldürür ve ömür boyu hapse mahkum edilir. Cezasýný çekeceði hapishane her türlü pisliðin yer aldýðý korkunç bir yerdir. Hapishane müdürü, mahkumlarý 'Sparka' denilen bir dövüþe zorlamaktadýr. Bu, general ve arkadaþlarýnýn sýrf kendi eðlenceleri için düzenledikleri bir tür bahis oyunudur. SUUDÝ PRENSÝ HALÝD BÝN ABDULLAH ÖLDÜ Suudi Arabistan Kralý Abdullah'ýn en büyük oðlu Prens Halid bin Abdullah bin Abdülaziz El Suud(54) öldü. Devlet basýn yayýn organlarýnýn bugün duyurduðu Suudi kraliyeti açýklamasýnda, Prens Halid'in dün öldüðü ve cenaze töreninin baþkent Riyad'da yapýldýðý bildirildi. Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesi mütevelli heyeti üyesi olan Halid, tahta geçme olasýlýðý bulunan prensler arasýnda yer almýyordu. TAM AY TUTULMASI GELECEK HAFTA Bu yýlýn ilk tam ay tutulmasý gelecek hafta olacak ve tutulma olaðan dýþý þekilde uzun sürecek. Hava durumunun izin vermesi halinde tam ay tutulmasý çarþamba günü ABD ve Kanada haricinde, dünyanýn büyük bölümünden izlenebilecek. Dünya'nýn gölgesinin ayýn önünü kapatmasý, 1 saat 40 dakika sürecek. Bu gökyüzü manzarasý, baþlangýcýndan bitimine kadar Doðu Afrika, Orta Asya, Ortadoðu ve Avustralya'nýn batýsýnda görülebilecek. BAHREYN'DE GÖSTERÝLERE 10 BÝNÝ KÝÞÝ KATILDI Bahreyn'in baþkenti Manama'da, ülkenin önde gelen Þii partisinin çaðrýsýyla düzenlenen gösteriye 10 binin üzerinde kiþi katýldý. Bahreyn'de, hükümet karþýtý gösterileri bastýrmak için Mart ayýnda ilan edilen olaðanüstü halin Mayýs ayýnda kaldýrýlmasýndan sonra siyasi haklarýn geniþletilmesi ve daha fazla özgürlük talebiyle düzenlenen ilk kitlesel gösteriye, güvenlik güçleri müdahale etmedi. HÝNDÝSTAN DA ARAÞTIRMACI GAZETECÝ DEY ÖLDÜRÜLDÜ Hindistan'da, özellikle Mumbai kentindeki suç örgütleri konusunda uzman olan araþtýrmacý gazeteci Jyotirmoy Dey (50), dövrt kiþinin düzenlediði silahlý saldýrýda öldü. Bir polis yetkilisinin açýklamasýna göre, gazeteci Dey, Mumbai'deki evinde yerel saatle 14.30 civarýnda silahlý dört saldýrgan tarafýndan vurularak öldürüldü. Saldýrganlarýn motosikletlere binerek kaçtýklarý bildirildi. KRALÝÇE'NÝN DOÐUM GÜNÜ KUTLANDI Ýngiltere'nin baþkenti Londra'da Kraliçe 2. Elizabeth'in 85'inci doðum günü yapýlan resmi törenle kutlandý. Buckingham Sarayýnýn önündeki Mall caddesindeki resmi geçit töreninde Kraliçe, eþi Edinburgh Dükü Prens Philip ile birlikte halký selamladý. Sarayýn yanýndaki Green Park'da ise top atýþý yapýldý. DÜNKÜ SERBEST PÝYASA DÖVÝZ KURLARI BANKALAR DOLAR EURO S.T.G. Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ 1.5750 1.5740 1.5350 1.5950 1.6090 1.5570 2.2390 2.2380 2.2720 2.2680 2.2790 2.3160 2.5730 2.5750 2.5340 2.6070 2.6190 2.5680

13 Haziran 2011 Pazartesi 15

16 13 Haziran 2011 Pazartesi ÜCRETSÝZLER

ÜCRETSÝZLER

18 13 Haziran 2011 Pazartesi ÜCRETSÝZLER

13 Haziran 2011 Pazartesi Japonlar Ýzmit Körfezine köprü yapacak n KÖPRÜNÜN DÜNYANIN EN UZUN DÖRDÜNCÜ ASMA KÖPRÜSÜ OLACAÐI ÝFADE EDÝLÝYOR Japonya'nýn IHI ve Itochu þirketlerinin, Ýzmit körfezini baðlayacak 2 bin 800 metre uzunluktaki çelik asma köprü inþa projesini aldýðý belirtildi. Japonya'nýn büyük gazetelerinden Nihon Keizai Shimbun'un (Nikkei) haberine göre, proje bedeli 1,1 milyar dolar olan köprü dünyanýn en uzun dördüncü asma köprüsü olacak. Projeyi almak için Güney Kore ve Çin'in de baþvurduðu belirtilen haberde, Japon IHI þirketinin devlet-özel þirket iþbirliði ve teknik üstünlüðü nedeniyle bu rekabeti kazandýðýna iþaret edildi. Köprünün ayaklarýnýn arasýnýn 1550 metre seviyesinde olacaðý belirtilirken, inþaatýn gelecek yýl baþlayacaðý ve 2015'te tamamlanmasýnýn beklendiði kaydedildi. Haberde Japonya'nýn, bu projeyle Türkiye'deki nükleer enerji santrali yapýmý gibi altyapý ihracýna da ivme kazandýrabileceði ifadeleri yer aldý. Projeye Japonya Uluslararasý Ýþbirliði Bankasý (JBIC) gibi kuruluþlarýn da kredi vererek destek olacaðý bildirildi. Japonya'nýn baþý çektiði kalkýnma projeleri dýþýnda, ülkede köprü inþa eden þirketlerin son yýllarda yurt dýþý projelere girmediði belirtilen haberde, bir Japon yetkilinin, ''Japonya'nýn geliþtirdiði teknolojilerin kullanýlmasýnýn, rekabet gücünü artýrmasý nedeniyle devletin de projeye destek verdiðine" vurgu yapýldý. 19 Triatlonda 2. buluþma gerçekleþti Triatlon Federasyonu'nun, sezonun ikinci 'triatlon' mücadelesi dün yapýldý. Yarýþmalara, Tüfekçispor damgasýný vurdu. "Olimpik Gün Triatlon Yarýþlarý" Yedidalga'da gerçekleþtirildi. Yarýþlar sonunda takýmsal puanlamada Tüfekçispor birinci, Denizlispor ikinci sýrada yer aldý. Erkekler genel klasmanýnda ilk üç sýra Tüfekçispor'un oldu. Klasmanda Hüseyin Arhan birinci, Sermet Buran ikinci, Ýnsel Üstüner üçüncü sýrada yer aldý. Tüfekçispor bayanlarda da Emine Uluçay'la birinciliðe imza attý. Genç Erkeklerde de Tüfekçispor'dan Kemal Elektrikçi birinci, Çaðay Melek ikinci oldu. Büyük Erkekler'de ise ayný kulüpten Hüseyin Arhan birinci, Sermet Buran ikinci, Ýnsel Üstüner üçüncü sýrada yer aldý. Büyükler ferdi erkeklerde Tüfekçispor'dan Murat Mehrübeoðlu'nu Denizlispor sporcularý Umut Þen ikinci, Yanký Karadaðlý ise üçüncü sýrada izledi. Master erkeklerde, Tüfekçispor adýna yarýþan Cem Daðdelen rakiplerini geride býraktý. Bu sporcunun ardýndan Akdeniz Spor'dan Cemal Þevket ikinci, Denizlispor'dan Caner Aspava üçüncü oldu. Büyük Bayanlarda ise Tüfekçispor yarýþmacýsý Emine Uluçaylý birinciliðe adýný yazdýrdý. Satýlýk Antika berber koltuðu Tel:2272631 BAÞSAÐLIÐI SATILIK ARAÇLAR 2004 model Toyota Avensis ve 2004 model Ford Focus Tel: 05338551787 Sevgili meslektaþýmýz Hüseyin Ekmekçi nin babasý Gazete, dergi, kitap, okul tezleri vs.. DÝZGÝ, DÝZAYN, CÝLT ve YALDIZ BASKI yapýlýr. Tel: 0533 8453338 Raif Ekmekçi nin ölümünü büyük üzüntü ile öðrendik. Yaslý ailesinin acýsýný paylaþýr, baþsaðlýðý dileriz. MELÝ EMLAK Lefkoþa terminal yanýnda Türk malý 2+1 apartman dairesi 35.000 Stg. Hamitköy'de 0 Türk malý 1+1 veya 2+1 daireler Hamitköy'de Türk malý 1 evlek 1600 ayakkare arsa 50.000 Stg. Boðaz da Türk malý müstakil, 175 metrekare havuzlu villa. 105000 stg Taþkýnköy de zemin satýlýk apartman dairesi. 45000 stg 05338697990-05428546990 SATILIK TARLA Alayköy de 3 dönüm arsa nitelikli tarla. Tel: 05338470227 ARANIYOR Büyükbaþ hayvan bakýcýsý aile aranýyor. Tel:05338661369 SATILIK TÜRK MALI 1-Aldora Derya Sitesi'nde 3 yatak odalý daire 2-Hamitköy anayolu üzerinde 1+1 daire Tel: 05338545555 Satýlýk Türk malý arazi Sorunsuz, baþaðrýsýz, temiz bir Türk malý arazi mi arýyorsunuz? Ýþte size Ozanköy'de sahibinden 1,5 dönüm. Asfalt yolu, elektriði, suyu, herþeyi var. Bugün al, yarýn inþaata baþla... Tel: 0533 8609661 Acil satýlýk Lefkoþa itfaiye karþýsýnda yeni bitmiþ 3+1 sýfýr daire satýlýktýr. Tel: 0533 8437070 BAÞSAÐLIÐI Yüksek Mahkeme Baþmukayyidi Fatma Aþçýoðullarý nýn ölümünü büyük üzüntü ile öðrendik. Yaslý ailesinin acýsýný paylaþýr, baþsaðlýðý dileriz. BAÞSAÐLIÐI Tanýnmýþ iþadamý Ahmet Egemen Demirað ýn ölümünü büyük üzüntü ile öðrendik. Demirað ailesinin acýsýný paylaþýr, baþsaðlýðý dileriz.

KTSYD'de genel kurul 23 Temmuz'da Kýbrýs Türk Spor Yazarlarý Derneði Olaðan Genel Kurulu 23 Temmuz Cumartesi günü gerçekleþtirilecek. 2 yýlda bir yapýlan olaðan genel kurul Göçmenköy'de bulunan KTSYD merkez binasýnda yapýlacak. Olaðan Genel Kurul saat 10.00'da baþlayacak. Filenin yýldýzlarý Türkiye þampiyonasý finalleri için bu sabah adadan ayrýldý Hedef þampiyonluk n 14-19 Haziran tarihlerinde Afyon'da düzenlenecek þampiyonada yýldýzlarýmýzýn rakipleri arasýnda Galatasaray, Fenerbahçe, Arkas, Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi, Bursa Bosch gibi çok güçlü rakipler bulunuyor Voleybol Federasyonu Yýldýz Erkek Karmasý,Türkiye Yýldýzlar Voleybol Þampiyonasý Final Grubu müsabakalarý için bu sabah adadan ayrýldý. 14-19 Haziran tarihlerinde Afyon'da düzenlenecek þampiyona için bu sabah hava yolu ile Antalya'ya uçan kafile, karayolu ile Afyon'a gidecek. Türkiye'nin voleybol da söz sahibi kulüplerin alt yapý takýmlarý ile zorlu bir mücadele verecek olan yýldýzlarýmýzýn rakipleri arasýnda Galatasaray, Fenerbahçe, Arkas, Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi, Bursa Bosch gibi çok güçlü rakipler bulunuyor. Bugün yapýlacak teknik toplantý sonrasýnda takýmlar dörderli, 4 gruba ayrýlacak. Gruplarýnda 3'er müsabaka yapacak takýmlar arasýnda ilk iki sýrayý alanlar çeyrek finale yükselecek. Çeyrek final, yarý final müsabakalarý tek maç eleme sistemine göre oynanacak. Bu sabah adadan ayrýlan Voleybol Yýldýz Erkek Karmamýzda sporcu olarak Ferdi Gürses, Ahmet Þençaðlý, Kemal Derebey, Muammer Göktaþ, Berk Özçoþar, Emre Ýsmet Gürtop, Olgun Tekbýyýk, Mehmet Karakuþ, Cem Yasak, Mustafa Kýlýç, Mehmet A. "Yaþ Gruplarý Klasman Tenis Turnuvasý"nda son finaller bugün oynanýyor Teniste son finaller n Bir haftadan beridir devam eden turnuva bugün saat 16.30'da oynanacak final müsabakalarý sonrasýnda dereceye giren sporculara daðýtýlacak ödüllerle son bulacak Kuzey Kýbrýs Tenis Federasyonu tarafýndan 7-13 Haziran 2011 tarihleri arasýnda düzenlenen ve sponsorluklarýný Mazlum Nakliyat ile Pia Bella Hotel'in yaptýðý "Yaþ Gruplarý Klasman Tenis Turnuvasý"nda son þampiyonlar belli oluyor. Atatürk Spor Kompleksi içerisinde Tenis Federasyonu'na ait tenis kortlarýnda dün sabah 12 ve 14 yaþ erkekler kategorisinde oynanan yarý finaller sonrasýnda finale kalan raketler belli oldu. 12 yaþ erkekler kategorisinde Rifat Ýnce ve Yarkýn Kuloðlu finale kalýrken, kýzlarda ise Eliz Maloney ve Tutku Aksoy isimlerini finale Osanmaz, Selaheddin Akdemir bulunuyor. Federasyon Baþkaný Enver Kaya konuyla ilgili yaptýðý açýklamada "Takýmýmýz þu ana kadar Grup ve Yarý Final müsabakalarýnda yapmýþ olduðu tüm müsabakalarý 3-0 kazanarak Türkiye Þampiyonasý Finallerine katýlma hakkýný elde ederek büyük bir baþarýya imza atmýþtýr. Final Grubu'nda elde edilecek yazdýrdýlar. 14 yaþ erkekler yarý final müsabakasýnda rakibi Saner Aniz'i oynadýðý güzel oyun sonrasýnda 6-1 ve 6-3'lük setlerle 2-0 yenen ilk dört dereceden biri bu baþarýyý daha da taçlandýracaktýr. Yýldýzlarýmýzý çok zorlu rakipler beklemekle birlikte geçmiþ yýllarda bu rakipleri maðlup ederek Türkiye Þampiyonluðuna elde etmiþtik. Bir kez daha bunu baþarmak ülke sporu adýna gurur verici olur. Sporcularýmýz ve teknik heyetimize bu konuda güvenimiz tamdýr" dedi Rasim Ülker finale kalan raket oldu. 14 yaþ kýzlar kategorisinde ise rakiplerini tek tek geçen Tüge Sabancý ile Þengül Tilki þampiyon olmak için mücadele verecekler. 16-18 yaþ erkekler ve kýzlar kategorisinde geçtiðimiz gün oynanan final müsabakalarýnda her zaman olduðu gibi deðiþmez þampiyonlar erkeklerde Kemal Türker ve kýzlarda Suzan Pakan þampiyon olan isimler olmuþlardý. Bir haftadan beridir devam eden turnuva bugün (13 Haziran 2011, Pazartesi) saat 16.30'da oynanacak final müsabakalarý sonrasýnda dereceye giren sporculara daðýtýlacak ödüllerle son bulacak. Dün oynanan karþýlaþmalarda þu sonuçlar alýndý: 14 yaþ erkekler yarý final Rasim Ülker / Saner Aniz: 6-1, 6-3 (2-0) 12 yaþ erkekler yarý final Rifat Ýnce / Zeka Baþel: 6-1, 6-4 (2-0) KKTC 2011 Easykart Þampiyonasý'nýn dördüncü yarýþý tamamlandý Muslu, geçit vermedi Zet Karting Kulübü Birliði'nin düzenlediði "KKTC 2011 Easykart Þampiyonasý"nýn 4'üncü yarýþý dün gerçekleþti. Yarýþýn birincisi Yýltan Muslu oldu. Cadetler Kategorisi'nde birinciliði bu kez Kayan Senova elde etti. Senior Heavy Kategorisi'nde Oðuz Aran, yarýþý Serhan Hastürer ile ayni puanda tamamladý, ancak sýralama turlarýnda deceresi daha iyi olduðu için bu kez birinciliði averajla elde etti. Senior Light Kategorisi'nde Yýltan Muslu, bu kez rakiplerine geçit izini vermedi ve bir önceki yarýþta kaptýrdýðý birinciliði yeniden elde etti. Bu kategorideki mücadele, Soyhan Çuvalcýoðlu ile Zeka Özteknik arasýnda geçti. Yarýþý ayni puanla tamamlayan iki yarýþçý arasýnda, sýralama turlarýndaki derecesi daha iyi olan Zeka Özteknik, ikinciliðin sahibi oldu. Günün Yýldýzý Baby Kart'tan yarýþa baþlayan Kayan Senova'nýn daima yanýnda olan; Ýtalya'daki Easykart Dünya Þampiyonasý'nda mücadele etmesini saðlayan ve dün Cadetler Kategorisi'nde elde ettiði birincilikte büyük payý olan Senova ailesi, Yarýþ Direktörleri tarafýndan Günün Yýldýzý seçildi. Ödül Töreni Baþarýlý sporculara, Cadetler Kategorisi'ne Kenan Çanakçay, Senior Heavy Kategorisi'ne Erdinç Can Özteknik ve Senior Light Kategorisi'ne Kerim Kýrmýzý ödül verdiler. Kerim Kýrmýzý ayni zamanda Günün Yýldýzý ödülünü de veren isim oldu. "KKTC 2011 Easykart Þampiyonasý"nda kategorilerine göre dereceler þöyle: Cadet Kategorisi'nde 1.Kayan Senova 40 Puan 2.Ahmet Kofalý 34 Puan 3.Atakan Eray Aþýk 30 Puan Senior Light Kategorisi'nde 1.Yýltan Muslu 40 Puan 2.Zeka Özteknik32 Puan 3.Soyhan Çuvalcýoðlu 32 Puan 4.Erol Özteknik 26 Puan 5.Fuat Paþa 22 Puan 6.Akay Akbil 20 Puan 7.Buður Kambilili 18 Puan Senior Heavy Kategorisi'nde 1.Oðuz Aran 37 Puan 2.Serkan Hastürer 37 Puan ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:49, Daire 1 Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: 2271338-2286934 - 2286017 Fax: 2274585-2286934 Reklam servisi: 2271338 Kültür-Sanat servisi: 2286988 Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT E-Mail: avrupa@kktc.net Web sayfasý: www.afrikagazetesi.net