Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları Olarak Heyecan Arama ve Cinsiyet



Benzer belgeler
daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA

LisE BiRiNCi SINIF ÖGRENCiLERiNiN BEDEN EGiTiMi VE SPORA ilişkin TUTUM ÖLÇEGi ii

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

KAMU PERSONELÝ SEÇME SINAVI PUANLARI ÝLE LÝSANS DÝPLOMA NOTU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝLERÝN ÇEÞÝTLÝ DEÐÝÞKENLERE GÖRE ÝNCELENMESÝ *

ANALYSIS OF THE RELATIONSHIP BETWEEN LIFE SATISFACTION AND VALUE PREFERENCES OF THE INSTRUCTORS

ÖĞRETMEN ADAYLARININ PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİ

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

ÖNSÖZ. beni motive eden tez danışmanım sayın Doç. Dr. Zehra Özçınar a sonsuz

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

HACETTEPE ÜNivERSiTESi SPOR BiLiMLERi VE TEKNOLOJiSi YÜKSEK OKULU'NA GiRişTE YAPILAN

"SPARDA GÜDÜLENME ÖLÇEGI -SGÖ-"NIN TÜRK SPORCULARı IÇiN GÜVENiRLIK VE GEÇERLIK ÇALIŞMASI

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

DETERMINING THE CURRENT AND FUTURE OPINIONS OF THE STUDENTS IN SECONDARY EDUCATION ON NANOBIOTECHNOLOGY *

İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER

Üniversite Öğrencilerinin Akademik Başarılarını Etkileyen Faktörler Bahman Alp RENÇBER 1

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ DÖRDÜNCÜ SINIF ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNE KARŞI TUTUMLARI

KULLANILAN MADDE TÜRÜNE GÖRE BAĞIMLILIK PROFİLİ DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR MU? Kültegin Ögel, Figen Karadağ, Cüneyt Evren, Defne Tamar Gürol

ÖZET YENİ İLKÖĞRETİM II. KADEME MATEMATİK ÖĞRETİM PROGRAMININ İSTATİSTİK BOYUTUNUN İNCELENMESİ. Yunus KAYNAR

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ BEDEN EĞİTİMİ ve SPOR BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ÖSS ve ÖZEL YETENEK SINAVI PUANLARINA GÖRE GENEL AKADEMİK BAŞARILARI

ilkögretim ÖGRENCilERi için HAZıRLANMıŞ BiR BEDEN EGiTiMi DERSi TUTUM

Bağımsız Örneklemler İçin Tek Faktörlü ANOVA

ISSN: e-journal of New World Sciences Academy 2009, Volume: 4, Number: 4, Article Number: 1C0092

KKTC YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Beden eğitimi ve spor eğitimi veren yükseköğretim kurumlarının istihdam durumlarına yönelik. öğrenci görüşleri

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ

Sınavlı ve Sınavsız Geçiş İçin Akademik Bir Karşılaştırma

WEEK 11 CME323 NUMERIC ANALYSIS. Lect. Yasin ORTAKCI.

A RESEARCH ON THE RELATIONSHIP BETWEEN THE STRESSFULL PERSONALITY AND WORK ACCIDENTS

Yüz Tanımaya Dayalı Uygulamalar. (Özet)

ELIT VE ELIT OLMAYAN ERKEK BASKETBOLCULARDA HEDEF YÖNELIMI, GÜDÜSEL (MOTIVASYONEL) IKLIM VE

First Stage of an Automated Content-Based Citation Analysis Study: Detection of Citation Sentences

ISSN: Yıl /Year: 2017 Cilt(Sayı)/Vol.(Issue): 1(Özel) Sayfa/Page: Araştırma Makalesi Research Article

Korelasyon ve Regresyon

BEDEN EGITIMI ÖGRETMENI ADAYLARıNIN SINIF ORGANIZASYONU VE DERS ZAMANI KULLANIMI DAVRANıŞLARlNIN ANALIzI

EĞİTİM FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİNE YÖNELİK TUTUMLARI Filiz ÇETİN 1

Korelasyon ve Regresyon

ÖĞRENCİLERİNİN SINAV NOTLARI DAĞILIMININ DEĞERLENDİRİLMESİ: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ÖĞRENCİLERİ ÖRNEĞİ

Pazarlama Araştırması Grup Projeleri

Gençlik Kamplarında Görev Yapan Liderlerin İletişim Becerilerinin Değerlendirilmesi *

A UNIFIED APPROACH IN GPS ACCURACY DETERMINATION STUDIES

BASKETBOL OYUNCULARININ DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

Yarışma Sınavı A ) 60 B ) 80 C ) 90 D ) 110 E ) 120. A ) 4(x + 2) B ) 2(x + 4) C ) 2 + ( x + 4) D ) 2 x + 4 E ) x + 4

AİLE İRŞAT VE REHBERLİK BÜROLARINDA YAPILAN DİNİ DANIŞMANLIK - ÇORUM ÖRNEĞİ -

SPSS (Statistical Package for Social Sciences)

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİ VE AKADEMİK BAŞARILARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ

T.C. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ

Lise Öğrencilerinde İnternet Kullanımı ve İnternet Bağımlılığı

İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları 1. İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları

Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Yrd. Doç. Dr. H. Coşkun ÇELİK Arş. Gör. Barış MERCİMEK

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN BAŞARILARI ÜZERİNE ETKİ EDEN BAZI FAKTÖRLERİN ARAŞTIRILMASI (MUĞLA ÜNİVERSİTESİ İ.İ.B.F ÖRNEĞİ) ÖZET ABSTRACT

Determinants of Education-Job Mismatch among University Graduates

Bağlaç 88 adet P. Phrase 6 adet Toplam 94 adet

N.E.Ü. A.K.E.F. MÜZİK EĞİTİMİ ANABİLİM DALI ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNE İLİŞKİN TUTUMLARI

BÖLÜM 6 MERKEZDEN DAĞILMA ÖLÇÜLERİ

ANAOKULU ÇOCUKLARlNDA LOKOMOTOR. BECERiLERE ETKisi

Tekrarlı Ölçümler ANOVA

ÖĞRETMENLERE GÖRE MESLEK LİSESİ ÖĞRENCİLERİNİN REHBERLİK GEREKSİNİMLERİ

Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Haziran 2017 Cilt:6 Özel Sayı:1 Makale No: 07 ISSN:

MİMARLIK LİSANS ÖĞRENCİLERİNİN SOSYO-EKONOMİK DURUMLARININ EĞİTİM SÜRECİNDEKİ BAŞARILARINA ETKİSİ

Regresyon. Regresyon korelasyon ile yakından ilişkilidir

LİSE ÖĞRENCİLERİNİN BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR DERSİNE YÖNELİK TUTUMLARININ CİNSİYET DEĞİŞKENİNE GÖRE İNCELENMESİ (BURDUR ÖRNEĞİ)

T.C. Hitit Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. İşletme Anabilim Dalı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EĞİTİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI

Ortaokul Öğrencilerinin Sanal Zorbalık Farkındalıkları ile Sanal Zorbalık Yapma ve Mağdur Olma Durumlarının İncelenmesi

Eğitim Fakültesi Dergisi. Endüstri Meslek Lisesi Öğrencilerinin Yetenek İlgi ve Değerleri İle Okudukları Bölümler Arasındaki İlişki

SPOR TÜKETIMINDE PAZARLAMA BILEŞENLERI: ÖLÇEK GELIŞTIRME

BEDEN EĞİTİMİ ve SPOR ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ALGILANAN SOSYAL DESTEK DÜZEYLERİNİN BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

Aşamalı Dersler Arasındaki İlişkilerin Kanonik Korelasyon Tekniğiyle İncelenmesi: Sınıf Öğretmenliği Örneği 1

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

.. ÜNİVERSİTESİ UNIVERSITY ÖĞRENCİ NİHAİ RAPORU STUDENT FINAL REPORT

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

BÖLÜM-1.BİLİM NEDİR? Tanımı...1 Bilimselliğin Ölçütleri...2 Bilimin İşlevleri...3

DANIŞMAN ÖĞRETMEN MENTORLUK FONKSİYONLARI İLE ADAY ÖĞRETMENLERİN ÖZNEL MUTLULUK DÜZEYİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİ

İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRETMENLERİNİN ZAMAN YÖNETİMİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİNİN BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ Emine GÖZEL * ÖZET

SANAYİ İŞÇİLERİNİN DİNİ YÖNELİMLERİ VE ÇALIŞMA TUTUMLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ - ÇORUM ÖRNEĞİ

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN FİZİK PROBLEMLERİNİ ÇÖZMEYE YÖNELİK TUTUMLARININ İNCELENMESİ

Araştırma Modelleri Prof. Dr. Mustafa Ergün AKÜ - Eğitim Fakültesi

TÜRKİYE DE FEN BİLİMLERİ EĞİTİMİ TEZLERİ

CHAPTER 7: DISTRIBUTION OF SAMPLE STATISTICS. Sampling from a Population

12-15 YAŞ ARASI ANTRENMANLI ÇOCUKLARDA CiNSiYET VE YAŞıN LAKTAT VE KALP ATIM HIZI CEVAPLARINA ETKisi

İLKÖĞRETİM OKULU 6, 7. VE 8. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN OKUL YAŞAMININ NİTELİĞİNE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ *

A Comparative Analysis of Elementary Mathematics Teachers Examination Questions And SBS Mathematics Questions According To Bloom s Taxonomy

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DÖNEM PROJESİ TAŞINMAZ DEĞERLEMEDE HEDONİK REGRESYON ÇÖZÜMLEMESİ. Duygu ÖZÇALIK

$5$ù7,50$ (%(/ø. gö5(1&ø/(5ø1ø1 *g5(9 7$1,0/$5, 9( <(7(5/ø/ø. $/$1/$5,1$ *g5(.(1'ø/(5ø1ø '(ö(5/(1'ø50(/(5ø g]hq (VUD.$5$0$1 + O\D 2.

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış

Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölüm Öğrencilerinin Sosyal Beceri Düzeylerinin İncelenmesi

Profiling the Urban Social Classes in Turkey: Economic Occupations, Political Orientations, Social Life-Styles, Moral Values

BİYOLOJİ ÖĞRETMENLERİNİN LABORATUVAR DERSİNE YÖNELİK TUTUMLARININ FARKLI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU

The International New Issues In SOcial Sciences

Differences in the Perception of Constraints and Motives on Leisure Time Exercise Participation

Bilim ve Teknoloji Science and Technology

Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenlerinin Hizmet İçi Eğitim İhtiyaçlarının Çeşitli Değişkenler Açısından İncelenmesi (*)

Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Kasım 2017 Cilt: 6 Sayı: 4 ISSN:

NWSA-Fine Arts Received: September 2012 NWSA ID: D0135 Accepted: February 2013 E-Journal of New World Sciences Academy

Transkript:

ISSN 2148-7286 DOI 10.15805/addicta.2014.1.1.006 Copyright 2014 Türkiye Yeşilay Cemiyeti addicta.com.tr Addicta: The Turkish Journal on Addictions Bahar 2014 1(1) 63-97 Başvuru 13 Ağustos 2014 Kabul 29 Ağustos 2014 OnlineFirst 19 Eylül 2014 Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları Olarak Heyecan Arama ve Cinsiyet Diğdem M. Siyez a Dokuz Eylül Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Bölümü Öz Bu araştırmanın amacı, lise öğrencilerinde problemli internet kullanımının yordanmasında heyecan aramanın ve cinsiyetin etkisinin incelenmesidir. Araştırmanın örneklemini İzmir ili Konak ilçesindeki Anadolu liselerine devam eden 458 öğrenci (262 kız, 196 erkek) oluşturmaktadır. Katılımcılar; Problemli İnternet Kullanımı Ölçeği-Ergen, Zuckerman Heyecan Arama Ölçeği ve Kişisel Bilgi Formu ndan oluşan kendini değerlendirme envanterlerini doldurmuşlardır. Verilerin analizinde hiyerarşik regresyon analizi kullanılmıştır. Elde edilen bulgular, heyecan aramanın ve cinsiyetin internet bağımlılığına ilişkin varyansın %47 sini açıkladığını ortaya koymaktadır. Analiz sonuçları incelendiğinde problemli internet kullanımını yordama gücü en yüksek olan değişkenin Heyecan Arama Ölçeği nin alt boyutlarından biri olan yaşantı arayışı olduğu, bu değişkeni sırasıyla sıkılmaya yatkınlık, cinsiyet, heyecan ve macera arama ile disinhibisyon değişkenlerinin izlediği görülmektedir. Bu araştırma, problemli internet kullanımını yordamada heyecan aramanın ve cinsiyetin rolüne ilişkin alan yazına katkı sağlamakla birlikte bu konuda yapılacak daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Anahtar Kelimeler: Problemli internet kullanımı Heyecan arama Cinsiyet Lise öğrencileri Regresyon a Yetkilendirilmiş yazar: Doç. Dr. Diğdem M. Siyez, Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Ana Bilim Dalı, 35150 Buca, İzmir. Çalışma alanları: Ergenlerde problem davranışlar, kariyer psikolojik danışmanlığı ve önleyici rehberlik, psikolojik danışma. Elektronik posta: didem.siyez@gmail.com

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS İnternet; bilgi aktarımı, akademik araştırma, eğlenme, iletişim ve ticaret gibi pek çok amaca hizmet etmektedir. Modern insan yaşamının bir parçası hâline gelen internetin kullanım sıklığı ve internetin kullanım amacı internet bağımlılığı açısından önemli bir ölçüt olarak kabul edilmektedir (Shaw ve Black, 2008). İnternet bağımlılığı, internetin aşırı kullanılması isteğinin önüne geçilememesi, internet kullanım süresinin kontrol edilememesi, internette geçirilen zamanın giderek artması, internete bağlı olunmadığında aşırı sinirliliğin ve saldırganlığın ortaya çıkması ve kişinin sosyal ve iş yaşantısının giderek bozulması ile karakterize edilir (Young, 1998, 2004). 1990 lı yıllardan itibaren bir sorun olarak değerlendirilmeye başlayan internet bağımlılığını tanımlamak için kullanılacak terimler açısından alan yazında henüz bir uzlaşı sağlanamamıştır. İnternet bağımlılığı (Young, 1998), patolojik internet kullanımı (Morahan-Martin ve Schucmacher, 2000) ve problemli internet kullanımı (Davis, Flett ve Besser, 2002) bu sorunu tanımlamak için sıklıkla kullanılan kavramlar arasında yer almaktadır. Bu araştırmada, araştırmada kullanılan ölçeğe (Problemli İnternet Kullanımı Ölçeği) paralel olarak problemli internet kullanımı kavramı tercih edilmekle birlikte alan yazındaki bilgiler paylaşılırken söz konusu araştırmada kullanılan terimler olduğu gibi alınmıştır. İnternet kullanım sıklığı ve buna bağlı olarak da problemli internet kullanımı her geçen gün artmaktadır. İnternet bağımlılığı açısından önemli risk grubunu üniversite öğrencileri ve ergenler oluşturmaktadır. İnternet kullanım sıklığı açısından değerlendirildiğinde Türkiye İstatistik Kurumu nun (2013), Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım araştırması 2013 yılı verilerine göre ortaöğretim düzeyinde internet kullanımı %74,5 ile üniversite kademesinin ardından ikinci sırada yer almaktadır. Çin de yapılan ulusal bir araştırmada 162 milyon internet kullanıcının yaklaşık %63 ünü 24 yaş altı bireylerin oluşturduğu ve bu kullanıcıların %9,72-%11,06 arasında değişen oranlarda ciddi bağımlılık gösterdiği, bu sayının da yaklaşık 10 milyon gence karşılık geldiği belirtilmektedir (Cui, Zhao, Wu ve Xu, 2006). İnternet bağımlılığı açısından bir diğer önemli ölçüt de internetin kullanım amacıdır. İnternetin yeni insanlarla tanışmak, benzer ilgilere sahip olan kişilerle konuşmak, chatleşmek gibi çevrim içi sosyal etkileşimler amacıyla 64

Siyez / Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları... kullanılması durumunda bağımlılık etkisi artmaktadır (Ceyhan, 2007; Siyez ve Uz Baş, 2013). Kim ve Davis (2009) tarafından yapılan bir araştırmada gençlerin interneti, ailesi ve arkadaşları ile iletişim kurmada kullanmasının problemli internet kullanımları üzerinde küçük bir olumsuz etkisi olurken interneti yeni arkadaşlarla tanışmak için kullanmasının problemli internet kullanımları üzerinde daha fazla olumsuz bir etkisi olduğu bulunmuştur. Bununla birlikte sohbet odalarında mesajlaşma, mesajlar aracılığıyla deneyimlerin paylaşılması ergenlerde günden güne artış göstermektedir (Ekşi, 2012). Lise öğrencileriyle yapılan bir başka araştırmanın sonuçları da internet bağımlılığının en önemli belirleyicisinin, bireylerin internet kullanım amacı olduğunu ortaya koymuştur (Kayri ve Günüç, 2010). Yakın tarihli araştırmalar internette kumar oynama açısından da ergenlerin risk grubunda yer aldığını ortaya koymaktadır. Griffiths ve Wood (2007) tarafından İngiltere de 12-15 yaş arası 8017 ergenle yapılan bir araştırmada ergenlerin %8 inin internetten Ulusal Loto oyunlarını oynadığı belirlenmiştir. Bu bilgiler ışığında, lise öğrencilerinin internet bağımlılığı açısından önemli risk gruplarından birisi olduğu söylenebilir. İnternet bağımlılığı; kaygı, depresyon, stres, madde bağımlılığı ve obsesif kompulsif bozukluklar gibi psikolojik ve ruhsal rahatsızlıklara (Akın ve İskender, 2011; Ko ve ark., 2006; Yadav, Banwari, Parmar ve Maniar, 2013), uyku bozuklukları, sırt ağrıları ve göz yanmaları gibi fiziksel semptomlara yol açmaktadır (Azher ve ark., 2014). Bu olumsuz sonuçların yanı sıra yakın tarihli araştırmalar internet bağımlılığının ergenlerde beyin yapısında değişmeye neden olduğunu ortaya koymaktadır (Lin ve ark., 2012; Yuan ve ark., 2011). İnternet bağımlılığın yarattığı olumsuz etkiler, bu sorunun önüne geçilebilmesi için hangi faktörlerle ilişkili olduğunun belirlenmesine yönelik çalışmaların da artmasına neden olmuştur. Alan yazın incelendiğinde kişilik özelliklerinin bağımlılık üzerinde bir rol oynayabileceğinden, özellikle de belli özelliklere sahip kişilerin bağımlılığa yatkınlığı olabileceğinden bahsedilmektedir (Griffiths, 2009; Walther, Morgenstern ve Hanewinkel, 2012). Lise öğrencileri ile yapılan çalışmalarda, narsistik kişilik özelliği (Ekşi, 2012, Kuss ve Griffiths, 2012) ve içedönük kişilik özelliğinin (Xiuqin ve ark., 2010) internet bağımlılığını yordadığı belir- 65

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS lenmiştir. İnternet bağımlılığı ile ilişkili olabileceği düşünülen kişilik özelliklerinden birisi de heyecan aramadır (Zuckerman, 1994). Heyecan arama, alışılmışın dışında çeşitli ve yüksek düzeyde uyarıcı yaşantılar arama ve bu yaşantılara katılmak için risk almaya istekli olma anlamına gelmektedir (Zuckerman, 1979). Dahl (2004) ise heyecan aramayı ön ergenliğe özgü olgunlaşma değişiklikleri ile ilişkili olan gelişim alanlarından birisi olarak tanımlamaktadır. Heyecan arayışı yüksek olan kişiler yoğun ve/veya değişik heyecanlar yaşamak için düşüncesizce davranışlarda bulunmaya isteklidirler (Arnett, 1992). Heyecan arama düzeyi yüksek kişilerin can sıkıntısıyla başa çıkmada daha başarısız olmaları ve daha fazla dışsal uyarana ihtiyaç duymaları nedeniyle internette surf yapmanın, sohbet odalarında mesajlaşmanın veya diğer çevrim içi aktivitelerin bu kişilere daha cazip gelebileceği düşünülmektedir (Lin ve Tsai, 2002; Shi, Chen ve Tian, 2011). Benzer şekilde Shaffer (1996) da internetin heyecan aramada bir araç olduğunu belirtmektedir. Alan yazın incelendiğinde heyecan arama ve internet bağımlılığı ile ilgili çalışmaların (Guo, Mei, Zhang, 2009; Lavin, Marvin, McLorney, Nola ve Scott, 1999; Mei ve Liu, 2009; Rahmani ve Gholamali Lavasani, 2001) daha çok üniversite öğrencileriyle yapıldığı görülmektedir. Bu araştırmaların çoğunluğu internet bağımlılığı olan grubun heyecan ve macera arayışlarının daha yüksek olduğunu gösterirken (Guo ve ark., 2009; Mei ve Liu, 2009; Rahmani ve Gholamali Lavasani, 2001) bir araştırmada da internet bağımlısı grubun Heyecan Arama Ölçeği nden elde ettikleri puanların daha düşük olduğu bulunmuştur (Lavin, Marvin, McLarney, Nola ve Scott, 1999). Heyecan aramanın ergenlikte artış göstermesine (Zuckerman, 1969) rağmen konuyla ilgili olarak ergenlerle yapılan çalışmaların oldukça az olduğu görülmektedir (Chou, Condron ve Belland, 2005). Yapılan bir çalışmada, yüksek düzeyde yaşantı arayışı ve zarardan kaçınma ile düşük düzeyde ödül bağımlılığı, ergenlerde internet bağımlılığını yordayan en önemli değişkenler olarak belirlenmiştir (Ko ve ark., 2006). Diğer yandan ergenlerin ve beliren yetişkinlik döneminde yer alan üniversite öğrencilerinin gelişimsel özellikleri nedeniyle farklı psikososyal özelliklere sahip olmaları ve kendilerinden beklenen gelişim görevlerinin farklı olması nedeniyle bu konuda ergenlerle yapı- 66

Siyez / Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları... lacak çalışmaların alana katkı sağlayacağına inanılmaktadır. Aynı zamanda heyecan arama ve problemli internet kullanımını değerlendirmeye yönelik Türkiye de ergenlerle yapılan bir çalışmaya rastlanmadığı için bu çalışmanın bu yönüyle de alan yazındaki bir boşluğu dolduracağı düşünülmektedir. Alan yazında cinsiyetin de ergenlerde problemli internet kullanımı açısından önemli bir faktör olduğu belirtilmektedir (Zamani, Abedini ve Kheradmand, 2011). Lise öğrencilerinde internet bağımlılığını cinsiyet değişkenine göre değerlendiren araştırmalar erkek ergenlerin internet bağımlılığı puan ortalamalarının kız ergenlere göre daha yüksek olduğunu göstermektedir (Esen ve Siyez, 2011; Üneri ve Tanıdır, 2011). Bununla birlikte erkeklerde heyecan aramanın da kızlara göre daha yüksek olduğu belirtilmektedir (Zuckerman, Eysenck ve Eysenck, 1978). Özetle, cinsiyet değişkenin hem heyecan arama hem de problemli internet kullanımı ile ilişkili olması nedeniyle bu araştırmada bir değişken olarak ele alınmasının çalışmaya katkı sağlaması beklenmektedir. Bu bağlamda, bu araştırmanın amacı lise öğrencilerinde problemli internet kullanımının yordanmasında heyecan arama (heyecan ve macera arama, yaşantı arayışı, disinhibisyon ve sıkıntıya yatkınlık) ve cinsiyet değişkenlerinin ne düzeyde katkıda bulunduğunu belirlemektir. Yöntem Heyecan aramanın ve cinsiyetin ergenlerde problemli internet kullanımını yordama gücünü incelemeyi amaçlayan bu araştırma betimsel yöntemli ilişkisel tarama modelli bir yordama çalışması niteliğindedir. Tarama modeli geçmişte ve hâlen var olan durumu var olduğu şekilde betimlemeyi amaçlayan bir araştırma yaklaşımıdır (Karasar, 1998). Evren ve Örneklem Araştırmanın evrenini İzmir ili Konak ilçesinde yer alan Anadolu liselerinde okuyan öğrenciler oluşturmaktadır. 2013-2014 eğitim öğretim yılında İz- 67

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS mir ili Konak ilçesinde 11 Anadolu lisesinde toplam 5700 öğrenci öğrenim görmektedir. Araştırma örnekleminin belirlenmesi için ilk olarak örneklem büyüklüğü hesaplama programı kullanılarak örneklem büyüklüğü hesaplanmıştır. %95 güven aralığında alfa = 0,05 düzeyinde 5700 kişilik bir evren için gerekli örneklem büyüklüğü 359 olarak bulunmuştur. Tesadüfi sayılar tablosu kullanılarak basit tesadüfi örnekleme yöntemi ile üç Anadolu Lisesi belirlenmiş, yine her okuldan 9-12. sınıf düzeyinde birer şube tesadüfi sayılar tablosu kullanılarak belirlenmiş ve toplamda 458 öğrenci araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Örneklemi oluşturan öğrencilerin 262 si kız (%52,2), 196 sı erkektir (%42,8). Örneklemde yer alan öğrencilerin yaşları 15-19 arasında değişmekte olup %25,8 i (n = 118) 9. sınıfa, %27,7 si (n = 127) 10. sınıfa, %30,8 i (n = 141) 11. sınıfa ve %15,7 si (n = 72) 12. sınıfa devam etmektedir. Veri Toplama Araçları Problemli İnternet Kullanımı Ölçeği-Ergen (PİKÖ-E): PİKÖ-E, ergenlerde problemli internet kullanımını belirlemek amacıyla Ceyhan ve Ceyhan (2009) tarafından geliştirilmiştir. Yirmi yedi maddeden oluşan ölçek beşli Likert tipinde (1-Hiç uygun değil, 5-Tamamen uygun) derecelendirilmektedir. Ölçek puanları 27 ile 135 arasında değişebilmektedir. Ölçekten alınan puanların artması internetin olumsuz sonuçlarının, internet kullanırken kişilerin yaşadığı sosyal rahatlamanın ve aşırı internet kullanımının arttığını göstermektedir. Ergenler üzerindeki açımlayıcı faktör analizi sonuçları, ölçeğin üç alt faktörden oluştuğunu (internetin olumsuz sonuçları, aşırı kullanım, sosyal fayda/sosyal rahatlık) ortaya koymuştur. Bu üç faktörlü yapı toplam varyansın %49,35 ini açıklamıştır. Doğrulayıcı faktör analizi sonuçları da bu üç faktörlü yapıyı doğrulamıştır. Ayrıca, ölçeğin genel iç tutarlılık katsayısı 0.93 tür (Ceyhan ve Ceyhan 2009). Bu çalışmada ölçeğin Cronbach alfa güvenirlik katsayısı 0.91 olarak bulunmuştur. Zuckerman Heyecan Arama Ölçeği (ZHAÖ): ZHAÖ, ergenlerde ve gençlerde heyecan arama düzeyini değerlendirmek için Zuckerman ve arkadaş- 68

Siyez / Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları... ları (1978) tarafından geliştirilen ve 40 maddeden oluşan ölçektir. Ölçekteki her madde A ve B olmak üzere iki seçenekten birinin yanıtlanmasına dayanmaktadır. Ölçekte, heyecan ve macera arama, yaşantı arayışı, disinhibisyon ve sıkıntıya yatkınlık olmak üzere her biri 10 maddeden oluşan dört alt boyut bulunmaktadır. Heyecan ve macera arama alt ölçeği bireylerin su kayağı ve dağa tırmanma gibi tehlikeli ya da yeni fiziksel aktivitelere yönelik ilgisini değerlendirmektedir. Yaşantı arayışı alt ölçeği seyahat etme arzusu, yaşamı sıra dışı yaşama arzusu ve zihin-duygular aracılığıyla sıra dışı yaşantılar arayışını ele almaktadır. Disinhibisyon alt ölçeği sosyal içicilik, gürültülü partilerden hoşlanma ve cinsel tutumlarla ilişkilidir. Can sıkıntısına yatkınlık alt ölçeği bireylerin tekrarlayan, rutin ve heyecan verici olmayan insanlardan hoşlanmama derecesini değerlendirmektedir. Alt ölçeklerden alınan puanların artması heyecan ve macera aramanın, yaşantı arayışının, disinhibisyonun ve sıkıntıya yatkınlığın arttığını göstermektedir. Ölçeğin Türkçe uyarlaması Öngen Erol (2007) tarafından yapılmıştır. Ölçeğin güvenirlik çalışması kapsamında Cronbach alfa güvenirlik katsayıları hesaplanmış ve Cronbach alfa güvenirlik katsayıları heyecan ve macera arama, yaşantı arayışı, disinhibisyon ve sıkıntıya yatkınlık alt ölçekleri için sırasıyla 0.82, 0.55, 0.75 ve 0.56 olarak bulunmuştur. Bu çalışmada da alt ölçeklerin Cronbach alfa güvenirlik katsayılarının 0.53 ve 0.75 arasında değiştiği belirlenmiştir. Kişisel Bilgi Formu: Katılımcıların yaş, cinsiyet ve sınıf düzeyini belirlemek için Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Verilerin Toplanması Araştırma için belirlenen okullardan gerekli izinler alındıktan sonra araştırmacı tarafından uygun olan sınıflarda uygulama yapılmıştır. Ölçekler dağıtılmadan önce araştırmaya katılmanın gönüllülük esasına dayandığı ve ölçeği doldurmaya başlasalar bile istedikleri zaman araştırmaya katılmaktan vazgeçebilecekleri katılımcılara belirtilmiştir. Tüm öğrenciler araştırmaya katılmayı kabul etmişlerdir. Uygulama 25-30 dakika sürmüştür. 69

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS Verilerin Analizi Verilerin analizinde çok değişkenli regresyon analizlerinden aşamalı regresyon analizi yöntemi kullanılmıştır. Aşamalı regresyon analizinde hangi değişkenlerin modele gireceği tamamen matematiksel kriterlere bağlıdır (Field, 2009). Analiz öncesinde araştırmanın bağımlı değişkeni (problemli internet kullanımı) ve bağımsız değişkenleri (heyecan ve macera arama, yaşantı arayışı, disinhibisyon ve sıkıntıya yatkınlık) çok değişkenli regresyon analizi varsayımlarına göre değerlendirilmiştir. Çok değişkenli analizlerde karşılanması gereken varsayımlardan ilki katılımcı sayısıdır. Aşamalı regresyon analizinde her bir bağımsız değişken için 40 katılımcı olması gerektiğinden bahsedilmektedir (Tabachnick ve Fidell, 2007). Bu araştırmada beş bağımsız değişken olacağı için katılımcı sayısının en az 200 olması gerekmektedir. Bu araştırmada yer alan katılımcı sayısının bu varsayımı karşıladığı söylenebilir. Çok değişkenli analizlerde karşılanması beklenen bir diğer varsayım tek değişkenli ve çok değişkenli normallik ve doğrusallıktır (Tabachnick ve Fidell, 2007). Tek değişkenli normalliğin incelenmesinde Kolmogorov-Smirnov Testi; tek değişkenli homojenliğin değerlendirilmesinde varyansların homojenliği testi kullanılmıştır. Problemli İnternet Kullanımı Ölçeği ne ilişkin Kolmogorov-Smirnov Testi anlamlılık değeri 0,05 ten küçük olduğu için verilerin normal dağılmadığı görülmüştür. Bu nedenle verilere logaritmik dönüştürme işlemi yapılmış ve dönüştürme işleminden sonra verilerin normal dağıldığı görülmüştür. Çok değişkenli normallik ve doğrusallık saçılma diyagramı matrisi ile incelenmiş ve elips şeklinde dağılımlar elde edildiği için çok değişkenli normalliğin ve doğrusallığın sağlandığı ifade edilebilir. Çok değişkenli analizlerde karşılanması gereken bir diğer varsayım uç değerlerin veri setinden çıkarılmasıdır. Bağımlı değişkene (problemli internet kullanımı) ve bağımsız değişkenlere ilişkin tek yönlü uç değerler z puanlarına göre çok yönlü uç değerler ise Mahalanobis uzaklıkları kullanılarak incelenmiştir. z puanlarının 3.29 un üzerinde olması uç değer olarak değerlendirilmektedir (Tabachnick ve Fidell, 2007). Bu kritere göre tek yönlü uç değer bulunamamıştır. Mahalanobis uzaklıkları hesaplandıktan sonra ki kare değerleri tablosunda serbestlik derecesi 5, anlamlılık değeri.001 70

Siyez / Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları... olarak alınmış ve değer 20.515 olarak bulunmuştur. Bu değerin üzerinde değer olmadığı için uç değer olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Çok değişkenli analizlerde karşılanması beklenen bir diğer varsayım çoklu bağlantı problemidir. Bu nedenle bağımlı ve bağımsız değişkenler arasındaki ilişki Pearson korelasyon analizi ile incelenmiş, değişkenler arasındaki ilişkinin.16 -.57 arasında değiştiği belirlenmiştir. Buna göre değişkenler arasında çoklu bağıntı problemi olmadığı söylenebilir. Araştırmanın bağımsız değişkenlerinden biri olan cinsiyetin kategorik bir değişken olması nedeniyle bu değişken kukla değişkene dönüştürülerek, kız = 1ve erkek = 0 olacak şekilde yeniden kodlanmıştır. Verilerin analizinde anlamlılık değeri p <.05 olarak kabul edilmiştir. Bulgular Bu bölümde ilk olarak çalışmada yer alan değişkenlere ilişkin betimsel istatistikler ardından da aşamalı regresyon analizine ilişkin bulgular aktarılmıştır. Betimsel İstatistiklere İlişkin Bulgular Araştırmanın bağımlı (problemli internet kullanımı) ve kategorik olmayan bağımsız değişkenlerine (heyecan ve macera arama, yaşantı arayışı, disinhibisyon ve sıkılmaya yatkınlık) ilişkin aritmetik ortalama, standart sapma ve minimum maksimum değerleri Tablo 1 de yer almaktadır. Tablo 1 Bağımlı ve Bağımsız Değişkenlere İlişkin Aritmetik Ortalama, Standart Sapma, Minimum-Maksimum Değerleri Değişkenler X ss Min Max Problemli İnternet Kullanımı 1.76.14 1.43 2.09 Heyecan ve Macera Arama 16.95 2.41 10 20 Yaşantı Arayışı 14.82 2.34 10 20 Disinhibisyon 13.31 2.49 10 20 Sıkılmaya Yatkınlık 13.73 2.27 10 20 71

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS Aşamalı Regresyon Analizine İlişkin Bulgular Problemli internet kullanımına ilişkin aşamalı linear regresyon analizi sonucunda beş değişik regresyon modeli elde edilmiştir. Yaşantı arayışı, sıkılmaya yatkınlık, cinsiyet, heyecan ve macera arama ve disinhibisyon puanlarının problemli internet kullanımını yordadığını gösteren bu modellerin, çoklu korelasyon ve regresyon katsayıları ile R 2 değerleri Tablo 2 de yer almaktadır. Tablo 2 İnternet Bağımlılığının Yordanmasına İlişkin Aşamalı Regresyon Analizi Sonuçları Yordayıcı Değişken B R R 2 F t Yaşantı arayışı.039.628.394 297.709* 12.42* Sıkılmaya yatkınlık.017.673.451 188.389* 6.87* Cinsiyet -.038.68.458 129.879* 3.58* Heyecan ve macera arama.005.685.465 100.348* 2.35* Disinhibisyon.005.69.470 82.156* 2.33* *p <.001 Tablo 2 de görüldüğü gibi problemli internet kullanımı puanlarının heyecan arama ve cinsiyet değişkenlerine göre yordanmasında ilk aşamada yordayıcı değişken olarak analize giren yaşantı arayışı alt ölçeği için korelasyon katsayısı R =.628 dir. İkinci aşamada sıkılmaya yatkınlık değişkenin yordayıcı değişken olarak analize girmesiyle bileşik korelasyon katsayısı R = 673 e, üçüncü aşamada cinsiyet değişkeninin eklenmesiyle R =.68 e, dördüncü aşamada heyecan ve macera arama değişkeninin eklenmesiyle R =.685 e, ve beşinci aşamada disinhibisyon değişkeninin eklenmesiyle R =.690 a yükselmiştir. Tablo 2 deki R 2 değerleri incelendiğinde problemli internet kullanımını en çok açıklayan değişkenin %39 luk varyansı açıklama yüzdesi ile heyecan aramanın alt boyutlarından yaşantı arayışı olduğu, bunu sırasıyla %.6 lık varyansı açıklama yüzdesi ile sıkılmaya yatkınlık, %.09 lik varyansı açıklama yüzdesi ile cinsiyet, %.08 lik varyansı açıklama yüzdesi ile heyecan ve macera arama ve %.06 lık varyansı açıklama yüzdesi ile disinhibisyon olduğu görülmektedir. Tüm değişkenlerin yaşam doyumunu yordama ortak varyansı açıklama yüzdesi %47 dir. 72

Siyez / Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları... R 2 değeri bağımlı değişkene ilişkin varyansın ne kadarının bu örneklemdeki regresyon modeli tarafından açıklanacağını göstermektedir. Alan yazında regresyon analizi sonucunda elde edilen sonucun ilgili evrene genellenebilmesi için çapraz geçerlik yönteminin kullanılarak modelin test edilmesi önerilmektedir (Field, 2009; Tabachnick ve Fidell, 2007). Çapraz geçerlik yöntemlerinden birisi modelin farklı bir örneklemde aynı değişkenlerle benzer sonuçlar üretip üretmediğinin değerlendirilmesidir. Bir diğer yöntem de eldeki veri setinden yararlanarak düzeltilmiş R 2 veya veriyi ikiye bölme yöntemlerinin kullanılmasıdır (Field, 2009). Bu çalışmada da elde edilen modelin güvenirliğini test etmede Stein eşitliği kullanılarak düzeltilmiş, R 2 değerleri incelenmiştir. Düzeltilmiş R 2 değeri, bağımlı değişkendeki varyansın ne kadarının örneklemin seçildiği evren üzerinden açıklanacağını göstermektedir. Stein eşitliği kullanılarak R 2 değerinin modelin çapraz geçerliğini ne kadar karşıladığı değerlendirilmektedir. Stein eşitliği şu şekilde formüle edilmektedir (Field, 2009): Düzeltilmiş R 2 = Stein eşitliğinde n örneklem sayısını, k ise yordayıcı değişken sayısını ifade etmektedir. Buna göre n = (458), k = (5) olarak kabul edildiğinde eşitliğin sonucu aşağıda yer almaktadır. Düzeltilmiş R 2 = Düzeltilmiş R 2 = 1-[(1.01)(1.01)(1.00)](0,53) Düzeltilmiş R 2 = 0.46 Stein eşitliği sonucu elde edilen değerin gözlenen R 2 =.47 değerine oldukça yakın olduğu görülmektedir. Bu sonuç, modelin çapraz geçerliğin oldukça iyi olduğunu göstermektedir. Tartışma Heyecan aramanın ve cinsiyetin lise öğrencilerinde problemli internet kullanımını yordama gücünün incelendiği bu araştırmada heyecan aramanın ve 73

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS cinsiyetin lise öğrencilerinde problemli internet kullanımını anlamlı olarak yordadığı belirlenmiştir. Aşamalı regresyon analizi sonuçları incelendiğinde problemli internet kullanımını yordama gücü en yüksek olan değişkenin heyecan arama ölçeğinin alt boyutlarından biri olan yaşantı arayışı olduğu görülmektedir. Yaşantı arayışı; madde kullanma, farklı yerlere seyahat etme arzusu gibi zihin ve duyular aracılığıyla sıra dışı kişisel ve içsel yaşantı ihtiyacını yansıtır (Zuckerman ve ark., 1978). Elde edilen bu bulgu yaşantı arayışı yüksek lise öğrencilerinin, internetin cazibesine daha çok kapılarak internette yeni deneyimler edinmek için internette daha fazla zaman geçirdikleri şeklinde açıklanabilir. İnternet bağımlılığını açıklamak üzere geliştirilen kuramlardan biri olan Davis in (2001) bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı modeline göre de internet etkinliklerinin sürmesindeki anahtar faktör bireyin olaydan aldığı pekiştireçtir. Diğer bir deyişle kişi internetin yeni bir özelliğini denediğinde ortaya çıkan sonuç olumlu ise kişinin bu etkinliği sürdürmesi pekiştirilmektedir. Bu nedenle elde edilen bu bulgu şaşırtıcı değildir. İnternet bağımlılığı ile heyecan arama arasındaki ilişkiyi metaanaliz yöntemiyle inceleyen bir araştırmada yaşantı arayışı, internet bağımlılığı ile orta derecede ilişkili bulunmuştur (Wang, Chen, Yang ve Gao, 2013). Ancak yaşantı arayışı ve internet bağımlılığı arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmalarda farklı sonuçlar da dikkati çekmektedir. Örneğin, Lavin ve arkadaşları (1999) tarafından ABD de üniversite öğrencileriyle yapılan çalışmada internet bağımlısı olmayan grubun yaşantı arayışları bağımlı olan gruptan daha yüksek bulunurken Lin ve Tsai (2002) tarafından Tayvan da lise öğrencileriyle yapılan çalışmada internet bağımlısı olan ve olmayan grupta yaşantı arayışına göre anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Bu farklılığın kaynağı araştırmaya katılanların yaşları arasındaki farklılıklar olabileceği gibi kültürel farklılıklar da olabilir. Bu araştırmada problemli internet kullanımını ikinci sırada yordayan değişken heyecan arama ölçeğinin alt boyutlarından biri olan sıkılmaya yatkınlıktır. Sıkılmak veya can sıkıntısı rahatsızlık verici bir duygu durumudur ve bir etkinliğe ilişkin uyarıcı ya da değer eksikliği ile karakterize edilir (Harris, 2000). Sıkılmaya yatkınlık ise bireylerin tekrarlayan, rutin ve heyecan verici olmayan insanlardan ya da durumlardan hoşlanmama düzeyini yansıtmaktadır. Shi ve arkadaşları (2005) tarafından yapılan araştırmada can sıkıntısı- 74

Siyez / Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları... na yatkınlık ile internet bağımlılığı arasında pozitif yönde bir ilişki olduğunu göstermektedir (akt., Rahmani ve Gholamali Lavasani, 2011). Ayrıca Lin, Lin ve Wu (2009), can sıkıntısının ergenlerde internet bağımlılığının olası bir nedeni olabileceğini belirtmektedirler. Boş zaman can sıkıntısı kuramına göre (Iso-Ahola ve Crowley, 1991; Iso-Ahola ve Weissinger, 1987) uyarı, heyecan ve meydan okuma arayışı gereksiniminin sosyal olarak uygun ya da onaylanan yollarla karşılanmaması, riskli davranışlarla ilgilenilmesine neden olmaktadır. Bu bağlamda sıkılmaya yatkınlık düzeyi yüksek olan lise öğrencileri, ihtiyaç duydukları uyarıcıları sosyal çevrelerinde bulamamaları nedeniyle internete yöneliyor olabilirler. İnternet ortamındaki uyarıcı zenginliği ise internette geçirilen sürenin artmasına ve bağımlılık davranışının gelişmesinde rol oynuyor olabilir. Araştırmada ele alınan değişkenlerden biri olan cinsiyetin lise öğrencilerinde problemli internet kullanımını yordama üçüncü sırada yer aldığı görülmektedir. Alan yazın incelendiğinde de birçok çalışmada cinsiyetin internet bağımlılığını (problemli internet kullanımını) yordamada anlamlı katkı sağlayan bir değişken olduğu görülmektedir (Kormas, Critselis, Janikian, Kafetsiz ve Tsitsika, 2011; Lan ve Lee, 2013). Ayrıca bir grup araştırma da lise öğrencilerinde internet bağımlılık düzeyinin cinsiyete göre farklılaştığını göstermektedir (Şahin, Çakır, Demirbaş Çakır ve Polat, 2013; Yılmaz, Şahin, Haseski ve Erol, 2014; Zorbaz ve Tuzgöl Dost, 2014). Diğer yandan bu çalışmaların çoğunda cinsiyetin etki büyüklüğünün az olduğu görülmektedir. Zorbaz ve Tuzgöl Dost (2014) tarafından internet bağımlılığında cinsiyete ilişkin farklılıkların temelinde toplumsal cinsiyet rollerindeki farklılaşmanın olabileceği belirtilmektedir. Geleneksel cinsiyet rolleri açısından değerlendirildiğinde erkeksilik ve bilgisayar kullanımı (Charlton, 1999), çevrim içi cinsel aktiviteler (Becerra, Robinson ve Balkin, 2011) arasında güçlü bir ilişki bulunmaktadır. Ancak cinsiyet rollerinin doğrudan cinsiyete bağlı olmaması diğer bir ifadeyle erkeklerin her zaman erkeksi, kızların ise her zaman kadınsı cinsiyet rolünü benimsememeleri nedeniyle bu konuda daha fazla araştırma yapılmasına ihtiyaç duyulduğu düşünülmektedir. Araştırma sonucunda problemli internet kullanımının yordayıcılarından bir diğeri de heyecan ve macera aramadır. Ancak bu değişkenin problemli 75

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS internet kullanımını yordamadaki katkısının düşük olduğu görülmektedir. Bunun nedeni ölçekte heyecan ve macera aramayı değerlendiren maddelerin tehlikeli ve yeni fiziksel faaliyetleri uygulamaya yönelik istekle ve arzuyla ilişkili olması olabilir. Bu yönde gereksinimi olan bireylerin bu ihtiyaçlarını tam olarak internet ortamında gideremeyebilirler. Ancak internet kullanıcılarının oluşturdukları avatarlarla bir takım oyunlarda bu ihtiyacını karşılıyor olmaları bu küçük ama anlamlı etkiyi açıklayabilir. Çevrimiçi olarak oynanan rol yapmaya dayalı fantezi oyunlarında dünyanın her yerinden aynı anda binlerce oyuncu bir arada oynayabilmektedir. Bu oyunlarda her bir oyuncu kendi yarattığı avatarını kontrol ederek ve heyecan ve macera içeren çeşitli görevleri tamamlanmasını sağlayarak avatarının kapasitesini geliştirebilir ve diğer oyuncuların avatarları ile konuşma başlatma gibi olumlu yollarla veya kavga etme gibi olumsuz yollarla etkileşime geçebilir. Ancak internet bağımlılığı ile ilgili yapılacak yeni çalışmalarda özellikle internet kullanım amaçlarının değerlendirilmesi konu hakkında daha fazla bilgi sahibi olunmasına katkı sağlayacaktır. Bu araştırmada lise öğrencilerinin problemli internet kullanımının yordanmasına katkı sağlayan son değişken disinhibisyondur. Disinhibisyon ve internet bağımlılığı arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmalarda da (Lin ve Tsai, 2002; Mei ve Liu, 2009; Rahmani ve Ghomali Lavasani, 2011) internet bağımlısı olan grupta disinhibisyon puanlarının daha yüksek olduğu bulunmuştur. Bu araştırmada disinhibisyonun, problemli internet kullanımını yordamadaki katkısı düşük olmakla birlikte internet ortamı özellikle sosyal ortamlara katılımı daha kısıtlı olan lise öğrencileri bir sosyal ortam sağlıyor olabilir. Ebeveyn tutumları ile birlikte ergenlerin dâhil oldukları sosyal ortamların özelliklerinin incelenmesinin konunun daha ayrıntılı değerlendirilebilmesi açısından önem taşıdığı düşünülmektedir. Bu araştırmanın sonuçları değerlendirilirken araştırmanın sınırlılıkları da dikkate alınmalıdır. Araştırmanın sınırlılıklarından birisi örneklemin sadece İzmir ili Konak ilçesindeki Anadolu liselerinden seçilmiş olmasıdır. Araştırmanın bu sınırlılığını gidermek için örneklemi oluşturan okulların ve öğrencilerin belirlenmesinde basit tesadüfi örnekleme yöntemi kullanılmış ve analiz sonucunda elde edilen bulgular çapraz geçerlik yöntemlerinden 76

Siyez / Lise Öğrencilerinde Problemli İnternet Kullanımının Yordayıcıları... biri olan düzeltilmiş R 2 yöntemiyle yeniden değerlendirilmiştir. Ancak farklı lise türlerini ve farklı bölgeleri içerecek şekilde araştırmanın yinelenmesi bulguların lise öğrencilerine genellenebilirliği açısından önem taşımaktadır. Araştırmanın bir diğer sınırlılığı, verilerin kendini anlatma ölçekleri ile toplanmasıdır. Kendini anlatma ölçeklerinde katılımcılar araştırmanın varsayımını tahmin edebilir ve araştırmacının varsayımını onaylayacaklarını düşündükleri şekilde veya kendilerini iyi gösterecek bir şekilde yanıt verebilirler. Ancak, uygulanmasının nispeten kolay olması, zaman açısından ekonomik olması, uygulayıcı uzmanlığı gerektirmemesi ve psikolojik danışma ve psikoterapinin fenomenolojik bakış açısıyla uyumlu olması (Heppner, Wampold ve Kivlinghan, 2013) sebebiyle bu yöntem tercih edilmiştir. Bu sınırlılığı gidermek için de araştırmanın amacı hakkında katılımcılara ayrıntılı bilgi verilmemiştir. Sonuç olarak heyecan aramanın alt boyutları olan yaşantı arayışı, sıkılmaya yatkınlık, heyecan ve macera arama, disinhibisyon ile cinsiyetin lise öğrencilerinin problemli internet kullanımını yordamaya katkı sağlayan değişkenler olduğu belirlenmiştir. Lise öğrencilerinin günlük yaşamlarında sosyal ve sportif etkinliklere yer verecek şekilde düzenlemenin internet üzerinden yaşantı arayışını azaltabileceği düşünülmektedir. Bu noktada yapılandırılmış okul temelli etkinlikler, lise öğrencilerinin hem sosyal becerilerini geliştirme de hem de yeni ilgi alanları oluşturmalarına katkı sağlayabilir. Aile eğitimleri aracılığıyla ebeveyn-ergen ilişkisini güçlendirmekte ev ortamında ergenin daha kaliteli zaman geçirmesinde etkili olabilir. Ayrıca cinsiyetinde anlamlı bir yordayıcı değişken olması nedeniyle kız ve erkek öğrencilerle yapılacak odak grup görüşmelerinin ardından internet bağımlılığını önlemeye yönelik psiko-eğitim programlarının geliştirilebilir. Son olarak internette heyecan aramaya yönelik bir ölçme aracının geliştirilmesinin alan yazına katkı açısından önemli olduğu düşünülmektedir. 77

ISSN 2148-7286 DOI 10.15805/addicta.2014.1.1.006 Copyright 2014 Turkish Green Crescent Society addicta.com.tr/en Addicta: The Turkish Journal on Addictions Spring 2014 1(1) 78-97 Received 13 August 2014 Accepted 29 August 2014 OnlineFirst 19 September 2014 Gender and Sensation Seeking as Predictor Variables of Problematic Internet Use by High School Students Digdem M. Siyez a Dokuz Eylul University, Department of Educational Sciences Abstract This research investigated the impacts of gender and sensation seeking on predicting the causes of problematic Internet use by high school students. This study s sample group included 458 students (262 girls and 196 boys) studying at Anatolian High Schools located in the Konak district of Izmir city. Participants filled out self-evaluation documents incorporating the Scale for Internet Use by Adolescents, the Zuckerman Sensation-Seeking Scale, and personal data forms. Hierarchical regression was used for data analysis, and the findings revealed that sensation seeking and gender accounted for 47% of the variance related to Internet addiction. Examination of these results indicated that the most powerful variable leading to problematic Internet use was the pursuit of new experience under the sub-dimension of thrill seeking, followed successively by boredom susceptibility, gender, thrill and adventure seeking, and disinhibition. Even though this research contributes to previous studies on the role of gender and sensation seeking in problematic Internet use, more research is needed on this subject. Keywords: Problematic internet use Sensation seeking Gender High school students Regression a Corresponding author: Assoc. Prof. Digdem M. Siyez, Ph.D., Guidance and Psychological Counseling Department, Educational Sciences Unit, Buca Faculty of Education, Dokuz Eylul University, 35150 Buca Izmir, Turkey. Research areas: Problematic behaviors of adolescents, a psychological career, preventive guidance and psychological counseling. Email: didem.siyez@gmail.com

Siyez / Gender and Sensation Seeking as Predictor Variables of Problematic... The Internet serves for transmission of information, academic research, entertainment, communication, and trade. Indeed, the frequency and purpose of Internet use as a part of modern life are significant criteria in determining Internet addiction (Shaw & Black, 2008). Internet addiction is typically identified as the irresistible desire for extreme use of the Internet, failure to control the time spent on Internet use, continuous increases in the time spent, extreme anger and aggressiveness when not connected to the Internet, and a deteriorating social and business life (Young, 1998, 2004). As yet, no consensus has been reached in the literature as to any one term for defining Internet addiction, regarded as a problem since the 1990s. Frequently used terms include Internet addiction (Young, 1998), pathological Internet use (Morahan-Martin & Schumacher, 2000), and problematic Internet use (Davis, Flett, & Besser, 2002). In this research, the term problematic Internet use is employed in tandem with the corresponding scale. Nevertheless, in the literature review here, the term used in the original study is retained. The frequency of Internet use, and possibly ensuing problematic Internet use, increases with every passing day. The most significant groups at risk of Internet addiction are comprised of adolescents and undergraduate students. When the 2013 data collected by the Turkish Statistical Institution on Use of Information Technologies by Households was evaluated for frequency of Internet use, high school students came second with 74.5%, following only higher education students. Local research conducted in China indicated that approximately 63% of 162 million Internet users were younger than 24, and 9.72% to 11.06% of these users were seriously addicted to the Internet to a varying extent in other words, almost 10 million young people were addicted (Cui, Zhao, Wu, & Xu, 2006). Another decisive criterion for Internet addiction is the purpose of Internet use. Developing Internet addiction is more likely when the Internet is used to establish online social interactions with others, for instance, meeting new people, talking to those with similar interests, and chatting (Ceyhan, 2007; Siyez & Uz Bas, 2013). Kim and Davis (2009) demonstrated that Internet use to keep in touch with family and friends had small negative impact on 79

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS young people s problematic use; getting to know new people, however, did negatively impact youth. Furthermore, adolescents are increasingly likely to text messages in chat rooms and share their experiences in messages (Ekşi, 2012). Kayri & Günüç (2010) found that for high school students, the most decisive factor in Internet addition was the purpose of [individuals] Internet use. Furthermore, recent research found high risk for adolescents because of a growing interest in Internet gambling. A study with 8,017 English adolescents by Griffiths and Wood (2007) ascertained that 8% played National Lotto games on the Internet. These studies verified that high school students are an important risk group for Internet addiction. Besides, Internet addiction itself can lead to psychological and mental illnesses such as anxiety, depression, stress, drug addiction, and obsessive compulsive disorder (Akın & Iskender, 2011; Ko et al. 2006; Yadav, Banwari, Parmar, & Maniar, 2013) as well as to physical symptoms such as sleeping disorders, backaches, and burning eyes (Azher et al., 2014). In addition to these negative outcomes, recent studies also proved that Internet addiction causes changes in adolescents brain structure (Lin et al. 2012; Yuan et al., 2011). Negative consequences of Internet addiction paved the way for more studies to identify factors related to this problem so that it can be prevented. A literature review revealed that personality traits might play a role in addiction and that people with certain characteristics might have a disposition for addiction (Griffiths, 2009; Walther, Morgenstern, & Hanewinkel, 2012). Research on high school students indicated that narcissistic (Ekşi, 2013; Kuss & Griffiths, 2012) and introverted personalities (Xiuqin et al., 2010) instigated Internet addiction. Another personality trait supposed to relate to Internet use is sensation seeking (Zuckerman, 1994). Sensation seeking means pursuing various extraordinary and highly stimulating lifestyles, and being eager to take risks to achieve them (Zuckerman, 1979). According to Dahl (2004), sensation seeking is a developmental area influenced by puberty. Those who have a high ambition for seeking sensation eagerly act impulsively to experience intense and different sensations (Arnett, 1992). These persons fail to cope with boredom; 80

Siyez / Gender and Sensation Seeking as Predictor Variables of Problematic... they seem to need greater external stimulation, and, therefore, surfing the Internet, texting messages in chat rooms, and other online activities appeal to them (Lin & Tsai, 2002; Shi, Chen, & Tian, 2011). Likewise, Shaffer (1996) stated that the Internet is a means of seeking sensation. In the literature, studies on sensation seeking and Internet addiction (Guo, Mei, & Zhang, 2009; Lavin, Marvin, McLorney, Nola, & Scott, 1999; Mei & Liu, 2009; Rahmani & Gholamali Lavasani, 2001) were mostly conducted with university students. Although the majority of these studies demonstrated that Internet addicts have greater ambition for sensation and adventure (Guo et al., 2009; Mei & Liu, 2009; Rahmani & Gholamali Lavasani, 2001), one study found that Internet addicts received lower scores on a scale measuring intensity of sensation seeking (Lavin et al., 1999). Although sensation seeking increases in puberty (Zuckerman, 1969), relatively few studies have been conducted with adolescents (Chou, Condron, & Belland, 2005). One study suggested that a high level of experience seeking, high anxiety about being harmed, and being a reward addict at low levels were among the most important variables resulting in Internet addiction (Ko et al., 2006). However, many believe that future studies with adolescents will greatly contribute to the field because adolescents and university students possess different psychosocial characteristics and face different responsibilities. Meanwhile, the present research can fill a gap in the literature since no studies have been conducted with Turkish adolescents to investigate sensation seeking and problematic Internet use. The literature indicates that gender is likewise an important factor in problematic Internet use by adolescents (Zamani, Abedini, & Kheradmand, 2011). Studies examining high school students addiction to the Internet and based on the gender variable found that the average points on addiction by male adolescents were higher than for female adolescents (Esen & Siyez, 2011; Üneri & Tanı, 2011). Likewise, compared to girls, boys demonstrated greater eagerness for sensation (Zuckerman, Eysenck, & Eysenck, 1978). In summary, since the gender variable seems associated with both sensation seeking and 81

ADDICTA: THE TURKISH JOURNAL ON ADDICTIONS problematic Internet use, taking gender into consideration will contribute to this research. Therefore, this research proposes to determine the extent to which such variables as gender and sensation seeking (thrill and adventure seeking, experience seeking, disinhibition, and boredom susceptibility) play a role in high school students problematic Internet use. Method For investigating the impact of sensation seeking and gender on adolescents problematic Internet use, this research adopted a descriptive relational screening model to identify underlying reasons. The screening model is an approach taken to describe the situation as it was or is (Karasar, 1998). Population and Sample This research population consisted of students at Anatolian High Schools in the Konak district of Izmir city, Turkey in total, 5700 students at 11 Anatolian High Schools in the 2013 2014 academic year. In the first stage, sample size was calculated with a sample-size calculator. The required sample size was 359 for a population of 5700 individuals at the level of alpha = 0.05 and the confidence interval of 95%. A random numbers chart was used to select three Anatolian High Schools based on a simple random sampling method and, thereafter, to choose one class from 9th to 12 th grades at each school. The sample group consisted of 262 (52.2%) girls and 196 boys (42.8%), aged from 15 to 19 years (X = 16.33,ss = 1.03). Included were 25.8% (n = 118) students in the 9th grade, 27.7% (n = 127) in the 10th grade, 30.8 % (n = 141) in the 11th grade, and, finally, 15.7% (n = 72) in the 12th grade. 82