TÜRKİYE DE SINIRAŞAN YERALTISUYU REZERVLERİ VE KULLANIMI Hasan KIRMIZITAŞ Jeoloji Mühendisi DSİ Genel Müdürlüğü Jeoteknik Hizmetler ve Yeraltısuları Dairesi Başkanlığı Yeraltısuları Etüt ve Değerlendirme Eski Şube Müdürü (Emekli) hasankirmizitas@yahoo.com Türkiye de sınıraşan yüzey suları gibi yeraltısularımız da bulunmaktadır. En önemli sınıraşan yeraltısuyu rezervleri ise yüzey sularında olduğu gibi Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yer almaktadır. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Suriye ile sınır teşkil eden batıdan doğuya doğru sırasıyla; Suruç, Harran, Ceylanpınar, Kızıltepe, Nusaybin ve Silopi ovaları yeraltısuyu taşıyan en önemli akiferlerdir (Şekil 1). Nusaybin Ovası hariç diğer tüm bu ovalardaki akiferler ayni jeolojik ve litolojik akifer özelliğine sahip kireçtaşlarıdır. Kireçtaşları karstik özellikte olup kuvvetli akifer özelliği kazanmıştır. Nusaybin ovası ise üstte alüvyon altta ise yine aynı kireçtaşı akiferine sahiptir. DSİ tarafından 1970 lı yıllarda yapılan hidrojeolojik çalışmalarda: Suruç Ovası yıllık işletme rezervi : 50 milyon m3, Harran Ovası yıllık işletme rezervi (Revize) : 350 milyon m3 Ceylanpınar Ovası yıllık işletme rezervi (Revize) : 1,350 milyar m3, : 10 milyon m3, olarak belirlenmiştir. Silopi Ovası yıllık işletme rezervi Ayrıca Bugüne kadar DSİ tarafından hidrojeolojik etüdü yapılmayan; Kızıltepe Ovasının yıllık işletme rezervi : 350 milyon m3/yıl Nusaybin Ovasının işletme rezervi ise : 200 milyon m3/yıl kadar olduğu mevcut verilerin ışığında tahmin edilmektedir (H. Kırmızıtaş). : 2,310 milyar m3/yıl Toplam Yukarıda belirlenen bu rezerv her yıl yağışlara bağlı olarak yenilebilen yeraltısuyu işletme rezervidir. Bu yeraltısuyu işletme rezervi, DSİ tarafından bugüne kadar Türkiye de belirlenen toplam işletme rezervinin (13,66 km3/yıl, DSİ ajandası, 2009) % 17 kadarı olmaktadır. Yine bu yeraltısuyu rezervi; Fırat Nehrinin yıllık akımının (30,25 km3/yıl) % 7,6 kadarı demektir. 1
Ayrıca Suruç Ovası ile Silopi Ovası arası lineer doğrusal bir hat boyunca 380 km kadardır. Ceylanpınar Ovasında Ceylanpınar akiferi olarak adlandırılan akiferin Kuzey-Güney genişliğinin (Karacadağ-Suriye Sınırı arası) 100 km den fazla olduğu, Suruç, Harran, Kızıltepe, Nusaybin ve Silopi ovasında ise akifer genişliğinin 50 m den fazla olduğu dikkate alındığında Sınır boyunca tüm akiferlerin genişliğinin yaklaşık ortlama 70 km alınması mümkündür. Tüm bu akiferlerin geometrik (Ceylanpınar ovasında akiferin kalınlığı 250-300 m den fazladır) ve hidrolojik verileri (Ceylanpınar ovası için iletkenlik: 6000-10000 m3/gün/m, depolama katsayısı: 2,0-3,0) dikkate alındığında en az 8-10 milyar m3 dinamik ve 125-130 milyar m3 statik rezervin olabileceği hesap edilebilmektedir (Şekil 2). Başka bir ifadeyle sınır boyunca yer alan bu bölgede yeraltında, 135-140 milyar m3 yeraltısuyunun depolandığı buharlaşması olmayan tabii bir yer altı barajı mevcuttur. Atatürk barajının toplam rezervuar hacminin 48 milyar m3, aktif rezervuar hacminin 16 milyar m3 olduğu dikkate alındığında söz konusu akiferin, Atatürk Barajı toplam rezervuarının yaklaşık 2 katından, aktif rezervuar hacminin ise, 8 katından daha fazla su taşıdığı anlaşılmaktadır. Harran Ovası yaklaşık 150 000 ha olup yıllık ihtiyaç duyduğu sulama suyu miktarı en fazla 1,5 milyar m3/yıl kadardır. Bu rakam dikkate alındığında sınırlarımızdan Suriye topraklarına her yıl geçen su miktarının ne kadar büyük olduğu daha iyi anlaşılacaktır. Yukarıda belirtilen tüm bu yeraltısuları halen mayınlı olarak bilinen arazilerden geçerek Suriye topraklarına varmaktadır. Dolayısıyla mayınlı arazilere sahip Türkiye bu sularında sahibidir. Geçmişte 1. Dünya savaşı sonrası belirlenen sınırlarımızın petrol rezervleri dikkate alınarak şekillendirildiği bazı makalelerde ifade edilmiştir. Gelecekte küresel ısınmaya bağlı olarak oluşacak herhangi bir kuraklık halinde bu bölgede ihtiyaç duyulacak tek su kaynağı yeraltısuları olacaktır. Dolayısıyla yeraltısuları, özellikle bu coğrafyada sosyal ve ekonomik değerleri haricinde stratejik önemi de olan doğal bir servettir. Ve bu servet diğer doğal servetlerin kullanımlarına bağlı olarak tükenmelerinin aksine, güneş enerjisi sayesinde kendini her yıl yenileyebilen bir servettir. Bu servet ancak insan faaliyetleri sonucu kirletilerek ve akifer yapılarına zarar verilerek yok edilebilir. Halen DSİ Harran Ovasında 12 000 ha, Ceylanpınar Ovasında ise 10 000 ha kadar olmak üzere toplam 22 000 ha araziyi söz konusu sınıraşan yıllık yenilenebilir yeraltısuları ile sulamaktadır. Bu iki işletme için harcanan su miktarı ise sadece (sulama modulü 1 l/s/ha alındığında) 220 milyon m3/yıldır. Ancak yöre çiftçilerinin Viranşehir ve Kızıltepe ovalarında yaklaşık 450-500 milyon m3/yıl yeraltısuyu ile sulama yaptıkları tahmin edilmektedir. 2
Dolayısıyla % 95 oranında Türkiye topraklarında beslenen ve yeraltına süzülerek sınırlarımız içinde depolanan söz konusu yıllık yenilenebilir yeraltısularının, ancak 700 milyon m3/yıl, başka bir ifadeyle sadece % 50 kadarı halen sulamalarda kullanılabilmektedir. Google WEB sayfasından (internet ortamında) Suriye-Türkiye sınırına bakıldığında (Şekil 3 ve 4) Ceylanpınar Ovasının ne kadar bakir yapıda olduğu, Suriye arazilerinin ise ne kadar sahada sulama yaptığı görülmektedir. Ceylanpınar Ovasında yaklaşık 160 000 ha araziye sahip TİGEM, aldığı bir kararla DSİ tarafından da planlandığı gibi yaklaşık 110 000 ha araziyi bölgede yeraltısuyu ile sulamayı planlamış ve sondaj kuyularını açmaya başlamıştır. Ancak yukarıda ifade edildiği gibi halen bu akiferden 700 milyon m3/yıl yeraltısuyu çekilmektedir. Dolayısıyla hidrodinamik bir yapıya sahip bu yeraltısularının 700 milyon m3/yıl çekime karşılık akiferdeki düşüm, hidrolik eğim ve dolayısıyla rezervin oluşturduğu sorunlar ortaya konulmalı, yeni kuyuların açılması halinde herhangi bir sorunla özellikle daha yüksek kotlarda özel şahıslar tarafından açılmış sondaj kuyularında karşılaşılıp karşılaşılmayacağı belirlenmelidir. 3
Şekil 1. Sınıraşan akiferlerimiz
Şekil 2. Ceylanpınar Ovasının Hidrojeolojik Kesiti
Şekil 3. Türkiye ve Suriye sınırları içinde yeraltısuyundan sulu tarım yapılan sahalar (Google dan)
Şekil 4. Suriye de yeraltısuyundan sulanan tarım arazileri (Google dan düzenlenmiştir)