DH. MUİ, 18_2/17_8 Telgrafnâme Mahreci: Mamuretülaziz Numarası: 23267 Tarih: Fî 13 Eylül sene [1]325 / [26 Eylül 1909] Dahiliye Nezâreti'ne Çarsancak karyelerinde mütevattın Ermeni zürrâ tarafından beş-altı yüz mühürle verilen bir arzuhâlde oturmakda oldukları hâne ve bahçelerden kendilerini çıkarmak için mal sahibleri olan bazı bey ve ağaların teşebbüs etdikleri istid â edildiği Çarsancak Kaymakamlığı'nın iş ârına atfen Dersim Mutasarrıflığı'ndan bugün alınan telgrafnâmede bildirilmişse de iş ârât-ı vâkı a izahât-ı kâfiyeyi muhtevî görülmediğinden meselenin mahiyeti ve sebeb-i zuhuru hakkında malumât-ı mükemmele i tâsı ve kazanın huzur ve sükûnetini muhill ahvâle zinhâr meydan bırakılmaması cevaben mutasarrıflığa ve re sen kaymakamlığa yazıldığı ve alınacak izahât üzerine iktizâsı başkaca arz edileceği ma rûzdur. Fî 13 Eylül sene [1]325 / [26 Eylül 1909] Vali Vekili Mehmed Ali
DH. MUİ, 18_2/17_4 Telgrafnâme Mahreci: Mamuretülaziz Numarası: 23359 Tarih: Fî 15 Eylül sene [1]325 / [28 Eylül 1909] Dahiliye Nezâret-i Celîlesi'ne Fî 13 Eylül sene [1]325 tarihli telgrafnâmeye zeyldir. Çarsancak Kaymakamlığı'ndan cevaben alınan telgrafnâmede bundan dört gün evvel Ermenilerin cemm-i gafîr olarak kasabaya gelip beyler ve ağaların kendilerine şehâdet-i kâzibede bulunmalarını teklif etdiklerini ve bunu yapmazlarsa ecdadları ve kendileri tarafından inşa edilmiş bulunan büyût ve emlâkden çıkarılacaklarını ve bazılarının kovulduklarını beyân ile mezkûr büyût ve emlâk için kendi nâmlarına tapu senedleri taleb etmişlerse de buna mukabil beyler ve ağaların dahi büyût ve emlâk-i mezkûre öteden beri mülk-i meşrû ları olduğundan bunları kanlarının son damlasına kadar muhafaza edeceklerini beyân eyledikleri cihetle meselenin tedkiki için cihet-i adliye ve mülkiyeden mürekkeb bir komisyon bi't-teşkil tahkikâta başlatdırılmışsa da meselenin ehemmiyetine ve nezâket-i mevki iyeye mebnî komisyonun istifa etdiği ve maa-hâzâ şimdilik hiçbir Ermeninin sâkin olduğu hâneden Şifre
DH. MUİ, 18_2/17_5 çıkarılmaması hususunun bir tedbir-i âcil olarak meclis-i idare-i kaza kararıyla tarafeyne tebliğ edildiği ve evvelki gün ağalar ve beyler ve Ermeniler kasabaya dökülmüşler ise de hüsn-i suretle dağıtdırılarak zerre kadar muhill-i asayiş bir hâl tahaddüs etmediği ve emn ü asayişin ber-kemâl idüğü ve meselenin suret-i halli tesrî ve tarafeyne kanaat-bahş bir suretde tefhîm olunursa kat iyyen bir mahzur terettüb etmeyeceği iş âr ve ilâveten bu meselenin çend gün akdem afv-ı ahîr-i umumî üzerine Mamuretülaziz Hapishânesi'nden tahliye kılınan Çarsancak beylerinden Arslan Bey'in eser-i teşviki olarak zuhur etdiği hakkında bir rivayet mevcud olduğu ve bu işin önü alınması için vilâyetden bir komisyonun tayin ve sür at-i i zâmı izbâr kılınmışdır. Yazılan cevabda esas meselenin hukuka aidiyeti cihetle büyût ve emlâk-i mezkûrenin hakk-ı tasarrufu senedât-ı hakanî ile isbat olunmak icab etdiğinden tesviye-i ihtilâf için merci -i kanunîsine usulü dairesinde müracaat etmelerinin tarafeyne hüsn-i tefhîmi ile beraber sükûn ve emniyet-i mahalliyenin te min-i idâmesi vazifesi ekîden ihtar kılınmışdır. Arslan Bey'e atfolunan teşvike ve Ermenilerin iddia
DH. MUİ, 18_2/17_6 etdikleri şehâdet-i kâzibe keyfiyetine gelince bunların tahkiki için Dersim mutasarrıfının tasvîb ve inhâsı vechile Çarsancak'a dört saat mesafede bulunan Mazgird Kaymakamının i zâmı cevaben mezkûr mutasarrıflığa bildirilmişdir. Bununla beraber teşvik hakkındaki rivayet büsbütün boş olmamalıdır. Zira burada hapishâneden çıkan beyler Arslan, Osman ve Şerif Beyler olup bunlar pek kadîm bir hanedana mensub ve devlete pek çok hizmetler ifasıyla ma rûf kimseler ise de aralarında karâbetlerine rağmen bir husumet-i mevrûse olup onun te siriyle kaza-i mezkûrda daima rahatsızlığı mûcib olmakla beraber nihayet alâ-rivayetin birbirlerine de yalancı şâhidlerle iftira ederek neticesinde on beş seneye mahkumen hapishâneye düşmüşlerdir. Ancak mûmâileyhimin biraderzâdeleri olan Ahmed Bey dahi mahkum olduğu hâlde Çarsancak'da hâl-i firarda kalmış olduğundan sâlifü'l-arz husumet ilcâsıyla burada mahbusa girenlerin köyde kalan aile ve adamlarına icra-yı gadr ve hakaret hali kal[ma]mış bu cihetle buradakiler mahbusdan çıkar çıkmaz yine afv-ı umumî sebebiyle mahkumiyetden
DH. MUİ, 18_2/17_7 kurtulan ve Çarsancak'da bu defa büsbütün serbest kalan Ahmed Bey'den ahz-ı sâra teşebbüs ederek Dersim'e gavâil-i azîme zuhuruna sebebiyet verebilecekleri tahkik olmakla üç gün evvel Ahmed Bey Çarsancak'dan istenilmiş idi. Ahmed Bey'in dün gece Çarsancak'dan geldiğini geç vakit haber aldım. Bugün cümlesini daire-i hükûmete bi'l-celb müftü efendi ve diğer bazı eşraf vesâtatıyla cem ve te life çalışacağım. Bi-mennihî Teâlâ bu itilâf suret-i sahîhada hâsıl olur. Çarsancakca sükûnetin devamı sühûletle te min ve mesâil-i sairenin hal olunacağını arz eylerim. Fermân. Fî 14 Eylül sene [1]325 / [27 Eylül 1909] Vali Vekili Mehmed Ali
DH. MUİ, 18_2/17_9 Bâb-ı Âlî Dahiliye Nezâreti Şifre Kalemi Mamuretülaziz Vilâyeti'nden Alınan Şifre 13 ve 14 ve 22 Eylül sene [1]325 tarihli telgrafnâme-i acizâneme zeyldir. Çarsancak'a tahkike gönderilen Mazgird Kaymakamı Ekrem Efendi'nin mahalli kaymakamıyla müştereken yapdıkları tahkikât evrakı Dersim Mutasarrıflığı'ndan dün geldi. Okudum. Fezlekesinde Ermenilerin ellerinde adi veya resmî hiçbir vesika-i tasarruf olmadığı ve beylerin Ermenilere mezkûr hâne ve bahçelerin bedel-i icâreleri mukabilinde ıstılâh-ı mahallîye göre suhre tabir olunan odun kesmek ve yarmak, bulgur kaynatmak, dam tamir etmek, zahîre taşımak gibi işleri gördürdükleri tebeyyün etdiği ve beyler tarafından bunlardan vazgeçememekde oldukları ifade edildiği beyân ve gerçi bu mesâilin ve tarafeyn müdde ayâtının hal ve takdiri mehâkim-i nizâmiyeye aid ise de beylerle zürrâ arasındaki râbıta-i kadîme-i vifâkın inhilâline ve bazı müşevviklerin tahrikâtına mebnî mesâil-i mezkûrenin birçok mehâzîri intâc edebileceği gösterilmişdir. İmdi buraya bir hafta akdem gelip cevaba intizâren bekleyen kırk elli Ermeniye şu evrak-ı tahkikiyeye göre mahkemeye gitmelerini tekrar söylecek isem de kanmayacakları âşikârdır. Çarsancak beylerine de bilâ-hükm kanunî haklarından vazgeçmelerini teklif etmek tabiî kâbil değildir. Buna ilâveten evvelce de arz olunduğu vechile mezkûr beylerden olup geçen afv-ı umumîde sebîli tahliye olunan Arslan Bey'in de ahîren Mamuretülaziz tüccarından Harputluyan Artin Efendi ile birleşip menâfi -i hususiyelerini tervîcen Ermenileri tahrik etdikleri rivayet olunuyor. Ve Arslan Bey'in hissedarları olan beylerin zararına kendi hissesini hafiyyen Ermenilere satdığı söyleniyor. Evrak-ı tahkikiye de bu ciheti te yid ediyor. Hele mûmâileyhimâdan Artin Efendi'nin bilâ-sebeb üç gün evvel Çarsancak'a gitmesi büsbütün şübheyi artdırmışdır. Burada bulunan Arslan Bey'e nasihat ve kendisiyle beraber mahbushâneden çıkan biraderi Şerif ve amcazâdesi Osman beylerle barışmasını bazı mu teberân ile ilhâh etmiş ve bunu da arz etmişdim. Fakat te siri olmadığı anlaşılıyor. Reviş-i hâl bu yüzden Çarsancak'da Müslümanlar ile Ermeniler arasında mühim ve vahim bir vak a
DH. MUİ, 18_2/17_10 tahaddüs edebileceğini gösteriyor. Fikr-i acizâneme göre şimdilik Ermenilerin hâne ve bahçe ve arazilerinden çıkartdırılması hakkında mahalli meclis idaresince verilen karar vechile muamele olunmakla beraber hakk-ı tasarruf davasını isbat için mahkeme-i aidesine müracaat etmelerini müsted îlere suret-i kat iyede ihtar etmekden ve Çarsancak'a ihtiyâten Dersim'den bir mikdar asker göndermekden başka çare yoksa da Arslan Bey'le Artin Efendi de akıllarını başlarına getirecek bir muamele ister. Bunun için mahkemeye müracaat yolu var ise de usul-i adliyenin tâbi olduğu kuyûd hasebiyle bunun için müsta celen bir neticeye îsâli gayr-i kâbil olduğu gibi belki de hiçbir neticeye müncer olmaz. Fazla olarak o müddet içinde kendilerinin daha ziyade şımarıp bir kat daha tahrike tasaddî ile işi büsbütün karışdıracakları hatıra geliyor. Bu sebeble evvelâ Ermenilerden hânelerinden ve tarlalarından çıkarılmış kimse varsa teâmül-i kadîm vechile bunları yerlerine iade etmek ve teşvik meselesini ta lîk etmek ve sükûn-ı mahalliyenin idâmesi esbâbını istikmâl eylemek üzere iki gün akdem buraya gelmiş bulunan Dersim mutasarrıf vekiline yarın doğru Çarsancak'a gitmesi tenbih ve tebliğ edilmiş olmakla arz-ı keyfiyete ibtidâr ve hususât-ı mebhûse hakkında daha ne yolda tedâbîr ittihâzı tasvîb buyurulursa âcilen emir ve iş âr buyurulmasını istirhâm eylerim. Fermân. Fî 6 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 / [19 Ekim 1909] Vali Vekili Mehmed Galib
DH. MUİ, 18_2/17_2 Dahiliye Nezâreti Muhaberât-ı Umumiye Dairesi Tarih: 11 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 / [24 Ekim 1909] Mamuretülaziz Vilâyeti Vekâleti'ne C. 6 Teşrîn-i Evvel sene [1]325. Tedâbîrin kifayet ve adem-i kifayeti ancak oraca takdir olunabilir. Bu sırada Müslümanlarla Ermeniler arasında bir vak a-i vahîmenin hudûsu ne derece sû-i te sir icra edeceği ve devletce ne gibi netâyic-i vahîmeyi mûcib olacağı müstağnî-i izahdır. Beyân olunan ihtimalâta karşı ittihâzı lâzım gelen tedâbîr-i müessirenin takdir-i mahiyeti vilâyete aid ve böyle bir hâlin men -i tahaddüsü emrinde lâzım gelen tedâbîrde zerrece kusur edilip de Hüdâ ne-kerde iki unsur beyninde vukuât-ı gayr-i marziye hudûs edecek olursa mes uliyet de bittab oraya râci dir. Elde bulunan kuvve-i askeriye gayr-i kâfi görüldüğü hâlde derhal Dördüncü Ordu Müşiriyetiyle bi'l-muhabere tezyîd-i kuvvet esbâbının istikmâli ve bu bâbda müşkilâta tesadüf ederseniz keyfiyetin nezârete iş ârı muktezîdir. İttihâz edilen tedâbîrle netâyic-i hâsılanın da iş ârı muntazardır. Şifre
DH. MUİ, 18_2/17_3 Dahiliye Nezâreti Muhaberât-ı Umumiye Dairesi Şube: 4 Evrak Numarası: 486/487 Tarih: Fî 19 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 / [1 Kasım 1909] Mamuretülaziz Vilâyeti Vekâleti'ne C. 16 Teşrîn-i Evvel sene [1]325. Ahmed Bey ile Arslan Bey'in mahdûmunun merkez-i vilâyete celbi idareten teb îd demek olacağından Kanun-ı Esasî'ye mugayir ve bittab gayr-i caizdir. Binâenaleyh mûmâileyhimânın beyne'l-anâsır ilkâ-yı fesad eylediklerine dair delâil ve emârât elde edilerek cihet-i adliyeye teslimleri muktezî ve münâza un fîh arazi hakkında Çarsancak'da teşkil edildiği bildirilen komisyon mukarrerâtının da hulâsaten tebliği menûtdur. Şifre
DH. MUİ, 18_2/17_11 Bâb-ı Âlî Dahiliye Nezâreti Şifre Kalemi Mamuretülaziz Vilâyeti'nden Alınan Şifre C. 11 Teşrîn-i Evvel sene [1]325. Çarsancak'a gönderilen Dersim Mutasarrıf vekili Sâbit Bey tarafından şimdi aldığım telgrafnâmede verilen talimâta tevfîkan evvelki kaza merkezi olan Peri Kasabası nın bilumum ahali ve ağalarla Ermeni murahhasaları hükûmet konağı önüne cem ile icra etdiği nesâyih ve vesâyâ üzerine aradaki mesele hakkında netice-i mukarrerâta kadar te âmül-i kadîmin muhafazasına tarafeynin muvâfakat eyledikleri ve hall-i mesele için kaymakam-ı kazanın riyâseti altında Ermeni murahhasası dahi dahil olduğu hâlde teşkil edilecek komisyon ma rifetiyle münâza un fîh olan emlâk ve arazinin tasarrufları hakkında ibrâz olunacak senedâtın ba de't-tedkik musaddak suretlerinin vilâyete irsâliyle buraca işin mahkemeye tevdî i mi yoksa cânib-i Bâbıâlice tasdiki mi her hangi suret tensîb olunursa ol suretle muamele ifasına rıza gösterdikleri cihetle mezkûr komisyonun teşkil edildiği ve bu suretle merkez-i kazada bulunan ahalinin memnunen kâmilen yerlerine gitmiş oldukları ve kendisinin de Hozat'a hareket eylediği iş âr kılınmışdır. Bu cihetle mezkûr komisyondan vürûd edecek evrak üzerine keyfiyetin bi't-teemmül iktizâsının ifa ve arz edileceği ve lütuf ve imdâd-ı Hüdâ'ya mütevekkilen kaza-yı mezkûrca idâme-i asayişe müstemirren hasr-ı nazar-ı dikkat edileceği ma rûzdur. Fermân. Fî 12 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 / [25 Ekim 1909] Vali Vekili Mehmed Ali
DH. MUİ, 18_2/17_12 Bâb-Âlî Dahiliye Nezâreti Şifre Kalemi Mamuretülaziz Vilâyeti'nden Vârid Olan Şifre C. 11 Teşrîn-i Evvel sene [1]325. Çarsancak meslesine dair Dersim Mutasarrıflığı'na vâki olan tebligâta cevaben alınan telgrafnâmenin sureti ber-vech-i zîr arz olunur. Fermân. Fî 14 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 / [27 Ekim 1909] Vali Vekili Mehmed Ali Suret C. 12 Teşrîn-i Evvel sene [1]325. Çarsancak'da teşkil edilen komisyon kaymakamın riyâseti altında mal müdürü ve komiser ve Belediye reisi efendilerle Ermeni murahhasası ve Belediye ve Meclis-i İdare azâsından mürekkebdir. Bunlar vazifelerini sıhhat ve selâmetle ifa edecekleri bi't-tahkik anlaşılmakla ona göre tayin edilmiş ve kaymakama da icab eden şeylerin kâffesi anlatılmışdır. Ermenilerin en birinci müşevvikleri Arslan Bey ile Harputlu oğlu olduğu muhakkak ise de bir kimse bu bâbda resmen ifa-yı şehâdet etmiyor. Ağalar âşikâr söylüyorlarsa da onlar medhaldâr oldukları için ifadeleri alınamadı. Yalnız Ahmed Bey'e sadakatleri bâkî kalan iki Ermeninin Arslan Bey'in teşvikâtına dair verdikleri ifade zabt olundu. İrâde buyurulursa takdim edeyim. Kazadaki kuvve-i askeriye şimdilik kâfi görülüyor. İcab ederse tezyîdi için hemen müracaat eylemesi ve ne ûzübillâh ufak bir meselenin bile tahaddüsüne meydan verilmemesi kaymakama suret-i kat iyede tenbih edildiği ve buradan da yine nezâretden hâlî kalınmadığı ma rûzdur. Fî 13 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 / [26 Ekim 1909]
DH. MUİ, 18_2/17_13 Bâb-ı Âlî Dahiliye Nezâreti Şifre Kalemi Mamuretülaziz Vilâyeti'nden Vârid Olan Şifre Çarsancak Kaymakamlığı'nın iş ârına atfen Dersim Mutasarrıflığı'ndan alınan telgrafnâmede Çarsancak merkezinde bulunan Ahmed Bey'le Arslan Bey'in mahdûmunun şu sırada Çarsancak'da ikametleri mahzurdan sâlim olmadığı cihetle bunların muvakkaten merkez-i vilâyete aldırılmaları ehemmiyetle izbâr olunmakla mûmâileyhimânın serî an buraya gönderilmeleri cevaben yazıldığı ma rûzdur. Fermân. Fî 16 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 / [29 Ekim 1909] Vali Vekili Mehmed Ali