Ýntihar Giriþimi Olan Bireylerde Birinci ve Ýkinci Eksen Tanýlarý

Benzer belgeler
Dikkat Eksikliði Hiperaktivite Bozukluðu Tanýsý Alan Çocuklarýn Ebeveynlerinde Kiþilik Bozukluklarý

Yineleyici ve Tek Dönem Major Depresif Bozukluðu Olan Hastalarýn Kiþilik ve Affektif Mizaç Özellikleri

Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M.

Ýntihar Giriþimlerinin Ýncelenmesi: Risk Faktörleri ve Takip

Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri

Bir psikiyatri kliniði yataklý birimi hastalarýnda. birlikteliði: Retrospektif bir çalýþma

Þiddet Ýçeren ve Ýçermeyen Ýntihar Giriþiminde Bulunan Hastalarda Serum Kolesterol Düzeyleri

Tedavi Arayýþýnda Olan Eroin Baðýmlýlarýnda I. Eksen Psikiyatrik Komorbidite: Sosyodemografik ve Madde Kullaným Özellikleri Ýle Ýliþkisi

Bir Eðitim Hastanesinde Psikiyatri Konsültasyon Hizmetlerinin Deðerlendirilmesi

Alkol/Madde Baðýmlýlarýnda Özkýyým Giriþimi Öyküsünün Klinik Belirtilerle Ýliþkisi

Psikiyatri Hastalarýnda Týp Dýþý Çare Arama Davranýþý: Türkiye'de ve Almanya'da Yaþayan Türkler Arasýnda Karþýlaþtýrmalý Bir Ön Çalýþma

PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*

Obsesif Kompulsif Bozukluðun Belirti Daðýlýmýnýn ve Komorbiditesinin Çocuk ve Ergenler ile Eriþkinler Arasýnda Karþýlaþtýrýlmasý

Cloninger'in Mizaç ve Karakter Boyutlarý ile Kiþilik Bozukluklarý Arasýndaki Ýliþki

Trikotilomanide Klinik Özellikler

Bipolar Bozukluk Baþlangýç Yaþýnýn Klinik ve Gidiþ Özellikleriyle Ýliþkisi

Sivas Numune Hastanesi Acil Servisine Baþvuran Ýntihar Giriþimlerinin Deðerlendirilmesi

Obsesif kompulsif bozuklukta sosyodemografik verilerin tedaviye direnç açýsýndan karþýlaþtýrýlmasý

Erken ve Geç Baþlangýçlý Erkek Alkol Baðýmlýlarýnda Sosyodemografik, Klinik ve Psikopatolojik Özelliklerin Karþýlaþtýrýlmasý

Kahta Devlet Hastanesi Psikiyatri Kliniðinde Yatan Hastalarýn Sosyodemografik ve Klinik Özellikleri

Malatya Ýlinde 2005 Yýlýnda Ýntihar Giriþiminde Bulunan Bireylerde Klinik ve Sosyodemografik Özellikler

Madde Kullanýmý Nedeni Ýle Yatarak Tedavi Görenlerde Ýntihar Giriþimi Öyküsü

Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon

Kalple Ýliþkili Olmayan Göðüs Aðrýsý Olan Hastalarda Psikiyatrik Eþtaný

Bir Üniversite Hastanesinde Yatan Hastalardan Ýstenen Psikiyatrik Konsültasyonlarýn Deðerlendirilmesi

Suç işlemiş bipolar bozukluklu olgularda klinik ve suç özellikleri: BRSHH den bir örnek. Dr. Tuba Hale CAMCIOĞLU

ÇOCUK VE ERGEN PSÝKÝYATRÝSÝ BÖLÜMÜNE BAÞVURAN ERGENLERÝN KLÝNÝK ÖZELLÝKLERÝ

Yetişkin Psikopatolojisi. Doç. Dr. Mehmet Akif Ersoy Ege Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Bornova İZMİR

Çocuk Psikiyatri Hastalarýnda Yatýþ Süresine Etki Eden Faktörler

Obsesif Kompulsif Kiþilik Bozukluðu Olan ve Olmayan Obsesif Kompulsif Bozukluk Hastalarýnda Klinik Özelliklerin Karþýlaþtýrýlmasý

Sosyal anksiyete bozukluðu, ilk kez 1966'da Marks

Dr. Sevim Buzlu*, Nihal Bostancý**, Derya Özbaþ***, Sevil Yýlmaz****

Batman'da Çocuk Psikiyatrisi Polikliniðine Baþvuran Hastalarda Belirti ve Taný Daðýlýmlarý

TAMAMLANMIŞ İNTİHARLARDA ALKOL MADDE KULLANIM ÖYKÜSÜNÜN ROLÜ*

Madde Kullanma Eðilimi Ölçeðinin Geçerlik ve Güvenilirliði

Yatarak Tedavi Gören Psikiyatri Hastalarında İntihar Girişiminin Klinik Özellikler ve Sosyodemografik Değişkenlerle İlişkisi

Psikiyatrik Bozukluklara Baðlý Engellilik Hali; Üniversite Hastanesi Deneyimi. Disabilites Due to Psychiatric Disorders: Sample Of University Hospital

Yataklý Tedavi Hizmeti Sunan Psikiyatri Kliniklerinde Ektanýlar

Aurasýz migren ile epizodik gerilim tipi baþaðrýsý: Psikiyatrik morbidite ve ayýrt edici diðer özelliklerin araþtýrýlmasý

Dicle Üniversitesi Öðrencilerinde Madde Kullanýmýný Belirleyen Risk Faktörleri

Sosyal Kaygý Bozukluðu ile Panik Bozukluðu Olgularýnýn Demografik ve Bazý Klinik Özellikler Açýsýndan Karþýlaþtýrýlmasý

Þizofreninin klinik özelliklerini anlatan kitap ya

Bedensel Hastalýðý Olan Kiþiler Arasýnda Psikiyatrik Yardýma Ýhtiyacý Olanlar Tanýnabiliyor mu?

Çocuk psikiyatrisinde acil durumlara iliþkin ortak bir yol

Major depresif bozukluk tam olarak iyileþebildiði

Hemodiyaliz ve Periton Diyalizi Uygulanan Hastalarda Psikiyatrik Bozukluklar, Algýlanan Sosyal Destek ve Yaþam Kalitesi Düzeylerinin Karþýlaþtýrýlmasý

Klinik ve Subklinik Hipotiroidide Psikiyatrik Belirti Düzeyi ve Psikiyatrik Belirtilerin Tiroid Hormon Düzeyleri Ýle Ýliþkisi

Bir Anadolu Þehrinde Psikiyatri Kliniðine Baþvuran Hastalarýn Hastalýk Açýklama ve Çare Arama Davranýþlarý

Depresyon, Pratisyen Hekimler ve Depresyon Eðitimi

İntihar Girişiminde Bulunan Ergenlerde Psikiyatrik Tanıların, Demografik ve Klinik Özelliklerin Değerlendirilmesi

Depresif Bozukluklarda Risk Etkenleri

Yaygýn Anksiyete Bozukluðu Tanýlý Bireylere Verilen Psikoeðitimin Tedavideki Etkinliðinin Ýncelenmesi

Sosyal Fobinin Diðer Psikiyatrik Hastalýklarla Birlikteliði


DEHB Tanýlý Çocuklarýn Ebeveynlerinde DEHB Oraný

Çekirdek belirtileri açýsýndan duygulaným alanýnda. Birinci Basamakta Depresyon: Tanýma, Ele Alma, Yönlendirme. Özet

Agorofobisi Olmayan Panik Bozukluk Hastalarýnda Eþlik Eden Sosyal Fobik Semptomlarýn ve Sosyodemografik Deðiþkenlerin Ýncelenmesi

Kayseri Ýl Merkezinde Bir Saðlýk Ocaðýna Baþvuran Diyabetik Hastalarda Metabolik Kontrol Durumu ve Eþlik Eden Faktörler

Yeme Bozukluðu ve Bipolar Bozukluk Birlikteliði


Sýnýrda Kiþilik Bozukluðu Aslýnda Bir Bipolar Spektrum Bozukluðu mudur?

Kronik depresyon (distimi) tanýmý güvenilir çalýþmalara

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu


ACİL OLARAK PSİKİYATRİ KLİNİĞİNE YATIRILAN HASTALARDA MADDE KULLANIMI TARAMASI

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER

ALKOL BAĞIMLILIĞINDA İNTİHAR DAVRANIŞININ ARAŞTIRILMASI*

Acil Servise Baþvuran Adli Olgularda Psikiyatrik Taný Birlikteliðinin ve Madde Kullanýmýnýn Geriye Dönük Deðerlendirmesi

2006 cilt 15 sayý

makale (7). Kiþinin saðlýðý ile yaptýðý iþ arasýnda birbirini etkileyen dinamik

Dissosiyatif Kimlik Bozukluðu: Taný ve Nozolojik Sorunlar

Sosyal Fobi. Özet. Taný ve Sýnýflandýrma

Uçucu Baðýmlýlýðý ve Kötüye Kullanýmý: Epidemiyoloji, Risk Gruplarý ve Önleme Programlarýnýn Gerekliliði

Sýnav Kaygýsý ve Ýliþkili Psikiyatrik Belirtiler

Sosyal Fobi Hastalarýnda Aleksitimi, Umutsuzluk ve Depresyon: Kontrollü Bir Çalýþma

Dikkat Eksikliði Hiperaktivite Bozukluðu ve Primer Enürezis Nokturnalý Çocuklarýn Annelerindeki Psikiyatrik Belirtiler ve Yetiyitimi

Eþtaný (komorbidite), iki ya da daha fazla. Depresif Bozukluklarda Eþtaný (Komorbidite) Özet

Dikkat Eksikliði Hiperaktivite Bozukluðu (DEHB)

NT HAR G R fi M NDE BULUNANLARDA SOSYODEMOGRAF K ÖZELL KLER, STRES ETMENLER VE RUHSAL BOZUKLUKLAR*

Erciyes Üniversitesi Öðrencilerinde Sigara Ýçme Durumunun Yýllarý Arasýndaki Deðiþimi

Yatan hastalarýn anksiyete ve depresyon düzeyleri ve iliþkili faktörlerin incelenmesi

Depresyon Tanýsý Almýþ Hastalarda Ölüm Kaygýsýnýn Araþtýrýlmasý

Obez Kadýnlarda Psikiyatrik Taný Sýklýðý

Huzurevinde Yaþayan Bireylerde Depresyon Düzeyi, Ölüm Kaygýsý ve Günlük Yaþam Ýþlevlerinin Belirlenmesi

1960'lardan Günümüze Depresyonun Epidemiyolojisi, Tarihsel Bir Bakýþ

Þizofreni özellikle düþünce, algý ve duygulaným

Anksiyetenin aþýrý ve kiþiyi felç eden formunun bir

Özkıyım girişimi nedeni ile acil servise başvuran hastalarda hazırlayıcı etkenler 1

Ýntiharýn Nörobiyolojisi #

Huzurevindeki Yaþlýlarda Depresyon Sýklýðý ve Ýliþkili Risk Etmenleri

Kişilik Bozukluklarında Tanı Koyma Araçlarının Karşılaştırılması

Akut ve Geçici Psikotik Bozukluk Ýzleminde Taný Stabilitesi: Bir Ön Çalýþma

EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

Bir Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Geç Baþlangýçlý Þizofreni Hastalarýnýn Klinik ve Sosyodemografik Özellikleri

Lise ve Üniversite Öðrencilerinde Ýntihar Olasýlýðýnýn Deðerlendirilmesi

Gazi Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Kliniðinde Yatan Hastalarýn Sosyal Güvenlik Kurumuna Fatura Edilen Tedavi Maliyetlerinin Deðerlendirilmesi

Halkla Ýliþkiler ve Cinsiyet

Aile içi fiziksel þiddete maruz kalmýþ evli kadýnlarda klinik özellikler, çiftlerarasý uyum ve cinsel yaþam kalitesi

Obsesif Kompulsif Bozukluk ve Komorbid Durumlar

Transkript:

Ýntihar Giriþimi Olan Bireylerde Birinci ve Ýkinci Eksen Tanýlarý Figen Çulha ATEÞCÝ*, Murat KULOÐLU**, Ertan TEZCAN***, Mustafa YILDIZ**** ÖZET Bu çalýþmada intihar giriþiminde bulunan hastalarda birinci ve ikinci eksen tanýlarýnýn görülme sýklýklarýnýn belirlenmesi amaçlanmýþtýr. Çalýþma grubunu Þubat 1996 - Ocak 1997 tarihleri arasýnda intihar giriþimi nedeniyle Fýrat Üniversitesi Týp Fakültesi acil polikliniðine baþvuran 60 eriþkin hasta oluþturmuþtur. Hastalara klinik görüþmeyi takiben DSM-III-R için yapýlandýrýlmýþ SCID I ve SCID II formlarý uygulanmýþtýr. Hastalarýn %46.6 sýnda depresif bozukluk (%18.3 major depresif bozukluk, %15 BTA depresif bozukluk, %13.3 distimi), %18.3 ünde borderline kiþilik bozukluðu, %16.7 sinde histrionik kiþilik bozukluðu saptanmýþtýr. Olgularýn %15 inde herhangi bir birinci eksen bozukluðu ve %51.7 sinde ikinci eksen bozukluðu belirlenememiþtir. Ýntihar giriþimlerinde en sýk rastlanan ruhsal bozukluk tanýsýnýn depresif bozukluklar olduðu, borderline ve histrionik kiþilik bozukluklarýnýn depresif bozukluklara sýklýkla eþlik ettiði belirlenmiþtir. Anahtar Sözcükler: Ýntihar giriþimi, ruhsal bozukluk, depresyon, kiþilik bozukluðu. SUMMARY * Yrd. Doç. Dr., Pamukkale Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, DENÝZLÝ ** Yrd. Doç. *** Doç. Dr., Fýrat Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, ELAZIÐ **** Doç. Dr., Kocaeli Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, KOCAELÝ Axis I and Axis II Diagnoses in Suicide Attempters Its aimed to determine the morbidity of axis I and axis II diagnoses in a group of suicide attempters. The study group was consisted of 60 adult patients who had been consulted for suicide attempt in the emergency department of the Medical School of the University of Fýrat, between February 1996 and January 1997. Patients were evaluated SCID I and SCID II forms for the DSM-III-R following the interview. 46.6% of the patients had depressive spectrum diagnoses (18.3% major depressive disorder, 15% depressive disorder NOS, 13.3% dysthymia). Meanwhile, 18.3% was diagnosed as having borderline personality disorder, and 16.7% histrionic personality disorder. No major mental disorder in 15%, and no personality disorder in 51.7% was diagnosed. In this study, it was found that, depressive disorders were the most frequently seen mental disorder among the suicide attempters, and borderline personality and histrionic personality disorders were the most common comorbid personality disorders in these patients. Key Words: Suicide attempt, mental disorder, depression, personality disorder. GÝRÝÞ Kiþinin istemli olarak yaþamýna son vermesi olan intihar, psikiyatride baþta gelen ölüm nedenidir. Ýntihar rastgele ve amaçsýz bir hareket deðildir. Aksine deðiþtirilemez þekilde yoðun bir sýkýntýya neden olan bir sorun ya da krizden kurtulma yoludur. Ýntihar umutsuzluk ve yardýmsýzlýk düþünceleri, devam eden ve dayanýlmaz stres faktörleri arasýndaki ambivalan çatýþmalar ve bireyin önündeki seçeneklerin daralmasý ile baðlantýlýdýr (Alec 2000, Garnfinkel 1982). Ýntihar giriþimlerinde en fazla kullanýlan yöntem ilaç alýmý olup, daha önce giriþimi olanlarda, intihar etmiþ 22

ÝNTÝHAR GÝRÝÞÝMÝ OLAN BÝREYLERDE BÝRÝNCÝ VE ÝKÝNCÝ EKSEN TANILARI bireylerin bulunduðu ailelerden gelen kiþilerde intihar olasýlýðý yüksektir (Robbins ve Alessi 1985, Goldstein ve ark. 1991). Ýntiharla ilgili olarak en çok incelenen konulardan biri ruhsal bozukluklardýr. Çok sayýda çalýþmada intihar giriþiminde bulunan veya intihar nedeniyle ölen bireylerde yüksek oranda ruhsal bozukluklar bildirilmiþ olup intihar giriþimi ile iliþkisi en fazla gösterilen depresyondur (Henriksson ve ark. 1993, Isometsa ve ark. 1994). Depresif bozukluðu olan hastalarýn yaklaþýk 2/3 ünde intihar düþüncesi görülür. Bu hastalarýn yaþam boyu intihar olasýlýðý ise %15 dolayýnda olup, depresyondaki intihar oranýnýn diðer psikiyatrik bozukluklardan 3-4 kat daha fazla görüldüðü bildirilmektedir (Henriksson ve ark. 1993, Fawcett ve ark. 1987). Hýzlý döngülü ve karýþýk tipte duygudurum bozukluklarý da intihar riskini arttýrabilmektedir (Black ve ark. 1988). Madde kullanýmý ve alkolizm ile intihar birlikteliði %15 gibi yüksek oranlardadýr. Tek baþýna depresyon geçiren veya alkol baðýmlýlarýna göre depresif dönemdeki alkol baðýmlýlarýnýn intihar etme olasýlýklarý daha yüksektir. Bu nedenle madde kullanýmý olan depresif hastalarýn intihar düþüncesi açýsýndan dikkatle incelenmesi gerekmektedir (Murphy 1990, Fowlar ve ark. 1986). Panik bozukluðu olan hastalarda depresyon geliþme riskinin ve beklenti anksiyetesi nedeniyle alkol kötüye kullanýmýnýn saðlýklý bireylere göre daha fazla olmasý intihar eðilimini arttýrmaktadýr (Johnson ve ark. 1990, Dilbaz 1995). Ýntiharlarda psikotik bozukluklar önemli olup, çeþitli çalýþmalarda %1-25 arasýnda deðiþen oranlarda görülmektedir. Þizofrenide intihar riski, pozitif belirtili alevlenme dönemlerine kýyasla relaps sonrasý iyileþme döneminde veya ümitsizlik ve mizacýn deprese olduðu dönemlerde artar. Kronik þizofrenlerin %12 sinin, benzer olarak akut þizofrenilerin de %12 sinin intihar nedeniyle ölmüþ olduklarý saptanmýþtýr (Alec 2000, Black ve ark. 1988, Hawton ve Catalon 1994). Ýntiharlarda ruhsal bozukluklarýn yaný sýra bireyin kiþilik özellikleri de önemlidir. Ýntihar giriþiminde bulunan hastalar genellikle olgunlaþmamýþ, benmerkezcil, fazla baðýmlýlýk gereksinimleri olan, dürtü kontrolleri zayýf bireylerdir. Bu özelliklerin toplandýðý küme B kiþilik bozukluklarýnda (antisosyal, borderline, histrionik, narsisistik) kendine zarar verme ya da intihar öyküsü sýktýr (Alec 2000, Siever ve Davis 1991). Borderline kiþilik bozukluðu manüplatif intiharlarýn ve depresyonda kendine zarar verme davranýþlarýnýn çok fazla görüldüðü bir kiþilik bozukluðu tipidir (Gunderson 1994). Obsesif kompulsif bozukluðu olan kiþilerde ise sadistik bir süperegoya ambivalan baðýmlýlýk ile dayanýlmaz bir suçluluk geriliminden ne pahasýna olursa olsun kurtulma gereksinimi, bu kiþilerin en sýk intihar nedenidir (Wallace 1994). Bazý kiþilik bozukluklarý da depresyona yatkýnlýk eðilimi nedeniyle intiharla iliþkili görünmektedir. Baðýmlý kiþilik özellikleri taþýyan bireylerin temel korkularý, reddedilme ya da terk edilme ile ilgilidir. Þizotipal kiþilik yapýsýndaki bireyler ise tehlikelere açýk olduklarýna inanýrlar. Narsisistik kiþilik yapýsýndaki bireyler, diðer insanlardan bekledikleri hayranlýðý ve saygýyý görmezlerse kýzgýnlýk duyarlar, depresyona girerler. Çekingen kiþilik bozukluklu bireyler; deðersizim, hiç bir iþe yaramam, sevilmeyecek biriyim gibi temel düþünce þemalarýna sahiptirler. Dolayýsýyla bu bireyler anksiyete ve depresif yaþantýlara duyarlý olup intihar eðilimi taþýyabilirler (Savaþýr ve ark. 1996, Gunderson 1994). Ýntihar davranýþýnda psikiyatrik bozukluklar yani birinci ve ikinci eksen tanýlarý risk faktörü olabilmekte, bu bozukluklarýn tanýnmasý ve uygun yaklaþýmda bulunulmasý ise yaþam kurtarýcý olabilmektedir. Çalýþmamýzda intihar giriþimi nedeniyle baþvuran hastalarda ruhsal bozukluklar ve kiþilik bozukluklarýnýn görülme sýklýklarýnýn saptanmasý amaçlanmýþtýr. GEREÇ VE YÖNTEM Hasta Grubu Bu çalýþma Fýrat Üniversitesi Týp Fakültesi nde, intihar giriþimi nedeniyle acil servise baþvuran 18 yaþ ve üzeri 60 hastada gerçekleþtirilmiþtir. Hastalara çalýþma hakkýnda bilgi verilmiþ ve gönüllü olanlarla ayrý bir görüþme yapýlarak gerekli bilgiler alýnýp, klinik deðerlendirmeleri yapýlmýþtýr. Ýntihar giriþimi sonucu yaþamýný kaybeden iki, 18 yaþýn altýnda olan altý ve çalýþmayý kabul etmeyip yeterli bilgi vermeyen üç hasta çalýþma dýþý býrakýlmýþtýr. Çalýþma grubunu oluþturan 60 hasta acil týbbi tedavileri tamamlandýktan sonra görüþebilecek duruma geldiklerinde deðerlendirilmiþler. Araçlar Sosyodemografik Bilgi Formu (SBF) Hastalarýn cinsiyet, yaþ, eðitim düzeyi, medeni durum ve ekonomik durumlarý, daha önce psikiyatrik tedavi 23

ATEÞCÝ FÇ, KULOÐLU M, TEZCAN E, YILDIZ M. görüp görmedikleri, intihar giriþiminde bulunup bulunmadýklarý, her hasta için ayrý bir form düzenlenerek kaydedilmiþtir. Sosyodemografik bilgilerdeki olasý eksiklikleri tamamlayabilmek ve daha ayrýntýlý bilgi almak için hastalarýn aileleriyle de görüþülmüþtür. DSM-III-R i in Yap land r lm Klinik G r mesi- SCID (Structured Clinical Interwiev for DSM-III-R) (Spitzer ve ark. 1987): DSM-III-R sýnýflandýrmasýna uygun olarak geliþtirilmiþ, I. eksende yer alan psikiyatrik bozukluklarýn tanýlarýný koyma olanaðý saðlayan yapýlandýrýlmýþ bir görüþme yöntemidir. DSM-III-R Ki ilik Bozukluklar i in Yap land r lm Klinik G r me K lavuzu-scid II (Manual for the Structured Clinical lnterwiev for DSM-III-R Personality Disorders) (Spitzer ve ark. 1990): DSM-III-R sýnýflandýrmasýna uygun olarak geliþtirilmiþ, II. eksende yer alan kiþilik bozukluklarý tanýlarýný koyma olanaðý saðlayan yapýlandýrýlmýþ bir görüþme yöntemidir. SCID I ve SCID II, Sorias ve arkadaþlarý (1990) tarafýndan Türkçe ye çevrilerek uyarlamalarý yapýlmýþtýr. Uygulama ve Deðerlendirme Hastalarýn deðerlendirilmeleri acil serviste yapýldýktan sonra detaylý görüþme için ilk 48 saat içinde ikinci bir randevu verildi. Ýkinci görüþmede SBF, SCID I ve SCID II formlarý uygulandý. BULGULAR Çalýþma grubunu oluþturan 60 hastanýn 34 ü (%56.7) kadýn 26 sý (%43.3) erkekti. Olgularýn yaþ ortalamasý 25.8±10.2 yýl (yaþ aralýðý 18-65 yýl) idi. Çalýþma grubunun sosyodemografik özellikleri Tablo 1 de özetlenmiþtir. Tüm grubun %53.3 de psikiyatrik bozukluk ve %48 de psikofarmakolojik tedavi öyküsü bulunmaktaydý. Giriþimcilerin en fazla kullandýklarý yöntem %65 oranýyla ilaç alýmýydý. Bunu sýrasýyla tarým ilaçlarýnýn kullanýmý (%18.3), ateþli silahlar (%5), yüksekten atlama (%5), asý (%3.3), kesi (%1.7) ve boðulmanýn (%1.7) izlediði saptandý. Olgularýn 46 sýnýn (%76.7) ilk, 8 inin (%13.3) ikinci, 6 sýnýn (%10) üç ve üçten fazla intihar giriþimleri olduðu belirlendi. Ýntihar giriþiminde bulunan hastalarýn çoðunluðu (%46.7) psikiyatrik deðerlendirilmelerinde depresif bozukluklar tanýsý almýþtýr. Depresif bozukluklarý sýk- Tablo 1. Çalýþma grubunun sosyodemografik özellikleri Sosyodemografik Çalýþma grubu özellikler s % Medeni durum Evli 18 30 Bekar 37 61.6 Dul 5 8.3 Eðitim düzeyi Eðitimsiz 6 10 Ýlkokul 14 23.3 Ortaokul 5 8.3 Lise 17 28.4 Yüksekokul 18 30 Meslek Öðrenci 19 31.7 Ýþsiz 8 13.3 Ev hanýmý 18 30 Memur 10 16.7 Serbest 5 8.3 Ekonomik durum Ýyi 6 10 Orta 30 50 Kötü 24 40 Yaþadýðý yer Köy 6 10 Kasaba 5 8.3 Kent 49 81.7 Tablo 2. Çalýþma grubunun psikiyatrik taný daðýlýmý Psikiyatrik taný S % Depresif bozukluklar 28 46.6 Major depresif bozukluk 11 18.3 BTA*depresif bozukluk 9 15 Distimi 8 13.3 Anksiyete bozukluklarý 8 13.4 Yaygýn anksiyete bozukluðu 3 5 BTA*anksiyete bozukluðu 2 3.3 Posttravmatik stres bozukluðu 1 1.7 Obsesif kompulsif bozukluk 1 1.7 Panik bozukluk 1 1.7 Psikotik bozukluklar 9 15 Paranoid bozukluk 2 3.3 Þizofreni 6 10 Kýsa psikotik bozukluk 1 1.7 Somatoform bozukluklar 5 8.3 Konversiyon bozukluðu 5 8.3 Madde baðýmlýlýðý 1 1.7 Alkol kullanýmý 1 1.7 BTA*= Baþka türlü adlandýrýlamayan 24

ÝNTÝHAR GÝRÝÞÝMÝ OLAN BÝREYLERDE BÝRÝNCÝ VE ÝKÝNCÝ EKSEN TANILARI Tablo 3. Çalýþma gurubunda belirlenen kiþilik bozukluklarý Kiþilik bozukluklarý S % Borderline 11 18.3 Histrionik 10 16.7 Antisosyal 3 5 Obsesif-kompulsif 3 5 Çekingen 2 3.3 Bozukluk seviyesinde olmayan kiþilik hatlarý 31 51.7 lýk açýsýndan psikotik bozukluklar (%15) ve anksiyete bozukluklarý (%13.3) izlemiþtir. Ýntihar giriþiminde bulunan hastalarýn psikiyatrik taný daðýlýmý Tablo 2 de gösterilmiþtir. Komorbid durumlara bakýldýðýnda sadece üç depresif hastada baþka türlü adlandýrýlamayan anksiyete bozukluðu ve bir þizofren hastada depresif bozukluk saptanmýþtýr. Hastalar kiþilik bozukluklarý açýsýndan incelendiðinde, Tablo 3 de görüldüðü gibi çoðunluðunun borderline (%18.3), histrionik (%16.7) ve antisosyal (%5) kiþilik bozukluðu olduðu belirlendi. Bu sonuçlara göre Küme B kiþilik bozukluðu %40 oranýnda saptandý. TARTIÞMA Sosyodemografik özelliklerin deðerlendirildiði çalýþmalarda intihar oranlarý erkeklerde daha fazlayken, intihar giriþimlerinde kadýnlarýn önde gittiði bilinmektedir (Mc Clure 1984, Hawton 1987). Benzer olarak çalýþmamýzda kadýnlarýn oraný erkeklerden fazlaydý (1.3/1). Ýntihar giriþiminde bulunan bireylerin önceden intihar giriþimi deneyimi olmasý ve çoðunun psikiyatrik tedavi almasý bu hastalarýn sorunlarýný çözümleyemedikleri ya da hastalýklarýnýn düzelme yolunda olmadýðý izlenimini yaratmaktadýr. Ýntihar giriþiminde bulunabilecek hastalarýn diðer psikiyatrik hastalardan ayrýt edilmelerinde ve intiharý önleme çabalarýnýn intihar tehlikesi yüksek hastalara ulaþtýrýlmasýnda, öyküde daha önce intihar giriþiminin olmasý önemli bir uyarýcý olarak görülmektedir (Hawton ve Catalon 1994, Cirit ve ark. 1990). Ülkemizde yapýlan bir çalýþmada intihar giriþiminde bulunan bireylerin %40 ýnýn daha önce psikiyatrik baþvuru yapýp tedavi gördükleri, %10 unun ise yatarak psikiyatrik tedavi aldýklarý saptanmýþtýr (Cirit ve ark. 1990). Çalýþmamýzda da benzer biçimde olgularýmýzýn %48.7 sinin önceden psikiyatrik tedavi gördüðünü saptadýk. Ýntihar giriþiminde bulunan bireylerin tekrar giriþimde bulunma olasýlýklarýnýn genel topluma göre daha fazla olduðu bilinmektedir (Hawton ve Catalon 1994). Shafii ve arkadaþlarý (1985) intihar giriþimcilerinin %40 ýnýn daha önceden en az bir kez giriþimde bulunmuþ olduklarýný bildirmiþlerdir. Çalýþmamýzda da hastalarýn %23.3 ünün önceden en az bir kez giriþimde bulunduðu görülmektedir. Kullanýlan yöntemler incelendiðinde intihar giriþimlerinin %70-90 ýný kolay bulunmasý ve ucuz olmasý nedeniyle aþýrý doz ilaç kullanýmý oluþturmaktadýr. Alýnan madde miktarý deðiþmekle birlikte genellikle azdýr ve hayatý tehdit edici düzeyde deðildir. Bunu tarým ilaçlarý ve kimyasal maddelerin kullanýmý izlemektedir. Giriþimlerin yaklaþýk %10 u kesici aletlerle, az bir kýsmý ise fazla risk içeren ateþli silahlarla olmaktadýr. (Murphy 1990, Shaffer ve ark. 1988). Garfinkel (1982) intihar giriþimlerinde %87.9 oranýnda ilaçlarýn kullanýldýðýný bildirmektedir. Çalýþmamýzda ilaç alýmý %65 lik oranla en sýk kullanýlan intihar giriþimi yöntemi olup arkasýndan tarým ilacý kullanýmý gelmekteydi. Ýntihar giriþiminde önemli risk faktörlerinden biri de taný konulabilir psikiyatrik hastalýklarýn varlýðýdýr. Ýntihar giriþimlerinde %90 lara kadar varan oranlar bildirilmektedir (Alec 2000, Goldstein ve ark. 1991). Ýntiharlarda ruhsal bozukluklarýn oraný Brown ve arkadaþlarý (1995) tarafýndan %61, Conwell ve arkadaþlarý (1996) tarafýndan %90.1 olarak belirlenmiþtir. Benzer olarak çalýþmamýzda intihar giriþiminde bulunanlarda psikiyatrik bozukluk oranýný %85 olarak saptadýk. Psikiyatrik bozukluklar arasýnda intihar oraný en yüksek olan taný grubunun, depresif bozukluk spektrumu olduðu bilinmektedir (Hawton 1987). Ýntihar giriþiminde bulunmuþ 100 kiþi üzerinde yapýlan bir çalýþmada bu kiþilerin %70 inde depresyon, %15 inde alkolizm, %3 ünde þizofreni ve %5 inde diðer bozukluklar saptanmýþtýr (Pfeiffer ve ark. 1991). Vieta ve arkadaþlarý (1992) intihar giriþiminde bulunanlarda %37.3, Henrikson ve arkadaþlarý (1993) ise %59 oranlarýnda depresif bozukluk bildirmiþlerdir. Cheng (1995), intihar giriþiminde bulunanlar arasýnda major depresyonun baskýn olduðunu, bunu distiminin izlediðini bildirmiþtir. Çalýþmamýzda da depresif bozukluklar %46.6 oranýnda bulunmuþ olup, major depresif bozukluk ilk sýrada, distimi ikinci sýrada yer almýþtýr. Bu bulgularýmýz literatürle (Brown ve ark. 1995, Hawton 1987, Cheng 1995) uyumluydu. 25

ATEÞCÝ FÇ, KULOÐLU M, TEZCAN E, YILDIZ M. Alkol kötüye kullanýmýnýn intihar riskini arttýrdýðý deðiþik yaþ gruplarýnda yapýlan çalýþmalarla gösterilmiþtir (Goldstein ve ark. 1991, Murphy 1990). Bir çalýþmada intiharlarda en fazla depresyon ve alkol baðýmlýlýðý bulunurken (Appleyb 1992), benzer bir çalýþmada madde kullanýmý ilk sýrada yer almýþtýr (Fowler ve ark. 1986). Çalýþmamýzda ise %1.7 gibi düþük bir oranda madde baðýmlýlýðý (alkol) bulunmuþtur. Toplumumuzda özellikle de bölgemizde batý ülkelerine göre madde kötüye kullanýmý yaygýnlýðýnýn göreceli olarak düþük olmasý ve alkol kullanýmýna olumlu bakýlmamasý, ayrýca kiþilerin alkol kullandýklarýný açýklama konusundaki çekingenlikleri bu oraný azaltmýþ olabilir. Modestin ve arkadaþlarý (1992) þizofreniklerde %20-40 oranýnda intihar giriþimi olduðunu saptamýþlardýr. Henrikson ve arkadaþlarý (1993) intiharlarda %25 oranýnda psikotik bozukluk bildirmiþlerdir. Çalýþmamýzda psikotik bozukluk oraný %15 olup, bu çalýþmalarda bildirilen oranlara göre düþüktür. Psikozlarda intihar giriþimlerinin fazlalýðý bozuk psikososyal uyum, hastalýðýn çok þiddetli olmasý ve sosyal durumun yeterince doyum saðlayýcý olmamasý gibi nedenlerle açýklanmaktadýr (Appleyb ve ark. 1992). Ülkemizde, özellikle de bölgemizde psikotik hastalarýn sosyal destek sistemlerinin iyi olmamasýna karþýn genelde aile içinde korunmalarýnýn bu düþük oranlara neden olduðu kanýsýndayýz. Çalýþmamýzda intihar giriþimcilerinde anksiyete bozukluklarý, depresif bozukluk ve psikotik bozukluklardan sonra yer almýþtýr. Bu bulgumuz daha önce bildirilen araþtýrma sonuçlarýyla (Brown ve ark. 1995, Beautrais ve ark. 1996) uyumludur. Henrikson ve arkadaþlarý (1993) anksiyete bozukluklarýný giriþimcilerde %11 oranýnda bildirmiþlerdir. Çalýþmamýzda da belirlenen %13.4 lük oran bu çalýþma sonucu ile uyumludur. Corbitt ve arkadaþlarý (1996) intihar giriþiminde bulunan bireylerde Küme B (antisosyal, borderline, histrionik, narsisistik) kiþilik bozukluklarýný, küme A (paranoid, þizoid, þizotipal) ve C ye (çekingen, baðýmlý, obsesif kompulsif) göre istatistiksel olarak anlamlý derecede yüksek bulmuþlardýr. Bu bozukluklarýn içinde de en fazla borderline kiþilik bozukluðu intihar giriþimi ile baðýntýlý olup bu davranýþýn altýnda; intikam alma, diðerlerini cezalandýrma ve panikten kurtulma amacýnýn yattýðý bildirilmektedir. Yine depresif bozukluklu hastalarda borderline kiþilik bozukluðu olduðu zaman intihar giriþimlerinin arttýðýný saptanmýþtýr (Gunderson 1994). Beautrais ve arkadaþlarý ise (1996) intihar giriþimi ile en sýk iliþkili olarak antisosyal kiþilik bozukluðunu bildirmiþlerdir. Çalýþmamýzda, intihar giriþiminde bulunan olgularda borderline kiþilik bozukluðu en fazla görülen kiþilik bozukluðu olup, bunu histrionik kiþilik bozukluðu izlemektedir. Bu iki bozukluðun ve antisosyal kiþilik bozukluðunun yer aldýðý küme B kiþilik bozukluðu küme A ve C ye göre daha yüksek oranlarda bulunmuþ olup bu sonuç literatürde bildirilen bulgularla uyumluydu (Henrikson ve ark. 1993, Corbitt ve ark. 1996). SONUÇ Ruhsal bozukluklarýn varlýðýyla, özellikle depresif bozukluklar ve borderline kiþilik bozukluðu ile intihar giriþimi arasýnda güçlü bir iliþki olduðu görüldü. Çalýþmamýz; intihar giriþimlerini önleme açýsýndan psikiyatrik bozukluklarýn tanýnmasý ve tedavi edilmesi yönünde çaba gösterilmesi gerektiðini ortaya koymuþtur. Alec R (2000) Psychiatric Emergencies. Suicide. BJ Sadock, VA Sadock (Ed), Comprehensive Textbook of Psychiatry, 2. Cilt, 8. Baský, Philadelphia, Williams & Wilkins, 2031-2040. Appleyb L (1992) Suicide in psychiatric patients: Risk and prevention. Br J Psychiatry, 161:749-758. Beautrais AC, Joyce PR, Mulder RT ve ark. (1996) Prevalance and comorbidity of mental disorder in persons making serious suicide attemps: A case control study. Am J Psychiatry, 153:1009-1014. Black DW, Winokur G, Nasrallah A (1988) Effect of psychosis on suicide, risk in 1593 patients with unipolar and bipolar affective disorders. Am J Psychiatry, 7:849-880. Brown M, King E, Barraclough B (1995) Nine suicide pacts: A KAYNAKLAR clinical study of a consecutive series 1974-93. Br J Psychiatry, 167:448-451. Cheng A (1995) Mental illness and suicide. Arch Gen Psychiatry, 52:594-603. Cirit H, Eðrilmez A, Kültür S (1990) Ýntihar giriþiminde bulunan eriþkinlerde görülen psikiyatrik semptomatoloji ve aile özelliklerinin araþtýrýlmasý. XXVI. Ulusal Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Kongresi Bilimsel Çalýþmalarý, Ýzmir, Ege Üniversitesi Basýmevi, 547-553. Conwell Y, Duberstein PR, Cox C ve ark. (1996) Relationships of age and axis I diagnoses in victims of completed suicide: A psycological autopsy study. Am J Psychiatry, 153:1001-1008. Corbitt ME, Malone KM, Heas GL ve ark. (1996) Suicidal 26

ÝNTÝHAR GÝRÝÞÝMÝ OLAN BÝREYLERDE BÝRÝNCÝ VE ÝKÝNCÝ EKSEN TANILARI behaviour in patients with major depression and comorbid personality disorders. J Affect Disord, 39:61-72. Dilbaz N (1995) Psikiyatrik Hastalarda Ýntihar. III. Anadolu Psikiyatri Günleri Kitabý, M Bekaroðlu (Ed), Trabzon, Ýnkilap Matbaacýlýk, 169-175. Fawcett J, Sheftner W, Clark D (1987) Clinical predictors of suicide inpatiens with major affective disorder: A controlled prospective study. Am J Psychiatry, 144:35-40. Fowler RC, Rich CL, Young D (1986) San Diego suicide study: Substance abouse in young cases. Arch Gen Psychiatry, 43:962-965. Garnfinkel BD (1982) Suicide attempts in children and adolescents. Am J Psychiatry, 139:1257-1262. Gunderson JG (1994) Borderline Kiþilik Bozukluðu. (Çev. B Ceyhun), Ankara, Hekimler Yayýn Birliði, 78-105. Goldstein RB, Black DW, Nasrallah A ve ark. (1991) The prediction of suicide. Arch Gen Psychiatry, 48:418-422. Hawton K (1987) Assesment of suicide risk. Br J Psychiatry, 150:145-153. Hawton K, Catalon J (1994) Ýntihar Giriþimi. (Çev. B Ceyhun), Ankara, Hekimler Yayýn Birliði, 6-33. Henrikson MM, Hillevi MA, Marttunen MJ (1993) Mental disorders and comorbidity in suicide. Am J Psychiatry, 150:935-940. Isometsa ET, Henriksson MM, Hillevi MA (1994) Suicide in major depression. Am J Psychiatry, 151:530-536. Johnson J, Weissman MM, Klerman GL (1990) Panic disorder comorbidity and suicide attempts. Arch Gen Psychiatry, 47:805-808. Mc Clure GMG (1984) Recent trends in suicide amongs the young. Br J Psychiatry, 144:134-138. Modestin J, Zarro I, Waldvogel 0 (1992) A study of suicide in schizophrenic inpatients. Br J Psychiatry, 160:398-401. Murphy GE (1990) Suicide and attempted suicide. Psychiatry. PJ Wilner (Ed), Lippincott Basic Books. New York, New York Publication, Vol. 1:14-18. Pfeiffer CP, Klerman GL, Hurt SW (1991) Suicidal children grow up: Demographic and clinical risk factors for adolescent suicide attempts. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 30:609-616. Robbins D, Alessi NE (1985) Depressive symptoms and suicidal behaviour in adolescents. Am J Psychiatry, 142:588-592. Savaþýr I, Boyacýoðlu G, Kabakçý E (1996) Biliþsel Davranýþçý Terapiler. Ankara, Özyurt Matbaacýlýk, 177-202. Shaffer D, Gerald A, Gould M (1988) Preventing teenage suicide: A critical review. Am J Acad Child Adolesc Psychiatry, 27:675-687. Shafii M, Carrigan S, Whittighill JR (1985) Psycological autopsy of completed suicide in children and adolesent. Am J Psychiatry, 142:1061-1064. Siever U, Davis KL (1991) A psychobiological perspective on the personality disorders. Am J Psychiatry, 148:1647-1658. Sorias S, Saygýlý R, Elbi H ve ark. (1990) DSM-III-R Yapýlandýrýlmýþ Klinik Görüþmesi Türkçe Versiyonu (SCID) KuIlaným Klavuzu. Ýzmir, Ege Üniversitesi Yayýnevi. Spitzer RL, Williams JBW, Gibbon M (1987) Structured Clinical Interview for DSM-III-R. Washington DC, American Psychiatric Press. Spitzer RL, Williams MW, Gibbon M ve ark. (1990) Manual for the Structured Clinical Interview for DSM-III-R Personality Disorders. Washington DC, American Psychiatric Press. Vieta E, Nieto E, Gasto C ve ark. (1992) Serious suicide attempts in affective patients. J Affect Disord, 24:147-152. Wallace RE (1994) Dinamik Psikiyatri Kuramý ve Uygulamasý. (Çev. H Atalay), Ýstanbul, Ceylan Matbaacýlýk, s.210-225. 27