Byzantion. Bir Kuruluş Söylencesi. Efsanelerden Tarihsel Dönemlere

Benzer belgeler
Mitosta, arkaik anaerkil yapı Ay tanrıçalığı ile Selene figürüyle sürerken, söylencenin logosu bunun tersini savunur. Yunan monarşi-oligarşi ve tiran

Halikarnassoslu ünlü gezgin ve tarihçi Herodotos, bu sözü Magabazos un söylediğini ileri sürer. İran Şahı Dareios un komutanıydı Magabazos.

BYZANTION UN (İSTANBUL) KOLONİZASYONU ÜZERİNE YENİ DEĞERLENDİRMELER

Şehir devletlerinin merkezlerinde tapınak bulunurdu. Yönetim binası, resmî yapılar ve pazar meydanları tapınağın etrafında yer alırdı.

Galatların. Byzantion Kuşatması. Prof. Dr. Murat ARSLAN Akdeniz Üniversitesi Tarih Bölümü Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı Başkanı

Yunan Medeniyeti kendinden sonraki Hellen ve Roma Medeniyetleri üzerinde etkili olmuştur.

eselia da Iolkos şehrinin kralı Pelias tahtını abisi Aison dan gasp etmiştir. Aison un bir erkek evladı dünyaya gelince, zalim Pelias çocuğun

HELLENİSTİK DÖNEM UYGARLIĞI 2.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. İSKENDER Gençlik yılları

ALBEY DEN GELEN BYZANTION ANTİK KENTİ SUYOLU BYZANTION ANTİK KENTİNDEN. DERLEME MEHMET BİLDİRİCİ Park Apartmanı Şişli İstanbul

CONSTATİNOPOLİS HİPODROMU

Kalem İşleri 60. Ağaç İşleri 61. Hünkar Kasrı 65. Medrese (Darülhadis Medresesi) 66. Sıbyan Mektebi 67. Sultan I. Ahmet Türbesi 69.

KLA 311 YUNAN ve ROMA İKONOGRAFİSİ DEMETER

Urla / Klazomenai Kazıları

ESKİÇAĞ TARİHİ ve UYGARLIKLARI-III 8.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eski BATI Yunan Pers Savaşları

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu

İktisat Tarihi II. 2. Hafta

AENEAS IN ROTASI. Mitoloji, Arkeoloji ve Turizm T.C. EDREMİT BELEDİYESİ ANTANDROS KAZILARI


KLA 311 YUNAN ve ROMA İKONOGRAFİSİ HADES

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı

ESKİÇAĞ TARİHİ ve UYGARLIKLARI-III 2.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eski BATI Hellen Kavramı Yunan Arkaik Çağı ve Ege Göçleri

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

COĞRAFYA BÖLÜMÜ NDEN EDREMİT KÖRFEZİ KUZEY KIYILARINA ARAZİ ÇALIŞMASI

Yazar Administrator Perşembe, 26 Nisan :25 - Son Güncelleme Cumartesi, 19 Mayıs :22

Tokat ın 68 km güneybatısında yer alan Sulusaray, Sabastopolis antik kenti üzerinde kurulmuştur.

HELLENİSTİK DÖNEM UYGARLIĞI 9.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. (Diadokhlar Dönemi ve İPSOS SAVAŞI)

Büyük baş hayvancılık

MARSEILLES GEZİ MASSALIA MARSİLYA HAZİRAN 2011

YERYÜZÜNDE YAŞAM ANADOLU VE MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA

ANADOLU UYGARLIKLARI (RÖLYEF) KABARTMA ESERLERİ. Burcu Aslı ÖZKAN

Sikkeler: (Sağda) Tanrısal gücün simgesi Ammon/Zeus un koç boynuzuyla betimlenen İskender. (Solda) Elinde kartal ve asa tutan Tanrı Zeus

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BİRİNCİ KİTAP

Antik Yunan Kentleri (Polis)

Kent Devleti nden Akdeniz İmparatorluğuna: İtalya da Fetih ve Genişleme

YUNAN TANRILARI 1. YUNAN TANRILARI 1 - Kenan YILMAZ Kayıp Dünya -

Skyros adasında Robert Brooke nin mezar taşındaki yazı

GÜZ DÖNEMİ SEÇMELİ DERS LİSTESİ

İstanbul Boğaz Turları

URARTULAR. topografik özelliklerinden dolayı federasyon üyelerinin birbirleriyle bağları gevşekti.

SAGALASSOS TA BİR GÜN

Mitlerin Sınıflandırılması DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN

AHIRIN İÇİNDEKİ SARAY 300 Ispartalı filmini hatırladınız mı?

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

BUNLARI BiLiYOR MUYDUNUZ

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

İstanbul u İstanbul un Öğrencileri Keşfediyor.

ADRES : KIBRIS ŞEHİTLERİ CADDESİ 1483 SOK. NO 10 ALSANCAK / İZMİR

Üstte, Lagaş Kralı Ur-Nanşe yaptırdığı tapınağa küfe taşıyor, karşısında karısı Kraliçe Abda

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

EKİM AYI BÜLTENİ YARATICI DÜŞÜNME ATÖLYESİ (3 YAŞ) 2-6 EKİM

TÜRKİYE DE EN FAZLA GÖRÜLEN BESLENME HATALARI

AR&GE BÜLTEN. Kültür Turizmi ve İzmir

2015, Tudem Eğitim Hizmetleri San. Tic. A. Ş. 1476/1 Sok. No:10/51 Alsancak-Konak/İZMİR

Aynı Duvarda Düzlenmiş ve Düzlenmemiş Yüzeyler

AYA THEKLA YERALTI KİLİSESİ

Miletos lu Hesykhios Illustrius: Konstantinoupolis in Yerel Tarihi. Hesykhios the Illustrius of Miletos: The Local History of Constantinople

ESKİÇAĞ TARİHİ ve UYGARLIKLARI-IV 3.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eski BATI Roma Tarihine Giriş: Kuruluş Efsanesi

Girit Minos Uygarlığı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı

Antik Yunan Kaynakçası

Equus_2009_Calendar_turkce:Layout 1 12/1/08 10:09 PM Page 1 TIM FLACH DUVAR TAKVİMİ

gösteren gösterilen biçim anlam

ADRES : KIBRIS ŞEHİTLERİ CADDESİ 1483 SOK. NO 10 ALSANCAK / İZMİR

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ

Tablo -1: Dana ve Sığır Eti Üretim ve tüketimi - Seçilen Ülkelerin Özeti (1000 ton karkas ağırlık eşdeğeri)

TOPLUMSAL KURUMLAR VE AİLE ÇIKMIŞ SINAV SORULARI MURAT YILMAZ EGE ANADOLU LİSESİ

Senin güzeller güzeli kızını bir yılan sokup öldürecek.

Emine Aydın. Resimleyen: Sevgi İçigen. yayın no: 104 ÇOCUKLAR için islâm TARiHi

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

LİKYA TURU MAYIS 2015

ORMANCILIKTA UZAKTAN ALGILAMA. ( Bahar Yarıyılı) Prof.Dr. Mehmet MISIR. 2.Hafta ( )

Cumhuriyet Halk Partisi

Arap Yarımadasından Mezopotamya'ya gelen Sami kökenli bir kavimdir.

Türkiye nin Nüfus Özellikleri ve Dağılışı

İSTANBUL KÜLTÜR VE DİL İ S T A N B U L ' U C E T C İ L E K E Ş F E D İ N

Göçmen bir yaşam. Göçleri sırasında fite kadar yükselen telli turnaların en büyük düşmanı kartallardır.

KONU 2: HAMMADDE KAVRAMI, HAMMADDE ÇEŞİTLERİ, HAMMADDE TEMİNİ VE STRATEJİLERİ

KAYACIK KÖYÜ HAKKINDA GENEL BİLGİLER. Kayacık Köyü nün isminin kaynağı hakkında iki rivayet bulunmaktadır. Bunlar şöyle açıklanabilir.

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu AİLE İÇİ İLETİŞİM

Anadolu eski çağlardan beri insanların dikkatini çekmiş, önemli bir yerleşim ve uygarlık merkezi olmuştur.

ESKİÇAĞ TARİHİ ve UYGARLIKLARI-III 4.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eski BATI SOSYAL ve SİYASAL YAŞAM

NÜFUSUN YAŞ GRUPLARINA DAĞILIMI

Beşparmak, Karakümes ve Marçal Dağları'ndan oluşan dağlara "Batı Menteşe Dağları" denir.

MATE 417 MATEMATİK TARİHİ DÖNEM SONU SINAVI

IX. HAFTA HİN 412 KLASİK SANSKRİT EDEBİYATINDAN SEÇMELER

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi. 8. Sanherib Dönemi (Siyasi tarih, mimari ve kabartmalar).

Finlandiya nın Tarihçesi

SAĞLIKLI YAŞAM VE EGZERSĐZ. Prof. Dr. Erdal ZORBA

Aziz Ogan: Kültürel ve Tarihsel Hazinelerin İzinde Bir Arkeolog ve Müzeci

Awan/Shimashki ve Sukkalmah (Epartid) Dönemi

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KARŞIYAKA SONUÇ RAPORU

Kültür - Sanat Kültür - Sanat Kültür - Sanat Kültür - Sanat

İŞVEREN PROJE KOORDİNATÖRÜ HAZIRLAYANLAR

HERKÜL TÜRKİYE VİZYON TARİHİ: İTHALATÇI: D YAPIM / DAĞITIMCI: PİNEMA SUMMIT ENTERTAINMENT VE MILLENIUM FILMS SUNAR A NU BOYANA YAPIMI

BİLDİRİCİ AİLESİ ANTALYA GEZİLERİ

Transkript:

46 Aktüel Arkeoloji

Byzantion Bir Kuruluş Söylencesi Efsanelerden Tarihsel Dönemlere Prof. Dr. Murat ARSLAN Akdeniz Üniversitesi Tarih Bölümü Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Aktüel Arkeoloji 47 İllüstrasyon Ece Zeber

Argos Kralı Inakhos un güzel kızı Io, aynı zamanda kentin Hera Tapınağı nın rahibelerinden biridir. Bir gün Zeus, Io yu görür ve ona aşık olur. Genç kızı sık sık ziyaret etmeye başlar. Fakat kısa süre içinde Hera, Zeus un Io ya olan tutkusunu fark eder. Tanrıçanın kıskançlığı zamanla yerini öfkeye bı rakır. Bunun üzerine Zeus sevgilisini eşinin gazabından korumak için beyaz bir ineğe çevirir. Antikçağda bütün ünlü kentlerin kuruluşları, tarihi verilerle kanıtlanamayan şiirsel ya da mitolojik hikayelerle süslenmiştir. Söz konusu kentlerin kuruluşlarından önceki zamanlara ait olan bu efsaneler, esas itibariyle insanlarla tanrısal olguları karıştırarak kentlerin başlangıçlarına değer katmak isteyen antikçağ yazarlarının ortaya attıkları söylencelerdir. Bu çeşit öykülerde çoğu zaman efsanenin nerede bitip tarihin nerede başladığı belli olmaz. Zira mitoloji ile tarih bir defa birbirine karışmaya görsün, ondan sonra bir daha onları birbirinden ayırmak kolay olmaz. İstanbul açısından da durum böyledir. Troya Savaşı ndan önceki dönemleri anlatan, MÖ 2. binyıl efsanelerinden birinde İstanbul Boğazı nın isimlendirilmesine ve kentin kurucusuna (oikistes/ ktistes) ilişkin şöyle bir söylence vardır: Argos Kralı Inakhos un güzel kızı Io, aynı zamanda kentin Hera Tapınağı nın rahibelerinden biridir. Bir gün Zeus, Io yu görür ve ona aşık olur. Genç kızı sık sık ziyaret etmeye başlar. Fakat kısa süre içinde Hera, Zeus un Io ya olan tutkusunu fark eder. Tanrıçanın kıskançlığı zamanla yerini öfkeye bırakır. Bunun üzerine Zeus sevgilisini eşinin gazabından korumak için beyaz bir ineğe çevirir. Hera ya ise, bu hayvanla hiçbir şekilde ilişkiye girmediği / girmeyeceği konusunda güvence verir. Ancak tanrıça kocasının sözlerine inanmaz. Hayvanın kendisine verilmesini ister. Nitekim Io yu alır. Bir akrabası olan yüz gözlü dev Argos un gözetimi altına verir. Bu durumdan rahatsız olan ve sevgilisine acıyan Zeus, habercisi Hermes i gönderir. Hermes devi büyüleyerek öldürür. Buna kızan Hera, Io ya işkence etmek için, bu kez ona bir at sineği musallat eder. Sinek, inek kılığındaki Io nun böğrüne yapışıp ısırdıkça, onu çılgına çevirir. 48 Aktüel Arkeoloji

Aktüel Arkeoloji Antik Dönem Byzantion haritası Ece Zeber 49

Miletoslu Hesykhios a göre, Byzantion kurulduktan kısa süre sonra, Trakya tiranı Haimos un saldırısına uğrar. Byzas, Haimos u teke tek dövüşe davet eder. Düelloda Haimos u öldürür. Ardından lidersiz kalan Trakya ordusuna saldırır. Onları bozguna uğratır. MÖ 4. yüzyıl ait Byzantion sikkesi YKY Nedim Tör Müzesi Hermes in yüz gözlü dev Argos u öldürme sahnesini konu alan kırmızı figürlü Atina amforası Hamburg Müzesi Bir yandan doğum sancısı çeken diğer yandan da başına Hera nın musallat ettiği sinek tarafından rahatsız edilen Io, bu şekilde kaçarak birçok yeri aşar. Trakya üzerinden geçer. Sonunda Kydaros (Alibeyköy Deresi) ile Barbyses (Kağıthane Deresi) ırmaklarının Khrysokeras ın (Altınboynuz=Haliç) bitimindeki balçık denize döküldükleri Semystra (Eyüp) adı verilen yere gelir. Burada Zeus ile olan ilişkisinden bir kız çocuğu dünyaya getirir. Byzantionlu Dionysios, bir at sineği tarafından rahatsız edilmeye devam eden ineğin, daha sonradan Byzantion un kurulacağı burna doğru kaçtığını ve oradan su geçidini aştığını kaleme alır. Bundan dolayı boğazın Bosporos İnek geçidi (Boğaziçi); burnun ise, Bosporos Akra Bosporos Burnu (Sarayburnu) adını aldığını ifade eder. Ardından at sineğinin dürttüğü ineğin Bosporos Burnu ndan yüzerek, Avrupa yı Asya dan ayıran boğazdan geçmiş olduğu söylencesinin halk arasında yaygın olduğunu anlatısına ekler. Io nun Kydaros ile Barbyses ırmaklarının yakınlarında doğurduğu bebeği, bu civarda oturan Semystra adlı bir kadın bularak evlat edinir. Bu kıza dadılık yaparak onu büyütür. Annesinin dönüşümünün izlerini taşıyan çocuğun alnında boynuz biçiminde çıkıntılar olması nedeniyle, ona Keroessa boynuzlu adı verilir. Keroessa genç kızken, güzellikte Trakya kızlarını aştığı için Poseidon ona aşık olur. Keroessa nın deniz tanrısıyla olan ilişkisinden adeta bir tanrı gibi onurlandırılan Byzas adında bir oğlu olduğu rivayet edilir. Yerel bir efsaneye göre, bu aşkın ürünü olan çocuk Trakyalı nymphe (su perisi) Bizye tarafından bakılıp, büyütüldüğü için Byzas adını almıştır. Diğer bir yerel söylenceye göre ise Byzas, nymphe Semystra nın çocuklarından biridir. Byzas ergenliğe erişince Trakya Dağları nda ikamet etmeye başlar. Son derece korku uyandıran vahşi hayvanlar ve barbarlar tarafından rahatsız edildiğinden önceleri sıkıntı çeker. Bu sırada bölgede ikamet eden otokton Trakya liderleri tarafından gönderilen elçi heyeti gelir. Onu kendileriyle dost ve müttefik olmaya teşvik ederler. Byzas elçilerin davetini kabul eder. Bunun üzerine Trakya krallarından Medias onu bölgeyi zarara uğratan vahşi bir hayvanla dövüşmeye gönderir. Byzas bu hayvana karşı yaptığı çarpışmada üstünlük kazanır. Ardından Kydaros ile Barbyses derelerinin birleştiği yere gelir. Burada yere devirdiği bir boğayı tanrılara kurban eder. Ancak bir kartal sunağın üzerinden boğanın kalbini kapar. Uçarak Khrysopolis in (Üsküdar) karşısındaki Bosporos Burnu (Sarayburnu) ucuna konar. Kartalı takip eden Byzas, Sarayburnu na gelir. Burada bir kent kurmaya karar verir. Ardından kentin planlarını yapar. Bununla birlikte Patria Constantinopoleos a göre Byzas, kenti gene mitolojik bir kahraman olan Antes ile birlikte kurmuştur. Parastaseis syntomoi chronikai adlı eserde Byzas ve Antes in günlerinden söz edilir. Bu bakımdan söz konusu iki efsanevi kahramanın isimlerinin ön eklerinin bir araya getirilmesinden kentin toponym/yer adı Byz-Ant-ion oluşmuş olabilir. Malalas ve Chronikon Paschale ye göre bu sırada Trakya kralı olan Byzas, Barbyses in ölümünden sonra, onun kızlarından Phidaleia ile evlenir. Doğduğu bölgede, adına izafeten Byzantion u kurar. Kenti Poseidon ile Apollon un yardımıyla surlarla çevirerek tahkim eder. Homeros a göre, Troya surlarının efsanevi kurucusu da Poseidon dur. Halikarnassoslu Dionysios a göre, Byzantion tanrı Apollon? tarafından kurulmuştur. Zosimos un Sibylla kehanetine istinaden yaptığı bir alıntıda ise, Byzantion un surları için, tanrıların iradesiyle, insanlar için tanrıların yaptığı surlar ifadesi geçmektedir. Miletoslu Hesykhios a göre, Byzantion kurulduktan kısa süre sonra, Trakya tiranı Haimos un saldırısına uğrar. Byzas, Haimos u teke tek dövüşe davet eder. Düelloda Haimos u öldürür. Ardından lidersiz kalan Trakya ordusuna saldırır. Onları bozguna uğratır. 50 Aktüel Arkeoloji

Aktüel Arkeoloji 51 İstanbul genel görüntüsü

Haliç ve çevresi Geri çekilen düşmanı Trakya nın içlerine kadar kovalar. Ancak Byzas ın yokluğunda bu durumu fırsat bilen İskit Kralı Odryses, Tuna yı [Istros= Danuvius] aşar. Byzantion önlerine kadar ilerler. Kenti kuşatır. Ama güçlü Byzas ın zarif eşi Phidaleia, diğer kadınların da yardımıyla İskit kampına bir sürü zehirli yılan salarak kenti kurtarır. Phidaleia daha sonra, kenti ikinci bir kez daha düşmanların saldırısından kurtarmıştır. Byzantionlu Stephanos a göre, Phidaleia kadınlarla birlikte Byzas ın erkek kardeşi Stroibos ve diğer erkeklerin yokluğunda kenti kuşatan düşmanları boğazın içlerine kadar kovalamış ve onları bozguna uğratmıştır. Phidaleia ve Byzantionlu kadınların düşmanları yendikleri yere, bu utkuya istinaden Kadınlar Limanı (Balta Limanı) adı verilmiştir. Onomastik açıdan incelendiğinde Byzas adı çok eskidir. Trakya kökenlidir. Bu nedenle, kentin ilk efsanevi hikayeleri de Trakyalılarla ilişkilidir. Bununla birlikte kentin Trakçadan gelme adı, daha sonradan bölgeye koloni kurma amaçlı gelen Hellenler tarafından efsaneleştirilerek Megaralı kahraman Byzas ile synkronize edilmiştir. Kentin kurucusu olarak gösterilen Byzas ın, daha geç bir tarih geleneğinin ürünü olması muhtemeldir. Byzantionlu Stephanos, Etymologicum Magnum (s.v. Byzantes) ve Eustathius, Byzantion un Keroessa ve Poseidon un oğlu Byzas ya da koloni kurucu Megaralıların donanma komutanı Byzes tarafından kurulduğunu yazarlar. Ancak, Byzantion adı, kentin kurucusu Byzas tan gelmektedir. Çünkü kurucunun adı Byzes olsaydı; kurulan kente Byzantion değil de, Byzeion denmesi gerekirdi. Byzantion ismi G. Curtius a göre, Βυζα-ντ-; Βυζαεντ- kökünden türemiş olup kartal yuvası anlamına gelmektedir. Pape-Benseler, Byzantion un isminin su yurdu/ülkesi anlamı içerdiğini iddia eder. K. Ostir e göre ise Byzantion adı, Hint-Avrupa kökenli dil grubuna ait değildir. Pre-Trakya kökenli olup, βυζ- kökünden türemiştir. Su ile ilişkilidir. Bu durum benzer şeklinde Βύζη, βυζία, Βύζηρες, Βαρβύζης örneklerinde de görülmektedir. K. Ostir i izleyen N. Zupanić ise, Byzantion isminin Kafkas ya da Etrüsk kökenli olduğunu düşünerek, Βυζάντιον un su kenti anlamına geldiğini ileri sürmüştür. W. Kubitschek; W. Tomaschek ve J. Miller e göre de Byzas ve Byzantion isimleri, Βύζης, Βύζος, Βαρβύζης gibi Trakya kökenlidir. P. Kretschmer ise, Byzantion ismini gerek etimolojik gerekse filolojik bakımdan açıklamaya çalışırken, kelimenin sonuna getirilen ιον son eki ihtiva eden isimlerin iyelik/mülkiyete işaret ettiğini ifade etmiştir.benzer örneklere Phrygia Bölgesi ndeki yer adlarında [Midas tan Midaion; Gordios tan Gordeion; Manes ten Menesion; Daskulos tan Daskuleion vb.] rastlandığını belirtmiştir. Yazar ayrıca Hellenler tarafından Byzas, Byzant şeklinde okunan, Illyrialıların Beuzas- Beuzant isimlerinden türetilmiş Byzantion isminin Illyria ve Trakya öğeleri içerdiğini ileri sürmüştür. Zira Βυζ- hem Illyria hem de Trakyalılar tarafından kullanılan bir isim köküydü. Bu bakımdan MÖ 7. yüzyılın ilk yarısında buraya yerleşen Dor ko- 52 Aktüel Arkeoloji

lonistlerin kentin yerel ismini Hellence ye uyarlayarak Byzantion şeklinde kullandıklarını belirtmiştir. Bu durum E. Schwyzer; H. Krahe ve F. v. Duhn tarafından kabul görmüştür. Bununla birlikte G. Semerano ise, Byzantion adının Byzasya da Byzia dan kaynaklanmadığını ileri sürmüş ve byssos un Sümerce kökenine kadar ulaşmıştır. Miletoslu Hesykhios un kaleme aldığı anekdotlardan birine göre ise, Megaralı Nysos un soyundan gelenler Byzas ın önderliğinde yelken açarak Sarayburnu na gelmişlerdir. Burada yerleşmiş ve Byzas adına istinaden buraya Byzantion adını vermişlerdir. Flavius Philostratus ise, Byzas ın soyundan geldiğini söyleyen Byzantion lu sofist Marcus un MS 2. yüzyılda Megara ya gittiğini ve onun Byzantion a koloni gönderen halk tarafından çok iyi karşılandığını bildirir. Megaralı donanma komutanının adının Byzas olduğunu ve Megaralıların Apollon Pythios a koloni kentini nereye kurmaları gerektiğini danıştıklarında, körler ülkesinin karşısında bir yer aramaları kehanetini aldıklarını anlatır. Pythia nın bu imlemi aslında, Kalkhedon (Kadıköy) halkına işaret ediyordu. Çünkü onlar bölgeye daha önce gelmiş olmalarına karşın daha elverişsiz bir yer seçmişlerdi. Antikçağda Kalkhedon un körler ülkesi olarak anılması bilinen bir öykü olsa gerekti. Tarihin babası Halikarnassoslu Herodotos a göre, Pers Kralı I. Dareios un komutanı Megabazos, bu doğrultuda Kalkhedonlulara unutulmaz hatıra olarak, tarihe geçecek bir söz bırakmıştır. Megabazos, Khersonesos (Gelibolu Yarımadası) ve Hellespontos (Çanakkale Boğazı) yörelerinde henüz Pers hakimiyeti altında olmayan kentlere karşı sefer düzenlerken, MÖ yaklaşık 511 yılında Byzantion a uğramıştır. Burada bulunduğu sırada, Kalkhedonluların kentlerini Byzantionlulardan 17 sene önce kurduklarını öğrenmiştir. Bunun üzerine: Kalkhedonluların o zamanlar kör olmaları gerektiğini; zira eğer kör olmasalardı; ellerinin altında böylesine güzel bir mevki varken, gidip de o kadar güzel olmayan bir yeri seçmeyeceklerini söylemiştir. Aktüel Arkeoloji 53

Çünkü onlar söz konusu bölgeye daha erken bir tarihte gelmelerine rağmen, hatalı davranarak, bütün zenginliği ile gözleri önünde duran bir ülke yerine, daha fakir bir memlekete yerleşmişlerdi. Plinius a göre de, Kalkhedon eskiden Procerastis, ardından Colpusa ve daha sonra Caecorumoppidum Körlerin kenti şeklinde adlandırılmıştır. Benzer bir şekilde Amaseialı (Amasya) coğrafyacı Strabon ve Romalı ünlü tarih yazarı Tacitus a göre, Kalkhedon un Megaralılar tarafından kurulmasından kısa süre sonra, Byzantion u kuran insanlar kahineye danıştıklarında, Apollon onlara; körlerin karşısındaki yere yerleşmelerini buyurarak, Kalkhedonluları kör olarak tanımlamıştır. Byzantionlu Dionysios, Byzantionlu Stephanos, Miletoslu Hesykhios ve Eustathius a göre, Byzantion kentini nereye kurmaları gerektiğini danışan kolonistlere, Delphoi daki Apollon Tapınağı ndan verilen kehanette: O kente yerleşecek insanlara ne mutlu, Trakya kıyısında, Karadeniz in ağzındaki burnun yanında, balıkla geyiğin aynı yemden beslendiği yerde. şeklinde cevap verilmişti (P. Gyllius a göre, geyikler kışın ormandan körfez sahillerine inerek, Haliç in bitimindeki bataklıkta sazların köklerini yerlerdi. Diğer yandan balıklar da körfezin dingin denizi ve dereleri boyunca avlanarak geyiklerin otladıkları sığlıklardakökleri yutarlardı). Bu bakımdan kolonistler, tanrının uyardığı gibi Haliç Körfezi nin uç sınır bataklığında Kydaros (Alibeyköy Deresi) ile Barbyses (Kağıthane Deresi) çaylarının ağzındaki Semystra adı verilen yerde Byzantion u kurmaya hazırlanırken bir karga kesilen kurbanın parçasını alevlerin arasından kapıp Sarayburnu na taşımış; böylelikle kentin aslında bu burunda kurulması gerektiğini açıklığa kavuşturmuştu. Koloni kurucuları da, bunun Apollon tarafından kendilerine gönderilen bir alamet olduğusonucunu çıkarmışlardır. Bu şekilde, kentin nereye kurulması gerektiği konusunda yönlendirilmiş oldular. Byzantion u Avrupa ile Asya yı ayıran İstanbul Boğazı nın Trakya yakasında, günümüzde Topkapı Sarayı, Hagia Sophia ile Sarayburnu nun kapsadığı alan içinde kurdular. [Byzantion un kuruluş tarihi olarak, Eusebios, MÖ yaklaşık 659; Hieronymus, MÖ yaklaşık 659; MÖ yaklaşık 657; Lydus ise, otuz sekizinci Olimpiyatı yani, MÖ yaklaşık 628/625 yıllarını vermektedir. Eusebios a göre Byzantion, Kalkhedon dan 26 yıl (MÖ yaklaşık 659); Miletoslu Hesykhios a göre, 19 yıl (MÖ yaklaşık 666); Herodotos a göre ise, 17 yıl sonra (MÖ yaklaşık 668) kurulmuştur. Bununla birlikte Megaralıların Byzantion dan önce Kalkhedon u kurmalarının bir hata olup olmadığı tartışma konusudur. Kalkhedon un seçimi Megaralıların bilinçli tercihin sonucu olma ihtimali yüksektir. Nitekim MÖ 750-550 yılları, Hellenlerin Akdeniz ve Karadeniz de büyük kolonizasyon hareketine giriştikleri dönem olarak kabul edilir. Platon un deyimiyle, Hellenler kısa süre içinde tıpkı bir havuzun kenarında yaşayan karıncalar ve kurbağalar gibi deniz kıyısında yerleşmişlerdir. Akdeniz i büyük ölçüde iskan ettikten sonra, Hellespontos (Çanakkale Boğazı) ve Propontis te (Marmara) koloniler kurmaya başlamışlardır. Hellenlerin kolonizasyon hareketlerinin çok çeşitli nedenleri vardı: Bu nedenlerin ortaya çıkmasında iç ve dış dinamiklerin rolü büyüktü. Bunlar siyasal, sosyal, ekonomik ve dinsel olmalarının yanı sıra, politik etkenlere de dayanabilirdi. Çoğu zaman dış güçlerin baskısı ve emperyalist istila hareketleri bağımsızlıklarından ödün vermek istemeyen Hellenleri koloni kurmaya sevk ediyordu. Diğer yandan Hellas ın dağlık topografyası devamlı artan yoğun nüfusu kaldıracak güçte değildi. Zaten az olan verimli toprakların küçük parsellere bölünmemesi için Hellenler primigenius yasasını uygularlardı. Yani, ilk doğan erkek çocuk babasının bütün mirasına sahip olurdu. İkinci çocuk ise, hiçbir pay alamazdı. Bu bakımdan işsiz ve parasız gençler çoğunlukla şanslarını askerlikte ya da yeni kurulacak kolonilerde ararlardı. Her zaman için kentlerdeki parti çekişmeleri, politik sebepler ve bazen de tanrı kehanetleri nedeniyle bazı yurttaşlar vatanlarından ayrılıp başka topraklarda ve iklimlerde koloni hareketine girişirlerdi. Bütün bunların yanında, Hellas ve Anadolu nun MÖ 8.-7. yüzyıllardaki endüstriyel gelişimi Hellen kentlerinde bir yandan hammadde ihtiyacının artmasına neden olurken diğer yandan üretilen malların pazarlanması için yeni pazarlar ihtiyacı doğuruyordu. Bu durum kentler ve bölgeler arasındaki ihracat ve ithalat hacminin büyümesine neden olmasının yanı sıra, aralarındaki rekabeti de artırıyordu. Zaten kentlerin her zaman için daha fazla tahıl, kereste, metal ve köleye ihtiyaçları oluyordu. Bu bakımdan Hellenler Akdeniz, Ege, Marmara, Çanakkale ve İstanbul boğazları ile Karadeniz de tarıma, balıkçılığa uygun, doğal ve yeraltı zenginliklerine sahip bölgelerin liman olmaya elverişli 54 Aktüel Arkeoloji

koylarında koloniler kurmaya başlamışlardır. Ardından ana kentleriyle olduğu kadar, yörenin otokton halklarıyla ilişkiye geçmişlerdir. Sonuç olarak İstanbul un tarih sahnesine çıkması herhangi bir kehanetin ya da efsanevi bir kahramanın başından geçen serüven dolu ya da trajik kaynaklı söylenceler perspektifinden kavranılamaz. Kimi ustalıkla betimlenmiş kimiyse üstünkörü biçimde nakledilmiş olaylar silsilesiyle bezenmiş bu değerli hazine baştan çıkarıcı olduğu kadar sancılı bir değerlendirme sürecini de beraberinde getirmektedir. Zira ilkin tarihsel olgularla mitolojik söylencelerin birbirinden ayrımı ardındansa nakledilen anlatı kurgusunun, olaya taraf olan her iki topluluk içinde eşdeğer geçerliliğe sahip olup olmadığının tespit edilmesi çoğu zaman mümkün olamamaktadır. Byzantion un efsanevi kurucusu Byzas ve kuruluş süreci bağlamında, Megaralı göçmenlerin/kolonizatörlerin yöredeki etkinliklerini konu edinen anlatılar/söylenceler/ mitolojik aktarımlar bu türden bir sorun alanının tasviri için uygun birer örnek oluştururlar. Antikçağ mitografları açık ve doğal bir şekilde olaylara prohellenik bakış açısıyla yaklaştıklarından göze çarpan bir şekilde bölge üzerinde Hellen varlığını meşrulaştıracak bir yaklaşım sergilerler. Modern araştırmalarda etraflıca irdelenmeksizin sıklıkla görülen bu ön kabul, yörede ikamet eden otokton halkları görmezden gelmek anlamına gelir. Bununla birlikte, eskiçağ bilimlerinin farklı alanlarından temin edilen sınırlı sayı ve içerikteki veri Kalkhedon u MÖ 685; Byzantion u ise, MÖ 668 yılında kolonize eden Megaralıların, bölgede şu ya da bu şekilde örgütlenmiş otokton toplulukların inisiyatifleri çerçevesinde var olabildikleri görüşünün de dikkate alınmasını zorunlu kılar. Aslında, aksi yönde bir eğilim yörenin yerel topluluklarını yok saymak anlamına gelebilir ki, bu durum tarihi yansızlığa ters düşen bir yaklaşım tarzıdır. Ana Tanrıça Kibele ye ait adak steli Göztepe de bulunmuş MÖ 6. yüzyıl Arkaik Dönem İstanbul Arkeoloji Müzeleri İstanbul Aykan Özener Aktüel Arkeoloji 55