TARIH, TEORI, KAVRAM VE KONULAR



Benzer belgeler
SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZSİZ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI

İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ SİYASAL BİLGİLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ (TÜRKÇE LİSANS PROGRAMI) 4 YILLIK DERS PLANI

YALOVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI İLİŞKİLER ANABİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS MÜFREDATI

NAZİLLİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ(TÜRKÇE) 2016/2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki

19 MAYIS 2011 PERŞEMBE

21. YÜZYILDA TEMEL RİSKLER

DIŞ POLİTİKA AKADEMİSİ - III

Dr. Zerrin Ayşe Bakan

ULUSLARARASI EKONOMİK KURULUŞLAR (İKT206U)

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ İKTİSDİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİŞLER BÖLÜMÜ LİSANS PROGRAMI

21. YÜZYILDA TEMEL RİSKLER KÜRESEL EKONOMİYİ ROTASINDAN ÇIKARABİLECEK 10 BÜYÜK TEHLİKE

Dersin Haftalık İçeriği

TOPLAM 30 TOPLAM 30 TOPLAM 30

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

ULUSLARARASI İLİŞKİLER TEORİSİNDE YENİ DÜŞÜNCE NEW THINKING IN INTERNATIONAL RELATIONS THEORY

DÜŞÜNCE KURULUŞLARI. Şubat 2018

TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

15 Ekim 2014 Genel Merkez

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

VİZYON BELGESİ (TASLAK)

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI, (1)

Staj Programları Hakkında

Aylık Dış Ticaret Analizi

İ Ç İ N D E K İ L E R

tarih ve 463 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki-1

2000 li Yıllar / 6 Türkiye de Dış Politika İbrahim KALIN Arter Reklam Ağustos-2011 Ömür Matbaacılık Meydan Yayıncılık-2011

TÜRKİYE NİN JEOPOLİTİK GÜCÜ

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

BÜLTEN İSTANBUL B İ L G İ AZİZ BABUŞCU. NOTU Yeni Dünya ve Türkiye 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI

Enerji ve İklim Haritası

11 EYLÜL SALDIRISI VE YENİ DÜNYA: SOĞUK BARIŞ DÖNEMİ

İSTANBUL GÜVENLİK KONFERANSI 2016 Devlet Doğasının Değişimi: Güvenliğin Sınırları

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

Türkiye, 2012 yılında dünyada uluslararası doğrudan yatırım liginde iki basamak yükseldi

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

YGS-LYS ALAN SIRA DERS İÇERİK SINIF

YENİ YAYIN ULUSLARARASI ÖRGÜTLER HUKUKU: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SİSTEMİ

ULUSLARARASI İLİŞKİLER

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

İSLAM ÜLKELERİNDE NÜFUS ÖNGÖRÜLERİ 2050 ARALIK 2011

TÜRK DIŞ POLİTİKASI YILLIĞI 2012

INTL 101 / SİYASET BİLİMİNE GİRİŞ

2014 YILI TEMMUZ AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

1. ABD Silahlı Kuvvetleri dünyanın en güçlü ordusu

Büyüme Rakamları Üzerine Karşılaştırmalı Bir Değerlendirme. Tablo 1. En hızlı daralan ve büyüyen ekonomiler 'da En Hızlı Daralan İlk 10 Ekonomi

Ekonomi Bülteni. 3 Ekim 2016, Sayı: 38. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 MAYIS AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Şubesi

İRAN IN BÖLGESEL FAALİYETLERİ VE GÜÇ UNSURLARI ABDULLAH YEGİN

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

EGE ÜNİVERSİTESİ S.K.S DAİRE BAŞKANLIĞI Ege Üniv. Kampüsü Bornova/İZMİR-TURKEY

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Uluslararası İlişkiler Tarihi II PSIR

2014 YILI EYLÜL AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

TÜRKİYE'NİN TOPLUMSAL YAPISI

Uluslararası İlişkiler Disiplininin Doğuşu, Kimliği

SAINT BENOIT FRANSIZ LİSESİ

2014 YILI EKİM AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

EKONOMİK GÖRÜNÜM MEHMET ÖZÇELİK

SAYIN TAKİPÇİLERİMİZ,

2013 Türk Dış Politikası Yıllığı. Editörler: Burhanettin Duran, Kemal İnat, Ali Balcı

BLOG ADRESİ :

1,2 1,2 1,2 1,2 DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS KÜRESEL VE BÖLGESEL SİYASET II KBS Ön Koşul Dersleri - Türkçe

2014 Türk Dış Politikası Yıllığı. Editörler: Burhanettin Duran, Kemal İnat, Ali Balcı

Avrupa Birliği Lizbon Hedefleri ne UlaĢabiliyor mu?

ULUSLARARASI İLİŞKİLER TEORİSİNDE YENİ DÜŞÜNCE NEW THINKING IN INTERNATIONAL RELATIONS THEORY

İSTANBUL 2018 YILI İLK 12 AY TÜRKİYE İSTANBUL 2017 ye Göre

İktisat Tarihi

KÜRESEL SİYASET KABUL GÖRME MÜCADELESİ SORUNLAR ÇÖZÜMLER

İÇİMİZDEKİ KOMŞU SURİYE

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

ULUSLARARASI İLİŞKİLERDE TEORİK TARTIŞMALAR

Cam Sektörü 2013 Yılı Değerlendirmesi

d-italya nın Akdeniz de hakimiyet kurma isteği

TÜRKİYE - GANA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

1 1. BÖLÜM ASKERLİKTE ÖZELLEŞTİRMENİN TARİHİ

Aylık Dış Ticaret Analizi

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN TÜRKİYE DEKİ GELİŞİMİ

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

Dış Ticaret Verileri Bülteni

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE YAŞANAN GELİŞMELER VE 2011 YILI EKONOMİK BEKLENTİLERİ. Dr.Süleyman Yaşar. 17 Nisan 2011

1. Kavramsal Olarak Terör ve Terörizm...74 A. Tarihsel Süreç İçerisinde Değişen Anlam...76

SAĞLIK DİPLOMASİSİ Sektörel Diplomasi İnşası

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

28 ARALIK 2015 PAZARTESİ SINAV SAATİ SINAV YAPILACAK DERS ÖĞRETİM ÜYESİ SINAV SALONU VE ÖĞRENİM TÜRÜ SALON SALON BAŞKANI GÖZETMEN ULUSLAR BİRİNCİ 401

28 ARALIK 2015 PAZARTESİ SINAV SAATİ SINAV YAPILACAK DERS ÖĞRETİM ÜYESİ SINAV SALONU VE ÖĞRENİM TÜRÜ SALON SALON BAŞKANI GÖZETMEN ULUSLAR BİRİNCİ 401

Avrupa Siyasi Tarihi (IR505) Ders Detayları

2014 YILI NİSAN AYI TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

Transkript:

ULUSLARARASI İLIŞKILERE GIRIŞ TARIH, TEORI, KAVRAM VE KONULAR EDİTÖRLER ŞABAN KARDAŞ ALI BALCI

Ç N DE K LER 1 Tarih Dünya Politikasının Dönüşümü ve Uluslararası İlişkiler Çağı (İlk Çağlardan 20. Yüzyıla) Erol Kurubaş 11 Yirminci Yüzyılda Uluslararası Siyaset (1914-1990 Arası Dönem) Çağrı Erhan-Özge Özkoç 25 Soğuk Savaş Sonrası Dönemde Dünya Siyaseti Emre Erşen 41 Uluslararası Sistemde Türkiye Mustafa Serdar Palabıyık 56 2 Teori Disiplinin Doğuşu, Kimliği ve Sorunları Erdem Özlük 74 Realizm Ali Balcı - Tuncay Kardaş 85 Liberalizm Tarık Oğuzlu 97 İnşacılık Birgül Demirtaş 110 İngiliz Okulu F. Aslı Ergül Jorgensen 122 Marksist Teoriler Mustafa Küçük 137 Eleştirel Teori Faruk Yalvaç 149 Post-Yapısalcılık Hakan Övünç Ongur 161 Feminizm M. Sinan Birdal 169 Post-Kolonyalizm Ali Balcı 180 Normatif Teori Nezir Akyeşilmen 189 Batı-Merkezli Olmayan Uluslararası İlişkiler Kuramı ve İslam Turan Kayaoğlu 198 3 Kavram Devlet Faruk Yalvaç 210 Güç Burak Kadercan 217 Güvenlik Tuncay Kardaş 226 Jeopolitik Murat Yeşiltaş 235 Dış Politika Analizi Cengiz Erişen 246 Diplomasi Selçuk Çolakoğlu 254 Kimlik Bahar Rumelili 260 İttifaklar Hasan B. Yalçın 266 Savaş Haldun Yalçınkaya 272 İşbirliği Bezen Balamir Coşkun 279 Uluslararası Sistem Davut Ateş 285 Uluslararası Hukuk Mehmet Emin Çağıran 293 Uluslararası Örgütler Cenap Çakmak 299 Uluslararası Politik Ekonomi Ziya Öniş - Mustafa Kutlay 307 Uluslararası Müdahale Pınar Gözen Ercan 316 Demokrasi Kıvanç Ulusoy 322 İnsan Hakları Çiğdem Aydın Koyuncu 329 Küreselleşme E. Fuat Keyman 336 Aktör Murat Gül 346 Oyun Kuramı Özgür Özdamar 352 Analiz Düzeyi Problemi Bahadır Pehlivantürk 359 4 Konu Birleşmiş Milletler Erdem Denk 366 Kitle İmha Silahları ve Silahsızlanma Ferhat Pirinççi 375 Azgelişmişlik ve Kalkınma Erdem Özlük 384 Çevre Sorunları ve Küresel İklim Değişikliği Vakur Sümer 393 Nüfus Hareketleri ve Göç Başak Kale 402 Enerji Mert Bilgin 410 Milliyetçilik ve Etnik Çatışmalar Şener Aktürk 419 Avrupa Birliği Kemal İnat - Filiz Cicioğlu 427 Çin in Yükselişi Ceren Ergenç 437 Dünya Siyasetinde Afrika Mehmet Özkan 447 Arap Baharı Burhanettin Duran - Nurullah Ardıç 456 Başarısız Devletler Burak Bilgehan Özpek 468 11 Eylül Terör Eylemleri ve Küresel Düzen Engin İ. Erdem 472 Toplumsal Hareketler Y. Doğan Çetinkaya 479 Siber Savaşlar Yıldırım Turan 487

Yirminci Yüzyılda Uluslararası Siyaset (1914-1990 Arası Dönem) Çağrı Erhan Ankara Üniversitesi Özge Özkoç Ankara Üniversitesi 24 Birinci Dünya Savaşı ve Savaş Sonrası Düzenlemeler 26 İkinci Dünya Savaşı ve İki Kutuplu Dünya Düzeni 30 Soğuk Savaş ın Tırmanması 33 Yumuşama (Dêtente) 36 Soğuk Savaş ın Sona Erişi 37 Sorular 39 Ek Okuma Önerileri 39 Kaynakça 40 1914 yılında patlak veren Birinci Dünya Savaşı, sivil nüfusun ve sivil yaşam biçimlerinin derin biçimde etkilendiği topyekûn savaşın ilk örneğiydi. Ayrıca, tankların, uçakların, denizaltıların ve kimyasal silahların kullanıldığı ilk modern savaştı (Heywood, 2013: 59). Birinci Dünya Savaşı nın ardından yapılan düzenlemelerin yeni bir dünya savaşının çıkmasını engellemekten uzak yapısı, 1939 da İkinci Dünya Savaşı nın patlak vermesiyle tamamen çöktü. İkinci Dünya Savaşı ise, ilkinden çok daha kapsamlı ve yıkıcı bir sürecin yaşanmasına neden oldu. Avrupa nın uluslararası alandaki egemenliğinin çöküşünü tescilleyen İkinci Dünya Savaşı, ancak Sovyetler Birliği nin (SSCB) Alman işgaline direnebilmesi ve ABD nin savaşa girmesiyle Müttefiklerin lehine sonuçlanabilmişti. Dolayısıyla, daha önceki savaşlardan coğrafi açıdan çok daha geniş kapsamlı, siyasal ve ekonomik açıdan ise çok daha yıkıcı niteliklere sahip iki dünya savaşının yaşandığı 20. Yüzyıl, Napolyon Savaşları sonrasında Avrupa devletlerinin birbirlerini frenlemek ve milliyetçi hareketlere karşı statükoyu korumak amacıyla oluşturdukları güç dengesine dayanan uluslararası sistemin temel ilkelerinin değiştiği, güç merkezinin Avrupa dan ABD ye ve SSCB ye kaydığı yeni bir sistemik yapılanmaya sahne oldu. 1945, Batı Avrupa nın dünya siyasetindeki ve ekonomisindeki egemenliğinin, bir başka deyişle başat olma niteliğinin sona erdiğine işaret etmekteydi. Avrupa dışındaki iki ülke ABD ve SSCB yeni güç merkezleri olarak ortaya çıkmıştı. 1945 ten sonra dünya siyasetini nükleer silahlanmanın hızlanması ve dekolonizasyon sürecinde Avrupa devletlerinin Afrika ile Asya daki sömürgelerinin tasfiyesiyle sömürge imparatorlukları döneminin sona ermesi ile ABD ve SSCB nin ideolojik, askerî ve ekonomik rekabetine dayanan Soğuk Savaş ın başlaması gibi üç temel gelişmenin belirlediğini söylemek mümkündür (Scott, 2001: 75). Soğuk Savaş, ABD ve SSCB arasındaki ideolojik, askerî ve siyasal bir rekabet olduğu kadar, bu rekabete Batı ve Doğu bloklarının

Soğuk Savaş Sonrası Dönemde Dünya Siyaseti 47 Teröre Karşı Savaş tan Küresel Krize 11 Eylül saldırılarıyla başlayan dönemde özellikle iletişim teknolojilerindeki hızlı ilerlemeye bağlı olarak küreselleşme güç kazanmaya devam etmiş, ancak dünya toplumları arasındaki dini ve kültürel farklılıklar bir önceki on yıla göre çok daha öne çıkmaya başlamıştır. Uluslararası sistemin tek kutuplu özelliği ise ABD nin Afganistan ve Irak a askeri müdahalelerinden sonra başta Rusya ve Çin olmak üzere diğer devletler tarafından açıkça sorgulanmıştır. Bu dönemde bölgesel krizlerin ise ABD nin askeri güce ve tek taraflı karar almaya dayanan dış politika yaklaşımına bağlı olarak özellikle Ortadoğu bölgesinde yoğunluk kazandığı görülmektedir. Batı Dışı Aktörlerin Yükselişi ve Küreselleşmeye Karşı Tepkiler Yeni milenyumun ilk on yılı, dünya toplumları arasındaki etkileşimin büyük bir hızla artmasına bağlı olarak küresel sorunların da dönemi olmuştur. Bu kapsamda özellikle ekonomi hızla küreselleşmeye devam etmiş, finans, yatırım ve ticarete yönelik kısıtlamaların zayıflamasıyla çok uluslu şirketler dünyanın pek çok ülkesinde faaliyetlerini arttırmışlardır. Nitekim Dünya Bankası verilerine göre 1999 ile 2009 arasında dünya ekonomisi yaklaşık iki kat büyümüştür. Bu büyümenin önemli bir nedeni ise Çin, Hindistan ve Brezilya gibi 1990 lardan önce dünya ekonomisindeki rolleri kısıtlı olan ülkelerin gösterdiği ekonomik performanstır. Özellikle Çin bu dönemde çift haneli büyüme rakamlarına ulaşarak Japonya yı geride bırakmış ve 2000 lerin sonunda dünyanın en büyük ikinci ekonomisi haline gelmiştir. 1990 ları ekonomik açıdan oldukça zor geçiren Rusya da 2000 ler boyunca fiyatları oldukça yüksek seyreden enerji ve hammadde ihracatına bağlı olarak dünya ekonomisindeki payını arttırmıştır. Tüm bu gelişmeler ışığında ABD merkezli Goldman A3, 9: Dünya Ekonomisinde İlk On Ülke (2012) Satın Alma Paritesine Göre Ekonomik Büyüklük (trilyon dolar) 2007 2010 2012 1 ABD 13,81 14.58 16,24 2 Çin 7,05 10.08 12,26 3 Hindistan 3,09 4.19 4,71 4 Japonya 4,28 4.33 4,48 5 Almanya 2,72 3.07 3,37 6 Rusya 2,08 2.81 3,37 7 Fransa 2,06 2.19 2,37 8 İngiltere 2,04 2.23 2,36 9 Brezilya 1,83 2.16 2,32 10 Meksika 1,34 1.62 2,02 Kaynak: World Bank, World Development Indicators Database (2008-2013). Sachs yatırım bankası, Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin i BRIC adı verilen yeni bir grup içine dâhil etmiş, (Wilson and Purushothaman, 2003) 2010 da Güney Afrika nın da katılması ile bu ülkeler dünya siyasetinde BRIC-S olarak anılmaya başlanmıştır. 2000 ler boyunca iletişim teknolojisinde de çok önemli ilerlemeler görülmüştür. İnternet erişimi dünyanın neredeyse tüm bölgelerinde mümkün hale gelirken cep telefonları ve diğer mobil cihazların kullanımının yaygınlaşmasıyla beraber iletişim tam anlamıyla küresel bir nitelik kazanmıştır. Kısa mesaj (SMS), e-posta, sosyal paylaşım siteleri ve bloglar gibi elektronik iletişim kanalları sayesinde etkili bir küresel haberleşme ağı oluşmuş, ayrıca havayolu taşımacılığının büyük gelişim göstermesiyle dünyanın pek çok bölgesine seyahat etmek de çok daha kolay hale gelmiştir. Dünya toplumları arasındaki iletişim güçlendikçe küresel sorunlar da giderek daha fazla görünür- A3, 10: 11 Eylül Saldırıları 11 Eylül 2001 sabahında 19 hava korsanı United Airlines ve American Airlines şirketlerine ait dört uçağı kaçırmışlardır. Uçaklardan ikisi New York taki Dünya Ticaret Merkezi nin İkiz Kulelerine çarptırılmış, çarpmanın şiddetiyle her iki kule de birkaç saat içinde tamamen çökmüştür. ABD Savunma Bakanlığı binası Pentagon a çarptırılan üçüncü uçak da binanın özellikle batı bölümünde büyük hasara yol açmıştır. Washington a yöneldiği düşünülen son uçak ise yolcular ve hava korsanları arasında yaşanan arbede sonrasında Pennsylvania yakınlarında yere çakılmıştır. 11 Eylül saldırılarında yolcular ve mürettebat da dâhil olmak üzere yaklaşık 3.000 kişi hayatını kaybetmiştir.

Realizm Ali Balcı Sakarya Üniversitesi Tuncay Kardaş Sakarya Üniversitesi 85 Realizmin Kökenleri 86 Realizmin Temel Kavramları 87 Klasik Realizm 89 Neo-realizm 90 Neo-klasik Realizm 94 Türkiye de Realist Teori 94 Sorular 95 Ek Okuma Önerileri 95 Kaynakça 96 Uluslararası İlişkiler disiplini 17 milyon insanın öldüğü 20 milyon insanın da yaralandığı Birinci Dünya Savaşı nın hemen ardından yeni bir dünya savaşınasıl önlenebilir sorusu etrafında idealist / ütopyacı bir çalışma alanı olarak ortaya çıkmıştır. İkinci Dünya Savaşı ile birlikte bu soruyu bilimsel bir disiplinin pozitivist yöntemleriyle çözmek isteyen düşünürlerin çabasıyla Realizm ortaya çıkmış ve uluslararası ilişkiler bir sosyal bilim dalına dönüşmüştür. Ütopyacı çalışmalara ilk güçlü itiraz Edward H. Carr ın İkinci Dünya Savaşı nın başladığı yıl olan 1939 da yayımladığı Yirmi Yılın Bunalımı: 1919-1939 başlıklı kitabı ile gelmiştir. Uluslararası ilişkilerin olması gerekene yani ütopik barış projelerine veya öngörülerine değil, olana yani yaşanmış savaş ve çatışmaların çözümlenmesine odaklanması gerektiğini savunan Carr, idealist ve normatif analizlerin barışın tesisine değil hakim devletlerin çıkar ve değerlerini yaygınlaştırmaya hizmet ettiğini ve tam da bu nedenle uluslararası ilişkilerin objektif bir disiplin olarak gelişmesini engellediğini savunmuştur. Carr, olanın çözümlenmesi noktasında mevcut güç ilişkilerini dönüştürmeden önce onları anlamaya çalışmak gerektiğini savunmuş ve böylelikle realist bakış açısına imkân sağlayan temel akıl yürütme biçimini tetiklemiştir. Realizm, özellikle bilginin bilimsel bakış ve pozitivist yöntemler ile elde edilebileceğini savunan bir akademik dünyada kendisine geniş bir alan açmış ve İkinci Dünya Savaşı sonrası Uluslararası İlişkiler disiplininin de temel teorisi olmuştur. Realizmin disiplin içindeki etkisi o kadar güçlü olmuştur ki, diğer bütün teoriler realizme referansla disiplin içindeki kendi konum ve farklılıklarını tanımlamak zorunda kalmışlardır. Bu bağlamda realizmi diğer tüm teorik yaklaşımlardan ayıran bir tanım vermek söz konusu teorinin anlaşılması noktasında elzemdir. Genellikle insan doğasının kötü olduğu ve insanın çevresindekilere hakim olmak istediği varsayımından hareket eden realizm, devletleri uluslararası siyasetin temel aktörleri olarak kabul eder. Hiyerarşik bir yönetim ve örgütlenme biçimine sahip olan devlet yapılarında insanların kötü doğasının

Kimlik Bahar Rumelili Koç Üniversitesi 260 kimliğe özcü, inşacı ve araçsal yaklaşımlar 260 devlet kimlikleri ve dış politika 261 kimlik/farklılık ve uluslararası ilişkiler 263 Sorular 265 Ek Okuma Önerileri 265 Kaynakça 265 Kimlik, bir aktörün sahip olduğu ve yansıttığı ve zaman içinde diğerleriyle kurduğu ilişkiler vasıtasıyla şekillenen bireylik ve farklılık simgeleri olarak tanımlanır (Katzenstein 1996). Soğuk Savaş ın bitiminden sonra artan kimlik çatışmaları uluslararası ilişkilerde bu kavrama yönelik ilgiyi artırmıştır. Kimliğin uluslararası ilişkilere etkisi farklı düzeylerde ve boyutlarda değerlendirilebilir. Bu bölümde özellikle devlet kimliği kavramına ve bu kavramın inşacı yaklaşımlar tarafından kuramsallaştırılmasına yoğunlaşılacaktır. İlk olarak kimliğe özcü, inşacı, ve araçsal yaklaşımlar arasındaki farklar ortaya konacak, ikinci olarak kimlik ve devlet davranışları arasındaki kuramsal bağ açıklanacak, üçüncü olarak ise kimlik ve farklılık ilişkisi üzerinden kimliğin uluslararası ilişkileri nasıl etkilediği tartışılacaktır. Kimliğe Özcü, İnşacı ve Araçsal Yaklaşımlar Özcü yaklaşımlar siyasi kimliklerin kültürel bir temele dayandığını ve bu temelden bağımsız olarak gelişemeyeceğini savunurlar. Dolayısıyla, devlet kimliklerini ve ulusal kimlikleri, barındırdıkları halkların din, etnisite gibi verili özelliklerine dayandırırlar. Özcü yaklaşımda kimlikler verili ve sabittir; değişim ancak bu verili parametrelerin tanımladığı sınırlar içinde olur. Uluslararası İlişkiler de kimliğe özcü yaklaşımın en iyi ve bilinen örneği Samuel Huntington ın Medeniyetler Çatışması adlı eseridir (Huntington, 1996). Bu eserde Huntington medeniyetleri en geniş kültürel birim olarak ve dil, tarih, din, gelenek ve kurumlar gibi nesnel olduğunu varsaydığı unsurlar ama ağırlıklı olarak din- etrafında tanımlamıştır. Bu özcü tanım çerçevesinde medeniyetler arası ortak kimlik oluşumuna ve melez kimliklere yer yoktur. Huntington birden fazla medeniyetin kültürel unsurlarını barındıran ülkeleri parçalanmış (yırtık, torn) olarak nitelemekte, aynı şekilde farklı medeniyetleri karşı karşıya getiren anlaşmazlıkların şiddetli çatışmalar doğuracağını öngörmektedir. Aslında kimliklere özcü yaklaşım uluslararası ilişkiler analizlerinde çok yaygın karşılaştığımız bir yaklaşımdır. Benzer kültürel özelliklere sahip devletler arasında işbirliği ve farklı etnik gruplar arasında çatışma beklentileri özcü kimlik varsayımlarına dayanır. Örneğin, bir Hristiyan klubü olan Avrupa Birliği nin Türkiye yi Müslüman olduğu için üye yapmak istemeyeceği ya da Balkanlar ın yeni etnik çatışmalara gebe olduğu na dair tezler özcü varsayımlara dayanarak oluşturmuştur.

Başarısız Devletler Burak Bilgehan Özpek TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi 466 Başarısız Devletlerin Ortaya Çıkışı 466 Başarısız Devletler ve Müdahale 468 Sonuç 470 Sorular 470 Ek Okuma Önerileri 470 Kaynakça 471 Uluslararası ilişkiler disiplini, özellikle Soğuk Savaş ın bitimiyle beraber, geleneksel egemenlik alanlarındaki dramatik bir dönüşümü incelemek zorunda kalmıştır. Egemenlik sahaları daralan devletlerin yerini ise küreselleşme ve demokratikleşme dalgası sayesinde devlet dışı aktörler almıştır. Bu aktörlerin birbirleriyle kurduğu ilişkilerin ürettiği sosyal ve ekonomik uyum ise siyasi gündemleri etkilemiştir. Ne var ki, Francis Fukuyama gibi düşünürlerin, çatışmadan arınmış bu uyum durumunu tarihin sonu olarak adlandırmakta acele ettikleri kısa sürede ortaya çıkmıştır. Zira, devletlerin uğradığı egemenlik kaybı dünyanın sadece bir bölümü için uyum ve işbirliği üretirken, zayıflayan devlet otoritesi bazı ülkeler için istikrarsızlığın kaynağı olmuştur. Diğer bir ifadeyle, Soğuk Savaş sonrası uluslararası sistemde, egemenlik iddiası içerisinde bulunduğu toprak parçası üzerinde düzeni sağlama konusunda başarısız devletlere daha sık rastlanmaktadır. Bununla beraber, bahsi geçen başarısız devletlerin karşı karşıya kaldıkları düzen sağlama sorunu, sadece kendilerini ilgilendiren bir konu olmaktan çıkmış, bölgesel ve küresel güvenliği tehdit eden aktörlerin ve sorunların da kaynağı haline gelmiştir. Başarısız Devletlerin Ortaya Çıkışı Soğuk Savaş ın bitişi ve başarısız devletlerin bir mantar gibi çoğalması arasında bir neden sonuç ilişkisi vardır. Zira, Soğuk Savaş döneminde dünya üzerindeki her toprak parçası stratejik bir öneme sahipti ve rakip bloklar, diğer devletleri kendi yanlarında tutabilmek ya da diğer tarafa katılmasını önlemek için mali ve askeri yardım yapmaktan imtina etmiyorlardı. Bu devletlere müşteri devletler (client states) denilmektedir ve Soğuk Savaş sonrası dünya şunu göstermiştir ki bu devletler yardım olmadan egemenlik tesis edememektedirler (Evans ve Newnham, 1998: 15). Call a göre (2008: 1491-1493), başarısız devletlerin, uluslararası ilişkiler disiplininin gündemine gelmesi ise 1990 ların başında Somali de devlet otoritesinin kaybolmasıyla beraber gerçekleşmiştir. Helman ve Ratner in (1992: 3-20) 1992 yılında Foreign Policy dergisinde yayınladıkları Failed States (başarısız devletler) makalesi ve Zartman ın (1995) 1995 yılında yayınladığı Collapsed States (çökmüş devletler) isimli kitabı öne çıkan akademik çalışmalardır. Bununla beraber, Maryland Üniversitesi nde CIA nin desteğiyle State Failure Task Force (Devlet Başarısızlığı Çalışma Grubu) başlatılmış ve 1990 lı yılların devlet başarısızlığıyla ilişkilendirilen Bosna, Somali, Zaire, Afganistan, ve Liberya gibi çatışma bölgeleri incelenmiştir.