ELAZIĞ İLİ FIRAT ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ OLAYLARI İLE İLGİLİ ARAŞTIRMA-İNCELEME RAPORU 07 Haziran 2012 MAZLUMDER DİYARBAKIR VE MALATYA ŞUBESİ 1
OLAY: 2012 Mayıs ayının son haftasında Gençlik ve spor bakanı Suat Kılıç ın Elâzığ da kredi yurtlar kurumuna bağlı bir öğrenci yurdunu ziyareti esnası ve sonrasında Fırat üniversitesinde geliģen ve ciddi yaralanmalar ve mağduriyetler doğuran öğrenci olayları. DUYUMLAR: - Azad Ġsimli bir öğrenci bıçaklı saldırıya uğradığı, Saldırganlar hakkında herhangi bir iģlem yapılmadığı ve bu öğrencinin kendi isteği dıģında Siirt Üniversitesine geçiģin yapıldığı. - Bir ay önce Bingöllü 1 kız ve 2 erkek öğrencinin ülkücü 20 kiģilik bir gurup tarafından dövüldüğü -Fırat üniversitesinde karģıt görüģlü öğrenciler arasında bıçaklı, sopalı saldırıların yaģandığı ve kavgalar sonucu pek çok öğrencinin yaralandığı. -Kendilerini ülkücü olarak tanıtan bir grup öğrencinin görüģ farkı gözetmeksizin bütün Kürt öğrencileri bu üniversitede istemediklerini beyan ettiği ve buna paralel olarak saldırılar geliģtirdiği. Basında Fırat Üniversitesi öğrenci olayları: 03.06.2012 Evrensel gazetesi-fırat Üniversitesi nde ülkücü saldırı. Fırat Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi nin bulunduğu alanda yaklaģık 15-20 kiģilik ülkücü grubun saldırısı sonucunda kafası yarılan Fırat Üniversitesi öğrencisi ĠletiĢim Fakültesi 1. Sınıf öğrencisi Abdülkerim Avras hastaneye kaldırıldı. Fırat Üniversitesi nde okuyan sol görüģlü ve Kürt öğrencilere yönelik saldırılara bir yenisi daha eklendi. Fırat Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi nin bulunduğu alanda yaklaģık 15-20 kiģilik ülkücü grubun satırlar ve sopalarla Fırat Üniversitesi ĠletiĢim Fakültesi 1. Sınıf öğrencisi Abdülkerim Avras a saldırdı. Saldırı sonrasında kafası yarılan Avras arkadaģları tarafından hastaneye kaldırıldı. Hastanede Avras ın kafasına 20 dikiģ atıldı. Olayı duyan çok sayıda 2
öğrenci ise hastane önüne geldi. Diha Duyumu alınmıģtır. AMAÇ: Eğitim-öğretim hakkı ve yaģam hakkı ihlallerinin bağımsız ve tarafsız bir Ģekilde araģtırılması, hak ihlallerini gerçekleģtirenlerin ve bu hususta kastı ve ihmali bulunan Ģahıs, kurum ve yetkililerin tespiti ve bu hususların kamuoyu ile paylaģılması. Bağımsız ve tarafsız tespitlerden sonra yetkili kurumlar nezdinde hak ihlallerinin önlenmesi için gerekli giriģimlerde bulunmak. HEYETİN OLUŞUMU: MAZLUMDER Genel baģkan Yardımcısı Av. Selahattin ÇOBAN, MAZLUMDER Diyarbakır ġube BaĢkanı Av. Abdurrahim AY. MAZLUMDER Diyarbakır ġube yöneticisi Sedat DOĞAN, MAZLUMDER Diyarbakır ġube yöneticisi Av. Deniz ÇAVUġ. MAZLUMDER MALATYA ġube yöneticisi Mehmet ARSLAN. MAZLUMDER MALATYA ġube yöneticisi Sami CENGĠ. MAZLUMDER MALATYA ġube yöneticisi Mehmet ÖZÖKSÜZOĞLU HEYET GİRİŞİMLERİ: Mazlumder Diyarbakır ġube yönetimi, olayların basında yer alması ve duyumlar üzerine üzerine, bu durumu görüģmek için toplandı. Durum değerlendirmesi sonucu Mazlumder Malatya Ģubesi ile birlikte olayı araģtırma kararı alınmıģtır. Mazlumder Malatya Ģubesi ile bilgi alıveriģinde bulunmuģtur. 3
Elâzığ daki resmi kurumları ziyaret etmek için Mazlumder Genel Merkezi üzerinden, gerekli randevular alınmıģtır. Ayrıca Elâzığ da Mazlumder in bir Ģubesi olmadığı için orada bulunan bazı STK ve insan hakları örgütü temsilcilerinden olaylar hakkında ön bilgiler alındı. Mazlumder Diyarbakır Ģube 07.06.2012 günü sabah saat 05,45 te Elâzığ a hareket ederek Aynı gün Saat 09,00 civarı Elâzığ merkezde Malatya dan gelen Mazlum der Malatya Ģube heyetiyle buluģup çalıģmalarına baģladı. Heyetin Yaptığı Çalışmalar ve İlgililerin Yaptıkları Açıklamalar. 1-Elazığ Valisi Muammer EROL ile Görüşme Heyetimiz 07.06.2012 tarihinde sayın Vali ile saat 9:10 civarında görüģmüģ olaylar ve duyumlar ve geliģ amacımız aktarıldıktan sonra Sayın Vali heyetimize olaylara iliģkin aģağıdaki açıklamalarda bulunmuģtur: Sivil toplum olarak olaya duyarlılık göstermeniz, medyaya servis etmeden önce olayın hakikatini araģtırmanız çok önemlidir. Bizi ziyaretiniz ayrıca bir memnuniyet konusu. Afaki Ģeyler üzerinden değil de somut vakalar üzerinden konuģalım. Ġsim verin takibini yapalım. Varlığımız herkes için güvencedir. Ancak biz bu olayın organize bir olay olmadığını münferit bir vakıa kapsamında değerlendiriyoruz. Bahse konu olay günü Sayın Bakan Suat Kılıç Bey kız ve erkek öğrenci yurdunu ziyaret etti. Yurtları gezdik. Bakan çocukların durumunu sorduğunda çocuğunbiri yurdun genel durumu ve yemeklerle ile ilgili memnuniyetsizliğiniifade etti. O esnada ülkücü öğrencilero arkadaģı protesto etti Biz ayrıldığımızda bu çocuk o ülkücü gençler tarafından darp ediliyor. Bunun üzerine bu olay yurda sıçrayıp doğu kökenli öğrencilerden bir gurup arkadaģ toplayıp gece yurttaki ülkücü gençlerin kaldığı odalara baskın düzenlendiğini bu esnada birtakım öğrencilerin kendilerini pencereden attığı ifade edildi. Bize haber bu Ģekil aktarıldı. Camdan atlayan öğrencilerin çeģitli kırıklarının olduğu ve bunların araģtırma hastanesinde tedavi altına alındığı ifade edilmiģtir.ġki ciddi yaralı öğrenci var. Vücutlarında muhtelif kırıklar var. Durumları iyi.olayı tam olarak tespit edemedik.olay takibimizde. Ġlk darp edilen çocuk Kürt. Kürt çocuklar koğuģu basıp ülkücüleri darp ediyor. Organize belli bir grup saldırısı 4
yok. Olayı tanımlamaya bismillah deyip Kürt ile giriģ yapmayalım. Böyle yaparsak olayları çığırından çıkarırız. Kantin ile ilgili sıkıntıları var. Rant kokusu var. Esnaf bizi onlarla (Ülkücülerle) bir tutmayın diyorlar. Geçenlerde bir terörist vurulmuģtu. Cem evinde tören yapmak istiyorlar. Cem evi yöneticileri vurulanlarla ilgili olarak dini tören yapın. Ama Propaganda yapmayın, diyor onlara. Devlet vatandaģlarını birbirine kırdırmaz. Herkes ile iletiģim kanallarımız açık. Ben burada olduğum müddetçe Münferit olaylar olabilir, olur. Ama Grup olayı olmaz. Biz Ģanslıyız. Diğer kentler gibi aģırı göç almamıģız. Bu nedenle burası huzurlu. Burada adi iģler olmaz. Çocuklar üzerinden siyasi rantsağlamaya çalıģanlara fırsat vermeyiz. Heyetimiz, Bizesöylenenlere göreeğitim Fakültesi dekanının hanımı, öğretim görevlisi Bayan hoca, Kürt öğrencilere: -Hakkâri de arabamıza Türk bayrağı takıp dolaģabiliyor muyuz? Siz de burada ben Kürdüm diyemezsiniz. Kafanıza eseni yapamazsınız, demiģ, Ģeklindeki durumu Sayın Valiye aktardığında; Vali, AraĢtırınız. Doğrulayın getirin hakkında gerekli yasal iģlemi yapalım, dedi. Sayın Vali. Adem Dilber Ġsimli öğrencinin YaĢadığı olay ile ilgili; Bu olayı konu alan kamerayı birlikte izliyoruz. Görüntülerde dayak ve 8 kiģinin onu takip ettiği olayı yok. Yanlız öğrenci iģlerinde iki kiģi çocuğun bulunduğu yere giriģ yapıyor. Ancak vali, öğrencinin bu olayı kanıtlaması halinde gereğinin yapılacağını ifade etti. Ve olayın üzerine hassasiyetle gidildiğini, konuyu titizlikle incelediğini ifade etti. Yine sözlerine söyle devam etti: kaldı ki biz çocuklarımızı kimseye yem etmeyiz, çünkü onlar buraya okumaya geldiler, cehaleti yenmek için adımlar atıyorlar dedi. Ülkü ocakları baģkanı değiģti, olanlaryeni ülkü ocakları baģkanın kendini kanıtlaması için tezgâhlanmıģ olabilir mi? sorumuza vali : Asla. Biz buna müsaade etmeyiz Çünkü bu çocuklar bizim öğrencilerimiz ve bize emanettir. ġeklinde beyanda bulunmuģtur. Vali, Kamera ile her Ģeyi kontrol ediyoruz, diyor. Heyetin Özel güvenlik görevlilerimiz duyarlı olmalılar, açıklamasından sonra. Onlara yönelik bir eğitim düģünülüyor mu sorusuna karģılık. Vali, Ortalık iyice yatıģsın. Tatil döneminde bu iģin kalıcı çözümü için gereken ne ise onu yapacağız. Vali : özel güvenlik ve polisin iģbirliğiyle bazı öğrencilerin üzerinde baskı uygulandığı yönünde ve bir polis memurunun ben de sizi destekliyorum ifadelerinin doğruluğu hakkında net bir ifade yok. Ġddia eden öğrenciler de bunu 5
ispatlayamıyorlar söylentiye binaen hareket edilmez iddia sahipleri belge göstermelidir. Savcılığa intikal eden bir olay olmadığını bu durumda guruplar arasında herhangi bir vukuatın çıkacağına dair bir emare bulunmadığı belirlenmiģtir. Yine sayın vali: özellikle öğrenciler arasında valilik olarak hiç ayrım yapmıyoruz. Geçen sene Kerbela anma etkinliklerini organize ettik, aynı etkinliğini cem evinde tertip eden vatandaģlarımızın törenlerine de katıldık orada cem evi yöneticisi bize: sizin düzenlediğiniz törenler bizimkinden daha iyi oldu ifadesini kullandı. Elâzığ ın havası çok farklı.(havaya devletin bir taģını atsan vatandaģ kutsal diye yere düģürmez, kutsal diye. Bu Elâzığ a özgü bir haldır. Elâzığ a bu açıdan bakmak gerekir.) dedi. 2-İl Emniyet Müdürü Ayhan BURAN İle Görüşme : Heyetimiz 07.06.2012 tarihinde Emniyet Müdürü ile saat 10:00 civarında görüģmüģ olaylar ve duyumlar ve geliģ amacımız aktarıldıktan sonra Emniyet Müdürü heyetimize olaylara iliģkin aģağıdaki açıklamalarda bulunmuģtur: Her Ģeyi vali beyle paylaģıyoruz. Üniversitemiz çok hassas. 29.000 öğrencimiz var.yedi-sekiz aydır Elazığ da görev yapıyorum Ģimdiye kadar herhangi bir olay olmadığı sadece bakanın gelmesiyle vuku bulan münferit olaylardan ibarettir. Bakanın geliģi ile olaylar geliģti. KoğuĢlara müdahale edilmiģ. 5 yaralı var. Ancak olay kontrolümüz altında.önleyici tedbirler aldık. Personelimizin yarısı Ģu anda üniversitede görev yapıyor. 1000 bin personelim varsa 500 tanesi üniversitede görevlendirilmiģ durumda. Ġlkin 8kiĢiyi gözaltına almıģtık. Onlara ilaveten21kiģiyi daha gözaltına aldık. Tutuklanma talebi ile 8 kiģi mahkemeye sevk edildi.ancak mahkeme tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı Öğrenciler tarafında ortaya atılan olaylar esnasında resmi giyimli bir polisin - ben Ģuan görevdeyim mesai çıkıģı sizinle beraber bunları kovalım Ģeklindeki iddiayı dile getirdiğimizde, Emniyet müdür -isim verin gereğini yapalım, ancak isim olmadığından bu konu hakkında iģlem yapılamadı dedi. Ayrıca kovuģ baskınında yaralananlardan bir kiģi de Diyarbakırlı olduğunu Ġsmi Azat olan bu öğrenciye Ģikâyetçi olması için telkinde bulunmamıza rağmen Ģikâyetçi olmadığını ifade etti. Yani çatıģan her iki grupta da doğulu çocuklar var. (Güvenlik Şube Müdürlüğü. Dr.Fatih Çifil Güvenlik Şube Md.) 6
ÂdemDilbere Ģikâyetçi olması için kendisiyle görüģüp ikna ettik ancak öyle beyanını aldık. Ortam çok hassas ve manipüleye çok müsait. Adi bir olay, bir kız olayı siyasi bir olay olarak lanse edilebiliyor. Kamera Görüntülerinden birbirlerini darp eden kızları tespit edip mahkemeye çıkardık. Doğuluöğrenciler arasında birbirleri üzerinde hâkimiyet kurma adına baskı var. Sık sık Operasyon da yapıyoruz. ġehir kozmopolit. Kürt-Türk çatıģması zemini var. Bakanın yanında konuģan çocuğun ismi murattır. 3-Fırat üniversitesi rektörü Prof.Dr.A. Feyzi BİNGÖL İle Görüşme : Heyetimiz 07.06.2012 tarihinde sayın rektör ile görüģmüģ olaylar ve duyumlar ve geliģ amacımız aktarıldıktan sonra Sayın rektör heyetimize olaylara iliģkin aģağıdaki açıklamalarda bulunmuģtur: Olay yurtta baģlamıģ. Yurtkur, bizden bağımsız özerk bir birim. Ancak orada öğrencilerimiz kaldığı için ilgileniyoruz. Ġlgilenmek zorundayız. Daha önce Kürt öğrencilerin talebi üzerine istenilen her yere kamera koyduk. Ancak üniversite arazisinin sırtı dağa dönük ve bir piknik yeri. Bu yüzden sıkı kontrolü bu Ģartlarda çok zor. Bahse konu olayda Ġki öğrenci pencereden atlama sonucu yaralanmıģ. Birinin belkemiği, birinin ayak ve ele bileklerinden kırık. Belinde kırık olan öğrenci için doktorlar ameliyata ve herhangi bir tıbbi cihaza gerek olmadığını ifade etmiģlerdir. Ayın 31 inde eğitim fakültesinde olan hadiseden bize gelen birģikâyet yok. Öğrencinin bize verdiği bir dilekçe yok. Mağdur Öğrenci, Öğrenci iģlerinde tartaklanıyor. 7-8 kiģi beni mühendislikte takip ediyor, diyor. Kameralarda kayıt yok. Bir öğrencinin bizim üniversitemizden veya baģka bir üniversiteden onaysız gönderilmesi mümkün değil. Mevzuat buna izin vermiyor. Öğrenci iki türlü kalıcı gönderilir. a)ciddi bir mazerete binaen Ġki üniversitenin senato kararı b)yatay geçiģ. Özel güvenliğimiz %80 Kürtçe konuģuyor. Güvenlik taraf tutamaz. Bildiğiniz bir Ģey varsa bize bildiriniz. Benim de akraba çevrem Kürt. Bir ayrıma asla izin vermeyiz. Eğitim fakültesi dekanının açıklamasına atfen: iki öğrenci dövülme korkusunu ifade etmiģler. Dekan onları odasına oturtmuģ. Sonra kendisine biz barıģtık. Olay kapandıdemiģler. Savcılıktan serbest kalan öğrenciden bir daha haber alamıyoruz. Bir kız kavgası, ideolojik kavgaya dönüģüyor. Adem DİLBER adlı öğrencinin darp edilme olayı kamera kayıtlarında bulunmadığını ifade etti. 7
Kendilerine, kameralarda karartma olup olmadığı soruldu. Rektör, kesinlikle böyle bir Ģeyin mümkün olmadığını ifade etti. NOT: Rektörlük çıkıģında güvenlik ile Ģoförler arasında bir ruhsat tartıģması yaģandı. ġoförmafyatik bir kibir ile güvenliğe ruhsat vermek istemiyordu. Biz olayı fotoğrafladığımızda güvenlik yanımıza gelip niçin fotoğraf çektiğimizi sordu. Durumu izah ettik. Bir tepki göstermeden görev yerine döndü. 4-Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı: Öğr. Görevlisi Prof. Raşit Zengin İle Görüşme : Heyetimiz 07.06.2012 tarihinde Dekan ile görüģmüģ olaylar ve duyumlar ve geliģ amacımız aktarıldıktan sonra Sayın Dekan heyetimize olaylara iliģkin aģağıdaki açıklamalarda bulunmuģtur: Öğrenci %60 ına hâkim bir görevim var. Ama bu olaydan bilgim yok. Duyduğum. Yurtta olaylar olmuģ. Yurttaki olayların bir yansıması. Ayrımcılığa kesinlikle karģıyım. 3500 öğrenci var bunların yüzde yetmiģi doğu kökenli öğrencilerden oluģuyor. ÖtekileĢtirme olayını ben kabul etmem. Diyarbakır ile dolayısıyla Kürt insanlarla çok iyi arkadaģlıklarım var. Bütün koridorlarımız da fakültenin her yanında kamera çekimleri var. Kapımız sizlere her zaman açık. Buyurun sınıflara girin. Derslere katılın. Bayan öğretim görevlisi ve bayrak olayını kesin bir dille retediyor. Valinin anlattığı kendisine sığınan iki öğrenci olayını o da anlatıyor. 5-Elazığ Cumhuriyet Baş Savcılığı ile Görüşme: Öğleden sonra baģsavcılık makamına gidildi. BaĢsavcı yerinde değildi. Onun yerine baģsavcı vekili ile görüģüldü. Heyetekonu ile ilgili 3 soruģturma olduğu bilgisi verildi. Heyet soruģturmayı yapan savcılara yönlendirildi. Onlarla görüģüldü. Heyet, olay soruģturma tutanağının bir fotokopisini kendilerinden aldı. AĢağıya aktarıyoruz. 8
9
6-iHD Elazığ Şubesi İle Görüşme. Elazığ daki Öğrenci olaylarının temelinde Kantinci Raif Çiçek var. Bütün kantin iģleri onun elinde. Raif Çiçek ülkücüdür.(aysel Tuğluk un Abisi Aytekin Tuğluk un katilidir.) Rektör MHP lidir. Üniversitedeki bazı hocalar, lisedeki bazı öğretmenler bu iģi kıģkırtıyor. KutuplaĢma var. Bu nedenle Elazığ geliģmiyor. Yurt müdürü son olaylarda ülkücüler tarafından darp edildi Güvenlik Ģube ile görüģtük. Onları (ülkücüleri ) gözaltına alın diye. Kimsegözaltına alınmadı. 7-Görüşülen Ögrenciler: a-âdem Dilber İsimli Öğrenci: MuĢ Malazgirt doğumlu elektrik elektronik mühendisliği öğrencisi kendisini darp edenleri tanımadığını ve emniyette kendisini darp edenleri tespit ettiğini beyan etti. Bunlar hakkında Ģikâyette bulunduğunu ifade eden A.Dilber Ģöyle devam etti: Pazartesi sınavda çıktım, okul kütüphanesinin yanında araca bindiğinde kendisiyle birlikte iki kiģinin de araca bindiğini beyan etti. Staj belgemi almak için rektörlüğe girdiğimde iki kiģinin beni takibe devam ettiğini. Belgemi alıp tekrar döndüğünde halen takip edildiğini. Bu sırada danıģmaya kendisinin takip edildiğini ve güvenliği çağırmasını söylediğini ifade etti. O esnada dıģarı çıkan öğrenci iģleri görevlisi 10
içeri girerek evet takip edildiğini, buradan dıģarı çıkmaması konusunda kendisine telkinde bulunduğunu, daha sonra sekiz kiģinin öğrenci iģlerine girerek kendisine saldırdığını, saldırının güvenliğin olay yerine geç gelmesinden kaynaklandığını. Güvenlik zamanında gelseydi saldırının olmayacağını ifade eden Dilber, Güvenlik geldiğinde kendisine Ģikâyetçi olursan polis çağıracağını, Ģikâyetçi olmazsan güvenli bir Ģekilde olay yerinde çıkarabileceğini ifade etti. Ancak kendisinin Ģikâyetçi olduğunu bunun üzerine olay yerine gelen polisin Ģikayetçi olup olmadığını sorduğunda Ģikayetçi olduğunu ifade eden Âdem Dilber, Harput devlet hastanesine götürüldüğünü, hastaneden sonra emniyete götürüldüğünü, o süreçte olumlu bir muamele gördüğü, beyanında bulundu. b- İsmini vermek istemeyen R. B. isimli Öğrenci: 31 Mayıs gecesi S Kara listeye alınmıģ. Yurda giderken mühendisliğin giriģinde 25-30 kiģinin saldırısına uğradık. Kimsiniz, nerelisiniz? Sorusuyla saldırıya uğradık. c-öğrenci İşlerinde Dövülen İsmini Vermek istemeyen bir öğrenci: Bakan geldi. Yörelerden Ģikâyet etti. Kantine bir grup arkadaģı tek çağırıyorlar. Grup eğitim fakültesi önü saat 2 de gündüz. YaklaĢık 25-30 kiģilik grupla saldırıya uğradık. Biz 8 kiģiydik. Sopalandı ucu çiviliydi. Fırat üniversitesi bizim mekânımızdır. Bozkurtlar yuvası. Ġlk baģta 2-3 kiģiyle gelerek yurttaki olayla iliģkileriniz var mı? Sordular. Yok dedik. Özellikle bir arkadaģın ismini söyleyip ona saldırdılar. Engel olmaya çalıģırken darp edildik. Olay 2-3 dakika sürdü. Bağırma çağırma ile adamları ayrılırken polisler geldi. Bize hakaret ettiler. siz nerde olduğunuzu bilmiyor musunuz? ġerefsizsiniz. Sinkaf ettiler. Olayı herhangi bir mercie bildirmedik. d-ismini Vermek İstemeyen Öğrenci: Eğitim fakültesinin önünde idim. (fen edebiyat) Olayla hiçbir ilgim yok. Kendileri bildikleri halde sırf onlar gibi düģünmediğim için sınıfımızdaki ülkücüler üzerinden bana saldırdılar. Kolumdan tutup beni boģ sınıfa sokmaya zorladılar. Ben direnince 10 kiģi ile üzerime çullandılar. DüĢtüm. Ellerinden kaçıp kurtuldum. Olayın ardından polise gidip darp raporu aldım. Doktor raporu aldım. e-isim Vermek İstemeyen Yurt Öğrencilerinin Beyanı: Yurt güvenliği yetersiz. Sadece kontrol oluyor. Grupların birbirleri üzerinden kurduğu baskıyı önleyecek mekanizma zayıf. 11
f-ismini vermek istemeyen mağdur bir öğrencin Beyanı: Eğitim fakültesi önünde 31.05.2012 sınav çıkıģı 11.30 civarı eve doğru giderken arkamızdan gelen diğer arkadaģımıza 20-25 kiģilik bir grubun saldırdığını gördük. Darp edilen arkadaģı simaen tanıdığımız için ayırmaya gittik. Bu sırada arkadan bir kiģi sert bir cisimle kafama vurdu. Oradan kaçtık ve arkamızdan araçlarla gelindi. Ben eve kaçtım fakat kanama durmadığı için ambulansla eğitim hastanesine gittik. Durumun acil olmasına karģın hastane çokta alakadar olmadı. Daha sonrasında baģıma 14 dikiģ atıldı. 20 zımbayla tedavi uyguladı. Ardından güvenliğimiz olmadığı gerekçesiyle Diyarbakır a geldik ve oarada özel bir hastaneden rapor aldık. Hem hastane hem de savcı nezdinde Ģikâyetçi oldum. g-ismini vermek istemeyen bir öğrenci Öğrencinin beyanı Olayın kantinde meydana geldiğini söyleyen öğrenci, Kürt öğrencilerin masa tenisi oynadıkları esnasında darp edildiğini söyledi, Darpçıları yurt müdürüne Ģikâyet ettiğini ve darpçı öğrencilerin yurttan atılması için talepte bulunduğunu, fakat yönetim Ģikâyetimizi ciddiye almadı. Eğitim fakültesinde saat: 14 te bir gurubun orda olduğu ve sivil polislerinde orada olduğu ülkücü gurupların da orada olduğu Azat adlı bir öğrencinin orada sorgulanıp darp edildiği,20 kiģilik gurup eğitim fakültesindeki gurubu dağıtıp teknik fakülteye yöneldi. Daha sonra Azat ın amcası araya girip olayın durdurulduğu öğrenilmiģtir, dedi. 8-Ülkü Ocakları Elazığ şubesi: Bir sürü araģtırmadan sonra Saat 17 civarı ülkü ocakları Ģubesini bulabildik. Vardığımızda iki üç genç bizi karģıladı. Ziyaret sebebimizi izah ettik. BaĢkanlarını aradılar. BaĢkanları randevusuz görüģmeyeceğini bildirdi. Randevu alamama mazeretimizi de bildirdik. Gençlerde gereksiz bir telaģ ve tedirginlik hâkimdi. BaĢkanlarının isim ve telefonunu dahi alamadık. Kartvizitimizi bıraktık. Bizedönmesini, telefonla bile olsa olaylarla ilgili bilgi verebileceklerini söyledik. Oradan ayrıldık. Ama bize dönmediler. Önemli Bazı Notlar: Bütün resmi kurum yetkililerine Ģu soruyu yöneltilmiģtir: Kürt öğrencilerin zihninde Ģu algı var. Bu il her Ģeyiyle ülkücü görüģteki insanların kontrolünde. Biz ötekileģtiriliyoruz. Bize saldırı yapılıyor. Devlet kurumları ya bunlarla iģbirliği içinde. Ya da onlara göz yumuyor. 12
Bu nedenle Kürt öğrenciler kendilerini ağır bir baskı altında hissediyorlar. Herhangi bir saldırıya uğradıklarında, saldırganları Ģikâyet etmekten bile korkuyorlar. Bunun nedeni ne olabilir..? Hepsi ağız birliği etmiģçesine bunun yabancılık duygusundan kaynaklı psikolojik bir yanılma olduğunu, böyle bir ayrımcılığı kesin bir dil ile ret ettiler. Bunun devletin devlet olma vasfıyla çeliģtiğini belirttiler. Yerel form olarak buranın ülkücü bir tonda olduğunu kabul ettiler. Ancak bunun bir hukuksuzluk doğurmasına izin vermediklerini, vermeyeceklerini beyan ettiler. Bütün kurum yetkilileri olaydan son derece haberdar ve kendi alanlarına hâkim bir duruģ sergilediler. Ve kötü olayların olmasına izin vermeyeceklerini vurguladılar. Bize karģı son derece olgun ve rahat idiler. Ama bütün bunlara rağmen bu olayların yaģanmıģ olması kafalarda soru iģaretlerinin belirmesine yol açıyor. Ġnsanı, bu iyi görünüme rağmen bizlerden, dolayısıyla kamuoyundan bazı Ģeyler mi gizlenmeye çalıģılıyor? ġeklinde bir soruyu sormaya itiyor. Bütün Kürt öğrencilere istisnasız bir korku hakimdi. Mağdurların çoğu bunu sineye çekip afiģe olmak istemiyor. Kürt öğrenciler arasındaki ideolojik görüģ farklılıklarının kendilerinin bir araya gelip kendilerini bu saldırılardan koruyacak ortak bir tavır geliģtirmelerine engel olduğu görülüyor. Hülasa olaylarla ilgili zihnimizde oluģan sorulara tatminkâr cevaplar bulamadık. KANAAT VE SONUÇ: Kanaat: -Her iki öğrenci grubu arasında karģılıklı bir saldırı mevcut olduğu, gruplar arasında ötekileģtirme ve Ģiddet üzerine kurulu bir dil hakim olduğu, -Bu durum büyük çaplı mağduriyetler ve insan hakları ihlallerine yol açabilecek adı konulmamıģ dile getirilmesinden bile korkulan gizemli bir gerginlik söz konusu olduğu, 13
-Ülkücü gençler devlete olan güvenleri sonucu tepkilerini hem resmi hem de gayri resmi Ģekilde dile getirmektedirler. YaĢadıkları her olayı resmi kurumlara iletmektedirler. Ancak Kürt öğrencilere tanımsız bir korku hâkim. Siyasal içerikli bir saldırı veya sıradan bir mağduriyet yaģadıklarında afiģe olmamak için çok yönlü bir korku ve hesaptan dolayı resmi kurumlara baģvurmadıkları, yasal hakları olan resmi baģvurularını dahi yapmaktan imtina ettikleri, -Kürt Öğrenciler Hem Ülkücü gençler hem de resmi kurumlar nezdinde tanınmak istememektedirler. Bu durumun, var olan mağduriyetlerine ek mağduriyetler eklememek gibi bir amacının olduğu, -Resmi kurumlar üstüne basa basa ortada organize bir güç gösterisi ve ötekileģtirmenin olmadığın vurguladığı, Buna rağmen söz konusu öğrencilerin içinde bulundukları korkunun sebebini izah edemediği, Yetkililerin bu korkunun gerçek sebebi izale etmesi gerektiği kanaati hâsıl olmuģtur. Sonuç: Yurdun batı illerindeki üniversitelerde ve Fırat Üniversitesi özelinde özellikle ülkücü öğrenciler ile Kürt Öğrenciler arasında sürekli olarak bir anlaģmazlığın olduğu, zaman zaman bu anlaģmazlıkların ciddi çatıģmalara sebep olduğu ancak bu olayların üstüne yeteri kadar gidilmediği, üstünün örtüldüğü gözlemlenmektedir. Olayımız özelinde de yaģanana olayların üstünün örtünülmemesi, etkin ve tarafsız bir soruģturma yapılarak kasıt, kusur ve ihmali olan Ģahıs, kurum ve yetkililerin en kısa zaman diliminde ortaya çıkarılması gerekmektedir Kürt Türk ayrımı temelli öğrenci olaylarının sebepleri acilen araģtırılarak, bu olaylarınortadankaldırılmasına yönelik tedbirler alınmalıdır. Üniversitelerde bu ayırıma sebep olan ortam, Ģahısların ciddi bir Ģekilde idari ve adli yönden araģtırılarak ortaya çıkarılmalı Varsa bu iģte kusur ve ihmalleri olan resmi veya sivil kiģiler hakkında derhal yasal iģlemyapılmalı. Ġlgili kurumlar uyarılmalıdır. Pek çok kiģinin üzerinde ittifakla belirttiği üniversite ve yurt kantinleri ideolojik bir bakıģ açısıyla yönetilmemesine yönelik idari tedbirler alınmalıdır Öğrenciler arasında ortak yaģam mekânlarında güvenarttırıcı, eğitimve öğrenim haklarını yaģayabilecekleri, kullanabilecekleri bir zemin hazırlanmalı. Öğrencileri kıģkırtan kesimlere iliģkin gerekli tedbirler alınmalıdır Mazlum der olarak kiģilerin insan hak ve hürriyetlerinin özgürce yaģanabilmesi için, öğrencilerin eğitim ve öğrenim hakları önündekibütün engellerin ortadan kaldırılmasıiçin ve toplumsal barıģın korunması adına ilgilibütün yetkilileri 14
görevlerini tarafsız ve hassas bir Ģekilde yerine getirmeye davet ediyoruz. Kamuoyunu bu konuya duyarlı olmaya çağırıyoruz. Basına ve kamuoyuna duyurulur MAZLUMDER Genel baģkan Yardımcısı Av. Selahattin ÇOBAN, MAZLUMDER Diyarbakır ġube BaĢkanı Av. Abdurrahim AY MAZLUMDER Diyarbakır ġube yöneticisi Sedat DOĞAN, MAZLUMDER Diyarbakır ġube yöneticisi Av. Deniz ÇAVUġ MAZLUMDER MALATYA ġube yöneticisi Mehmet ARSLAN MAZLUMDER MALATYA ġube yöneticisi Sami CENGĠL MAZLUMDER MALATYA ġube yöneticisi Mehmet ÖZÖKSÜZOĞLU 15