BASIN KONSEYĠ YILLIK RAPORU (2007) ( 1 OCAK 2007 31 ARALIK 2007 )



Benzer belgeler
ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam

BAKANLAR KURULU KARARI

T.C. B A ġ B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG / ARALIK 2009 GENELGE 2009/18

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ GAZETECİLİK ANABİLİM DALI GENEL GAZETECİLİK BİLİM DALI

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/02/ /02/2012)

YÖNETMELİK. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinden: MEHMET AKĠF ERSOY ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN SORUNLARI UYGULAMA VE. ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI İSTANBUL

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/03/ /03/2012)

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DANIŞMA VE İZLEME KONSEYİ NİN OLUŞUMU, TOPLANMASI VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI TÜZÜĞÜ

ENER TARTIŞMAYA AÇIYOR OLTU VE HINIS İL OLMALI MI?

Sayı: / Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE

ANKARA ÇOCUK DOSTU ġehġr PROJESĠ UYGULAMA, GÖREV VE ÇALIġMA YÖNERGESĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK VE TANIMLAR

GÜNEġĠN EN GÜZEL DOĞDUĞU ġehġrden, ADIYAMAN DAN MERHABALAR

BELEDĠYE BĠRLĠKLERĠNDE EĞĠTĠM ÇALIġMALARI

MUSTAFA KEMAL ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLGĠSAYAR BĠLĠMLERĠ UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

YÖNETMELİK. e) Katılımcı: Yeterlilik kazanmak üzere sertifikalı eğitim programına katılan kiģiyi,

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/01/ /01/2013)

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/12/ /12/2012)

AYLIK TOPLANTI FAALĠYET RAPORU (01/04/ /04/2013)

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE

T.C. B A Ş B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG / NĠSAN 2010 GENELGE 2010/11

T.C. ĠÇĠġLERĠ BAKANLIĞI Nüfus ve VatandaĢlık ĠĢleri Genel Müdürlüğü

T.C. SĠLĠVRĠ BELEDĠYE BAġKANLIĞI ÖZEL KALEM MÜDÜRLÜĞÜ. GÖREV VE ÇALIġMA YÖNETMELĠĞĠ. Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Temel Ġlkeler

1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz?

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/01/ /01/2012)

FIRAT ÜNİVERSİTESİ DENEYSEL ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KURULUŞ VE İŞLEYİŞ YÖNERGESİ

ÖZGEÇMİŞ (YÖK FORMATINDA)

AYLIK TOPLANTI RAPORU (01/07/ /07/2013)

MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; çalıģanlara verilecek iģ sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin usul ve esaslarını düzenlemektir.

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI ORDU İL ÖZEL İDARESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU

TÜRKĠYE FUBOL FEDERASYONU GENEL KURUL ĠÇ TÜZÜĞÜ

2008 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLÂNÇOSU

21 EKİM 2007 TARİHLİ HALKOYLAMASI

TC. YÜKSEK ÖĞRETİM KURULU BAŞKANLIĞI Bilkent/ANKARA. 26 Temmuz 2006

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

CUMHURBAŞKANLIĞI 2013 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORU

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SU ÜRÜNLERĠ VE SU SPORLARI. UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

Cumhuriyet Halk Partisi

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

10-68/2018 Rekabet Kurulu 200/2018 REKABET KURULU (İHALE İTİRAZ MAKAMI) KARAR FORMU

YÖNETMELİK. Üsküdar Üniversitesinden: ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ İNSAN ODAKLI İLETİŞİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru n o 46766/13 Yılser GÜNGÖR ve diğerleri / Türkiye

2 Kasım Sayın Bakan,

REKABET KURULU (İHALE İTİRAZ MAKAMI) KARAR FORMU

KARABÜK ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL HAKKINDA NAKLEN TAYİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR

T.C. SĠLĠVRĠ BELEDĠYE BAġKANLIĞI ĠNSAN KAYNAKLARI VE EĞĠTĠM MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIġMA YÖNETMELĠĞĠ. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Ġlke ve Tanımlar

( tarih ve Mükerrer Sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır) Harcama Yetkilileri Hakkında Genel Tebliğ (Seri No: 1)

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

T.C. YÜKSEK SEÇİM KURULU Karar No : 329

SĠRKÜLER (2019/39) Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK nun 516,518,565 ve 610.ncu maddeleri hükümlerine göre;

YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU

IV. OTURUM OTURUM BAġKANI: PROF. DR. AHMET KILIÇOĞLU (ANKARA ÜNĠVERSĠTESĠ HUKUK FAKÜLTESĠ/ TBK. BĠLĠM KOMĠSYONU ÜYESĠ)

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ

17 Nisan 2013 ÇARŞAMBA. Resmî Gazete. Sayı : YÖNETMELİK. İstanbul Ticaret Üniversitesinden:

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

Maliye Bakanlığı Tebliğin Adı. Kurum

YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE SON 10 YILDA YAŞANAN GELİŞMELER BAŞBAKANLIK TEFTİŞ KURULU 2010

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ

6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA. ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU. Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA

TUNCELĠ ÜNĠVERSĠTESĠ YILI SAYIġTAY DENETĠM RAPORU

TÜTÜN VE ALKOL PĠYASASI DÜZENLEME KURUMU. Uzman Naime DOĞAN 05 EKĠM 2010

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

Revizyon No. Revizyon Tarihi. Yayın Tarihi. Sayfa No 1/1 MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞAN TEMSİLCİSİ BELİRLEME KLAVUZU

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ ÇALIŞTAYI TÜZÜĞÜ

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KARİYER MERKEZİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Türkiye Büyük Millet Meclisinin 987 sayılı Kararı 04/03/2011 tarihli ve Mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ

2011 YILI FAALİYET RAPORU Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı

14 Şubat 2018 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 30332

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

Devletin Şefleri Cumhurbaşkanları

Türkiye Cezasızlık Araştırması. Mart 2015

YÖNETMELİK NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İ Ç İ N D E K İ L E R

T.C. ÇANAKKALE BELEDİYESİ. BASIN, YAYIN ve HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI 2013 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORU

KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ

T.C. ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERLİĞİ. YURT ĠÇĠ VE DIġI EĞĠTĠM VE TOPLANTI KATILIMLARI ĠÇĠN GÖREV DÖNÜġ RAPORU

KENT KURUMSAL GAYRĠMENKUL DEĞERLEME VE DANIġMANLIK ANONĠM ġġrketġ DÖNEMĠ YILLIK FAALĠYET RAPORU

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. TALAS BELEDİYESİ BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU 2014 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORU

İÇİNDEKİLER. A. Bülent Gürel (Üsküdar Hakimi) Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları

MALKARA BELEDİYE BAŞKANLIĞI BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

Anadolu Üniversitesinden:

BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

MARDİN ARTUKLU ÜNİVERSİTESİ 2014 YILI SAYIŞTAY DENETİM RAPORU

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMA MECLİSİ TOPLANTISI İLE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI YÖNETMELİĞİ

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ. SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU

T.C. ESKĠġEHĠR ODUNPAZARI BELEDĠYE BAġKANLIĞI ETÜD PROJE MÜDÜRLÜĞÜ KURULUġ, GÖREV, YETKĠ, SORUMLULUK, ÇALIġMA USUL VE ESASLARINA ĠLĠġKĠN YÖNETMELĠK

MİLLİ SPORCU BELGESİ VERİLMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM

KKTC YÜKSEK YÖNETİM DENETÇİSİ OMBUDSMAN

BASINDA KONDA seçimler

TÜRK ECZACILARI BİRLİĞİ ECZACILIK AKADEMİSİ BİLİM, HİZMET, TEŞVİK VE AKADEMİ ÖZEL ÖDÜLLERİ BAŞVURU ESASLARI VE FORMLAR

TÜRKİYE BADMİNTON FEDERASYONU BADMİNTON FEDERASYONU BAŞKANLIĞI ADAYLIK BAŞVURUSU İŞLEMLERİ

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. Resmi Gazete: Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2009/59. Karar Sayısı : 2011/69

T.C. YÜKSEK SEÇİM KURULU Karar No: 1123

Transkript:

BASIN KONSEYĠ YILLIK RAPORU (2007) ( 1 OCAK 2007 31 ARALIK 2007 ) 12 NĠSAN 2008 TARĠHĠNDE BASIN KONSEYĠ ÜYELER KURULU NA SUNULAN YILLIK RAPOR Halaskargazi Cd. 212 Belediye Pasajı K: 7 34260 Osmanbey Ġstanbul Türkiye Telefon: (90)(212) 224 95 13 veya 15 Faks: (90)(212) 224 95 14 Elektronik posta: baskon@basinkonseyi.org.tr Internet sitesi: www.basinkonseyi.org.tr 1

ĠÇĠNDEKĠLER BASIN MESLEK ĠLKELERĠ. KONSEYE NASIL BAġVURULUR. BASIN KONSEYĠ YÜKSEK KURULU ÜYELERĠ GENEL DEĞERLENDĠRME... BASIN AÇIKLAMALARI.. YÜKSEK KURUL KARARLARI AYLIK RAPORLAR GENEL RAPORLAR TEġEKKÜR LĠSTESĠ.. BASIN KONSEYĠ'NE YENĠ KATILANLAR BASIN KONSEYĠ SÖZLEġMESĠ.. ÇALIġMA KURALLARI BASIN KONSEYĠ DAYANIġMA VE GELĠġTĠRME VAKFI 2006 YILI BĠLANÇO VE GELĠR-GĠDER TABLOSU.. OKUYUCU TEMSĠLCĠLERĠ.. ĠNDEKS. Elektronik Posta: baksan@basinkonseyi.org.tr Ġnternet Sitesi: www.basinkonseyi.org.tr 2

BASIN MESLEK ĠLKELERĠ 3

BASIN MESLEK ĠLKELERĠ ĠletiĢim Özgürlüğünü ülkemizde insanca yaģamanın saydam bir yönetime kavuģmanın ve demokratik sistemin temel koģulu sayan biz gazeteciler; Kanun koyucunun veya öteki kurum ve kiģilerin, ĠletiĢim Özgürlüğünü kısıtlamalarına, her zaman ve her yerde karģı çıkacağımıza kendi özgür irademizle söz vererek; ĠletiĢim Özgürlüğünü, Halkın Gerçekleri Öğrenme Hakkı nın bir aracı sayarak; Gazetecilikte temel iģlevin, gerçekleri bulup bozmadan, abartmadan, kamuoyuna yansıtmak olduğunu göz önünde tutarak; Basın Konseyi nin kendi çalıģmaları üzerinde hiçbir dıģ müdahaleye izin vermeme kararlılığını vurgulayarak; Yukarıdaki bölümü de içeren Basın Meslek Ġlkeleri ne uymayı, sözünü ettiğimiz temel inançlarımızın bir gereği saydığımızı, kamuoyu önünde açıklarız. 1. Yayınlarda hiç kimse; ırkı, cinsiyeti, sağlığı, bedensel özrü, yaģı, sosyal düzeyi ve dini inançları nedeniyle kınanamaz, aģağılanamaz. (1. Madde) 2. DüĢünce, vicdan ve ifade özgürlüğünü sınırlayıcı; genel ahlak anlayıģını, din duygularını, aile kurumunun temel dayanaklarını sarsıcı ya da incitici yayın yapılamaz. (2. Madde) 3. Kamusal bir görev olan gazetecilik, ahlaka aykırı özel amaç ve çıkarlara alet edilemez (3. Madde) 4. KiĢileri ve kuruluģları eleģtiri sınırlarının ötesinde küçük düģüren, aģağılayan veya iftira niteliği taģıyan ifadelere yer verilemez. (4. Madde) 5. KiĢilerin özel yaģamı, kamu çıkarlarının gerektirdiği durumlar dıģında, yayın konusu olamaz. (5. Madde) 6. SoruĢturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan haberler, soruģturulmaksızın veya doğruluğuna emin olunmaksızın yayınlanamaz. (6. Madde) 7. Saklı kalması kaydıyla verilen bilgiler, kamu yararı ciddi bir biçimde gerektirmedikçe yayınlanamaz (7. Madde) 8. Bir basın organının dağıtım süreci tamamlanmadan o basın organının özel çabalarla gerçekleģtirdiği ürün, bir baģka basın organı tarafından kendi ürünüymüģ gibi kamuoyuna sunulamaz. Ajanslardan alınan özel ürünlerin kaynağının belirtilmesine özen gösterilir.(8. Madde) 9. Suçlu olduğu yargı kararıyla belirlenmedikçe hiç kimse suçlu ilan edilemez. (9. Madde) 10. Yasaların suç saydığı eylemler, gerçek olduğuna inandırıcı makul nedenler bulunmadıkça kimseye atfedilemez. (10. Madde) 11. Gazeteci kaynaklarının gizliliğini korur. Kaynağın kamuoyunu kiģisel, siyasal ekonomik vb. Nedenlerle yanıltmayı amaçladığı haller bunun dıģındadır. (11. Madde) 12. Gazeteci görevini, taģıdığı sıfatın saygınlığına gölge düģürebilecek yöntem ve tutumlarla yapmaktan sakınır. (12. Madde) 4

13. ġiddet ve zorbalığı özendirici, insani değerleri incitici yayın yapmaktan kaçınılır. (13. Madde) 14. Ġlan ve reklam niteliğindeki yayınların bu nitelikleri, tereddüde yer bırakmayacak Ģekilde belirtilir. (14. Madde) 15. Yayın tarihi için konan zaman kaydına saygı gösterilir. (15. Madde) 16. Basın organları, yanlıģ yayınlardan kaynaklanan cevap ve tekzip hakkına saygı duyarlar. (16. Madde) 5

KONSEYE NASIL BAġVURULUR 6

Basın Konseyine her gazeteci üye olabilir. Örneğin Sarı Basın Kartı taģıma zorunluluğu yoktur. Konsey, üye olmak isteyen kiģinin bilfiil gazeteci olup olmadığına bakar. Her basın/medya organı (gazete, radyo, haber ajansı, dergi, radyo, TV, internet gazeteleri ve haber siteleri) ile her basın/medya meslek kuruluģunun (Gazeteciler dernekleri ile gazeteciler sendikalarının) da Konseye üye olması mümkündür. Konseye üye olmanın temel koģulu, Basın Konseyi SözleĢmesine Katılma Belgesi ni doldurup Konsey Genel Sekreterliğine göndermiģ (iletmiģ) olmaktır. Katılım Belgesinin metnini web sitemizden indirebilirsiniz. Basın Konseyi SözleĢmesine göre Konseye üye olmak isteyenlerin üye sıfatını alması için ayrıca üyeliğe kabul edilmesi ne gerek olmadığı gibi böyle bir usul de yoktur. Bir baģka ifadeyle üye olmak isteyenin iradesi Konsey açısından yeterlidir. Bununla birlikte kendisine üye olduğunu bildiren bir mektup gönderilmektedir. Konsey in felsefesine göre Basın Meslek Ġlkelerine uymayı taahhüt ediyorum diyen gazeteci, kim olursa olsun, Konsey tarafından memnuniyetle karģılanması gereken kiģidir. Onun bu arzusunu geri çevirmek (Konsey SözleĢmesinin Madde 11/I fıkrası dıģında) söz konusu değildir. Konseye üye olanlara her iki ayda bir yayımlanan Özgür Basın isimli Konsey yayını ile yıllık Katılım Payı nı (bireysel üyeler için 50.-YTL, diğerleriyle ilgili bilgiyi web sitemizde bulabilirsiniz) ödeyenlere Konseyin Yıllık Faaliyet Raporu ile baģka yayınları olduğu taktirde onlar gönderilmektedir. BaĢvurunuzu mutlaka: Halaskargazi Caddesi No:212 Kat:7 Osmanbey- Ġstanbul Adresine veya; (212) 224 95 14 numaralı faksa YAZILI olarak yapınız. Tereddütünüz olursa (0212) 224 95 13 ve ya (0212) 224 95 15 den Genel Sekreterle görüģerek yapabilirsiniz. Basın Konseyi Merkez Bürosu iģleyiģinden Ģikayetiniz varsa (212) 677 04 74 nolu telefona ve ya (212) 677 04 74 No lu faksa bildiriniz 7

BASIN KONSEYĠ YÜKSEK KURULU ÜYELERĠ 8

BASIN KONSEYĠ YÜKSEK KURULU ÜYELERĠ BAġKAN: 2. BAġKAN: OKTAY EKġĠ DOĞAN HEPER Hürriyet Gazetesi Başyazarı, Dünya Basın Konseyleri Birliği (WAPC) Başkanı Milliyet Gazetesi Yazarı SEÇĠLMĠġ ÜYELER KENAN AKIN Babıali Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ORHAN BĠRGĠT Cumhuriyet Gazetesi Yazarı, Turizm Eski Bakanı Doç.Dr.ATĠLLA GĠRGĠN MÜ İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi UĞUR GÜRSOY Ordu Tribün Gazetesi Başyazarı MEHMET EMĠN GÜZBEY Afyon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Prof.Dr. HALUK ġahġn Radikal Gazetesi Yazarı OKUYUCU TEMSĠLCĠLERĠ DR. TAMER ATABARUT Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi Müdürü NEVZAT AYAZ Savunma ve Milli Eğitim Eski Bakanı SARA KORAL AYKAR İletişim Danışmanı Prof.Dr.SÜHEYL BATUM Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü AYHAN BERMEK İşadamı NĠHAT BÖYTÜZÜN İşadamı DR. OKTAY DURAN İşadamı ġenes ERZĠK UEFA Asbaşkanı GENCAY GÜRÜN Tiyatro Yönetmeni, Eski Milletvekili PROF.DR.NÜKET GÜZ Kültür Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekanı TURGUT KAZAN İstanbul Barosu Eski Başkanı N. KEMAL ġentürk İstanbul Eski Valisi TEMSĠLCĠLER HĠLMĠ BENGĠ AA Genel Müdürü HĠKMET BĠLA NTV Genel Müdür Yardımcısı MUSTAFA ÇELĠK KANAL 7 Genel Yayın Yönetmeni TAYFUN DEVECĠOĞLU Vatan Gazetesi Genel Yayın Müdürü EKREM DUMANLI Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü RÜġTÜ BOZKURT Gazete Sahipleri Derneği Genel Sekreteri DURSUN GÜLERYÜZ Power FM Genel Koordinatörü ĠSMAĠL KAPAN Ġhlas Gazetecilik A.ġ. Yönetim Kurulu Üyesi DR. HĠDAYET KARACA STV Genel Yayın Koordinatörü H. FEHMĠ KETENCĠ Magazin Gazetecileri Derneği 9

SERDAR ÖZKAZANÇ MEHMET SOYSAL TUFAN TÜRENÇ TUĞRUL UTKU Tv8 Yönetim Kurulu Başkanı TGRT ve TGRT Haber TV Haber Genel Yayın Yönetmeni Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü TRT Haber Dairesi Başkanı Bireysel Üye Sayısı: 2115 Vefat Eden Bireysel Üye Sayısı: 64 Ulusal Gazete Sayısı: 8 Ulusal TV Sayısı: 8 Bölgesel Gazete Sayısı: 253 Bölgesel TV-Radyo Sayısı: 307 Meslek Dernekleri Sayısı: 21 TOPLAM ÜYE: 2776 10

GENEL DEĞERLENDĠRME 11

BASIN KONSEYĠ NĠN 20 YILI Recep Güvelioğlu SUNUM Basın Konseyi nin 20 yıllık tarihi, aynı zamanda Türk basınının özgürlük mücadelesinin de son 20 yıllık tarihidir. Daha önceki dönemlerde olduğu gibi bugün de basını kontrol etmeye çalıģan siyasi iktidar ya da baģka merkezlerle mücadele hala devam etmektedir. Bu metin, sözü edilen mücadelenin Basın Konseyi ile ilgili kısmını ve Konseyin son 20 yıllık faaliyetlerini özetlemeyi amaçlamaktadır. A GENEL Basın Konseyi, Basın Konseyi SözleĢmesini imzalayan 28 gazete, 22 dergi, 11 haber ajansı, 6 yayın kuruluģu ve 6 basın organı dahil 141 gazetecinin 6 ġubat 1988 de verdiği kararla kuruldu. (Kurucu üyeler listesi EK 1) Amacı, kısaca ifade edilmek gerekirse daha özgür ve daha saygın bir medya yaratmaktı. Ġlk BaĢkan Prof. Dr. Faruk Erem in istifası üzerine baģkan olan Oktay EkĢi halen bu görevi sürdürüyor. Konseyin çalıģmalarını Ģu baģlıklar altında toplamak mümkündür -ĠletiĢim ( Basın ) özgürlüğünün insanca yaģama ve demokratik düzenin temel koģulu olması için verilen mücadele ( Ġhlallerle mücadele, ĠletiĢim özgürlüğünün geliģtirilmesi için öneriler üretmek. ) -Basın Meslek ilkelerinin içtenleģtirilmesine çalıģmak. -Basın (medya) ile ilgili konularda Konseyin görüģlerini ifade eden raporlar hazırlamak. -Basında etik değerlerin yerleģmesi için diğer Basın Konseyleriyle iģbirliği yapmak. I. ĠLETĠġĠM ( BASIN) ÖZGÜRLÜĞÜ ĠÇĠN MÜCADELE : Basın Konseyi nin ilk yılları ağırlıklı olarak iletiģim özgürlüğünü kısıtlayan yasa ve uygulamaların ortadan kaldırılmasına yönelik çabalarla ve gazetecilere yönelik cinayet ve saldırılarla mücadeleyle geçmiģtir. 1. Ġhlallerle mücadele : a. Gazetecilere saldırılar a1. Öldürülen gazeteciler 1989-2008 yılları arasında 41 gazeteci öldürülmüģtür. Bunların 40 ı ilk 10 yıl içinde meydana gelmiģtir. 41 inci gazeteci bir önceki cinayetten 7 yıl sonra 2007 de öldürülmüģtür. (Hrant Dink). Öldürülen Gazeteciler Seracettin Müftüoğlu/Hürriyet Nusaybin 29 Haziran 1989 Sami BaĢaran/Gazete Ġstanbul 7 Kasım 1989 Kamil BaĢaran/Gazete Ġstanbul 7 Kasım 1989 Çetin Emeç/Hürriyet Ġstanbul 7 Mart 1990 Turan Dursun/Ġkibine Doğru ve Ġstanbul 4 Eylül 1990 12

Yüzyıl Dergileri Gündüz Etil 1991 Mehmet Sait Erten/Azadi Denk Diyarbakır 1992 Halit Güngen/Ġkibine Doğru Diyarbakır 18 ġubat1992 Cengiz Altun/Yeni Ülke Batman 25 ġubat 1992 Ġzzet Kezer/Sabah Cizre 23 Mart 1992 Bülent Ülkü/Körfeze BakıĢ Bursa 1 Nisan 1992 Mecit Akgün/Yeni Ülke Nusaybin 2 Haziran 1992 Hafız Akdemir/Özgür Gündem Diyarbakır 8 haziran 1992 Çetin Ababay/ Özgür Halk Batman 29 Temmuz 1992 Yahya Orhan/Özgür Gündem Ceylanpınar 9 Ağustos 1992 Hüseyin Deniz/Özgür Gündem Ceylanpınar 9 Ağustos 1992 Musa Anter/Özgür Gündem Diyarbakır 20 Eylül 1992 YaĢar Aktay/Serbest Hani 9 Kasım 1992 Hatip Kapçak/Serbest Mazıdağı 18 Kasım 1992 Namık Tarancı/Gerçek Diyarbakır 20 Kasım 1992 Uğur Mumcu/Cumhuriyet Ankara 24 Ocak 1993 Kemal Kılıç/Yeni Ülke ġanlıurfa 18 Ģubat 1993 Mehmet Ġhsan KarakuĢ Silvan 13 Mart 1993 Ercan Güre/ HHA 20 Mayıs 1993 Ġhsan Uygur/Sabah Ġstanbul 6 Temmuz 1993 Rıza GüneĢer/Halkın Gücü 14 Temmuz 1993 Ferhat Tepe/Özgür Gündem Bitlis 28 Temmuz 1993 Muzaffer AkkuĢ/Milliyet 20 Eylül 1993 Nazım Babaoğlu/Gündem 12 Mart 1994 Erol Akgün/Devrimci Çözüm 1994 Seyfettin Tepe/Yeni politika 28 Ağustos 1995 Metin Göktepe/Evrensel Ġstanbul 8 Ocak 1996 Kutlu Adalı /Yeni Düzen Kıbrıs 8 Temmuz 1996 Selahattin Turgay Daloğlu Ġstanbul 9 Eylül 1996 ReĢat Aydın/AA, TRT 20 Haziran 1997 AyĢe Sağlam Derince 3 Eylül 1997 Abdullah Doğan Candan Fm Konya 13 Temmuz 1997 Ünal Mesutoğlu/TRT Manisa 8 Kasım 1997 Mehmet Topaloğlu KurtuluĢ Adana 1998 Ahmet Taner KıĢlalı/Cumhuriyet Ankara 21 Ekim 1999 Hrant Dink/Agos Ġstanbul 19 Ocak 2007 a2. Polis ve kamu görevlilerinin gazetecilere saldırı ve baskıları : Basın Konseyi nin kurulduğu 1988 de ve izleyen yıllarda, Basın Konseyi nin ısrarlı talepleri, gazetecilere yönelik saldırıları en ağır dille protesto eden açıklamaları nihayet sonuç vermiģ ve 1995 den sonra bütün olaylar azalmıģtır. Kamu görevlilerinin gazetecilere yönelik saldırıları hayli yaygındı. Bir vali herkesin ortasında gazeteciyi tekmeyle dövmüģ, bir Emniyet Müdürü kendisini dava eden iki gazeteciye duruģma sırasında tokat atmıģtı. Özellikle polisin gazetecilere yönelik 13

saldırıları en önemli Ģikayet konusuydu. ĠçiĢleri Bakanlığı nın gazetecilere görev yaparken yardımcı olunmasını emreden genelgeleri sonuç vermemiģtir. 1993 ten sonra fiili saldırılar azalma eğilimi göstermiģ, ancak onun yerine gözaltına almalar artmıģtır. Gözaltına alma eylemlerinin adeta fiili saldırı yerine kullanıldığı, en iyi biçimde 1996 yılında görülür. Adı geçen yılda 135 gazeteci gözaltına alınmıģ bunların 11 i tutuklanmıģtır. Ġlk yıllarda özellikle faili meçhul cinayetler ve gereksiz gözaltına alma olayları nedeniyle Basına yönelik devlet terörü gündemin en ön sırasındadır. Türkiye 1994 den sonra dünyada en çok gazeteci hapseden ülke konumuna gelmiģtir. 1997 yılında Basın Konseyinin merkezi New York ta bulunan Gazetecileri Koruma Komitesi (Committee to Protect Journalists ) ile birlikte yaptığı giriģimler sonuç vermiģ ve Basın ve Yayın Yoluyla iģlenen Suçlara ĠliĢkin Dava ve Cezaların Ertelenmesine dair 4454 sayılı yasa çıkartılarak, 22 gazeteci tahliye olmuģtur. Gazetecilere yönelik saldırılar YIL 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 Silahlı saldırıya uğrayan 15 5 6-7 3 2 Emniyet görevlilerinin saldırısına uğrayan 34 16 13 2 28 11 12 Kamu görevlilerinin saldırısına uğrayan 48 Veri yok Veri yok Veri yok 7 4 2 1 1 2 Kamu dıģındakilerin saldırısına uğrayan 23 Veri yok Veri yok 17 19 3 5 3 5 25 Ev, aracına silahlı saldırı yapılan 3 1-2 - 2 - Gözaltına alınan 70 95 57 40 135 96 56 Tutuklanan Veri yok 49 56 22 11 16 14 Kamu görevlilerinin özellikle polisin basın mensuplarına yönelik saldırıları azalmakla beraber tamamen ortadan kalkmıģ değildir. Basın Konseyi mesleğin icrası sırasında ya da mesleği dolayısıyla fiili saldırıya uğrayan gazetecilerin haklarını koruma çabalarını sürdürmektedir. b. Gazete radyo ve TV lere yönelik baskılar : b1. Gazete toplatma ilanları kesme, radyo ve TV lere ceza Basın Konseyinin yayınladığı ilk yıllık raporda, radyo ve Tv lere ceza 1989 yılında 50 toplatma, 5 yayına el koyma, 3 yayını durdurma, 2 kitap imha kararı verildiği kaydediliyor. 1998 de de, 44 toplatma, 41 TV ve radyo yayınının durdurulması, 5 gazete ve dergiye kapatma cezası verildiği belirlenmiģtir. Toplatma ve kapatma sadece yazılı basında 1998 yılında 599 a çıkmıģtır. Basın (medyayı) ilan veya reklam almasını önleyerek cezalandırma, uygulanan baskı yollarından biridir. Bunu, resmi ilan ve reklamları dağıtmakla görevli Basın Ġlan Kurumu, gazetelerin içeriği ile ilgili cezalar vererek yapmaktadır. RTÜK de özellikle 2007 yılından itibaren radyo ve TV kanallarına, belli bir süre gelir sağlayıcı yayın yapmama cezası vererek bu yayın organlarını baskı altında tutmaktadır. 14

b2. Gazete ve kurumlara yapılan saldırılar Basın Konseyi 20 Yıllık faaliyetleri süresince, gazete, TV ve Radyo merkezlerine, bürolarına ve araçlarına yapılan silahlı saldırıları bombalamaları kınamıģtır. Bu saldırılar, 2000 yılından itibaren azalma eğilimi göstermiģse de halen devam etmektedir. Gazete, TV, dergilere polis baskınları da sık olmamakla beraber devam etmektedir. 2. Mevzuatla Ġlgili mücadeleler Basın Konseyi kurulduğundan beri kesintisiz olarak iletiģim özgürlüğünün ülkemizde, çağdaģ demokrasilerdeki düzeyde gerçekleģmesi mücadelesini vermektedir. Konsey bu amaçla 1991 yılında, Anayasanın ifade özgürlüğü ile ilgili maddelerinin değiģtirilmesini amaçlayan bir taslak hazırlamıģ ve Halkın gerçekleri öğrenme hakkı nın Bilgi Edinme Özgürlüğü olarak Anayasaya girmesini önermiģtir. Bu öneri ancak 2003 yılında yasalaģmıģtır. Basın Konseyi 5680 sayılı Basın Yasasının, 195 sayılı Basın Ġlan Kurumuyla ilgili yasanın, 3984 sayılı RTÜK yasasının değiģtirilmesini 5287 sayılı Ceza yasasının ĠletiĢim Özgürlüğünü sınırlayan hükümlerinin düzeltilmesini öngören yasa önerileri hazırlayarak yetkililere sunmuģtur.ancak bunları kabul ettirmek mümkün olmamıģtır. Bu çabalarla ilgili ayrıntılı bilgi aģağıdadır. Bunlar daha çok, iletiģim özgürlüğü yasası çıkarılması, bazı yasa tasarılarının yasalaģmaması gibi istemlerle yürütülen kurumsal çalıģmalardır. a) Anayasa değiģikliği istemleri Tüm özgürlüklerin temel kaynağı Anayasa olduğu için Basın Konseyi kurulduğundan buyana Anayasada iletiģim özgürlüğünü yaygınlaģtıracak değiģiklikler için önerilerde ve giriģimlerde bulunmuģtur. Örneğin 1991 yılında konseyin hazırladığı Anayasa değiģikliği önerileri SHP lideri Erdal Ġnönü ye sunulmuģ ve SHP nin Anayasa önerisinde halkın gerçekleri öğrenme hakkı yer almıģtır. Anavatan Partisi de öneriyi benimsemiģtir. Ancak 2003 yılına kadar bu konuda ilerleme kaydedilmemiģtir.. b) ĠletiĢim Özgürlüğü yasası önerileri Basın Konseyi, çeģitli yasalarda yer alan basınla ilgili düzenlemelerin, tek bir iletiģim özgürlüğü yasası içinde düzenlenmesini önermiģtir. Bu amaçla 1993 de ĠletiĢim sorunları komisyonu kurulmuģ ve Devlet Bakanlığına bir rapor verilmiģtir. Bu raporda basın yasasında ve RTÜK yasasında değiģiklik konusundaki öneriler yer almıģtır. Ancak 1994 de BaĢbakan Tansu Çiller, Basın Konseyi nin ve ĠletiĢim Sorunları Komisyonu nun önerilerini hiç dikkate almayan 3984 sayılı yasasyı çıkartmıģtır. c) Basın yasasında değiģiklik mücadelesi ĠletiĢim özgürlüğü kavramı ve çalıģmaları için mücadele devam ederken, basın yasasıyla ilgili çalıģmalara da yabancı kalınmamıģ çoğunun tam merkezinde yer alınmıģtır. 1993 te Adalet Bakanlığı, Basın Konseyinin görüģünü dikkate alarak basın kanunu taslağı hazırlamıģtır. Ancak yasalaģamamıģtır. Bununla birlikte Basın Konseyi ġubat 2003 de toplanan ĠletiĢim ġurasında ve daha sonra çıkan basıon yasası hazırlık çalıģmalarında aktif rol üstlenmiģ ve yasanın bugünkü haliyle Ģekillenmesine katkıda bulunmuģtur. d) RTÜK yasası Basın Konseyi, Radyo Televizyon Üst Kurulunun kurulmasından önce hükümete sunulan öneriler kabul edilmeyince özel radyo ve TV lerle ilgili olarak Ġstanbul Barosuyla ortaklaģa bir seminer düzenlemiģ, konu her yönüyle ele alınmıģtır. 1996 da da RTÜK yasasının değiģtirilmesi için iletiģim fakülteleri temsilcileriyle çalıģma grubu kurulmuģtur. Bu ortak çalıģmayla hazırlanan taslak hükümete sunulmuģ, meclisten geçmiģ ancak CumhurbaĢkanı yasayı meclise iade etmiģtir. 15

Basın Konseyi Yüksek Kurulu, 2005 yılında hükümet tarafından hazırlanan ve TBMM Komisyonlarında görüģülmekte olan "Düzenleyici ve Denetleyici Kurumlar" hakkındaki yasa tasarısının "televizyon ve radyo yayıncılığını siyasi iktidarın keyfine teslim etmeyi" amaçladığını ileri sürmüģ ve "ifade özgürlüğünü tanınmaz hale getirerek demokrasiye zarar verecek bu tasarının mutlaka düzeltilmesini" istemiģtir. e) Türk Ceza Kanunu değiģikliği önerileri Türk Ceza Kanununun baģtan sona değiģtiren Ceza Yasasının ĠletiĢim Özgürlüğünü ciddi Ģekilde tehdit eden hükümlerle yasalaģması üzerine Basın Konseyi önce tehlikeye kamuoyunun dikkatini çekmiģ, ardından da tüm medya sahip ve yöneticilerini konuyu görüģmek üzere 12 Mart 2005 tarihinde toplantıya çağırmıģtır. Bu toplantıya katılan gazeteciler o gün aģağıdaki deklarasyonu yayınlamıģtır. Yazılı, sözlü ve görüntülü (elektronik) basının sahip, Genel Yayın Yönetmeni ve yöneticisi konumundaki 51 gazeteci ve Basın Konseyi Yüksek Kurul üyesi, yürürlüğe girecek olan yeni Ceza Yasası nın iletişim (basın) özgürlüğü ile ilgili hükümleri üzerinde görüş alış verişinde bulunmuşlar ve aşağıdaki hususları kamuoyumuza ve yetkililerin dikkatine sunmaya karar vermişlerdir. 1- Yeni Ceza Yasası nın kişilik haklarını korumayı amaçlayan, olumlu saydığımız hükümleri yanında iletişim (basın) özgürlüğünü kısıtlayıcı birçok hükmü vardır. Bu hükümleri demokratik bir hukuk devleti ile bağdaştıramadığımız gibi, Türkiye nin Avrupa Birliği üyeliğine kabul edilmesi amacıyla özellikle bugünkü iktidar döneminde yapılan reformlara da taban tabana ters bulmaktayız. 2- Toplantıya katılan gazeteciler, yasanın iletişim (basın ve ifade) özgürlüğü açısından yaratabileceği tehlikelere karşı neler yapılabileceğini saptamak üzere bir Çalışma Grubu oluşturmuşlardır. 3- Medya temsilcilerinin kurduğu Çalışma Grubunun önerileri en kısa zamanda Ankara ya götürülerek yetkililere sunulacaktır. Basın Konseyi BaĢkanı Oktay EkĢi ve beraberindeki medya temsilcileri,daha sonra BaĢbakan Recep Tayyip Erdoğan ın daveti üzerine yeni Türk Ceza Kanunu (TCK) üzerinde görüģmek üzere Ankara da bir araya gelmiģ ve 6 Nisan 2005 de bir öneriler paketi sunulmuģtur. (Ek 2 ) TBMM Adalet Alt Komisyonu Basın Konseyi Önerilerinin bazısını kabul ederek komisyona tavsiye edilmesini kararlaģtırmıģtır. 12 Mayıs 2005 de Adalet Komisyonu önerileri görüģmüģ ancak benimsememiģtir. Bunun üzerine BaĢkan Oktay EkĢi BaĢbakan Erdoğan a bir açık mektup göndererek ve basın toplantısı yaparak, tutumu eleģtirmiģtir. (Ek 3 ) Türk Ceza Yasasının Türklüğü aģağılamakla ilgili 301. Maddesi Yargı kararlarına müdahaleyle ilgili 288 nci maddeleri de Basın Konseyi tarafından hemen her fırsatta eleģtirilmiģtir. Yeni Ceza yasası yürürlüğe girmeden önce bu maddelerle ilgili olarak baģlayan eleģtiriler, 2006 ve 2007 yıllarının en göze çarpıcı hukuk tartıģmalarını teģkil etmiģtir. (Ek 4 : O EkĢi nin basın toplantısı) f) Terörle mücadele yasasında değiģiklik önerileri 1991 de yürürlüğe giren Terörle Mücadele Yasası (TMY), iletiģim özgürlüğü açısından çok ciddi sorunlar yaratmıģtır. Basın Konseyi yasadaki anti demokratik unsurlar hakkında SHP ye baģvurmuģtur. SHP nin Basın Konseyi nin önerilerinden de yararlanarak yaptığı baģvuru sonucu Anayasa Mahkemesi yasanın bazı maddelerini iptal etmiģtir. Basın Konseyi, TMY konusundaki tutumunu 2006 da bu yasada yapılacak değiģiklik sırasında da ortaya koymuģtur. Basın Konseyi Terörle Mücadele Yasası nı değiģtiren tasarının editoryal bağımsızlığı öldüreceğini ve koyu bir oto sansüre yol açacağını açıklamıģtır. (Ek 5) g) Hapisteki gazeteciler 16

Basın Konseyinin devamlı olarak gündemde tuttuğu hukuk mücadelelerinden biri de hapisteki gazetecilerle ilgilidir. Türkiye nin dünyada en çok gazeteci hapseden ülke olarak ilan edilmesinden sonra Gazetecileri Koruma Komitesi, basın Konseyi ile iģbirliği halinde bir kampanya baģlatmıģ, Temmuz 1997 de Basın Konseyi, Türkiye Gazete Sahipleri Birliği, Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) ve Sınır Tanımayan Muhabirler Örgütü (RSF) temsilcilerinden oluģan heyet, CumhurbaĢkanı Süleyman Demirel, BaĢbakan Mesut Yılmaz, ve Adalet Bakanı Oltan Sungurlu yu ziyaret etmiģtir. Bu temaslar sonunda sırf görevleriyle ilgili bir suçtan hapsedilmiģ olan sorumlu yazı iģleri müdürü gazeteciler için af sözü alınmıģtır. Daha sonra kabul edilen yasayla ceza erteleme sistemi devreye girmiģ ve 14 gazeteci hapisten kurtulmuģtur. 1999 Yılında da yine ceza ertelemesi yoluyla 22 gazeteci tahliye edilmiģtir. h) Promosyon Gazetelerdeki aģırı promosyonun basının imajına zarar verdiğinin bariz hale gelmesiyle Basın Konseyi promosyonun kurallara bağlanması önerisinde bulunmuģtur. Hükümetin Basın Konseyi önerilerini dikkate almadan çıkardığı Promosyon yasası 1995 de yürürlüğe girmiģtir. i) Düzenli bilgi akıģı ve akreditasyon Kamu ya da özel sektör kurumlarının haber kaynağı olarak medyaya düzenli ve kurallı bilgi akıģı sağlaması, Basın Konseyi nin en ciddi mücadelelerinden birini oluģturmaktadır. Örneğin 26 Mayıs 2003 te Genelkurmay BaĢkanlığı, akreditasyon ölçütlerini açıklamaya davet edilmiģtir. Basın Konseyi nin 2004 de gazeteciler arasında yaptığı bir anket, Ġstanbul Valiliği ile Emniyet Müdürlüğü nün basın (medya) dünyasına düzenli bilgi akıģı sağlamak için verdikleri söze rağmen, uygulamada hiçbir değiģiklik olmadığını ortaya koymuģtur. (Ek 6) TartıĢmalı Akreditasyon konusu BaĢbakanlıkla ilgili bir Ģikayette de gündeme gelince Basın Konseyi Yüksek Kurulu, 26 Haziran 2007 tarihli toplantısında, CumhurbaĢkanlığı, TBMM BaĢkanlığı, BaĢbakanlık, Genelkurmay BaĢkanlığı, çeģitli Bakanlıklar ve diğer kurumların medya ile iliģkilerinde zaman zaman tartıģmalara yol açan akreditasyon konusunu görüģmüģ ve bazı kuralları önerme kararını almıģtır. Halen çözüme ulaģılamadığı için burada tekrar etmek gereğini duyduğundan karar Ģöyledir: KARAR : Basın Konseyi Yüksek Kurulu; Medya ile bir kısmı yukarıda sayılan kurumlar iliģkilerinin bugüne kadar net kurallara bağlanmamıģ olmasının eksikliğini dikkate alarak; Bu durumun hem gereksiz tartıģmalara ve sorunlara hem de keyfi uygulamalara yol açtığını göz önünde tutarak; Siyasiler baģta olmak üzere, kamu kurumları yetkililerinin medya dünyasıyla iliģkilerinde kendilerine yakın hissettikleri medya organlarıyla onların mensuplarını gezi, tören, yemek, tatbikat, konferans vb. aktivitelere çağırma konusunda genellikle objektif davranmamalarının, iki taraf arasındaki iliģkinin daha da sağlıksızlaģtırdığını vurgulayarak; Kamu görevi yapanlarla kamu kaynağını kullananların bu sırada duygusal davranmaya ve ayrımcı yaklaģımlarla hareket etmeye hakları olmadığını belirterek; AġAĞIDAKĠ KURALLARIN BENĠMSENEREK UYGULANMASINI, ĠLGĠLĠ KĠġĠ VE KURUMLARA ÖNERMEYE KARAR VERMĠġTĠR: Kurumlar veya onların yetkilileri, medya dünyasıyla iliģkilerinde Akreditasyon kuralları uygulayabilirler. Akreditasyon kurulları objektif ve basit olmalı, keyfi uygulamaya izin vermemelidir. Bu amaçla kurum: Kendisi nezdinde akredite olacak medya organları ile gazetecileri belirlemek amacıyla, 17

Medya organının niteliği (yazılı, sözlü, görüntülü, sanal medya organı olup olmamak; yaygın, süreli, yerel medya grubuna mensup olmak, olmamak; belli sıklıkta yayınlanıyor olmak, belli süredeki ortalama satıģ rakamının belli bir rakamdan aģağı olmamasını istemek; yerli veya yabancı medya organı olup olmamak gibi) hakkında kayıt koyabilir. Hangi tür medya organından kaç muhabir, foto muhabiri, kameraman vb. gazeteciye akreditasyon kartı verileceği baģtan belirlenmelidir. Akreditasyon kartı verilecek gazetecinin: Belli meslek kıdemine veya o konuda bir deneyime sahip kiģi olması, Belli bir eğitim düzeyine sahip olması, Bir konuda uzmanlaģmıģ sayılması veya yetkili kurumlarca uzmanlığının kabul edilmiģ olması, Ulusal güvenliği veya benzeri çok duyarlı konu ve kurumları ilgilendiren alanlarda gazetecilik yapacak kiģilerin güvenlik soruģturmasından geçmesi; Görevini, Basın Meslek Ġlkelerine bağlı bir anlayıģla yapmasını beklendiğinin bilincinde olması ; istenebilir. Akredite olması gereken gazeteciyi belirleme hakkı, gazetecinin görev yaptığı kurumdur. Ġlgili kurum ancak, yukarıdaki objektif ölçütlere aykırı baģvuruları reddedebilir. Serbest (Freelance) gazeteciye akreditasyon kartı verip vermemek ilgili kurumun yetkisindedir. Yabancı medya organları için çalıģan gazetecilerin akreditasyonu burada belirlenenler dıģındaki kurallara bağlanabilir. Akredite olan gazetecinin ilgili kuruma ait bina, tesis, alan vb. mekanlarda, giremeyeceği veya özel izinle girebileceği yerler baģtan belirtilir ve gazeteciye yazılı olarak bildirilir. Bunlar dıģındaki mekanlara gazetecinin girmesine engel olunamaz. Gazetecinin kurum mensuplarıyla temas kurmasına olanak veren yemekhane, kütüphane, konferans salonu, kulis vb. sosyal ortamlarla gizli veya basına kapalı olmayan görüģme, tartıģma tören veya sosyal aktivitelerin meydana geldiği yerlere girmesine engel olunamaz. Kurum, ancak kendisi tarafından organize edilen olaylarla kuruma ait bina ve tesislerde akreditasyon kurallarını iģletebilir. BaĢka kurum veya kiģilerin organize ettiği etkinliklerle ilgili akreditasyon kuralları, o kurum veya kiģiler tarafından belirlenir. Kurum, akreditasyon kartının geçerliğinin hangi koģullarda ve hangi yetkilinin kararıyla kaldırılabileceğini baģtan kamuoyuna açıklar. Bu koģullar ancak profesyonel gazetecilik ilkelerine aykırı davranıģ ve eylemlerle ilgili olabilir. Akreditasyon kartının geçerliği en çok bir yıl süreyle kaldırılabilir. Akreditasyon kartının geçerliğini kaldırma yetkisi, daha önceden ilan edilmiģ olan ve o kurumla iliģkisi bulunmayan tarafsız bir organ veya kurumun tavsiyesi üzerine kullanılabilir. Akreditasyonla ilgili iģlemler ve uygulamalarda medya organının yayın politikası veya ilgili gazetecinin görüģleri hiçbir olumlu veya olumsuz karar veya tutum için gerekçe teģkil edemez. Fiziki koģulların zoruyla veya yaģanan olayın kamuoyuna en iyi Ģekilde yansıtılabilmesi için baģka bir çözüm bulunmadığı hallerde, ilgili medya organlarını önceden bilgilendirmek ve mümkünse onaylarını almak koģuluyla pool sistemi uygulanabilir. Bu sistemin uygulanmasında sorumluluk üstlenen medya organı ve mensubunun tarafsızlığına özen gösterilir. Bu konuda itiraz varsa, görevlendirilecek kurum veya gazeteci- kura çekilerek belirlenir. II BASIN MESLEK ĠLKELERĠNĠN ĠÇTENLEġTĠRĠLMESĠ ĠÇĠN MÜCADELE Basın Konseyi nin birinci görevi ĠletiĢim Özgürlüğü nü çağdaģ demokrasilerdeki düzeye kavuģturmak, ikinci görevi de özgürlüğün sorumluluk anlayıģıyla kullanılmasını sağlamaktır. Bu ikinci görev gazetecilerin Basın Meslek Ġlkelerine uydukları ölçüde baģarılmıģ sayılabilir. Basın Konseyi ilk Ģikayet baģvurusunu 1989 yılında kabul etmiģtir. O yıl sadece 9 olan Ģikayet baģvuruları, Konsey kamuoyunca benimsendikçe de artmıģ, yılda 120-150 arasına çıkmıģtır. Ayrıntıları ek cetvelde görülen Ģikayetlerin toplamı 1258 dir. 18

Bundan iģleme konulmayan 286 olayı çıkarırsak geri kalan 972 kararın toplam 504 ü kınama ve uyarıyla sonuçlanmıģtır. Yani deyim yerindeyse yüzde 51.8 olayda medyanın Basın Meslek Ġlkelerini ihlal ettiği ortaya çıkmıģtır. (Ek 7: Karar döküm listesi) III BASIN KONSEYĠNDEN ÇEKĠLENLER Basın Konseyi, basın dünyamızdaki deneyimli ve seçkin gazetecilerin çok büyük bölümünün temsil edildiği bir konsensüsle ortaya çıkan bir oluģumdur. Basın ġeref Divanı uygulamasının akamete uğramıģ olması, bu alandaki ihtiyacı daha da artırmıģ ve büyük bir katılımla Basın Konseyi kurulmuģtur. Konseyin kuruluģunu izleyen ilk fire, Asil Nadir in gazetelerine Kuzey Kıbrıs ı ilgilendiren haber ve yorumlara sınırlama getiren bir genelge göndermesi üzerine verilmiģtir. Basın Konseyi, böyle bir genelgenin yazı iģlerinin özgürlüğüne haksız bir müdahale teģkil ettiği gerekçesiyle Asil Nadir i 1990 yılında kınayınca Asil Nadir sahibi olduğu Günaydın ve GüneĢ gazeteleri dahil tüm yayın organlarını Konsey den çekmiģtir. Basın Konseyinden ikinci büyük çekilme hareketi 2005 yılında, Konseyin yeni Ceza Yasasının iletiģim özgürlüğüne aykırı hükümlerinin yasadan çıkartılması amacıyla baģlattığı kampanya üzerine meydana gelmiģtir. Konseyin bu amaçla yaptığı çağrıya 12 Mart 2005 tarihinde katılan gazetecilerin aldığı karar doğrultusunda BaĢbakan Tayip Erdoğan dan istenen randevuya BaĢbakanlığın 13 gün süreyle yanıt vermemesi üzerine Konsey BaĢkanının randevu talebini iptal etmesi bazı basın organlarının baģındaki meslektaģlarımızı kızdırmıģtır. Daha sonra görüģme isteği BaĢbakandan gelmiģ ve 6 Nisan 2005 tarihinde yapılan bu görüģmeye Hürriyet Gazetesi Ġcra Kurulu BaĢkanı Vuslat Doğan Sabancı nın da katılması, bu meslektaģlarımız tarafından büyük tepki konusu yapılmıģ ve Sabah, Yeni ġafak ve AkĢam Gazeteleri ile SHOW TV, Konsey üyeliğinden çekilmiģlerdir. Basın Konseyi Yüksek Kurulu nun kararlarını beğenmeyerek üyelikten çekilen gazetecilere hala rastlanmaktadır. Buna karģılık Basın Konseyi yeni üyelerle varlığını ve gücünü korumaktadır. IV BASINDA UZLAġMA DEKLARASYONU Basın dünyamızda 1990 yılında giderek Ģiddetlenen promosyon kavgası ve özellikle 1992 yılında had safhaya varan ansiklopediler savaģı medyamızı maddeten zayıflatmakla kalmayıp saygınlığını da büyük çapta zedeleyince Basın Konseyi, konunun taraflarını bir toplantıya çağırmıģ ve basın tarihimizin pek nadir uzlaģma örneklerinden birine öncülük etmiģtir. Bu toplantıya katılan gazetelerle diğer medya organlarının yetkilileri Ocak 1994 de imzaladıkları deklarasyon la kendi aralarındaki çirkin kavgaya son vermiģlerdir. V ULUSLARARASI ÇABALAR a. Dünya Basın Konseyleri Birliği Basın Konseyi, 1989 dan itibaren Basın Meslek Ġlkeleri ni korumayı, geliģtirmeyi, yaygınlaģtırmayı amaçlayan uluslar arası faaliyetler aktif rol almıģtır. Bu bağlamda Konsey ilk olarak Ekim 1989 da Kuala Lumpur da (Malezya) yapılan ve bir Dünya Basın Konseyleri Birliği kurmayı amaçlayan toplantıda temsil edilmiģ, daha sonra Ekim 1992 de Yeni Delhi de yapılan toplantıda da Dünya Basın Konseyleri Birliği nin (World Association of Press Council) (WAPC) kurucu üyelerinden biri olmuģtur. Basın Konseyi BaĢkanı Oktay EkĢi ġubat 2002 de WAPC BaĢkanlığına seçilmiģ ve bu raporun hazırlandığı ġubat 2008 tarihine kadar bu görevi yürütmeye devam etmiģtir. Basın Konseyi WAPC faaliyetleri cümlesinden olarak Haziran 1995 de Helsinki de, Ağustos 1995 de Colombo da (Sri Lanka), ve daha sonra Talinn de (Estonya); Kahire de, Bonn da, Viyana da, Kuzey Kıbrıs ta, Daar es Salaam da (Tanzania), Nairobi de (Kenya) yapılan uluslar 19

arası toplantılarda BaĢkan Oktay EkĢi tarafından temsil edilmiģ ve bu toplantıların pek çoğunda Basın Konseyinin görüģlerini açıklayan sunumlar yapılmıģtır. Basın Konseyi bunlardan ayrı olarak WAPC bağlamında 1996 da, 1998 de, 2002 de ve 2006 da Ġstanbul da konferanslar düzenlemiģtir. Basın Konseyi nin çağrısı üzerine Haziran 2006 da yapılan WAPC genel kurulunda, bu örgütün Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre yeniden kurulmasına karar verilmiģtir. Böylece merkezi Ġstanbul olmak üzere WAPC tekrar kurulmuģ, BaĢkanlığa 3 yıllık bir süre için tekrar Oktay EkĢi seçilmiģtir. b. BM DanıĢman Sivil Toplum KuruluĢu Basın Konseyi, BirleĢmiĢ Milletler Sivil Toplum Örgütleri Komitesi nin 15 Aralık 2003 te New York ta yaptığı toplantıda BM teģkilatının DanıĢman sivil toplum kuruluģu olarak kabul edildi. c. Türk- Yunan Gazetecileri toplantıları Basın Konseyi ve Basın Konseyi DayanıĢma ve GeliĢtirme Vakfı, iki ülke gazetecileri arasında sağlıklı iletiģim ortamının temellerini atmak ve 1999 depreminden sonra meydana gelen olumlu havayı değerlendirmek amacıyla Ekim 1999 da 11 Yunanlı gazeteciyi Ġstanbul da ağırlamıģtır. Bu toplantının yarattığı iliģkiler sonunda ilk Türk-Yunan gazeteciler konferansı 2000 yılı baģlarında Atina da, ikincisi aynı yılın Ekim ayında Ġstanbul da yapılmıģtır. Daha sonra üçüncüsü, 18-20 Ģubat 2005 de Atina da ve dördüncüsü 10-14 06.2006 da Ġstanbul da düzenlenmiģtir. Her iki ülke BaĢbakanlarının desteklediği, DıĢiĢleri Bakanlarının katıldığı bu toplantıların sonuncusunda, iki ülke gazetecilerin ortak bir meslek örgütü (dernek) kurmalarına karar verilmiģtir. B. BASIN MENSUPLARININ EĞĠTĠMĠ Basın Konseyi, medya mensuplarının eğitimi için yoğun çalıģmalar yürütmüģtür. Kronolojik bakılınca bu eğitim çalıģmalarının ilk yıllarda daha fazla olduğu görülür. 1992 yılında gazeteciler arasında anket yapılarak sorunların sıralaması yapılmıģ, sorunların en baģında mesleğin saygınlığının yitirilmesi nin geldiği tespit edilmiģtir. Terör olaylarının da etkisiyle aynı yıl Güneydoğuda basının durumu hakkında rapor hazırlanmıģ, 1993 te de Terör ve Basın paneli düzenlenmiģtir. Gazeteci kimliğiyle ilgili tartıģmalar 28 Nisan 1993 te Gazeteci kimdir konulu toplantının yapılmasına yol açmıģtır. Bunu takip eden yıllarda Gazetecinin özlük hakları seminerinin düzenlenmesi, güvenilir gazetecilik için basın konseyi adlı kitabın yayınlanması, sayılabilir. Eğitim faaliyetlerinin en ilginci ise Basın Konseyi nin 1996 da Boğaziçi Üniversitesinin iģbirliğiyle Basın Mensupları için Çevre Bilinçlendirme semineri düzenlenmesi ve katılanlara baģarı belgeleri verilmesidir. C. MALĠ DURUM VE ĠÇ YAPI Basın Konseyi nin kurulmasıyla ilgili çalıģmaları yürüten 9 kiģilik ÇalıĢma Grubu uzun tartıģmalardan sonra Konseyin, geliģmiģ ülkelerin pek çoğundaki modellere de uygun olarak hükmi Ģahsiyetinin olmamasına karar vermiģler ve Konseyin bir Centilmenler Kulübü gibi algılanmasına itina etmiģlerdir. Ancak Konseyin yasalarla ilgili uygulamaları (adam istihdam etmesi, bir yeri kiralaması vb.) tüm iģlemlerin bir hükmi Ģahsiyet üzerinden yürütülmesini zorunluluğu kıldığı için önce Basın Konseyi DayanıĢma Derneği kurulmuģ, daha sonra bu dernek Basın Konseyi DayanıĢma ve GeliĢme Vakfı na dönüģtürülmüģtür. 20

Basın Konseyi halen yasal çerçeve içindeki iģlemlerini Vakıf aracıyla yürütmektedir. Tüm gelirleri Vakıf tahsil etmekte, tüm giderleri Vakıf karģılamaktadır. Konseyin gelirlerinin tamamı üyeler tarafından ödenen Katkı Payı ile bağıģlardan oluģmaktadır. Ancak Basın Konseyi devletten bir kuruģ gelir almamakta bu ilkesini ısrarla korumaktadır. Konseye kaynak yaratmak amacıyla çeģitli teģebbüslerde bulunulmuģ ancak istenen düzeye ulaģılamamıģtır. Kaynak yaratma amaçlı teģebbüslerden biri, 1997 de kurulan Fikri Haklar ġirketi (Fi-Ha) dır. Ancak Ģirket çeģitli nedenlerle hala faaliyete geçirilememiģtir. SONUÇ Zaman zaman karģılaģılan bazıları çok haksız ve düzeysiz eleģtirilere rağmen Basın Konseyi, meslek ve okuyucu dünyasından aldığı güçlü destekle yoluna devam etmektedir. Konseyin saygınlığı etkinliğinin kaynağı ve güvencesidir. Konseyin saygınlığının korunmasında en büyük emek ve özveri sahibi olan Yük Kurul üyelerine ( Tam liste EK 8 de ) ve Konseyin bugünlere gelmesine destek veren ve Konseyi düzeyli eleģtirileriyle uyaran herkese teģekkürü borç biliriz. -------------------------------- EK 1 BASIN KONSEYĠ KURUCULAR KURULU 1. A. ĠLHAN ÇEVĠK 2. ABDULLAH URAZ 3. ACAR ġölen 4. AHMET B. ÖRS 5. AHMET GÜNER 6. ALĠ UĞUR SAYDAM 7. ALTAN ERBULAK 8. ALTAN ÖYMEN 9. ALTEMUR KILIÇ 10. AYDIN DOĞAN 11. AZĠZ NESĠN 12. BAKĠ ÖZĠLHAN 13. BARLAS KÜNTAY 14. BEHĠÇ EKġĠ 15. BURHAN AYERĠ 16. CAFER YARKENT 17. CELALETTĠN ÇETĠN 18. ÇETĠN ALTAN 19. ÇETĠN EMEÇ 20. ÇETĠN GÜREL 21. ÇETĠN ÖZBAYRAK 22. ÇETĠN REMZĠ YÜREĞĠR 23. ÇETĠN YĠĞENOĞLU 24. DEMĠRTAġ CEYHUN 25. DĠNÇ BĠLGĠN 26. DOĞAN HEPER 27. DOĞAN HIZLAN 28. DOĞAN KASAROĞLU 29. DOĞAN KOLOĞLU 30. DOĞU PERĠNÇEK 31. ENVER ÖREN 32. ERCÜMENT KARACAN 33. ERGĠN ĠNANÇ 34. ERGUN ÇAĞATAY 35. EROL DALLI 36. EROL SĠMAVĠ 37. EROL TÜREGÜN 38. ERTUĞ KARAKULLUK ÇU 39. ERTUĞRUL ÖZKÖK 40. ETEM ÇALIġKAN 41. FAHĠR ARMAOĞLU 42. FEYYAZ TOKAR 43. FĠKRET ERCAN 44. GÜLTEKĠN SAMANCI 45. GÜNERĠ CIVAOĞLU 46. GÜNGÖR GÖNÜLTAġ 47. GÜNGÖR MENGĠ 48. GÜNGÖR YERDEġ 49. H. ĠLNUR ÇEVĠK 50. HAKAN YILMAER 51. HAKKI ÖCAL 52. HALĠT ÇAPIN 21

53. HALĠT KIVANÇ 54. HALUK ġahġn 55. HASAN PULUR 56. HAYRĠ BĠRLER 57. HIFZI TOPUZ 58. HINCAL ULUÇ 59. HĠKMET BĠL 60. HÜSAMETTĠN ÇELEBĠ 61. ĠSMAĠL SĠVRĠ 62. KÂMURAN GÜRÜN 63. KENAN AKIN 64. KURTUL ALTUĞ 65. LÜTFÜ OFLAZ 66. M. ALAEDDĠN ASNA 67. M. ALĠ BĠRAND 68. M. ALP ORÇUN 69. M. YAġAR BOSTANCI 70. M. ZĠYAETTĠN TANSU 71. MEHMET ALĠ YILMAZ 72. MEHMET BARLAS 73. MEHMET BĠCAN 74. MEHMET TÜRKER 75. METE AKYOL 76. METĠN SOYSAL 77. MĠTHAT PERĠN 78. MUSA ALĠOĞLU 79. MUSTAFA ÖZKAN 80. MUSTAFA R.GÜRSEL 81. NAZLI ILICAK 82. NECDET EVLĠYAGĠL 83. NECMĠ TANYOLAÇ 84. NEJAT SEÇEN 85. NEVZAT ÜNLÜ 86. NEZĠH DEMĠRKENT 87. NĠHAT SUBAġI 88. NĠLÜFER YALÇIN 89. NUR BATUR 90. NURĠ M. ÇOLAKOĞLU 91. OĞUZ ÖNGEN 92. OKTAY EKġĠ 93. OLCAY GÖKER 94. ORHAN BĠRGĠT 95. ORHAN ERĠNÇ 96. OSMAN S. AROLAT 97. ÖCAL ULUÇ 98. ÖZCAN ERTUNA 99. ÖZER ORAL 100. RAUF TAMER 101. RECEP BĠLGĠNER 102. REFĠK ERDURAN 103. REMZĠ ERKÜREM 104. RIDVAN YELEKÇĠ 105. SADUN TANJU 106. SALĠM BAYAR 107. SAMĠ KOHEN 108. SARUHAN AYBER 109. SEÇKĠN TÜRESÂY 110. SENCER GÜNEġSOY 111. SEVA ÜLMAN ERTEN 112. SEYFETTĠN TURHAN 113. SEZAĠ BAYAR 114. ġansal BÜYÜKA 115. ġemsġ KUSEYRĠ 116. ġevket EVLĠYAGĠL 117. ġevket RADO 118. T. GÜNGÖR URAS 119. TAHSĠN ÖZTĠN 120. TALAT POLAT 121. TANER ATĠLLA 122. TANJU CILIZOĞLU 123. TARIK BUĞRA 124. TAYLAN SORGUN 125. TEOMAN KARAHUN 126. TUFAN TÜRENÇ 127. TUNCA TOSKAY 128. TUNCER BĠCĠOĞLU 129. TURGAY ÜÇÖZ 130. TURHAN AYTUL 131. UĞUR DÜNDAR 132. ÜNAL SAKMAN 133. VASFĠYE ÖZKOÇAK 134. YALÇIN DOĞAN 135. YAġAR AYSEV 136. YAġAR KEMAL 137. YAVUZ DONAT 138. YILMAZ ÇETĠNER 139. YILMAZ TUNÇKOL 140. YURDAKUL FĠNCANCI 141. YÜKSEL BAġTUNÇ 22

EK 2 5237 SAYILI TÜRK CEZA YASASINDA YAPILMASI GEREKEN DEĞĠġĠKLĠKLER HAKKINDA BAġBAKAN SAYIN TAYYĠP ERDOĞAN'A BASIN KONSEYĠ ADINA SUNULAN ÖNERĠLER. 1- Basın Yasasının 28'inci maddesi "( ) Bu kanunda öngörülen suçlar için hükmedilen para cezaları, hürriyeti bağlayıcı cezaya çevrilemez" dediği halde, TCK'nun 5'inci maddesi bu hükmü geçersiz kılıyor. Böylece "gazeteciye, gazetecilikle ilgili bir suçtan dolayı artık hapis cezası verilmeyeceğine" iliģkin politika terkedilmiģ oluyor. O nedenle 5'inci madde değiģtirilmelidir. 2- Basın Yasası'nın 20'nci maddesi "intihara teģvik" suçuna 2 milyar Tl.'dan 100 milyar Tl.'na kadar para cezası verilmesini öngördüğü halde aynı suça yeni TCK.'nun 84'üncü maddesi 4 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası öngörmektedir. Bu madde Basın Yasası'na uyumlu hale getirilmelidir. 3- TCK'nun "hakaret" eylemi ile ilgili 125'inci maddesine göre: a- Sadece "hakaret" eylemini değil "birine yakıģtırmalarda bulunmayı" da suç saymaktadır. Buna göre örneğin Ana Muhalefet Partisi'ne "Kraliçenin Muhalefeti gibi" demek suç olabilecektir. b- "Kurul halinde çalıģan kamu görevlileri"nden birine yönelik örneğin bir hakaret eylemi kurulun tüm üyelerine yapılmıģ sayılacaktır. Bu haksız bir düzenlemedir. Düzeltilmelidir. 4- HaberleĢmenin gizliliği ile ilgili 132'nci madde günün ihtiyaçlarına yanıt vermeyi amaçlarken gazetecinin karģı taraftan aldığı yanıtı dahi yayınlamasını engelleyecek kadar dar bir hüküm getirmektedir. Düzeltilmelidir. 5- Özel hayatın gizliliğini korumayı amaçlayan TCK 134'üncü madde "kamu yararı söz konusu olunca özel hayata iliģkin haber vermeyi" de hapisle cezalandırmaktadır. Bu maddeye "kamu yararı" kaydı konmalıdır. 6- Ġftira suçuna iliģkin düzenleme (Madde 267) amacını çok aģmıģtır. a- Yürürlükteki 765 Sayılı Türk Ceza Kanunun 285'inci maddesi bu suçun ancak "adliyeye veya keyfiyeti adliyeye tevdie mecbur olan bir makama ( ) Ģikayette bulunarak suçsuz olduğunu bildiği bir kimseye suç isnad edince" oluģabileceğini hükme bağladığı halde yeni TCK gazetecinin vereceği haberle (basın ve yayın yoluyla) de iftira suçunun oluģabileceğini kabul etmektedir. Yürürlükteki Basın Yasasının getirdiği cevap hakkı/tekzip kuralları kiģilerin Ģerefini güçlü Ģekilde korumaktadır. Ayrıca haksız suçlama söz konusu olunca ceza ve hukuk davası açma yolu da açıktır. O nedenle "iftira" suçu tekrar 765 sayılı yasadaki koģullara bağlanmalıdır. b- Yasada iftira suçunu iģleyen herkese "etkin piģmanlık" hakkı tanındığı halde sadece "gazeteci" bu haktan yoksun bırakılmaktadır (Madde 267/son). Bu istisna kaldırılmalıdır. 7- "Adil yargılamayı etkileme"yi önlemek amacıyla getirilen 288'inci madde gazeteciye 9 aydan 4.5 yıla kadar hapis cezası öngörmektedir. Oysa Basın Yasası'nın aynı amaçla konulan 19'uncu maddesi 2 milyar liradan 100 milyar liraya kadar para cezasını uygun ve yeterli saymıģtır. TCK'nın 288'inci maddesi Basın Yasasındaki hükme uygun hale getirilmelidir. 8- Uzun yıllardır -yerli yersiz- en çok uygulanan ve bir ülkede basının özgür olup olmadığı tartıģmalarının temel göstergesi sayılan "devletin kurumlarına hakaret veya aģağılama" eylemiyle ilgili 301'nci maddedeki hapis cezası kaldırılmalı yaptırım olarak para cezası konulmalıdır. 9- Çok tartıģılan ve "Temel Milli Yararları koruma" amacıyla getirilen 305'inci madde: a- Yabancıları o suçtan bağıģık tutmakta, bu suçun sadece Türk vatandaģları tarafından iģlenebileceğini öngörmektedir. Bu "yasa önünde herkes eģittir" kuralına aykırıdır. Düzeltilmelidir. b- Hükmün getirdiği "temel milli yarar" tanımlaması çok geniģtir. Daraltılmalı ve kavram netleģtirilmelidir. 10- Devletin güvenliği veya iç veya dıģ siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin eden kimseye 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngören 327'nci madde; 23

11- Yukarıda (Madde 327'de) sözü edilen bilgileri açıklayan (yayımlayan) kimseye 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngören 329'uncu madde; 12- Yetkili makamların kanun ve düzenleyici iģlemlere göre açıklanmasını yasakladığı ve niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri temin eden kimseye 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngören 334'üncü madde; 13- Yukarıda (Madde 334'de) sözü edilen bilgileri açıklayan (yayımlayan) kiģiye 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngören 336'ncı madde, Devlet Sırları ile ilgili yasa çıkarılmadığı sürece iletiģim özgürlüğü açısından ciddi tehlike kaynağıdır. Bu son maddeler (327; 329; 334 ve 336) o açıdan ele alınmalıdır. Saygılarımızla. Oktay EkĢi BaĢkan EK 3 BASIN KONSEYĠ BAġKANI OKTAY EKġĠ NĠN YENĠ CEZA YASASININ 288 VE 301 NCĠ MADDELER BAġTA OLMAK ÜZERE SAKINCALI HÜKÜMLERĠ HAKKINDA BASIN TOPLANTISI... EKġĠ, HEM YASANIN GECĠKMEDEN DEĞĠġTĠRĠLMESĠNĠ ĠSTEDĠ HEM DE KONSEYĠN 19 BAROYA MENSUP 82 AVUKAT ARACILIĞIYLA GAZETECĠLERE HUKUK DESTEĞĠ VERECEĞĠNĠ AÇIKLADI 4 Ocak 2006 Yeni yıla güzel sözlerle baģlamak isterdim. Ama ülkemizde geliģmiģ bir demokrasi ve iyi iģleyen bir hukuk devleti isteyenler açısından maalesef görünen köy kılavuz istemiyor. O nedenle bu basın toplantısını yapmaya ihtiyaç duyduk. Ġstiyoruz ki bizi karamsarlığa iten durumu kamuoyumuz öğrensin. Ġstiyoruz ki bizim sorun saydığımız hususların çözümünü birlikte üretelim. Aslında içinde bulunduğumuz durumun bizim için yani Basın Konseyi yönünden sürpriz sayılacak hiçbir tarafı yok. Hatta karģılaģmaya mecbur kalacağımız çok daha vahim durumların baģında olduğumuzu söylemek zorundayız. Zaten bazılarına biraz aceleci gibi görünebilecek çabamızın altında endiģeyle beklediğimiz geliģmeler olmadan ilgilileri uyarmak arzusu yatıyor. Anımsanacağı gibi, geçen yıl çıkarılan ve 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren yürürlükte olan yeni Ceza Yasasının, iletiģim (basın) özgürlüğü yönünden çok sayıda sakıncalı hüküm içerdiğini anlatmak amacıyla Basın Konseyi olarak 2005 yılının Mart ayından itibaren bir kampanya baģlattık. Önce 12 Mart 2005 tarihinde 50 kadar meslektaģımızın katılımıyla bir toplantı düzenledik. Burada alınan kararları uygulayarak hem yasanın sakıncalı hükümlerini ortaya koyan bir rapor ürettik hem de hükümet ve diğer ilgililer nezdinde teģebbüste bulunduk. Yeni Ceza Yasasının uygulanma tarihinin bu çabalar sonunda iki ay ertelenmesinden umutlandık. Yasada o sırada yapılmasını beklediğimiz düzeltici değiģikliklere katkıda bulunduk. Ama sonunda taleplerimizin özü ile ilgili hemen hiçbir olumlu sonuç alamadık. Bu yasa bu Ģekilde yürürlüğe girerse Türkiye bir zamanlar olduğu gibi, dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi diye anılacak dedikse de kimseye duyuramadık. Onun yerine yetkililerin, basının günahları konulu nutuklarını dinledik. ġimdi karģımızda dün Ģikayet ettiğimiz yasa hükümlerinin uygulanması sonucu gazeteciler ve gazeteci olmayan aydınlar aleyhinde açılan, bazı kaynaklara göre en az 70 dava var. Size tam rakam veremiyorum. Bunun nedenini az sonra açıklayacağım. 24

Rakam 70 i bulsa da bulmasa da hepimiz yeni yasanın Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aģağılayan kiģi altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır diye baģlayan ve ayrıca hükümeti, devleti, devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teģkilatını aģağılayıcı eylemi cezalandıran 301 nci maddesinden haberdarız. Bilindiği gibi bu madde, eski Ceza Yasasının meģhur 159 ncu günümüzdeki adıdır. Sadece biz değil yazar Orhan Pamuk ile gazeteci Hırant Dink hakkında bu maddeye dayanarak açılan davalar nedeniyle söz konusu hükmü nerdeyse dünyada bilmeyen kalmadı. Biz Basın Konseyi olarak bu maddenin getirdiği altı aydan üç yıla kadar hapis cezaları yerine para cezası verilmesini Sayın BaĢbakana ve Adalet Bakanına geçen yıl 6 Nisan 2005 tarihinde sunduğumuz ÖNERĠLER baģlıklı özet raporumuzda istemiģtik. Ancak isteğimize yanıt dahi alamadık. Yeni Ceza Yasası nı değiģtirmeyi amaçlayan sonraki çalıģmalarda da bu isteğimiz değerlendirilmedi. Oysa sadece bu istek değerlendirilmiģ olsaydı, DıĢiĢleri Bakanı Abdullah Gül son geliģmeler nedeniyle ülkemizin imajının Gece Yarısı Ekspresi filmi nedeniyle maruz kaldığı kadar zedelendiğini söylemek zorunda kalmayacaktı. Geçen yıl Sayın BaĢbakana ve Adalet Bakanına sunduğumuz 6 Nisan 2005 tarihli raporda yargıyı etki altında bırakmayı önlemek amacıyla getirilen 288 nci maddenin de (Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından çıkartılan 5187 sayılı) Basın Yasasının aynı amaçla konulan 19 uncu maddesi ile uyumlu hale getirilmesini istedik. Önerimiz bu eyleme de suçun ağırlığına uygun para cezası verilmesini öngörüyordu. Dikkate almadılar. Dikkate almadılar da ne oldu? ġimdi bizzat BaĢbakanın yaptığı suç duyurusu ile YÖK BaĢkanı Prof.Dr.Erdoğan Teziç ten baģlayarak sayısız (ihtimal yüzü aģkın) gazeteci, politikacı, aydın ve görüģlerini cesaretle dile getiren önemli bazı iģ adamları hakkında altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilmesini öngören soruģturmalar baģlatıldı. Sözünü ettiğimiz soruģturmalar kapsamında sadece gazete yazarları Prof. Dr. Haluk ġahin, Prof. Dr. Murat Belge, Prof. Dr. Erol Katırcıoğlu, Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ġsmet Berkan ve Milliyet Gazetesi yazarı Hasan Cemal hakkında dava açılacağını sanmak yanlıģ olur. Boğaziçi Üniversitesi tarafından düzenlenen Ermeni Soykırımı konulu konferansın yapılmasını uygulamanın durdurulması kararı alarak engelleyen Ġstanbul 4.Ġdare Mahkemesi kararını BaĢbakan Tayyip Erdoğan da eleģtirdi. Keza Van daki Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Yücel AĢkın ın çıkar amaçlı çete kurmak ve ihaleye fesat karıģtırmak gibi suçlamalarla tutuklanması karģısında tepki ve görüģ ifade eden birçok insan hakkında soruģturma açılması gerektiğini de bizzat BaĢbakan söyledi. Savcıları göreve çağırdı. ġimdi Türkiye bu kadar aydınını, 288 nci maddeyi ihlal ettikleri mahkemece kabul edilse bile (ki kendileri elbette o kanıda değiller) 6 aydan üç yıla kadar hapse mi atacak? Oysa Basın Konseyi nin önerisi kabul edilseydi yürürlükteki Basın Yasasının getirdiğine paralel bir yaptırımla yani yargıyı etkileyici beyanda bulunduklarına hükmedilen kiģiler hakkında verilecek para cezası sorunu çözecekti. Türkiye de özellikle ülkemizin düģmanlarının ağzında sakız olmayacaktı. ġimdilik sadece baģlangıç aģamasında olduğumuz durum gösteriyor ki 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren yürürlükte bulunan 5237 sayılı Ceza Yasası nın özellikle iletiģim (basın, ifade) özgürlüğünü ilgilendiren hükümlerinin demokratik bir hukuk devletinin gereklerine göre gözden geçirilmeleri zorunludur. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi bu değiģiklikler bugünkü siyasi iktidarın getirdiği 5187 sayılı Basın Yasasının hükümleriyle uyumlu olmalıdır. Bir baģka deyiģle tüm özgürlüklerin anası sayılan ifade özgürlüğü ile ilgili ihlaller prensip olarak hapis le değil para cezası ile yaptırıma bağlanmalıdır. Bu arada: 1- Hakaret eylemini düzenleyen 125 inci madde geliģmiģ demokrasilerdeki yeni anlayıģ doğrultusunda gözden geçirilmelidir: 25