OBEZİTE VE METABOLİK CERRAHİ: PROF. DR. HALİL COŞKUN Prof. Dr. Halil COŞKUN 1970 te Samsun da doğdu. 1986 yılında Samsun 19 Mayıs Lisesi ni bitirdi. Tıp öğrenimini 1987-2004 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nde okuyarak tamamladı. Genel Cerrahi Uzmanlığını Morbid Obezite Tedavisinde Ayarlanabilir Silikon Mide Bandı Uygulaması başlıklı teziyle İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD da tamamlayarak Genel Cerrahi Uzmanı oldu (1995-2000). Hamburg (Almanya) da European Surgical Enstitutie de (1999) ileri düzey Laparoskopik Cerrahi Eğitimi Bürüksel (Belçika) da Laparoskopik Ayaralanabilir Silikon Mide Bandı Eğitimi (2000) İhtisas yıllarında Hamburg, Almanya daki European Surgical Institute de (1999) ileri düzey Laparoskopik Cerrahi Eğitim Programına katıldı. Uzmanlığı takiben Obezite Cerrahisindeki deneyimini artırmak için Bürüksel de Hopital Universitaire St Pierre de Laparoscopic Adjustable Silicone Gastric Banding eğitim sertifika programına katılarak başarıyla tamamladı (2001). 2003 yılında Lyon, Fransa da Laparoskopik MID-Band Eğitim sertifika programına katılarak tamamladı. Genel Cerrahi Uzmanlığını takiben Obezite Cerrahisindeki deneyimleri. 120 nin üzerinde uluslararası ve ulusal bilimsel makale İlk uluslararası makalesini asistanlığının ilk yılında yazdı. Obezite Cerrahisi ile ilgili dünyanın en iyi dergisi olarak kabul edilen Obesity Surgery de orjinal klinik prospektifretrospektif çalışmaları, deneysel çalışmaları, vaka takdimleri ve editöre mektupları yayınlandı. Bu çalışmalarına
yüksek düzeyde atıflarda bulunuldu. Cleveland Clinic Faundation, Ohio, USA (2004) 2004 yılında Cleveland Clinic Foundation (ABD) Endokrin Cerrahisi ve Minimal İnvaziv Cerrahi Departmanında Observer Fellow olarak Prof. Allan Siperstein ile çalışmalarda bulundu. Prof. Karl Miller ile Laparoskopik Gastrik Bypass ve Gastrik Band Ameliyatları (2006) 2006 yılında Obezite Cerrahisinde dünyanın sayılı otörlerinden biri olarak kabul edilen Prof. Karl Miller ın düzenlediği eğitim programına Avusturya, Salzburg Obezite Akademisinde katılarak başarıyla tamamladı. Prof. Philip Schauer ile Cleveland Clinic Bariatric Surgery ve Matabolic Enstitute de Fellow olarak çalışmalar (2007) 2007 yılında American Society of Bariatric Surgery (ASBS) Başkanı olan Prof. Philip Schauer ve Cleveland Clinic Cerrahi Endoskopi Direktörü Asist. Prof. Biphand Chand ile Laparoskopik Gastrik Bypass, Laparoskopik Gastrik Banding (Mide Bandı), Laparoskopik Sleeve Gastrektomi (Tüp Mide) ve ameliyat sonrası endoskopik değerlendirmeler ve invaziv girişimler konusunda çalışmalarda bulundu. Metabolic Surgery Master Class Program katılımı (2009-2010) 2010 yılında Paris, Fransa da Metabolik Cerrahi (Tip 2 Diyabet in Cerrahi Tedavisi) Master Class programına katılarak bu alandaki son gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu. Prof. Francesco Rubino ile Weill Cornel Medical Collage da Diyabet Cerrahisi Merkezinde çalışmalar (2012) 2012 yılında NewYork Presbyterian Hospital, Weill Cornell Medical Collage da Prof. Dr. Francesco Rubino ile Diyabet Cerrahisi ve bu konudaki güncel gelişmeler hakkında
çalışmalarda bulundu. Prof. Tomasz Rogula ile Cleveland Clinic Bariatric Surgery ve Matabolic Enstitute de Robotik Bariatrik Cerrahi Eğitim ve Uygulama çalışmaları (2014) 2014 yılında Cleveland Clinic Bariatric Surgery ve Metabolic Enstitute de Prof. Tomasz Rogula ile birlikte Robotik Bariatrik Cerrahi alanında çalışmalarda bulundu. Çalışma Hayatı Dr. Coşkun 2009 yılında Üniversitelerarası Kurul Sınavında başarılı olarak Genel Cerrahi DOÇENT lik ünvanı almıştır. 2010-2015 yılları arasında Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi ABD da kurucu Öğretim Üyesi olarak çalışmıştır. 2016 yılından itibaren Sanko Vakıf Ünv. Tıp Fak. de kısmi zamanlı Öğretim Üyesi olarak akademik çalışmalarda bulunup aynı zamanda serbest hekimlik yaparak çalışmalarına devam etmektedir. International Fedaration for the Surgical Obesity and Metabolic Disorders (IFSO), The Society of American Gastrointestinal and Endoscopic Surgeons (SAGES) ve Bariatrik ve Metabolik Cerrahi Derneği (BMCD) aktif üyesidir. Dr. Coşkun mesleki deneyimlerini www.halilcoskun.com BLOG adresinden ve www.bariatriklab.com web sitesi üzerinden paylaşmaktadır. Randevu: 0532 054 00 49 Muayenehane Adres: BariatrikLab, Nişantaşı, İstanbul Maçka Cd. Feza Apt. No:1/3 Nişantaşı / Beşiktaş Prof. Dr. Halil Coşkun
OBEZİTE CERRAHİSİNDE SIKÇA SORULAN SORULAR? Obezite cerrahisinde merak ettiğiniz sorular ve yanıtları detaylarıyla birlikte öğrenmek için 1. Obezite Nedir? Ben Obez miyim?obezite ya da halk arasında bilinen adıyla şişmanlık, vücutta fazla miktarda yağ birikmesi sonucu ortaya çıkan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.eğer ideal kilonuzun 40 kg üzerindeysiniz veya Vücut Kitle İndeks (VKİ) değeriniz 30 kg/m 2 nin üzerindeyse obezite sınıfı içerisinde bulunmaktasınız. 2. Vücut Kitle İndeksi (VKİ) nedir? VKİ değerimi nasıl hesaplayabilirim?vki, vücut ağırlığının (kg), boyun karesine (m²) bölünmesi ile hesaplanır. Bu değer yaş ve cinsiyetten bağımsızdır. Bununla beraber, VKI kullanımı, çocuklarda, hamile kadınlarda ve çok adaleli kişilerde doğru sonuç vermez, bu nedenle kullanılmamalıdır. 3. Obezite Cerrahisi Kimlere Önerilir? Obezitede, cerrahi girişim için hasta seçerken, American Society of Bariatric and Metabolic Surgery kriterlerine uyulmaktadır. VKİ 40 kg/m 2 nin üzerinde olan veya 30-40 kg/m 2 arasında olup eşlik eden hastalık durumlarında (hipertansiyon, diabetes mellitus, uyku apne send., artrit, vd.) 18-60 yaş arası Obezitenin en az 3 yıldır var olması Hormonal hastalıkların bulunmaması İlaç ve diyet tedavisine rağmen, en az 1 yıldır kilo veremiyenler Alkol ve ilaç bağımlısı olmamak Hastanın uygulanacak yöntemi anlaması ve ameliyattan
sonra uyum sağlayabilecek durumda olması Kabul edilebilir ameliyat riski 4. Obezite Tedavisinde Hangi Tip Cerrahi Yöntemler vardır? Obezite Cerrahisinde 4 ana grup yöntem vardır; 1-Mide Hacmini Küçültücü 2-Emilimi Engelleyici 3-Kombine 4-Farklı Mekanizmalar 5. Obezite Cerrahisi Uygulamalarının Riskleri Nelerdir? Obezite Cerrahisinde uygulanan ameliyatların riskleri herhangi bir batın ameliyatındaki risklerle benzer oranlarda bulunmaktadır. Ancak ameliyat edilecek kişi yüksek kilo değerlerinde olduğundan ve çoğu zaman yandaş hastalıkları (hipertansiyon, şeker hastalığı, vd) bulunduğundan dolayı anestezi ve ameliyat sonrası daha fazla dikkat edilmesi gerekmektedir. 6. Obezite Tedavisinde En İdeal Cerrahi Yöntem Hangisidir? Obezite Cerrahisin de bugünkü bilgilerimiz ışığında en ideal yöntem şudur demek mümkün değildir. Her yöntemin kendine göre avantaj ve dezavantajları vardır. Obez bir kişi için en ideal yöntemi seçerken pek çok faktör rol oynamaktadır (kişinin yaşı, cinsi, VKİ değeri, yandaş hastalık oranı, beslenme şekli vd). Tüm bu veriler değerlendirilerek kişi için en uygun yöntemi seçmek bu gün için obezite cerrahisinde altın standart olarak kabul edilmektedir. 7. Mide Balonu nun Avantajları Nelerdir? Mide Balonu uygulaması bir cerrahi yöntem değildir. Uygulama endoskopik olarak yapılmaktadır, genel anestezi ve hastanede yatışı gerektirmeyen bir işlemdir. Diğer cerrahi uygulamalara
göre riski oldukça düşüktür ve çoğu kişi tarafından kolay tolere edilmektedir. 8. Mide Balonu nun Dezavantajları Nelerdir? Mide Balonu uygulaması 6 aylık bir süreyi kapsamaktadır. Bu sürenin sonunda mide balonunu endoskopik olarak çıkartmak gerekir. Bu uygulamayla birlikte kalori kısıtlayıcı diyet ve davranış tedavisi ile beslenme alışkanlığında değişiklik yapma çabası içinde olmak uzun dönemde kaybedilen kiloların korunması açısından önem arz etmektedir. 9. Mide Balonu Çıkartıldıktan Sonra Tekrar Mide Balon Uygulaması Yapılabilir mi? Mide Balonu çıkartılıp yerine 2. balon hemen uygulanabileceği gibi mide balonu çıkartılıp aradan belli bir süre geçtik den sonrada tekrar aynı uygulama yapılabilir. 10. Mide Kelepçesi nin Avantajları Nelerdir? Mide Kelepçesi laparoskopik (kapalı) yapılan bir cerrahi uygulama olup, hastanede yatış süresi 1-2 günü içermektedir. Uygulama yaptıran kişiler çok kısa sürede eski hayatlarına dönebilmektedirler. Bu uygulamada kelepçe ayarı yapılarak kişinin yemesi kontrol altına alınmaktadır. Mide kelepçesi istenildiği taktirde çıkartılabilir ancak bu önerilen bir işlem değildir. 11. Mide Kelepçesi nin Dezavantajları Nelerdir? Mide Kelepçesi silikondan yapılmış bir üründür. Silikon materyali bu gün için insan vücudun da en kolay uyum sağlayan bir medikal ürün olmasına rağmen bazı vücutlarda reaksiyonlara neden olabilmektedir. Mide Kelepçesi yapıldıktan sonra kişinin beslenme programına uyum sağlaması çok önemlidir. Uyumsuz kişilerde ilerleyen dönemlerde kelepçede kayma, pozisyonunda değişme, mide içerisine doğru hareket etmesi gibi sıkıntılarla karşılaşılabilmektedir. Böyle bir durumda kelepçenin
çıkartılması veya 2. bir ameliyat gereksinimi doğabilmektedir. Bu durum aynı zamanda kilo verme oranını da etkilemektedir. 12. Mide Kelepçesi Kalıcı Bir Yöntem midir? Mide Kelepçesi kalıcı bir yöntemdir. Bugünkü bilgiler ışığında kelepçede bir sorun oluşmadığı taktirde çıkartılmasına gerek yoktur. 13. Gastrik Bypass Nedir? Bu prosedür obezite tedavisi için kullanılan bir cerrahi yöntemdir. İlk olarak mide hacmi küçültülmekte ve dolayısıyla hastanın alabileceği yiyecek miktarı azalmaktadır. İkinci olarak besinlerin emilimi ince barsakta katedilen yol kısaldığı için azalmaktadır. 14. Gastrik Bypass ın Avantajları Nelerdir? Gastric Bypass ameliyatı sonrasında hem yenilen gıda miktarında azalma meydana gelirken hemde yenilen besinlerin emiliminde azalma meydana gelir. İki farklı mekanizmayla kilo kaybedilen bu yöntemde özellikle yüksek kalorili diyetle beslenen obez hastalarda daha kolay ve uzun dönemde daha fazla kalıcı kilo kaybı elde edilir. 15. Gastrik Bypass ın Dezavantajları Nelerdir? Gastric Baypas ameliyatı sonrası emilim eksikliğine bağlı vitamin ve mineral yetmezlikleri görülür. Bu yüzden tüm hastalar ömür boyu multivitamin ve gerekli olduğu taktirde bazı mineralleri dışarıdan almak zorundadırlar. 16. Mide Tüpü Nedir? Mide Tüpü uygulaması son yıllarda gündeme gelen bir uygulamadır. Mide nin yaklaşık 2/3 lük kısmı alınarak yaklaşık 100-150 cc lik mide hacmi elde edilir. Bu uygulama ile fazla gıda alımı engellendiğinden kilo kaybı söz konusudur. Ayrıca iştah hormonu olan GHRELİN seviyesinde azalma ile ameliyat
sonrası tokluk hissi oluşmaktadır. Uzun dönemde fazla kilonun %70 kaybedilmektedir. Doç. Dr. Halil Coşkun OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI HIZLI KİLO VERİMİNE KARŞI KADEMELİ KİLO KAYBI Yeni bir çalışma Obezite Cerrahi sonrasında hızlı kilo verimine karşın kademeli kilo veriminin etkilerine ışık tutuyor. Çalışma sonuçlarına göre gastrik bypass hastalarında, mide bandı hastalarına kıyasla daha hızlı ve daha genel bir kilo kaybı yaşandığı ancak yağsız vücut kitlesi ve bazal metabolizma hızında daha büyük kayıplar olduğu ortaya çıktı. Mide bandı hastaları daha yavaş bir hızla kilo kaybederken, daha fazla kas kütlesi muhafaza etmiş ve bazal metabolizma hızı daha yüksek derecede korunmuş. Araştırmacılar, vücut bileşimindeki bu farklılığın, mide bandı hastalarının vücutlarının zaman içinde kilo kaybını korumak için geliştirdiği bir yetenek olabileceğini düşünmekte. Ağırlık oranının vücut kompozisyonuna etkisini belirlemek için Ventura Advanced Surgical Associates tarafından 1 Ocak 2007 ve 31 Aralık 2009 tarihleri arasında Gastrik Bypass ameliyatı geçirmiş 188 kişi ve Mide Bandı uygulanmış 292 kişi değerlendirildi. Ölçümlerde ameliyat sonrasında 3.,6., 9. ve 12. aylarda yağsız vücut kitlesi, vücut yağ yüzdesi, bazal metabolizma hızı ve
vücut kitle indeksi (VKİ) kaydedilerek baz alındı. Başlangıçtaki hasta ölçümleri: Gastrik bypass hastalarının VKİ ortalaması 46.7 kg/m 2 ve vücut yağı %52.5. Mide bandı hastalarının VKİ ortalaması 42.5 kg/m 2 ve vücut yağı %49.9. Her iki grupta da benzer bir VKİ oranı ve benzer bazal metabolizma hızı oranı vardı. Ameliyattan bir yıl sonra hastalardaki VKİ ve kilo kaybı değişiklikleri: Gastrik bypass hastalarında VKİ de 17.10 kg/m 2 azalma ve %78.35 oranında fazla kilo kaybı. Mide bandı hastalarında VKİ de 7.69 kg/m 2 azalma ve %48.04 oranında fazla kilo kaybı. VKİ düşüş oranı her iki ameliyatın hasta grubunda da ilk üç ayda, diğer aylardan son derece fazla ve büyük oranda gelişti. Ameliyattan bir yıl sonra hastalardaki yağsız vücut kütlesi ve bazal metabolizma hızındaki değişiklikler şöyle gözlendi: Gastrik bypass hastalarında yağsız vücut kitlesi kaybı 19.62 lbs ve bazal metabolizma oranı günde ortalama 200.21 kcal düştü. Mide bandı hastalarında yağsız vücut kitlesi kaybı 12.41 lbs ve bazal metabolizma oranı günde ortalama 108.53 kcal. düştü. Yağsız vücut kitlesinde en büyük azalma ameliyattan sonraki ilk üç ay içinde gerçekleşti. Yağsız Vücut kitlesindeki azalma bazal metabolizma hızındaki değişiklikle korelasyon gösterdi. Çalışma; hem gastrik bypass, hem de mide bandı ameliyatlarının
hem yağ, hem kilo, hem de yağsız vücut kitlesi kaybına neden olduğunu göstermiştir. Ancak araştırmacılar gastrik bypass hastalarının daha fazla yağsız vücut kitlesi kaybı olduğunu (%52 ilk üç ayda, %37 yılın geri kalanında) ve bunun klinik anlamlı kilo kaybı olarak zamanla kanıtlanacağını ekledi. Araştırmacılar mide bandı yoluyla daha yavaş kilo kaybının daha fazla kas koruması sağladığını ve bazal metabolizma hızı da korunduğu için bunun ileriki dönemlerde verilen kiloyu korumaya yönelik avantaj olabileceğini ekledi. Kaynak: Amerikan Klinik Endokrinologlar Derneği American Association of Clinical Endocrinologists : Okerson T, Billy H Gastrik bypass ve Mide bandı sonrasında vücut kompozisyonu Değişiklikleri Changes in body composition following gastric bypass or gastric banding AACE 2012 Doç. Dr. Halil Coşkun