This paper was presented in International Energy and Security Congress that took place at Kocaeli University, Turkey on September 23 24, 2014.



Benzer belgeler
BİLGİ DAĞARCIĞI ŞEYL GAZI (SHALE GAS) VE EKONO- MİK DEĞERİ

Doğal gazın son yıllarda tüm dünyada önemli bir

T.C. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ŞEYL GAZLARI. Ömer KOCA Genel Müdür Yardımcısı

Gerçekten Yeterince Verimli ve Çevreci mi?

(*Birincil Enerji: Herhangi bir dönüşümden geçmemiş enerji kaynağı) Şekil 1 Dünya Ekonomisi ve Birincil Enerji Tüketimi Arasındaki İlişki

TÜRKİYE NİN DOĞALGAZ POTANSİYELİ

2008 Yılı. Petrol ve Doğalgaz. Sektör Raporu

Dünyada Enerji Görünümü

ENERJİ PİYASASINDAKİ SON GELİŞMELER VE KAYA (ŞEYL) GAZI

Dünyada Enerji Görünümü

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi.

KAYA GAZI NEDİR? (SHALE GAS) DÜNYA KAYA GAZI REZERVLERİ HARİTASI KAYA GAZI ÜRETİMİ HİDROLİK ÇATLATMA

ENERJİ KAYNAKLARI ve TÜRKİYE DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI

KÖMÜRÜN ENERJİDEKİ YERİ

Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL

T.C. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI Petrol İşleri Genel Müdürlüğü GENEL GÖRÜNÜM. Selami İNCEDALCI Genel Müdür

TÜRKIYE NİN MEVCUT ENERJİ DURUMU

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) :

ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI

Dünya Mısır Pazarı ve Türkiye

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Enerji ve İklim Haritası

Enervis H o ş g e l d i n i z Ekim 2015

Kömür, karbon, hidrojen, oksijen ve azottan oluşan, kükürt ve mineral maddeler içeren, fiziksel ve kimyasal olarak farklı yapıya sahip bir maddedir.

RÜZGAR ENERJĐSĐ. Erdinç TEZCAN FNSS

World Energy Outlook Dr. Fatih BİROL UEA Baş Ekonomisti İstanbul, 1 Aralık 2011

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

Dünya Enerji Görünümü Dr. Fatih Birol Baş Ekonomist, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İstanbul, 20 Aralık 2013

Dünya Seramik Sektörü Dış Ticareti a) Seramik Kaplama Malzemeleri

2014 Yılı Petrol Arama - Üretim Faaliyetleri

Enerji Ülkeleri.Rusya En Zengin..! 26 Ocak 2015

TÜRKĐYE NĐN ENERJĐ ARZ POLĐTĐKALARI

DÜNYA ENERJİ SEKTÖRÜNDE 2040 A BAKIŞ

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI

Yakın n Gelecekte Enerji

Türkiye nin Enerji Politikalarına ve Planlamasına Genel Bakış

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... XIII 1. GENEL ENERJİ...1

AR& GE BÜLTEN. Ülkemiz önemli maden yataklarına sahip olup belirli madenlerde kendine yetebilen ender ülkelerden birisidir.

YAKITLAR JEOLOJİSİ DERS PROGRAMI

Tarım & gıda alanlarında küreselleşme düzeyi. Hareket planları / çözüm önerileri. Uluslararası yatırımlar ve Türkiye

ULUSLARARASI ENERJİ AJANSI NIN 2012 DÜNYA ENERJİ GÖRÜNÜMÜ RAPORU

S: Sayı. İklim Değişikliği ve Çevre Bülteni Ocak Sayısı ENERJİ VE ÇEVRE YÖNETİMİ DAİRE BAŞKANLIĞI

ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN VE YAKIT ETKİNLİK POLİTİKALARININ PETROL FİYATLARINA ETKİSİ

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan

ENERJİ YÖNETİMİ A.B.D. (İ.Ö.) TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI GENEL BİLGİLERİ

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

Yenilebilir Enerji Kaynağı Olarak Rüzgar Enerjisi

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

Türkiye nin Enerji Geleceği İklim bileşenini arıyoruz

ABD Tarım Bakanlığının 12/07/2018 Tarihli Ürün Raporları

DÜNYA SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ İHRACATI. Genel Değerlendirme

ENERJİ ALTYAPISI ve YATIRIMLARI Hüseyin VATANSEVER EBSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Enerji ve Enerji Verimliliği Çalışma Grubu Başkanı

Türkiye nin Enerji Teknolojileri Vizyonu

Promete BD EKİM Necdet Pamir. Shale. Ezber Bozan Kaynak: Gazı

Dünya Enerji Görünümü Dr. Fatih BİROL Uluslararası Enerji Ajansı Baş Ekonomisti Ankara, 25 Aralık 2012

JEOPOLİTİK VE TEKNOLOJİK GELİŞMELER ÇERÇEVESİNDEN KÖMÜRÜN GELECEĞİ

TÜRKİYE KÖMÜR ARAMALARI

Amerika Birleşik Devletleri Petrollü Kaya Gazı Üretimi, Petrollü Şeyl Gazı Sanayi ve Küresel Doğalgaz Fiyatları

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ MADENCİLİK

TR52 DÜZEY 2 BÖLGESİ (Konya-Karaman)

NÜKLEER ENERJİ. Dr. Abdullah ZARARSIZ TMMOB-Fizik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı

KÜRESELLEŞEN DÜNYA GERÇEKLERİ TÜRKİYE NİN ENERJİ GÖRÜNÜMÜ VE TEMİZ TEKNOLOJİLER

ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır.

Grafik 16. Türkiye de elektrik üretiminin kaynaklara dağılımı

Biliyor musunuz? İklim Değişikliği ile Mücadelede. Başrol Kentlerin.

Yenilenebilir Kaynaklarla Dünya da Yenilenebilir!

KÜRESEL ISINMA ve ENERJİ POLİTİKALARI. Özgür Gürbüz Yeşiller Enerji Çalışma Grubu 8 Ekim İstanbul

Basın Bülteni Release

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI. Gökhan BAŞOĞLU

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

KÖMÜRÜN GÖRÜNÜMÜ, Mehmet GÜLER Maden Mühendisleri Odas Yönetim Kurulu Üyesi

EFFECTS OF SHALE GAS ON INTERNATIONAL ENERGY POLICIES. Kaya gazı konvansiyonel olmayan gaz kaynakları içerinde stratejik öneme sahip bir enerji

20/09/2018 ABD Tarım Bakanlığının 12/09/2018 Tarihli Ürün Raporları Mısır:

ENERJİ. KÜTAHYA

Title of Presentation. Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL

Dünya Bakliyat Pazarı ve Son Gelişmeler

ENDÜSTRİYEL KORUYUCU BOYALAR. Bosad Genel Sekreterliği

Doğalgazın Serüveni. BURSAGAZ - Kasım 2014 M. Şükrü ÖZDEN Yasin DUMAN Mete Okan CANDER

ÇİMENTO SEKTÖRÜ

MADEN SEKTÖRÜ GÖRÜNÜMÜ

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

DÜNYA SERAMİK KAPLAMA MALZEMELERİ SEKTÖRÜNE GENEL BAKIŞ

SEKTÖRÜN TANIMI TÜRKİYE KOZMETİK ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜ

Yeraltı Kömür Madenlerinde Metan Drenajı. Mert DURŞEN İSG Uzman Yardımcısı Maden Mühendisi 1

ALKOLLÜ VE ALKOLSÜZ İÇECEKLER. Sektör Raporu

ÇELİK BORU SEKTÖR RAPORU (2017)

KAYA GAZININ DÜNYA ENERJİ PİYASASINDAKİ YERİ VE TÜRKİYE NAZLI ÜSTÜN

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

TÜRKİYE KÖMÜR İŞLETMELERİ KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ PAZARLAMA SATIŞ DAİRE BAŞKANLIĞI 2006; EYLÜL ANKARA. Mustafa AKTAŞ

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2011 OCAK - ARALIK İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

TÜRKİYE VE İZMİR İN OCAK-MART 2015 İHRACAT RAKAMLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Türkiye İstatistik Kurumu ndan (TÜİK) alınan verilere göre, Sinop ilinin Ocak-Temmuz ayı dış ticaret

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 ŞUBAT AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU

KÜRESELLEŞEN DÜNYA GERÇEKLERİ TÜRKİYE NİN ENERJİ GÖRÜNÜMÜ VE TEMİZ TEKNOLOJİLER

Transkript:

Bu metin 23 24 Eylül 2014 tarihlerinde Kocaeli Üniversitesinde düzenlenen Uluslararası Enerji ve Güvenlik Kongresi başlıklı konferansta sunulan tebliğdir. This paper was presented in International Energy and Security Congress that took place at Kocaeli University, Turkey on September 23 24, 2014.

ENERJĐ ĐHTĐYACININ KARŞILANMASINDA YENĐ YÖNTEM OLARAK KAYA GAZININ ĐNCELENMESĐ Muzaffer ÇALIŞKAN 1 Özet Đnsanoğlu sanayi devrimini gerçekleştirdikten sonra ki dönemlerde enerjiye daha çok ihtiyaç duymuştur. Bu enerji ihtiyacını petrolün bulunması ile karşılamış, daha sonra ki yıllarda bu kervana doğalgazı da ortak ederek sanayi çarklarını döndürmüştür. 20.Yüzyılda dünya nüfusu hızla arttığından, daha fazla enerji ihtiyacı doğmuştur. Đnsanoğlu yeni kaynak arayışlarına girmiş ve bulunan kaynaklar, özellikle 21. yy da insanlığın ihtiyacını karşılayacak seviyede değildir. Öte yandan fosil yakıt rezervlerinin de azalması sonucu içinde bulunduğumuz yüzyılın sonlarına doğru dünyada bir enerji krizine işaret edilmektedir. Bu çalışmada, dünya enerji ihtiyacı, kaya gazının elde edilmesi, Dünya da ve ülkemizde ki kaya gazı rezervlerini, çıkarma esnasında oluşacak olumsuz yönleri, gazın stratejik önemi hakkında bilgeler vermeyi amaçladım. Anahtar Kelimeler: Kaya gazı, stratejik önem, enerji krizi, birincil enerji, konveksiyonel olmayan enerji 1.Giriş 18. yüzyılda sanayi devriminin başlamasıyla enerjinin tahtına oturan kömür, 19. yüzyılın sonlarında yerini petrole bırakmıştır. Sanayi devrimi sürecinde enerjinin ekonomik önemi anlaşılmış ve 20. yüzyılda bunun yanında stratejik önemi de ortaya çıkmıştır. 20. yüzyılın sonlarında ise kullanım kolaylığı ve çevre dostu olması nedeniyle doğal gaz Petrolun tahtına yerleşmiştir. Ancak doğal gaz, kullanıcı ülkeleri büyük bir bağımlılığa ittiğinden bütün dünyada sorunlar yaşanır olmuştur. Önemli bir ekonomik ve siyasal güç haline gelen doğal gaz nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de enerji temininde yeni kaynak arayışlarına başlanmıştır. Potansiyel bakımından yerli kaynakların başında yer alan kömürde 2005 yılında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü tarafından başlatılan çalışmalar ile önemli rezerv artışları sağlanmıştır. Bu çalışmalar devam ederken derinlerde bulunan ve işletme güçlükleri söz konusu olan kömür yatakları için kömürlerin gazlaştırılması projeleri tartışılır olmuştur. 1 Bartın Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Tesisat Teknolojisi ve Đklimlendirme alanı öğretmeni, 74100 / BARTIN, greeneyes1674@hotmail.com, 05333628443 221

Talep (Milyon TEP) * 2010 2020 2035 2.Dünyanın Enerji Đhtiyacı Uluslararası Enerji Ajansı (International Energy Agency - IEA) tarafından yayımlanan istatistiklere göre toplam birincil enerji kaynakları arasında doğalgazın payı 1973 yılındaki %16 seviyesinden, 2010 yılında %21 e yükselmiş olup, 2035 yılında %23 e ulaşması beklenmektedir. 1973-2035 arasında toplam birincil enerji tüketiminin yaklaşık 2,8 kat artmış olacağı hesaba katıldığında, birincil enerji kaynağı olarak doğalgaz kullanımındaki artışın boyutu daha iyi anlaşılmaktadır. Rakamlarla ifade etmek gerekirse, 1973 te 977 milyon TEP olan doğalgaz tüketimi, 2010 yılında 2,7 milyar TEP e yükselmiş olup 2035 te de 4,1 milyar TEP e ulaşması beklenmektedir (Tablo 1). 2010-2035 arasında toplam enerji talebinin birincil enerji kaynaklarına göre dağılımının olası seyri incelendiğinde ise, yenilenebilir kaynaklarla birlikte doğalgazın hızlı bir artış kaydedeceği; diğer önemli fosil yakıtlar olan kömür ve petrol kullanımındaki artışın ise görece daha sınırlı kalacağı tahmin edilmektedir. Bu paralelde, önümüzdeki 20 yıllık dönemde doğalgaz, yenilenebilir enerji kaynakları ve nükleer enerjinin içindeki toplam payını artırması; kömür ve petrolün payının ise düşmesi beklenmektedir. Kömür 3474 4082 4218 Petrol 4113 4457 4656 Doğal gaz 2740 3266 4106 Nükleer 719 898 1138 Hidro elektrik 215 388 488 Biokütle 1277 1532 1881 Diğer yenilenebilir 112 299 710 TOPLAM 12650 14922 17179 Tablo 1. Dünya Birincil Enerji Kaynağı Talebinin Dağılımı (*)2 TEP / Ton Eşdeğer Petrol (TOE / Tonne of Oil Equivalent): 1 ton ham petrolün içerdiği enerji miktarı olup farklı türde enerji kaynaklarının mukayesesini kolaylaştırması amacıyla enerji istatistiklerinde ve hesaplamalarda kullanılan bir birimdir. Kaynak: IEA World Energy Outlook 2012 222

3. (Shale gas) Şeyl Gazı Doğal gaz olarak bildiğimiz ve tanıdığımız metan gazı kömür, petrol ve doğal gazın ana bileşenidir. Kömür, petrol, doğal gaz gibi kaynaklar konvansiyonel enerji kaynakları olarak anılmaktadırlar. Son yıllarda ülkemizde kömür ve bitümlü şeyl (oil shale) gibi isimlerle anılan yerli enerji kaynağı fosil yakıt arayışları sırasında şeyl gazı (shale gas) gündeme gelmiştir. Konvansiyonel olmayan enerji kaynakları sınıflamasında yer alan ve ülkemizde kaya gazı olarak da anılan şeyl gazı, adını içinde bulunduğu kayaç türünden almaktadır. Kaya gazı, şeyl (shale) adı verilen, kil ile kuvars ve kalsit minerallerinden oluşan tortul kayacın küçük gözeneklerinde bulunan gazdır. Konvansiyonel olmayan enerji kaynakları içinde şeyl gazı (shale gas) ile birlikte sıkı kumtaşı ve kömür kökenli gaz (coalbed methane) da yer almaktadır. Bütün dünyada petrol ve doğal gazdan kaynaklanan sıkıntılar, petrol ve doğal gaz oluşturmuş kayaların bünyesindeki gazın üretilebilirliğini gündeme getirmiştir. Ancak bütün şeyller, şeyl gazı (kaya gazı) içermez. Bu kayaların belirli oranda organik madde içermesi ve yeterli olgunluğa ulaşmış olması gerekir. Petrol ve doğal gaz, oluştuğu ana kayayı terk ederek farklı kayaçlar içerisine yerleşir. Ancak bu göç sırasında oluşan petrol veya doğal gazın bir bölümü ana kayada kalır. Sözü edilen şeyl gazı (kaya gazı) oluştuğu ana kayayı terk etmeyen ve oluştuğu kayacın gözeneklerinde kalan petrolden elde edilen gazdır. 20. yüzyılın ortalarından bu yana bilinen kaya gazının alternatif bir enerji kaynağı olarak gündeme gelmesinin ana nedeni, konvansiyonel doğal gazın stratejik öneminden dolayı dünyada yarattığı krizler yanında günümüzde şeyl gazı elde edilmesinin geçmişe göre daha ekonomik düzeyde yapılabilir olmasıdır. Ana kaya doğal haliyle geçirgen olmadığından gaz üretimine elverişli değildir. Bu kayacın öncelikle hapsettiği gazı serbest bırakacak duruma getirilmesi gerekmektedir. 3.1. Dünyada (Shale) Şeyl Gazı Şeyl gazı (shale gas) kaynaklarının varlığı uzun yıllar öncesinden bilinmesine rağmen endüstriyel olarak düşünülmesi konvansiyonel doğal gaz sahalarındaki üretim düşüşleri ile petrol ve doğal gaz fiyatlarındaki yükselişe bağlı olarak gelişmiştir. Bunların yanında özellikle son yıllarda petrol ve doğal gazın stratejik öneminin artması da rol oynamıştır. Đlk şeyl gazı üretimi, Amerika Birleşik Devletleri, New York eyaletinde 1821 yılında gerçekleştirilmiş ve 1970 yılında endüstriyel ölçekte üretim sağlanmıştır. Konvansiyonel kaynakların maliyetlerinin göreceli olarak uygun olması nedeniyle şeyl gazı üretimine devam edilmemiş, ancak 2000 li yıllardan sonra ekonomik olması ve enerji ihtiyacı nedeniyle şeyl gazı üretimi gerçekleşmiştir. 2010 yılı sonu itibaren dünyada açılan toplam 15.467 kuyunun sadece on binde beşi Kuzey Amerika dışında kazılmıştır. Bu olgu, şeyl gazı üretim 223

teknolojisinin Amerika kıtası dışında ne kadar yeni bir teknoloji olduğunu göstermektedir. Bu faaliyetler sonucunda, 2010 yılında Amerika Birleşik Devletleri nde doğal gaz fiyatları % 35 oranında düşmüş ve ülke doğal gaz ihraç edebilecek konuma ulaşmıştır. 2009 yılı itibariyle, Kuzey Amerika kıtasında yedi bölgede, 146 trilyon m 3 yerinde, üretilebilir düzeyde ise 20 trilyon m 3 şeyl gazı (shale gas) ve sıkı kumtaşı rezervi tespit edilmiştir. ABD de en yoğun çalışılan Teksas eyaletindeki Barnet şeyllerinde 2010 yılı üretimi 51 milyar m 3 olarak gerçekleşmiştir Amerika da 1996 yılında 8,5 milyar m 3 şeyl gazı üretimi yapılırken, bu miktar 2006 yılında 31 milyar m 3 olarak gerçekleşmiştir. Diğer bir deyimle 2006 yılında Amerika nın toplam doğal gaz üretiminin %5,9 u şeyl gazından sağlanmıştır. Yapılan kestirimler 2020 yılında Amerika nın toplam doğal gaz üretiminin yarısının şeyl gazından sağlanacağını göstermektedir. Konvansiyonel olmayan kaynakların belirlenmesine, dik arama kuyularında elde edilen verilerin değerlendirilmesi ile başlanmaktadır. Uzun soluklu bir çalışma dönemi sonunda gaz potansiyeline sahip olduğu belirlenen seviyelerde yatay sondajlar yapılmaktadır. Bu seviyelerde yüksek basınçlı % 99 oranında kum ve su karışımı kullanılarak dikey çatlaklar oluşturulmakta ve petrol ve doğal gazın kuyuya akışı sağlanmaktadır. Potansiyeli belirlenen alanlarda tek bir noktadan 20-30 adet yatay kuyu açmak mümkün olabilmektedir. Konvansiyonel olmayan kaynakların aranması, üretime geçmesi ve ekonomiye kazandırılması sürecinde büyük ölçüde istihdam da sağlanmaktadır. Örneğin ABD de Teksas eyaletinde bu amaçla yapılan çalışmalarda yaklaşık 12.000 kişiye iş imkânı sağlanmıştır. Günümüzde Avrupa da herhangi bir ülkede şeyl gazı üretimi yoktur. Norveç şirketi Stat oil, Amerika da Marcellus Formasyonunda şeyl gazı üretimi amacıyla ortaklık kurmuş ve burada kazanacağı deneyimi Avrupa da şeyl gazı üretiminde kullanacağını belirtmiştir. Benzer yaklaşım ile Gazprom da girişimlerde bulunmuştur. Exxon Mobil, Almanya nın Aşağı Saksonya bölgesinde 750.000 hektar genişliğinde bir bölgede 2009 yılında şeyl gazı üretimi amacıyla çalışmalara başlamıştır. Yine Exxon Mobil Macaristan da şeyl gazı üretimi amacıyla 2009 yılında 5 kuyu tamamlamıştır. Cocono Phillips firması Polonya da şeyl gazı üretimine yönelik önemli çalışmaların tamamlandığını ve üretime geçileceğini belirtmiştir. Shell Oil de Đsveç te şeyl gazı çalışmalarının yapılacağını bildirmiştir. Dünyada geniş alanlarda şeyl gazı potansiyelinin varlığı tahmin edilmektedir. Henüz ABD dışında şeyl gazı arama ve üretim faaliyetlerine yeni, yeni başlandığından gerçek potansiyel eski çalışmalara dayanan tahminlerin ötesine geçememektedir. Ancak; Rusya, Çin, Avustralya, Endonezya, Afrika, Orta Doğu, Güney Amerika, Ukrayna, Polonya, Hindistan, Kazakistan, Azerbaycan ve Türkiye gibi ülkelerin önemli şeyl gazı potansiyeline sahip olduğu düşünülmektedir. 224

3.2.Türkiye de Şeyl Gazı Ülkemizde şeyl gazı potansiyeline sahip alanların başında Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve Trakya Bölgesi yer almaktadır (Resim 1). Her iki bölgede tahmin edilen yerinde şeyl ve sıkı kumtaşlarında yer alan gaz rezervi 13 trilyon m 3 tür. Bu rezervin üretilebilir miktarının ise, ABD deki kurtarım oranları dikkate alınarak bir hesaplama yapıldığında 1.8 trilyon m 3 civarında olduğu tahmin edilmektedir Resim -1 Türkiye nin önemli şeyl gazı potansiyel alanları. Kaynak (EIA: International Energy Agency ) Ülkemizde 2011 yılı doğal gaz tüketiminin 43.8 milyar m 3 olduğu düşünülürse bu rezervin bugünkü tüketim miktarı ile ülkemizin 40 yıllık ihtiyacını karşılayacak düzeyde olduğu ortaya çıkmaktadır. Bunların dışında Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi, Toroslar ve Tuz Gölü civarı potansiyel alanlar olarak gösterilmektedir (TPJD)* * ( TPJD: Türkiye petrol jeologları derneği) 4. Kaya Gazının Elde Edilme Yöntemleri Kaya gazı çıkartmak için kullanılan yöntemler ve teknolojiler, şirketlerin uygun şekilde çalışmaları ve bu alanda deneyimin artmasıyla sürekli değişmektedir. Ancak genel hatlarıyla bir kaya gazı çıkartma operasyonunun başlıca aşamaları aşağıda belirtilmiştir. 225

A-Jeolojik ve sismik araştırmalar: Sismik araştırma metotları kullanılarak yeraltı jeolojik oluşumların üç boyutlu haritalarının çıkartılması. Uygun şeyl gazı rezervlerinin derinlik ve kalınlık bilgilerinin derlenerek, azami verim elde edilebilmesi için gerekli kuyu sayılarının ve bunların lokasyonlarının belirlenmesi. B- Platform inşası: Belirlenen lokasyonlarda kuyu açma donanımlarının kurulması. C- Dikey sondaj: Gaz ve petrol çıkartılacak kaya tabakasının derinliğine inene kadar dikey sondaj yapılması ve güvenlik amacıyla kuyuya çelik ve beton kaplamalar yapılması. D- Yatay sondaj: Şeyl tabakası içinde, kaya formasyonuyla temas alanının artırılması amacıyla 2 3 kilometreye kadar yatay sondaj yapılması. E- Perforasyon: Yatay sondaj kuyusunun beton kaplamasında belirli aralıklarla küçük patlayıcılar kullanılarak delikler açılması. F- Çatlatma: Akışkanlığı özel formüllerle ayarlanmış su/kum karışımının perfore edilen kuyudan kayanın içine basınçla pompalanması yöntemiyle kayada hidrokarbonların sızabileceği çatlaklar oluşturulması. G- Atıkların yönetimi: Çatlatmak için kullanılan sıvının yeryüzüne dönen kısmının sonradan yeniden kullanılmak üzere biriktirilmesi veya arıtılarak kanalizasyona verilmesi. H- Üretim: Kuyu açma ekipmanlarının sökülerek yerine çıkan hidrokarbonların toplanması ve nakliyesi için gerekli donanımın kurulması Kaya gazı üretim maliyetleri sermaye, işletme, nakliye maliyetleri ile vergi ve imtiyaz paylarından oluşmakta olup ülkeye, coğrafyaya ve operasyonun büyüklüğüne göre çeşitlilik göstermektedir. Sermaye maliyetleri temelde arama ve geliştirme maliyetlerini içermekte ve büyük bölümü kuyuların inşasına ilişkin olmaktadır. Đşletme maliyetleri üretim faaliyetinin kendisinden kaynaklanan değişken maliyetlerdir. Nakliye maliyetleri ise daha çok gazın satılacağı pazarlara uzaklıkla ilgilidir. Vergi ve imtiyaz payları ülke ve bölgelere göre değişiklik göstermektedir. Genelde altyapının daha zayıf ve coğrafi koşulların daha zorlu olduğu, dolayısıyla maliyetlerin 226

yükseldiği ülkeler, daha serbest bir vergi ve imtiyaz rejimi uygulayarak yatırımcıları çekmeye çalışmaktadır. Şeyl gazı kuyularından elde edilmesi beklenen toplam gazın yaklaşık %25 i üretimin ilk yılı içinde, %50 si de ilk 4 yılda çıkartılmaktadır. Bu durum maliyet-getiri hesaplamalarında iskonto oranlarından çok kuyunun inşa maliyeti ile elde edilecek toplam gaz miktarından sağlanacak getiriyi öne çıkarmaktadır. Üretim gerçekleştirilmesi düşünülen bölgeye özgü maliyet bileşenleri ve çıkartılabilecek gaz miktarı birlikte değerlendirildiğinde, operasyonun reel bir getiri sağlaması için piyasada doğalgazın fiyatının ne olması gerektiğine ilişkin bir başa başnoktası belirtilmiştir. Şeyl tabakasının derinliğine, yatay sondaj uzunluğuna ve diğer faktörlere göre değişmekle birlikte, ABD de bir kaya gazı kuyusunun maliyeti 4-10 milyon USD arasında değişmektedir. Kuyu başına elde edilebilen doğalgaz miktarı ise 8 ila 300 milyon m 3 arasında olabilmekle birlikte orta derinlikteki kuyularda ortalama 30 milyon m 3 civarındadır. Yaklaşık bir hesaplamayla 5 milyon USD ye mal olan ve 30 milyon m 3 gaz elde edilebilecek bir kuyunun ekonomik olarak anlamlı olması için piyasada doğalgaz fiyatının 5 USD/M Btu nun üzerinde olması gerekmektedir. 5. Riskler ve çevresel faktörler Kaya gazı üretiminde yatırımcılar açısından temel riskleri rezerv hesaplamalarında yapılabilen hatalar ve buna bağlı olarak üretimin beklenen seviyelere ulaşmaması oluşturmaktadır. Hidrokarbon içeren şeyl biçimlenimlerinin eldeki teknolojilerin kullanımıyla ne kadar süreyle ne kadar gaz elde edilebileceğine ilişkin hesaplamalar, halen ciddi hata payları içerebilmektedir. Bu nedenle rezerv büyüklükleri yıllar içinde aşağı veya yukarı yönde güncellenebilmektedir. Sismik ölçüm ve araştırma teknolojilerinin sürekli gelişmesi, ayrıca üretim amaçlı kuyuların sayısının artmasıyla birlikte jeolojik verilerin doğruluğunun zaman içinde artması beklenmektedir. Açılan kuyulardan ne kadar süreyle gaz elde edilebileceğine ilişkin varsayımlar da halen üretimini sürdüren çok sayıda kuyudan derlenen istatistik ve teknik verilerin artışıyla birlikte daha az hata payıyla yapılabilecektir. Öte yandan üretim gerçekleştiren firmalar da kullandıkları sondaj ve hidrolik çatlatma tekniklerini sürekli olarak geliştirmeye çalışmakta olup bu durum da kuyu başına verimliliğin artmasına ve maliyetlerin kontrol edilmesine katkıda bulunmaktadır. Çevresel tahribat ihtimali ile ilgili kaya gazı endüstrisine yöneltilen başlıca eleştiriler ise şu şekildedir: * Hidrolik çatlatmada kullanılan sıvı, yeraltı su kaynaklarını kirletebilecek tehlikeli kimyasal maddeler içermektedir. * Kuyuların çelik ve beton kaplamalarının düzgün yapılmaması, yeraltı suyuna gaz karışmasına neden olmaktadır. 227

* Gazın yeryüzüne çıkartılması esnasında yaşanabilecek doğalgaz kaçakları, karbondioksitten çok daha fazla sera gazı etkisi içeren metanın atmosfere salınmasına neden olmaktadır. * Hidrolik çatlatma sonrasında yüzeye dönen atık sular, tuz ve radyoaktif maddelerle kirlenmiş durumda olup yer üstü su kaynakları ve doğal yaşam için zararlı olabilecektir. * Kullanılan yüksek miktarda su, kıt su kaynaklarını da tüketmektedir. Hidrolik çatlatmada kullanılan sıvılarla ilgili eleştiriler ise 2000 li yılların başında kaya gazı üreticilerinin kendi teknolojilerini ticari açıdan korumak amacıyla sıvı formülünü açıklamaktan kaçınması nedeniyle yoğunlaşmıştır. Kamusal otoritelerin baskısı ve düzenlemeler sonucu bu durum ortadan kaldırılmış olup üreticiler, kullanılan kimyasal maddeler konusunda daha şeffaf davranmaya başlamıştır. Günümüzde hidrolik çatlatma için kullanılan sıvı yaklaşık %94 su, %5 kum ve %1 e yakın oranlarda sürtünme azaltıcı, anti mikrobiyal ile artık birikmesini önleyici kimyasallar içermektedir. Kullanılan kimyasallar polikrilamid, bromin, metanol, naftalin, hidroklorik asit, etilen glikol, bütanol vb. maddeler olup bu kimyasallar seyreltilmiş halde olduklarından içme sularına karışmaları halinde bile zararsız olacağı ifade edilmektedir. Öte yandan, hidrolik çatlatma sıvılarının doğrudan çatlaklar yoluyla yeraltı su kaynaklarına karışma ihtimali çok düşüktür. Zira yeraltı su tablaları yerin en fazla 300 metre derininde bulunmakta olup hidrolik çatlatma yapılan şeyl oluşumları yerin en az 2.500 metre altında gerçekleştirilmektedir. Yatay sondaj boyunca oluşan çatlaklar yukarı doğru dikey olarak en fazla 200 metre uzanmakta olup en sığ derinlikteki hidrolik çatlatma operasyonlarında bile yeraltı su kaynakları ile çatlakların en üst noktası arasında 1-2 kilometre kalınlığında geçirimsiz kaya tabakaları bulunmaktadır. Çatlatma sıvılarının su kaynaklarına karışması ancak hatalı kazılan veya kaplaması düzgün yapılmayan kuyularda meydana gelen kazalar sonucu mümkündür. Aynı şekilde yeryüzüne çıkartılan gazın belli oranlarda atmosfere sızması da kuyuların ve ekipmanların iyi tasarlanmaması halinde veya yanlış teknik uygulamalar sonucunda mümkündür. Doğası gereği üretici firmaların da çıkarına olmayan bu gibi tehlikelerin önüne geçmek için düzenleyici otoritelerin ve endüstrinin birlikte hareket etmesi ve tüm teknik yönergelere hassasiyetle uyulduğunun çok iyi denetlenmesi gerekmektedir. Her ne kadar hatalar ihtimal dâhilinde olsa da bugüne kadar birçok eyalette çok sayıda testin gerçekleştirildiği ABD de yeraltı su kaynaklarının kaya gazı çıkartma faaliyetlerine bağlı olarak kirlendiğine ilişkin bir bulgu ortaya konmamıştır. Benzer şekilde kuyulardan yeraltı sularına doğalgaz karışması da düzgün yapılan uygulamalarda çok düşük bir ihtimal olarak değerlendirilmektedir. Şimdiye kadar yeraltı sularına gaz karıştığı iddiasıyla incelenen birçok olayda, sularda bulunan gazın, su kaynaklarının içinden geçtiği kömür yataklarına bağlı biyojenik gaz olduğu ve kaya gazı 228

faaliyetleriyle ilgisi bulunmadığı ortaya çıkmış olup yalnızca Pennsylvania da hatalı bir kuyuda meydana gelen bir kazadan dolayı içme sularına doğalgaz karıştığı belirlenmiştir. ABD de yılda 15 binin üzerinde kuyu açıldığı ve aktif halde on binlerce kuyu bulunduğu hesaba katıldığında bu tip risklerin oldukça düşük olduğu değerlendirilmektedir. Hidrolik çatlatma amacıyla kuyulara pompalanan suyun yaklaşık üçte biri yeryüzüne geri dönmektedir. Bu suyun sızmalara karşı güçlendirilmiş havuzlarda toplanması gerekmektedir. Havuzlarda biriktirilen su, ya yeniden çatlatma sıvısı olarak kullanılmakta, ya da arıtılarak kanalizasyona verilmektedir. Hidrolik çatlatma suyuna ilişkin arıtma faaliyeti başka herhangi bir endüstriyel faaliyet sonucu ortaya çıkan atık su arıtma süreçlerinden farklı olmayıp, sonucunda ortaya çıkan arıtılmış atık suyun doğaya zararlı olmadığı ifade edilmektedir. Kaya gazı üretiminde kuyu başına 4 bin ila 18 bin m 3 su kullanılmaktadır. Kaya gazı üretim faaliyetleri için büyük miktarlarda su kullanımının gerekli olduğu kuşkusuz olmakla birlikte, kentsel kullanım dâhil olmak üzere diğer endüstrilerdeki su kullanımı ile kıyaslandığında, doğalgaz üretiminin tek başına su kaynaklarının aşırı tüketilmesine neden olabilecek bir faaliyet ölçeği yaratmadığı ortaya çıkmaktadır. 6. Sonuçların Tartışılması 1- Enerji başlığı, tüm ülkeler açısından ekonomik ve siyasi boyutlarıyla hayati önemdedir. Đster geniş kaynaklara sahip olsun, ister enerjide dışa bağımlı olsun; başta fosil yakıtlar olmak üzere enerji üretimi ve ticaretinde zincirin neresinde yer aldıkları, ülkelerin ekonomilerini ve siyasetlerini doğrudan etkileyebilmektedir. Bu nedenle enerji kaynaklarına düşük maliyetle, kesintisiz ve yeterli erişim olarak tanımlanabilecek enerji güvenliğinin sağlanması, her ülke için bir zorunluluk olarak değerlendirilmektedir. 2- Küresel ısınmayla mücadele ve sürdürülebilirlik bağlamında yenilenebilir enerji kaynaklarının giderek daha fazla gündeme gelmesine rağmen halen küresel enerji talebinin büyük bölümü fosil yakıtlarla karşılanmaktadır. Gelecek yıllarda paylarının azalması beklenmekte birlikte, 2035 itibarıyla toplam enerji ihtiyacının %75 inin hidrokarbonlardan karşılanacağı tahmin edilmektedir. Petrol, kömür ve geleneksel doğalgaz kaynaklarının ülkelere dağılımı, bu kaynaklardan gerçekleştirilen üretim ve enerji kaynaklarının ticareti, aynı zamanda jeopolitik bir denklemi tanımlamaktadır. Bu çerçevede kaya gazıyla ilgili gelişmeler, enerji kaynaklarının dağılımı, üretimi ve ticaretinde önemli değişikliklere neden olma potansiyeli dolayısıyla söz konusu jeopolitik denklemde de değişiklikleri gündeme getirebilecektir. 3- Geçtiğimiz on yılda ABD de yaygın bir şekilde üretilmeye başlanan kaya gazı, benzer jeolojik özelliklere ve kaya gazı rezervlerine sahip olan diğer bölgelerde de alternatif 229

bir doğalgaz kaynağı olarak tartışılmaya başlanmıştır. Özellikle mevcut durumda enerjide net ithalatçı konumunda olan ülkeler açısından bu rezervlerin değerlendirilmesi önemli avantajlar sağlayabilecektir. Kaya gazı üretiminin küresel ölçekte artması, doğalgaz ticaretinin de farklılaşmasına neden olabilecektir. 4- Enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü doğalgazdan karşılayan ve doğalgazın tamamına yakınını ithal eden Türkiye için de, sahip olduğu kaya gazı rezervlerinin değerlendirilmesi önem taşımaktadır. Mevcut en güncel incelemeye göre Türkiye nin çıkarılabilir kaya gazı rezervleri yaklaşık 424 milyar m 3 olup, bu rakam ülkemizin yaklaşık 10 yıllık doğalgaz ihtiyacına karşılık gelmektedir. Öte yandan yeni sismik çalışmalarla elde edilecek verilerle birlikte Türkiye nin rezervlerinin de artabileceği ifade edilmektedir. Henüz başlangıç aşamasında olmakla birlikte Türkiye de kaya gazı üretimi için çalışmalar başlamış durumdadır. TPAO ile anlaşma yapan firmaların yanı sıra TPAO nun da kendi sahalarında üretim için çalışma yürüttüğü belirtilmektedir. 5- Gerek dünya doğalgaz piyasasında yaşanması muhtemel değişim, gerekse Türkiye deki potansiyelin hayata geçirilme süreci çerçevesinde kaya gazı üretimi ile ilgili gelişmelerin önümüzdeki dönemde ülkemizin enerji gündeminin ilk sıralarında yer alması beklenmektedir. Yatırımların yaygınlaşması ve artan miktarlarda üretime başlanabilmesi durumunda kaya gazı kaynaklarının, enerji güvenliğinin sağlanması açısından Türkiye nin elini güçlendireceği değerlendirilmektedir. 6- Gaz içeren şeyl tabakalarında hidrolik çatlatma yöntemiyle oluşturulan çatlaklardan sağlanan gaz miktarında her bir kuyudan 20-30 yıl üretim yapılabilecek teknolojiye ulaşılmıştır. 7- Şeyl gazı üretiminde önemli birikime ve teknolojiye sahip olan Amerika nın aynı zamanda büyük şeyl gazı potansiyeline sahip olması dünyada enerji dengelerini etkilemiştir. 8- Amerika ve Kanada nın şeyl gazı üretimini artırması, konvansiyonel doğal gaz üretimi yaparak dünyada söz sahibi olan ülkelerin durumunu değiştirecektir. 9- Şeyl gazı potansiyeli konusunda Amerika ve Kanada dışında yeterli bilgiler bulunmamaktadır ancak önümüzdeki beş yıl içinde tüm dünyada yeni rezervler belirleneceğinden küresel enerji denklemi değişecektir. 10- Bugünkü potansiyelleri dikkate alındığında Polonya, Almanya, Đsveç, Fransa, Çin ve Hindistan da önemli rezervler beklenmektedir. 11- Amerika dan sonra Avrupa, Çin ve Hindistan da da üretime geçilmesi ile doğal gaz arz kaynaklarında büyük artış olacağı ve dolayısıyla doğal gaz fiyatlarının düşeceği öngörülmektedir. 230

12- Çin in önemli şeyl gazı potansiyeline sahip olması, ülkede doğal gaz kullanımının artması ile atmosfere salınan karbon emisyonlarının azalmasına neden olacaktır. 13- Bu olgu dikkate alınarak Amerika ile Çin arasında bir mutabakat imzalanmış ve Çin e şeyl gazı üretimi konusunda her türlü teknik desteğin verileceği taahhüdünde bulunulmuştur. 14- Günümüzde sahip oldukları zengin doğal gaz yatakları nedeniyle uluslar arası ilişkilerde yaşanan dayatmalar seçeneklerin artması ile azalacaktır. KAYNAKÇA Tek yazarlı makaleler [1] Bahtiyar, Đ. (2013) Is Shale Gas & Oil an Opportunity for Turkey and Investors, Türkiye Uluslararası Şeyl Gaz ve Petrol Konferansı, 20-21 Şubat 2013 [2] Muzaffer, Ç. (2012) Yayımlanmamış ders notları, Türkiye ve dünyada kaya gazının elde edilmesi ve diğer yakıtlarla ısıl değer olarak karşılaştırılması [3] Muzaffer, Ç (2011-2013) Uzak Asya, Orta doğunun yerini tutabilir mi? Enerji dengeleri konulu makale. Đnternet siteleri [1] Enerji Enstitüsü, http://enerjienstitusu.com Arşiv dokümanı [1] International Energy Agency (2012), Golden Rules for a Golden Age of Gas [2] International Energy Agency (2012), Key World Energy Statistics [3] International Energy Agency (2012), World Energy Outlook 2012 231