TÜRK TİYATROSU MONOGRAFİ



Benzer belgeler
Kuzey Hendeği nden Türk Sanat Müziği ezgileri yükseldi

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Kasım 2009 DİKKAT

İSTEK ÖZEL BİLGE KAĞAN OKULLARI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İSTANBUL İLİ ORTAOKUL VE LİSELER ARASI MEDDAH-TEK KİŞİLİK GÖSTERİ YARIŞMASI ŞARTNAMESİ

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

Naptorun Pansiyon İzleyiciden Tam Not Aldı

CRAZY DESIGNED CLOTHES SHOW

İlkokul Yabancı Diller Festivali

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

AYVALI ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ EĞTİM ÖĞRETİM YILI FAALİYET RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Atatürk ün Kişisel Özellikleri. Elif Naz Fidancı

TÜRKİYE DE AVANGARD TİYATRO HATICE HAVVA YAZICI KEREMCAN DUM ENISE GOKBAYRAK 2008 ISTANBUL BILGI UNIVERSITESI

Oxford Big Read İç Anadolu Bölge Finalistleri. Yabancı Diller Festivali 2016

ANTALYA ALTIN PORTAKAL'DA JÜRİ HEYECANI!

Av. Soner ALPER. sayılacak nitelikteki Sadık Paşa Gazinosu nda garsondur. Gazinonun tiyatro sahnesi, balkonu, locaları

TSM ÇOCUK KOROSU KONSER PROGRAMI

Takımımız Namağlup Şampiyon

Çağdaş Türk Edebiyatı Araştırmaları. Songül Taş

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NARLIDERE YATILI BÖLGE ORTAOKULU TC İNKILAP TARİHİ DERSİ AÇIK UÇLU DENEME SINAVI 1

dündündür 70. SANAT YILINDA B E D I A MUVAHHIT Büyükada'da unutulmaz çocukluk günleri Türk kadınının çalışma yaşamında yer alışının ilk adımları

TOBB İLKOKULU E-BÜLTEN. Mart TOBB ilkokulu SAYI 3. Telefon: 0 (464) Faks: 0 (464) E-posta: @meb.k12.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Gezi, 4 gece konaklama 5 gündüz şeklinde olacak. Gidiş: Havayolu ile İstanbul - Bosna, Dönüş; Üsküp - İstanbul olacak. 5 Ülke 12 vilayet gezilecek.

BİLİM MERKEZİ GEZİMİZ

Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü nün Yunanlılara karşı kazandığı zaferler, İnönü de anılmaktadır.

1.TEOG Öncesi Test Çözüm Teknikleri ve Son 2 Haftayı Nasıl Değerlendirmeliyiz.

Uluslararası İzmir Film Festivali ilk kez 1990 yılında düzenlenmeye başladı. 11 kez düzenlenen Festivale 2000 yılında ara verildi.

Türk Armatörler Birliği

CV AKADEMİK PERSONEL FOTOĞRAF: 1. ADI: Cihan 2. SOYADI: Ünal 3. DOĞUM YERİ: 4. DOĞUM TARİHİ (GG.AA.YYYY): 22 / 01 / İLETİŞİM BİLGİLERİ:

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

DOWN SENDROMLULARDAN ANLAMLI MESAJ

Bizim İlk Kütüphanemiz deki bu hikayenin ilk sayfalarına hoş geldiniz.

Geçtiğimiz dönemlerde olduğu gibi bu dönem de Sevgi Gönül Kültür Merkezimiz sanatla dolu bir sezon geçirdi.

Haftalı NİSAN Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!

CRAZY DESIGNED CLOTHES SHOW

ÖZEL ANAKENT İLKOKULU EĞİTİM ve ÖĞRETİM DÖNEMİ DEĞERLER EĞİTİMİ PROJESİ MART NİSAN FEDAKARLIK FEDAKARLIK BİLİNCİ

Sosyal bilgiler öğretmeninin verdiği bu bilgiye dayanarak Mustafa Kemal Paşa ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

GELENEKSEL HALK TİYATROSU

KAYSERİ ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ

Festivalin Tarihçesi

Performans Tablosu KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER DAİRE BAŞKANLIĞI PERFORMANS PROGRAMI

Aktivitem Catering ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi ve ISO 22000:2005 Gıda Güvenliği Sistemi standartlarına sahiptir.

Kırıkhan Ticaret ve Sanayi Odası Yılı Faaliyet Raporu

MİLLİ MÜCADELE TRENİ

"Gerçek tasarımcı elinde firca ile doğar" iç mimar Anna Malyakina'yı tam anlamıyla tanımlayan bir ifade. Anna çizim yapmaya konuşmayı öğrenmeden

Çanakkale Şehitlerimiz için düzenlenen Anma Etkinlikleri

13 Mart 2009 Cuma, 12:20 GÜNCEL. A.A Nursel Gürdilek. İşitme engelli çocuklar için Türk-İsrail işbirliği

Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında

6. Yabancı Dil Festivalimizi Gerçekleştirdik.

Kayseri Kültür Sanat REHBERİ

Jamie Foxx J

OKUDUĞUNU CANLANDIR PROJESİ

29 Ekim Cumhuriyet bayramı okulumuzun bahçesinde coşkuyla kutlandı.

Nedim Saban. Berrin Politi De. Bayar

Beşiktaş Gazetesi. Günlük web Gazetesi Salkım Söğüt Saç

Kitabı mı Çıkmış, Dizisi mi?

EKİM AYI MECLİS TOPLANTISI / YÖNETİM KURULU FALİYET RAPORU SUNUMU. YÖNETİM KURULU AYLIK FAALİYET RAPORU 27 Ekim 2014

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ. Dokuz Eylül Üniversitesi 1990

Tanzimat Edebiyatı. (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı SİNEMA VE SAHNE SANATLARI OYUNCULUĞU KURS PROGRAMI

KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ FAALİYETLERİ MART 2015

Yaşam Boyu Öğrenme, Araştırma ve Uygulama Merkezi nin ilk şubesi Bodrum da

ÖZGEÇMİŞ. Ünvanı: Prof.Dr. Öğrenim Durumu:

OPERA VE BALE MARDİN DE

Bu yıl markanızın çok daha büyük düşünmesini sağlayacak çok güzel bir sebep var

KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER DAİRESİ BAŞKANLIĞI ŞEHİR TİYATROLARI VE SİNEMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ SANAT SEZONU FAALİYET RAPORU

İÇİNDEKİLER. Gençlik te İlköğretim Haftası. 1. Sınıf Okula Uyum Haftası. 5. Sınıf Okula Uyum Haftası Gençlik te Veli Toplantısı

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ BESYO TME-110 TEMEL MÜZİK EĞİTİMİ 1.HAFTA

Gümüşlük Klasik Müzik Festivali Antik Tiyatro da başladı

İTÜ HBSK ÜNİVERSİTELER ARASI HALK KÜLTÜRÜ GÜNLERİ İTÜ HALK BİLİMİ VE SANATLARI KULÜBÜ

İRAN İSLAM CUMHURİYETİ BIE DELEGESİNİN ODAMIZI ZİYARETİ

Bir Kadın 3 Sanat Sergisi açıldı

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI BEYLERBEYİ YERLEŞKESİ OKULLARI EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 8. VELİ BÜLTENİ

MAMMA MIA. Lise İngilizce Drama Kulübü nden bir ilk daha

ABDULLAH UÇMAN PROF. DR. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü nden mezun oldu.

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (07 Aralık Ocak 2016)

Uluslararası Buluşma Türkiye Fotohaber, Sayfa 1

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (19 Aralık Şubat 2017)

TED KAYSERİ KOLEJİ VAKFI VELİ VE ÖĞRETMENLERİNDEN SOMA YA EL VER KAMPANYASINA BÜYÜK DESTEK

CV AKADEMİK PERSONEL FOTOĞRAF: 1. ADI: 2. SOYADI: Kuruç 3. DOĞUM YERİ: Ankara 4. DOĞUM TARİHİ (GG.AA.YYYY): 05/12/ İLETİŞİM BİLGİLERİ:

CUMHURİYET BAYRAMI TÖRENİMİZ...

NEVŞEHİR MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ. Nevşehir de Göçmen Eğitimi Uygulamaları ve Sorunları

Eğitim Öğretim Yılı Kütüphane Bülteni. Sayı:1 Nisan 2015

Yapex 2014 Yapı ve Restorasyon Fuarı Sonuç Raporu..

Gürcistan Dostluk Derneği. Faaliyet Raporu. Yayınlar Sosyal-Kültürel Etkinlikler İnsani Yardımlar Eğitim Faaliyetleri

EYLÜL - EKİM BÜLTENİ

Kobe: Beşiktaş ile Görüştüm

HÜRRİYET İLKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

Gezimiz, meslekler ve bölümler ile ilgili olarak birçok

Transkript:

prvite strani:layout 1 20.01.2010 20:22 Page 3 Milli Kurum Türk Tiyatrosu TÜRK TİYATROSU MONOGRAFİ Yazar Risto STEFANOVSKİ Монографијата материјално е поддржана од Министерството за култура на Република Македонија и ТИКА 3

prvite strani:layout 1 20.01.2010 20:22 Page 4 MONOGRAFİ BAŞLIĞI TÜRK TİYATROSU - MONOGRAFİ Yazar Risto STEFANOSKİ Yayıncı Milli Kurum Türk Tiyatrosu Yayın Sorumlusu Atilla KLİNÇE, Müdür Redaksiyon Salaettin BİLAL Mustafa YAŞAR Elyesa KASO Atilla KLİNÇE Makedonca dil Redaksiyonu Zdravko KORVEZİROVSKİ Grafik Tasarım Halil BERİŞA Türkçe Çevirisi: Melahat ALİ ISBN: 978-608-65109-0-9 Baskı: KALEGRAFİK DOO Üsküp CIP Каталогизација во публикација Национална и универзитетска библиотека Св. Климент Охридски, Скопје 792 (497.7=512.161) STEFANOVSKI, Risto Türk tiyatrosu: monografi / yazar Risto Stefanovski. - Üsküp: Milli Kurum Türk tiyatrosu, 2009 187 Str.; cm Насл. Стр. на припечатениот текст: Турски театар: монографија/ автор Ристо Стефаноски.- Обата текста меѓусебно печатени во спротивни насоки. Текст на тур. и мак. јазик ISBN: 978-608-65109-0-9 I. Стефановски, Ристо види Stefanovski, Risto a) Турски театар (Скопје) COBISS.MK-ID 80496168 4

prvite strani:layout 1 20.01.2010 20:22 Page 5 İçindekiler MİLLİ KURUM TÜRK TİYATROSU NUN KURULUŞ TARİHİ ~7~ TÜRK TİYATROSU VE MAKEdONYA da TÜRKÇE MEdYALAR ~89~ SAHNEYE KOYULAN OYUNLAR ~101~ FESTİVALLER TURNELER ~133~ BİOGRAFİLER ~141~ SAHNELENEN OYUNLARdAN FOTOĞRAFLAR ~175~ 5

prvite strani:layout 1 20.01.2010 20:22 Page 6 6

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 7 MİLLİ KURUM TÜRK TİYATROSU NUN KURULUŞ TARİHİ XIX. yüzyılın ortasında Türk Halk Tiyatro geleneği içinde başta gelen Meddah, Karagöz ve Ortaoyunuyla birlikte, Osmanlı İmparatorluğunda Avrupa tiyatro kültür geleneğinin de etkisi görülür. Türk entelektüel kesim arasında olduğu gibi, çağdaş Avrupa tarzı tiyatrolar arasında herşeyden önce Fransız tiyatrosunun etkisi, daha çok İstanbul da siyasi ve kültür merkezlerinde de belirgin bir şekilde hissedildiği görülür. Avrupa ve Batı tarzı tiyatroların, Türk tiyatro kültürüne aktarılması yönünde ilk adımlar atıldıktan sonra, zamanla bu tiyatro kültürü İmparatorluğun diğer bölgelerine de yansır, dolayısıyla Makedonya da da etkisi görülür. 30 Kasım 1848 yılında yayımlanan İstanbul Gazetesi nin 22. sayısında: Geçen cumartesi, her yönüyle güzel görünen yeni kurulmuş olan Beyoğlu Tiyatrosu nda temsiller sahnelenmeye başladı şeklinde bir haber yayımlanmış. Kuruluşundan kısa bir dönem sonra bu tiyatronun sahnesinde yabancı tiyatro grupları da kendi oyunlarını sunmuş. Aynı döneme isabet eden yazılı basında İstanbul da Galatasaray da, Mihail Naum Efendi adında Süriyeli bir zatın sahibi olduğu Naum Tiyatrosu adında bir tiyatronun daha çalıştığı kaydedilmiş. Türkiye de tiyatro sanatı alanında kaydedilen bu gelişmelere benzer girişimler Makedonya nın değişik şehirlerinde de uygulandığı bilinir. İmparatorluk içinde yer almış ikinci büyük şehir sayılan Selanik te daha belirgin bir şekilde geliştiği kaydedilmiş. (21. Aralık 1864 tarihinde Türkiye Gazetesi nin 21. sayısında) yer alan bir haberde, eski tiyatro binasının bulunduğu yerde yeni bir tiyatro binası inşaa edildiği yazıyor. Selanik te yaşanan tiyatro sanatı, Üsküp ve Manastır da etkisini göstermesiyle, o dönemlere kadar bu şehirlerde kültür sanat alanında hissedilen monoton bir yaşam tarzı, yavaş yavaş değişir, seyyar tiyatro sanatçıların sundukları tiyatro gösterileri ile şehir yaşamı canlanır ve değişiklik kazanır. Zamanla yabancı seyyar Tiyatro grupların sayısı o kadar artmış ki, başkent Üsküp te bu amaç için bir Tiyatro binası inşaa edilmeye ihtiyaç görülmüş. Berlin Askeri Akademisi nde eğitim gören Mahmut Şefket-Paşa, Üsküp Valisi görevine atanmasıyla Üsküp te bir Tiyatro binasının inşaa edilmesine değin ortaya atılan fikir gerçekleşmiş. Mahmut Şefket Paşa nın öncüsü olan Hıvzi-Paşa, Vardar Nehir kıyısını inşaa ettirdiği için, şehir içinden akan Serava deresi kapatılmış, Mahmut Şefket-Paşa, Vardar Nehri nin üzerinden, tiytaro binasının yanından geçen Tren İstasyon köprüsünü de inşaa ettirmiş. Bahis konusu olan Tiyatro ilk çalışmalarına 1906 yılında başlamış. Üsküplülerin hatırasında Türk Tiyatrosu olarak kalan bu bina Üsküp te inşa edilen ilk Tiyatro binasını teşkil eder. 7

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 8 8 İlk Üsküp Tiyatro binası Makedon Halk Tiyatrosu nun eski binasının yerinde kurulmuş. Abidevi bir yapı teşkil eden sözkonusu Tiyatro binası mimari özellikleri bakımından bugünkü Makedon Halk Tiyatrosu nun binasına benzer özellikteymiş. Tiyatronun ön giriş cephesinde yer alan hol ve sahneye doğru yön alan girişler, Makedon Halk Tiyatrosuna benzer şekildeymiş. Salonda döşeme düz olduğu için, tiyatro ve sinema temsillerin sunumu yanısıra, balolar ve Üsküp te görev alan yabancı ülke Konsolosların çeşitli vesilelerle tertipledikleri üst düzey kabul törenlerin gerçekleştirildiği bir mekan olarak da istifade edildiği bilinir. Salonda bir veya birkaç seyirciye mahsus küçük odacıklar-localar varmış, yapının iç mekanı gaz lambalarıyla veya (gazla çalışan çeşitli lüks lambalarla) ışıklandırılmış. Salon kapasitesi geniş olduğu için kabarık sayıda seyirci alırmış. Dikdörtgen şeklindeki salonun etrafında galeri varmış, içeride pencere izasında kat arası bir yapı konstrüksiyonu da mevcut olduğu, eski fotoğraflarda görülür. Isıtma sorunu basit sobalarla halledildiği için, sıcaklık izleyicileri tatmin edecek, rahatlatacak derecede olmadığı bilinir, soğuk havalarda temsil izlemeye gelen seyirciler yerde bağdaş oturup, mangallar üzerinde kahve pişirip, temsil izliyorlarmış. Bayanlara özel localar ahşap korkuluklarla çevreliymiş. Tiyatro binasının mimari özellikleri hakkında 1957 yılında Nova Makedoniya Gazetesi nin 20. sayısında, Branislav Nuşiç in kızı Gita Prediç, yayımladığı bir yazısında diğerleri arasında şunlara dikkat çekmiş: Tiyatro binası hafif inşaat malzemesi ile yapılmış ve oldukça çok ahşap malzemeler kullanılmış olmasına rağmen, binanın genel görünümü görkemli olduğunu dikkat çekmiş. Belgrad Halk Tiyatrosu binasına kıyasen, daha büyük seyirci kapasitesi olduğunu belirtmiş. Tiyatronun ön cephesinde düzgün bahçesi ve görkemli bir şadırvan varmış, şadırvan etrafında kurulan ahşap sedirelerde Türkler, Arnavutlar ve diğer Tiyatro meraklıları oturup sohbet eder, tatlı tatlı kahvelerini yudumlarmış. Binanın iç mekanında 20 den fazla loca ve galeri ile büyükçe salon varmış. Tiyatro sahnesi, Almanya da hazırlanan zengin ve özel süslemelerle süslüymüş. Tiyatro ilk önce Şuban-ı Vatan Şehir Tiyatrosu adıyla adlandırılmış. Bu binada Tiyatro ve Opera temsilleri sunulurmuş, o dönemde Vardar adıyla ün sağlayan şarkıcı topluluğu da konserlerini bu sahnede vermiş, Üsküp genelinde eğitime hizmet veren okullar, okul günlerini burada kutlamış, Üsküp te kabarık sayıda görev yapan yabancı ülke Konsoloslukları çeşitli vesilelerle düzenledikleri resmi kabul törenleri ve balolar aynı sahnede gerçekleşmiş. 1898 yılında Üsküp te toplam 35.000 ahali yaşıyormuş, o dönemlerde Üsküp te Rus, Avusturya,Yunan, Sırp ve Bulgar Konsoloslukları akreditasyon yaptırmış, yakın bir zamanda İngiltere Konsolosluğun akreditasyonu da beklenirmiş. Vardar Nehrin sağ ve sol yakasını birleştiren eski Taş Köprüsü şehre ayrı bir güzellik sağlayan abidevi bir tarihi eserimiz sayılır. Bulgarlar Vardar Nehrin kıyısında belirgin mekanda, görkemli bir Konsolosluk binasına sahipmiş, Yunanlılar da aynı öyle, Üsküp te birkaç görkemli yapıya, özellikle Lise binalarına sahipmiş. Sırplar ın da kendi okul binası varmış. O dönemlerde başkent Üsküp yerli ve yabancılarla birlikte toplam 50.000 nüfusuyla büyük bir şehri teşkil ediyormuş. Tiyatro binasının inşaatı için gereken inşaat malzemeleri, iç mekanın dekorasyonusüslemeleri ve gereken mobilya için toplam arcamalar 150.000 leva değerinde olduğu kaydedilmiş. Abidevi bir Tiyatro binasına sahip olan Üsküp lüler için bu yapı esasen gurur kaynağı teşkil ediyorumuş, tek sözle o dönemlerde Osmanlı genelinde bile tek modern tiyatro binası sayılırmış. Tiyatronun çalışması, Makedonya da yaşayan Türklerin bir araya gelmesi, aralarında sosyal ve toplumsal statü gözetmeksizin kaynaşması yanısıra, topluca milli duygularını dile getirme bakımından da önemli sayılır. O zamanlara kadar Tiyatro daha çok insanların biraraya toplanıp kahve içme-eğlenme gibi ihtiyaçlarını gidermek için kullanılırmış,sahnede yetenekli fakat deneyimsiz aktörler yer alırmış.

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 9 Paralel olarak hevesli sanat meraklıları, zevk için sanat yapanlar, tek sözle sanat düşkünü olan tiyatro grupları da bu sahnede temsiller sunmuş. Bunlar arasında Şuban-ı Vatanı (Vatanın gençleri) adında faaliyet gösteren Türk Milli Gençlik Örgütü de yer alır. Bu örgütün adına göre Tiyatro Şuban-ı Vatan - Şehir Tiyatrosu olarak adlandırılmış. Vatan adlı temsil hakkında Bulgaristan da yayımlanan bir yazıda: Tiyatro binasının inşaat edilmesi fikri, yüksek tahisilli birkaç Türk entelektüel gencinden kaynaklandığı belirtilmiş, Türk genç aydınları arasında özellikle Sırbistan sınır bölgesinde görevli olan askeri müffetiş İzzet Bey in ismi geçer. Vatan adlı piyesi yerli Türk yazar Kemal Bey yazmış, yazarın kişisel portresi iki antik eseri yansıtan tablonun arasına takılmış ve sahnede dekor olarak kullanılmış, bu şekilde izleyicilere takdim edilmiş. Tiyatro salonu Türk seyirciyle doluymuş, başında çalma ve fes taşıyan genç, yaşlı Türk izleyiciler arasında, beyaz keçeli Arnavutlar da sunulan temsili dikkat ve ilgiyle izlemiş. Temsil başlamazdan önce askeri orkestrası Hamidiye yerine ilk defa Özgürlük marşını seslendirmiş. Perde kalkınca sahneye beyaz elbise giyen genç ve güzel bir kız çıkmış, kız bir elinde Türk bayrağını, bir elinde de bir kılıç tutuyormuş. Perde ikinci kez kaldırıldığında temsilde rol alan tüm aktör ekibi, yazarın portresinin önünde yarı çember şeklinde toplanarak, aralarından iki aktör birkaç adım öne çıkıp, yazar hakkında konuşma yaparken, karşı taraftan izleyiciler ayağa kalkıp uzun süren alkışlarla oyunu alkışladıkları kaydedilmiş. Temsili izleyiciler ilgiyle, son derece sakin ve suskun bir vaziyette dikkatla izlediği bilinir. Aktörler tek ağızdan yüksek sesle Vatan Osmanlı - düşman salata sözlerini telafuz edince, salon seyircilerin güçlü alkışlardan adeta yerinden oynadığı şeklinde yorum yazılarında dikkat çekilmiş. Sözkonusu piyes amatör aktör ekibi tarafınca canlandırılmasına rağmen, ilk defa vatansever-yurtsever konulu bir temsil olması hasebiyle, oldukça başarılı geçmiş. Sanatçılar sahnede sergiledikleri başarılı performanslarıyla izleyicinin ilgisini kazanmış, özellikle o dönemlerde gayrimüslim okullarında müfetişlik yapan ve Bulgar okulunda Türk dili öğretmeni olarak çalışan Faik Efendi canlandırdığı komutan rolüyle, kuşatılmış bir Kale de düşmanla muharebe esnasında kahramanca davranışlarıyla, seyircinin beğenisini toplamış. 12.09.1908 yılında Veçerna Poşta - Akşam Postası adlı Gazete nin 144. sayısında, sözkonusu temsili Üsküp te görev yapan İngiltere, Avustrurya, Rusya, Yunanistan ve Sırbistan Konsolosları yanısıra, Avrupa sömürge topluluğunun üst düzey temsilcileri, Avusturya jandarma ve subaylar yanısıra, tüm Türk memurların ve üst düzey yetkililerin izlediğini yazıyor. Haberde aynı öyle birkaç gün sonra Üsküp e Bulgaristan dan bir Tiyatro gurubun gelmesi beklendiği de belirtiliyor. 07.09.1908 yılında sözkonusu temsil hakkında aynı öyle Vardar gazetesinde yayımlanan haberde, 5 Eylül tarihinde Islahane okulunda eğitim gören öğrenciler, ad yapmış Türk dram yazarı Kemal Bey in yazmış olduğu Yurdumuz adlı temsili sundukları belirtilmiş. Belediye Tiyatro salonu izleyiciyle tıklım tıklım dolmuş, Bulagristan ı temsilen memurlar haricinde, tüm Konsoloslar ve üst düzey yetkili temsilcilerin hazır bulunduğunu yazıyor. Öğrenciler oldukça başarılı bir tiyatro temsili sundu, uzun süren samimi alkışlarla alkışlandı, izleyiciler vatan sevgisini dile getiren ilginç sahneleri kıvanç duygusuyla izledi, yazarın oyunda dile getirdiği vatanseverlik duyguların ifade edildiği mısraları hep beraber, bir ağızdan gür sesle seslendirdi. 13.10.1908 tarihli Vardar Gazetesi nde: Geçen hafta Türk Tiyatrosu, Türk tiyatro oyun yazarı Şemsedin Sami Bey in yazmış olduğu Besa adlı tiyatro oyunu sunulduğunu yazıyor. Temsilde ana konu olarak, çağdaş Arnavut milletin yaşamı ele alınmış. Filiz Nezir Makedon Halk Tiyatrosu nun yeni binası inşaa edildiği mekanda, önceden Türk Tiyatrosu varmış başlıklı yazısında, tiyatronun kurulduğu ilk yıllarda, Namık Kemal in Vatan yahut Silistre adlı oyunu sahnelendiğini yazıyor, izleyici rekoru kıran bu temsilden toplam 240 Osmanlı altını gelir elde edildiğini belirtiyor. Türk tiyatrsonun kaydettiği başarısından yüreklenerek ilham alan şehrin entelektüel kesimi, tiyatro alanında ne daha fazla başarı kaydetmek arzusuyla İstanbul da dönemin bir numaralı, ad 9

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 10 10 yapmış ve şöhret sahibi aktörü sayılan Burhanettin Beyefendi yi Üsküp e özel konuk olarak davet etmişler. Burhanettin Beyefendi nin yönetiminde Üsküp Türk Tiyatrosu nun sahnesinde Napoleon Bonaparta, Nasıl oldu, Genç Osman ve Tarık adlı yeni temsiller hazırlanmış, tiyatro severleri bu temsilleri heyecan ve ilgiyle karşılamış. 1908 yılın son aylarında Şemsettin Sami Bey in yazmış olduğu Besa adlı oyunu sunulmuş. Hüseyin Süleyman ın yazısına göre; Osmanlı hükümdarlığının son yıllarında Üsküp Türk Şehir Tiyatrosu nun çalışmalarına Ferid Bayram ve Hasan Şükrü nün de katıldıklarını, fakat kamuoyu kitlesi Türk Tiyatrosu nda görülen bu yeni gelişmelere toleranslı-anlayışlı davranmadıklarını belirtir. Süleyman, bu yazısında diğerleri yanısıra: Halk kitlesinin büyük bir bölümü fanatik dini yöneticilerin etkisi altına kaldığından dolayı, tiyatroya sempatiyle bakmadıklarını kaydetmiş. Bu sorunlar yüzünden, o dönemlerde Tiyatro sözü başka bir anlamda, daha doğrusu ahlaksızlığı ifade eden bir anlamda kullanıldığını belirtir. Entelektüel kesim ise bu tip halk kesimine kıyasen, tiyatro konusunda farklı düşünüyordu. Dini eğilimi olan halk kitlesine yenik düşen entelektüel kesim bu konuda etkisiz kaldığı... dikkati çekilmiş. 19 Mayıs 1911 yılında Vardar Gazetesi nde Belediye Tiyatrosu nda konfernas düzenlendiğini, konferansta Etem Ruhi Bey, tiyatronun iç ve dış siyaseti konusunda konuşma yaptığını yazıyor. Hürriyetin ilan edilmesinden sonraki dönemlerde Üsküp te Tiyatro faalliyetleri yanısıra, sinema film gösterileri, Vardar Kültür Sanat Derneği nin faaliyetleri, Şuban-ı Vatan Şehir Tiyatrosu, Lise öğrencilerinin sundukları kutlama programları, Belgrad ve Sofya Halk Tiyatro sanatçıların ziyaretleri, Voydan Çernodrinski konuk tiyatro sanatçıların sundukları temsiller, sayısı çok seyyar tiyatrocular, sirk gösteri grupları ve Karagöz tiyatrosunun sunduğu, birbirinden ilginç temsillerle başkent Üsküp te kültür sanat yaşamında farklı bir zenginlik kaydedilmiş. Kral Aleksandar Devlet Medresesi nin öğrencileri çeşitli kutlama programlarını bu mekanda sunmuştur. 29 Nisan 1928 yılında Bayram kutlamaları vesilesiyle Adem Bey temsili ve bir konser sunmuş, Kasım 1928 yılında Günahkar adlı oyun sahnelenmiş. Okulun yazılı Raporlarında; 1928/29 okuma yılında öğrenciler tarafından toplam 5 dram temsili hazırlanmış ve sunulmuş, 1930/31 okuma yılında ise aynı okulun öğrencileri 3 temsil sunduğu kaydedilmiş. Kurban Bayramı kutlamaları vesilesiyle 3. sınıf öğrencileri Kız bedduası adlı piyesi canlandırmış. 8 Mart 1936 yılında Manastır şehrinde yapılan okul gezisi esnasında, Tiyatro salonunda Haci Loya oyununu sunmuşlar. Aynı temsili Ohri şehrin Riviera Oteli nde, 6 Mart 1936 yılında ise Üsküp Halklar Tiyatrosu nda ve ikinci kez 2 Aralık 1936 yılında sunulmuş. Belirttilen kaynak bilgiler, Makedonya da yaşayan Türk Milleti nin Türk Tiyatro sanatının gelişmesinde kaydedilen süregenliği açıkça gözler önüne sergilemektedir. Halk Kurtuluşu Savaşı ndan sonra da ülkenin birçok bölgesinde Tiyatro temsilleri sunulmuş. 30 Mayıs 1945 yılında İrfan Kız Okulu nda öğrenim gören Türk kız öğrencileri tiyatro temsili sunmuş, bu temsile Şefket Okulu nda eğitim gören kız öğrenciler de iştirak etmiş. Milli marşların okunmasından sonra, belli bir konu üzerine yazılan tebliğler okunmuş, koro besteleri, ezbere okunan şiirler, çeşitli diyaloğlar, eski halk masalları ve hikayeler okunmasının ardından, Türk Koro üyeleri Savaşa savaşa ve Bugün Makedonya üzerinde Makedon milli marşını seslendirmiş, ondan sonra V. Markovski nin Partizan baharı adlı bestesi seslendirilmiş. Sahneye çıkan öğrenciler hep birlikte birkaç halk oyunu oynamış, programın sonunda Donçe nin Nadası adlı piyesi sunmuşlar. 1949 yılında Ekim Festivali yöneticileri, Üsküp ün Yeni Yol Kültür Güzel Sanatlar Derneği ne, Mustafa Karahasan ın yazmış olduğu Şaban Oca adlı temsilini başarılı bir şekilde sundukları için 8.000 dinar değerinde parasal ödülle ödüllendirmiş. Yeni Yol Derneği 15 Mayıs 1948 yılında kurulmuş. Dernek çatısı altında Mustafa Karahasan ın yazmış olduğu Hacer oyunu ilk sunulan temsil sayılır. Derneğe, bu

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 11 oyunla kaydettiği başarıları için 10.000 dinar, Dernek üyeleri Cevat Huseyin ile Yıldız Ahmet e 1000 er dinar, Şerafettin Hayredin 500 dinar parasal ödülle ödülendirilmiş. Yeni Yol Derneği Üsküp te 10 dan fazla temsili 4.000 seyirci önünde sunmuş. Dernek üyeleri Mustafa Karahasan ın yazmış olduğu İnandırmak piyesini de canlandırmış. Piyes, sekiz defa Üsküp te, ikişer defa da Kumanova ile Köprülü şehirlerinde sunulmuş, bir defa Üsküp Radyosu nda seslendirilmiş. Üsküp te kadınlara ait üç özel temsil sunulmuş. 1949 yılında Kulturen Jivot - Kültür Yaşamı adlı dergide, Şükrü Ramo, yayımladığı bir yazısında; Dram grubun canlanmasında emeği geçenlerin başında İdriz Osman, Ahmet ve Cevat Hüseyin olduğunu kaydetmiş. Üsküp halk heyeti, yürütme konseyi üyelerinin kararnamesiyle 1949 yılı Aralık ayının ikinci yarısında, Üsküp te Azınlıklar Tiyatrosu nu yönetecek, Yönetim Kurulu kurulur. Tiyatronun müdürlük görevine, Devlet Tiyatro Okulu ndan ilk nesil mezunlardan biri olan Abduş Hüseyin tayin edilmiş. Müdür yardımcısı görevine ise Behaedin Krasniki atanmış. Tiyatro nun aktör ekibi genellikle Emin Duraku Kültür Güzel Santalar Derneği ile Yeni Yol Kültür Güzel Sanatlar Derneği üyelerinden oluşmaktaydı. Aktör ekibi arasında genç Türk ve Arnavut bayan aktörlerin de mevcudiyeti memnuniyetle karşılanmış. Azınlıklar Tiyatrosu nun çalışmaları için gereken mekan temin edilmiş, hemen çalışmalara başlamasına izin verilmiş. Abduş Hüseyin in anlattıklarına göre, göreve atanmadan önce Lilyana Çalovska ve Kemal Seyfullah la yaptıkları görüşmede, Azınlıklar Tiyatrosu nun kurulmasına değin kararname hakkında bilgi vermişler. Bu kararnameden sonra yapılacak ilk iş, Tiyatroya gereken aktör ekibin ve diğer elemanların temin edilmesi olduğu dikkat çekilmiş. 11 Mart 1950 yılında, Kültür ve Bilim Bakanlığı nda Tiyatro Müdürlerinin iştirak ettiği ortaklaşa bir toplantı düzenlenmiş, bu toplantıda söz alan Müdür Abduş Hüseyin Türk Tiyatrosu nun çalışması için gereken aktör ve diğer ekip tamamlanmış, çalışmaya başlamada hiçbir engel kalmadığını ifade etmiş, Arnavut Tiyatrosu ise henüz çalışmaya hazır olmadığını belirtmiş. Türk Tiyatrosu ilk temsilini, Branislav Nuşiç in Şüpheli Şahıs oyununu 8 Temmuz 1950 yılında Makedon Halk Tiyatrosu nun salonunda sunmuş. Temsil, Abduş Hüseyin nin yönetmenliğinde hazırlanmış. Oyundaki rolleri: Yerotiye - Şefki Mahmut, Aniça - Yıldız Ahmet, Mariça - Suna Mahmut, Viko-Seza Okçuoğlu, Jika - Behiç Sadulah, Milisav - Şerafettin Nebi, Goko - Fikret Demir, Aleksa Juniç - Abduş Hüseyin, Yoco - Faik Hasan canlandırmış. Azınlıklar Tiyatrosu nun mihenk taşını oluşturan Türk sanat topluluğu, Abduş Hüseyin in yönetmenliğinde, Branislav Nuşiç in meşhur Şüpheli Şahıs oyununu üstün başarıyla sahnelemiş. Temsil, izleyicilerde derin intibalar bırakmış, alkış yağmuruyla karşılanış. Oyunun yönetmeni Nuşiç in eserini halka daha yakın ve gerçekçi boyutta takdim etmek arzusuyla, üstün gayretler göstermiş. Oyunda rol alan tüm ektörler, üzerine düşen görevi sorumluluk duygusuyla profesyonelce yerine getirmiş. Türk Tiyatrosu aktörlerinin sunduğu ilk temsil olmasına rağmen gerçekten çok başarılı olduklarını bir kez daha altını çizerek belirtmek gerekir. Seyircilere bir ilk olduğunu hiç hissettirmeden, tecrübeli bir aktör sıfatıyla üstlendikleri rolleri canlandırdılar. 03 Ağustos 1950 yılında Nova Makedoniya gazetesinde, Gogol un Bir evlenme ile Nuşiç in Şüpheli Şahıs oyunlarına değin yayımlanan değerlendirme yazısında, Mustafa Karahasan:...Kapetan Yerotiye Pantiç i canlandıran Şefki Mahmut, Türk aktörleri arasında şimdilik en yetenekli bir sanatçı olduğunu ifade etmiş. Şefki Mahmut tamamen oyunun özüyle bütünleşmiş, canlandırdığı karakterin en ince özelliklerini bile oldukça duygusal bir yaklaşımla, sahnede serbest ve rahat davranışlarla, genç olmasına rağmen pişkin ve alışkan bir sanatçı kimliği yansıtttı. Sahnede serbest ve rahat davranış tarzı bir bakıma büyük ölçüde meslektaşlarının rollerini canlandırmasında da kolaylık sağladı. Aktör Şefket Mahmut hakkında genel bir tasvir yapılırken, gelecekte daha da gelişeceğinden emin olacağımız, mükkemmel bir sahne becerisine sahip, kaliteli oyuncu kabiliyeti olduğunu belirtmek gerekir. Rolünü başarıyla canlan- 11

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 12 12 dıran bayan aktörler arasında (Anga ile Mariça) yı canlandıran Yıldız Ahmet ile Suna Mahmut u ayrıt etmek gerekir. Özellikle Yıldız ın sergilediği etkileyici sahne haraketleri, seyircinin beğenisini kazandı. Yıldız Yeni Yol Derneği nde de kendini başarılı bir aktör olarak defalarca ispatlamıştır. Tasa rolünü canlandıran Musa Halim, Vika - Seza Okçuğlu, Faik Hasan, Şerafettin Nebi ve diğer aktörlerin de başarılarını anmadan geçemeyeceğim... Türk ve Arnavut Dramı nda aktör kadrosuna Yeni Yol KGSD ile Emin Duraku KGSD lerinden olduğu gibi, Debre de faaliyet gösteren Bratsvo Edinstvo - Kardeşlik Birlik KGSD nın de sanatçılar angaje edilmiş. İlk temsillerin sunulduğu dönemlerde Türk Tiyatrosu nda toplam 15 erkek ve 2 kadın oyuncu vardı. Arnvaut Dramı nda ise toplam 15 erkek ve 4 kadın aktör katılıyordu. Azınlıklar Tiyatrosu nda Türk ve Arnavut Dramı nda toplam 36 aktör çalışıyordu. Şehir halk heyetinin 4579 numaralı, 1950 tarihli resmi kararnamesi ile Üsküp te Azınlıklar Tiyatrosu kurulur. Azınlıklar Tiyatrosu nun kurulmasıyla Makedonya da azınlık toplulukların kendi Tiyatroları kurulmasına bağlı istek ve hayalleri gerçeğe dönüştü. O yıllarda kültür yaşamında yeniliklerin uygulanmsına değin, Makedonya da ve tüm Yugoslavya çapında yaşayan ulus ve halkların kültür sanat hakları konusunda eşit hakların pratikte de uygulanması için gereken toplumsal ve siyasi şartlar yaratılmıştı. Dönemin Yugoslavya topraklarında örneğin Priştine de profesyonel manada hizmet veren Arnavut Azınlık Tiyatrosu kurulmuş, Novi Sad ve Subotiça da Macar Tiyatrosu, Riyeka da ise İtalyan Tiyatrosu kurulmuştu. Buna dayalı Üsküp toplumsal - siyasi birliği Makedonya da da Azınlıkların Tiyatro sanatı ihtiyaçlarını karşılayabilecek, Azınlıklar Tiyatrosu nun kurulması kararlaştırıldı. Kurulan Tiyatro nun temel ilkelerinden ve en önemli yükümlülüklerinden biri şüphesiz ki, Türk ve Arnavut azınlıkların sahne sanatlarının profesyonel seviyede geliştirilmesidir. Azınlıklar Tiyatrosu nun kurulmasıyla Üsküp te ve dolayısıyla Makedonya da yaşayan Türk ve Arnavut Azınlıkları sahip oldukları kültür ve eğitim seviyesini geliştirecek toplumsal bir kuruma sahip oldular. Azınlıklar Tiyatrosu nun açılmasıyla, Azınlık toplulukların kendi Tiyatrosu na kavuşma arzusu taçlandırıldı. Tiyatro nun kurulmasından sonra, takdire şayan bir hevesle ve özveriyle çalışan aktör ekipleri ve yöneticilerin sayesinde, sayısı çok prömiyerler hazırlandı. Başlangıçta doğal olarak sayısı çok eksiklikler görülmüş olması yanısıra, önemli olan Türk Tiyatrosu geleceğe yönelik önemli tecrübeler kazanmasıdır. Genç ve tecrübesiz sanatçılar yavaş yavaş gerçek sanat kimliğini belirlemeye başladı. Yazılı basında bu genç tiyatronun hevesli ve istekli çalışmaları hakkında sürekli olumlu eleştiriler yayımlandı. Türk Tiyatrosu nda faaliyetler arttıkça artık, eskiden olduğu gibi sadece bu tiyatronun varlığı hakkında bahsedilmiyor, tiyatro sanatçıların sanat yönünde olgunlaştığı da dile getiriliyor. Üsküp Türk Tiyatrosu hazırladığı değişik ve zengin repertuvar sayesinde giderek kabarık sayıda izleyici kitlesinin ilgi ve beğenisini topluyor. İzleyici sayısının artmasında aynı öyle aktörlerin ve rejisörlerin çalışma hevesi, yılmadan, yorulmadan çalışma alışkanlığı ve tiyatro yöneticilerinin kararlı tutumları, tiyatronun ve tiyatro sanatçıların mesleki yönden sürekli gelişmesi doğrultusunda gösterilen tüm gayretler, Makedonya da yaşayan Türk milletin kültür sanat seviyesinin ve tiyatro anlayışının gelişmesinde etkili olmuştur. Doğru tertiplenen Tiyatro politikası sayesinde, Türk Tiyatrosu Makedonya nın değişik bölgelerinde yaşayan Türk halkının ayağına gidip, sabırsızlıkla bekleyen seyirci karşısında sayısı çok başarılı temsiller sunmuştur. Türk Tiyatrosu nun birçok ülkede konuk olması, milletler arasında kültürel bağların kurulmasında önemli etken olmuştur. Üsküp Türk Tiyatrosu, Türkiye Tiyatroları yanısıra, Balkanlarda ve dünyada yegane profesyonel Türk Tiyatrosu sayılır. 60 yıllık çalışma hayatı süresince Türk Tiyatrosu çalışmalarında kaydettiği üstün başarılarından dolayı, yetkili Makedon ve Dünya Tiyatro yönetmenleri tarafından sayısı çok ödül ve takdirname ile ödüllendirildi. Tiyatro eleştirmenleri Türk Tiyatrosu hakkında gerçekten övü-

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 13 nebilecek ve gurur duyacak nitelikte pozitif değerlendirme ve eleştiriler yayımladılar. Türk Tiyatrosu sadece tiyatro olarak değil, aktörler bireysel başarıları için de sayısı çok değerli ödüller kazanmıştır. Dolayısıyla, Türk Tiyatrosu kuruluş anından günümüze dek, geçen zaman dilimi içerisinde, üstlendiği rolüyle ve gerçekleştirdiği başarılı çalışmalarıyla, Türk milli kültürün ve dolayısıyla Makedon kültürünün de, özellikle tiyatro sanatının gelişmesinde önemli bir faktör sayılır. Türk Tiyatrosu bu görevi çok önemli bir dönemde, Halk Kurtuluş Savaşı ndan sonra üstlenmesi ayrı bir önem ve dikkat arz etmektedir. Türk Tiyatrosu önemli bir kültür sanat kuruluşu teşikil etmesi hasebiyle, aynı zamanda tiyatro uzmanların gelişmesinde önemli bir eğitim merkezi sayılır. Genç tiyatro yazarların yetişme meydanı, rejisörler, aktörler, sahne tasarımcıları, kostimografların yetiştiği ve tecrübe sahibi olmasında etkili olan önemli bir mekan, burada yetişenlerin tümü başarılı çalışmalarıyla toplumuzda belirgin ve takdire şayan izler bırakmıştır. Makedonya da tiyatro yaşamında, Türk Tiyatrosu ayrı bir yere sahiptir, Makedonya Türklerin Tiyatrosu olarak hiçbir zaman kendi kabuğuna kapanmamış, bir kenara çekilmemiş, bölgeciliğe eğilim göstermemiş, sadece kendi çevresinde esas olmayan kriterlere dayanan değerler elde etmemiştir. Aksine Türk Tiyatrosu, sadece Balkan arenasında değil, daha geniş çapta da seyirci önüne memnuniyetle ve özgüvenle çıkmış, böylelikle yaptığı çalışmaları birçok ülkede, sayısı çok tiyatro eleştirmenleri ve yetkiler tarafınca objektif bir şekilde değerlendirilmiştir. Üsküp bölgesel heyeti dördüncü bölge salonunda, 20 Ocak 1950 yılı, akşam saatlerinde Arnavut ve Türk Tiyatrosu nun kuruluş yıldönümü vesilesiyle kutlama töreni düzenlendi. Kutlama töreninde Naum Naumovski - MKP MK Politbiro üyesi, Reis Şakiri MHC Meclisinde Bakan, Kemal Seyfula - Makedonya da HKC Yürütme Heyeti vb. seçkin üst düzey konuklar hazır bulundu. Kuruluş yıldönümü kutlamaları vesilesiyle bu sahnede yabancı ve yerli yazarların eserleri Arnavutça ve Türkçe çevirileri sahneleneceği bildirildi, ayrıca genç dram yazarların piyeslerine de yer verilmesi öngörülmüştü. 1 Gençlik Tiyatrosu 1949 yılın sonbahar mevsiminde kurulmuş. Genç Halk Tiyatrosu na aktör kadrosu Yeni Yol ile Emin Duraku KGSD temin etmiştir. Tiyatro nun müdürlük görevine Abduş Hüseyin tayin edilmiş. Geçen dönemlerde Türk Tiyatrosu nun karşılaştığı en önemli sorunların başlıcaları; kadro sorunu, repertuvar, mekan ve teknik sorunlar oluşturmaktaydı. Herşeye sıfırdan başlanmış. Kalifiyeli kadro yetiştirmek için tiyatronun kurulmasından hemen sonra, kurslar düzenlenmiş. Kurslar vasıtasıyla sanatçılar, Türkçe ve Arnavutça gramer ile edebiyatı öğrenirken aynı zamanda tiyatro tecrübesi de kazanmış. Tiyatronun gelişme sürecinde dıştan da bireysel yardımlar olmuştur. Üsküp ten belli başlı ileri görüşlü kişilerden gelen maddi ve manevi yardımlarla, Azınlıklar Halk Tiyatrosu nun çatısı altında bir yıllık eğitim kursu düzenlenmiş, genç ve deneyimsiz aktörler bu kurslar sayesinde, tiyatro sanatı ve sanatçı teorisi hakkında temel bilgiler yanısıra, sahne tatbikatı da yapma olanağı bulmuştur...1950/51 sezonunda Türk Tiyatrosu nda Çehov un Ayı oyunu sahnelendi, Şüpheli Şahıs temsilini Manastır, Ohri, Pirlepe, Resne, Köprülü ve İştip te sundular. Türk Tiyatro Ansamblosu, Abduş Hüseyin in yönetmenliğinde Molier in Tartif ve Hastalık Hastası piyeslerini hazırladı. 01.01.1950 den 31.12.1950 ye kadar Azınlıklar Halk Tiyatro binasının mekanı Sok.192 No.1 de yer alıyor. O dönemde toplam 25 eleman görev yapmaktaydı, bunlardan 19 u sanatçı, 3 teknik personel ve 3 kişi idarede görev yapıyordu. 9 Temmuz 1950 yılından 10 Şubat 1951 yılına kadar Türk Tiyatro Ansamblosu Makedonya genelinde değişik şehir ve köylerde toplam 20 temsil sundu, 4.790 seyirci bu temislleri izlediği kaydedilmiştir. O dönemlerde Türk Tiyatrosu Nuşiç in tek perdelik oyunu Analfabet ve Çehov un Evlenme teklifi oyunlarını sundu. 1951 1950 1952 1 Üsküp Azınlıklar Tiyatrosu 1950-1960 yılı. 13

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 14 yılında Türk Tiyatrosu Şüpheli Şahıs, Analfabet, Sinek, Dünya Savaşı ve Okul Müfetişi oyunlarını sundu. Aktör ekibi arasında özellikle Şefki Naim ve Şerafettin Nebi üstün başarılarıyla öteki meslektaşlarından ayrıt edilmiş. Tüm aktör ekibi için özel müzik dersleri de düzenleniyormuş, sahne hareketi-mizansyen, aktörlük ustalığı vb. konularda eğitim almışlar. 24 Kasım 1951 yılında Türk Tiyatrosu Y.S. Popoviç in yazmış olduğu Kabak oyunun prömiyerini sundu, oyunun Türkçe çevirisini Kaim Dami hazırladı. Sözkonusu temsilin galası İsa Bey Camii nin yanında Tıp Okulu nun Salonu nda sunuldu. 1952 yılında Türk Tiyatrosu Molier in Hastalık Hastası ve Nuşiç in Millet Vekili oyunu yanısıra, Bora Stankoviç in Koştana oyunlarını sundu. Tüm bu piyesleri Tiyatro nun Müdürü Abduş Hüseyin yönetti. Üç yıllık dönem süreci içerisinde Türk ve Arnavut Dramı toplam 13 tek perdelik oyun ve 3 tüm gece temsili; Şüpheli Şahıs, Kabak, Bir evlenme oyunları sunuldu. İzleyici sayısı 5.000 ün üzerine ulaştığı kaydedilmiş. Azınlıklar Tiyatrosu kuruluş yıllarında uzun bir süre doğum sancılarını yaşadı, kalifiyeli sanat personeli yetersizliği ciddi sorunlardan biri sayılır, bunun yanısıra salon sorunu ve gereken araç gereçler, kostümler ile benzer tiyatro malzemesi temin etme konusunda da ciddi sıkıntılar yaşandığı bilinir. 8 Mart 1952 yılında Türk Tiyatrosu Molier in Hastalık Hastası oyunun prömiyerini, üçüncü bölge Halk Cephesi nin salonunda sundu. 14 1953 Azınlıklar Halk Tiyatrosu nun yeni binası 8 Ocak 1953 yılında hizmete verildi. Tiyatro da toplam 30 kişi çalışıyordu, kuruluşundan 1953 yılına kadar 10 prömiyer temsil sunuldu. 650 koltuklu Tiyatro salonu mimari özellikleriyle Makedonya da en iyi tiyatro salonları arasında yer alır. Tiyatro Ansamblosu haftada en az iki temsil sunar, haftanın diğer günlerinde ise farklı amaçlı gösteriler düzenler. Yeni Tiyatro binasının törenli bir şekilde hizmete verilmesi vesilesiyle Arnavutça (15.01.1953) Zulumkar ve Hasanaginitsa temsileri oldukça başarılı sunuldu, her iki temsili rejisör Todor Nikolovski yönetti. Nikolovski başarılı bir tiyatro yönetmeni olarak Azınlıklar Tiyatrosu nda genç aktörlerin yetişmesinde önemli payı geçen yönetmenlerden biri sayılır. Tiyatronun yeni binasında sunulan son iki temsilin hazırlanmasında gerekli olan teknik imkanların temin edilmiş olması, kolektifin sanatsal yönden yükselmesi ve ilerlemesinde önemli önkoşullar sayılır. Elverişli çalışma koşulları altında hazırlanan temsillerin kalitesi da artmış, sanatçılar arasında; Musa Halim, Şerafettin Nebi, Lütfü Seyfullah, Angelina Coni, Viktoriya Şiroka, Muharem Şahişi, Mahmud Dumani ve diğerlerin kaydettikleri başarılarını ayrıt etmek gerekir. Her iki oyun sunulduğunda Salon seyirciyle dop doluydu. O dönemlerde seyirciler bilet temin etmek konusunda sıkıntı çektiği bilinir. Tiyatronun reportuvar siyasetini geliştirmek için yetkililer sürekli, Tiyatro konesyine, dıştan işbirlikçi katması konusunda öneriler gelmiş. Azınlıklar Tiyatrosu nun geleceği parlak olacağı sezilmiş. Yakın gelecekte Tiyatro Ansamblosu nun kaydedeceği yeni ve üstün başarılarına şahit olacağız, B. Satnkoviç in Koştanası Arnavutça ve Koroviç in Ayşa sı Türkçe sunulmuş her iki oyunun yönetmenliğini Todor Nikolovski hazırlamış. Ayşa nın gala temsili seyircilerin beklentisini sonuna kadar karşılamadığı gözlemlenmiş. Oyunda samimi ve inandırıcı anlatımlar, gereken canlılık, dinamiklik seyircinin beklediği seviyede olmadığı belirtilmiş. Raşid Beyin hizmetçisini canladıran Lütfü Seyfullah oyunu canlandırmada zorluk çekmemiş çünkü Zulumkar adlı temsilde de benzer bir rolü canlandırmıştı. Ayşa nın arkadaşını oynayan Binnas tek yönlü karakteriyle pek ilgi çekici olmamış. Sabahat Cinoli başarıyla canlandırdığı Çingene rolü ile seyircinin beğenisi kazanmış. Hatice Hanımı oynayan Nacire Kemal bu rolünde şab-

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 15 lon oyun tarzından kurtulamadığı kaydedilmiş. İbrahim rolüyle Sadullah Behiç sahnede orijinal ve gerçekçi bir rol sahnelemediği bilinir. Tiyatro eleştirmenleri de oyunla alakalı yazılarında oyunun yönetmeninden memnun olmadıklarını ifade etmişlerdir. Oyun esnasında sahnede sürekli aynı, tek yönlü estetik ve sanat tadı hissedildiği, adeta farklı karakterler sözkonusu olmadığı izlenmi bıraklıdığı şeklinde eleştiriler almış. 3 Haziran 1953 yılında Abduş Hüseyin in yönetmenliğinde, Gogol ün Bir evlenme adlı oyunun galası sunuldu. Oyunun yönetmeni Gogol ün hoş ironisini sezmiş, bu seziyi seyirciye de aktarmaya ve vurgulamaya başarmış, oyunun metnindeki manevi duygular ve en önemli anlar seyircinin kolay anlayabileceği ve kavrayabileceği bir tarzda sahnelendiğinden dolayı, Gogol un komedisi oldukça başarılı bir şekilde hazırlandığı kaydedilmiş. Özellikle Potkalosin in aşk ilanı ve dünürlerin gelmesinden önce yaşanan karmaşa oldukça başarılı yansıtıldığı kaydedilmiş. Sebahat Cinoğlu üstlendiği (Agafya) rolünü doğru ve başarılı canlandırdı. Oyun süresince sanatçının sahnelediği duygusal davranışları Agafya nın kişiliğini bir bütün olarak gözler önüne sergiledi. Abduş Hüseyin Potkalosin rolünü kişisel özgüven, duygusal ve sağlam hareketlerle oldukça gerçekçi ve inandırıcı bir tarzda canlandırdı. Şerafettin Nebi üstlendiği (Koçkaryov) rolünü rejisörün konseptine uygun bir tavırla canlandırdı. Nacire Huseyini (Fyokla) ve Ninas Suleymani (Arina) yı, her iki sanatçı kendine has kişisel tavır ve sahne davranışıyla oldukça gergin bir tavır sergilemesine rağmen, bir sanatçıdan beklenilen her şeyi sonuna kadar aynı tempoyla canlandırdıkları dikkat çekilmiş. Lütfü Seyfullah (Anuçkin) rolünü çekici ve hafif komik yanıyla gözler önüne sergilediği, sağlam sahne hareketleri ve mükkemel mimikleriyle seyircinin beğenisini kazandığı şeklinde değerlendirildi. Behiç (Kaygana) Ekrem Zekeriya (Jevakin) ve Musa Halim (Starikov) u canlandırırken,sağlam bir sanatçı sıfatıyla beklenenden fazla performans segilediler. Yardımcı rollerden birini canlandıran sanatçı Recep Zekeriya, basit ve hoş sahne hareketi ile oyunun bütünlüğünü oluşturan önemli simalardan biri olarak ayrıt edildi. 2 8 Haziran da tiyatro sanatçıları Hasanaginitsa, Zulumkar, Bir Evlenme ve Koştana oyunlarıyla ülke içinde turneye çıktı. Sözkonusu temsiller Gostivar, Debre, Struga, Ohri, Pirlepe, Köprülü, İştip, Koçana ve Radoviş şehirlerinde sunuldu. Kasım ayında, yine Abduş Hüseyin in yönetmenliğinde Molier in Zoruna Hekim adlı temsilin prömiyeri sunuldu. Oyunun yönetmeni, Molier in ironisini-yergisini tam manasıyla anlamış, yaşamlarında aydın ve etkileyici bir iz bırakmak için kılını bile oynatmayanları, hayatta ders çıkartacak seçkin bir örnek olarak seyirciye takdim etmiş. Yönetmen, özellikle oyunun üçüncü perdesinde, komedinin gelişme süreciyle bağdaşan en önemli anları özenle ve dikkatle işlediği sezilir. Abduş Hüseyin (Zganarel) rolünü, sıradan bir zatın gelişen olaylar düğümünde tesadüfen doktor olma hikayesini komik ve gerçekçi tavırlarla canlandırdı. Özellikle komik hareketleri, beden ve yüz hareketleri, mimikler ve diksiyonu seyircinin ilgi ve beğenisini kazandı. Binnaz Süleyman (Martina) yı canladırırken, ister hazırlıklı ister hazırlıksız olsun, bulunduğu her duruma uyum sağlamayı bilen becerikli, tek sözle erbap bir bayan karakterini sergildi. Şerafettin Nebi (Valer) üstlendiği rolü kişisel sahne becerisi sayesinde, rolün en önemli anlarını üstünlükle yakaladığını rahatça sahnede canlandırdı. İldis Hasanaga (Jaklin), Fahri Nezir (Lukas) üstlendikleri rolleri başarıyla gerçekleştirdiler. Ekrem Zekeriya, Lubomir Bumbik ve Lütfü Seyfullah, sahne hareketi ve konuşma tarzı, diksiyonu oyun gereği aktarılması gereken ironiyi-yergiyi, pek fazla zorlanmadan, üstün başarıyla seyirciye aktardıkları kaydedilmiş. 3 Abduş Hüseyin in yönetmenliğinde hazırlanan Bora Stankoviç in Koştana oyununun prömiyer sonrası yapılan değerlendirmelerde Arso yu oynayan Şerafettin Nebi en başarılı aktör olarak nitelendirildi. Musa Halim Mitke yi psikolojik yönden tam manasıyla kavrayamadığı dikkat çekilmiş. Nezaket Yaşar (Koştana yı) sahne duruşuyla, canlandırdığı rolle bağdaştığı dile getirildi. Oyunun yönetmeni Abduş Hüseyin bu oyunda Vranye şehrin sırlarını ve cana yakın sıcak iklimi tam manasıyla hissettiremediği kay- 2 S. Y. : Azınlıklar Tiyatrosu nda Bir evlenme Nova Makedoniya, 9.1953 yılı. 3 S. Y. : Zoraki Hekim, Nova Makedoniya, 17.11.1953 yılı. 15

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 16 4 S.Y. Yovanoviç: Koştana, Nova Makedoniya, 22.12.1953 yılı. dedilmiş. Oyunda diğer rolleri Ekrem Zekeriya, İdriz Emin, Bayram Taip, Lütfü Seyfullah, Bedri Laka, Lubişa Bunbiç ve diğerleri canlandırdı. Sahne tasarımından sorumlu Toma Vladimiroski oyun için gereken sahneyi tasarladığı dikkat çekilmiş. 4 1954 5 Mustafa Karahasan: Büyük kalpler Türk Tiyatrosu nda Prömiyer, Razgledi No. 11, 23.05.1954 yılı. 3 Nisan 1954 yılında, Üsküp Azınlıklar Tiyatrosu nun sahnesinde Abduş Hüseyin in yönetmenliğinde hazırlanan, Molier in Jorj Danden adlı eser Türkçe çevirisiyle oynandı. Oyunun yönetmeni bu oyunla ciddi bir reji becerisine sahip olduğunu bir kez daha kanıtladı. Yönetmen aktörleri kolayca yönetiyor, sahnede doğal davranmalarını ve oyunda bir bütünlük sağlamalarını başarıyor. Oyundaki baş rolü Corj Danden i, oldukça etkileyici bir tarzda Ekrem Zekeriya canlandırdı. Diğer rolleri; Binnaz Süleyman, Recai Zekariya, Hacire Hüseyini, Behice Takaştiça, Bedri Lama, Kemal Laşa ile Abduş Hüseyin canlandırdı. Oyunun ikinci perdesinde başlangıç sahnesinde hizmetçi Klodina ile Libe arasında gerçekleşen konuşma başarılı olduğunu düşünüyorum, Klodina yı Behice Pakaştiça, Libe yi ise Abduş Hüseyin canlandırdı. Bu sahne oldukça canlı ve ilginçti, izleyicinin beğenisini kazandı. Behice Takaştiça kaygısız, dertsiz, gamsız, neşeli, hayatta güler yüzlü ve neşeli görünen bir genç kızı canlandırdı. Üsküp Türk Tiyatrosu, A. Ramzi nin yazmış olduğu Şerafettin Nebi nin yönettiği Büyük kalpler adlı piyesi sahneledi. Prömiyer samimi ve derin bir humanizm eseri olarak değerlendirildi, Türk toplumundan oldukça ilginç bir konuyu ele alıyor, savaş esnasında İstanbul da toplumsal yaşamdan kesitler aktarıyor. Büyük şehir ortamında sarsıtıcı bir sosyal dramı anlatır, ana konu kapitalizm toplumunda kadının konumu sözkonusu oluyor, namuslu, ahlaklı ve dürüst kadınlar dahi bu denli zor yaşam koşulları altında, hayatta kalma mücadelesi uğruna kötü davranışlarda bulunmak zorunda kaldıklarını vurguluyor. Yetenekli aktör Şerafettin Nebi, oyunun yönetmeni olarak baştan sona kadar metne sadık kaldığını, başarılı yönettiğini ispatladı. Oyunu değerlendirenler dramatik anlarda da müzik eklenebilir mi? sorusunu sormuş. Bu oyunda Muhlis i canlandıran Musa Halim in başarıları ayrıt edimiş. Arkadaşının hanımını ele geçirmek isteyen ahlaksız birini canlandırmak hiç de kolay değildi diyor sanatçı. Buna rağmen bulunduğu her uygunsuz durumda rolüne sonuna kadar sadık kaldı şeklinde pozitif eleştiri aldı. Şerafettin Nebi bu oyunu yönetti, Dr. Regik rolünü başarıyla canlandırdı. Ekrem Zekeriya Mufid i oynadı. Hacer Fetah Gelila yı canlandırdı. Nezaket Yaşar Melike yi, Lütfü Seyfullah Vedokt u, Sebahat Cinoğlu Mis Davidson u ve Mustafa Ramiz Ali Efendi yi başarıyla canlandırdı. 5 16 1955 14 Ocak 1955 yılında Türk Grubu, V. Nazor un yazmış olduğu, Gukiç in dramatize ettiği Beyaz Geyik oyunun prömiyerini sundu. Bu oyun aslında, Türk Tiyatrosu nun çocuklar için hazırlamış olduğu ilk çocuk temsili sayılır. Çocuk hikayelerini içeren ilk çocuk temsilini 900 den fazla çocuk, temsili baştan sonuna kadar ilgi ve beğeniyle izlediği kaydedilmiş. İlk çocuk piyesi tüm Ansamlo ekibinin ve yönetmen Saşa Markus un ortak başarısı sayılır. Beş perdelik çocuk oyununda bütünlük ve süreklilik sağlanmış. Hayvan simaları oldukça ilginç ve atik bir tarzda canlandırıldı. Hayvan simaları oldukça ilginç ve atik bir tarzda canlandırıldı. Toma Vladimirski nin tasarladığı başarılı ve dekorativ sahne düzenlemesi, sahne ortamına ayrı bir canlılık kazandırdı. 19 Nisan 1955 yılında, Türk Grubu Dragan Dobriçanin in Ortaklaşa ev-daire adlı komedi temsilin prömiyerini sundu. Aktör yetersizliği gerçeğinden hareketle bu oyunun başarılı olacağı beklenmiyordu doğrusu. Oysa tam tersi çıktı, komedide sıradan insanların günlük yaşamlarında karşılaştıkları daire-ev sorunu yer alır....seyirci oyunu çok beğendi. Oyunun yönetmeni, insanların günlük yaşamlarında karşılaştıkları birçok

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 17 sorunun komik boyutunu ele alması, izleyiciyi hem güldürü hem düşündürdü. Oyunu değerlendirenler, aktörler arasından özellikle Boge Dedeyi canlandıran Musa Halim in sahnede sergilediği başarlı performansını övgüyle ayrıt etti. Musa Halim oyun süresince kendine has ve otantik güldürü kabiliyetine sahip olduğunu ispatladı. (Dragişa)yı oynayan Şerafettin Nebi bu rolde, adeta aktör olarak kendi kendini keşfettiği izlenimi bıraktı ; Hacer Feta (Lula) bu oyunda sanatçı yeteneğini bir kez daha kanıtladı ; Sebahat Yaşar (Nata) canlandırdığı kişinin karakteriyle tamamen uyum sağladı ; Binnaz Salih (Pola Teyze) yi oldukça başarılı takdim etti ; Cihat Yaşar (Pepi) dış-fiziki görünüşüyle canlandırdığı kişiyle uyum sağladı ; Lütfü Seyfullah (Mişa) beklenilen sonucu elde edemedi. Oyundaki diğer rolleri; İdriz Emin, Mustafa Ramiz, Faruk Ograjden ile Ramadan Mahmut canlandırdı. 6 Türk Grubu Cafer Beyin Hanımı piyesini kabarık sayıda seyirci önünde kayda değer başarıyla sundu. Piyeste halkın sevdiği ve beğeniyle dinlediği halk şarkıları ve halk oyunları da ilave edilmesi, temsile bir başka güzellik katmış, eğlenceli ve neşeli bir piyes olmuş. Başarılı sahne tasarımı ve cesur bir rejisörün yönetmenliğinde hazırlanan sözkonusu piyes boş ve anlamsız bir temsil olmasından kurtarılmış. Lütfü Seyfullah bu oyunda canlandırdığı rolüyle seyirciyi adeta büyüledi, oyunun baş rollerini oynayan Nezaket Yaşar ile Sait Saiti de izleyicilerin beğenisini topladı. 7 Türk Grubu sezon sonunda Perl Bak ın Kvey Lon adlı romanına göre, Voymil Rabadan ın dramatize ettiği Doğu Rüzgarı - Batı Rüzgarı adlı oyunun prömiyerini sundu. Oyunun adından da belli olduğu gibi, Doğu ile Batı insanları arasında yaşanan çatışmaları, geleneksel değerler ile çağdaş değerler arasındaki farkı anlatıyor. Oyunun yönetmeni Saşa Markus, oyunun konusunu bizim seyircimze daha yakın bir şekilde ve kolay anlaşılır bir tarzda hazırlamış. Oyundaki baş rolü; Ayten Salih canlandırdı. Şerafettin Nebi doktor Vang Kung u oynarken, bu şahsın psikolojisini çok net bir şekilde seyirciye aktarmayı başardı. Hacer Yakup, Meri adında modern, duygusal ve tipik bir Amerikalı bayanı, oyunda en başarılı rol olarak oynadığı kaydedildi. Oyunun sahne tasarımını Toma Vladimirski, müziği Kiril Spirovski hazırladı. 8 Azınlıklar Halk Tiyatrosu, kurulduğu andan itibaren sürekli başarı kaydetti. Genç, yetenekli, istekli ve hevesli genç kadrosuyla, başarılı rejisörlerle, sanat yönetmenleriyle, özellikle bazı piyeslerin sunuluşunda üstün başarılar kaydetti. Başarılı temsillerin başlıcaları; Kvey Lon, Monserat ve Cafer Beyin Hanımı sayılır. Yeni aktör elemanların işe alınmasına değin yayımlanan ilandan sonra, toplam aktör sayısı 38 çıkarıldı, her iki Ansamblo nun aktör ekibi ihtiyacını tam manasıyla karşılayabilmek için bu sayının 40 a çıkarılması gerekiyordu. Bu amaç için kurslar düzenlenmesi planlaştırıldı, kurslarda eğitimci olarak ad yapmış tecrübeli kültür sanat ve tiyatro uzmanları tayin edildi. Seyirciyi tiyatroya çekmek amacıyla değişik konularda edebiyat ve şiir geceleri tertiplendi, her prömiyer öncesi oyun hakkında tartışmalar yürütmek, resim sergileri tertiplemek, Haftasonu temsilleri sunmak vb. etkinliklerin düzenlenmesi planlaştırıldı. 9 Mustafa Karahasan nın Suzana adlı yayımlanmamış kısa romanını Todor Nikolovski başarılı bir tarzda dramatize etti. Seyirci oyunun metninden, yönetmenin hazırladığı ve aktörlerin sahneldikleri oyundan memnun kaldığını, ayağa kalkıp uzun süren alkışlarla ifade etmiştir. Suzana temsilinin prömiyeri çok başarılı geçti, oyunun fikri iyice işlenmiş, aktör ekibi içtenli çalışmalarıyla piyese bir bütünlük kazandırdı. Aktörler; Şerafettin Nebi (Ahmet Aga), Lütfü Seyfullah (Halim Aga), Cahit Yaşar (Aslan Bey), Nezaket Yaşar (Suzana), Hacer Yakup (Fatima) ve Sebahat Yaşar sergilediği oyuncu kimliğiyle Suzana piyesi başarılı bir oyun olarak kabarık sayıda seyirci kitlesini tiyatroya çekebilecek seviyede olduğu kanıtlandı. 10 Oyunun prömiyeri 1 Ekim 1955 yılında sunuldu. 18 Aralık 1955 yılında, Türk Tiyatrosu nın rejisörü Şerafettin Nebi nin yönettiği, Ahmet Muratbegoviç in Rasema nın Sevdası oyununun prömiyeri sunuldu. Oyunun rejisörü Şerafettin Nebi bu oyunda tüm sahneleri bir bütün olarak başarılya hazırladı. O ana kadar bu yetenekli aktör, rejisör olarak pek fazla bir başarı kaydetmemişti. 6 İlhami Emin: Müşterek Hane, Nova Makedoniya, 06.02.1955 yılı. 7 İ. E. : Üsküp TürkTiyatrosu nda iki temsil, Nova Makedoniya, 26.04.1955 yılı. 8 S. Y. : Kvey Lan TürkTiyatrosunun sahnesinde, Nova Makedoniya, 19.6.1955 yılı. 9 Aynısı. 10 İlhami Emin: Suzana, Nova Makedoniya, 28.10.1955 yılı. 17

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 18 11 İlhami Emin: Türk Tiyatrosu nda Prömiyer, Razgledi, sayı III, no.1 (53), Üsküp, 01.01.1956 yılı. Başlangıç yıllarında Türk Tiyatrosu nın repertuvarında genellikle daha basit piyesler yer aldı, muhatap seyirci kitlenin tiyatro sanat anlayışına uygun ve kolay anlaşılır konuları ele alan eserler sahnelendi. Aktörler arasında Hüseyin Ahmet, Lütfü Seyfullah, Hacer Fetah ile Cahit Yaşar ın başarıları ayrıt edildi. Genç aktör Süleyman Ahmet, canlandırdığı Reçko rolünde genç bir aktörden beklenilenden fazlasını verdiği bilinir. Lütfü Seyfullah komik rolleri canlandırma becerisine sahip olduğunu defalarca ispatladı. Hacer Fetah oynadığı Rasema rolüyle, duygusal ve içi içine sığmayan, aşkı uğruna canını bile feda etmeye hazır olan, genç bir kızı başarıyla seyirciye takdim etti. Cahit Yaşar, Rasim rolünü oynadı, bu oyunda aktör olarak üstlendiği her rolü başarıyla canlandırmayı becerdiğini bir kez daha kanıtladı. Oyunun değerlendirme yazısının sonunda Türk Ansamlosu nun seçtiği bu tür repertuvardan memnun olmadığını dile getiriken, şimdiye kadar seçilen repertuvar siyasetini artık başka ve farklı bir yönde değiştirmenin zamanı geldiğini, daha yüksek sanat değeri olan piyesleri tercih etmesi gerektiğini dikkati çekilmiştir. 11 18 1956 12 İlhami Emin: Boş beşik, Nova Makedoniya, 04.03.1956 yılı. 13 İ. Emin: Cinayet yolu, Nova Makedoniya, 13.08.1956 yılı. Çağdaş Türk şairi ve dram yazarı Necati Cumalı nın yazmış olduğu 5 perdelik Boş Beşik adlı oyun tiyatro eleştirmenlerinden takdir isteyen değerden bir oyun olarak değerlendirildi. Üsküp Türk Tiyatrosu Boş beşik oyunuyla bir kez daha başarılarını kanıtladı, değerli ve başarılı bir temsile imza attı. Piyeste asıl sorun olarak göçebe hayatı yaşayan yörük kabilelerin yaşama tarzı ele alınmış, Yörükler artık ataları gibi bir yerden başka bir yere göçetmek istemediklerini, biricik oğlunu kaybeden bir annenin çektiği acılarını anlatır. Anne (Fatime) rolünü Hacer Yakup başarıyla oynadı: Piyesin başlangıcından sonuna kadar talihsiz ve mutsuz Fatime nin yaşadığı acı dolu duygularını oldukça etkilieyici bir tarzda seyirciye de aktardı. Şerafettin Nebi, Binnaz Salih ile Lütfü Seyfullah da rollerini başarlı canlandırdı; özellikle oyunun son sahnesinde talihsiz Ali nin çektiği acılarına dert ortağı olduklarını, acılarını paylaştıklarını kanıtladıkları sahneler çok başarılı oldu. Saşa Markus un bu oyunu hazırlaken gösterdiği reji ustalığı da takdirle karşılandı,toma Valdimirski nin sahne tasarımı ve Jivko Firfov un hazırladığı müzik de başarılı olarak değerlendirildi. 12 Sezon sonuna doğru, Türk Tiyatrosu Mişo Kranyeç in Cinayet Yolu piyesin prömiyerini sundu. Bu temsil, dönemin tiyatro eleştirmenleri, Türk Tiyatrosu nun sahnelediği en başarısız temsillerden biri olduğuna dikkat çekmiştir. Prömiyer bize neyi gösterdi? Öncelikle aktör kolektifin dağıldığını, aktörlerin ayakları adeta yere değmediğini ve üstlendikleri rollere giremediklerini, bağdaşamadıklarını, kendilerini bulamadıklarını gösterdi; şeklinde yorum yapılmış. Şerafettin Nebi, Cahid Yaşar ile Hacer Yakup (Eva) aktörler açısından başarılı oldukları dikkat çekilmiş. Öteki aktörler ve giydikleri kostümler ise oyundaki zaman dilimini hiç de yansıtmıyordu, bu da oyunun sahne tasarımı da başarısız olduğunun kanıtladı. Düşünceme göre Türk Tiyatrosu sanatçılarına bu başarısız temsil iyi bir ders olacak ve gelecekte bu başarısızlık bir daha tekrarlanmayacak. 13 Azınlıklar Tiyatrosu nda aktörlerin sayısı azaldı, bu sorun tiyatronun fiziyonimisini değiştirdi, amatör bir tiyatro grubu imajını verdi, prömiyerlerin sayısı azaldı, buna rağmen kalitede bir düşüş kaydedilmediği ve seyirciden kazandığı beğeni ve güvence asla yitirilmediği bilinir. Böylesi kötü durumlarda Arnavut Grubu, Türk Tiyatrosu aktörlerinin yardımı ve katkılarıyla ayakta kalmaya başardı. Azınlıklar Tiyatrosu ndan birkaç aktör dışlandı, birçok yetenekli aktör ise Tiyatro dan kendi isteğiyle ayrıldı. Bu durumda tiyatro amatör bir tiyatroya dönüşeceği görüşü ortaya atılmıştı. Durumun böyle olmasına kadro sıkıntısı yanısıra, dönemin güncel siyasi durumu da etkiliyordu, o dönemlerde Türklerin çoğu Türkiye ye göç ediyordu. Tiyatro sadık seyiricisinden yoksun kaldı bu durum karşısında Azınlıklar Tiyatrosu nun ayakta kalıp kalmama mücadelesi başladı.

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 19 İnci Yaşlar yarı boş salonda sunulan ilk prömiyer temsil sayılır. Oyunun hikayesi 1001 Gece masallarından seçmelerdir. Eleştirmenlerin değerlendirmesine göre, Türk Tiyatrosu nun böylesi kalitesiz bir komedi oyunu seçmesinde hata yaptığını dikkat çekmiş. Aktörlerin üstün gayretleri ile bu oyun az da olsa başarıyla sunuldu. Hacer Yakup, Ramadan Mahmut, Müşeref Preka ile Binnaz Salih oyunun kurtarıcı kahramanları olarak değerlendirildi. Şerafettin Nebi bu oyunda üç farklı karakteri canlandırdı, baş rolü oynadı, reji ve sahne tasarımını üstlendi. 14 14 İ. Emin: İnci yaşlar, Nova Makedoniya, 27.12.1956 yılı. Molier in Skape nin Dolapları oyunun rejisörü Saşa Markus, Skapen in insan olarak tüm yalan dolandırmalarını başkalarının çıkarlarını memnun etmek için, kendi çıkarları için yapmadığını kanıtlamak istemiş. Komedinin son sahnelerinde diğerlerine kıyasen Skapan insancıl-hümanist bir kişi olarak ön plana çıkar, buna rağmen canla başla yardım ettiği insanlar bile Skapa nı kabul etmiyor, bu durum karşısında Skapan tek başına terkedildiğini hisseder, seyirciyle bütünleşmek, karışmak ister. Skapan ın Dolapları adlı temsil Azınlıklar Halk Tiyatrosu nda sahlenmesi pozitif karşılandı. Lütfü Seyfullah (Skapen i), sahne performansıyla canlandırdığı karakteri tüm yönüyle yansıttı, oyunun başlangıcından sonuna kadar hep aynı canlılıkla oynadı, Skapen in tek başına yalnız kaldığında herkesçe terkedildiğinde hissettiği duygularını oldukça başarılı bir şekilde seyirciye aktardı. Bu rolü Lütfü Seyfullah ın en başarılı rolü olarak değerlendirildi, seyirciye bir kez daha yetenekli bir aktör olduğunu kanıtladı, daha çok komik oyunlara yatkın olduğunu bu kez da ispatladı. Ramadan Mahmut, İdriz Emin, Şerafettin Nebi, Binnaz Sali, Hacer Yakup ile Hasan Bilal da kendi imkanları dahilinde üstlendikleri rolleri başarıyla canlandırdı. Bu oyunda (Leandır) ı canlandıran, Muharem Niyazi gelecekte daha çok başarılı olacağına ümitvar bir oyuncu olduğunu ispatladı. Bu yeni prömiyer hakkında diğerleri yanısıra şunları da belirtmek gerekir, Azınlıklar Halk Tiyatrosu nun repertuvarında canlılık ve ilerleme kaydediliyor, bundan dolayı Türk ve Arnavut Dramını tebrik etmek gerekir. Repertuvara yenilik ve canlılık getiren temsiller arasında Skapen in Dolapları ve Sokak Müzisyenleri temsillerini anmak gerekir. 15 17 Nisan 1957 yılında Azınlıklar Halk Tiyatrosu nda tiyatronun yeni sezon çalışmaları hakkında aleni tartışma tertiplendi, tartışmaya kabarık sayıda kültür sanat yaşamından ad yapmış katılımcılar hazır bulundu. Tiyatro müdürü Şuko Avdoviç sunduğu kısa raporda Azınlıklar Tiyatrosu, kurlduğu 1950 yılından bu güne kadar 1.200 den fazla temsil sunduğunu, oyunları 100.000 den fazla seyirci izlediğini dile getirdi. Toplantı esnasında Evli Çiftler, Cinayet Yolu, Koştana temsillerinden alıntılar gösterildi. Toplantıya katılanların çoğu, Azınlıklar Tiyatrosu nun profesyonel tiyatro olarak çalışmalarına devam etmesini dile getirdiler, bunu başarmak için her iki grupta mevcut 12 aktör ekibin, en az iki misli fazla artırılması gereği ortaya atıldı. Tiyatro çalışmaları hükümetin yerel idaresinden bundan sonra da finanse edilecek mi sorusuna, Azınlıklar Tiyatrosu, Makedonya Halk Cumhuriyeti nin, eğitim ve kültür konseyi Cumhuriyet kurumundan finanse edilmesini gereği ortak bir fikir olarak ortaya atıldı, hatırlanacağı üzere Azınlıklar Tiyatrosu Makedonya da bu tip tiyatrolardan ilk ve tek tiyatroyu teşkil ediyor. Gelecek sezon için belirlenen repertuvar, genelde olumlu kabul edildi, fakat katılımcıların çoğu, repertuvar hazırlanmazdan önce, özel olarak repertuvarla ilgili kamuoyu tartışması düzenlenmesi faydalı olacağı dile getirildi, bu toplantıda repertuvara alınması önerilen her piyes hakkında ayrıntılı tartışmalar ve değerlendirmeler yapıldıktan sonra Türk ve Arnavut dramının repertuvarı belirlenmelidir. 16 1957 15 İ. Emin: Skapen in Dolapları,Türk Tiyatrosu nda, Nova Makedoniya, 27.03.1957 yılı. 16 İ. E. : Yarıamatör veya Profesyonel? - Türk Tiyatrosu nun geleceğe yönelik çalışmaları hakkında aleni tartışma, Nova Makedoniya, 20.04.1957 yılı. 19

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 20 1958 17 İ. E. : Türk Tiyatrosu nda iki tek perdeli oyun sunuldu (Çehov un Tebrik ederim - Trifkoviç), Nova Makediniya, 25.01.1958 yılı. 18 İ. Emin: İnsanlar Türk Tiyatrosu nda sunuldu, Nova Makedoniya, 05.04.1958 yılı. Azınlıklar Tiyatrosu küçük bir ansambloyla çalışıyordu. Tiyatro yönetimi bu gerçeğin farkında olup, genelde tek perdelik oyunlar Trifkoviç in Tebrik ederim ve Çehov un Nişanlanma her iki piyes de hem rejisör, hem de aktörler tarafından dikkatle hazırlandı. Genel bir değerlendirme yapıldığında Tebrik ederim piyesi kaliteli tek perdelik oyun sayılır, bu tecrübden hareketle Nuşiç in yazmış olduğu tek perdelik oyunları da rahatlıkla sahnelendi. Her iki tek perdelik oyun da kısa süreli olduğundan dolayı, daha bir tek perdelik oyun eklenmesi gereği görülmüş. Rejisör Şerafettin Nebi, Her iki kısa piyeste de şahısların en karakteristik ve spesifik özelliklerini bulmuş, oyunun gerçekçi anlarını vurgulamayı başardı, özellikle Nişanlanma aktörler üstlendikleri rolleri gerektiği gibi tasvir etmeleri için mantıklı bir yoldan yürümüş, unutmamak gerekir ki tek perdelik piyeslerde, aktör tecrübesi gerekir, normal dramlarda olduğu gibi. Rejisör üstlendiği görevinde güvence ve samimiyet kanıtladı, aktörler Stepan Stepanoviç (Nişanlanma) ile Spiro Grobiç ( Tebrik ederim ) temsilleri biraz gölgede kaldığı kaydedilmiş. Lütfü Seyfullah (İvan Vasileviç) bu rolünde kendini bir kez daha ispatladı, çok canlı bir Rus karakterini oynadı. Binnaz Sali nin (Nataliya Stepanova) gösterdiği performans memnun ediciydi. Nezaket Ali (Sofka) Tebrik ederim de hizmetçiyi başarılı canlandırdı. Bu oyunda Azınlıklar Tiyatrosu nun aktörlerinden Cemail Maksut (Stevo Grobiç i) oynadı, standard kalitede Lütfü Seyfullah (Yoakim) ve Binnaz Sali (Mara) yı oynadılar. 17 İnsanlar adlı dram, İkinci Dünya Savaşı esnasında Yahudilere yapılan soykırım meslesini konu eder. Oyunun yönetmeni Predrag Dişlenkoviç, kolektivin sağlamış olduğu mevcut şartlar altında, oyundan beklenildiğini elinden geldiği kadarıyla sahnelediğini belirtildi. Oyunun başarılı olmasında rejisörün yanısıra, şüphesiz ki oyunda iki baş rolü canlandıran Nezaket Ali ile Lütfü Seyfullah ın da büyük katkıları olmuştur. Nezaket, Anne Smilka rolünü oynarken, uzun bir dönem sahneden ayrı kalmasına rağmen, sahip olduğu sanatçı yeteneği ile gelecekte daha da başarılara imza atacağını kanıtladı. Lütfü Seyfulah, Mitar rolünü başarıyla canlandırdı, bununla aktör olarak sadece komik karakterler değil, trajedide de başarılı olduğunu ispatladı, bu becerisini İnsanlar ve Skapen oyununda canlandırdığı rolleriyle de bir kez daha ispatladığı eleştirmenler tarafınca dikkat çekildi. Şerafettin Nebi (Saşa) yı oynadı. Binnaz Sali (Simon), Cemail Maksut (Filip) rolüyle genç aktör olarak daha çok şey verebilecek kabiliyete ve yeteneğe sahip olduğunu kanıtladı, Müşeref Preka (Çaça), İdriz Emin ise (Stefan ı) oynadı. 18 Azınlıklar Halk Tiyatrosu dahilinde, Türk Tiyatrosu sezon çalışmalarını dördüncü prömiyer Aliş oyunuyla tamamladı, Hüseyin Süleyman ın yazmış olduğu melodramın ana konusu tarihi olaylara ve ad yapmış tarihçilere adanmış. Yazarın ilk tiyatro eseri olmasına rağmen başarılı kabul edildi, Türk Tiyatrosu repertuvar siyasetine yenilik ve ferahlık kazandırdı. Piyeste kullanılan sahne dili, seyricinin ilgisini çekti. XIV. yüzyıla ait bir aşk hikayesi alnatılır, bol bol folklorik öğeler, halk ozanlarından şiirsel metinler, hikayeler, temiz ve anlaşılır bir sahne dili ile sunulması, Türk Tiyatrosu nda seyrek işitilen bir sahne dili olduğu dikkati çekildi. Piyesteki olay (Bulgaristan ın) Lom şehrinde yaşanır. Zeynep, Aliş e aşık olur, babası ise fakir bir balıkçıyla evlenmesine izin vermez. Aliş bu karşı koymalarla baş edecek güce sahip olmadığını hissettiği için şehri terketmeye karar verir. Üç yıl sonra Zeynep in ebeveynleri ölür, Zeynep falcısıyla birlikte Serez e gidip, Aliş i aramaya koyulur, orda Aliş in İstanbul da olduğunu öğrenir. Tüm ümitlerini yitirdiğini zanettiği anda, bir şans eseri iki aşık karşılaşır. Oyunun rejisini Lütfü Seyfullah ile İdriz Emin hazırladı, her ikisi de oyunun ruhuna bağlı kaldı, oyundaki olayları oldukça gerçekçi bir tarzda sehneledikleri ilginç oldu. 20

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 21 Bu oyunda özellikle birinci perdenin son bölümü ve ikinci perdenin başlangıcı oldukça başarılı geçti, aktörlerin hemen de hepsi yaratıcı-üretici sahneler canlandırdı. Binnaz Salih (Zeynepa) rolünü belirli ölçüde özgüvensiz oynadığı belirtildi, monologlarda ve psikolojik kontraslarda başarılı olduğu dikkat çekildi. Oyalı şamiyle yürttüğü monolog oldukça başarılı oldu, insan inandığı sürece yaşıyor, İnsanı heyecanlar, tutkular ayakta tutar vb. konularda falcıyla birlikte yürütülen diyaloglar da başarılı geçti. Lütfü Seyfullah (Kahya Ali-Aga) ve Müşeref Lozana-Preçiç (dadı Nazlı), piyesin taşıyıcıları olarak değerlendirildi, güldürü ve mizahi sahneleri üstün başarıyla canlandırdılar; Lütfü Seyfullah, aktör yeteneği ve inandırıcı sahne konuşmasıyla dikkat çekti, oyundaki rolüne eşlik eden partnörü Müşeref Lozana da ondan geri kalmadığı dikkat çekildi. Cemail Maksut (Aliş) i genelde başarılı canlandırdı, telafuz ettiği mısralar zaman zaman renksiz olduğu kaydedildi. Bu oyunun eleştirmeni, Zeynep in en yakın arkadaşını canlandıran, Ser Kadısı nın kızını oynayan Ayten Salih in aktör yeteneği özellikle ayrıt edildi. Ayten sahneden üç yıl uzak kalmasına rağmen, üstlendiği her iki rolü de üstün duygusallıkla ve müthiç bir sahne güvencesi ile canlandırdığı belirtildi. Şerafettin Nebi (Nalbant)ı canlandırdı, güçlü ve yetenekli bir sanatçı imajı sergiledi, Fehmi Grubi (Mehmet -Aga) rolüyle ve Ramadan Mahmut (Ahçı) rolü yeterince sempatik oldu. 19 Tiyatro, Bratstvo sinema salonunda temsil sunduğu dönemlerde oldukça sıkıntılı günler yaşadı. Film gösterimleri yüzünden tiyatro temsilleri sunmak için çok az vakit kalıyordu. Bu sorunu aşmak için yetkililer sinema dahilinde, Tiyatro temsilleri aralıksız sunulmasını sağlayacak yedek olarak küçük bir sahne açılması gereği çok defa dile getirildi. 20 Türk Tiyatrosu, 1958 yılında, Stevan Sremaç ın Zona-Zamfirova adlı oyunla ikinci prömiyerini sundu. Oyunun rejisörü Şerafettin Nebi oyundaki tüm rolleri başarılı bir şekilde dağıtmış olmasıyla oyundaki atmosferi yakaladığı görüldü. Müşeref Preka (Doka) rolüyle sahnede en belirgin rollerinden biri olarak değerlendirildi. Lütfü Seyfullah, her zaman olduğu gibi bu oyunda da oldukça temperament-hareketli ve komik bir rolü canlandırdı, aktör olarak sahip olduğu sanatçı yeteneğini ve imkanlarını sergiledi. Nezaket Ali (Vaska) rolünü, biraz çekimser olmasına rağmen genelde başarılı canlandırdı. Ramadan Mahmud (Mane)yi, tüm kalbiyle ve sanat yeteneği ile canla başla oynadı, bu yüzden eleştirmenlerden ve seyircilerden takdirle karşılandı. Şerafettin Nebi (Zamfir) rolünü oynadı, bu oyunda rejisör kimliği yanısıra, oyuncu olarak da kişisel katkılarını sundu, aynı zamanda oyunun sahne tasarımını da senografiyi de hazırladı. Şerafettin in rolü hakkında eleştirmenler, sanatçı kimliğini tam yerinde vurguladı dedi. Sahne tasarımı için ise, basit, fakat ilgi çekici istenilen ortam yanstıldı. Ayten Salih (Zona) yı oynadı, oyunun başlangıç sahnelerinde bir süre statit kaldığı, oyunun ikinci yarısından sonra aktör olarak kendini daha rahat ifade ettiği belirtildi. Oyunda diğer rolleri; Binnaz Salih (Taska), Fehmi Grubi (Manulaç), İdriz Emin (Kote) ve diğerleri oynadı, oyun hakkında genel izlenimler pozitif olduğu kaydedildi. 21 Türk Tiyatrosu, bu sezonun ikinci prömiyerini, Çeh yazarı Pavel Hanuş un yazmış olduğu Buradan bir genç insan geçti mi? adlı oyunu dopdolu salon önünde sundu. Oyunun rejisini ve sahne tasarımı, senografyayı Saşa Markus hazırladı. Tiyatro severleri Türk Tiyatrosu nda alışılagelmiş melodramlara kıyasen yepyeni bir oyunu izleme olanağı buldu. Seyircinin ilgisini çekmek için, oyunun rejisörü bu sefer metnin mizahi bölümüne pek fazla önem vermemiş, komik-güldürü motiflere fazla önem vermiş. Rejisör Saşa Markus üç perdelik oyunda her sahne için yapıcı bir oyun hazırlamış. Şerafettin Nebi bu oyunda en kompleksli ve sorumlu rollerden birini üstlendi. O bu oyunda bir kılıktan başka bir kılığa girerken, farklı insanların farklı duygularını, hislerini 19 N. Zekeriya: Aliş - Türk Tiyatrosu nda Prömiyer, Razgledi no.11,15.06.1958 yılı. 20 İ. Emin: Skampolo Arnavut Ansablosu nda sunuldu, Nova Makediniya, 21.10.1958 yılı. 21 İ. Emin: Zona Zamfirova Türk Tiyatrosu nda sunuldu, Nova Makedoniya, 17.11.1958 yılı. 1959 21

01 monografija tur final q8:layout 1 20.01.2010 18:52 Page 22 22 İlhami Emin: Buradan bir genç insan geti mi?, Nova Makedoniya, 12.01.1959 yılı. 23 İlhami Emin: Kadıncık ve Evlenme Türk Tiyatrosu nda sunuldu, Nova Makedoniya, 16.03.1959 yılı. 24 B. V. : TürkTiyatrosu ndan başarılı sonuçlar, Nova Makedoniya, 12.03.1959 yılı. yansıtmak zorundaydı, canladırdığı karakterlerin beklentilerini hayallerini, Boja nın emellerini başarılı bir şekilde yansıttı. Şerafettin Nebi bu oyunda sahnede en başarılıydı. Binnaz Salih, bu oyunda kadın baş rollerinden birini canlandırdı, temperamenthareketli kızların davranışlarını mizahi sahnelerle başarılı bir şekilde canlandırdı, sant yeteneğini bu kez de gözler önüne sergiledi. Komik rollere fazla yatkın olan Lütfü Seyfullah, bu oyunda da önceki oyunlarda sergilediği başarısını bir kez daha kanıtladı. İdriz Emin, üstelndiği rolü çekingen oynadığı kaydedildi. 22 İlhami Emin değerlendirmesinde diğerleri yanısıra şunlara dikkat çekmiş; Kadıncık ve Evlenme oyunun prömiyeri Türk Tiyatro grubunun başarısız temisllerinden biri olduğunu kaydetmiş, aktörler oyundaki atmosferi tam manasıyla yansıtamadıklarını, Yovan Steriya Popoviç in mizahi, komik özelliklerini ve sahne dili beklenilen seviyede olmadığını belirtmiştir. Oyunun son sahneleri, izleyiciler sanatsal bir gösteri izlediğini yazmış. Rejisör Todor Nikolovski, tecrübeli bir rejisör olması yanısıra, mevcut kadro ekibini, göz önünde bulundurarak oyunla daha büyük bir şey yapmaya imkan olmadığı dikkat çekilmiş. Aktörlerin kötü hazırlanması, metnin öğrenilmemesi, sahnede güvencesiz hareketler ve kötü tercüme, bu oyundan fazla birşey hazırlanmasını engeleyen temel unsurlar sayılır. Nezaket Ali (Genç kızı) oynadı, tam manasıyla oyunu fiyaskodan kurtardı. Nezaket in sahnede sergilediği özgüvenci seyircilerin beğenisini ve saygısını kazandı. Şerafettin Nebi bu oyuna ışık saçan ikinci önemli şahıs. Delikanlı genci üstün başarıyla canlandırdı, özellikle pantomima sahneleri oyuna bir canlılık kazandırdı. Lütfü Seyfullah (Dönürcüyü) pek fazla zorlanmadan oynadı, İdriz Emin (Dönürcü nün babasını) ifade tarzında farklı nüyanslar sergiledi. Binnaz Salih ile Müşeref Lozana ikişer küçük rolle bu oyunda standard bir sanatçı kimliği ifade ettiler. Oyunun eleştirmeni, aktörlerden daha fazla girişimci olmalarını, seyircinin beklediği ve izlemeye alıştığı tarzda oyun sunmaya gayret göstermelerini dikkat çekti. 23 Sinema gösterimleri araya girinceye kadar Türk ve Arnavut Ansamblosu haftada üçer temsil sunuyordu. Sinemada film gösterimleri için ayrılan seanslardan dolayı zaman darlığı yüzünden temsillerin sayısı azaldı. Bu sorunu aşmak için Yöresel Halk Heyet in kararıyla, yeni tiyatro sahnesinin hazırlanması için toplam 5.000.000 dinar temin edildi. Azınlıklar Halk Tiyatrosu nda Türk ve Arnavut Dramı nda toplam 11 aktör görev yapması yanısıra, çalışma atmosferi ve hevesi oldukça yüksek bir seviyede olduğu bilinir. Türk grubundan 4 aktör, Arnavut grubundan 7 aktörle birlikte yılda Türkçe ve Arnavutça toplam beş prömiyer hazırlaması gerekirdi. Hazırlanan her prömiyeri yaklaşık 400 seyirci izledi. Zamanla seyircinin ilgisi azalmaya başladığı bilinir. Sokak Müzisyenleri adlı piyesi iki yıl ardarda repertuvarda yer aldı. Özverili ve ümitvar çalışmalarla Azınlıklar Halk Tiyatrosu dönemin kültür meşalesini oluşturuyor, geleceğe ve ileriye doğru sağlam adımlarla ilerlemeye devam ediyor. 24 22 1960 25 Şuko Avdoviç: Azınlıklar Tiyatrosu nun 10. yıldönümü, Nova Makedoniya, 17.04.1960 yılı. Azınlıklar Halk Tiyatrosu nun kuruluşu ve gelişmesinde, 10 yıl zarfında sayısı çok kişilerin karşılıksız yardımları olmuştur. Bu tür yardımlar sayesinde bir yıllık eğitim kursları düzenlendi, genç ve yetenekli aktörler sadece teorik değil, pratik sahne eğitim aldı, tecrübe edindi. 24 Nisan da Azınlıklar Tiyatrsou nun sahnesinde perdeler yine kaldırıldı, her afta en az üçer-dörder temsil sunuldu. Hizmete verilen yeni tiyatro sahnesi yeni bir gelecek oluşturuyordu. Etkin ve yoğun sanatsal faaliyetler sayesinde, tiyatronun kurulması ve gelişmesinde emeği geçen herkese karşı olan vefa borcunu en iyi bir şekilde ödemeye hazır olduğunu kanıtladılar. 25 Tiyatro, kuruluşunun 10. yıldönümünü zengin programla kutladı, bu vesile ile ( Bratstvo Sineması dahilinde) Azınlıklar Tiyatrosu nun ihtiyacını gidermek amacıyla inşa edilen küçük sahne törenli bir şekilde hizmete verildi. Kutlama töreni 24 Nisan tarihinde sabah saat 10 başlayacak, kuruluş yıldönümü vesilesi ile Tiyatro Konseyi törenli