Gelecek& Trendler Yenilikçilik ve gelecek araşt rmalar dergisi l Haziran 2011 www.siemens.com.tr Fikir treni Avrupa nın 2011 yeşil başkenti Hamburg, Siemens in desteğiyle 100 ün üzerinde çevreci projeyi tanıtacak. Kablosuz şarj Gelecekte elektrikli arabaların akülerini şarj etmek için kabloya ihtiyaç olmayacak. Şehirlerin geleceği Oturmuş ve sorunsuz çalışan altyapılar sayesinde şehirlerde refah ve sürdürülebilir büyüme mümkün hale gelecek.
2 GELECEK&TRENDLER Editör - İçindekiler Önümüzdeki 15 yılın önemi ünya Bankası nın bir raporu elime geçmişti. Altyapı yatırımlarının D dünya çapındaki geleceğini analiz eden raporda en dikkati çeken bölüm, aslan payını kimin alacağıyla ilgiliydi.. Rapora göre 2025 yılına kadar dünya çapında 40 trilyon doların üzerinde yatırım gerçekleştirilecek. Bu yatırım atağından en büyük pay 22,6 trilyonla suya, 9 trilyonla elektriğe harcanacak. Geriye kalan yaklaşık 10 trilyonluk bölüm ise ulaştırmaya aktarılacak. Bu kapsamda karayolu, havalimanları ve liman yatırımları gerçekleştirilecek. Önümüzdeki 15 yılda gerçekleştirilecek bu müthiş altyapı yatırımından aslan payını ise Dünya Bankası nın tahminine göre gelişmekte olan ülkeler alacak. Latin Amerika, Afrika ve Asya daki ülkelerin yapacağı yatırım tutarı 25 trilyon doları bulacak. Altyapı yatırımları, ülkelerin geleceği açısından çok önemlidir. Birincisi, ülkede yeni özel sektör yatırımlarını tetikler ve girişimciliği özendirir. İkincisi, yeni yabancı sermaye girişini teşvik eder. Üçüncüsü, ülkedeki refah düzeyini yukarı çeker ve insani kalkınmada eşik atlanmasına katkıda bulunur. Bu açıdan bakıldığında önümüzdeki dönem için daha fazla umutlanmamız gerekiyor. Çünkü altyapı yatırımlarından pay alacak ülkeler arasında Türkiye de yer alıyor. Saygılarımızla M. Rauf Ateş İÇİNDEKİLER Altyapıya dev yatırım...3 Şehir sohbeti...5 Fikir treni Avrupa turunda...7 Yeşil bir bina nasıl çalışır?...8 Kablosuz şarj...10 Yay nc Do an Burda Dergi Yay nc l k ve Pazarlama A. cra Kurulu Ba kanı Mehmet Y. Y lmaz Yay n Direktörü (Sorumlu) M. Rauf Ate Yayın Yönetmeni Sedef Seçkin Büyük Yaz i leri Müdürü Ebru F rat Haber Müdürü Hande Demirel Görsel Yönetmen A. Bertu Pat r Yayın Kurulu (Alfabetik s rayla) M. Rauf Ate, Özlem Aksoy, Hande Demirel, Hüseyin Gelis, Sedef Seçkin Marka Müdürü Gökçe Aykaç Ankara Temsilcisi Erdal peke en Tel: 0 312 467 14 37-38-39 Yönetim Genel Yayın Koordinatörü Ye im Denizel Tüzel Ki i Temsilcisi Murat Köksal Sat Direktörü Orhan Ta k n Finans Direktörü Didem Kurucu Üretim Direktörü Servet Kavaso lu DB Okur Hizmetleri hatt Tel: 0212 478 03 00 okurhizmetleri@doganburda.com DB Abone Hizmetleri hatt Tel: 0212 478 03 00 Faks: 0212 410 35 12-13 abone@doganburda.com Pazar hariç her gün saat 09.00-18.00 aras nda hizmet verilmektedir. capital@doganburda.com Yönetim yeri Hürriyet Medya Towers 34212 Güne li- STANBUL Tel 0 212 410 32 28 Faks 0 212 410 32 27 Reklam Grup Ba kan Cem M. Ba ar Grup Ba kan Yard mc s Nil Ertan Satı Koordinatörü Emel Sönmez Teknik Müdür Nusret K r ml o lu Tel: 0 212 336 53 60 (3 hat) Faks: 0 212 336 53 90 Rezervasyon Tel: 0 212 336 53 00-57-59 Faks: 0 212 336 53 92-93 Ankara Reklam Tel: 0 312 467 14 37-38 Maya Akar Center, Kat: 7 Büyükdere Cad. No: 100-102 34394 Esentepe/ STANBUL
ŞEHİRLER&ALTYAPI Gerçekler ve tahminler Altyapıya dev yatırım Oturmuş ve sorunsuz çalışan bir altyapı, refahın ve sürdürülebilir büyümenin önkoşuludur. Harap duruma gelmiş yollar, yetersiz kapasiteli veri ve enerji ağları ve sorunlu kanalizasyon sistemleri, ekonomiyi felce uğratır. Önümüzdeki 20 yıl içinde dünya genelinde yükselen ekonomilerdeki karayolları, demiryolları, su ve enerji tedarik sistemlerinin altyapılarının yenilenmesi için toplam 41 trilyon dolar tutarında bir yatırıma ihtiyaç olacak. Avrupa Birliği nde yüksek hızlı demiryollarından uydu navigasyonuna kadar, sadece ulaştırma altyapısının genişletilmesi için 900 milyar dolara ihtiyaç olacağı hesaplanıyor. AB 2020 yılına kadar, deniz ve hava limanlarının sayısını artırarak, sınırlararası bir demiryolu, otoban ve su altyapıları şebekesi kurmayı planlıyor. Gelecek yıllarda Avrupa ekonomisini hızlandırma amaçlı canlandırma programlarının önemli bir kısmı, ulaştırma ve iletişim ağları, enerji etkinliği, bina modernizasyonu ve hastanelerle ilgili altyapı projelerini kapsıyor. Almanya, Fransa ve İtalya için bu önlemlerin toplam maliyeti ise 42 milyar Euro düzeyinde. Enerji tüketiminin ve maliyetinin düşürülmesinde en önemli faktör, binaların enerji etkinliklerini artırmak olacak. Berlin deki TH Projektmanagement GmbH den bir analist, Avrupa da binaların ısınma, sıcak su, iklimlendirme, aydınlatma ve havalandırılması için harcanan enerjinin yüzde 95 gibi çok büyük bir bölümünün, 1980 den önce yapılmış binalar tarafından tüketildiğine dikkat çekiyor. Amerikan Toparlanma ve Yeniden Yatırım Yasası kapsamındaki canlandırma paketi enerji, ulaşım, binalar, sağlık, su tedarik şebekeleri, güvenlik ve IT için yapılması gereken altyapı yatırımı harcamalarının toplam 253 milyar Euro yu bulacağını öngörüyor. Akıllı şebekeler olarak bilinen zeki enerji ağlarının geliştirilmesi, yüksek hızlı demiryollarının artırılması ve sağlık bakım alanında süreçlerin ve verilerin dijitalleştirilmesiyle desteklenecek. Çin hükümeti de, 166 milyar Euro su zaten ekonomik krizden önce tahsis edilen ve 84 milyar Euro su da ekstra ekonomik canlandırma bileşeni formunda olmak üzere Gelecek&Trendler 3
4 ŞEHİRLER&ALTYAPI Senaryo 2020 toplamda 250 milyar Euro yu bulan altyapı önlemleri için çeşitli programlar başlatmış durumda. Çin sadece demiryollarının genişletilmesi için 73 milyar Euro luk bir fon tahsis etti. Ayrıca Çin şehirlerindeki içme suyu ve atık işleme altyapılarının güncelleştirilmesi ve binaların enerji etkinliklerinin artırılması da gündemde. Morgan Stanley den piyasa uzmanları, Çin in Doğu Asya daki toplam altyapı harcamalarından tahminen yüzde 80 pay alacağını öngörüyor. Aslan payı yeşil teknolojilere. 2008 ekonomik krizinden çıkılmasını amaçlayan canlandırma programlarının, dünya genelinde 2 trilyon Euro yu bulacağı duyuruldu ve bunlar daha şimdiden kısım kısım uygulanmaya başlandı. Bu rakamın kabaca üçte biri, yani 700 milyar Euro luk kısmı, altyapı yatırımları şeklinde olacak. Geri kalanı da hane halkına yönelik vergi indirimleri gibi önlemlerde kullanılacak. Siemens açısından analizler, 2010 dan 2012 ye kadarki üç mali yıl içinde, altyapılara yönelik planlanan harcamalar bazında 150 milyar Euro luk bir pazar olduğunu gösteriyor. Bu toplamdan, en büyük pay olan 85 milyar Euro ABD için harcanacak. Ardından 25 milyar Euro ile Çin ve 5 milyar Euro ile Almanya geliyor. Her üç ülkede de yapılan planlarda canlandırma programlarından aslan payının yeşil teknolojilere gitmesi öngörülüyor. Çin de bu oran yüzde 52 iken, Almanya da yüzde 60 ı ve ABD de de yüzde 31 i buluyor. Siemens in global pazardan aldığı mevcut paya dayanılarak yapılan hesaplamalara göre Siemens in hizmet verdiği pazarlar, 6 milyar Euro luk kısmı yani yüzde 40 ı çevreci teknolojiler olmak üzere toplamda yaklaşık 15 milyar Euro luk bir potansiyel sözleşme hacmi yaratacak. Sylvia Trage
Şehir sohbeti Haziran 2020. Belediye yöneticisi John Gardiner, kentsel altyapıların etkinleştirilmesinde uzmandır. Bir öğrenciden gelen sorulara cevap verirken, yaşadıkları şehrin bir yandan yaşam kalitesini artırırken diğer yandan enerji tüketimini büyük ölçüde nasıl azalttığını açıklıyor. Aynı zamanda bir etkinlik örneği olan kendi dairesi de enerji tasarruflu ev aletleri ve organik ledlerden yapılmış bir multimedya ekranı ile donatılmış durumda. John Gardiner, gözlüklerinin üstünden bakarak, Jennifer, akşam yemeğine kalmalısın der, Bu akşam çevre dostu kentsel planlama hakkındaki tartışmamıza katkıda bulunabilecek birkaç önemli insan gelecek. Uygulamalı ekoloji öğrencisi olan ve John ile enerji etkinliği üzerine uluslararası bir konferansta yaptığı sunumun ardından yakınlaşan Jennifer Miles, Davetiniz için teşekkür ederim diye cevap verir. Konferans sırasında John a birkaç soru sormuştu ve John da onu bu enteresan bilimsel tartışmayı devam ettirmek için kendi dairesine davet etmişti. Jenni- Gelecek&Trendler 5
6 ŞEHİRLER&ALTYAPI Senaryo 2020 fer, Bana enerji tüketimini nasıl yarı yarıya düşürmeyi başardığınızı anlatacaktınız diye sorar. John, Enerji tasarrufu çok önemlidir, ama her şey değildir diye cevaplar. Bu süreçte bir şehir hiçbir cazibesinden fedakarlık etmemelidir. Sakinleri orada yaşamaktan büyük bir mutluluk duymalıdır. John manzaralı pencereye doğru yürür. Benim bölgemde yaklaşık 800 bin kişi yaşıyor. Bugün itibarıyla bu şehrin 20 bölgesinden en fazla popüler olanı Ve burada tepeden, insanların bu şehri neden bu kadar çok sevdiğini görebilirsin. Jennifer başını sallar. John, On yıl önce enerjinin en fazla nerede çarçur edildiğini biliyor musun? diye sorar. Jennifer, Enerji tesislerinde diye cevaplar. O zamanlar fevkalade düşük enerji etkinlikleri vardı ve enerjinin çoğu ısı formunda kaybediliyordu der. John gülümseyerek, Hemen hemen herkes bu soruyu yanlış anlıyor der. Aslında ondan çok daha fazla enerji, yetersiz izolasyon nedeniyle binalarda harcanıyordu. İnsanlar sanki yakıtlarını pencerelerinden dışarı fırlatıyordu. O günlerde hane içi enerji tüketiminin yüzde 80 i ısınmaya gidiyordu! Binalar çok eskiydi, akıllı bina teknolojileri ise uygulanabilir durumda değildi. Kombine ısı ve enerji tesislerine nadiren rastlanıyordu ve yakıt pili teknolojisi satın alınamayacak kadar pahalıydı. Peki bu konuda ne yaptınız?. John, Finansal özendiriciler diye cevaplar. Öncelikle karbondioksit salınımlarını uzunca bir süre önce vergiye tabii tuttuk. Böylece başlangıçta kendi binalarını erkenden yenileyen ev sahiplerini ve gayrimenkul yatırımcılarını rahatlatmış olduk. Ve yeni binalar için de sıkı düzenlemeler getirdik. Ardından, bir belediye yöneticisi olarak ben performans sözleşmelerini ön plana çıkardık. Jennifer, O da nedir? diye sorar. Bir enerji tasarrufu dedektifleri takımı kurduk. Evlerdeki, işyerlerindeki ve kamu binalarındaki enerji kullanıcılarına bakıyor ve kendilerinin de uygulayabilecekleri modernizasyon tavsiyelerinde bulunuyorlardı. En büyük enerji oburları ise motorlar, havalandırma ve klima teknolojileriydi. Bugün artık çoğunlukla enerji tasarruflu motorlar kullanıyoruz. Havalandırma sistemlerimizin de akıllı kontrol üniteleri var. İşte enerji tüketimini bu sayede yarıya indirebildik. Jennifer, Peki ya endüstriyi nasıl yanınıza alabildiniz? Çok pahalıya patlamadı mı? diye sorar. John, Bu da bir başka yanlış an- laşılma diye cevaplar. Yatırım yapılması elbette gerekli. Ancak bu yatırımlar genellikle elde edilen tasarruflarla kendi kendini geri ödüyor. Çoğunlukla dar bütçeleri olan yerel otoriteler için bu ideal bir çözüm. Jennifer, Uzakta bir enerji tesisi görüyorum der. Derslerimde, son 30 yıl içinde enerji tesislerinin verimliliklerinin olağanüstü seviyelerde arttığını öğrenmiştim. John, Doğru der. Ve bu tasarruflar sayesinde bugün zorunluluklar planlamamızı aşağı yönde gözden geçirebiliyor ve yüksek salınım seviyelerine sahip köhne enerji tesislerini kapatabiliyoruz. Yeni enerji tesislerine ihtiyaç duyduğumuzda, orada jeotermal enerji, rüzgar enerjisi ve konvansiyonel teknolojinin bir karışımının muhakkak olmasına dikkat ediyoruz. Ayrıca tedarikçilerimizin mevcut en mükemmel teknolojiyi kullanmalarını da zorunlu tutuyoruz. Türbinlerde tek kriterimiz etkinlik değil. Aynı zamanda gürültü düzenlemelerine de sıkı sıkıya uymak zorundayız. Bugün insanlar bir doğalgaz türbininin yanıbaşında yaşıyor ve hiçbir gürültü duymuyor. Hedefimiz sadece dünyanın en enerji etkini şehri olmak değil, aynı zamanda yurttaşlarımıza olası en mükemmel yaşam kalitesini de sunmaktı. John, iskemlesinde arkasına yaslanır. Bunu kendi apartmanımda da birincil öncelik haline getirdim der. Örneğin aydınlatmayı ele alalım. Aydınlatmanın kendini iyi hissetme üzerinde ne kadar önemli bir rolü olduğunu bilmiyorsundur eminim. Şuradaki OLED ışık paneli, aynı zamanda benim ev sinemamdır. Ve tavanda da her akşam romantik bir günbatımı görüntüsü izleyebileceğim parlak bir ekran var. Gerçekten akşam yemeğine kalmalısın. Jennifer, pencereye doğru yaklaşarak, Hımm.. zor olabilir, ama aydınlatma konusu kafama takıldı, oradan da enerji tasarrufu yapabildiniz mi? diye sorar. John, Elbette der. Telli ampullerin veya halojen lambaların beşte biri kadar enerji tüketen ledler sayesinde bunu başardık. Bu mini minnacık ışık kaynaklarının fiyatları çok ciddi boyutlarda düştü. O kadar ekonomikler ve uzun ömürlüler ki artık onları güvenlik amacıyla yaya geçitlerinde bile kullanıyoruz. Evdeki sütunlarda ve mobilyalarda da onlardan birkaç tane var. Jennifer kibar bir gülümseyişle, Vay canına der. Peki karayolu trafiğinden ne haber? O her zaman ikinci en büyük enerji oburudur, değil mi? John, Burada iki uçlu bir strateji uyguladık diye açıklar. Birincisinde, hibrid ve elektrikli arabaları özendirmek için vergi ve emisyon sertifikalarından faydalandık. Ardından kamu taşımacılığı sistemini ciddi boyutta büyüttük. Ayrıca şehir otobüsleri filosunun tamamını hibrid dizel motorlarla çalışabilecek hale getirdik, ancak bu sadece sembolik bir önlemdi. Çünkü otobüslerimiz ve metro sistemimizin zaten şehrin toplam enerji tüketiminden aldıkları pay sadece yüzde 1 civarında. Jennifer, Peki ikinci adımda ne yaptınız? diye sorar. John, Etkin trafik yönetimi diye cevaplar. Üstün metro sistemimiz ve şehir trafiğindeki paralı geçişlerimiz sayesinde elbette yolcu araç trafiği ciddi oranda düştü, ancak çok sayıda banliyöde yaşayan insan ve tedarikçi buraya halen kendi arabalarıyla geliyor. Fakat artık sürücüleri çevre yollarındayken trafik sıkışıkları riskleri hakkında bilgilendirebiliyoruz. Ardından otomatik rehberlik sistemlerimizle onları şehirdeki boş otoparklara yönlendiriyoruz. John un enteresan konuşması, Jennifer in cep telefonunun çalmasıyla kesilir. Jennifer yüzünü aydınlatan bir gülümseme ile arayanı Merhaba Mike diye selamlar. Oldu, şahane, şimdi geliyorum der ve cep telefonunu kapatır. John, söylediklerin kesinlikle doğruymuş. Bu otomatik rehberlik sistemi az önce erkek arkadaşımı tam senin binanın karşısındaki boş otoparka yönlendirmiş. Ondan beni almasını istedim. John un elini sıkar ve yarım kalmış içki bardağını masaya bırakır. İçki ve tüm bilgiler için çok teşekkür ederim. Hoşçakal!. Norbert Aschenbrenner
Ulaşım Fikir treni Avrupa turunda Avrupa nın 2011 Yeşil Başkenti olan Hamburg, Siemens in desteğiyle Geleceğin Şehirleri için Vizyonlar adı altında karşılıklı etkileşimli bir sergi açtı. Önümüzdeki aylarda Fikirler Treni, 6 vagonuyla 100 ün üzerinde çevreci projeyi tanıtacak. Enerji ve mobilite gibi temel konular hakkında bilgiler sunacak. Siemens bu etkinliğe katılarak çevrenin korunmasına yeni bir enerji vermek ve Avrupa nın dört bir köşesine yayılacak sürdürülebilir teknolojiler için bir iletişim kanalı kurmak istiyor. ikirler Treni ni teknik cihazlar ve ilişkili etkinliklerle destekleyen Siemens, Av- F rupa nın her tarafında gidecek bir seyahat lokomotifi tahsis ederek geleceğin teknolojilerini anlatan sergiler sunacak. Dünya Hepimizin adlı teşhir vagonunda, ziyaretçilerin tek bir düğmeye basarak akıllı şebekelerin mevcut şebekelerden ne kadar farklı olduklarını ve ne gibi avantajlar sunduklarını öğrenmelerini sağlayacak. Gösterilen filmlerde, Siemens in örneğin rüzgar türbinleri veya elektromobilite çözümlerinin geliştirilmesi ve üretimi gibi enerji üretimi ve nakil sunumlarıyla, çevre dostu enerjiye yaptığı katkıları anlatılacak. Hamburg daki Fikirler Treni nin lansmanında, Siemens Kuzey Almanya Bölgesi Başkanı Michael Westhagemann, Şehirlerimizi daha yaşanılabilir kılmaya herkes yardım edebilir. Buna biz de katkıda bulunmak istiyoruz ve sürdürülebilir şehirler kurulması çabalarına aktif bir şekilde müdahil oluyoruz demişti. Siemens AG, dünyanın en büyük elektrik mühendisliği ve elektronik aletler şirketlerinden biri olmasının yanı sıra, aynı zamanda şehirler için geliştirilmiş çevre dostu altyapı çözümleri konusunda da dünyanın en büyük tedarikçilerinden biri. CO2 salınımını azaltan ve iklim ile çevrenin korunmasına katkıda bulunan teknolojiler daha şimdiden giderek artan bir trend ile şirketin toplam gelirlerinin üçte birini oluşturuyor. Çevreci portföy. Siemens bugün dünyanın en kapsamlı çevre dostu ürünler ve hizmetler yelpazesine sahip. Çevreci Portföy sayesinde Siemens müşterileri, dünya genelinde karbondioksit salınımlarını toplamda 270 milyon ton civarında azaltabilmiş durumda. Bu rakam dünya metropollerinden Hong Kong, Londra, New York, Tokyo, Delhi ve Singapur un yıllık toplam CO2 salınımlarına eşdeğer. Siemens AG (Berlin ve Münih) endüstri, enerji ve sağlık bakım sektörlerindeki elektronik aletler ve elektrik mühendisliği alanlarında küresel bir güç merkezi konumunda. 160 yılı aşkın bir süredir teknolojik mükemmellik, inovasyon, kalite, güvenilirlik ve beynelmilelliğiyle tanınan Siemens, toplam gelirlerinin üçte birini temsil eden yeşil ürünler ve çözümlerden elde ettiği 28 milyar Euro ile dünyada çevreci teknolojiler alanında en büyük tedarikçi. 30 Eylül 2010 da biten 2010 mali yılında, toplam gelirleri 76 milyar Euro yu, net karı 4,1 milyar Euro yu bulmuş durumda. Siemens in 2010 Eylül ayı sonu itibarıyla dünya genelinde 405 bin çalışanı bulunuyor. Gelecek&Trendler 7
8 ŞEHİRLER&ALTYAPI Yeşil binalar Yeşil bir bina nasıl çalışır? Dünya genelinde enerji gereksinimlerimizin yaklaşık yüzde 40 ı binalardan kaynaklanıyor. Bu rakam toplam CO2 salınımlarının yüzde 21 ine işaret ediyor. Bu göstergelerin beklenen bir sonucu olarak AB, 2004 teki Yeşil Binalar programının ardından 2007 de Yeşil Binalar Artı yı başlatmıştı. O günden bu yana Avrupa dışındaki pek çok ülkede de benzer programlar devreye alındı. 6 2 7 1 1 Aydınlatma İşyerlerinde ve ticari mülklerde, floresan tüpleri halen standart birer donanım olarak kalmaya devam ediyor. Ancak onların devri çok yakında kapanacak. Işık yayan diyotlar (LEDler) hem oldukça çekici mimari görüntüler yaratır hem bakım maliyetleri son derece düşüktür. Ayrıca öncüllerinden üç kat daha fazla enerji tasarrufu sağlarlar ve ayrıca geleneksel telli ampullerle kıyaslandıklarında yüzde 90 daha çok enerji etkinidirler. Yakın bir gelecekte, kağıt kalınlığında organik katmanlardan oluşan (OLED) ve çok daha enerji etkini diyotlar ile son derece şık ve keyifli bir aydınlatma yaratmak mümkün olacak. 3 5 4 8 2 Sensörler Yaratıcı kontrol mühendisliğinde kullanılan oda iklimlendirme, hava kalitesi ve hareket sensörleri sayesinde ısıtmada, havalandırmada, iklimlendirmede ve aydınlatmada yüzde 30 a varan enerji tasarrufları yapmak mümkün olabilir. Siemens hali hazırda koku sensörleri üzerinde çalışıyor. Oda içindeki hava kalitesi bozulmaya başladığında kontrol sistemi haberdar edilerek odaya ozon gönderecek bir komut verdiriliyor.
3 Oda kontrolü Oda kontrolü sayesinde yüzde 14 e varan enerji tasarrufları yapmak mümkün olabilir. Üstün kontrol hassasiyetine sahip sistemlerle odanın iklimi optimumlaştırılarak sık sık sıcaklık ayarlamaları yapmak gereksiz bir hale getirilebilir. 4 Dış cepheler Bina cephelerinin ısı yalıtımında bugünlerde stirfom veya fiberglas gibi klasik malzemeler yerine nano malzemelerden yapılmış akıllı ayrıştırıcılar kullanmak çok moda. Bu akıllı elbiseler elektronik olarak çalıştırılır. Araştırmacılar şu anda ısının sabit bir seviyede tutulabilmesini sağlamak için ışığın pencereden girişini kontrol edebilen sistemler üzerinde çalışıyor. 5 Güç-ısı eşleştirme Küçük şirketler ve evler için artık güç-ısı eşleşmesi yapan mini tesislerden faydalanılarak enerji üretmek mümkün. Örneğin blok ısı ve güç tesisleri gibi bu tesisler, aynı anda hem elektrik hem ısı üretebilmekte. Avantajı ise eşleşme sayesinde kullanılan enerjinin geleneksel enerji üretimine kıyasla çok daha etkin kullanılması. Ayrıca CO 2 salınımı da dikkate değer oranda azalmakta. 6 İklimlendirme Odanın her yerinde aynı seviyede olan konforlu bir iklimlendirmeyi hedefleyen geleceğe dönük süreçlerin arasında beton çekirdek aktivasyonu da yer alıyor. Burada içinde soğuk veya sıcak suyun olduğu entegre tüpler aracılığıyla beton kısımların depolama kapasiteleri artırılmakta. Avantajı ise düşük yatırım ve faaliyet maliyetlerinin yanı sıra düşük elektrik tüketimi. 7 Aydınlık kontrolü Sensörler, dış sıcaklık ve aydınlıkla ilgili verileri toplar ve sonra panjurlara ve aydınlatma sistemine mevcut duruma uygun gelecek komutları gönderir. 8 Akıllı elektrik saatleri Bugüne kadar özel tüketicilerin, küçük ve orta boy işletmelerin, enerjiye harcadıkları paranın ne kadarını pencereden dışarı attıklarını bilmelerine olanak yoktu. Sıradan yıllık tüketim faturalarında hiçbir ayrıntıya yer verilmezdi. Oysa bugün akıllı saatler olarak bilinen zeki elektrik ölçerler, mevcut elektrik tüketimini her 15 dakikada bir ölçebilmekte. Bu sayede sadece elektrik tüketimi hakkında daha fazla bilgi edinilmiş olmakla kalınmıyor, ayrıca enerji tedarikçilerinin zamana bağlı tarifelerinden de faydalanmak mümkün olabiliyor. Gelecek&Trendler 9
10 ŞEHİRLER&ALTYAPI Elektrikli mobilite Kablosuz şarj Siemens in geliştirdiği endüktif şarj sistemi sayesinde otomobil sürücüleri gelecekte artık elektrikli arabalarının akülerini şarj etmek için bir kabloya ihtiyaç duymayacak. BMW nin işbirliğiyle gerçekleştirilen bu temassız teknoloji, sürücülerin şarj için otobanda kısa süreli durmaları halinde de çalışacak. En yakındaki şarj istasyonu kolaylıkla devreye girerek görünmez bir şekilde arabanın aküsünü doldurabilecek. Sistemin kapasiteleri, Haziran 2011 de Alman Çevre Bakanlığı nın fonladığı bir proje kapsamında Berlin deki birkaç araç üzerinde test edilecek. Elektrikli mobilitenin yaygınlaşmasının önündeki en büyük engellerden biri de yaygın ve güvenilir bir şarj altyapısının olmamasıdır. Elektrikli arabalar, içten yanmalı araçların depolarını yeniden doldurmalarından çok daha sık kendi akülerini şarj etmek zorunda olduklarından, sürücülerin ve araçların gereksinimleri doğrultusunda değişik şarj tekniklerine gerek vardır. Siemens in geliştirdiği endüktif şarj konsepti taksi durağında bekleyen taksiler gibi, özel araçlarında otomatik olarak şarj edilmesini mümkün kılacak. Bu şarj istasyonu, tamamıyla yeraltına gömülmüş bir birincil bobin üzerinden genel şebekeye bağlanıyor. İkincil bir bobin ise arabaya takılıyor ve iki bobin arasındaki mesafe genellikle 8 ile 15 santimetre arasında oluyor. Sürücü şarj etme sürecini başlattığında, birincil bobin üzerinden elektrik akımı akmaya başlıyor. Ortaya çıkan manyetik alan ile aküyü şarj eden ikincil bobinin içinde bir elektrik akımı endüklenmiş oluyor. Elektriğin tüm bileşenlerinden geçerek aküye ulaşımı yüzde 90 ın üzerinde bir verimlilikle gerçekleşiyor. Manyetik alan ise sadece iki bobin arasında önceden belirlenmiş bir bölgede yaratılıyor. Sistem tarafından üretilen manyetik alanın gücü ve alanı uluslararası tavsiye edilen 6,25 mikrotesle seviyesinin bir hayli altında oluyor. Mayıs ayından itibaren 3,6 kilovatlık bir şarj gücüne sahip bir prototip, elektrikli araçlarda denenmeye başlanacak. Temmuz ayından itibaren ise sistemi gerçek yaşam koşullarında müşteri geri beslemelerini toplamak üzere Berlin de deneme sürüşleri yapılacak. Siemens in Hannover Messe 2011 fuarında tanıttığı sistem, arabanın aynı zamanda bir saklama birimi olarak çalışabileceği ve enerjisini güneş ve rüzgar enerjisi santrallarından sağlayarak akıllı kullanımın da önünü açıyor.