TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023 SEKTÖR TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

Benzer belgeler
TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023 SEKTÖR TOPLANTISI

TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023 KONGRESİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

AR&GE BÜLTEN 2016 OCAK-ŞUBAT SEKTÖREL SÜT SEKTÖRÜNE BAKIŞ

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI. Dr. Osman Orkan Özer

SAĞLIK DİPLOMASİSİ Sektörel Diplomasi İnşası

KUZEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT ANALİZİ

TÜRKİYE TARIMI, GELİŞMELER ve GENÇ TARIMCILAR

Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği

TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK

BÜTÜNLEŞİK SU YÖNETİMİ İÇİN YEREL ÇERÇEVENİN PLANLANMASI PAYDAŞLAR ÇALIŞTAYI. GAP Tarımsal Sorunlar, Çözüm Önerileri ve GAP TEYAP

KALKINMA KURULU ŞANLIURFA KASIM 2015 TARIM VE KIRSAL KALKINMA KOMİSYONU TRC BÖLGE PLANI KOORDİNASYON VE İZLEME KOMİSYONLARI

Havza Rehabilitasyon Projeleri Planlaması, Uygulaması ve Çıkarımlar. Halil AGAH Kırsal Kalkınma Uzmanı Şanlıurfa, 2013

Tarımın Anayasası Çıktı

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ

KUZEY DOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT (SWOT) ANALİZİ(2012)

T.C. Kalkınma Bakanlığı

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007

T.C. GIDA,TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TÜRKİYE TARIM HAVZALARI ÜRETİM VE DESTEKLEME MODELİ. 30 Havza

Tarımda Yenilikler, Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği

Avrupa Birliğine Uyum Danışma ve Yönlendirme Kurulu Toplantısı

Uluslararası Diplomatlar Birliği Universal Partners

Sağlıklı Tarım Politikası

Sonuç Bildirgesi.

KONYA İLİ TARIM SEKTÖRÜ YATIRIMLARI İÇİN NEDEN


ÜSİMP UNİVERSİTE SANAYİ İŞBİRLİĞİ DENEYİMLERİ ÇALIŞTAYI, 9-10 Ocak 2013, Ankara

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU

GAP BÖLGESİ NDE TARIM VE TARIMA DAYALI SANAYİDE ENTEGRE KAYNAK VERİMLİLİĞİ PROJESİ

PANEL SONUÇ BİLDİRGESİ

ÇÖLLEŞME VE EROZYONLA MÜCADELE KOMİSYONU

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023 TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023

MUĞLA İLİ TARIM VE HAYVANCILIK ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU

İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ SONUÇ DEKLARASYONU

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 28. Toplantısı. Yeni Kararlar

GIDA GÜVENLİĞİ VE YENİ TARIM POLİTİKASINA İLİŞKİN ÖNERİLER

ÇANAKKALE NİN GELİŞME ALANLARINDA EKOLOJİK YAKLAŞIMLAR. İsmail ERTEN

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER

TURQUALITY Projesine Nasıl Başvurulur?

Küresel Rekabetin ARGE ve İnovasyon Boyutu

TR 61 DÜZEY 2 BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (ANTALYA-ISPARTA-BURDUR)

Yeşil Kitap Çerçeve, Temel Bulgular ve Politika Önerileri

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi

TARIM - AGRICULTURE. İlkay Dellal. 6 th March 2018, Bilkent Hotel, Bilkent- Ankara 6 Mart 2018, Bilkent Otel, Bilkent Ankara

PAMUK RAPORU Şekil-1 Pamuk ve Kullanım Alanları (Kaynak;

ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞTAYI Türkiye Nükleer Güç Programı 2030

UR-GE PROJESİ NEDİR?

TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023 TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK Tarımda Markalaşma ve Özgün Ürünler 2023

AB Destekli Bölgesel Kalkınma Programları

Küme Bazlı Yerel Ekonomik Kalkınma Girişimleri ve Yenilikçilik

Yerel yönetimler (belediye, il özel idaresi, köy tüzel kişiliği, muhtarlıklar),

DOÇ. DR. MEHMET BOZOĞLU DOÇ.DR. KÜRŞAT DEMİRYÜREK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ 18 EYLÜL 2012 MERZİFON

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

URGE NEDİR? DOĞAL TAŞ SEKTÖRÜNDE FİRMALAR URGE PROJESİ KAPSAMINDA FİRMALAR

4.GIDA GÜVENLİĞİ KONGRESİ KAPANIŞ BİLDİRGESİ

Tarımda inovasyon küresel ölçekte stratejik değer kazandı

TOHUMCULUK SEKTÖRÜ ULUSAL STRATEJİ GELİŞTİRME PROJESİ

Türkiye de Son Dönem Bölgesel Gelişme Politikalarının Değerlendirilmesi ve Gelecek Gündemi. Bölgesel Gelişme ve Yapısal uyum Genel Müdürlüğü

Komisyon 5 Mesleki Teknik Öğretim ve Yaşam Boyu Öğrenme Komisyonu Kararları

TÜRKİYE NİN STRATEJİK VİZYONU PROJESİ

Gıda Tarım ve Hayvancılık Rekabet Gücü Temel Bulgular. Mevzuat, Arge ve Inovasyon

TTGV İnovasyon Esaslı Rekabetçilik Analizi Modeli. Mayıs 2015

SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM ve BİTKİ KORUMA

4. TÜRKİYE - AVRUPA FORUMU

II. KKTC KOBİ ZİRVESİ GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ GELECEK STRATEJİLERİ KONFERANSI

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ KENT, BÖLGE, ÇEVRE UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

TÜSİAD Kayıtdışı Ekonomiyle Mücadele Çalışma Grubu Sunumu

ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET

ORGANİK TARIM HIZLA GELİŞİYOR

ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI SEKTÖRÜ RAPORU

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

MEZOPOTAMYA KALKINMA VE PROJE DANIŞMANLIK

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ TORBALI SONUÇ RAPORU

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR STRATEJİK PLANI

Rekabet Gücü = Çiftçinin Refahı

ÜSİMP 2013 Altıncı Ulusal Kongresi, Mayıs 2013, Düzce Üniversitesi

ARAZİ KULLANIM PLANLAMASI

BİYOYAKITLAR ve ENERJİ TARIMI. Prof. Dr. Fikret AKINERDEM Yrd. Doç. Dr. Özden ÖZTÜRK S.Ü. Ziraat Fakültesi

AB ve Türkiye Sivil Toplum Diyaloğu - IV Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Hibe Programı

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi tarafından düzenlenen Filistin Ulusal Projesi Görüşler ve Perspektifler Sempozyumu Filistin in çeşitli kesimlerinden

İSLAM DÜNYASI İSTANBUL ÖDÜLLERİ SUNUŞ

TÜRKİYE - KATAR STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

T.C EKONOMİ BAKANLIĞI. İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanlığı

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK: YEŞİL BİNALAR & NANOTEKNOLOJİ STRATEJİLERİ. Muhammed Maraşlı İMSAD-UNG Çalışma Grubu Üyesi

TÜRK DÜNYASI KIZIL ELMA ÖDÜLLERİ SUNUŞ

İZMİR BÖLGESEL GELİŞME PLANI İLERİ TEKNOLOJİYE DAYALI SANAYİLER SEKTÖRÜ ÇALIŞTAYI 10 TEMMUZ 2009 SONUÇ RAPORU

Sorunlar ve Yenilikler

DEVLET TEŞVİKLERİ HIRSIZLIĞI TEŞVİK EDİYOR!..

TKDK DESTEKLERİ AKSARAY YATIRIM DESTEK OFİSİ

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI. İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanlığı. Hatice Şafak BOZKIR İG Uzmanı

DÜNYA GIDA GÜNÜ 2010 YENİ GIDA YASASI VE 12. FASIL MÜZAKERE SÜRECİ. Fatma CAN SAĞLIK Tarım ve Balıkçılık Başkanı Avrupa Birliği Genel Sekreterliği

ÇUKUROVA NIN BÜYÜK ÖLÇEKLİ. TARIM ve HAYVANCILIK İŞLETMELERİYLE BULUŞUYORUZ!

Transkript:

TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023

Türkiye nin Stratejik Vizyonu 2023 Stratejik Lokomotif Sektörler TARIM, GIDA VE HAYVANCILIK 2023 Tarım, Gıda ve Hayvancılık 2023 Sektör Toplantısı ( 31 Ekim 2013, İstanbul ) TASAM ın girişimi ile T.C. Cumhurbaşkanlığı Manevi Himayelerinde başlatılan ve 6 yıldır devam eden Türkiye nin Stratejik Vizyonu 2023 projesi çerçevesinde 6 ana tema altında toplanan Makro Öngörülerin tamamlanması üzerine, Türkiye yi 2023 hedeflerine ulaştıracak 10 Stratejik Lokomotif Sektör belirlenmiş, çalışma ve eylem planı çıkarılmıştır. Tarım Gıda ve Hayvancılık 2023 çalışmaları kapsamındaki Sektör Toplantısı 31 Ekim 2013 te İstanbul Bayrampaşa daki Titanic Business Hotel Europe da yapıcı ve samimi bir ortamda gerçekleştirilmiştir. TASAM tarafından sektör aktörlerine yönelik düzenlenen ve tarım - gıda - hayvancılık politikalarında meydana gelen değişim ve gelişmelerin ayrıntılı şekilde irdelendiği Toplantı da; Tarım Sektöründe İnovasyon, İnsan Kaynağının Dönüşümü ve Rekabetçi Kurumsal Kapasite 2023, Tarım Gıda ve Hayvancılıkta Dış Kapasite İnşası 2023 (Orta Doğu, Yakın Asya ve Afrika), Tarımda Markalaşma ve Özgün Ürünler 2023, Bölgesel Kalkınma Projeleri (GAP, DAP, DOKAP, KOP vb) Potansiyel ve Fırsatlar, Tarım, Gıda ve Hayvancılık Sektör Derinliği - AB Ortak Tarım Politikası ve Türkiye, Biyo - Çeşitlilik ve GDO lu Ürünler, Arz ve Gıda Güvenliği 2023, Kırsal Kalkınma, Çok Boyutlu Üretim Güvenliği 2023, Et, Süt ve Su Ürünleri, Perspektif 2023, İklim Değişiklikleri; İklim Biliminin Geliştirilmesi, Çok Boyutlu Bölgesel Öngörüler, Fırsat ve Risk Senaryoları 2023, Çin, Hindistan, Rusya ve Brezilya; Rekabet ve Fırsatlar 2023, Türk Tarımının Model Rolü, Tarımsal Desteklemede Yeni Modeller, Tarımsal Üretim ve Pazarlamada Yeni Perspektifler şeklinde ifade edilen 13 başlık üzerinde durulmuştur. TASAM Başkanı Süleyman Şensoy un moderatörlüğünü yaptığı Sektör Toplantısı nın konuşmacıları; İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Heperkan, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahri Bayıroğlu, Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Bekmez, İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Karataş, Doç. Dr. Gökhan Özertan, İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Necla Öykü İyigün, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Zeki Şahinler, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Uzmanı Dr. Suat Yılmaz, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Arif Behiç Tekin, Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Ramazan Çakır, Mevlana Kalkınma Ajansı Yetkilisi Arif Köseoğlu, Emanetçiler Derneği Yetkilisi Arif Şen, Konya Ticaret Odası Yetkilisi Hasan Hüseyin Motuk, Tarım Ekonomisi Uzmanı İsmet Şeker, İstanbul İl Özel İdaresi Yetkilisi Sadettin Çakır, Özel Sektör Temsilcisi Salih Bulancak ve Ziraat Mühendisi Tülin Aysan olmuştur. 1

Bakanlık temsilcileri ve çok sayıda akademisyen ile kurum, sektör ve medya temsilcilerinin katılımı ile interaktif bir ortamda gerçekleştirilen Toplantı da planlanan konular, programa uygun olarak tüm yönleri ile ele alınmıştır. Toplantı sırasında ortaya konan görüşler aşağıda özet olarak sunulmaktadır. Stratejik Lokomotif Sektörler içinde Tarım, Gıda ve Hayvancılık 2023 çalışmaları, kaynakların etkin kullanımı ilkesine direkt vurgusu ile en başta gelmektedir. Geniş bir etki alanı alanına sahip olması nedeniyle tarım politikaları, ülkelerin siyasal, ekonomik ve sosyal politikalarının en önemli unsuru konumundadır. Tarım sektörünün temel hedefi ise üretim, arz ve gıda güvenliğidir. Dünyanın bütün ülkelerinde beslenme, gıda ve sağlık konuları önem sıralamasında ilk sırayı oluşturmakta sürdürülebilir gıda güvenliği ise hayati bir konsept olarak karşımıza çıkmaktadır. Brezilya, Çin, Hindistan ve Rusya özelinde tarım gıda ve hayvancılık politikalarında izlenen yöntem ve stratejiler oldukça anlamlıdır. Brezilya, bilimsel tarım çalışmaları ve devlet - özel sektör - sivil toplum kuruluşları uyumu sayesinde oluşturduğu politika ile Afrika da toprak geliştirmenin yanı sıra toprak ıslahını da sağlamaktadır. Brezilya nın Afrika açılımındaki temel dinamik olan tarımsal araştırmaların yanı sıra Çin örneğinde gerçekleştirilen going-out ( dışa açılma ) stratejisi ve diğer benzeri uygulamalar, Türkiye nin de ilerleme yolunda öncelikle tarımsal araştırmalara ve dışa açılma politikalarına ağırlık vermesinin gereğini ortaya koymaktadır. Tarımın iki önemli etmeninin su ve ışık olduğu unutulmadan ar-ge çalışmalarına ağırlık verilerek, çiftçilerin modern ve yüksek teknolojiye kaydırılması gerekmektedir. Tarımsal danışmanlık ve çiftçilerle saha görüşmeleri konusuna da ağırlık verilerek bu anlamda envanter çalışmalarının ciddi şekilde tutulması da büyük önem taşımaktadır. Hâlihazırda bölgesel kalkınma eksikliğinden kaynaklanan sorunlar bulunmaktadır. Ancak temel çözüm; ar-ge çalışmalarına ve teknolojik altyapıya ağırlık verilmesinden geçmektedir. Bu bağlamda tüm dünyadan bilimsel tarım çalışmalarına ağırlık veren isimlerin toplanarak çok yönlü ve inovatif çalışmalar yapması bir öneri olarak değerlendirilebilir. Tarım stratejik bir sektör olduğu için kendi kendine yetiyor olmak ve sürdürülebilir gıda güvenliği üzerinde ısrarla durulmalıdır. Bu konularda inovatif tedbirler alınması ve çözüm yolu olarak insan kaynağı niteliğinin dönüşümü de son derece önemlidir. Tarım politikaları paralelinde ilgilenilmesi gereken öncelikli konular arasında eğitim faaliyetleri gelmektedir. Yükseköğretim kurumlarında, veterinerlik fakültesi açma girişimlerinde artış gözlemlenmektedir. Oysa sürdürülebilir gıda politikası açısından veterinerlik fakültesi sayısının azaltılması gerekmektedir. Öte yandan bürokrasi ile üniversite arasında da güçlü ilişkiler kurulması gerekmektedir. Projelerin sanayi işbirliği olmadıkça akademi açısından yürütülmesinde çok zorluklar çıkmaktadır. Türkiye tarım - gıda konusunda uluslararası akademik kongrelerde pek yer almamakta, araştırma projesi yürütücüleri yetersiz kalmaktadır. Ülkemiz bu konuda yeterli akademik seviyede değildir, gıda alanında bilgi kirliliği mevcuttur. Belli bir akademik seviyeye ulaşmak ise doğru bilgi ve sayısal verilere erişmekle mümkün olacaktır. 2

Türkiye nin Stratejik Vizyonu 2023 projesinin ismindeki vizyon kavramını, Stratejik Lokomotif Sektörler arasında öne çıkan Tarım, Gıda ve Hayvancılık alanında bilhassa dikkate almak, ortak sorunların olduğu yerde çözümlerin nasıl üretildiği sorusuna verilecek cevaba odaklanmak büyük önem taşımaktadır. Türkiye teknolojide geri olmakla birlikte, ekonomi alanındaki paradigma değişikliği ise üzerinde durulması gereken diğer bir hayati konudur. Tarımsal üretim için salt toprağa ihtiyaç yoktur. Nicelikten ziyade nitelikli tarım politikalarına ihtiyaç vardır. İsrail örneğinde olduğu gibi; zengin topraklara sahip olmaktan ziyade nitelikli toprak işleme ve kullanma metotlarının gerekliliği öne çıkmaktadır. Ülkemiz, zeytin üretimi konusunda oldukça iyi olmasına rağmen uluslararası camiada Türkiye nin adından söz eden yoktur. Bunun için uluslararası ağlarda olmak elzemdir. Bu anlamda önümüzdeki zihinsel eşik, insan kaynağı niteliğinin dönüşümü ile alakalıdır. Tarım, gıda ve hayvancılık çalışmaları, ülke kalkınmasında önemli ve stratejik bir faktör olduğu için bilhassa kırsal kalkınma ile yoksulluğun azaltılması için kent - kır oranı arasındaki farkın azaltılması gerekmektedir. Sürdürülebilir kırsal kalkınma modeli olarak toplantıda sunulan Manisa ili Yuntdağı yöresinde gerçekleştirilen tarımsal, ağaçlandırma ve kırsal altyapı projeleri, il geneline, aile işletmelerine ve ülke ekonomisine büyük katkılarda bulunmuştur. Böylelikle kırsal kesimin yaşam standartlarının yükseltilmesi hedefine ulaşılmıştır. Asya ve Afrika daki büyümeye paralel modern şehirleşmenin güçlenmesi ile, peyzaj ve süs bitkileri alanında cari açığın azaltılmasını etkileyebilecek boyutta bir potansiyel mevcuttur. Bu alandaki yetersiz kurumsallaşmaya rağmen büyüme oranı yıllık %20 olarak kaydedilmektedir. Bir ülkede sağlıklı bir üretim olabilmesi için tüketimin de o oranda olması gerekir. Ancak bu durum maalesef Türkiye de istenen düzeyde gerçekleşmemektedir. Hatta tarım ve gıda ürünlerinin pazarlanmasına aracılık eden kurumlar, üreticiden daha fazla kazanç elde etmektedir. O yüzden, tarımla ve hayvancılıkla uğraşan insanlara, özel kaynaklar sağlanması gerekmektedir. Bölgesel kalkınma projeleri ve potansiyel fırsatlar bağlamında; GAP, DAP, DOKAP gibi projelere Türkiye nin tarım ambarı olan Konya Ovası Projesi de eklenmektedir. Konya ili ve tarım konusu beraber zikredilmekte, Bölge de tarım arazilerinin yatırımcılara nasıl ulaştırılabileceği konusunda çalışmalar sürdürülmektedir. Konya da su ihtiyacı düşük bitkilerin ekilmesi, organik tarıma daha fazla ağırlık verilmesi, dondurulmuş ürünlere yönelik çalışmalar ve stratejiler söz konusudur. AB 2020 Ortak Tarım Politikası ndaki 2 sütunlu yapıda doğrudan destek ve ülkelerin kendi inisiyatifleri kullanılarak çiftçilere ödeme sunulurken 3 meydan okuma söz konusudur: ekonomik, çevresel ve bölgesel kalkınma ile ilgili bu konular hakkındaki çalışmalar da tekrar gözden geçirilmelidir. 3

Meşhur Ne yiyorsanız O sunuz sözünden hareketle %2-3 oranında pay ayrılan tarım sektörüne daha fazla değer atfedilmelidir. Bu anlamda Türkiye tarım politikası ile AB 2020 Ortak Tarım Politikası nı uyumlu hale gelecek şekilde değerlendirilmelidir. Aynı zamanda vergilendirme, tarım ve sanayi arasındaki geçiş noktasındaki dışsallıklar da içselleştirilmelidir. Tarım çok boyutlu ve stratejik bir alan olduğu için; çevresel faktörler, sanayi ve ekonomi boyutlarıyla da değerlendirilmek durumundadır. İnovasyon içselleştirilirken cihazlarla birlikte sistemin de inovatif olması gerekmektedir. Öte yandan verimli kalkınmacılık ve kârlılık ilkeleri konusunda meseleye bütüncül yaklaşmanın önemine inanarak çiftçilerin haklarını korumaya yönelik düzenlemeler yapılmalıdır. Dünyadaki gıdaların %67 sinin küçük çiftçiler tarafından karşılanmasına rağmen stratejilerin %33 paya sahip konvansiyonel çiftçiler üzerinde belirleniyor olması noktasında yenilik ve düzenlemelerin yapılması gerektiği aşikârdır. Bu anlamda çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla bağlantı kurmak ve çalışma yapmak anlamlı olacaktır. Tarım sektöründe inovasyon ve insan kaynağının dönüşümü konusunda ciddi sıkıntılar mevcuttur ve bu konu sürdürülebilir büyüme ve üretim için de büyük önem taşımaktadır. Tarım politikalarına olan yaklaşım, Einstein ın İnsanların kafalarındaki yapıyı değiştirmek atomu parçalamaktan daha zordur sözüyle ifade edilebilir. Türkiye nin var olan eski zihin yapısı ve uygulamasıyla hareket etmek, sürdürülebilir kalkınmada tarıma düşen rolü azaltmak anlamına gelecektir. Tarım politikasında var olan diğer bir sorun ise arazi dağılımı ve yanlış kullanımıdır. Ayrıca tarım politikalarında proje üretimi konusunda uzmanların olmaması da ayrı bir sıkıntı teşkil etmektedir. Tarım konusunda ciddi anlamda veri eksikliği ve kurumsal yönetim ilke eksikliği söz konusudur. İnovasyon ve insan kaynağının dönüşümü önemli olmakla birlikte birçok aktörü sisteme dahi etmek de çok önemlidir. Sivil tolumun, üniversite ve yüksekokulların yine var olan sisteme dâhil olmaları elzemdir. Aynı zamanda medya kanalıyla kamu spotlarının oluşturulması kamu diplomasisi açsından da önemlidir. Tarım konusundaki tutuculuk üzerinde durulması gereken bir konudur. Örneğin İsrail, tarım politikasıyla tüm dünyaya örnek teşkil etmektedir. Filistin ve Ürdün ün ise İsrail e komşu olmalarına rağmen bu alanda herhangi inovatif girişimleri mevcut değildir. Tarım sektöründe inovasyon konusunda ana sorunlar, sorunlar arası ilişkiler ve çözüm yolları hakkında bir yol haritası oluşturulması gerekmektedir. Ana sorunların başında ise tarım arazilerinin durumu, makine kullanımı, insan kaynağı ve örgütlenme problemleri gelmektedir. Arazilerimiz dağınık durumdadır. Fazla tüketilen tohum ve tarım ilaçları da ülke ekonomisine zarar vermektedir. 4

Türkiye tam bir makine çöplüğüne dönüşmüş, yanlış ve bilinçsizce makine kullanımı yaygınlaşmıştır. Bu konuda köylü ile yapılabilecek faaliyetler konusunda çalışılması gerekmektedir. Ancak Türkiye de, gıda tüketimi yerine fazla tüketilen petrol ve ulaşılmak istenen petrol kaynakları konuşulmaktadır. Aynı zamanda toplumda yerleşik hukuk normları, mülkiyet hakları ve körü körüne zavallı köylü edebiyatı yapan bir direnç de söz konusudur. Edebiyatımızın, sinemamızın 80 yılında zavallı köylü teması işlenerek büyük toprak sahipleri rencide edilmiştir. Bu durumdan en çok zararı da yine köylüler görmüştür. Çiftçiler iç kesimlerde tam kapasite yılda 55 gün çalışabilmekte, kalan 310 günü ise verimsiz geçirmektedir. Dolayısıyla çiftçilere yönelik tüm yıla yayılan faaliyet alanları geliştirilmelidir. İlaveten rekabetçi kurumsal kapasite bağlamında temel hedef, dört kişilik asgari ücretle geçinen bir ailenin erişebileceği, yurtdışı pazarlara açılabilecek fiyatlarla üretim yapmak zorunluluğu söz konusudur. Mazeretlere sığınmak yerine maliyet artırıcı faktörlerle mücadele edilmesi gerekmektedir. Bu konudaki çözüm önerileri olarak şu konular dikkate alınabilir: 1. Vefat tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde tapuların ölülerden dirilere devredilmesi varislere kanuni bir yükümlülük haline getirilmeli, bir takım cezai müeyyideler konulmalıdır. Tarım arazilerinin tapularının yaklaşık dörtte üçü vefat etmiş kişilerin üzerine kayıtlıdır. 2. Arazi bölünmesi önlenmeli, varislerden Çiftçi Kayıt Sistemi ne kayıtlı ve mesleği çiftçi olana öncelik tanınmalı ve diğer hisseleri alması için avantajlı kredi veya taksitle ödeme hakkı tanınmalıdır. 3. Komşu parseli satın alıp tevhit ( parsel bütünlemesi ) yapmak teşvik edilmeli, vergi avantajı ile özel ve uygun kredi sağlanmalıdır. 4. Asıl mesleği çiftçi olmayan ve Çiftçi Kayıt Sistemi ne kaydı bulunmayan tarım arazisi sahiplerine ek vergiler koymak suretiyle araziyi satması teşvik edilmelidir. 5. Bölgesel coğrafi, iklim ve verim durumlarına göre minimum verimli büyüklük tespit edilmeli, o hedefe ulaşana değin ölçek büyütme desteklemeleri devam etmelidir. 6. Ülkemizde tarımsal örgütlenmeler - istisnalar hariç - hep bir hak arama vasıtası olarak görüldüğünden siyasallaşmış, üretime ve verimliliğe katkısı az olmuştur. Bu kurumlar Üretim, verimlilik konularına yoğunlaşmalıdır. 5

7. Çiftçi örgütlenmeleri; üretim teknikleri, çiftçi eğitimi, tedarik, pazarlama, makineleşme, ölçek büyütme gibi sorunlara odaklanmalıdır. 8. Zaten küçük ölçekli ve hayatını zor idame ettiren işletmeler, örgütlerin aidatını dahi ödeyemediğinden yönetime etkin katılamamış ve bu örgütler nüfuz sahibi kimselerin farklı amaçlarına hizmet eder hale gelmiştir ( Şehir merkezlerinde kiraladıkları veya satın aldıkları tesislerde oluşan birçok lüzumsuz giderlerle hizmet üretemedikleri gibi işletmeler için yük haline gelmişlerdir. İyi planlanmayan verimsiz bazı ticari faaliyetlerle zarar eder konuma düşerek, soruşturmalara ve davalara konu olmuşlardır ). 9. Tarımsal örgütlerin mevcut yapıları ön yargısız ve tüm tepkiler göze alınarak irdelenmelidir 10. Tarımsal işler 12 ay ve 365 güne eşit dağılmadığından ve zamana bağlı olduğundan bölgeler arası iş gücü hareketlerini düzenleyen özel bir çalışmaya ve bu çalışmaya bağlı bir takım düzenlemelere ihtiyaç vardır. 11. Küçük işletmelerde boş zamanlarda yapılacak bir takım işlerle köy kahvelerinde geçen atıl zamanlar minimize edilmelidir ( bitkisel üretimle uyumlu hayvancılık, el sanatları, yöresel ürünler, evde yapılabilecek parça başı işler ). 12. İşletme büyüklükleri artırılmalı, buna uyumlu makine için destekleme yapılmalıdır. 13. Ortak makine ve iş gücü kullanımında, birbirine sınır arazileri olan işletmelerin ortaklığını mümkün kılacak uygulanabilir ve basit bir işletme modeli üzerinde çalışılmalı ve bir takım muafiyetler ve teşviklerle desteklenmelidir ( mikro kooperatifçilik ). 14. Son derece önemli ve doğru olan havza bazlı tarım politikasına uygun yem- süt-fabrika mesafesi 150-200 km içinde çözülebilirse maliyetler minimize olabilir, yerel markalar ve ürünler oluşabilir. Sonuç olarak Tarım Gıda ve Hayvancılık 2023 Sektör Toplantısı kapsamında; saptanan problemler karşısında ortaya konan çözüm önerilerinin tüm muhatapları tarafından sahiplenilmesinin ve Sektör ün bileşenleri olan üreticiler ve birlikleri, Bakanlık ve teşkilatları, üniversiteler ve ar-ge kurumları ile sanayi kurumları arasında tam uyum sağlanarak uygulanabilir doğru çalışmaların ivedilikle hayata geçirilmesinin son derece önemli olduğu anlaşılmaktadır. Brezilya örneğinde görüldüğü gibi birlikte uyum içinde çalıştıklarında verim ve başarı sağlaması beklenen Sektör bileşenlerinin her biri için öne çıkan öneriler özetlenerek Rapor un sonunda takdim kılınmıştır. 6

Üreticiler ve Birlikleri için Öneriler - Parsel bütünlemesi yapılmalıdır. - Üretime katkı sağlamayan makine, işçilik, tohum gibi harcamalardan kaçınılmalıdır. - Örgütler de aktif olarak konum almalıdır. - Verim ve kaliteyi etkileyen, sağlıklı çevre, doğru bakım - besleme, Verimli materyal kullanma, doğru yönetim uygulama esaslarını öğrenmek için eğitim talep edilmeli ve uygulanmalıdır. - Paydaşlar arası rekabet değil dayanışma olmalı, bireyselden çok toplumsal menfaatler önemsenmelidir. - Üretici birlikleri tarafından üyelerin menfaatleri öne çıkarılmalı ve korunmalıdır. - Üretim şartlara göre değil, pazarın talebine göre planlanmalıdır. - Üretim ve pazarlama, ayrı profesyonel birimler olarak oluşturulmalıdır. - Doğru pazar analizleri ile bir sonraki yılın üretimi planlanmalıdır. - Birliklerin oluşturduğu Merkez Birlik üzerinden Ülke genelinde planlamalar yapılmalıdır. - Üretimle ilgili problemlerin çözüm çalışmaları profesyonel birimlerce yapılmalıdır. Bakanlık ve Teşkilatları için Öneriler - Alt yapının oluşturulması için elzem olan, Sektör ün doğru bilgiye dayalı veri tabanını oluşturulmalıdır. - İlgili veri tabanı ve saha şartlarına göre işletme yapısı tanımlanmalıdır. - Destek ve teşvik mevzuatı, tanımlanan işletme yapısına ulaştıracak şekilde oluşturulup uygulanmalıdır. - İç ve dış piyasa şartlarına uygun üretim ve ürünler desteklenmelidir. - Mevzuat dışı uygulamalar, caydırıcı nitelikte cezalandırılmalıdır. - Üretici eğitim programları sonuç alınacak şekilde desteklenmelidir. - Sektör bileşenlerinin görevleri belirlenmeli ve uyumlu şekilde çalışma imkanları oluşturulmalıdır. - Sonuç alınamayan kanun, mevzuat vb. uygulamalar gözden geçirilip etkin bir yapıya dönüştürülmelidir. - Teşkilat yapısı, çözüm üretmede daha aktif ve donanımlı hale getirilmelidir. - Sektörle ilgili yap-boz uygulamalardan uzak, sağlam bir sistem oluşturulmalıdır. 7

Üniversiteler ve AR-GE Kurumları için Öneriler - Bilgi üreten kurumlar olarak üniversitelerimizin, Sektör ün içinde olduğunu ve ciddi katkı sağladığını söylemek maalesef oldukça zordur. Hâlbuki akademik çalışmaların materyal kaynağı sahadır. Bu yüzden sürekli sahada olması gereken akademisyenler, maalesef yine orada değildir. Bu durumun düzeltilmesi önem arz etmektedir. YÖK akademik yükselme kriterlerini gözden geçirmeli, araştırmaların saha etkinliğine, artı ek puan uygulaması gibi düzenlemeler yapılmalıdır. - Yetiştirici eğitimlerinin bu çalışmaların içine dâhil edilmesinin büyük katkı sağlayacağı düşünülmelidir. - Üniversite - ar-ge kurumları - üretici arasındaki önyargı ve güvensizliğin azalması, uyumlu çalışmaların çoğalması için araştırmaların saha ekinliği artırılmalıdır. - Bu çalışmalar sayesinde üreticilerin değişim ve gelişimi hızlanacaktır. - Sektör bileşenleri arasında uyumun oluşmasına katkı sağlanacaktır. - İnovatif uygulamaların, üretici tarafından kabulü ve sahaya intikali kolaylaşacaktır. - Bilginin uygulamaya geçerek, güç haline gelmesi sağlanmış olacaktır. Sanayi Kurumları için Öneriler - Sektör bileşenleri ile uyumlu olmaya özen göstermelidir. - Ürün çeşitliliği ve kalitesinin korunması ile bio-güvenliğe özen gösterilmelidir. - Pazar talepleri son derece dikkatli takip edilmelidir. - İnovasyona açık olmalı ve teknoloji iyi kullanılmalıdır. - Verimliliğe ve kaliteye özendiren ( kalite primi gibi ) uygulamalarla üretime ve üreticiye destek olmalıdır. - Kanun ve mevzuatlara hassasiyetle uyulmalıdır. 31 Ekim 2013, İstanbul 8