T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TANITMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ



Benzer belgeler
DÜNYA TURİZMİNDE GELECEĞE YÖNELİK EĞİLİMLER

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ULUSAL BİLDİRİMLERİNİN HAZIRLANMASI PROJESİ 6. ULUSAL BİLDİRİM TURİZM BÖLÜMÜ

BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı

Turistik Ürün, Turistik Ürün Çeşitlendirmesi ve Alternatif Turizm 1.Hafta Öğr. Gör. Özer Yılmaz

İçindekiler. İçindekiler

Giriş. Turizmde Mevsimsellik

BURSA ESKİŞEHİR BİLECİK KALKINMA AJANSI TR41 BÖLGE PLANI BURSA TURİZM ÖZEL İHTİSAS KOMİSYONU TOPLANTISI BİLGİ NOTU

Hizmet Sektörü Olarak Sağlık Turizminin Ülke Ekonomisindeki Rolü. Dr. Seyit KARACA TOBB Türkiye Sağlık Kurumları Meclis Başkanı

İÇİNDEKİLER. Sayfa ÖNSÖZ..

TORBALI TİCARET ODASI MOBİLYA SEKTÖR ANALİZİ

TUROB Vakantiebeurs / Utrecht - HOLLANDA 2013 Turizm Fuarı Sonuç Raporu

DTO TURİZM VE ÇEVRE DERS NOTLARI ÖĞR.GÖR. ŞULE KIYCI

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... v BİRİNCİ BÖLÜM TURİZMDE TEMEL KAVRAMLAR

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm TURİZME GENEL YAKLAŞIMLAR

Dr. Müge ŞANAL. Ziraat Mühendisi Antalya

TURİZM SOSYOLOJİSİ SOS1019U KISA ÖZET

TÜRK PERAKENDE SEKTÖRÜ VE BEKLENTİLERİMİZ

İÇİNDEKİLER. ÖN SÖZ...III İÇİNDEKİLER...V TABLOLAR ve ŞEKİLLER LİSTESİ...XIII GİRİŞ...XV

BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı Anadolu Üniversitesi

1.Turizm Coğrafyası ve Planlama. 2.Doğal Coğrafi Kaynaklar ve Turizm Türleri. 3.Beşeri Kaynaklar ve Turizm Türleri

İçindekiler. Birinci Bölüm. Turizm, Turist Kavramları, Genel Anlamda Eğilim ve Beklentileri

2023 E DOĞRU TÜRKİYE TURİZMİNDE YATIRIM HAMLESİ RAPORU

TÜRKİYE TURİZMİ Değerlendirme Raporu

SAĞLIK TURİZMİNİN GELİŞTİRİLMESİ PROGRAMI VE POLİTİKALAR. Dr. H. Ömer Tontuş Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü

BÖLÜM EKONOMİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR...

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

15 yıl aradan sonra 1-3 Kasım da Turizm şurasını toplayacağız. Hükümet olarak 3.Turizm Şurası ile stratejik bir sektör olan turizmde üçüncü evreye

KRUVAZİYER TURİZMİ ve DESTİNASYONA KATKISI. Erkunt Öner 2012

Serbest zaman etkinlikleri. Alternatif serbest zaman etkinlikleri. Alternatif Sporlar. Alternatif Turizm... Ekstrem sporlar Yaşam tarzı sporları

Tablo 1. Seçilen Ülkeler için Yıllar İtibariyle Hizmetler Sektörü İthalat ve İhracatı (cari fiyatlarla Toplam Hizmetler, cari döviz kuru milyon $)

TR41 Bursa Eskişehir Bilecik Bölge Planı Hazırlık Çalışmaları. Bilecik Turizm Sektörü Bilgi Notu

TURİZMİ ÇEŞİTLENDİRMEK. Turizmde ilkeli ve planlı bir gelişme için Türkiye nin turizmini planlı ve sürdürülebilir biçimde çeşitlendirmesi şart.

Lojistik. Lojistik Sektörü

TÜRKİYE TURİZM PİYASALARI 2010-(Balıkesir)

Turizm Ekim Özge YALÇIN - Mali Analiz. TSKB Araştırma

BÖLGE VE NÜFUSUN GENEL DURUMU. Doç.Dr.Tufan BAL

Yaklaşık 150 ülkeden katılımcıyla bu yıl 16. sı gerçekleştirilen IMEX Frankfurt Fuarı na TÜRSAB ilk kez bir stand ile katıldı.

Turizm Talebi. Turistler niçin seyahat ederler?

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Turİzm sektörünün. İzmİr ekonomisindeki büyüklüğü,yeri ve önemi

TÜRKİYE TURİZM STRATEJİSİ 2023 VE MALATYA İLİ TURİZMİ

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...11

Türkiye nin Dünyaya Açılan Kapısı: Yeryüzü Cenneti Mersin

KRUVAZİYER TURİZMİNDE DÜNYA VE İZMİR, TÜRKİYE KRUVAZİYER PLATFORMU NUN ÇALIŞMALARI

GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ

GRAFİK 1 : ÜRETİM ENDEKSİNDEKİ GELİŞMELER (Yıllık Ortalama) (1997=100) Endeks 160,0 140,0 120,0 100,0 80,0 60,0 40,0 20,0. İmalat Sanayii

Birinci Bölüm: Yatırım ve Proje Kavramları Turizm Yatırımlarının Türleri

SAĞLIK TURİZMİNİN YENİ YILDIZI; TÜRKİYE. Dünyada sağlık turizminin gelişmesine sebep olan faktörler şu şekilde sıralanabilir;

TUROB - Selanik Philoxenia 2014 Turizm Fuarı Sonuç Raporu. 2. Istanbul CD 3. İstanbul Haritası 4. Katılımcı otellerin sağladığı promosyonlar

BÜRO, MUHASEBE VE BİLGİ İŞLEM MAKİNELERİ İMALATI Hazırlayan M. Emin KARACA Kıdemli Uzman

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

TURİZM İSTATİSTİKLERİ RAPORU OCAK-ARALIK DÖNEMİ

tepav Nisan2018 N KÜRESEL TİCARETTE 2018 YILI BEKLENTİLERİ DEĞERLENDİRME NOTU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

Türkiye de işsizler artık daha yaşlı

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

ĐSTĐHDAM AÇISINDAN ĐLK 250 Prof. Dr. Şükrü Kızılot Gazi Üniversitesi Arş.Gör.Özgür Şahan Gazi Üniversitesi

BÖLGESEL TURİZM GELİŞTİRME KOMİTELERİ BİLGİ NOTU

TÜRK SANAYİCİLERİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

Cari işlemler açığında neler oluyor? Bu defa farklı mı, yoksa aynı mı? Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Tarım & gıda alanlarında küreselleşme düzeyi. Hareket planları / çözüm önerileri. Uluslararası yatırımlar ve Türkiye

TÜRSAB VAKANTIEBEURS 2016 TURİZM FUARI DEĞERLENDİRME RAPORU

RAKAMLARLA DÜNYA, TÜRKİYE VE İZMİR KRUVAZİYER TURİZMİ

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101]

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI

KONAKLAMA VE SEYAHAT HİZMETLERİ ALANI

Nüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında)

Dış Ticaret Politikasının Amaçları

AYDIN TURİZM ÇALIŞTAYI RAPORU

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

Stratejik Düşünce Enstitüsü Ekonomi Koordinatörlüğü

ATM DUBAI 2015 ULUSLARARASI TURİZM FUARI DEĞERLENDİRME RAPORU

Türk Savunma ve Havacılık Sanayii 2012 Yılı Performans Özeti

türkiye talep profili 2014

Fethiye Kruvaziyer Limanı Fırsat Analizi Projesi Kruvaziyer Liman Çalıştayı 30 Nisan 2014 Fethiye Kruvaziyer Limanı Fırsat Analizi Projesi

Kaynak: KGM, Tesisler ve Bakım Dairesi, 2023 Yılı Bölünmüş Yol Hedefi. Harita 16 - Türkiye 2023 Yılı Bölünmüş Yol Hedefi

Sürdürülebilir turizmin uygulanmasında Türk turizminin avantajları olarak nitelendirilen unsuları şu şekilde sıralayabiliriz.

Dış Ticaret Politikası. Temel İki Politika. Dış Ticaret Politikası Araçları Korumacılık / İthal İkameciliği

Değişiklik Paketi : 6

BANKACILIK SEKTÖRÜ YÖNETİCİ KESİMİ BEKLENTİ ANKETİ

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 KASIM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

İÇİNDEKİLER 1.DÜNYA TURİZM SEKTÖRÜ Turist Sayısı ve Bölgesel Gelişmeler En Çok Ziyaret Edilen Ülkeler Turizm Gelirleri...

6. BÖLÜM: BULGULARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma

Türkiye Pazar Payı % 3,7 % 4,4 % 4,5 % 4,25 % 4,1

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

HALKLA İLİŞKİLER (HİT102U)

ATM Dubai Turizm Fuarı

İSTANBUL 2018 YILI İLK 12 AY TÜRKİYE İSTANBUL 2017 ye Göre

TÜRSAB AITF BAKÜ 2017 ULUSLARARASI TURİZM FUAR RAPORU

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

TARIM DIŞI İŞSİZLİK ARTIŞTA (Temmuz Ağustos - Eylül)

Transkript:

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TANITMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE DE TURİZMİN MEVSİMSELLİKTEN ÇIKARILARAK ON İKİ AYA YAYILMASINA YÖNELİK DEĞERLENDİRME: ÖNE ÇIKAN ALTERNATİF TURİZM TÜRLERİ UZMANLIK TEZİ Volkan AKGÜL ŞUBAT, 2010 ANKARA

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TANITMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE DE TURİZMİN MEVSİMSELLİKTEN ÇIKARILARAK ON İKİ AYA YAYILMASINA YÖNELİK DEĞERLENDİRME: ÖNE ÇIKAN ALTERNATİF TURİZM TÜRLERİ UZMANLIK TEZİ Volkan AKGÜL Tez Danışmanı Tanıtma Genel Müdürü Yardımcısı İbrahim YAZAR ŞUBAT, 2010 ANKARA

KABUL VE ONAY Volkan AKGÜL tarafından hazırlanan TÜRKİYE DE TURİZMİN MEVSİMSELLİKTEN ÇIKARILARAK ON İKİ AYA YAYILMASINA YÖNELİK DEĞERLENDİRME: ÖNE ÇIKAN ALTERNATİF TURİZM TÜRLERİ adlı bu tezin Uzmanlık Tezi olarak uygun olduğunu onaylarım. İbrahim YAZAR (Danışman) Bu çalışma, jürimiz tarafından oy birliği / oy çokluğu ile Kültür ve Turizm Uzmanı Tezi olarak kabul edilmiştir. Adı ve Soyadı İmzası Başkan : Üye : Üye : Üye : Üye : Tarih :.../. / Bu tez, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür ve Turizm Uzman Yardımcılarının Uzmanlık Tezlerini Hazırlarken Uyacakları Yazım Kuralları Yönergesiyle belirlenen tez yazım kurallarına uygundur. i

SINAV YETERLİK KOMİSYONUNA BEYAN Bu belge ile bu uzmanlık tezindeki bütün bilgilerin akademik kurallara ve etik davranış ilkelerine uygun olarak toplayıp sunduğumu; ayrıca, bu kural ve ilkelerin gereği olarak, çalışmada bana ait olmayan tüm veri, düşünce ve sonuçları andığımı ve kaynağını gösterdiğimi beyan ederim. / /2010 Volkan AKGÜL Kültür ve Turizm Uzman Yardımcısı ii

ÖNSÖZ Son yıllarda dünyada gelişen sektörlerin başında gelen turizm sektörü Türkiye de de hızla yükselmektedir. Bu yükselişin Türkiye ekonomisine yaptığı katkılar ele alındığında ortaya çıkan tablo gelecek açısından son derece umut vericidir. Ancak ortaya çıkan bu gelişme aynı zamanda bazı sorunları da beraberinde getirmektedir. Bunların en önemli ve üzerinde dikkatle durulması gerekeni turizmin yaz mevsiminde yoğunlaşması ve buna karşın ortaya çıkan olumsuzlukların önlenememesi ve turizmin tüm yıla yayılması için alternatif turizm kaynaklarının değerlendirilememesi gelmektedir. Türkiye de mevsimselliğin ortaya çıkmasının genel nedeni deniz-kum-güneş turizmine dayalı kitle turizmine yönelik tanıtım ve pazarlama politikalarıdır. Ortaya çıkan bu sorunun önlenmesi için izlenecek yol, turizm tanıtımlarının uygulanması sırasında, ülkemizin sahip olduğu alternatif turizm potansiyelinin belirlenmesi ile birlikte gelecek olan turistlerin sadece deniz-kum-güneş turizmine bağlı kalması önlenecek ve alternatif turizm imkanlarının değerlendirilmesi olmalıdır. Bu sayede yıl içerisinde belli bir bölgede ve belli bir sezonda ortaya çıkan mevsimsel yoğunlaşma önlenerek turizm aktivitesinin Türkiye geneline yayılması sağlanmış olacaktır. Bunun sonucunda, Türkiye de turizm gelirlerinin dengeli dağılımı, kıyı etrafı dışında yaşayan halkın ekonomik yönden kalkınması ve turizm aktivitelerinin sadece yılın belli bir döneminde (ülkemizde yaz mevsimi) değil yılın diğer dönemlerinde de devam ettirilmesine olanak sağlanmış olacaktır. Turizm sektörü yıllar içerisinde büyük gelişmeler göstererek Dünya nın birçok ülkesinde ekonominin lokomotifi haline gelmiştir. Ulaşım imkanlarının artmasının da olumlu etkisiyle seyahat oldukça yaygınlaşmış, ziyaretçi sayısında çok büyük bir artış görülmüştür. Günümüzde turizm sektörü büyük bir değişim yaşamaktadır. Bu değişimle birlikte yeni turizm çeşitleri ortaya çıkarken, turistlerin beklentileri de farklılaşmıştır. Son yıllarda ön plana çıkan turizm çeşitleri zaman içerisinde deniz-güneş kum turizminin önüne geçerek sektöre yeni bir soluk kazandırmıştır. iii

Kuskusuz, Türkiye, gelişen turizm altyapısı ve konaklama kapasitesi ile turizmdeki bu çeşitlenmeyi sağlayabilecek doğal ve kültürel zenginliklere sahiptir. Ancak Türkiye de turizmin gelişiminin çeşitlendirilmesi, bu potansiyelin devreye sokulabilmesi için mutlaka etkili bir planlamaya ihtiyaç olduğu aşikârdır. Böyle bir planlamanın yapılabilmesi için sahanın doğal ve kültürel yapısının çok iyi araştırılarak turizm kaynakları envanterlerinin bütüncül bir yaklaşımla ortaya konulmuş olması önem arz etmektedir. Bu konuya değinen tüm araştırma ve raporlar çeşitli açılardan konuyu irdelemiş ve birçok sonuca ve önerilere varmıştır. Tez çalışmamız, bu alanda yazılmış literatürü araştırıp, incelemek ve ileri sürülen fikir ve görüşleri değerlendirerek, ülkemiz açısından büyük bir önem taşıyan turizmin mevsimsellikten kurtarılarak tüm yıla yayılmasına imkan sağlayacak tüm fikir ve önerileri değerlendirmek, irdelemek, eleştirmek ve bu vesileyle bir sonuca bağlamak, tezimizin ana amacını oluşturmaktadır. Araştırmamızın, bu konuda araştırma yapacak kişilere bu anlamda bir rehber olma özelliği taşıması bakımından önem taşıyacağını ümit ediyorum. Tez çalışmam süresince beni yönlendiren, desteklerini esirgemeyen, yapıcı önerileri ve destekleri ile çalışmamın niteliğine büyük katkılar sağlayan Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdür Yardımcısı İbrahim YAZAR a ve çalışmamda rehberlik eden, çeviri ve diğer katkılarından dolayı mesai arkadaşlarım Uzman Yardımcısı Murat ALICIGÜZEL, Fahri YILDIRIM ve Mütercim Berivan SALTIK ve Pınar GÜNEŞ e teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum. iv

KISALTMALAR DİZİNİ AB Avrupa Birliği AIEST Uluslararası Turizm Uzmanları Birliği FIS Uluslararası Kayak Fedarasyonu ICCA Uluslararası Kongre ve Konferans Birliği KTB Kültür ve Turizm Bakanlığı GSMH Gayri Safi Milli Hasıla OECD Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü SWOT Güçlükler, Zayıflıklar, Fırsatlar ve Tehditler TUGEV Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı TUİK Türkiye İstatistik Kurumu TÜRSAB Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği WHO Dünya Sağlık Örgütü WTO Dünya Turizm Örgütü v

TABLOLAR VE ŞEKİLLER DİZİNİ Tablo 1: Uluslararası Turizm Hareketlerinin Sayısal Gelişimi.21 Tablo 2: Türkiye ye Gelen Yabancı Turistlerin Aylara Göre Dağılımı ( Bin Kişi)..33 Tablo 3: Kitle Turizmi ve Alternatif Turizmin Karşılaştırılması..67 Tablo 4: Türkiye deki Seyahatlerin Türlere Göre Dağılımı..73 Tablo 5: 2005 Yılı Dünya Genelinde Toplantı Sayısına Göre İlk 10 Ülke...86 Tablo 6: 2002 Yılı Türkiye'nin Kongre Merkez Kapasitesi..89 Tablo 7: Lider Ülkelerde Sağlık Turizm Yapısı (2003 Yılı).95 Tablo 8: 2007 Yılı Seçilmiş Ülkelerde Fiyat Karşılaştırılması..96 Tablo 9: Avrupa Ülkelerinde Bekleme Süreleri.97 Tablo 10: Tedavi Amaçlı Özel Hastanelere Gelen Yabancıların Ülke Dağılım..104 Tablo 11: Türkiye de İllere Göre Özel ve Kamu Hastaneleri ve Yatak Sayıları.106 Tablo 12: Akdeniz Ülkelerinde Yat Limanı Kapasiteleri 108 Tablo 13: Mavi Bayrak Sahibi Marina Sayıları...109 Tablo 14: Türkiye nin İllere göre Mavi Bayraklı Marinaları (2009 Yılı) 111 Tablo 15: Türkiye de Mevcut Kış Turizmi Kapasitesi 126 Tablo 16: Türkiye nin Dağ Turizmi için Elverişli Dağları..130 Grafik 1: Türkiye de Aylar İtibariyle Turistik Yoğunlaşma.36 Şekil 1: Mevsimsellik Türleri Üzerindeki Etkiler..41 Şekil 2: Turizmde Mevsimselliğin Genel Sonuçları..50 Şekil 3: Türkiye nin Kış Turizmine Elverişli Bölgeleri...121 Şekil 4: Türkiye de Kış Turizm Merkezleri.122 vi

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ.iii KISALTMALAR DİZİNİ.....v TABLOLAR ve ŞEKİLLER DİZİNİ....vi İÇİNDEKİLER...vii GİRİŞ...1 Hiçbir içindekiler tablosu öğesine rastlanmadı. vii

GİRİŞ Günümüzde turizm, ülkelerin ekonomik açıdan önemli derecede gelir elde edebileceği ve bu sayede ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlayabileceği önemli bir endüstri haline gelmiştir. Gelir getirici önemli üç hizmet sektöründen biri durumunda olan turizm, dünya hizmet sektörünün %30 unu oluşturmaktadır. 2008 yılında Dünya da turist sayısı 922 milyona ulaşmıştır (www.tuik.gov.tr Erişim Tarihi: 28.11.2009). Dünya pazarında ülkeler bu önemli sektörden paylarını alabilmek için kıyasıya bir rekabet içine girmektedirler. Bu rekabet; yeni turizm ürünleri ve bu ürünlere bağlı yeni turistik bölgelerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Ülkemizde ise şimdiye kadar kitle turizmine yönelik pazarlama ve tanıtım faaliyetlerine ağırlık verilmiştir. Kitle turizmi yılın belirli aylarını kapsayan, gelir seviyesi orta ve düşük seviyede olan turistlere yönelen, düşük talep ve yüksek rekabetin ortaya çıktığı bir turizm türüdür. Kitle turizminin ülke ekonomisine sağladığı katkı çok önemli olmasına rağmen uzun vadede turistik ürün farklılaşmasına gidilmemesi sağlanan ekonomik katkının düşük seviyede kalmasına sebep olduğu düşünülmektedir. Günümüzde turizm hareketleri deniz-kum-güneş odaklı turizm anlayışı yerine farklı eğilimlere yönelmekte ve bunun sonucunda alternatif turizm türlerinin önemi artmaktadır. Mevsimsellik, turistik bir bölgede meydana gelen aşırı arz ve talep yoğunlaşması ile birlikte oluşan turizm aktivitelerinin tamamı olarak kabul edilmektedir. Ülkeler açısından ekonomik ve sosyal bir takım sorunlara neden olan ve aşılması gereken bir engel olarak değerlendirilen mevsimsellik, turizm sektöründe ortaya koyduğu olumsuz etkilerinden dolayı kaldırılmasına ya da azaltılmasına yönelik yapılması gereken birçok çalışma vardır. 1

Türkiye turizmi açısından bakıldığında, Haziran - Ağustos ayları arasında geçen devreye, turizm hareketliğinin yoğunluklu olarak artması sonucu Turizm mevsimi denildiğini ve yılın geri kalan ayları arasındaki döneme ise atıl kapasiteli turizm mevsimi olarak nitelendirildiği görülmektedir.. Turizmde mevsimselliğin en belirgin özelliği yılın değişik zamanlarında turistik talepte bir artış ve ardından bir azalış gözlendiği değişik bulgulardan yola çıkılarak ortaya konulmaktadır. Türkiye nin son yıllarda ekonomik açıdan dünya ekonomisinde en başarılı olduğu sektör turizmdir. 1980 lerden günümüze kadar Türkiye, deniz-kum-güneş turizmine plansız bir yönelme göstermiştir. Ancak, günümüzde turizm sektöründe meydana gelen yeni turizm ihtiyaçları ve arayışları sebebiyle Türkiye dünya pazarında hak ettiği yerin gerisinde kalmaktadır. Turizm sektöründe ortaya çıkan bu yeni akım Türkiye nin ürün çeşitlendirmesine ve alternatif turizm çeşitlerinin değerlendirilerek ele alınması zorunluluğunu ortaya koymuştur. Turizm sektöründe içinde bulunulan kriz, savaş, olumsuz şartlar v.b. gibi nedenlerden dolayı alternatif turizm türlerine olan talebi artırmıştır. İnsanların içinde bulunduğu günlük stres ve sıkıntı gibi faktörler ve kitle turizminin yarattığı aşırı kalabalık ve sosyal sorunlar, alternatif turizm talebini öne çıkarmaktadır. Alternatif turizm türlerine giderek artan ilgi ülkelerin turizm pazarlamalarında, tanıtım politikalarında ve yatırımlarında bu yöne doğru ağırlık vermelerini sağlamıştır. Alternatif turizm ile ilgili yapılacak çalışmalarda yapılması gereken yeterli alt yapıya sahip turizm türünü seçmek ve o yönde gerekli yatırım ve tanıtım politikalarını artırmak olacaktır. Bu nedenle çalışmanın temel amacı turizm sektöründe mevsimselliğin meydana getirdiği nedenler, etkiler ve sonuçlar bakımından etkili bir araştırma yapmak, mevsimselliğin ülkemiz turizminde yarattığı sonuçlar üzerinde durmak ve ortaya çıkan olumsuz etkilerin önlenebilmesi için alternatif turizm türlerinden faydalanarak Türkiye turizminin dünya piyasasında hak ettiği yere gelmesi ve ekonomik olarak payını alması açısından değerlendirmektir. 2

Araştırmanın Amacı, Kapsamı ve Yöntemi Amaç Ülkemizde son 20 yıl içinde farklı turizm türleri açısından yadsınamayacak bir gelişme yaşanmaktadır. Dünya turizminde meydana gelen yeni değişimler sonucu yaygın olarak yapılan kitle turizmi yerini kişisel özel istek ve ihtiyaçlara cevap veren alternatif turizm türlerine bırakmaya başlamıştır. Bunların öne çıkanı Kongre Turizmi, Sağlık ve Termal Turizmi, Yat ve Kruvaziyer Turizmi, Kış ve Dağ Turizmi türleridir. Bu çalışmada, gelişen Kongre Turizmi, Sağlık ve Termal Turizmi, Yat ve Kruvaziyer Turizmi ve Kış ve Dağ Turizminde dünyadaki ve ülkemizdeki başarılı örnek uygulamalar ele alınarak, Türkiye nin dünya turizm sektöründeki hak ettiği payı artırmak amaçlanmıştır. Ayrıca, alternatif turizm türleri Kongre Turizmi, Sağlık ve Termal Turizmi, Yat ve Kruvaziyer Turizmi, Kış ve Dağ Turizmi açısından Türkiye nin güçlü ve zayıf yönlerini fırsat ve tehditlerini (SWOT analizi) ortaya koyarak öneriler geliştirmektir. Zaman içinde turistin karar verdiği seyahat ve tercih ettiği alanlar değişmiştir. Günümüzde turist deniz, kum ve güneş turizmine bağlı olarak ziyaret ettiği ülkede sadece yüzmek ve güneşlenmek değil aynı zamanda yeni kültürlerle kaynaşmak, yeni turistik yerleri görerek farklı aktivitelere katılım ile turistik ziyaretini çeşitlendirmek istemektedir. Bu sebepten dolayı, ülkemize gelecek turistlere alternatif turizm türlerini tanıtmak için çalışmalar yapılması gerekmekte ve bu sayede ülkemizde turizmin tüm yıla yayılması ve bölgeler arası dengenin kurulması amaçlanmaktadır. Türkiye turizmi 12 ay boyunca turizm yapılabilecek olanaklar sunmaktadır. Bunun için yapılması gereken, alternatif turizme gereken önem verilerek yeni seçenekler yaratılmasıdır. Türkiye nin son yıllarda turizmde yapmış olduğu aşamalar turizmi monotonluktan çıkararak turizmin çeşitlenmesini sağlamıştır. Bu çeşitlenmenin sağlanması için yeterli alt yapıya, doğal ve kültürel değerlere sahiptir. Bu çeşitlilik 3

içinde kongre, sağlık, termal, yat, kruvaziyer, kış ve dağ turizmi gibi alternatif kaynaklar verilebilir. Alternatif turizm türlerine yönelmenin gerekliliği; Kitle turizminin yılın belli döneminde ve kıyı bölgelerinde yoğunlaşması, Belli bölgelerin yoğunlaşması sonucu ortaya çıkacak çevresel ve sosyal sorunlar, Kitle turizmine katılan turistlerin farklı de değişik turizm türlerine yönelmek istemesi, Deniz-kum-güneş turizmi dışında oluşan destinasyonların çeşitlenerek zenginlik kazandıracak olması, Alternatif turizm potansiyelinin Türkiye turizminde ortaya koyacağı çeşitlilik için sahip olunan potansiyelin sürdürülebilirliğinin sağlanması, Alternatif turizm türlerinin önem kazanması sonucu turizmde planlı ve hızlı bir şekilde konunun ele alınmasının, Türkiye de çalışmalarının yapılması zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Kapsam ve Yöntem Başlangıç aşaması çalışma sahasına yönelik literatür derleme çalışmaları olarak düzenlenmiştir. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Başbakanlık TUİK, YÖK Dokümantasyon Merkezi ve Kütüphaneler gibi kurum ve kuruluşlardan, konu ile ilgili kaynaklardan ayrıca TUİK ve Kültür ve Turizm Bakanlığında elde edilen araştırmaya yön verebilecek istatistiki veriler elde edilmeye çalışılmış ve Sosyal Bilimlerde, araştırma yöntemlerinin öncülüğünü yapmış Max Weber in anlamaya dayalı araştırma metoduna (Method Comprehensive) bağlı kalınarak ve araştırmanın her safhasında nesnel bir tutum korunmaya çalışılarak sonuca varılmaya çalışılmıştır. Anlamaya dayalı metot ile literatür taraması yapılarak genel durum tespiti yapılmış ve istatistiki veriler kullanılmıştır. Araştırmamızın, problem durumunu açıklamasında ve sonuca varmasında, anlamaya dayalı yönteme (anlamacı yönetme 4

olarak da ifade edilmektedir) başvurularak nesnelliğin korunmasına azami ölçüde itina gösterilmiştir. Sosyal Bilimlerde ortaya çıkan bilimsellik sorunu ve sorumluluğu da bu yöntemler izlenerek aşılmaya ve bilimsel bir araştırmanın kıstasları yerine getirilmeye çalışılmıştır. Tez üç bölümden oluşmaktadır: Birinci bölümde, turizm kavramının tanımlanması, turizmin dünyada ve Türkiye de ki durumu değerlendirilmiştir. İkinci bölümde turizmin gelişmesinde önemli bir engel olan mevsimselliğin; ekonomik, sosyal ve kültürel sonuçları ile bu sonuçların ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere ilişkin derin bir analiz yapılmıştır. Bu bölüm araştırma konusunun önemli bir bölümünü oluşturması nedeniyle daha detaylı üzerinde durulması gereken bölümdür. Üçüncü bölümde Alternatif turizmin tanımlanması ve ilgili kavramlar belirlenmiştir. Türkiye birçok turistik çekicilikleri aynı anda barındıran, dünya üzerinde bir eşi daha olmayan doğal ve beşeri güzelliklere sahiptir. Ancak üzerinde durulması gereken nokta; bu çekiciliklerin turizm sektörünün bir parçası haline dönüşmesi için turist kabul eden destinasyonlara ait alternatif kaynakların kullanılması gerektiğidir. Bu açıdan, Türkiye nin alternatif turizm kaynaklarının planlanması ele alınmıştır. Bu bölümde; Kongre, Sağlık, Termal, Yat, Kruvaziyer, Kış ve Dağ turizm türlerine ilişkin turizm alt yapısı ve özellikleri gibi konular irdelenmiş ve var olan durum tespiti yapılmasına çalışılmıştır. 5

BİRİNCİ BÖLÜM TURİZMİN TANIMI VE YAPISAL ÖZELLİKLERİ Bu bölümde; turizmin belli başlı yapısal özellikleri, dünyada ve Türkiye de turizm alanına yer verilecektir. 1.1. Turizm Olgusu Turizm, uluslar arası alanda hem ekonomik, hem de toplumsal açıdan en önemli faaliyetlerden biri durumundadır. Turizmin dünyada yıl içinde yapılan harcamalardan dolayı ülkeler açısından büyük bir öneme sahip olması, başta ekonomik olmak üzere çeşitli alanlarda yararlı bir araç olarak kullanılabileceği yönünde yaygın bir kanı oluşmasına yol açmıştır (Tolungüç, 1990: 3). Çünkü günümüzde ülkeler bu önemli hizmet sektöründen aldığı payı artırmak için yaptığı çalışmaları artırmakta, bu sayede ekonomik olumsuzlukların (işsizlik, ekonomik kriz, dış borçlar v.b.) giderilmesinde turizmin önemli katkıları bulunmaktadır. Turizm, ulusal ve uluslararası düzeyde kazandığı dev boyutla, yatırımları ve iş hacmini geliştiren, gelir yaratan, döviz getiren, istihdam alanları açan, sosyal ve kültürel hayatı etkileyen, önemli çevresel etkileri olan, özellikle gelişmekte olan ülkelerin kalkınma çabalarına yardımcı olan bir nitelik kazanmıştır (Sarkım, 2007: 13). 1.1.1. Turizmin Tanımı Toplumların ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan yaşadığı değişimin en önemli kriterlerinden birisi turizmdir. Çünkü turizm yılda yaklaşık 1 milyar kişinin katıldığı 1 trilyon dolarlık işlem hacmine sahip bir sektör olduğu kadar, ülkelerin ekonomilerinde denge sağlamalarına, toplumların birbirlerini tanımlarına ve kültürel, sosyal değerlerin değişmesine olanak sağlayan bir endüstridir (Olalı, 1990: 5). 6

Doğrudan ya da dolaylı olarak birçok sektörle ilişkisi olan turizmin tanımına ilişkin yazarlar tarafından yapılan yorumların ve yazarların bakış açılarının farklı olması turizmin çeşitli tanımlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Turizm kavramının kökenini, Latince'de kelime anlamıyla dönme hareketini ifade eden "tornus" sözcüğü oluşturmaktadır. Ingilizce'deki "touring" deyimi ile "tour" deyimleri de bu sözcükten türemiştir. "Tour" dairesel bir hareketi, bazı şehir, yöre ve ülkelerin ziyaretini, iş ve eğlence amacıyla yapılan yer değiştirme hareketini ifade etmektedir. "Touring" deyimi ise, zevk için yapılan, eğitsel ve kültürel özellik gösteren seyahatler için kullanılmaktadır. Özetle "tour" hareket edilen yere dönmek şartıyla yapılan kısa ya da uzun süreli seyahatleri ifade etmektedir (Akat, 2000: 2). Turizm kavramı, eğer yalnızca seyahat olayı olarak kabul edilecek olursa, bu olayın geçmişinin belki de insanlığın geçmişi kadar eski dönemlere uzandığı söylenebilir. Bir endüstri ve toplumsal olay olarak kabul edildiğinde ise, turizm olgusunun 20. yüzyılın başlarında bugünkü anlamı ile ortaya çıkmış olduğunu belirtmek gerekmektedir (Içöz, 2002: 1). Uluslar Arası Turizm Uzmanları Birliği AIEST in yaptığı tanıma göre turizm, para kazanma amacı olmayan ve devamlı kalış şeklinde olmaması ile yabancıların sürekli yaşadıkları yer dışındaki bir yerde kalmalarından ve seyahatlerinden doğan olay ve ilgiler bütünüdür. (www.aiest.org) 6086 sayılı Turizm Endüstrisini Teşvik Kanununun 36. maddesi gereği, Bakanlar Kurulunun 5.8.1955 tarih 5643 sayılı kararıyla yürürlüğe konulan Turizm İşbirliği Tüzüğünün 3. maddesiyle yapılan tanıma göre turizm: "Yerleşmek niyeti olmaksızın hava tebdili yapmak, tedavi edilmek, eğlenip dinlenmek gibi maksatlarla kültür ya da sanat hareketleri nedeniyle toplu ya da tek olarak yapılan seyahatlerdir" şeklinde ifade edilmektedir. 7

1.1.2. Turizm Sektörünün Özellikleri Geçmişten günümüze; net bir turizm tanımı yapılamamasına karşın, turizm kavramının belirli bazı ortak özellikleri dikkat çekmektedir. Bu özelliklerin sıralanması; kavramı oluşturan unsurların daha net bir biçimde anlaşılmasını sağlamaktadır (Middleton, 1994: 8); Seyahatin sürekli ikamet edilen, çalışılan ve günlük ihtiyaçların sağlandığı yerler dışında yapılması, Aktivitenin seyahati ve de çoğunlukla ulaştırma araçlarından birinin kullanımını gerektirmesi, Gidilen yerin bir takım aktiviteleri ve bu aktivitelerin gerçekleşmesini sağlamak için gerekli tesisleri kapsaması, Turizme konu olan seyahatlerde ticari (gelir kazanma amacı) ya da siyasi bir amaç bulunmaması, turizmde seyahat amaçları; din, eğitim, spor, sağlık, kültürel, eğlenme, dinlenme, çevreden uzaklaşma, merak, moda, zevk ve alışkanlıklar gibi nedenleri kapsaması, Turizm, ekonomik ve toplumsal yönleri olan bir olgu olması ve bir yandan toplumsal etkileşim yaratması ile diğer yandan sağlanılan gelirlerle ülke ekonomisine olumlu ekonomik etkiler sağlaması, Turizm olayı yarattığı bu etkilerle sektör olarak değerlendirilmesi. Turizm kavramına ilişkin farklı tanımlar ve yukarıda bahsedilen özellikleri incelendiğinde turizm sektörünün genel bir tanımı yapılabilmektedir. Turizm sektörü kısaca; seyahat edenlerin; gezme, konaklama, yeme-içme, eğlenme ve benzeri ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla üretilen ürün ve hizmetlerin gelişimi, üretimi ve pazarlanmasında rol alan, özel ya da kamuya ait işletmelerin birleşimi olarak tanımlanmaktadır (Goeldner and Ritchie, 2003: 5). 8

1.1.3. Dünya da Turizm Günümüzde dünyada söz sahibi olmak isteyen ülkeleri ilgilendiren bir olgu haline gelen turizm sektörünün yarattığı ekonomik, toplumsal, kültürel ve politik etkiler; ülkelerin hem kendileri hem de uluslararası ilişkilerini güçlendirmeleri açısından bir takım sonuçlar doğurmaktadır. Uluslararası turizm sektörünün farklı kesimleri birbirleriyle kaynaşmakta ve buna bağlı olarak sektörün sahiplik yapısı değişmektedir. (Gee, 1994: 6). Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde nüfusun artış göstermeye başlamasıyla turizm hareketlerinde artış olmuştur. Kişi başına düşen milli hasılada görülen artış, daha yüksek ücretler, yükselen hayat standartları, insanların tatil yapma imkanlarının iyileşmesi, uluslar arası turistik liberalizasyon, ülkelerin tanıtımı için reklama ayrılan bütçenin daha fazla olması turizmin arz ve talebine farklı bir ivme kazandırmıştır. Reklam ve pazarlama modellerine verilen önem; turizmin gelişmesinde, sahasını genişletmesinde, turizm talebini etkileyerek, büyük rol oynamaktadır. Ulaştırma turizm sektöründe önemli bir yere sahiptir. Günümüzde yoğun çalışma koşulları, zamana verilen değer, ulaşım konusunda insanları etkilemektedir. Teknolojide yaşanan hızlı gelişme uluslar arası mesafeyi kısaltmakta, rekabet sonucu maddi olarak da avantaja sebep olmaktadır (Akyüz, 2008: 16). Dünya turizmi eskiden olduğu gibi kitle turizminin yoğunlaşması yerine alışılmış turizm merkezlerinden uzaklaşma yönünde bir eğilim göstermektedir. Günümüzde alışılmış turizm merkezleri belirli bir yaşın ve gelir düzeyinin üstündeki insanlar için çekiciliğini yitirmiş ve doyum noktasına ulaşmıştır. Turistler artık gidilecek yeni destinasyonlar aramaktadırlar (Akyüz, 2008: 17). Turizm sosyoekonomik bir olgu olarak, günümüzde en hızlı gelişen sektör olma özelliğini korumaktadır. Ülkeler turizm piyasasının rekabet gücü içinden daha büyük bir pay alabilmek için turizm faaliyetlerini çeşitlendirerek alternatif turizm türlerine yönelerek turistik gelişme kutupları yaratmaktadırlar (www.cmyo.ankara.edu.tr Erişim Tarihi: 20.5.2009) 9

Gelecekte turizm, turistlerin farklı amaçlarla tatil ve seyahat faaliyetlerine katılacağı ve böylece yeni turizm türlerinin gelişerek ülke ekonomileri açısından vazgeçilmez bir sektör haline geleceği öngörülmektedir. Tablo1 e bakıldığında yıllar itibariyle turist sayısında yaşanan bu artış ve gelişmelerin diğer turizm türlerini de etkileyeceği düşünülmektedir. Bu çerçevede; turist taleplerinin artması sonucu gelecekte alternatif turizm türlerinin öne çıkarak ve çeşitlenerek devam edecek bir turizm faaliyeti olacağı aşikardır (www.sdu.edu.tr Erişim Tarihi: 10.6.2009) Tablo 1: Uluslararası Turizm Hareketlerinin Sayısal Gelişimi Yıllar Turist Sayısı (x 1.000) Turizm Geliri (x 1.000.000) 1950 25.300 2.100 $ 1960 69.300 6.900 $ 1970 160.000 17.900 $ 1980 284.800 102.300 $ 1990 450.800 255.000 $ 2000 565.000 399.000 $ 2010 650.000 530.000 $ 2020 1.602.000 2.000.000 $ Kaynak: (www.baskent.edu.tr Erişim Tarihi: 22.5.2009) 1.1.3.1. Dünya Turizmindeki Gelişmeler Teknolojik gelişmeler sonucunda insan gücünün yerini otomasyon alacak ve bireylerin çalışma süreleri kısalacaktır. Boş zamanı artan bireyler turizm etkinliklerine katılacaktır, Bireylerin eğitim ve kültür düzeyleri artacak, böylece turizm etkinliklerine daha yoğun olarak katılım sağlanacaktır, 10

Dünya nüfusunun daha da artacağı dikkate alındığında turizm hareketlerine katılacak potansiyel artacaktır, Ticaret ilişkilerinin de gelişeceği dikkate alındığında düzenlenecek kongre, fuar ve toplantıların turizm açısından önemi artıracaktır. Bu bağlamda; kongre turizmi payının 10 yılda % 5-7 büyümesi beklenmektedir. Harcanabilir gelir düzeyindeki artışlar, turizm faaliyetleri için ayrılan payın artacağını göstermektedir. Gelir, yaşam düzeyi, gelenekler ve aile yükümlülükleri gibi nedenlerle turizm hareketlerine katılamayanlar refah artışı ve teknolojik gelişmelerle tatil yapma imkanına kavuşacaklardır. Paket turlarla yapılan turizm etkinliklerinde artış gözlenecektir. (Ekonomik kolaylık, dil sorunu çözümü, daha fazla yer görme, bürokratik kolaylıklar) (www.baskent.edu.tr Erişim Tarihi: 22.5.2009) 1.1.4. Türkiye de Turizm Türkiye turizm konusuna 1980 li yıllardan itibaren ciddi anlamda eğilim göstermeye başlamıştır. Son 20 yıldır üzerinde bulunduğu coğrafi ve stratejik konum ile her türlü turizme elverişli doğal kültürel yapısı sayesinde Türkiye bu sektörde yerini almaya başlamıştır. Globalleşen dünyada Türkiye ekonomik anlamda elde ettiği döviz getirisini artırmak ve kürselleşen ekonomide bütünleşmeyi sağlamak için sahip olduğu turistik kaynakları etkin bir biçimde koruyarak turizm ürünlerini çeşitlendirme çabasına girmiştir. Türkiye nin dışa dönük ekonomik girdisini artırabilmesi ve dünya turizm pazarında ulaşmak istediği yere gelebilmesi için temelde bazı şartları gerçekleştirmesi gerekmektedir. Bu şartlar şu şekilde sıralanmaktadır (Çeken, 2006: 136); Rekabete dayalı bir turizm piyasasının işlerlik kazanması, Yenileme yatırımlarının yapılması, Devletin birçok sektörde olduğu gibi, turizm sektöründe de yönlendirici, teşvik edici ve destekleyici fonksiyonları üstlenmesi, 11

Türk turizminin dışa dönük bir yapıya kavuşturulması, Türkiye açısından turizm endüstrisi, dünyada söz sahibi olan ülkelerde olduğu gibi ülke ekonomisinin giderek önemli bir sektörü haline gelmiştir. Turizm verileri incelendiğinde yıldan yıla artan turizm gelirleri, istihdam ve yatırım olanakları ile turizm sektörü, doğrudan ve dolaylı olarak Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağladığı açıkça görülebilmektedir. Günümüzde, ülke ekonomilerinin karşılaştığı ulusal ve uluslararası ekonomik sorunların çözümünde ve darboğazların aşılmasında turizm, dinamik ekonomik özellikleri ile adeta bir çıkış noktası olmuştur. Dünya ekonomisinde, küreselleşmenin hız kazanmasıyla birlikte özellikle ulaştırma ve iletişim sektöründeki gelişmeler, turizm sektörünün ekonomik boyutunu ön plana çıkarmıştır. Son 15 yıl içinde, Türk turizm geliri %130 artmış ve Türkiye turizmi %12,4 oranında bir büyümeyi gerçekleştirmiştir (Birkan, 2006: 33). Dünyada hızla büyüyen turizm sektörü, gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerini pozitif yönde etkilemesi, ülkelerin önünde bulunan birtakım politik ve siyasi engellerin aşılması açısından 21.yüzyılda dünyanın en büyük endüstrisi olma yolunda hızla ilerlemektedir. Uluslararası seyahatte politik engellerin kaldırılması ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerinin güçlenmesi ise bu büyümeye daha da hız kazandırmaktadır. Uluslararası seyahat biçimlerinin değişmesi ile birlikte uluslararası turizme katılanların sayısı arttığı gibi, dünya turizminde talep yapısı da değişmektedir. Değişen talep yapısı, Türkiye deki turizmi giderek daha avantajlı konuma getirmektedir. Geleneksel, deniz-kum-güneş odaklı talep yapısından farklılaşan dünya turizmi, önümüzdeki 20 yılda, temel eğilimlerini değiştirecektir. Bu da Türk turizminin mevcut potansiyeli ve alternatif turizm çeşitliliği ile 2020 yılı hedefi olan 60 milyon turist, 50 milyar dolar gelir hedefine ulaşmasını olanaklı kılacaktır (Önal, Düzakın, Çiftçi, 2006: 41). 12

1.1.4.1. Türkiye Turizminde Geleceğe Yönelik Eğilimler Doğal, kültürel ve ekonomik değerler planlı ve verimli bir şekilde değerlendirmesi, turist profilinin belirlenmesi ve alternatif turizm türlerinin uygulamaya geçirilmesi sonucunda dünya turizminden aldığı pay artacaktır, Kıyı turizmi ile birlikte alternatif turizm temel unsur olması ile doğu bloğu ülkelerinden gelen turist sayılarında önemli artış devam edecektir, Orta doğuda barışın hakim olması, Türkiye-Mısır-Yunanistan-İsrail paket turlarına talebin artmasını sağlayacaktır. 2020 lerde Türkiye nin hedefi 60 milyon turist, 50 milyar dolar gelir elde etmek olacaktır. (www.baskent.edu.tr Erişim Tairihi: 21.5.2009) 1.1.4.2. Türk Turizmini Oluşturan Ana Etmenler Ülkemizde doğal ve beşeri olmak üzere turizmi etkileyen iki faktör vardır, bu özellikler aşağıdaki gibi sıralanabilir (www.cografyaxl.com Erişim Tarihi: 29.5.2009) Doğal Etmenler: İklim: Ülkemizdeki turizm faaliyetleri üzerinde en etkili doğal faktördür. Karadeniz kıyılarımız hariç yaz turizmi denize kıyısı olan bölgelerde oldukça önemli bir yere sahiptir. Bunun dışında özellikle Uludağ ve Palandöken de de kış turizmi için uygun şartlar vardır. Doğal Plajlar: Deniz kenarlarındaki doğal plajların çokluğu ve uzunluğu da turizme olumlu bir etki yapmaktadır, Ülkemizde 200 e yakın mavi bayraklı plaj bulunmaktadır. 13

Yer Şekilleri: Ülkemiz çeşitli devirler boyunca farklı iç ve dış kuvvetlerin etkisi altında kaldığı için birçok yeryüzü şekli vardır. Bunların çoğu turistik değerler taşımaktadır (Peribacaları, travertenler, şelaleler, yaylalar vb.). Su Kaynakları, Bitki ve Hayvan Çeşitliliği: Akarsularımız, göllerimiz ve kaplıcalarımız turizme cazibe olan yerlerimizdir.ülkemizin coğrafi konumu nedeniyle iklim çeşitliliğinin fazla olması beraberinde birçok bitki ve hayvan türünün doğal olarak yetişmesine olanak sağlamıştır.bu varlıkların önemli bir bölümü milli park haline getirilerek turizme açılmıştır. Beşeri Etmenler: Tarihi eserler: Binlerce yıldır çeşitli uygarlıklara yurt edinmiş olan Ülkemizde bulunan tarihi eserler yerli ve yabancı turistleri ilgi odağı olmuştur. Kültürel değerler: Folklorümüz, geleneksel el sanatlarımız ve zengin mutfağımız turizmi etkilemektedir. Ulaşım olanakları: Türkiye nin turizme cazibe olan turistik merkezlerimize kolaylıkla ulaşabilmeyi sağlamak için ulaşım olanaklarının gelişmesi şarttır. Doğal Etmenler İklim Plajlar Yer Şekilleri Su Kaynakları Bitki ve Hayvan Türleri Beşeri Etmenler Tarihi Eserler Kültürel Değerler Ulaşım Olanakları Kişisel Tercihler 14

İKİNCİ BÖLÜM TURİZM SEKTÖRÜNDE MEVSİMSELLİK SORUNU 2.1. Turizmde Mevsimselliğin Tanımı Turizm, bütün bir yıl süresince karşılaşılan bir faaliyet olmakla beraber, esasında, yılın belirli dönemlerinde yoğun özellik gösteren bir olgudur. Turizm faaliyetlerinin yoğunlaştığı bu döneme turizm mevsimi adı verilir (Olalı, 1968: 159). Genelde turizm mevsimi bir çok sebepten dolayı yıl içinde Haziran Temmuz Ağustos aylarını kapsayan yaz mevsimdir. Turizmde ortaya çıkan mevsimsellik, turizm talebinin belli bir zaman parçasında veya belli yörelerde yoğunlaşması anlamını taşımaktadır. Turistik talepte yoğunlaşmayı sağlayan başlıca nedenlerden biri turistin günlük yaşamının dışındaki yerleri, kendisine sunulan zaman parçasında araması olmaktadır. Bu aşamada mevsimlik faktör turistik yoğunlaşmasının temel öğelerinden biridir (Usta, 2001: 121). Turizm sektöründe mevsimsellik tanımı yapılırken bu konuda çalışma yapan yazar ve araştırmacıların hemen hepsi mevsimsellik olayını tanımlamalarında talebin mevsimselliğinden hareket etmektedirler. Turizmin mevsimsellik özelliğine ilişkin tanımların bazıları aşağıda belirtilmektedir. Turizm sektöründe mevsimsellik başka bir tanımda yılın farklı zamanlarında turizm talebindeki belirgin yükselmeler olarak ele alınmaktadır (Kennedy and Deegan, 2001: 52). Turizm sektörünün dikkat çeken bir özelliği olarak mevsimsellik kısaca, boş zaman etkinliği olan turizm talebinin her yıl benzer zamanda ve yoğunlukta mevsimsel dalgalanması olarak tanımlanabilmektedir. 15

Bir diğer bir tanımda mevsimsellik; sistematik olan ancak tam anlamıyla düzenli olmayan ve iklim değişiklikleri, karar verme süreci, çalışma takvimi gibi bazı unsurlardan doğan; tercihler ve beklentiler, ekonomideki üretim ve tüketim düzeyi gibi bazı unsurlardan ise dolaylı etkilenen yıl içi (dönemsel) dalgalanmalar olarak ele alınmaktadır (Lim and McAleer, 2001: 69, Cunado, 2004: 79). Başka bir tanımda ise mevsimsellik turizm faaliyetlerinin gerçekleşmesinde yaşanan zamansal dengesizlikler olarak ele alınmaktadır (Jang, 2004: 819). Kennedy ise turizm sektöründe mevsimselliği yılın belli dönemlerinde turizm talebindeki belirgin yükselmeler olarak ele almaktadır (Kennedy and Deegan, 2001: 52). Daha detaylı bir şekilde düşünüldüğünde ise turizm sektöründe mevsimsellik kavramı turist sayısı, turist harcamaları, turist gecelemeleri, ulaştırma ve trafikteki yoğunluk gibi unsurlarda yılın belirli dönemlerinde görülen artış ve azalmalar (ya da bu unsurlardaki geçici dengesizlikler) olarak değerlendirilmektedir (Günel, 2009: 17). Turizmin bir diğer özelliği mevsimlik farklılıklar ve aylık artış-azalışlardır. Mevsimlik talep dalgalanmaları olarak adlandırılan bu hareketler kısaca; turizm talebinin genel özelliği değil, yılın belli bir bölümünde turist akımının yoğunluğu ya da yığılması olarak ifade edilmektedir (Witt v.d., 1995: 43). Turistik yoğunlaşmanın her yıl aynı zamanlarda oluşmasını sağlayan mevsimlik olayıdır. Mevsimlik yoğunlaşmanın bir arada yorumlanmasını sağlayan gelişme belirgin aylardaki turistik etkinliklerin artışı ve diğer aylarda azalması şeklinde oluşan yıl içindeki dönemselliktir. Ayrıca mevsimsellik, turistik etkinliklerin yüksek mevsimde belli bir yüzde oranında çoğalmasını ve uygun bir yüzde ile azaltılmasını sağlayan bir özelliğe sahiptir. (Çakılcıoğlu, 2002: 43). 16

2.2. Turizm Mevsimselliğinin Özelliği Turizm sektörüne doğrudan ya da dolaylı olarak bağlı olan etkinlikler, sektörel işletmeler ve turistler mevsimlik yoğunlaşmadan olumsuz yönde etkilenmektedirler. Bazı turistik bölgeler yılın belirli dönemlerinde gelen turist sayıları bakımından yüksek sezon yaşamakta, yılın geri kalan dönemlerinde ise düşük sezon da kalmaktadırlar. Bazı istisnai bölgelerde ise, birden fazla yüksek sezon, ara sezon ve ölü sezon görülmektedir. Bu olgu çerçevesinde turistik mevsimlik yoğunlaşmanın varlığına ve diğer saptanabilir faktörlere dayanarak; turistlerin geliş ve gidişleri, konakladıkları yatak sayısı ve yaptıkları geceleme miktarı, oteller ve turizm endüstrisinin diğer kollarındaki istihdam hacmi, ve bütün bu faktörlere bağlı yapılan harcamalar mevsimden mevsime, hatta aydan aya dalgalanmalar göstermektedir. Bu nedenle bu dalgalanmaları sonucunda oluşan turistik yoğunlaşma olayının bilinmesi ve ölçülmesi mevsimselliğin olumsuz sonuçlarının ortadan kaldırılması açısından zorunluluk arz etmektedir (Akat, 1997: 56). 2.2.1. Sektör Açısından Mevsimsellik Özelliği Türkçe de bulunan mevsim sözcüğü İngilizce season sözcüğünün karşılığı olarak kullanılmaktadır. Season sözcüğünün temeli ise Fransızca saison sözcüğüne dayanmaktadır. Fransızcada saison; ideal ya da en çok tercih edilen zaman dilimi, yıl içindeki en önemli zaman dilimi ya da belli unsurların bulunduğu dönem anlamını taşımaktadır (Bender v.d., 2005: 303). Dünyadaki birçok ekonomik etkinliğin temelinde mevsim faktörünün küçümsenmeyecek bir etkisi vardır. Bu etkiyi turizm hareketlerinde de görmek mümkündür. Tur düzenleyicileri, oteller, hava, deniz, ve kara taşımacılığı gibi turistik işletmelerin işlevi ile turizm hareketleri aydan aya belirgin bir dalgalanma göstermektedir (Usta, 2001: 121). 17

Turizm olayı aslında, ekonomideki herhangi bir ürüne göre mevsimlik özelliği oldukça yüksek bir ürün / hizmet niteliği taşımaktadır. Ekonomide yer alan diğer ürün ve hizmetlerin sahip olduğu mevsimlik özellik, diğer kişisel tüketime yönelik ürünlere göre, turizmde daha ağır basmaktadır (İçöz, 2005: 156). Her sektörlerde var olan mevsimlik özellik çoğunlukla tek bir kritere sahipken, turizmde bu özelliği kazandıran birçok etken bulunmaktadır. Örneğin; yılbaşı kartları ya da air-condition talebinde yıl içinde belirli dönemlerde değişimler görülmektedir. Ancak, bu mevsimlik özellik diğer ürünlere göre turizmde daha etkin bir şekilde kendini hissettirmektedir. Turizm faaliyetlerinde mevsimlik özelliği oluşturan kriterler ise iklim koşullarından tatil dönemlerine kadar uzanan geniş bir yelpazeye yayılmaktadır. (Günel, 2009: 15) 2.2.2. Seyahat Edenler Açısından Mevsimsellik Özelliği Seyahat eden turistin hayatını rutin olarak sürdürdüğü yerlerin dışındaki yerleri kendi imkanları dahilinde arayıp görmek istemesi turistik yoğunlaşmanın başlıca nedenlerinden biridir. Bu aşamada mevsimlik faktör, turistik yoğunlaşmasının temel öğelerinden biridir (Usta, 2001: 121). Turistlerin kişisel özellikleri çok uç sınırlara dayanmaktadır ve tabi ki turistik ziyaret amaçları tatilleri, iş gezilerini, arkadaş ve akraba ziyaretlerini ve muhtelif yani eğitim, din ve alışveriş gibi nedenleri içermektedir. Dünya çapındaki uluslar arası turistik aktiviteler dikkate alındığında, turistik seyahatlerin % 70 i yaz tatilini, yaklaşık %15 lik kısmı iş imkanlarını, geriye kalan %15 lik kısmı ise diğer sebepleri kapsamaktadır (Johnson ve Thomas, 1993: 1). Mevsimsellik, turizm talebinin belli bir zaman parçasında, belirli yörelerde zaman ve mekan içinde yoğunlaşma olmak üzere iki ana nedene sahiptir. 18

2.3. Turistik Yoğunlaşma Türleri 2.3.1. Zaman İçinde Turistik Yoğunlaşma Turizm olayı, özellikle mevsimlik faktörden ileri gelen bir zamansal yoğunlaşmaya neden olmaktadır. Turizm mevsiminin, tatile çıkma dönemleri aynı zamanda kullanılması birçok ülkede gelenek haline gelmiştir. Tatil döneminin yaz aylarında yoğunlaşması zaman içinde turistik yoğunlaşma iki düzeyde kendini hissettirmektedir. Bunlar; zaman içinde ulaşım ve konaklama yoğunlaşması ve bunlara bağlı ortaya çıkan sonuçlardır (Usta, 2001: 124). 2.3.1.1. Ulaşım Yoğunlaşması Belirli bölgelerde aşırı talep sonucu yetersiz kapasitede olan trafik noktaları ulaşımın zaman bakımından aksaması ve bu noktaların zaman içinde taşıdığı yük yansıtması bakımından incelenmesi gerekli bir husustur. Özellikle giriş kapılarındaki turistik yoğunlaşmanın yüksek düzeyde seyretmesi, yarattığı sorunlar açısından önem taşımaktadır. Yüksek yoğunlaşma olayı, alt yapı tesislerinin yetersizliği ve buna bağlı olarak beklenen hizmetlerin yerine getirilememesi gibi sorunları beraberinde getirmektedir. Herhangi bir karayolunun, yüksek mevsim karşısında uğradığı aşırı ulaşım yoğunlaşması, kaldıramayacağı yükü taşıması gibi, sonuçta giderilemeyen sorunlarla karşı karşıya kalmasına neden olmaktadır. Bu nokta veya güzergahlardaki ulaşım yoğunluğu, ticari yoğunlaşma ile birlikte ele alınabilir. (Kara, 2005: 35) Zaman içinde ulaşım yoğunlaşması sadece ulusal sınırlar içinde değil aynı zamanda uluslararası düzeyde de ortaya çıkan bir olgudur. Özellikle uluslararası havayolu ulaşımı bakımından da mevsimsel yoğunlaşma dikkat çekici bir nitelik taşımaktadır (Usta, 2001: 127). 19

2.3.1.2. Konaklama Yoğunlaşması Ulaşım yoğunlaşmasına bağlı olarak, konaklamanın da aynı zaman dilimlerinde yoğunlaşması turizm hareketlerinin ortaya çıkardığı kaçınılmaz sonuçlardan biridir. Konaklama yoğunlaşması, özellikle turistlerin yapmış olduğu gecelemeler ve tesislerin aylar itibariyle gösterdikleri doluluk oranları olarak önem taşımaktadır. Geceleme sayılarının, turistik tesislere olan toplam talebi belirlemek bakımından önemi vardır ve toplam yatak kapasitesinin yüksek mevsim boyunca sağladığı geceleme sayısı, diğer bir deyişle kullanılan yatak sayısı, en yüksek düzeydeki mevsim yoğunlaşmasını verecektir. Düşük sezon ve yüksek sezon arasındaki farkın büyüklüğü, yoğunlaşmanın şiddetini göstermektedir. (Usta, 2001: 127). 2.3.2. Mekan İçinde Turistik Yoğunlaşma Mekan içinde yoğunlaşma turistin ülkenin doğal, tarihi, kültürelbeşeri kaynaklarının yoğun olduğu merkezlere yönelmesidir (İlkin ve Dinçer, 1991: 89). Genelde alan içindeki tatil amaçlı turistik yoğunlaşmanın, üç değişik alan türünde olduğu söylenebilir. Bunlar deniz, dağ ve kır yörelerindeki yoğunlaşmadır. Ancak bu genel sınıflamanın, zaman zaman yeterli olmadığı, tatillerde alansal yönden yaşanan yoğunlaşmanın, gidilen yerin niteliği açısından da incelenmesinin yapılabileceği bilinmektedir (Usta, 2001: 128). Tatiller genellikle kişilerin beklentilerini karşılama hedefi bakımından değer kazanırlar. Bu anlamda; güneş, deniz ve kumdan yararlanma amacına yönelik tatillerin tercih edilmesi mekan bakımdan yoğunlaşmanın denizlerde kıyısı olan bölgelerde ve merkezlerde oluşmasını sağlamaktadır. Denize yönelik turizm hareketlerinin ortaya çıkardığı ihtiyaçlar, bu amaçla tatile çıkanların konaklama ve gecelemelerindeki yoğunlaşmanın nedenini oluşturmaktadır (Usta, 2001: 129). 20

2.4. Turizmin Mevsimsellik Özelliğini Gösteren Veriler Buraya kadar yapılan açıklamalarda, mevsimselliğin gerek zaman içinde gerekse mekan içinde yılın belirli dönemlerinde yoğunlaşan bir kavram olduğu belirtilmektedir. Turizmin bu özelliğini gösteren verileri kısaca belirtmenin yararlı olacağı düşünülmektedir. Mevsimsellik yoğunlaşmanın belirlenmesi için İngiltere de British Travel and Holidays Association tarafından yapılan bir çalışmanın sonucu seyahatlerin aylara göre dağılımını aşağıdaki gibi gösterilmektedir (Olalı, 1968: 163). Aylar Seyahat Yüzdeleri Mayıs % 4,0 Haziran % 16,5 Temmuz % 32,0 Ağustos % 31,5 Eylül % 10,5 Ekim % 2,0 Diğer Aylar % 3,5 TOPLAM % 100,0 Bir diğer çalışma Fransa nın başlıca büyük şehirlerinde oturanların tatile çıkma gelenekleri üzerine Institut National de la Statistique et des Etudes Economiques tarafından yapılan bir anketten aşağıdaki sonuçlar alınmıştır (Olalı, 1968: 163) Seyahata Çıkanların Aylara Dağılımı Seyahat Yüzdeleri Haziran % 4,0 Temmuz birinci yarısı % 12,0 Temmuzun ikinci yarısı % 21,0 Ağustosun birinci yarısı % 40,0 Ağustosun ikini yarısı % 10,0 Eylül % 10,0 Diğer mevsimlerde % 3,0 TOPLAM % 100,0 21

Fransa ve İngiltere gibi ülkelerde turizm mevsimi dönemleri kapsamaktadır. Ancak turizm mevsimi aynı memleketin diğer bölgelerine göre de değişebilir. 2.4.1. Türkiye Açısından Mevsimsellik Göstergesi Turizm sektöründe ortaya çıkan mevsimsellik hakkında yapılan anket ve istatistiksel çalışmalar incelendiğinde göze çarpan ortak nokta yılın belli zamanlarında talep miktarlarındaki artış ve azalmalardır. Buna bağlı olarak bir ülkedeki turizm faaliyeti ve buna bağlı olarak ortaya çıkan talep artış ve azalmaları ile doğrudan ilişkili mevsimsellik Tablo 2 den de anlaşılacağı üzere Türkiye turizmi açısından da aşılması gereken bir engel olarak görülmektedir. Bu durum, turizm sektörünün sürekliliği göz önüne alındığında yılın belirli zamanlarında Ülkemize gelen yabancı turistlerin o yıla ilişkin sadece belli aylarında yoğunlaşması ve diğer aylarında azalması olarak görülmektedir. Türkiye turizminde ortaya çıkan söz konusu mevsimsellik turizm istatistikleri incelenerek açıklanabilmektedir. Tablo 2 de yıllar itibariyle ülkemize gelen turist sayıları incelendiğinde Türkiye turizminde üç ana mevsim olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu mevsimlerden birincisi; Aralık, Ocak, Şubat ve Mart aylarını içeren düşük tempolu mevsim, ikincisi yüksek tempolu turizm mevsimi öncesi ve sonrası ayları Nisan, Mayıs ve Kasım olan yükselmeye başlama ve yükseldikten sonra azalma temposuna giren mevsim, üçüncüsü ise turizm hareketlerinde temponun yükseldiği turist sayılarında ve turizm gelirlerinde en yüksek akışın sağlandığı beş ay Haziran Ekim arası aylarını kapsayan yüksek tempolu mevsim olarak karşımıza çıkmaktadır. Tablo 2 de 1990-2008 yılları arasında Türkiye ye gelen yabancı turistlerin aylara göre dağılımı gösterilmektedir. Tablo 2 incelendiğinde birkaç yıl dışında genel olarak ülkemize gelen yıllara göre toplam turist sayısında sürekli bir artış gözlenmektedir. 22

Tablo 2: Türkiye ye Gelen Yabancı Turistlerin Aylara Göre Dağılımı ( Bin Kişi) Yıllar 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Top. 2008 782 896 1.305 1.647 2.748 3.305 4.084 3.762 2.981 2.462 1.267 1.091 26.330 2007 714 787 1.099 1.520 2.287 2.774 3.624 3.384 2.799 2.152 1.177 1.018 23.335 2006 667 627 922 1.373 1.919 2.369 3.110 2.906 2.267 1.714 1.020 927 19.821 2005 699 693 1.107 1.349 2.303 2.403 3.164 2.859 2.502 2.107 1.052 862 21.100 2004 534 608 784 1.104 1.799 1.898 2.591 2.493 2.125 1.842 950 789 17.517 2003 364 481 500 669 1.146 1.511 2.131 2.275 1.874 1.658 779 644 14.032 2002 307 426 676 853 1.326 1.458 1.897 1.900 1.771 1.420 663 560 13.257 2001 359 405 547 885 1.232 1.388 1.777 1.601 1.440 1.066 521 398 11.619 2000 334 354 435 721 986 1.079 1.526 1.419 1.369 1.178 602 424 10.427 1999 359 372 409 427 691 785 932 1.079 876 801 436 321 7.488 1998 350 371 478 642 987 1.039 1.145 1.377 1.164 1.034 502 371 9.460 1997 300 315 555 640 1.020 1.045 1.208 1.427 1.207 949 540 500 9.706 1996 284 324 537 556 874 902 1.106 1.153 1.117 909 452 395 8.609 1995 274 302 368 535 732 810 1.008 1.070 1.054 836 393 340 7.722 1994 267 301 394 468 644 671 820 899 773 695 392 341 6.665 1993 211 273 343 578 797 682 743 784 692 699 382 309 6.493 1992 208 255 337 579 739 727 970 992 861 697 370 336 7.071 1991 158 157 284 376 502 517 635 761 773 581 404 366 5.514 1990 115 143 242 429 529 559 707 777 667 526 367 323 5.384 (Kaynak:www.kultur.gov.tr Erişim Tarihi: 27.5.2009) 23

Tablo 2 de yıllara göre yabancı turist sayısının incelenmesinin yanı sıra, aylara göre gelen yabancı turist sayısının da ele alınması turizmin mevsimsellik özelliğini vurgulamak açısından önemlidir. Tabloda; Türkiye ye gelen yabancı turistlerin aylara göre dağılımına bakıldığında, turist sayılarındaki artış dikkate alınarak, Türkiye turizmi açısından Mayıs Ekim ayları arasındaki dönemin yüksek dönem ya da turizm mevsimi olarak nitelendirilebileceği; buna karşın, Kasım Nisan ayları arasındaki dönemin ise düşük dönem ya da turizm mevsimi dışı olarak belirtileceği görülmektedir. Yılın değişik aylarında farklılık gösteren turist sayısı bu nedenle turizmin mevsimlik karakterini ortaya koymaktadır. Tablo 2 ye göre ülkemize gelen turistlerin mevsimsel dağılımına bakıldığında, 1990 yılında yoğunluk sırasıyla %37,9 ile Yaz, %28,96 ile Sonbahar, %22,31 ile İlkbahar ve %10,79 ile Kıs mevsimleri seklindedir. 2007 yılına gelindiğinde, Yaz mevsiminin yoğunluğu %41,91 e yükselirken, Sonbahar %26,26 ya, İlkbahar %21,03 e düşmüş, Kış mevsimi %10,80 lik bir yoğunluk yaşamıştır. Mevsimlik yoğunlaşmanın azaltılması ve turizmin tüm yıla yayılması ile ilgili çalışmalara rağmen, bu konularda henüz basarı sağlanamadığı görülmektedir. 2007-2013 yılları için hazırlanan Dokuzuncu Plan da da, Beşinci Plandan itibaren sözü edilen alternatif turizm türlerinin özendirilmesine devam edilmesi, ayrıca ülkenin rekabet üstünlüğü bulunan sağlık hizmetleri turizminin geliştirilmesi yer almaktadır. Dokuzuncu Plan ın Turizm Özel İhtisas Komisyonu Raporu nda sektörle ilgili hedefler ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Buna göre (www.ekutup.dpt.gov.tr Erişim Tarihi: 28.5.2009); Turizmde çeşitliliğin artırılması, turizmin tüm bölgelere ve tüm yıla yayılmasının sağlanması, Turizm ürününü çeşitlendirmek amacıyla kongre turizmi, yat turizmi, sağlık turizm, dağ ve kıs turizmi vb. faaliyetlerin teşvik edilmesi ve bölgelere göre geliştirilmesi, 24

Tarihi ve kültürel turizmin canlandırılması, yatak kapasitesinin büyük çoğunluğunun kıyı turizmine yönelik olması nedeniyle, yukarıda sayılan turizm türleri ile sağlık turizmi, üçüncü yaş ve gençlik turizmine dönük yatırımlara öncelik verilmesi, Avrupa ülkelerine yönelik pazar payının artırılarak sürdürülmesi yanında, turistik potansiyele sahip olan Çin basta olmak üzere Doğu Asya Pasifik Bölgesi ve İran gibi Ortadoğu ülkelerinde pazar payının artırılması hedeflenmektedir. Türkiye turizmde taşıdığı çeşitlilik potansiyelini yeterince değerlendiremediği için esas olarak kitle turizmi olan deniz-kum-güneş turizmine dayandırmaktadır. Bu nedenle kış ayları, düşük tempolu turizm hareketlerinin yaşandığı aylardır. Aralık ve Mart ayları arası dönem verileri, bu aylarda toplam turizm gelirlerinin ancak yüzde 11-12 sinin bu mevsimde gerçekleştiği, gelen turistlerin yüzde 13-14 ü bu dönemi seçtiğini göstermektedir. Yoğunlaşan tempolu Haziran-Ekim ayları yüksek mevsimi ve yükselişe geçişin sağlandığı Nisan, Mayıs ile Kasım ayları ise ara mevsim i oluşturmaktadır (www.turizmdebusabah.com Erişim Tarihi: 10.6.2009). Türkiye de ortaya çıkan mevsimselliğin daha belirgin bir şekilde görülebilmesi için 2008 ve 1990 yıllarının ortalaması alınması yeterlidir. Grafik 1 de Türkiye ye gelen turist sayılarının ortalaması yer almaktadır. 25

2008-1990 Yılları Arası Turist Sayısı Ortalaması (Bin Kişi) 2.000 1.800 1.600 1.400 1.200 1.000 800 600 400 200 0 Turist Sayısı OCAK ŞUBAT MART NİSAN MAYIS HAZİRAN TEMMUZ AĞUSTOS EYLÜL EKİM KASIM ARALIK Grafik 1: Türkiye de Aylar İtibariyle Turistik Yoğunlaşma (Kaynak: www.tuik.gov.tr Erişim Tarihi: 13.7.2009) Yukarıda yer verilen grafiğe bakıldığında, turizm faaliyetleri yılın 5 ayı için yoğun bir talep ile karşı karşıyayken, turizm mevsimi dışında kalan aylarda turist sayısında gözle görülür bir azalma olduğu anlaşılmaktadır. Bu azalmaya bağlı olarak turizmde ortaya çıkan mevsimselliğin olumsuz nedenleri detaylı bir şekilde incelenmelidir. 2.5. Turizm Sektöründe Mevsimselliği Oluşturan Ana Etmenler 2.5.1. Doğal ve Kurumsal Mevsimsellik Turizm sektöründe mevsimsellik bireysel kararlara bağlı olduğu için oldukça fazla sayıda etkene bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Turizm sektöründe mevsimselliğe neden olan etkenler turizm talebinde ortaya çıkan dalgalanmalara paralel özellik göstermektedir. Turizm sektöründe mevsimsel talep dalgalanmalarının önlenemediği bazı turistik yörelerde yüksek tempodan sonraki yılın geri kalan dönemlerinde düşük sezon yaşanmaktadır. Bu nedenle mevsimselliğin ortaya 26