BALIKESIR'DE 2 BIN 600 YILLIK IKI MUTFAK BULUNDU Portal : www.haberturk.com İçeriği : Gündem Adres : http://www.haberturk.com/gundem/haber/1336464-balikesirde-2-bin-600-yillik-mutfak-bulundu Balıkesir'de 2 bin 600 yıllık iki mutfak bulundu Balıkesir'de yapılan kazı çalışmaları sırasında Lydia uygarlığı'na ait, 2 bin 600 yıllık iki mutfak tespit edildi Balıkesir'in Bandırma ilçesinde, Manyas Gölünün yakınlarındaki Daskyleion Antik Kentinde bu yıl yürütülen kazı çalışmalarında, Lydia uygarlığına ait, kaplar, balık kılçığı, kemik, tohum, bazalt taşından havan gibi, döneme ait mutfak eşyalarının bulunduğu iki mutfak ortaya çıkarıldı. Kazı Başkanı, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Kaan İren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul Üniversitesinden Doç. Dr. Sedef Çokay Kepçe'nin de aralarında bulunduğu bir ekiple antik kentin üç ayrı noktasında çalışma yapıldığını söyledi. Tunç Çağından itibaren zayıf da olsa, insan izlerine rastlanan söz konusu antik kentte arkeolojik buluntuların M.Ö 8. yüzyıldan itibaren yoğunlaştığını vurgulayan İren, 'Bu tarihten sonra, kazılarda bulunmuş mimari kalıntılar, yazıtlar, kült eşyaları ve yazıtlı keramikler yardımıyla yerleşmede, Phrygler (Frigler) ve Lydialıların varlığı kanıtlanmıştır.' dedi. İKİNCİ ÖNEMLİ ÇALIŞMA ALANI 'KAYA MEZARLAR' Bölgede 6,5 metre yüksekliğinde höyüğü destekleyen duvarlar ortaya çıkarıldığını aktaran İren, şöyle konuştu: 'İkinci önemli çalışma alanı ise önceki yıllarda bulunmuş olan kaya mezarlarıdır. Belki de ilk kez antik dönemde kaya mezarlarının yapım aşamaları hakkında bilgi sahibi olunması mümkün olacaktır. 2016 yılında kazı ve ayrıca restorasyon çalışmalarının gerçekleştirildiği bir diğer alan ise üç odalı yapı olarak tanımlanan yerdir. Burada Lydia dönemine tarihlenen, olası mutfak bölümü açığa çıkarılmıştır. Mevcut kalıntılardan anlaşıldığı kadarıyla alan, çatısının bir yangınla çökmesi nedeniyle tekrar düzenlenmiş olup, en az iki evreyi içermektedir. İren, mutfakların M.Ö 600 ve 540 yıllarına ait olduğunu vurgulayarak, 'İki mutfak da çıkan yangınla çökmüş. Bu mutfakları birbirinin üzerinde bulduk. Biri yangınla çökmüş. Üzerine diğer mutfak yapılmış ancak bu da yangınla çökmüş.' dedi. Mutfaklarda farklı dönemlerden iki ocak ile çeşitli formlarda kaplar, balık kılçığı, hayvan kemiği, tohum gibi organik kalıntılar ile bazalt taşından havan bulunduğuna dikkati çeken İren, şunları kaydetti: 'Lydia uygarlığı için Anadolu'da ilk defa bütün teşkilatıyla mutfak bulduk. Lydialıların bu yöredeki mutfak ve yeme içme adetlerini öğrenebileceğiz. İkisinin de mutfak ocakları sağlam ele geçti. Çatı çökmüş yangında. Kerpiçten yapılan yapılar. Mutfağı ezmiş kap kacak içinde kalmış. İstiridye kabukları da çıktı. Manyas Gölüne dayalı bir yiyecek kültürü görünüyor. Adeta o sırada zaman durmuş gibi. Zaman durmuş ve mühürlenmiş gibi net bulgular elde ettik. Ne tür yiyecekler tüketiliyordu hangi yöntemlerle yemek pişiriyorlardı bunların hepsini, laboratuvar incelemelerinden sonra daha net ortaya koyabileceğiz.' SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ! 300 YORUMLAR 0 Kalan karakter : 300 BU KONU İLE İLGİLİ HABERLER
BEÜ DE `MEDYA VE ILETISIM PANELI Portal : www.hedefhalk.com İçeriği : Gündem Adres : http://www.hedefhalk.com/beude-medya-ve-iletisim-paneli-933272h.htm Beü de `Medya Ve İletişim Paneli Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu tarafından 'Medya ve İletişimin Dünü, Bugünü ve Yarını' konulu panel düzenlendi. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Murat Özgen ve Genel Gazetecilik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Suat Gezgin'in konuşmacı olarak katıldığı program, Hüsrevpaşa Yerleşkesi Konferans Salonunda yapıldı. 25 yıldır İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesinde görev yaptığını belirten Prof. Dr. Suat Gezgin, bu süre zarfında çok sayıda öğrenci yetiştirdiklerini ifade etti. Medyanın tarihi sürecini anlatan Prof. Dr. Gezgin, iletişim çağında yaşadığımızı fakat iletişimsizlik olgusu içinde olduğumuzu belirtti. İletişimin gücünden bahseden Prof. Dr. Murat Özgen ise, insanın toplumsal bir varlık olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Özgen; 'İnsanın toplumsal bir varlık oluşunun temeline baktığımız zaman iletişim ortaya çıkıyor. İnsanlarla iletişim kurarken düzgün ifadeler kullanırsak, o zaman karşımızdakini etkileyebiliriz. Hitabet, sözler ve sözcükler önemlidir. Sözler ağzımızdan çıkana kadar bizim esirimizdir, sözcük ağızdan çıktıktan sonra biz onun esiri oluruz. Bence insanların en önemli uğraş alanlarından bir tanesi iletişimdir' dedi. Panel, soru cevap bölümün ardından Sosyal Bilimler MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Murat Karakaş'ın konuşmacılara teşekkür belgesi ve çeşitli hediyeler takdim etmesiyle sona erdi.
ORTAÇAG TEKNESI YENIDEN ÜRETILDI Portal : www.kamuhaber.com İçeriği : Haber Adres : http://www.kamuhaber.com/ortacag-teknesi-yeniden-uretildi-48612h.htm Ortaçağ teknesi yeniden üretildi 14.12.2016 08:19 Yenikapı arkeolojik kazılarında bulunan `Yenikapı 12 isimli tekne, Avrupa Birliği nden 55 bin Euro fon alınarak yeniden yapıldı. Bahar aylarında suya indirilecek tekne daha sonra Marsilya da sergilenecek.marmaray metro çalışmaları sırasında Yenikapı da sürdürülen arkeolojik kazılarda çok sayıda batık gemiye ulaşılmıştı. Theodosius limanında bulunan batıklar İstanbul Üniversitesi Sualtı Kültür Kalıntılarını Koruma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Ufuk Kocabaş tarafından laboratuvara alındı. Yenikapı da inşa edilecek müzede batık kalıntıları amforalar ve diğer buluntular birlikte sergilenecek. M.S. 5 ve 10. yüzyıllara tarihlenen batıklar dünya denizcilik tarihine ışık tutacak. `Yenikapı 12 adı ile anılan 9. yüzyıl batığı 7 metre uzunluk ve 2.5 metre genişliğe sahip. Tekne hafif bir eğimle karinası üzerine oturarak batmış ve üzeri aniden deniz kumuyla örtüldüğü için de amfora yükünün altındaki ahşap elemanlarının büyük çoğunluğu bütün olarak ve orijinal yerlerinde korunmuş olarak bulundu. Çok sayıda anfora ile birlikte bulunan 9. yüzyıl sikkeleri ve mutfak eşyaları batığı dah... Haberin devamını okumak için tıklayınız.. Kaynak:
SAGLIK MUCIZESI SARIMSAK Portal Adres : www.sumerhaber.com İçeriği : Haber : http://sumerhaber.com/haber/15117/saglik-mucizesi-sarimsak.html Tarih : 13.12.2016 1/2
SAGLIK MUCIZESI SARIMSAK 2/2
HAYVANLAR EGER SAKATSA ÖLENE KADAR BAKARIZ Portal : www.haberekspresi.net İçeriği : Gündem Adres : http://www.haberekspresi.net/hayvanlar-eger-sakatsa-olene-kadar-bakariz-297042h.htm Hayvanlar Eğer Sakatsa Ölene Kadar Bakarız AVRUPA NIN EN BÜYÜK VETERİNER FAKÜLTESİ HASTANESİ14.12.2016 20:34Avrupa nın ve Türkiye nin hasta potansiyeli en yüksek fakülte hastanesi olan İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi Araştırma ve Uygulama Merkezi, yıllık 45 binin üzerinde hayvanı tedavi ediyor. İÜ Veteriner Fakültesi nde gerçekleştirilen en yeni projeleri ve gelişmeleri, İÜ Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. M. Ragıp Kılıçarslan ve Dölerme ve Sun i Tohumlama Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mithat Evecen değerlendirdi. Avrupa Birliği ile gerçekleştirilen akreditasyondan Vahşi Yaşamı Araştırma ve Koruma Kulübü nün (VAŞAK) çalışmalarına, suni tohumlamadan klonlama alanındaki en yeni projelere kadar birçok gelişmenin yaşandığı İÜ Veteriner Fakültesi; 7 gün 24 saat sağladığı hizmet ile Avrupa nın sayılı veteriner fakültelerinden birisi olmaya devam ediyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bünyesinde Jandarma Genel Komutanlığı gibi birçok kamu kuruluşu ile de protokole sahip olan fakültede, gerek hekimler gerekse öğrenciler her anlamda aktif bir görüntü sergiliyor. Hayvanlar Eğer Sakatsa Ölene Kadar Bakarız İster vatandaşın ister Orman ve Su işleri Bakanlığı nın doğadan bulup getirdiği yaralanmış her çeşit hayvanın VAŞAK ın çalışmaları ile barındırıldığını ve tedavi edildiğini kaydeden Prof. Dr. Kılıçarslan, iyileşen hayvanların sonra tekrar doğaya salındığını aktardı. İÜ Veteriner Fakültesi nin aynı zamanda bir rehabilitasyon merkezi olduğunu da vurgulayan Prof. Dr. Kılıçarslan sözlerine, 'İyileşemeyip sakat olarak kalacaklarsa bakımları burada ölene kadar sürdürülür' diyerek devam etti. Avrupa Birliği Bizi Kabulleniyor İÜ Veteriner Fakültesi nin öğrenci eğitimi konusunda Avrupa Birliği Veteriner Eğitim Kuruluşları ile geçen sene akredite edildiğini aktaran Prof. Dr. Kılıçarslan, gerek teorik gerekse pratik eğitim anlamında ve alt yapı, üst yapı gibi bütün özellikler açısından denetlendiklerini ve kabul edildiklerini belirtirken, 'Bu bizim öğrencilerimize ileride Avrupa ya ve dünyaya açılma açısından çok büyük katkılar sağlayacaktır' dedi. Nesli Tükenmiş Hayvanlar Kalıntılarından Tekrar Çoğaltılabilirler Suni tohumlamanın amacının nesli tükenmekte olan hayvanların çoğaltılması olduğunu aktaran Prof. Dr. Kılıçarslan, 'Belki ileride, şu anda nesli tükenmiş hayvanların bile bulunan kalıntılarından, yeniden o hayvanları canlı olarak elde etme imkanı olacak' dedi ve Türkiye nin canlı doğan ilk klon buzağısı olan Efe nin şu anda yavrularının da yavrularının doğduğunu sözlerine ekledi. Olur Raporu Verirsek O Sperma Türkiye ye Gelebilir Dölerme ve Sun i Tohumlama Ana Bilim Dalı hekimlerinden Prof. Dr. Mithat Evecen, İstanbul Üniversitesi bünyesindeki spermatoloji laboratuvarı ve embriyo transfer ve klonlama laboratuvarlarının Türkiye deki 2-3 laboratuvardan birisi olduğunu belirtirken yurt dışından Türkiye ye ithal edilmekte olan spermaların burada muayene edildiğini ve raporlandığını, 'Biz olur raporu verirsek o sperma Türkiye ye gelebilir' diyerek aktardı. 30 Bin Liralık İlaçlar 1 Dolara Mal Olabilir Transgenik olarak üretilen hayvanlarla, hayvandan insana ucuz ve bol miktarda biyolojik madde sağlamanın amaçlandığını vurgulayan Prof. Dr. Evecen, Türkiye de ilk defa İÜ de gerçekleştirilen transgeniği, 'Kendi geni içerisinde bulunmayan bir geni hayvana dışarıdan vererek o genle beraber hayvanının yaşamasını sağlamak' olarak tanımladı. Bu çalışmalar ile hastalığa dirençli genlerin aktarımının gerçekleşebileceğini ve bir sonraki aşamada insana aktarımın söz konusu olabileceğini kaydeden Prof. Dr. Evecen, 'Şu anda piyasada çok pahalı kanser ilaçları var, biz onu koyun veya inek sütünden üretebilirsek 30 bin liralık ilaçlar 1 dolara mal olabilir' diyerek sözlerini noktaladı.
GRIP VIRÜSLERI TETIKLER BRONSITI Portal : www.haberanaliz.net İçeriği : Gündem Adres : http://www.haberanaliz.net/news_detail.php?id=39607 Grip virüsleri tetikler bronşiti Grip virüsleri tetikler bronşiti Kış aylarının kabusu grip, bronşite de yol açıyor. Prof. Dr. Erk, `Sigara, kirli ve soğuk havayla coşan bronşitten korunmanın yolu, antioksidan zengini gıdalardan geçer diyor Her yaştan herkesi tehdit eden bronşit özellikle erkekleri seviyor. 'Akut bronşit akciğerlere hava giriş çıkışını sağlayan bronşların şişerek iltihaplanmasıdır' diyen İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Erk, 'En sık neden üst solunum yolu enfeksiyonları virüsleridir. Bütün akut bronşit vakalarının yüzde 90'ınından virüsler, yüzde 10 kadarından bakteriler sorumludur. Fiziksel ve kimyasal etkenler de bronşite neden olabilir' diyor. Prof. Dr. Erk, bu ciddi hastalığa ilişkin şu bilgileri veriyor... 'İnatçı ve şiddetli öksürük bronşitte en sık şikayettir. Balgam da sıklıkla öksürüğe eşlik eder. Balgam koyu renkli olabilir, kan içerebilir. Hafif ateş, göğüste yanma, burun akıntısı, boğaz ağrısı, eklem ve kas ağrıları olur. Erişkinlerde boğmaca hastalığı akut bronşite ve çok uzun süreli inatçı öksürüğe neden olabilir.' TANI KOLAY 'Bronşit tanısı fizik muayene, kan tahlilleri ve akciğer filmi çekerek konur. Ayırıcı tanıda en önemli hastalık zatürredir. Her iki hastalık aynı şikayetlere yol açar, fakat akciğer filmleri farklıdır, zatürrede akciğerlerde kendine has sesler duyulur.' ÖNLEM ALIN 'Bağışıklık sisteminin yüksek tutulması önemli. Özellikle beslenme ve uyku kalitesi vücut direncini arttırır. Yeşillikler, sebzemeyvelerden oluşan bir diyet vücudun ihtiyacı olan kalori, vitamin, mineral ve antioksidanları sağlar. Az miktarda organik, temiz ve taze hayvansal ürünler de katkı sağlar. Sık sık ellerin yıkanması önemlidir.' TEDAVİSİ MÜMKÜN 'Etken, sıklıkla virüsler olduğu için antibiyotik gerekmez. Bakterilerin işin içine karıştığı anlaşılırsa antibiyotik kullanılabilir. Balgamın renkli olması hastalar ve doktorlar tarafından yanlış olarak antibiyotik kullanılması için gerekçe olarak değerlendirilir. Oysa viral bronşitte de renkli balgam söz konusu olabilir. Üst solunum yolu enfeksiyonları ve akut bronşit yanlış ve gereksiz olarak antibiyotiklerin en sık kullanıldığı hastalıklardır. Akut bronşitin tedavisi belirtilere yöneliktir. Ateş ve ağrı kesici ilaçlar, bitkisel öksürük kesici ilaçlar ve yatak istirahati sıklıkla yeterlidir.' DOĞAL GIDALAR TÜKE TMEYE ÖZEN GÖSTERİN * Havuç, elma, kuru kayısı, domates, biber gibi sarı ve tu runcu renkli, A vitamininden zengin besinlere ağırlık verilmeli. * Güçlü bir antioksidan olan C vitamini bakımından zengin besinler almalı. Portakal, kırmızı biber, kekik, kivi, brokoli, maydanoz ve koyu yaprak lı sebzeler gibi. * Nane bronşit semptomla rını azaltmaya yardımcı olabilir. Nane deki etken madde olan mentol, burun tıkanıklığını açar. * Bağışıklık sistemini güçlen diren bir tonik olarak kabul edilen ginseng, akut bronşite karşı koruyucudur. * Yeşil çay, antioksidan olup, virüslerin vücutta yayılmasını önler. * Somon, sardalya gibi yağlı balıklar, vücutta iltihapları önler, mikroplarla savaşarak bağışıklığı güçlendirir. * A vitamini ve betakaroten den zengin beslenme, iyi kaynaklı protein ve yeterli çinko alımı, bağışıklık siste mini güçlendirir. Bu üç unsuru barındıran besin ise yumurtadır. TAKVİM LİNK: http://www.takvim.com.tr/yasam/2016/11/28/grip-virusleri-tetikler-bronsiti