ÖZELLĠK GÖSTEREN BĠR TÜMELLĠKTĠR.

Benzer belgeler
AHMED HULÛSİ DİN İN TEMEL GERÇEKLERİ.

İLİ : GENEL TARİH : Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Economic Policy. Opening Lecture

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)


1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

kaza, hükmetmek, Terim anlamı ise kaza, yaratılması demektir.

E.G.O. Grubu Kurumsal İlkeleri

5. SINIF TÜRKÇE KELİME TÜRLERİ TESTİ. A) Ben ise yağmur yağmasını bekliyordum. Cümlesindeki isimlerin hepsi tekildir.

Diğer müritlerin neşeyle elindekileri takdiminden sonra, Aziz Mahmut Efendi, boynunu bükerek bu kırık ve solmuş çiçeği üstadına takdim eder.

Ve Brahman bir felsefedir ve o çeşit anlamlarıyla felsefi ve edebi yazılarda kullanılır.

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız


Aşık olduğumuz kişiyi neden unutamayız?

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

Zikir hareketleri, 1 li, 2 li, 3 lü ve 4 lü ritmlerden kuruludur. Bu ritmler, kendi içlerinde değişik hızlarda uygulanır.

NİÇİN EVLENMEDEN ÖNCE İNSANIN KENDİNİ TANIMASI ÇOK ÖNEMLİDİR? YA DA KENDİNİ TANIMAK NEDİR?

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

dinkulturuahlakbilgisi.com BUDİZM Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

ALEXANDER RUSSEL WEBB-MUHAMMED

Çocuğunuzun uyumu, öğrenimi ve gelişimi

Medeniyet Okulları REHBERLİK SERVİSİ SUNAR..

EĞİTİM ÖĞRETİM 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ KONULARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

ARALIK 2013 SAYI 2 12/17/2013 1

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

İşte bu, kişileri birbirlerinden ayıran özelliklerin tümüne, kişinin Girişimcilik Profili diyoruz.

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

Murabaha Nedir? Murabahalı Satış Ne Demek?

Nasıl Bir Deniz Feneriyiz?

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

İMAN/İNANÇ ve TANRI TASAVVURU GELİŞİMİ JAMES FOWLER

Cümle bağlamından gerçek ve mecaz anlamlı sözcükleri ayırt eder.

SIFATLAR. ÖN ADLAR (Sıfatlar)

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

Tanrı yı Tanıyor musunuz?

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ KONU VE KAZANIMLARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ

5. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

0 grubu: Kendine güven, cesaret. A grubu: Sinirli ve hassas. B grubu: Uyumlu ve yaratıcı. AB grubu: En çekici ve ilginç. Kan gruplarının oluşumu

AÇI OKULLARI ETİK MANİFESTOSU

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir?

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

KİTAP VE OKUMA SEVGİSİ ÜZERİNE HAZIRLAYAN: FERİDUN ESER GEYVE ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ FELSEFE ÖĞRETMENİ

Hatta Kant'ın felsefesinin ismine "asif philosopy/mış gibi felsefe" deniyor. Genel ahlak kuralları yok ancak onlar var"mış gibi" hareket edeceksin.

5. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ZAMİRLER(ADILLAR) Zamir sözcük türlerinden biridir. Zamiri yapmak için cümleyi çok çok iyi anlamak gerekir

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

8. SINIF II. DÖNEM ORTAK SINAVI

Yazar : Didem Rumeysa Sezginer Söz ola kese savaşı Söz ola kestire başı Söz ola ağulu aşı Yağ ile bal ede bir söz Yunus Emre

Allah indinde DİN Ahmed Bâki

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

Bu konu üzerinde Hz Muhammed AS hadisi şeriflerinde özellikle üzerinde durmuştur, çok önemli bir konudur.

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

Mutluluk nedir? Kenan Kolday

KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi

TİN SURESİ. Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ TİN SURESİ. 3 Bu güvenli belde şahittir;

GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

SOMUT VE SOYUT NEDİR?

Çocuğunuzun uyumu, öğrenimi ve gelişimi

Esnek Hesaplamaya Giriş

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

1 Ahlâk nedir? Ahlâk; insanın ruhuna ve kişiliğine yerleşen alışkanlıklardır. İki kısma ayrılır:

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bundan önceki mektuplar gibi. bunu da büyük şeyhi Bakibillah'a yazmıştır.

Ruhumdaki. Müzigin Ezgileri. Stj. Av. İrem TÜFEKCİ. 2013/2 Hukuk Gündemi 101

İslamî bilimler : Kur'an-ı Kerim'in ve İslam dininin doğru biçimde anlaşılması için yapılan çalışmalar sonucunda İslami bilimler doğdu.

Altın Ayarlı İslâmi Finans

6. SINIF DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÜNİTE:1 KONU: DEĞERLENDİRME SORU VE CEVAPLARI

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

Günün sorusu: Kişisel gelişim nedir?

BİZ, MELEKLER - DRUNVALO

İSMEK İN USTALARI SANATIMIZ YAŞAMIMIZ İSMEK MİNYATÜR SANATÇILARI SERGİSİ

7. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Sözcüklerin ve harflerin yazılışıyla ilgili belli kurallar da vardır. Bunları şimdi ayrı ayrı göreceğiz.

5. SINIF PERFORMANS DEĞERLENDİRME KİTAPÇIĞI (P-3) / Ders Kazanım A B Türkçe Sözcüklerde Çok Anlamlılık 1 11 Türkçe Mecaz Anlamlı Sözcükler

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ

PAPATYALAR ve PARLAK YILDIZLAR SINIFLARI ŞUBAT AYI BÜLTENİ

DİNİ GELİŞİM. Bilişsel Yaklaşım Çerçevesinde Tanrı Tasavvuru ve Dinî Yargı Gelişimi

Senin bir yaşlı piri fani mi yoksa pırıl pırıl istikbal vadeden bir delikanlı yada erkek mi kadın mı olduğunu bilmiyorum.

FİZİK. Mekanik İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

SİSTEM BİLİMİNİN ESASLARI... MERKEZİYETÇİLİK, ADEM-İ MERKEZİYETÇİLİK TARTIŞMALARI ÜZERİNE-2-

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

Kur an ın Özellikleri

BESMELE VE ALLAH LAFZ-I CELÂLİ'NİN SAYIMLARI

AHMED HULÛSİ YAŞAMIN GERÇEĞİ.

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

REHBERLİK VE İLETİŞİM 9

semih yalman hayal et ki ol çünkü hayalin kadarsın ve hayalin olacaksın dreamstalk hayal peşinde

FİZİK. Mekanik İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

Transkript:

ÇAĞDAġ BAKIġLA DĠN Değerli Dost; Bu yazıda bazı yeni bakış açılarıyla karşılaşacaksın. Dileğimiz odur ki, bunlar üzerinde önyargısız olarak düşünür, araştırır ve ondan sonra da çevrenle tartışarak gerçeği farkedersin. Sonrası ise elbette senin bileceğin iş!. Bize düşen yalnızca kararına saygı duymaktır. Dostum; USA Stanford Üniversitesinden ünlü bilimadamı nörofizyolog Karl PRIBRAM ve ünlü fizikçi Einstein in öğrencisi David BOHM un yaptığı araştırmalara ve en son bilimsel tesbitlere göre; EVRENĠN ASLI, KUANTSAL YAPIDAN OLUġAN ve HOLOGRAFĠK ÖZELLĠK GÖSTEREN BĠR TÜMELLĠKTĠR. Aynı şekilde, BEYİN de titreşimlerden (dalgalardan) meydana gelen ve bir HOLOGRAF olarak çalışan kütledir.. ÖLÜM, Holografik bir boyuttan, başka bir holografik boyuta geçmek suretiyle bilincin yaşamının devamıdır. Beyin, gıdalardan analiz yoluyla elde ettiği bioenerjiyi bir tür ışınsal enerjiye dönüştürerek, RUH adı verilmiş olan olan ışınsal bedeni üretir. Aynı anda, tüm zihinsel fonksiyonlarını da titreşimler (anlamlı dalgalar) halinde, hem üretmekte olduğu bu ışınsal bedene yükler, hem de dışarı yayar. Her beyin kendi RUH unu ürettiği içindir ki, bedenden ayrılan bir Ruh un geri dönüp yeni bir bedene girmesi anlamına gelen reenkarnasyon görüşü kesinlikle gerçek dışı aldatmacadır. (Reenkarnasyon orijini itibariyle Hindu inancıdır). İslâm ın kutsal kitabı KUR ÂN, ölüm ü, tadılacak bir olay olarak tanımlarken; ölümü tadan kimselerin dünyaya yeniden geri gelişini olanaksız olarak vurgular Mü minun suresi 99-100. âyetlerinde. Şimdi tekrar Holografik Evren konusuna dönelim biraz daha... Atomaltı parçacıkların bulutumsu hareketlerinin Holografik özellik gösterdiği deneylerle gösterilmiştir. BOHM un tesbit ettiği ilginç bir durum da, ATOMALTI PARÇACIKLARIN BİRBİRİ İLE İLİŞKİLİ olduğudur. Bu ilişki, parçaların bütün tarafından organize edildiğini ortaya koymaktadır. Yani, atomaltı parçalar bağımsız değildir; Gizli bir düzen tarafından organize edilmektedir. İşte bütün bu araştırma ve incelemeler sonucunda BOHM, Evrenin dev bir hologram olduğu sonucuna vardı. Holografik yapının özelliğine göre, varlığın tümünde olan her özellik, varlığın her zerresinde tam olarak mevcuttur. Herşey birbirinin devamı olarak süreklilik arzetmektedir; herşey, bir diğer şeyin taşıdığı tüm üzellikleri bünyesinde barındırmaktadır ve aynı diğer şey dir. Varlık, bildiğimiz evren kavramı ötesinde, Bölünmez, parçalanmaz, parçaların bütünü olarak meydana gelmemiş TEK bir yapıdır!. BOHM un, KUANTUM açıklamasında yeni boyut dediği ve KUANTUM POTANSİYELİ diye adlandırdığı bu görüşe göre;

-Atomaltı parçacıklarda sabit bir yer sözkonusu olmadığından, uzayda heryer eşittir.. Bu özelliğe mekânsızlık diyoruz. Bütün atomaltı parçacıklar birbiri ile ilişkili ve iletişimlidir. -Holografik özelliğinden dolayı da küçük bir parçanın tümdeki bilgiyi taşıması, bilginin de mekân kavramı sözkonusu olmaksızın tümde eşit olarak dağıldığını göstermektedir. Bütün bunların sonucunda ortaya çıkan gerçek, evrende mekânı olan herhangi bir yerdeki bir TANRININ varlığından sözedilemiyeceğidir. Öte yandan İslâm ın kutsal kitabı Kur ân a göre de, TANRI YOKTUR, SADECE ALLAH VARDIR. Bu ALLAH, AHAD dır!. Yani, öyle bir TEK ki, varlığı yanısıra ikinci bir varlıktan sözedilemiyeceği gibi; O nun parçaların birleşmesiyle oluşan bir tümel yapı olduğundan da sözedilemez; yani Panteist görüş bu yüzden ALLAH ismiyle işaret edilen anlamı vermez!. Algılamaya GÖRE var kabuledilen her ŞEY, O nun varlığıyla vardır; ne var ki, O, şeylerin toplamı değildir!. Gerçekte SADECE O VARDIR; evrendeki çokluk kavramını oluşturan şeyler, algılayanın algılama özelliğinden kaynaklanan bir sanı ve hayâldir!. Holografik bir tümellik olan anayapı, bizim Evren değimiz halde algılanmak için, dilediği algılayıcıların dilediği kapasitelerinde göresel farklılıklar meydana getirmek suretiyle, çokluk görüntüsü oluşturmaktadır. Gerçekte, sadece ALLAH vardır ve O nun yanısıra hiç bir şey yoktur!. -Holografik Kuantsal yapıya göre, her şey bilinçli ve hatta canlıdır!. (Esasen bilimsellikte canlı-cansız kavramları artık bir değer ifade etmemektedir.) Tümel yapıda, çok çeşitli titreşimlerin oluşturduğu çok farklı bilinçli birimler ve katmanlar mevcuttur. Biz insanlık, mevcut olan sayısız boyutlardaki sayısız katmanlardan yalnızca birini oluşturuyoruz. Evrende yaşam, sayısız boyutlarda, çeşitli katmanlardan bir diğerine dönüşmeler ve boyut değiştirmeler şeklinde sürekli devam eder.. İnsan adıyla işaret edilen bilinçli varlık da, çeşitli dönüşümlerle farklı boyutlarda yaşamına sonsuz bir biçimde devam eder. Son Rasûl Hz. Muhammed aleyhisselâm bu evrensel gerçeği kendi Hakikat ı olan ALLAH tan aldığı ilimle, sistemi OKUMAK suretiyle, 1400 yıl önce açıklamış; insanların tanrıya tapınmamalarını, ALLAH ın TEK liğini; insanların biyolojik beden boyutundan RUH beden boyutuna (bir tür ışınsal boyut) geçiş yaparak yaşamlarına devam edeceklerini belirtmiştir. Bunun yanısıra insanların geçecekleri bu yeni boyuta ancak dünyada iken hazırlanabilecekleri gerçeğine dayalı bir biçimde bir takım çalışmalar yapmaları zorunluluğunu da açıklamış ve bu konudaki önerileri bildirmiştir. Rasûl bu konuda Allah ADINA uyarılarını yapmış ve görevini tamamlamıştır. Artık O ndan sonra hiç kimse Allah ADINA konuşma ve yargılama yetkisine sahip değildir. Herkes ilmi kadar Allah ve İslâm HAKKINDA konuşabilir; fakat ADINA asla!.

Nebilerin önerileri, yaşamı ölüm ötesinde devam edecek olan insanadır, devlete değil!. Ölüm ötesinde devlet yoktur, insan vardır!. İnsan kendisini ölümötesi yaşamın şartlarına hazırlasın diye DİN gelmiştir. Devlet rejiminin dinle alâkası yoktur; Dinin muhatabı devlet değil, ferd dir. Ferdin muhatabı da, dini ünvan veya etiketli kişiler, kuruluşlar, teşkilatlar, topluluklar değil, bizatihi, dini kendisine tebliğ eden Rasûl Hz. Muhammed Mustafa aleyhisselâmdır. İslâm dini nde Kur âna göre zorlama yoktur!.. Kişiye, ölüm ötesinde kendisine yarar sağlayacak öneriler yapılmıştır; isteyen bunları gönül hoşluğuyla değerlendirir, isteyen de aldırmaz; sonuçlarına ölüm ötesi yaşamda da kendisi katlanır!.. Zorlama, iki yüzlülük ve münafıklığı oluşturur ki, bu da İslâm da yerilmiştir. İslâm daki öneriler bir paket değildir!. Yani, Ya hepsini yaparsın, ya da hiçbirini yapma!. anlayışı, tümüyle İslâm dışı bir anlayış ve anlatıştır. Herkes bu önerilerden gücünün yettiği kadarını yerine getirir, bu kazancıdır; yapamadıkları ise eksiği.. Din de, para karşılığı yapılan her çalışma geçersizdir!. Para ödenmediği takdirde yapılmayacak olan bütün fiiller, para için yapılıyordur ki, bunlar asla ibadet sayılmaz. İslâm Dini nde, din adamları sınıfı yoktur!. Kişi ile, bildirimi yapan Rasûl arasına, hangi dinsel hüviyet ve etiketi taşırsa taşısın, kimse giremez!. Kimse, Rasûl dışında bir şahsa tabi olmakla mükellef değildir. İslâm dini, hiç bir ferd veya kuruluşun kaydında veya tekelinde değildir. Herkes kendi Dinini orijinal kaynaklarından aslına uygun şekilde öğrenmek, bildiklerini elinden geldiğince uygulamak durumundadır. Yanlış bilgilenen kişi, bunun sorumluluğunu yüklenir ve bu, asla mazeret olmaz!. İbadet adı altında, Rasûl tarafından bize ulaştırılan her çalışma, tümüyle bilimsel gerçeklere dayanır. Kesinlikle, yukarıdaki, ötemizdeki bir tanrının gönlünü hoş etme amacına dönük değildir. Evreni yoktan var kılan Allah ın, insanların hiç bir çalışmasına ihtiyacı yoktur. Aldığın gıdalar, nasıl bedenin bir ihtiyacını karşılama amacına dönükse; ibadet adı verilen çalışmalar da, senin ölüm ötesi yaşamının ihtiyaçları ile ilgilidir. Beyin gücünün, bir tür ışınsal yapı olan bedenine, yani, ruhuna yükleyeceği bilgi ve enerji ile ilgilidir. Yapılan tüm ibadetler, fiziksel ve zihinsel yanlı yararlar olmak üzere ikiye ayrılır. Fiziksel yanın yararları, zihinsel çalışmaları güçlendirerek, beyin kapasitesini artırır ve dolayısıyla ruhu kuvvetlendirir. Zikir denilen kelime tekrarları, holografik esasa göre varlığında mevcut olan evrensel özellikleri -Allah isimlerinin manâlarını- beyin kapasitesini artırmak suretiyle sana farkettirir. Beyin kapasitesini ve enerjisini artırır. Mesela; Allah ın irade sıfatının adı olan Mürîd isminin belli bir sayıda tekrarı, kişinin irade kuvvetini artırır. Kuddüs isminin, Mürîd ismi ile birlikte tekrarı; kişinin her türlü kötü alışkanlıklardan arınması sonucunu doğurur. Sert mizaçlı, insanları kıran, taşkın, kontrol problemleri olan sinirli kişiler, Halîm ismini tekrarlamaları sonucu, kısa zamanda hoşgörülü hale gelirler.

Bunlar hep, beynin bu frekanslarda, beyin hücrelerini programlamasıyla gerçekleşir. Bu olay, bilimsel olarak yeni ispatlanmış ve Scientific American adlı ünlü Amerikan bilim dergisinin 1993 Aralık sayısında John Morgan imzasıyla yayınlanmıştır. Beyinde kapasite genişledikçe, kişi, açığa çıkan özelliklerinin hakikatı olan ALLAH ı daha iyi farkedip tanımaya başlar. Allah, ötede bir tanrı değil, evren ve içindeki her şeyi kendi varlığıyla, ilmiyle, ilminde, yok iken var kılan, yüce varlığın adıdır. Holografik esasa göre, her zerrede tümüyle, -Tasavvufa göre, zatıyla, sıfatıyla, isimleriyle- mevcuttur. Biz, bu yolda yapacağımız çalışmalarla ne ölçüde beyin kapasitemizi geliştirirsek, o kadar, Allah ı varlığımızda bulur, O na erer, O nu farkederiz. Evrende sayısız dalga boyları katmanlarında, sayısız bilinç türleri vardır. Dünyamızda, bu alt katmanda yaşayan canlı türlerinin bir kısmına da Din de cin adı verilmiştir. Bunlar, kendilerini, iletişim kurdukları insanlara, geçmişte yaşamış insanların veya evliyaların ruhları, ya da uzaylılar olarak tanıtıp, onları aldatmaktadırlar. Bunların en büyük hilesi de İslâm dışı, Hind kabulü olan reenkarnasyonu kendilerine tâbi olanlara kabullendirmeleridir. Bütün amaçları insanların ölüm ötesi, ışınsal yaşam boyutuna güçsüz, ruh denilen, bir tür ışınsal bedenlerle geçmelerini sağlamaktır ki, böylelikle onları o boyutta da esir alabilsinler. Bunun için de cinler, Kur ân öğretisinden uzaklaştırıcı bilgilerle insanları şartlandırırlar... Büyücülük ve cincilik, tümüyle İslâm dışı bir olgudur!.. Kur ân bunu reddeder. İslâm Dininde ilk ana prensip Rasûl tarafından şöyle konulmuştur: Sevdiriniz, nefret ettirmeyiniz; Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız!.. İslâm Dininin en büyük düşmanları, Dinden görünüp, şartları alabildiğince zorlaştırarak, insanları İslâm dan, Allah ve Rasûlünden uzaklaştıranlardır. Bunlar, ölüm ötesinde, Rasûl ün değil yüzüne bakmak, yanına yaklaşamayacaklardır. Tamamiyle bilimsel gerçekler üzerine bina olunmuş İslâm, geldiği zamandaki şartlar nedeni ile pek çok konuda mecâz, benzetme yollu sembollerle anlatılmak zorunda kalındığı için, günümüzde, mantıksal bir temele oturtulamamakta ve bu yüzden de inkâra gidilmektedir. Oysa konu, ön yargısız ve bilimsel bir bakışla irdelenirse, görülecektir ki, İslâm, bırakınız çağımızı, daha bir kaç asır sonrasının bilimine dahi ışık tutacak gerçekleri ihtiva etmektedir. Ne var ki, olayın yüzeyinde kalan bazı insanlar, ön yargılı biçimde, bilimsel ya da düşünsel boyuttaki gerçekleri tartışmak yerine, Peygamberin bedensel, o devrin şartlarına, örf ve adetlerine uygun düşen yaşam biçimi ile ilgilenerek, kısacık ömürlerini dedikodularla israf etmektedirler. Bizim için önemli olan; dikkatle ve gerçekçi bir biçimde olayları değerlendirmektir..

Kur an nazil olmadan önce, o toplulukta bir erkek, çok sayıda kadını mal gibi (!) alıp satarken, bunları çocuklarına miras bırakırken, Kur an ın erkekleri, azamî dört eş ile sınırlaması ne kadar büyük bir devrimdir, acaba farkında mıyız?. Yirmi beş yaşında iken, 40 yaşında dul bir kadın ile evlenen; yirmi beş sene yalnızca onunla beraber olan; 50 yaşında iken yalnızca 65 yaşındaki bu hanımla yetinen bir Zat ın, kadına düşkünlüğünü hangi normal akıl sahibi öne sürebilir?. Hz. Muhammed in Varlığın özü, aslı, hakikatı Allah ı bildiren Rasûl oluşunu değerlendiremiyorsak; hiç olmazsa, ölüm ötesi sonsuz yaşam saadetine vesile olma göreviyle gelen Rasûl oluşunun yüceliğini farkedelim de, işin dedikodusunu bir yana bırakalım. Farkedelim ki, O yüce Zat, ne dünya saltanatı sürmek, ne din devleti kurmak, sosyal, ya da iktisadî düzen getirmek; kısacası, insanların dünya saltanatı sürmelerini sağlamak için gönderilmemiştir!. İnsanların ırkı, dili, rengi ne olursa olsun, O nun için hiç önemli değildir. O nun için önemli olan tek şey, insanların bilgisizlik yüzünden ölüm ötesi yaşam gerçeğini farkedememeleri ve o yaşama hazırlanamayarak, bu gafletten büyük zarar görecek olmalarıdır. Evet dostum... Çağdaş insan, ilme açık, yeniye açık, ön yargısız dinleyen ve okuyan, fikirleri tartışmaktan kaçınmayan, her şeyi mantıksal bütünlük içinde irdeleyen insandır.. İslâm Dini de, orijinali itibariyle, özellikle çağdaş aydın insana hitabedecek özelliklere sahiptir. Öyle ise, siz de İslâm Dinini, çağdaş aydın ve düşünürlerin maddi kazanç kaygısından uzak olarak hazırlanmış eserlerinden araştırarak değerlendiriniz. Bu yazıda, en son bilimsel bilimsel veriler eşliğinde Kur an ve Rasûl görüşlerine dayalı Din öğretisine dayanan bazı verileri fevkalâde özet bir şekilde ulaştırmaya çalıştık. Aslında bu konuları, bütün detayları ile ve akla gelebilecek tüm soruları cevaplayabilecek bir tarzda kaleme almış olduğumuz kitaplarımızda, derinlemesine araştırabilirsiniz. Dünyaya ikinci bir geliş şansımız olmadığına göre, bu yaşamı çok iyi değerlendirmek zorundayız!.. Dileriz ki, yarının bazı gerçekleri karşısında, bu gün yaşadıklarımızdan ve yaptıklarımız veya yapamadıklarımızdan pişmanlık duymayalım. Allah, yaşamın gerçeklerini bize farkettirsin, idrak ettirsin. Allah kolaylaştırsın...