Temel Ekzotropya da monoküler ve binoküler cerrahi yaklafl m n karfl laflt r lmas

Benzer belgeler
İntermittan Ekzotropya Cerrahisinin Başarısını Etkileyen Faktörler

Horizontal Konkomitan ılıklarda Cerrahi Ba arının ılık Tipi ve Derecesi ile kisi ÖZET Horizontal konkomitan ılıklarda cerrahi tedavi sonuçlarımızın

ŞAŞILIK CERRAHİSİ SONUÇLARI VE FÜZYONA ETKİSİ*

NTERM TTAN EKZOTROPYADA HOR ZANTAL fiafiilik CERRAH SONUÇLARININ DE ERLEND R LMES

İnfantil Ezotropyada Cerrahi Başarıyı Etkileyen Faktörler

Sekonder Duyusal Şaşılıkta Görme Keskinliğinin Cerrahi Sonuçlar Üzerine Etkisi

24. ULUSAL TÜRK OTORİNOLARENGOLOJİ & BAŞ - BOYUN CERRAHİSİ KONGRESİ

Binoküler görme ve strabismus

İNFANTİL ESOTROPYADA CERRAHİ YAŞININ VE PREOPERATİF KLİNİK PARAMETRELERİN CERRAHİ BAŞARIYA VE UZUN DÖNEM KLİNİK PARAMETRELERE ETKİSİNİ TARTIŞMAK

TEMEL EKZOTROPYA OLGULARINDA UYGULANAN MONOKÜLER GERİLETME-KISALTMA İLE BİLATERAL DIŞ REKTUS GERİLETME YÖNTEMELERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Konkomitan Ezotropyalarda Cerrahi Baflar y Etkileyen Faktörler

İnfantil Ezotropya Olgularında Simetrik ve Asimetrik Cerrahi ile Doz-Cevap Sonuçları

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

7-17 yaş arası çocuklarda anizometropik ambliyopi tedavisi için yapılan optik düzeltme ve kapama tedavisi sonuçları

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Disosiye Vertikal Deviasyon Olgularında Cerrahi Tedavi Sonuçları

nfantil Ezotropyal Olgularda Cerrahi Tedavi Sonras Binoküler Fonksiyonlar n Gelifliminin De erlendirilmesi

Ön Polar Katarakt Hastalarında Anizometropi ve Ambliyopi*

Refraksiyon kusurlarının gözlük ile düzeltilmesi. Hipermetropinin tedavisi

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

Farklı Ambliyopi Tiplerinde Klinik Seyir ve Tedavi

ŞAŞILIK. Prof. Dr. Velittin Oğuz

Anizometropik Ambliyopi Olgular nda ki Göz Aras nda Refraktif Kusur Fark na Neden Olan Faktörler

PEDİATRİK OFTALMOLOJİ VE ŞAŞILIK

Prismotherapy in opthalmology

GİRİŞ-AMAÇ YÖNTEM-GEREÇLER

TERCİH EDİLEN YAKLAŞIM MODELİ KILAVUZLARI İÇİN ÖZET KARŞILAŞTIRMALI DEĞERLENDİRMELER

C. Gökhan Orcan, Ömer F. Nas,. Gökhan Çavuflo lu, Oktay Alan, Hakan K l ç, A. Ulca Uyguç, S. Burkay Öztürk, Emin Ulutafl, Hakan Cebeci

Çocuklarda ve Bebeklerde Göz Sağlığı

İlk kez muayene olan dört yaş üzeri çocuklarda kırma kusurları ambliyopi prevalansı ve bunların demografik faktörlerle ilişkisi

DE CERRAHİ SONRASI NORMOKALSEMİK PARATHORMON YÜKSEKLY

HORİZONTAL ŞAŞILIKLARDA EKSTRAOKULER KAS YERLEŞİMİNİN VE GÖZÜN AKSİYEL UZUNLUĞUNUN CERRAHİ BAŞARIYA ETKİSİ

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Anizometrik ambliyopide kapama tedavisinin farklı yaş gruplarındaki etkinliği

Refraktif kusurların gözlük camları ile düzeltilmesi

Dr. Ulviye Yi it 1, Dr. Serkan Erdenöz 2, Doç. Dr. Ersin Oba 2

Konvansiyonel Geriletme Cerrahisi Uygulanan Şaşılık Olgularının Geriye Askı (Hang-Back) Geriletmesi Uygulanan Olgularla Karşılaştırılması

KONVANSİYONEL/ LİGASURE TİROİDEKTOMİ

Tip 1 Duane Retraksiyon Sendromlu Hastalarda Cerrahi Sonuçlar

OP. DR. YELİZ E. ERSOY BEZMİALEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ AD İSTANBUL

Konjenital Ptozis: Histopatoloji ve Okulomotor Sistem Özellikleri

KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Pilonidal Sinüs Hastal nda Komplikasyon ve Nüks Aç s ndan Hastaya Ait Faktörlerin ncelenmesi

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

Duane retraksiyon sendromu: Klinik özellikler ve ayırıcı tanı Duane retraction syndrome: Clinical features and differential diagnosis

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

Pediatrik Katarakt Nedeniyle Opere Edilen Çocuklarda Hayat Kalitesi

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Çocukluk Çağındaki Katarakt Cerrahileri Sonrası Şaşılık ve Nistagmus

KIRMA KUSURLARI. Dr. Ümit BEDEN

Siklovertikal Kaymalarda Cerrahi Sonuçlar

Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

ZKTB ABSTRACT : ÖZET:


SCHWIND AMARIS ile SmartPulse Teknolojisi kullanılarak TransPRK tedavisinin çok-merkezli olarak Sonuçlarının Değerlendirilmesi

ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ

ONKOLOJİDE SIK KULLANILAN İSTATİSTİKSEL YÖNTEMLER VE SAĞKALIM EĞRİLERİ

Sa l kl Çocu a Oftalmoloji Aç s ndan Yaklafl m

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Tamamlayıcı Tiroidektomi ve Total Tiroidektomi Komplikasyonlarının Karşılaştırılması. Doç. Dr. Mehmet Ali GÜLÇELİK

Strabismik ve Anizometropik Ambliyopide Binokülarite De erlendirilmesi. Betül Tu cu, Ceren Gürez, Hümeyra Y ld r m Can, Erdal Yüzbafl o lu

İnfantil Ezotropyalı Hastalarda Erken ve Geç Cerrahi Sonuçlarımız

SPOR YAPAN VE YAPMAYAN BAYANLARıN

Dr. HANDAN TUĞÇE OĞUZ. Doktora, Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti AD

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

Lokalizasyon çalışmalarının şüpheli olduğu primer hiperparatiroidi olgularında 99 Tc-MIBI intraoperatif gama-prob kullanımı: Kohort değerlendirme

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

S.B. stanbul E itim ve Araflt rma Hastanesi, I. Ortopedi ve Travmatoloji Klini i 2

DOĞUMSAL KALP HASTALIĞI OLAN YENİDOĞANLARDA ERKEN DÖNEM PROGNOZ

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

ÖZET Amaç: Materyal ve Metod: P<0,05 Bulgular

PEDİATRİK ŞAŞILIKLAR CHILDHOOD STRABISMUS

Biyoteknoloji Yükselen Sektör. Dr.Nezih Hekim Dr.Pakize İ.Tarzi Laboratuarları İstanbul

Total Tiroidektomi yapılan hastalarda MSKKM Nomogramının Değerlendirilmesi

Üniversite Öğrencilerinin Akademik Başarılarını Etkileyen Faktörler Bahman Alp RENÇBER 1

Paratiroid lezyonlarında USG ve Sintigrafinin Karşılaştırılması

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

KULLANILAN MADDE TÜRÜNE GÖRE BAĞIMLILIK PROFİLİ DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR MU? Kültegin Ögel, Figen Karadağ, Cüneyt Evren, Defne Tamar Gürol

Santral Bölge Diseksiyonunda Lenf Bezi Diseksiyon Genişliği ve Lokalizasyonunun Değerlendirilmesi

Rejin Kebudi, Samuray Tuncer, Omer Gorgun, F. Betul Cakır, Sema Bay Büyükkapu, Inci Ayan, Gönül Peksayar, Fulya Yaman Ağaoğlu, Emin Darendeliler

PEDİYATRİK KALP CERRAHİSİNDE REKTAL YOLLA VERİLEN KETAMİN, MİDAZOLAM VE KLORALHİDRAT PREMEDİKASYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Değişik Ambliyopi Gruplarında Kısa Süreli Oklüzyon ve CAM Tedavisinin Ambliyopi Başarı İndeksi ile Değerlendirilmesi *

Konjenital Kataraktlarda Cerrahi Tedavi Endikasyonları ve Optik Rehabilitasyon

Horizontal þaþýlýk olgularýnda manyetik rezonans görüntüleme ile iç ve dýþ rektus kas kalýnlýklarýnýn deðerlendirilmesi: ambliyopinin etkisi

STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP

Tiroid Papiller Kanserde Güncel Kanıtlar ve Gerçekler. Kılavuzlara göre Ameliyat Stratejisi Değişti mi?

Tıp Araştırmaları Dergisi: 2008 : 6 (2) : Geç Dönem Travmatik Olmayan Çocukluk Çağı Kataraktlarında Cerrahi Sonuçlarımız

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT

TEDAVİYE DİRENÇLİ GLOKOM OLGULARINDA AHMED GLOKOM VALV İMPLANTASYONU

Kolorektal Adenokarsinomlarda Tümör Tomurcuklanmasının Kolonoskopik Biyopsi ve Rezeksiyon Materyalleri Arasındaki Uyumu

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

Katarakt cerrahisinde bıçak yerine lazer

ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ

Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş

Şaşılık cerrahisi onam formu

Transkript:

Temel Ekzotropya da monoküler ve binoküler cerrahi yaklafl m n karfl laflt r lmas K ymet Kasapo lu 1, Berker Bakbak 2, Feyza Önder 3 Araflt rmalar / Researches 1 Uzm. Dr., S.B. Akyaz Devlet Hastanesi Göz Klini i, Sakarya, 2 Uzm. Dr., S.B Kars Devlet Hastanesi Göz Klini i, Kars 3 Doç. Dr., S.B. Haseki E itim ve Araflt rma Hastanesi, Göz Klini i fiefi, stanbul ÖZET: Temel Ekzotropya da monoküler ve binoküler cerrahi yaklafl - m n karfl laflt r lmas Amaç: Temel ekzotropya tan s alm fl olgularda uygulanan tek tarafl geriletme-k saltma ve çift tarafl geriletme ameliyatlar n n sonuçlar n karfl laflt rmak ve cerrahi baflar y etkileyen faktörleri araflt rmak. Yöntem: Temel ekzotropya tan s ile izlenen ve cerrahi tedavi uygulanan hastalar n kay tlar geriye dönük olarak incelendi. Tek göz d fl rektus kas na geriletme-iç rektus kas na k saltma cerrahisi uygulanm fl 30 hasta (1.grup) ile her iki göz d fl rektus kas na geriletme uygulanm fl 15 hasta (2.grup) çal flma kapsam na al narak ameliyat sonras cerrahi sonuçlar karfl laflt r ld. Bulgular: Hastalar ameliyat sonras ortalama 4,1 y l ± 2,2 (da l m, 1-10 y l) takip edildiler. Geriletme-rezeksiyon uygulanan 1.gruptaki 30 hastan n 23 ünde (%76,3) baflar l sonuç elde edilirken çift tarafl geriletme uygulanan 2.gruptaki 15 hastan n 7 sinde (%46,7) yap lan cerrahi baflar l oldu. Baflar aç s ndan iki grup aras nda istatistiksel olarak anlaml oranda fark bulundu (p=0,02). Sonuç: Çal flmam zda temel tip ekzotropya olgular nda geriletme-k saltma tekni inin çift tarafl d fl rektus geriletmesi tekni ine göre daha baflar l ve tercih edilmesi gereken cerrahi teknik oldu u sonucuna var ld. Anahtar sözcükler: Temel ekzotropya, geriletme-rezeksiyon, bilateral rektus geriletme ABSTRACT: Comparison of monocular and binocular surgical approaches in basic type exotropia Objective: To compare the surgical results obtained by unilateral recession/resection and bilateral rectus recession tecniques for the correction of exotropia. Methods: The results of surgical treatment in cases with basic exotropia were retrospectively reviewed. Thirty patients who underwent unilateral recession/resection (group 1) and 15 cases who underwent bilateral rectus recession (group 2) were incluided in the study, and the postoperative surgical results were compared. Results: The mean follow-up was 4.1 years ± 2.2 (1-10 years). From the 30 patients in group 1, success were obtained in 23 patients (%76.3) and from 15 patients in group 2, success were obtained in 7 patients (%46.7). There was stastistically significant difference between these two groups (p=0,02). Conclusion: Unilateral recession/resection seemed to be more successful and effective surgical procedure for the correction of basic exotropia rather than bilateral rectus recession. Key words: Basic type exotropia, monocular recession-resection, bilateral recession fi.e.e.a.h. T p Bülteni 2009:43;164-168 fi.e.e.a.h. T p Bülteni 2009:43;164-168 GİRİŞ Temel ekzotropya, hem diverjans fazlalığı hem de konverjans yetmezliğinin olduğu, uzak ve yakındaki kayma derecelerin eşit bulunduğu bir şaşılık türüdür. Cerrahi tedavisinde başarıyı etkilediği öne sürülen faktörler arasında kaymanın başlama yaşı, ameliyat yaşı, Yaz flma Adresi / Address reprint requests to: Dr. Berker Bakbak B.B Kars Devlet Hastanesi Göz Klini i, Kars-Türkiye Telefon / Phone: +90-474-212-4896 E-posta / E-mail: drberkerbakbak@yahoo.com Gelifl tarihi / Date of receipt: 18 Ekim 2009 / October 18, 2009 Kabul tarihi / Date of acceptance: 28 Aral k 2009 / December 28, 2009 ameliyata kadar geçen süre, ameliyat öncesi kaymanın miktarı, kırılma kusuru, görme derecesi, ambliyopinin varlığı ve binoküler görmenin varlığı sayılmakla birlikte cerrahi tekniğin de başarıda rol oynadığı birçok çalışmada gösterilmiştir (1-5). Bu çalışmada temel ekzotropya tanısı almış olgularda uygulanmış tek taraflı geriletme-kısaltma ve çift taraflı geriletme ameliyatlarının sonuçları karşılaştırıldı. GEREÇ VE YÖNTEM Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Kliniği nde temel ekzotropya tanısı ile izlenen ve cerrahi te- 164 fiiflli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 43, Say : 4, 2009 / The Medical Bulletin of fiiflli Etfal Hospital, Volume: 43, Number 4, 2009

K. Kasapo lu, B. Bakbak, F. Önder davi uygulanmış 45 hastanın kayıtları geriye dönük olarak incelendi. Hastaların çalışmaya dahil edilme kriterleri; temel tip ekzotropya olması, konkomitan kayması olması ve ameliyattan sonra en az bir yıl takip olması idi. Başka bir klinikte cerrahi yapılanlar, mental ve nörolojik problemleri olanlar, ameliyat sonrası takibi bir yıldan az olanlar, belirgin alt oblik hiperfonksiyonu (+3/4), disosiye vertikal deviasyon, A veya V pattern, nistagmus yada vertikal şaşılığı bulunanlar, sekonder ekzodeviasyonlar ve derin ambliyopisi olan olgular çalışma kapsamı dışında tutuldu. Hastaların detaylı anamnezi alındıktan sonra, tüm hastalarda sikloplejisiz-sikloplejili refraksiyon ve oftalmolojik muayene yapıldı. Görme keskinliği değerlendirilemeyen küçük çocuklarda ise objeleri takip özellikleri ve iyi gören gözün açılmasıyla fiksasyonun değişim süreleri (alternasyon özellikleri) göz önünde tutularak ambliyopi derinlikleri belirlendi. Hastalarda ameliyat endikasyonu, en az iki muayenede tespit edilen manifest ekzotropya hali, hastada uyanık kalınan saatlerin yarısından fazla sürede izlenen ekzotropya hali ve astenopi şikayetleri ile konuldu. Kaslara yapılan müdahale miktarları Amerikan Oftalmoloji Akademisi (AAO) Basic and Clinical science course (6) serilerinde verilen tablolara göre yapıldı (Tablo 1). arasında kayması olan olgular kısmi başarılı olarak kabul edilirken, 20 PD den fazla kayması olan olgular başarısız olarak değerlendirildi. Ameliyattan sonraki dönemde 15 PD den fazla tropik kayması olan olgulara ikinci cerrahi müdahale önerildi ve kabul eden olgulara ikinci cerrahi girişim uygulandı. Uygulanan cerrahi yöntemine göre hastalar iki gruba ayrılarak incelendi. Tek taraflı dış rektus geriletmesi ve iç rektus kısaltması uygulanan hastalar birinci grubu, çift taraflı dış rektus geriletmesi uygulanan hastalar ikinci grubu oluşturdu. İstatistiksel analiz için student-t testi kullanıldı. BULGULAR Çalışma kriterlerine uyan 45 hastanın sonuçları değerlendirildi. 1.gruptaki 30 hastanın 15 i kadın, 15 i erkek idi ve hastaların yaş ortalaması 20,1±8,0 (dağılım, 4-41 yaş) idi. 2.gruptaki 15 hastanın 8 si kadın, 7 si erkek idi. Bu gruptaki hastaların yaş ortalaması ise 17,4±10,8 (dağılım, 5,5-48 yaş) idi. Yaşlar ve cinsiyete göre her iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu (p>0,05). Kooperasyon sağlanamadığı için 1.grupta bulunan iki hastanın görme keskinliği değerlendirilemezken bu Tablo 1: Ekzodeviasyon cerrahisinde müdahaleyi planlamada referans de erleri MONOOKÜLER CERRAH S METR K CERRAH D fl Rektus ç Rektus Bilateral D fl Rektus Geriletme K saltma Geriletme 15 PD 4 mm 3 mm 15 PD 4 mm 20 PD 5 mm 4 mm 20 PD 5 mm 25 PD 6 mm 5 mm 25 PD 6 mm 30 PD 7 mm 6 mm 30 PD 7 mm 40 PD 8 mm 6 mm 40 PD 8 mm 60 PD 10 mm 8 mm 70 PD 10 mm 9 mm 80 PD 10 mm 10 mm Tüm olgularda konvansiyonel teknikler kullanılarak rektus geriletmesi ve rezeksiyon cerrahisi uygulandı. Geriletme-rezeksiyon grubunda 4-10 mm arası dış rektus geriletmesi ve 4-8 mm arası iç rektus rezeksiyon; çift geriletme grubunda her iki dış rektusa 6 9 mm arası geriletme uygulandı. Ameliyattan sonra yapılan son muayenede 10 prizma diyoptri (PD) ve daha az kayması olan olgular başarılı olarak değerlendirildi. 10-20 PD grupta görme keskinliği ortalaması 0.8±0.2 (dağılım, 0.2-1.0) idi. 2.grup hastalarda görme keskinliği ortalaması 0.8±0.2 (0.5-1.0) bulundu. İki gruptaki hastaların görme keskinlikleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p=0,83). Kayma başlangıç yaşları ortalama 2,9±3,3 (dağılım, doğuştan-10 yaş) olan 1.grup ile 3,3±3,6 (dağılım, doğuştan-10 yaş) olan 2.grup arasında istatistiksel olarak fiiflli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 43, Say : 4, 2009 / The Medical Bulletin of fiiflli Etfal Hospital, Volume: 43, Number 4, 2009 165

Temel Ekzotropya da monoküler ve binoküler cerrahi yaklafl m n karfl laflt r lmas anlamlı fark yoktu (p=0,50). 1.grup hastalarda, ameliyat yaş ortalaması 16,2±8,1 (dağılım, 2,5-39 yaş) iken ikinci grubun ameliyat yaş ortalaması 13,3±10,7 (dağılım, 2,5-43 yaş) idi. 1.gruba dahil edilen hastaların operasyon yaşının, 2.gruba göre daha ileri bulunmasına rağmen her iki gruptaki olguların ameliyat olma yaşları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p=0,48). Şaşılığın başlangıç yaşı ile ameliyat yaşı arasında geçen süre 1.grup hastalarda ortalama 13,3±8,0 yıl (dağılım, 1,5-39 yıl) idi. Bu süre 2 grupta 10±10,3 yıl (dağılım, 2-37 yıl) olarak tespit edildi. Bu fark anlamlı bulunmadı (p=0,87). 1.gruptaki hastalarda ameliyat öncesi kayma miktarı ortalaması 41±15,9 PD (dağılım, 20-85 PD) idi. 2.grup hastalarda kayma miktarı ortalaması 45,3±10,4 PD (dağılım, 30-70 PD) idi. İki gruptaki hastaların ameliyat öncesi kayma değerleri arasında fark yoktu (p=0,42). Kontroller 1.hafta, 1.ay, 3.ay, 6.ay ve daha sonra 6 ay aralıklarla yapıldı. Hastalar ameliyat sonrası ortalama 4,1±2,2 yıl (dağılım, 1-10 yıl) takip edildiler. Takipleri sırasında 1.gruptaki 5 hastaya (%17), 2.gruptaki 6 hastaya (%40) ikinci ameliyat yapıldı. Ameliyat sonrası kayma miktarı ortalaması 1.gruptaki hastalarda 8,17±8,76 Tablo 2: ki grup aras nda baflar oranlar n % n % Baflar l 23 76,3 7 46,7 K smi Baflar l 3 10,0 2 13,3 Baflar s z 4 13,3 6 40,0 Toplam 30 100 15 100 PD (dağılım, 0-35 PD) iken 2.gruptaki hastalarda bu oran 14,3±10,5 PD (dağılım, 0-30 PD) idi. Geriletme-rezeksiyon uygulanan 1.gruptaki 30 hastanın 23 ünde (%76,3) başarılı, 3 ünde (%10) kısmi başarılı sonuç elde edilirken 4 hastada (%13,3) başarı elde edilemedi. Çift taraflı geriletme uygulanan 2.gruptaki 15 hastanın ise 7 sinde (%46,7) başarılı ve 2 sinde (%13,3) kısmi başarılı sonuç elde edilirken 6 hastada (%40,0) başarı elde edilemedi (Tablo 2). Başarılı sonuç elde edilmesi bakımından iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı oranda fark bulundu (p=0,02<0,05). Ameliyat sonrası görme keskinliği ortalaması 1. grupta 0.8±0.2 (dağılım, 0.2-1.0) ile değişmezken, 2.grupta bu oran 0.9±0.13 (dağılım, 0.7-1.0) bulundu. 1.gruptaki hastalarda görme keskinliğinin, başarı oranını etkilemediği görülürken; 2.gruptaki hastalarda görme keskinliğinde azalma ile başarı oranında azalma görülmektedir (Tablo 3). Birinci gruptaki 30 hastanın 60 gözünde refraksiyon kusuru değerlendirildiğinde; 15 gözde 0/+2 arası hipermetropi, 8 gözde +2.00 üzeri hipermetropi, 33 gözde 0/- 2 arası miyopi, 4 gözde -2.00 üzeri miyopi saptandı. İkinci gruptaki 15 hastanın 30 gözündeki refraksiyon kusuru değerlendirildiğinde; 8 gözde 0/+2 arası hipermetropi, 4 gözde +2.00 üzeri hipermetropi, 16 gözde 0/-2 arası miyopi, 2 gözde -2.00 üzeri miyopi saptandı. 1.gruptaki hastalarda refraksiyon kusurunun, başarı oranını etkilemediği görülürken; 2.gruptaki hastalarda refraksiyon kusuru, miyopik değerden hipermetropik değere doğru gittikçe postoperatif dönemde kayma miktarının büyüdüğü ve cerrahi etkinliğin azaldığı görülmüştür (Tablo 4). Tablo 3: Olgular n görme keskinliklerine göre baflar oranlar Görme Düzeyi 0.9 - tam 0.8-0.5 0.5-0.1 0.9- tam 0.8-0.5 0.5-0.1 n % n % n % n % n % n % Baflar l 33 78.5 8 80 3 5 12 54.5 2 25 - - Toplam 42 100 10 100 4 100 22 100 8 100 - - Tablo 4: Olgular n refraksiyon kusurlar na göre baflar oranlar Refraksiyon 0/+2 >+2 0/-2 >-2 0/+2 >+2 0/-2 >-2 Baflar l 13 86.6 6 75 25 75.7 2 50 2 25 0 0 10 62.5 2 100 Toplam 15 100 8 100 33 100 4 100 8 100 4 100 16 100 2 100 166 fiiflli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 43, Say : 4, 2009 / The Medical Bulletin of fiiflli Etfal Hospital, Volume: 43, Number 4, 2009

K. Kasapo lu, B. Bakbak, F. Önder Tablo 5: Olgular n ameliyat olma yafl na göre baflar oranlar Ameliyat Yafl 2-7 yafl 7-14 yafl 14-25 yafl 25 yafl 2-7 yafl 7-14 yafl 14-25 yafl >25 yafl Baflar l 2 50 5 83.3 13 76.5 3 100 3 42.9 0 0 4 100 0 0 Toplam 4 100 6 100 17 100 3 100 7 100 2 100 4 100 2 100 Tablo 6: Olgular n kayma derecelerine göre baflar oranlar Preoperatif kayma 20-30 PD 30-40 PD 40-50 PD >50 PD 20-30 PD 30-40 PD 40-50 PD >50 PD derecesi Baflar l 8 88.9 7 87.5 8 100 0 0 2 100 1 25 4 66.7 0 0 Toplam 9 100 8 100 8 100 5 100 2 100 4 100 6 100 3 100 Olguların ameliyat olma yaşına göre başarı oranları Tablo 5 te özetlenmiştir. 1.gruptaki hastalarda ameliyat yaşı arttıkça başarı oranının arttığı saptanmış olup, tek taraflı geriletme-kısaltma cerrahisinin, simetrik dış rektus geriletmesi yönteminden özellikle 25 yaş üzeri olgularda daha başarılı olduğu görülmüştür. Olguların kayma derecelerine göre başarı oranları incelendiğinde iki grupta da ameliyat öncesi kayma miktarı 50 PD nin üzeri olan olgularda başarı oranı düşük bulunmuştur (Tablo 6). TARTIŞMA Çalışmaya dahil edilen temel ekzotropyalı hastaların %51,1 i kadın, %48,8 i erkek idi. Bu oran, ekzodeviasyonların kızlarda erkeklerden daha fazla olduğunu gösteren literatürlerle uyumlu olmasına rağmen istatiksel olarak anlamlı değildi (4, 7-9). Görme keskinliği, olgularımızın %71 inde tama yakın düzeyde idi. Olgularımızın büyük çoğunluğunda refraksiyon kusurunun düşük (+/-2 diyoptri) olduğu görülmüştür. +/-2 diyoptri üzerinde olan gözlerin oranı sadece %20 civarındadır. Literatürlerde, ekzodeviasyonlarda rastlanılan refraktif kusur dağılımının normal popülasyondan farklı olmadığı vurgulanmıştır (1-4,10). Ekzodeviasyon başlangıç yaşı, olgularımızın %44 ünde 1 yaş ve altında, %35 inde 1 ila 7 yaş arasında, %20 sinde 7 yaş üzerinde idi. Bu oranlar ekzotropyanın erken yaşlarda başladığını ve zamanla ilerlediğini gösteren çalışmalarla uyumlu bulunmuştur (1,11). Bizim uygulamalarımızda şaşılık cerrahisi, sabit kayma ve güvenilir bir ölçüm elde edildikten sonra en kısa zamanda yapılmıştır. Bu nedenle olgularımızda 2 yaşın altında cerrahi girişim uygulanmamıştır. Burian ve ark. ekzodeviasyonları uzak ve yakın farklılıklarına göre sınıflandırarak, bu sınıflandırmaya göre farklı cerrahi yaklaşımlar önermişlerdir (1). Uzakta ölçülen kaymanın yakında ölçülen kaymaya eşit olduğu hastalardaki ekzotropya temel tip olarak sınıflandırılmış ve tek taraflı geriletme-kısaltma ile tedavi edilmesi gerektiği bildirilmiştir. Uzakta ölçülen kaymanın yakın kaymadan daha fazla olduğu hastalar diverjans fazlalığı tip ekzotropya olarak adlandırılmış ve bu hastalarda simetrik dış rektus geriletmesi önerilmiştir. Yalancı diverjans fazlalılığı tip ekzotropyada uzak ve yakın kaymaların eşit olduğunu, ancak yakın kaymanın füzyonel ve akomodatif konverjans ile maskelendiği öne sürülmüş, bu nedenle temel tipteki gibi geriletme-kısaltma ile tedavi edilmesi gerektiği savunulmuştur. Kushner ve ark.nın bir çalışmalarında, temel tip ekzotropyaya sahip hastalardan simetrik dış rektus geriletmesi uygulananlarda %52 başarılı sonuç, %11 aşırı düzelme, %37 az düzelme elde etmişlerdir (9). Tek taraflı geriletme-kısaltma uygulananlarda ise %82 başarılı sonuç, %6 aşırı düzelme, %12 az düzelme elde etmişlerdir. Kushner, simetrik dış rektus geriletme ve tek taraflı geriletme-kısaltma ile elde edilen sonuçların yakın ile uzak kayma farkından bağımsız olduğunu savunmuştur. Ayrıca bu çalışmada diverjans fazlalığı tipte uygulanan çift fiiflli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 43, Say : 4, 2009 / The Medical Bulletin of fiiflli Etfal Hospital, Volume: 43, Number 4, 2009 167

Temel Ekzotropya da monoküler ve binoküler cerrahi yaklafl m n karfl laflt r lmas taraflı dış rektus geriletmesi sonuçlarını, temel tipte uygulanan çift taraflı geriletmeden daha başarılı olarak bildirmiştir. Jeoung ve ark. nın dominant göze sahip ekzotropya bulunan hastalarda yaptığı bir çalışmada, tek taraflı yapılan geriletme-kısaltma cerrahisi, çift taraflı dış rektus geriletme cerrahisine göre anlamlı düzeyde başarılı bulunmuş ancak tek taraflı yapılan cerrahide aşırı düzeltmenin daha sık görüldüğü bildirilmiştir (12). Gordon ve ark. ekzotrop olgularda cerrahi etkinliği çoklu regresyon analizi ile inceledikleri bir çalışmada ameliyat öncesi kayma miktarının, görme keskinliğinin, anizometropi derecesinin ve ortalama refraksiyon değerinin cerrahi sonucu önemli oranda etkilediğini gösterirken; ameliyat yaşının ve bakış pozisyonlarındaki kayma miktarları arasındaki farkın önemli etkisinin olmadığını belirtmektedirler (13). Richard ve Parks ın yaş faktörünün etkisini ayrıntılı bir şekilde araştırmak için düzenledikleri çalışmada yaş faktörünün önemli olmadığını saptamışlardır. Sonuçta ameliyat yaşı, ekzotropyanın başlama yaşı ve ameliyata kadar geçen sürenin prognoz açısından anlamlı rol oynamadığı saptanmıştır (14). Bizim çalışmamızda, her iki grup kendi içinde ameliyat yaşlarına göre incelendiğinde; 1.gruptaki hastalarda ameliyat yaşı arttıkça başarı oranının arttığı saptanmış olup, tek taraflı geriletme-kısaltma cerrahisinin, simetrik dış rektus geriletmesi yönteminden özellikle 25 yaş üzeri olgularda daha başarılı olduğu görülmüştür (Tablo 5). Ayrıca, ameliyata kadar geçen sürenin 20 yıldan daha fazla olduğu hastalarda tek taraflı geriletme-kısaltma cerrahisi, simetrik dış rektus geriletmesi yönteminden daha etkili bulunmuştur. Kushner ve ark. yaptıkları çalışmada cerrahi sonucu etkileyen en önemli faktörün ameliyat öncesi kayma açısı olduğunu bildirmişlerdir (14). Bizim çalışmamızda her iki grup kendi içinde ameliyat öncesi kayma miktarlarına göre sınıflandırılmış olup iki grupta da ameliyat öncesi kayma miktarı 50 PD nin üzeri olan olgularda başarı oranı düşük bulunmuştur. Sonuçta ekzodeviasyonlarda ameliyat sonrası başarıyı etkileyen en önemli faktörün ameliyat öncesi kayma miktarı olduğu aşikardır. Ameliyat planlanırken genel yaklaşım prensiplerine uyulmakla birlikte, her hasta kendi içinde değerlendirilerek ameliyat öncesi kayma açısı, yaş, şaşılık tipi ve görme keskinliği dikkate alınmalıdır. Cerrahi yöntem olarak, geriletme-kısaltma tekniğinin çift taraflı dış rektus geriletme tekniğine göre daha başarılı ve tercih edilmesi gereken yöntem olduğu sonucuna varılmasına karşın geniş seriler içeren ileriye dönük çalışmalara ihtiyaç olduğu kesindir. KAYNAKLAR 1. Burian HM, Spıvey BE. The surgical management of exodeviations. Am J Ophthalmol 1965; 59: 603-620. 2. Scott WE, Keech R, Mash AJ. The postoperative results and stability of exodeviations. Arch Ophthalmol 1981; 99: 1814-1818. 3. Faridi UA, Saleh TA, Ewings P, Twomey JM. Factors affecting the surgical outcome of primary exotropia. Strabismus 2007; 15(3): 127-31. 4. Kargı ŞH, Koç F, Özal H, Fırat E. Temel ekzotropyada geriletmerezeksiyon ve çift taraflı geriletme cerrahisi sonuçlarının karşılaştırılması. MN Oftalmoloji 2002; 9: 66-69. 5. Sezen F. Eksoforya ve tedavisi. T Oft Gaz 1985; 15: 310-314. 6. Wilson ME. Pediatric Ophtalmology and Strabismus. American Academy of Ophthalmology Basic and Clinical Course Section: 6. San Francisco, 1999-2000: 53-5. 7. Gregersen E. The polymorphous exo patient, analysis of 231 successive cases. Acta ophthalmol 1969; 47: 579-590. 8. Gezer A, Sezer F. İntermittan ekzoforyalarda simetrik-asimetrik cerrahi kıyaslaması. T Oft Gaz 1997; 27: 49-53. 9. Kushner BJ. Selective surgery for intermittant exotropia based on distance/near differences. Arch Ophthalmol 1998; 116: 324-8. 10. Hardesty HH. Treatment of overcorrected intermittent exotropia. Am J Ophthalmol 1968; 66: 80-86. 11. Jampolsky A. Surgical management of exotropia. Am J Ophthalmol 1958; 46: 646-648. 12. Jeoung JW, Lee MJ, Hwang JM. Bilateral lateral rectus recession versus unilateral recess-resect procedure for exotropia with a dominant eye. Am J Ophthalmol 2006; 141(4): 683-8. 13. Gordon YJ, Bacher EB. Multiple regression analysis predictor models in exotropia surgery. Am J Ophthalmol 1980; 90: 687-9. 14. Richard JM., Parks MM. Intermittent exotropia: Surgical results in different age groups. Am J Ophthalmol 1983; 90: 1172-1177. 15. Kushner BJ, Fisher MR, Lucchese NJ, Morton GV. Factors influencing response to strabismus surgery. Arch Ophthalmol 1993; 111: 75-79. 168 fiiflli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 43, Say : 4, 2009 / The Medical Bulletin of fiiflli Etfal Hospital, Volume: 43, Number 4, 2009