Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831) Osmanlı Devleti sınırları dâhilinde 1831 de yayınlanmaya başlanan ilk Osmanlı Türk gazetesidir. Haftalık olarak yayınlanan ve Osmanlı Türkçesi dışında Arapça, Ermenice, Farsça, Fransızca, Rumca baskıları da yayımlanan bir gazeteydi. Resmî ilânlar ve gayrı resmî duyurular dışında, iç ve dış gelişmelere ilişkin haberler de basılmaktaydı. Takvim-i Vekayi resmî bir gazete olması dolayısıyla makaleler esas olarak devletin görüşlerini yansıtıyordu. 1860 tan itibaren sadece resmî duyurular ve kabul edilen yasa metinleri yayımlanmıştır. 1828 de Mısır da Vekayi-i Mısriyye yayınlanmaya başlamıştı. Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa tarafından Türkçe ve Arapça olarak bastırılan bu yayın organı Mısır ın Osmanlı Devleti ne karşı etkin bir propaganda aracı olarak meydana çıkmıştı.
Sultan II. Mahmut ve Bab-ı Âli, yürütmekte oldukları merkeziyetçi reformlar çerçevesinde devlet idaresinin sesini daha etkin olarak duyurabilmek amacıyla resmî bir gazetenin yayınlanmasını gerekli bulmaktaydılar. Bu amaçla, daha önceden İzmir de yerel Fransızca gazete yayınlamış olan Alexandre Blacque ile anlaşmak suretiyle resmî bir gazete çıkarma kararı alındı. 11 Kasım 1831 de Takvim-i Vekayi yayın hayatına girdi. II. Abdülhamit devrinin büyük bir kısmında Takvim-i Vekayi yayımlanmadı. İlk yayın kesintisi 1878 yılında oldu ve bu ara 1891 e kadar sürdü. 1891 de yeniden çıkmaya başlayan Takvimi Vekayi nin basımı 1892 de yeniden durduruldu. Gazete II. Meşrutiyet ten (1908) sonra yeniden yayın hayatına girdi. Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Takvim-i Vekayi nin görevini Resmî Gazete devraldı.
Ceride-i Havadis Gazetesi (1840) Ceride-i Havadis, Türk basın tarihinin ilk yarı resmî Türkçe gazetesi olarak kabul edilir. Devletten belli bir yardım alması nedeniyle gazete yarı resmî bir yapıya sahip olmuştur. William Churchill adında bir İngiliz tarafından 1840 yılında çıkarılmaya başlanmıştır. Sadece haber içerikli olan gazete ilk yayımlandığı günlerde hiç ilgi görmemiş, ilk üç sayı bedava dağıtılmıştır. Daha sonra Batı dan makale ve şiirler tercüme edildi. Osmanlılar Batı dünyası hakkında fikir sahibi oldu. Gazete sayısı artınca postayla gecikmeli de olsa Anadolu ya ulaştırıldı; 1860 lardan itibaren Anadolu da da kamuoyu oluşmaya başladı. Gazete haftalık olarak çıkarılmaya başlanmış, ardından on günde bir çıkarılması kararlaştırılmıştır. Ardından William Churchill, siyasi nüfuz kullanarak devletten ayda 2500
kuruşluk yardım almayı başarmıştır. Gazetede, dış ülkelerdeki muhabirler vasıtasıyla dış haberlere de yer verilmiştir. Bu özelliği nedeniyle gazete, seçkin zümre tarafından takip edilmiştir. Gazeteye İskenderiye den haber gönderen bir muhabir, Türk basın tarihinin ilk muhabiri sayılmaktadır. Gazetenin diğer bir özelliği ilanlara yer vermesidir. İlk ölüm ilanları bu gazetede yer almıştır. 1854 Kırım Savaşına, gazete savaş muhabirlerini göndermiştir. Gazete 1864 yılında 1212 sayıyı geride bırakarak kapanmıştır.
Tercüman-ı Ahval Gazetesi (1860) Tanzimat edebiyatının sembol gazetesi olan ve Tanzimat edebiyatının başlangıcı olan Tercüman-ı Ahvâl, İstanbul da 1860-1866 arasında yayımlanan ilk özel gazetedir. 22 Ekim 1860 ta Agâh Efendi ve Şinasi tarafından çıkarıldı. Önceleri pazar günleri çıkan gazete 22 Nisan 1861 deki 25. sayısıyla birlikte haftada üç gün yayımlanmaya başladı. Gazete zamanla Ceride-i Havadis gazetesiyle rekabet edebilmek için yayınını beş güne çıkardı. Bahçekapı da bir matbaada basılan gazete, matbaanın altındaki bir tütüncü dükkânından satılıyordu. Şinasi, Ahmet Vefik Paşa, Ziya Paşa ve Refik Bey in sık sık bu gazetede yazıları yer aldı. Bu yazılarda Osmanlı toplumunun geri kalma nedenleri ve ülkede olup bitenler tartışılıyordu. Ancak 24. sayısından sonra Şinasi gazeteden ayrılmıştır.
Ayrıca edebî eserlerin de yayımlandığı gazetede, Batılı anlamda ilk Türkçe oyun olan Şinasi nin Şair Evlenmesi de (1860) dizi olarak yayınlanmıştı. Gazete, Ziya Paşa nın kaleme aldığı sanılan ve eğitim sistemine sert eleştirilerde bulunan bir yazı yüzünden Mayıs 1861 de iki hafta süreyle kapatıldı. Bu olay Türk basınında yayın durdurmanın ilk örneği oldu. 792 sayı yayımlanan Tercüman-ı Ahval 11 Mart 1866 da yayınına son verdi.
Tasvir-i Efkâr Gazetesi (1862) Tasvir-i Efkâr; İbrahim Şinasi nin 28 Haziran 1862 de yayımlamaya başladığı, Osmanlı gazetesidir. 1865 te Şinasi Fransa ya gittikten sonra gazeteyi Namık Kemal çıkardı. O da Avrupa ya gidince gazeteyi Recaizade Mahmut Ekrem yayımladı. Mayıs 1910 dan sonra gazete Yeni Tasvir-i Efkâr adıyla Ebüzziya Tevfik tarafından devam ettirildi. Kapatılmalarda adı Tevhid-i Efkâr, Tenvir-i Efkâr, İntihab-ı Efkâr, Tefsir-i Efkâr olarak değiştirildi. Başyazarı bu dönemde Velid Ebüzziya oldu. Ebüzziya 1920 de Malta ya sürülünce gazete kapandı, 1921 de tekrar çıktı. 1925 te İstiklal Mahkemesi nce gazete kapatıldı. Ziyad Ebüzziya 1940 ta gazeteyi tekrar yayımladı. 1945 te Tasvir adıyla çıkan gazete, Cihad Baban yönetiminde 1949 a kadar devam etti. 1862 de yayın hayatına başlayan gazete defalarca kapatıldı, mahkûm edildi. İktidarlara karşı eleştirel tutumuyla basın tarihinde yer aldı.
Tercüman-ı Ahval in açtığı yolda çok emek ve titizlikle yayın hayatına giren, daha ileri bir adım atan Tasvir-i Efkâr olmuştur. Şinasi nin kalemiyle özgürlük düşüncesini yayması bakımından bu gazetenin Türk basın tarihinde çok önemli bir yeri vardır. O dönemin en özlü ve kültürlü yazıları onun kaleminden çıkmıştır. İlk sayıdaki giriş bölümünde gazetenin amacının haber ulaştırmak, halkın kendi yararlarını düşünmeyi, kendi sorunları üzerinde durmayı öğretmek olduğu belirtilmiştir. Padişahın tahta çıkış ve doğum günlerinde övgüler yazmayı reddeden Şinasi, parlamenter sistemi savunmuş, bu konuyla ilgili olarak Avrupa basınından çeviriler yayımlamıştır. Şinasi ye göre gazete bilimin ve eğitimin gelişmesi sorunlarını ele alacak ve halkın anlayacağı dille yayınlanacaktır. Bu amaçla yayın ve eğitimle ilgili haberlere önem vermiş, hatta bunlarla ilgili ilanları parasız basmıştır. Tasvir-i Efkâr haftada iki gün çıkıyordu. Gazete iç ve dış haberler için ayrı ayrı sütunlar ayırmış ve bunlar Havadis-i Dâhiliye ve Havadis-i Hariciye diye süslü başlıklarla verilmiştir. Şinasi, kamuoyu, düşünce özgürlüğü gibi konularda uyarıcı başyazılar yazıyordu.
Gazeteyi üç yıla yakın bir süre Şinasi çıkardı. O sıralarda bir arkadaşının tutuklanmasından tedirgin olan Şinasi, 1865 ilkbaharında Paris e kaçtı. Şinasi nin ayrılışından sonra gazetenin başına Namık Kemal geçti. Şinasi nin etkisi altında kalan Namık Kemal, daha 25 yaşında iken başyazı yazmaya başladı. Yazılarında özgürlük konularına değiniyor ve aydın çevrelerde geniş yankılar uyandırıyordu. 1867 de çıkan Şark Meşalesi başlıklı bir yazı dizisi üzerine Namık Kemal in gazeteciliği yasaklandı. Bunun üzerine Namık Kemal de Avrupa ya kaçtı ve gazetenin yönetimi Recaizade Mahmut Ekrem e kaldı. Tasvir-i Efkâr, 835 sayı yayımlanmıştır. Tasviri Efkâr ın eğitim ve edebiyat alanlarında yepyeni bir yaklaşım oluşturduğu da kabul edilir.