hakkı, sigortacıların sigortalıya mukavelelere göre ödemeye mecbur oldukları bedeller

Benzer belgeler
Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları

TIBBİ KÖTÜ UYGULAMAYA İLİŞKİN ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI GENEL ŞARTLARI 1

I. ZENGİNLEŞME YASAĞI İLKESİNE GENEL BAKIŞ. A. Kavram

TRAFİK SİGORTASINDA SİGORTA ETTİRENİN SİGORTACISINA RÜCU HAKKI ÇELİK AHMET ÇELİK

Dr. Tamer BOZKURT SİGORTA HUKUKU

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

SİGORTA HUKUKU. Genel Hükümler Bazı Sigorta Türleri

Sorumluluk Sigortalarının Yeni TTK Uyarınca Değerlendirilmesi 6 Mart 2013, İzmir. Prof. Dr. Didem Algantürk Light

Dr. Şuayyip Doğuş DEMİRCİ

TEMEL SİGORTACILIK. Gerçekleşen hasar oranı, sigorta tarifesinde öngörülen hasar oranından daha düşük olursa aşağıdaki seçeneklerden hangisi doğrudur?

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI

HUSUSİ SİGORTA HUKUKU

HUSUSİ SİGORTA HUKUKU

DOĞALGAZ SİGORTASI BİLGİLENDİRME FORMU

HUSUSİ SİGORTA HUKUKU

ÖZEL ŞARTLAR. 1.6 Sigorta Bedeli Poliçe üzerinde belirtilen ilgili Sigorta Yılı na ait teminat tutarıdır.

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire Esas No : 2010/8630 Karar No : 2013/4481 Anahtar Kelimeler : Haciz, Ödeme Emri, (BS) Formu Özeti : sayılı

İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK. /68

Devlet Bakanlığından: SİGORTA SÖZLEŞMELERİNDE BİLGİLENDİRMEYE İLİŞKİN YÖNETMELİK. Resmi Gazete: BİRİNCİ BÖLÜM

ARAÇ REHİN SÖZLEŞMESİ NDE GENEL İŞLEM KOŞULLARI KULLANILMASINI KABUL BEYANI

DOĞUM BORÇLANMASI PRİMİ VERGİ MATRAHINI NASIL ETKİLER?

BOZKURT THEMIS TİCARET HUKUKU - CİLT IV SİGORTA HUKUKU

SİRKÜLER RAPOR GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞİ. ( Seri No : 86 ) Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/87

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/39

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

BOZKURT THEMIS TİCARET HUKUKU - CİLT IV SİGORTA HUKUKU

LİMİTED ŞİRKET MÜDÜR VE ORTAKLARININ ŞİRKET AMME BORÇLARININ ÖDENMESİNE İLİŞKİN SORUMLULUKLARI

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

Konu : Bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları ile şahıs sigorta primleri

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /81

Mal Sigortalarında Tazminatın Hesabı

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/21 RÜCÜ HAKKI HALEFİYET

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /112

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İTÖHK/1

Zorunlu meslek sigortası bizleri koruyor mu?

SİRKÜLER NO: POZ-2009 / 52 İST, MALİYE; VADELİ ÇEKLERDE REEKONTU KABUL ETMİYOR

ZORUNLU DEPREM SİGORTASI GENEL ŞARTLARI

OLAY CEVAP ANAHTARI 2)

İlgili olduğu maddeler : Gelir Vergisi Kanunu Madde 22, 40, 63, 75, 86, 89, Sayılı Kanun Geçici Madde 1. Verilmesini Gerektiren Gelirler

YARGITAY 11.HUKUK DAİRESİ E.2006/435 K.2007/7464 T YOLCU TAŞIMA. ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI

X-L (501) KONUT SİGORTA POLİÇESİ BİLGİLENDİRME FORMU

Sorumluluk Sigortalarında Zamanaşımı

Dr. İnan Deniz Dinç. ÜRÜN SORUMLULUK SİGORTASINDA RİZİKONUN KONUSU ve TEMİNATIN KAPSAMI

SORUMLULUK SİGORTALARINDA ZAMANAŞIMI

SİGORTA SÖZLEŞMELERİNDE BİLGİLENDİRMEYE İLİŞKİN YÖNETMELİK. BİRİNCİ BÖLÜM : Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Bu sigorta sözleşmesi ile sigortalının poliçede belirtilen ve ilgili taraflarca konusu tarif edilerek sınırları çizilen mesleki faaliyeti ifa ederken;

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

MERSİS Numarası: Faaliyet konusu: Hayat grubu ve kaza sigortaları ile bireysel emeklilik faaliyetleri

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK. /4,13

HUSUSİ SİGORTA HUKUKU

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32

6327 sayılı kanun ile yapılan değişikliklerin vergi uygulamalarına etkileri madde madde aşağıdaki gibidir.

PERSONELE YAPILAN AVANS ÖDEMELERİNİN VERGİ, İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK MEVZUATI KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ

İŞVERENLER TARAFINDAN ÖZEL SAĞLIK SİGORTASINA ÖDENEN PRİMLER SİGORTA PRİMİ ESAS KAZANCINA DAHİL EDİLİR Mİ?

İlgili Kanun / Madde BK/66

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire. Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi

VERGİ SİRKÜLERİ NO : 2008/26 TARİH : 22/10/2008

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU SİGORTA PRİMLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Prim Tutarları (4. Basamak) Risk Grubu Prim Miktarı (TL) I. Grup 150 II. Grup 300 III. Grup 500 IV. Grup 750

15 YIL VE 3600 GÜNLE KIDEM TAZMİNATI ALANLAR BAŞKA YERDE ÇALIŞABİLİR Mİ?

HUSUSİ SİGORTA HUKUKU

MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI PRİMLERİNİN İNDİRİM KONUSU YAPILIP YAPILMAYACAĞI SORUNU

27 MAYIS 2013 TARİHLİ RESMİ GAZETE'DE YAYIMLANAN MESLEKİ SORUMLULUK SİGORTASI GENEL ŞARTLARI'NIN C.11 MADDESİ UYARINCA YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMIŞTIR

Başa Dön OFİSİM SİGORTASI

HDI Sigorta, Alman sigorta grubu HDI Gerling International AG nin Türkiye deki temsilcisidir.

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /8

Seyahat Araç Destek Sigortası Genel Şartları

SİGORTACININ SÖZLEŞME ÖNCESİ AYDINLATMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ BİRİNCİ BÖLÜM SİGORTA KAVRAMI, SİGORTA SÖZLEŞMESİ VE SİGORTA ARACILIĞI FAALİYETİ

YENİ BORÇLAR KANUNU VE YENİ TİCARET KANUNU KAPSAMINDA TEMERRÜT FAİZİ DÜZENLEMESİ

6728 SAYILI KANUN İLE MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİ UYGULAMAYA KONULMUŞTUR.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32

T.C. YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş./74

ÖDEMEDEN MAHKEME KARARIYLA ÖLÜM AYLIĞI ALABİLİRLER

MERSİS Numarası: Faaliyet konusu: Hayat grubu ve kaza sigortaları ile bireysel emeklilik faaliyetleri

NAKLİYE SİGORTALARI DAHİLDE İŞLEME REJİMİ HARİÇTE İŞLEME REJİMİ

T.C. D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785. Karar No : 2012/3582

İŞVERENLERİN İŞSİZLİK SİGORTASI İLE İLGİLİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ VE BU YÜKÜMLÜLÜKLERİ YERİNE GETİRMEDİKLERİ TAKDİRDE KARŞILAŞACAKLARI İDARİ PARA CEZALARI

Ücretlinin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat, ölüm, kaza, hastalık, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta

PLAYSTATION KİRALAMA SÖZLEŞMESİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

İlgili Kanun / Madde 1475.S.İşK/14

FERDİ KAZA SİGORTASI BİLGİLENDİRME FORMU

ADİ VE TİCARİ İŞLERDE FAİZE İLİŞKİN YENİLİKLER

(1) Tazminatın hesabında, aşkın sigorta ve eksik sigorta uygulamaları saklı kalmak kaydıyla, poliçede yazılı olan birim fiyatlar esas alınır.

Savunmanın Genişletilmesi ve Değiştirilmesi Yasağı Kapsamında Zamanaşımı Def inin İncelenmesi. Stj. Av. Müge BOSTAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

SİRKÜLER. Sayı: Mayıs

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

SİGORTA ARACILARI HUKUKU I

B: SORUMLULUK SİGORTALARI

TEMEL SIGORTA WEB EKİM 2017

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2011/222 Ref: 4/222

SİGORTACIYA KARŞI DAVALARDA FAİZ BAŞLANGICI

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

Transkript:

I. MÜŞTEREK SİGORTANIN TANIMI VE ÖZELLİKLERİ A. TANIMI 6762 s. Türk Ticaret Kanunu nun 1285. maddesinde müşterek sigorta nın tanımı yapılmıştır. Müşterek Sigorta kenar başlıklı 1285. maddede; Bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda ve aynı rizikolara karşı sigorta olunduğu takdirde yapılan müteaddit sigorta mukavelelerinin heyeti umumiyesi ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar muteber tutulur. Bu takdirde sigortacılardan her biri sigorta bedellerinin toplamına nazaran sigorta ettiği bedel nispetinde mesul olur. Mukavelelere göre müteaddit sigortacılar müteselsilen mesul oldukları takdirde sigorta ettiren kimse, uğradığı zarardan fazla bir para isteyemeyeceği gibi sigortacılardan her biri yalnız kendi mukavelesine göre ödemekle mükellef olduğu bedele kadar mesul olur. Bu halde ödemede bulunan sigortacının diğer sigortacılara karşı haiz olduğu rücu hakkı, sigortacıların sigortalıya mukavelelere göre ödemeye mecbur oldukları bedeller nispetindedir. demektedir. Söz konusu madde metninden de anlaşılacağı üzere; müşterek sigortada, farklı sigortacılar tarafından yapılan sigorta sözleşmelerinde tayin ve tespit olunan sigorta bedellerinin toplamının, sigorta koruması altına alınan menfaat değerine eşit olması gerekmektedir. Eğer söz konusu kurala uyulmaz ise yani farklı sigortacılar tarafından sigorta 1

sözleşmeleri ile tayin ve tespit olunan sigorta bedellerinin toplamı, sigorta koruması altına alınan menfaatin değerini aşıyor ise bu durumda aşan kısım batıl hale gelmektedir. Açıklanan nedenlerle 1285. maddenin uygulama alanının oluşması için aşkın sigorta durumunun ortaya çıkmış olması gerekir. Aksi takdirde aşkın sigortadan bahsedilemeyeceği için müşterek sigortanın da varlığından söz edilemeyecektir. 1 Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse, 2.000 TL değerindeki mal taşıma rizikolarına karşı üç sigorta şirketine toplam 4.000 TL bedel üzerinden sigorta ettirildiğinde, rizikonun gerçekleşipte sigortalı malın tam ziyaı halinde, 600 TL bedel üzerinden sigorta yapan şirket 300 TL üzerinden, 1400 TL bedel üzerinden sigorta yapan şirket 700 TL üzerinden ve nihayet 2.000 TL bedel üzerinden sigorta yapan üçüncü şirket de 1000 TL bedel sorumlu tutulabilecektir. Geri kalan 2.000 TL lik sigorta ise batıl hale gelecektir. 2 Eski kanunun yanında yeni kanun metnine de kısaca bakılması gerektiği kanaatindeyiz. 6102 s. 13.01.2011 kabul ve 01.07.2012 yürürlük tarihli Yeni Türk Ticaret Kanunu nun 1466. maddesinde müşterek sigortadan bahsedilmiştir. Müşterek Sigorta kenar başlıklı 1466. maddede; Bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda, aynı süreler için ve aynı rizikolara karşı sigorta edilmişse, yapılan birden çok sigorta sözleşmesinin hepsi, 1 ULAŞ, Işıl, Uygulamalı Sigorta Hukuku Mal ve Sorumluluk Sigortaları,7. Bası, Ankara, 2010, s. 169; CAN, Mertol, Türk Özel Sigorta Hukuku, 2007, Ankara, s. 105; TEKİL, Fahimal, Prof. Dr. Ali Bozer e Armağan; Sigorta Hukukunda Tazmin İlkesi ve Rücu Hakkı; 1998, Ankara s. 117, 118 2 ULAŞ, s. 169 2

ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar geçerli sayılır. Bu takdirde sigortacılardan her biri, sigorta bedellerinin toplamına göre, sigorta ettiği bedel oranında sorumlu olur. Sözleşmelere göre sigortacılar müteselsilen sorumlu oldukları takdirde, sigortalı, uğradığı zarardan fazla bir para isteyemeyeceği gibi, sigortacılardan her biri yalnız kendi sözleşmesine göre ödemekle yükümlü olduğu bedele kadar sorumlu olur. Bu halde ödemede bulunan sigortacının diğer sigortacılara karşı haiz olduğu rücu hakkı, sigortacıların sigortalıya sözleşme hükümlerine göre ödemek zorunda oldukları bedeller oranındadır. Eski ve yeni kanunun müşterek sigorta anlamındaki hükümleri özüyle ve sözüyle değerlendirildiğinde, her iki kanun maddesi arasında Türkçeleştirme hareketinden başka herhangi bir değişiklik olmadığı da ortadadır. Ayrıca müşterek sigortanın, kısmi sigorta ve çifte sigorta ile aynı başlık altında-birden Çok Sigorta- mütalaa edilmesi nedeni ile uygulamada sıkça karıştırıldığı bilinmektedir. Bu sebeple bu üç terim arasındaki farka değinmekte yarar görmekteyiz. Kısmi Sigortada; aynı menfaat aynı riziko/rizikolara karşı aynı süre için ve fakat müşterek sigortadan farklı olarak ayrı ayrı tarihlerde birden fazla sigortacı tarafından sigorta koruması altına alınması halidir. Müşterek sigorta uygulamada büyük rizikoların müteaddit sigortacılar tarafından müştereken sigorta altına alınmasıdır. Müşterek sigortanın temel ve 3

bunu kısmi sigortadan ayıran özelliği, müşterek sigortacıların birlikte hareket ederek rizikoyu taşıma niyetleridir. 3 Bu bakımdan kısmi sigortada sigorta ettiren şahıs zararının bütününün tazmini için öncelikle ilk tarihli sözleşmeyi akdettiği sigortacıya gidecek; zarar bu sözleşmede tayin olunan sigorta bedelini aştığı takdirde, bakiye kalan zararın tazmini için aynı menfaati sonraki tarihte sigorta eden sigorta şirketine müracaat edecektir. Müşterek sigortada ise; sigorta ettiren, sigorta zararını karşılamak üzere birkaç sigortacıdan herhangi birisine, sigorta ettirilen bedel oranında müracaat edebilir. 4 Çifte Sigorta; aynı menfaatin tamamının sonradan aynı riziko/rizikolara karşı aynı süre için müşterek sigortadan farklı olarak aynı kimse tarafından sigorta koruması altına alınması halidir. 5 Yani müşterek sigorta ile kısmi sigortanın farkı zaman açısından iken; çifte sigortadan farkı ise ayrı ayrı birden fazla sigortacının bulunmasıdır. 3 ULAŞ, s. 174; KENDER, Rayegan; Türkiye de Hususi Sigorta Hukuku I- Sigorta Müessesi- Sigorta Mukavelesi,1995,İstanbul s. 220 4 HİRŞ, Ernst, Ticaret Hukuku Dersleri Genişletilmiş ve Gözden Geçirilmiş 3. Bası, Cilt II,1948, s. 891; OMAĞ, Merih Kemal, Prof. Dr. Ergun Önen e Armağan, Sigorta Hukukunda Zenginleşme Yasağı, 2003, İstanbul s.256 5 ULAŞ, Işıl, Uygulamalı Can Sigortası Hukuku Hayat ve Kişisel Kaza Sigortaları, 1997, Ankara, s.716, CAN, Mertol, Türk Özel Sigorta Hukuku, 2007, Ankara, s. 135, CAN, Mertol, Birden Çok Sigorta, 2004, Ankara, s. 85 4

Müşterek sigortanın, kısmi sigorta ile farkları üzerinde durmak için-özellikle bu iki müessese birbirleriyle sıkça karıştırıldığından- şu Yargıtay Kararı na dikkat edilmesi gerektiği kanaatindeyim. Şöyle ki; İlamında; Yargıtay Özel Hukuk Dairesi 20.06.1980 T. ve 1980/1687-3313 s. Karar Düzeltme 1. Uyuşmazlık, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir müşterek sigorta mı yoksa bir kısmi sigorta mı olduğu noktasında toplanmaktadır. Taraflar TTK. Nun 1286. Maddesindeki çifte sigorta iddia ve savunmasında bulunmamışlar, bu suretle sigorta bedelinin sigorta değerinin altında olduğunu kabul etmişlerdir. Bu durumda, uyuşmazlığın halli için müşterek ve kısmi sigortalının tarifini yapmak ve sonucunda olaya hangi sigorta biçimine ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiğini tespit etmek gerekir. Ticaret Kanunumuzun birden çok sigorta başlığı altında müşterek sigortayı, çifte sigortayı ve kısmi sigortayı düzenlemiştir. TTK.nun 1285. Maddesinde göre bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda ve aynı rizikolara karşı sigorta olunduğu takdirde müşterek sigortadan bahsedilir. Kısmi sigortada ise, menfaat değerinin tamamı ilk sigortacı tarafından temin edilmemişse, bu menfaat geri kalan değerine kadar bir veya birkaç defa daha sigorta ettirilebilir. Görülmektedir ki, her iki sigorta da, birden çok sigorta türüne girmektedir. Daha doğrusu her ikisi de sonuç ve hükümleri ayrı olmakla birlikte birer müşterek 5

sigortadır. O halde bu iki sigorta şeklinin ortak ve ayrılan yönlerinin araştırılması gerekmektedir. Müşterek sigortada birden çok sigortacı olmalıdır. Kısmi sigorta da birden çok sigortacı koşulu gerekmektedir. Her ili sigorta türünde de aynı eşya üzerindeki aynı menfaatin, aynı rizikolara karşı sigorta edilmiş olması lazımdır. Her ikisinde de sigorta bedelinin sigorta değerini aşmaması gerekir. Bu durumda TTK. nun 1285. Maddesindeki müşterek sigorta ile 1287. Maddesinde yer alan kısmi sigorta arasında ve onları yek diğerinden ayıran tek bir fark kalmaktadır; O da müşterek sigortada, birden çok sigortacının sigorta sözleşmelerini aynı süre için yapmaları lazım gelirken, kısmi sigortada sigortaların ayrı süreler için yapılmış olmaları gerekmiştir. Aynı süre için yapılan kısmi sigorta müşterek sigorta olur. 6 B. ÖZELLİKLERİ 1. Aynı Menfaatin Farklı Sigortacılar Tarafından Birden Çok Sigorta Sözleşmesi ile Sigortalanması Yukarıda müşterek sigortanın varlığından bahsedebilmek için aynı menfaatin birden fazla sigortacı tarafından sigorta sözleşmesi ile koruma altına alınması gerektiği hususu üzerinde durmuştuk. Binaen aleyh bu durum 1285. maddenin her iki fıkrasında da belirtilmiştir. 6 ULAŞ, s.170, 171 6

Burada özellikle iki husus üzerinde durulmasında yarar görmekteyiz; Birden Fazla Sigorta Sözleşmesinin Yapılmış Olması; müşterek sigortadan bahsedilebilmek için farklı ve birden fazla sigortacı tarafından sigorta sözleşmesinin yapılmış olması gerekmektedir. Müşterek sigortanın oluşması için bu sigorta sözleşmelerinin farklı sigortacılar tarafından yapılması bir zorunluluk olup, aksi takdirde müşterek sigortadan bahsedilemeyeceği ortadadır. 7 Ancak Kender e göre; müşterek sigortada her sigorta akdi için ayrı poliçe tanzim edilebileceği gibi tek ve kolektif bir poliçe de tanzim edilebilir. Fakat tek poliçenin varlığı halinde bu poliçenin tüm müteaddit sigortacılar tarafından imza altına alınmış olması gerekmektedir. 8 Farklı Sözleşmelerin Aynı Menfaati Koruma Altına Alması; 1285. Maddede de açıkça belirtildiği üzere birden fazla sözleşmenin yanında ayrıca bu sözleşmelerin de aynı menfaati koruma altına almış olması gerekmektedir. Zaten mantık ilkeleri doğrultusunda dahi düşünülse aynı menfaati korumayan farklı sözleşmelerin müşterek sigortayı oluşturmayacağı ortadadır. Ancak hemen belirtmek gerekir ki aynı mal hakkında birden çok sigortacı tarafından yapılan sözleşmeler her zaman müşterek sigortayı ortaya çıkarmayabilir. TTK 1269. Maddesinde; Bir malı muayyen rizikolara karşı temin etmekte para ile ölçülebilecek bir menfaati olan malik, malikin adi veya rehinli alacaklısı, malın muhafazasından dolayı malikine karşı mesul olan acenta, kiracı, komisyoncu ve diğer kimseler, malın muhafazasında 7 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 106; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 40 8 KENDER, s. 222 7

hakikaten menfaatli olan kimseler yahut bunların kanuni temsilcileri, bu menfaati sigorta ettirebilirler. demektedir. Bu kanun maddesinde de görüleceği üzere bir mal üzerinde menfaati olan farklı kişilerce yapılan birden çok sigorta müşterek sigortayı oluşturmazlar. 9 2. Müşterek Sigortayı Ortaya Çıkaran Sözleşmelerin Aynı Rizikolara Karşı Aynı Anda Sigorta Himayesi Sağlaması. Müşterek sigortanın varlığından bahsedebilmek için, bir menfaat hakkında birden fazla sigorta şirketince yapılan sigorta sözleşmelerinde verilen teminatın aynı riziko/rizikolara karşı verilmiş olması gerekmektedir. Bu durum TTK 1285. Maddesinde açıkça aynı rizikolara karşı sigorta olunduğu takdirde.. denilerek belirtilmiştir. Konuyu örnekle açıklamak gerekirse; birinci sigorta şirketi x malını yangına karşı, ikinci sigorta şirketi x malını hırsızlığa karşı, üçüncü sigorta şirketi x malını sele karşı koruma altına aldı ise bu durumda müşterek sigortadan bahsetmek mümkün değildir. Zira farklı şirketler farklı rizikolara karşı aynı malı sigorta koruması altına almış olacaktır. Bu durumda da müşterek sigortadan bahsetmek mümkün olmayacaktır. Aynı rizikolara karşı koruma altına alınmış olmanın yanında müteaddit sigortacıların aynı anda sigorta himayesi sağlamış olması gerekmektedir. Müşterek sigortanın ortaya çıkması için birden çok sigortacının aynı süreler için veya birbiriyle örtüşen süreler için sigorta korumasına alması gerekmektedir. Bu nedenle birbiri ardına gelen sigortalar müşterek sigortayı oluşturmayacaktır. 10 9 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 107; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 41; CAN, Mertol, Prof. Dr. Ali Bozer e Armağan, Yeni Değer Sigortası, 1998, Ankara, s. 176,177 10 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 109; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 43-44 8

Yani x sigorta şirketi 01.01.2012 başlangıç ve 01.01.2013 bitiş tarihli sözleşme ile x malını hırsızlığa karşı koruma altına almış iken; y sigorta şirketi 01.01.2013 başlangıç ve 01.01.2014 bitiş tarihli sözleşme ile x alını hırsızlığa karşı koruma altına almış ise bu durumda müşterek sigorta durumu ortaya çıkmayacaktır. Zira koruma süreleri farklı zamanlara yöneliktir. Ancak x şirketi 01.01.2012-01.01.2013 tarihleri arası koruma altına almışsa ve y şirketi de 01.01.2012-01.01.2013 başlangıç ve bitiş tarihli sözleşme yapmış ise bu durumda müşterek sigortadan bahsetmek mümkün olacaktır. Zira görüleceği üzere koruma süreleri aynı tarihleri içermektedir. 3. Müşterek Sigortayı Ortaya Çıkaran Sözleşmeler Aynı Zamanda Yapılır. Müşterek sigortanın ortaya çıkması için müteaddit sigortacıların yapmış oldukları sözleşmenin aynı tarihte akdedilmiş olması gerekmektedir. Burada önemli olan, başlangıç ve bitişi aynı olan yahut kesişen birden fazla sözleşmenin aynı anda akdedilmesidir. Buna göre dakikası ve saati ne olursa olsun müteaddit sigortacılar aynı gün sözleşme akdetmiş iseler bu durumda müşterek sigortadan bahsedilecektir. Zira TTK 1287. maddesinde açıkça belirtildiği üzere; Aynı günde yapılmış olan mukaveleler aynı anda yapılmış sayılır. 11 11 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 110-111; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 44-45-46; BOZER, Ali, Sigorta Hukuku, 1981, Ankara s. 100-101 9

4. Müşterek Sigorta Sadece Kara Sigortaları Hakkında Öngörülmüş Sözleşmelere Mahsustur. Müşterek sigorta yalnızca kara sigortalarında(mal-can sigortası) ortaya çıkmaktadır. Zira Denizcilik Rizikolarına Karşı Sigortalar kenar başlıklı 4. fasılın başladığı 1339 ve devamı maddelerinde çifte sigorta ve aşkın sigorta açıkça tanımlanmıştır. Açıklanan nedenle denizcilik sigortasına karşı sigortalar ve dolayısıyla çifte sigorta başlığı altındaki hükümlerde, bu duruma bağlanan hüküm ve sonuçlar Kanun da birbirinden farklı olarak değerlendirilmiştir. Özellikle bu fasılda yalnızca çifte sigorta ile aşkın sigortaya yer verilip de müşterek sigortaya yer verilmemesi, denizcilik sigortası bakımından müşterek sigortanın uygulanamayacağının açık göstergesi niteliğindedir. 12 Tüm açıklamalar dikkate alındığında müşterek sigortaların yalnızca kara sigortaları bakımından uygulanacağına hiç şüphe yoktur. II. TÜRLERİ A. GENEL OLARAK Müşterek sigortanın ortaya çıkması bakımından; birden çok sigortacı ile sigorta ettirenin müşterek sigortadan haberdar olmaları şeklinde ortaya çıkabileceği gibi, birden çok sigortacının ve hatta sigorta ettirenin dahi bilgisi olmadan ortaya çıkması da mümkündür. Her iki tarafın yani müteaddit sigortacının ve sigorta ettirenin haberdar oldukları müşterek sigorta 12 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 111-112-113; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 46-47-48 10

bilinçli müşterek sigorta ; taraflardan birinin yahut ikisinin de haberdar olmadıkları müşterek sigortaya ise bilinçli olmayan(tesadüfî) müşterek sigorta denmektedir. Bu anlamda bilinçli müşterek sigortayı yalnızca sigorta ettirenin bildiği ve her iki tarafın da bildiği müşterek sigorta olmak üzere iki başlık altında incelemekte fayda görmekteyiz. 13 B. BİLİNÇLİ MÜŞTEREK SİGORTA 1) Sadece Sigorta Ettirenin Bildiği Müşterek Sigorta Sigorta ettiren aynı anda, aynı rizikolara karşı, aynı menfaati müteaddit sigortacılardan gizleyerek yahut bildirmeyerek birden çok sigorta sözleşmesi akdetmesi halinde müşterek sigorta halinin ortaya çıkmasıdır. 14 TTK nın Sigorta Hukuku hükümlerinde, sigorta ettirenin ihbar yükümlülüğü yalnızca 1292/ II. maddesinde düzenlenmiş olmakla birlikte bu fıkrada; Birden çok sigortalarda, sigorta ettiren kimse birinci fıkrada muayyen müddet içinde sigortacılardan her birine gerek hasar keyfiyetini ve gerekse aynı menfaat hakkında yaptığı sigorta mukavelelerini bildirmeye mecburdur. Hükmü getirilmiştir. Bu nedenle sigorta ettiren, birden çok sigortacının her birine aynı rizikolara karşı, aynı menfaati, aynı gün farklı sigortacılar tarafından sigorta sözleşmesi ile koruma altına alındığını aynı maddenin I. Fıkrasında belirtilen süre olan beş gün içerisinde sigortacılara bildirmekle yükümlüdür. 1292/II. Fıkrada belirtilen bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde aynı hükmün III. Fıkrası gereği Sigorta ettiren kimse kasten yukarıda ki fıkralar gereğince 13 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 116; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 55 14 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 116; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 55-56 11

ihbarda bulunmamış ise sigorta haklarını zayi eder. Sigorta ettiren kimsenin kusuru halinde, kusurun ağırlığına göre sigortacının ödemekle mükellef olduğu bedel indirilebilir. 2) Sigorta Ettiren ile Sigortacıların Bildiği Müşterek Sigorta(Gerçek Anlamda Müşterek Sigorta) Gerçek anlamda müşterek sigortada; müteaddit sigortacıların kendisine yahut sigortalı olarak belirleyeceği kişiye müşterek sigorta koruması sunmasını isteyen sigorta ettiren; müteaddit sigortacılara birden fazla sigorta sözleşmesi olduğunu beyan ederek, birden çok sigorta sözleşmesi akdetmesi durumudur. Bu durumda tek bir menfaat, tek bir sigorta ettiren ve tek bir riziko ile birden çok sigorta sözleşmesi ile birden çok sigortacı bulunmaktadır. 15 Bilinçli müşterek sigortanın ortaya çıktığı durumlarda TTK nın 1285. Maddesinin 2. Fıkrasının 1. cümlesinde düzenlendiği üzere müteaddit sigortacılar müteselsilen sorumlu olacaklardır. Aynı hükümde devamla müteaddit sigortacıların sorumluluk sınırının yalnızca sözleşmede gösterilen bedele kadar olduğu belirtilmiştir. Ancak müteselsil sorumluluk yalnızca kısmi hasar halinde önem kazanacaktır. Zira tam hasar halinde zaten herhangi bir sorun ortaya çıkmamaktadır. Bu durumda her bir sigortacı, sigorta sözleşmesinde gösterilen bedeli ödeyerek tam hasarı karşılamış olacaktır. Fakat kısmi hasar halinde, müteaddit sigortacılardan birinin kısmi hasarın tamamını karşılamaya yetecek teminat klozu var ise bu durumda sigorta ettiren sadece bu sigortacıya müracaat ederek söz konusu zararını tazmin edecektir. Bu durumda kısmi zararı tamamen telafi eden sigortacı, diğer sigortacılara karşı 15 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 118-119; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 59 12

rücu hakkını kullanarak her birinin bedeli nispetinde, kendisinin fazladan ödediği bedeli tahsil edebilecektir. 16 ( Mertol Can 60, Mertol Can Turuncu 120,121) Müşterek sigortada JERAN kurumuna değinmekte de fayda görmekteyiz. Yukarıda açıkladığımız üzere müşterek sigortadan bahsedebilmek için müteaddit sigortacıların olması gerekmektedir. Yalnızca bir sigorta ettiren ve birden fazla sigortacının olduğu müşterek sigortada, sigorta ettiren ile müteaddit sigortacıların ilişkilerini kolay ve süratle düzenlemek maksadı ile sigortacılardan biri ortak temsilci/vekil/jeran olarak tayin edilebilmektedir. Jeran ın hangi hususlarda diğer müşterek sigortacıları temsil yetkisi olduğu münferit hallerde duruma ve aralarındaki anlaşmaya bağlıdır. Sigorta sözleşmesinin akdedilmesi, poliçenin sigorta ettirene tevdii, primlerin tahsili ve zarar halinde bu zararın karşılanması tayin olunan bu JERAN tarafından yapılır. 17 Bu bakımdan JERAN ın görev ve yetkilerine değinen 16.12. 1986 T. ve 1986/ 6225-6885 Esas sayılı şu Yargıtay Kararı na değinmekte fayda görmekteyiz. Davanın dayandığını teşkil eden sigorta poliçelerinin incelenmesinde her iki poliçenin de davalı sigorta ettirenin talimatı üzerine davacı dışında dört sigorta şirketinin de iştirak ettiği müşterek sigorta sözleşesi şeklinde düzenlendiği ve bu sözleşmenim 8. Maddesinde sorumluluğu %40 payla en yüksek oranda üzerine alan davacı sigorta şirketinin jeran olarak tesvif edildi görülmektedir. Müşterek sigortada jeran durumunda olan sigortacı gerek sigorta sözleşmesinin hazırlanmasında gerekse sigorta primlerinin tahsilinde 16 CAN, Türk Özel Sigorta Hukuku, s. 120-121; CAN, Birden Çok Sigorta, s. 60 17 OMAĞ, Merih Kemal, Özel Sigorta Hukukunda Rizikonun Dağıtılması İlkesi; http://www.iku.edu.tr/tr/iku_gunce/ HukukC1S1_2/HukukGunceC1S1 _ 103.pdf, s. 106; KENDER, s. 222 13

koasüransa dâhil diğer sigorta şirketlerine primin tahsilinde kolaylık sağladığı gibi, sigorta ettirene de sigorta primini ödeme konusunda tek muhatap göstermek suretiyle ona da prim ödeme kolaylığı sağlamış olmaktadır. Nitekim dosya kapsamından da daha önceki sigorta primlerinin davalı tarafından jeran durumunda olan davacı sigorta şirketine ödendiği ve onun tarafından da sigorta şirketlerine paylaştırıldığı anlaşılmaktadır. O halde, davacı sigorta şirketinin jeran sıfatıyla sigorta primlerinin tahsiline ilişkin bu davada müşterek sigortaya dâhil olan diğer şirketler adına da dava açma yetkisinin bulunduğunun kabulü gerekir. C. BİLİNÇLİ OLMAYAN(TESADÜFÎ) MÜŞTEREK SİGORTA Bilinçli olmayan müşterek sigorta ise gerek sigorta ettirenin ve gerekse müteaddit sigortacıların bilgisi dâhilinde olmayan müşterek sigortadır. Bu durum için TTK da ayrı bir düzenleme olmadığından, bilinçli müşterek sigortaya bağlanan hüküm ve sonuçlar burada da kıyasen uygulama alanı bulur. 14

III. MÜŞTEREK SİGORTA DOLAYISIYLA ORTAYA ÇIKAN AŞKIN SİGORTAYA TTK NIN BAĞLADIĞI HÜKÜM VE SONUÇLAR A. HER BİR SİGORTACININ TARAF OLDUĞU SÖZLEŞME ONUNLA KABUL EDİLEN SİGORTA BEDELİNİN BÜTÜN SİGORTACILARIN SÖZLEŞMELERİNDE KABUL EDİLEN SİGORTA BEDELLERİ TOPLAMINA ORANI NİSPETİNDE GEÇERLİ SAYILIR Yukarıdaki açıklamalarımızda da görüleceği üzere, müşterek sigortanın ortaya çıkabilmesi için toplam sigorta bedelinin, sigorta koruması altına alınan malın değerini geçmemiş olması gerekir. Fakat toplam sigorta bedeli, menfaat değerini aşıyorsa yani müşterek sigorta durumu ortaya çıkıyorsa bu durumda her bir sigortacı kendisince kabul edilen bedelin toplam bedele oranı nispetinde sorumlu olurken, aşan kısım 1285. madde hükmü gereği batıl olur. Bu kurala da nisbiyet ilkesi denmektedir. Nisbiyet ilkesi her bir sigortacının sigorta bedelinin toplam sigorta bedeline oranı ile sigorta bedelinin çarpımı sonucu bulunur. B.SÖZLEŞMELERİN KISMEN GEÇERLİ SAYILMASININ SİGORTA ETTİRENİN SİGORTA PRİMİ ÖDEME BORCUNA ETKİSİ Aşkın sigorta nedeniyle batıl sayılan kısma tekabül eden primlerin sigorta ettiren tarafından ödenmesi icap etmez; ödenmemiş ise sigortacı söz konusu primlerin ödenmesi 15

talebinde bulunamaz. Şayet sigorta ettiren tarafından, batıl kısım için prim ödenmişse bunları sigortacının talep olmaksızın iade etmesi yahut talep üzerinde iade etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde sigortacının sebepsiz zenginleşeceği aşikâr hale gelecektir. 18 C. TARAFI OLDUĞU SÖZLEŞMELERİN BİR KISMI GEÇERSİZ SAYILAN SİGORTACILARIN BU YÜZDEN UĞRADIĞI ZARARIN TAZMİNİ Müşterek sigorta ile birlikte aşkın sigortanın vücut bulması ile sigortacı yapmış olduğu sözleşmenin geçersiz olması hasebiyle menfi zarara duçar olabilir. Zira Borçlar Kanunu na göre sözleşme ilişkisi kurulacağından bahisle müzakerelere başlanmış ve fakat söz konusu sözleşmenin kurulamamış veya yapılan sözleşme geçersiz olmuşsa bu sebeple uğranılan zarar menfi zarar olarak nitelendirilmektedir. Sigortacı arzu ederse uğramış olduğu bu menfi zararı sigorta ettirenden talep ve tahsil edebilir. 19 Her ne kadar sözleşmenin geçersiz olması sebebiyle sigortacı sigorta primlerinden mahrum kaldıysa yahut primleri iade etmek zorunda kalmışsa da bunların tahsilini sigorta ettirenden talep edemez. Zira TTK nın 1283. Maddesinde bu duruma işaret edilmektedir. Şöyle ki; sigorta priminin dahi ona tekabül eden kısmı indirilir ve primin fazla tahsil edilen kısmı geri verilir 18 CAN, Birden Çok Sigorta, s. 76-77 19 CAN, Birden Çok Sigorta, s. 80-81 16

D. TARAFI OLDUĞU SÖZLEŞMENİN GEÇERSİZ KISMI İÇİN SİGORTALIYA ÖDEME YAPAN SİGORTACININ HUKUKİ DURUMU 1. HATAEN FAZLA ÖDEME YAPAN SİGORTACININ DURUMU Yalnızca sigorta ettirenin bildiği müşterek sigortada diğer sigortacıların müşterek sigortadan haberdar olmadığından yukarıda bahsetmiş idik. Bu durumda sigorta edilen menfaate gelen zarar halinde sigorta ettiren müteaddit sigortacılardan birine müracaat ederek zararının tazminin talep edebilir. Binaen aleyh sigortacı bu durumda aşkın sigorta durumunu ve sigorta sözleşmesindeki belli bir kısmın geçersiz olduğundan habersiz bir şekilde sorumlu olduğu bedeli aşan miktarda ödeme yapabilecektir. 20 a. Sigorta Ettiren Kötü Niyetli İse, Sigorta ettiren TTK ca kendisine yüklenmiş olan- müteaddit sigortacılara aynı menfaat üzerinden farklı sigorta sözleşmesinin mevcudiyetini haber vermek- yükümlülüğü kasden yerine getirmez ise bu durumda TTK nın 1292/III fıkrası hükmü gereği sigortadan doğan haklarını tamamen kaybeder. Sigortacı bu durumu ödeme yaptıktan sonra öğrenirse bu durumda ödediği bedelin iadesini 2-10 yıllık süre zarfında talep edebilir. 21 20 CAN, Birden Çok Sigorta, s. 81 21 CAN, Birden Çok Sigorta, s. 81-82 17

b. Sigorta Ettiren Kötü Niyetli Değil İse, Bu durum yukarıda izah edildiği üzere yalnızca bilinçli olmayan müşterek sigorta durumunda ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple sigorta ettirene herhangi bir kusur atfedilemeyeceğinden bu durumda TTK nın 1292/III fıkrasının uygulanamayacağı açıktır. Bu durumda esasen müşterek sigorta sigortacı tarafından bilinmiş olsa idi kendisinin ödemesi gereken pay ne idi ise o hesap edilerek, gerçekte ödediği miktarın tenkisi ile arada kalan farkı sigorta ettirenden talep edebilecektir. Sigortacı bu durumu ödeme yaptıktan sonra öğrenirse bu durumda ödediği bedelin iadesini 2-10 yıllık süre zarfında talep edebilir. 22 2. GEÇERSİZLİĞİNİ BİLMESİNE RAĞMEN FAZLA ÖDEME YAPAN SİGORTACININ DURUMU Sözleşmenin geçersiz olduğunu bilerek ödeme yapan sigortacının durumu için öncelikle sigorta bedelini aşan bir ödeme yapılıp yapılmadığı hususuna bakılır. Eğer sorumluluk miktarını aşan bir ödeme yapılmış ise bu durumda sigorta zararını aşan bir ödeme yapılmamışsa fazladan yaptığı ödemeye kendisi katlanmalı ve diğer müteaddit sigortacılara rücu hakkı olmamalıdır. Buna karşılık sigorta zararını aşan bir ödeme yapılmışsa yine yaptığı ödemeye kendisi katlanmalı ve fakat diğer müteaddit sigortacılara 2-10 yıllık süre zarfında rücu imkânı bulunmaktadır. 23 22 CAN, Birden Çok Sigorta, s. 82 23 CAN, Birden Çok Sigorta, s. 83 18

KAYNAKÇA BOZER, Ali; Sigorta Hukuku; 1981, Ankara CAN, Mertol; Prof. Dr. Ali Bozer e Armağan; Yeni Değer Sigortası; 1998, Ankara CAN, Mertol; Birden Çok Sigorta; 2004, Ankara CAN, Mertol; Türk Özel Sigorta Hukuku, 2007, Ankara COŞKUN, Gülay; Türk ve Amerikan Hukuku nda Gurup Sigortası ve Çeşitleri; 1969, Ankara ÇELİK, Salih / LALE, Muktedir; Özetli, İçtihatlı, Uygulamalı Sigorta Hukuku 1. Cilt,2007, Ankara HİRŞ, Ernst Ticaret Hukuku Dersleri Genişletilmiş ve Gözden Geçirilmiş 3. Bası, Cilt II,1948 KENDER, Rayegan; Türkiye de Hususi Sigorta Hukuku I- Sigorta Müessesi- Sigorta Mukavelesi, 1995,İstanbul KENDER, Reyegan; Ticaret Hukuku ve Yargıtay Kararları Sempozyumu Bildiriler, Tartışmalar; Sigorta Mukavelesinin Akdedilmesi ve Şartları; 1984, Ankara OMAĞ, Merih Kemal; Prof. Dr. Ergun Önen e Armağan; Sigorta Hukukunda Zenginleşme Yasağı; 2003, İstanbul OMAĞ, Merih Kemal; Özel Sigorta Hukukunda Rizikonun Dağıtılması İlkesi; http://www.iku.edu.tr/tr/iku_gunce/ HukukC1S1_2/HukukGunceC1S1 _ 103.pdf TEKİL, Fahimal; Prof. Dr. Ali Bozer e Armağan; Sigorta Hukukunda Tazmin İlkesi ve Rücu Hakkı; 1998, Ankara ULAŞ, Işıl; Uygulamalı Can Sigortası Hukuku Hayat ve Kişisel Kaza Sigortaları, 1997, Ankara ULAŞ, Işıl; Uygulamalı Sigorta Hukuku Mal ve Sorumluluk Sigortaları,2010, Ankara 19