Ergenlerde Sürekli Dikkat Performansı İle Anne Baba, Öğretmen ve Kendini Değerlendirme Ölçekleri Arasındaki Korelasyon Özgür Öner 1, Bedriye Öncü 2, Saynur Canat 3, Neşe Erol 4 1 Uzm Dr, SB Dışkapı Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Psikiyatrisi 2 Uzm Dr, 3 Prof Dr, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı. 4 Prof Dr, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı. Dr. Özgür Öner SB Dışkapı Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Psikiyatrisi, Dışkapı, Ankara e-mail:ozgur.oner@yahoo.com ÖZET Ergenlerde Sürekli Dikkat Performansı İle Anne Baba, Öğretmen ve Kendini Değerlendirme Ölçekleri Arasındaki Korelasyon Amaç: Bu çalışmanın amacı anne baba (CBCL 4/18), öğretmenler (TRF) ve gençlerin kendileri (YSR) tarafından doldurulan ölçeklerden elde edilen Dikkat Sorunları puanlarıyla görsel sürekli dikkati ölçen Sürekli Performans Testi (SPT) değişkenleri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Örneklem, dikkatsizlik şikayeti ile başvuran 142 ergeni kapsamaktadır. Olguların120 sine çeşitli tanılar konulurken 22 sinde psikopatoloji saptanmamıştır. YSR Dikkat Sorunları puanı ile SPT toplam doğru yanıt, toplam yanlış, atlama ve gereksiz basma hataları arasında orta derecede, ancak anlamlı korelasyonlar bulunmuştur. CBCL ve TRF Dikkat sorunları puanları ile SPT değişkenleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Sonuçlar, ergenlerin kendi dikkat sorunlarını oldukça iyi bir şekilde değerlendirebildiğini düşündürmektedir. Anahtar Kelimeler: Ergen, Sürekli performans testi, YSR, CBCL, TRF. ABSTRACT Correlation of Continous Performance Test Scores in Adolescents with Attention Scores Obtained From Teacher Report Form, Youth Self Report and Child Behavior Checklist. Objective: The objective of this study was to investigate the correlations of Attention Problems scores obtained from Child Behavior Checklist /4-18 (CBCL), Teacher Report Form (TRF) and Youth Self Report Form (YSR) with the Continuous Performance Test (CPT) scores, indicating visual sustained attention performance of these cases. The sample included 142 adolescents with inattentiveness complaint as one of the leading causes of admission. 120 of the cases were diagnosed with various disorders, 22 had no Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, 4th edition (DSM-IV) diagnosis. Moderate but significant correlations were found between YSR Attention Problems scores and all of the CPT variables assessed: number of correct hits, total errors, omission errors and commission errors. There were no significant correlations between Attention Problems scores obtained from CBCL or TRF and any of the CPT variables. Results might indicate that adolescents can report their attention problems quite accurately. Key Words: Adolescent, continuous performance test, YSR, CBCL, TRF.
132 Ergenlerde Sürekli Dikkat Performansı İle Anne Baba, Öğretmen ve Kendini Değerlendirme Ölçekleri Arasındaki Korelasyon GİRİŞ Çocuk ve ergen psikiyatrisinde doğru tanı konulabilmesi için sıklıkla çoklu bilgi kaynaklarından bilgi elde edilmesi gerekmektedir. Bunun nedenleri arasında çocukların davranışlarının okul ve ev gibi farklı ortamlarda değişiklik gösterebilmesi, anne babaların çocuklarının disfori ve fobi gibi belirtilerini iyi gözlemleyememesi, farklı bilgi kaynaklarının bir davranışı sorun olarak tanımlama eşiklerinin farklı olması ve bu yaş grubunda olguların kendilerinden elde edilen bilgilere tam olarak güvenilmemesidir (Cantwell ve ark., 1997). Bu konuda daha önce yapılan çalışmalara göre bilgi kaynakları arasındaki korelasyon aynı ortamda olup olmamalarına gore.3- ve.6, arasında değişmektedir (Najman ve ark., 2000). Anne babaların dışa yönelim sorunlarına daha duyarlı oldukları, buna karşın ergenlerin daha fazla içe yönelim sorunları belirttiği de gö sterilmiştir.(achenbach ve ark., 1987). İlkokul öğrencilerinde öğretmenlerden alınan bilgiler çok değerliyken, daha sonraki yıllarda öğretmenlerin öğrencilerle geçirdikleri süre azaldığı için öğretmen bildirimlerinin değeri azalabilmektedir (Cantwell ve ark., 1997). Gençlerin kendilerinden elde edilen bilgilerin güvenirliğinin özellikle dikkat eksiklikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) için daha düşük olduğu düşünülmektedir. Loeber ve arkadaşları (1991) erkek ergenlerin öğretmenlerine göre daha az hiperaktiflik/ dikkatsizlik sorunu bildirdiklerini göstermiştir. Diğer çalışmalarda, dikkatsizlik belirtisi için kendi bildirimlerin güvenirliğinin ve anne baba bildirimleriyle olan korelasyonunun özellikle düşük olduğu da gösterilmiştir (Fischer ve ark., 1993; Schaughency ve ark., 1994). Cantwell e göre, DEHB tanısı için ergenlerle ailelerin bildirimleri arasında iyi bir uyum vardır, ancak sadece ergen bildirimlerine dayanılarak DEHB tanısı konulduğunda, tanı gerçekte olduğundan belirgin şekilde daha az konulmaktadır (Cantwell ve ark., 1997). Yukarıda bildirilen çalışmalar, çeşitli bilgi kaynaklarından elde edilen bilgiler arasındaki ilişkiyi incelemiştir, ancak nesnel dikkat ölçümleri ile ölçeklerden elde edilen bilgilerin ilişkisinin incelenmesi daha yetkin bir yöntem olarak görülmektedir. Sürekli Performans Testi (SPT), dürtüsellik ve dikkatin sürdürümünün değerlendirilmesi için sıklıkla kullanılan bir testtir. Eğer hedef uyarana yanıt verilmezse dikkatin sürdürümündeki sorunlarla ilişkili olan atlama (omission), hedef uyaran dışındaki uyaranlara yanıt verilirse dürtüsellikle ilişkili olan gereksiz basma (commission) hatası yapıldığı kabul edilir. Bir metaanaliz çalışması, DEHB olan çocukların normal çocuklara gore anlamlı olarak daha fazla atlama ve gereksiz basma hatası yaptığını ortaya koymuştur (Losier ve ark., 1996). Çeşitli SPT değişkenleri ya da diğer dikkat ölçümleri ile anne baba ve öğretmen bildirimleri arasındaki ilişkinin zayıf olduğu bulunmuştur (Duffy ve ark., 2001; DuPaul ve ark., 1992; Forbes, 1998; Lovejoy ve Rasmussen, 1991; Raggio ve ark., 1999). Bu çalışmaların bazıları SPT atlama ve komsiyon hataları ile Conners Anne Baba Derecelendirme Ölçeği Hiperaktivite/Dürtüsellik ve Davranım Bozukluğu altölçekleri arasında ilişki olduğunu ve bu ilişkinin dikkat eksikliğinden çok, davranım sorunları için geçerli olduğunu göstermiştir (DuPaul ve ark., 1992) Ancak, ergenlerde nesnel dikkat ölçümleri ile anne baba, öğretmen ve ergenin kendi bildirimi arasındaki ilişkiyi inceleyen yeterli sayıda çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmada, CBCL, TRF ve YSR Dikkat Sorunları puanları ile görsel dikkate ilişkin ölçüm veren SPT değişkenleri arasındaki ilişki, esas başvuru yakınması dikkatsizlik olan bir grup ergende incelenmiştir. Esas başvuru yakınması ile ergenin ve/veya ailesinin psikiyatrik değerlendirme için başvuru nedeni olarak dikkatsizlik yakınmasını belirtmesi tanımlanmıştır. Günlük klinik pratikte klinisyenlerin sıklıkla dikkat sorunları ndan yakınan aileler ve ergenlerle karşılaştığı, bu yakınmayla gelen ergenlere çok çeşitli tanılar konulabildiği ve bu yakınmadan ailenin ve gencin kendisinin anladıklarının sıklıkla farklılık gösterdiği için bu heterojen grup çalışmaya alınmıştır. Daha önceki çalışmaların ışığında, öğretmenlerin ve ergenlerin değerlendirmeleri ile SPT değişkenlerinin yüksek korelasyon göstermeyeceği, en iyi korelasyonun ise anne baba değerlendirmesi ile olacağı öngörülmüştür. YÖNTEM Örneklem Örneklem 142 ergeni içermektedir (94 erkek, 48 kız; yaş 14-20; ortalama± standart sapma: 15.96±1.30). Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Ergen Ünitesi Polikliniğine dikkatsizlik yakınması ile başvuran ardışık olgular örneklemi oluşturmuştur. Olgular DSM-IV Eksen I tanılarının varlığı açısından incelenmiştir ve 120 olguya çeşitli tanılar koyulmuştur (DEHB: 72 (54 birleşik tip, 17 dikkat eksikliğinin önde olduğu tip, ve 1 hiperaktif/dürtüsel tip); DEHB + depresyon: 7; anksiyete bozukluğu: 3; depresyon: 19; obsesif kompulsif bozukluk + DEHB: 5, davranım bozukluğu: 1, DEHB + davranım bozukluğu: 5; DEHB + davranım bozukluğu + depresyon: 5; sınırda zeka gelişimi: 1; bipolar afektif bozukluk: 2), 24 olgu ise herhangi bir tanı almamıştır. Tanılar, DSM-IV İçin Yapılandırılmış Klinik Görüşme (Structured Clinical Interview for DSM-IV, SCID-I) uygulanarak saptanmıştır. Türkiye de Psikiyatri / Cilt 8 - Sayý 3-2006
Özgür Öner, Bedriye Öncü, Saynur Canat, Neşe Erol 133 Tablo 1- Ham ve madde sayısına gore düzeltilmiş CBCL, TRF ve YSR Dikkat Sorunları puanları. Ham puanlar Düzeltilmiş puanlar Ort±SS Aralık Ort±SS Aralık CBCL 9.5±3.2 0-31.85±.36 0-1.91 YSR 8.8±3.3 1-18.97±.36 0-2 TRF 13.3±8.4 0-33.66±.42 0-1.65 CBCL: Çocuk ve Gençler için Değerlendirme Ölçeği, YSR: Gençler için Kendini Değerlendirme Ölçeği, TRF: Öğretmen Bilgi Formu Tablo 2- SPT değişkenleri ile CBCL, TRF ve YSR Dikkat Sorunları puanlarının korelasyonları. Değişkenler SPT Doğru Yanıt SPT Toplam Hata SPT Gerekmeden Basma SPT Atlama CBCL -,07,13,13,11 YSR -,19*,24**,20*,23* TRF,05,04,03 -,06 SPT: Sürekli Performans Testi, CBCL: Çocuk ve Gençler için Değerlendirme Ölçeği, YSR: Gençler için Kendini Değerlendirme Ölçeği, TRF: Öğretmen Bilgi Formu. *p<.05, **p<.01. Aile, öğretmen ve hastaların doldurduğu toplam 135 CBCL, 130 YSR ve 89 TRF değerlendirmeye alınmıştır. Olguların bir kısmı okula devam etmediği ve tatillerde yapılan değerlendirmelerde öğretmenlere başvurulamadığı için TRF sayısı diğer ölçeklere göre daha az olmuştur. 4-18 Yaş Çocuk ve Gençler İçin Değerlendirme Ölçeği (Child Behavior Checklist /4-18,CBCL): CBCL, çocuk ve ergenlerin anne ve babalarından standart bilgiler elde etmek için geliştirilmiş bir ölçektir ve duygusal/davranışsal sorunları inceleyen 118 madde içermektedir (Achenbach, 1991a). Dikkat Sorunları altölçeği 11 maddeden oluşmaktadır. CBCL nin Türkçe formu geçerli ve güvenilir bulunmuştur (Cronbach alpha=. 88) (Erol ve Şimşek, 2000; Erol ve ark., 1995). Öğretmen Bilgi Formu (Teacher Report Form, TRF): TRF duygusal/davranışsal sorunları inceleyen 118 madde içerir. Bu maddelerin 93 ü CBCL maddelerine karşılık gelmektedir. (Achenbach, 1991b). Dikkat Sorunları altölçeği 20 maddeden oluşmaktadır. TRF nin Türkçe formu geçerli ve güvenilir bulunmuştur (Cronbach alpha=. 87) (Erol ve Şimşek, 2000; Erol ve ark., 1995). 11-18 Yaş Gençler İçin Kendini Değerlendirme Ölçeği (Youth Self-Report, YSR): TRF duygusal/davranışsal sorunları inceleyen 112 madde içerir. Bu maddelerin 89 u CBCL maddelerine karşılık gelmektedir. (Achenbach, 1991c). Dikkat Sorunları altölçeği 9 maddeden oluşmaktadır. TRF nin Türkçe formu geçerli ve güvenilir bulunmuştur (Cronbach alpha=. 82) (Erol ve Şimşek, 2000; Erol ve ark., 1995). Uygulama: Olgularla yapılan ilk görüşmeden sonra ergenler, anne babaları ve öğretmenleri formları doldurmuştur. SPT değerlendirmesi sessiz bir görüşme odasında gerçekleştirilmiştir. Ergenlerin tamamına aynı sözel yönergeler verilmiş ve test yönergesi tam anlaşılana kadar deneklere alıştırma yapma fırsatı tanınmıştır. Test 8 dakika sürmüştür ve bilgisayar ekranında 450 birbirini takip eden harften oluşan uyaranlar sunulmuştur. Uyaranlar, uzunluğu 3.5 cm olan ve 1000 milisaniye boyunca ekranda devam eden tek harflerden oluşmaktadır. Olguların her Z harfinden sonra gelen A harfini gördüklerinde uyarana düğmeye basarak yanıt vermesi gerekmektedir. Toplam hedef sayısı 81 dir. Veri Analizi CBCL, TRF ve YSR Dikkat Sorunları puanları ile SPT doğru yanıt, toplam yanlış yanıt, atlama ve gereksiz basma hataları arasındaki korelasyon Pearson korelasyon analizi ile değerlendirilmiştir. Ayrıca eşhastalanımı olmayan DEHB olguları ile diğer tanıları alan ve tanı almayan olguların CBCL (n=72), TRF (n=26) ve YSR (n=24) Dikkat Sorunları puanları varyans analizi (ANOVA) ile karşılaştırılmıştır. Analiz için SPSS 10.0 (SPSS, Inc.) programı kullanılmış ve iki uçlu p<.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. SONUÇLAR CBCL, YSR ve TRF Dikkat Sorunları puanları Tablo 1 de özetlenmiştir. CBCL, TRF ve YSR deki Dikkat Sorunları altölçekleri farklı sayıda maddeden oluştuğu için, ölçeklerden elde edilen puanların anlamlı bir karşılaştırılmasının yapılabilmesi için her testten elde edi- Psychiatry in Türkiye / Volume 8 - Number 3-2006
134 Ergenlerde Sürekli Dikkat Performansı İle Anne Baba, Öğretmen ve Kendini Değerlendirme Ölçekleri Arasındaki Korelasyon len Dikkat Sorunları puanı o testteki Dikkat Sorunları altölçeğini oluşturan soru sayısına bölünerek düzeltilmiş puanlar elde edilmiştir. Bu düzeltmiş Dikkat Sorunları puanları ölçekler için sırasıyla şöyledir: YSR (0.97±0.36); CBCL (0.85±0.36);TRF (0.66±0.42). YSR Dikkat Sorunları puanı ile SPT doğru yanıt, toplam yanlış yanıt, atlama ve gereksiz basma hataları değişkenleri arasında orta derecede, ancak anlamlı korelasyonlar saptanmıştır. CBCL ve TRF Dikkat Sorunları puanı ile SPT değişkenleri arasındaki tüm korelasyonlar ise istatistiksel olarak anlamsız bulunmuştur (Tablo 2). Herhangi bir tanı konulmayan olguların CBCL ve YSR Dikkat Sorunları puanları, DEHB ya da başka tanılar konulan olgulardan anlamlı olarak daha düşük bulunmuştur (sırasıyla, df:2,113; F=5.1, p<.01 ve df:2,110; F=12.4, p<.001). DEHB ve diğer psikiyatrik tanıların olduğu grubun dikkat sorunları puanları arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Üç grup arasında TRF Dikkat Sorunları puanı ve SPT değişkenleri açısından anlamlı fark bulunmamıştır. TARTIŞMA Bu çalışmada, çeşitli ölçeklerden elde edilen dikkat sorunları puanları ile SPT değişkenlerinin ilişkisi, dikkat eksikliği yakınması olan heterojen bir grup ergende incelenmiştir. Günlük klinik uygulamada, özellikle DEHB konusundaki farkındalığın artışı ile birlikte, klinisyenler sıklıkla dikkatsizlik yakınması ile başvuran ergenlerle karşılaşmaktadır. Bunun yanı sıra, psikiyatrik değerlendirme talebi sık sık da aile ve öğretmenden gelmektedir. Bu nedenle klinik deneyimde farklı bilgi kaynaklarından elde edilen verilerle nesnel değerlendirmelerden elde edilen verilerin ilişkisinin bilinmesi oldukça faydalı olabilir. Bulgularımız, ham puanlar ölçeklerdeki soru sayısına göre düzeltildiğinde, en yüksek dikkat sorunları puanının ergenlerin kendi değerlendirmelerinden elde edildiğini göstermiştir. Dikkat sorunlarına ilişkin tüm bilgi kaynaklarının yanılma payı olduğu ve bilgi kaynaklarından hiçbirisi altın standart oluşturmadığı için (Fergusson ve Horwood, 1993), yanıtlanması gereken soru ergenler tarafından bildirilen dikkat sorunlarının gerçekte var olan dikkat sorunlarına karşılık gelip gelmediğidir. SPT değişkenleri ile CBCL, TRF ve YSR Dikkat Sorunları puanlarının ilişkisi incelendiğinde, sadece YSR Dikkat Sorunları puanının SPT değişkenleri ile orta derecede, ancak anlamlı bir korelasyon gösterdiği görülmüştür. YSR Dikkat Sorunları puanı ile SPT doğru yanıt sayısı ters, atlama hatası sayısı ise doğru orantı göstermektedir. Bu sonuç, ergenler tarafından bildirilen dikkat sorunlarının klinik açıdan önemli olma eğilimi gösterdiğine işaret eden önceki bulgularla uyumludur (Stanger ve Lewis, 1993). Varyans analizi sonuçları da bu yorumu destekler şekilde DEHB ya da başka tanılar konulan olguların dikkat sorunları puanlarının tanı konulmayan olgulara göre daha yüksek olduğunu göstermiştir. Bu durum, hemen hemen tüm psikiyatrik bozukluklarda dikkatin sürdürümü ile ilgili sorun olduğunu gösteren önceki çalışmaların ışığında, şaşırtıcı olmamıştır (Jeste ve ark., 1996; Rachman,1997; Swaab-Barneveld ve ark., 2000]. Anne baba ve öğretmen değerlendirmeleri ile SPT değişkenleri arasında korelasyonun anlamlı bir ilişki olmaması da önceki çalışmalarla uyumludur (Duffy ve ark., 2001; DuPaul ve ark., 1992; Forbes, 1998; Lovejoy ve Rasmussen 1991; Raggio ve ark., 1999). Önceki çalışmalarda görüldüğü gibi atlama ve gereksiz basma hataları arasındaki korelasyon orta derecededir (Barkley ve ark., 1991). Bu sonuçlar anne baba ve öğretmen değerlendirmeleri ile SPT nin dikkatin farklı yönlerini ölçtüğünü düşündürmektedir. Ergenlerin dikkat sorunlarını olduğundan daha az yansıtıyor olabileceklerini iddia eden önceki çalışmalar, ergen bildirimlerini diğer bilgi kaynaklarından elde edilen verilerle karşılaştırmışlar, ancak nesnel dikkat ölçümleri kullanmamışlardır (Fischer ve ark., 1993, Loeber ve ark., 1991). Duffy ve arkadaşları (2001), ergenlerin ve genç yetişkinlerin kendini değerlendirme ölçeklerinden elde edilen puanlarla nesnel dikkat değerlendirmeleri arasında anlamlı bir ilişki bulamamıştır. Bizim çalışmamızla sözü edilen çalışma arasındaki fark örneklem seçiminden kaynaklanıyor olabilir; Duffy ve arkadaşlarının çalışmasındaki olgular kliniğe yönlendirilmemiştir; bu durum bu olguların değerlendirmelerindeki varyasyonu azaltarak korelasyon değerlerinin istatistiksel olarak anlamsız çıkmasına neden olmuş olabilir. SPT değişkenleri ve YSR Dikkat Sorunları puanı arasındaki anlamlı ilişki, ergenlerin kendi dikkat sorunlarını oldukça iyi bir şekilde değerlendirebildiklerini düşündürmektedir. Ancak, dikkat çok boyutlu bir kavramdır ve SPT bu boyutların tamamını değil, ancak dikkatin sürdürümünü değerlendirmektedir. Bu nedenle TRF ve CBCL Dikkat Sorunları puanlarının da dikkatin diğer boyutlarını inceleyen diğer nesnel testlerle anlamlı korelasyon göstermesi olasıdır. Bu olasılığın daha sonraki çalışmalarda incelenmesi gereklidir. Bu sonuçlar, ergenlerin dikkat sorunlarının değerlendirilmesinde ergenlerden elde edilen kendini değerlendirme bildirimlerinin tek başına kullanılmasının yeterli olduğu anlamına gelmemektedir. Hemen her zaman çoklu bilgi kaynaklarından bilgi almak gerekmektedir. Türkiye de Psikiyatri / Cilt 8 - Sayý 3-2006
Özgür Öner, Bedriye Öncü, Saynur Canat, Neşe Erol 135 Ancak sonuçlarımız ergenlerin kendini değerlendirme ölçeklerinden elde edilen bilgilerin nesnel ölçümlerle en iyi korelasyonu gösterdiğini ve iddia edildiği gibi ergenlerin dikkat sorunlarını olduğundan az göstermediğini ortaya koymuştur. KAYNAKLAR Achenbach TM (1991a) Manual for the Child Behavior Checklist/4-18 and 1991 Profile. University of Vermont, Department of Psychiatry, Burlington VT. Achenbach TM (1991b) Manual for the Teacher s Report Form and 1991 Profile. University of Vermont, Department of Psychiatry, Burlington VT. Achenbach TM (1991c) Manual for the Youth Self-Report and 1991 Profile. University of Vermont, Department of Psychiatry, Burlington VT. Achenbach TM, McConaughy SH, Howell CT (1987) Child/adolescent behavioral and emotional problems, implications of cross-informant correlations for situational specificity. Psychol Bull,101:213-232. Barkley RA (1991) The ecological validity of laboratory and analogue assessment methods of ADHD symptoms. J Abnorm Child Psychol, 119:149-178. Cantwell DP, Lewinsohn PM, Rohde P, Seeley JR (1997) Correspondence between adolescent report and parent report of psychiatric diagnostic data. J Am Acad Child Adoles Psychiatry, 36:610-619. Duffy A, Grof P, Kutcher S, Robertson C, Alda M (2001) Measures of attention and hyperactivity symptoms in a high-risk sample of children of bipolar parents. J Affect Dis, 67:159-165. DuPaul GJ, Anastopoulos AD, Shelton TL, Guevremont DC, Meteiva L (1992) Multimethod assessment of attention-deficit hyperactivity disorder, the diagnostic utility of clinic-based test. J Clin Child Psychol, 21:394-402. Erol N, Şimşek Z (2000) Mental health of Turkish children, Behavioral and emotional problems reported by parents, teachers, and adolescents. NN Singh, JP Leung, A N Singh (eds.), International Perspectives on Child and Adolescent Mental Health (pp. 223-247). Elsevier Science Ltd.2000. Erol N, Arslan, BL, Akçakın M (1995) The adaptation and standardization of the Child Behavior Checklist among 6-18 year-old Turkish children. J Sergeant (Ed.), Eunethydis, European Approaches to Hyperkinetic Disorder (pp. 97-113). Zürih, Fotoratar. Fergusson DM, Horwood LJ (1993) The structure, stability and correlations of the triat components of conduct disorder, attention deficit and anxiety/ withdrawal reports. J Child Psychol Psychiatry, 34:749-766. Fischer M, Barkley RA, Fletcher KE, Smallish L (1993) The stability of dimensions of behavior in ADHD and normal children over an 8-year follow-up. J Abnorm Child Psychol, 21,315-337. Forbes GB (1998) Clinical utility of the Test of Variables of Attention (TOVA) in the diagnosis of Attention-Deficit Hyperactivity Disorder. J Clin Psychol, 54:461-476. Jeste DV, Heaton S, Paulsen JS, Ercoli L, Harris MJ, Heaton RK (1996) Clinical and neuropsychological comparison of psychotic depression and nonpsychotic depression and schizophrenia. Am J Psychiatry,153:490-496. Loeber R, Green SM, Lahey BB, Stouthamer-Loeber M (1991) Differences and similarities between children, mothers, and teachers as informants on disruptive child behavior. J Abnorm Child Psychol, 19:75-95. Losier BJ, McGrath PJ, Klein RM (1996) Error patterns of the continous performance test in non-medicated samples of children with and without ADHD, a meta-analytic review. J Child Psychol Psychiatry, 37:971-987. Lovejoy CM, Rasmussen NH (1991) The validity of vigilance tasks in differential diagnosis of children referred for attention and learning problems. J Abnorm Child Psychol, 18:671-681. Najman JM, Williams GM, Nikles J, Spence S, Bor W, O Callaghan M, Le BrocqueR, Andersen MJ (2000) Mothers mental illness and child behavior problems, cause-effect association or observation bias? J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 39:592-602. Rachman S (1997) Anxiety. Psychology Press Ltd. Publishers, UK. Raggio DJ, Rhodes RL, Whitten JD (1999) Factor analysis of the Continuous Performance Test and parent-teacher reports of attention deficit disorder. Psychol Rep, 85:935-941. Schaughency E, McGee R, Nada Raja S, Feehan M,, Silva PA (1994) Self-reported inattention, impulsivity, and hyperactivity at ages 15 and 18 years in the general population. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 33:173-184. Stanger C, Lewis M (1993) Agreement among parents, teachers, and children on internalizing and externalizing behavior problems. J Clin Child Psychol, 22:107-115. Swaab-Barneveld H, Sonneville L, Cohen-Kettenis P, Gielen A, Buitelaar J, Engeland H (2000) Visual sustained attention in a child psychiatry population. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 39:651-659. Psychiatry in Türkiye / Volume 8 - Number 3-2006